SELÇUK ÜNiVERSITESi 9. Milli ·. ,-Mevl8na Kongresi TEBLiGLER) r •5-16 Aralik 1997 KONYA ISBN : 975-448-138-5 ISSN : 1301-5613 Selçuk Üniversitesi Rektörlüğü , 1998 Selçuk Üniversitesi Yönetim Kurulu'nun 11.02.1998 tarih ve 265/070/07066 sayılı onayı ile 750 adet basılmıştır. SELÇUK ÜNIVERSITESI BASlMEVi 1998-KONYA ~IX~-~M~U~Li~M~E~V~LA~-N~~~K~O~W~G~RE~SI~·------------------------------- 31 MESNEVI'NİN ALTINCI DEFTERiNDE PEYGAMBERİMİZE ve HADİSLERİNE YAPILAN BAŞLlCA ATIFLAR Prof.Dr. A. Osman KOÇKUZU* Kültür ve İlimler Tarihinde, şahısların terceme-i halleri önem li bir yer tutar. İslam ilimler tarihinde, özellikle Hadi s grubunu teşki l eden ilim ve disiplinler içinde, Rica! adıyla anı lan o lunmuş, komıda bu onbin lerce bugünün imkanlarıyla sarfedi tm iştir. Bu gün bilimsel beklediğimiz gerektiği gö rüş Rumi, her yıl en az bu bile cidden zor baskıların ı , geniş ayrılanlan bu eserler, dünyadan hususunda, kişinin biyografıleri, yolumuzu düşünceleric çok önceleri tespit say ılacak neşirlerini indeksli yeniden anmamız niçin zaman zaman aydınlatacak ı şık olınaktadu·. tekrar bir hafta boyunca emekler Celaleddin tanımağa ça lı ştı ğımız bir ilim, ruh ve ahlak adaınımızdır. Herkes onun bir yönüyle ilgilense de, İsHim ilimler tarihi ve tasavvufu içinde, binlerce y ıl önce i!gilennıemiz gereken bir yaşanmış hayatl arın, aıtaya konmuş yanları yanında, eğitici ve öğretici vas ıfları arınağan bir yol ve eser bırakan Günümüzden eserlerin, bize ibret olan da elbette vardır. Peygamberimizin ilk ümmeti, sevgili bize değerdir. herkes, dostl a rı hataların Sahabilerden başlayarak, tekrar edilmemesi, güzel hareketlerin tekrar icriisı , nihayet o nl arın sadaka-i cariye olan eserlerinin izlenmesi, sürüp giden iyi iş l erimizdendir. Allah 'a şükred iyorum . Geçen ayrılan sayfal arı halinde tekrar okudum. beş Bun ların b i rleştiri l mesi yayınl an ması dileğiyle altıncı defteri verirse; bundan, önce kendim faydalanınış A l tınc ı Bunları n ve küçük açıklamalarını atı flanna ve müstakil bir kitap ineelerneğe başlıyorum. Allalı başarı o lacağ ım defterde yioe perakende bir bölümünü bu defterde, peygamberimizeve atı flar için sevinçliyim. ve başlıklı atıflar yazı ya a l amadım . Şimdi s ıra pek çoktur. ile beyitleri, tercemelerini verrneğe çalışacağım. " S.Ü. İlahiyat Fak. Öğretim Üyesi T __:-:--- 32 Prof.Dr. A. Osman KOCKUZU 45.Beyit • . ~Lo ..)· ı ~ u· ~1· •. ~ ~ "Bizim Tanrının iki savaşımız da hakikatte bizden parmağı arasındadır. Göz nuruyla değildir, barıştmız baktlınca görülen da. Her halimiz, odur." Açıklama Gözün mutlak görmesi olmaktadır. konusu Bunlardan yanında, bir de hikmetli, nüfuzlu birincisine bakmak, diğerini bakışı de görmek etraflı denilmektedir. Göz nuruyla görmek, biraz da içe nüfuz edercesine, düşünüreesine bakıştır. bir Hakimane, arifane bir problemin gerisinde onu ortaya döken bakılınca, insanın sulhu da, harbi de onları yaratır. Allah da bakış. Dış şaıtlardan şartları görrneğe Tanrının Suret aleminde i ş, rni.ikafat ve ceza görür kul. Ama gerçekte söz çok, bakışla gayret eden bir elindedir. Sebeplerini insan iş l er, kulun elinden zuhur eder görünür; Tanrı'nın iki parınağı arasındaki ezeli yazı , hükmünü yürütür. İnsan bunda mecbur da değildir, başıboş da. Onun elinde olan küçük bir irade de mevcuttur. Yeter ki