TRANSFÜZYONLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR-II BAKTERİ VE PARAZİTLER SİFİLİZ, SITMA, BAKTERİYEL KONTAMİNASYON IV.Ulusal Kan Merkezleri ve Transfüzyon Tıbbı Kongresi 14-18 Aralık 2011, Antalya Prof. Dr. Birsen Mutlu Kocaeli Üniversitesi Tı Tıp Fakü Fakültesi • Dünya Sağlık Örgütü’nün güvenli kan için güvenli bağışçı tanımı yaptığından günümüze kadar çeşitli enfeksiyon etkenleri tanımlanmış ve transfüzyon sonrası bulaşın önlenmesine çalışılmıştır. Kan ve Kan Ürünleri ile Bulaşan Etkenler • • • • • Bakteriler Virüsler Parazitler Funguslar Prionlar Transfüzyonla bulaşan enfeksiyon etkenlerinin ortak özellikleri • Kan dolaşımında uzun süre yaşabilmeleri, • • • • Taşıyıcılık yapabilmeleri, Kuluçka sürelerinin uzun olması, Belirtisiz hastalığa neden olabilmeleri, Banka kanında uzun süre dayanıklılıklarını korumaları • Plazma katlarında da yaşamlarını sürdürebilmeleridir. SİFİLİZ Sifiliz-1 • Transfüzyonla bulaşan etkenler arasında ilk tanımlananlardadır. • Etkeni Treponema pallidum • cinsel yolla, • transfüzyonla • anneden bebeğe bulaşan hastalık tablosudur. Sifiliz-2 • Hastalığın 1. ve 2. devresi bulaştırıcıdır. • 3. 4. devrelerinde ağır hastalık tabloları oluşur. • +4 °C’ de 72 saatte inaktive olduğundan yalnızca taze kan ürünleriyle bulaşır. Sifiliz-3 • Finlandiya, Danimarka gibi ülkeler transfüzyon sonrası sifilizin - nadir görülmesi, - bulaş olsa da tedavi edilebilir olduğunu varsayarak taranması zorunlu testlerden sifiliz testlerini kaldırmışlardır. Sifiliz-4 • sifilizin varlığı cinsel yolla bulaşan hastalıklar düşünülerek bir yaşam tarzı kabul edilerek ülkemizde sifiliz testleri (RPR, TPHA) halen uygulanmaktadır. • Sifiliz geçiren kişiler tedavi tamamlandıktan 12 ay sonra kan bağışçısı olabilirler PARAZİTER HASTALIKLAR Parazitler -1 • Viral ve bakteriyel etkenlerle karşılaştırıldığında daha az olduğu görülmekte • Paraziter bulaş hemen daima bağışçı kaynaklı • Parazitlerin alıcılarda hastalık oluşturmaları için - bağışçıların kanında bulunması, - kan ve kan komponentlerinin hazırlık aşamalarında yaşamlarını sürdürmeleri - alıcılarda enfektif olma özelliklerini korumaları gerekmektedir. Parazitler-2 • Tropikal bölgelerde parazitler yaygındır. • Parazitlerin serolojik testlerden ve konağın immun sisteminden kaçacağı mekanizmaları vardır. • Hayatı tehdit eden parazitlerden korunma ve tedavi yetersiz kalmaktadır. Parazitler-3 • Fransa’dan bildirilen bir çalışmada; - Sorgulama formu çok sıkı kurallarla uygulanmamakla birlikte, - Son 30 yılda göç eden nüfus nedeniyle spesifik sorular artırılarak bağışçı reddi sağlanmıştır. • Bu yol ile bağışçı reddi kısmen etkili olmakla beraber; - spesifik testlere ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış, - standart ticari testlerin uygulamaya başlanmasına kadar sıkı red politikaları ile bağışçı seçimine önem verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Garraud O,Andreu G,Elghouzz MH et al Measures to prevent transfusion- associated protozoal infections in non-endemic countries Travel Med Infect Dis 2007;5(2);110-2) • • Kocaeli bölgesi’nden yapılan bir çalışmada da; Sıtma, Babesia,Toksoplazmosis, Layışmanyasis etkenleri araştırılmış ve Toksoplazma ve Layışmanya pozitiflikleri saptanmıştır. G. S Tamer, B. Mutlu Paraziter Etkenlerin Kan Donörlerinde Araştırılması: Ön Çalışma 17. Ulusal