Folat-Folik asit

advertisement
FOLİK ASİT
EKSİKLİĞİNDE TANI,
KLİNİK ve TEDAVİ
YAKLAŞIMLARI
Prof. Dr. Selma Ünal
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Hematoloji BD.
Folat-Folik asit
• Adını yaprak anlamına gelen “ folium” dan alan folik asit, suda eriyen
B grubu vitaminlerden birisi olup, ilk olarak 1943 yılında doğal
besinlerden ayrıştırılmıştır.
• Folik asit doğal olarak bulunan folatın sentetik formu olarak
isimlendirilmektedir.
• Folik asitin biyoyararlanımı folata göre daha yüksek
• Besinlerin çiğ yada pişmiş olması
• Pişirilme yöntemleri
• Hangi besinlerle birlikte tüketildiği
• Kişiye ait faktörler
Biyoyararlanımı
etkiler
Folat Emilimi
Folik Asitin Barsaktan Emilimi
Folik Asitin Böbreklerden Emilimi
Annual Reviews
Folik Asitin Koroid Fleksustan Emilimi
Folik Asit Metabolizması
Folik asitin fonksiyonları
Folik asit demir gibi vücut için temel bir maddedir ve önemli
fonksiyonlara sahiptir.
• DNA sentez ve tamirinde
• Serum homosistein düzeyinin düşürülmesinde
• Eritrosit ve lökosit sentezinde
• Büyüme ve gelişme (özellikle fötal dönemde)
• Normal sinir gelişimi ve beyin fonksiyonlarının sağlanmasında
• Kanser ve inme gelişiminin önlenmesinde rol alır.
Folik asitin DNA sentez ve tamirindeki rolü
• Folik asit, temel biyolojik maddelerin metilasyonu için gerekli tek karbon
ünitesini sağlar ve,
• Nükleik asitlerin yapımı ve bazı amino asitlerin birbirine dönüşmesini
sağlamaktadır.
Eritrosit ve Lökosit Sentezinde
Folik Asitin Rolü
DNA sentezi bozuk
olduğu için hücreler
bölünemez, ancak RNA
sentezi devam ettiği için
hücreler giderek büyür ve
makrositik hal alır
Eritrositlerde
oksijen taşıma
kapasitesinde
bozukluk da
olabilir
Lökositler de yeteri kadar
bölünemez ve bu durum
enfeksiyonlar döneminde immün
cevabın azalmasına yol açar
Fötal dönemdeki büyüme ve gelişmede folik
asitin rolü
• Beyin ve omuriliğin içinde geliştiği nöral
tüpün, intrauterin hayatın dördüncü haftasının
sonuna dek kapanması gerekirken açık kalması
sonucu oluşan anensefali, ensefalosel,
meningosel, myelosel ve meningomyelosel gibi
malformasyonların tümü ciddi doğumsal
anomaliler olup, nöral tüp defektleri (NTD) adı
altında ifade edilmektedir.
• Nöral tüp defektinin prevalansı coğrafik
bölgeye,etnik kökene ve sosyoekonomik
düzeye göre değişmekle birlikte genellikle 1000
canlı doğumda 1’dir. Batı dünyasında en
yüksek prevalans 1000 canlı doğumda 10 NTD
vakasının görüldüğü İzlanda ve İskoçya’dadır.
• NTD’nin etyojisinde genetik ve çevresel
faktörler birlikte rol oynamaktadır.
Fötal dönemdeki büyüme ve gelişmede folik
asitin rolü
• Nöral tüpün kapanmasında bir amino asit
olan metiyonin kullanılmakta ve tüpün
kapanmamasından metiyonin eksikliği
sorumlu tutulmaktadır.
• Folik asit eksikliğinde antioksidan olan
glutatyon sentezi azalır ve hamilelerde
arsenik gibi çevresel faktörlere karşı
korumanın azalması ile nöral tüp gelişim
riski artacaktır.
