Mekan ve Olasılıklar Basın Bülteni 2

3-4-5 Nisan 2014
MEKÂN VE OLASILIKLAR
ETKİNLİĞİ KARAKÖY RUM OKULU’NDA MEKAN, TASARIM VE İLETİŞİM
KONULARINDA ULUSLARARASI KONUŞMACILARI 3 GÜN BOYUNCA
AĞIRLAYACAK.
Mekânsal iletişim ve tasarım alanında yeni yaklaşımlar sunmak üzere oluşturulan “Mekân
ve Olasılıklar” etkinliği kapsamında düzenlenen konferanslar boyunca, her biri kendi
alanında öncü olan uluslararası isimler deneyimlerini aktaracak.
Terminal Design tarafından düzenlenen ve Jotun Boya’nın işbirliğiyle gerçekleştirilecek olan
“Mekân ve Olasılıklar” etkinliğinde tüm mekan Terminal Design’ın tasarım ekibi ve mekan
sistemleriyle ele alınacak ve farklı tasarımcıların bu sistemlerle mekansal örneklemelerini
içerecek, 3 gün boyunca, her gün farklı temalar altında alanında dünyaca ünlü isimlerin
gerçekleştireceği konferanslar düzenlenecek ve konuşmacılar kendi deneyimlerini
profesyonellerle paylaşacaklar.
Konferans programının 3 Nisan’daki ilk günü "Perakendede Mekânsal Yaklaşımlar",
konusuna odaklanırken, bu alanda Alastair Kean, John Ryan ve Charles Stone konferansları
izlenebilecek. 2. gün "Müze ve Sergilemede Kurgu" konusunda, Prof. Tobias Wallisser ve
Prof. Uwe R. Brückner konferansları izleyici ile buluşacak. Etkinliğin son günü olan 5
Nisan’da ise "Mekânsal İletişimde Araçlar" alanında Mark Tamschick ve Peter StambergPaul Aferiat ikilisi konuşacak. 1. gün saat 16:00, 2. ve 3. gün saat 17.30’dan itibaren
izlenebilecek konferans programı için yetkililer sınırlı yer sebebi ile mutlaka kayıt yaptırılması
gerektiğini vurguluyor.
Terminal Design ’ın kurucusu Akın Nalça bu etkinliğin konseptini belirlerken konuşmaların
ana eksenini “ Scenograpy” (Sergileme perspektifinde sahneleme) ve mekan iletişimi olarak
belirtti. “ Scenograpy” alanında dünyaca önemli çalışmaları ile öne çıkan isim Prof. Üwe R.
Brückner, aynı zamanda Uluslararası Scenography Bienali’nin kurucu yönetmeni.
Çalışmalarını kreatif yönetmeni olduğu ATELIER BRÜCKNER çatısı altında yürüten Brückner,
BMW müzesi, Alman Borsa Binası, Belçika’daki Avrupa Birliği binasında bulunan
Parlementarium gibi projeleri, 2010’da Şangay Expo ve 2012’de Kore Expo’da öne çıkan
ödüllü stant tasarımları ile mimari sahneleme alanında öncü bir isim. “İyi bir tasarımın kişiyi
bilgilendirmesi ve heyecanlandırması gerektiğini” vurgulayan mimar, bu hedefe ulaşmak için
içerikten doğan mekan kurguları gerçekleştirdiklerini belirtiyor; böylece izleyici mekanın bir
katılımcısı, bir parçası haline gelebiliyor. Brückner ’e göre hikaye anlatımının sergileme
tasarımında fark yaratabilmek için önemli bir yeri vardır. “ Scenograpy”, ışık, derinlik, ses,
grafik ve medya tasarımı gibi disiplinlerin bir hikaye çerçevesinde nasıl
mekansallaşabileceğini belirler. 4 Nisan Cuma günü yapacağı sunumunda, gerçekleştirdiği
önemli projelerin yanı sıra. “ Scenograpy” alanındaki önemli yaklaşımları örnekleyecek olan
Brückner, mekan ve olasılıklar etkinliğinin ardından en çok iz bırakacak isimlerden biri.
