T.C AYDIN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ EBELİK ANABİLİMDALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI SAĞLIK EĞİTİMİ VE SAĞLIĞI GELİŞTİRME HAZIRLAYAN FATMA NUR YILDIRIM ALANDA EBELİK HİZMETLERİ DERSİ SORUMLU ÖĞRETİM ÜYESİ Prof.Dr. Ayden Çoban AYDIN-2020 1 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER……………………………………………………………………………… ...2 AMAÇ………………………………………………………………………………………….3 ÖĞRENİM HEDEFLERİ………………………………………………………………………3 GİRİŞ…………………………………………………………………………………………..4 1.Sağlık………………………………………………………………………………………...4 2.Sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramları……………………………………………...4 2.1.Sağlığı geliştirmede sağlık eğitiminin yeri………………………………………..……....5 2.2.Sağlık Eğitimi Yöntemleri…………………………………………………………………6 3.Sağlık gelişimin tarihçesi…………………………………………………………………….6 3.1.Dünyada sağlığı geliştirme çabaları……………………………………………………….6 4.Ottowa Sağlığı Geliştirme Bildirgesi ………………………………………………………6 4.1Sağlık için önkoşullar ……………………………………………………………………..7 4.2.Öncelikli eylemler…………………………………………………………………………7 5.Türkiye’de Sağlık Geliştirici Reformlar…………………………………………………….7 6.Toplum Sağlığını Geliştirme Üzerine Odaklanan Kuram ve Modeller……………………9 7.Nola J. Peder’in sağlığı geliştirme modeli…………………………………………….….9 7.1 Modelin Amacı…………………………..………………………………………………10 7.2 Modelin Felsefi Temeli……………………………………………….…………………10 7.3 Sağlığın Geliştirilmesi Modeli Sağlığın Geliştirilmesi Planının Klinik Değerlendirmesi…11 8.SONUÇ…………………………………………………………………………………….12 9.KAYNAKLAR…………………………………………………………………………….13 2 AMAÇ Bu çalışmada amaç sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramlarını açıklamak sağlığın geliştirilmesine yönelik politikalardan bahsetmek, bu kavramlarının nasıl oluştuğunu ve kullanılan uygulama modellerini anlamaktır. ÖĞRENİM HEDEFLERİ Sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramlarını açıklayabilme Sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramlarının birbiriyle olan ilişkilerini açıklayabilme Sağlık eğitiminde kullanılan uygulamaları anlayabilme Sağlığı geliştirme kavramının tarihçesini açıklayabilme Sağlığın geliştirilmesine yönelik kullanılan politikaları açıklayabilme Sağlığın geliştirmesi sırasında uygulanan uygulama modellerini çözümleyebilme 3 GİRİŞ İlk olarak Dünya Sağlık Örgütü 1978 yılında Alma Ata toplantısında “Herkes için sağlık” hareketini tanımlamış daha sonra 1986 yılında, ana teması sağlığı geliştirme olan Ottawa toplantısında, yeni halk sağlığı hareketinin temeli sağlığı geliştirme uygulamaları üzerine yapılandırılarak, birinci basamak sağlık hizmetlerinin geniş toplum gruplarına ulaştırılması ve toplum sağlığının geliştirilmesi ile ilgili stratejiler tanımlanmıştır. Tanımlanan bu stratejiler zaman içerisinde uygulanmaya başlanıp sağlık alanında büyük gelişmeler kaydedilmiştir. Kaydedilen bu gelişmelerin en büyük yardımcı ise sağlık konusunda verilen eğitimler olmuştur. 