T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJELERİ KOORDİNASYON BİRİMİ Karadeniz Kıyılarında Dağılım Gösteren Pomatoschistus (Gobiidae, Cuvier, 1816) Cinsine ait Türlerin Moleküler Filogenisi Proje No: 2014-1-ÖDÜL-40 Proje Türü Üniversite Dışı Proje Ödülü SONUÇ RAPORU Proje Yürütücüsü: Prof. Dr. Semih ENGİN Su Ürünleri Fakültesi/Temel Bilimler Bölümü Doç. Dr. Yusuf Bektaş Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi/Temel Bilimler Bölümü Yrd. Doç. Dr. Erhan Irmak Su Ürünleri Fakültesi/ Temel Bilimler Bölümü Dilruba Seyhan Su Ürünleri Fakültesi/ Temel Bilimler Bölümü Tolga Akdemir Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Teknik Bilimler MYO / Motorlu Araçlar ve Ulaştırma Teknolojileri Bölümü Arif Can Keskin Su Ürünleri Fakültesi/ Temel Bilimler Bölümü Mayıs 2016 İZMİR İÇİNDEKİLER Sayfa No ÖZET…………………………………………………………………………………….. 1 ABSTRACT……………………………………………………………………………... 2 1. GİRİŞ…………………………………………………………………………………. 3 2. GEREÇ VE YÖNTEM……………………………………………………………….. 5 2.1. Örnekleme İstasyonları ve Yöntemi……………………………………………….. 5 2.2. DNA İzolasyonu Polimeraz Zincir Reaksiyonu…………………………………… 5 2.3. Filogenetik Analizler………………………………………………………………. 7 3. BULGULAR………………………………………………………………………….. 9 4. TARTIŞMA SONUÇ………………………………………………………………… 15 5. REFERANSLAR…………………………………………………………………….. 17 6.EKLER………………………………………………………………………………... 20 TABLOLAR DİZİNİ Sayfa No Tablo 1. Çalışmada kullanılan dizin analizi primerleri…………………………………. 6 Tablo 2. Referans türlere ait dizilerin BOLD erişim numaraları……………………….. 9 Tablo 3. Tür içi genetik farklılıklar …………………………………………………….. 10 Tablo 4. Tür-içi, türler-arası ve familya içi genetik uzaklıklar…………………………. 11 Tablo 5. Türler arasındaki ikili dizin farklılığı değerleri ……………………………….. 13 ŞEKİLLER DİZİNİ Sayfa No Şekil 1. Agaroz jel elektroforezi………………………………………………………… 6 Şekil 2. Agaroz jel elektroforezinde DNA ve PCR ürünlerinin kontrolü………………. 7 Şekil 3. Agaroz jel elektroforezinde PCR ürününün kontrolü…………………………. 8 Şekil 4. Pomatoschistus ve Knipowitchia türlerine ait COI geni dizileri arasındaki ilişkiyi gösteren NJ metoduyla oluşturulan filogenetik ağaç…………………………… 12 Şekil 5. Pomatoschistus ve Knipowitchia türlerine ait COI geni dizileri arasındaki ilişkiyi gösteren ML metoduyla oluşturulan filogenetik ağaç………………………….... 14 ÖZET Bu çalışmada, Karadeniz’de dağılım gösteren kum kayabalığı popülasyonlarının genetik tanımlanması hedeflenerek Karadeniz, Marmara ve Ege denizi kıyılarımızda yayılış gösteren Pomatoschistus genusuna ait türlerin filogenetik özellikleri ortaya konulmuştur. Ülkemiz Karadeniz kıyılarından (Sinop, Rize, Amasra istasyonlarından), Marmara denizi kıyılarından (Erdek ve Saros Körfezi istasyonlarından) ve Ege denizi kıyılarımızdan (Dikili istasyonundan) kum kayabalığı türleri SCUBA dalış yöntemiyle örneklenmiştir. Tür tanımlanmasında önem arz eden morfolojik, habitat ve davranışsal özellikleri dikkate alınarak gruplanan örnekler DNA barkodlama yöntemi ile moleküler tanımlanmaları yapılmıştır. DNA barkodlama çalışmalarından elde edilen veriler yardımıyla filogenetik ilişkiler belirlenmiştir. Buna göre ülkemiz Karadeniz kıyılarında, Pomatoschistus marmoratus türü ile ülkemiz Karadeniz kıyılarında daha önce varlığı bildirilmemiş olan P. bathi türünün dağılımı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Gobiidae, Pomatoschistus, Pomatoschistus