Case Reports / Olgu Sunumları DOI: 10.5455/jmood.20130519115809 Anksiyete Bozukluğu ve Depresyon Bağlantılı Yanan Ağız Sendromu: Bir Olgu Sunumu Etem Erdal Erşan1 ÖZET: ABS­TRACT: Anksiyete bozukluğu ve depresyon bağlantılı yanan ağız sendromu: Bir olgu sunumu Burning mouth syndrome with anxiety disorder and depression: a case report Yanan Ağız Sendromu (YAS); oral mukozanın klinik olarak normal olması ile birlikte tat değişiklikleri ve ağızda yanma hissi ile karakterize süreğen bir hastalığıdır. Etiyolojisinde depresyon ve anksiyete gibi psikojenik etmenler önemli yer tutmaktadır. Daha çok ileri yaşlarda kadınlarda görülmektedir. Olgu 56 yaşında kadın hasta idi. Yakınmaları 10 sene önce mide ağrısı ve ağızda yanma şikâyetleriyle başlamış, son 4 ayda ise tekrar çok şiddetli bir şekilde ortaya çıkmış. Hastanın yapılan klinik ve laboratuvar bulgularına göre lokal ya da sistemik organik bir neden saptanamadı. Yapılan ruhsal değerlendirmede ise, olgumuzda yeğeninin evlenip gitmesi (sevilen birinin kaybı), babasının maaşıyla geçinmesi, herhangi bir işte çalışmaması akraba ve çevresel desteğin olmaması (sosyoekonomik anlamda yetersizlik ve sosyal destek kaybı), hala annesinden izinsiz bir şey yapamaması, ona göre davranması (kabaca günlük etkinliklerinde annesine bağımlılık) gibi durumların özellikle depresyon olmak üzere psikiyatrik belirtiler ile ilişkili olduğu gözlemlendi. DSM IV ölçütlerine göre yapılan klinik görüşme sonucu depresyon ve yaygın anksiyete bozukluğu tanısı konuldu. Depresyon ve anksiyete şiddetini değerlendirmek için uygulanan Beck Anksiyete Ölçeğinde orta düzeyde anksiyete (BAÖ=17) ve Beck Depresyon Ölçeği’nde orta düzeyde (BDÖ=20) depresyon bulundu. Hastaya depresyon ve anksiyetesi için YASnda da etkinliği gösterilmiş olan sertralin 50 mg/gün ve uyku problemi için trazodon 50 mg/gün başlandı. Ek olarak hastaya bireysel destekleyici tedavi uygulandı. Kontrol muayenesinde şikâyetlerinin belirgin olarak azaldığı ve BAÖ puanının 9’a, BDÖ puanının 11’e düştüğü görüldü. Bu olguda YAS olan bir hastanın anksiyete bozukluğu ve depresyon bağlantısının literatür ışığında tartışılması amaçlanmıştır. Sonuç olarak özellikle ağız yakınmaları olan başta kadınlar olmak üzere yaşlılarda, organik etiyolojik etmenler dışlandıktan sonra psikojenik etmenler akla gelmelidir. Ayrıca multidisipliner yaklaşımın önemi ortaya çıkmaktadır. Bu tür hastalar tespit edildiğinde ruhsal bozukluk açısından değerlendirme yapılmalı ve bu yönde tedavi düzenlenmelidir. Burning mouth syndrome is a chronic disease characterized by taste change and burning mouth feeling with oral mucosa, which is clinically normal. In the etiology of this disease, psychogenic factors such as depression and anxiety are significant. It is frequently detected in the older female patients. Our patient was a 56-year-old female. The complaints of this patient initiated with stomachache and burning mouth 10 years ago, and such complaints recurred severely within the last 4 months. According to the clinical and laboratory results of the patient, no local or systemic organic underlying reason could be detected. In the psychological evaluation of our patient, such situations as the marriage and leaving of nephew (loss of a beloved person), life dependent upon father’s wage, and unemployment, lack of support by the relatives and society (deficiency in socioeconomic life and lack of social support), mother’s permission depending life and relevant behaviors (depending roughly upon the mother in daily routines) were detected to be associated with psychiatric effects particularly depression. Based upon the DSM IV criteria, a clinical negotiation was done and accordingly depression and generalized anxiety disorder were diagnosed. In Beck’s Anxiety Scale medium grade anxiety (BAS=17) and in Beck’s Depression Scale medium grade depression (BDS=20) were detected. Sertraline 50 mg/day for burning mouth syndrome and trazodone 50 mg/day for sleeping problem were administrated as well as for depression and anxiety. Additionally, individual support treatment was applied to the patient. It was detected in the control examination that BAS score was reduced to 9 and BDS score was reduced to 11. In this study, we intended to discuss the anxiety disorder and depression connection of the patient presenting with burning mouth syndrome. In conclusion, following the exclusion of organic etiology factors in the old patients particularly presenting with burning mouth disorders, psychological factors should be considered. In addition, the importance of multidisciplinary approach is stressed. When such patients are detected, psychological analysis should be done and relevant treatment should be arranged. Anahtar sözcükler: yanan ağız sendromu, anksiyete bozukluğu, depresyon Key words: burning mouth syndrome, anxiety disorder, depression Journal of Mood Disorders 2013;3(2):77-81 Journal of Mood Disorders 2013;3(2):77-81 Journal of Mood Disorders Volume: 3, Number: 2, 2013 - www.jmood.org 1 Uzman Doktor, Sivas Numune Hastanesi, Psikiyatri Servisi, Sivas-Türkiye Ya­zış­ma Ad­re­si / Add­ress rep­rint re­qu­ests to: Dr. Etem Erdal Erşan, Numune Hastanesi, Psikiyatri Servisi, Sivas-Türkiye Telefon / Phone: +90-532-324-2445 Faks / Fax: +90-346-225-3939 Elekt­ro­nik pos­ta ad­re­si / E-ma­il add­ress: [email protected] Ka­bul ta­ri­hi / Da­te of ac­cep­tan­ce: 19 Mayıs 2013 / May 19, 2013 Bağıntı beyanı: E.E.E.: Yazarlar bu makale ile ilgili olarak herhangi bir çıkar çatışması bildirmemiştir. Declaration of interest: E.E.E.: The authors reported no conflict of interest related to this article. 77 Anksiyete bozukluğu ve depresyon bağlantılı yanan ağız sendromu: Bir olgu sunumu GİRİŞ mış, her tarafı ağrıyormuş, kalbinde sancı oluyor kalp hastalı- ğım var diye yorumlarmış, ağzında ve midesinde zaman Yanan Ağız Sendromu (YAS); oral mukozanın klinik ola- zaman ekşimeler oluyormuş. Sürekli kendisini düşünür ve rak normal olması ile birlikte tat değişiklikleri ve ağızda yan- dinlermiş, çok yoğun olarak yalnız kalma korkusu varmış. ma hissi ile karakterize süreğen bir hastalığıdır (1,2). Ölüm korkusu ile bir kez psikiyatriye gelmiş ismini hatırlama- YAS oldukça yaygın bir sorundur ve herhangi bir zaman- dığı bir ilacı 1-2 ay kullanıp bırakmış, şikâyetleri kendiliğin- da yetişkin nüfusun %1-5’ini etkilediği tahmin edilmektedir den düzelmiş. Ara ara şikâyetleri oluyor fakat önemsemiyor- (3). Postmenopozal kadınlarda sıklığı %18-33 olarak tahmin muş. Ağızdaki şikâyeti genelde mide ağrısından sonra oluyor edilmektedir (4). Tipik olarak 60 yaş üzeri orta yaşlı ve yaşlı ağzının tadı olmuyormuş. Son dönemde olduğu gibi şiddetli kadınlarda sık görülür (1,3,5). YAS aylar ve yıllar boyunca oral değilmiş, 1-2 gün ağrır sonra kendiliğinden geçermiş. 