HEDEFLER İÇİNDEKİLER 0-12 YAŞ ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN HASTALIKLAR II • 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar • Difteri • Boğmaca • Tetanos • Menenjit • Çocuk felci • Hepatit • Tüberküloz • Pnömoni • Astım Bronşit • Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • 0-12 yaş çocuklarda sık görülen hastalıklar hakkında bilgi sahibi olacak, • Bu hastalıkların etkenlerinin, bulaşma yollarını, belirtilerini ve bakım ilkelerini öğrenecek, • Bu hastalıklardan korunmak için neler yapılacağı konusunda bilgi sahibi olacak, • Bu bilgiler ışığında çocukların hastalıklara karşı korunmasında etkili olabileceksiniz. ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI Yrd. Doç. Dr. Aynur AYTEKİN ÜNİTE 12 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II GİRİŞ Bu ünitede 0-12 yaş çocuklarda sıklıkla görülen diğer hastalıklar hakkında bilgi verilecektir. Bu hastalıklar; difteri, boğmaca, tetanos, menenjit, çocuk felci, hepatit, tüberküloz, pnömoni ve astım bronşittir. Çocukluk döneminde karşılaşılan bu hastalıkların nedenleri, tedavi ve bakım ilkeleri, korunma yolları hakkında bilgi edinmek çocukların sağlıklı büyüme gelişmelerine katkı sağlayacağından büyük öneme sahiptir. 0-12 YAŞ ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN HASTALIKLAR Difteri (Kuşpalazı) Difteri basili süt, su ve balgamda aylarca canlı kalabilir. Hastalık, daha çok kış aylarında ve aşılanmamış çocuklarda görülür. Hastalığın görülme yaşı, toplumun aşılanma durumu ile ilişkilidir. Anne aşılanmış ya da hastalığı geçirmişse, anneden geçen antikorlarla bebekte bağışıklık oluşur. Bu nedenle doğumdan sonra ilk altı ayda hastalık görülmez. En fazla 2-8 yaşlarında görülür. On yaşına doğru bağışıklık oranı artar. Büyük yaşlarda görülen nadir vakalar ise hastalığı hafif geçirir. Difteri, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Etken: Gram pozitif bir basil olan Corynebakterium diphteria’dır. Basil, yüksek ısı ve antiseptiklere dayanıksızdır. Süt, su ve balgamda aylarca canlı kalabilir. Difteri basilinin en önemli özelliği dış toksin üretmesidir. Bulaşma: Hastalığın kaynağı insanlardır. Bulaştırıcılık hasta ya da taşıyıcı insanların damlacıkları, tükürük ve ağız, boğaz salgıları ile doğrudan ya da daha az sıklıkla hasta kişilerin cilt lezyonları ile kirlenmiş araç gereçler, yiyecek ve içecekler ile temas edilmesi ve çiğ süt ile dolaylı olarak oluşmaktadır. Duyarlı kişilerde mikrop çoğunlukla boğaza yerleşir. Fakat derideki yaralara bulaşıp deri difterisine de neden olabilir. Bulaştırma süresi değişkendir. Genellikle 2-4 hafta süreyle bulaştırıcılık devam eder. Kuluçka dönemi: Hastalık etkeninin vücuda alındıktan hastalık belirtilerinin görülmesine kadar geçen süre 1-7 gün, ortalama 2-5 gündür. Belirtileri: Difteri basilinin yerleşme yerine göre ağız, boğaz, gırtlak, göz, göbek, deri ve orta kulak difterisi görülür. Hastalığın belirtileri, etkenin yerleştiği vücut bölgesine göre değişiklik gösterir. Resim 1. Difteride psöudomembran (yalancı zar) (Kaynak: Emond, R.T.D., Welsby, P.D., Rowland, H.A.K. (Çevirenler: Uzun, C., Yumuk, Z., Anğ, Ö.) (2012). İnfeksiyon hastalıkları Renkli Atlas. 1. Baskı. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri.) Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Difteri basili, vücuda girdikten sonra boğaza yerleşerek orada bölgesel inflamasyona (enfeksiyona karşı dokunun kendini savunma için gösterdiği reaksiyon) neden olur. Basil, bademcik ve gırtlak bölgesinde kuvvetli, yapışkan, iltihaplı bir sıvı salgılar ve bu sıvı, enfeksiyon bölgesini çevreleyen şişkin, grimsi bir zar tabakası oluşturur. Buna yalancı zar (psöudomebran) denir. Basil, bu yalancı zar içerisinde daha kolay üreyerek çoğalır ve daha fazla toksin salgılar. Toksin lenf yoluyla genel dolaşıma katılarak diğer organlarda da hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur. Genellikle