osmanli devletinde islam hukuku Yazan : DiYANET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1::: 1 PROF. DR. J. SCHACHT 1. Müstekar İslam Devletlerinin, Abbasilerin ilk · devirlerinden beri bütün faaliyetleri, sadece Mukaddes İslam Hukukunu tatbik etmekten ibaret olmuştur. Bu faaliyetler esasda bir, fakat tesir bakımından farklıdır. Bu çeşit faaliyetlerin en mlikemıneli ve bir zamanlar en çok muvaffak olmuş bulunanı Osmanlı Devleti zamanında yapılanıdır. Osmanlı Türklerinin Müslümanlığı, İsla:r:q_ hukuk tarihinde muhteşem bir hadisedir. Türkler, islama girdikten kısa. bir zaman sonra, hem bütün.tarihl kayıtlardan uzak, hem de uzun zamandır Müslüman olan öteki milletlerden daha ciddi bir şekilde bu .dine sarıldılar. Başlangıçta kendilerinde, mistik ve ahlaki kanun urodelerine muhalif temayilller mevcuttu. Örf ve·idare hukuku hakimdi, Şeri'at ile bağdaşmayan müesseseler, doğru gibi kabul edilirdi. Mesela Hristiyan teb'anın çocuklanın zorla Müslüman yapmak ve zaman zaman onları zorla askere .almak . demek olan Devşirme müessesesi, toprak nizamı, arfıs resmi gibi mali usuller bu ciimledendir. (1) Bu bariz husfısiyetler, müteakip devre de intikal etti. 2. Bununla beraber İslamın esası 16. asrın başlarına doğru yaşanınaya başlandı. İslam, ulema tarafından temsll edildi. Ulema, bilhassa İslam hukukunda mütehassıs olan alimlerdi. Osmanlı Sultanlarından Selim I (1512-20), Süleyman I (1520-66) ve müteakip padişahlar "mutteki" olmak emelinde . ' SÜLEYMAN I. BiZZAT. KANÜNi ÜNVANlNI TAŞlR (Ki, KANUN YAPMA FAALiYETi İLE BERABER UMÜMi MANADA MUKTEDİR BİR iDARECi OLDUGUNU DA GÖSTERiR VE DOGRUDUR). ONLARlN SAMiMi BİR İNANCLA ISDAR ETTiKLERi, HAKiKi KANUN VEYA KANUNNAMELER iDi. BÖYLE YAPMAKLA ONLAR, MUKADDES HUKÜKU HEM LAGV ETMEDiKLERİNDEN HEM DE ONUNLA TENAKUZA DÜŞMEDİKLERİNDEN, FAKAT SADECE DiNi BAKlMDAN FARKLI OLAN MEVZUATLA ONU TAKViYE ETTiKLERİNDEN EMiNDi LER. Tercüme: HULÜSi YAVUZ, M. A. Abbasi halifelerinden daha ciddi idiler. Bunlar, Türklerin daima bağlı bulundukları Hanefi mezhebi çerçevesinde İslam Hukukuna en yüksek bir iktidar· kazandırdılar. İslam Hukuku, böyle bir itibara, Abbasilerin ilk devirlerinden beri, yüksek maddi medeniyeti haiz hiçbir cemiyette sahip olamamıştır. Padişahlar, bütün adalet teşkilalım Şeriat'a istinad ettirdiler. Hatta, sivil idaredeki en küçük idari bölüme, ''kadı" nın idaresinde olan bir bölge manasma gelmek üzere kaza dediler. Subaşı adındaki mahalli polis şefini kadı'nın emrine verdiler. Ulemamn ve kadıların hepsini aynı eğitime tabi tuttular (1) Bazı Batı'lı müellifler gibi ProfesÖr Schacht da, Hristiyan çocuklarının zorla l'IIüslüman yapılarak devşirildiklerini söylüyor. Halbuki, zorla din değiştir­ meye !sHl.m!yet manidir. Bilhassa İslam hukukunu tatbikte en güzel örneği . verdiklerini söylediği Osmanlı sultanlarının, İslamın o biiriz emrini çiğnedikleri hiç kabul edilebilir