4 ay disesteziye neden olan psikosomatik bir süreç olarak tanım- önce yanlarında kalan, kendisinin büyüttüğü yeğeni evlenip lanmaktadır (5). ayrılmış. Ondan sonra şikâyetleri artmış. Yeğeni onun bir par- YAS’de şikâyetler daha çok kendiliğinden ortaya çıkar. çası gibiymiş, yalnız kalmış. Özellikle ölüm korkusu, yalnızlık Medikal tedaviler sonrası, diş tedavileri sonrası, stresli veya korkusu ve kendini dinleme artmış, ağızda yanma ve tat ala- duygusal olaylardan sonrada şikâyetler ortaya çıkmaktadır (6). mama şikâyetleri başlamış. Hayattan zevk alamıyor, devamlı Hastalığın patofizyolojisi hala bilinmemektedir (1). kafasına hastalığını takıyor, uykusuzluk, halsizlik şikâyeti olu- Genelde idiopatiktir, yanan ağız belirtilerine neden olan B yor, her an kötü bir şey olacakmış hissi varmış. Ağrı ve yanma vitamini eksikliği, lokal ve sistemik etmenler (enfeksiyonlar, şikâyetleri günün hemen hemen her anında oluyormuş. alerjiler, kötü takılmış protezler) (7), aşırı duyarlılık reaksi- Ağzındaki yanma ve acıdan dolayı tat alamıyor, bir şey yiye- yonları (2), vitamin eksiklikleri (8) ve psikojenik etmenler ön miyor. Bu şikâyetler son bir haftadır sürekli oluyor sadece plandadır (9,10). uykuya daldığı zamanlar hafiflediği ya da olmadığı oluyor- muş. Daha önce ağzında yanma şikâyetleri olan bir hastayla YAS’de; psikojenik etmenlerin başında depresyon ve anksiyete bozuklukları gelmektedir (11). İleri yaşlarda dep- karşılaşmamış ve böyle bir durumu ilk defa duyuyormuş. resyonu olan kişilerde sık görülür (3). İleri yaşlardaki depresÖzgeçmiş ve Soygeçmişi: Hastamızın özgeçmişinde yonda; sevilen birisinin kaybı, işlevsel yetersizlik, süreğen fiziksel hastalık, günlük yaşam etkinliklerinde başkalarına mide rahatsızlığı dışında geçirilmiş hastalık öyküsü, kullanı- bağımlılık, otonomi kaybı, ekonomik yetersizlik ve sosyal lan ilaç öyküsü (anti hipertansif, anti diabetik ajanlar, ağız içi destek kaybıyla ilgilidir (12-15). müdahale (amalgam vs) ve sigara madde kullanımı yoktu. Menapoza 48 yaşında girmiş, ateş basması ve terleme Bu çalışmada son dönemde yaşadığı bir ayrılıktan sonra ortaya çıkan anksiyete ve depresyon belirtileri ön planda şikâyeti olmuş fakat bu belirtilerle doktora başvurmamış. olan ağızda yanma, garip tat hissi gibi daha çok YAS’de görü- len belirtileri olan, bir kadın olgu tartışılmıştır. Bu olguda Babaya çok düşkün ve babanın kalp rahatsızlığından dolayı ayrılık anksiyetesinin bu belirtileri şiddetlendirmesi dikkat bırakıp gitmek istememiş ve bu nedenle hiç evlenmemiş ve çekici bir özelliktir. Ağızdaki yanma belirtileri nedeniyle buna hiç üzülmediğini söylüyor. Anne 86 yaşında, sağ, diya- devamlı gereksiz bir şekilde psikiyatri dışında bölümlere bet ve hipertansiyon hastasıymış. Anne çok baskıcı, bu yaşta gidildiğini ve bu sendromun etiyolojisinde anksiyete ve dep- bile bir yere gitmesini istemiyor, bunaltıyormuş. Hastamız resyon gibi psikiyatrik bozuklukların olabileceğini gösterme- hala annesine bağımlı yaşadığını ifade ediyordu. Baba 1995 yılında hiperüremi nedeniyle vefat etmiş. ye çalıştık. Hastamızın bu olgu sunumu için bilgilendirilmiş oluru alınmıştır. OLGU Ruhsal Durum Muayenesi: Yaşından büyük gösteriyor, giyimi sosyo-ekonomik düzeyine uygundu. Konuşması kendiliğinden ve sorulan sorulara