Parazitoloji Kongresi ve Kafkasya, Ortadoğu Paraziter Hastalıklar Sempozyumu , 4-10 Eylül 2011, Kars En sık görülen paraziter etkenler • • • • • • Plasmodium türleri, Babesia türleri, Trypanosoma cruzi, Toxoplasma gondii, Leishmania türleri ve filaryalar SITMA Sıtma-1 • Kan transfüzyonu ile sıtma bulaşı ilk kaydedilen transfüzyona bağlı enfeksiyondur. • Pekçok etken bildirilmesine rağmen Plasmodium türleri en sık görülen etkendir. • Sıtmanın önemli olma nedenlerinden biri de Plasmodium falciparum’un hızla ölüme yol açabilmesidir. Sıtma-2 • Plasmodium türleri ile oluşan • Anofel cinsi sivrisineklerin ısırması ile bulaşan - siklik ateş, - hepatomegali, - splenomegali - anemi ile ilerleyen parazitik bir hastalıktır. Dünyada Sıtma Dünyada özellikle tropikal bölgeler olmak üzere ılıman ve yağışlı bölgelerde sıklıkla raslanır. World Malaria Report, WHO 2005 Sıtma-3 • İlk transfüzyona bağlı olgu 1911’de tanımlanmış, • Bruce Chwatt tarafından yıllık altı sıtma olgusunun 1911-1979 yılları arasında 145’e çıktığını bildirilmiştir. • İngiltere’de son 50 yılda sekiz olgu saptanırken, son 20 yılda Fransa’da transfüzyon sonrası 110 olgu saptanmıştır. Türkiye’de Sıtma • Türkiye’den de son 20 yılda 64 olgu bildirilmiştir. Kan bağışında sıtma taraması 7 Ocak 2011 / Yusuf BENLİ Almanya'nın Villingen-Schwenningen kentinde kan bağışında bulunmak isteyen Türkler sıtma taramasından geçirildi. Güney ve Güneydoğu bölgesinden gelen Türkler'den kan alınmadı. Alman Kızıl Haç doktoru Dr. Birgit Nawroth "Dünya sıtma haritası var. Sıtma virüsünün bulunduğu bölgelerinden gelenlerden kan almıyoruz" dedi. Sıtma-4 • • • • • eritrosit süspansiyonları trombosit süspansiyonları, granülosit süspansiyonları, plazma kriyopresipitat ile bulaşabilmekte • Plasmodium türleri banka kanlarında bir-üç hafta canlılıkları korumaktadırlar. Sıtma-5 • Endemik olmayan bölgelerde bağışçı sorgulama formu ile etkili bir şekilde eleme yapılabilmekte, • Ancak endemik bölgelere olan seyahatler nedeniyle yeni bölgelere yayımlar görülmekte, • Endemik bölgelerde parazitlerle enfekte potansiyel sıtmalılar nedeniyle kan bağışı büyük problem olmaktadır. Sıtma-6 • Sıtma tanısı ile tedavi görenler tedavileri bitip belirtisiz olana kadar bağışçı olamazlar. • Tüm bağışlar içinde sıtma için ret oranı: %0.003-043 bulunmuştur. • İyileştikten üç yıl sonra geçerli sayılan testleri negatif çıkarsa kan verebilirler. Reesink HW European strategies against the parasite transfusion risk Transfus Clin Biol 2005;12(1):1-4. Sıtma-6 • Seyahat edilen yer sıtma için endemik bölge ise seyahatin zamanı ve süresi önemlidir. • Bu kişilerin endemik bölgeyi son ziyaretinden altı ay geçmişse,; - Kısa süreyle gidenler, kaldıkları sürede ve dönüşte hiçbir ateşli atak geçirmemişlerse dönüşten altı ay sonra bağışçı olabilirler. - Ateş atakları olanlar, tedavileri bitip belirtisiz olduktan altı ay sonra, geçerli sayılan sıtma testleri negatif çıkarsa bağışçı olabilirler. • Bu testler mevcut değilse belirtisiz en az üç yıl sonra bağışçı kabul edilebilirler. Sıtma-7 • Sıtmanın endemik olduğu yerlerden gelen göçmenler belirtisiz taşıyıcı olabilirler. • Bu kişilerin endemik bölgeyi son ziyaretinden altı ay geçmişse ve geçerli sayılan sıtma testleri negatif çıkarsa bağışçı olabilirler. • Sonuçlar pozitifse …….hücresel ürünler için bağışçı olamazlar. Sıtma-8 • Endemik