tam zamanında dagıtım: mılkrun

advertisement
TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNDE ÖZEL KONULAR
Yrd. Doç. Dr. Berk Ayvaz
2015-2016 Bahar
Dağıtım Planlama Yönetimi
Giriş
• Globalleşme ve çetin rekabet koşullarında işletmelerin kâr marjları giderek
azalmakta ve kârlılığa etki eden küçük iyileştirmelerin önemi giderek artmaktadır.
• Tedarik zinciri maliyetine ve diğer performans göstergelerine direkt ve dolaylı etkisi
ile lojistik faaliyetler TZ içinde stratejik bir öneme sahiptir.
• Dolayısıyla lojistik faaliyetlerde yapılacak iyileştirmelerin tedarik zincirinin karlılığına
olan pozitif etkisi şüphe götürmeyecek bir gerçektir.
Giriş
• Tedarik zinciri yönetiminin üzerinde durduğu ve kontrol altına almayı hedeflediği
temel konuların başında taşımacılık ve stok yönetimi gelmektedir.
• Tam zamanında dağıtımın veya tedarikin sağlanmasındaki temel problem ise
küçük partilerle bağlantılı olarak düşen stok maliyetleri ile sık yapılan teslimatlar
ile artan taşıma maliyetleri arasındaki dengedir.
• Bu denge için optimum noktanın bulunması noktalar (tedarikçiler-müşteriler)
arası teslimat sayılarının düşürülmesinden geçmektedir (Sadjadi vd., 2009).
• Dağıtım yönetiminde hangi taşıma türlerinin kullanılabileceğini, taşıma türleri
arasında kombinasyonun söz konusu olup olamayacağını belirlemektedir.
Dağıtım türleri
A.
B.
C.
D.
Tam zamanında teslimat
Doğrudan teslimat
Milk-run (Döngüsel sefer)
Cross-docking (Çapraz sevkiyat)
A- Tam Zamanında Teslimat
Tam Zamanında Teslimat
• Stoklu çalışmaya ve ürün stoku tutmaya yönelik yığın üretim sistemi, zaman içerisinde yaşanan
gelişmeler ve ekonomik krizler sonucunda yerini stoksuz ve siparişe yönelik olan yalın üretim
sistemlerine bırakmıştır.
• Yalın üretim sistemine baktığımızda, ürünün temininden son müşteriye ulaşana kadar ki geçen süre
zarfında ki bütün gereksiz (yani, kaynak tüketip bir değer oluşturmayan=israf ) süreçlerin ortadan
kaldırılmasını amaçlanmaktadır.
• Bu şekilde ürün veya hizmet daha etkin ve daha çabuk bir şekilde tüketici ile buluşmakta, firmalar ise
daha düşük maliyetli tedarik zinciri süreci ve daha etkin bir rekabet gücü kazanmaktadırlar.
• Maliyetlerin düşürülmesi ve rekabet ortamında üstünlük sağlanabilmesi için parça tedariki, ürün
depolama ve stok maliyetleri konusunda da gereksiz faaliyetlerin ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Tam Zamanında Teslimat
Tam Zamanında Teslimat
STOK MALİYETLERİ
Daha yalın tedarik zinciri
Azaltılmış stok seviyesi
Azaltılmış stok maliyeti
TAŞIMA MALİYETLERİ
Daha küçük ve sık taşıma
Artan taşıma maliyetleri
Tedarikçilerden beklenen hizmet artışı
Şekil: Tam Zamanında Teslimatta Maliyet ve Hizmet dengesi
B- Doğrudan dağıtım
Doğrudan dağıtım
• Doğrudan dağıtım; bir başlangıç noktasından yüklenen ürünlerin
sadece bir noktaya sevk edildiği bir dağıtım sistemidir.
yüksek sipariş
• Her bir noktanın siparişi yüksek düzeyde ise; dağıtımların
doğrudan olma olasılığı yükselmektedir.
• Diğer taraftan sevkiyat ve dağıtım noktalarının birbirinden çok
uzak olmaları doğrudan dağıtımı zorunlu hale getirebilmektedir.
• Doğrudan dağıtımda sevk edilecek ürün miktarı fazla değilse
maliyet artmaktadır.
yüksek sipariş
• Dolayısıyla mesafe sabitken, dağıtımı yapılacak ürün miktarı ile
dağıtım maliyeti arasında ters orantı söz konusu olmaktadır.
• Bu teslimat şekli ile iki nokta arasındaki en kısa mesafe bulunur ve
rota bu güzergahta hareket eder.