müslüman, dlnin kendisine ahlak la, her zaman sulhu, in sanlığa karşı dikilen savaşta olan efendimiz, istemeyin barışı istesin, kavgadan kaçsın. Etrafı merhametli olsun. Fakat, bütün iyi niyetine da, gereği aynı geldiyse, sebat edin, 64.Beyit: fakat bütün iyi niyetinize savaşın güçlüklerine göğüs ile iyi geçinsin, rağmen, durmasın. zamanda harp peygamberidir de. "Aman Tanrıdan, odur. ne ise onu yapmaktan geri öğrettiği gelip başına Sulh peygamberi düşmanla karşılaşma rağmen, savaş kaçınılmaz gerin" düsturunu bize hale öğreten ~JX~·~Af~l~L~Lf~M~E~V~LA~i~VA~K~O~N~G~R~E~Sl~·------------------------------- 33 "Savaşlara savaşan da iyi bak. O savaşlar, barış ların temelleridir. Tanrı uğrunda Peygamber Muhammed Aleyhisselaımn harpleri gibi hani". Açıklama: Peygamberim izin savaş i arına değinen Mevlana, Efendimizin harplerinde as ıl hedefin ınüdafaa ve barışın korunmas ı o l duğuna işaret eder. İsHim tarihi, uluslararası ilişkiler Haydarabatlı alim Muhammed Hamidullah, /\Ilah elçisinin iki tarafın zayiatının a l an l arı nda ve hukuk üçyüz kişi olduğunu tarihçi ferin verdiği bilgi lere göre, sonraki ilk beşb ini aşkı n değerl i Bunu görünce, Efendimizin sadece sulhu koruma gönülden hiç istemeyen biri leri o l mam ı zı toplumda diyen Osman l ı devamlı araç, gereç ve düşmanlarını, olarak barışı teçhizatın ı kendi ifade etmektedir. hükümran hazı r düşmanlarını harbin sonucu an l aşmazlıkta, sahabi her yine canından olmuştur. fakat onu öğütl ern esi man i dard ı r. ol cenge eğer, ister isen sulh usalah aynı şeyi aşkın uğrunda, savaşa hazır, Hazı r da yaptı ğı savaş l arda, tespit eder. Yirmiyi teşrifinden budur. Fakat onun, öteki alemi dünyaca ünlü eserlerin sahibi, kılmak göre, çağın harp isteyen müslüman, ve kendisini ve daha Kur'an ' ın belirttiğine eğitimli bilmediğimiz gücüyle, sul h çizgisine yanaştırma siyaseti gUdecektir. Tanrını n tutarken; bir çok unsuru, Savaş bile barışı caydırıcı temin için öngörü lünce, toplum hayat ında İs l aın'ın, boş yere harcanan emeklere, caniara ne kadar değer verdi ği bu beyitlerin içeriğinde vurgulanmaktadır. l73.Beyit: ~L,.:. 0~JJ 0~ ::.L.!S .) ~ı o ;:,L.!.$ .,.t;l ;:,t..;S lS "Mühürleri kaldırmada, içindeki bir kilitleri Tay'lı açı klık dünyasında .)L.!.$ .);:, ;:,I_,..JI ~ .,::.,1)...!.1 ~ .) bağışlayanlar dü nyasında aç ıklık ~L,.:. ,; ~ .);:, açınada Hatemsin. Hasılı sonsun, sonuncusun. Can Muhammed'in buyrukları, güller açmıştır". t . ... ·---- 34 Prof.Dr. A. Osman KOCKUZU Abdi.ilbaki Gölpınarlı beyitleri bu şeki lde terceme ederken, Velet Çelebi İzbutak'ta durum farklıdır. O şu şek i lde bir çeviri yapmıştır: "Ey peygamber, mühürleri kaldırmak, kapalt kapıları bitmiştir. açmaktas ın. Hatemsin, bu iş senin le ve sende Can bağışlayanlar aleminde bir Hatemsin sen. Hasılı mühürleri kaldırmada ve kapıları açınada Muhammed ' in işaretleri, tamamıyla açıklık içinde açıklıktır, açıklık içinde açıklıktır, aç ıklık içinde aç ıklık. Bu iki tercemede, gövdesi aynı yazılan GÖL ve KÜLL sözcükleri, her iki alimin çevirisinde tercih sebebi olmaktadu·. Neticede beyitlerde: meseleleri çözüme kavuşturma, kil.itleri usulüyle açınada Hz. Muhammet Peygamberimiz sonuncu nebidir. Yani en güzel anl!lşmazlık çözen zattır. Can bağışlayan, cömert insanlar dünyasında da, şöhretl i Arap cömerdi Tay kabilesinden