çocukta, boğaz ağrısı, yutma zorluğu, burun akıntısı, ses kısıklığı görülür. Ateş olmayabilir. Boyundaki lenf bezleri şişer. Hastalık, kalp ve sinir sisteminde hasara yol açar, geçici felçlere sebep olabilir. Difteri tehlikeli bir hastalık olduğu için hasta vakit geçirilmeden doktora götürülmelidir. Bakım ve Korunma: Hastalığa yakalanan her on kişiden biri her türlü tedaviye rağmen solunum yollarının tıkanması, kalp yetmezliği ve felçler nedeniyle hayatını kaybeder. Tehlikeli bir hastalık olduğu için hasta vakit geçirilmeden doktora götürülmelidir. Tedavisi, hastane koşullarında antitoksin difteri serumunun ve antibiyotiklerin kullanılmasını içerir. Yatak istirahatı gerekir. Hastaya bol su ve yumuşak gıdalar verilmelidir. Difterili hasta diğer kişilerden ayrı tutulmalıdır. Karantina, birer hafta ara ile yapılan boğaz kültürü negatif olana kadar devam ettirilir. Taşıyıcıların saptanması ve tedavisi korunmada çok önemlidir. En iyi korunma şekli aşılamadır. Difteri aşısı, tetanos ve boğmaca aşısı ile birlikte karma aşı olarak uygulanmaktadır. Aşı, ikinci ayını tamamlamış bebeklere en az dört hafta ara ile üç doz şeklinde ve üçüncü dozdan bir yıl sonra dördüncü doz yapılarak uygulanmaktadır. Boğmaca (Pertusis) Boğmaca için en bulaştırıcı dönem, öksürük nöbetleri ortaya çıkmadan önceki kataral dönemdir. Boğmaca her yaşta görülebilmesine karşın vakaların % 80’ini 1-5 yaş arası çocuklar oluşturmaktadır. Beş ayın altındaki çocuklarda oldukça öldürücüdür. Kış aylarında daha sıklıkla görülmektedir. İnatçı öksürük nöbetleriyle seyreden bulaşıcı akut solunum yolu enfeksiyonudur. Bildirimi zorunlu hastalıklardandır. Etken: Hastalık etkeni, Bordotella pertussis basilidir. Bulaşma: Hastalık solunum yolları salgılarıyla doğrudan temas ya da öksürürken aksırırken çıkarılan damlacıklar yoluyla bulaşır. Basille taze bulaşmış eşyalar aracılığıyla da dolaylı bulaşma olabilmektedir. Etken, hastalığın ilk 1-2 haftasında üst solunum yolunda bulunur. Boğmaca için en bulaştırıcı dönem, öksürük nöbetleri ortaya çıkmadan önceki kataral dönemdir. Kuluçka dönemi: 6-12 gündür. Belirtileri: Hastalığın süresi 6-10 haftadır. Hastalık belirtileri üç dönemde gözlemlenir. • Kataral dönem (prodromal veya nezle dönemi); 1-3 hafta sürer. Üst solunum yolu enfeksiyonu gibi başlar. Hafif kuru öksürük, aksırık, hafif ateş ve burun akıntısı görülür. Bu dönemde hastalık oldukça bulaşıcıdır. • Paroksismal (öksürük) dönemi; 2-6 hafta sürer. Hasta 5-15 veya daha fazla sayıda kısa, kesik kesik, boğulur gibi öksürür. Öksürük nöbet tarzında ve genellikle geceleri gelir. Çocuk öksürük nöbeti nedeniyle oksijensiz kalır ve morarır. Öksürük ardından derin ve sesli bir nefes alır. Nöbet esnasında Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II • çocuk kızarır, morarır, gözleri fırlar, dil dışarı sarkar, kaygı dolu bir yüz ifadesi vardır. Nöbet sonunda koyu yapışkan bir balgam çıkarır. Küçük çocuklarda kusma olur. İyileşme dönemi; 2-3 hafta sürer. Öksürük nöbetleri ve kusma giderek azalır ve hasta normale döner. Boğmacada ağır vakalar ve altı aydan küçük bebekler mutlaka hastanede tedavi edilmelidir. Resim 2. Boğmaca hastalığı geçiren çocuk (Kaynak: Avcı, İ.A. (2010). Enfeksiyon Hastalıkları. Genişletilmiş İkinci Baskı. Amasya: Göktuğ Basın Yayın ve Dağıtım.) Bakım ve Korunma: Hafif vakalar evde, ağır vakalar ve altı aydan küçük bebekler hastanede tedavi edilmelidir. Öksürük nöbetleri sırasında oksijen verilir. Bulaştırıcılık süresini kısaltmak için 14 gün boyunca antibiyotik (eritromisin) tedavisi sağlanır. Çocuğun istirahati sağlanmalı, havadar, sessiz, nemli ve aydınlık bir odada izlenmeli, ziyaretçi kısıtlanmalıdır. Boğmaca, solunum yolu salgılarının damlacık olarak yayılması ve direkt temasla bulaştığından damlacık izolasyon önlemleri alınmalıdır. Solunum yolundaki balgamı yumuşatmak için bol sıvı