1.Sağlık İnsanlığın gelişim sürecinde sağlık kavramına bakış her dönemde farklılık göstermiştir. İnsanlığın ilk dönemlerinde sadece hasta olmamak fiziksel olarak güçlü ve iyi görünmek sağlıklı olmayı ifade ederken günümüzde fiziksel, ruhsal, sosyal açıdan tam bir iyilik hali içinde olmak, sağlığın en üst düzeyde gelişmiş olması sağlıklı olmayı tanımlamaktadır. İçinde bulunduğumuz yeni yüzyılda, sağlığı koruma ve hastalıkları önleme bütün ülkeler için sağlık bakımının sunumunda vazgeçilmez bir unsur olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Sağlık ile verimli, üretken nüfus arasındaki ilişkinin kanıtlanması yeni sağlık politikalarının geliştirilmesi gerekliliğini doğurmuştur. Bu nedenle birçok ülke sağlığı geliştirmeyi temel alan ulusal sağlık planları geliştirmeye başlamıştır. Bu ulusal planların temel amaçları; her yaştan bireyin sağlıklı kalması, sağlığın korunması, kronik hastalığı olan bireylerin sağlığının en üst düzeye çıkarılması ve sağlıklı yaşam alanı ve çevresi oluşturulması olarak tanımlanmıştır. (Esin,2015). 2. Sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramları Kişide öğrenme yaşantıları yoluyla istenilen yönde davranış değişiklikleri meydana getirme süreci olarak tanımlanan eğitim, yaşam boyu devam eden bir süreçtir. Bireylerin kaliteli ve sağlıklı bir yaşam sürmesi noktasında ise sağlık eğitiminden söz etmek gerekir. Sağlık eğitimi, 4 bireylere ve dolayısıyla topluma kendi çapa ve eylemleri ile sağlıklı bir yaşam sürmeleri için yardım etmektir. Bu noktada sağlık eğitimi, bireylerin sağlıklı bir çevrede yaşaması, tedavi hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanmasının sağlanması ve bireyde yaşam koşullarını iyileştirmek için bilinç kazandırılması açısından büyük önem taşımaktadır. (Dokucu,2012). 1970 öncesi dönemde halk sağlığının öncelikli ilgi alanları bulaşıcı hastalıklar ve yaralanmalar idi. Bunlara yönelik uygun sağlık davranışlarının kazandırılması adına sağlık eğitimi birimleri kurulmuştur. Sağlık eğitimi, bireylerin, grupların kendi sağlıkları ile ilgili konularda karar verme ve sorumluluk almalarını sağlasa da toplumsal önem taşıyan sorunların çözümünde bireysel sorumluluk yeterli olamayabilir. Bu durumlar için yasal, politik, sosyal değişiklikler daha etkili olabilecektir. Bu nedenle sağlık eğitimini de içine alan daha kapsamlı ve bütüncül bir yaklaşım olan sağlığı geliştirme kavramına ihtiyaç duyulmuştur. (Alagüney,2006) Sağlık ile ilgili literatürde, “Sağlığı geliştirme” ve “Sağlık eğitimi” kavramları sıklıkla birbirinin yerine kullanılmaktadır. Ancak, sağlık eğitimi ve sağlığı geliştirme kavramları birbirini tamamlayan farklı uygulamaları içermektedir. Sağlığı geliştirme, sağlığın çevresel ve sosyoekonomik faktörlerini de içine alan geniş bir kavramdır, sağlık eğitimi ise sağlığı geliştirme kavramı içinde sağlık uygulamalarının öğretimine odaklı dar kapsamlı bir kavram olarak tanımlanmaktadır. Sağlık hizmetlerinin tarihsel gelişim süreci içinde geleneksel olarak biyomedikal model merkezli uygulamalar sürdürüldü. Bu modele göre yapılan sağlık eğitimi uygulamaları hastalık merkezlidir ve hastalığın tedavisi ile ilgili konulara odaklıdır. Hastalıktan korunma ve sağlığın en üst düzeye çıkarılmasını amaçlamaz. Günümüz sağlık hizmetleri bütüncül sağlık hizmetleri modeline odaklıdır. Bu model, aile ve hastanın ihtiyaçlarını karşılamada bireyselleştirilmiş bakımı, sağlığı şekillendiren ekonomik, sosyokültürel, politik ve organizasyonel faktörlerin değerlendirilmesini, toplum kaynakları ile bunların bağlantısını, hizmetin sürekliliğini artırmayı içerir. Birçok