Hatem gibidir efendimiz. insanların öğüldüğü problem çözeni şöyle dursun, problem çıkarmayanının Dünyada, üstelik efendimiz birkaç noktadan övgüye layıktır: onun her işi apaçık, kapılar ardında değil şeffaftır. Kendisi işleri kördüğüm haliıie getirmez, aksine bütün düğümleri çözer ve in sanları kardeş yapar. Onun her sözünde, işaretinde açıklık ve berraklık esastır. Kapalı nokta yoktur. İnsan ları nefret ettirmek için değil, bilakis sevdirmek, müjdelemek, kolaylıklara kavuşturmak için gelmiştir o. Allailm salat ve selamı üzerine, ev halkının, ashabının ve onları izleyenierin üzerine olsun dünyalar durdukça. 194. Seyit ve Devamı: J~ 0~.r- ~ J-:J~ ~ ..l....:- ~ :J ~b_!..,. Jl :J.,;;- J.i.k :? '-:-' .r- r.x....fi ":ı:- .;:J .s ~ _,; u:J4-! ~ ~ lSI ~ ~j r:J.J ).,;;- 0~1 ~ J>- 1.;-'.b:- ~ J;, ~~~lS~~ J:.:.i.! .r- ~ı 0~J .;:J ~~ ~.r~ t.. ~ ~:Jy. .J ~ '-:-' ''Bunların bir tanesi·:ct&'Peygamberin amcası. Arapların kınaması , una pek korkunç göründü. Arap, kendi çocuğuna uydu da, güvenilir dininden döndü derlerse ne derim ben? dedi. Peygamber, amca dedi., bir kere şehadet getir de senin için Tanrı'ya şefaat edeyim. Ebu Talip. Doğru ama duyulur, yayılı.r, herkes duyar. ~JX~.~M ~L~L~L~fM~E~VL~A~AN. ~~~K~O~N~G~~~ E~SJ~·------------------------------- 35 İki dudağı aşan her söz yayı lır dedi. Otuz iki dişten otuz iki orduya duyulur. Bu A rapl arın diline Tanrı ' nın düşerim, onların yanınd a bu yüzden hor ve hakir olurum. Fakat ezeli lütfu olsaydı , Tanrı cezbesiy le, çekişiyle beraber bu kötü gönüllülük o lur muydu hiç?". Aç ı klama: Ata dinine bağlılık ve kötülüğü vu rguianmaktad ır beyitlerdc. Hz. İbrahim dlııinin, İsmai l Alayhisselam yardımı y l a Hicaz'da yayılmas ı , bu vahdaniyyet dininden yüzyıllarca yarımada ha lkının fayda lan mas ı, sonra yoldan sapınalar, sayıları pek az olan Hanifler dışında, IIz. İbrah i m'den eser kalmaması, koyu bir putperestliğin hakimiyeti, " insanların karada ve denizde huzurun kendi yaptıkları bozulması. .. " Kur'an-ı hatalar ve suçlar yüzünden, Kerim'in ve Peygamberimizin hadislerinin işlediği önemli tarihi dönüm n okta larıdı r. Putperestlik, Atalar Dini haline gelince, Kureyş aristokratları , artık halk nazarında küçük düşeceklerini görerek, A llah'tan korkma yerine kullardan utanma, nasdan ve onlar ın ayıplamasından hazer etme yolunu tuttu. Bu o kadar etkili oldu ki, doğruyu bulanlar bile, bu örnekte görü ldüğü gib i, el alem bana ne der? tu zağlna tutuldu. Bugün de ülkemizde, aydın "Batı bize ne der?" zannedilenlerde görülmektedir. T uzaktan koşabilmek rahatsızlığı , aynı kuıtulup, aristokrat ve gördüğü d oğruya de bir nimet demek ki. Yetim elinden tutup, yeğen ine elinden gelen himaycyi ve yağmur dualarında Allah ' a yardımı şafaatçı kılan esirgemeyen, onun amca, Hz. Peygamber'in, ölümüne yakın yapt ı ğı ziyaretteki isteğini , alimierin çoğunlu ğunun bel irtti ği gibi yerine getiremedi. Her ne kadar, Ebu Talip' in imanla gittiği tezini savunan, hatta müstaki l kitap yazanlar da olsa, öyle görülüyor ki bu tahakkuk etmemi ş veya tahakkuk etmişse de, halkın duyacağı şekilde alen iyete dökülmemiştir. Mevlana beyitlerde sır saklama özelliğinden de bahseder. İki dudağı aşan her şey in şuyu bul acağına dokunur. fakat teselli edici bir husus şu dur: Tanrı ' nın i steği o lur. Eğer İl ahi bir cezbe onu çekm i şse , belki de, halktan utanma sınırlarını aşan Ebu Talip ister istemez yeğen ine inan acaktı. Kalbin her zaman için Hakk'a -:: ı .. --· ı ı 36 ProCDr. A. Osmatı açık tutul ması, KOCKUZU açık ilaJü cezbeye hale getirilmesi, muhtaç olunan istidat bu herhalde? 