• Doğrudan teslimat şeklinde çizelgeleme yapılırken üzerinde durulan
konular taşınacak miktar ve taşıma sıklığıdır.
yüksek sipariş
Doğrudan dağıtım
• Doğrudan dağıtım, maliyetlerin yüksek olduğu bir dağıtım modeli olmasına karşılık, dağıtım
operasyonunun basitliği ve aktörler arasındaki koordinasyonun kolaylıkla sağlanıyor olması
bu dağıtım yönteminin avantajları olarak sıralanabilmektedir.
• Doğrudan dağıtım yönteminde dağıtımı etkileyecek olan birçok parametre değişkenlik arz
etmediğinden genellikle ekonomik sipariş düzeyi yaklaşımı uygulanmaktadır.
• Bu sistemde önemli olan dağıtımı yapılacak ürün miktarı ile ekonomik sipariş düzeyinin
eşitlenmesidir.
Tedarik Zincirinde Doğrudan Dağıtım Yöntemi
Kaynak: Ertek, G., (2012) “Depolama Sistemleri (Warehousing Systems)”, Uluslararası Lojistik, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Açıköğretim
Fakültesi Yayını No: 1593. Eds. Bülent Çatay and Gürkan Öztürk.
C-Milk-Run (döngüsel dağıtım)
Milk-Run Sistemi
• Milk-run İngilizce bir terim olup, anlamını mandıralar için
çiftliklerden süt toplama görevini yapan arabalardan
almaktadır.
• Adını ABD'de süt dağıtımından aldığı için adına milk-run
denilen bu uygulamada sütçüler, bir önceki gün her kapıya kaç
şişe süt bıraktıklarını bilmektedirler.
• Bu bilgi ile araçlarına sadece bir turda dağıtacakları kadar dolu
süt almakta ve her kapıda buldukları boş şişeleri dolu süt
şişesi ile değiştirmektedirler.
• Ay sonlarında her kapıya kaç süt bıraktıkları bilgisiyle
faturalarını kesmekte ve tahsilatlarını yapmaktadırlar.
Milk-run (döngüsel dağıtım)
• Bu tarz taşımacılıkta kamyonlar bir
veya birkaç tedarikçiden ürünleri
toplar ve bunları yine bir veya birkaç
noktaya ulaştırır.
• Doğrusal dağıtım yönteminden farklı
olarak, dağıtım yapılan noktalar aynı
zamanda teslim alma noktaları da
olabilmektedir.
• Örneğin bir dağıtım noktasına
ürünler sevk edilirken, aynı dağıtım
noktasından farklı ürünler teslim
alınabilmektedir.
Milk-run (döngüsel dağıtım)
Geleneksel sistemde fabrika ile tek tedarikçi arasında gidip gelen sevkiyatlar varken, milk-run seferler ile
kamyonlarla tek seferde çok sayıda tedarikçiye erişilmekte, boş kasalar bırakılıp kamyon hacminin bir
kısmını tutacak kadar parçalar yüklenir, sefer sonunda da yeterli doluluğa ulaşılır.
Milk-Run Sistemi
• Bu sistemin süt dağıtımı ve toplamasından sonra en çok kullanıldığı ve başvurulduğu
sektör otomotiv sektörüdür.
• Tam zamanında üretimin doğmuş olduğu otomotiv sektöründe, ürünlerin nihai
kullanıcılara kesintisiz bir şekilde ulaştırılması gerekmektedir.
• Bu düzgün akışın sağlanabilmesi ise ürün tedarikinin yalın üretimin temel felsefesi olan
stoksuz bir şekilde gerçekleşebilmesi yani sık ve istenilen miktarda ürünün temini ile
gerçekleşebilir.
• Bu sebeple ihtiyaç duyulan hammaddeye, mesafeye ve de taşıma süresine göre
belirlenen kamyon ve sefer sayısı ile ilgili imalatçılardan istenilen malzemeler toplanır.
Milk-Run Sistemi Nedir?
Milk-run sistemi, belirli bir üretim seviyesini korumak için sayısı beşi-altıyı
geçmeyen tedarikçilerle tasarlanmış bir tedarik ağından ilgili parçaların
toplanmasını sağlayan bir toplama/sevkiyat çizelgelemesidir.
Montaj hatlarını beslemek için gereksinim duyulan malzemeleri toplamak için
gün içerisinde birden fazla döngüsel seferlerin gerçekleştirilmesi olarak da
tanımlanmıştır.
Milk-Run Sistemi
• Milk-run sisteminin kullanıldığı ve kullanılmadığı iki sistem şekilde gösterilmiştir.
Doğrudan sevkiyat
Milk-run sistemi
• Şekilde geleneksel sistemde 4 sefer kamyon
sevkiyatı olmuş ve toplamda 2x48+4x51,2+2x48=
396,8 kamyon-km/günlük mesafe kat edilmiştir.