bilim adamı sağlık eğitiminin sağlığı geliştirmenin tamamlayıcı ve gerekli bir parçası olduğunu belirtmişlerdir. Sağlık eğitimi, sadece bilgilendirme süreci olarak ele alınmamalıdır aynı zamanda bireyin sağlığında değiştirmek istediklerine odaklanarak, önceki deneyimleri ve engelleri de önemlidir. Sağlığı geliştirme ise tüm bunlara ek olarak kişileri ve toplumları güçlendirmek ve sağlığı geliştirmek için bir dizi sosyal, çevresel ve politik stratejileri de uygulamayı içerir. Çünkü bireylerin sağlığı, ailelerinin tutumlarından, içinde yaşadıkları toplumdan, çevreden ve politik değişmelerden etkilenir. Sosyoekonomik faktörlerin kişinin sağlığı üzerinde daha fazla etkiye sahip olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, sağlığı geliştirme, sağlık eğitimiyle birlikte yasal, ekonomik, çevresel, eğitsel, hukuksal ve organizasyonel düzenlemeleri içermelidir. (Esin,2015). Bu noktada birey, aile ve toplumun sağlığını en üst düzeye çıkarmada sağlık eğitimi uygulamalarını da içeren sağlığı geliştirme uygulamalarının gerekli olduğu belirtilebilir. 2.1.Sağlığı geliştirmede sağlık eğitiminin yeri Hasta danışmanlığı Motivasyon teknikleri Davranış değişikliği Toplum yapısında düzenlemeler, Kitle iletişim teknikleri 5 2.2.Sağlık Eğitimi Yöntemleri Anlatım-sunum Demonstrasyon (gösteri) Soru-cevap Danışmanlık Görüşme 3.Sağlık gelişiminin tarihçesi Eylül 1978’de Alma-Ata’da Temel Sağlık Hizmetleri Deklarasyonu ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sağlığın temel insan haklarından biri olduğunu bu nedenle “Herkes için sağlık” kavramının hedeflenmesi gerektiğini bu amacın gerçekleştirilebilmesi için de sağlık sektörüne ek olarak diğer birçok sosyal ve ekonomik sektörün bu konuda çabalarına ihtiyaç duyulduğunu vurgulamıştır. Bu süreçten sonra dünyada halk sağlığı hareketi yeni bir boyut kazanmış ve sağlığı geliştirme kavramı bu amaçlara ulaşmada temel konulardan biri haline gelmiştir. Bu konudaki artan beklentileri karşılamak için Ottowa’da 1986 yılında sağlığı geliştirme konusunda uluslararası bir konferans düzenlenmiştir. (WHO,2006) 3.1.Dünyada sağlığı geliştirme çabaları 1986’da Ottowa Sağlığı Geliştirme Bildirgesi, 1988’de Adelaide Konferansı 1991’de Sundsvall Beyanatı 1997’de Jakarta Bildirgesi 2000’de Meksika Bakanlık Raporu 2005’te Bangkok Bildirgesi 4.Ottowa Sağlığı Geliştirme Bildirgesi Sağlığı geliştirme kişilerin kendi sağlıkları üzerinde kontrollerini artırmayı ve sağlıklarını geliştirmelerini olanaklı kılan bir süreçtir. Sağlığı geliştirme yaklaşımının uygulanması için yapılacak girişimlerin güçlendirici, toplum katılımlı, eşitlik ve hakkaniyeti sağlayıcı, sektörler arası, ulaşılabilir ve çok stratejili olması gereklidir. Sağlığın geliştirilmesi sosyal ve politik bir süreçtir. Ana amaç bireylerin becerilerini ve yeterliliklerini arttırmaktır. Bu amaçla kişilerin sosyal, çevresel ve ekonomik koşullarını değiştirmeye yönelik eylemler yapılmalıdır. Kişilerin sağlığın belirleyicileri üzerindeki kontrollerini arttırmak ve dolayısıyla sağlıklarını geliştirmelerini olanaklı hale getirmek önemlidir. 6 Sağlığı geliştirme eylemlerinin yürütülmesinde toplum katılımı zorunludur. 4.1Sağlık için önkoşullar Barış Barınma Eğitim Beslenme Gelir Stabil bir ekosistem Sürdürülebilir kaynaklar, Sosyal adalet ve eşitlik 4.2.