mantıklı cevap veriyordu, konuşma hızı yavaşlamıştı. Bilişsel yetileri doğal, yer, kişi ve Öyküsü: Hastamız; 56 yaşında, bekar, ilkokul mezunu, 5 zaman yönelimi yerindeydi. Algı bozukluğu saptanmadı. kardeşin 4.’sü, annesiyle kendilerine ait olan evde babasın- Dikkati hastalığına yönelmişti. Duygulanımı çökkündü. dan kalma maaşla geçimini sağlayarak yaşıyor. Bu yaşına Düşünce süreci yavaşlamış, içeriğinde depresif düşünceler, kadar hiçbir işte çalışmamış. İlk şikâyetleri 10 yıl önce başla- hastalığına yönelik takıntılar ve özellikle yeğeninin ayrılma- 78 Journal of Mood Disorders Volume: 3, Number: 2, 2013 - www.jmood.org E. E. Erşan sından kaynaklanan yoğun anksiyetesi mevcuttu. Gerçeği (alkol içeren ağız gargaraları, metronidazol, antidepresanlar, değerlendirme yetisi tamdı. Dışa vuran davranışlarında psi- ACE (açılım?) inhibitörleri, kemoterapi ilaçları vb) kullanımı komotor huzursuzluk mevcuttu. öyküsü olmadığından, madde kullanımına bağlı bozukluklardan, göz ve ağız bulguları, otoantikorlar (RF, ANA) normal Fizik Muayene ve Laboratuvar Bulguları: Hastanın olduğundan dolayı; Sjögren sendromundan, FTR muayenesi fizik ve nörolojik muayene bulguları normaldi. ve laboratuvar bulguları normal olduğundan dolayı; sklero- Tam biyokimya, Hemogram, sedimantasyon, vitamin derma ve romatoid artrit gibi romatizmal hastalıklardan, B12, folik asit, tiroid fonksiyon testleri, LH, FSH, progeste- gastroenteroloji muayenesi normal olduğundan dolayı; gast- ron, östrojen, RF, ASO ve CRP’ye bakıldı. Hepsi normal sınır- roözofagial reflü hastalığından, iç hastalıkları, endokrin mua- lar içerisindeydi. Nöroloji, kulak burun boğaz (KBB), ağız ve yenesi ve laboratuvar sonuçları normal olduğundan dolayı; diş hastalıkları, dahiliye ve fizik tedavi bölümlerinden kon- iyi kontrol edilmeyen diyabet, demir, folik asit, B12 vitamini sültasyonlar istendi. Bütün bölümler normal muayene ola- ve diğer B vitamin eksiklikleri, çinko eksikliği ve Hipotiroidi- rak değerlendirdi. den, nörolojik muayenesi (kranial sinir muayeneleri) normal olduğundan dolayı; nörodejeneratif hastalıklardan (multipl Uygulanan Psikiyatrik Ölçekler: Beck Depresyon skleroz vb.), LH, FSH, progesteron, östrojen sonuçları yaşı ile Ölçeği (BDÖ), Beck Anksiyete Ölçeği (BAÖ), Somatizasyon uyumlu olduğundan dolayı; postmenapozal hormon değişik- Ölçeği (Minnesota Multi Personelity Invanter Somatization liklerinden ayırt edilmiştir. Scala/MMPI-SS) ve Maudsley Obsesyon Kompulsiyon Envanteri (MOCE) uygulandı. Beck Anksiyete Ölçeğinde orta muayene normal olduğundan dolayı; genel tıbbi duruma düzeyde anksiyete (BAÖ=17) ve Beck Depresyon Ölçeği’nde bağlı duygudurum bozukluğundan, madde kullanım öyküsü orta düzeyde depresyon (BDÖ=20) saptandı. Somatik ve olmadığından dolayı; madde kullanımının yol açtığı duygu- obsesif şikayetleri olmasına rağmen ölçeklerden (MMPI- durum bozukluğundan, kliniğinde manik belirtiler olmadı- SS=5, MOCE=11) aldığı puanlar kesme noktasının altında idi. ğından dolayı; iki uçlu bozukluktan, duygudurum belirtileri- Psikiyatrik olarak; öykü, laboratuvar bulguları ve fizik nin olmadığı en az iki haftalık sürede sanrı ya da varsanılar Tanı ve Tedavi: Hastanın ağzında olan yanmayı açıkla- olmadığından dolayı; şizoaffektif bozukluktan, psikotik yacak fizyolojik bir neden bulunamaması nedeniyle psikiyat- belirtiler olmadığından