0. Senatosu B : \ 4.6.1963 0:1

advertisement
0. Senatosu
B :\
tifakla vermiş olduğu
kararlara rağmen,
Bakanın bir başka istikamette karar vermesi,
belki o an için fevkalâde takdir edilir bir hare­
ket olarak görülebilir; fakat memleketin bu­
günkü ve gelecekteki büyük menfaatlerine ay­
kırı bir davranış olur. Bu işleri hissiyatla de­
ğil, aklıselimle, serinkanlılıkla; sadece o günün
.mülâhazalaniyle değil, memleketin yıllar yılı
devam edecek büyük menfaatleri açısından gör­
mek lâzımgelir. Nasıl ki, Eifat özdeş arkadaşı­
mızın iki - üç cümle ile, Türkiye'deki mücade­
lelerin sadece ufuktaki gelişmelere bir ışık tut­
ması gibi.
Bizim çıkardığımız esas şudur:
Tesis ettiğimiz dış ticaret rejimi hakkındaki
karara ek karar.
«1. Petrol Kanunu ve Dış Ticaret Rejimi esas­
larına. göre yabancı memleketlerden yurda ge­
tirilen ham petrolden elde edilen petrol ürün­
lerinin özel akar yakıt antrepo sistemi dâhilin­
de tevziat müesseseleri tarafından yurda ithali
Ticaret Bakanlığının müsadesine tabidir.» Ve
bu, halen tatbikatta şu şekilde yürümektedir.
Memleketimize giren petrol mahsulâtı tevziatçı şirketlere intikal ettirilirken, Gümrük Ver­
gisine tabi bulunmaktadır. Filhal, bu yürümek­
tedir. Bu işler yürütülmekte iken, memlekette
yerli ham petrolden elde edilen petrol mahsulâ­
tı varken umumi malî, iktisadi politikası bakı­
mından para convertibilitesi içinde olmıyan, çe­
şitli tahditlere müracaat etmek durumunda olan
Türkiye'nin ayrıca bir Dış Ticaret Politikası
bulunduğuna göre bu politikanın istikametin­
de tedbirler almak, içerde çalışan tevziatçı şir­
ketlere karşı fark gözetici bir muamele olmıyacaktır. Bu itibarla memleketimizde yerli
ham petrolden elde edilen satılmamış ürünler
varken, hariçten döviz ödememize müncer ola­
cak yabancı ham petrolden elde edilen petrol
ürünlerini memlekete sokmıyacağız. Niçin? Dö­
vizimiz yoktur; bütün ithalât politikamızı böy­
le yürütmekteyiz.
Şimdi gelelim burada yerli ham petrolün dış
ticaret politikası bakımından, bu himaye tedtbiri yanında, acaba Petrol Kanununa göre de
yerli ham petrol himayesiz mi kalmıştır, mese­
lesine.
Aziz arkadaşlarım, yerli ham petrolün hima­
ye edilmesine dair Petrol Kanunumuzda ve Pet­
rol Kanununa göre çalışan rafinerilerin hususi
4.6.1963
0:1
belgelerinde, müsaadeye tabi, her müracaata
izin veriliyor, bâzı hususi tedbirler alınmış
ibulunmaktadır. Bu tedbirler nedir? Yerli ham
petrollerden elde edilen petrol ürünlerine nis­
petle, yabancı ,ham petrolden elde edilen; me­
selâ, benzin memlekete girerken, son kararlar­
dan evvel, Mart başından evvel, 300 küsur lira
raddesinde; Marttan sonra 370 lira raddesinde
bir vergi ödemektedir, bu bir.
ikincisi; belgelerinde rafinerilerin sahibi
olan şirketlerin belgelerinden muayyen vasıfta,
rekabet fiyatı ile ve saire, kendilerine yerli
ham petrol verildiği takdirde, tercihan onları
işlemeleri mecburiyeti vardır. Esasen bu ihti­
laflı hal muvacehesinde memleketimizde çalışan
rafinerilerle, bilhassa Mersin'le ihtilâf olduğu
için resmî bir dilekçe ile müracaat etmişler ve
«Yerli ham petrol verildiği takdirde bunu alıp
işlemeye amadeyiz», demişlerdir.
Üçüncü olarak; memleketimizde, maalesef,
geniş petrol bölgemiz istihlâk yerlerinden uzak­
tır. Rafineri politikası, istihlâk bölgesinde ra­
finerilerin kurulmasını âmirdir. İktisadilik,
'ham petrolün pazara kadar taşınmasını emre­
der. Orada istihsal etmişsiniz, pazar uzak olun­
ca satış güçlüğü vardır. Onun için, petrol po­
litikasının elif - be'si ham petrolü payplaynda
(Pipe line) veya tankerlerle nakletmektir. Mem­
leketimizde bunu görerek, Doğudaki petrol böl­
gemizdeki kaynaklarımızın gelişme ihtimalleri­
ni de bugünden derpiş ederek, Sayın Esat Ça­
ğa arkadaşımızın da belirttiği veçhile, ham pet­
rolü pipe - line'le iskenderun bölgesinde de­
nize götürmek ve orada diğer rafinerilere ver­
mek, eğer daiha fazla istihsal "edebilirsek, ihracetmek. Bu da ayrıca bir himaye tedbiridir.
Bir kısım düşünceler, petrol hakkı sahibi rafi­
nerilerin işledikleri ham petrolün tahdidedilmesini taldbetmişlerdir. Muhterem arkadaşlarım,
bu rafinerileri, nihayet Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti ile yaptıkları müzakereler ve bu mü­
zakereler neticesinde tesbit edilen proces - verbal'lere, kanunda geçen hükümlere ve Türkiye
Cumhuriyeti Hükümetinin umumi politikasına
bel bağlamak suretiyle, inanarak memlekete
gelmişlerdir. Bu itibarla onların inancını sar­
sıcı bir istikamette tedbir almak, fevkalâde isa­
betsiz olur. Pekâlâ, pazarların müşkülâtına
rağmen ben buraya rafineri
kurmuşumdur,
milyonlarca dolar sarf etmişimdir; yabancı
Download