bölgelerde; - özel sorgulama formlarının geliştirilmesi, - mevsimsel değişimlere göre politikaların geliştirilmesi, - coğrafik dağılımın bilinmesi oldukça etkili bulunmakla beraber, - alıcılara kemoprofilaksi verilmesi de uygun görülmektedir. Kitchen AD,Chiodini PL Malaria and blood transfusion Vox Sanguinis 2006:90;77-84). Sıtma-9 • Endemik bölgelere yolculuk etmiş kan bağışçılarının seçilmesine ilişkin çeşitli düzenlemeler ülkelere göre değişebilmekte • İki farklı yaklaşım – ABD’de sadece endemik bölgelerde bulunmuş olmak bağışçılığı ertelemekte (bağışçı kaybı?) – Avrupa’da hem ertelenip, hem de sıtma için test uygulanmakta Sıtma-10 • İngiltere’den bildirilen bir çalışmada; - 20 yılda saptanan transfüzyonla ilişkili beş sıtma vakasının analizinde, - anamnez olarak endemik bölgede yaşama ve bölgeye seyahat öyküsü alınmış, - bağışçı sorgulama formunda daha titiz elemenin yapılmasının, -Avrupa Birliği’ ne bu yönde öneri götürülmesi gerekliliği bildirilmiştir . Kitchen AD,Barbara AJ,Hewitt PE Documented cases of post-transfusion malaria occuring in England: A review in relation to current and proposed donor- selection guidelines Vox Sangunis 2005:89;77-80. Sıtma-11 • Diğer bir çalışmada; • Kemoprofilaksi yapılan ve bağış sırasında testleri negatif saptanan asemptomatik kan bağışçılarında relaps görülmüştür. Seed CR, Coughlin JT,Pickworth AM et al Relapsing vivax malaria despite chemoprophylaxis in two blood donors who had travelled to Papua New Guinea Med J Aust 2010:192(8);471-3. Sıtma-12 • Laboratuar tanısında kan yayma yöntemlerinin; -Tanıda yeterli düzeyde duyarlı olmamaları, - Zaman alıcı olmaları gibi dezavantajları vardır. • PCR az miktardaki kan örneğinde seyrek bulunan etkeni saptamayabilmektedir. • Antijen enfeksiyonun başlangıcında yokken aylar boyunca pozitifliğini koruyabilmektedir. Sıtma-13 • Kan bankalarında sıtma antikorlarını serolojik testlerle taramayı öneren çalışmalar da bulunmaktadır. • ELISA testlerinin Indirect Floresan Antikor Teknik (IFAT)’a alternatif olduğu da gösterilmiştir. Elghouzzi MH,Senegas A, Steinmetz T et al Multicentric evaluation of the Dia Med enzyme-linked immunosorbent assay malaria antibody test for screening of blood donors for malaria Vox Sangunis 2008:(94);33-40. Babesiosis-1 • Etken;Babesia microti , • primer olarak kene ısırığı ile bulaşan, • ABD’nin kuzeydoğusunda görülen bir parazittir. • Kan yaymalarında plasmodiyuma benzer. • Hastalık splenektomili ve immun sistemi baskılanmış hastalarda fetal seyredebilir . Bağışçı seçimi Ulusal Kan Merkezleri ve Transfuzyon Tıbbı Kursu XI Temel Kurs Kitabı Antalya 2008 ; 36. Babesiosis-2 • Endemik bölgelerde yaşayan, • Daha önce geçirilmiş ateşli bir hastalığı bulunan, • Kanında yüksek düzeyde antikor bulunan ……………bağışçılardan kan bağışı alınmamaktadır. • Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kan Bankası’na başvuran 186 bağışçının babesiosis ve sıtma açısından incelenmesi sonucunda pozitif bir olgu saptanmamıştır. Tamer G S , Dündar D,Mutlu B Donör Kanlarında babesia ve pasmodium türlerinin Araştırılması XXXIV. Türk Mikrobiyoloji Kongresi ,7 - 11 Kasım 2010 , Girne, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Chagas hastalığı -1 • Etkeni;Trypanosoma cruzi’dir. • Bazı ülkeler bağışçı sorgulama formunda epidemik bölgeye ait seyahat veya yaşamı sormakta, • Brezilya