mi? Devşfrme, saray hizmetleriyle bostancılıkta ve yeniçeri ocağında istihdam olunmak üzere toplanan Eriştiyan çocuklar hakkında kullanılan bir til.birdir. Bu çocuklar, Üsküp, Köstendil, Görlce, Yanya, Plrlepe, İşkodra, !pek, l'IIanastır gibi muayyen yerlerden alı­ nırdı. Devşirmeler arasından, hükftmet idaresini ele alan birçok kıymetli vezir, beylerbeyi ve vezir-i azam çılınıış ve bu teşkilat 15 ve 17. asırlar arasında cari olmuştur. Bu teşkilat kurulduğu zaman Hristiyan çocuklarını zorla askere almak şöyle dursun Hristiyanlar bizzat kendi elleri ile çocuk.J.arını teslim etmişlerdir. (Bk. T.W. Arnold, The Picaching of Islam, s. 152, 157-8). Devşirme hakında daha fazla bilgi için bk. !.H. Uzunçarşıh, !A, "Devşirme" maddesi; l'II.Z. Pakalın, Osmanlı Tarih Deyimlerı; I, s. 444-488 ;, H. !nal cık, The Ottoman Empire, s. 78; P. Wittel,, "Devshirme aand Shari'a", BSOAS, . XVII, 2, s. 27-8, (Mütercim). DivAN ET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 267 ' i 1 . OSMANLI ı DEVLETİNDE , : '1 . İSLAM HUKUKU i - Bunları, diye marııf ve mesleki rütbeleri olai:ı bir hiyerarşik düzen içine koydular. Hiyerarşinin tepesi olan ve Müfti-i Enam . denilen İstanbılı Müftüsüne, Şeyhu'l-İslam unvarn ile beraber hususi selahiyetler verdiler. Şeyhu'!-İslam, devlet~ en yüksek memurlarmdan biri haline getirildi. Devlet bünyesinde Mukaddes Hukukun tatbikatını temin ve kadılarm faaliyetlerini teftiş etmekle vazifelendirildi. Bütün önemli hallerde, büktimetin öngör.düğü bir işin Şeri'at'e, uygun olup olmadığı kendisine sorulurdu. Bu makam; KanUni Sultan Süleyman zamanında, bilhassa (Şeyhül-İslamlığı 952/1545 den vefatı olan 982j1574'e kadar devam eden) Ebu's-Su'ud Efendinin şahsında kudretinin şahikasma yükseldi. ilmiye teşkiiatı Ebu's-Su'ud Efendi, Osmanlı Devletinin idare hukuku olari ldtııfuı'u, Şeri'at ile ihtilafsız hale getirmeye muvaffak oldu. Fatih Sultan Mehmet zamarnnda başlayan bir faaliyeti (aşağıdaki üçüncü bölüme bakınız) Sultan Süleyman'ın müzahareti ile ikmal ve tahkim etti. Daha Müfti'-i Enam olmadan evvel o, Sultan'ın emri üzerine Rumelideki vilayetlerin toprak hukukunu tedvin etmiş ve ona Şer'i kaideleri tatbik etmi§ti. Fakat kaideler uzlaşmadı ve bu tatbik etme işi arneli olmadığım ispat etti. Nihayet Ebu's-Su'ud Efendi, bir Osmanlı maliye müessesesi olan tapu ile İslam nizamma ait olan vakıf arasında, işieyebilen bir uzlaşmaya vasıl oldu. Diğer taraftan Ebu's-Su'ud Efendi, şuurlu ve umlimi beyanlarla, kadıların Sultan tarafından tayin edildikleri için salahiyet sahibi ve bundan dolayı da Şeri'atın tatbikinde Sultan'ın talimatım dinlemek mecbliriyetinde oldukları prensibini yeniden tanzim etti. Ebu's-Su'ud Efendi zamarnnda sayısı otuz iki olan bu çeşit talimat ikiye ayrılınıştı: Bir kısmı Uanefi fakililerinin bir çok görüşlerinden birine uymaları için kadılara verilen emir hakkında, bir kısmı da bazı meseleleri