• Annedeki folik asit eksikliği; yarık damak
ve dudak, konjenital kalp hastalıkları ve
ekstremite anomalilerine, düşük doğum
ağırlığı ve prematüre doğumlara da
neden olmaktadır.
Normal sinir gelişimi ve beyin fonksiyonlarının
sağlanmasında folik asitin rolü:
Normal sinir gelişimi ve beyin fonksiyonlarının
sağlanmasında folik asitin rolü:
• Folik asit eksikliğinde homosistein düzeyinin artması, dopamin
salgılayan beyin hücrelerinin azalmasına ve bunun sonucunda da
çeşitli nörolojik bozuklukların gelişmesine yol açmaktadır.
Kanser ve inme gelişiminin önlenmesinde folik asitin
rolü
• DNA sentezinde azalma, DNA tamirindeki bozukluklar ve bunun
sonucunda değişmiş gen ifadeleri hastalarda kanser gelişme riskini
artırmıştır.
• Özellikle de serviks, kolon, akciğer, ösefagus, beyin ve pankreas
kanserleri görülmektedir.
• Yine folik asit eksikliğinde artmış homosistein düzeyine bağlı olarak
atherosklereoz ve tromboz gelişme riskinin arttığı bildirilmektedir.
Folat transport ve metabolizma
bozuklukları
• Konjenital folat malabsorbsiyonu
• MTHFR eksikliği
• Glutamat forminino transferaz (GFT) eksikliği
• Hücresel folat alım bozukluğu
• Dihidrofolat reduktaz eksikliği
• Metilentetrahidrofolat siklohidrolaz eksikliği
Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz (MTHFR)
Eksikliği
• En sık görülen konjenital folat metabolizması bozukluğudur.
• MTHFR geninde en sık rastlanan polimorfizm C677T’dir ve görülme
sıklığı %2-16 arasında değişmektedir.
• Hastalarda yüksek homosistein ve düşük folik asit düzeyi
saptanmaktadır.
• Heterozigot C677T mutasyonu olan hastalarda aynı zamanda
heterozigot FV Leiden mutasyonu varsa tromboz riski artmaktadır.
Yine homozigot MTHFR C677T polimorfizmi olan hamile annelerin
nöral tüp defektli çocuk doğurma riski yüksektir.
• İkinci sıklıkla A1298C polimorfizmi görülmektedir.
İrlanda’dan yapılan bir çalışmada nöral tüp defektli çocuk doğurma riski CT
genotipindeki kadınlarda 1.52 iken TT genotipindeki kadınlarda (homozigot) 2.56
olarak bulunmuştur.
Herediter Folat Malabsorbsiyonu
• Otozomal resesif kalıtım gösterir.
• Taşıyıcı proteinlerdeki hasar sonucu gelişir.
• Yaklaşık 30 hasta tanımlanmış.
• Folik asitin emiliminde sorun var.
• Megaloblastik anemi, ishal, ağız ülserleri, büyüme geriliği ve
ilerleyici nörolojik bozukluklar saptanır.
• En önemli tanı koydurucu bulgu yaşamın ilk aylarında gelişen serum,
eritrosit ve beyin omirilik sıvısındaki folat düşüklüğü ve megaloblastik
anemidir.
Glutamin Formininotransferaz Eksikliği
• Otozomal resesif kalıtım gösterir.
• Oldukça nadirdir ve 20’den az vakada tanımlanmıştır.
• Bu enzim eksikliğinde L-histidin verilmesinden sonra idrarda
formiminoglutamik asit miktarının artması tipiktir.
• Hastalığın hafif ve ağır formları vardır. Hafif formunda zeka geriliği,
ağır formunda ise zeka geriliği, fiziksel gelişim geriliği, anormal EEG
bulguları ve serebral atrofi görülebilmektedir.
Gen Polimorfizmleri ve Nöral Tüp Defekti
• MTHFR gen homozigot (677C-T) mutasyonunda enzim aktivitesi
%70, heterozigot mutasyonda ise %30 azalmıştır.