verilmelidir. Beslenme öksürük nöbeti geçtikten yarım saat sonraya bırakılmalı, çocuk sık sık ve az miktarlarda beslenmelidir. Boğmacalı çocuk tedaviden beş gün sonra kreş ya da okuluna devam edebilir. Korunmada en iyi yol aşılamadır. Boğmaca aşısı genellikle tetanos ve difteri aşıları ile kombine olarak yapılır. Aşılamaya bebek iki aylıkken başlanır ve dört doz uygulanır. Yedi yaşından küçük hiç aşılanmamış çocuklar ve dört dozdan daha az boğmaca aşısı olanların aşılanması gerekir. Tetanos Tüm dünyada görülen, yaş ve cinsiyet farkı gözetmeyen öldürücü bir hastalıktır. Etken: Hastalık etkeni, Clostridim tetani basilidir. Bulaşma: Tetanos etkeni vücuda deri ve mukozalardaki sıyrık, çatlak ve yaralardan girer. Sıklıkla kirli cam, çivi vb. kesici ve delici aletlerle yaralanmalar, parçalı kırıklar, deri yaraları nedeniyle oluşur. Ayrıca kirli enjektörlerle yapılan ilaç enjeksiyonları, basille bulaşmış aletlerle kulak delme, sünnet, dövme yaptırma, akupunktur uygulamalarında, enfekte böcek ısırıklarında, ameliyathanede Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Tetanos etkeni vücuda deri ve mukozalardaki sıyrık, çatlak ve yaralardan girer. kontamine (kirli) malzemelerin kullanılması durumunda hastalık bulaşabilir. Tetanos etkeni, canlı kaldığı sürece hastalık bulaşabilir. Kuluçka dönemi: 4-21 gün, ortalama 8 gündür. Kuluçka süresinin kısa olması, hastalığın seyrini olumsuz yönde etkiler. Belirtileri: Hastalık belirtileri yaranın yeri, özelliği ve yaygınlığına göre değişir. Bebeklerde emmede güçlükle başlar, yaşamın ilk 2 gününde normal emen ve ağlayan bir bebekte, 3-28 günler arası emme güçlüğü, katılık veya konvülsiyonların (kasılma) veya her ikisinin birden görülmesi tetanos belirtisi olarak ele alınmalıdır. Baş ağrısı, ensede ve çenede sertlik, yutmada güçlük vardır. Hastalarda tipik görüntü olarak sırt kaslarındaki kasılma sonucu gövdenin öne doğru kavis göstermesi, baş ve bacakların arkaya bükülmesi, tüfek tetiği pozisyonu (opistotonus pozisyonu) ve yüz kaslarının kasılması sonucu sürekli sırıtma görünümü vardır. Solunum problemleri, şok ve akciğer sorunları sıklıkla görülür. Resim 3. Tetanoslu çocuk (Kaynak: Avcı, İ.A. (2010). Enfeksiyon Hastalıkları. Genişletilmiş İkinci Baskı. Amasya: Göktuğ Basın Yayın ve Dağıtım.) Tetanostan en önemli korunma yolu tetanos aşısının yaptırılmasıdır. Bakım ve Korunma: Hastanın tam olarak iyileşmesi haftalar sürebilir. Tetanos antitoksini (tetanosa karşı hazır serum) ile tedavi edilmezse hastada solunum kaslarının tutulumu sonucu solunum yollarında daralma (laringospazm) gelişerek kaybedilebilir. Çocuğu uyaranlardan uzaklaştırmak amacıyla sessiz, sakin ve karanlık bir hastane odasında tedavisi ve bakımı yapılır. Hastanın kalp ve solunum fonksiyonları takip edilir. Kasılmaları önleyici ilaçlar yapılır. Hastalık etkeni dünyada yaygın hâlde bulunduğundan ve sporları her türlü ısı ve neme dayanıklı olduğundan en önemli korunma yolu tetanos aşısının yapılmasıdır. Yaralanmalardan sonra aşılanma durumu bilinmeyenlerde ve son aşıları 10 yıldan önce yapılmış olanlarda hemen tetanos aşısı yapılmalıdır. Yeni doğan bebeklerde görülen neonatal tetanosu önlemek için gebe kadınlara gebeliğin 6. ve 7. aylarında birer doz olmak üzere iki doz aşı yapılmalıdır. Menenjit Menenjit her mevsimde görülse de ilkbahar ve kış mevsimlerinde görülme sıklığı artmaktadır. Sıklıkla 2 ay 2 yaş arası çocuklarda ve kreş, okul gibi toplu yaşanılan yerlerde görülür. Etken: Menenjit beyni koruyan ve omuriliği çevreleyen zarlara (meninksler) çeşitli bakteriler (B grubu streptokoklar, Neisseria menengitidis, E. Coli, Heaemophilus Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Menenjit, hasta kişilerin öksürük ve solunum yolu salgıları ile bulaşır. influenza tip b gibi), virüsler ( enterovirüsler, adenovirüs, herpes virüs gibi) ve mantarların bulaşmasıyla meydana gelen bir