kendi salahiyetleri dışmda bırakmaları hususunda idi. Kadılarm her biri daima muayyen bir mmtıkaya tayin edilir, hatta kendilerine ait bölgelerde sadece belli davalara bakariardı (mesela, evlilil{ veya servet ile ilgili davalar gibi). DiYANET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 268 .1':. Binaenaleyh, 1550'de Ebu's-Su-ud Efendinin teklifi üzerine Sultan Süleyman, kadılara, malıkernelerin yeknesaklığını temin için, meşru bir sebebe dayanmaksızın onbeş senedir açılmamış davalara bakınarnayı emrettiği zaman bu, yeni bir iş değildi. Hakikatte bu ameliye, emirle iş yapmayı hakim kılmış ve onbeş seneyi kanunla tahdid etmişti. Bu, Osmanlı Devletinde tatbik edilen İslam' Hukukunun tipik bir örneğidir. Kadıların salahiyetlerinin sınırlamşı, Islam HukUkuna esaslı değişiklikler getirmek isteyen modernistlere iyi bir fırsat verdi. Halbuki Osmanlılar böyle düşünmekten uzaktı. 3. OSMAN'LI DEVLET!NDE !SLAM: HUKUKU Osmanlı Sultanları, bağlılıkları sadece Mukaddes Islam Hukukuna ayın zamanda kanun yapma yönüyle değil taraflarıyla da temayüz etmişlerdi. Süleyman I, bizzat kanUni ünvamm taşır (ki, ·kanun yapma faaliyeti ile beraber umumi manada muktedir bir idareci olduğunu da gösterir ve doğrudur) . Onların samimi bir inançla ısdar ettijderi, hakiki kanun veya kanunnameler idi. Böyle · yapmakla onlar, Mukaddes Hukuku hem lağv etmediklerinden hem de onunla tenakuza düşmediklerinden, fakat sadece dini bakımdan farklı olan mevzuatla onu takviye ettiklerinden emindiler. Filvaki, Osmanlı kanunnamelerinin ilki olan Sultan Mehmed II (1551-81) kanunnameleri, Islam Hukukuna zaman zaman atiflar yapar ve onun mefhumlarım bol bol kullanır. Fatih'in kanullİlamesi, ceza hukukunun bir çok mes'eleleri yamnda, Şeyhu'l-Islam .dairesi ile saray merasimleri ve mail tallmatnamelerle uğraşır. Hadd cezasının artık tatbik edilmediğini farzederek onun yerine ta'zir'i, yani deyuek vurmayı, yahut suçlunun iktisadi durumuna göre değişen bir para cezasım koyar. Hakikatte bu maddeler, bir hükümdarm kendi siyaseti ile sadece Şeriatı desteklemesinden daha da ileri gider, ve kanunnarnelerin Şeri'atın yerini almasına denk olur. Bu alanda, Süleyman I Kanunnameleri denilen ve büyük bir . kısmı İkinci Bayezıd (1481-1512) 'm direktifleriyle hazırlanan kaminnameler büyük bir ilerleme gösterir. Bunlar da daha çok tımarlar, gayr-i müslim teb'amn durumları, polis mes'eleleri, ceza, toprak ve harp hukuku ile alakalıdır. Ceza hukuku sahasında bedeni cezalara bir hayli yer verilmektedir. Mesela iğfalcileri hadım etmek, kasden ev yakan, ev sayan ve muayyen hırsızlıkları yapanları asmak, para cezasına karşılık hırsızlarm ve suçları ."adet haline gelen yerlerde" kalpazan ve . sahtekarlarm ellerini kesrnek (ki bu, hadd cezasımn yaşamaya devam etmesidir), hırsızlık veya rüşvet emareleri olduğu zam'an da işkence yapmak bunlar arasındadır. Halkın ahlakını