• A, B ve C ürünlerinin aynı ölçülerde olmadığını ve
günlük
üretim
kapasitesinin
kamyon
kapasitesinden fazla olduğunu düşünmezsek,
kamyonlar tamamıyla dolmayacaktır.
• Milk-run sistemli dağıtım ağında ise toplam
tedarik 3 kamyon seferle tamamlanmış ve
toplamda 3x(48+16+16+48)= 384 kamyonkm/günlük mesafe alınmıştır.
Döngüsel dağıtım (Milk Run) yöntemi
• Döngüsel dağıtım (Milk Run) yöntemi doğrusal dağıtım modeline göre daha karmaşık bir
yapıya sahiptir. Bu nedenle dağıtım sürecinin iyi bir şekilde planlanması ve modellenmesi
gerekmektedir.
• Modellemede iş akışının optimize edilmesi için aracın tedarik zinciri üyelerine uğrama sırası,
bunlardan teslim alacağı ve teslim edeceği materyallerin ne olduğu ile miktarları, tedarik
zinciri üyelerinin birbirinden uzaklıkları gibi çeşitli parametreler dikkate alınmaktadır.
• Döngüsel dağıtım modelinde bir seferin sonunda araçta kalan yükün ilk
yüklenenden daha az olması gerekmektedir.
• Döngüsel dağıtım yönetiminde söz konusu olan prensipler arasında; dağıtım ve
toplamaya konu olan yükün araçlarda konsolide edilmesi ile araçların
maksimum kapasite ile kullanılması ilkeleri yer almaktadır.
İki aşamalı bir tedarik zinciri yapısında Milk - Run sistemi
• Tedarikçilerden-dağıtım
merkezinden
ve
müşterilerden oluşan iki aşamalı bir tedarik
zinciri yapısında 3 çeşit milk-run sistemi
kurulabilir.
• Bunlar;
1.
2.
3.
Tedarikçiler arasında gerçekleşen tedarikçi
milk-run'ı
Müşteriler arasında gerçekleşen müşteri milkrun'ı
Tedarikçi - dağıtım merkezi - müşteriler
arasında geçen karışık milk-run sistemleridir.
MİLK–RUN ve planlı malzeme toplama optimizasyonu
 Milk-Run ifadesi otomotiv sektöründeki seri imalata
bağlı olağanüstü çok miktarda parçayı onlarca farklı
lokasyondaki farklı tedarikçilerden toplamada bir
optimizasyon meselesi olarak karşımıza çıkmıştır.
Şöyle düşünün; yılda 100.000 araç üretiyorsunuz,
100 tedarikçiniz var ve bunların hepsi 100-200
kilometre çapında bir bölgede farklı noktalarda
konuşlanmış. Başlangıçta bu tedarikçilerin hepsinin
kendi sevkiyatını kendilerinin yaptıklarını hayal
edin. Hatta hayal etmeyin hala bazı otomotiv
firmaları ve diğer sektördeki üreticiler olağanüstü
büyük miktarlarda nakliye ile karşı karşıya kaldıkları
halde
bunu
optimize
etmek
yerine 
tedarikçilerinin
inisiyatifine
bırakmakta
ve
ciddi tasarruf fırsatları elden kaçmaktadır.
organizasyonları
ve
sadece
satış-dağıtım Böylece hem fabrika stokları düşer, hem stok
organizasyonları için de düşünebilrisiniz)
yönetim güçlükleri ortadan kalkar, çoğu durumda
nakliye maliyetleri ciddi oranda aşağıya düşer ve
Bu durumda bir tedarikçinin beş günde bir nakliye düzenli bir malzeme tedarik sistemine kavuşulur.
yaptığını düşünelim ve duruma bir göz atalım. Birim
nakliye maliyetinin düşmesi için beş günde bir İlk bahsettiğimiz durumda olan firmalar için Milk Run
kamyon doldurularak gönderildiği için ana sanayi uygulamaları sonucu nakliye maliyetlerinin %30
stok alanında minimum beş günlük malzeme stoğu düşmesi, proses içi stokların %50 azalması, depo
kadar yer tahsis edilmelidir. Aynı zamanda bu durum stoklarında %20 eliminasyon ve buna bağlı depo
kabaca beş günlük envanter maliyeti doğuracaktır. alanı kazançları hemen hemen garantidir.
FIFO (İlk giren ilk çıkar) gibi uygulamalarda zora
 Otomotiv sektörü dışında farklı sektörlerden bu
girecektir.
konuya ilgi duyacak uygulama adaylarına bazı
Bir diğer tedarikçinin sac braketler ürettiğini koşulları hatırlatmakta fayda görüyoruz. Tedarikçi
varsayalım ve daha küçük parçalar ürettiği için sayısı en az on ve farklı lokasyonlarda ise, yıllık klasik
kamyon doluluğunun 15 günlük ana sanayi
kamyon cinsinden nakliye sayısı yüz kamyonun
üretim
ihtiyacına
denk
geldiğini
öngörelim.
