GIDA KİMYASI-I Amino asitler Doç. Dr. Neriman BAĞDATLIOĞLU CBÜ Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü PROTEİNLER Yunanca’da birinci sırada anlamına gelen proteois kelimesinden türemiştir. Proteinler canlı bir hücrenin kuru ağırlık üzerinden yaklaşık % 50’sini oluşturan, kompleks yapıdaki makro moleküllerdir. Amino asitlerden oluşurlar ve molekül ağırlıkları 5.000 ile birkaç milyon dalton arasında değişir. Proteinler, organizmanın ihtiyaç duyduğu 3 makro besin grubu içinde yer almaktadır. Hücre yapısında ve hücrenin üstlendiği çeşitli işlevlerde (yapısal ve fizyolojik) yer alırlar. Ø Hücrelerin zarında lipitlerle birlikte bulunurlar. Ø Hormon ve enzimlerin yapısında da yer alırlar. Ø Proteinlerin elementel analizi yapıldığında : C (% 50-55) H (% 6-7), N (% 12-19), S (% 0.2-3.0), O (% 20-23) Bunların dışında P, Fe, Zn, Cu elementleri En önemli özelliği N bulundurmasıdır ve Yağlardan ve karbonhidratlardan bu özelliği ile ayrılmaktadırlar. Ø Proteinlerdeki N miktarı ortalama %16 dır. Gıda maddelerinde protein miktarının tayini yapılırken en basit metot bunların %16 azot içermesine dayanır. Ø Bazı Gıdalardaki Protein Oranları; Ø Et %15-25 Ø Yumurta %12 Ø Yumurta sarısı %16 Ø Ekmek % 6-10 Ø Un %10-15 Ø Süt %3-4 Ø Patates ve Sebzeler: %1-4 Ø Proteinler değişik sayı ve çeşitte amino asit içerirler. Ø Yapıyı oluşturan amino asitler pepdit bağı ile bağlanarak polipepdit yapısını oluştururlar. Ø Bazı proteinler amino asitlerin yanı sıra karbonhidrat, lipit, mineral madde ve renk maddeleri (pigmentler) gibi diğer yapıtaşlarını da içerirler. Bunlara prostetik grup denir. Bütün canlılardaki karbonhidratların ve lipitlerin yapıları aynıdır. Ancak her canlı kendine özgü proteinler taşır ve bir canlıdaki protein o canlı için özeldir. Örneğin bir bakterideki bulunan bir protein sıcak kanlı bir hayvanda yabancı madde olarak algılanır. Bu nedenle de bu canlılarda antijenik özellik gösterir. Organ ve doku transferlerinde karşılaşılan uyuşmazlıklarda, organ veya doku proteinlerinin diğer canlı tarafından kabul edilmemesinden kaynaklanmaktadır. AMİNOASİTLER Ø Aminoasitler, proteinlerin yapısal üniteleridir. Ø Genel formülünde karbon atomuna bağlı : - bir amin (-NH2), - bir karboksil (-COOH), - bir hidrojen ve bir de - her amino asit için değişik olan bir R grubundan oluşurlar. Amin ve karboksil grupları içerdikleri için, hem asidik hem de bazik özellik göstermektedirler. Ø R grubu; *Hidrojen *alifatik hidrokarbon *heterosiklik bir grup olabilir. Proteinlerin yapısındaki aminoasitlerin hepsi α-aminoasit’dir. Yani karboksil grubunun bağlı olduğu C atomuna amin grubu bağlanmış ise α-aminoasit adı verilmektedir. Canlılarda bulunan aminoasitlerin hepsi α-aminoasittir. Ancak bunlardan farklı olarak Kollagen proteininde bol miktarda bulunan prolin ve hidroksi prolin amino grubu yerine imino grubu içerirler. Bunlar imino asit olmalarına rağmen amino asit kabul edilirler. Ø Amino asitlerin pek çok fiziko kimyasal özellikleri yan zincirlerinin (R grubu) özelliklerinden etkilenir. Ø Amino asitlerde 20 farklı yan zincir bulunur, diğer bir deyişle doğada 20 farklı amino asit bulunur. AMİNOASİTLERİN SINIFLANDIRILMASI 