hastalıktır. Bulaşma: Hastalık etkeni, kişiden kişiye solunum yolu ile bulaşır. Hasta kişilerin öksürük ve solunum yolu salgıları ile çıkarttıkları tükürük damlacıklarının yakın çevrelerince solunması ile alınır. Virüslerin neden olduğu menenjitte ise fekal- oral bulaşma (hasta kişilerin dışkılarının karıştığı su ve besinlerle sindirim yoluyla alınması) söz konusudur. Kuluçka dönemi: Birkaç saatte başlayabileceği gibi 2-10 güne kadar çıkabilir. Ortalama 1-4 gündür. Belirtileri: Ateş, baş ağrısı, bilinç kaybı, iştahsızlık, bulantı, kusma, uyku hâli, huzursuzluk sık görülen yakınmalardır. Büyük çocuklar ve erişkinler ışığa duyarlılık (fotofobi), ense sertliği ve sırt ağrısı gibi santral sinir sistemine ilişkin belirtiler görülür. Nöbet geçirme küçük çocuklarda daha sıktır, büyük çocuklarda ise ense sertliği daha yoğun görülür. Bebeklerde bıngıldakta (fontanel) kabarıklık, göz kapaklarında düşme izlenebilir. Kafa içi basıncının artmasına bağlı gözlerde kayma, kusma, baş ağrısı, vücutta mor lekeler sıklıkla görülen yakınmalardır. Bakım ve Korunma: Hasta çocuğun hastanede gözetim altında tutulması gerekir. Menenjitte nedene göre tedavi yapılır. Bakterilerin neden olduğu menenjitte antibiyotik tedavisi uygulanır. Hasta çocuk dış etkenlerden uzak, sakin ve kolay havalandırılabilen odada bakım almalıdır. Doktor önerisiyle bulguları rahatlatıcı çeşitli ilaçlar tedavide kullanılabilir. Bakteriyel menenjitten korunmak için çocukların erken dönemde Hemofilus influenza tip B (Hib) aşısı ve meningokok aşısı ile aşılanması, kabakulak sonrası gelişebilecek menenjit için kabakulak aşısının yapılmış olması önemlidir. Çocuk tamamen iyileştikten sonra kreşe ya da okula gönderilmelidir. Hasta çocukla yakın temas içinde olanlar için koruyucu önlemler (maske, eldiven, önlük giyme, el yıkama gibi) alınmalı ve koruyucu tedavi planlanmalıdır. Çocuk Felci (Poliomyelit) Mevsimsel bir hastalık olan çocuk felci sıcak ve nemli mevsimlerde görülür. Hastalık en fazla ilk iki yaştaki çocukları etkilemesine rağmen bağışık olmayan her yaştaki insanda görülebilir. Çocuk felci, omuriliğin ön boynuzlarının iltihaplanması sonucu felçle sonuçlanan bir hastalıktır. Etken: Hastalık etkeni, poliomyelit virüsüdür. Bulaşma: Hastalığın kaynağı insandır. Bulaşma hasta insanların ağız, boğaz salgılarıyla ve damlacıklarıyla solunum yoluyla ve dışkılarının karıştığı su ve besinlerle sindirim yoluyla (oral-fekal yol) olmaktadır. Bulaşıcılık süresi, etkenin boğazda bir hafta, dışkıda ise 3-6 hafta canlı kaldığı süre boyuncadır. Kuluçka dönemi: 7-21 gün arasında değişmektedir. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Çocuk felci, omuriliğin ön boynuzlarının iltihaplanması sonucu felçle sonuçlanan bir hastalıktır. Resim 4. Çocuk felci (Kaynak: Milli Eğitim Bakanlığı (2011). Çocuk Gelişimi ve Eğitimi: Çocuk Hastalıkları. Ankara.) Belirtileri: Hastalık genellikle belirti vermeden seyreder. Bazı tiplerinde ateş, baş ağrısı, bitkinlik, kusma, boğaz ağrısı, boyunda kasılma ve sırt ağrıları şeklinde yakınmalar olabilmektedir. Hastaların yaklaşık binde birinde felçler görülür. Felç genellikle bacaklardan başlayıp yukarı doğru ilerler. Tipik olarak gevşek tipte felç vardır. Bakım ve Korunma: Tedavide amaç hastanın yakınmalarını azaltmak ve rahatını sağlamaktır. Hasta yatak istirahatine alınır. Hastanın odası sakin, iyi havalandırılmış, aydınlık ve sessiz olmalıdır. Solunum kaslarının etkilendiği hastalarda solunum desteği gerekebilir. Doktor önerisine uygun olarak rahatlatıcı ilaçlar kullanılabilir. Korunma için hastalarla veya gıdalarla temastan sonra el yıkama son derece önemlidir. Bulaştırıcılık süresinde hastanın izole edilmesi, oral-fekal bulaşma ve solunum yolu ile bulaşmayla ilgili izolasyon önlemleri alınmalıdır. En etkili korunma yolu ise çocuk felci aşısının yapılmasıdır. Hepatit (Sarılık) Sarılık hem dünyada hem de ülkemizde