teftiş, kadılarm vazifeleri. arasında idi. Kendilerine bu mevzu ile alakah sayısız talimat verilmişti. Bunları, subaşı veya polis şefleri sayesinde tatbik ederlerdi. Diğer taraftan muhtesibler, kadılar adına, ticaret ve sanayii teftişe memurdu:Iar. DiYANET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 269 . OSMANLI DEVLETİNDE İSLAM ;·.HUKUKU - 4. Eğer sadece insicam bakımından mukayese edilirse, XVI. asırda Osmanlı Devletindeki hakiki nizam, o zamanın Avrupasından kat kat üstündü. Fakat devletin müteakip gerileme devri, bu üstünlüğe ters yönde tesir etti. İkinci Mahmud (1880-39) 'un saltanat devrinde büyük bir hararetle başlayan reform hareketleri ister istemez Şeri'atle ihtilafa düştü. . Sultan İkinci Mahmud'un halefi Sultan Abdülmecid (1839-61) tarafından 1839 sonunda ilan edilen Gülhane Hatt-ı Şerifinde · Müslümanlarla Gayr-i Müslimler ilk defa beraberce "teb'a" diye zikredildiler. Bu tarihten on sene sonra Avrupa modelinde, Tanzimatm kanuniaştırma hareketleri başladı ve ilk semeresi 1850 tarihli Ticaret Kanunu oldu. Artık hukuki meseleler, İslam Hukuku mahrekinden bir bir uzaklaştırıldılar. ı Bununla beraber Şeri'at, henüz resmen terkedilmedi. Bilakis, Osmanlı Türkiyesi İslam Hukukunun bir kısmını kanuniastıran ve onu devlet nizarnı olarak tatbik eden tek . islam memleketi oldu. Bu kanun, Mecelledir (tam adı Mejelle-i Alıkam-ı Adliyye; modern Türkçede ise Mecelledir). Mecelle, maddeler halinde alıidier ile borçlar ve medeni usUl kanunu ihtiva eder. 1877'de Osmanlı Medeni Kanunu olarak ilan edilmiştir. Mecellenin esbab-ı mucibesine göre, onun tedvininden maksat, yeni Nizarniye (laik) Mahkemelerinde tatbik edilmek için, İslam Hukukundan seçip çıkarılmış otoriter bir merci meydana getirmekti. Ayrıca, zor ve kullamssız olan İslam Hukuku eserlerine müracaatı önlemek (yoksa, yasaklamak değildi) . Titiz İslam Hukuku, mahiyeti itibariyle kanlınlaşmaya müsait değildir. ÇUnkü, fıkhi mezheplerden herhangi birinin usUlü ile öğretildiği müddetçe İslam Hukuk ilmi daima otoriter bir karakteri haizdir. Mecelle tecrübesi, Avrupai fikirlerin tesiriyle tekeffül edildi ve o, doğrusunu söylemek lazım gelirse, İslami değil laik bir kanundur. Mecelle, kadılarm hüküm verdiği mahkemeler için hazırlanmamıştır. ~itekim Türkiye'de Şer'i mahkemeler mevcut olduğu müddetçe Mecelle bu mahkemelerde · tatbik edilmemiştir. Mecelle, titiz İslam Hukuk nazariyesinin bazı kısımlarım, bilhassa şahitlerle ilgili mevzuatı tadil etmiştir. Herşeye rağmen Mecelle, Osmanlı Devletinin resmi kanunlarmdan ·biriydi. 1918'den sonra Osmanlı Devletinden ayrılan ülkeler ve sonraki devletlerde modern laik mahkemeler tarafından "Medeni Kanun" olarak tatbik edilmiş, Lübnan' da 1932'.de, Suriye'de 194~'da ve Irak'da 1953'de yeni medeni kanunlarla değiştirilineeye kadar yürürlükte kalmış ve hala . . DiVAN ET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 270 .. İsrail, Ürdün ve Kıbrıs'ın (Osmanlı Devletinden 1878'de ayrılmıştır) "Medeni K8,mm" larının esıasını te§kil etmiş OSMANLI DEVLET!NDE bulunmaktadır. HUKUKU İSLAM 5. Bizzat Türkiyeıde sadece Mecelle değil, bütün İslam Hukuku ve kadı mahkemeleri 1926'da ortadan kaldırılmıştır. 