1. Çözeltideki reaksiyon özelliklerine göre Ø Ø Ø Nötral amino asitler: Bir amino ve bir karboksil grubu bulunduranlar Asidik amino asitler: Bir amino ve iki karboksil grubu bulunduranlar Bazik amino asitler: İki amino ve bir karboksil grubu bulunduranlar AMİNOASİTLERİN SINIFLANDIRILMASI 2. Yan zincirin polaritesi göre Ø Polar olmayan (non-polar) amino asitler: R grubunda polar olmayan grup bulunduranlar. Örn: Glisin, alanin, valin Ø Polar amino asitler: R grubunda polar grup bulunduranlar. Örn: Sistein, Serin… AMİNOASİTLERİN SINIFLANDIRILMASI 3. Moleküllerin zincir ve halka yapılarına göre Ø R-kalıntısı alifatik düz zincirde olanlar (alanin, valin, lösin, izolösin) Ø R-kalıntısı aromatik veya heterosiklik olanlar (fenil alanin, triptofan,histidin) 4. Moleküldeki R grubunun özelliklerine göre Ø Ø Ø Ø R-kalıntısında diğer grupları içermeyenler (Ör. glisin, alanin, valin, lösin) R-grubunda –OH , S gibi polar grup olanlar (Ör. serin, sistein, metionin) R-grubunda ikinci amin grubu bulunduranlar (diaminomonokorboksilik asit) Ör: lisin, arginin R-grubunda ikinci karboksil grubu bulunduranlar (monoaminodikarboksilik asit) Ör. Glutamik asit, aspartik asit Aminoasitlerin Nutrisyonel Özelliklerine Göre Ø Esansiyel Aminoasitler: Mutlaka dışarıdan gıdalarla alınırlar, vücut tarafından sentezlenemezler (8 tane) Valin, Fenilalanin, Threonin, Lösin, İzolösin, Triptofan, Lisin, Metionin, Histidin ve Arginin çocuklar için esansiyeldir. Ø Esansiyel Olmayan Aminoasitler (Glisin, Alanin…) Amino asitler yapılarında hem amino (-NH2) hem de karboksil (-COOH) grubu içerdiklerinden sulu çözeltilerinde, çözelti pH’sına bağlı olarak asit veya baz ya da zwitter iyon gibi davranırlar Yani amino asitler amfoter (amphoter) bileşiklerdir. Ø Karboksil grubu bir proton (-H+) verdiğinde, amino asit anyonlaşarak bazik özellik gösterir. Ø Amino grubu ise bir proton aldığında amino asit katyonlaşarak asidik özellik gösterir. Ø İç tuz (zwitter iyon) durumunda ise, amino asidin karboksil grubu proton kaybetmiş, amino grubu ise proton almıştır. Bu durumda amino asit aynı anda hem negatif (anyon) yüklü, hem de pozitif (katyon) yüklüdür. İç tuzlar elektriksel olarak nötrdürler, bu nedenle ne anota ne katota göç ederler. Amino asitin zwitter iyon şekline geçtiği pH’a izoelektrik nokta denir. Her amino asit için izoelektrik pH karakteristiktir ve pI ile gösterilir. Ø Nötral amino asitler için yaklaşık pI = 4.8-6.3 Ø Ø Asidik amino asitler için yaklaşık pI = 2.7-3.2 Bazik amino asitler için yaklaşık pI = 7.6-10.8 İç tuz durumundaki bir amino asit, asit ile titre edildiğinde, COO- grubu proton almakta ve COOH şekline dönüşmektedir. COO- ve COOH konsantrasyonlarının eşit olduğu pH değeri pKa1 olarak bilinir H3N+- CH- COO- + HCl R .. H3N+ – CH – COOH + ClR (Katyon) Aynı şekilde iç tuz durumundaki amino asit bir baz ile titre edildiğinde NH3+ grubu proton vermekte ve NH2 şekline dönüşmektedir. Burada NH3+ ve NH2 konsantrasyonlarının eşit olduğu pH değerine pKa2 denmektedir H3N+- CH-COO- + NaOH R H2N- CH-COO- + Na+ + H2O R (Anyon) Normal elektriksel bir alanda amino asitler, asidik ortamda katyon olarak katoda doğru, bazik ortamda anyon