2.6.2. kristal yapı

advertisement
2.6. POLİMERLERİN KATI HAL ÖZELLİKLERİ
Polietilen gibi bazı poliolefin polimerleri laboratuar şartlarında kristal olarak
çoğaltılabilse bile kütle halinde elde edilen bu tip polimerler tamamen kristal olarak elde
edilemez. Yarı kristal polimerlerde, kristal bölgeler arasındaki boşluklar amorf bölgelerle
doldurulmuştur. Bazı polimerler de son derece düşük bir kristallik oranına sahip olup amorf
polimerler olarak sınıflandırılırlar. Amorf polimerlere iyi bir örnek poli (vinil klorür) dür.
Poli(metil metakrilat) gibi ataktik polimerler de tamamen amorf bir yapıya sahiptir. kristallik
oranının polimerin fiziksel, ısıl ve mekanik özellikleri üzerine önemli etkileri vardır.
2.6.1. Amorfluk
Amorf polimerlerde molekül zincirleri, yeterince yüksek molekül ağırlıklarında
gelişigüzel bükülmeler, kıvrılmalar sonucu bir dolaşıklık gösterirler. Polimer zincir parçaları
eriyik içinde Browniyan hareket yaparlar. Eriyik soğutulduğunda belirli bir sıcaklıkta bu
hareketler durur. Bu karakteristik sıcaklığa camsı geçiş sıcaklığı, Tg denilir. Polimerden
polimere çok değişiklik gösterir. Bu sıcaklıkta komşu zincirler, substituent arasında kısa
mesafede küçük hareketler olur. Bu hareketlere de ikincil (sekonder) gevşemeler (relaxation )
denilir.
Zincir dolaşıklığı ve kopma
Yeterli uzunlukta olan polimer zincirleri aşağıda görüldüğü gibi stabil, akışı sınırlı
dolaşık yapılar meydana getirirler.
Şekil 2.8 Dolaşık bir polimer zinciri
Buna en iyi benzetme bir kase dolusu çubuk makarna yığınıdır. Makarna iplikleri uzun
olursa bunları çatalla birbirinden ayırmak oldukça zordur. Kısa olurlarsa ayırmak daha
kolaydır. Dolaşıklığın polimerin viskoelastik özellikleri, mekanik ve eriyik viskozitesi
üzerine büyük etkisi vardır.
Kritik molekül ağırlığı
Kararlı bir dolaşıklık minimum bir zincir uzunluğuna veya kritik bir molekül
ağırlığına bağlıdır. Molekülün sterik engellemesi de önemli bir faktördür. Her polimer cinsi
için kritik bir molekül ağırlığı vardır. Yeterince esnek polimer zincirleri için bu yüksek
olurken, daha rijid olan moleküller için daha düşüktür. Örneğin bu değer Polistiren için
31.200 olurken poliisopren için 10.000 dir. Ticari polistirenin molekül ağırlığının 100.000 ile
400.000 arasında değiştiği düşünülürse oldukça yüksek ısıl ve mekanik özelliklere sahip bir
polimer olduğu görülür.
Kopma
Tek bir polimer zinciri katı halde dolaşık bir durumda ise, ısıtıldığında, hangi uzunluğa
kadar bu durum devam edebilir? Bunun cevabı kopma teorisinde yatmaktadır. Eriyik halinde,
tek bir polimer zinciri, komşu zincirlerin izin verdiği kadar Brownian hareketler yapar. Bu bir
tüp içindeki yılankavi bir harekete benzetilebilir ve bir kopmayla son bulur ( çünkü tüpün
cidarları daha fazla harekete mani olmaktadır).
Camsı Geçiş
Amorf katının eriyik haline geldiği sıcaklığa camsı geçiş sıcaklığı demiştik. Bir görüşe
göre camsı geçiş izoviskoz bir durumu gösterir. Bunun anlamı, eriyik halindeki bir polimer
soğutulduğunda viskozitesi hızla maksimum değerine çıkar. Bir diğer açıklama, serbest hacim
açıklamasıdır. Bunun anlamı, camsı geçiş halinde, polimerin serbest hacmi, gerçek hacmi ile
mutlak sıfırdaki hacmi arasındaki farka eşittir.