gibi ülkeler ise serolojik testlerle tarama yapmaktadırlar. • Endemik bölgede doğan, annesi orta Amerika veya güney Amerika’da yaşayan, bu bölgelerde kan alanlar veya dört haftadan uzun yaşayan bağışçılar red edilmektedir. Reesink HW European strategies against the parasite transfusion risk Transfus Clin Biol 2005;12(1):1-4. Chagas hastalığı -2 • Yapılan çalışmalarda; - Bağışçı sorgulama formundaki algoritmaların uygulanmasının önemli olduğu, - Epidemiyolojik analizlerle bölgelerin saptanmasının gerekliliği görülmüştür. • ABD gibi epidemik olmayan bölgelerde görülen seyahat ilişkili Chagas hastalığı olgularının pencere dönemlerinde olan bağışçılardan kaynaklandığı gösterilmiştir. Sabino EC,Salles NA,Sarr M ET et al Enhanced classification of Chagas serologic results and epidemiologic characteristics of seropositive donors at three large blood centers in Brazil Transfusion 2010 Jun 23. Leishmaniosis-1 • Etken;Leishmania donovani, • Tatarcıkların ısırması ile bulaşan Ateş,karın ağrısı,ishal,splenomegali, LAP, pansitopeni • Leishmaniosis’in transfüzyonla bulaştığına dair ilk yayın 1948 yılında Çin’den yapılmıştır. • Brezilya ve Hindistan’dan olgular • Avrupa’da ise Fransa, İngiltere, Belçika ve İsveç’ten yayınlar olmuştur. • Bu olguların Leishmaniosis’in endemik olduğu bölgelerden gelen veya bu bölgelere ziyaret eden kişilerden alınan bağışçı kanlarının verildiği gençler veya yenidoğanlar olduğu görülmüştür. - Cardo LJ. Leishmania : risk to the blood supply. Transfusion 2006; 46: 1641-1645. - Dey A, Singh S. Transfusion transmitted leishmaniasis : a case report and review of literature. Indian J Med Microbiol 2006; 24: 165-170. Leishmaniosis-2 • Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Kan Bankası’na başvuran 186 bağışçıda ELISA ve IFAT ile yapılan çalışmaya göre, sadece bir bağışçıda Leishmania IgG antikorları saptanmıştır. • Bu olgunun hastalığın endemik olduğu bölgeye seyahat öyküsü olduğu anamnezi alınmıştır. • Hastalığın daha yaygın görüldüğü bölgelerde kan bağışçılarında oranın daha da yüksek olacağı düşünülmektedir. Tamer G S , Dündar D,Mutlu B Donör Kanlarında Leishmania Antikorlarının Araştırılması XXXIV. Türk Mikrobiyoloji Kongresi ,7 - 11 Kasım 2010 , Girne, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Toxoplasmosis-1 • Etken;Toxoplasma gondii • İmmün sistemi sağlıklı olan kişilerde • latent seyreder, • gebelik • immün yetmezliği olan hastalarda yaşamı tehdit eden bir hastalık tablosu oluşturur. • İnsanlarda seropozitiflik oranı yaşla birlikte artar, • 5-9 yaşlar arası %5 iken, 40 yaş üzerinde %65’e ulaşır Toxoplasmosis-2 • Transfüzyon ile bulaşmanın görüldüğü az sayıda olgu • Enfeksiyonun geçirilmesinden sonra 1 yıl süre ile paraziteminin devam ettiği olgular • Parazit +4°C'de sitratlı kan içinde 50 gün boyunca canlı kalabilmekte • Multipl transfüzyon yapılan ve immün yetmezliği olan hastalara verilecek kan veya lökosit gibi kan ürünlerinde • Toksoplazma IgM antikorlarının aranması önerilmekte Toxoplasmosis-3 • Ülkemizde bulaşa yönelik test yapılmamakta, • Sadece aktif olarak hastalığı geçirdiğini ifade eden bağışçılar altı ay red edilmektedir. Filaryalar • Filaryalar yeni bir konu olmakla beraber Nijerya, Hindistan ve Milano’dan birkaç yeni olgu bildirilmiştir. • Hindistan’da filaryal antikor %55.3 olarak bulunmuştur. - Wiwanitkit V