yaygın olarak görülen enfeksiyon hastalığıdır. Sarılığın farklı türleri vardır. Etken virüse göre hastalık Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C, Hepatit D, Hepatit E şeklinde sınıflandırılır. Özellikle gelişmekte olan alt yapı sorunlarını çözmemiş, sosyoekonomik durumu bozuk, kanalizasyon şebekesi yetersiz ve temiz içme-kullanma suyu sağlanamayan ülkelerde daha çok görülmektedir. Etken: Hepatit A virüsü, Hepatit B virüsü, Hepatit C virüsü, Hepatit D virüsü, Hepatit E virüsüdür. Bulaşma: Hepatit A ve E virüsleri insandan insana fekal-oral yolla bulaşır. Hepatit A ve E taşıyıcısı olan kişilerin atıkları (dışkı) ile bulaşmış besinlerin iyi yıkanmadan ağız yoluyla alınmasıyla bulaşmaktadır. Diğer Hepatit türleri ise damardan kan verilmesi ya da virüsle bulaşmış enjektörün batması gibi yollarla ya da cinsel temasla bulaşmaktadır. Hastalık belirtileri ortaya çıkmadan önceki dönemde bulaştırıcılığının olması nedeniyle toplumda yayılımı kolaylaşmaktadır. Kuluçka dönemi: Hepatit A için 15-40 gün, Hepatit B için 30-180 gün, Hepatit C için 20-90, Hepatit D için 30-50, Hepatit E için 15-60 gündür. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Hepatit A ve B aşısı ülkemiz rutin aşı takviminde yer almaktadır. Belirtileri: Akut viral hepatitler ani başlayan sarılık, koyu renkli idrar, iştahsızlık, hâlsizlik, bulantı, sağ üst kadran ağrısı, idrarda bilirubin artışı ve karaciğer enzimlerinin yükselmesiyle karakterize hastalıktır. İyileşme süresi genellikle 1-4 hafta sürer. Bu dönemde yakınma ve belirtilerde gerileme olur. Kan değerleri yaklaşık 1-3 ay içinde tamamen normale döner. Bakım ve Korunma: Akut viral hepatitlerin özel bir tedavisi yoktur. Hastalar bulgular gerileyinceye kadar hastane ortamında izlenmelidir. Karaciğer fonksiyon testleri 7-10 günde bir tekrarlanarak takip edilmelidir. Hastalık yakınmaları gerileyinceye kadar çocuk/genç yatak istirahatine alınmalıdır. Bulaştırıcılığı önlemek için hasta tek kişilik odada bakılmalıdır. Fekal-oral yolla bulaşan Hepatit A ve E’den korunmada genel hijyen önlemlerinin alınması ve ellerin yıkanması konusuna dikkat çekilmeli, sağlık eğitimleri verilmelidir. Yiyecek ve içeceklerin temizliğine özen gösterilmeli, içme suları klorlanmalı, tuvaletler mikrop öldürücülerle temizlenmelidir. Kan nakillerinde kan, sarılık yönünden incelenmelidir. Çocukların korunmasına yönelik olarak hepatit A ve D’ye karşı aşı ile bağışıklık sağlanabilir. Hepatit A ve B aşısı ülkemiz rutin aşı takviminde yer almaktadır. Ülkemizde tüm çocuklar doğumdan itibaren üç doz olmak üzere aşılanmaktadır. Ayrıca Hepatit B’den korunmakla Hepatit D’den de korunulmuş olacaktır. Tüberküloz (Verem) Tüberküloz önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olmasına karşın kötü sosyo-ekonomik koşullar ve yetersiz sağlık olanakları nedeniyle yüksek ölüm hızına neden olan önemli bir hastalıktır. Tüberküloz olgularının % 15’ini 15 yaş altı çocuklar oluşturmaktadır. Hastalığın uzun süreli olması, hastane ve evde bakım gerektirmesi ve aşı ile korunabilir olmasına karşılık toplumda sorun olmayı sürdürmesi nedeniyle önemini korumaktadır. Her yaş ve mevsimde görülebilir. Etken: Hastalık etkeni, Mikobakterium tüberkülozis basilidir. Hastalığın kaynağı insan olmakla birlikte kontrol altına alınamamış hastalıklı sığırların sütlerinin içilmesi ile bulaşan mikobakterium bovis tipi de bulunmaktadır. Bulaşma: Mikrobun en sık yayılma yolu hasta kişinin öksürmesi, aksırması, konuşması ile akciğer sekresyonlarının (salgı) damlacık şeklinde havaya atılmasıdır. Bu damlacıklar parçalanmakta ve havada her biri 1-3 tüberküloz basili içeren damlacık çekirdeklerini oluşturmaktadır. Bu çekirdekler solunan hava ile akciğerlerde hava keseciklerine (alveollere) yerleşerek burada çoğalmaktadır. Hastalığın akciğer dışı organlara yayılımı çocuklarda daha sıktır. Çocuklara hastalığın bulaşmasında