Öğretim Teknolojisi ve Materyal Tasarımı ile İlgili Temel

advertisement
Öğretim Teknolojisi ve Materyal
Tasarımı ile İlgili Temel Kavramlar
Uz. Fezile ÖZDAMLI



Günümüzde gelişen teknoloji sonucunda
toplumların eriştikleri nokta bilgi toplumu
olarak nitelendirilmektedir.
Bu çağın en önemli özelliği her şeyin çok
hızlı değişmesi ve gelişmesidir.
Bilgi teknolojisindeki hızlı gelişmeler,
toplumların yapısal olarak yeniden
şekillenmesine neden olmaktadır.

Bilgi çağına uyum sağlayabilmenin en kolay yolu
eğitimdir.

Bilgi çağında verilen eğitimin temel amacı,
yaratıcı ve yenilikçi insanlar yetiştirmektir.


Bilgi çağındaki bilimsel bilgi artışı dikkate
alındığında artık bilgilerin öğretimi yerine
bilgilerin öğrenilmesi önem kazanmaktadır.
Bunun sonucunda öğrenme-öğretme sürecinde
öğretim teknolojisinin rolü ve önemi daha da
artmaktadır.
Öğrenme

Öğrenme, bir bireyin çevresiyle etkileşimi
sonucunda belli bir olgu, olay veya durum
ile ilgili olarak kendi bilgisini, anlayışını
veya davranışını düzenlemesi ile oluşan
etkin bir süreçtir.
Eğitim



Bireyin içinde yaşadığı toplumda davranış
kazanımına yönelik süreçlerin toplamı olarak
tanımlanmaktadır.
Eğitim toplumsal ve bireysel boyutları olan bir
süreçtir.
Eğitim etkinlikleri sonucunda bireyin
davranışlarında bir değişikliğin ortaya çıkması
beklenmektedir.
Öğretim



Öğrenilmesi gereken davranışların önceden
kasıtlı olarak planlandığı ve öğretildiği planlı bir
süreçtir.
Demirel’e göre öğretim, öğrenmenin
gerçekleşmesi için planlanan, kasıtlı ve
sistematik eğitimdir.
Öğretim, eğitim sisteminin içinde yer alan alt
sistem ya da süreçlerden birisidir.
Öğretim Programı

Öğretim programı, eğitim programı
içerisinde ağırlık taşıyan, genellikle belli
bilgi kategorilerinden oluşan ve bir kısım
okullarda beceriye ve uygulamaya ağırlık
tanıyan, bilgi ve becerinin eğitim
programının amaçları doğrultusunda ve
planlı bir biçimde kazandırılmasına dönük
bir programdır.
Öğretim Materyali

Öğretme-öğrenme sürecinin olduğu her
ortamda kullanılan gerek elektronik
gerekse basit malzeme ve kaynakların
tümüne öğretim materyali denir.
Öğretim Tasarımı

Öğretim etkinliklerinin ve gereçlerinin
öğretme-öğrenme ilkelerinden
yararlanılarak sistematik olarak
düzenlenmesidir.
İletişim

İletişim, davranış değişikliği meydana
getirmek üzere düşünce, bilgi, duygu,
tutum, ve becerilerin paylaşılması sırasında
anlamların ortak kılınma sürecidir.
Teknoloji


Bilimsel ya da diğer sistematik bilgilerin
pratik alanlara sistemli bir şekilde
uygulanması
Teknoloji “araştırmalar ve kuramsal
açıklamalar ile uygulayıcılar tarafından
karşılaşılan sorunlar arasında bir köprü
görevi görmektedir” (Yalın,2003).
Eğitim Teknolojisi


Öğrenme-öğretme süreçlerinin
tasarlanması, uygulanması,
değerlendirilmesi ve geliştirilmesi.
Eğitim teknolojisi, insanın ilk kez “bunu
nasıl öğretirim?” sorusunu sorduğu anda
ortaya çıkmıştır.
Öğretim Teknolojisi

Öğretim teknolojisi terimi, öğretimi
yapılacak ilgili disiplin alanlarına özgü
olarak etkili öğrenme düzenlemeleri
oluşturmak üzere amaçlı olarak yapılan
çalışmalar içermektedir.

