289 AVRASYA DOSYASI YUNAN ORTODOKS KİLİSESİ’NİN MAL VARLIĞI VE BU MAL VARLIĞININ YÖNETİMİ Turgay C‹N* The aim of this article is to reveal the historical and present situation of property accumulation and management of the Greek Orthodox Church. Accordingly structural organization of the Church and legal aspects of the subject are briefly examined. Giriş H ıristiyanlığın ilk ortaya çıkışından ve İsa’nın çarmığa gerilmesinden sonra, İsa’nın havarilerinden beşi ayrı birer kilise kurmuşlardır. O zamandan beri Hıristiyanlık dininde beş Patrik vardır. Patrik dendiğinde, aslında yalnız bölge piskoposları arasında önde gelenleri anlaşılmaktadır. Bunlar Roma, İstanbul, Antakya, Kudüs ve İskenderiye Patrikhaneleri’dir. Roma Patrikhanesi bu beş patrik arasında protokolde en önde geleniydi. İmparator Justinianus zamanında da bu böyleydi. Diğerleri de büyük patriklerdi. Bu en büyük beş piskoposun (patriğin) içinde İstanbul dışındakiler, yani Roma, Antakya, Kudüs ve İskenderiye Hıristiyanlığın neşet ettiği Aziz Pavlos’un (Paul) ve Aziz Petro’nun (Pierre) kiliseler kurduğu, ilk cemaatlerin kurulduğu Apostolik Piskoposluklar’dır. Yani bunlar havarilere ait episkopal makamlardır. Bu piskoposlar içinden sadece İstanbul Patrikliği’nin bu vasfı yoktur. Çünkü İstanbul, Hıristiyanlığın ilk ortaya çıkışında Aziz Pavlos’un veya Aziz Petro gibi havarilerin gelip cemaat kurup, vaaz verip, mektup yazdığı, başka bir deyişle mukaddes yerlerden değildir. Burası çok ilginç ve düşündürücüdür. Öyleyse, İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi bugün Yunanlılar için neden bu kadar önemlidir ve ‘kutsaldır’? Bu sorunun cevabı mutlaka araştırılmalı ve iyi anlaşılmalıdır. Roma ayrıldıktan sonra, Ortodoks dünyasında dört patrik kalmıştır. Birbirinden bağımsız olan bu dört patrikliğin görev ve yetki alanları da sırasıyla aşağıdaki gibi belirlenmiştir: Antakya Patrikhanesinin görev ve yetki alanı, Suriye, Lübnan, Irak, İran, bütün doğu Arap dünyasını, başka bir deyişle, bütün Maşrık’ı kapsamaktadır. Kudüs Patrikhane- * Dr., Ege Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi Devletler Hukuku Anabilim Dal› Ö¤retim Görevlisi Avrasya Dosyas›, Enerji Özel, Bahar 2003, Cilt: 9, Say›: 1, ss. 289-298. 290 TURGAY C‹N/YUNAN ORTODOKS K‹L‹SES‹N‹N MAL VARLI⁄I... si’nin görev ve yetki alanı ise, Filistin (İsrail), Ürdün, Arap Yarımadası ve Sina Dağı’dır. İskenderiye Patrikhanesinin görev ve yetki alanı ise bütün Afrika Kıtasını kapsamaktadır. Bunların dışında kalan diğer bölgeler (Türkiye, Yunanistan’ın Aynaroz Kutsal Dağ- bölgesi, Girit, Menteşe (Oniki) Adalar, Kuzey ve Batı Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika, Avustralya ve Yeni Zelanda) İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesinin görev ve yetki alanına dahildir. Özellikle bu bölgelerdeki cemaat, 1923 Lozan Barış Anlaşması’ndan sonra önce Yunanistan’a göç edip, orada tutunamayınca, Amerika’ya, Avustralya’ya ve diğer devletlere göç edenlerden oluşmaktadır. Bugünkü Yunan Ortodoks Kilisesi de bu esasa göre bölünmüştür. Buna göre Yunan Ortodoks Kilisesi, üç Patrikhane ve bağımsız, özerk (autocephal - aftokefal) olan ‘Atina ve Bütün Yunanistan Başpiskoposluğu’ndan oluşmaktadır. Ayrıca, bu Patriklerin dışında bağımsız (autocephal-aftokefal) ve özerk (otonom) diye tabir edilen Kiliseler olduğu gibi, ulusal Patriklikler de vardır. Bu Ulusal Kiliseler ve Patrikhaneler; Moskova, Belgrad (Sırp Ortodoks), Bükreş ve Sofya Patriklikleridir. Özerk (aftokefal) Kiliseler ise, Yunanistan, Arnavutluk, Kıbrıs, Çekoslovakya, Polonya, Sina ve Gürcistan kiliseleridir. Özerk Kiliseler dini ve idari işlerde bağımsız olmakla birlikte Patrikhanelere bağlı ve bütün Ortodoksları bağlayıcı kararlar alabilme yetkisi bulunmayan kiliselerdir. Bugünkü Yunan Ortodoks Kilisesi de bu esasa göre bölünmüştür. Buna göre Yunan Ortodoks Kilisesi, üç Patrikhane1 ve bağımsız, özerk (autocephal-aftokefal) olan ‘Atina ve Bütün Yunanistan Başpiskoposluğu’ndan oluşmaktadır. Bugün bu üç Patrikhane sırasıyla şunlardır: İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi, Kudüs Rum Patrikhanesi, İskenderiye Rum Patrikhanesi. Yunanlılara göre, bu Patrikhanelerin üçü de eşit statüdedir. Ancak İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi eşitler arasında birinci sıradadır. Yunan Ortodoks Kilisesi örgütlenmesini ve yönetimini bu Patrikhaneler ile Atina ve Bütün Yunanistan Başpiskoposluğu tarafından gerçekleştirmektedir. Yunanistan Kilisesi deyince, Yunan Devleti sınırları içindeki kiliseler anlaşılmaktadır. Yunanistan sınırları içindeki 1 Asl›nda Ortodoks Antakya Patrikhanesi de vard›r. Ancak Antakya Kilisesi fiam’a tafl›nm›flt›r. Antakya-fiam Patrikhanesinin Cemaati Arap’t›r. ‹badet dili de Arapça’d›r. Bu nedenle Antakya-fiam Patrikhanesini Yunan Ortodoks Patrikhaneleri aras›nda saym›yoruz. AVRASYA DOSYASI 291 kilise ve manastırların bir kısmı, bağımsız olan Atina ve Bütün Yunanistan Başpiskoposluğuna bağlı iken, ‘Neon Horon - Yeni Ülkeler’ adıyla da bilinen diğer bir kısmı da İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesine bağlıdır. Buna göre, Yunanistan sınırları içinde kalan Menteşe Adaları (Oniki Ada) Kilisesi ile kısmen özerk olan Girit Kilisesi İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi'ne bağlıdır.2 Yunanistan sınırları dışındaki kiliseler, Avustralya, Güney ve Kuzey Amerika, Afrika ve Asya olmak üzere bütün dünyaya yayılmış bulunmaktadır. Hatta Yunan Kilisesi yoksul Afrika Devletlerindeki zenci gençlere Yunanca ve Yunan Ortodoks dinini öğreterek, Hıristiyanlaştırma ve Yunanlılaştırma faaliyetlerini yürütmektedir. Ortodoks Yunan dinini yaymakla, Yunanlılaştırma da gerçekleştirilmektedir. Burada da tabii ki paranın önemi ve gücü ortaya çıkmaktadır. Kilisenin bağımsızlığı, ayakta kalabilmesi, Hıristiyanlaştırma ve Yunanlılaştırma faaliyetlerinde ekonominin etkisi ve gerekliliği apaçık ortadadır. Bunun farkında olan Ortodoks Yunan Kilisesi geçmişte olduğu gibi, bugün de mal varlığı edinmeye büyük önem vermektedir. İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi bu nedenle Vatikan gibi, devlet içinde devlet statüsünü kazanabilmek için, Patrikhane çevresindeki evleri satın alarak veya cemaatine aldırtarak hem mal varlığını (ekonomik gücünü) artırmakta hem de yukarıda belirttiğimiz gibi Hıristiyanlaştırma ve Yunanlılaştırma amaçlarına ulaşmaya çalışmaktadır.3 Bugün Yunan Ortodoks Kiliseleri ruhanileri arasında dini konularda –doğmalar konusunda-, örneğin ibadetlerin nasıl, nerede, ne şekilde