Doç.Dr.Serap Erdoğan Taycan Haydarpaşa Numune Eğitim ve

advertisement
Dissosiyatif Amnezinin
Nörobiyolojisi
Doç.Dr.Serap Erdoğan Taycan
Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Psikiyatri Kliniği
Gazi Üniversitesi Nöropsikiyatri Merkezi
Dissosiyatif
Histerik
Psikojenik
İşlevsel
Dissosiyatif/psikojenik/işlevsel-Organik ayrımı
Organik beyin hasarının yokluğu (nörolojik bulgu ve görüntüleme bulgusu veren)
Genellikle psikolojik stres faktörünün varlığı
Anterograddan çok retrograd amnezi varlığı (başlangıç noktasından önceki anıların
kaybı retrograd, başlangıç noktasından sonra yeni bilgi edinememek anterograd bellek
bozukluğu)
Eski anıların daha iyi korunup, son anıların kaybolması (Ribbot, 1882) durumunun
genellikle izlenmemesi
Kimlik algısının kaybı
Geriye dönüşün izlenebilmesi
Amnezi öncesi belirli kişilik özelliklerinin ve psikiyatrik bozuklukların varlığı
Dissosiyatif amnezinin nörobiyolojisi: Oksimoron??
Hem organik hem psikojenik faktörlerin birlikte etki
etmesi ve amnezi ortaya çıkışını kolaylaştırması
mümkün
Amnestik blok sendromu (Markowitsch et al 1999
Unutmak/hatırlamak
Unutmayı istemek/hatırlamayı istemek
Bellek oluşumunun 3 aşaması
Kodlama
Depolama
Geri çağrılma
Ebbingham: kısa ve uzun süreli bellek
Atkinson ve Shiffrin: çok kısa, kısa ve uzun süreli bellek
Çok kısa süreli bellek/duyusal bellek
Kısa süreli bellek: 30 sn, 7∓2, düşünmenin sınırı (DPFK)
Çalışma belleği, işleyen bellek (working
memory)(Baddeley, Hitch)
Uzun süreli bellek
Protein sentezi, sinaptik bağlantılar
LTP (Long term potentialization)
Sürekli yeniden organize edilen dinamik bir
süreç, uykuda depolamanın güçlenmesi
Açık/bildirimsel bellek (dekleratif, explicit)
Epizodik bellek (anlamsal)
Semantik bellek (olaysal)
Medial temporal lob, korteksle bağlantılar
Bilinçli hatırlama
Örtük/bildirimsel olmayan bellek (non-dekleratif, implicit)
Limbik yapıların dışında, serebellum, bazal ganglionlar
hızlı, otomatik yapılan işlemler
Örtük bellek
Açık bellek
Örtük
Basit klasik
koşullanma
Nonassosiyatif
Prosedürel Priming
Algısal öğrenme Öğrenme
• Hazırlama (priming), bilginin bilince yansımadan
tanınmasıdır.(eksik parçalardan resmin tümünü tahmin etme)
• Koşullama (conditioning), klasik (iki uyaran arasındaki ilişkinin
öğrenilmesi) ve ya da işlenmiş (davranış ve davranışın sonuçları
arasındaki ilişkinin öğrenilmesi), duygusal ve kas-iskelet
sistemi yanıtlarını içeren bileşenlerden oluşur.
• Beceriler ve alışkanlıklar (prosedural bellek, işlem belleği),
motor becerilerin edinilmesi ile ilgilidir.
Otobiyografik bellek, bireyin belirli bir yerde ve
belirli bir zamanda gerçekleşen geçmiş yaşantı ve
olaylara ilişkin anılarıdır
Epizodik bellek, biraz daha geniş bir tanım olup,
otobiyografik belleği içermekle birlikte, bir kelime
listesini hatırlamak gibi belirli öğrenme
işlemlerindeki performansı da içerir
Semantik bellek ise belirli bir zaman ya da yere özgü
olmayan genel bilgiler, gerçekler, kavramlar ve dil yetisi ile
ilgilidir.
Otobiyografik ve semantik bellekleri birbirleriyle
kesişimleri olan kavramlar olarak düşünebiliriz.
