islam Hukuku Araştırmaları Dergisi, Sayı: 4, 2004, s.219-230 MARIE BERNAND (1923-1993) ve FlKlH USÜLÜ iLE iLGiLi ÇALIŞMALARI* Dr. Ali İhsan PAlA** Marie Bernand (1923-1993) and Her Works on lslamic legal Theory (Usul a/-fiqh) " GİRİŞ Kısaca doğubilimcilik demek olan oryantalizm, öteden beri İslam dünyasınm gündeminden hiç dü§memi§tic Oryantalizmin ortaya çıkışı, amacı, yöntemleri vb. pek çok hususlar bir yana, bu işle uğra§an oryantalistlerin genel olarak doğu mcdeniyeti, özelde ise İslam medeniyetinin her alanıyla yakından ilgilendikleri bilinen bir gerçektir. Bu çerçevede İslami disiplinler üzerine yoğun mesai harcamı§lardır. Öteden beri oryantalistler içinde İs­ lam 'ın hukuk yönüyle, yani fıkıhla da ilgilenenlerin sayısı az değildir. Bu alanla ilgilenen oryantalistlerin kimi, İslam hukukunun kaynaklan üzerinde yoğunla§ırken kimisi furu fıkıhla, kimisi de fıkıh usulü ile yakından ilğilen­ mi§lerdir. Bununla birlikte oryantalistlerin bu konuda yeterli çalı§malarının bulunduğu söylenemez. Nitekim ;\·Iarie Bemand bu konuda §öyle demi§tir: "Dünya genelindeki oıyantalistlerin fıkıh usulüne gösterdikleri büyük ilgiye rağmen, bu önemli ilim dalıyla ilgili sistematik ve kapsamlı bir çalı§ına yoktur."' . i\{arie Bemand ve daha çok fıkıh usulü ilc ilgili olan çalı§maları hakkında bilgi vermek istedik. Ancak, yazarın bütün çalışınahırımı ula§mamız, ula§sak bile kısa sürede tamamını değerlendirmemiz mümkün olınadı.~ından, ~'azarın sadece biyo,ğrafisini, yaptı,ğı çalı§malarının özet bir listesini ve nihayet inceleme imkanı bulduğumuz _;fıkıh usulü konularıyla il.~ili- dört malwlcsini kısaca tamtmaya çalışaea,ğız. Kuşkusuz, bir yazarı Bu yazımızda, · Bu yazının hazırlanınasında yardımlarını benden esirgemeyen değerli meslektaşlanın Dr. Osnwn GÜRBÜZ'c, Dr. ~!ehmet Şirin ÇIKAR'a ve Dr. Resul ÖZTClU\.'c teşekkür ederim. ·· Yüzüncü Yıl Üniversitesi ilahiyat Fakültesi İslam Hukuku ı\ıwhilim Dalı. c-mail: (ıl i/ı su n1H tla (!:r!_W ı /zoo. co n ı 1 Berna ml, ~laric, '·[·lmwfi usul al-fiqh Through ü ivlanuscript of al-Öassas'·, Joımwl q( the Alllerican Orienwl Sociecy, 10S no. -ı (l<J85), 623. 220 Dr. Ali ihsan PALA bütün yönleriyle tanıtabilmek ve hakkında daha sağlıklı kanaatıere ulaşmak için onun bütün eserlerini gözden geçirmek gereldidir. Ne var ki, bunu ..: yapn1ah: daha h:apsanılı l~ir çalışınayı gerel{tirdiğinden l)u yazının sınırlarını aşmaktadır. Bununla birlikte· burada verilecek olan bilgiler, olı:uyucunun zihninele ilgili oryantalist hakkında genel bir kanaat oluşturabilir. 1. Marie Bernand Kimdir? ... ı'vlarie Bernand, .1vhsıra yerleşmiş Suriye asıllı .Michel Baladi ve Irak kökenli Pauline Issay:i6 çiftinin en büyük çocuğu olarak 1923 yılında Kahirc'dc doğdu. İlk ve orta öğrenimini Kahire'de tamamladı. 1942 yılında bakalorya (Lise öğreniminden sonra yapılan sınav ölup, bu sınavı başaranların ancak üniversiteye girmeye hak kazandığı bir sistem) diplaması aldı. Fclsefeye duyduğu ilgi onu 1946'da Paris'e götürdü. Sorbonne'da felsefe öğrenimi gördü. 1951 'de yüksek felsefe araştırmaları diploması aldı. Başhıngıçta felsefe öğretmeni olmayı amaçlayan Maric Bemand 1952'de fizik diploması alarak Paris'telı.:i Victor Duı'uy Lisesi'nde öğretmenlik stajı yaptı. Daha sonra J 954 yılında Kahire'ye dönerek 1956'y[ı kadar, Kahire'deki "Hcliopolis Fransız-ı'vlısır Lisesi"nde ve daha önce kendisinin de okuduğu olı:ul olan "Sacre Coeur" kolejinde öğretmen olarak çalıştı. Aynı )11 genç bilim adamı Etiennc Bernanci ile evlendi. Çok sevdiği "Sacre Coeur" kolejinde üç yıl çalıştıktan sonra tekrar Paris/Sorbonne'a giderek her şeye yeniden başlamaya karar verdi. Biınun bir nctieesi olaı·al\ İslam felsefesine ilgi duydu ve onunla meş­ gul olmaya başladı ve 1957-1960 yılları arasında Sorhonne Ünin.!rsitesinde Arapça lisans ö.