AKILCI İLAÇ KULLANIMI Dr. Ayşe S. Şahin AKILCI İLAÇ KULLANIMI (AİK) Kişilerin klinik bulgularına ve bireysel özelliklerine göre; uygun ilacı uygun süre ve dozda kendilerine ve topluma en düşük maliyetle almalarını gerektiren kurallar bütünüdür. Conference of Experts on the Rational Use of Drugs, World Health Organization, Nairobi/Kenya 1985 AİK SÜRECİ Reçeteleme öncesi süreç Tedavi düzenleme ve reçete yazma süreci İlacın temin edilme süreci İlacın kullanım süreci İlacın imha süreci SORUMLULUK SAHİBİ TARAFLAR Üretici Hekim Eczacı Hemşire Diğer sağlık personeli Hasta / hasta yakını Düzenleyici otorite Diğer (Medya, Akademi vb.) DSÖ’nün tahminlerine göre; dünya genelinde ilaçların yarısından fazlası uygun olmayan şekilde reçetelenmekte, dağıtılmakta ya da satılmakta, yaklaşık yarısı akılcı olmayan şekilde kullanılmakta, hastaların beklenenden azı kılavuzlara uygun tedavi edilmektedir. WHO. Promoting Rational use of Medicines: Core components. WHO Policy Perspectives on Medicines. Report WHO/EDM/2002.3 Geneva Refik Saydam Hıfzıssıhha Müdürlüğü tarafından yapılan alan çalışmalarında; İlaç kutu sayısı açısından bakıldığında tanıya uygunluk bakımından yaklaşık % 50’sinin akılcı olmadığı, İlaç maliyetlerine bakıldığında ise yine % 50’sinin akılcı olmadığı ortaya çıkmıştır. UYGUN OLMAYAN İLAÇ KULLANIM ŞEKİLLERİ-1 Çoklu ilaç kullanımı (polifarmasi) İlaçların gereksiz ve aşırı kullanımı Klinik rehberlere uyumsuz tedavi seçimi Yeni ilaçların uygun olmayan tercihi İlaç kullanımında özensiz davranılması (uygulama yolu, süre, doz…) Uygunsuz kişisel tedavilere başvurulması UYGUN OLMAYAN İLAÇ KULLANIM ŞEKİLLERİ-2 Gereksiz yere antibiyotik tüketimi Gereksiz yere enjeksiyon önerilmesi Gereksiz ve uygunsuz vitamin kullanımı Bilinçsiz gıda takviyesi ve bitkisel ürünlerin kullanımı İlaç-ilaç etkileşimleri ve besin-ilaç etkileşimlerinin ihmal edilmesi AKILCI OLMAYAN İLAÇ KULLANIMI (AOİK) Hastaların tedaviye uyuncunun azalmasına, İlaç etkileşimlerine, Bazı ilaçlara karşı direnç gelişmesine Hastalıkların tekrarlamasına ya da uzamasına, Advers olay görülme sıklığının artmasına Tedavi maliyetinde artışa neden olur. AKILCI İLAÇ KULLANIMI İLKELERİ --Hastanın sorununun tanımlanması, --Hekim tarafından doğru tanının konulması, --Uygun ilaç(lar)ın seçimi, --Tedavinin başarısı, yan etkiler ve hastanın uyuncunun değerlendirilmesi --Çoklu ilaç kullanımlarında etkileşimlerin öngörülebilmesi --Tedavinin gerçekleşebilirliği ve maliyetinin değerlendirilmesi TÜRKİYE’DE AİK İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR Sağlık Bakanlığınca (SB) akılcı ilaç kullanımı ile ilgili ilk çalışmalar 1992 yılında başlatıldı. 1992-1994 Hekimlerin ve halkın AİK ile ilgili bilgi ve tutumlarının değerlendirilmesi için saha çalışmaları yapıldı. 1997’de gerekli insan gücünün yetiştirilmesi amacıyla konuyla ilgili kişiler Hollanda’ya “Akılcı ilaç kullanımı eğitici eğitimi” programına gönderildi. 2002’de ilaç politikası geliştirme toplantısı yapıldı Birinci basamağa yönelik tanı ve tedavi rehberleri hazırlandı. 2002-2003 SB tarafından ülke genelinde hekimlere yönelik “Akılcı Farmakoterapi Eğitimleri” düzenlendi 2003/2004 DSÖ‘ nün yayınladığı AİK ile ilgili rehberler Türkçe yayınlandı ve AİK eğitimlerinde kullanılmaya başlandı. Akılcı ilaç kullanımı eğitimleri tıp, eczacılık, sağlık bilimleri fakültelerinin eğitim programına alındı. 