olarak da anoda doğru göç ederler. Her iki iyonun iç tuz şekline dönüştüğü pH değerinde aminoasitler hiçbir tarafa göç etmezler. pH değeri her bir aminoasit için spesifiktir. Bu pH değerine izoelektrik nokta veya izoiyonik nokta adı verilmektedir. Ø SORU: Lösin aminoasidi pI = 6 ‘dır. Aşağıdaki pH değerlerine sahip sulu çözeltilerdeki bulunan formlarını yazınız. a) pH= 6 b) pH= 2.6 c) pH= 12.3 Lösin amino asidi pI= 6 ‘dır. pH= 6’da Lösin (iç tuz) sabit pH= 2.6’da (+) Lösin katoda (+) pH= 12.3’de (-) Lösin anoda (-) hareket ederler. Çözünürlük Ø Ø Ø Ø Ø Ø Ø İç tuz (zwitterion) yapısındaki a.a.’lerin erime ve kaynama noktaları çok yüksektir, Suda kolayca çözünürler, organik çözücülerde çözünmezler, Sudaki çözünürlükleri amino asidin cinsine bağlıdır, Alifatik (Ala, Leu, Met, Pro) ve aromatik (Phe, Trp, Tyr) a.a.ler hidrofobik özellik gösteren R grupları taşırlar. Bu nedenle sudaki çözünürlükleri sınırlıdır. Polar (hidrofilik) amino asitler (Arg, Asp, Glu, His, Lys) ise suda kolayca çözünürler. Ortama asit veya baz ilavesi tuz oluşumunu sağladığı için çözünürlüğü artırmaktadır. UV Absorbsiyon Fenil alanin, tirozin, triptofan gibi amino asitler 200-230 ve 250-290 nm dalga boylarındaki ışınları absorbe ederler. Ø Genelde 280 nm protein ve pepdit tayinlerinde kullanılır. Ø Histidin, metiyonin ve sistein 200-210 nm de max absorbans verir. Optik Aktivite Aminoasitlerin hepsi optikçe aktiftirler. Optikçe aktif bileşikler en az bir tane asimetrik C atomuna sahiptirler. Asimetrik C atomlarında karbona bağlı 4 farklı grubun olması gerekmektedir. Optikçe aktif izomer sayısı = 2n (n: asimetrik C atomu sayısı) ile bulunur. Glisin (optikçe aktif değil) D-Aminoasit L-Aminoasit Ø amino grubunun pozisyonuna göre optik izomerler D veya L olarak adlandırılırlar. Amin grubu sağda ise D, solda ise L Ø Bunlar birbirinin ayna görüntüsüdürler. Bütün doğal aminoasitler, α-aminoasit olduğu gibi hepsi L şeklinde bulunmaktadır. D-amino asitler doğal olmayan (atipik) amino asitlerdir. Fakat bazı bakterilerde (Bacillus Subtilis) D-glutamik asit’e rastlanmıştır. L-(-) Alanin ışığı sola çevirir L-(+) Alanin ışığı sağa çevirir AMİNOASİTLERİN REAKSİYONLARI Amino asitlerin amino, karboksil, hidroksil, sülfidril, imidazol, fenolik gibi reaktif grupları çeşitli reaksiyonlara katılabilirler. Ø I. Karboksil Grubunun Vermiş Olduğu Reaksiyonlar Ø II. Amin Gruplarının Vermiş Olduğu Reaksiyonlar I. Karboksil Grubunun Vermiş Olduğu Reaksiyonlar Ø a) Karboksil grupları asidik ortamda alkoller ile ester oluşturabilirler Ø Serbest esterler daha sonra yapısal bir değişikliğe uğramadan destile edilerek ayrılabilirler. O R C O OH + HOR' R C Ester + H2O OR' b) Dekarboksilasyon reaksiyonları Amino asitten karboksil grubunun uzaklaştırılmasıdır. Bu olay termal, oksidatif ya da enzimatik yolla gerçekleşir. Enzimatik dekarboksilasyon sonucu karboksil grubu parçalanmakta ve sonrasında biyojen amin olarak adlandırılan putresin, kadaverin ve serotonin, histamin gibi bileşikler meydana gelmektedir. c) Ninhidrin reaksiyonu Amino asit analizinde en çok kullanılan yöntemlerdendir. Amino asitler çok kuvvetli bir oksidasyon ajanı olan ninhidrin ile