bathi, Pomatoschistus marmoratus, DNA barcoding, filogenetik 1 ABSTRACT In this study, it is aimed to reveal accurate molecular identification of sand gobies distributed in the Southern Coasts of Black Sea. Due to this, phylogenetic relationships of Pomatoschistus species which are distributed in Black Sea, Sea of Marmara and Aegean Sea are studied. Samples are collected from Black Sea (Sinop, Rize, Amasra), Sea of Marmara (Saros Gulf, Erdek) and Aegean Sea (Dikili) by SCUBA diving. Morphological differences, habitat and behaviour features were considered and molecular identification has done by DNA Barcoding. As a results of the analysis, occurrence of Pomatoschistus bathi in the Black Sea is revealed. Key words: Gobiidae, Pomatoschistus, Pomatoschistus bathi, Pomatoschistus marmoratus, DNA barcoding, phylogenetic 2 1.GİRİŞ Gobioidei alt takımı 270 cins ve 2210 türle (Teleostei: Perciformes: Gobioidei), tür sayısı bakımından omurgalılar arasında oldukça önemli bir yere sahiptir (Nelson, 2006). Gobioidei alt takımı 9 familyadan oluşmakta olup en kalabalık familyasını 210 cins ve 1950 tür ile Gobiidae familyası oluşturmaktadır (Van Tassel vd., 2011). Gobiid türleri 93 türle Kuzeydoğu Atlantik, Akdeniz ve Karadeniz ihtiyofaunasının en kalabalık grubunu oluştururken (Kovačić ve Patzner, 2011), ülkemiz sularında ise 45 denizel tür ile en geniş familyadır (Bilecenoğlu vd., 2014; Engin vd., 2014, Engin vd., 2015). Günümüze kadar pek çok çalışmanın konusunu oluşturan bu türlerin sistematiği, morfolojik benzerlikleri, küçük boyutları ve kriptobentik yaşam şekilleri nedeniyle hala çok anlaşılamamıştır. Morfolojik karakterler kullanılarak yapılan sınıflandırma çalışmalarının çevresel etkilerin altında değişim göstermesi, fenotipik varyasyonun genetik etkinin altında olması, tür içi ve türler arası varyasyonlar, türlerin morfolojik olarak birbirine oldukça benzemeleri ve familyaya ait bildirilen tür sayısının sürekli olarak güncellenmesi bu familya için moleküler tabanlı çalışmaların önemini arttırmaktadır. Ekolojik ve evrimsel anlamda oldukça önemli türler olmalarına rağmen Gobiid türlerinin ‘tür içi’ ve ‘türler arası’ filogenetik ve morfolojik ilişkileri hala tam olarak anlaşılamamıştır (Rüber ve Agorreta, 2011). Avrupa ve ülkemiz sularında içerdiği tür sayısı bakımından baskın bir yere sahip olan Pomatoschistus cinsinin Akdeniz sularında 10, Karadeniz de ise 2 türü bulunduğu rapor edilmiştir. (Keskin, 2010; Bilecenoğlu vd., 2014). Gobiidae familyasında, bu cinse ait türlerin daha da küçük boyutlarda olmaları, morfolojik benzerlikleri ve benzer sığ habitatları tercih etmeleri türlerin birbirinden ayırmada karşılaşılan zorluklar olarak sıralanabilir. Tüm bu nedenlerden dolayı ülkemiz kıyılarında Pomatoschistus cinsine ait türler arasındaki taksonomik ilişkileri konu alan bir çalışma bulunmamaktadır. Bu cinsin bireyleri, oldukça sığ sularda yaşamaları, yerleşik yaşam tarzları ve ekolojik değişimlere olan duyarlılıkları ile insan etkileşiminden en yüksek düzeyde etkilenen ‘indikatör’ balıklardır. Ayrıca bulundukları kıyı ekosistemlerinin en küçük omurgalı canlılarını oluşturmadırlar. Ayrıca küçük omurgasızlar ile ekonomik değeri yüksek yada nesli tehdit altındaki demersal balıkların besinini oluşturmalarıyla da yüksek ekolojik