MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRÜ SAYIN

advertisement
MALİ SEKTÖRLE İLİŞKİLER VE KAMBİYO GENEL MÜDÜRÜ
SAYIN ALİ ARSLAN’IN
“TÜRK BÜYÜME VE İNOVASYON FONU” BİLGİLENDİRME
TOPLANTISINDA YAPTIĞI KONUŞMA
(Ankara, 16 Ekim 2015)
Değerli
Yatırımcılar,
Girişimciler,
Sivil
Toplum
Kuruluşlarının,
Kamu
Kuruluşlarının Değerli Temsilcileri, Basın Mensupları ve Katılımcılar,
Hepinizi saygıyla selamlıyor ve bu etkinlikte sizlerle beraber olmaktan memnuniyet
duyduğumu belirtmek istiyorum.
Ülkemizin kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerinin ekonomik boyutta gerçeğe dönmesi
için başta Müsteşarlığımız olmak üzere ekonomiyle ilgili kurumlara, özel teşebbüse, meslek
birliklerine; kısacası Türk ekonomisinde rol alan tüm aktörlere birçok görev düşmektedir.
Girişim kültürünün geliştirilmesi ve girişimcilik ekosisteminin desteklenmesi; ülkemizin
dünyanın 10 büyük ekonomisi içinde yer alması hedefine ulaşması için yüksek hızda ve
istikrarlı bir büyüme performansı gerçekleştirmesine önemli katkılar sağlayacaktır. Zira
girişimcilik ve yenilikçiliğin yüksek katma değerler üreterek ekonomilerin itici gücü olduğu
hepimizin malumudur.
Bu kapsamda, riskli olan yenilikçi fikirlerin hayata geçirilmesi için girişim sermayesi
sektörünün gelişmesi hayati önem arz etmektedir. Özellikle başlangıç aşamasındaki şirketlerin
desteklenmesi, yenilikçi fikirlerin hayat bulması bakımından önemlidir.
Müsteşarlığımız, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Kalkınma
Bakanlığı,
Ekonomi
Bakanlığı,
TÜBİTAK
ve
KOSGEB
başlangıç
aşamasındaki
girişimcilerimizi de kapsayan birçok destek programını devreye sokmuştur. Ancak, bunların
kâfi gelmediği bilinci ile farklı aşamadaki girişim şirketlerinin finansmana erişimini
sağlayacak yeni finansal araçlar üzerinde çalışmalarımız sürekli bir şekilde devam etmektedir.
Girişimcilerimizin, fikirlerini hayata geçirme ve yeni kurdukları işletmelerini
geliştirme yolunda en önemli engellerden birisi olarak gördükleri finansmana erişim
konusunda ilk etapta Bireysel Katılım Sermayesi Sistemi (melek yatırımcılık) düzenlemeleri
1/5
Müsteşarlığımız tarafından 2013 yılında hayata geçirilmiştir. Bu sistem ile bir taraftan
yatırımcıların teşvik edilmesi diğer taraftan da girişimciler için en az finansmana erişim kadar
önemli olan mentörlüğe erişimlerinin arttırılması amaçlanmaktadır.
Programın hayata geçirilmesinden itibaren 331 yatırımcı lisans almış olup, lisanslama
faaliyetleri devam etmektedir. EBAN (European Business Angel Network) raporlarına göre,
ülkemizde yapılan melek yatırımların 2014 yılı içinde 50 milyon TL’yi aştığı tahmin
edilmektedir.
Melek Yatırımcılığın geliştirilmesinde Melek Yatırımcılar kadar Melek Yatırımcılar
ve girişimcilerin buluştuğu platformlar olan Melek Yatırım Ağları da büyük önem arz
etmektedir. Bu düşünce ile, 2014 yılının başında lisanslama, yatırım, yatırımların
raporlanması ve eğitim süreçlerinde Bireysel Katılım Yatırımcısı Ağlarına daha aktif görevler
verilmiştir. Bireysel Katılım Yatırımcısı Ağlarıyla etkin bir biçimde çalışılarak sistemin
güçlendirilmesi yönünde çalışmalar yürütülmektedir. Böylece BKY Ağlarının sistem içindeki
etkinliklerinin artması ve bu sistemin etkin olarak uygulandığı ülkelerdeki en iyi
uygulamalara uyum sağlanması amaçlanmaktadır. Hâlihazırda, Müsteşarlığımız tarafından
akredite edilmiş 13 BKY Ağı bulunmakta olup, 2 Ağın da akreditasyon süreci devam
etmektedir.
