Alzheimer Hastalığında İlaç Kullanmak – Doğru mu Yanlış mı? Hastalar ve Yakınları için Alzheimer Hastalığında İlaç Kullanımı Üzerine Yardımcı Bilgi * Aşağıda bulacağınız bilgiler, hastalar ve yakınları için, Alzheimer hastalığında ilaç kullanmanın yararları ve sakıncalarını göstermek ve karar vermelerini kolaylaştırmak amacıyla hazırlanmıştır. Hastanızın sağlık durumunu ve olası riskleri en iyi bilen kişi doktorunuz olduğundan, tedaviyle ilgili kararları doktorunuz ile birlikte almanız gerekmektedir. Burada bulacağınız bilgiler, demans (bunama) hastalığı ile başa çıkarken size yardımcı olacak ipuçları ve daha fazlasına ulaşmak için internet sayfamızı ziyaret edebilirsiniz (www.demenz-leitlinie.de). 1. Alzheimer hastalığı hangi ilaçlarla tedavi edilir ve bu ilaçların hangi belirtiler üzerinde etkisi vardır? Hafif ve orta derecedeki tipik Alzheimer belirtilerini tedavi etmede en sık kullanılan ilaçlar (Anti-demans inhibitörleri olarak ilaçları; Almancada adlandırılmaktadır, Antidementiva) örnek olarak Asetilkolinesteraz Donepezil (Aricept®), Rivastigmin (Exelon®) ve Galantamin (Reminyl®) sayılabilir. Bu ilaçlar; doktor tarafından reçete ile verilmektedir ve hafıza performansı ile günlük yaşam faaliyet ve becerilerini geliştirmek amacını taşımaktadır. Asetilkolinesteraz inhibitörleri genellikle demansın yan etkisi olarak ortaya çıkan; depresyon, saldırganlık ve huzursuzluk gibi tepkisel davranışların tedavisinde çok az etkili ya da hiç etkili değildir. * Burada sunulan içerik Freiburg ve Hamburg-Eppendorf Üniversite hastaneleri tıp ve psikoloji bölümleri çalışanlarının ortaklaşa yürüttükleri bir projeden derlenmiştir. Proje; Almanya Federal Sağlık Bakanlığı tarafından finanse edilmektedir. Taraflar içerik konusunda uzlaşma içindedir. 1/4 Temmuz 2010 Memantin (Axura®, Ebixa®) farklı etki mekanizması olan bir Anti-demans ilacıdır ve daha çok orta ve ağır derecede gözlenen Alzheimer hastalığının tedavisine uygundur. Ama tıpkı Asetilkolinesteraz inhibitörleri gibi, Memantin de Alzheimer hastalığının ilerlemesini durduramaz, ancak bir süreliğine hastalığın belirtilerini zayıflatabilir. Sakinleştiriciler ve „Sinirleri gevşetici ilaçlar“ (Nöroleptikler) gibi diğer ilaçlar; tedirginlik, endişe, heyecan, saldırgan davranışlar ve uyku sorunları vb. azaltılması için kullanılmaktadır. Antidepresanlar ruh halinin stabilize edilmesi için reçete ile verilmektedir. Bu ilaçlar sürekli olarak alınmamalıdır ve devam etmenin gerekli olup olmadığı düzenli aralıklarla yeniden sorgulanmalıdır. 2. Bu ilaçların yan etkileri nelerdir? Anti-demans ilaçları genellikle çok iyi tolere edilebilir ilaçlardır. Asetilkolinesteraz inhibitörlerinin en sık görülen yan etkileri şunlardır: Bulantı İshal Kusma Mide Sorunları Karın Ağrısı İştah ve kilo kaybı Nadiren görülen yan etkiler; uyku bozukluğu, yorgunluk ve kas kramplarıdır. Yan etkileri genellikle hafif atlatılır ve normal koşullarda tedaviye başladıktan birkaç hafta sonra tamamen yok olurlar. Memantin`in yan etkileri genellikle zayıf belirtiler olarak gözlenir, bu yan etkiler aşağıdaki gibidir: Baş Dönmesi Kafa karışıklığı Baş ağrısı Kabızlık Böbrek sorunları olanlar Memantin kullanmamalıdır. 