Temsil Heyeti’nin Ankara’ya Gelişi (27 Aralık 1919) İstanbul Hükümeti, İstanbul dışında toplanma isteğini kabul etmemişti. M. Kemal’in Mebuslar Meclisi’nin İstanbul’da toplanması kararıyla ilgili endişeleri vardı. Düşman askerlerinin kol gezdiği ve zararlı cemiyetlerin yoğun faaliyet sahası olarak kullandığı İstanbul, Meclis için hiç de güvenli bir yer değildi. Meclis’in İstanbul’da toplanma fikri kesinlik kazanınca M. Kemal de bu fikre uymuş ve Erzurum’dan mebus adaylığını koymuştur. Erzurum mebusu seçilen M. Kemal ve Temsil Heyeti, seçilen mebuslarla görüşmek üzere Sivas’tan Ankara’ya doğru yola çıkmıştır. 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelmiştir. Bundan sonra Ankara, Milli Mücadele’nin merkezi haline gelmiştir. Ankara’nın Merkez Olarak Seçilmesinde; Ankara’nın İstanbul’a ve cephelere yakın olması Ulaşım ve telgraf hattının buradan geçmesi Ankara’nın işgal edilememiş olması etkili olmuştur. 1919 seçimleri işgallere rağmen oldukça rahat geçmiştir. Çünkü İtilaf Devletleri toplanacak Osmanlı Mebuslar Meclisi’nden kendileri aleyhine bir karar çıkmayacağından emin oldukları için seçimleri engellememiştir. İrade-i Milliye ve Yenigün gazeteleri ise seçimlerde propaganda görevi üstlenmişlerdir. SON OSMANLI MEBUSAN MECLİSİ VE MİSAK-I MİLLLİ Son Osmanlı Mebusan Meclisini İstanbul Hükümeti, Kanun-i Esasi’ye dayanarak 12 Ocak 1920’de toplamıştır. Meclis başkanının sarayın adayı olan Reşat Hikmet Bey olması M. Kemal’in isteklerinin kolay kolay kabul edilmeyeceğinin ve meclis üzerinde padişah baskısının hissedildiğinin göstergesidir. Mecliste Müdafaa-i Hukuk Gurubu da kurulamamıştır. Ancak yerine “ Felah-ı Vatan” adıyla bir grup oluşturulmuş ve kongrelerin kararları doğrultusunda büyük bir çaba sarf edip Misak-ı Milliyi Meclis’te kabul ettirmeyi başarmıştır. MİSAK-I MİLLİ ve SONUÇLARI(28 Ocak 1920) Alınan Kararlar 1. Mondros Ateşkesi sırasında işgal edilmemiş topraklar bölünmez bir bütündür. 2. Batı Trakya ile Kars, Ardahan ve Batum’da buraların geleceği için halkoyuna başvurulmalıdır. 3. Halkın çoğunluğu Arap olan yerlerin geleceği için halkoyuna başvurulmalıdır. 4. Kapitülasyonlar kaldırılmalıdır. 5. İstanbul ve Marmara’nın güvenliği sağlandığı takdirde Boğazlar dünya ticaretine açılmalıdır. 6. İçerideki azınlıklara, dışarıdaki Müslümanlara tanınan hakların aynısı tanınacaktır. Sonuçları Misak-ı Milli’nin Osmanlı Mebuslar Meclisi tarafından onayı, Osmanlı Meclisinin Anadolu’nun görüşlerini onaylaması anlamındadır. Misak-ı Milli Anadolu hareketinin ilk siyasi başarısıdır. İstanbul’un İşgali (16 Mart 1920) Mebuslar Meclisi’nin Misak-ı Milli’yi kabul etmesi, işgal devlerinin işine gelmedi ve bu yüzden baskı yapmaya başladılar. 16 Mart 1920’de İstanbul resmen işgal edilmiş ve Mebuslar Meclisi İtilaf kuvvetleri tarafından bastırılmıştır. Meclis 11 Nisan 1920’de padişah tarafından feshedilmiştir. Bu da Ankara’da TBMM’ni açılışını hızlandırmıştır. TBMM’NİN AÇILMASI (23 NİSAN 1920) M. Kemal’in 19 Mart 1920 tarihli genelgesi ile bütün ülkede yeniden seçimler yapılmış ve İstanbul’daki Mebuslar Meclisi’nden Ankara‘ya kaçabilenlerin de katılımı ile 23 Nisan 1920’de Ankara’da TBMM açılmıştır. M. Kemal meclis başkanı seçilmiştir. Meclisin Savunması Gerekli Olan İlkeler 1. TBMM üzerinde hiçbir güç yoktur. 