Öğretim teknolojisi insan gücü ve inan dışı
kaynakları birlikte işe koşarak belirli özel
hedefler doğrultusunda yani öğretimi daha
etkili hale getirmek üzere öğrenmeöğretme süreçlerini tasarlama, bu
tasarımları işe koşma, değerlendirme ve
geliştirme eylemlerinin bütününü içeren
sistematik bir yaklaşımı ifade etmektedir.


“Eğitim teknolojisi” terimi, öğretmeöğrenme süreçleri ile ilgili özgün bir
disiplini vurgularken
“öğretim teknolojisi” bir konunun öğretimi
ile ilgili öğrenmenin kılavuzlanması
amacıyla yapılan etkinliği ifade eder.
Sistem


Eğitim sistemi ana sistem olup onun içinde
öğretim tasarımı alt bir sistem olarak
görülebilir.
Öğretim tasarımı sisteminin de öğrenci,
öğretmen, eğitim teknolojileri ve materyal
tasarımı gibi alt sistemlere ayırmak olasıdır.
Web

www, Web, ya da W3, yazı, resim, ses,
film animasyon gibi pek çok farklı yapıdaki
verilere kompakt ve etkileşimli bir biçimde
ulaşılmasını sağlayan bir çoklu ortam
sistemidir.
Araç- Gereç



Öğrenme-öğretme sürecinde kullanılan ve bu
süreci destekleyen kaynak, materyal, görsel,
işitsel, teknolojik ve güncel olan her şey araç ve
gereçtir.
Araç kavramı daha çok mekanizma ve mekanik
bir ortamı anlatmaktadır.
Gereç kavramı ise, daha çok basılı ve yazılı
öğretme – öğrenme ortamıdır ve eğitim
etkinliklerinin program yönünü kapsamaktadır.
Öğretim Teknolojisinin Gelişim
Süreci

Bilim ve teknolojideki çağdaş gelişmeler,
toplumsal yaşamın her alanına, değişimi
sürekli izlemeyi gerektiren bir hızla
yansımaktadır.


Öğretim teknolojisinin gelişimindeki en
önemli etkenlerden ilki, öğrenme-öğretme
kavramının algılanışında ve
yorumlanmasında meydana gelen değişim
olarak açıklanabilir.
Klasik anlayış biçiminde öğretmen, bilgiye
sahip olan ve onu aktaran en önemli
kaynak olarak görülmektedir.



Ancak, bilginin depolanmasında ve
kullanılmasında yaşanılan gelişmeler, hem
bilginin türünü hem de miktarını artırmıştır.
Bunun sonucu olarak, bilgiyi depolayan ve
sunan öğretmenin rolü değişmeye
başlamıştır.
Öğretmen yalnızca bilgiyi depolayan ve
onu öğrenciye sunan tek kaynak olmaktan
çıkmış öğrenciyi bilgiye yönlendiren kişi
biçimini almıştır.

Öğrenme-öğretme kavramının algılanışında
ve yorumlanmasında meydana gelen bu
değişimin yanı sıra, öğrenme psikolojisinde
yaşanan gelişmeler, bireylerin nasıl
öğrendiğine, öğrenme sürecinde
gösterdikleri bilişsel etkinliklere ve
öğrencilerin bilişsel yeteneklerine etki
edebilecek dış etkenlerin daha iyi
anlaşılmasına yardımcı olur.

Bu gelişmeler ışığında, etkin bir öğretim
ortamının tasarlanmasında kullanılacak
strateji ve yöntemlerin tanımlanması ile
yöntemlerin etkinliğini artırıcı fiziksel
koşulların ve araçların öğretim ortamına
uyumunu, etkin bir öğretim ortamının
yaratılmasında vazgeçilmeyecek ilkeler
olarak öne çıkmıştır.