dolayı; şizofreni, sanrısal bozukluk rik bozukluklar düşünüldü. DSM IV ölçütlerine göre yapılan (özellikle somatik tip) ve başka türlü adlandırılamayan psi- klinik görüşme sonucu depresyon ve yaygın anksiyete bozuk- kotik bozukluktan, DSM IV ölçütlerini karşılamadığı ve uygu- luğu tanısı konuldu. Anksiyete ve depresyon şiddetini değer- lanan ölçekler sonucu; somatizasyon bozukluğu ve obsesif lendirmek için uygulanan Beck Anksiyete Ölçeğinde orta kompulsif bozukluktan ayırt edilmiştir. düzeyde anksiyete (BAÖ=17) ve Beck Depresyon Ölçeği’nde TARTIŞMA önce YAS’de etkinliği gösterilmiş olan sertralin 50 mg/gün YAS’de depresyon ve anksiyete gibi psikojenik faktörler; başlandı. Uyku problemine yönelik ise trazadon 50 mg/gün hem etiyolojik açıdan hem de tedavi düzenlenirken önem tedaviye eklendi. Yaşadığı sosyal problemler, özellikle ayrılık taşımaktadırlar (11). David ve arkadaşlarına göre psikosoma- sonucu oluşan yoğun anksiyetesine yönelik haftalık bireysel tik bir hastalıktır (5). Yine DSM ve ICD’nin yeni versiyonla- destekleyici görüşmeler yapıldı. Bir ay sonraki kontrolde rında YAS’nin özellikle somatoform bozukluklar içinde şikâyetlerinde belirgin olarak azalma ve BAÖ puanının 9’a, olması gerektiği yönünde değerlendirmeler mevcuttur BDÖ puanının 11’e düştüğü görüldü. Aylık görüşmelere çağ- (16,17). rıldı ve bütün kontrollerde iyi olduğunu ifade etti. orta düzeyde (BDÖ=20) depresyon tespit edildi. Depresyon ve anksiyetesini tedavi etmek için ve daha YAS’li 20 olgunun incelendiği bir çalışmada olguların çoğunluğunda aleksitimi saptanmış ve bu sendromun klinik Ayırıcı Tanı: Organik neden olarak; KBB, ağız ve diş sağ- değerlendirmesinde somatizasyonun dikkate alınması lığı muayenelerinin normal olmasından dolayı; ağız içi enfek- gerektiği bildirilmiştir (9). Bizim olgumuzda somatik belirti- siyonlar ve dişlerle ilgili sorunlardan (dolgu ve protezler), ler ön planda idi. Somatizasyon bozukluğu açısından DSM tütün (sigara, puro içmek veya tütün çiğnemek), bazı ilaçların IV ölçütlerini tam olarak karşılamadı ve uyguladığımız soma- Journal of Mood Disorders Volume: 3, Number: 2, 2013 - www.jmood.org 79 Anksiyete bozukluğu ve depresyon bağlantılı yanan ağız sendromu: Bir olgu sunumu tizasyon ölçeği puanı kesme noktasının altında idi. Major depresif bozukluğu ve anksiyete bozukluğu olan hastalarda babasına bakması yüzünden hiç evlenmemesi de dikkat aleksitimi görülme oranı yüksek olarak bildirilmiştir (18). çekicidir. Kendisinin kabul etmemesine rağmen anksiyete, Ancak olgumuzda aleksitimiyi değerlendirmedik. Bu çalış- depresyon ve yalnız kalmaktan korkmanın temelinde bunun mamızda sınırlılık oluşturan bir durumdur. olduğunu söyleyebiliriz. Yine 4 ay önce bağımlı olduğu ve Başka bir çalışmada 125 hastanın 24’ünün (%21.4) nor- çok sevdiği yeğeninden ayrılması da şikâyetlerinin ortaya mal, 52’sinin (%46.4) nevrotik eğilime ve 36’sının (%32.1) çıkmasında ve şiddetlenmesinde önem taşımaktadır. Olgu- depresif bir eğilime sahip oldukları bildirilmiştir. YAS belirti- muzda yeğeninin evlenip gitmesi sevilen birinin kaybı ola- leri 13’ünde (%10.3) stresli veya duygusal olaylardan sonra rak, babasının maaşıyla geçinmesi, herhangi bir işte çalışma- ortaya çıkmıştır. %50.8 hastada özgül bir psikiyatrik tanı ması akraba ve çevresel desteğin olmaması sosyoekonomik (somatoform bozukluk, ağrı bozukluğu, somatizasyon