1928'de Arnavutluk'da da aynı oldu. Yugoslavya'nın Müslüman bölgelerinde (Bosna ve Hersek) de de şüf'a müessesesi baki kalmasına rağmen Mecelle ilga edildi. Fakat İslam Hukukımun vakıf, miras ve şahsın hukukuna taalluk eden birçok meselelerinin de laik mahkemelerce Müslümanlara tatbik edilmesine devam edildi. Müftüler tarafından tatbik edilen İSLAM Hukukunun miras, vakıf ve şahsın hukuku gibi meseleleri Yunanistanın Osmanlı Devleti tarafından 1913 de terkedilen Müslümanlarla meskfın bölgelerinde bile uygulanmaya devam edildi. BİBLİYOGRAFYA H. A. R. GIBB ve H. BOWEN, Islamic Society and the West, I/1, 2, Londra 1950-7 (bilhassa kısim ı, s. 19-25, kısım 2, s. 70-138 ve indeksdeki ııu mevzular: kada, Imdi, kanını, kanını-name, mnfti, mnhtesib, §eri'a, §eyhn'l-islam, snbaı:ıı, 'nlema. P. WITTEX, "Devshirme and Shari'a", B. S. O. A. S, XVII (1955), s. 271-8; kr§., V. L. MENAGE, Bulettin of the School of Oriental arid African Studies (B. S. O. A. S.), xvnr (1956), s. 181-3. V. L. MENAGE, road, "Devshirme", The Encyclopaedia of Islam, new ed. Leyden ve Londra, 1954. (Bu ansiklopedi aııa­ ğıda §U §ekilde kısaltılmı§tır: Eiıı). B. LEWIS, road. "Arfıs Resmi'', EI~ •. 2. J. H. KRAMERS, road. "Shaildi. al~Islam", Shorter EI.; J. R. Walsh, road. "Fatwa (II)", Eiıı. J, SCHACHT, road. "Abu'l-Su'O.d", EI:ıı. M. MARTMANN, Der Islam, Vill (1918), s. 313-317 (Milli Tetebbü'lar Mecmuası, I (1331/1915), s. 49-112, 305-48'de anonim olarak neşredilen mühim bir yazı serisini mev7 zubahis etmektedir). 1. EBU'S-SU'tJD EFENDi. VE TOPRAK HUKUKU: P. LEMERLE ve P. WITTEK, "Recherches sur I'histoire et le statut des monasteres atlıarites sous la damination Turque", Archives d'Histoire du Droit Orieıi.tal, (kısal­ tılmışı: A. H. D. 0.) m (1948}, s. 411-472 (427-430, 466-468. sayfalar); kr§l. J. SCHACT, Classicisme et declin cnlturel dans l'histoire de l'Islam, Paris 1947, s. 151, DiYANET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKIM 1978 271 OSMANLI Kadılarm DEVLETİNDE ; -". · İSLAM HUKUKU salahiyetlerini tahdid ve bu husustaki Osmanlı meviçin kr§l. E. TYAN, Histoire de l'organisation jndiciaire en pays d'lslam, ikinci baskı, Leyden 1960, s. 353-356; J. SCHACHT, Stndia Islamica, XII (1960), s. 102 vd. ' zuatı P. HORSTER, Znr Anwendnng des İslamisehen Rechts im 16. Jahrhnndert, Stuttgart 1935 (Ebu's-su'üd Efendi'nin bir kısım fetvasının tercüme ve ne§ridir; tatminkar değildir).