Bu
üzerinde ise, toplam satın alma cirosu toplam
 Şimdi bu farklı noktalardaki tedarikçilerin hangi
yüzde
50’sinden
fazla
koşullarda nakliye organizasyonu yapacaklarını durumda söz konusu stok alanı ve envanter maliyeti cironun
on
beş
günlük
parça
hacmi
ve
tutarı
kadar
olacaktır.
ise
ve
bir
de
çok
sayıda
parça
tedarik
ediyorsanız
öngörelim. Her tedarikçi firma kendi nakliye
maliyetini minimize etmek isteyecektir. Bunun Milk-Run sistemi ile ana sanayi nakliye planlamasını hemen Planlı Malzeme Toplama Optimizasyonu
doğal bir sonucu olarak kamyon doluluğunu kendisi yapar ve tedarikçilerin parça başı birim çalışmasına başlamalısınız.
sağlamak tedarikçinin ilk akla gelen refleksi nakliye maliyetlerini parça fiyatlarından düşerek Hepinize stoksuz ve yüksek stok devir oranlı günler
olacaktır. Eğer firma çok hacimli ürün üretmiyorsa sorumluluğu ve operasyonu kendi üzerine alır. ERP temenni eder, çözümler için sorularınızı bekleriz.
(koltuk takımı, ön göğüs paneli komplesi gibi) günlük sistemleri vasıtasıyla siparişleri günlük hatta saatlik
veya iki günlük ana sanayi üretim ihtiyacı bir parçalara ayırır. Küçük parti miktarları ile çok sayıda
kamyonu doldurmuyorsa tedarikçi kamyonun farklı tedarikçileri bir rotaya oturtur ve bunlardan
dolması için dört veya beş günlük üretim ihtiyacı topladığı irili ufaklı malzemelerle kamyon
kadar bekleyecektir. (Aynı örnekleri beyaz eşya, doluluğunun maksimize eder.
standart makine imalatı, mobilya imalatı gibi üretim
http://www.sanayicidergisi.com/milk%E2%80%93run-ve-planli-malzeme-toplama-optimizasyonu-makale,192.html
Milk-Run Sisteminin Avantajları
Avantaj 1: Milk-run sistemi stoku azaltır
• 5-6 tedarikçi ile çalışan milk-run sistemlerinde
talebe göre sık sık sevkiyat yapıldığı için stokta %
80 oranında düşüş sağlanır.
Avantaj 2: Tahmin edilebilir ikmal miktarları ve zamanları sağlar
• Çevresel şartlar uygun olduğu sürece saatlik planlar yapılabilir. Kamyonların içindekiler değişkenlik
gösterirken, varış saatleri aşağı yukarı değişmez. Pratikte, her bir milk-run kamyonu varacağı
noktaya 15 dakika içinde ulaşır.
• Geleneksel sistemde araçlar her zaman dağıtım/tedarik için hazır olmayabilir veya hazır olsalar
bile taşınacak ürünün aracı doldurmayacağı zamanlarda ekonomik olarak dezavantaj yaratır.
• Fabrikadaki stok miktarı bir sonraki sevkiyata kadar yetecek düzeyde ayarlanır. Temin planları
ve her tedarikçiden ne miktarda ürün temin edileceği, ürünlerin tüketim oranlarına göre planlanır.
Avantaj 3: Stokların daha iyi görülebilmesini sağlar
• Geleneksel dağıtım sistemlerinde depo rafların da herhangi bir malzeme ile ilgili çok az bir bilgi
edinilebilmektedir. Raflar bir bölge de tamamen dolu diğerinde ise boş olabilmektedir.
• Buna karşın milk-run'lar da teslimler çoklu adet miktarları ile eş zamanlı olarak yapıldığından, farklı
malzemeler için raflar aynı anda ya tam dolu, ya yarı dolu ya da boş olmaktadır.
• Sonuç olarak, malzeme miktarlarının yeterli olup olmadıkları izlenebilmekte ve gerekli malzemeler için
siparişler zamanında verilebilmektedir.
Avantaj 4: Tedarikçi ile olan iletişimi geliştirir
• Milk-run sisteminin kullanımı, bir tedarikçinin daha sık ziyaret edilmesi anlamına
gelir ve bu da tedarikçi ile iletişimin gelişmesini ve teslimat kalitesinin artmasını
sağlar.