Melek yatırımcıların lisanslandırılmaya başlamasının üzerinden yaklaşık 2 sene
geçmiş bulunmaktadır. Bu süre içinde gerek sektörden gerek kamu kesiminden olumlu ve
yapıcı eleştiriler aldık; ancak bunların yeterli olmadığı ve sistemin sürekli geliştirilmesine
ihtiyaç duyulduğunu da biliyoruz. Bu çerçevede, finansal ekosistemin daha etkin çalışmasını
teminen en az melek yatırımcılık kadar önem arz eden girişim sermayesinin de
desteklenmesine yönelik çalışmalar başlatılmıştır. İlaveten, hem sistemi iyileştirmek için
işleyişe yönelik çalışmalarımız hem de finansal sistemin tüm aktörlerinin ve girişimcilik
ekosisteminin ihtiyaçlarını gidermeye yönelik yeni düzenleme çalışmalarımız devam
etmektedir. Nitekim, girişim şirketlerinin finansman bağlamında tek ihtiyaçları erken aşama
sermayesi değildir. Halka arz seviyesine gelene kadar tüm finansman aşamalarında girişim
şirketlerinin finansmana kolay erişimi için diğer finansal araçların geliştirilmesinin ve
desteklenmesinin ülke ekonomisinin gelişimi hususunda elzem olduğunu düşünüyor ve bu
bilinçle hareket ediyoruz.
2/5
Bu itibarla, melek yatırımcıların ilgi alanı dışında kalan büyük ölçekli başlangıç
aşaması yatırımlarında bulunan girişim sermayesi fonlarının ülkemizde yeterince gelişmesi de
finansman zincirinin eksik veya zayıf halkalarının tamamlanması bakımından önem arz
etmektedir. Bu düşünce ile yürüttüğümüz çalışmaların sonucu olarak girişim sermayesi
fonlarına destek sağlayan üst fonların ülkemizde yaygınlaşmasına yönelik bir destek
mekanizması tasarlanmıştır. Bu kapsamda, üst fonlara kaynak aktarılmasına imkan veren
yasal altyapı oluşturulmuştur.
Girişim sermayesi fonları da melek yatırımcılar gibi erken aşama yenilikçi ve teknoloji
odaklı ancak biraz daha büyük ve belli aşamaları geçmiş şirketlerimiz için gerek finansman
sağlanması gerek kurumsal yönetim ilkelerinin yaygınlaştırılması anlamında önemli bir
araçtır. Ülkemizde girişim sermayesi fonları kurumsal yatırımcılar tarafından desteklenmekte
ve fonlar, girişim şirketlerine önemli miktarda kaynak sağlamaktadır. Bununla beraber
ülkemizde yatırım yapan girişim sermayesi fonları hem sayısal hem de yaptıkları yatırım
miktarı bakımından istenilen büyüklüğe erişememiştir. Ülkemizde girişim sermayesi fonlarını
desteklemek üzere üst fon olarak 2007 yılından itibaren faaliyet gösteren ve çoğunluğu kamu
kaynaklarından oluşan Türkiye’nin ilk ve tek girişim sermayesi üst fonu İstanbul Venture
Capital
Initiative
(IVCI)’dir.
Ayrıca,
kamunun
bir
takım
destek
mekanizmaları
bulunmaktadır. Girişim sermayesi fonlarının desteklenmesi hususunda kamunun daha fazla
rol alması gerektiğine olan inancımız ile Müsteşarlığımız da üst fonlara kaynak aktarımına
yönelik bir mekanizma tasarlamıştır.