Son olarak, sistem anlayışının eğitim
programlarına uygulanışı, öğrenmeöğretme ortamının tasarımında yeni bir
anlayışın kabul görmesine neden olmuştur.
Bu anlayışın bir sonucu olarak, öğrenmeöğretme ortamının girdi (birey,kaynak),
süreç (öğretim yöntemi,materyal), çıktı
(öğrencinin davranışındaki bilişsel,
duyuşsal değişiklikler) ve dönüt
öğelerinden oluştuğu görüşü yaygınlık
kazanmıştır.


Bütün bunlara göre bu üç temel görüş, öğretim
teknolojisinin bir bilim dalı olarak
tanımlanmasına ve gelişmesine neden olmuştur.
Güney (University of Southern California)
Kaliforniya Üniversitesi’nden Dr. James Finn, ilk
defa, 1960’larda öğretim teknolojisi alanında
araştırma yapmak amacıyla Amerikan Federal
Devleti’nden kaynak sağlamış ve öğretim
teknolojisinin tanımını yaparak bu bilim dalının
gelişmesinde öncülük etmiştir.

Okulların teknolojiyi öğretme-örenme
sürecini geliştiren etkili bir araç olarak
algılamaya başlamasıyla birlikte, teknolojik
gelişmeler öğretmen merkezli bir eğitim
anlayışından öğrenci-merkezli bir eğitim
anlayışına doğru bir değişimi
kolaylaştırmıştır.


Örneğin internet, öğrenme ve öğretme
etkinliklerini ve olanaklarını sınıfın dört
duvarının ötesine taşımıştır.
İnternet’le ilişkili teknoloji, her yaş
grubundaki öğrencilerin daha önce
görülmemiş düzeyde bilgi inşa etme
sürecine katılımını sağlamakta ve öğretim
sürecinin her öğrencinin bireysel ilgi ve
gereksinimlerine yanıt verecek biçimde
bireyselleştirilmesine katkıda
bulunmaktadır.


Öğrenciler, kendi öğrenmelerini
düzenlemek için daha çok sorumluluk
almakta ve araştırma yoluyla daha çok
öğrenmektedir.
Öğretmenler de, öğrencilerin bilgiyi
üretenler olmaları için onlara yardım
etmekte ve onları bilgilerini arkadaşlarıyla
paylaşmalar için cesaretlendirmektedir.
Eğitim teknolojisi ile ilgili gelişmeler
genellikle teknolojideki gelişmelere paralel
olarak çeşitli dönemlere ayrılarak
incelenmektedir.
Alkan’a göre:
I.Dönem: Gelişim Dönemi
II.Dönem: Gelişim Dönemi
III.Dönem: İkilem Dönemi
IV. Dönem: Otomasyon Dönemi
V. Dönem: Sibernasyon Dönemi

I. Dönem: Gelişim Dönemi



Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişle birlikte mal
üretimini artırmak öncelikli duruma gelmiştir.
Sanayi devrimi ile ortaya çıkan üretimi artırma isteği ise
mal üretim süreçlerinde teknolojiden yararlanmakla
sağlanmıştır.
Bu dönemlerde eğitim teknolojisinin endüstriyel
teknolojiden yaklaşık bir yüz yıl kadar geride
bulunduğuna ilişkin tespitler vardır.
II. Dönem



Bu dönemde teknolojik gelişmeleri etkileyen en
önemli etken savunma sanayi ve savaş
teknolojisi ile ilgili yapılan çalışmalar olmuştur.
Almanların 2. Dünya savaşından topların
menzillerini hesaplamak amacıyla bilgisayarları
geliştirmeleri teknoloji alanında devrim
niteliğinde bir gelişmedir.
Bu gelişme ile eğitim teknolojisinde altın çağı
başlamış oldu.