ve kim tarafından yapılıp yaptırılacağı hususlarında herhangi bir anlaşmazlık, tartışma yoktur. Kiliseler arasındaki anlaşmazlıklar siyasi niteliktedir.4 Yunan Kilisesi, geleceğe yönelik olarak, büyüme/ gelişme, Hıristiyanlaştırma, Yunanlaştırma ve ‘kaybedilen ancak unutulmayan’ Anadolu Türk topraklarının yeniden nasıl elde edilebileceği konularında 2 3 4 Ocak 1996’da Kardak adas› krizinde, ‹stanbul Fener Patri¤ine ba¤l› olan Kilimli adas› Papaz›n›n Yunan bayra¤›n› Kardak adas›na dikmesi de çok manidard›r. Bir oluflumun devlet statüsünü kazanabilmesi için, afla¤›da sayaca¤›m›z en az üç temel unsuru bir arada bulundurmas› gerekmektedir. Bunlar› flu flekilde s›ralayabiliriz: a-Halk (millet, insan toplulu¤u) b-Ülke (toprak) c-Siyasi iktidar (hükümet) ve d-Bir de egemenlik. Bu konuda genifl bilgi için bkz. Hüseyin Pazarc›, Uluslararas› Hukuk Dersleri, II. Kitap, Gözden Geçirilmifl 3. Bask›, (Ankara: Turhan Kitabevi, 1993), s. 5. ‘...iflin asl›n›n bir din meselesi olmay›p bir siyaset ifli olmas›d›r. Zaten tarih boyunca iflin içinde siyasi sebep olmad›kça ruhaniler s›rf dini meseleler üzerinde kongreler kurma zahmetine katlanm›yorlar... Ruhaniler, din meselelerinde söyleyeceklerini en afla¤› 1500 y›l önce söylemifller; teolojik hünerlerini son damlas›na kadar tüketmifllerdir. Bunlar›n sonucu olarak ortaya getirdikleri kesin do¤malardan ayr›lmad›klar› için yeni din meseleleri tart›flmalar›na hiç lüzum yoktur... Bizans zaman›nda din anlay›fl› nas›l idiyse bugün de öyledir. Din meseleleri onlar için çoktan kapanm›fl bir kitapt›r. Do¤malar›, ayinleri tekrarlamak yeter.’ Niyazi Berkes, ‘Panortodoks Kongresi’, Yön, say› 90, (18 Aral›k 1964), s. 11. Ayn› yaz› için bkz. Niyazi Berkes, Patrikhane ve Ekümeniklik, (‹stanbul: Kaynak Yay›nlar›, 2002), s. 40. 292 TURGAY C‹N/YUNAN ORTODOKS K‹L‹SES‹N‹N MAL VARLI⁄I... görüşler, siyasi taktik ve stratejiler tespit etmektedir. Bu stratejilerin gerçekleştirilmesi ve faaliyetlerin yürütülmesi için de paraya ihtiyaç vardır. Yunan Ortodoks Kilisesi’nin, Yunan milliyetçiliğini savunduğunu ve muazzam toprak mülkiyetine sahip olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Sahip olduklarını ekonomik güç, kiliselerin bağış yolu ile topladığı ve mülklerinden elde ettiği gelirlerle oluşmaktadır. Ancak Yunan Devleti, Kilisenin bu muazzam toprak varlığını kontrol etmek için çeşitli dönemlerde yasal düzenlemeler yapma yoluna gitmişse de, bu yasal düzenlemeler kilisenin tepkisiyle karşılanmıştır. Yunan Devleti, bu nedenle kiliselerin mülklerine dokunamamaktadır. Osmanlı Devleti, Ortodoks Hıristiyan kilise ve manastırlarına malî özerklik ve vergi muafiyetleri tanımıştır. I. Yunan Ortodoks Kilisesinin Mal Varlığı Yunan Kilisesi kurulduğu tarihten itibaren amacına ulaşabilmek için mal varlığına ihtiyaç duymuştur. Bu mal varlığı da inanmışların bağışları ve diğer yöntemlerle oluşturulmaktadır. Aynı durum Yunan Ortodoks Manastırları için de geçerlidir. Kilisenin mal varlığının artmasının nedenleri çok ve çeşitlidir. Kilisenin mal varlığının artırılmasında hiç şüphesiz kilise yönetiminin rolü çok büyüktür. Kilise yönetimleri, elde ettikleri gelirlerin büyük bir oranını mal varlıklarını artırmak için kullanmaktadırlar. Ayrıca inanan kişilerin bağışları