gruplararası davranış

advertisement
GRUPLARARASI
İLİŞKİLER
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI DAVRANIŞ


“İki veya daha fazla sayıdaki sosyal
grubun birer ya da daha fazla
sayıdaki temsilcisi arasında etkileşimi
içeren her türlü davranış” (?!)
“İnsanların kendilerinin ve
diğerlerinin ayrı sosyal grupların
üyeleri olarak tanımasından etkilenen
her türlü algı, biliş ve davranıştır.”
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI İLİŞKİLERE DAİR
AÇIKLAMALAR



Göreli yoksunluk ve sosyal kargaşa
Gerçekçi Çatışma Kuramı
Sosyal Kimlik Kuramı
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Göreli yoksunluk ve sosyal kargaşalar
(Staufer ve ark 1949; Davis 1959)

“The American Soldier” (Stouffer ve
ark.,1949)


Farklı rütbelerdeki askerlerin doyum ve
yoksunluk duyguları arasındaki zıtlıkları
Askerlerin yoksunluk duyguları,
rütbelerine değil, kendilerini diğer
askerlerle kıyasladıklarında göreli
olarak algıladıkları yoksunluğa bağlı.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Göreli yoksunluk (GY) nedir?


GY kişinin kendi grubu içinde diğer kişilerle
ya da dış gruptaki (kendisinin üyesi
olmadığı ya da kendi grubuna karşı olan
gruptaki) kişilerle kendini kıyaslamasının
sonucunda ortaya çıkar (Davis, 1959).
GY, kişinin kendi durumunu ya kendisi ile
aynı grupta olan bir kişiyi ya da üyesi
olmadığı dış gruptan başka birisini
kendisine kıyasla daha olumlu
değerlendirdiğinde yaşadığı bir duygudur.
Doç.Dr.Hacer HARLAK

GY’un iki biçimi:
 Egoistçe GY
(Runciman, 1966)
 Bireyin
diğer benzer bireylere kıyasla
hissettiği yoksunluk duygusu.

Kardeşçe GY
 Kendisine
benzemeyen diğeri veya
diğer grubun üyeleriyle kıyaslamadan
kaynaklanan yoksunluk duygusu.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Bencilce yoksunluk
(İç gruba kıyasla kişisel durum)
Kardeşçe
yoksunluk
(Dış gruba kıyasla
kişisel durum)
Daha iyi
Daha kötü
Daha iyi
Çift taraflı
memnun
Bencilce
yoksun
Daha kötü
Kardeşçe
yoksun
Çift taraflı
yoksun
Göreli yoksunluğun türleri (Stephan ve Stephan, 1996, s.147)
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Gruplararası Kollektif Saldırganlık
(Berkowitz, 1972)
Göreli yoksunluk
Engellenme
Nahoş çevresel koşullar (örn. Isı) engellenmeyi kışkırtır
Bireysel saldırgan hareketler
Bireysel saldırgan hareketler saldırgan uyaranlar ile kızıştırılır (örn polis)
Saldırganlık daha yayılır ve baskın tepki kabul edilir.
Saldırganlık sosyal kolaylaştırma süreçleri yoluyla hızla yayılır
Kollektif şiddet
AYAKLANMA
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GERÇEKÇİ ÇATIŞMA
KURAMI
(Sherif, 1966)
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Gerçekçi çatışma kuramı



Gruplararası çatışmalar-önyargı
ilişkisi M.Sherif (1956; 1958)
“Bireylerin özelliklerinden hareketle
gruplararası ilişkileri açıklayamayız;
etnosentrizmin kaynağı gruplararası
ilişkilerin doğasındadır.”
M.Sherif bir dizi alan deneyi yaparak
kuramını oluşturmuştur.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Gerçekçi Çatışma Kuramı
(Sherif, 1966)

