Palyatif Bakımda Gastrointestinal Semptomlar

advertisement
Palyatif Bakım Hastalarında
Gastrointestinal Semptomların
Yönetimi
Doç Dr. Emin Altıparmak
23.12.2015
Ankara
Palyatif Bakım Hastalarında Gastrointestinal
Semptomlar
(sunum planı)
 Bulantı, Kusma
 Kabızlık
 Diyare
 Anoreksi , Kaşeksi
BULANTI ve KUSMA
 Bulantı genellikle kusma ile seyreden, insanı rahatsız eden ve hoş olmayan
bir duygu durumudur.
 Hayatın son döneminde hasta ve ailesi için fiziksel ve fizyolojik bir stres teşkil
eder ve hayat kalitesini bozar.
 Kusma parsiyel olarak istemli yapılan; mide ve intestinal içeriğin kuvvetli bir
refleks ile ağız yoluyla dışarıya atılmasıdır.
 Kusma beynin “Medulla oblongata” bölümünün dorsal kısmında bulunan
“Kusma merkezi” ve “Kemoreseptör trigger zon” tarafından düzenlenmektedir
Emetik refleks devresi
 Emetik refleks sistemine birçok reseptör dahildir bunların başlıcaları;
 5 – HT3
 Dopamin -2
 Histamin H1 ve Muskarinik M1 reseptörler
 Canabinoid rsp CB1
 Nörokinin 1 rsp NK-1
Prevalans
 Kanser hastaları: Ortalama % 40 hastada bulantı ve kusma
 Radyoterapi: RT bölgesi ve yaygınlığı önemli (%0’dan %100’e kadar )
 Kemoterapi: Alınan ajanın emotejenitesi önemli. KT’ye bağlı kusmanın akut, beklentili
ve gecikmiş olmak üzere 3 tipi mevcuttur.
 Kanser tedavisi ile ilişkisiz: %30-60
 Diğer palyatif bakım hastaları: Ön plandaki hastalığa bağlı olarak %20-50
arasında değişen oranlarda görülür.
Hasta değerlendirilmesi
 Bulantı ve kusma sebepleri
 Hikaye, fizik muayane
 Laboratuvar ve görüntüleme
Palyatif bakım hastalarında
bulantı kusma nedenleri
 Toksik metabolik
 İlaçlar
 KT
 Opioidler,tramadol
 NSAID,Aspirin
 Dijitaller
 Demir
 Teofilin
 SSRI’lar
 Antikonvülzanlar
 Organ yetmezliği
 KC, Renal
 Zehirlenme
 Metabolik
 Hiperkalsemi
 Hiponatremi
 Ketoasidoz
 Visseral hastalıklar
 Obstruksiyon



Gastrik çıkış
İnce barsak
Biliyer/pankreatik
kanal
 Konstipasyon
 Gastoparezi
 İnflamasyon/irritasyon
 NSAID
 KT,RT
 Gastritis
 Gastroenterit
 Hepatit
 Kolesisitit
 Pankreatit
 GIS tümörleri
•
SSS nedenleri
• İK basınç artışı
•
•
•
•
Malignansi
Hemoraji
Kraniyel ışınlama
Abse
• Vestibüler
•
•
İlaç ilişkili
Labirintit
• Anksiyete
•
Beklentili bulantı ve
kusma
Bulantı Kusma Sebepleri
 Akut Kusma: 1 haftadan kısa süreli kusmalar. 2 soru önemlidir
 Acil bir eylem gereklimi? Şok, hipokalemi, ciddi elektrolit bozuklukları, içi boş organ
perforasyonları, serebral ödem ve zehirlenme
 Gebelik
Akut kusma nedenleri
 Akut intestinal obstrüksiyon
 Gastrik çıkış obstrüksiyonu
 İntestinal infarkt
 Ekstraintestinal nedenler
 Toksin ve ilaçlar
 Metabolik nedenler
 İnfeksiyonlar
 Nörolojik nedenler
 Postoperatif bulantı ve kusma
Kronik veya tekrarlayıcı kusma nedenleri
 Parsiyel intestinal obstrüksiyon
 Gastrik çıkış obstrüksiyonu
 Gastrointesinal motilite bozuklukları
 Nörolojik hastalıklar
Hikaye ve fizik muayene
 Çoğu zaman bulantı ve kusma nedeni hikaye ve FM’den belirlenebilir.
