Bilim Felsefesi - Dipnot Yayınları

advertisement
Alex Rosenberg
Bilim Felsefesi
Çağdaş Bir Giriş
İngilizceden çeviren
ibrahim Yıldız
dipnot yayınları
4 YASALARIN AÇIKLAMA GÜCÜ
Doğa Yasası Ne Demektir?
89
90
Yasaların Zorunluluğunun Bir Belirtisi Olarak
Karşı-olgusal Destek
Karşı-olgusallıklar ve Nedensellik
Nomik Zorunluluğu Kavramak
Apaçık Olanı Yadsımak
91
95
97
107
5 NEDENSELLİK, SAĞIN OLMAYAN
YASALAR VE İSTATİSTİKSEL OLASILIKLAR
115
Açıklayıcı Olarak Nedenler
117
Ceteris Paribus Yasalar
123
İstatistiksel Yasalar ve Olasılıklı Nedenler
127
Birleştirme Olarak Açıklama
132
6 BİYOLOJİ VE "ÖZEL BİLİMLERDE"
YASALAR VE AÇIKLAMALAR
137
Nedensel Açıklamalardan Duyulan Hoşnutsuzluk
138
"Özel Bilimlere" Ait Yasalar
141
İşlevsel Yasalar ve Biyolojik Açıklamalar
145
Nedenleri Açıklamak mı, Geçiştirmek mi?
150
Anlaşılır Olmaktan Zorunluluğa
152
7 BİLİMSEL KURAMLARIN YAPISI
161
Kuramlar Nasıl İşler? Newton Mekaniği Örneği
162
Açıklayıcı Olarak Kuram: Hipotetik-Dedüktif Model
170
Newton Mekaniği ile Kuramlarının Felsefi Anlamı
177
8 BİLİMSEL KURAMLARLA İLGİLİ EPİSTEMİK
VE METAFİZİK MESELELER
187
İndirgeme, Ardaşma ve Bilimin İlerlemesi
188
Kuramsal Terimler Problemi
196
Bilimsel Gerçekçilik versus Anti-gerçekçilik
206
9 KURAM İNŞASI-MODEL İNŞASI
Kuramlar ve Modeller
221
222
Kuram ve Modellere Semantik YaklaşımSözdizimsel Yaklaşım
227
Bir Örnek-olay Araştırması: Darwin'in
Doğal Seçilim Kuramı
Evrimsel Biyolojide Modeller ve Kuramlar
10 İNDÜKSİYON VE OLASILIK
232
237
245
İndüksiyon Problemi
246
İstatistik ve Olasılık
253
Bayes Teoremi Gerçekte Ne Denli İşimize Yarar?
263
11 DOĞRULAMA, YANLIŞLAMA, EKSİK BELİRLENİM
Hipotez Smamaya Dair Epistemolojik Problemler
275
276
Sözde Bir Problem Olarak İndüksiyon: Popper'm Hamlesi.. 283
Eksik Belirlenim
12 BİLİM TARİHİNİN ÇIKARDIĞI GÜÇLÜKLER
289
299
Bilim Felsefesinde Tarihe Düşen Rol
300
Yeni Paradigmalar ve Bilimsel Devrimler
307
Bilimsel Arastama Programlan Ussal mıdır?
315
13 BİLİM FELSEFESİNDE DOĞACILIK
323
Quine ve İlk Felsefeden Vazgeçiş
324
Doğacılık, Çoklu Gerçekleşebilirlik ve Karşılıklı Bağlılık
330
Doğacılığın Temellendirme Problemi
338
14 BİLİMİN TARTIŞMALI KARAKTERİ
343
Metodolojik Anarşizm
344
Bilimsel Bilgi Sosyolojisinin "Güçlü Programı"
347
Postmodernizm ve Bilim Savaşları
353
Sokal'm Şakası Neyi Kanıtlar?
357
Bilimcilik, Cinsiyetçilik ve Anlamlı Hakikatler
360
15 BILIM, GÜRECILIK VE NESNELLIK
371
Gürecilik ve Kavramsal Şemalar
371
Ölçüştürülemezlikle Başa Çıkmak
376
Sonuç: Kavramsal Şema Düşüncesi
381
KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
385
KAYNAKÇA
395
DİZİN
401
ÖNSÖZ
Bir ders kitabının üçüncü basımının yapılması gerektiğinde büyük değişik­
liklere gitmek zor olur. Yine de bunu yapmaya soyunmaktan kendimi
alamadım. İlk iki basımdaki gibi, Cari G. Hempel'in felsefe ve pedagojiye
ilişkin o büyük klasik eseri Philosophy of Naturai Science''sının yaklaşımına
duyduğum özlemi hâlâ sürdürüyorum. Harika bir örnek muhteşem bir
kışkırtıcı araçtır çünkü. "Ah, ama insanın ufku, kavrayış gücünü aşmalı­
dır" der Browning. Browning pekâlâ bu kitabın birinci ve ikinci basımları
için de konuşuyor olabilirdi. Aynı şey üçüncü basım için de geçerliğini ko­
rumaktadır.