478. Beyit ve Devamı: ~ ~ ~ _; 1.) ~ı If.~ ~ı J_,...ü <.SI c?_} J::. 0y>; ı_?.l... "Kuş değildir. aziziın dedi ki, Peygamber rabipliği ""' ü ~ .)::. ~ıy. ._;;::.AS tr J_,....J 0i ı:-~_;S ~ ~ _; jl halvette oturma. Ahmet'in dininde rabiplik nehyetti. Sen, nası l oldu da böyle bid'ata ıyı kapıldın? ". Açıklama: Kuş avcı ve adlı bir hikayenin arasına sı kı ştml an ve "Mustafa Aleyhi sselam, İslam'da rabiplik yoktur buyurmuştur. Bu esasa göre kuşun avcı ile görüşüp kon uşmas ı " başlığını taşıyan ve onun mübarek sözlerine yer altına sığınmak, değinir. Der ki: oralarda halktan Nama zına halkın arasına çıkarak, bir bölümde, yine Mevlana Peygamberimize ayrı Müslümanlıkta keşişlerin yaptığı ruhani bir hayat onlarla beraber olarak yaşamak gibi, yerine, Cuma yaşamak esastır. Çünkü, " insanların en hayırlıları, onlara· yararlı olanlardır" . Seyitlerde kuşun ağzından, topluma karışma, madde ve mana hayatını birl ikte götünne, iç ve dış dengeyi kurabilme an l atılmaktad ır insanlara. insanlarla birlikte o lmak bir yoldur, sünnettir. Topluluk yo ldaşlardır, nıbbanlığı hayatta yol arkadaş larıdır. Çalışma feıtleri esastır. terketmekle olur. Hatta istemeyerek ınukadderdir, i şte bu yolda, birlikte Değişim gittiğimiz temeldir. Bu da düşmanla karş ılaşmak bile bu erlik de burada belli olur. 493. Beyit: J~ .J o§ .J .)~ ~ If.:;.)::. ~ "O peygamber yeri gel ince göreve J.,....) c:>l ı.:-::._y. ~ ~ cJ~ .x..;ıJ~ .JI ~ı işte koşan o__,>..;, .J ~ L. bu yüzden elinde saflar yaran er kı lıçla If.::. .)::. ~ gönderildi . Onun kişilerdir. i.imıneti de, Bizim dini m izde çare ve ~IX~·~M~İ~L~Lf~M~E~VLA~~N.~~~K~O~N~G~R~ES~/~·-------------------------------37 maslahat, savaşta görülmüştür. İsa Aleyhisselam dininde mağaraya, dağa çekilip ibadctte". Açıklama: Dün de bugün de Hz. isa 'ya bağlı o lduklarını söyleyenler kan dökmekte, Harp peygamberi olarak gelen Hz. Muhammed ' in ümmeti ise sa ıfetmekte, barış için çaba zulüm görmektedir. Birinci ve ikinci cihan harplerinde milyonlar, güya İsa peygambere bağlı olan lar eliyle, barış havarisi say ılanların eliyle katledildi. İşte Balkanlar, Rusya ve etrafımızdaki devletler ve i şte İsa taraftariarına para vererek, müslüman kardeşlerini kırdıran körfez ülkeleri. Ölçu tamamen ters dönmüş durumda. Müslümanlığın, en son din oluşunda, İlahi iradenin onu, en mükemmel ve beşerin ihtiyaç larının tamamın ı en mükemmel kıvamda görecek nitelikte tanzim etmiş olması ön planda mütalaa olunur. İslam öncesi dinlerde olan, fakat fıtrat ile çelişen bazı uygulamalar, Peygamberimizin gelmesiyle kaldırılmış, " d'inimiz uygulanabilir, makul en ınüsamahalı din: ei-Hanifıyye es-Semha" olarak bizlere sunulmuştur. İsi arnı ve ona bağl ı milletleri silah zoruyla yayılınacı olarak takdim edenler, gerçek istatistiklerle meseleye baktıkları kötülüğün zaman, bir çok önünün, daha o kötülük başgöstermeden İslam dinince alındığını görürler. 670.Bcyit ve Devamı ~ /- .)~ ~ ı_,; t.>lS • Sl.:•..;.;·J_,....; ıS.;Y.f- Jl 0~ ~ .);,.:?- jl.; jl ı.S:...;.) ô:.;lj A ..