başvuru yo - Anayasa Mahkemesi

advertisement
BAŞVURU YOLLARININ TÜKETİLMESİ KURALINA VE SENDİKA HAKKINA İLİŞKİN
KRİSTAL-İŞ SENDİKASI KARARI BASIN DUYURUSU
Basın Duyurusu No: BB 22/15
12/8/2015
BAŞVURU YOLLARININ TÜKETİLMESİ KURALINA VE SENDİKA HAKKINA İLİŞKİN KRİSTAL-İŞ
SENDİKASI KARARI BASIN DUYURUSU
(Karara ulaşmak için tıklayınız)
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 2/7/2015 tarihinde Kristal-İş Sendikası’nın
başvurusunda (B. No: 2014/12166), başvuru yollarının inceleme tarihi itibarıyla tüketilmiş
olmasını yeterli bulmuş, ayrıca grev erteleme kararının zorlayıcı bir toplumsal ihtiyaca
dayandığının ortaya konmaması ve demokratik toplumda gerekli olmaması nedeniyle sendika
hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Olaylar
Toplu iş görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine başvurucu Sendika’nın uygulamaya
koyduğu grev, Bakanlar Kurulu kararıyla genel sağlık ve kamu güvenliği gerekçeleriyle altmış gün
süreyle ertelenmiştir. Başvurucu, iptal davasıyla birlikte talep ettiği yürütmenin durdurulması isteminin
Danıştay Onuncu Dairesince reddedilmesinin ardından bireysel başvuruda bulunmuştur. Başvurucu
Sendika, daha sonraki bir tarihte yürütmenin durdurulmasının reddine karşı Danıştay Dava Daireleri
Kuruluna itiraz etmişse de itirazı kabul edilmemiştir.
İddialar
Başvurucu Sendika, grev erteleme kararı süresi içinde tarafların anlaşamaması halinde iki
taraftan birinin başvurusu üzerine uyuşmazlığın Yüksek Hakem Kurulu tarafından çözüleceğini ve
verilen kararın kesin ve toplu iş sözleşmesi hükmünde olacağını belirterek, erteleme kararının fiili bir
grev yasağına dönüştüğünü iddia etmiştir. Başvurucu ayrıca, başvuruya konu şikâyetler bakımından
etkili yolun yürütmenin durdurulması talebi olduğunu ileri sürmüştür.
Mahkemenin Değerlendirmesi
Tüketilmesi gereken başvuru yolları, başvurucunun şikâyetleri açısından makul bir başarı şansı
sunabilecek ve bir çözüm sağlayabilecek nitelikte, kullanılabilir ve etkili başvuru yollarını ifade
etmektedir. Anayasa Mahkemesine göre, toplu iş sözleşmesi bağlamında gerçekleşen grev kararının
tekrar uygulamaya konulmasına imkân tanıyabilecek yürütmenin durdurulması usulü, somut olayın
koşullarında etkili başvuru yolu olarak kabul edilmelidir.
Diğer yandan başvurucu Sendika, yürütmenin durdurulmasının reddi kararına karşı itiraz
etmeden önce ve itiraz sonucunu beklemeksizin bireysel başvuruda bulunmuştur. Anayasa Mahkemesi,
başvuru yollarının tüketilmiş olmasına dair usul kuralının, mahkemeye erişim hakkına halel getirecek
biçimde yorumlanmaması gerektiğinin altını çizmiştir. Mahkeme bu çerçevede, yürütmenin durdurulması
talebinin reddi kararına karşı yapılan itirazın incelemesinin bireysel başvuru süreci içinde tamamlanması
nedeniyle, başvuru yollarının tüketilmesi şartının karşılandığı sonucuna varmıştır.
Anayasa Mahkemesi, başvurucunun şikâyetlerini sendika hakkı çerçevesinde incelemiştir.
Mahkemeye göre, sendika hakkı, çalışanların bireysel ve ortak çıkarlarını korumak amacıyla bir araya
gelerek örgütlenebilme serbestîsini gerektirir ve örgütlenme özgürlüğünün bir şeklini veya özel bir
yönünü oluşturur. Grev hakkı, sendika üyelerinin çıkarlarının korunmasına hizmet eden en önemli
araçlardan biri olarak kabul edilmektedir. Toplu iş sözleşmesi hakkı ise sendika hakkının asli bir unsuru
olarak görülmelidir.
Sendika hakkı, sınırlandırılabilir bir haktır. Ancak, bu hakka getirilen sınırlandırmalar,
Anayasa'nın 51. maddesindeki sebeplere ve Anayasa'nın 13. maddesinde yer alan ölçütlere uygun
yapılmalıdır.
Anayasa Mahkemesi, sendika hakkına yönelik müdahalenin kanunilik şartını karşıladığını tespit
etmiş, fakat müdahalenin gerekliliğine ilişkin yapılacak değerlendirmeleri göz önüne alarak meşru amaç
hususunun ayrıca incelenmesine gerek görmemiştir.
Müdahalenin demokratik bir toplumda gereklilik ve ölçülülük ilkesine uygunluğu bakımından ise
derece mahkemeleri tarafından inandırıcı gerekçeler ortaya konulup konulmadığı dikkate alınmıştır.
Kararda, Danıştay Onuncu Dairesinin ret kararında, ilgili kurumların genel sağlık ve milli
güvenliğe
ilişkin
görüşlerinin
belirtildiği;
ancak,
Danıştay
Dairesinin
belirtilen
hususlardaki
değerlendirmesinin ne olduğuna yer verilmediğinin altı çizilmiştir. Ayrıca, ret kararında yer alan grevin
cam üretiminin % 90’ını gerçekleştiren işyerlerini kapsadığı ifadesinin, ekonomik gerekçelerin
yürütmenin durdurulması talebinin reddine esas alındığı algısına yol açabileceği not edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi sonuç itibarıyla, grevin ertelenmesi kararına karşı yapılan yürürlüğün
durdurulması talebinin reddine ilişkin Danıştay kararındaki gerekçelerin ilgili ve yeterli görülemeyeceğine
ve bu durumun Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkını ihlal ettiğine karar
vermiştir.
Bu basın duyurusu Genel Sekreterlik tarafından kamuoyunu bilgilendirme amacıyla
hazırlanmış olup bağlayıcı değildir.
Download