2010 tarihinde SB İEGM bünyesinde Kullanımı Şube Müdürlüğü’ kuruldu. ‘Akılcı İlaç SB’nın yeniden yapılanması sonrasında Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu bünyesinde “Akılcı İlaç Kullanımı ve İlaç Tedarik Yönetimi Dairesi” ne bağlı Akılcı İlaç Kullanım Birimi olarak faaliyetlerini yürütmektedir. 2012-2013 SGK ile Marmara Ü. “AİK’e Yönelik Alt Yapı Oluşturma ve Geliştirme Projesi” ni gerçekleştirdi. SB tarafından “Akılcı İlaç Kullanımı Ulusal Eylem Planı 2014-2017” hazırlandı. Hekim, eczacı, yardımcı sağlık personeli, halk ve ilaç sektörü için faaliyetler planlandı. “AİK yapılanması ve koordinasyon” başlığı altında faaliyetler planlandı. Akılcı ilaç ile ilgili çalışmaların yürütülmesi yapılanmanın tamamlanması ve güçlendirilmesi hedefiyle merkez yapının desteklenmesi İl temsilciliklerinin yeniden yapılandırılması Hastanelerde bulunan AİK ekiplerinin yeniden oluşturulması, görev ve sorumluluklarının belirlenmesi “HEKİM” başlığı altında toplam 29 faaliyet planlandı. Hekimler için AİK uygulamaları ile ilgili bilgilendirme materyallerinin oluşturulması, Tıp ve diş hekimliği fakültelerinin eğitim müfredatına AİK ile ilgili ders ve staj programlarının eklenmesi, Asistan hekimlerin eğitimine AİK ‘in eklenmesi, Bilimsel toplantılarda AİK konusuna yer verilmesi, E-reçete sisteminde ilaçların yan etki ve etkileşimlerinde uyarı verebilen bir sistem alt yapısının oluşturulması vb. Reçete Bilgi Sisteminin işlerliğinin artırılması “Eczacı” başlığı altında 17 faaliyet planlandı. Hastane eczacılarına ve serbest eczacılara yönelik meslek içi eğitimlerin planlanması ve uygulanması Eczacıların ilaçlarla ilgili bilgilere ulaşabileceği yazılım geliştirilmesi ve kullanıma sunulması Yardımcı sağlık personeli başlığında 12 faaliyet planlandı. Yardımcı sağlık personeli yetiştiren programların eğitim müfredatına AİK ile ilgili ders ve stajların eklenmesi Aile hekimliği ve toplum sağlığı merkezlerinde çalışan yardımcı sağlık personellerine yönelik hizmet içi programlarında AİK konusunun işlenmesi “Halk” başlığı altında 23 faaliyet planladı. AİK ile ilgili tanıtım etkinlikleri ve eğitim seminerleri düzenlenmesi Çocukların için yaşlarına uygun olacak şekilde AİK konusunda bilgilendirme yapılmasının sağlanması Bitkisel ilaçların bilinçsiz kullanımı ile ilgili AİK kapsamında farkındalık oluşturulmasının sağlanması “İlaç Sektörü” başlığı altında 13 faaliyet planlandı. Ürün tanıtım temsilcilerine yönelik kayıt sisteminin oluşturulması ve AİK konusunu da içeren yeterlilik eğitimi verilmesi Hemşirelik Uygulamalarında AİK İlkeleri --Hakkında yeterli bilgi sahibi olmadığı ilaçları uygulayacaksa; ilacın kısa ürün bilgisini, kullanma talimatını dikkatle okumalı ve gerektiğinde hekime ya da eczacıya danışmalıdır. -- Çalıştığı kuruluşta/serviste daha sık kullanılan ilaçlar hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olmalıdır. Ulusal düzeyde temel ilaç listelerinde yer alan ilaçlar hakkında yeterli bilgiye sahip olmalıdır. --Genel farmakodinamik ve farmakokinetik ilkeler, ilaç uygulama yolları ve farmasötik şekiller konusunda, ilacın terapötik aralığı hakkında bilgi sahibi olmalıdır. -- İlaçların kontrendike