 Hikayede hastanın kullandığı bütün ilaçlar belirlenmeli ve potansiyel bulantı ve
kusma yapan ilaç kesilmeli veya değiştirilmelidir.
 Birçok hastada birkaç neden birlikte bulunur.
 Ölüme yakın kişilerde etyoloji araştırılmadan bulantı tedavisi verilebilir. Haloperidol,
klorpromazin, metoklorpramid.
 Karın ağrısı ile birlikte olan bulantı ve kusma organik bir nedeni düşündürebilir
(örn; barsak obstrüksiyonu)
Hikaye ve fizik muayene
 Anksiyöz bir kişilikli ve daha önce KT ile ilişkili ciddi bulantı ve kusma deneyimi
olan bir hastada görülen bir kusma nedeni beklentisel bir bulantı ve kusma olabilir
 Abdominal distansiyon, duyarlılık ve tiz bir barsak sesi malign barsak tıkanmasını
gösterebilir.
 Fekal içerikli bir kusma; distal bir barsak obstrüksiyonu veya gastrokolik bir fistüle
bağlı görülebilir.
 Yemekten birkaç saat sonra olan bulantı ve kusma ise gastrik çıkış obstrüksiyonu
veya gastropareziyi gösterebilir.
Hikaye ve fizik muayene
 Göğüste yanma ile birlikte bulantı GÖRH’nı gösterebilir.
 Nörojenik kusma; sürekli ve pozisyonel olup nörolojik semptomlar ile birlikte
görülür.
 Kabızlık bulantı ve kusmanın nadir olarak nedeni olabilir. Fekal impaksiyon,
kabızlığı arttıran ilaç kullanımı önemli olabilir.
Laboratuar ve görüntüleme
 Serum Na,Ca,K, Kre, BUN, Tam kan sayımı
 Adrenal yetmezlik için Kortizol düzeyi
 Yatarak ve ADBG çekilebilir; obstrüksiyon, ileus ve kabızlık açısından yararlı
olabilir.
 Abdomen BT; intestinal obstrüksiyon tanısında önemli.
 Beyin MR; intrakraniyel bulantı ve kusma nedeni düşünülüyorsa önemlidir.
Kronik kusma için incelemeler
 Özefagial manometri
 Gastrik boşalma zamanı
 Kütanöz elastografi
 Gastrointestinal manometri
 Histopatolojik çalışmalar
 Otonomik fonksiyon testleri
Tedavi
 Altta yatan hastalığın tedavisi
 Kan sıvı ve elektrolit dengesinin sağlanması
 Antiemetikler ile semptomatik tedavi
Etyoloji temelli antiemetikler
İlişkili nörotransmitter
Önerilen antiemetik
Etyoloji belirsiz
Dopamin, Serotonin (5HT3, 5HT4)
asetilkolin (muskarinik)
İlk basamak: Metoklopramid
İkinci basamak: 5HT3 antagonist veya
dopamin rsp antagonisti (Klorpromazin,
haloperidol, lorazepam)
KT ilişkili bulantı ve kusma
5HT3, Nörokinin 1
İlk basamak: 5HT3 antagonisti,
Deksametazon, Nörokinin 1 antagonsiti
İkinci basamak: Dopamin rsp antagonisti,
metoklopramid
RT ilişkili bulantı ve kusma
5HT3, Dopamin
İlk basamak: 5HT3 antagonsit,
deksametazon
İkinci basamak: Dopamin rsp antagonisti
Gastroparezi
Dopamin, 5HT3, 5HT4, asetilkolin
İlk basamak: Metoklopramid
İkinci basamak: Eritromisin
Üçüncü basamak: Domperidon
Barsak obstrüksiyonu
Dopamin, somatostatin, asetilkolin
Haloperidol, ± deksametazon ± octreotide
İntrakraniyel malignansi
Bilinmiyor
Deksametazon
Durum
Kanser hastaları
Durum
İlişkili nörotransmitter
Önerilen antiemetik
Kanser dışı palyatif bakım
hastalarındaki bulantı ve kusma
Böbrek yemezliği
Haloperidol
Karaciğer yetmezliği
Meteklopramid
KOAH
Meteklopramid
Kalp yetmezliği
Ondansetron, metoklopramid
HIV
Sıklıkla antiretrovirale bağlıolabilir,spes. antiemetik
önerilmez.Metoklopramide bağlı EPS yan etkileri
görülebilir
Dronabinol (cannabinoid) diğer bir seçenektir.