II. Dünya savaşından sonra, görsel-işitsel
öğretim akımı düzenli ve örgütlü bir duruma
getirilmiş ve bu materyallerin kullanımı
özendirilmiştir.
Bu dönemdeki en etkili olay, uygun öğrenme
materyallerinin ve etkinliklerinin seçimi
konusunda genel bir dayanak sağlama amacı
taşıyan Dale’nin görsel-işitsel materyallerin
öğretimde kullanılmasıyla ilgili olarak yazdığı
kitabının (Audio-Visual Materials in Teaching)
kitabının yayınlanmasıdır.
III. Dönem İkilem Dönemi

Teknolojik alanda gelişmelerin eğitim
alanında kullanılması sonucunda
makinenin öğretmenin yerini alacağı,
öğrenme-öğretme sürecini
mekanikleştireceği, öğrenci-öğretmen
etkileşimini azaltacağı ve öğretmen
rollerini değiştireceği ile ilgili
sorgulamaların yapılmasına neden
olmuştur.


Bu etkiler altında 1960’lı yıllarda eğitim
teknolojisi alanında kitle eğitimi ve bireysel
öğretim olmak üzere iki yönlü bir gelişme
izlenmiş ve III. Döneme geçilmiştir.
III. Dönemde, televizyonun kitle eğitimi ile ilgili
olarak en temel araç olarak kullanılmaya
başlanması, bireysel öğretimde ise laboratuarlar
ve programlı öğretime dayalı ve bireyin kendi
kendine öğrenmesini temel alan materyallerin
kullanılması gibi gelişmeler meydana gelmiştir.

Bu dönemde eğitimde televizyondan dört
değişik biçimde yararlanılmaktadır. Bunlar
şöyle sıralanabilir:




Televizyonda özel eğitim kanallarından yayın
yapmak
Ticari kanallar üzerinden yayın yapmak
Kapalı devre yayın sistemini geliştirmek
Sınıf öğretmeni yerine bir seçenek olarak
“Campton” tipi filme alınmış konferansları
kapalı devre üzerinden yayınlama
IV. ve V. Dönem


Eğitim teknolojisinde yaşanan bu gelişmeler
sonucunda klasik öğretmenliğin ve okul sistemi
yapısının değişmesi ve bireysel ve kitlesel
uygulamaların yaygınlaşması gündeme gelmiştir.
Böylece yazı öncesi dönemden başlayarak
bugünkü sibernasyon dönemine ulaşıncaya dek
eğitim ve öğretim teknolojisi yazı, görsel işitsel
araçlar, bireysel ve kitlesel eğitim ve ileri
düzeyde otomasyon gibi gelişim dönemlerini
yaşamıştır.
Öğretim Ortamlarında İletişim


İletişim davranış değişikliği meydana
getirmek üzere düşünce, bilgi, duygu,
tutum ve becerilerin paylaşılma sürecidir.
Kişiler arası iletişimde mesaj sözler, sözel
olmayan davranışlar ve söz ötesi
davranışlar biçiminde kodlanabilir.

Yapılan bir araştırmaya göre



Yüz yüze iletişimde, duygusal mesajların
%55’i yüz ifadeleri,
%38’i söz ötesi,
%7’si sözlerle verilmektedir.
İletişim Türleri

Kişiler arası iletişim sözel iletişim ve sözel
olmayan yani görsel iletişim olmak üzere
iki biçimde gerçekleşir.
Sözel İletişim

Sözel iletişimde bir şeyin nasıl söylendiği ya da ifade
edildiği önem taşımaktadır. Bunun için öğrenme-öğretme
ortamında şunlara dikkat etmelidir:




Sesin tonu, yüksekliği ve vurgusunu iyi ayarlamalıdır, tek bir
konuşma katılanların uykusunu getirebilir
Katılımcılarla kişisel ilişki kurmak için isimlerini kullanmak gerekir,
kimi ortamlarda sadece ön adların kullanılması uygun olmayabilir,
bu durumda …..bey, … hanım hitapları tercih edilebilir.
Belli sözcük ve ifadeleri terkar tekrar kullanmaktan kaçınmak
gerekir.
Dersin temposu iyi ayarlanmalıdır. Önemli ve zor kısımlar daha
yavaş aktarılırken diğer bölümler daha hızlı geçilebilir.