~renimine devam etti. Maric Bemand ·1963 yılında Sorbonne Üniversitesi 'nde, Prof. Robert Brunschvig danışmanlığında hazırladığı ''I\itftb al-lgma' d'Abu'l-Husayn al-Basri al-.Mu'tazili" adlı bir tezle İslam] Araştırmalar doktoru oldu. 1964 yılında Paris'teki "Ccntre National de la Rechcrche Scientifique (CNRS)/ Bilimsel Araştırma Ulusal i\lerkczi"nde Araştırma Ataşesi, 1970'de de Araştırma Görevlisi olarak çalıştı. İslam araş­ tırmaları konusundaki çalışmalarını sürdüren .iviarie Bernand, 1977 yılında önce Prof. Robert Brunschvig daha sonra da Prof. Rogcr Arnaldez danışınan­ lığında hazırladığı ''L'epistemologie .Mu'tezilite <.l'apres le .Mugni XII du qadl Abd al-Öabbar" adlı teziyle edebiyat ve insanbilimleri alanında devlet doktoru unvanmı aldı. Yazarın bu her iki tezi de monografik eserler olara!\ yayım••• .Maric Berııaııd'ın hayatma ilişkin bilgiler ile çalışnwlarının, tespit edemediğimiz eksik kalan lmmıılanıw dair bilgiler, Efinı A. Rezvan tanıfmdan 1994 yılında Peterburgsli.oe Vostolwvedenie adlı bültende yayımlıınan malurleden temin edilmiştir. Bu vesileyle, makaleyi bana .~öııderıııc sözü vererek nezaket gösteren. Prof. Dr. Efim A. Rczv:ııı'a, babasının yurtdışında olması dolayısıyla ııııılwleyi hizzat gönderme zahmetine katianan kızı M:ırymıı 'a ve nihayet Rusça yazılmış olan makaleyi Türilçe'ye çevirme lütfunda bulunaıı Üniversitelllizin Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili Böliiınü öğretim üyesi Prof. Dr. Sülcyın:ın KAYIPOV'a ayrı ayrı teşekkür etmeyi yerine getirilmesi gcrelı:cn bir vefa borcu ol:ınık kabul ediyorum. Marie Bemand (1923-1993) ve Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları 221 hınmı§tır. Yazar, 1981 CNRS'nin araştırma direktörlüğüne yılında Cl\TJ.lS'nin araştırma getirildi. hocalığına, 1984'de ise Ivfarie Bemand İslami ilimlcrle ilgili çalışınalarına devam ederek, İslam ve hukulm tarihine ait önemli kaynaldaı-ın metinlerini edisyon-kritik/tahlük yaparak çevirdi ve yayımladı. Böylece kendi alanında tanı­ narak üne kavuşmuştur. İslam hukukuyla ilgili kavramlar olan '·Iğma'/icma"', "Qiyas/kıyas" ve "?vfu'amahıt/muamelat" maddelerini İslam Ansiklopedisi'nin ikinci baskısı için yazdı. .Anıbica, Stlldia Islamica gibi dergilerde makaleleri yayımlandı. kelamı/teolojisi .Maric Bemand en verimli çağında Fransız kanunlan gereği 65 yaşını için 1984'de getirildiği CNRS direktörlüğündcn I 988 yılında emeldiye ayrıldı. Ancak bilimsel araştırmalarını aktif olarak sürdürdü. Ağus­ tos 1994'de Rusya'nın Saint Petersburg kentinde düzenlenmesi planlanan "X\1I. Arap ve İslam Araştırmacıları Avrupa Konseyi Kongresi''ne katılacak­ lar "arasında yer alan Marie Bcrnand, uzun zamandan beri gezip ğörmeyi arzu ettiği bu kente, bir vesileyle tam bir yıl önceden gelmiş, kentin önemli yerlerinden olan Şarkiyat Enstitüsünü, Müzeyi. ziyaret etmiş ve bale izledi. Bernand, 16 Haziran 1993'de seyahat için geldiği işte bu kentte 70 yaşında hayata veda etti. Cenazesi Fransa'ya götürölerek evine yakın sayılabilecek ·"Ivfonrougc" semtincieki mezarlığa defnedildi. Kırk yıl önce eşiyle nikahını '!uyan papaz bu kez onun için dua etmişti. doldurduğu Çağdaş Rus oryantalistlerden Rezvan