anlamda yetersizlik ve sosyal destek kaybı olarak, hala anne- bozukluğu, anksiyete bozukluğu, ya da panik bozukluk) sinden izinsiz bir şey yapamaması ona göre davranması mevcuttu. Çalışma sonucunda YAS olanlarda en başta dep- kabaca günlük etkinliklerinde annesine bağımlılık olarak resyon olmak üzere duygudurum bozuklukları kontrol gru- değerlendirilebilir. Bunların tümü ileri yaşlarda görülen dep- buna göre anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Anksiyete resyonun risk etkenlerindendir. grubu hastalıkları da YAS’li hastalarda kontrol grubuna göre fazla bulunmuştur (6). çı terapi (21), 14 günlük topikal klonazepam (22), 8 haftada Literatürde birçok çalışmada bu hastalarda anksiyete ve trazadon olmak üzere (23), antidepresanların etkinliği depresyon düzeyleri kontrol grubuna göre anlamlı derecede (24,25,26) ve diyet yerine koyma (vitamin E, alpholoic asit) yüksek bulunmuştur (10,11,19) tedavisinin etkinliği gösterilmiştir (8,27). Olgumuzun tedavi- Öyküye yönelik bir değerlendirmede hastamızın anne ve YAS tedavisinde lokal anestezikler (20), bilişsel davranış- Postmenapozal 56 yaşında olan kadın hastamızda anksi- sinde antidepresan ve destekleyici psikoterapi uygulandı. yete ve depresyon belirtileri ile ağzındaki yanma, tat alama- Literatürle uyumlu şekilde tedaviden yanıt aldığı görüldü. ma şikâyeti 4 ay önce yeğeninin evlenip evden ayrılması ile Klinik durumundaki belirgin iyileşmeyi aldığı ilaçlarla birlik- birlikte şiddetleniyor. Ağızda yanma, ağrı, nahoş ve garip tat te destekleyici terapiye bağlayabiliriz. hissi belirtileri YAS’de görülen belirtilerdir. Bu sendromun genelde postmenapozal kadınlarda ileri yaşlarda, hastalık lar olmak üzere yaşlılarda, organik etiyoloji etmenleri dışlan- süresinin aylar/yıllar ile ifade edilmesi gibi özellikleri olgu- dıktan sonra psikojenik etmenler akla gelmelidir. Ayrıca mul- muzda da görülmektedir. Bu olguda yanan ağız belirtileri tidisipliner yaklaşımın önemi ortaya çıkmaktadır. Bu tür has- anksiyete ve depresyon kliniğinin bir parçasını oluşturuyor talar tespit edildiğinde ruhsal bozukluk açısından değerlen- gibi görünmektedir. dirme yapılmalı ve bu yönde tedavi düzenlenmelidir. Sonuç olarak, özellikle ağız yakınmaları olan başta kadın- Kaynaklar: 1. Speciali JG, Stuginski-Barbosa J. Burning mouth syndrome. Current Pain and Headache Reports. 2008;12:279-84. 7. Grushka M, Sessle BJ. Burning mouth syndrome. Dent Clin North Am 1991;35:171-84. 2. Bergdahl J, Anneroth G, Anneroth I. Clinical study of patients with burning mouth. Scand J Dent Res. 1994;102:299-305. 8. Lamey PJ, Allam BF. Vitamin status of patients with burning mouth syndrome and the response to replacement therapy. Br Dent J. 1986;168:81-4. 3. Carlson CR, Miller CS, Reid KI. Psychosocial profiles of patients with burning mouth syndrome. J Orofac Pain. 2000;14:59-64. 4. Buchanan J, Zakrzewski J. Burning mouth syndrome. Clin Evid (Online). 2008;14:1301. 5. David G, Graciela FB, Miguel AA, Fernando MS. Burning Mouth Syndrome. International Journal of Dermatology. 1995;34:483-7. 6. Takenoshita M, Sato T, Kato Y, Katagiri A, Yoshikawa T, Sato Y, Matsushima E, Sasaki Y, Toyofuku A. Psychiatric diagnoses in patients with burning mouth syndrome and atypical odontalgia referred from psychiatric to dental facilities. Neuropsychiatric Disease and Treatment. 2010;6:699-705. 