Öncelikli eylemler Sağlıklı kamu politikalarının oluşturulması Destekleyici çevrelerin meydana getirilmesi Toplumsal hareketlerin güçlendirilmesi Kişisel becerilerin geliştirilmesi Sağlık hizmetlerinin yeniden yapılandırılması (Aktan ve Işık,2012). 5.Türkiye’de Sağlık Geliştirici Reformlar Türkiye’de Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte sağlık sisteminin temelleri atılmış ve sağlık programlarının planlanması, düzenlenmesinden sorumlu olan Sağlık Bakanlığı’nın (SB) görev ve fonksiyonlarını ortaya koyan birçok yasa çıkarılmıştır. SB ve Devlet Planlama Teşkilatı sağlık politikalarının belirlenmesinden ve sağlık hizmetlerinin planlanmasından sorumlu kuruluşlar olmuştur. Sağlık sektöründe önemli bir diğer kuruluş ise Sağlık Projesi Genel Koordinatörlüğü (SPGK)’dür. Bu birim, Dünya Bankasından sağlık alanında kullanılmak üzere alınan kredilerin kullanımının koordinasyon ve yönetim sorumluluğunu üstlenmiştir SB başlıca sorumlulukları ve fonksiyonlarını dört ana başlıkta toplamak olasıdır. Bunlar ulusal düzeyde sağlık politikalarının belirlenmesi, ulusal düzeyde sağlık politikalarının yönetimi, sağlık hizmetlerinin sunumu ve sağlık hizmetlerinin finansmanıdır. (Göçmen ve Meydan,2017) 1946-1960 yılları arasındaki dönemde, topluma bütünleşmiş sağlık hizmetleri sunması beklenen sağlık ocakları kurulmuş, tüm hastaneler yerel yönetimlerden SB’ye devredilmiştir. Cumhuriyet sonrası süreçte sağlık alanında en önemli girişim 1961 yılında kabul edilen 224 sayılı “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi” yasasıdır. Bu yasa ile “Herkese, her yerde ve her zaman sağlık hizmeti” anlayışı getirilmiştir. Bu aynı zamanda yönetim anlayışı, hizmet modeli ve personel özlük hakları açısından dönemin en ileri yasal düzenlemelerinden biri olarak kabul edilmektedir. (SB Sempozyumu,2017). 1963 yılında ilk kez beş yıllık kalkınma planında sağlığa yer verilmiştir. Buna göre; koruyucu sağlık hizmetlerine öncelik verilmesi, SB vasıtası ile halk sağlığı hizmetlerinin sunulması, sağlık personelinin ülke genelinde eşit şekilde dağıtılması, toplum sağlığı hizmetlerinin geliştirilmesi, ulusal ilaç sanayinin teşvik edilmesi, özel hastanelerin kurulmasının 7 desteklenmesi, Genel Sağlık Sigortası (GSS)’nin kurulması, devlet hastanelerinde döner sermaye sisteminin kurulması planlanmıştır. 1978 yılında “Kamuda Çalışan Hekimlerin Tam Gün Çalışması”na ilişkin bir yasa kabul edilmiş fakat 1980 yılında ise bu kanunu iptal eden “Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair Kanun” getirilmiştir. 1980 yılı sonrasında kamu sağlık hizmetlerine Cumhuriyet tarihinin en az bütçe payı ayrılmış olup, ilk defa kamu sağlık kurumlarında rasyonellik ve verimliliğin sağlanması ve sağlık kurumlarına işletmecilik anlayışı getirilmiştir. “Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Yasası”nın çıkarılması bu döneme rastlamaktadır. 1987 yılında 3359 sayılı “Sağlık Hizmetleri Temel Yasası” çıkarılmıştır. 1980’lerin sonunda diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de sağlık reformundan bahsedilmeye başlanmıştır. Sağlık reformunun çerçevesi; sağlık hizmetlerinde devletin ve piyasanın değişen rolleri, desantralizasyon, tüketicilerin güçlendirilmesi ve halk sağlığının rolü olarak belirlenmiştir.