Serbest hacim = Gerçek hacim- mutlak hacim
Bir üçüncü açıklama da izoentropik durum açıklamasıdır. Camsı geçiş sıcaklığında
polimer moleküllerinin veya molekül topluluklarının değişik şekillerde düzenlenme sayısı
sıfıra gider. Polimer molekülleri çözelti veya eriyik halinde uzayda çok sayıda açısal
pozisyonda bulunabilirler. Her bir pozisyon farklı bir enerji durumuna işaret eder. Eriyik
soğutulduğunda bu enerji durumlarından daha az sayıda var olabilir. Eriyik son derece yavaş
bir hızda soğutulursa ancak en düşük enerji seviyeli durum var olabilir. İşte bu durumda açısal
durum entropisi sıfır olur.
Amorf polimerlerin camsı geçiş sıcaklığı polimer zincirinin kimyasal yapısına göre
değişkenlik gösterir. Genel kural olarak, esnek bir iskelete ve küçük bağlı gruplara sahip
(polietilen gibi) polimerler düşük camsı geçiş sıcaklığına sahiptir. İskeletindeki aromatik
gruplardan dolayı daha katı (rijit) polimer zincirine sahip olanların (polisülfon gibi) camsı
geçiş sıcaklıkları ise daha yüksektir. Aşağıdaki tabloda bazı polimerlerin camsı geçiş
sıcaklıkları verilmiştir.
Tablo 2.3 Bazı polimerlerin camsı geçiş sıcaklıkları
Polimer
Camsı geçiş sıcaklığı (Tg) oC
Tabii kauçuk ( NR )
cis- Polibütadien ( cis PBD )
Nitril bütadien kauçuk ( NBR )
Kloropren kauçuk ( CR )
Polietilen ( PE )
EPDM kauçuk
- 73
- 108
- 40
- 55
- 120
- 60
Polipropilen ( PP )
Poliisopren kauçuk ( IR )
Stiren bütadien kauçuk ( SBR )
Polivinil klorür ( PVC )
Polistiren
Polivinil alkol ( PVA )
Polikarbonat
Polisülfon
- 20
- 69
- 67
81
100
28
150
190
İkincil gevşeme
İkincil gevşeme camsı amorf yapıda meydana gelen küçük ölçekli moleküler
hareketlerdir. Burada sınırlı iskelet zincir dönmeleri, titreşimler ve bağlı grupların kısa
zıplamaları söz konusudur. Örneğin polikarbonat molekülünde olduğu gibi ana zincire bağlı
aromatik halkalar kısa zıplamalar yapar. Bazı bağlı gruplar düşük sıcaklıklarda da birtakım
sınırlı hareketler yaparlar. Polistirendeki fenil grupları da düşük sıcaklıklarda birtakım dönme
hareketleri yaparlar. Bu tip ikincil gevşemelerin camsı durum özellikleri üzerine önemli etkisi
vardır. Amorf polimerlerin darbeye karşı dirençleri ve gaz geçirgenlikleri de bu ikincil
gevşeme özelliklerindendir.
2.6.2. kristal yapı
Bazı polimeler eriyik halinde iken soğutulduklarında düzenli kristal yapıya dönüşürler. Bunlar
düşük molekül ağırlıklı bileşiklerin veya düşük molekül ağırlıklı polimerlerin gösterdikleri
kadar düzenli bir kristal yapı göstermezler. Kristal yapıdaki polimerlerin en küçük birimleri
bükülmüş polimer zincirlerinden oluşmuş lamellerdir. Bu tip kristalitlerin boyutları
100-200 0A kadardır. Her bir kıvrımda 40, 50, 100,.. gibi tekrarlayan birim vardır. Eriyik
halinde yüksek enerjili açısal yapılar söz konusu iken, soğutulduğunda daha düşük enerjili
açısal yapılar hakimdir. Çoğu polimer için en düşük enerjili hal uzamış zincir veya düzlemsel
zigzag halidir. Bunlara örnek polietilen, bazı vinil polimerleri, polivinil alkol ve naylondur.