ısıtıldığında: 1 a.a. + 2mol ninhidrin mavi-menekşe renkli bileşik Oluşan mavi renk 570 nm dalga boyundaki ışığı absorbe eder. Bu özellikten yararlanarak amino asitlerin kantitatif tayini mümkün olur. Bunun yanı sıra reaksiyon sonunda CO2 , NH3 ve bir aldehit ortaya çıkar. Açığa çıkan CO2 ‘in bir kapta toplanarak ölçülmesi ile de a.a’lerin kantitatif tayini (miktar analizi) yapılabilmektedir. Ø Ninhidrin ile oluşan mavi- menekşe renk a.a’lerin tayininde kullanılmaktadır. Ø Bütün serbest α-amino grubu olan proteinler, pepditler ve a.a.ler bu rengi vermektedir Ø Fakat prolin ve hidroksiprolin ninhidrin ile sarı renkli bileşik (440 nm absorbans veren) verirler. Ø Ninhidrin, NH4 ve aminlerle de bu reaksiyonları vermektedir. d) Aminoasitlerin Formal Titrasyonu Ø Ø Ø Amino asitler nötral ya da hafif alkali çözeltilerde formol (formaldehit) ile muamele edildiğinde, formol serbest NH2 grupları ile birleşir ve a.a.lerin mono veya dimetilol türevleri ya da Schiff bazı oluşur. Böylece NH2 grubu inaktive edilmiş ve –COOH grubu standart bir alkali ile titre edilebilir hale gelmiştir. Titrasyonda kullanılan alkali miktarı, amino asitte bulunan COOH miktarını gösterir. Bu titrasyon bir çözeltideki a.a. miktarını belirlemede kullanılır. II. Amin Gruplarının Vermiş Olduğu Reaksiyonlar Amino asitler nitroz asidi ile reaksiyona sokulursa, hidroksi asitler oluşur. H R - CH – COOH + HNO2 NH2 R – CH – COOH N2 + Diazonyum Tuzu N2 + H2O+ R – C – COOH OH Hidroksi asit Bu reaksiyon sırasında oluşan N2 volümetrik olarak ölçülerek a.a miktarı tayin edilmektedir. Dinitrofenil bileşikleriyle reaksiyon A.a bu bileşikle tepkimeye girer ve Aminoasit-dinitrofenil bileşiği meydana gelir. Hidrolize karşı dayanıklıdırlar ve N-uç belirlemesinde bu reaksiyondan yararlanılır. O 2N F NO 2 NO2 + H2N HC R COOH O 2N N CH COOH H R + HF BAZI ÖNEMLİ AMİNOASİTLER Doğal Aminoasitler Ø Alanin Arginin Asparagin Methionin Phenylalanine Glutamic acid Serin Threonin Tryptofan Tyrosin Aspartic acid Cystein Prolin Histidin Leucin Lysin Valin Serin Glycin Glutamin İzoleucin I)Alifatik (düz yan zincir içeren) Amino Asitler A) Yapısında başka grup içermeyenler Glisin: Ø Asimetrik C atomu bulundurmaz. Polarize ışığı sağa veya sola çevirmez, optikçe inaktiftir. Ø Yapısal proteinlerde (ör.kollagen) sıkça bulunan bir a.a. dir. Ø Süt proteinleri ve albuminlerin çoğunda bulunmaz. Ø Serin ve glisin organizmada birbirlerine dönüşebilirler. Bu nedenle esansiyel değillerdir. Alanin: Optikçe aktiftir ve polarize ışığı çevirebilirler. Bütün proteinlerin yapısında bulunurlar. Serbest halde bulunan tek amino asittir. Alaninin izomeri olan β-Alanin bir vitamin olan pantotenik asitin yapısında bulunur ve şimdiye kadar bulunan tek β amino asittir. Valin Baklagil ve tahıllarda bulunur. Esansiyel a.a. dır. Nişasta ve hububatlardan alkol eldesinde fusel oil fraksiyonundaki izobutil alkol mayalanma sırasında valinden türer. Diğer a.a.ler de alkolik mayalanma sırasında benzer alkollere dönüşürler. Lösin ve İzolösin Lösin ve izolösin esansiyel amino asittir. Lösin proteinlerin çoğunun yapısında % 6-15 civarında bulunur. Sudaki çözünürlüğü az olduğu için, yağ zerrecikleri