Filariasis due to blood transfusion: atopicin tropical medicine Blood Transfus 2009;7:151. - Bregani ER, Balzarini L, Ghiringhelli C et al Transfusional Mansonella perstans microfilariasis Parassitologia 2003;45:71-2. BAKTERİYEL KONTAMİNASYON Bakteriyel enfeksiyonlar-1 • Kan ve kan ürünlerine bağlı en önemli komplikasyonlardan biridir. • Viral enfeksiyonlardan daha sık • Sıklık %0,2-0,5 arasındadır. • Mortalite ise %10-26 arasında bildirilmektedir. Bakteriyel enfeksiyonlar-1 TANIM Transfüzyona bağlı bakteriyel enfeksiyon (TBBE) Hemokültür Kesin Muhtemel Olası + Ø veya _ + Kan ürünü + + _ Bakteriyel enfeksiyonlar-3 Epidemiyoloji • Kontaminasyon sıklığı – Trombosit süspansiyonlarında 1/3.0005.000 – Eritrosit süspansiyonlarında 1/30.000 • Ciddi septik tablo – Trombosit süspansiyonlarında 1/50.000 – Eritrosit süspansiyonlarında 1/500.000 Bakteriyel enfeksiyonlar-4 Kontaminasyonun kaynağı • Bağışçının kanı • Bağışçının derisi • Flebotomistin derisi • Kan ürünlerinin işlendiği ve paketlendiği çevre Bakteriyel enfeksiyonlar-5 • Kontaminant etkenler: -Staphylococcus türleri -Streptococcus türleri -Mikrococcus türleri -Corynoebacterium türleri -Propionibacterium acnes -Pseudomonas türleri -Enterobacteriacae üyeleri -Bacillus cereus -Serratia türleri Bakteriyel enfeksiyonlar-6 • Kontaminasyon iki şekilde olabilir: - Ürünün hazırlanması aşamasında - Bağışçıdaki bakteriyemi sonucunda Bakteriyel enfeksiyonlar-7 Ürün hazırlanması aşaması-1 • Kullanılan malzemelerin kontaminasyonu ile -Üretim aşamasında -Bozuk ambalaj -Nakil ve saklama sırasında • Bağışçının deri florası veya flebotomi bölgesindeki cilt lezyonundan kontaminasyon Bakteriyel enfeksiyonlar-8 Ürün hazırlanması aşaması-2 • Santrifügasyon, komponent ayırma veya saklama sırasında laboratuvar kontaminasyonu • Transfüzyona hazırlık aşamasında -Isıtma banyoları -Uygunsuz taşıma -Klinikte kanın takılması aşamasında Bakteriyel enfeksiyonlar-9 Ürün hazırlanması aşaması-3 • En riskli ürünTROMBOSİT SÜSPANSİYONU’dur -Kontaminasyon oranı %5 -Bakterilerin kolayca ürediği oda ısısında saklanır. -Hazırlanması sırasında kontamine olabilir. • Tromboferezle hazırlandığında kontaminasyon riski daha düşüktür. Bakteriyel enfeksiyonlar-10 Bağışçıdaki bakteriyemi-1 • Bağışçıdaki BAKTERİYEMİ • Asemptomatik enfeksiyon • Örneğin: - Ufak cerrahi / tanısal girişimler - Diş çekimi, abse drenajı, endoskopiler vs – Önemsenmeyen odaklar - diş enf., küçük abse, diyare, osteomiyelit vs Bakteriyel enfeksiyonlar-11 Bağışçıdaki bakteriyemi-2 • Asemptomatik seyreden transfüzyonla bulaşan bazı enfeksiyon hastalıkları – Bruselloz – Salmonelloz – Yersinyoz – Spiroket enfeksiyonları • Sifiliz • Rekürren ateş, • Lyme hastalığı • Riketsiyozlar • Q ateşi, • Kayalık dağlar benekli ateşi Bağışçıdan Bulaşan Bakteriyel Enfeksiyonlar- I Bruselloz: Afebril olgularda bakteriyemi olabilir. Literatürde B abortus ve mellitensis olguları bildirilmiştir. Salmonelloz: Asemptomatik bağışçılar özellikle trombosit süspansiyonları için sorun oluşturabilir. Literatürde S cholera suis ve S heidelberg sepsisi bildirilmiştir. Bağışçıdan Bulaşan Bakteriyel Enfeksiyonlar -II Yersinyoz:Kontamine eritrosit süspansiyonlarında seyrek olmayarak karşılaşılır. -Bakteri +4 °C’ de üreyebildiğinden banka kanlarında sorun oluşturabilir. Bağışçıdan Bulaşan Bakteriyel Enfeksiyonlar- III • • • • C jejuni, B burgdorferi, R rickettsii, C burnetii literatürde nadir olarak bildirilen enfeksiyon etkenleridir. Bakteriyel enfeksiyonların seyrek görülme nedenleri ??? – Antikoagülan-ek solusyondaki sodyum sitrat – Plazmadaki humoral faktörler (kompleman ve çeşitli antikorlar) – Kandaki savunma hücreleri (Nötrofiller, makrofajlar) – Soğukta saklama (+4 °C) Bakteriyel enfeksiyonlar-12 • Transfüzyonla bulaşan bakteriler benzer klinik tabloya yol açar. • Semptomlar: üşüme, titreme, ateş, baş ve sırt ağrısı, hipotansiyon • Klinik tablo; - kontamine üründeki bakteri sayısına, - türüne, - ürünün saklanma koşullarına, - hastanın immün durumuna, - antibakteriyel tedavi alıp almadığına bağlı olarak değişir. Transfüzyona bağlı bakteriyal enfeksiyon kuşkusu varsa-1 • Transfüzyonla ilgili yapılan işler gözden geçirilir. • Transfüzyon acilen durdurulur. • Farklı koldan kan örneği alınarak; - kan kültürü, - direkt antiglobulin (Coombs) testi, - serbest hemoglobin, - haptoglobulin ölçümü yapılır. • İdrar serbest hemoglobulin açısından incelenir. Transfüzyona bağlı bakteriyal enfeksiyon kuşkusu varsa-2 • Kan bankası ve mikrobiyoloji laboratuvarı uyarılır. • Yeniden crossmatch ve kan grubu tayini yapılır. Etkenin saptanması • Kan ürününün torbası mikrobiyoloji laboratuvarına gönderilir. • Genel bir kural: Teknik ne kadar hızlı ise duyarlılığı da o kadar düşüktür. • Kültür (Otomatize bakteriyel kültür sistemleri) • Gram boyası • Renk değişikliği • PCR • tRNA probları • Antibiyotik probu Transfüzyona bağlı bakteriyal enfeksiyon kuşkusu varsa-2 • Enfeksiyon kuşkusu varsa geniş spektrumlu antibiyotikler başlanır. • Seçim hastanenin duyarlılık profiline göre yapılmalıdır. • Antibiyotik; - glikopeptit - gram negatiflere etkin bir ajan kombinasyonu önerilmektedir. Bakteriyel enfeksiyonlar-13 KORUNMA DİKKAT! Kan komponentleri transfüze edilmeden önce; Ürün - renk değişikliği - bulanıklık açısından dikkatle incelenmelidir. Transfüzyonlara bağlı sepsis nasıl azaltılabilir? • Bakteri bulaşından kaçınma • Kontamine bakterinin çoğalmasının engellenmesi • Etkenin saptanması • Etkenin eliminasyonu Bakteri bulaşından kaçınma • Bağışçı anamnezi – Enfeksiyon hastalığı bulunan veya – Son 24 saat içinde diş çekimi yaptıranların bağışçı olmaları engellenir. – Son 1 ay içinde gastroenterit (Yersinia?) • Derinin hazırlanması ve flebotomi - İodin veya povidon iodin ile dezenfeksiyon - İyot allerjisi olanlarda klorheksidin veya izopropil alkol • İlk gelen kanın atılması (10-40 ml)(?) Kontamine bakterinin çoğalmasının engellenmesi • Depolanma süresinin optimizasyonu – Eritrosit için : 25 gün – Trombosit için: 5 gün Etkenin eliminasyonu • Filtrasyon • Antibiyotiklerin ilavesi • Eritrositlerin oda ısısında daha uzun süre bekletilmesi • İnaktivasyon – İyonizan radyasyon – Solvent deterjanlar (amotosalen, riboflavin) Sonuç • Çok sayıda mikroorganizma kan ve kan ürünleriyle bulaşabilir. • Çoğunu belirleyecek tarama testleri geliştirilmişse de testlerin rutinde kullanımında yetersizlikler vardır. • Tarama testleri yerine bağışçıdan alınacak iyi bir anamnez en uygun korunma yöntemidir. • Bu amaçla geliştirilmiş olan “BAĞIŞÇI SORGULAMA FORMU” nun her bağışçı için titizlikle uygulanması gereklidir. En önemli korunma ise ‘’doku nakli’’ olan kan transfüzyonunun ancak gerekli olduğu durumlarda uygulanmasıdır. TEŞEKKÜRLER