‘Otobiyografik gerçekler’, ‘kişisel semantik bellek’ olarak
da düşünülebilir ya da semantik genel bilgiler,
otobiyografik anılarımızla birleşmiş olabilir
Açık/Bildirimsel bellekle
ilişkili beyin yapıları
Medial temporal lob:
Hipokampus
Amigdala
Parahipokampal korteks
Peririnal korteks
Entorinal korteks
Hipokampal oluşum ve
anatomik komşulukları
Uncinate fasikülü
içeren temporofrontal korteks
Bilinçli olarak işlenmiş bilginin
Geri çağrılmasında etkili
Sol hemisfer-semantik bellek
Sağ hemisfer- epizodik bellek
Herpes ensefaliti sonrası, otobiyografik belleğin korunduğu
ancak semantik belleğin etkilendiği bir vakada MRI bulguları:
temporal hornda genişleme, temporal hornun üzeri ve sol
kısmında, sol temporal lobun anterior ve inferior kısımlarında,
amigdala, uncus, hipokampus ve parahipokampal girusu
içerecek şekilde, sinyal yoğunluğunda artış
Frontal lob ve temporal ve parietal lobların dil ile ilgili bölgeleri
ise korunmuş (De Renzi et al. 1987)
Semantik belleğin bozulduğu, otobiyografik
belleğin korunduğu diğer vakalarda da anterior ve
inferior temporal lob yapılarında, genel olarak sol
temporal bölgede hasarlanma olduğunu
görüyoruz
Semantik belleğin kısmen ya da tama yakın
korunurken, otobiyografik belleğin bozulduğu
vakalarda ise, genel olarak sağ temporal lob
yapılarında bozulma tespit edilmekte. Sağ
oksipitalden sağ temporale uzanan projeksiyonların
da etkilenmesinin görsel algıyı bozarak da
otobiyografik bellek bozukluğuna katkıda
bulunduğu düşünülmekte.
Retrograd amnezi görülen bir vakada 8 ay sonra yapılan SPECT
görüntüleme bulguları:
Sol serebral hemisferde, özellikle de parietal lobda hafif düzeyde difüz
hipoperfüzyon
Precunes-epizodik belleğin geri çağrılmasında rolü var. Belirli otobiyografik
olayların hatırlanması sırasında özellikle sol precuneusta aktivite izleniyor,
kendilikle ilgili değerlendirmelerde önemli
Precunes, kişisel kimlik ve geçmiş yaşantılar arasındaki ilişkinin sağlanmasında
anahtar role sahip olabilir
Genel olarak nörogörüntüleme çalışmalarında (özellikle PET ve SPECT)
etkilendiği gösterilen bölgeler, temporal loblar, medial temporal bölge, medial
prefrontal bölge, sağ inferolateral prefrontal bölge, prefrontal ve temporal
bölgeler arasındaki etkileşim alanları, parietal loblar (özellikle precuneus),
oksipital bölge (görsel hatırlayamamanın yer aldığı çalışmalarda)
Prefrontalde aktivite artışı, hipokampal bölge ve komşuluklarında aktivite
azalması
Sağ anterior temporal loblar ve sağ inferolateral prefrontal korteks epizodik
otobiyografik anıların hatırlanması ile ilgili. Emosyonların işlenmesinde görevli
amigdala da bu sistemde yer alıyor
Genel olarak prefrontal-temporal bağlantılarda
biz bozukluk ya da kortikolimbik işlev bozukluğu
olarak tanımlamak mümkün
Deneysel olarak dissosiasyon
oluşturmak
Farmakolojik indüksiyon
Elektriksel uyarım
Psikolojik indüksiyon
Farmakolojik dissosiasyon
NMDA antagonistleri
Serotonerjik halusinojenler
Opioid agonistleri
NMDA antagonistleri
fensiklidin, ketamin (dissosiyatif anestezikler).
Subanestezik dozlarda, algısal değişikliklerle
birlikte derealizasyon, depersonalizasyon
yaşantıları
Special K
Kannabinoidler
NMDA antagonistleri
NMDA reseptörleri beyin genelinde, amigdala
ve hipokampusta, yoğun ve difüz bir dağılıma
sahip ve LTPde önemli
Tetrahidrokannabinolle indüklenen
depersonalizasyon sağ frontal korteks ve
anterior singulatta kanlanma artışı ile ilişkili
Serotonerjik halusinojenler
Liserjik asit dietilamid
Meskalin
Psilosibin
Dimetiltriptamin
5HT1A ve 5HT1C stimulasyonu
Serotonerjik halusinojenler
M-klorofenilpiperazin (5 HT2C agonisti,
TSSB hastalarında flash back yaşantılarının
tetiklenmesi ve dissosiasyon
Amfetaminle indüklenen dissosiasyon sırasında,
PET’te anterior singulat, striatum ve talamusta
glikoz metabolizmasında artış
Opioid agonistleri
Kappa opioid reseptör agonisti ketosiklazosin,
MR 2033, enadoline depersonalizasyon,
derealizasyon ve algısal değişiklikler ortaya
çıkarabilir
Opioid reseptör antagonistleri (naltrexon)
dissosiasyonu azalatabilir?