öneme sahiptirler (Engin ve Seyhan, 2009; 2010). Bu nedenle Gobiidae familyası ait tür çeşitliliği ve taksonomik ilişkiler iyi bilinmeli uygun koruma stratejileri belirlenmelidir. Türlerin ve doğal populasyonların korunmasında ki temel unsur genetik çeşitliliğin korunmasından geçmektedir. Bununla beraber, canlılar yaşadıkları ortamda insanların doğayı 3 kötü kullanmasından kaynaklanan bir seleksiyona maruz kalmakta ve bu tip seleksiyon baskılarına sadece genetik olarak güçlü populasyonlar karşı koyabilmektedir. Genetik olarak güçlü populasyonların varlığını sürdürmesi, ancak populasyonların gen havuzlarının korunmasıyla mümkün olabilir. Yapay seçilim baskısının minumum seviyeye indirilmesi ve populasyonlar arasındaki gen akışının devamlılığının sağlanması, populasyonların devamlılığı için oldukça önemlidir. Aksi takdirde genetik çeşitlilikte meydana gelen azalmalar populasyonlarda şiddetli hasarlara sebep olabilmekte ve populasyonların yok olmasıyla sonuçlanabilmektedir. Karadeniz’de Pomatoschistus cinsine ait 2 türün varlığından bahsedilmektedir (Fricke ve ark., 2007; Keskin, 2010; Bilecenoğlu vd., 2014). Güney Karadeniz Kıyısal Ekosisteminde Kriptobentik ve Epibentik İhtiyofaunanın Belirlenmesi adlı ve 112 T 924 numaralı TUBİTAK projesi kapsamında yapılan arazi çalışmalarında Pomatoschistus marmoratus türünün Karadeniz kıyılarında yaygın olarak bulunduğu, bununla birlikte bazı istasyonlarda, P. marmoratus’ dan farklı olarak zeminden yaklaşık 70- 80 cm yukarıda serbest yüzebilen ve daha küçük boyutlarda olan Pomatoschistus sp. populasyonlarına da rastlanmıştır. Bahsi geçen populasyonlardan elde edilen örnekler cins seviyesine kadar morfolojik olarak tanımlanabilmiştir. Ancak bu kum kaya balığı populasyonlarının, daha önce Karadeniz’den Fricke ve ark. (2007), Keskin (2010) ve Bilecenoğlu vd (2014) tarafından rapor edilmiş olan P. marmoratus ve Pomatoschistus minutus’a morfolojik olarak benzerlik göstermediği belirlenmiştir. Bu gerekçe ile moleküler tanımlamaya ihtiyaç duyulmuştur. 4 2. GEREÇ VE YÖNTEM 2.1. Örnekleme İstasyonları ve Yöntemi Bu çalışmada analiz edilen Karadeniz örnekleri TUBİTAK 112T924 numaralı ve ‘Güney Karadeniz Kıyısal Ekosisteminde Kriptobentik ve Epibentik İhtiyofaunanın Belirlenmesi’ adlı proje kapsamında araştırılan istasyonlardan (Amasra, Sinop, Rize) elde edilmiştir. Ayrıca tür tespiti ile genetik ilişkilendirmede maksimum seviyede doğruluğu sağlayabilmek amacıyla diğer kıyılarımızla (Erdek, Saros Körfezi, Dikili) birlikte toplam 6 istasyondan bireylere ait doku örnekleri toplanmıştır. Örneklemeler SCUBA tekniği ile dalarak yapılmıştır. Dalışa ya kıyıdan başlanmış, ya da kiralanacak tekne yardımıyla dalış noktasına gidilerek kıyıya doğru çalışma gerçekleştirilmiştir. Örneklemeler 1-5 m, 6-10 m, 10-15 m ve 20-30 m derinlik aralıkların da yapılmıştır. Toplanan balık örnekleri, fiziksel ve biyolojik bozulmayı önleme amacıyla ayrı ayrı etiketlenmiş ve plastik örnek kutularına alınmıştır. Örnekler DNA degradasyonunu önlemek amacıyla %95’ lik etil alkol içinde fikse edilmişlerdir. Balıkların, metrik, meristik ve familyaların kendilerine özel morfolojik özellikleri kullanılarak türleri Whitehead vd. (1986), Fisher vd. (1987) ve Miller (1986) göre belirlenmiştir. Tür tayinleri gerçekleştirilen balıkların genetik analiz için doku ve yüzgeç örnekleri alınarak ve % 95’lik etil alkolde eppendorf tüpler içerisinde +4 ° C’de muhafaza edilmiştir. Bunun dışında balık örneklerinden yaş doku örnekleri alınıp bu örnekler derin dondurucuda (-20 ° C) muhafaza edilmiştir. 