Bazı büyük gruplara sahip polimerlerde heliks yapıdadır.
Hiçbir polimer mükemmel kristal yapıya sahip değildir. Örneğin kristal yapılı yüksek
yoğunluklu polietilende, düzensiz, amorf parçalar içeren bölgeler vardır. Dolayısıyla kristal
polimerler, hem amorf bölgelerinden dolayı camsı geçiş sıcaklığı, hem de kristal erime
sıcaklığı, Tm gösterirler. Tm noktasında polimerin kristalitleri bozulur ve düzensiz amorf hale
geçer. Birçok polimer için Tg, Tm in yarısı veya üçte ikisi kadardır.
Bir polimerin kimyasal yapısı onun katı halde kristal veya amorf olduğunu belirler.
Genel olarak simetrik zincir yapısında olanlar kristal yapı gösterirler. Örneğin doğrusal
polietilen kristal yapıdadır. Ataktik polivinil klorür (PVC) , asimetrik yerleşmiş klor
atomlarından dolayı amorf yapıdadır. Bazı gruplar arasındaki etkileşimler de kristalliği
arttırır. Nylon 6,6 örneğinde olduğu gibi, bir zincirdeki amit hidrojenleri ile diğer bir zincirin
karbonil grupları arasındaki hidrojen bağları kristalliği arttırır ve bunun sonucu olarak kristal
erime noktası yükselir. Bu yüzden polietilenin Tm i 135 C0 iken nylon 6,6 nın ki 265 C0 dir.
Taktiklik ve geometrik izomerizm de kristalliği etkiler. Trans izomerinde kristallik
daha yüksektir. Örneğin cis-poliizopren amorf iken trans-poliizopren kristal yapıdadır. Cispolibütadien kısmen kristal yapıda iken, trans-polibütadien kristal yapıdadır. Genel kural
olarak, aynı polimerin, uzaydaki geometrik dizilişi daha düzenli olan taktik hali ataktik
halinden daha kristal yapıdadır. Örneğin izotaktik PVC kristal yapıda iken, ataktik yapıdaki
ticari PVC amorf yapıdadır. Polimerizasyon şartları ve tekniği ile bu tip polimerlerin kristallik
dereceleri ayarlanabilmektedir.
Tablo 2.4 Bazı kristal polimerlerin camsı geçiş ve kristal erime noktaları
Polimer
Polietilen
Polivinil alkol
Polioksi metilen
Polietilen terftalat
Polioksi metilen
Polikaprolakton
Tg (oC)
Tm (oC )
-60
85
-85
69
-85
-60
135
258
195
265
195
61
Camsı geçiş ve Kristal erime noktasının Kalorimetrik ölçümü
Polimer bir malzeme ısıtıldığı zaman uğradığı termal davranışları kalorimetrik
yöntemle izleyebilir ve ölçebiliriz. En yaygın kullanılan modern ekipman, Diferansiyel
Taramalı Kalorimetre cihazıdır (Differantial Scanning Calorimetry, DSC). Bu termal
değişiklikler kristal erime noktası ve camsı geçiş sıcaklığıdır.
Diferansiyel ısı taraması
Burada yapılan iş, bir ısıtıcı tablanın üzerine iki küçük kap koyup, kaplardan birine polimer
örneğini koyup, diğerini boş bırakarak alttan ısıtıcıyı ısıtmaktır.