Efim onun için şunları söylüyor: "Bir kitapta okumu§tum; her insan hayatının belli bir döneminin özelliğini taşır. Nice ğenç ihtiyarlar ve nice ihtiyar gençler vnrdır . .:\Jarie her zaman ,gençti. O, yonılınnyan bir seyyah ve meraldı bir nra§tırmacıydı. Paris'teh:i hnyranlık uyandımcak derecede misafirperver olan evinin, misafire en iyi hizmet edieisiydi. Maric,. onlarca arkada§ının ve ıneslektaşınm zihinlt:rinde hep böyle kalacak ve böyle anılacak. "2 2. Marie Bemand'ın Eserleri A- Kitapları I. L'Aocord Unanime de la Coınmunaute Comme Fonelement des Statuts. Legaux de !'Islam, d'apres Abu al-I-Iusayn al-Basri, ıhucles Musıilınancs, 11. Paris: .J. Vrin,l970. 2. Le probleme de la connaissance d'apres le Mugni dıı Abd al-Gcıbbc1r, Algicrs: Societc Nationalc d'Edition et de Diffusion, 1 ~82. 2 Rczı:an, s. ô46. 222 Dr. Ali ihsan PALA B- Yaptığı Edisyon-Kritikler/Tahkikler ve Çeviriler .... ı. "Des criteres de la ccrtitude: un opuscule de Hasan ibn Sahl sur la crcdibilite du dire transmis par un grand nombre," Joıınıal /ı.siatiqııe 257 (1969): 95-138. 2. "Le Kitab al-radd 'ala-bida' d'Abü Muti' Makhül al-Nasafi," i\nnales Institut Français d'Archeologie Orientale du Caire. 16 (1980): 39-126. Islcımologiques, 3. "Le Mukhtasar fi bayan al-i'tiqad de Yahya b. Abi Bakr al-Hanafi," Annates Islamologiques, Institut Français d' Archeologie, Orientale du Caire. 18 (1 982): 1-33. 4. Le MugnT d 'al-Mutawwalf (m. 4781I 085), Suplement aux Annafes Jslamologiques, Cahier no. 7. Cairo: Instit]jt Fraı:çais d'Archeologic Oricntalc, 1986. 5. La Profession de foi d'Abii Jslıaq al-STrazT, Siıplement aux Annedes Cahier no. ll. Cairo: Institut Français d'Archeologie Orientale, 1987. . Jslamologiqııes, 6. Kitab fihi ma'rifat al-huğağ al-sar'iyya d'Abü'l-Yusr Muhammad b. Muhammad al-Pazdawi (m. 493/1099), 2003. C- Makaleleri et 1. "L'iğma', eritere de valielite juridique", Norınes \faleıırs elem-" {'Islam contempontin, adlı kitapta. Editör: Jean-Paul Chamay, 68-79. Paris: Payot, 1966. 2. "Nouvclles remarques sur l'iğma' chez le qadi 'Abd al-Gabbar", .Ambica, 19 (1971): 78-85. 3. "L'iğma'chez 'Abd al-Gabbar et objection d'an-Nazzam", Stuclia Jslwnica, 30 (1972):27-38. 4. "La notion de 'ilin chcz !es premiers .Mu'tazilites", Stlldia lslamica, 36 (1972): 23-45. 5. "La notian de 'ilm chez les premiers Mu'tazilites (suite)", . Stmlicı Jslamiccı, 37 (1973): 27-56. 6. "Le savoir entre la volonte et la spontaneite selan an-Nazzam et alGahiz", Stııclia Islamica, 39 (1973): 27-57. 7. "Perspectives de recherches suggerecs par la doctrine de la, connaissance chez les .Mu'tazilite", Hommages c't Serge Sawıeron, adı! eserde. Vol. 2, Egypte Post Pharaonique, 259-68, Cai ro, Institut Français d'Archeologie Orientale, 1979. Marie Bemand (1923-1993) ve Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları 223 8. "La critique de la no tion de nature (tab') par le ka Him", 51 (1980): 59-105. Stıulia Islcımica, 9. "Manuscrits inedits d'usiil al-din et d'usül al-fiqlı", Anıbica, 29, (1983): 215-20. 10. "Un ouvrage de kalarn as'arite attribue a un contemporain d'alÖuwayni", Jslamic Tlıeologv and Philosophy: Studies in Honoıır of Gem-ge Hoıırani, adlı eserde. 54-62, Albany, State University of New York Pres, 1984. ll. "Le methode d'exegese. coranique de 'Abd al-Gabbar a travers son Melanges de l'Universite Saint-Joseplı, SO (1984): 87-100. Mutasabilı", 12. "Hanafı usül al-fiqlı Through a Manuscript of al-Gassas", Journal of the American Oriental Society, 105 no. 4 (1985): 623-35 . .,. 