2.2. DNA İzolasyonu ve Polimeraz Zincir Reaksiyonu Doku örneklerinden DNA izolasyonu için PureLink Genomic DNA Mini Kit (Invitrogen, Life Technologies) kullanılmış ve üreticinin önerdiği protokol izlenmiştir. İzole edilen DNA örneklerinin kalite ve miktarı %1’lik agaroz jelde kontrol edilmiş (Şekil 1,2,3) ve tüm örneklerin DNA konsantrasyonlarının standardize edilmesi amacı ile DNA konsantrasyonu 50 ng/µl olacak şekilde sulandırılmıştır. Çalışmada, son yıllarda DNA barkodlama çalışmalarında kullanılan ve standartlaşmış bir gen bölgesi olan mitokondri sitokrom oksidaz alt ünite I (COI) geni evrensel primerler kullanılarak artırılmıştır. 5 Tablo 1. Çalışmada kullanılan dizin analizi primerleri Bölge Primerler COI Primer Sırası Referans FishF1 5’-TCAACCAACCACAAAGACATTGGCAC-3’ Ward vd., 2005 FishR1 5’-TAGACTTCTGGGTGGCCAAAGAATCA-3’ Ward vd., 2005 Şekil 1. Agaroz jel elektroforezi Mitokondri COI geninin PCR ile arıtımında; 95 oC’de 2 dakika ilk zincir ayrılması işlemi uygulanmıştır. Bunu takiben amplifikasyon işlemi 94 oC’de 30 sn zincir ayrılması, 54°C’de 30 sn primer bağlanması, 72 °C’de 1 dakika zincir uzaması aşamalarını içeren zaman profili 35 döngü olacak şekilde uygulanmış ve 72 °C’de 10 dakika son uzama safhası izlenmiştir. Elde edilen PCR ürünü ise % 1’lik agaroz jelde saflığı ve konsantrasyonu kontrol edilmiş ve sonrasında DNA dizi analizi için ticari firmalara gönderilmiştir. 6 2.3. Filogenetik Analizler Elde edilen DNA dizilerinin göz ile kontrolü BioEdit (Hall, 1999), hizalanması ClustalW (Thompson vd., 1994) programı ile gerçekleştirilmiştir. Şekil 2. Agaroz jel elektroforezinde DNA ve PCR ürünlerinin kontrolü DNA barkod bölgesi dizileri hizalanan türlerin akrabalık derecelerini öğrenebilmek için yapılan istatiksel analiz ve filogenetik ağaç oluşturmada MEGA 6 (Tamura ve ark., 2013) programları kullanılmıştır. Türler arası ve tür içi genetik farklılıklar, ikili dizin uzaklıkları ve Neighbor Joining (NJ) ağaç topolojileri K2P uzaklık matrisi kullanılarak 1000 tekrarlı bootstrap (seç-bağla) testleri ile birlikte yapılmıştır. 7 Şekil 3. Agaroz jel elektroforezinde PCR ürününün kontrolü 8 3. BULGULAR Pomatoschistus cinsine ait bireylere ait mitokondri DNA COI geni kısmi dizisi nükleotid dizisi (652 bç), ülkemizi çevreleyen denizlerimizde toplam 6 farklı lokaliteden örneklenen 44 birey için DNA dizin analizine tabi tutulmuştur. Çalışılan türler için COI geni nükleotid pozisyonlarından 228’sı değişken, 209’u parsimonik bilgi verici ve 424’ü korunmuş bölge olarak saptanmıştır. Elde edilen COI dizilerinde hizalama sonrasında insersiyon, delesyon ve stop kodunu tespit edilmemiştir. BOLD veri tabanından karşılaştırma için kullanılan sekanslar ise Tablo 1’ de verilmiştir. Tablo 2. Referans türlere ait dizilerin BOLD erişim numaraları Referans Türler BOLD giriş numarası P. microps BNSF274-278 P. tortonesei CSFOM104-105-GBGC9174-76 P. norvegicus BGNBS027-28-BNSF017-18-286 P. lazanoi FCFPW200-204 P. minutus BGNBS007-9-10-11-42-46 P. pictus BGNBS009-012 K. byblisa FFMBH1193-2103-2104-2110-2112 K. ephesi FFMBH889-894-895 K. mermere FFMBH1178-1179-1180-1192-898 K. milleri FFMBH2051-52-53-57-92 K. montenegrina FFMBH258-259-260-265-266 K. panizzae FFMBH020-053-055-057-060 9 Filogenetik ağaçların oluşturulmasında güvenilirliği sağlamak için 1000 tekrarlı bootstrap (seç-bağla) testleri yapılmıştır. Yapılan analizlerde T bazının ortalama oranı % 27.4 olarak, A bazının ortalama oranı 21.4 olarak saptanmıştır. C bazının ortalama oranı %31.2 olarak ve son olarak G bazının ortalama oranı %20 olarak belirlenmiştir. G-C bazlarının oranlarına bakıldığında ortalama oran % 51.2 olarak belirlenirken A-T bazlarının oranı ise % 48.8 olarak saptanmıştır. DNA Barkod analizlerinin temel matrisi olan Kimura 2 Parameter modeline (Kimura, 1980) göre elde edilen komşu katılım (Neigbour Joining) ve maksimum olasılık (Maximum Likelihood) metotlarına dayalı filogenetik ağaçları ise Şekil 3 ve 4 de verilmiştir. Ağaç kolları üzerinde verilen mesafeler genetik değişimi ifade etmektedir. Analiz edilen dizilerde tür içi genetik farklılığa bakıldığında en uzak haplogrubun GenBank’tan temin edilen P. lazanoi türüne ait olduğu (0.9 %) belirlenmiştir (Tablo 2). Bunun yanı sıra analiz edilen tüm türler arasındaki ortalama genetik uzaklık %17.21 olarak hesaplanmıştır. Tür-içi, türler-arası ve aile içi genetik uzaklıklar ise Tablo 3’ de verilmiştir. Tablo 3. Tür içi genetik farklılıklar P. microps P. tortonesei P. norvegicus P. lazanoi P. minutus P. pictus P. bathi (Erdek,Saros, Dikili) P.bathi (Amasra, Sinop, Rize) P. marmoratus K. byblisa K. ephesi K. mermere K. milleri K. montenegrina K. panizzae Distance 0,0032 0,0054 0,0026 0,0097 0,0023 0,0024 0,0064 0,0030 0,0021 0,0038 0,0011 0,0013 0,0006 0,0000 0,0019 Standart Error 0,0016 0,0020 0,0013 0,0026 0,0012 0,0013 0,0017 0,0010 0,0008 0,0018 0,0010 0,0009 0,0006 0,0000 0,0011 Türler arası en düşük genetik uzaklık %2.41 olarak hesaplanmış olup K. montenegrina ve K. panizzae türleri arasında tespit edilmiştir. Pomatoschistus türleri arasında ki en düşük. genetik mesafe ise %4.93 ile P. lazanoi ve P. norvegicus türleri arasında görülmüştür. Tür- cins geçişlerindeki en düşük genetik uzaklık ise %16.65 olarak tespit edilmiştir (Tablo X). 10 Karadeniz kıyılarında morfolojik olarak cins seviyesinde tür tayini yapılabilen ve P. sp. Olar ak analiz edilen türün bireyleri ise analiz edilen tüm ağaç topolojilerinde P. bathi taksonuyla aynı kolda homojen bir şekilde dağıldığı görülmüştür. Türün diğer türlerle genetik uzaklığına bakıldığında ise % 0.5 ile P. bathi türüne en yakın tür olduğu tespit edilmiştir (Tablo 4). Türler arası varyasyonun (Tablo 3) çok altında kalan bu değer ile Pomatoschistus,sp. olarak analiz edilen türün P. bathi olduğu moleküler olarak doğrulanmıştır. Tablo 4. Tür-içi, türler-arası ve familya içi genetik uzaklıklar (%) Genetik Uzaklık Min. Uzaklık Max. Uzaklık Tür-içi 0.00 0.9 Türler arası 2.4 24.6 Familya içi 24.6 32.1 11 Şekil 4. Pomatoschistus ve Knipowitchia cinslerindeki türlere ait COI geni dizileri arasındaki ilişkiyi gösteren NJ metoduyla oluşturulan filogenetik ağaç. 12 Tablo 5. Türler arasındaki ikili dizin farklılığı değerleri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 1 P. tortonesei 2 P. pictus 0,162 3 P. norvegicus 0,201 0,163 4 P. minutus 0,203 0,171 0,108 5 P. microps 0,121 0,167 0,173 0,170 6 P. marmoratus 0,170 0,230 0,207 0,227 0,130 7 P. lazanoi 0,200 0,137 0,049 0,109 0,172 0,215 8 P. bathi 0,244 0,215 0,193 0,206 0,242 0,220 0,188 9 P. bathi (Karadeniz) 0,248 0,219 0,196 0,208 0,245 0,220 0,192 0,006 10 K. panizzae 0,216 0,174 0,181 0,207 0,212 0,240 0,180 0,203 0,208 11 K. montenegrina 0,204 0,177 0,172 0,207 0,198 0,224 0,166 0,189 0,194 0,024 12 K. milleri 0,223 0,191 0,185 0,208 0,225 0,238 0,187 0,208 0,212 0,046 0,056 13 K. ephesi 0,202 0,185 0,187 0,204 0,214 0,243 0,193 0,221 0,226 0,053 0,064 0,046 14 K. mermere 0,204 0,179 0,183 0,226 0,212 0,240 0,178 0,192 0,198 0,039 0,040 0,059 0,059 15 K. byblisa 0,218 0,193 0,185 0,198 0,224 0,250 0,190 0,212 0,217 0,062 0,069 0,047 0,038 0,065 16 G. niger 0,275 0,265 0,291 0,321 0,246 0,271 0,282 0,280 0,284 0,291 0,285 0,314 0,310 0,292 15 0,313 13 Şekil 5. Pomatoschistus ve Knipowitchia cinslerindeki türlere ait COI geni dizileri arasındaki ilişkiyi gösteren ML metoduyla oluşturulan filogenetik ağaç 14 4. TARTIŞMA SONUÇ Bu çalışma ile Gobiidae familyasında bulunan ve birbirlerine olan morfolojik benzerliklerinden dolayı tür tespitinde zorluklar yaşanan Pomatoschistus türlerinin filogenetik ilişkileri belirlenmiştir. Türlere özgü DNA profillerini ortaya çıkaran DNA barkodlama yöntemi, mitokondri DNA’nın 600-700 baz çifti uzunluğundaki standart bir bölgesinin hızlı ve doğru ekilde tür tanımlamada kullanılmasına dayanmaktadır (Hebert ve Gregory, 2005). Bugüne kadar yapılan birçok çalışmada karmaşık gruplara ait bir çok canlı türünde %98-100 seviyelerinde moleküler tanımlama başarıyla gerçekleştirilmiştir (Hebert vd., 2003a; Ward vd. 2005; Hajibabaei vd., 2006; Smith vd. 2006; Aravind vd., 2007). DNA barkodlama çalışmalarında COI geninin standart barkod geni olarak seçilmesindeki asıl neden, birden fazla tür için göstermiş olduğu belirgin ayrım gücü ve tür içi ile türler arasındaki uzaklığın çakışmadığı tipik varyasyon modelidir (Hebert vd. 2003a). COI barkod bölgesi için bildirilen tür içi varyasyon sınırı ise genelde %2 in altında olmakla beraber (Hebert vd. 2003a; Hebert vd. 2003b; Ward, 2012; Viswambharan vd. 2013; Knebelsberger vd. 2014) bu çalışmada tür içi varyasyon ortalama % 0.3 olarak tespit edilmiştir. Gobiid türleri ile yapılan çalışmalarda ise bu değerin ortalama % 0.37, türler arası farklılığın ise % 3.7 olabileceği bildirilmiştir (Knebelsberger ve Thiel, 2014). Çalışmamızda elde edilen veriler literatürdeki sonuçlarla benzerlik göstermekle birlikte, tür içi varyasyonun sınırları bakımından farklılık gösterdiği gözlemlenmiştir. Bunun sebebinin ise örnekleme istasyonlarının diğer çalışmalara nazaran daha kısıtlı bir coğrafik alanda tutulması ya da Gobiid türleri içerisinde daha önce varlığı rapor edilen kriptik çeşitlilikten kaynaklandığı düşülmektedir. DNA barkodlama yöntemiyle yapılan moleküler analizlerin sonucunda tür tanımlanmasında zorluk yaşanan bu populasyonlara ait bireylerin Karadeniz’den daha önce rapor edilen P. marmoratus ve P. minutus türlerine olan genetik uzaklığı sırasıyla %22.05 ve %20.83 olarak tespit edilmiştir. Bununla birlikte bu örneklerin % 0.6 genetik uzaklıkla en yakın ilişkili olduğu türün P. bathi olduğu görülmüştür. Pomatoschistus cinsi içinde türler arası genetik farklılık % 4.93 olarak belirlenmiş ve bu türe ait elde edilen genetik uzaklık değerinin saptanan türler arası uzaklıktan çok düşük olduğu ve tür içi varyasyon sınırlarının da içinde kaldığı saptanmıştır. Bahsi geçen diziler ayrıca diğer kıyılarımızdan elde edilen P. bathi bireyleri ile hem NJ hem ML topolojilerinde aynı taksonda yer almıştır ve böylelikle moleküler tanımlama başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma ile literatürde 15 (Bilecenoğlu vd., 2014) Karadeniz kıyılarımızda varlığı bildirilen P. marmoratus’un yaygın bir şekilde rastlanırken P. minutus türünün varlığı belirlenememiştir. Ülkemiz Karadeniz kıyılarında P. bathi türünün dağılım gösterdiği ise ilk defa bu çalışma ile belirlenmiştir. 16 REFERANSLAR Aravind K, Ravikanth G, Shaanker RU, Chandrashekara K, Kumar ARV, Ganeshaiah KN. 2007. DNA barcoding: An exercise in futility or utility? Current Science. 92(9):1213-1216. Bilecenoğlu, M., Kaya, M., Cihangir, B., Çiçek, E. 2014. An updated checklist of the marine fishes of Turkey. Turk J Zool. 38: DOI: 10.3906/zoo-1405-60. Engin, S. & Seyhan, K. 2009. Biological characteristics of rock goby Gobius paganellus, in the South eastern Black Sea. Acta Ichthyologica et Piscatoria, 39(2) 111-118. Engin, S. & Seyhan, K. 2010. Age, growth, reproduction and diet of the Flatsnout Goby Neogobius platyrostris in the south-eastern Black Sea Coast. Zoology in the Middle East 50, 59-66. Engin, S., Keskin A. C., Akdemir, T. 2015. First record of Lebetus guilleti (Le Danois, 1913) (Gobiidae) from the Sea of Marmara. Acta Ichthyologica et Piscatoria. 45 (1): 85–87. Engin, S., Keskin A. C., Akdemir, T., Seyhan, D. 2014. First record of the goby Buenia affinis Iljin, 1930 (Gobiidae) from the Aegean Sea and Sea of Marmara. Zoology in the Middle East DOI: 10.1080/09397140.2014.970380. Vol. 60, Iss. 4. Fischer, W., M. Scheider, M. L. Bauchot,, 1987, Fiches FAO d’Identification des espéces pour les besoins dela péche. Mediterranée et Mer Noire. Zone de péhe 37. Vertebres. Vol. 2: 14061417. Fricke, R., Bilecenoglu, M. and Sarı, H.M. 2007. Annotated checklist of fish and lamprey species (Gnathostomata and Petromyzontomorphi) of Turkey, including a Red List of threatened and declining species, Stuttgarter Beitr. Naturk.,Ser. A, Nr. 706:1-172. Hajibabaei M, Smith MA, Janzen DH, Rodriguez JJ, Whitfield JB, Hebert PDN. 2006. A Minimalist Barcode Can Identify A Specimen Whose DNA Is Degraded. Molecular Ecology Notes. 6:959-964. Hall, T.A., 1999. BioEdit: a user-friendly biological sequence alignment editor and analysis program for Windows 95/98/NT. Nucleic Acids Symposium Series 41, 95–98. Hebert PDN, Cywinska A, Ball SL, deWaard JR. 2003a. Biological identifications through DNA barcodes. Proceedings Of The Royal Society B: Biological Sciences. 270:313-321. 17 Hebert PDN, Gregory TR. 2005. The Promise of DNA Barcoding for Taxonomy. Systematic Biology. 54(5):852-859. Hebert PDN, Ratnasingham S, Dewaard JR. 2003b. Barcoding animal life: cytochrome c oxidase subunit 1 divergences among closely related species. Proceedings Of The Royal Society B: Biological Sciences. 270:96-99. Keskin, Ç. 2010. A review of fish fauna in the Turkish Black Sea. J. Black Sea/Mediterranean Environment Vol. 16(2): 195-210. Kimura, M., 1980. A simple method for estimating evolutionary rate of base substitution through comparative studies of nucleotide sequences, J. Mol. Evol., 16, 111–120. Knebelsberger T, Landi M, Neumann H, Kloppmann M, Sell AF, Campbell PD, Laakmann S, Raupach MJ, Carvalho GR, Costa FO. 2014. A reliable DNA barcodereference library for the identification of the North European shelf fish fauna. Molecular Ecology Resources. 14: 1060–1071. Knebelsberger, T. and Thiel, R. 2014. Identification of gobies (Teleostei: Perciformes: Gobiidae) from the North and Baltic Seas combining morphological analysis and DNA barcoding. Zoological Journal of Linnean Society. 172: 831-845. Kovačić, M. and Patzner, R. A. 2011.North-Eastern Atlantic and Mediterranean Gobies. In: The Biology of Gobies, R.A. Patzner, J.L. Van Tassell, M. Kovačić and B.G. Kapoor (eds.), Science Publisher Inc., Enfield, pp. 177-206. Miller, J.P., 1986. The Family of Gobiidae. In: Whitehead, P.J.P., Bauchot, M.L., Hureau, J.C., Nielson, J., Tortonese, E. (Eds.), Fishes of the North Eastern Atlantic and of the Mediterranean, UNESCO, Paris, pp. 1019–1085. Nelson, J. 2006. Fishes of the World. John Wiley and Sons, Inc., New York. 4th edition. Rüber, L.J. and A. Agorreta. 2011. Molecular Systematics of Gobioid Fishes. In: The Biology of Gobies, R.A. Patzner, J.L. Van Tassell, M. Kovačić and B.G. Kapoor (eds.), Science Publisher Inc., Enfield, pp. 23-50. Smith MA, Woodely NE, Janzen DH, Hallwachs W, Hebert PDN. 2006. DNA barcoding reveal cryptic host-specificity within the presumed polyphagous members of a genus of parasitoid flies (Diptera, Tachinidae). Proceedings of the National Academy of Science of the United States of America. 103:3657-3662. 18 Tamura K, Stecher G, Peterson D, Filipski A, and Kumar S (2013) MEGA6: Molecular Evolutionary Genetics Analysis Version 6.0. Molecular Biology and Evolution 30: 2725-2729. Thompson, J.D., Higgins, D.G., Gibson, T.J., 1994. CLUSTAL W: improving the sensitivity of progressive multiple sequence alignment through sequence weighting, positions-specific gap penalties and weight matrix choice. Nucleic Acids Research 22, 4673–4680. Van Tassell, J. L., Tornabene, L., Taylor, M. L. 2011. A History of Gobioid Morphological Systematics In: The Biology of Gobies, R.A. Patzner, J.L. Van Tassell, M. Kovačić and B.G. Kapoor (eds.), Science Publisher Inc., Enfield, pp. 23-50. Viswambharan D, Pavan-Kumar A, Singh DP, Jaiswar AK, Chakraborty SK, Nair JR, Lakra WS. 2013. DNA barcoding of gobiid fishes (Perciformes, Gobioidei). Mitochondrial DNA. doi:10.3109/19401736.2013.834438. Ward RD. 2012. FISH-BOL, a case study for DNA barcodes.In: Kress WJ, Erickson DL, eds. DNA barcodes: methods and protocols. Berlin: Springer Science+Business Media, LLC 2012, Methods in Molecular Biology vol. 858, 423–439. Ward, R.D., Zemlak, T.S., Innes, B.H., Last, P.R., Hebert, P.D.N., 2005. DNA barcoding Australia’s fish species. Philosophical Transactions of the Royal Society of London. Series B, Biological Sciences 360, 1847–1857. Whitehead, P. J. P., M. L. Bauchot, J. C. Hureau, J. Nielsen, E. Tontonese, (Editors), 1986, Fishes of the North-Eastern Atlantic and the Mediterranean. Volume II., pp. 517-1007, Paris, UNESCO 19 EKLER Proje çalışmasından elde edilen veriler ve sonuçlar kullanılarak üretilmiş yayınlar: Engin S., Irmak E., Seyhan D. 2016. New record of the thermophilic Cephalopholis taeniops (Osteichthyes: Serranidae) in the Aegean Sea. Zoology in the Middle East, 2016 http://dx.doi.org/410.1080/09397140.2016.1173908. 20