2. TBMM yasama ve yürütme yetkisine sahiptir. ( Savaş ortamında hızlı karar olabilmek için) 3. Hükümet kurmak zorunludur. 4. Meclisin başkanı aynı zamanda hükümetin de başkanıdır. 5. Padişah vekili atamak doğru değildir. 6. Padişahın durumu TBMM’nin kararına göre belirlenecektir. I. TBMM’nin Özellikleri Olağanüstü yetkilere sahip kurucu meclis özelliği taşır. ( Yeni Türk Devletinin temeli atılmıştır) Kurulan hükümet halk egemenliğine dayanır. ( padişah ve halifeye karşı gelmemiştir. Çünkü 600 yıllık bir geleneğe karşı gelmek birliğe ve beraberliğe ihtiyaç duyulan günlerde akıllıca olmazdı.) Farklı fikirler ve akımlar olduğu için demokratik bir meclistir. ( ülkenin kurtulması ortak hedeftir) İhtilalci bir karakter taşır. 1921Anayasası ( Teşkilat-ı Esasiye) 20 Ocak 1921 I.İnönü zaferinden sonra yürürlüğe girmiştir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.( egemenliği millete veren ilk Anayasa ) Güçler birliği ilkesine dayanır. (yasama-yürütme-yargı TBMM’de toplanmıştır.) Meclis üyeleri iki yılda bir yapılan seçimlerle belirlenir. Yeni Türk devletinin kuruluşunun hukuki belgesidir. Laik değildir ( Ahkam-ı Şeriye’nin düzenlenmesi görevi TBMM’ye verilmiştir.) TBMM’ye Karşı Ayaklanmalar Nedenleri: Manda ve himaye fikrinin benimsenmesi Bazı insanların şahsi çıkarı için halkı kışkırtması Damat Ferit Paşa’nın işgalci güçlerin desteği ile Anadolu halkını Milli Mücadele’ye karşı kışkırtması Kuvay-ı Milliye’nin disiplinsiz hareket etmesi Azınlıkların kendi devletlerini kurma çabası İngiltere’nin Boğazları ele geçirmek istemesi Düzenli ordu kurulurken Kuvay-ı Milliye liderlerinin isyan etmesi Bu ayaklanmalarda kullanılan yöntemler: o Şeyhülislam Abdullah Efendi’nin Kuvay-ı Milliyecileri kafir sayan ve onların öldürülmelerini caiz gören fetvası o 24 Mayıs 1920’de M. Kemal ve arkadaşlarının ölüme mahkum edilmesi o Kuvay-ı Miliyecilerin İttihatçı ve Bolşevik oldukları iddiasının halka duyurulması o Şeyhülislamın fetvasının, M. Kemal ve arkadaşlarının ölüm fermanının İtilaf kuvvetlerinin uçakları ve ajansları ile Anadolu’da dağıtılması A. İstanbul Hükümeti ve İtilaf Devletlerinin Çıkardığı ayaklanmalar 1. Aznavur Ayaklanması Jandarma binbaşılığından emekli Ahmet Anzavur’un Gönen-Manyas-Biga civarında çıkardığı ayaklanmadır. İsyana en büyük maddi destek İngiltere’den gelmiştir. 2. Kuvay-ı İnzibatiye (Hilafet Ordusu) Ayaklanması Kuvay-ı Milliye’ye karşı olarak İstanbul Hükümeti tarafından kurulan ordudur. İngiltere desteği ile oluşturulan bu ordu İzmit-Geyve bölgelerinde isyan etmiş ancak Ali Fuat Paşa tarafından bastırılmıştır. 3. Düzce Ayaklanması Bolu, Düzce ve Hendek bölgesini kapsayan isyanlardır. TBMM kuvvetleri tarafından bastırılmıştır. 4. Afyon, Yozgat, Konya Ayaklanmaları 5. Ali Batı, Milli Aşireti, Cemil Çeto, Koçiri Ayaklanmaları (Bağımsız Kürdistan Devleti kurma amaçlı) B. Azınlıkların Çıkardığı Ayaklanmalar Rum İsyanları Samsun, Bafra ve kısmen Trabzon civarında çıkan isyanlardır. Bağımsız Rum devleti kurma amaçlıdır. C. Bazı Kuvay-ı Milliyecilerin Ayaklanmaları Bir merkezden yönetilmedikleri için kendi başlarına hareket etmekteydiler. Bu nedenle TBMM Kuvay-ı Milliye birliklerini Düzenli Orduya dahil etmek istedi. Bazı lider bunu kabul etmedi ve ayaklandılar. Demirci Mehmet efe Denizli, Burdur- Dinar civarında Çerkez Ethem Kütahya civarı TBMM İsyanları Bastırmak İçin Aldığı Tedbirler Ankara müftüsü ( Rıfat Börekçi)nden 153 din adamı onayı ile alınan fetvada İstanbul’da şeyhülislam fetvası geçersiz kılınmıştır. 