• Meta analizler sonucuna göre;
-Bebekte TT genotipi varsa NTD gelişme riski 1.76
-Annede TT genotipi varsa NTD gelişme riski 1.92
-Babada TT genotipi varsa NTD gelişme riski 1.27 olarak bildirilmiş.
• Bazı çalışmalarda da MTHFR genindeki homozigot 1298A-C
polimorfizmi de NTD gelişimi için riskli bulunmuş.
Folat metabolizmasındaki farklı enzimler yada taşıyıcı proteinlerin
mutasyonları da NTD gelişimine neden olabilir….
Gene polimorfizmleri ve Down Sendromu
• Folik asit düzeyin düşük homosistein düzeyinin yüksek olmasının
Down sendromu için armış risk faktörü olarak bildirilmiş.
James et al, 1999; Hobbs et al, 2000; ’Leary et al, 2002; Bosco et al, 2003).
• Daha önce spina bifidalı çocuğu olan annelerin Down sendromlu
çocuk doğurma riskinin anlamlı ölçüde arttığı gösterilmiş.
Barkai et al, 2003
Beslenme
bozuklukları
Gebelik ve
laktasyon
Kronik hemoliz
Exfoliatif dermatit
Artmış
ihtiyaç
Folik asit
eksikliği
Malabsorbsiyona
neden olan tıbbi
yada cerrahi
durumlar
Yetersiz alım
Fazla pişmiş besinler
Madde ve alkol bağımlılığı
Düşük karbonhidratlı diyet
Organik olarak tanımlanan besinlerin
fazla tüketilmesi
Bazı
ilaçlar
Methotreksat
Trimethoprim
Ethanol
Fenitoin
Hangi hastalarda Folik Asit Eksikliğinden
Şüphelenilmeli ?
• Pansitopeni varlığında
• Açıklanamayan nörolojik bulguların varlığında (demans, sensorial
ataksi, parestezi)
• Yaşlılar
• Alkolikler
• Malnütre hastalar
• Antikonvülzan tedavi alan hastalar
• Malabsorbsiyonu olan hastalar
• Hücre yapım ve yıkımının arttığı hematolojik hastalar
Folik Asit Eksikliğinde Klinik Bulgular:
• Anemiye ait klinik bulgular
• Nörolojik bulgular: nöropsikiatrik bulgular, simetrik veya asimetrik
periferik nöropati, irritabilite, insomnia, reflekslerde azalma, huzursuz
bacak sendromu, derin duyu hissinde kaybolma, optik nöropati, görme
kaybı, intellektüel fonksiyon kaybı, demans ve organik beyin
sendomu,
• Gastrointestinal bozukluklar: malabsorbsiyon, steatore
• İmmünolojik bulgular: artmış enfeksiyon sıklığı
• Kardiyovasküler bulgular: atheroskleroz, tromboz
Serebral Folat Eksikliği
BOS’da seruma göre 1.5-3 kat daha fazla 5-MTHF vardır
Serebral Folat Eksikliği (SFE)
• Düşük BOS 5-MTHF seviyesi ve nörolojik bulgularla karakterize bir
durumdur.
• Hem genetik hem de edinsel nedenlere bağlı olarak gelişebilir.
• Folat transport yada metabolizma bozuklukları genellikle çocuk yaşta
olmasına rağmen, SFE her yaşta görülebilir.
Laboratuar Bulguları:
Tam kan sayımı:
• Makrositik anemi varlığında düşünülmeli.
MCV genellikle >100 fl’dir.
• Hb düşüklüğü ile birlikte lökopeni ve trombositopeni de
görülebilir.
Periferik yaymada anemi olsun yada olmasın
makroovalositoz varsa,
MCV artışı yapan diğer nedenler dışlanmalı
Yaklaşık %25 oranında MCV normal de olabilir
(özellikle de folik asit eksikliği yanı sıra demir eksikliği de varsa)
•Periferik yayma:
• Anizositoz, poikilositoz ve parçalanmış eritrositler görülebilir.
