Astım Gelişmesini ve Ortaya Çıkmasını Etkileyen Faktörler İnt.Dr.İdris Ersin Giriş Risk faktörleri hastalığın gelişmesine yol açan ve astım semptomlarını tetikleyen faktörler olarak ikiye ayrılabilir; ancak bazıları her ikisine de neden olabilir. 1- Konak faktörleri 2- Çevresel faktörler Giriş Astıma yatkınlık genlerin hem diğer genlerle , hem de çevresel faktörlerle olası etkileşimi sonucunda belirlenir. Bağışıklık sisteminin olgunlaşması ve yaşamın ilk yıllarında enfeksiyonla karşılaşmanın zamanlaması genetik yatkınlığı olan bireylerde astım riski açısından önemlidir. Sosyoekonomik Faktörler Astım prevalansı ; gelişmekte olan ülkelere kıyasla gelişmiş ülkelerde, Gelişmiş ülkelerin varlıklı topluluklarına kıyasla, yoksul topluluklarında, Gelişmekte olan ülkelerin ise yoksul topluluklarına kıyasla varlıklı topluluklarında daha yüksektir. Bu durum alerjen maruziyeti ve sağlık hizmetlerine erişim gibi farkları yansıtmaktadır Konak Faktörleri: Genetik Veriler astım astım patogenezinde birden çok genin yer alabildiğini ve farklı etnik gruplarda farklı genlerin sorumlu olabileceğini göstermektedir. Gen araştırmaları başlıca dört alana odaklanmaktadır: 1- Özgül IgE ab üretimi(Atopi) 2- Hava yolu aşırı duyarlılığının ortaya çıkması 3- Kemokinler ve büyüme faktörleri gibi enflamatuar mediyatörlerin oluşumu 4- Th1 veya Th2 yönündeki yanıtı belirleyen faktörler(hijyen hipotezi) Genetik Astıma yatkınlıkla ilgili birkaç kromozom bölgesi tanımlanmıştır. Örneğin; artmış bir total serum IgE düzeyi oluşturma eğilimi ile hava yolu aşırı duyarlılığı kalıtsal olarak birlikte edinilmekte ve hava yolu aşırı duyarlılığını yöneten genler kromozom 5q üzerinde, IgE düzeylerini düzenleyen majör bir gen bölgesinin yakınında bulunmaktadır. Genetik Astıma yatkınlık yaratan genlere ek olarak astım tedavisine verilen yanıtla ilişkili genler de mevcuttur. Örneğin, beta-adrenoreseptörünü kodlayan gendeki varyasyonlar hastaların beta2agonistlerine verdikleri yanıtlardaki farklılıklarla bağlantılandırılmıştır. İlgi çeken diğer genler, glukokortikosteroidlere ve lökotrien modifiye edici ilaçlara verilen yanıtları düzenleyen genlerdir Obezite Obezitenin de astım için bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir. Leptinler gibi bazı medyatörler hava yolu fonksiyonunu etkileyebilmekte ve astım gelişme olasılığını yükseltebilmektedir. Cinsiyet Erkek cinsiyet çocuklarda astım için bir risk faktörüdür. Astım prevalansı, 14 yaşından önce erkek çocuklarda kız çocuklara göre yaklaşık 2 kat yüksektir. Çocuklar büyüdükçe cinsiyetler arasındaki farklılık azalır ve erişkinlik çağında astım prevalansı kadınlarda erkeklerden daha yüksektir. Çevresel Faktörler-Alerjenler Ev içi ve ev dışlı alerjenlerin astım alevlenmelerine neden olabildiği iyi bilinmekle birlikte, bunların astım gelişimindeki rolleri hâlâ tam olarak anlaşılamamıştır. Çalışmalar ev tozu akarı alerjenlerine, kedi veya köpeklerin derilerinden kaynaklanan kepeklere ve Aspergillus küflerine duyarlılaşmanın 3 yaşına kadar çocuklarda astım benzeri semptomlar için bağımsız risk faktörü olduğunu