TBMM B: 106 25 . 5 . 2010 O: 1 Değerli arkadaşlar, tabii ki bunun üzerinde çok ciddi bilgi kirliliklerinin olduğunu gördük. Bir yandan bu işlerle uğraşırken bir yandan da spekülatif haberlerle uğraşmak zorunda kaldık. Nedir bunlar? Bir haber geliyor, deniyor ki: “Burada yangın çıkmış.” Diyoruz ki: “Yangın çıkmadı bizim tespitlerimize göre.” Yarım saat sonra haber geliyor: “Burayı sel basmış.” “Hayır, sel de basmadı.” Bir köşe yazarı rahatlıkla yazabiliyor ki: “Bakan ağzından kaçırdı, burada dinamit patlatılmış.” Ben kendisini telefonla aradım. Dedim ki: “Kardeşim, siz okuma yazmasını bilen, az çok araştıran bir kişisiniz. Burada bırakın bir tane dinamit patlatılmasını, günde iki yüz tane noktada dinamit patlatılıyor. Dinamit patlatma, buranın ayrılmaz bir parçası. Aynı zamanda kömür işletmeciliğinde gaza karşı tamamen dayanıklı ve kıvılcım çıkartmayan o dinamitler de patlatılıyor kömürü açmak için. Yani günde iki yüz tane dinamitin patlatıldığı bir yerde nasıl oluyor da ‘Burada gizli, kaçak bir dinamit patlatıldı.’ diye yazı yazabiliyorsunuz? Bakın, buna bir maden mühendisi değil, buradaki bir maden işçisi bile güler.” dedim. “Ben o zaman yazımı telafi edeceğim, ben yanlış yapmışım.” dedi. Bir yandan da dediğim gibi bu tür bilgi kirliliklerinin giderilmesiyle uğraşıyoruz. Değerli arkadaşlar, özelleştirmeyle alakalı bir kısım tartışmaların olduğunu gördük. Ben açık bir ifadeyle söyleyeyim: Burada -Türkiye Taş Kömürleri İşletmesi- 2004 yılından önce kömürün işletilmesiyle alakalı, “hem işletir hem de işlettirir”le alakalı bir kanun değişikliği yapıldı ama bu kazanın olduğu mahalle ve bu kazanın olduğu konuyla alakalı 2004 yılından önceki uygulama da aynı, 2004 yılından sonraki uygulama da aynıdır. Yani galeri açma, kuyu açma, hazırlık yapmayla alakalı çalışmalar çok uzun zamandan beri hizmet alımı yoluyla yapılmaktadır. Burada “Yalnızca ticari kaygı gibi bir endişeyle…” Böyle bir ithamı hak etmediğimiz kanaatindeyim. Eğer yalnızca burada ticari düşünülmüş olsa, geçen yılın cirosu TTK kurumunda 260 milyon TL’dir, bütün gelirlerden elde edilen 260 milyon TL’dir, Hükûmetimizin oraya gönderdiği para artı 360 milyon TL’dir. Yani burası 11 bin tane kamu, 4 bin tane de özel sektör çalışanıyla 15 bin tane ailenin istihdamıyla ilgili sosyal bir konudur aynı zamanda, yalnızca ticari değildir. İlk aldığımızda biz burayı, AK PARTİ hükûmetleri olarak 540-550 milyon TL civarında sübvansiyondan, üzerinde yapılan bir kısım iyileştirmeler, performans artırıcı tedbirler ve verimli çalışmalar neticesinde ancak 350-360 milyon TL’lik bir sübvansiyona indirilebilmiştir. Biz, arkadaşlara, kademeli olarak 250 milyon TL civarında bir sübvansiyona indirmelerini hedef olarak koyduk. O yüzden, özellikle Zonguldak’ın, değerli arkadaşlar, sosyal hayatında çok önemli bir yeri olan TTK işletmeciliğinin zamanında yalnızca kömür işletmeciliği değil, nakliye işinden tutun ki market çalıştırmaya varıncaya kadar, asfalt yapımından tutun ki kaldırım yapmaya varıncaya kadar, Millî Eğitim Bakanlığının okullarını yapmaktan tutun ki birçok sosyal faaliyete varıncaya kadar TTK’nın omuzu üzerinde yapılmıştır. Hatta, “EKONOMA” denilen marketlerin kendi içinde geçerli olacak bir para basımı bile yapılmıştır. Kenarı tırtıllı kâğıt paralar orada kullanılmıştır. Hatta, Sayın İnönü, Zonguldak’a ziyaretinde, “Her şeyiniz mevcut, burada bir bayrağınız eksik.” diye de bir nükte yapmıştır. O yüzden, Zonguldak’ın sosyal hayatında -farklı bir yeri olan ve Zonguldak’ın coğrafyasını bilenler bunu yakinen tasdik edeceklerdir- Türkiye Taşkömürü İşletmelerinin yeri farklıdır. Tabii, 28 tane işçi kardeşimiz çıkartıldıktan sonra, DNA testine başvurmamız gereken 3 tane işçi kardeşimiz morgda bekletilmiştir ve onların da DNA testleri tamamlanmıştır. İnşallah, bugün sahiplerine, cenaze yakınlarına onlar da teslim edilecektir. Göçük altında kalan 30 tane sigortalı işçimizin 5 tanesi emekli olup bunlarla alakalı sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışan sigortalıdırlar. 18 sigortalımızın hak sahiplerine ölüm aylığı ve ayrıca sürekli iş görmezlik, ölüm geliri bağlanacaktır ve bağlanmıştır. Emekli olan 5 sigortalımızın hak sahiplerine ölüm aylığı ve sürekli iş göremezlik, ölüm geliri de aynı şekilde 19 kişi toplam olmak üzere, pazartesi (dün) itibarıyla bağlanmıştır. – 25 – GÖKHAN-106 13–18