Konferans boyunca izlenebilecek bir diğer önemli isim Charles Stone. 70’lerin başında Jules
Fisher ve Paul Marantz tarafından kurulan Fisher Marantz Stone firmasının başkanı olan
mimar, mimaride ışık denildiğinde akla gelen en önemli isimlerden biri. Sıradan olmayan,
sihirli denilebilecek işlerin yaratıcısı olarak ün yapan ofise, “özel ve farklı deneyimler isteyen
müşterilerin” başvurduğunu söylüyor. Stone’a göre büyülü işin tanımı ise şöyle: “Eğer bir kişi
her gün ofisine geldiğinde “ vay ” diyebiliyorsa işte buna büyü derim!”. Teatral alanlardan
ofislere, dış mekanlardan sergilere kadar pek çok farklı projeye imza atan mimar, bu işin ilk
olarak 11 yaşındayken ilgisini çektiğini ve o zaman başladığı okul tiyatrosu
aydınlatmasından bugüne kadar geçirdiği yaklaşık 50 yıl süresince sürekli öğrendiğini ve
hatalarından ders aldığını belirtiyor. Stone’a göre, mekan aydınlatmasında bir tiyatro
sahnesi ile mimari aydınlatma birbirinden çok farklı. Tiyatro sahnesinde yapılan bir işte
izleyici sabit bir biçimde koltuğunda oturuyor ve siz tasarım olarak ne sunarsanız onu izliyor.
Mimari aydınlatma ise tamamen farklı; izleyicinin kendisi sanki tiyatro sahnesindeymiş gibi
özgürce aydınlatılan mekanda dolaşabiliyor, dolayısı ile yaşanılan deneyim tümü ile
farklılaşabiliyor. Müşterinin ihtiyaçlarını iyi anlamanın ve takım çalışmasının işindeki en
önemli unsur olduğunu belirten, mimari ışık ustasının konuşması 3 Nisan Perşembe günü
gerçekleşiyor.
Aynı günün diğer konuşmacılarından Alastair Kean, Glasgow Sanat Okulu'ndan mezun
olduktan sonra , merkezi Londra’da bulunan ve 30 yılı aşkın süredir marka ve perakende
deneyimleri tasarımı alanında özgün projeler üretmiş Dalziel & Pow ile çalışmaya başladı;
firmada 2001 yılında yönetim kurulu üyesi oldu. Onun tasarım becerileri, halen hem baş
tasarımcı hem de ekip lideri olarak yer aldığı firmada perakende tasarımına
odaklanmaktadır. Halen Türkiye’de de pek çok perakendeci ile çalışmalarını sürdüren
Kean’in son yıllardaki uluslararası çalışmaları Danimarka'daki çok katlı alışveriş
merkezlerinden Ortadoğu ‘da banka zincirlerine kadar uzanmaktadır. Alastair Kean aynı
zamanda Dalziel and Pow kuruluşunun dijital yeteneklerini pekiştiren ve teknolojiyi firma
standartlarına entegre eden çalışmaları da gerçekleştirmiştir. Konuşmasında, alışverişin
merkezinde bulunan tüketiciye odaklanacak olan Kean, Dalziel and Pow firmasının beş
marka ile yürüttüğü araştırmanın sonucu olarak ortaya çıkan ve hemen hemen her
perakende sektörü için kullanılabilecek olan “ Tüketicinin Yaşam Döngüsü “ isimli çalışmayı
da paylaşacak.
John Ryan, Londra Retail Week’te, ve European VMSD ‘de editörlük yapıyor. Aynı zamanda
pek çok radyo ve TV programına katılıyor ve mesleki platformlarda konuşmalar
gerçekleştiriyor. Görsel mağazacılık, vitrin tasarımı, mağaza tasarımı ve bu alanlardaki güncel
eğilimler (trendler) söz konusu olduğunda akla ilk gelen isimlerden olan Ryan, işini yaparken
estetiğin yanı sıra müşterinin pazarlamaya dayalı ihtiyaçlarının önemini vurguluyor. 12 yıldır
ilgili alanlarda yazılar yazan Ryan’ın konferans sırasındaki konuşması, son dönemin en
çarpıcı perakende mağaza tasarımı örneklerini içerirken güncel eğilimlere de değinecek. Emağazacılığın belli bir gelir grubunda yaygınlaşmasına karşın beklenen etkiyi gösteremediğini
bu nedenle mağaza deneyiminin her zamankinden daha önemli hale geldiğini vurgulayan
Ryan “ mağazacılıkta en önemli unsur doğru lokasyondur ama müşteri içeri girdiğinde nasıl
bir atmosferle karşılaşacak? Satın almalarını motive edecek unsurlar neler olacak?” diyor ve
tüm bu soruların cevabı için profesyonelleri konferansına bekliyor.