· G. D. GALABOV ve H. W. DUDA, Die Protokollbücher Kadiamtes Sofia, Münih 1960. des F; SELLE, Prozessrecht des 16. Jahrhnnderts im Osmanisehen Reich, Wiesbaden 1962, (Ebu's-su'O.d Efendi ve diğer ulamanın fetvalarmdan tercümeler). '' 3. J. SCHACHT, Der Islam, XX (1932); s. 211 vd. J. DENY, mad. "Timar", The Encyclopaedia of Islam, Londra ve Leyden 1913-1938. (Bu ansiklopedi a§ağıda, ETI olarak gösterilmi§tir. Bizim Maarif Vekaletinin, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde kurulan bir heyete 1940'da tercüme ettirmeğe ba§lattığı ansiklopedi budur. Tercüme halen devam etmekte, ve "~RKLER" maddesine gelinıni§ bulunınaktadır. Aslı dört cilt olduğu halde ·Türkçesi 12 cilttir ve tamamlanınca da 14 olacaktır. Metin Türkçeye aktarılırken bütün maddeler olduğu gibi tercüme edilmemi§, bilhassa, Türkler ve Osmanlı Devleti ile alakah olanlar yeniden, tafsilatlı ve tatminkar bir §ekilde yazılmı§tır. O kadar ki, Londra ve Leyden'de 1954'den beri ilaveli ikinci baskısı yapılmakta olan asıl ansiklopediye, TürkÇesinde yeniden yazılan bu maddeler cömertçe · iktibas edilmektedirler. Gönül isterdi ki, bunlar gibi İslaml ve İslam Medaniyeti ile ilgili maddeler de yeniden .yazıl­ malıydı. Halbuki, Akide, Allah, Bedir, Din, Emlru'l-mu• minin,. · Endülüs, Eshabü'l-kehf, Eıı'ar1, Fıkıh, Haltfe, · Hilafet, Kur'an, Medine, Mekke, Muhammed, Şeriat, Şeyhülislam,ve benzeri maddeler olduğu gibi tercüme edilip, müste§riklerin yazdıkları ile kalınmıııtır. Sadece "Fıkıh" maddesine F. Köprülü tarafından ilave yapılmı§tır ki, onun İslilm Medaniyeti Taribi, Ankara 1963, adlı W. Bathold ile mü§terek kitabının, 277-320 sayfalarmda tekrar neııredilmi§tir-Mütercim). DiVAN ET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 272 J. SAUVAGET, Introdnction a l'histoire de l'Orient Mnsnlman, ikinci baskı, CI, CAHEN, Paris 1961, s. 198 (Kan1lnnA- meler hakkında ilave kaynaklar vardır). ÖMER LÜTFi BARKAN, Kannnlar, istanbul 1945 (önemli bir mukaddimesi vardır). HALİL İNALCIK, "Osmanlı Hukukuna Giri§: Örfi-Sultant Hukuk ve Fatih'in Kanunları'', Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Xrn/2 (Ankara 1958), s. 102-106. J U. HEYD, Ottoınan Documents on Palestine 1552-1615, Oxford 1960 s 59-61 · E lı? de "DJ· aza (ii)." ve "DJ'urm" mad' • ' • OSMANLI DEVLETiNDE İSLAl'l[ deleri (ceza hukuku hakkında). ,HUKUKU Osmanlıların Seleflerinill Kannnları (Kanünnamelerini"')/ ~ı n krşl. B. LEWIS, Enlietin of the School of Oriental and · ı African Studies, (kısalWışı B. s. o. A. S.), XVI (1954), s. 599; V. MINORSKY, .gös. yer. XVI (1955), s. 449 vd. Halka yapılan ahla.Iı:i telklnler ve muhtesib hakkında: G. JACOB, Der Islam, IX (1919), s. 252 vd. 8.n. mlf., "Türkische Sittimpolizei im 16. Jahrhundert", göst. yer •. XI (1921),, s. 254-259, 4. · OSMANLI DEVLETİNDE SONRAKi: GELİŞMELER: I. MOURADGEA D'OHSSOiN, Tabiean general de PEmpire Ottoman, 3 cild, Paris 1787-1820, 7 cild, 1788-1824 (5 ve 6. ciltler, Mültaka'l-Abhur'a müstenid ve esas huküki. nizama ait malfunatı muhtevidir. G. JASCHKE, "Türkische Gesetzsammlungen'', Die Welt des