(SB Stratejik Plan,2015). 1987 yılında Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ve Bağ-Kur yoluyla Sağlık Sigortası Başlatma Yasası kabul edilmiştir. “Temel Sağlık Hizmetleri Yasası”nda aynı zamanda hakkaniyete ve sağlık hizmetlerine erişime vurgu yapılmış ve Entegre Sağlık Hizmetleri Sistemi’ndeki eksikliklerin düzeltilmesi amaçlanmıştır. 1988-1993 yılları arasında SB ve DPT, gereksinimleri anlamak ve reformla yapılacak düzenlemeleri belirlemek için büyük bir sağlık reformu çalışması gerçekleştirmiştir. Türkiye, Dünya Bankası ile anlaşma yaparak, sağlık reformu çalışmaları 1990 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde başlatılmıştır. Sağlık reformu; etkinlik, erişebilirlik ve eşitlik prensipleriyle sağlık finansmanı, temel sağlık hizmetlerinde yeniden yapılanma, sağlık yönetimi ve sağlık enformasyon sistemleriyle ilgili alanlarda düzenlemeleri içermektedir.(Kutbay,2002) 1992 yılında düzenlenen I. Ulusal Sağlık Kongresi’nde alınan kararlar, ulusal düzeyde bir sağlık politikası oluşturmaya temel oluşturmuştur. Önerilen sağlık reformlarının ana başlıkları; sağlık finansmanı, hastane ve sağlık işletmeleri, birinci basamak hizmetlerinin sunumu ve aile hekimliği, yönetim ve organizasyon, insan kaynakları, sağlık enformasyon sistemi şeklinde belirtilmiştir. (Yardım ve ark,2009) 1993-1997 yılları arasında Türkiye altı farklı sağlık bakanına sahip olmuş ve sağlık politikaları açısından istikrar çok az sağlanabilmiştir. Bu dönemde, çeşitli kalkınma planlarında sağlık reformlarına yer verilmeye devam edilmiştir. 1993’te hazırlanan Sağlık Reformu Yasa Tasarısı, birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin bir aracı olarak aile hekimliğinin gündeme getirilmesi, kamu hastanelerinin özelleştirilmesi ve genel sağlık sigortasına geçiş, sağlık hizmetlerinde yerel güçlerin yetkili kılınmasını esas almıştır. 1996-2000 yıllarını kapsayan Yedinci Kalkınma Planı ise; GSS’nın olabildiğince hızlı başlatılması, hizmet sununu ile finansmanın birbirinden ayrılması, hastanelerin kaliteli sağlık hizmeti sunması ve özerklik verilmesi, Birinci basamak Sağlık Hizmetlerinde Aile Hekimliği modelinin benimsenmesi ve koruyucu sağlık hizmetleri sunumunun güçlendirilmesi ve ülkedeki sağlık hizmetlerinin izlenmesindeki rolünü güçlendirmek üzere SB yeniden yapılandırılmasını amaçlamıştır. (Keskin,2013) 8 2003 yılında; Sağlıkta Dönüşüm Programı (SDP), 2003-2011 birinci stratejik plan ile uygulanmaya başlanmıştır. SDP ile sağlık hizmetlerinin etkili, verimli ve hakkaniyete uygun bir şekilde organize edilmesi, finansmanın sağlanması ve sunulması amaçlanmıştır. SDP’nin önemli hedefleri şunlardır, SB’nın planlama ve denetlemeden sorumlu bir kurum haline gelmesi, Türkiye’de Emekli Sandığı, SSK ve Bağkur sistemininde bulunan tüm vatandaşları SGK çatısı altında birleştiren GSS’nın yaşama geçirilmesi, sağlık hizmetleri sunumunun genişletilmesi, sağlık personelinin bilgi ve beceriyle donatılarak motivasyonunun arttırılması, sistemi desteklemek üzere eğitim ve bilimsel kurumların tesisi, sağlık hizmeti sunumunda kalite ve akreditasyon sistemlerinin düzenlenmesi, akılcı ilaç kullanımı ile tıbbi malzeme ve cihaz yönetiminin uygulanması, sağlık