Polimer örneği
Örnek kabı
Referans kabı
monitör
ısıtıcılar
Şekil 2.9. Diferansiyel ısı taramasının şematik gösterilişi
Isıtıcılar dakikada 10 C0 lik bir hızla ısıtılır. Her iki kapta aynı sıcaklık artış hızı ile
ısıtlır. Bunun anlamı, aynı hızla ısıtıldıklarında, polimer örneği bulunan kap aynı sıcaklıkta
artabilmek için daha fazla ısı absorbe edecektir. DSC cihazının görevi fazladan ilave edilen bu
ısıyı ölçmektir. Sonuçta x eksenine sıcaklık artışını, y eksenine de ısı artış hızını koyarak bir
eğri elde ederiz.
q/t
Isı akışı
sıcaklık
Isı akışı q/t, birim zamanda absorbe edilen ısı miktarı, ısıtma hızı ise birim zamandaki sıcaklık
artışıdır.(t=zaman)
Isı / zaman = q / t = ısı akışı
Sıcaklık artışı / zaman = ∆T / t = ısıtma hızı
Isı akışını ısıtma hızına bölersek ısı kapasitesini elde ederiz.
q
t
∆
t
q
= ∆T = Cp = ısı kapasitesi
Bir maddeye bir miktar ısı ilave ettiğimizde sıcaklığında bir artış meydana gelir. Sıcaklığı
belli bir miktar arttırmak gerekli bu ısı miktarına ısı kapasitesi, Cp denilir.
Polimer örneğini bir miktar daha ısıtmaya devam edersek, aşağıdaki şekilde görüldüğü
gibi, eğrinin aniden yukarı doğru çıktığını görürüz;
Camsı geçiş sıcaklığı
Isı
akışı
sıcaklık
Şekil 2.10. Camsı geçiş eğrisi
Eğrideki bu ani yükseliş, daha fazla ısı akışı anlamına gelmektedir. Aynı zamanda
polimerin ısı kapasitesi de artmıştır. Bunun da nedeni polimerin camsı geçişe uğramasıdır. Bu
sıcaklığın üstünde polimer daha fazla ısı kapasitesine sahiptir. DSC gibi cihazlarla bu geçiş
sıcaklığı ölçülebilir. Bu değişiklik ani bir sıçramayla olmaz. Belirli bir sıcaklık aralığında
gerçekleşir, ve bu sıcaklığın belirlenmesi biraz ihtiyatlı olmayı gerektirir.
Camsı geçiş sıcaklığının üzerinde polimer molekülleri, kıpırdanmalar, kıvrılmalarla
çok değişik şekillerde hareket ederler. Bu hareketler çok uzun sürmez ve bir miktar ısı vererek
düzenli ve kararlı hale gelirler. Bu da kristalleşme, Tc noktasıdır.Bu dönüşüm sırasında
polimer örneğinin salıverdiği ısı kaydedilebilir. Sıcaklık artışını sürdürmek için ısıtıcıdan
polimer örneğine ısı aktarmaya gerek yoktur. Bu değişikliği aşağıdaki eğride görebiliriz;
Isı
akışı
Tc
sıcaklık
Şekil 2.11. Kristaleşme noktası eğrisi
Eğrideki bu dip nokta polimerin bize kristalleştiğini göstermektedir. Bu eğrinin dip
bölgesinin alanını hasaplayarak polimerin bu gizli kristalleşme enerjisini hesaplayabiliriz. Bu
dip nokta polimerin bize gerçekten kristallenebileceğini de göstermektedir. Bu durum ataktik
polistiren örneğinde olduğu gibi % 100 amorf polimerlerde görülmez. Çünkü bunlar
kristallenmezler.
Polimer kristalleşirken aynı zamanda dışarı ısı verir, yani kristalleşme ekzotermiktir.
Erime
Isı polimer içinde kristal oluşumuna yol açabilir. Fakat aşırısı kristalleşmeye son verir.
Polimeri ısıtmaya devam edersek, Tc kristallenme sıcaklığını geçer ve erime dediğimiz başka
bir termal dönüşüme geçer. Polimer erime sıcaklığına, Tm ulaşınca polimer kristalleri dağılır,
yani erir. Polimer zincirleri düzenli hallerinden çıkıp gelişigüzel hareket etmeye başlarlar.