Diğer Avantajlar…
1. Malzemelerin ve parçaların üretime dahil edilmesi daha kolaylaşır.
2. Sevkiyat araç kapasitelerinin verimli kullanılması, taşıma maliyetlerinin
kontrolü, stok seviyelerinin azaltılması ve araç bakım maliyetlerinin düşürülmesi
tedarik zinciri ve lojistik performansını artırır.
3. Fabrikalardaki depo boşlukları azalır.
4. İhtiyaç duyulan gerekli palet miktarı azalır, dolayısıyla palet bakım, tamir ve
kullanım maliyetleri düşer.
5. Teslimat sürelerine karşı olan güvensizlik azalır.
6. Parça ve malzeme tedarik sürecini esnek kılar.
7. Ürünlerin iç ve dış lojistik süreçleri düzgünleştirir ve sürekliliğini sağlar.
Milk-Run Sisteminin Düzgün Çalışmadığı Koşullar
1. Bir parçanın her gün çok sayıda kamyonla sevkiyatının gerektiği durumlar.
2. Bir parçanın bir tedarikçiden küçük miktarlarda seyrek sevkiyatının
gerektiği durumlar.
3. Tedarikçinin bir milk-run sistemi içine dahil edilemeyecek kadar coğrafi bir
uzaklığı varsa.
4. Coğrafik olarak uzak noktada bulunan bir müşterinin ürünü öncelikli olarak
istediği durumlar.
Milk-Run Sistemi uygulama kuralı
• Milk-run kavramı fabrikaya yaklaşık 40 ile 70 km mesafedeki tedarikçilere çok etkin bir şekilde
uygulanabilir.
• Fakat çoğu firma yüzlerce veya binlerce kilometre, hatta denizaşırı mesafede bulunan tedarikçilere
sahiptir. Bu durumda aşağıdaki dört yaklaşımdan seçim yapılabilir:
1. Fabrikanın yakınında kurulacak tedarikçi depoları.
2. Uzak mesafede birbirine yakın kümelenmiş tedarikçilere yapılacak milk-run seferleri.
3. Uzak mesafede birbirine yakın kümelenmiş tedarikçilere yakın kurulacak bir konsolidasyon merkezi
ile çapraz sevkiyat yapılması.
4. Çok uzak mesafede birbirine yakın kümelenmiş tedarikçi kümelerinin "ağırlık merkezi"ne
konumlanacak bir konsolidasyon merkezi ile intermodal (daha büyük hacimleri taşımak için bir
taşımacılık modundan -karayolu taşımacılığı gibi- diğerine -tren ya da gemi gibi seyir halinde
değişime olanak sağlanması) taşıma yapılması.
1. Yaklaşım: Tedarikçi deposunun fabrika yakınında olması
• Bu yaklaşımda, tedarikçiler müşteri tesisin yakınındadır ve milk-run sistemiyle ürünler
fabrikaya gelmektedir. Uzakta olan tedarikçiler için de yerel bir depoya taşıma yapılarak milkrun sistemine bağlantı yapılır. Eğer uzaktaki tedarikçi için yerel depo, besleme açısından yeterli
olamıyorsa bir tane daha kurulabilir.
• Uzaktaki tedarikçilerden malzemelerin alınabilmesi için kullanılabilecek diğer bir yolda
"birleştirme merkezi (consolidation center)"dir.
• Bazı üreticiler onlarca parçadan binlerce parçaya kadar parçaları birleştirme merkezleri kurarak
uzaktaki tedarikçilerden almaktadır.
1. Yaklaşım: Tedarikçi deposunun fabrika yakınında olması
Uzak Tedarikçinin Depo ile Milk-Run Sistemine Dahil Olması
2. Yaklaşım: Milk-run sisteminde tedarikçi kümeleri
• Tedarikçilerin bulunduğu yer müşterinin fabrikasına uzak ise bu durumda şekilde
görüldüğü gibi tedarikçiler kendi içlerinde bir küme oluştururlar.
• Otomotiv endüstrisinde bu sistem, tedarikçilerin oluşturduğu kümenin müşterinin
fabrikasından 600 milden daha kısa mesafelerde geçerlidir.
ABD'de bu eşik değeri 960 km olarak kabul görmüş ve bu
mesafeden uzak olan mesafeler için farklı taşımacılık
tiplerinin birlikte kullanılması yaygınlaşmıştır.
2. Yaklaşım: Milk-run sisteminde tedarikçi kümeleri
Lokal Uzaklıktaki Şoför Değişimli Milk-Run Yaklaşımı
3. Yaklaşım: Tedarikçi yakınında çapraz sevkiyatlı milk-run sistemi
• Bu sistemde fabrikaya uzak ve sayıca
fazla olan tedarikçilerden milk-run
sistemi ile parça temini sağlanması
için fabrika ve tedarikçiler arasında
çapraz sevkiyat uygulaması yapılır.