yanında, kiliseye devlet desteği ve özellikle kilise ve manastırların az vergi ödemeleri veya tamamen vergiden muaf tutulmaları da Yunan Kilisesinin mal varlığının artmasına neden olmuştur.5 Zamanla kilisenin mal varlığı o kadar çok artmıştır ki, bazı Bizans İmparatorları kilisenin mal varlığını sınırlandırma ihtiyacını dahi duymuşlar ve kiliselerin mal edinmelerini yasaklamışlardır.6 Kilise, arazilerinden ve diğer yöntemlerle elde ettiği gelirleri ibadet edebilme ihtiyaçlarını karşılamak için kullandığı gibi, ayrıca hayır işleri için de kullanmaktadır. Yunan Kilisesi, Osmanlı döneminde de mal varlığını hatırı sayılır biçimde arttırmıştır. Osmanlı Devleti, Ortodoks Hıristiyan kilise ve manastırlarına malî özerklik ve vergi muafiyetleri tanımıştır. Ancak Yunanlılar, Osmanlı Devletine karşı ayaklanıp da yeni bir Yunan Devleti kurunca, Yunan yönetimi tarafından çıkartılan 5 6 G. Kronç, ‹ ekklisiastiki perusia kata tus okto protus eones, Atina, 1935; ‹. M. Konidaris, O Nomos 1700/1987 Ke i Prosfati Krisi Stis Shesis Ekklisias Ke Politias, (Atina, 1991), s. 85. Konidaris, ibid., s. 85. AVRASYA DOSYASI Bütün Avrupa devletlerinde olduğu gibi, Yunanistan’da da nüfus sorunları yaşanmakta, yıllardır nüfus artmamaktadır. 293 yasalarla kilisenin ve özellikle manastırların mal varlıkları önemli ölçüde azaltılmış ve el değiştirmiştir.7 Yunanistan’daki kilise ve manastırların muazzam, belirlenemeyecek (anipologisti) miktarda mal varlığı olduğu tahmin edilmektedir. Yunanistan’daki Ortodoks Kiliselerinin büyük arazileri, maden ve taş ocakları, balık çiftlikleri, otelleri ve bazı şirketlerde ortaklıkları dahi vardır. Bugün Yunan Kilisesi, mevcut mal varlığı ile yetinmeyip yeni mal varlıkları da edinmekte ve ekonomik olarak güçlenmeye çalışmaktadır. Yunanistan’da yapılacak olan 2004 olimpiyatları öncesi, Yunan Ortodoks Kilisesi ülkedeki otel inşaatları ile de ilgilenmektedir. Çok sayıda gayri menkule sahip olan Yunan Kilisesi, otel yapmak için kolları sıvamış durumdadır.8 Bütün Avrupa devletlerinde olduğu gibi, Yunanistan’da da nüfus sorunları yaşanmakta, yıllardır nüfus artmamaktadır. Yunanistan’da ölümler, doğumlara göre daha fazladır.9 Doğumlar artmadığı için genç nüfus gittikçe azalmaktadır. Hatta Yunan Sosyal Sigortalar Kurumu (İKA) iflasın eşiğindedir. Yunanistan, Batı Trakya bölgesinde hâlâ Yunan nüfus lehine ‘nüfus dengesinin sağlanamamış’ olmasından kaynaklanan kaygılarını dile getirmektedir.10 Yunanlı nüfusun azaldığını düşünen Yunan yönetimi, 3. çocuğu yapacak ailelere 1892 sayı ve 1990 tarihli yasa gereği, Yunan Devleti tarafından maaş bağlamaktadır. Yunan devletinin, bu yardımlarından Yunan uyruklu Batı Trakya Müslüman Türkleri de yararlanmaktadır. Dolayısıyla Yunanlıların iddiasına göre, Yunanistan’da Müslüman Türk azınlığın nüfusu böylece 7 8 9 10 Konidaris, ibid., s. 86. http://www.greece.gr/BUSINESS/Infrastructure/relestate1.stm Yunanistan’da 1991 y›l›nda do¤umlar % 0,1 ; ölümler % 0,93; 1998 y›l›ndaki do¤umlar % 0,96; ölümler % 0,98; 1999 y›l›ndaki do¤umlar %0,96; ölümler ise % 0,98’dir. Yunanistan’da on y›lda bir nüfus say›m› yap›lmaktad›r. Buna göre, Yunanistan’›n 1971 y›l›ndaki nüfusu 8.768.372, 1981’de 9.739.509, 1991’de 10.259.900 ve 2001 say›m›nda da 10.964.020’dir. Burada