şeklinde ayrı bir faz oluşturur. Peynirin olgunlaşması sırasında bakterilerin etkisiyle serbest lösin haline geçer İzolösin et, süt ve yumurta proteinlerinde % 5-6.5 oranında bulunur. Tahıl ve bitki proteinlerinde yetersizdir. Alkol fermentasyonu sırasında 3 izomeri de (izolösin, Lösin, Norlösin) kendilerine karşılık gelen, hoş kokulu uçucu yağ olan amil alkollere (fuzel yağı) dönüşürler. Monoaminodikaboksilik Asitler Glutamik asit Aspartik asit Aspartik asit, glutamik asit ve bunların amidleri olan asparagin ve glutamin doğal amino asitlerdendir. Asparagin bitkilerde N kaynağı olarak, glutamin ise hem bitkilerde hem de hayvansal organizmada bulunmaktadır Glutamik asit; Buğday gluteninde, mısır prolaminlerinde, melasta ve soyada bulunur. Glutamik asitin türevi olan monosodyum glutamat çeşitli gıdalara lezzet artırıcı madde olarak katılmaktadır. Buğday proteinlerinin %40’ını glutamik asit oluşturur. Monosodyum glutamat (MSG)’ın ticari olarak üretiminde, buğday, mısır veya soya proteininden çıkılarak MSG elde edilir. Diaminomonokarboksilik Asitler Lisin Esansiyel bir a.a’dir. Daha çok hayvansal kaynaklıdır. Bitkisel proteinler lisin açısından zengin değildir. Lisin a.a’in en uçtaki ikinci amino grubu kolaylıkla reaksiyona girer, dolayısıyla dayanıksız bir amino asittir. Gıdaların ısıtılması ve uzun süre depolanması sırasında lisin kaybı oluşur. Bu kayıplar sırasında lisin genellikle karbonil grubu içeren maddelerle (karbonhidratlar) tepkimeye girer. Ø A.A. Amin grubu + karbonhidratların schiff bazı serbest aldehit grubu Ø Reaksiyonların ileri aşamalarında, bu bileşikler kondanse olarak yüksek molekül ağırlıklı bileşikleri (humic asit) ve daha sonra bunlar melanoidin adı verilen esmerleşme ürünlerini oluştururlar. Ø Bu bileşikler sindirim enzimleri tarafından parçalanamazlar. Bu durumda lisin a.a’nin kaybı söz konusudur. Örneğin; Süt tozunun uzun süre depolanmasında, yumurta tozu üretimi sırasında, bisküvi yapımında lisin kayıpları meydana gelebilmektedir. Ø Esmerleşme (Maillard) reaksiyonları bazen istenir. Çünkü gıdaya belli bir renk ve lezzet kazandırır. Ör. Bisküvi yapımı Ø Arginin Gıda proteinlerinde % 3-9 oranında bulunur. Bazik etkisi en yüksek a.a.dir. Protaminlerin % 87’sini oluşturur. Çocuklarda ve gelişme çağındakiler için esansiyeldir. Ø Ornitin Arginin organizmada ornitin ve üreye dönüşür. Ornitin ve lisin dekarboksilasyona uğrarsa diaminler oluşur. Bu dekarboksilasyon reaksiyonları et, av hayvanları ve kümes hayvanları etlerinin bozulması sırasında meydana gelir. Peynirin gereğinden fazla olgunlaşması sonunda da bu diaminler oluşur yani kokuşur. Arginin Ornitin Üre O + H2N C NH2 Hidroksi Aminoasitler Serin fosfoproteinlerde fosfat asidinin protein zincirine bağlanmasını sağlar. Sütteki kazein, yumurtadaki vitellin fosfoproteinlere örnektir. Treonin Esansiyel a.a.dir. Et, bira mayası ve peyniraltı suyunda fazlaca bulunmaktadır. Et suyu çorbaların kokusunu veren maddedir. Treonin α-ketobutirik asite dönüştüğü zaman kötü bir koku oluşmaktadır. Treonin aynı zamanda fosfo proteinlerde fosforik asidin bağlanma noktası olarak görev yapar. E) Sülfür (kükürt) İçeren Aminoasitler Sistin ve