80 9. Bogetto F, Maina G, Ferro G, Carbone M, Gandolfo S. Psychiatric comorbidity in patients with burning mouth syndrome. Psychosom Med. 1998;60:378-85. 10. Lamey PJ, Lamb AB. The usefulness of the HAD scale in assessing anxiety in patients with burning mouth syndrome. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod. 1989;67:390-2. 11.Buljan D, Savić I, Karlović D. Correlation between anxiety, depression and burning mouth syndrome. Acta Clin Croat. 2008;47:211-6. Journal of Mood Disorders Volume: 3, Number: 2, 2013 - www.jmood.org E. E. Erşan 12.Grant I, Patterson TL, Yager J. Social supports in relation to physical health and symptoms of depression in the elderly. Am J Psychiatry. 1988;145:1254-7. 13.Kurlowicz LH. Social factors and depression in late life. Arch Psychiatric Nurs. 1993;7:30-6. 14. Bassuk SS, Berkman LF, Wypij D. Depressive symptomatology and incident cognitive decline in an elderyl community sample. Arch Gen Psychiatry. 1998 ;55:1073-81. 15. Aksüllü N, Doğan S. Relationship of social support and depression in institutionalized and non-institutionalized elderly. Anatolian Journal of Psychiatry. 2004;5:76-84. 16. Creed F. Medically unexplained symptoms – blurring the line between “mental” and “physical” in somatoform disorders. J Psychosom Res. 2009;67:185-7. 17.Lowe B, Mundt C, Herzog W, Brunner R, Backenstrass M, Kronmüller K, Henningsen P. Validity of current somatoform disorder diagnoses: Perspectives for classification in DSM-V and ICD- 11. Psychopathology. 2008;41:4-9. 18. Demet MM, Deveci A, Özmen E, Şen FS, İçelli İ. Major depresif bozukluk tanısı alan hastalarda aleksitiminin belirti örüntüsü üzerine etkisi. Nöropsikiyatri Arşivi Dergisi. 2002;39:67-74. 19. Soto AM, Rojas AG, Esguep A. Association between psychological disorders and the presence of Oral lichen planus, Burning mouth syndrome and Recurrent aphthous stomatitis. Med Oral. 2004;9:17. Journal of Mood Disorders Volume: 3, Number: 2, 2013 - www.jmood.org 20.Vaidya R. Burning mouth syndrome at menopause: Elusive etiology. J Midlife Health. 2012;3:3-4. 21.Bergdahl J, Anneroth G, Perris H. Cognitive therapy in the treatment of patients with resistant burning mouth syndrome: a controlled study. J Oral Pathol Med.1995;24:213-5. 22. Gremeau-Richard C, Woda A, Navez ML, Attal N, Bouhassira D, Gagnieu MC, Laluque JF, Picard P, Pionchon P, Tubert S. Topical clonazepam in stomatodynia: A randomised placebo-controlled study. Pain. 2004;108:51-7. 23. Tammiala-Salonen T, Forssell H. Trazodone in burning mouth pain: a placebocontrolled, double-blind study. J Orofac Pain. 1999;13:83-8. 24. Yamazaki Y, Hata H, Kitamori S, Onodera M, Kitagawa Y. An openlabel, noncomparative, dose escalation pilot study of the effect of paroxetine in treatment of burning mouth syndrome. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod. 2009;107. 25. Patton LL, Siegel MA, Benoliel R, De Laat A. Management of burning mouth syndrome: Systematic review and management recommendations. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod. 2007;103:1-13. 26. Toyofuku A. Efficacy of milnacipran for glossodynia patients. Int J Psychiatry Clin Pract. 2003;7:23-4. 27. Femiano F, Scully C. Burning mouth syndrome (BMS): double blind controlled study of alpha-lipoic acid (thioctic acid) therapy. J Oral Pathol Med. 2002;31:267-9. 81