bilgi sisteminin kurulmasıdır. SDP çerçevesinde, 2004 yılında aile hekimliği modeline geçilmiş, 2006 yılında sağlık finansman sistemi ve 2011 yılında ise kamu hastaneleri birliği oluşturulmuş ve 2013-2017 ikinci stratejik planı hazırlanmıştır. Burada amaç, hakkaniyetli şekilde toplumun sağlık düzeyini korumak ve iyileştirmektir. Hedeflerden bazıları ise DSÖ Avrupa Politika Çerçevesi Sağlık 2020 ile uyumlu politikaların yapılması, sağlık turizminin gelişmesi, Ar-Ge çalışmalarına verilen önemin artırılmasıdır. (harmancı seren,2014). 6.Toplum Sağlığını Geliştirme Üzerine Odaklanan Kuram ve Modeller Toplum düzeyinde uygulanacak sağlığı geliştirme programlarının planlanması, uygulanması ve değerlendirilmesinde kullanılan birçok kuram vardır. Bunlardan uygulamada sıklıkla kullanılanları; Toplum organizasyon kuramı (Community Organization Theory) Organizasyonel değişim kuramı (Organisational Change Theory) Değişimin yayılması kuramıdır (Diffusion of innovations Theory) (1) Ancak sağlığı geliştirme programları toplumların önceliklerine göre değişir. Örneğin Avustralya’da bu alandaki öncelikli konular fiziksel aktivite, beslenme, akıl sağlığı, toplumla ilişkiler, tütün, alkol ve diğer bağımlılık nedenleri iken Afrika bölgesinde açlık sonucu gelişen vücut direnç düşmesi ve salgın hastalıklar olabilir. Sağlığı geliştirme projelerini sürekli kılınamamasının altında yatan bir diğer nedense bu işin sağlık sektörü dışındaki diğer sektörlerce de destenlenme zorunluluğudur. (Dokucu,2012) 7.Nola J. Peder’in sağlığı geliştirme modeli Peder’in sağlığın geliştirilmesi teorisi, bireyin özgeçmişini ve kendisine yönelik algısını değerlendirerek bireye bütüncül bir yaklaşım sunar.Böylece hemşirenin, hemşirelik girişimlerini planlamasına olanak verir. Michigan doğumludur. Hemşire ve eğitimci olarak hemşirelik mesleğine hizmet vermiş olup; halen Michigan Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu’ndaki görevini sürdürmektedir. Modelde bireylerin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının önemi konusunda bilinçlendirilmesi ve bireylere danışmanlık yapma sorumluğu vurgulanmaktadır. 9 7.1 Modelin Amacı Yaşam tarzına ilişkin sağlığı geliştirme davranışlarının bileşenlerini açıklamaya ve öngörmeye yönelik çok değişkenli bir paradigmayı oluşturmak, Sağlıklı yaşam tarzına ilişkin davranışların belirleyicilerini anlaması için hemşirelere yardımcı olmak, Bireyin geçmiş yaşantısını ve sağlık davranışına ilişkin algılarını etkileyebilecek diğer faktörleri değerlendirmektir. 7.2 Modelin Felsefi Temeli İnsanlar bütüncül olarak ele alınmalıdır ancak bu bütünün parçaları da değerlendirilmelidir. İnsanlar çevrelerini kendi ihtiyaçları ve amaçları doğrultusunda değiştirebilir. Şekil 1.Sağlığı geliştirme modeli(1996) 10 7.3 Sağlığın Geliştirilmesi Modeli Sağlığın Geliştirilmesi Planının Klinik Değerlendirmesi Örnek: Fiziksel Aktiviteyi Arttırmak Fiziksel aktivitenin güncel aşamasını değerlendirme Önceki Davranış Geçmişte fiziksel olarak aktif olmak için ne yaptınız? Bu deneyimlerden ne öğrendiniz? Kişisel Etkiler Daha aktif olmanın kişisel yararları nelerdir? Daha aktif olurken karşılaşabileceğiniz sorunlar (engeller) nelerdir? Daha aktif olmak için bu engelleri aşacağınızdan (özyeterlilik) ne kadar eminsiniz? 