“Bireyler ve gruplar arasındaki
hedef ilişkilerin doğası, gruplararası
ve bireylerarası ilişkilerin doğasını
belirler.”
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Gerçekçi Çatışma Kuramı
Sherif (1966)
Bireylerarası ilişkilerin türü
Hedef İlişkiler
Kişilerarası
ilişkiler
Gruplararası
ilişkiler
Başarılması için
karşılıklı bağımlılık
gerektiren ortak hedefler
Karşılıklı olarak
birbirini dışlayan
hedefler
Kişilerarası işbirliği
Kişilerarası rekabet
Grup oluşumu
Dayanışma
Kişilerarası çatışma,
grup dayanışmasının
azalması
Grubun çökmesi
Gruplararası işbirliği
Gruplararası rekabet
Gruplararası uyum
Gruplararası çatışma
Doç.Dr.Hacer HARLAK
SOSYAL KİMLİK KURAMI
(Tajfel, 1978; Tajfel ve Turner, 1979)
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı
(Tajfel, 1978; Tajfel ve Turner, 1979)

Araştırmalara göre gruplararası
ilişkilerde etnosentrik tutumlar ve
rekabet çok kolay ortaya çıkar ama
çatışmayı çözmek zordur.
1. Gruplararası ilişkiler, karşılıklı bağımlılık
gerektirmese de,
2. Açıkça rekabetçi olmayan gruplararası
ilişki koşulları bulunsa da,
3. Açıkça işbirliği olmayan kişilerarası ilişki
koşullarında da etnosentrizm var.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı
(Tajfel, 1978; Tajfel ve Turner, 1979)


Belirli bir gruba aidiyet düzeyinin
yapay ve belirsiz olduğu durumlarda
bile insanlar iç grup lehine
değerlendirmeler yapmaktadırlar.
Neden?

İnsanlar benlik kavramını olumlamak,
yani, olumlu bir sosyal kimlik geliştirmek
için, kendi ait oldukları sosyal gruplar
lehine değerlendirmeler yapar ve tarafgir
davranırlar.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı
(Tajfel, 1978; Tajfel ve Turner, 1979)




Toplum, birbirine güç ve statü ilişkileri
açısından bağlı farklı sosyal gruplar
halinde hiyerarşik olarak yapılanmıştır.
Sosyal kategoriler, üyelerine bir sosyal
kimlik sağlar.
Sosyal kimlik  bireysel kimlik
Sosyal kimlik, grup üyeliğinden
kaynaklanan benlik tanımının bir
parçasıdır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı

Sosyal kimlik, grup davranışı ile
ilgilidir. Yani,





Etnosentrizm,
içgrup tarafgirliği,
gruplararası farklılaşma,
içgrup normlarına uyma,
kendini, dışgrupları ve iç grup
arkadaşlarını ilgili grup stereotipi ile
algılama ile.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
ÖNYARGILAR
VE
GRUPLARARASI
İLİŞKİLER
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Önyargının doğası ve boyutları

Önyargı,
sosyal bir kavramdır. Çünkü,



sosyal gruplara yöneliktir.
Üyesi olduğumuz gruplar içinde gelişir.
Gruplararası ilişkilerin tarihsel koşulları
ile ilişkilidir.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Önyargı nedir?


“Herhangi bir gruptan kişiye sadece
o gruba ait olması nedeniyle
gösterilen muhalif ya da düşmanca
bir tutumdur" (Allport, 1954)
“Bir gruba veya üyelerine yönelik
haklılığı kanıtlanmamış bir
tutumdur”
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Önyargı bir tutumdur.



Bilişsel  Bir dizi inanç
Duygusal  Güçlü olumsuz
duygular
Davranışsal  Olumsuz davranış
veya davranış niyeti
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Önyargı-davranış ilişkisi

Önyargının davranışa dönüşmesi:
ayrımcılık (discrimination)

herhangi bir kişinin önyargılı olduğu kişi
ya da gruplara yönelik olarak gösterdiği
olumsuz davranıştır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Ayrımcılık olmadan önyargı olabilir mi?