Bununla birlikte, üçüncü bir basıma girişmek için bazı nedenlerim var­
dı; bunlann bir kısmı yeniydi, bir kısmı ilk iki basımın gözettiği hedeflerle
süreklilik arz ediyordu. Önceki basımlarda olduğu gibi bu yeni basımda
da bilim felsefesinin problerrüerinin felsefenin en temel sorunlan arasında,
Platon'dan bu yana felsefe disiplininin gündeminde birbiri ardınca kendini
gösteren sorunlar arasında yer aldığım gösterme isteğim devam ediyor.
Ekinci basımı baştan sona gözden geçirmeme yol açan bir diğer etken
de bu kitabı lisans derslerinde okutan pek çok öğretmenden ve de bana
onu bilim felsefesi alanındaki bilgisizliklerini çabucak gideren bir kaynak
olarak gördüklerini söyleyen yüksek lisans öğrencilerinden aldığım çok
sayıda ve çok yararlı geri bildirimler oldu. Öğretmenler, kitapta eksik olan
şeylerin bir listesini bana vererek, kapsamlı bir revizyona gitmemi kolay­
laştıran bir yol haritası sundular. Metne yaptığım neredeyse her ekleme bir
konunun, bir tezin, bir argümanın ya da bir örneğin tanıtılması, genişle­
tilmesi ya da daha kapsamlı olarak açıklanması yönündeki spesifik talep­
lerin birer yansımasıdır. Kullanıcılara hem teşekkür ediyor hem de onların
saptadığı haliyle kitabın eksiliklerinin giderilmesi için yapılması gereken-
10 I Bilim Felsefesi
leri yeterince yerine getirmiş olmayı umuyorum. Kitabı okuyup değerlen­
direnler de (özellikle William Russell Payne) iyileştirmeler konusunda beni
aydınlattı. Öğretmen ve öğrenciler bu yeni basımda önceki basımlara kı­
yasla kimi bilimsel kuramların, özellikle Newton mekaniği ile Darwin'in
evrim kuramının, daha etraflıca ele alındığını göreceklerdir: bunlar bilimin
pek çok özelliğini içlerinde barındıran paradigma örnekleridir ve taşıdıklan geniş kültürel önem öğrencilerin bu iki kurama ilişkin olarak belleklerini
tazelemelerini ve bu kuramların kültürel ve düşünsel içerimleri hakkında
bir şeyler öğrenmelerini değerli kılmaktadır. Eski basımların okurları da
bilimin Batı'nın dünyanın geri kalanının kültürlerine yaptığı belirtik katkı
olduğu yolundaki savın korunduğunu göreceklerdir. (Aldığım elektronik
postalar içerisinde en çok bu savıma karşı çıkıldı.)
Bu yeni basım, alanda halihazırda bulunan en yararlı üç antolojide
(Curd ve Cover'ın Philosophy of'Science'ı, Marc Lange'ın Philosophy of Scien­
ce: An Anthology" si ve Yuri Balashov ile benim Philosophy of Science: Contem­
porary Readings'i) yer alan ve okunması önerilen makalelere bakma fırsatı
sağlamaktadır. Her bölümün sonundaki okuma önerileri geniş kapsamlı
önerilerin yanı sıra bu üç kitaptan birinde ya da hepsinde yer alan kimi
makaleleri salık vererek sona ermektedir. Benim verdiğim bilim felsefesi
dersleri her zaman bu derlemelerin içerdiği kanonik yazılara odaklanmış­
tır.
Üçüncü basımı teşvik eden bir diğer etken Peter Godfrey-Smith'in The­
ory and Reality: An Introduction to the Philosophy of Science adlı kitabı oldu.
