Rahim Ağzı Kanseri Nedir? Dünya üzerinde

advertisement
Rahim Ağzı Kanseri Nedir?
Dünya üzerinde kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biridir. Diğer kadın
kanserlerinden en büyük farkı; düzenli tarama testleri yapıldığı takdirde erken
dönemde tespit edilebilmesi ve erken dönemde tespit edildiği takdirde tedavide
başarı oranının yüksek olmasıdır. Rahim ağzı kanseri, 'Serviks' adı verilen rahmin
ağzında gelişen kanser türüdür. Serviks, rahmin altı kısmında üreme sisteminin
bir parçası olan; uterus ve vajinayı birleştiren organdır. İki bölümden oluşur.
Ektoserviks olarak nitelendirilen dış bölümü vajinaya; Endoserviks olarak
nitelendirilen iç bölümü rahme yakındır. Çoğu kanser de bu iki bölümün birleştiği
alanda görülür. Rahim ağzı kanseri, rahim içini döşeyen tabakada (endometriyum)
hücrelerin dış etkenlere bağlı olarak değişime uğraması, kontrolsüz bir şekilde
büyümesiyle oluşur. Endometriyum tabakası yumurtalıklardan salınan veya
dışarıdan alınan hormonlara duyarlı bir dokudur. Hormonal bozukluklara bağlı
olarak teşhis ve tedavi edilmezse zaman içerisinde yaşanan hücresel değişiklikler
sonucunda rahim içi tabakasında kanser gelişebilir.
Kimler Risk Altındadır?

35-55 yaşları arasındaki kadınlar (Ancak 65 yaşın üstünde de kanser
gelişim riski olduğundan PAP Smear testinin, cinsel yönden aktif ya da 18
yaşın üstündeki tüm kadınlarda düzenli olarak en az 70 yaşına kadar
yapılması önerilir),

HPV enfeksiyonu geçirmiş olanlar (Cinsel yolla bulaşan bu enfeksiyon çok
yaygındır. 15-49 yaş aralığındaki her 4 kişinin 3'ünün hayatının herhangi
bir döneminde HPV enfeksiyonu geçirdiği bilinmektedir. Bu enfeksiyon
geçici ve zararsız olduğu için; kişi böyle bir enfeksiyon geçirdiğini bile fark
etmez. Bu nedenle HPV görülen kişilerin sık aralıklarla kontrol edilmesi
gerekir.)

AIDS'e sebep olan HIV virüsünü taşıyanlar (Bu virüsü taşıyanların
bağışıklık sistemi zayıflamış olduğundan rahim ağzı kanserine yakalanma
riskleri daha yüksektir),

Chlamydia
enfeksiyonu
geçirenler
(Kadın
genital
sisteminde
sık
enfeksiyona neden olan ancak belirtilerini göstermeyerek cinsel yolla
bulaşan bir bakteridir. Bu enfeksiyonu geçiren kadınlarda rahim ağzı
kanseri riskinin arttığı gözlenmiştir)

Erken yaşta cinsel ilişki yaşayanlar,

Birden fazla cinsel partneri olan kadınlar,

Sünnetsiz erkek partnerle ilişki yaşayanlar,

Erkeğin birden fazla cinsel partnerinin olması,

Cinsel ilişki sırasında korunma yöntemi kullanılmaması,

Genital bölge temizliğine dikkat etmeyenler,

Sigara kullananlar (Sigara kullanmayanlara göre 2 kat daha fazla risk
altındadırlar),

Düşük sosyo-ekonomik seviye nedeniyle düzenli sağlık kontrolünden
geçmeyenler,

Aile geçmişinde rahim ağzı kanseri olanlar (anne veya kız kardeşinde),

Düzenli olarak PAP Smear testi yaptırmayanlar,

Şişmanlık ya da obezite sorunu yaşayanlar risk altındadır.
Belirtileri Nelerdir?
Her yıl düzenli kontrolle önlenebilen tek jinekolojik kanser türü olan Rahim Ağzı
kanserinin taramasında kullanılan PAP Smear Testi ile serviks kanserli kadın
sayısında ciddi oranda azalma görülmeye başlanmıştır. PAP Smear Testiyle rahim
ağzında kansere dönüşmemiş değişiklikler saptanabilir. Özellikle son 50 yılda
yapılan düzenli PAP Smear testleriyle kanserden ölümler %70 oranında
düşmüştür. Rahim ağzı (serviks) kanseri, birdenbire ortaya çıkan bir kanser gibi
görünse de sinsi ve çok da dikkate alınmayan bazı değişiklikler göstererek ilerler.
Hücreler kansere dönüşerek diğer organlara yayılmaya başlayınca belirtilerini
gösterir. Rahim ağzı kanserinin erken evrelerinde görülen en bilinen belirtileri;
kanlı ya da sarı ve kötü kokulu vajinal akıntı, ağrılı idrar yapma, cinsel ilişki
sonrasında ya da adet kanamaları arasında gözlenen anormal vajinal kanamalar,
adet kanamasının normalden fazla olması, uzun sürmesi, cinsel ilişki sırasında ve
sonrasında ağrı hissidir. Tümörün yayılma alanına göre kabızlık, kanlı idrar, bacak
ağrısı, ödem gibi belirtilerin de görülmesi mümkündür. Bu belirtiler başka
hastalıkların belirtileri arasında yer alsa da hemen doktorunuza başvurmak doğru
bir tercih olacaktır.
Erken Teşhis ve Tedavi
Rahim ağzı kanserine yakalananların erken evrede 5 yıllık yaşam şansları %70'in
üzerindedir. Erken evrede belirtilerini göstermeyen bir kanseri türü olduğu için
fiziksel muayenede fark edilmeme oranı çok yüksektir. Bu nedenle öncelikle
anormal PAP Smear testi sonucu dikkate alınarak harekete geçilmesi gerekir. PAP
Smear testi sonucunda risk faktörü görülüyorsa rahim ağzının daha detaylı
görülmesini sağlayan kolposkopiyle (rahim ağzının 6-40 kat daha büyük
görüntülenmesini sağlayan alet) yapılan incelemenin ardından gerekiyorsa biyopsi
yapılır. Hastalığın seyrini ve seçilecek tedavi yöntemini; kanserin tipi, yerleşimi,
evresi, büyüme hızı, hastanın sağlık durumu, yaşı ve tedaviye verdiği/vereceği
yanıt belirler. Hastalığın temel tedavi yöntemi cerrahi olmakla birlikte;
radyoterapi her aşamada devreye girer.
Cerrahi Tedavi: En sık kullanılan tedavi yöntemidir. Rahim ağzı ve rahim ağzı
dışına yayılmamış küçük tümörlerin mümkün olduğunca tümü çıkarılır. Özellikle
erken evrede en çok kullanılan yöntemdir. Cerrahi tedavi yeterli olmadığında ek
tedaviler uygulanabilir.
Radyoterapi: Rahim ağzı kanserinin her evresinde kullanılan bir yöntemdir.
Cerrahi müdahale sonrası vücut dışında doğrudan tümörün olduğu bölgeye verilen
yüksek enerjili ışınlarla radyasyon tedavisi yapılır.
Kemoterapi: Radyasyon tedavisinin yanı sıra sıklıkla küçük dozlarda kemoterapi
de uygulanır.
Download