Her önyargının davranış yönü var
ama her zaman gösterilmez (?!).
Önyargı olsa da davranış olmayabilir
ama ...
Ayrımcılık varsa önyargı vardır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
En hafiften şiddetliye doğru ayrımcı
davranışlar (Allport, 1954)
1.
2.
3.
4.
5.
Karşı olmayı ifade etme
Uzak durma
Ayrımcılık
Fiziksel saldırı
Yok etme
Genocide.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Önyargı-davranış ilişkisi


Önyargının şiddeti davranışa nasıl
dönüşeceğini belirler.
Önyargı herhangi bir şekilde bir kez
davranışa dönüştükten sonra,
bireyin daha şiddetli başka ayrımcı
davranışlar yapması kolaylaşır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Bazı önyargı kategorileri




Cinsiyet, etnik grup, yaş, cinsel
tercih, fiziksel ve ruhsal hastalıklarla
ilgili önyargılar vardır.
Cinsiyetçilik (sexism)
Yaşçılık (Ageism)
Irkçılık (racism)
Doç.Dr.Hacer HARLAK
IRKÇILIK

“Kişinin diğer -bazı- ırkların kendi
ırkından daha aşağı olduğuna dair
sahip olduğu bir inanç"





Irk – etnik grup
Irkçılık – etnosentrizm
Kurumsal ırkçılık
Kültürel ırkçılık
Sembolik ırkçılık
Doç.Dr.Hacer HARLAK
ÖNYARGILARI AÇIKLAMAYA ÇALIŞAN
KURAMLAR


Engellenme-Saldırganlık (günah keçisi)
Kuramı (Dollard ve diğ., 1939)
Otoriteryen Kişilik Kuramı (Adorno ve diğ.,
1950)


Dogmatik kişilik kuramı (Rokeach, 1960)
Sosyal Kimlik Kuramı (Tajfel, 1978)
Doç.Dr.Hacer HARLAK
1. Engellenme-Saldırganlık Kuramı
ve Günah Keçisi Anlayışı

Dollard ve arkadaşları,1939



“Saldırgan davranış, daima engellenme
sonucudur.”
Engellenme "psişik enerji" engellenme
kaynağını ortadan kaldırma isteği 
ulaşılamazsa, saldırgan enerji boşaltılamaz +
fırsatı bulduğunda patlamaya hazır bir şekilde
sistemin içinde kalır.
Bu saldırgan enerji fırsat buldukça (önyargılı
olunan) dış gruplara yönelir.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Engellenme-Saldırganlık Kuramı

Katarsis


Engellenme sonucu tahrik edilen saldırganlığı
zararlı olmayan, ilgisiz, başka etkinliklerle (örn.
spor yapma) azaltma
Yer değiştirme

Engellenmelerle karşılaşıldığında yaşanan
saldırganlık duygusu, gerçek hedefe
yönelemediği takdirde, kişi gerçek engellenme
kaynağı ile ilgisi olmayan yeni hedefler bulup,
asıl hedef yerine saldırganlığını ona yöneltir. Bu
hedefler çoğunlukla toplumdaki çeşitli gruplar
olur.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
“Günah Keçisi” Anlayışı

Çocukluk dönemi boyunca aile
içinde engellenmeler yaşamış kişi,
yetişkinlik yıllarında azınlık
gruplarına karşı şiddet gösterebilir.
Özellikle ekonomik açıdan sıkıntılar
yaşanan toplumlarda, toplum
içindeki belli gruplar sıkıntının
sorumlusu olarak görülür.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
2. Otoriteryen Kişilik kuramı