görülen nüfus art›fl›n›n nedeni, özellikle Sovyetler Birli¤i çöktükten sonra yabanc›lar›n baflka bir deyiflle sözde Pontuslular›n ve di¤erlerinin Yunanistan’a iltica etmeleridir. http://www.statistics.gr/eng-tables/hellas-in-numbers-eng.pdf. Gümülcine’de Türkçe olarak yay›nlanan ve Bat› Trakya Türklerinin haftal›k gazetesi ‹leri’nin 13 Aral›k 2002 tarihli ve 1064 say›l› nühsas›nda yay›nlanan yaz›n›n bafll›¤›: ‘Bat› Trakya, Yaflanacak Yer’ olup yaz› aynen flöyledir: ‘Devlet, Bat› Trakya’n›n yaflanacak bir yer oldu¤unu keflfetti¤inden, buralar› insanla ama ‹sa kulu olacak, doldurmak istiyor... Var olanlar› ma’nen ve maddeten desteklemekten baflka, Rusya taraflar›ndan getirdi¤i yahut getirtti¤i Pontuslulara da ayni cömert elini, öteden beri oldu¤u gibi, bugün de uzatmaktad›r. ‹fl buluyor; kira paralar›n› ödüyor; ev veriyor, maliyetine... Peki, ya beri tarafta olan bizler? Bizlere ne veriyor? Bol bol güler yüz ile tatl› dil veriyor, veya, gösteriyor... Avrupa Birli¤i’ymifl! Als›nlar da, bunu, bafllar›na çals›nlar... H.’ 294 TURGAY C‹N/YUNAN ORTODOKS K‹L‹SES‹N‹N MAL VARLI⁄I... Yunan Devleti eliyle çoğaltılmaktadır. Durum böyle olunca, ‘soruna’ bir Orta Çağ mantığı ile çözüm bulmak amacıyla Atina ve Bütün Yunanistan Başpiskoposu Hristodulos devreye girerek, Batı Trakya’da yaşayan ve çok çocuklu olacak her Hıristiyan aileye, kilise tarafından her ay 40.000 drahmi (tahminen 130 ABD doları) maddi yardım yapılacağını açıklamıştır.11 Başpiskoposun verdiği mesajdan ilham alan Dedeağaç Metropoliti de, yıllardan beri kilisenin Yunan hazinesine kaptırmamak için direndiği kilise arazilerinden bir kısmının çok çocuklu Ortodoks Hıristiyan ailelere dağıtılacağını duyurmuştur.12 Yunanistan sınırları dışındaki Yunan Ortodoks kiliselerinin de çok büyük mal varlıkları vardır. Yunanistan sınırları dışındaki Yunan Ortodoks kiliseleri mevcut mal varlıkları ile yetinmeyip, bugün de gayri menkul satın almaya devam etmektedir. Yunan ve yabancı gazetelerde sık sık ‘Yunan Kilisesi Short North’da gayri menkul satın aldı’13 türünden haberlerle karşılaşılmaktadır. Kısacası, Yunan Ortodoks Kilisesinin mal varlığı sadece Yunanistan’da değil, bütün dünyada mevcuttur ve bunun miktar ve değerini tespit etmek de bir hayli zordur. Burada örnek olarak Girit Kilisesi’nin 31.12.1998 tarihindeki bir yıllık gelirlerinin toplamı 51.917.563 Yunan Drahmisi, giderlerinin toplamı ise 30.437.846 Yunan Drahmisidir. Gelir ve gider arasındaki 21.479.717 Yunan Drahmilik tutar ise Girit Kilisesinin 1998 yılı sonunda elde ettiği kârdır.14 01.02.2000 tarihinde yayınlanan ve Girit Başpiskoposluğunun 31.12.1999 tarihine kadar tespit edilen 1999 yılı gelir ve giderleri aşağıdaki gibidir: Toplam gider 73.320.244 Yunan 11 12 13 14 Atina’da ‹ngilizce olarak yay›nlanan, ancak elimizdeki küpürden tarihini tespit edemedi¤imiz Athens News Gazetesinde ‘Church to offer land to poorer families in Thrace’ bafll›kl› yaz› aynen flöyledir: ‘The Autocephalus Orthodox Church of Greece is further bolstering its campaing to increase the birthrate of its flock, with bishops in Evros prefecture offering a plot of land to poor large families. The Metropolitans of Alexandroupoli, Didymotiho and Orestiada and Soufli issued an announcement stating