13. "Controverses medievals sur le dalfl 269-94. al-klıitab'', Arabica, 33 (1986): 14. "Actualisation de la science du kalarn ct des usiil al:fiqh", D~fi c'tlu Philosophie, adlı eserde, 1~7-60, Tunis, Vniversite de Tunis, Centrc d'lhudcs ct de ,Recherches Economiques et Sociales, 1989. 15. "Le probclm de l'asbah ou les implication ontologiques de la rcgle juridicocrcligieuse",J\mbica, 37 (1990): 151-72. 16. "Al-Ghazall artisan de la fusion des systemes de pensee", Asiatique, 278 (1990): 223-51. Joıımal 17. "Les usül al-jiqlı de 1'epoque · classique: Status Quastionis", .Arabica, 39 (1992): 273-86. . 18. Articles "Iğnıa"', "Qiyas", "Mu 'ama!at", In Encyclopaedia of Islam, New Edi tion, Lcidcn, E. J. Brill, 1960. 19. "Al-bayan selon les usiiliyyiin, Ambica, 62 (1995): 145-60. (Bu makale yazarın ölümünden sonra yayımlanmıştır.) 20. "La gnose Islamques ou la nostalgie d'une connaissance salvatrice", Heresis, Centre Rene Nelli (Carcassonnc)'de sempozyum tebliğ­ leri, 3/8/1991 (Bu çalışma, yazar hayatta iken henüz yayıınlanmamış olmakla birlikte, daha sonra yayımlanıp yayımlanmadığını tespit edemedik). 21. Bernand, .Maric and Jan Pe ters, ed.: Mağmu 'fi 'l-mulzft bi. 't-tak/if of fbn Mattawaylı, Vol. J. (Bu çalışına da bir önceki gibi, yazar hayatta iken henüz yayımlanmamış olmakla birlikte, daha sonra yayımlanıp yayımlanma­ dığını tespit edemedik.) 224 Dr. Ali ihsan PALA 22. Bcmand, lviarie and P. Thillet, "De ce qu'il existe des substances incorporellcs, from al-Kindf's Rasa'il", Al- Kindf, Cinq Epitres, adlı eserde 8791, Paris, Editions du CNRS, 1976. D- Meslektaşlarına Yaptığı Katkılar 1. .Massignon, L. La Passian de Hallaj, martyr edition (Paris, 1975). 2. Collaboration a Diğer l'Ouonıasticon riıistyque de !'Islam, new Arabicum (1 985). yandan, gerek batılı ve gerekse Iviüslüınan bilim adamlan tarabu çalışmalarına pek çok atıt1ar yapılmıştır:1 fından yazarın 3. Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları Maric Bemand'ın gerek biyografisinden ve gerekse bibliyografyasından anlaşılacağı gibi, İslami disiplinler içinde daha çok kelam ve fıkıh usulü komıları üzerinde çalıştığı görülmektedir. Onun çalışınalarına ilişkin yukanda verilen listeye bakıldığında, fıkıh .usulü ile ilgili çalışmalannın bazılarının doğrudan, bazılannın da dalaylı olarak bu iliınle alalwlı olduğu ve aynı zamanda Mutezilc üzerinde yoğunlaştığı anlaşılacaktır ..Mutczile üzerine yaptığı çalışmaları da usul-ü fıkhm konularından icmil' ağırlıklıdır. Biz burada Bemand'ın sadece fıkıh usulü ile ilgili çalışınalarını zikrederek, onlardai1 ulaşaınadıklanmızı, başlıklarından yararlanmak suretiyle birkaç cümle ile, ulaşabildi·ğiıniz dört makalesini ise ana hatlarıyla tanıtıp dcğerlendirıneğe çalışacağız. Yazarın usulle ilgili çalişmalarını şöyle sıralayabiliriz: 1. L'.·\ccord L'nanime de la Commwıaııte Comme Fonelement cles Statuts Legaıı.x de l'lslam, d'cipres Abıı al-H11.<>ayn al-Basri. Bu kitap, başlı­ ğmdan anlaşıldığı kadarıyla "İslam hukuk luiynaklarından biri olaralı. ümmetin ittifakmı yani icmil"' k~musunu incelemektedir. 