Bir konudan diğerine geçerken mantıklı ve
yumuşak geçişler yapılmalıdır
Konular değişirken bunun bütün içindeki yeri
net olarak belirtilmelidir.
Katılanlar için yapılacak etkinliklerde onları
nelerin beklediği net olarak açıklanmalı, bu
açıklamalara zaman ayrılmalıdır.
Kullanılan sözcükler mesleki terimlerden
seçilmeli, eğer gerekli olursa mesleki terimler
açıklanmalıdır
Görsel İletişim



Görsel iletişim, iletişimin en temel türlerinden
birisidir.
İnsanlar, birbirlerinin gözlerine bakmaları ya da
kaçırmalarıyla, giyimleri, duruşları, oturuş
biçimleri, aralarına koydukları fiziksel uzaklık gibi
görsel simgelerle, birbirleri hakkında sezgisel
bilgi edinebilirler, sözcüklere başvurmadan
iletişim kurabilirler.
Sözel iletişim çoğu kez yetersiz kalmaktadır.

Öğrenme öğretme ortamında dikkat
edilmesi gereken unsurlar:




İlk izlenim kişiler arası iletişimde çok önemlidir.
Katılanların nasıl karşılandığı ve verilen ilk
mesaj iletişimin devamını etkileyecektir.
Yüzleri okumak ve iletişimin nasıl gittiğini
anlamak için göz teması çok önemlidir.
Dostça bir ilişki kurmak, konunun ne kadar
anlaşıldığına yönelik geri bildirim almak için
göz teması kurmak en iyi yoldur.





Öğretici konuyu anlatırken ortamda dolaşmalı
ve enerjik olmalıdır. Bu enerji derse katılanlara
da geçecektir.
Öğretici soruları dinlerken ve yanıtlarken
yüzünü derse katılanlara dönmelidir.
Dinlediğini belirten onaylayıcı vücut dili
hareketlerini kullanmalıdır.
Durmadan kımıldamak, cebindeki bozuk
paraları şakırdatmak, kalemle oynamak dikkat
dağıtıcıdır.
Öğretici ve öğrenciler arasında yapay engel
oluşturan kürsü, masa gibi eşyalar varsa
öğretici bu engellerle baş etmeyi bilmelidir.
İletişim Süreci



İletişim insan yaşamının en önemli öğelerinden
birisidir.
Sosyal bir varlık olarak insan, kendini ve sosyal
yaşamını iletişim aracılığıyla anlamlandırmaktadır.
Kişi bulunduğu yerle, çalıştığı ortamla, içinde
yaşadığı toplumla olan ilişkilerini ve etkileşimini
iletişim aracılığıyla belirlemektedir.


İletişimin kaynak,mesaj, kanal, alıcı ve
dönüt olmak üzere beş öğesi
bulunmaktadır.
Kaynak iletişim sürecini başlatan kişi,
mesaj kaynaktan alıcıya gönderilen
uyarıcılar, kanal mesajın alıcıya iletilmesini
sağlayan araç, yöntem ve teknikler, alıcı
gönderilen mesaja hedef olan kişi, dönüt
alıcının kaynak tarafından gönderilen
uyarıcılara verdiği tepkidir.
İletişim Engelleri


İletişimin sağlıklı biçimde
gerçekleştirilmesini engelleyen çeşitli
etmenler vardır.
Eğer bu olumsuz etmenler ortadan
kaldırılmaz ise iletişim sağlıklı biçimde
gerçekleştirilemez.



Psikolojik engeller: Kaynak ile alıcının görüş
çerçeveleri, duygu ve heyecanları, yargı ve
saplantıları,
Semantik engeller: Konuşma dilindeki
karışıklık ya da inceliklerin neden olduğu fark
ve anlaşmazlıklar,
Statü: Kaynak ve alıcının sosyal ve formal
statüleri, akademik ve mesleki gelişme
farklılıkları,
Kaynakça:

Selvi, K. (2008). Öğretim Teknolojileri ve
Materyal Tasarımı
Download