Danışma Meclisi B : 1 yüksek kademesine© gerçekleştirilmiş

Danışma Meclisi
B:1
yüksek kademesine© gerçekleştirilmiş olmasıdır. 12
Eylül Harekâtının diğer önemli bir özelliği de, Türk
Milletinim tümünün arzu ve isteğimi yansıtmış olma­
sı ve de öyle devam etmesidir. Bu itibarla 1982 Ana­
yasasında da tabiatıyla tepki olacaktır. Ancak bu
tepki sadece ve sadece teröre, anarşiye ve onu yara­
tan gizlıi düşmanlara karşıdır.
Yüce Milletimizi uçurumdan kurtararak, feraha
çıkartan asil ve 'büyük Ordumuzun komutanları adı­
na 12v Eylülde milletine ve bütün dünyaya seslene­
rek demokrasi yolunda vermiş oldukları sözden ay­
rılmayan Sayın Devlet Başkanımız, Danışma 'Mecli­
simizin çalışmalarınım da daima hür ve demokratik
ortam içlinde bulunmasını sağlamışlardır. Kendilerine
şükran borcumuz sonsuzdur.
Pek muhterem arkadaşlar;
Kendi aramızdan seçtiğimiz Anayasa Komisyo­
numuz, yoğun 'bir çalışma ürünü olarak huzurumu­
za getirdiği Tasarımın şüphesiz eksik tarafları vardır.
Zaten Sayın Komisyon Başkanı da, «İyi bir Tasarı
hazırlamaya çalıştık, eksikleri varsa hep birlikte dü­
zeltiriz;»! demişlerdir, ki bundan başka türlüsü de dü­
şünülemez. Bu ağır hizmetlerinden dolayı değerli Ko­
misyonumuzun Başkan Ve üyelerine teşekkürü borç
bilirim.
Muhterem üyeler;
Zamanın darlığı sebebiyle ve arkadaşlarımızın te­
mas ettiklerii hususları tekrardan kaçınarak, Tasarı
üzerimde bir iki noktaya temas edip, izniriizle sözle­
rimi bitirmek istiyorum.
Elimizdeki Tasarıya genel olarak
bakıldığında
aceleden ileri gelmiş bazı eksikliklerin bulunduğu
görülmektedir. Bu cümleden olarak, bazı maddelerde
teferruata kaçıldığı, yasa ve tüzüklerde olabilecek
metinler Tasarıya girdiği halde, bazı maddelere layık
olduğu önem ve ağırlık verilmemiştir. Bu ikincilere
örnek olaralk;
1. Milletimizin çok bağlı olduğu din "konusuna
ve Diyanet İşlerine gereken önem verilmediği gibi,
vatandaşın ibadetimi kolaylaştırıcı bir tedbire de yer
verilmemiştir. Laiklik ilkesi haleldar edilmeden, iba­
detin teminat altına alınması, okullarda din dersleri­
nin mecburî olması taraftarıyım.
2. Milletlin temsilcisi olarak seçilen «milletveki­
li^ kelimesinin karşılığı
olaralk, «Türkiye Büyük
Millet Meclisi üyesi», deyimi birçok maddede kulla­
nılmıştır ki, bu bizce uygun değildir. Zira bu terim
kurum, kurul, parti ve dernek üyelikleri için de kul­
lanılmıştır. Bu 'itibarla hem bu sayılan üyeliklerle
11 . 8 . 1982
O :2
karıştırılmaması bakımından, hem de milletvekilliği­
ne ayrı bir özellik vermek yönünden, sadece tek ke­
lime ile «milletvekilli»; demek ve Tasarıda geçen
uzun deyimlerin bu şekilde değiştirilmesi uygun ola­
caktır. Maddelere geçildiğinde bu husustaki önergernii de 'arz edeceğim.
3. Basın hürriyeti :
Basımda gerçek bir suç unsuru olmadıkça basın
hürriyetinin kısıtlanması görüşünde değilim. Vatan­
sever Türk hasının Basın Ahlak Yasasını ihlal ede­
rek, otokontroiu ile DevÜetiirnlizıin yüksek menfaati,
kişilerin şeref ve haysiyeti haleldar ve rencide edil­
diğinde bunun gene basım tarafından onarılacağına,
şeref ve haysiyetzede kişilerin savunmasız bırakıl­
mayacağına ve bu görevi de gene basının kendi bün­
yesinde, kendisinin üstleneceğine dnanıyorum.
4. İşçi halkları konusunu Yüce Meclisimizin,
gerek Devletimizin varlığı, 'gereken vefakâr ve va­
tanperver işçierimizin refahı yönünde ve en iyi bir
şekilde formüle edeceğine güveniyorum.
5. Gençliğin korunması konusunda Tasarının
getirdiği maddî ve manevî desteği Atatürk'ün Cum­
huriyeti emanet ettiği Türk gençliğine layık ve ye­
terli görmüyorum. Gençlikle ilgili metnin, gençliğe
yepyeni bir ruh ve inanç ve Atatürk ülkeleri ışığın­
da heyecanlı bir vatan aşkı aşılar nitelikte olacak bi­
çimde değiştirileceğimi ümit ediyorum.
6. Tasarının m'illetıimıizim topyekûn kalkınmasıy­
la ilgili bölümleri, bugünün görüş ve şartlarını yansıtaalktan uzaktır ve yetersizdir.
7. Devlet bugün Yükseköğretim Kurulu YÖK'ü
kurmuş, işletiyor; fakat Tasarıda buna yer verilmi­
yor. Bu durum hem Kurucu Meclisimizin her iki
kanadı arasındaki ahengim, hem de aşağıda sakınca­
larını arz edeceğim devlet işlerinde devamlılık ilke­
sinin tam bir ihlali mahiyetindedlir. Kurucu Meclisi­
mizin iki kanadı arasımda Komisyonca ortaya kon­
muş olan ıbu çelişkili durumun Yüce Meclisimizce
giderileceğime imanıyorum.
Sayım Başkam, değerli arkadaşlarım;
Şimdi, iznimizle devlet idarelerimde çok önemli
gördüğümüz bir konuya değimmek istiyorum.
Nüfusumuz, Cumhuriyet Döneminde 13 milyon­
dan 50 milyona yaklaşırken Devletimiz ziraî, sosyal,
ekonomik ve teknolojik yönlerden gelişip genişle­
mekte, bir ayamdan da komşu ve tüm dünya ülkele­
riyle siyasî, ticarî ve kültürel Viskilerimi hızla geliş­
tirmekte olduğu yüksek malumlarınızdır. Bütün bun­
ların çağımıza uygun şeklide ve zamanımda yapima-
— 388 —