that, families with three or more children and affiliated with local parishes could apply to the Church to receive the land. Eligible families would have to prove they owned no home or land to build a residence in an any urban area of the region. The deadline for submissions is july 20. In june, the Holy Synod decided to begin paying a monthky benefit of 40.000 drachmas (130) to women in the region of Thrace who have a third child. Payment of the benefit has been scheduled to begin in September. Archbishop of Athens and All Greece Christodulos, who presided over that meeting, had earlier this year underlined the dangers of Greece’s falling birth rate, saying it was the country’s leading problem. Christodoulos said the Holy Synod had been ‘forced into action’ by an announcement from the Thrace Metropolitan that of the 10 children born in the area over Chritmas, seven were from the Moslem minority and three from the Christian majority. According to the latest figures, mortality rates in Greece are outpacing the birthrate. Eurostat reports that Greece has an average birthrate of 1.31, compared to the European average of 1.44. The average life span of a Greek male 75 years, with Greek women living to the age of 80 on average.’ Turgay Cin, Yunanistan’daki Müslüman Türk Az›nl›¤›n Din ve Vicdan Özgürlü¤ü, (Ankara: Seçkin Yay›nlar›, 2003), s. 19. http: www. centralohio.thesource.net/97/nov/207.html http://www.iak.gr/Greek/FiloptoxoIAKapolog98.htm AVRASYA DOSYASI 295 Drahmisi, Toplam gelir 99.605.051 Yunan Drahmisi, geriye kalan 26.284.807 Yunan Drahmilik tutar ise kârdır.15 27.02.2001 tarihinde yayınlanan ve 2000 yılına ait toplam giderler 54.739.981 Yunan Drahmisi, toplam gelir 66.132.240 Yunan Drahmi olup 11.392.259 Drahmilik kâr söz konusudur.16 II. Yunan Ortodoks Kilisesi’nin Mal Varlığının Yönetimi Yunan Kilisesinin, manastırlarının ve ibadethanelerinin mal varlığının yönetimi, Yunan Kilisesinin Tüzüğünde, 590 sayılı ve 1977 tarihli, 1700 sayılı ve 1987 tarihli yasalarla düzenlenmiş bulunmaktadır. Metropolitliklerin mal varlığının yönetimi de, kutsal kurallar ile 590 sayılı ve 1977 tarihli yasa hükümlerine uygun bir biçimde ilgili Metropolitler tarafından gerçekleştirilmektedir. Kilise Bölgesi mal varlığının yönetimini de, Kilise Kurulu, 8 sayılı 1979 tarihli talimatname kurallarına uygun olarak yapmaktadır. Manastırların mal varlığının yönetimi ise, tek düze olmayıp çok karmaşıktır. 4684 sayılı ve 1930 tarihli yasanın yürürlüğe girmesi ile manastırların mal varlığı koruma altına alınmış ve paraya çevrilebilir nitelik kazandırılmıştır. Mal varlığı yönetimini gerçekleştiren kurulların oluşumunu şu şekilde kısaca inceleyebiliriz: A. Merkezî Yönetim Kurulu 1700 sayılı ve 1987 tarihli yasanın 8. maddesinde ‘Kilise Mal Varlığının Yönetiminin Örgütlenmesi’ düzenlenmiştir. Aynı yasanın diğer maddelerinde de Yunan kiliselerinin ve manastırlarının taşınmaz mal varlıklarının yönetimi, kamuya intikal ettirilmeleri tanzim edilmiştir. 