Mekânsal tasarımda yeni ve farklı olasılıkları sunacak olan etkinlik içerisinde düzenlenen
konferans programında müze tasarımı alanındaki bir konuşmacı da Tobias Wallisser.
Laboratary for Visionary Architecture (LAVA) isimli firmanın kurucu ortaklarından olan
Wallisser’ın tasarım yaklaşımı, çağdaş mekanlara alışılmadık çözümler sunmak olarak
biliniyor. Master planı Sir. Norman Foster tarafından yapılan ve dünyanın karbon emülsiyonu
sıfır kenti projesi olarak bilinen Masdar için yapılan yarışmayı kazanan ofis olarak da
hatırlayabileceğimiz LAVA firması, sürdürülebilir mimarlık alanında haklı bir üne sahip.
Walliser konuşmasında müze tasarımına değinecek. Mimara göre müzeler sergiler için bir
konteyner görevi görür. Müze mimarisi, sergilenen objeler içine yerleştirildiği nötr beyaz
kutular olmaktan öteye gidebilir mi? Müze mimarisinde form ve verilmek istenen mesajın
ilişkisi ne olmalıdır? Bu ve daha fazla sorunun cevabı mimarın kendi işlerinden vereceği
örnekler üzerinden izleyiciye sunulacak.
İletişim alanındaki konuşmacıların ilki Marc Tamschick. Almanya ADC (Sanat Yönetmenleri
Kulübü), New York ADC, ADC Global, World Media Festival, Best Architects, Animago, Prix
Leonardo, Finalist Clip Attack, Goethe Enstitüsü Video Sanat Ödülü ve Intermedia Globe
Gold gibi ödüller almış olan grafik tasarımcı, TAMSCHICK MEDIA+SPACE GmbH firmasının
kurucu yönetmeni .Çalışmalarını film, animasyon ve yeni medya alanlarında yoğunlaştırmış
ve çalıştığı alanı “medial scenography” olarak tanımlıyor. Tamschick, alan içerisinde dijital
medya deneyimleri tasarlıyor ve uyguluyor. Hikayesi olan sinemasal mekan algısı yaratma
konusunda uzmanlaşmış tasarımcı, geniş alanlarda uygulanan video ve dijital performanslar
alanında Avrupa’da öncü olan az sayıdaki isimlerden biri. Yaptığı işin büyük bir takım işi
olduğunu vurgulayan Tamschick, ekibinde konsept tasarımcıları , sergileme tasarımcıları,
içmimarlar, iletişimciler, grafik tasarımcılar, film uzmanları, üç boyutlu görsel uzmanları,
video editing ve proje yönetimi alanında uzmanlarla birlikte çalıştığını belirtiyor.
Mekansal iletişimin önemli bir aracı olan renk konusu da etkinlik kapsamında ele alınıyor.
Mimari tasarımda renk kullanımı alanında uzmanlaşmış iki isim Peter Stamberg ve Paul
Aferiat, renkli dünyalarını İstanbul’a taşıyor. Frick Müzesi Pied-a-Terre, Joni Moisant Weyl
Galeri’de yer alan Gemini Gel, Arizona ve California’da yer alan Saguaro Otelleri gibi konut,
otel, ticari ve kültürel projeleri form, ışık ve renk elemanlarını farklı deneyimlerle
birleştirerek hayata geçirmiş olan New York firması Stamberg -Aferiat, rengi mimari
tasarımın temeline yerleştiren yaklaşımları ile dikkat çeken işlere imza atıyorlar.
Tasarımcılar renk ile olan özel ilişkilerini şöyle açıklıyor: “Rengi, mekandaki yaşam kalitesini
arttırmak için kullanıyoruz”. Doğal ışık ve rengin ayrılmaz bir ikili olduğunu vurgulayan
tasarımcılar, aynı zamanda renk kombinasyonlarında ve form tercihlerinde de cesur
yaklaşımları ile fazlaca üne sahipler. Etkinliğin 3. günü bu başarılı ofisin sunumları
izlenebilecek. Mekansal iletişimde rengin çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Jotun
Boya Doğu Avrupa ve Orta Asya'dan Sorumlu Pazarlama Direktörü İsmet Uçarlı da, renklerin
ve dokuların, mekanların fonksiyonuna göre doğru bir şekilde seçilmesi gerektiğini
aktararak; renk seçiminde, renklerin psikolojik etkisi olduğunu ve doğru renklerin bir arada
kullanılmasının önemini vurguladı.