Islams, N. S. m (1954), s. 225-234 (her devrin bibliyografyası). J. H. KRAMERS, EIı, "Tanzimat" maddesi. D. GATTESCm,. Manuale di diritto publico e privato Ottumano, · Alexandria 1865, (ill. Kısım, 2. Bölüm "Med_eni Hukuk" hakkındadır ve Mecelle'nin · tedvininden evvelki şartları aksettirmektedir). E. SCHMIDT, "Entwickelung und jetzige Verfassung der ordentlichen Gerichte... in der Türkei", Mitteilungen des Seminars für Orientalische Sprachen (kısaltılmışı: 1\I. S. O. S;), I/2 (1898),_ s. 91-123. J. KRCSMARIK, "Beitrage zur Beleuchtung des İslamıtischen Strafrechts, mit Rücksicht auf Theorie und Praxis· in der Türkei", Zeitschrift der Dentsehen 1\Iorgenlandischen Gesellschaft (kısaltılmışı: z. D. 1\I. G.), Lvm (1904)' 's. 61-113 316-362, 51!8-81. · G. BAER, "Tanzimat in Egypt-the penal code", B. S. O. A. S. XXVI (1963), s. 29-49. A. HEIDBORN, Manuel de droit public et administratif l'Empire ıOttoman, I, Vienna ve Leipzig 1908. de HIFZI VELDET, Kanunlaşma Hareketleri ve Tanzimat, İstanbul 1940 (Tanzimat I, s. 139-209'dan ayrı basım; buradaki· öteki makaleler de_ keza mevzu ile alakalıdır). . E. PRITSCH, "Tanfid s. 238-281. al-alıkam", Z. D. l\1. G. XCVID (1944), M. J. L. HARDY, Blood Feuds and the Pa~'ment of Blood 1\'foney in the l\Iiddle East, Leyden 1963, DiYANET DERGiSi CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 . 273 MECELLE VE TERCÜ:MELERİ: OSMANLI DEVLET!NDE . G. ARİSTARCHI BEY, Legislatioii ottomane, cild V ve VI, Constantinople 1881-1888 . . SELİM ffiN RUSTEM BAZ, Şerhiil-Mecelle, Beyrut 1923, Arapçaya yapılan ııerhli bir tercümedir. Arapça daha ba§ka tercüme ve ııerhler vardır. 1SLAM HUKUKU W. E. GRIGSBY, The Medjelle, İngilizce tercüme, Londra 1895, . Sir Charles Tyser ve diğerleri, The Medjelle Translated, Lafko§e 1901. G. YOUNG, Corps de droit ottomaıı. VI, Oxford 1906. C. A. HOOPER, The Civil Law of Palestine · and Trans-Jordan, I, Kudüs 1933, ikinci baskı, Londra 1934; II; Kudüs 1936 (§erh). TETKİKAT: C. SNOUCK HURGRO!NJE (1911), Verspreide Geschriften, IV/2, s. 260-266 (umfuni bakımdan kii.nünlaıımaya dair). J. H. K:RAM:mRS, mad. ''Medjelle", ED. ı. E, BUSSI, 'Alcune Moderne "codificazioni" o "compilazioni" del diritto Musulmano, Orient:e Moderno, XX (1940), s. 251-261. -,...-----'----, 'Introduzione ad una indagine comparativa fra· il cosi detto "codice civile ottomano'' e la compi·lazione privata di Muhammed Qadri Pascha', A. H. D. O., m (1948), s. 473-474. s. s. ONAR, "La codification d'une partie du droit Musulman · dans l'Empire ottoman (Le Medjelle)", Annales de la Faciilte de Droit d'Istanbiil (kısaltılı§l: A. F. D. I., m (1954), s. 90-128. - - - ' - - - - - , "The Majalla", · Law in the Middle East, I, ne§r. M. KHADDURI ·_ve H. LIEBESNY, Washington 1955, s. 292-308. S. D. GOITEIN, Muslim Law in Israel, ll§r, S. D: GOITEIN ve A. BEN. SHEMESH, Kudüs 1957, s. 108-122 (İbranca). ŞER!F DiYANET · DERGISi CİLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKİM 1978 274 AR!F MARDİN, "Some Explanatory N o tes on · the Origins of the 'Mecelle"', Die Wellt des Islams (kısal­ tıl.