• 24 saatten daha kısa sürede tüm
tedarikçilerden toplanan malzemeler,
ürünlerin hızlı bir şekilde boşaltıldığı,
sınıflandırıldığı ve tekrar yüklendiği
doktan (cross dock) fabrikaya doğru
yola çıkar.
4. Yaklaşım: Uzak mesafeli milk-run sistemleri
• Tedarikçi kümesi ile fabrika arasındaki mesafe belli bir eşiği geçtiği zaman taşıma maliyetleri de
değişmektedir.
• ABD'de bu eşik değeri 960 km olarak kabul görmüş ve bu mesafeden uzak olan mesafeler için farklı
taşımacılık tiplerinin birlikte kullanılması yaygınlaşmıştır.
• Tedarikçi kümelerinden milk-run seferleri ile toplanan malzemeler konsolidasyon merkezine
kamyonlarla taşınır.
• Konsolidasyon merkezinde birleştirilen ve düzenlenen parçalar büyük hacimli ürünlerin uzak
mesafelere taşınmasında ekonomik olan demir yolu ile tren istasyonuna sevk edilir.
• Buradan da tekrardan kamyona yüklenerek gerekli fabrikaya malzemeler ulaştırılır.
• Burada ki önemli nokta intermodal taşımacılığın verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi ve malzeme
transferlerinin hızlı, güvenli ve ucuz bir şekilde yapılmasıdır.
4. Yaklaşım: Uzak mesafeli milk-run sistemleri
Bir Milk-run Sisteminde Kaç Adet Tedarikçi Olmalıdır?
• Aşağıda verilen nedenlerden dolayı milk-run sistemlerinde ortalama 4 veya 5
tedarikçi ile çalışılır.
• Tedarikçilere uğrayacak olan milk-run araç seferleri birkaç saatte bir gerçekleşecek
şekilde planlanır.
• Seferler günlük olabileceği gibi, günde iki veya dört defa daha olabilir. Fakat günde
20 seferi geçemez.
• Taşıyıcı araç dört veya beş farklı tedarikçiye hizmet verebilir, yirmi tedarikçiye değil.
Tedarikçi sayısının zamanla artmasından dolayı, doğru orantılı olarak, tedarikçiler
arasında geçen taşıma süresi, fabrikaya gidiş ve fabrikadan çıkış süreleri de
artmaktadır.
Bir Milk-run Sisteminde Kaç Adet Tedarikçi Olmalıdır? (2)
Eğer bir fabrika coğrafik konumundan ve ürün yapısından dolayı 20 ye
yakın tedarikçi ile çalışmak zorunda kalıyor ise, bu durumda
tedarikçiler dört veya beş gruba ayrılarak beşerli milk-runlar
oluşturulabilir.
D- Cross-docking (çapraz sevkiyat)
Cross-docking (çapraz sevkiyat)
• Ürünün
tedarikçiden
alıcıya
varıncaya
kadar
stoklanmadan
hareket etmesini sağlar.
• Ürünü alıp, depoya koyup, depodan
çekip, etiketleyip sonra göndermek
yerine, çapraz sevkiyat, adından
anlaşılacağı gibi, bir kamyondan bir
palet veya konteynırı çeker veya
yeniden paletler ya da doğrudan ara
depodaki başka bir kamyona taşır.
• Kamyonun tedarikçilerden topladığı
ürünler doka yanaşarak boşaltılır,
paletler ilgili şeritlere konularak kısa
sürede
dağıtım
kamyonlarına
yüklenir ve diğer noktalara taşınması
sağlanır.
Cross-docking (çapraz sevkiyat)
• Çapraz sevkiyat tedarik zincirindeki maliyetlerde ve tedarik zamanlarında önemli
tasarruflar getirebilen bir lojistik stratejisidir.
• Bu stratejide, çapraz sevkiyat tesisleri klasik anlamda malzemelerin saklandığı depolar
olarak değil transfer noktaları olarak işlerler.
• Bu tesisler malzeme depolamasını ortadan kaldırma amacına dönük olarak, giren ürün
akışının çıkan ürün akışı ile senkronize edildiği yerlerdir (Ertek, 2010).
• Çapraz sevkiyatta, kamyonlarla gelen malzemeler çıkış kapısına yönlendirilerek
bekletilmeden doğrudan doğruya ya da kısa bir süreliğine bekletilerek sevkiyatı
gerçekleştirecek kamyonlara yüklenir. Çapraz sevkiyat, lojistik süreçlerinde tasarruf elde
etmek ve rekabetçi avantaj kazanmak için uygulanabilecek önemli bir lojistik stratejisidir.