Glukokortikoidler
Akut stres hormonlarının düzeyindeki artış, epizodik
otobiyografik belleğin kodlama, sağlamlaştırma ve geri
çağrılma evrelerinde bozukluğa yol açabilir
Glukokortikoid uygulanmasının ardından epizodikotobiyografik ve semantik bellek bozukluğunun ortaya
çıkmasına ilişkin veriler mevcut
Elektriksel uyarımla indüksiyon
Temporal lob, temporoparietal bileşke,
hipokampus, amigdala
Epilepsi cerrahisi sırasında, özellikle
temporoparietal bileşkenin uyarımı ile otoskopik
yaşantılar
EKT (enterograd, retrograd, otobiyografik,
semantik)
Birleştirici model
Dört temel ağır stres faktörü belirlenmiş:
1. Evlilik/duygusal ilişki ile ilgili
2. Maddi durumla ilgili
3. İşle ilgili
4. Saldırıya uğrama ile ilgili
Belirlenen stres faktörlerine ek olarak,
Depresyon ya da aşırı uyarılmışlık halinin bulunması (serotonerjik,
noradrenerjik ve glutamaterjik sistemlerde düzensizlik)
Geçmişte hatırlayamama yaşantısının kısa süreli de olsa mevcut olması
(amnezinin öğrenilmesi)
Sosyal/psikolojik faktörler ve beyin sistemleri karşılıklı ve birlikte,
epizodik otobiyografik hatırlamayı ve kimlik algısını etkilerler.
Ağır stres, frontal/yürütücü sistemleri etkileyerek otobiyografik
epizodik anıların hatırlanmasını baskılar
Kopelman 2000
Tanımlanan stres faktörleri bu kadar yaygınken neden sadece bazı
kişilerde dissosiyatif amnezi ortaya çıkıyor? (De Renzi, 2002)
Kişilik yapısı ile ilgili faktörler
Minimal beyin hasarının varlığı (yapısal ve bellek dışında nörolojik kayıp
yaratmayan kafa travmaları)
Beyin hasarının sonradan gelişmiş olması şart mı? Psikolojik stres
faktörlerinin etkisini arttıran mevcut yapısal bir farklılık olabilir mi?
(Markowitch, Staniloiu)
psikolojik/biyolojik stres(çocukluk çağı)
Biyolojik priming
Reseptör yapılarında değişiklik
Eksitatuar nörotransmitterlere duyarlılık
Latent evre
Reaktivasyon (psikolojik, biyolojik olaylar)
Uygun emosyonel/bilişsel işlemlemenin bulunmayışı
ikinci latent evre
Biliş ve emosyon arasında çözülme
Depresif eğilimler
Dissosiyatif amnezi
Markowitch, Staniloiu, 2016
Kültüre bağlı bir sendrom?
1800lü yıllardan önce yani 18. Yüzyılda yazılmış,
kurgusal ya da gerçek, herhangi bir dissosiyatif
amnezi benzeri (organik hasar, fiziksel travma
olmaksızın epizodik otobiyografik bellek kaybı
öyküsü)vaka var mı?
Yok!
Psikojenik/dissosiyatif amnezi, doğal
nöropsikolojik bir femnomen değil,19. yy ile
birlikte adlandırılmaya/yaşanmaya başlanan
kültürel bir sendromdur
Gülüşün ve Unutuşun Kitabı, Milan Kundera
Clementis’in kürk şapkası…
Geçmişi olmayanın geleceği olabilir mi?
De Luca, 2017
Anoksiye bağlı gelişen retrograd epizodik
otobiyografik bellek kaybı
Kurgusal gelecek tahayyülü sağlam, bireysel
geleceğini canlandıramıyor
‘İnsanın iktidara karşı savaşımı, belleğin unutuşa
karşı savaşımıdır…’ M.Kundera
Download