ı§1: W. L), LI (1961), s. 189-196; 274-279. Laik bir kanun olarak Mecelle'nin maddeleri üzerine. yapılmış bir çok teknik çalı§malar vardır, mesela: CH. CARDAHI,. "La possession en droit ottoman", Revne Critique· de legislation et de juriprudence, XLVI (1926), s. 201-238. - - - - - - - , "Theorie generalle des actions Musulman", Bulletin de la Societe_ de Comparee, LVIII (1929), s. 379-399. en droit Legislation F. M. GOADBY, "The Moslem Law of Civil Delict as m ustrated by the. Mejelle", Journal of Coniparative Law, 1939, s. 62-74. 5. L. OSTROROG, The Angora R-eform, Londra 1927. G. JASCHKE, Der Islam in der Neuen Türkei. Eine rechtsgeshichtliche Untersnchung, Leyden 1951 - W. I. N. S. I/1-2; "Berichtigungen und Nachtrage", göst. yer. II (1952)' s. 278-~87. OSMANLI DEVLETiNDE tsLA:M: HUKUKU - - - - - - - , "Zur .Form der Eheschlie Bung in der Türkei. Eine rechtsvergleichende Untersuchung", W. L N. S. II (1952~, 142-214. s. G. JASCHKE, "Die 'Imam-Ehe' in der Türkei':, W. L N, S. IV (1955), s. 164-201; krşl. göst. yer. VI (1959), s. 139. Annates de la Faculte de Droit d'Istanbul, V/6 (1956): Le Colloqne d'Istanbul (Septembre 1955) (mühim :ıp.a­ kaleleri muhtevidir). G. H. BOUSQUET, "Note sur les reformes de !'Islam albanais" Revne de Etndes Islamiques 1935,, s. 399-410. - - - - - - - , "Un exemple Çle laicisation du droit musulman: le code civil albanais", Introduction a l'etnde dn droit compare... en l'honneur d'Edonard Lambert, II, Paris 1938, s. 643-646. M. BEGOVITCH, De l'evolution. dndroit musulman en YongosIavie, Tez, Cezayir; krşl. G .. H. BOUSQUET, Revne Algerienne, Tnnisienne et Marocaine de Legislıi.tion et de ·Jnrisprndence, (kısaltılışı: R·. A.), 1930, s. 203-206, ve 1932, s. 202-204. M. BEGOVIC, Vakufı u Yugoslaviyi (LeS Waqfs en Jongoslavie) (Fransızca özetiyle beraber), Belgrad 1963. F. BAJRAKTAREVIC, Arehiv Orientalni, m (1931),, s, 503 (Yugoslavyada !slam Hukuku hakkındaki neşriyatm bibliyografyası). Yugoslavyadaki muahhar gi gelişmeler için §llralarda bil· vardır: G. H. BOUSQUET, Revue Algerienne, 1952, s. 14; ve M. BEGOVİC, aynı yer, 1958, s. 12-17. "Statuto della · Communita religiosa islamica nella Republica Federativa Popolare Jugoslava", Oriente Moderno, XLIII (1963), s. 662-674. Ch. N. FRAGISTAS, "Le droit Musulman en Grece", A. F. D. L ill/4 (1954), s. 129-141. Türkistanda !sıam Hukukunun tedricen ilgası hakkın­ da bakınız: A. G. PARK, Bolshevism in Turkestan 191'7-1927, New York 1957, s. 221-237. N ot: Yukardaki makale, Joseph Schacht'ın An Introduction to Islamic' Law, (Oxford 1966), adlı eseriniıi, 89-93 ve 246-248. sayfalarmdan tercüme edilmiştir. · .g~t~~T CiLT: XVII SAYI: 5 EYLÜL EKiM 1978 275