29 Nisan 1920’de Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkartılmıştır. İsyan edenleri yargılama amacıyla İstiklal Mahkemeleri kurulmuştur. Halkı uyarıp aydınlatmak, millet meclisine güveni pekiştirmek ve örgütlenmeyi sağlamak amacıyla Nasihat Heyeti kurulmuştur. Anadolu Ajansı kurulmuştur. İstanbul Hükümeti’nin işlemleri geçersiz sayılmış ve Damat Ferit TBMM kararı ile vatan haini ilan edilmişti. Not: Bu ayaklanmalar işgalci güçlerle uğraşan TBMM’ye zaman kaybettirmişti. SEVR ANTLAŞMASI (10 Ağustos 1920 ) I.Dünya Savaşı bitince toplanan Paris Barış Konferansı’nda İtilaf Devletleri Osmanlı Devleti’ni paylaşırken anlaşmazlığa düşmüşlerdir. Yunanistan’ın pastadan pay alma isteği İtalya’nın tepkisine yol açarken, bu konudaki görüşmelere I. Londra ve San Remo konferanslarında devam edilmiştir. Osmanlı Devleti’nden hiçbir devlet adamının çağırılmadığı San Remo Konferansı’nda hazırlanan taslak, İtilaf Devletleri tarafından 11 Mayıs 1920’de Tevfik Paşa başkanlığındaki Osmanlı Heyetine sunulmuştur. Ancak Tevfik Paşa taslakta yer alan maddelerin Osmanlı Devleti’nin dağılması anlamına geldiği ve bağımsızlık anlayışı ile bağdaşmadığını belirterek görüşmelere katılmamıştır. 22 Haziran 1920’de başlayan Yunan taarruzu sonrası İtilaf Devletleri Osmanlı Devleti’ne anlaşmayı kabul etmesi için 10 gün süre tanımıştır. Osmanlı Devleti Ali Rıza Paşa hariç bütün üyelerin onayı ile anlaşmanın kabulüne karar vermiştir. Osmanlı devletini antlaşmaya iten etkenler: 1. Yunan taaruzu 2. İngiltere askeri gücünün yarattığı baskı 3. TBMM’nin açılmış olması 10 Ağustos 1920’de Paris yakınlarındaki Sevr Kasabasında imzalanan antlaşma 433 maddeden oluşmaktadır. Antlaşmanın maddeleri: 1. Boğazlar savaş ve ticaret gemilerine açılacak ve uluslar arası bir komisyon tarafından yönetilecektir. 2. Osmanlı padişahı İstanbul’da oturacak ve burası başkent olmaya devam edecektir. Antlaşmaya aykırı hareket edilirse bu hükümler değişebilecektir. 3. Azınlıkların hakları arttırılacaktır. 4. Kapitülasyonlar en geniş biçimiyle devam edecektir. 5. Devletin askeri gücü sınırlandırılacaktır. 6. Doğu Anadolu’da bağımsız Ermeni devleti, G.doğu Anadolu’da İngiltere’ye bağlı özerk Kürt devleti kurulacaktır. 7. Yunanistan’a Ege Bölgesi’nin büyük bir kısmı Doğu Trakya, Ege adaları; Fransa’ya Antakya, Çukurova, G.doğu Anadolu ve Suriye çevresi; İngiltere’ye Irak-Filistin çevresi; İtalya’ya ise Antalya, Konya civarı ile Batı Anadolu’da Balıkesir-Edremit bölgesi verilecektir. Sonuçları Osmanlı Devleti hukuken ortadan kaldırılmıştır. TBMM Sevr Antlaşmasını imzalayanları vatan haini ilan etmiştir. Anadolu halkı da bu antlaşmayı reddetmiş ve Kurtuluş Savaşı ile yürürlüğe girmesini önlemiştir. Not: Antlaşma Osmanlı Parlamentosu tarafından onaylanmadığı için hukuksal dayanaktan yoksundur. * Bolşevik İhtilali: Çarlık Rusyası'nda 7 Kasım 1917’de Petrograd'daki Kışlık Saray'ın Lenin önderliğindeki Bolşeviklerin eline geçmesiyle başlayan ve Sovyetler Birliği'nin kurulmasına yol açan olaylar dizisidir. Ayşe YILMAZ Sosyal Bilgiler Öğretmeni