Eylül-1985 İSLAM'DA OKUYUP EĞİTİMİN ÖNEMİ YAZMA VE Müşerref EKİNCİ ِ ٰبِسْ ِم ه يم ِ اّلل ال َّٰرحْمه ِن ال َّٰر ۪ح خلَّ َّق ْاْلِن َْسا َّن َّ خلَّ َّ َۚق َّ ِا ْق َّرأْ بِاسْ ِم َّربِٰ َّك الَّٰ ۪ذي ِمنْ َّعلَّ َۚق ِا ْق َّرأْ َّو َّربٰ ُّ َّك ْاْلَّ ْك َّر ُّم ُۙ َالَّٰ ۪ذي َّعلَّٰ َّم بِالْ َّقلَّ ُِۙم َّعلَّٰ َّم ْاْلِن َْسا َّن مَّا لَّمْ يَّ ْعلَّ ْم Muhterem Müslümanlar, Dinimiz ilme, eğitime, okuma ve öğrenmeye çok büyük önem vermiştir, insanlar devamlı olarak refah ve mutluluğa kavuşmak için büyük çabalar gösterirler. Bu amaca ulaşabilmek için takib edilecek yol hiç şüphesiz iyi bir eğitim ve öğnenimdir. Bunlara gereken önem verilmedikçe istenilen amaca ulaşmak mümkün değildir. Dinimiz ilme, okuyup yazmaya gereken önemi vermiş, dikkatimizi bu noktaya çekmiş ve bizlerden daima müsbet yolda çalışmayı istemiştir. Cenabı Allah, bu konuda Kuranı Kerim'de, "Yaratan Rabblinin adıyla oku. O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku, Rabbin nihayetsiz kerem sahibidir. Ki kalemle (yazı yazmayı) öğreten O'dur. İnsana bilmediğini O öğretti" (1) buyurmak suretiyle insanın daima arayış içinde olması gerektiğini, eğitim ve öğretimle her an iç içe bulunması lüzumunu belirtmiştir. Peygamber Efendimiz de ilim öğrenme hususunda bir Hadisi Şeriflerinde "İlim öğrenmek için gayret sarfetmek kadın erkek her müslümana farzdır" (2) buyurmaktadır. Muhterem Müminler, Kutsal dinimiz ilim öğrenmeyi farz kıldığı gibi, öğretmeyi de bize bir görev olarak vermiştir. Dinimiz ilim öğreneni de, öğreteni de yüceltmiştir. İslamiyet, ilim ve eğitimi bir nevi nafile ibadet kabul etmiş, Peygamber Efendimiz de "İlim tahsil etmek, Allah katında nafile olarak kılınan namaz, tutulan oruç ve yapılan hacdan daha hayırlıdır" buyurmak suretiyle bunu bizlere bildirmiştir. (3) Müslümanlar olarak Allah ve Rasulünün bizlere vermiş olduğu öğütleri tutmak, bilgimizi devamlı artırmak için içtenlikle gayret etmeliyiz. Hutbemizin başında okuduğum ayeti kerime de "Rabbim benim ilmimi arttır" (4) diye dua etmemizi öğütlemiş, diğer bir ayeti celilede de "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" (5) diye buyurmak suretiyle bilginin ve bilgi sahibinin değerinin ne kadar yüce olduğunu ortaya koymuştur. Peygamber Efendimiz de bir hadisi şeriflerinde "Faydalı olan şey (hikmet), Müminin yitik malıdır. Onu nerede bulursa alsın" (6) ilimden daha faydalı bir şey olmayacağına göre nerede bulunursa alınması lazımdır. Nitekim bir başka hadisi şerifte "İlim Çin'de de olsa gidip alınız" (7) buyurarak, Müslümanları ilmi en uzak yerlerde bile olsa gidip almaya teşvik etmiştir. Okumanın, öğrenip bilgi kazanmanın yaşı ve zamanı yoktur. Bu uğurda ve bu maksatla başka ülkelere tahsile gitmek ve oradaki ilimleri öğrenip, memlekete getirmek de dini bir görevdir. Atalarımızı, daha orta çağ Avrupası cehalet içerisinde yaşarken insanlığın bu gününe ışık tutan eserler ve araştırmalar yapmışlardı. Onlar "Allah içinizden iman edenlerle, ilme nail olanların derecelerini yükseltir" (8) ayeti celilesinde verilen vaadin hak olduğuna inanmış ve Allah katındaki bu dereceye yükselmek inancıyla hareket etmişlerdir. Muhterem Cemaat, Onun için İslam'ın bu emirlerine uyalım. Bizi maddi ve manevi alanda yüceltecek her şeyi öğrenmekte birbirimizle yarışalım. Hutbemizi Peygamber (s.a.v.) efendimizin bir hadisi şerifleriyle bitirelim, "Ya alim, ya öğrenen, ya dinleyen, ya ilmi seven ol. Fakat asla, beşincisi (yani ilme ve ilim adamlarına düşman) olma, helak olursun". (9) *** 1) Alak Suresi: 1-5 2) Et-Terğib ve't-TertıTb C.1, S. 96 3) Camiu's-Sağir 2/45 4) Tâhâ Suresi: 114 5) Zümer Suresi: 9 6) Keşful-Hafa, 1/435 No: 1159 7) Fethul-Kebir 1/193 8) Mücadele Suresi: 11 9) Fethul-Kebir 1/204