\..el .) ~~ ~ ~ J 1..:-'l.r.- y ı.5l ~L.. ıSI ..!.ılA:-..11 ..!.ıli.:...... 1..:-'~l*~~~t.&. • ..)'!.~~~ ı..;-ıl:..!. .;:> jl ..)'!.~ 01 ..\..el.):> 0Y; S4 0_;t,.:. 0l ::.~ UiiJ ~lj 0J_;.; ~.) :>Y. .}~.J .s~ "Peygamberin huzuruna bir görmez geldi. Ey hamur tandırına ihsanda bulunan dedi. Sen sulara yağmur l ara hakimsin, ben de susuzum, su istiyorum. Ey beni suvaran, medet, ınedet. A'ma kapıdan aceleyle gelince Ayşe, görilnmemek 38 ProfDr. A. Osman KOCKUZU iç in derhal kaçtı. O temiz kadın, Peygamberin gayretini biliyordu. Kim daha güzelse kıskançlığı daha artıktır. Çünkü oğullarım, kıskançlık oazdan meydana gelir". Açıklama: Kur'an-ı Kerimili son ciizünde, Abese suresi adıyia bir sure mevcuttur. Abdullah b. Ummi Mektum adlı, gözü görmeyen bir sahabi, bazı ihti yaçlarını sormak için uygun o lmayan bi.r zamanda peygamberimize gelmi ş. o s ırada efendimiz, Kureyş ileri gelenlerinden birisine İslam 'ı aıılatınaktadır. Ummi Mektum'un oğlu Abdullah'la biraz az ilgilenmiş ki, ayette bu nokt~ biraz serzenişi mucip olmuş. Peygamberimiz Allah zülcelal, Abdullah' la da içtihatları gereği Kureyş aynı idaı·eci ve derecede ilgiyi eşrafından istemiş. olan o zatla ilgilenincc, Müslüman toplumun daha az zarar görüp, daha çok taraftar toplayacağı varsay ılmış. Vahy efendimizi böylece uyarmı ş. Büyük hadis kitaplarında o lay la ilgili haberlerde durum daha farklı şeki lde anlatılır. Allah'ın Hz. Aişe, peygamberimiz in uyarısı ile karşılaşınca sormu ş: Ey elçisi gönneyenlerden de kaçacak mıyız? Peygamberimiz, evet çünkü onlar sizi görmüyorsa da siz onları görüyorsunuz buyurmuşlardır. Mevlana peygamberimizi, mütercimlerin ettikleri bir sıfatla yadetmiş. Kıskanç lık yabancıdan eşini sakınınası müessesesi; toplumun, kurumdur. Bu Kıskanç veya gayret, her eş kelimesi ilc tercüme sahibenin tabii olarak, halidir ki, güzel bir huydur. Çünkü, evlilik ve nikah korunması , bölüınün başında t i trenınesi üzerinde Mevlana:Rasiil gereken en önemli aleyhisselaının, nereye kaçıyorsun? O seni görmüyor ki demesi üzerine, eJieriy le işaret ederek; ben onu görüyorum ya? buyurmasını anlatmaktadır. Mevlana müteakip beyitlerde ise şunları söylemektedir: "İki alemde de Aluned ' in güzelliği gibi güzellik var mı? Taıırı nuru ona yard ım etmekte. İki alemin nazı da onda olacak elbet. Bu bakımdan kıskançlık da, güneşten yüz kat daha parlak olan o zat'a yaraşır". ~86:Be~it ve ~evamı . c..)~ .>"" 1_,.. ~ ı..r' .,ı r-5 -------------------------------39 l~X~·~M~İ~Ll~Jl~M~E~Vl~JA~-N~A~·~KO~N~GR~E~·S~I~· "Peygamber sınamak için: o kadar gizlenme, o seni görmüyor ki dedi. Ayşe elleriyle i şaret ederek: o görmüyor ama ben onu görüyorum ya! demek istedi". Hz.Ayşe'yi imtihan fikri, bizim sağlam kaynaklarda rastlamadığımız bir husustur. Hz.Aişe ifk olay ı gibi büyük bir badireyi, Allah'ın onu temize ç ıkartmasıyla atiatmış bir annem izdir. 742.Beyit ve Devamı ~ ,;~.,...