Tedavi; Potansiyel tedavi edilebilir nedenler ve
dikkat edilmesi gerekli hususlar
 Opioidler, NSAID’ler, antibiyotikler, antidepressan ilaçlar neden olarak düşünülüyorsa
kesilmeleri bulantı ve kusmayı engeller.
 Adrenal yetmezlikte kortizol eksikliği bir neden olduğu için kortizol verilmesi gereklidir.
 Kabızlık; opioid alımına bağlı olabilir. Fekal impaksiyon olabilir. Fekal impaksiyon tedavi
edildikten sonra laksatifler verilebilir.
 Artmış kafa içi basıncı; steroidler kullanılır.
 Gastroduodenal dismotilite; diyet modifikasyonu ve prokinetikler.
Tedavi; Potansiyel tedavi edilebilir nedenler ve
dikkat edilmesi gerekli hususlar
 Gastrointestinal obstrüksiyon; kanser hastalarında adezyon, kompresyon,
radyasyon fibrozisi, sinir ve kas tutulumuna bağlı olarak üst ve alt GIS
obstrüksiyonu görülebilir.
 Gastik ve duodenal kanser obstrüksiyonuna bağlı bulantı ve kusmalarda;
endoskopik stent yerleştirilmesi gerekebilir.
 Malign kalın veya ince barsak tümörüne bağlı obstrüksiyonlarda; spesifik ve kişiye
özgü yaklaşımlar kullanılmalıdır.
 Cerrahi veya medikal tedavi kararı, morbidite ve mortalite riski, obstrüksiyon
sebebi, hastanın performansı ve tercihler göz önüne alınarak belirlenir.
Non farmakolojik yaklaşımlar
 Çeşitli çevresel ve psikolojik faktörler bulantıya neden olabilir. Basit korunma ile
bulantı önlenebilir (ses, koku gibi).
 Tuz, yağ ve baharattan kaçınmak faydalı olabilir.
 Yiyecekler sıcak yerine soğuk olarak verilebilr
 Sık (5-6 öğün) ve az yeme faydalı olabilir.
 Tamamlayıcı yaklaşımlar (akupunktur, müzik tedavisi ,progresif kas geveştilmesi)
özellikle KT ilişkili bulantı ve kusma için kullanılabilir.
KABIZLIK
 Barsak hareketleri kişiden kişiye değişir. Günde üç kez ile üç günde bir dışkılama
arası normal kabul edilebilir. Kabaca haftada 3 kezden az dışkılama kabızlık
olarak olarak kabul edilse de, günümüzde fonksiyonel kabızlık tanımlamasında
Roma III kriterleri kabul görmektedir.
 Kabızlık tanımı kişiden kişiye farklılık gösterir; bazıları için çok az ve zorla
dışkılama demek iken bazıları için nadiren ve zorlanarak dışkılama demektir.
