Madde 12. — Kirletme yasağının etkili bir şekilde uygulanabilmesi, sürekli ve düzenli olarak denetim yapılmasına bağlıdır. Bu amaçla 12 nci madde, ilgili kuruluşların, denetimi mümkün kılacak verileri hazır bulundurmaları zorunluluğunu getirmektedir. Bu zorunluluk, aynı zamanda, kuruluşlara kendi1 kendini denet­ leme fırsatım da sağlamaktadır. Madde 13. — Bu madde, kirlenmeye neden olabilecek kuruluşların işletme izni alabilmek için, mevzuatta belirtilen arıtma yükümlülüğünü yerine getirmesi zorunluluğunu düzenlemektedir. Madde 14. — Atıkların hepsi çevrede bazı zararlara yol açmakla birlikte, bazı kimyasal maddelerin bu et­ kileri çok hızlı veya uzun süreli olmakta ve insan sağlığı üzerinde çok ciddî sonuçlar yaratabilmektedir. Bu nedenle, bu tür tehlikeli kimyasal maddelere ilişkin ayrı bir madde düzenlenmiş ve bu konuda üretim, ithal ve kullanmayla ilgili sınırlamaların 'bir yönetmelikle belirleneceği öngörülmüştür. Madde 15. — Bu madde ile, insanın ruh ve beden sağlığına büyük zararlar verebilen gürültünün önlen­ mesi veya asgariye indirilmesi öngörülmektedir. Madde 16. — Önemli bir çevre sorunu yaratacak bir kirlenme meydana geldikten sonra alınacak en etkili önlem, kirlenmeye yol açan faaliyetin durdurulmasıdır. Yeterli arıtım tesis ve sistemleri kurulup işleti­ lerek kirlenme ortadan kaldırılıncaya kadar kirlenmeyi durdurmak ancak hu şekilde mümkün olabilir. Bu madde, faaliyetin durdurulması kararına ve bu kararın kaldırılmasına ilişkin esasları düzenlemektedir. Madde 17. — Toplum sağlığı yönünden ciddî tehlike yaratabilen durumlarda ivedilikle önlem alma ihti­ yacı doğmaktadır. Bu ihtiyacı karşılamak amacıyla düzenlenen bu madde, tehlike yaratan faaliyetin derhal durdurulması konusunda Başjbakanlık Çevre Müsteşarlığının istemi üzerine veya doğrudan doğruya, mahallin en büyük mülkî amirine yetki tanımaktadır. Madde 18. — Bu maddede, kirlenmeyi durdurmak, gidermek veya azaltmak için kamu makamlarınca ya­ pılan «gerekli» harcamaların, «kirleten öder» ilkesinin doğal bir sonucu olarak kirlenmeye neden olan kişi veya kuruluşlardan alınması öngörülmektedir. Maddede, ayrıca, kirlenmeye sebep olan kişinin ceza sorum­ luluğu ile eylemleriyle meydana getirdiği zararlardan ötürü gerek kamuya, gerekse özel kişilere karşı olan ve genel hükümlerden kaynaklanan tazminat sorumluluğunun saklı olduğu da belirtilmiştir. Madde 19. — Özellikle sanayiden kaynaklanan çevre kirlenmesinin önlenmesi ve giderilmesi konusunda, sorunlar gelişmiş endüstri ülkelerindeki boyutlara ulaşmadan, etkili arıtım tesis ve sistemlerinin, mevcut ve kurulacak işletmelerde süratle devreye sokulması zorunludur. Kirlenmeyi önlemek ve gidermek, bunun gider­ lerine katlanmak, bu kirlenmeyi meydana getirenin sorumluluğunda olmakla birlikte, uygulamayı süratle yaygınlaştırabilmek bakımından, ülkenin kalkınma politikası ile uyumlu bir takım teşvik tedbirlerinin, imkânlar ölçüsünde, alınıp uygulanması zorunludur. Madde, bu konudaki esasları belirlemektedir. Madde 20. — Çevre kirlenmesinden zarar gören ve a böyle hir durumdan haberdar olan vatandaşın, bu faaliyetin durdurulması için idarî makamlara başvurma hakkı düzenlenmiştir. Madde 21. — Kanunda düzenlenen konuların karmaşıklığı, çeşitliliği ve zaman içinde değişebilme nite­ liği göz önünde tutularak, bu konulardaki ayrıntılı düzenlemelerin yönetmeliklerle yapılacağı ifade edilmiş­ tir. Bu yönetmelikler ilgili Bakanlıkların görüşü alınarak Başbakanlık Çevre Müsteşarlığınca hazırlanacak, «Yük­ sek Çevre Kurulu» tarafından uygun görüldükten sonra Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konula­ caktır. Madde 22. — 25. — Kanunun 22 nci maddesinden 25 inci maddesine kadar olan dört madde, ceza ile ilgili hükümleri içermektedir. Başka ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de, çevre konusunda yapılan düzenlemelerde, konulan yasakla­ ra uymamanın, yalnız faaliyeti durdurmak veya doğan zararı tazmin etmek biçiminde değil, fakat ceza uygu­ lamak yoluyla da yaptırma bağlanması zorunlu görülmektedir. Tasarıda, çoğu kez ekonomik nedenlerle uy­ gulanması kolay olmayan, yalnız sorumluyu değil, müessesede çalışanları da cezalandırmak anlamına gelebi­ len, faaliyeti durdurma yaptırımı yanında, fiilin ağırlığına göre ağırlaşan bir ceza uygulaması öngörülmüştür. Uygulamada gerekli etkinliği ve sürati sağlamak üzere, ceza ile ilgili düzenlemede, idarî nitelikte ceza­ lara ağırlık verilmiştir. Bu cezalar, eylemin ağırlığına göre, kanunda belirtilen alt ve üst sınırlar arasında verilebilecektir. Millî Güvenlik Konseyi / (S. Sayısı : 632)