Adorno, Frenkel-Brunswik, Levinson ve Sanford,
1950
 Psikoanalitik + Marksist yaklaşım
 Otoriter kişiliğe sahip olanlar otoriteye ve otorite
figürlerine karşı saygı duyar, onlara itaat ederler.
Statü ve hiyerarşiyi çok önemserler ve öfke ve
hınçlarını zayıf kişilerden (gruplardan) çıkarmaya
çalışırlar. Belirsizliğe tahammül edemezler.
Başkalarıyla yakınlık kurmada sorun yaşarlar.
 Bu tür kişiliklerin oluşmasında çocukluklarında
sert ve baskıcı ana-babaya (özellikle babaya)
sahip olma ve otoriteye koşulsuz itaatin baskı ile
sağlandığı aile ortamının bulunduğu kabul edilir.
 Bu kişiler sağ ideolojiye sahiptir ve Yahudilere
(ve kendi grubunun dışındakilere) karşı
önyargılıdır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
3. Dogmatik Kişilik Kuramı

Rokeach, 1960


Otoriteryen Kişilik Kuramı:
 “sağ ideolojiyi benimseyen kişiler daha katı,
önyargılı ve değişime kapalı bir düşünce
yapısına sahiptir.”
Dogmatik kişilik kuramı:



“bu tür düşünce tarzı sadece sağa özgü
değildir!”
“Önemli olan, ideolojinin sağ ya da sol olması
değil, düşünce biçiminin katılığıdır.”
“Adorno ve ark.’nın F Ölçeği ile ölçtüğü
otoriteryenizm, yalnızca hoşgörüsüzlüğe ilişkin
genelleşmiş bir sendromun özel bir halidir.”
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Dogmatik Kişilik Kuramı

Dar kafalılık (closed mind) veya dogmatik
kişilik özellikleri:




farklı inanç sistemlerinin birbirinden soyutlama,
yeni enformasyon ışığında bu inançları
değiştirmeye direnç,
inançların doğruluğunu kanıtlamak için
otoriteye başvurma.
Yani, dar kafalı birey, “önceden varolan
kalıplara uymayan fikirleri kabul etmek
zor; otoritenin standartlarına güvenmek
gerek” der.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
4. SOSYAL KİMLİK KURAMI

Sosyal kategorilendirme ve
stereotipleme


Sosyal kategorilendirme sürecinin sosyal kimlik
açısından bir sonucu, kişinin kendi grubu ve
diğerleri (kişi ya da grup) arasında algı ve
davranış düzeyinde farklılık yaratması.
Yani, kişinin kendisinin ait olduğu iç grup "biz"
ve diğerinin ait olduğu dış grup, "onlar"
arasındaki farklılaşma.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
KOLLEKTİF DAVRANIŞ
VE KİTLE
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Kollektif davranış ve kitle

Kitle, kalabalık, güruh, topluluk




Kişi sayısı az ya da çok
Örgütlü ya da kendiliğinden
Güdüleyici
Odak noktası
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Kollektif davranış

Aynı yerde, aynı zamanda bulunan
çok sayıda insanın çabucak
alevlenen güçlü duygularla ve
çoğunlukla sosyal normları çiğneme
biçiminde davrandığı durumlar.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Kollektif davranış ve kitle

İlk kuramlar

LeBon


Freud


“Kitle ruhu”
“bilinç, süperego kontrolü yok”
McDougall

“içgüdüsel duyguların (özellikle korku ve
öfke) bireylerin birbiri için uyaran olmasıyla
harekete geçmesi”
Doç.Dr.Hacer HARLAK
LeBon’a göre kitlelerin ilkel ve homojen
davranışlarının nedeni:
1.
2.
3.
Üyeler anonimdir ve bu yüzden
eylemleri için kişisel
sorumluluklarını kaybederler.
Fikirler ve duygular bulaşma
(contagion) süreci yolu ile çabucak ve
tahmin edilemez şekilde yayılır.
Bilinçsiz antisosyal güdüler
(geçmişe ait vahşilik) salıverilir.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Bireylik yitimi ve kendinin farkında olma
İnsanlar kitle içindeyken içtepisel, saldırgan
ve bencil olabilir çünkü,
 Toplum içinde uygar, eşsiz (unique)
bireyler olarak tanımlanırken, kitle içinde
kısıtlama ortadan kalkar.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Bireylik yitimi