2. "Controverses medievals sur le dalli al-klıitab". Bu makalede, fıkıh usulü· terıninolojisinde "metl1umu'l-muhalif" olarak da ifade edilen "delilu'lhitftb"4 konusu üzerindeki tartışmalarm incelendiği anlaşılmaktadır. .1 Rezvan, s. 649-ôŞO. -ı Dclilu'l-hitah: "Hükümdeki bir kaydın (vasfın) bulunmamasından ·dolııyı, nıantfıkun bi hi n (hükmü lafzen açıklanan) hükmünün meskfıt :ın h' da (hükmü l~ıfzen açıldan­ mamış) bulunmaınasıdır." Diğer bir ifadeyle, h aldonda bir şey söyleıımemiş meseleni n hükmünün, bazı kayıtlar veya vasdiardan dolayı, hükmü açıkinnan ınesclenin zıttı biçiminde anlıışılmasıdır. (Bk. Zerlwşi, Bedruddin ~,Iuhammed b. Bahildır, el-Balını'l­ Mıılızt, Thre. ve ivlür: Ömer Süleyman el-Aşkar-Muhammed Süleyman cl-Aşlwr- Abdusset- Marie Bemand (1923-1993) ve Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları 225 ve 3. "Manuscrits inedits d'usül al-din et d'usül al-fiqlı". Bu makalenin kelam usulü ile ilgili yazma eserler hakkında olduğu anlaşılmaktadır. fıkıh 4. "Actualisation de fa science du kalanı et des usül al-fiqlı". Kelmn ve fıkıh usulü ilimlerinin güncelleştirilmesi konusunu işlemektedir. Fıkıh usulü il-. minin yenilenmesi meselesi İslam dünyasında da tartışılan bir konudur. Özellilde metodoloji arayışlan bağlamında bu konu üzerinde bir hayli durulmaktadır. 5 5. "Le probelm de l'asbah ou les implication ontologiques de la regle "Eşbeh" problemi ya da dini-hukuki kuralın ontolojik juıidico-religieuse". içeriği.(' 6. Kil ab filıi ma 'rifat al-!ıuğağ al-sar 'iyya d 'Abü '!- Yusr Mulıammad b. al-Pazdawf (ö. 493/1 099). Bu çalışma, meşhur Hanefi usul bilgini Fahnı'l-İslam gbu'I-'Usr el-Pczdevl (482/1089)'nin kardeşi Ebu'l-Yusr eiPc_fdevl'nin, usul-ü fılı:ha dair olan Ma'rffetıı'l-Huceci'ş-Şer'b:ve adlı li:itabının tahldlünden ibarettir. Eric Chaumont ile birlikte tahlük ettiği bu kitap ölümünden sonra Mısır'daki "Institut français d'archeologie orientale du Cairc" tarafından 2003 yılında basılmıştır. Kitabın kendisine henüz ulaşamadığımız için hakkında fazla bir bilgi edinemedik Maric Bemand'ın bir malwlesinde verdiği bilgiye göre, Pezdevi bu kitabına bazı temel kavramları tanıtınakla başlamıştır. Usul, fıkıh, illet, burhfın vb. kavramlar bunlardan bir kaçıdıı-. 7 Yine yazarın belirttiğine göre, Ebu '1-Yusr cl-Pezdevl'nin kitabını yazarken Cassas'tan büyük ölçüde yararlandığı anlaşılıyor. Kendisine kıyas edilecek asılların Kitap, Sünnet, İcma'dan ibaret olduğu şcklindeh:i sıralaması buna bir örnektir. ı; Ancak Cassas .dördüncü bir asıl daha zikretmektcdir ki o .da, her ne kadar ihtilatlı olsa da- kıyas yoluyla sabit olan bir hüküındür.' Yani böyle bir hükme başka bir mesele kıyas edilebilir. Aslıııda Cassfıs sadece Ebu'l-Yusr'ü değil, kendinden sonraki Hanefi usul bilginleri olan Debüsl (Tah't.:tmu'l-Edille), Fahru 'I-İslam el-Pezdevi: (I\cn.<Jıc'l- Vusı/l) ve Sera h si (Usıll) 'ye de içerik ve sistematik b[ikınıdan etki etmiştir. 10 Kitabı ya~rımlayan "Institut français d'archeologic orientale du Caire"'nin internet sitesinde kitabın taıiıtımıyla ilgili yer alan losa notta ise, eserin müellifi hakl;;ında bazı Mu/ıammad 1 tfır Ebfı Gudde, Vezfıretu'IcEvkfıf ve'ş-Şu'fıni'I-İslilnıiyye, Kuveyt, 2. bs., 1992, IV/13.; Awr, Fahrettin, Fılulı Usıllü, ~JÜİF Vakfı Yay., 2. bs., İstanbul, 1992, s. 229-236). -' İsianı dünyasında "fıkıh usulü ilminin yenilenmesi tartışınaları üzerine" kapsamlı bir çalışına tarafımızdan yapılmaktadır. konusunun ictihatta hata-isabet meselesi olduğ,unu tahmin ediyoruz. Bernand, "Hanafi Usfıl..'", s. 625. H Bernand, "Hanafi Usfıl..", s. 625; Krş: Cassfıs, Ebu Bckr, Ahmed b. Ali, d-F'ıısı1lfi'l-Usı11. Thk: Uceyl Cfısiın en-Ncşeml, Vezfırctu'I-Evlifıf ve'ş-Şufıni'l-İsli\miyye, Kuvcyt, 2. bs., 1994, IV/127 . 1 •-' Cassi\s, IV/127. 11 !1 Koca, Ferhat, ''Usulu'I-Fıkh (ci-Fusul fi'I-Usfıl) Ebu Bch, Ahmed b. Ali ci-Cassns··. :\lur(tc, Yıl: 2, Sayı: 3, 2003, s. 339. 