Cross-docking (çapraz sevkiyat)
• Bununla birlikte, çapraz sevkiyat popülerliğini
özelikle bu stratejiyi çok başarılı bir biçimde temel
tedarik zinciri stratejisi olarak uygulayan ve bu
stratejinin bir sonucu olarak da dünyanın farklı
yerlerinde yer alan 5.000’den fazla mağazası ile
dünyanın en büyük perakendecisi haline gelen
Wal-Mart’a borçludur (Stalk vd., 1992).
• Türkiye’nin önde gelen üçüncü parti lojistik
firmalarından Ekol Lojistik çapraz sevkiyat hizmeti
sunmaktadır.
Cross-docking (çapraz sevkiyat)
• Çapraz sevkiyatta kullanılan doklar ana depolar gibi
değildirler, çünkü bu doklarda ürün stoklanmaz.
• Onun yerine kamyonlardan boşaltılan ürünlerin tekrar
dağıtım kamyonlarına yüklenmesi tek adımda
gerçekleştirilir.
• Eğer dağıtım kamyonları sıklıkla hareket ederse, dok
alanının boşaltılması 24 saatten daha az sürer.
• Çapraz sevkiyat uygulaması zamanı kısaltır ve birçok değer
katmayan adımı ortadan kaldırır.
• Gelişmiş nakliye bilgilerinden dağıtım merkezlerine
nelerin geldiği ile ilgili gelişmiş bilgiye sahip olunması ve
kartonların veya paletlerin tedarikçiler tarafından
önceden etiketlenmiş olması çapraz sevkiyat yapmayı
olanaklı kılan etkili yollardır.
Cross-docking (çapraz sevkiyat)
• Çapraz sevkiyat sisteminin daha verimli çalışabilmesi için
konsolidasyon merkezlerinin (consolidation centers) bulunması
gerekmektedir.
• Konsolidasyon merkezi tedarikçilerden büyük hacimli sevkiyatlar
alır, bunu fabrikanın ihtiyacı olan daha küçük miktarlar haline
getirir; tedarikçinin nakliyat için kullandığı sandık, kasa ve kutuları
çıkarır; parçaları fabrikanın kullandığı iade edilebilen taşıyıcıların
içine yerleştirir ve fabrikanın kabul alanına veya doğrudan üretim
hattının yanına iletir.
• Milk-run ve çapraz sevkiyatın bütünleşik bir şekilde
kullanılmasında ise birbirinden farklı tedarikçilerin ürünleri
konsolide edilerek yine farklı fabrikalara yüksek sıklıkta ve düşük
stok miktarları ile taşıma gerçekleşir (Berman ve Wang, 2006).
Çapraz Sevkiyat Çeşitleri
• Napolitano (2000) çapraz sevkiyat sistemlerini aşağıdaki üç gruba ayırmaktadır:
• 1. çeşit çapraz sevkiyat: Önceden tahsis edilmiş (pre-allocated - malzeme paketlerinin varış
noktasının önceden belirlenmiş olduğu) tedarikçi konsolidasyonu
• 2. çeşit çapraz sevkiyat: Önceden tahsis edilmiş çapraz sevkiyat operatörü (ÇSO) konsolidasyonu
• 3. çeşit çapraz sevkiyat: Sonradan tahsis edilmiş çapraz sevkiyat operatörü (ÇSO) konsolidasyonu
1. çeşit çapraz sevkiyat: Önceden tahsis edilmiş tedarikçi konsolidasyonu
Ürünün önceden tahsis edildiği
(varış noktasının belirlendiği)
durumda
varış
noktası
tedarikçide belirlenir.
Tedarikçi
konsolidasyonu
durumunda
tedarikçi
son
teslimat noktasına nakliye
edilecek
nihai
paletleri
oluşturur,
ki
bunlar
muhtemelen çoklu paletlerdir.
1. çeşit çapraz sevkiyatta üç
farklı ürün üç adet çoklu palet
halinde konsolide edilmiştir ve
her bir palet her bir üründen 1/3
palet miktarınca içermektedir.
Her bir paletin varış noktası
tedarikçide önceden tahsis
edilmiştir.
2. çeşit çapraz sevkiyat: Önceden tahsis edilmiş çapraz sevkiyat operatörü
(ÇSO) konsolidasyonu
ÇSO konsolidasyonu durumunda nihai
paletler ÇST’deki ÇSO tarafından
oluşturulur.
2. çeşit çapraz sevkiyatta her bir
paletteki her bir ürünün varış noktası
tedarikçide
belirlenmiştir
ancak
bununla birlikte ÇST’ne tekli paletler
olarak nakliye edilmiştir. Çoklu
paletlere
konsolidasyon
ÇST’de
gerçekleştirilir bu sebepten dolayı da
bu durum ÇSO konsolidasyonu olarak
adlandırılır.