Nötrofillerde 5 veya daha fazla 5 loblu çekirdeğin olması yada bir tane
6 loblu çekirdeğim olması hipersegmentasyon olarak tanımlanır ve
B12 ve folik asit eksikliği için tipiktir.
•Kan biyokimyası:
•İndirek bilüribin seviyesinde ve LDH’da artış
etkisiz eritropoeze bağlı olarak görülebilir .
Kemik iliği aspirasyonu rutin de önerilmez
Erken eritroid hücrelerde ve
eritroid/myeloid hücre oranında
artış vardır. Eritroid öncü
hücrelerde nukleus/sitoplazma
oranı azalmıştır, sitoplazma
normal matürasyon ve
hemoglobinizasyon gösterirken
nukleus immatür görünüm
sergiler. Bu değişikliğe
megoloblastik değişiklik denir.
MDS ve eritrolösemi ayırıcı tanısında düşünülebilir
Bu değişiklikler folik asit eksikliğini B12 eksikliğinden ayırt ettirmez
Daha spesifik testler
Serum Folat düzeyi:
•Serum folat düzeyi >4 ng/ml ise folik asit eksikliği düşünülmez
• Kısa süreli folat dengesini yansıtır
• Folat
düzeyi
düşük<2
olan
bireylerde
bir öğün
hastane
•Serum
folat düzeyi
ng/ml
(yakın zamanda
anoreksi
yada
benzer durumlar
ise folik düzeyi
asit eksikliği
olarakgetirebilir
kabul
yemeği
yada biryoksa)
transfüzyon
normale
edilir.
Gebelik, alkol alımı, bazı antikonvülzanlar, birkaç gün
öncesinde diyetle azalmış alım durumlarında vücut folat
düzeyi normal olmasına rağmen serum folat düzeyi düşük
olabilir.
Eritrosit folat konsantrasyonu:
• Doku folat düzeyini göstermek için daha güvenilirdir
• Kısa süreli oynamalardan etkilenmez (yaklaşık 4 ay)
• Alt sınır 283-340 nmolL aralığındadır
• Pratikte uygulanması önerilmiyor
• Pahalı test
• Tek başına değerlendirildiğinde erken folat eksikliğini kaçırabilir
Eritrosit folat düzeyi;
•Serum folat düzeyi normal sınırda olan hastalarda,
•Hem B12 hem de folik asit birlikte eksikliği düşünüldüğünde
Serum folat düzeyinin ekili olarak ölçülemediği durumlarda
(yemek, anoreksi)
-Düşük serum
-Normal eritrosit
-Düşük serum
-Düşük eritrosit
• Negatif folat dengesi
• Doku folat eksikliği
Metabolik testler….
Homosistein düzeyi:
• Folik asit eksikliğinde düzey artar
• B12 eksikliğinden farklı olarak metil malonik asit düzeyi artmaz
• Metil malonik asit düzeyi normal olup, homositein düzeyi artan
hastada büyük olasılıkla folik asit eksikliği düşünülmeli (sensitivite
%86, spesivite %99).
Folik asit eksikliği olan hastaların %91’inde homosistein düzeyi artarken
%12’sinde metil malonik asit düzeyi artmış
Metil malonik asitteki bu artış, hastalardaki böbrek yetmezliğine bağlanmış
Diğer testlerle tanı konulmayan, ancak folik asit eksikliği şüphesi olan hastalarda,
Açıklanamayan nörolojik bulguları olan
Açıklanamayan makrositoz varlığında istenmeli
Tedavi
Başarılı bir tedavi için öncelikle;
• Altta yatan hastalığın tedavisi
• Folik asit alımını artıran diyet verilmesi
• Folik asit eksikliğinin düzeltilmesi
• Belirli aralıklarla hastaların klinik durumlarının
izlenmesi
Amerika ve Avusturalya’da unlara folik asit eklenmesinden sonra folik asit eksikliği
sıklığı araştırılmış. 2009-2010 yılları arasında 200.000 üzerinde kan örneği incelenmiş
ve folik asit eksikliğinin %77 oranında azaldığı saptanmış.