 Palyatif bakım hastalarında sık görülür ve tedirgin edici bir semptomdur.
 Palyatif bakım hastalarında ortalama % 50 hastada görülür.
Nedenleri
 Az sıvı alımı
 İmmobilite
 Otonomik yetmezlik
 İlaçlar; (Opioidler, antikolinerjikler,antineoplastikler, antikonvulzanlar vb)
 Nörolojik ve miyopatik bozukluklar (örn; spinal kord kompresyonu, Parkinson,
MS,dermatomyozit vb.)
 Metabolik anormallikler (hiperkalsemi, hipotiroidizm, hipokalemi,DM. vb)
 Mekanik obstriksiyonlar (kolorektal kanser, ekstrinsik bası,rektosel vb.)
Risk faktörleri
 İlerlemiş hastalık
 İleri yaş
 Azalmış fiziksel aktivite
 Düşük fiberli diyet
 Depresyon
 Kognitif bozukluk
Kabızlığa neden olan ilaçlar
 Opioidler
 Kalsiyum kanal blokörleri
 Diüretikler
 Antikolinerjik ajanlar
 Demir
 Seratonin antagonistleri
 Kemoterapi ilaçları (vinka alkaloidleri, talidomid, vandetanib vb.)
 Antiasitler
 Antikonvülzanlar
 NSAI ilaçlar (İbubrufen vb.)
Tedavi
 Reversible faktörlerin düzeltilmesi
 Gerekli olmayan kabızlık yapan ilaçların kesilmesi
 Laksatif tedavi
Tedavi
Reversible faktörlerin düzeltilmesi
Neden
Örnek
Organik
Kolorektal Ca, ekstraintestinal kitle, postinflamatuar, iskemik, cerrahi
stenoz
Endokrin veya metabolik
DM, hipotiroidizm, hiperkalsemi, porfiri, KBY, Panhipopituitarizm
Nörolojik
Spinal kord hasarı, Parkinson, parapleji, MS, kronik intestinal
pseudoobstruksiyon
Miyojenik
Miyotonik distroji, dermatomiyozit, skleroderma, amiloidoz, kronik
intestinal pseudoobstruksiyon
Anorektal
Anal fissür, anal striktür, İBH, proktit
İlaçlar
Opiyatlar, antihipertansifler, TSA’lar, demir preparatları, antipileptikler
Baryum, anti parkinsonian ilaçlar (dopaminerjik)
Diyet ve hayat stili değişiklikleri
Düşük fiberli diyet, dehidratasyon, inaktif yaşam stili
Tedavi
 Lavman ve suppozituvarlar ;
3 günden uzun süreli dışkılaması olmayan distal fekal impaksiyonu olan
hastalarda endike olup, bu durumlarda manuel disimpaksiyon da gerekli olabilir.
 Opiodlere bağlı diğer ilaçlara refrakter kabızlıkta;

Opioid antagonistleri;
Methylnaltexone
Naloxone
Naloxegol ve
 Tip 2 klor kanalı aktivatörleri;
Lubiprostone ,
denebilir.
DİYARE
Tanımlar;
 Günde 3 ten fazla sayıda ve 200 gr.dan fazla dışkılama diyare olarak
tanımlanabilir.
 Akut diyare: 2 haftadan kısa,
 Kronik diyare: 4 haftadan uzun ,
 Fizyopatolojiye göre;
 Kliniğe göre;
osmotik diyare ve sekretuar diyare ,
ince barsak tipi , kalın barsak tipi diyare olarak ayrılabilir.
Palyatif Bakım Hastalarında Diyare
 Diğer semptomlara göre daha az görülür.Görülme sıklığı %10 civarındadır.
En sık nedeni;
 Laksatiflerin aşırı dozda kullanılması ve,
 Fekal impaksiyon tedavisi sonrası dışkı boşalmasıdır.