3. çeşit çapraz sevkiyat: Sonradan tahsis edilmiş ÇSO konsolidasyonu
Ürünün sonradan tahsis edildiği
durumda varış noktası çapraz
sevkiyat
tesisinde
(ÇST)
belirlenir.
3. çeşit çapraz sevkiyatta tedarikçi
ürünlerin
varış
noktalarını
belirleyecek herhangi bir etiket
olmaksızın istenen miktarı ÇST’ne
yollar (her bir üründen tekli birer
palet). Her bir paletin içeriği ve
ulaştırılacağı varış noktası ÇST’de
belirlenir
ve
bunu
ÇSO
konsolidasyonu takip eder
Çapraz Sevkiyatın Uygulandığı Sektörler
• Çapraz sevkiyat Wal-Mart (Stalk vd., 1992), Asda (White, 1998), ve Sears (Richardson, 2004) gibi
perakende sektörünün tanınan bir çok firmasında oldukça geniş bir uygulama alanı kazanmıştır.
• Çapraz sevkiyattan faydalanan otomotiv firmaları arasında Toyota ve Mitsubishi (Witt, 1998) yer
almaktadır.
• Çapraz sevkiyat aynı zamanda Ericsson (Cooke, 1999) ve National Semiconductor (Richardson,
2004) ve diğer firmalar tarafından telekomünikasyon ve elektronik sektörlerinde de
uygulanmaktadır.
Çapraz Sevkiyatın Uygulandığı Sektörler
• Bir üçüncü parti lojistik (third party logistics - 3PL) firması olan New Jersey kökenli National Retail
Systems (Ulusal Perakende Sistemi) New Jersey’de açtığı çapraz sevkiyat tesisinde rakip
perakende devleri K-Mart ve Marshalls’a aynı anda hizmet sunmaktadır (Maloney, 2002). Bu tesis
5 mil uzunluğunda taşıma bandı ve ayrıştırma sistemine sahiptir ve yaklaşık 500 adet perakende
mağazasına hizmet sunmaktadır.
• Başka bir 3PL şirketi olan Columbian Logistics dört büyük imalatçıdan getirdiği kağıt ürünlerini
konsolide ederek temel ihtiyaç maddeleri satan büyük bir toptancıya hizmet vermekte ve bunları
toptancının yaklaşık 200 mağazasına dağıtmaktadır (Terreri, 2001).
Dağıtım stratejileri & Stok maliyetleri
Aşağıdaki tabloda dağıtım stratejileri ile stok maliyetleri karşılaştırılması
verilmiştir.
Çapraz Sevkiyatın Avantajları
• Çapraz sevkiyat depolamanın ortadan kaldırılmasına bağlı olarak stok seviyelerini azaltır.
• Daha hızlı ürün akışını mümkün kılar.
• Daha sık aralıklarla teslimat yapılmasını mümkün kılar.
• Stokların bozulması, modasının geçmesi, hasar ve değerini kaybetmesi durumlarını azaltır.
• Depolama ve sipariş toplamayı ortadan kaldırdığı için buna bağlı işgücü maliyetini azaltır.
• Tesisin dağıtım kapasitesini artırır.
• Just-in-Time (tam zamanında üretim) olgusunu destekler.
• Tedarikçilere yapılan ödemeleri hızlandırır.
• Tedarik zinciri ortaklarının arasındaki ilişkileri geliştirir.
Dezavantajları
• Çapraz sevkiyatın en önemli dezavantajları daha önce listelenen ön gerekliliklerin karşılanmadığı
durumlarda ortaya çıkar.
• Stokta mal kalmaması riski: Sıfıra yakın stoklu çapraz sevkiyat tesisi bol stoklu depoların yerini
aldığı için sistemdeki herhangi bir düzensizlik (talepte meydana gelecek herhangi bir ani artış,
tedarikçilerde ürünün olmaması, tedarik zincirindeki herhangi bir gecikme ya da mükemmel bir
şekilde koordine olmakta yaşanan herhangi bir aksaklık) stokta mal kalmaması ile sonuçlanır ve bu
durum oldukça maliyetli olabilir.
• Sendika direnci: Çapraz sevkiyatın asıl kazancı envanterin ve işgücünün azalmasından kaynaklanır
ve bu etmenlerin ikincisi sendikalar tarafından tepki ve direnç gösterilmesine yol açabilir.
Kaynaklar
• Ertek, G., (2012) “Depolama Sistemleri (Warehousing Systems)”, Uluslararası
Lojistik, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Açıköğretim Fakültesi Yayını No: 1593. Eds.
Bülent Çatay and Gürkan Öztürk.
• Ertek G., Çapraz sevkiyat için temel bilgiler
Download