Polimer kristalleri erirken çevreden ısı absorbe ederler. Erime birinci dereceden bir
dönüşümdür. Erime noktasına ulaşılınca, erime tamamlanıncaya kadar erime sıcaklığı
değişmez. Bunun anlamı, referans kabındaki aynı sıcaklık hızını sürdürebilmek için, polimer
örneğinin bulunduğu kabın altındaki ısıtıcı polimere bir miktar ısı aktaracak demektir. Bu
konulan ekstra ısı, DSC eğrisinde bir pik olarak görülecektir. Bunu aşağıdaki grafikte
görebiliriz;
Isı
akışı
Tm
sıcaklık
Şekil 2.12. Kristal erime noktası eğrisi
Polimerin toplam termal geçiş eğrisi
Polimeri ısıttığımızda önce camsı geçiş sıcaklığını, ardından ısıtmaya devam ettiğimizde
polimerin kristalleşme noktasında bir dip, erime sıcaklığına ulaşınca da bir pik gördük. Bütün
bunları aşağıda görüldüğü gibi bir eğride görebiliriz;
Isı
akışı
Tg
Tc
Tm
sıcaklık
Şekil 2.13. Polimerlerin termal geçiş eğrisi
Tekrar hatırlatmak gerekirse tamamen amorf polimerler sadece camsı geçiş sıcaklığını
gösterir. kristal polimerlerde ise hem kristalleşme dipi hem erime piki görülmektedir. Hem
amorf hem kristal özellik gösteren polimerler ise her üç geçişi de göstermektedirler.
Yukardaki DSC grafiğine bakıldığında, camsı geçiş ile diğer iki geçiş, kristalleşme ve
erime arasında önemli bir farklılık göze çarpmaktadır. Camsı geçişte ne bir dip ne de bir pik
görülmektedir. Çünkü camsı geçiş sırasında ne dışarı verilen ne de absorblanan gizli bir ısı
vardır. Sadece polimerin ısı kapasitesinde bir artış gözlenmektedir.
Bu şekilde camsı geçişte olduğu gibi, dışarıyla ısı alışverişinin olmadığı, sadece ısı
kapasitesinin değiştiği değişimlere ikinici dereceden değişimler denilmektedir. Erime ve
kristallenme gibi gizli ısının söz konusu olduğu dönüşümlere de birinci dereceden değişimler
denilmektedir.
Kristallik derecesinin hesaplanması
Birçok polimer hem amorf hem de kristal bölgeler taşımaktadır. DSC cihazı bize polimer
içinde ne kadar kristal bölge olduğunu söyleyebilir. Gizli erime ısısı ΔHm i bilirsek bunu
hesaplayabiliriz.
Bunun için ilk yapılacak iş, polimerin erimesi esnasında oluşan pikin alanını
hesaplamaktır. Bu polimerin gram başına olan ısı akışının sıcaklığa göre çizilmesidir. Isı akışı,
saniyede dışarı verilen ısıdır. Pikin alanı, ısı birimi x sıcaklık x time-1 x kütle-1 şeklindedir.
Bunu aşağıdaki eşitlikle gösterebiliriz;
𝑎𝑙𝑎𝑛 =
ısı x sıcaklık
zamanxkütle
=
J.T
s.g
Isı = J = joule, sıcaklık ,T = Kelvin derecesi, zaman = saniye, kütle = g
Isıtma hızı T / s e eşittir. Alanı ısıtma hızına böler isek ;
alan
ısıtma hızı
=
JT
sg
T
s
=
J
g
Bu, gram başına joule demektir. Numunenin ağırlığını bildiğimize göre, bunu g ile çarparsak,
J
g
x g= J
Aynı işlemi kristalleşme esnasında absorbe edilen ısıyı gösteren dip için yaparsak, HC yi
bulmuş oluruz. Aşağıdaki çıkarma işlemini yaparak ;
Hm, toplam - HC, total = H′
H′, polimeri ısıtmadan önce, daha önceden TC kristal erime noktasının üstünde kristal halde
bulunan polimer tarafından dışarı salınan ısı miktarıdır.
H′ yi Hm, spesifik erime ısısına bölersek,
𝑥=
H′
Hm
= mc
J
J
g
=g
Bu Tc nin altında kristallenen polimer miktarıdır. Bunu toplam madde miktarına bölersek
kristallenme yüzdesini bulmuş oluruz.
mc
x100 = % kristallik
mtotal
Download