PBH ‘da diyare; Etyoloji
 Aşırı doz laksatif kullanımı
 Fekal impaksiyon tedavisi sonrası
 İlaçlar
 Toksinler ( C.Difficile vb.)
 Enfeksiyonlar ( CMV , Herpes vb.)
 İskemik kolit
 Tüple beslenme
 Neoplaziye bağlı ( Kolon kanseri, lenfoma, villöz adenoma vb.)
 Geçirilmiş cerrahi operasyonlar (Kısa barsak sendromu)
 Radyasyon tedavisi sonrası
PBH ‘da diyare etyoloji ; İlaçlar
 Antibiyotikler
 Antiinflamatuar ajanlar (5 ASA, NSAID)
 Antihipertansifler (Beta bloker vb.)
 Antineoplastik ilaçlar
 Teofiflin
 Asit baskılayıcılar (H2 resep. Blokerleri, PPI)
 Mg içeren antiasitler
 Kolşisin
 Antiaritmikler (Quinidin vb.)
 Vitamin ve mineral takviyeleri
 Bitkisel ürünler
Tanı
 Hikaye ve anemnez
 Fizik muayene
 Labaratuvar
Labaratuvar
 Tam kan
 Kan biyokimyası
 Gaita tetkikleri ( mikroskopi, kültür , gizli kan, ph, vb)
 C.difficile toksin araştırması
 Endokrinolojik araştırmalar ve testler
 Pankreas ekzokrin fonksiyon testleri
Diyagnostik tetkikler
 Direkt batın grafisi
 Abdominal USG
 Rektosimoidoskopi , kolonoskopi ve biopsi
 Abdominal CT
 CT enterografi
 İnce barsak endoskopisi
 İnce barsak radyolojisi
Tedavi
 Etyolojik nedene yöneliktir.
 Ampirik tedavide; metraniazol ve kinolonlar denenebilir.
 Semptomatik tedavide; Opioidler ve türevleri kullanılabilir.
 Refrakter diyarelerde; Octreotid denenebilir.
 Radyasyon kolitinde; Kolestiramin, aspirin faydalı olabilir.
 Pankreas cerrahisi sonrası gelişen ishallerde; Pankreatik enzimler
kullanılabilir.
ANOREKSİ-KAŞEKSİ
 Anoreksi ;İştahsızlık ve kalori alımının azalması olarak ifade edilir.
 Kaşeksi ise; kilo ve kas kaybı (premorbid kilo> %10) olarak ifade edilir. Fakat
daha önce obez olanlarda, ödem ve tümör büyümesi nedeniyle kilo alanlarda bu
yanıltıcı olabilir.
 Farklı tanımlamalara göre; kaşeksi altta yatan hastalığa bağlı kompleks metabolik bir
sendrom olup yağ kitlesi ile birlikte veya yağ kitlesi kaybı olmaksızın kas kitlesi kaybı ile
karakterize olarak tanımlanmıştır.
 Kaşeksi; açlık, yaş ilişkili kas kitlesi kaybı, malabsorpsiyon, depresyon,
hipertiroidizmdeki kilo kaybından farklı olup, morbidite ile ilişkilidir.
Sarkopeni - Kaşeksi
 Kaşeksi sarkopeniden farklıdır. Sarkopeni genç erişkinlerde cinsiyet spesifik
normal değerlere göre iskelet kas kitlesi kaybı olup kilo kaybını gerektirmez.
 Kaşekside kilo kaybı olmazsa olmaz bir kriterdir.
 Kaşektik kişilerin çoğu sarkopenik iken, sarkopeniklerin çoğu kaşektik değildir.
 Sarkopeni nedenleri;
 Endokrin fonksiyonlarda değişiklik, Kronik hastalıklar
 İnflamasyon, İnsülin direnci
 Nutrisyonel yetmezlik, çeşitli kanser tedavileri (sorafenib)
 Spesifik kanserler (ör; Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri)
Prevalans
 Anoreksi palyatif bakım hastalarında (özellikle yaşlılarda)sık görülen bir
semptomdur.