1 ' 7 ~laluılanenin 226 Dr. Ali ihsan PALA bilgilere yer verilmiştir. Söz gelimi Ebu'l-Yusı·, ehl-i rey olnrak Hanef!~daturldl mezhebine mensubiyctinin yanı sıra, :Maveraunnehir'de döneminin • I Ianefi uleması arasında büyük itihannın olduğu ifade edilmektedir. Ancak, onun büyü!:; kardeşi Fahnı 'I-İslam Pc zelevi ilc aynı profilc sahip olmasına rağmen şöhrctinin bü)iik kardeşinin gölgesinde kaldığına işaret edilmektcdir ki bu dikkat çekici bir tespittir. Diğer yandan bu notta, ınüellifin kitabı, çağının özgün escrlerinden biri olarak değerlendirilmektc ve çağdaş araş­ tırmacılar açısından büyük faydası olacağından bahisle okunınası tavsiye edilmektedir. Söz konusu kitabı bizzat inceleme fırsatımız henüz olmadı. Ancak, daha çok kelamcrlığı ile öne çıkmış olan I~bu'l-Yusr, fıkıh usulü konusunda da yetkin bir kimliğe sahiptir. Bu sebeple onun usul konulanndaki görüşlerine literatürele zaman zaman atıflar yapıldığını biliyoruz. Onun görüşlerine sİk sık haşvuranlardan birisi Abdulaziz el-Buhar! (ö. 730/1330) 'dir. ı ı Onun usul lwnularındaki görüşlerine ancak ikinci derece l\aynaklardan vakıf olabiliyonız. Bu bakımdan onun söz konusu eserinin tahkikli olarak basılmış olması gerçekten önemlidir. miz 7. "I/~iJnw', eritere de valielite juridique". İsminden tespit edebildiği­ bu mali:alcde, icma, hukuk! geçerliliğin kriteri olarak ele alı­ lwdarıyla nıp incelenmiştir. 8. "L'i,ğma' chez 'Abd al-Gabbm· et objection d'an-Nazzam". Bu makalede yazarın, Mutezile'nin önde gelen alimlerinden Kadı ı\bdulccbbar'a göre "icma" konusunu, yine .MutezHe'nin önemli te~ıisyenlerinden olan İbrahim cn-l\'azzam 'ın konuyla ilgili karşı görüşleri bağlamında ele aldığı anlaşılmaktadır. ' 9. "Nouvelles remarques sur 1' igma' ch ez i e qiidl 'Abd al-Gabbiir". Yazarın bu makalesi bir önceki makalenin bir devamı sayılabilir. Bunu yazarın, bu makalesinele bir önceki makaleye yaptığı atıftan anlaınaktayız. 12 .lviarie Bemand bu yazısında, 1vfutezilenin icma konusundaki görüşle­ riyle ilgili diğer çalışmularımn bir uzantısı olarak, .Mutczili bilginlerinin icma'ı temellendirmclcrine ilişkin tespitler yapn:aktadır. Bu bağlaında başta Kadı Abdulcebbar olmak üzere . .Mutezile alimlerinin haberler konusundaki 11 l~bu'I-Yusr cl-Pczdevl'nin usul görüşlerine yapılan bazı atıf örnekleri için lık. A. Buhılıi, Thk ?vluhmnmed cl-ı\lu't~ısııııhilhılı, Dfını'l-Kitılbi'l-ı\rabl, Beynıt, 2. bs., 1\e§.fıt'l-Esrar. .. 1CJCJ4. [j 1HJ .; Zcrkeşl, el-l3alırı:.'l·Mıt!ıic, IV/!)0 . 12 Bernand, Noıı·ı-el/es remarques sur l'(l!ma· clıe.':. le qmli 'A/)(l al-Ga/J!Jar, r\rahiea, 19. (1LJ72), p. 78.; İ3u malwlcde yazar, konu ile ilgili ııl;ıştığı yeni tespitleri zikretınehrcdir. Beş s:ıyfalıl1 olan bu makalenin sonuna yazar. gbu'I-Hüscyn cl-Basrl'nin d-Mıı'temed adlı çcvirisin:.lcki bazı lı:ıtdarın t:ıshilıinc ili.~kin bir yanlış-doğru cctvcli cldcıniştir. Söz 1\onusu h:ıtnbr:, c!-Mu:tem-::d'in Muhanıınccl Hamidullalı tarafından yapı· lan t:ı!ıkildi neşrini .(\ördük~·-·n sonra tespit etmiş ve düzcltım::leri bu çerçevede yapmıştır. kitabının Fransızca Marie Bemand (1923-1993) ve Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları 227 perspektit1eri üzerinde durmaktadır.U Özellikle Hz. Peygamber'in (s.a.s.): "Ümmetim dalalet üzerinde birleşmez" hadisinin mütevatir-ilhftd bağlamında irdelendiği anlaşılmaktadır. 