2/4 Temmuz 2010 Sakinleştiriciler zaman zaman uyku haline neden olabilir, düşme veya inme risklerini artırabilir. Nöroleptikler ve Sakinleştiriciler kullanılırken çok dikkatli olunmalı ve sadece sıkı doktor gözetimi altında alınmalıdırlar. İlaçla tedavi esnasında düzenli kontroller yapılması ve Alzheimer belirtilerinin şiddetinin yeniden değerlendirilmesi çok önemlidir. Kullanılan ilaçlar, hastalığın ilerlemesi ve değişen belirtilere uyum sağlayacak şekilde sık sık ayarlanmalıdır. Özellikle hasta kendi durumu hakkında konuşamayacak aşamaya gelmişse, hasta yakınları ya da bakımını üstlenen kişiler, ilaçların yan etkilerine ya da hastanın ilaçlara gösterebileceği ve günlük yaşamı olumsuz etkileyen tepkilere dikkat etmelidirler. 3. Tepkisel davranışlar ilaçlar olmadan nasıl tedavi edilebilir? Endişeli, saldırgan ya da diğer tepkisel davranışları ilaçla tedavi etme yolunu seçmeden önce bu tür davranışların neden kaynaklandığı ya da nereden teşvik bulduğu anlaşılmaya çalışılmalıdır. Aynı durum Alzheimer hastalığının başlangıç evresinde ortaya çıkan depresyon için de geçerlidir. Depresyon genellikle muhakeme yeteneğinin kaybolmasına karşı bir tepki olarak yorumlanmaktadır. Birçok davranış şekli hastaların perspektifinden bakıldığında anlam kazanır. Bu durumu kavramak, hasta davranışlarını olumlu yönde etkilemede ve onlarla uygun bir şekilde başa çıkabilmede yardımcı olabilir. Amaçsızca etrafta dolaşmak, huzursuzluk ve akşamüstleri telaşlı ve tedirgin olmak gibi bazı davranış biçimleri ilaçla tedaviye her zaman cevap vermez. Tepkisel davranışların nedenlerini, ilaç tedavisine başlamadan önce olduğu kadar, tedavi esnasında da anlamaya çalışmak çok önemlidir. 4. Karar verme sürecinde anahtar noktalar Alzheimer hastalığının tedavisinde; ilaç alıp almamaya ya da ne zaman ilaç kullanılması gerektiğine ve mevcut ilaçların hangilerinin doğru olduğuna karar vermek zor olabilir. Günümüze kadar olan bilimsel araştırmalar herhangi bir Antidemans ilacının diğerlerine üstün olduğunu kanıtlayamamıştır, bu nedenle genellikle bireylerin ilaca olan toleransı ve tepkileri esas alınmaktadır. Değerlendirme yapılırken tıbbi olgular kadar kişisel tutum da dikkate alınmalıdır. Başka hastalıklar nedeniyle kullanılan ilaçların da tehlikeli etkileri olabileceği için, hastanın genel sağlık durumu da bu kararı alırken çok önemlidir. 3/4 Temmuz 2010 Birçok kişi aşağıdaki durumlarda İLAÇ ALMAYA karar vermektedir: İlaçların yararları sakıncalarından daha fazla ise. İlaçların yan etkileri çok rahatsız edici ise. İlaçların olumlu etkileri çok az ve her hastada eşit oranda gözlenemiyor olsa da hastalığın ilerlemesini mümkün olduğunca geciktirmeyi denemek istiyorlar ise. İlaçlar çok pahalı ve ek ödemeler yapılmasını gerektiriyor ise. Hastalığın belirtileri ilaç alımına rağmen hızla ilerliyor ve fark edilebilir bir iyileşme ya da istikrar gözlenmiyor ise. Hastalık halen ilaçların yardımcı olamayacağı kadar ileri bir aşamaya ulaşmış ise. Hasta ve bakımını üstlenen kişiler; ilaçlar olmadan da tipik demans sorunlarını (örn. Hafıza, yer ve yön bulma ve uyum sorunları) veya tepkisel davranışları kontrol altına almanın bir yolunu bulmuşlar ise (örn. günlük hafıza alıştırmaları ve sakinleştirici ritüeller yolu ile). … 4/4 Birçok kişi aşağıdaki durumlarda İLAÇ ALMAMAYA karar vermektedir: İlaçların hastalığın belirtilerini iyileştirdiğini, günlük yaşam faaliyet ve becerilerini olumlu yönde etkiliyerek yaşam kalitesini yükselttiğini hissediyorlar ise. Bakımı üstlenen kişilerin yükü artmış ise ve ilaçlar tedirginlik, endişe, heyecan ve telaş gibi tepkisel davranışların ortaya çıktığı durumları azaltabiliyor ise. … Temmuz 2010