 Palyatif bakım hastalarında % 20 ile % 40 arasında görülür.
 Anoreksi azalmış kalori alımı, yetersiz beslenme ve kilo kaybına neden olur.
 Kaşeksi palyatif bakım hastalarında çeşitli çalışmalarda % 12 ile % 85 arasında
belirtilmiştir. Çünkü tanımlama kriterleri farklıdır.
 Ayrıca farklı hastalıklara bağlı palyatif bakım hastalarında farklı oranlarda görülür.
 Kronik Kalp yetmezliğinde ;% 5-20 arası
 KOAH’ta ;% 60
 İlerlemiş kanserde; % 85
 KBY’de; % 18 -75 arası
 HIV’li hastalarda; % 30
Psikososyal ve prognostik etki
 Anoreksi kaşeksi sendromu hasta ve ailesi için psikososyal bir stres oluşturur.
 Kaşeksi ilerlemiş hastalıkta kötü prognoz ile ilişkilidir.
 Prognoz dışında fonsiyonel kapasitede azalma, hayat kalitesinde bozulma ve
hastaneye yatış riskinde artış ile de ilişkilidir.
Etyoloji ve patogenez
 Anoreksi
 Uygun kalori alımı birçok faktöre bağlıdır. Bunlar; besinin lezzeti (kraniyel sinirlerce
kontrol edilir), doygunluk hissi (otonomik sinirlerce kontrol edilir).
 Nutrisyonel alım hipotalamik nükleuslarca düzenlenir.
 İştah kaybı ilerlemiş hastalıkların çoğunda görülür.
 İştah kaybı kronik yorgunluk veya bulantının bir bulgusu olabilir. Ayrıca depresyon, ağrı,
gastroparezi ve kabızlık iştah kaybına neden olabilir.
 Çeşitli ilaçlar (amfetaminler, antibiyotikler, opioidler, antihistaminikler, digoksin), gıdalara
karşı tiksinme bu olaya katkıda bulunabilir.
 Erkeklerde anoreksi semptomları daha fazla görülür (sex hormonlarının etkisi)
İştah düzenlenmesinde etkili sinyal molekülleri
Pozitif Etki
Glukokortikoidler
Dopamin
Ghrelin
Oreksin A ve B
Endokanabinoidler
Nöropeptid Y
Negatif Etki
Alfa-MSH
Seratonin
Leptin
TNF-alfa
Pro-opiomelanokortin
Tirotiropin-releasing hormon
Kaşeksi-Fizyopatoloji
 Kaşeksi;
 Kaşeksi fizyopatolojisi kompleks ve multifaktöryeldir.
 Kaşeksi fizyopatogenezi özellikle kanser hastalarında iyi çalışılmıştır. İmmun hücrelerce
salınan sitokinler hipermetabolik duruma yol açar.
 Yaralanma, inflamasyon ve kronik hastalıktaki kaşeksi ise öncelikle inflamatuar yanıt ile
ilişkilidir.
 Proinflamatuar sitokinler (Il-6, TNF-alfa, IL-1) anoreksiye neden olabilir.
 Kanser ilişkili kaşekside son yolak ubiquitin-proteasome yolağıdır.
 HIV’de tükenmişliğin sebebi; hipogonadizm, malnutrisyon, anoreksi, sekonder
enfeksiyonlar HIV ilişkili diyaredir.
 Kardiyak kaşekside katekolaminler ve sitokinler önemli
 KOAH’ta myostatin (TGF β ailesinden) etkili
Değerlendirme
 Bütün palyatif bakım hastaları nutrisyonel durum ve kilo kaybı açısından
değerlendirilmelidir. Hikaye ve fizik muayene (subkütan yağ doku, kas kaybı, ödem,
asit açısından) dikkatlice yapılmalıdır.
 Nutrisyonel durum düzenli kilo ölçümü ve diyetle alımın değerlendirilmesi ile yapılır.