ı l.SlS ~ ı:r.J ~ _; o..t; j ~ 45 ~Iy 1,; o-'r 0L..... T,;-' o~ ~Lo:- J o-' "Mustafa bu y üzden şöyle r 01.l51>- der: ey s ı rları .r. 0lS'.,t;j arayan kişi, 0Y'; _,Jr. diri olan bir ölü görmek istersen, diriler gibi şu toprak üstünde, ölü olarak yürüyen kişinin canı göklere çıkmıştır. " Mevlana Ce11Ueddin RuınJ' nin (Peygamberin ölmeden önce ölün hadisinin Tefsiri) baş lıklı bölümde söylediği bu beyitler, hadis bilginleri tarafından e leştirilen, kabul edilmeyen, fakat İ slam tasavvufu ve zühd dünyasının ana direklerinden biri olan bir haberi vermektedir. Ölmeden evvel, dünya değerlerinden biri o lan bir haberi vermektedir. Ölmeden evvel, dünya değerlerinden kendini soyup, Allah ' a kulluğu ileri götürme, nefs ve hevayı terk anlamında açıklanan bu ahlaki güzellik, görevlerini yapamayacak kadar dünyadan ayrılmak değildir. Aksine iihenldi bir beraberlik söz konusudur burada. Ölmeden evvel ölüp, · kendi sorumluluklarını iyi bilen, madde ilc olan ilgisini ayarlayan, güzel vasıflarla zinetlenen bu ulu kişilere örnek olarak Hz.Ebu Bekri göstermektedir. Hz. Ebu Bekr, devlet başkanıdır ve dünya ile içiçedir. Ama aynı zamanda, yeryüzünde davasız kavgasız bir ölü, bir rani gibi bulunmaktadır. Mevlana ' nın ifadesine göre Ebü Bekr hazretleri, kıyaıneti görmeden, haşri ve hesap gününü tanımıştır. Bu L.-::.: ~--:_ 7 --__j 1 40 Pro[.Dr. 11. OS11ıatı vas ıfta olanların rehberi o lan Allah elçisi, "adeta bu dünyaya ikinci defa doğmuştu, kıyamet y üzlerce KOCKUZU idi o, ondan dederdi Birisi, o hakiki Allah Allah, örneği malışer malışerden haşri varlığı dünyanın kıyameti sorarlar ve ey nite likli peygambere: haşri ne zaman? sorunca, o hal diliyle soruyor der taacci.ib ederdi". Bizzat peygamberin haşrin başlangıc ı sonu, kıyamet kıyamet ve sorumluluğun hesap gününün en ala idi. 750.Beyit ve Devamı ~_,..tl; ~J.) I f 1.) o~..)"' ı,J:Aj ~...l.,a; cJ~ .)~' Jl ı.) ~..L.., .;:, ı.:_,L!.; 0-!.J.,.l;l J>. ~ c)lj ..L&.i .)Y. G-o~ ~Y. ~l:i ..L.., "B irisini; yeryüzünde bu tasdik ct. ulusudur. Bu s ıfatiara bürünmüş Muhamınet her hakikati, her sını al eınde doğruluğu Ebu Bekr gezip duran bir öli.iyü yüzünden Sıddık'a bağlama yolunda Alunet bu dünyaya ikinci defa doğmuştu, o hallolmuş, apaçık haşri kıyaınetti. hakiki yüzlerce mahşere varmış, bak da de elde bulunan, görünüp duran yüzlerce çözüp ..L.., ..ı....:- ~ cJ~ .)~ ...t...>l ~~ o~lj görmek istersen tertemiz Ebu Bekr'i gör ki o, haşro lmuş kişilerin .. r.Y. ~. ı r ~.,... J ~ JS cJJ.;il ~ ~ l; ~ J ~ <..>l.:.i .)~ ..\...!. .uı_,.,.:. ~.;lt' . ~ı Lr.~' .r.:--1 ~..L.., j ..\...!. '.) .r. ~ § daha iyi Çünkü o, varlığa ulaşmıştı. kıyame!J: i. " 754.Beyit ve Devamı ü.,..., J i'.? 4 ü y J..i lyy j-.) ~ Lr.' i' 0~.)} w_,la;lj i~_,.,.:. J.,.....) c:,T ~ Lr-' üy- *' J..i ıf i' o.)r ~~ "İşte onun için o, güzel haberler veren peygamber, ey ulular! demiştir ölmeden önce ölün! Nitekim ben de ölmeden önce öldüm de bu sesi, bu taraftan al dım , getirdim". şöhreti o J~X~-~M~İ~LL~f~M~E~VL~A~·N.~~~K~O~N~G~RE~S~J~·-------------------------------41 Açıklama: Merhum Nasreddin eşekten düşen yanıma Mevlana: Bunun "kıyamet ol da anlamı şudur. çekmemiş k i şi atfedilen ünlü ölçüyü gelsin. Hoca efendi, kendisine aşina içi nde, önce konuya Hoca'ınıza birisini kıyameti Gelir isen bunu aradı gör. geçmiş ve bu istekte bulundu. Herşeyi görmenin dağılımının adaletsizliğinden tadaınazsın. Dervişin şartı olsun diye gelenler Aynı devrin söz ed iyorsan yaşanılan insan ı budur" demektedir. lüks hayat içinde bu anlamda çok zordur. Çünkü hedeflenen hayat ile, hatırlayalım: eğer, açlık Allahı bulması hayat arasında da ilgi bu lunınaınaktadır. Bu beyitlerde, hayat süresince ölümden korku ile yaşamak yerine, ölümü ve ölüm sonrasını önceden bilip, 860.Beyit ve hazırlıklı yaşama nın önemi vurgulanmaktadır. Devam ı : ~ı.:; .J ~ .JI ...l..