Godfrey-Smith'in kitabı ile benim kitabım alanda birbiriyle yanşan iki eser
olsa da birbirinden oldukça farklı eserlerdir. Godfrey-Smith'in kitabı yir­
minci yüzyılda birbiri ardınca gelen bilim felsefelerinin tarihsel bir sunu­
mudur. Eser, değişen gündemin mükemmel bir yol haritasını ve gündem
açımlandıkça birbiri ardınca benimsenen felsefi konumları gözler önüne
sermektedir. Oysa elinizdeki kitap, önceki basımlar gibi, bilim felsefesinin
tarihsel bir anlatımı değildir kesinlikle. Bu yeni basım bir parça tarihsel bir
taslak çıkarma fırsatı sunsa da, esas olarak konunun kronolojik değil tematik bir sunumu olmayı sürdürmektedir. Kitap, aynca, konu üzerinde yo­
ğunlaşma iddiasını sağlam temeller üzerinde oturtmak için kısa bir felsefe
tarihi içermektedir. Birinci bölüm ile ikinci bölümün bazı yerleri, GodfreySmith'in kitabıyla kıyaslandığında, Descartes'la başlayan modern felsefe
Önsöz
111
tarihinin ilk döneminden çok daha geriye uzanmaktadır. Buradaki amaç
bu kitabın hedeflediği en önemli şey olarak gördüğüm şeyi kurmaya, yani
bugün tartışıldığı haliyle bilim felsefesi problemlerinin, başlangıcından be­
ri felsefeye musallat olan problemlerin modern kostümlü versiyonlan ol­
duğunu açıklığa kavuşturmaya çalışmakür. Tematik bir yaklaşımm bunu
tarihsel bir yaklaşımdan daha açık bir biçimde yapabileceğine inanıyorum.
Üçüncü basımdaki bütün eklemeler bu temaya katkılan açısından sınama­
ya tabi tutulmuştur. Dolayısıyla benim son amacım tematik bir yaklaşımın
tarihsel bir yaklaşımdan daha iyi işlediğini göstermektir: öğretmenin ama­
cı öğrencilerin felsefeyi dert etmelerini sağlamaksa tabii.
1
FELSEFE V E
BİLİM
Genel Bir Bakış
Felsefe Nedir?
F e l s e f e ve B i l i m l e r i n D o ğ u ş u
B i l i m ve F e l s e f e n i n Alt B ö l ü m l e r i
B i l i m S o n a E r i p G e r i y e H i ç b i r S o r u K a l m a z s a Ne O l u r ?
Felsefenin Bilim Felsefesi Olarak Kısa Tarihi
Özet
Araştırma Soruları
D a h a Fazla B i l g i İ ç i n
Genel Bir Bakış
Bilim felsefesi genelde tanımlanması zor bir konudur çünkü felsefeyi
tanımlamak zordur. Fakat en azından felsefenin (üzerinde anlaşma sağ­
lanamayan) bir tanımına göre, bilimler -fizik, biyoloji, sosyal bilimler ve
davranış bilimleri- ile felsefe arasmda öylesine yakın bir ilişki vardır ki
bilim felsefesi hem felsefecilerin hem de bilim insanlanrun başat ilgi ko­
nusu olmak durumundadır. Bu tanım üzerinden felsefe, ilk elde, bilim­
lerin henüz cevap veremediği ve belki de asla cevap veremeyeceği soru­
larla ve bilimlerin bu sorulara niçin cevap veremeyeceğine ilişkin ek so­
rularla uğraşır.
Okuyacağınız bölüm bu tanımın yeterli olduğunu bir dizi farklı ne­
dene dayanarak savunuyor. Bilimlerin felsefeden birbiri ardınca nasıl
çıküğmı, felsefenin alt bölümlerinin bilimlerle nasıl ilintili olduğunu ve
felsefe tarihinin bilimler tarafından belirlenen bir problemler gündemini
nasıl yansıttığım gösteriyor.
14 | Bilim Felsefesi
Felsefe Nedir?
Felsefe tanımlanması kolay bir konu değildir. Felsefe sözcüğünün etimolo­
jisi herkesin malumudur: bilgelik sevgisi. Fakat bunun felsefe disiplininin
ne hakkında olduğunu anlamak isteyen birine yardımı dokunmaz. Felse­
fenin en önemli alt disiplirderinin hangileri olduğunu bilmek de yeterli
değildir. Felsefenin belli başlı bileşenlerini liste halinde sunmak kolaydır;
hatta bunlardan bazıları görece anlaması kolay konulardır. Buradaki sıkın­
tı bunların birbirleriyle olan ilişkisini, bir disiplin -diğer konuların birer
parçası ya da birer bağımsız araştırma alanı olmak yerine felsefe disiplini­
ni- oluşturmak üzere niçin bir araya geldiklerini bulup anlamaya çalış­
makta yatmaktadır.