 Nutrisyonel durum için laboratuvar testleri (albumin,transferrin gibi) nadiren gereklidir.
 Kaşeksi değerlendirmesinde 5 faktör önemlidir
 Depoların kaybı
 Kas kitlesi ve gücü
 Anoreksi/azalmış besin alımı
 Katabolik süreç
 Fonksiyonel/psikososyal etkiler
İştah değerlendirmesi
Kilo ve diğer antropometrik ölçümler
 Nutrisyonel eksiklik ve kaşeksinin değerlendirilmesi için BMI kullanılır. BMI’in <17,
<18, <20 altında olması önemlidir.
 Ancak BMI’nin doğruluğu sınırlıdır çünkü;
 Kemik
 Yağsız vücut ağırlığı
 Yağ miktarı hakkında fikir vermez
 BMI’nin dönemler arasındaki değişimi sağkalım açısından önemlidir.
Değerlendirme Yöntemleri
 Malnutrisyonu değerlendirmek için çeşitli değerlendirme yöntemleri geliştirilmiştir.
Bunlar; PG-SGA, MUST, MNU, NRS gibi çeşitli kısaltmalar ile adlandırılır.
 Dual-energy X-ray absorptiometry (DXA) ile vücut kompozisyonu belirlenebilir.
 Vücudun total enerji ihtiyacı çeşitli yöntemler ile belirlenebilir (Harris-Benedict
equation)
Tedavi
 Genel yaklaşımlar:
 Hastaların yemeği tatması
 Az az ve sık aralıklarla beslenmesi
 Kaloriden zengin hacimce küçük gıdalar alması (yumurta, sıvı nutrisyonel destek ürünleri
vb.) önerilir
 Hasta ve yakınlarına hayatın son döneminde anoreksi kaşeksi sendromunun nadir
olmayan bir semptom olduğu ve doğal bir olay olduğu belirtilmelidir.
 Bir beslenme uzmanı ile hasta konsülte edilmelidir.
 Anoreksinin majör destekleyicilerinin (kronik bulantı, konstipasyon, tat değişiklikleri,
dispne ve depresyon) tedavisi anoreksi kaşeksi sendromunda düzelmeye katkıda
bulunur.
Tedavi
 Farmakolojik yaklaşım:
 Megestrol asetat: Progesteon derivesi olup İştah ve total kilo üzerine yararlı etkileri
mevcuttur.Tromboembolizm, ödem ,hipogonadizm gibi yan etkileri vardır.Bu nedenle doz
tedricen artırılmalıdır.yaşam beklentisi aylarla ifade edilen hastalarda tercih edilmelidir.
 Glukokortikoidler: İştahı arttırırlar.Yaşam beklentisi 6-8 haftadan kısa hastalarda tercih
edilmelidir.
 Dronabinol: HIV/AIDS’te anoreksi için kullanılır.Megestrole cevap alınamayanlarda
tercih edilmelidir.
 Anabolik steroidler (Oksandrolone): HIV/AIDS, KOAH, nöromuskuler hastalıklar,
alkolik sirozda kullanılabilir.
 Gastroparezinin tedavisi: Diyet modifikasyonu, metoklopromaid, eritromisin,
domperidon kullanılabilir.
Tedavi
 Non- farmakolojik yaklaşım:
 Yapay nutrisyonel destek: Malnutrisyonu kontrol eder ve geri döndürebilir fakat
prognoz ve fonsiyonel iyileşme üzerine etkisi gösterilememiştir.
 Perkutan Endoskopik Gastrostomi (PEG): Demans, nöromuskuler ve nörodejeneratif
hastalığı nedeni ile oral beslenemeyen hastalarda uzun süreli tüp ile beslenme (PEG)
kullanılabilir. Hayatı uzatır, aspirasyonu önler, malnutrisyon ve sekellerini düzeltir.
Teşekkürler
Download