->1 ~ ~~ o~_y. J~ ~~ ...l..->1 ~ "Senin önünde o kırık taşlar susarlar. Fakat Ahmed'in önünde onlar fasih bir hiBe gelir, hamdü senada bulunurlar. Senin önünde Mescidin sütunu ölüdür, fakat Ahmed'e karşı gönlünü a ldırın ış bir aşıktır". İçinde insan olmayan bir evin önünde, vakti gelmeden sahur davulu çalan davulcuyu, birileri haykırır. de Sessizce şaş ırıp çıkar adamı tersler. Vakitsiz çaldığını ve evde kimse dinleyen davulcu: sen sözünü bitirdin, kalma ... diyerek, hikınctli bulunmadığını şi mdi cevabı dinle sözler söyler. Onun anialacağına göre insanlar camilere dolar, ibadet eder; paralar harcar Hacca gider. .. fakat hiç biri: bu evde kimse yok demez. Çünkü, bize göre bir türlü olan varlıklar, başkalarına göre başka türlü olabilir; dağ bize göre cansız ve sağırdır, ama Davud'a göre o, usta bir çalgıcı ve bir okuyucudur; demir bize göre elinde ınumdur, seıt ve acımasızdır, aynı demir Hz. Davud'un itaatkard ı r. -- .. ı 42 Pro(.Dr. A. Osman KOCKUZU Peygamberimizin getirdiği İs lam dininin bize öğrettiğine göre, her türlü eşyada can vardır, hayvanlarına, konulup Çünkü hürmete layıktır. kullandığı eşyaya Bu yüzden efendimiz, ve ev baş binitlerine isim vermektedir. Mevlev1 terbiyesinde, geceleyin yatılan yastık, yıllarca sabahleyin öpülür ve o, bizim nazımızı ve teşekkürle minnet borcu ödenir. yüküınüzü çekınektedir. Evdeki eşyaya ve hayvaniara selam verme adabı da bu cümledendir. kütüğüııün Mescitteki sütun iradesi, "Haninu 'l-Ceza"' hurma inlemesi o layına gönderme yapmaktadır. Önceleri peygamberimizin dayanarak ınescitte konuşmalarını yaptığı bu hurma gövdesi, bilahare minher a lınma s ına üzülmüş, iniemiş etmes i üzerine yapılınca, ve Efendimizin gelip kendisini hoşnud olmuştur. Dünya hayatında etrafımıza görevden sıvazlayarak iltifat bu nazariara bakmak, bizi bir takım yücehislereve sıfatiara ulaştıracaktır. Altıncı defterin 885-1380.beyitlerinde Biliii ve Hilal hikayeleri olarak kısaltabileceğimiz bölümler geçmektedir. "Allah Birdir, altında işkence gördüğü olma şerefine erişen Bilal'i satın vardır. Tanrı Burada yine peygamberimizin isimleri birdir: Ahad, Ahad, sözlerini, kızgın çöl sık sık güneşi zaman durmadan tekrarlayan, peygamberimizin müezzini Hz. Biliii el-Habeşi alarak kölelikten kurtaran bu beyitlerde söz konusu Sıddlk-i olmaktadır. Hz. Ekber EbQ Bekr hazretleri de beyitlerde sıkça söz konusu edilmektedir. 1S9S.Beyitte kısa bir atıf bulunmaktadır. Peygamberimizin, "Ashabi kennücum bi cyyihim iktedeytum ihtedeytum"; dostlarım yıldızlar gibidir, hangisinin ardınca giderseniz, yolunuzu bulursunuz sözüne atıf vard ır: Goft Peygamberkeder balır-e Humum, Der Dilii.let dan to Yaranra nücum "Peygamber dedi ki, bil ki karanlıkta yıldızlar nasıl yol gösterirse dostlar da elemler, sıkıntılar denizinde öyle yol gösterirler". Şeyh arayan dervişe, Musa ' nın soyunu arayan tevhit ehline, Örneri ve adaleti arayana Mevlana şöyle seslenir: -------------------------------43 ~IX~-~M~İ~LL~Iw ~M ~E~VLA~~~N~~~~ON~G~RE~S~I~· 2067.Beyit Ko reh-i Peygamber o As h ab- ı u? Ko nemaz o sohba vo adab-u ? ... "Nerede Peygamberle Sahabesinin yolu? Nerede Namaz? Nerede Tesbih? Nerede onların cdepleri? ... 3289.Beyit . t..