Felsefenin ana alt disiplinleri mantığı (akıl yürütme kurallarının araştı­
rılmasını), etiği ve siyaset felsefesini (bireylerin ve devletlerin davranışında
neyin doğru neyin yanlış, neyin iyi neyin kötü, neyin haktanır neyin hak­
sız olduğunun incelenmesini), e p i s t e m o l o j i y i ya da bilgi kuramını (bilgi­
nin doğasını, kapsamını ve temellendirilmesini incelemeyi) ve gerçeklikte
varolan en temel türden şeyleri belirlemeyi ve bunlar arasında ne gibi iliş­
kiler olduğunu araştıran m e t a f i z i ğ i içerir. Soyut tanımına rağmen metafi­
ziğin pek çok sorusu neredeyse herkesin aşina olduğu sorulardır. Ornekse,
"Tamı var mı?" ya da "Zihin salt beyinden mi ibarettir, yoksa bütünüyle
fiziksel olmayan bir şey midir?" ya da "Ben özgür iradeye sahip miyim?"
gibi sorular çoğu insanın kendisine sorduğu metafizik sorulardır.
Fakat bu dört araştırma alanını bilmek felsefenin ne olduğuna ilişkin
gizemi daha da koyultabilir. Bunlar pek de birbiriyle ilintili alanlar olarak
gözükmemektedir. Ama her biri en azından bir diğeriyle bütün bütün ilintiliymiş gibi gözükmektedir. Neden mantık matematiğin bir parçası, epis­
temoloji de psikolojinin bir kompartımanı olmasın? Siyaset felsefesinin si­
yaset bilimiyle bağdaşık olması gerekmez mi? Elik, nihayetinde rahipleri,
papazlan, imamlan ve vaaz veren diğer din adamlarım ilgilendiren bir
mesele değil midir? Bizim özgür iradeye sahip olup olmadığımız ya da
zihnin beyinden ibaret olup olmadığı elbette ki sinirbilimin konusudur.
Tanrının varlığı akademik bir soruşturmayla değil kişisel inançla karara
bağlanacak bir şeydir belki de. Ne ki bu disiplinlerden ya da yaklaşımlar­
dan hiçbiri gerçekte bu sorulardan herhangi birini felsefecilerin sorgula-
Felsefe ve Bilim | 15
dıklan tarzda irdelemez. Dolayısıyla problem ortada durmaktadır: onları
tek bir disiplinin -felsefenin- parçalan kılan şey nedir?
İmdi, bir başka ve kesinlikle bu kitabın okurunun aklına takılacak olan
sorumuz daha var. Felsefenin, belli başlı alt disiplinleri sayılırken listeye
dahil bile edilmeyen bir kompartımanı da bilim felsefesidir. İşte elinizdeki
kitabın konusu da budur. Bilim felsefesi nereye uygun düşer ve felsefi so­
ruşturmanın dört temel alanından biri değilse eğer, ne derecede önemli
olabilir?
Felsefenin ne olduğu sorusuna benim tercih ettiğim cevap, bilim felse­
fesini en az mantık, etik, epistemoloji ve metafizik kadar başat öneme sa­
hip bir alan kılar. Aynı zamanda da bu farklı konulardan bir disiplin yara­
tan şeyin ne olduğuna ilişkin diğer meseleyi de çözüme kavuşturur. Gelgelelim, felsefenin aşağıda sunulacak olan tanımı benim kendi kişisel tanımımdır. Tarafgir, belirgin bir bakış açısını yansıtan bir tanımdır bu. Onu
kabul edip etmemeye karar verirken diğer tanımlann filozofların değindi­
ği farklı sorulan şu tammdan daha iyi sentezleyip sentezleyemediğini
kendinize sorun:
Felsefe iki soru kümesiyle ilgilenir:
Birincisi, bilimin -fiziksel, biyolojik, sosyal, davranışsal bilimler- bugün
cevap veremediği ve belki de hiçbir zaman cevap veremeyeceği sorular.
ikincisi, bilimlerin birinci soru kümesine niçin cevap veremeyeceğiyle
ilgili sorular.
Felsefe ve Bilimlerin D o ğ u ş u
Felsefenin bu tanımını onun bilimle olan tarihsel ilişkisi bakımından des­
tekleyen güçlü bir argüman vardır.
Teknoloji ile mühendislik birçok yerde birbirinden bağımsız olarak baş­
ladı ve bazı yerlerde diğer yerlerden daha hızlı ilerledi. Çin teknolojideki
en önemli ilerlemelerin doğduğu ülkedir -kâğıt, matbaa, barut ve muhte­
melen pusula bunların en bilinenleri arasındadır. Buna karşılık bilim Yakm
Doğu'da başlamış, Yunanlarda büyük gelişme kaydetmiştir.
Fakat Antik Yunan'dan günümüze bilim tarihi, felsefeden kopan ve ay­
rı bir disiplin olarak ortaya çıkan bir felsefe kompartımanının tarihidir. Fa­
kat felsefeden kopan bu disiplinlerin her biri felsefeye belirgin bir problem
Download