sistein organizmada H taşıyıcısı olarak görev alırlar. Hücrede çeşitli indirgenme – yükseltgenme reaksiyonlarında yer alırlar. Sistin yün, boynuz, tırnak, et ve sütte fazlaca bulunur Metionin Esansiyel a.a.dir. Metabolizmada metillendirme reaksiyonlarında, metil grubu taşıyıcısıdır. Metionin ATP ile aktive edildikten sonra, vücutta istenilen bir molekülü metiller. Örneğin, kolamindeki H2’lerin yerine metionin grubu gelerek kolin bileşiği oluşmaktadır. Vücuda yeteri kadar metionin alınmadığında, vücutta kolin sentezi ve bununla ilgili fosfatid sentezi aksar. Yeterli ölçüde fosfatid yapılmazsa, vücudun yağ metabolizması bozulur. Tüm proteinlerin yapısında bulunur ancak bitkisel proteinlerde yetersiz orandadır. Metionin de lisin gibi kolay bozulan bir a.a.dir. Karbonhidratlar ile beraber ısıtıldığında veya uzun süre depolanması sırasında metionin kaybı oluşur. Lantionin Bir polipepdit olan subtilinin yapıtaşıdır. Bacillus subtilis bakterisi tarafından üretilen ve antibiyotik özellik gösteren bir maddedir. II- Siklik (Halkalı) Yapıdaki Aminoasitler Ø Ø Ø Siklik yapıdaki aminoasitler izosiklik ya da heterosiklik olabilirler. İzosiklik halkadaki atomların hepsi C’dan meydana gelmiştir (benzen halkası), heterosiklik yapıda ise C dışında başka atomlar da bulunur. Heterosiklik olanlar 3 çeşittir Ø Prolidin halkası Ø İmidazol halkası Ø İndol halkası A) İzosiklik Aminoasitler Fenilalanin Ø Ø Ø Esansiyel bir aminoasittir. Proteinlerde % 4-5 arasında bulunur. Tirozin adrenalin ve tiroksin hormonlarının yapısına girer. Metabolizma sırasında fenilalanin hidroksilaz enzimi ile tyrosine dönüşür. Genetik olarak fenilalanin hidroksilaz enzimi olmayan kişilerde kanda fenil alanin düzeyi artar. Kanda maksimum olması fenil ketonüri hastalığının belirtisi olabilir. Çocuklarda geç fark edilmesi sonucu motor ve sinir sistemde kalıcı hasarlar oluşur. Tirozin Ø Esansiyel a.a.dir. Proteinlerin tümünde % 2-6 oranında bulunur. Ø Metabolizmada fenilalanin hidroksilaz enzimi ile fenil alaninden oluşur. Ø fenilalanin CH2 CH NH2 COOH hidroksilaz HO CH2 CH NH2 COOH B) Heterosiklik Aminoasitler Histidin Ø Ø Ø Çocuklar için esansiyel olan bir aminoasittir. Bazik özellikte imidazol halkası içerir. Proteinlerde % 1-3 oranında bulunur. Prolin Ø Ø Ø Ø İmino asittir. Prolidin halkası içerdiği için amino grubu halka oluşumuna katılır. Organizmada glutamik asitten oluşabilir. Hububat proteinlerinde bolca bulunur. Triptofan Ø Ø Ø Ø Ø Esansiyel aminoasittir. Vücutta hemoglobin sentezi için gereklidir. Eksikliğinde kansızlığa neden olur. Nikotinik asitin provitaminidir. Metabolizmada nikotinik aside dönüşebilir. Protein hidrolizinde triptofan elde edilmek isteniyorsa asidik değil, bazik hidroliz uygulanmalıdır. Tahıl ürünleri triptofanca fakirdir. Elastin, kollagen ve jelatinde daha çok bulunur. Proteinlerin yapısında bazı amino asit türevleri de yer almaktadır. Örneğin Ø 4-hidroksi prolin ve 4-hidroksilizin kollagende Ø fosfoserin ve fosfotreonin kazeinde Ø N-metil lizin miyosinde Ø Ø Ø Ø Ø Ayrıca doğada seyrek olarak rastlanan atipik (genelde protein yapısında bulunmayan ancak doğal olarak meydana gelen) amino asitlerde vardır. Örneğin: Allil soğanda L(+) ornitin balık proteinlerinde, peynirlerde argininin mikrobiyal yıkımı ile oluşur. L(+) sitrülin karpuzda, peynirlerde β-alanin pantotenik asitte (B-5 vit.) 3,4 dihidroksifenil alanin (DOPA) baklagillerde bulunan favizm etkeni AMİNOASİT AYIRIMI VE TAYİNİ Ø Ø Ø Ø Ø Bir gıda maddesindeki proteinde hangi amino asitlerin olduğunu belirlemek için , önce gıda maddesi asitler, bazlar veya enzimlerle hidroliz edilerek amino asitlerine parçalanır. A)Fiziksel ve Kimyasal Metodlar: Proteinlerde aminoasitleri serbest hale getirmek için yapılan işleme hidroliz denir. Bu olay 3 şekilde gerçekleştirilebilir. Asit ile hidroliz: Alkali ile hidroliz: Enzimatik hidroliz: Asit ile hidroliz kullanılır. Alınan örneğin yaklaşık 20 katı kadar HCl ilave edilir. Geri soğutucu altında uzun süre (24 saat) kaynatılır. Azot gazı veya vakum altında çalışmak, istenmeyen reaksiyonları engelleyebilir. Ø Serin, Threonin, Sistein aminoasitleri asidik hidroliz sırasında kısmen, tryptofan ise tamamen parçalanır. Ø 6N HCl veya H2SO4 Alkali ile hidroliz Ø Genellikle 2-4 N NaOH veya BaOH2 çözeltisi kullanılır. Alkali hidroliz, asit hidrolizinden daha çabuk meydana gelir. Ø Arginin, sistin, ve sistein aminoasitleri bozulurlar. Aminoasitlerin çoğu deamine olurlar. Ancak triptofan tahrip olmaz. Bu nedenle sadece triptofan miktarı belirlenecekse bazik hidroliz uygulanır Enzimatik hidroliz Ø Çok zaman alıcı olması nedeniyle özel durumlarda kullanılırlar. Enzimatik hidrolizde istenmeyen reaksiyonlar oluşmaz. Ø Enzimler tüm pepdit bağlarını parçalamaz. Özellikle proteinlerin kısmi hidrolizinde kullanılan bir yöntemdir. Tam hidroliz sağlamak için çeşitli enzimler kullanmak gerekir. Örneğin, özel bir enzim olan karboksipeptidaz enzimi sadece karboksil grubuna bağlanmaktadır. Ø Ø Ø Elde edilen hidrolizatlarda hangi amino asitlerin ne kadar olduğunu saptamak için, değişik yöntemler kullanılabilir. HPLC en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Bu cihaz iyon değişimine dayalı ayrım yapan bir kolondan oluşur ve sistemde uygun bir çözücü kullanılarak amino asitler ayrılır (iyon kromotografisi yöntemi). İyon değişiminde kullanılan reçineler asit veya bazik grupları bulundururlar. Asit gruplar COOH-, HSO3 Bazik gruplar ise primer, sekonder, tersiyer ve amin gruplarıdır. Ø Tampon çözeltinin artan pH’ına bağlı olarak aminoasitler iyon değiştirici kolonda ayrılıp farklı zamanda kolondan çıkarlar. Çıkan aminoasitler farklı fraksiyon çözeltileriyle ayrılırlar ve nihidrin çözeltisiyle renklendirilirler. Oluşan rengin şiddetiyle orantılı olarak absorbanslar ölçülmektedir. Ø Kalitatif olarak ince tabaka ve kağıt kromatografi yöntemleri de kullanılabilir. Aminoasitlerin mikrobiyolojik tayini Prensibi: Pekçok mikroorganizma gelişmek için bazı aminoasitlere gereksinim duyarlar. Fakat bunları mikroorganizmalar kendileri sentezleyemedikleri için dışarıdan almak zorunda kalmaktadırlar. Gerek duyulan aminoasitler hazırlanan besiyerine koyulmadığı sürece mikroorganizmalar çoğalamazlar. Belirli a.a. besiyerine eklenerek, çoğalan mikroorganizma yoğunluğu ile besiyerine aktarılan aminoasit miktarı arasındaki ilişki saptanabilmektedir. Ø