1Vlutezilenin birkaç yönden varid olan fihad haberlerin bir bütün halinde mütevatir derecesini haiz olabileceği yönündeki görüşlerine dikkat çekmiştir. Bemand bunu şöyle ifade ediyor: "Aynı gerçeğin farklı biçimlerde ifade edilişi, bu hadise (ümmetim ... ) tevatür değeri kazandırıyor. Burada Gazall'nin "manevi tevatür" düşüncesini de ilave etmek gerekiyor. " 1 ~ 10. "Ilanqfi Hsul al:fiqh Through a .\lanuscript of al-Gassas". Fıkıh usulü konusunda Şafi'l'nin Hiselle'sinden sonnı bugün için bize ulaşmış olan en eski eser Hanefi hukukçulanndan Ebfı Bekr el-Cassils'ın el-Fıısıilfi'l-Csıll adlı kitabıdır. İşte yazar bu makalesinde, o zaman henüz basılmamış olan bu kitabı temel alarak Hanefi Mezhebinin fıkıh usulü perspektifini ele almaktadır. ıs Cassfts'ın fıkıh usulü ile ilgili bu eserinin bir anlamda tanıtımı daH' olm~ bu makalede yazar, Cassus'ın hukuk teorisini temellendirınede akll araştırma ve delillerin önemine (hucecu'l-'ukı1l) 17 vurgu yapmasına dikkat çekmekte ve bu yaldaşımın Cassas tarafından tespit edilmiş olduğunu, bilahare de lvlutezile usul öncüleri tarafından bir metodoloji olarak geliştiı-ildi­ ğini söylemektedir. 1 ıı Yazar, Cassils'ın söz konusu eserini içerik sırasına göre tanıtmakta \'e zaman zaman onun ilgili konularda öne çıkan görüşlerinden bahsetmektedir. Söz gelimi tahsis, luyas, delllu'l-hitab, beyan, istihsan vb. konular bunlardan bazılarıdır. Bu konulara temas ederl{en. zaman zaman Basri, Cüvcynl, Arnidi gibi usulcülerin görüşleriyle mukayescler de yapmaktadır. Nihayet yazar, Cassas'ın bu kitabının aldın sistematik lwnumlandınl­ ması bakımından yeni bir aşama olduğunu söyleyerek makalesini bitirnıck­ tedir. ll. "Les ıısul al:fiqh de l'cpoque classiquc: Status Quastionis". Klasik usulü ilmini dcğerlcndirdiği bu makalesinde yazar, yazısının başında, İslam hukukunu güncclleştirmenin ancak, klasik dönemin iyi analiz edilmesiyle mümkün olabileceğini söyler.ı 9 Bu bağlamda klasik dönemin fıkıh usulü konusunda yapılan en önemli çalışması olarak yukanda bahsi çağda fıkıh ı.ı Bu lwnudn yapılmış bir çalışma için bk. Ilansu, Hüseyin, Mıı'te;:;ile'nin Hmlis Anlayışı (Yııyımlanmamış dok~onı tezi), Anlwra Ün. Sos. Bil. gns., Ankanı, 2002, s. 96-157. H 15 Bernand, Noııvelles, s. 79. ı'vhıluılenin yazıldığı zaman bu kitap henüz basılımımış olduğundan yazar, kitabın yıızıııa nüshasını kullanmıştır. ır. Bu kitabm Türkiye·de yapılmış bir tanıtımı için bii. Koca, "üsfilu'I-Fıkh (ci-Fusfil fi'lUsfil), s. 337-345. ı; Cassils, aklın delil olamayacağını söyleyenierin bu iddialarının sadece sözde lwlacağını, zira böyle bir kimsenin bu iddiayı ispat için aldı kullanmak zunında olacağını, aldın delil olınasıııııı kanıtı olarak sunar. Bk. Cassils, Ill/369. 1 ~ Bcrnand, "Haııafi UsCıl...", s. 625. 1 '' Bcrnand, "Les usül al-fıqh de l'epoque classique: Status Quastionis", Ambica, J9 (1992): p. 273. 228 Dr. Ali ihsan PALA . " geçen C<tssas'ın eserine atıfta bulunur. Bu eseri nitelendirirken, onun, İs· him 'ın ilk dönemlerinde ortaya konan çeşitli disiplinlerin temel verilerinin gelişiminin kendisinde somutlaştığı disiplinler üstü bir çalışma olduğunu ifade etmektedir. 20 Ayrıca bu eserin 'Uceyl Casim en-Neşem! tarafından yapı­ lan tahkikinden bahsederek burada da kitabın içeriğini kısaca tanıtır. lvlarie Bernand, fıkıh usulü ilminin özgün olması kadar, onun aynı zamanda, hem kaynağın aslı hem de delillendirilmesi olarak fıkhın teorik açı­ dan temeliendirilmesi ni de teşkil ettiğini söylemektedir. 