Festinger ve ark., 1952
Zimbardo, 1970

Büyük bir grup içinde olmak insanlara,
eylemlerinin sonuçları için duyacağı
sorumluluğa nüfuz eden bir anonimlik
perdesi sağlar. Bu, bir kimlik kaybına
yolaçar. Davranış, içtepisel, akıldışı,
gerileyen ve bastırılamaz hale gelir.
Kişisel kontrol yok olur.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Beliren Norm Kuramı




Turner, 1974
Turner ve Killian, 1957
Kitlenin ayrı yanı, onun davranışı
düzenleyen hiçbir formel
örgütlenmesi veya kurulu normunun
olmamasıdır.
Kitle davranışını açıklamak, kitle
içinde bir normun nasıl ortaya
çıktığını açıklamaktır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Hiçbir birliktelik tarihi olmayan bireyler bir anda
toplanır. Dolayısıyla önceden mevcut norm yok
Ayırdedici davranışlar veya ayırdedici bireylerin
davranışı üstü kapalı olarak norm gibi algılanır
Normatif etki, uymamaya karşı baskı yaratarak
görünür hale gelir
Çoğunluğun ataleti normun zımnen
teyidi olarak yorumlanır
Kollektif
davranış
Beliren Norm Kuramı
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı

Sosyal kimlik ve kendini kategorilendirme
kuramlarının kitle davranışına uygulanması


Kitle davranışı gruplararası bir olgudur.


Reicher, 1982; 1984; 1987.
Doğrudan ya da simgesel bir gruplararası
karşılaşma.
Kitle içindeki insanlar kitlenin sağladığı
kimliği kabul eder.

Kişisel kimlikten bir kitlenin üyesi olarak ortak
sosyal kimliğe doğru bir değişme olur.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Sosyal Kimlik Kuramı

Bir kollektif eylemde,





Bir grubun üyeleri spesifik bir amaçla
biraraya gelir ya da kendini birarada
bulur.
Genel grup normları mevcut olabilir.
Kitle olayının kendine özgü bağlamında
da başka normlar vardır.
Kitle içinde merkezi durumdaki kişiye
bakılarak davranışlar ayarlanır.
Kendini kategorilendirme, bağlama bağlı
hareket normlarına konformite yaratır.
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI İLİŞKİLERİ
GELİŞTİRME
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI İLİŞKİLERİ GELİŞTİRME
Farklı kuramların önerileri

Kişilik kuramları  Çocuk yetiştirme tutumlarını

Engellenme-saldırganlık  engellenmeyi önle +

Gerçekçi çatışma kuramı  üst hedefler + işbirliği +

Sosyal kimlik kuramı  Stereotipler zıt ve uçta
değiştirmeli
beklentileri düşür + insanları engelleyici ortamlardan
uzaklaştır + engellenmeyi zararsız boşaltan etkinlikler
birbirini dışlayan hedeflerden uzak dur.
olmasın + meşru ve şiddet içermeyen gruplararası
rekabet
Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI İLİŞKİLERİ GELİŞTİRME

Propaganda ve eğitim


Okul eğitiminde humanist ahlak vurgusu
Gruplararası temas
Belli koşullarda !!!
3 konu önemli
 Benzerlik
 Genelleme
 Çokkültürlü bağlamlarda temas politikası

Doç.Dr.Hacer HARLAK
GRUPLARARASI İLİŞKİLERİ GELİŞTİRME

Üst hedefler


İletişim


Başarı şart!!!
Pazarlık, arabuluculuk, hakem kararı
Uzlaşma
İki aşamalı:
 Bir taraftan uzlaşma niyeti ve davet
 İmtiyaz tanıma  karşı tarafta karşılıklılık baskısı
Doç.Dr.Hacer HARLAK
En kötü barış, en haklı
savaştan daha iyidir.
CICERO
Doç.Dr.Hacer HARLAK
Download