olduğu durumlar hakkında genel olarak bilgi sahibi olmalıdır. Özellikle ilaç uygulaması sırasında bu bilgilere gereksinim duyduğunda, ilacın kısa ürün bilgisi/kullanma talimatı bilgilerinden yararlanmalı, hekimden yardım almalıdır. --Çalıştığı birimde ilaçların muhafaza edildiği yerlerin nem, ısı ve ışığa duyarlılık, hijyen koşulları gibi özelliklerine dikkat etmelidir. İlaç muhafaza edilen odalar, dolaplar, ilaç kutuları vb.nin güvenliğini sağlamalıdır. Bu, özellikle kontrole tabi ilaçlar ve reçeteleri açısından çok daha önemlidir. -- İlaç uygulama genel prensiplerinin gerektirdiği şartları eksiksiz yerine getirmelidir. -- İlacın uygulanacağı yerin fiziksel özelliklerinin uygulama işlemi için uygunluğuna dikkat etmelidir. --İlaç uygulaması ile ilgili özetlenebilecek 8 “doğru”ya aşırı özen gösterilmelidir. 8 Doğru (8 D) İlkesi -Doğru -Doğru -Doğru -Doğru -Doğru -Doğru -Doğru -Doğru Hasta İlaç İlaç Şekli/Formu Doz Zaman Yol Kayıt Yanıt --Hasta ve hasta yakınını uygulama öncesinde, tedavi uygulaması hakkında bilgilendirmelidir. -- Reçetedeki/istem formundaki bilgileri kontrol etmelidir. Benzeri bilgilerin kontrolü elektronik ortamdaki istemler için de uygun şekilde yapılmalıdır. --İlaç uygulaması öncesinde hastanın hastalığı ve kullanmakta olduğu diğer ilaçlardan haberdar olmalıdır. --Uygulanma öncesinde ilacın son kullanma tarihine bakmalıdır. -- İlacı, hijyen koşullarına azami dikkat göstererek hazırlamalıdır. --İlaçların hekimin önerdiği ticari/jenerik adı, dozu, veriliş yoluna bağlı kalarak kullanmalı, hekimin bilgisi/onayı dışında herhangi bir farklı uygulama yapmamalıdır. -- Uygulama sonrası hastayı işlemin sonucundan haberdar etmelidir. --Kontamine atıkları güvenli biçimde atmalı/atıldığından emin olmalı, prosedürlere eksiksiz uymalıdır. --İlaç uygulama saatlerinin besinlerle etkileşme riski taşıyıp-taşımadığına dikkat etmeli, gerektiğinde hekimin bilgisi dâhilinde yemek ya da ilaç uygulama saatlerinde değişikliğe gitmelidir. -- İlaç uygulaması sırasında ve sonrasında olası karşıt etkilere karşı dikkatli olmalıdır. --İlaç tedavisi sırasında etkisizlik yönünde tespitleri olursa, bunları hekime iletmelidir. Bu bakımdan hemşirenin, hastaya ilacın hangi amaçla verildiğini bilmesi gerekir. İlacın işlevini biliyor olması, bu bakımdan oldukça önemlidir. -- Evde bakım yapan hemşirelerin daha sık karşılaşabildiği konulardan biri de reçetesiz satılan ilaç/ürün kullanılmasıdır. Bazen hastanede yatan hastalarda da benzeri sorunla karşılaşılabilir. Bu şekildeki kullanımların yol açacağı etkileşim vb. sorunlar konusunda dikkatli olmalıdır. Sık tüketilen bu tür ilaç/ürünler hakkında bilgi sahibi olmalıdır. --Yatan hastanın, taburcu olurken kullanmakta olduğu/doktorunun talimatıyla kullanacağı ilaçları varsa, hastanın bunları yanına aldığından emin olmalı ve gerekli hatırlatmayı yapmalıdır. AİK uygulamalarında Hemşirenin Mesleki ve Yasal Sorumluluğu Hemşirelik Yönetmeliği Hemşirelik Yönetmeliğinde değişiklik yapılmasına dair yönetmelik Hastane hizmet Kalite standartları; AİK ile ilgili kılavuz Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği Beşeri Tıbbi Ürünlerin Güvenliliğinin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik Hemşirenin tedavi ve ilaç uygulamalarıyla ilgili sorumlulukları 