- (.;.r. ı.r-:J • 'l...~ .)r< ~ "Mustafa bu yurm uştur ki her nebi, gençliği nde, yahut çocukluğunda çoban lı k mutlaka etmiştir". koyu n larını güttüğünü "Ço banlık Peygamberimizin had islerinde de, Ku reyşin ifade etmesi bi linmektedir. MevHinanm belirttiğine göre: etmeden, o sınavı başarı ile geçirmeden Tan rı, ona alem başbuğl uğunu verınem işti r". 3549.Beyit J.,.....) J.,; .r. ~.) ~ "Verdiğini geri a lan Peygamberin sözüne göre, kendi kusmuğunu yiyen köpek gibi olur. İsHim kaynaklarında, hibeden dönme ve cayma konusunda geçen bu habere göre peygamberimiz, bu huyu tasvip etmcmektedir. Önceden düşü n üp taşınıp karar veren Müs lüman, bir mazeret o lmadıkça hibesinden caymamalıd ır. 3572.Beyit ve c.~.) ..t..-:.ıı ..k.; . ll . _,..... Devamı J .)ı ~ c.l-ll t""'. ..:.ıl ..:..ıı ~1 .r-"' "Bunun içindir ki o ku ıtuluş pad işahı Mustafa: ey nimet sahipleri, cömertlik kazançtı r, kardı r demiştir". "Mal sactakayla ( harcamakla, hayra vermekle) katiyyen azalmaz. Hayırlarda bulunmak, malı zayi etmez, aksi ne kaybolınaktan ku ıiarı r". Mevlananın ifadesine göre a ltın zekatı veri ldikçe coşar fazlalaş ı r" . •• 1 44 ProCDr. A. Osman KOCKUZU 4538.Beyit ve .:ı~ Devam ı J _,. ~ 0i J .:ıy- rl,; ..::..-Jl ı.S'1_,. ~ Ir ~ ..:.-J.:ı J c.:r.' L• .F•.-i... .·... · .. -.... -.....• • ı,/..) ı.; '1_,. r.:... _,s,. a . .) ..1:..ı• ..\:S ,.::..ı.:ıı) ~i '1,.. ~ ·T Wi .. .)· i.) 01.;.,.._,.• ~.>LA ~_,.; ı.S.>IJ4 0yı;- ı.:....ıL. ~ ..\:S ..r. ":...•••d .:ı'~ ··-1 .u .) adını taktı, "Bu yüzden ictihat sahibi Peygamber, kendine de Mevla Mev lası Ali'ye de. Dedi ki: Ben kimin Mevlası dır. dostuysaın amcaının oğlu ve ayağındaki Al i de onun p rangasını çözüp atan. Hürlük yolunu gösteren peygamberliktir. Mü ' minler Peygamberlerden azatlık Mevla kimdir? Seni azadeden, kulluk bulurlar". Mevlananın bazıları : bel irttiği ne değilmiydi "kafi ki kendisine muti olduk, kul köle kesildik, bir de daha kurtu l amamış çocukluktan göre, Peygamberimizin bu sözleri üzerine zata bizi kul köle yapmada" demişler ve onu kınamışl ardır. Bu beyitler bir takım tarihi olaylara ters ve hatlarıy l a ifadelerdir. Mevlana genel Tarihçilerin, kendisini bu cereyana taınaınınca, ne Gadir-hum olayı Ali'yi bu şekil de aslı aba takdim Altıncı tuzağa takılınayan bulmuş, ne de Efendimiz Hz. etmi şti r. bunlardan ibaret Mustafa'nın değildir. Satır aralarında: kendisi ... " gibi ifadelere Ama onl arı almak, zaten uzam ış olan tebl iği daha da Son sözler olarak birisi idi. ve hadis bilginlerinin "Ahmed Muhammed, Ahmed' in dini, rastlaınaktayız. mümkün olmayan kaptlrmamış olanlarınca denilen olay vuku atıflar defterdeki böyle bir ispatı şöyle sıkça uzatacaktır. bir özet yapmak mümkündür:Ruml bu defterde harp ve sulhün gerçek hedeflerini anlatır. Ebu Talibin İslam'a girip girmediğine atıfta bulunur. Pcygamberimizc geni ş övgü cümleleri tahsis ·eder. İs l am' d a ruhhanlığın olmadığını söylerken, efendimizin için harp peygamberi olarak gönderildiğinc aynı zamanda, sulhu zinde tutı112k temasta bulunur. Abdullah b. Um .ıi Mektuın olayın ı anlatı r. Ölmeden evvel ölme fikr i ve Hz. Ebu Bekrin, kemalini tamamlamış bir zat Efendimizin çobaı1lığı dönüş oluşunu anlatır. Bazı söz konusu beyitlerde yeri)ir. olmaktadı r. ınucizelere değinilen bu defter<!"\, Cömertlik, infak övülürken, hibeJcr: