1 rürlüğe konulan, dış ticaret rejimi kararı ve ona bağlı

advertisement
M. G. Konseyi
B : 41
rürlüğe konulan, dış ticaret rejimi kararı ve ona bağlı
yönetmelikte ekli listelerdir. Bunun dışında, demin
arz ettiğim, Sayın Paşamın da belirttiği porselenim,
Bakanlar Kurulu kararı ile Türkiye'ye girişi yasak­
lanmıştır, ismen. O nedenle, zaten demin de arz etti­
ğim şekilde, kesinlikle Bakanlar Kurulu kararı ile,
ya da bir kanunla Türkiye'ye girişi yasaklanmış olan
eşya bunun içerisine girmeyecektir. Buradaki dış ticarelt rejimi, Ticaret Bakanlığınca hazırlanmış olan
ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulan Dış Tica­
ret Rejimi Kararı ve ona bağlı yönetmelikler, ona
bağlı listeler.
ıBAŞKAN — Ama, o mana da çıkıyor burada da.
Yani haklı Orgeneral Saltık. «Dış ticaret rejimi ile
konulan tahdidi ve takyidi hükümler nazara alın­
maz» Yani, onun dışında gelmiş olanları da dikkate
alınmaz, satılabilir manası da çıkıyor buradan.
ORGENERAL HAYDAR SALTIK (Milli Gü­
venlik Konseyi Genel Sekreteri) — Ben iyi örnek
vermedim; ama Hükümet Temsilcisi kendisi örnek ve­
rebilir bu konuda. Dış ticaret rejimi ile ilgili, yani Ti­
caret Bakanlığının liberasyon listesinde bulundü'nnadığı, o nedenle de gümrükte ithaline müsaade etme­
dikleri bir malı ithale müsaade etmemişlerdir. Bir
malı bu defa tasfiye nedeniyle, satış nedeniyle piyasa­
ya aktaracaklar mı, aktarmayacaklar mı onu anla­
mak istiyorum. Bu rejime göre bir örnek kendileri:
versinler efendim; ben yanlış örnek verdim, yani bi­
lemediğim için.
NAHİT ERUZ (Gümrük ve Tekel Bakanlığı Tem­
silcisi - İhtisas Komisyonu Üyesi) — Sayın Başka­
nım, bugün ithalat rejimi kararına ekli ithal listele­
rinde, örneğin televizyon ithali yoktur. Türkiye'de
•montajı yapıldığı için televizyonun bazı aksamı gelir,
parçası gelir. Ancak, yolcu beraberi olarak Türki­
ye'ye televizyon getirilebilir, bazı şaftlar içerisinde
Sokulabilir.
Şimdi, bizim bu ithal listelerimizde, liberasyon
listesinde ve daha önceki tahsisli mallar listesinde ke­
sinlikle televizyon yok; ama 'bunu biz eğer bunun dı­
şında tutacak olursak, yani sadece bu listeler muhte­
viyatı eşyanın Türkiye'ye sokulmasını öngörecek
olursak, televizyon gibi birtakım eşyanın da kesinlik­
le satılmaması gerekecektir. Yani bu da belirli bir
örneği.
BAŞKAN — Yani şöyle diyelim; vatandaş girer­
ken, televizyonu yanında getirmiştir; fakat gümrük
resmini vermesi lazım gelirken bunu vermemiş, ara­
dan 2 - 3 ay geçmiş, orada kalmıştır. Yani onu de­
mek istiyorsunuz.
— 414
25 . 2 . 1981
O :1
NAHİT ERUZ (Gümrük ve Tekel Bakanlığı Tem­
silcisi - İhtisas Komisyonu Üyesi) — Evet.
BAŞKAN — O takdirde bunu da satabileceğiz?..
NAHİT ERUZ (Gümrük ve Tekel Bakanlığı Tem­
silcisi - İhtisas Komisyonu Üyesi)' — Evet eferidim.
Şimdi, bizim buradaki gayemiz, demin arz ettiğim
şekilde, kesinlikle, tahsisli ithal malları listesii, libe­
rasyon listesi gi'bi listelerde bu eşyanın olup olmadı­
ğını aramak değildir. Televizyon, radyo, teyp gibi
cihazların Türkiye'ye ithalatı listelerde yer almamış­
tır, resmen ithal edilmiyor. Ancak yolcu beraber
geldiği takdirde, bizim mevzuatımız uyarınca bun­
lar ithal edilmediği için, ya yurt dışına götürmesi ge­
rekiyor yahut da gümrük ambarında bırakıyor. Bun­
lar, süresini doldurduktan sonra devlet malı hailine
geliyor, o takdirde biz bunu sata/biliyoruz.
O nedenle, bizim buradaki kastımız ve uygulama­
mız, kesinlikle, Öteden heri bu listelerde eşyanın
aranmafnasıdır. Çünkü bu listeleri aradığımız takdir­
de, bu eşyayı satmamız ve tasfiye etmemiz kesinlikle
mümkün olmayacaktır.
BAŞKAN — Dışarıya da gönderemeyeceğiz; yak­
mak lazım o zaman.
NAHİT ERUZ (Gümrük ve Tekel Bakanlığı Tem­
silcisi - İhtisas Komisyonu Üyesi) — Nitekim daha
önce bir uygulamamız vardı 1615 sayılı Gümrük Ka­
nunu yürürlüğe girmeden önce; normal olarak güm­
rüklerde ambar bekleme süresini dolduran eşya, bu
süre içerisinde eğer ithal ve ihraç edilmediği takdirde
satışa çıkartılıyordu ve ihraç kaydı ile gelen listelere
bakılıyordu, listede varsa ithal kaydı ile, yoksa ihraç
kaydı ile satışa arz ediliyordu. Tabii yurt dışına eşya­
nın buradan satın alınıp götürülmesi, orada satılma­
sı, bunun dövizinin Türkiye'ye getirilmesi mümkün
olmuyordu. Bu nedenle de bu uygulamamız içerisin­
de yurt dışına götürmek kaydı ile, yani ihraç kaydı ile
satışı da hiç mümkün olmadı. Kanunun başka bir
maddesindeki hükme göre, satılmayan eşya da resmi
kuruluşlara, belediyelere ve hatta derneklere parasız
olarak tahsis edilebiliyordu. Daha evvelki uygulama
o şekilde idi.
BAŞKAN — Evet, Komisyon Sözcüsü bir şey
söyleyecek galiba; buyurun.
TUĞAMİRAL ERHAN GÜRCAN (İhtisas Ko­
misyonu Başkanı) — Sayın Başkanım, bu konudaki
görüşmelerde ortaya çıkan bir durumu da arz etmek
istiyorum.
Download