8 Mart 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Hemşirelik Yönetmeliği’nde şu şekilde ifade edilmiştir: “Hemşireler; tıbbî tanı ve tedavi planının uygulanmasında; hekim tarafından, acil durumlar dışında yazılı olarak verilen tedavileri uygular, hastada beklenmeyen veya ani gelişen durumlar ile acil uygulanması gereken tanı ve tedavi planlarında müdavi hekimin şifahi tıbbi istemini kabul eder. Bu süreçte hasta ve çalışan güvenliği açısından gerekli tedbirleri alır. Hastaya lüzumu halinde uygulanmak üzere hekim tarafından reçete edilen tıbbî talepleri bilimsel esaslara göre belirlenen sağlık bakım, tanı ve tedavi protokolleri doğrultusunda yerine getirir. Tıbbi tanı ve tedavi işlemlerinin hizmetten faydalanana zarar vereceğini öngördüğü durumlarda, müdavi hekim ile durumu görüşür, hekim işlemin uygulanmasında ısrar ederse durumu kayıt altına alarak hekimin yazılı talebi üzerine söz konusu işlemi uygular. Tıbbî tanı ve tedavi girişimlerinin hasta üzerindeki etkilerini izler, istenmeyen durumların oluşması halinde gerekli kayıtları tutarak hekime bildirir ve gerekli önlemleri alır. Tüm uygulamalarını kayıt altına alır (Madde 6).” 19 Nisan 2011 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan “Hemşirelik Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”te ise uzman hemşire tanımı eklenmiş; görevleri; “Hastalara uygulanan tıbbi tanı ve tedavi işlemlerine ilişkin karşılaşılan kritik durumlarda, uygun kararın verilmesinde hemşirelere danışmanlık yapar, meslekî gelişimleri açısından hemşirelere yardımcı olur. Hasta ve ailesinin eğitimini planlar. Hastaları, bakım ve tedavi yöntemleri ile olası yan etkileri hakkında bilgilendirir. Hastaların güncel ve güvenilir sağlık bilgisine ulaşmasını sağlar” olarak tanımlanmıştır. FARMAKOVİJİLANS pharmakon (ilaç)+vigilans (uyanık olmak) İlaç güvenliliği ile ilgili sorunların saptanması, izlenmesi, değerlendirilmesi, kısa ve uzun dönemde ortaya çıkması olası ters ilaç reaksiyonlarının (TİR) önlenmesi ya da en aza indirilmesi ile uğraşan çalışma alanı İlaç güvenliliği izlemi A.B.D.’de Yılda yaklaşık 100 000 kişi ilaç yan etkileri nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Yılda 2 milyona yakın kişi ilaç yan etkileri nedeniyle hastanelere başvurmaktadır. TİR: Bir ilacın onaylanmış tıbbi amaçlarla normal dozlarda kullanımı sırasında ortaya çıkan zararlı ve genelde amaçlanmamış tesiri A-tipi TİR: ilacın normal dozda alınmasıyla kullanım amacını oluşturan farmakolojik etkinin artmasına veya kullanım amacı dışındaki etkilere bağlı olarak gelişebilir. B-tipi TİR: Öngörülemeyen, doza bağlı olmayan, olağandışı ve potansiyel olarak tehlikeli olabilen reaksiyonlar C-tipi TİR: İlaçların uzun süre çok sayıda hastada rutin kullanılmaları halinde saptanan tesirler. Ciddi TİR: Ölüme, hayati tehlikeye, hastaneye yatmaya veya hastanede kalma süresinin uzamasına, kalıcı veya belirgin sakatlığa, iş göremezliğe, konjenital anomaliye veya doğumsal bir kusura neden olan ters ilaç reaksiyonları Ters olay: Bir ilacın uygulanmasından sonra ortaya çıkan istenmeyen ve tedavi ile nedensel ilişki bulunma şartının mutlaka aranmadığı olumsuz durum Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM) Advers etki bildirim formu Advers Etki Bildirim Formu