8. maddenin 1. paragrafına göre; Kilise Mal Varlığı Yönetim Örgütünün, Merkezi Yönetim Kurulu yedi kişiden oluşmaktadır. Bu yedi kişiden biri, Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından Başkan ve yedek üye olarak atanır. Üç üye yedekleri ile birlikte Sürekli (Daimi) Kutsal Meclis (Sinod) tarafından atanır. Diğer üç üye de yine yedekleri ile birlikte Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı tarafından atanır. Yedek üyeler, asıl üyenin yokluğunda, bir engelinin bulunması ve normal üyenin herhangi bir nedenle toplantıya gelmemesi durumlarında toplantıya katılır. 15 16 http://www.iak.gr/Greek/FiloptoxoIAKapolog99.htm http://www.iak.gr/Greek/FiloptoxoIAKapolog2000.htm 296 TURGAY C‹N/YUNAN ORTODOKS K‹L‹SES‹N‹N MAL VARLI⁄I... Merkezi Yönetim Kurulunun kurulması, Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığının bu konudaki kararının Yunan Hükümet (Resmî) Gazetesi’nde yayınlanması ile gerçekleşir. Daimi Kutsal Meclis, Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanı’nın yazılı talebine rağmen, bir ay içinde söz konusu üç üyeyi atamayı ihmal eder ise, Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanı bu üç üyeyi tayin eder.17 Yunanistan Milli Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı ile Ekonomi ve Tarım Bakanlıkları’nın önerisi üzerine ve Sürekli Kutsal Meclisin görüşü de alınarak (bu görüşü alma zorunluluğu yoktur) Kilise Mal Varlığı Yönetim Örgütü’nün çalışma talimatnamesi onaylanır. Bu talimatname; a-Merkezi Yönetim Kurulu’nun örgütlenmesi ile ilgili konuları, görev ve çalışma alanlarını, b-Çevresel Kilise Mal Varlığı Yönetim Örgütü’nün görev ve çalışma alanlarını, bileşimini, iptalini ve son olarak da c-Kilise Mal Varlığı Yönetim Örgütü’nün örgütlenmesini, çalışmasını, yetkilerini, oluşumunu, hizmet ve kadroların iptal edilmesini ve kadroların doldurulması usullerini düzenler.18 B. Metropolitlik Kurulları 1700 sayılı ve 1987 tarihli yasanın 8. maddesinde metropolitliklerin oluşturulması düzenlenmiştir. Bu 8. maddenin 6. paragrafında, 590 sayılı ve 1977 tarihli yasanın 35. maddesinin değiştirildiği ve aynı konudaki yeni düzenlemeye yer verildiği belirtilmektedir. 1987 yılında yapılan yeni düzenlemeye göre; Atina Başpiskoposluğunda ve her metropolitlikte dokuz kişiden oluşan birer kurul oluşturulmaktadır. Bu kurul üyeleri, ilgili ilin Metropoliti veya yardımcısı başkan sıfatıyla, metropolitlikteki bir Bidayet Mahkemesi üyesi, iki din görevlisi, Kilise Kurulları üyeleri arasındaki halktan (dini görevli olmayanlardan, sivil kişilerden) gizli oyla seçilen dört üye olmak üzere toplam dokuz kişiden meydana gelir. Bidayet Mahkemesi üyesi, din görevlilerin ve din görevlisi olmayan halktan kişilerin görev süreleri üç yıldır.19 Metropolitlik Kurulu, Metropolitin daveti ve bunu ilan etmesi üzerine toplanır. 17 18 19 1700 say›l› ve 1987 tarihli yasan›n 8. maddesinin 1. paragraf›. 1700say›l› ve 1987 tarihli yasan›n 8. maddesinin 2. paragraf›. 590 say›l› ve 1977 tarihli yasan›n 35. maddesinin 2. paragraf›nda yap›lan yeni de¤ifliklik. AVRASYA DOSYASI 297 C. Kilise Kurulları Kilise Kurullarının oluşumu konusu 1700 sayılı ve 1987 tarihli yasanın 8. maddesinde hüküm altına alınmıştır. 