Doz ve süre:
• Tedaviye başlanmadan önce B12 eksikliği ekarte edilmeli. Acil
durumlarda ikisi birden başlanabilir.
• Günlük 1-5 mg/gün folik asitin oral yolla verilmesi yeterlidir.
• Tedaviye 1-4 ay yada hematolojik bulgular düzelene kadar devam
edilmelidir.
• Konjenital hemolitik anemi gibi durumlarda tedavi kesilmemeli.
• Uzun süreli tedavilerde aralarda B12 düzeyinin kontrol edilmesi de
önerilmektedir.
Folik asit eksikliğinde ampirik tedavi yapalım mı?
• Hastanede yatan 3000 hastanın folik asit düzeyine bakılmış ve
%2.3’ünde düzey düşük bulunmuş. Bu hastaların ancak %54’ünde
sonuçlar yorumlanmış ve %24’üne tedavi başlanmış. Bu nedenle folik
asit eksikliği düşünülen makrositozlu hastalara direk tedavi başlanması
maliyet yönünden daha avantajlıdır deniyor….
Am J Med. 2001;110(2):88
Folik Asit Profilaksisi
WHO’nun klavuzlarına göre:
6-24 aylık bebeklere;
-Normal doğum ağırlığında ise 50ug/gün, 6-12 ay
-Düşük doğum ağırlığında ise 50 ug/gün, 12-24 ay
Adolesan ve erişkinlerde;
-400 ug/gün
Gebelik dönemi;
-600 ug/gün
Laktasyon dönemi;
-500 ug/gün
Hastalanmak istemiyorsanız bulgur yeyin
Folik asit desteğinin hastalıklarla ilişkisi
Nöral Tüp Defekti
• Döllenmeden en az bir ay önce folik asit başlanması ve birinci dönem
boyunca devam
• Doz 0.5-4 mg , kadınların risk durumuna göre değişken
• Planlaması zor olduğu için çocuk doğurma potansiyelin olduğu dönem
boyunca devam edilmesi öneriliyor.
• Nöral tüp gelişim riski yüksek olan gebelere 4 mg/gün folik asit
verilmesi öneriliyor.
• Döllenme dönemindeki folik asit eksikliği NTD’nin %50’sinden daha
fazlasını oluşturmaktadır.
• Folik asit eksikliği olan annenin bebeğinde de folik asit eksikliğinin
olması nadir bir durumdur.
Folik asit desteğinin hastalıklarla ilişkisi
Kanser gelişimi:
• Folik asit eksikliği sonucunda; DNA sentezinde azalma, DNA
tamirindeki bozukluklar ve bunun sonucunda değişmiş gen
ifadeleri hastalarda kanser gelişme riskini artırmıştır.
Ancak daha çok veriye ihtiyaç var !
Türkiye’de Folik Asit Eksikliği
• Doğum öncesi dönemdeki anne adaylarının %8.63'ünde ciddi olmak
üzere, %12.2'sinde folik asit eksikliği bulunmuş.
Koç A. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2005; 48: 308-315
• Türkiye’de yapılan çalışmalarda ise NTD prevelansının 1000 canlı doğumda
3 olduğu gösterilmiştir; bu sıklık Kuzey ve Doğu Anadolu’da en yüksek
(1000 canlı doğumda 4,3 ve 4,5), Batı Anadolu’da en düşüktür(1000 canlı
doğumda 2,1) .
Avsar A.F. Ankara Medical Journal 2012; 12(4):188-194
• Diyarbakır’dan toplam 889 bireyin (12-22 yaş) incelendiği bir çalışmada folik
asit eksikliği %21,8 olarak saptanmış.
Öncel K., Dicle Tıp Dergisi, 2006 Cilt:33, Sayı:3, (163-169
TEŞEKKÜRLER….
Download