göstermiştir. Bazı veriler ev tozu akarlarına maruz kalınmasının astım gelişimi için nedensel bir faktör olabileceğini düşündürmesine karşın, başka çalışmalarda bu yorum kuşkulu bulunmuştur Enfeksiyonlar Bebeklik çağında bazı virüsler astımla ilgili fenotipin başlangıcı ile ilişkilendirilmiştir. Hastaneye yatırılan ve RSV olduğu belgelenen çocuklarda yapılan birkaç çalışmada, bu hastaların yaklaşık %40’ında hışıltılı solunumun devam ettiği veya geç çocukluk çağı astımının ortaya çıktığı gösterilmiştir. Öte yandan yaşamın erken dönemlerinde geçirilen bazı solunum yolu enfeksiyonlarının (kızamık ve RSV gibi) astım gelişimine karşı koruyucu olabileceğine işaret eden kanıtlar vardır. Mesleksel Duyarlılaştırıcılar Mesleksel astım, 300’den fazla madde ile ilişkilendirilmektedir. Bu maddeler izosiyanatlar gibi yüksek reaktivite gösteren moleküller, hava yolu yanıtında değişikliklere neden olan iritanlar, platin tuzları gibi immünojenik maddeler ve IgE yapımını uyaran bitki ve hayvan kökenli karmaşık biyolojik ürünlerdir. Yüksek mesleksel astım riski yaratan iş kolları; çiftçilik ve ziraat işleri, boyacılık (sprey kullanarak yapılan boyacılık dahil), temizleme işleri ve plastik üretimidir. Sigara Doğum öncesi ve sonrasında sigara dumanına maruz kalınması, erken çocukluk döneminde astım benzeri semptomlar gelişmesi riskinin daha yüksek olması gibi ölçülebilir zararlı etkilere neden olmaktadır. Doğumdan hemen sonra yapılan akciğer fonksiyonu çalışmalarında, annenin gebelik sırasındaki tütün kullanımının akciğer gelişimi üzerinde etkisi olduğu gösterilmiştir. Ayrıca sigara kullanan annelerin bebeklerinde yaşamın ilk yılında hışıltılı solunum ile seyreden hastalık gelişme riski 4 kat yüksektir. Ev dışı/ev içi hava kirliliği Ev dışı hava kirliliğinin astım gelişimi üzerindeki rolü tartışmalıdır. Hava kirliliğinde artışla bağlantılı olarak astım alevlenmelerinin de arttığı gösterilmiştir ve bu durum, hava kirliliğine yol açan maddelerde meydana gelen genel bir artışa ya da bireylerin duyarlı olduğu özgül alerjenlerin artmasına bağlı olabilmektedir. Ev dışı/ev içi hava kirliliği Ev içi hava kirliliğine yol açan maddeler: sigara dumanı, ısıtma ve soğutma için kullanılan gaz ve biyomas yakıtların dumanı, küf, hamamböceği istilası. Hava kirliliğine neden olan maddelerin astım gelişimi üzerindeki rolü iyi bilinmemektedir. Beslenme Beslenmenin, özellikle anne sütünün, astımla bağlantısı yaygın olarak araştırılmıştır ve genel olarak veriler, işlenmemiş inek sütü ve soya proteini içeren besin alan çocuklarda erken çocukluk çağında hışıltılı solunum ile seyreden hastalık insidansının anne sütü alan çocuklara kıyasla daha yüksek olduğunu göstermektedir. Beslenme Bazı veriler, batı tipi beslenmenin bazı özelliklerinin örneğin işlenlenmiş gıda alımının artması, antioksidan alımının azalması, n-6 çoklu doymamış yağ asidi alımının artması ve n-3 çoklu doymamış yağ asidi alımının azalması astım ve atopik hastalık sıklığında yakın zamanda meydana gelen artışa katkı sağladığını da düşündürmektedir. Teşekkürler Kaynak: Global Initiative for Asthma Report 2006