Bu kapsamda, erken aşama şirketlerin finansmana erişimini kolaylaştırmak ve
girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç
Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanunda yapılan değişiklik ile kamunun bir teşvik
unsuru olarak girişim sermayesi fonlarına yatırım yapan üst fonlara kaynak aktarmasının önü
açılmıştır. Böylece, girişimcilerimizin yaşadığı finansman sorununa alternatif bir çözüm
getiren girişim sermayesi fonlarının desteklenmesi ile ülke ekonomisinin kısa, orta ve uzun
vadeli hedeflerine ulaşmasında önemli katkılar sağlanacağına inanmaktayız. Bu kapsamda,
Bakanlar Kurulu tarafından Müsteşarlığımıza, üst fonlara 5 yıl içinde 500 milyon TL aktarma
yetkisi verilmiştir. Söz konusu 500 milyon TL tutarındaki kaynak, sistemin tasarımı gereği en
az 1 milyar 500 milyon TL tutarında bir etki yaratacaktır ki bunun sektör için hiç de
azımsanamayacak bir rakam olduğunu söyleyebiliriz.
3/5
Bu kaynağın azami 250 milyon TL’lik ilk kısmının üst fonlara aktarılması için 1
Ağustos 2014 tarihinde duyuru yapılarak süreç başlatılmıştır. İnternet sitemizde, ne kadar
kaynak ayrıldığı ve başvuru şartları teferruatlı olarak açıklanmaktadır. Başvurular sadece
duyurulara istinaden kabul edildiği için daha sonraki kaynak taahhütlerine talip olacak üst fon
yetkililerinin Müsteşarlığımızın internet sitesini yakından takip etmesini öneririm. Bu arada
şunu da belirtmek isterim ki bu destekten sadece kurulu üst fonlar değil, yeni kurulacak üst
fonlar da yararlanabilmektedir.
Bireysel Katılım Yatırımcısı lisansını haiz yatırımcılarımız ile üst fonların girişim
şirketlerine doğrudan yatırım yapmalarına imkân sağlayacak olan ortak yatırım fonları da bu
sistem içerisinde düzenlenmiştir. Bu fon modeline göre, Müsteşarlığımızın kaynak taahhüt
ettiği üst fonlar teşkil ettikleri ortak yatırım fonları vasıtasıyla, lisanslı melek yatırımcılarla
birlikte doğrudan girişim şirketlerine yatırımda bulunabilecektir.
Üst fonlara aktarılan kamu kaynaklarının ortak yatırım fonlarında en fazla 15, diğer
fonlarda ise en fazla 10 yıl kalması planlanmaktadır.
Bu çalışmaların bir parçası olarak bugün, AYF’nin TGIF’u ile Müsteşarlığımızın
kaynak taahhüdüne yönelik protokol imzalanması aşamasına gelinmiş bulunmaktadır. Toplam
200 milyon Avro taahhütle kurulacak olan Türk Büyüme ve İnovasyon Fonu (TGIF) için
Müsteşarlığımız %30 oranda, yani 60 milyon Avro tutarı karşılığı Türk Lirası taahhüdünde
bulunacaktır. Malumları olduğu üzere, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ülkemizde girişim
sermayesinin gelişmesinin en büyük destekleyicilerinden biridir. 200 milyon Avro
hacmindeki Türk Büyüme ve İnovasyon fonu için planladığımız 60 milyon Avro’luk katkı ve
Avrupa Yatırım Fonu’nun alanındaki uzmanlığının bu önemli amaca hizmet edeceğini
düşünmekteyiz. Ancak, gerçek kişi ve kurumsal yatırımcılarımızın da bu tür yatırımları
desteklemesi, ekosistemin gelişmesi için büyük önem arz etmektedir.
Değerli Misafirler,
AYF, kurulacak üst fonun danışmanlık görevini üstlenmekte ve Müsteşarlığımız ile
aynı miktarda sermaye taahhüdünde bulunmaktadır. Bundan duyduğumuz memnuniyeti de
ayrıca ifade etmek isterim.
AYF ile birlikte KOSGEB ve TSKB gibi güzide kurumlarımız ile aynı projede yer
almaktan dolayı memnuniyet duyduğumu özellikle belirtmek istiyorum. Konuşmama son
4/5
verirken, bu etkinlikte emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletir, tüm katılımcıları tekrar
saygıyla selamlar, bu girişimin memleketimiz için hayırlı olmasını dilerim.
5/5
Download