aile ve yakın çevresi ile yakın temas etkilidir. Ayrıca hastalıklı sığırların kaynatılmadan içilen sütü ile de bulaşma olmaktadır. Kuluçka dönemi: Yaklaşık 4-12 haftadır. Belirtileri: Tüm tüberküloz olgularının % 80-90’ı akciğerlerde ortaya çıkar. Akciğerleri tahrip etmesi sonucu diğer organlarda ikincil enfeksiyona neden olur. İki haftadan uzun süren öksürük, birkaç hafta süren gündüz düşük, akşama doğru titreyerek yükselen ve gece terleyerek düşen aralıklı ateş, 2-3 ay içinde zayıflama, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Tüberkülin testi negatif olan özellikle bebek ve çocuklara BCG aşısı yapılmalıdır. gece terlemesi, çabuk yorulma, aşırı hâlsizlik, kusma, baş ağrısı, karın ağrısı, eklemlerde şişlik, koltuk altı ve boyundaki lenf bezelerinde şişlik gibi yakınmalar görülür. Bebekler ve küçük çocuklar erişkinden farklı olarak balgam çıkarmazlar. Bu nedenle bulaştırıcı kabul edilmezler. On beş yaşın üzerindeki çocuklar ve erişkinler bulaştırıcıdır. Bakım ve Korunma: Tüberküloz hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar basilin çoğalmasını önlediği ve basilin ölümüne yol açtığı için büyük önem taşır. Hastalar hastanede yatırılarak tedavi edilir. Hastalık uzun süre tedavi ve bakım gerektirir. Evde tedavi alan hastaların rutin ziyaretler ile tedaviye uyumlarının sağlanması gerekir. Bu hastaların tedavisinde beslenmenin de büyük önemi vardır. Bol protein ve vitamin içeren yüksek kalorili bir diyetle beslenmesi gerekir. Tedavide kullanılan ilaçların yan etkileri konusunda aile bilgilendirilmeli, bu etkilerin görülmesi durumunda hemen hastaneye başvurmaları gerekmektedir. Tüberküloz basili tozla, toprakla ya da hastaların eşyalarını kullanmakla, aynı kaptan yemek yemekle bulaşmadığından hastanın kişisel eşyalarına yönelik özel önlem gerekli değildir. Hastayla yakın teması olanlara da koruyucu ilaç tedavisi yapılmalıdır. Tüberküloz aşı ile korunulabilir bir hastalıktır. Ülkemiz aşı takviminde yer almaktadır. Tüberkülin testi (PPD testi) negatif olan özellikle bebek ve çocuklara BCG aşısı yapılmalıdır. Pnömoni (Zatürre) Özellikle küçük bebek ve çocuklarda sıklıkla karşılaşılan bir hastalıktır. Etken: Toplumda gelişen pnömonilerden 100’den fazla etken sorumludur. Çeşitli bakteriler (B grubu streptokoklar, E. Coli, enterik bakteriler streptococus pneumoniae gibi), virüsler (adenovirüsler, RSV, parainfluenza, cytomegalovirus gibi) hastalık etkenidir. Bulaşma: Pnömoniye yol açan etkenler akciğer hava keseciklerine (alveollere) çeşitli yollarla ulaşır. Viral etkenler damlacık bulaşma yoluyla, bakteriyel etkenler ise akciğerlere besin, mide içeriği veya yabancı cisimlerin kaçması sonucu ya da kan dolaşımına geçen bakterinin akciğerlere ulaşması yoluyla enfeksiyona neden olmaktadır. Kuluçka dönemi: Hastalık etkenine göre değişir. Belirtileri: Hastanın yaşı, hastalık etkeni ve etkenin yerleşim yerine göre değişir. Sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben gelişir. Ateş, öksürük, solunum sıkıntısı, halsizlik, iştahsızlık, huzursuzluk, yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi, boğaz ağrısı, kas ağrısı, hızlı solunum, koyu balgam görülür. Bakım ve Korunma: Hastalığın tedavisi etkene ve hastalığın şiddetine göre değişir. Etkene göre doktorun reçete ettiği ilaç tedavisi kullanılır. Ağır hastalar hastanede yatırılarak tedavi edilmelidir. Hastanın protein oranı yüksek yiyeceklerle beslenmesi ve yeterli sıvı alması gerekir. Hastanın odası sık sık havalandırılmalı ve nemli tutulmalıdır. Hastayı rahatlatmaya yönelik tedbirler alınmalıdır hastanın burun ve kulak temizliğine ve rahat nefes alabilmesine dikkat edilmelidir. Pnömoniden korunmak için konjuge pnömokok aşısı (KPA) ve hemofilus influenza tip b (Hib) aşısı yarar sağlar. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II Astım Bronşit Astım görülme sıklığı son on yılda giderek artmıştır. En çok 5-17 yaş çocuklarda görülmektedir. Akut astım krizi diğer kronik hastalıklar içinde en fazla okula devamı etkileyen, hastaneye yatışa neden olan, çocuğun aktivitelerini kısıtlayan ve önemli oranda maliyet gerektiren çocuk hastalığıdır. Etken: Astımın oluşumunda çevresel etkenler, viral ve bakteriyel hastalıklar, alerjen maddeler, genetik yatkınlık etkili olmaktadır. Bireysel Etkinlik Çocukta astım krizini başlatan faktörlerin/alerjenlerin belirlenerek bunlardan uzak durulması sağlanmalıdır. Astımı tetikleyen faktörler: Ağaçlar, çiçekler, bitkiler, polenler, hava kirliliği, küf, ev tozu, sigara dumanı, kokular, spreyler, kimyasallar, soğuk hava, egzersiz, soğuk algınlığı, enfeksiyonlar, kedi, köpek gibi hayvanlar, çeşitli ilaçlar, aşırı stres, yumurta, fıstık, balık gibi besinler vb. astım krizini başlatabilir. Belirtileri: Astım bronşit solunum yollarında mukozada şişlik, kızarıklık ile karakterize hava yollarının aşırı duyarlılığı ve tıkanıklığı ile seyreden kronik bir hastalıktır. Erken dönemde solunum değişiklikleri, baş ağrısı, sulu gözler, gözlerin altında morluklar, çabuk yorulma, boğaz ağrısı, uyku sorunu, boğazda kızarıklık, ve gece öksürüğü görülür. Akut dönemde öksürük, solunumun kısalması, solunum güçlüğü, endişe, göğüste hırıltı ve soluk verirken küçük hava yollarının daralmasına bağlı ıslık sesi (wheezing) duyulur. Astım tedavi edilmezse hastanın durumu daha da ağırlaşır. Bakım ve Korunma: Astım sorunu olan çocukların doktor kontrolünde takip edilmesi gerekir. Tedavide hasta ve aile eğitimi, astımı tetikleyen faktörlerden uzak durulması, astımın şiddetinin belirlenmesi, hastaya özel belirlenmiş uzun dönemli ilaç tedavisinin devamlılığı, hasta ya da hastanın yakınındaki kişilerin astım atağını tanıması ve bu durumda gerekli müdahaleyi yapabilmesi basamakları önem taşımaktadır. Kreş ve okul ortamındaki çocuklar için öğretmenlerin/ bakım vericilerin konuyla ilgili bilgi sahibi olmalıdırlar. Sürekli ilaç kullanan çocukların ilaçlarını yanlarında bulundurmaları gerekir. Çocukta astım krizini başlatan faktörlerin/alerjenlerin belirlenerek bunlardan uzak durması gerekmektedir. Ailenin okul ve sağlık personeli ile sürekli işbirliği halinde olması önemlidir. • Çevrenizdeki 0-12 yaş çocuklarda görülen hastalıkları arkadaşlarınızla tartışarak gözlemlediğiniz belirtilerden hastalığı tespit etme yoluna gidiniz. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10 Özet 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II •Bu ünitede geçen hastalıkların bir kısmı onbirinci ünitede olduğu gibi bulaşıcı özelliğe sahip hastalıklarken bir kısmı da bulaşıcılık özelliği olmayan çocukluk döneminde yaygın olarak görülen enfeksiyon hastalıklarıdır. •Difteri basili, hasta ya da taşıyıcı insanların damlacıkları, tükürük ve ağız, boğaz salgıları ile doğrudan ya da daha az sıklıkla hasta kişilerin cilt lezyonları ile kirlenmiş araç gereçler, yiyecek ve içecekler ile temas edilmesi ve çiğ süt ile dolaylı olarak bulaşır. •Boğmaca basili,solunum yolları salgılarıyla doğrudan temas ya da öksürürken aksırırken çıkarılan damlacıklar yoluyla bulaşır. •Tetanos etkeni vücuda deri ve mukozalardaki sıyrık, çatlak ve yaralardan, kirli enjektörlerle yapılan ilaç enjeksiyonları, basille bulaşmış aletlerle kulak delme, sünnet, dövme yaptırmayla da bulaşabilir. •Menenjit ve çocuk felci etkenleri, solunum yolu ya da fekal- oral yolla bulaşır. •Hepatit A ve E virüsleri insandan insana fekal-oral yolla bulaşır. Diğer hepatit türleri ise damardan kan verilmesi ya da virüsle bulaşmış enjektörün batması gibi yollarla ya da cinsel temasla bulaşır. •Tüberküloz etkeni, solunum yolu ve hastalıklı sığırların kaynatılmadan içilen sütleri aracılığıyla bulaşır. •Zatürre etkenleri damlacık bulaşma yoluyla, bakteriyel etkenler ise akciğerlere besin, mide içeriği veya yabancı cisimlerin kaçması sonucu ya da kan dolaşımına geçen bakterinin akciğerlere ulaşması yoluyla enfeksiyona neden olur. •Astımın oluşumunda çevresel etkenler, viral ve bakteriyel hastalıklar, alerjen maddeler, genetik yatkınlık etkili olmaktadır. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II DEĞERLENDİRME SORULARI Değerlendirme sorularını sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “bölüm sonu testi” bölümünde etkileşimli olarak cevaplayabilirsiniz. 1. Hangi hastalıkta basil, bademcik ve gırtlak bölgesinde kuvvetli, yapışkan, iltihaplı bir sıvı salgılar ve bu sıvı enfeksiyon bölgesini çevreleyen şişkin, grimsi bir zar tabakası (psöudomebran) oluşturur? a) Tetanos b) Boğmaca c) Difteri d) Menenjit e) Çocuk felci 2. Virüs ve bakterilerin neden olduğu beyin zarının iltihaplanması şeklinde tanımlanan hastalık aşağıdakilerden hangisidir? a) Çocuk felci b) Pnömoni c) Tetanos d) Menenjit e) Tüberküloz 3. Difteri aşısı hangi aşı/ aşılarla birlikte uygulanmaktadır? a) Boğmaca b) Boğmaca-tetanos c) Hepatit d) Hepatit-çocuk felci e) Hepatit-tetanos 4. Tetanos etkeni vücuda hangi yolla girmez? a) Hava yolu b) Deri c) Sünnet d) Kulak delme e) Dövme 5. Boğmaca olan çocukta en fazla bulaştırıcılığın olduğu dönem aşağıdakilerden hangisidir? a) Prodromal dönem b) Öksürük dönemi c) Kataral dönem d) İyileşme dönemi e) Ateşli dönem 6. Menenjitten korunmada aşağıda yer alan aşılardan hangisi etkili değildir? a) Hemofilus influenza tip B b) Boğmaca aşısı Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II c) Meningokok aşısı d) Kabakulak aşısı e) Hepsi 7. Poliomyelit virüsü hangi hastalığın etkenidir? a) Difteri b) Boğmaca c) Tetaoz d) Menenjit e) Çocuk felci 8. Aşağıda yer alan hepatit türlerinden hangileri fekal-oral yolla bulaşır? a) Hepatit A ve C b) Hepatit D ve E c) Hepatit B ve E d) Hepatit A ve E e) Hepatit B ve C 9. Tüberküloz basili aşağıda yer alan yollardan hangisiyle bulaşır? a) Hasta kişinin basille bulaşmış eşyalarıyla b) Hasta kişinin öksürüğü ile c) Toprakla d) Tozla e) Hasta kişiyle aynı kaptan yemek yemekle 10. Aşağıdakilerden hangisi pnömoniye neden olan bakteriyel etkenler için bulaşma yollarından biri değildir? a) Damlacık bulaşma b) Kan yoluyla c) Yabancı cisim kaçması d) Mide içeriğinin akciğere kaçması e) Besinlerin akciğere kaçması Cevap Anahtarı 1.C, 2.D, 3.B, 4.A, 5.C, 6.B, 7.E, 8.D, 9.B, 10.A Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13 0-12 Yaş Çocuklarda Görülen Hastalıklar II YARARLANILAN VE BAŞVURULABİLECEK DİĞER KAYNAKLAR Avcı, İ.A. (2010). Enfeksiyon Hastalıkları. Genişletilmiş İkinci Baskı. Amasya: Göktuğ Basın Yayın ve Dağıtım. Conk, Z., Başbakkal, Z., Yılmaz, H.B., Bolışık, B. (2013). Pediatri Hemşireliği. 1. Baskı. Ankara: Akademisyen Kitabevi. Emond, R.T.D., Welsby, P.D., Rowland, H.A.K. (Çevirenler: Uzun, C., Yumuk, Z., Anğ, Ö.) (2012). İnfeksiyon hastalıkları Renkli Atlas. 1. Baskı. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri. Erdem, Y. (2006). Çocukluk Çağında sık Görülen İnfeksiyon Hastalıklarında Bakım. 1. Baskı. Ankara: Kök Yayıncılık. Erdem, Y. (2011). Çocuk Gelişim ve Eğitimi: Çocuk Hastalıkları. 1. Baskı. Ankara: Vize Yayıncılık. Görak, G., Savaşer, S., Yıldız, S. (2011). Bulaşıcı Hastalıklar Hemşireliği. 1. Baskı. İstanbul: İstanbul Tıp Kitabevi. Keudel, H., Capelle, B. (Çeviren: Yürür, G.K.) (2008). Çocuk Hastalıkları. 1. Baskı. İstanbul: Optimist Yayın Dağıtım. Milli Eğitim Bakanlığı (2011). Çocuk Gelişimi ve Eğitimi: Çocuk Hastalıkları. Ankara. Törüner, E.K., Büyükgönenç, L. (2012). Çocuk Sağlığı Temel Hemşirelik Yaklaşımları. 1. Baskı. Ankara: Göktuğ Yayıncılık. Uysal, F.K. (2005). Anne ve Çocuk Sağlığı. İstanbul: Morpa Kültür Yayınları. Yenibaş, R. (2008). Çocuk Gelişim Eğitimi ve Sağlığı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları Yayınları Branş Kitapları Serisi. İstanbul: Ekbil Matbaacılık. Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14