"eşitlik" ilkesi olması gereklidir. Bu amaçla Anayasa`nın

advertisement
TBMM
6 . 2 . 2008
B:59
O: 3
Kamu hizmetlerinden yararlanmada "eşitlik" ilkesi olması gereklidir. Bu amaçla Anayasa'nın
10'uncu maddesinde yapılan değişiklik teklifiyle eğitim, adalet ve yargı gibi kamu hizmetlerinin su­
nulmasında bu hizmetleri alanlar bakımından hukuki eşitliğe aykırı uygulamalar yapılamayacağının
hükme bağlanması amaçlanmıştır. Kamu kurum ve kuruluşlarında kamu görevi yapanlar, kamu hiz­
meti verenler kılık kıyafet düzenlemelerine uyacaklardır. Bu sorun, esas itibarıyla yükseköğrenim
gören gençlerimizin eğitim hakkı sorunu olarak da ortaya çıkmıştır. Yükseköğrenim dışındaki eği­
tim kurumlarındaki mevcut uygulama bundan etkilenmeyecek ve aynen sürdürülecektir.
Genel Başkanımız Sayın Doktor Devlet Bahçeli'nin partimizin grup toplantısında vurguladığı
gibi, Anayasa'da yapılan değişiklikle kamu hizmetlerinden bireysel hak olarak yararlananlar bakı­
mından bir ayrımcılık yapılamayacağı daha açık olarak hüküm altına alınmış ve kanunda açıkça yer
almayan nedenlerle hiç kimsenin yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamayacağı hükme bağ­
lanmıştır. Bu düzenlemenin yükseköğrenim kurumlarıyla ve bu haktan yararlananlarla sınırlı olacağı
Anayasa normu hâline getirilmiştir. Bu gerekçeler ortadayken, bu düzenlemenin ilk ve ortaöğretime
yaygınlaşacağını ve kamu hizmetlerinde çalışanların da aynı haklardan yararlanacağını iddia etmek
çok açık bir istismar çabasıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi, daha önce her vesileyle açıkladığı gibi, üniversiteler dışında böyle bir
düzenlemeye kesinlikle karşıdır. Bu konuda partimizin kararlılığını herkes bilmelidir.
Değerli milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisinin toplumsal bünyemizi zehirleyen ve siyasi
istismar kapısı hâline getirilen bu sorunu gündemden çıkartmak için ortaya koyduğu yaklaşımın
amacı ve kapsamının bu esaslar ışığında anlaşılmasına, yersiz endişe ve tereddütlere düşülmesine
gerek yoktur. Aslında MHP tarafından ortaya konulan bu sağduyulu yaklaşım, sorunun çözüme ka­
vuşturulabilmesi için bütün kesimler tarafından da sergilenmelidir.
Cumhuriyetin değerlerini koruma düşüncesiyle ortamı tahrik edenlerin çok iyi bilmesi gerekir
ki kanunların tanınmayacağının peşinen ilan edilmesi ve herkesin ön yargılara dayalı kendi hukuk ala­
nını yaratmaya çalışması hukuk devletine olan inançla bağdaşmayacak, ortak değerlerin korunması
amacına da hizmet etmeyecektir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sorunun çözüm yeri yüce Meclistir. Bu sorun, siyasi is­
tismardan uzak, karşılıklı iyi niyet, sağduyu ve anlayış ortamında, ortak akıl ve ortak çabalarla çö­
züme kavuşturulabilecektir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bu konuda geniş çaplı bir ortak anlayışın
şartlarını gerçekleştirmek için öncülük yapmalıdır. Meselenin kanayan yara olmaktan çıkarılması
için bulunacak çözüm insani olmalı, siyasal ve toplumsal huzuru amaçlamalı, adil ve hakkaniyete
uygun bir şekilde sonuçlandırılmalı ve hukuki çerçevede çözüme kavuşturulmalıdır.
Toplumsal taleplerin siyasette karşılık bulması ve çözüme yönelik iradenin ortaya çıkması, olması
gereken bir durumdur. Zira böyle olmasa siyasetin meşruluğu ve mevcudiyeti tartışılacaktır. Yani top­
lumda var olan sorunlar mutlaka milletin temsilcileri eliyle, müşterek kanaat doğrultusunda sonuçlan­
dırılmalıdır. Ülkemizde toplumsal müştereklerdeki zayıflıklar, sorunlar karşısında yeni cepheleşmelerin
oluşmasına sebep olmaktadır. Böyle olunca, toplumsal birlik duygusu derin bir sarsıntı geçirmektedir.
İçinden geçtiğimiz zaman sürecinde laiklik etrafında koparılan fırtınalar, ortak paydaların sözde
olduğunu maalesef ortaya çıkarmaktadır. Üniversitelerde en temel hak olan eğitim ve öğrenim hak­
kının tanınmasına yönelik çözüm hamlesinin toplumun bir bölümünde derin kaygılara yol açması,
bunun cumhuriyetin kazanmalarının bertaraf edilmesine yönelik bir girişim olarak tanımlanması,
benzerliklerimizi daha çok arttırabilmemiz için daha da çok emek sarf etmemiz gerektiğini bize işa­
ret etmektedir.
-741-
Download