Renk konusunda alanında öncü diğer bir isim, Latika Khosla etkinlik süresince
profesyonellere yönelik atölye çalışmaları gerçekleştirecek. Merkezi Hindistan’da bulunan
Freedom Tree Design’ın kurucu yönetmeni olan Khosla, aynı zamanda Color Marketing
group USA ( ABD, renk pazarlama gurubu) yönetim kurulu üyesi. Aralarında otomobil, boya,
kozmetik, seramik, ev ve ofis sistemleri gibi pek çok farklı sektörlerin bulunduğu müşteri
gamı ile mimarları, tasarımcıları buluşturan Khosla, öğrenciler, girişimciler ve profesyoneller
ile fikir alışverişinde bulunmak ve eğitime katkıda bulunmaktan büyük keyif aldığını
belirtiyor. Latika Khosla, global anlamda pek çok lider markaya renk konusunda stratejik
danışmanlık hizmeti vermiş stüdyosunun çalışmalarından bazılarını, burada bir atölye
çalışması ile mimar ve iç mimarlarla gerçekleştirecek.
Etkinlik süresince yer alacak dünyaca ünlü konuşmacıların yanı sıra Karaköy Rum
İlkokulu’nun iç mekanlarında, Atila Kuzu ve Levent Çırpıcı, Aziz Sarıyer, Durmuş Dilekçi ve
Salih Küçüktuna, Nilüfer Kozikoğlu, Yalın Tan ve Jeyan Ülkü, Yeşim Bakırküre gibi
konusunda yetkin tasarımcı ve mimarların kendilerine ayrılmış alanlar için ürettikleri
tematik tasarımlar da ziyaretçiler tarafından izlenebilecektir.
Etkinlikle ilgili tüm gelişmeler asağıdaki sosyal medya hesapları üzerinden izlenebilir:
facebook.com/mekanveolasiliklar
twitter.com/mekanveolasilik
#mekanveolasılıklar
Konferans programlarına katılımlar kişi sayısı ile sınırlıdır. Kayıt İçin:
Terminal Design Telefon/e-posta : 0216 557 83 84 / [email protected]
Detaylı bilgi ve iletişim için:
* Melike Gümüş Başkır (Terminal Design Pazarlama Müdürü)
[email protected] / 0216 5578384 – cep no 0533 481 72 84
*Şebnem Avalin (bernaylafem iletişim ve marka yönetimi)
[email protected] / 0212 343 67 68 – 0533 482 9854
Terminal Design Hakkında: Pek çok tasarım ödülüne sahip 12 farklı markayı
bünyesinde bulunduran Terminal Design ticari ve kültürel yapılardan ofis
mekânlarına, sergileme ve fuar standı tasarımlarından mağaza ve showroom
tasarımlarına kadar çeşitli mekânların gereksinimlerini karşılayabilecek mekân
sistemleri, özel ürünler ve çözümler sunan bir tasarım ve mekân çözüm
merkezidir. Terminal Design, mekân çözümleri konusunda fark yaratan birçok
markayı ve tasarım hizmetini bir arada sunarak, tasarımcıların, mimarların ve
işverenlerin çözüm ortağı konumundadır. Terminal Design showroom’unda pek
çok öncü markayı ve farklılık taşıyan yenilikleri bir arada görmek mümkün.
Jotun Hakkında: Jotun, Dünya'nın lider inşaat boyaları, deniz boyaları, endüstri
boyaları ve toz boya üreticilerindendir. Norveç’te kurulan Jotun Boya, 80 yılı
aşkın uluslararası deneyimiyle bugün 5 kıtada 74 şirket, 36 fabrikasıyla 90
ülkede çalışmalarını sürdürmektedir. Jotun Türkiye’de faaliyetlerine 1986
yılında başlamış olup, Türkiye’de bir adet yaş boya, bir adet de toz boya
fabrikasına sahiptir. Türkiye çapında 100'ü aşkın Multicolor Centre ile inşaat
boyaları, endüstri boyaları, toz boyalar, deniz boyaları ve yat boyaları
pazarlarında hizmet vermektedir. Faaliyet gösterdiği her segmentte lider
oyunculardan biri olan Jotun Türkiye, Jotun’un dünyadaki yedi bölge ofisinden
Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesi’nin yönetiminden de sorumludur.