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Kararsız Çok emin En çok hangi fiziksel aktivitelerden zevk alırsınız?(aktiviteye bağlı etki) Kişilerarası Etkiler Sosyal Normlar- Ailenizden veya arkadaşlarınızdan sizin fiziksel olarak daha aktif olmanız beklentisi içinde olan var mı? Var Yok Varsa, kim? Sosyal Destek- Sizi daha aktif olmanız veya sizinle daha aktif olmak için sizi kim destekler? Rol Modelleri- Ailenizde veya arkadaşlarınız arasında her haftada 3-5 kez fiziksel olarak aktif olan kimse var mı? Var Yok Eğer varsa, ve ne yapıyorlar? Durumsal Etkiler Yaptığınızdan zevk almak için nerede fiziksel olarak aktif olmak isterseniz? Hareket Planına Bağlılık 11 Daha aktif olmak için kendinize hedef belirlemeye ve bir plan geliştirmeye hazır mısınız? Evet Hayır Plan Basamakları Artan Talepler ve Tercihler (Takip Süresinde) Daha aktif olmaya çalışırken ne gibi problemlerle karşılaştınız? Gelecekte bu problemlerden nasıl uzak durabilirsiniz? (Bahar ve Açıl,2014). 8.SONUÇ Sağlık eğitimi ile doğru sağlık davranışlarının öğretebileceği ve sağlığın korunması ve geliştirilmesine katkı sağlanabileceği anlaşılmış olup aynı zamanda sağlığın geliştirilmesinin tek bir alanda değil sosyal ekonomik ve politik birçok alandaki gelişmeler ile tam olarak sağlanılabileceği anlaşılmıştır. Sağlığın geliştirilmesine yönelik oluşturulan uygulama ve modeller üzerine daha fazla çalışılıp yeni modeller ile sağlığın gelişiminin daha da kolaylaşacağı anlaşılmıştır. 12 KAYNAKLAR 1. Esin MN. Sağlığı Geliştirme Hemşirelik Lisans Programı Ders Kitabı. T.C İstanbul Üniversitesi,2015:32-33. 2. Dokucu Aİ. Sağlık Eğitimi Kongresi Özet Kitabı. Sağlık Eğitimi, Muğla, 7-10 Mart 2012:108-110. 3. Alagüney ME. Sağlığı Geliştirme Kavramı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi,2006;9(2):24-25. 4. Milestones in Health Promotion. Statements from Global Conferences World Health Organization, 2009. 5. Aktan CC, Işık KA. Sağlığın Korunması ve Geliştirilmesine Yönelik Evrensel Sağlık Bildirgelerine Toplu Bir Bakış. Erişim 19.04.2012, http://www.canaktan.org/reform/saglik-reform/saglik. 6. Göçmen L, Meydan Acımış N. Dünden Günümüze Türkiye' de Sağlığın Geliştirilmesi Serüveni. Sağlık ve Toplum Dergisi, Eylül-Aralık 2017;3(27):35-38 7. 8.Sağlık Bakanlığı 1.Uluslararası Sağlığın Geliştirilmesi ve İletişim Sempozyumu Kitabı. Erişim 17.10.2017.(http://dosyasb.saglik.gov.tr/Eklenti/2495,sempozyumkitaptrpdf.pdf). 8. T.C. Sağlık Bakanlığı Stratejik Plan 2013-2017, Erişim 07.04.2015. 9. Kutbay E. Sağlık Reformları Ekseninde Dünya Bankası ve Türkiye. Ankara, Kamu Dünyası Dergisi,2002;( 3):11-12, 33-35. 10. Yardım N, Gögen S, Mollahaliloğlu S. Sağlığın Geliştirilmesi: Dünyada ve Türkiye’de Mevcut Durum. İstanbul ,İstanbul Tıp Fakültesi Dergisi, 2009;72(1):29-35 11. Keskin G. Kamu Hastaneleri Birlikleri Yasası ve Taşeronlaşmanın Yoğun Bakıma Etkisi. V. Ulusal Yoğun Bakım Hemşireliği Kongresi Kitabı, Antalya. 2013. 12. Harmancı Seren AK. Sağlık Çalışanlarının Sağlıkta Dönüşüm Projesine İlişkin Görüşleri. Sağlık ve Hemşirelik Yönetimi Dergisi, 2014; 1(1):19-24. 13 13.Bahar Z, Açıl D. Sağlığı Geliştirme Modeli: Kavramsal Yapı .Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu Elektronik Dergisi,2014;7(1):59-67 14