8. maddenin 7. paragrafına göre; mahalle (cemaat) kutsal ibadethane yerlerinin ve genel olarak mal varlığının yönetimi, değerlendirilmesi Kilise Kurullarının yetki alanı içindedir. Kilise Kurulları her zaman toplam beş kişiden oluşmaktadır. Bunların dördü özel yasalarda, kararnamelerde belirtilen koşullara uygun olarak halktan (din görevlisi olmayan) kişiler Kilise kurullarına, arasından aynı sayıdaki yedekhalktan üyelerin leriyle birlikte seçilirler. seçilmesine ilişkin hükümler yenilikçi niteliktedir. Kilise Kurullarına, halktan üyelerin seçilmesine ilişkin hükümler yenilikçi niteliktedir. Kilise Kurulları tarafından söz konusu seçimler için mahalle sakinlerinden oluşturulan listelerden gizli oylama yöntemiyle tek bir oy pusulası ve tek bir tercih işareti kullanmak suretiyle oylama yapılır. Bu listelere yazılma hakkına, 18 yaşını tamamlayan ve kilise bölgesinde ikâmet eden bütün Ortodoks Hıristiyan kadın ve erkekler sahiptir.20 Sonuç Yunan Kilisesi, dünyanın her köşesinde Yunan Ortodoks dininin yaşamasını, güçlenmesini ve dünyanın her yerinde yaşayan Yunanlı ve Ortodoks olmayanlara da Yunanca dilini ve Ortodoks Hıristiyan dinini, Yunan kültürünü aşılayarak, Yunanlılaştırmayı amaç edinmiştir. Bu nedenle, dünyanın her yerinde örgütlenme çalışmalarına aralıksız olarak ve büyük bir titizlik ve belli bir disiplin içinde devam etmektedir. Bu amacına ulaşmak için sadece Yunanistan’da değil, Yunanistan dışında da okullar açmakta ve Yunan Kilisesi mülk sahibi olarak ekonomisini geliştirmek istemektedir. Yunan Kilisesi, ilk kurulduğu yıllardan itibaren ve özellikle Osmanlı döneminde Türklerin sınırsız hoşgörüsünden de yararlanarak mülk edinmeye özel bir önem vermiştir. Yunan Kilisesi bugün, fakir insanlara parasal yardımlarda da bulunarak, Yunan dilini ve Yunan Ortodoks dinini öğreterek, Hıristiyanlaştırma ve Yunanlılaştırma faaliyetlerinde bu ekonominin gücünü kullanmaktadır. 20 1700 say›l› ve 1987 tarihli yasan›n 8. maddenin 7. paragraf›n›n (d.) bendi. 298 TURGAY C‹N/YUNAN ORTODOKS K‹L‹SES‹N‹N MAL VARLI⁄I... Yunan Kilisesinin muazzam taşınmaz mal varlığına sahip olması, Yunan ekonomisinin, siyasetinin, kültürünün oluşumunda da söz sahibi olması sonucunu doğurmuştur. Görüldüğü gibi, Yunanistan’da Yunan Ortodoks Kilisesinin mal varlığının yönetimi, Ortodoks din görevlileri ile Ortodoks Yunan cemaatinin seçtiği kurullar tarafından yapılması yasal düzenlemelerle sağlanmıştır. Yunan yönetiminin, özellikle valinin müdahalesi bu yönetim kurullarının seçiminde, teşkil edilmesinde söz konusu olmamaktadır. Oysa, Avrupa Birliği üyesi Yunanistan’da, Batı Trakya Müslüman Türkleri dini liderlerini –Başmüftü ve Müftü- ve Müslüman Türk Azınlığın cemaat mal varlığının yönetecek olan Vakıf yöneticilerini Müslüman Türk Azınlığın (cemaatinin) özgür ve serbestçe seçmesi Yunan yönetimi tarafından engellenmektedir. Bu yöneticilerin ve dini liderlerin Yunan Ortodoks Hıristiyan yönetimi tarafından atanması, Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan ikili ve çok taraflı antlaşmalara ve de diğer uluslararası antlaşmalara, Bunun yanı sıra Avrupa Birliği’nde benimsenen demokrasi, insan hakları ve Kopenhag ölçütlerine de aykırıdır. Bilindiği gibi Yunanistan Avrupa Birliği üyesidir. Ancak, ne gariptir ki, Yunanistan tarafından, hâlâ bu ölçütlerin ve ilkelerin ihlali devam etmektedir. Yunanistan’da laiklik konusunda da olumlu bir adım halen atılamamıştır. Yunan Anayasası’nda ve uygulamada bu konuda henüz olumlu bir değişiklik yapılamamıştır.21 21 Bu konularda genifl bilgi için bkz. Cin, Yunanistan’daki...