21 Bu çalışmada yazar, Ebfı Ya'la (ö. 458/1066), Cüveyn! (ö. 478/1085), Bacl (ö. 474/1081), İbn Berhfm (ö. 518/1124), Razi (ö. 606/1209), Şirazl (ö. 476/1083), Şi'! usul bilgini Seyyid lviurtaza (ö. 355/965), Mu'tezili Ebu'l-Hüseyn el-Basri (ö. 436/1 044) gibi usul alimlerinin eserlerini zikreder ve zaman zaman karşı­ laştırmalar yapar. Diğer yandan Maliki usulcü Ebu'I-Velid el-Baci'nin fıkıh usulünü Bağdat eş'arilerine, Hanbeli usulcülerinin de .lviutezilc bilginlerine borçlu olduklarını söyler. Yazar bunu destekleyici bir gerekçe olarak, Ebf:ı Ya'lfı'nın Hanefi bir ailede doğmuş olmasını gösterir. 22 Ona göre Hanefiler Mutezilf görüşleri paylaşmaktadırlar. Cassas'ı buna örnek verir. 2•1 Yani onun Mutczili fikirleri benimsediğini kastetmektedir. Ne var ki, Cassas üzerine doktora çalışması yapmış olan Mevlüt Güngör C<tssfıs'ın mutezili olduğu düşüncesine karşı çıkmaktadır. Güngör Cassas'ın sadece iki konuda lviutezile'nin görüşleriyle paralellik <trz eden kanaate sahip olduğunu ifade etmektedir. Bunlardan biri, sihrin gerçekliğinin olmadığı, diğeri ise rü'yetullah mcselesidir. 2 ~ Dolayısıyla buradan hareketle Cassas için lviutezilldir demek isabetli değildir. Güngör bu nispetin, İbnu'l-Murteza'nın Tabahc1tıı'l­ Mıı'tezile adlı kitapta Cassas'ı da zikretınesinden kaynaklandığını belirtmektedir.25 Güngör'ün verdiği bilgiye göre söz konusu eserde İmam Şafi'i, İmam .\Iuhammed, İmam Züfer gibi alimler de .Mutczile fakihleri arasında zikredilmiştir.2r' Biz de .tviarie Bemand'ın bu kanaatinin isabetli olmadığını düşü­ nüyoruz, Zira, Cassas'ın isminin Mutezile tabakatında geçmesi onun .Mutezili' olduğuna delalet etmez. 17 Dolayısıyla bu biı- geneHemedir ve genellemelerden lwçınmak gerekir. Maric Bemand usul literatürüne ilişkin yaptığı değerlendirmelerden sonra, yenilenme ve yeniden doğuş aşamasını geçmek için, çağdaş lviüslü"Les usül al-fıqh de ... ", p. 276. ··Les usül al-fiqh de ... ", p. 277. · 22 Bu konudn geniş bilgi için bk. Koen, Ferhat, İslam Hıılwl~ Tarilıindc Selefi Söylem: Ilanbeli Mer;/ıebi, Anknra Okulu Yay., Anknra, 2002, s. 121-126, 236-247.; Özmen, Rnmazan, Ilanbeli Medıe!Ji Fıhılı Usulciileıinin Hmlis/Siimıcc MctodoloJisi, (Yayımlanınaınış doktora tezi), Ankara Ünv. Sos. Bil. En st., Ankara, 2004, s. 1-18. 2 .ı Berna.nd, "Les usül al-fıqh de ... •·, p. 278. 2 ~ Güngör, ~.fevlüt, Cass(u; 'i:C Alılu1mu'l-J(ur'(m'ı, g!if Matbaası, Ankara, 1989, s. 28. 2 • " Güngör, s. 32. 2 '' Güngör, s. 32. 27 Güngör, s. 33. 2 " 21 Berııaııd, Bcrnaııd, Marie Bemand (1923-1993) ve Fıkıh Usulü ile ilgili Çalışmaları 229 'ınan aydınlar Ali Abdurrftzık, son zamanlarda :Muhammed Said Aşmflvi, Pa- kistan'da Kemal Fan1ki, Fazlurrahman ve başkalarının çizdiği yolu takip etmenin kaçınılmaz olduğunu söylemektedir. Ona göre ancak bu şartla, İslam fıkıh-hukul\ mecmuasının (literatürünün) güncelleştirilmesi ve- zihinleri, İslam düşüncesinin hazırladığı dönemin metinlerinin dah::ı doğru ve daha net olarak tanınması mümkün olacaktır. Kanaatimizce yazarın bu yaklaşımı, günümüz İslam düşüncesi arayışları açısından modernist bir söylemi deyimlemektedir. Ne var ki, Ali Abdurdizık ile Fazlurrahman'ın yaklaşımla­ rının her konuda aynı kefeye konulması kanaatiınizce isabetli gözükmemektedİr. 12. "Al-bayan sel on les ıısulij~Vin". Fıkıh usulünün en önemli konulabiri olan beyan konusunu usul bilginlerinin görüşleri ışığında incelediği bu makalesine yazar, beyanın kavramsal alanından bahsederek başlar. Gerek JUim Rezvan'ın verdiği bilgiden ve gerekse makalenin en sonunda yazatı-n eşi Etienne Bemand tarafından düşülen dipnot hilgisinden 28 anlaşılı­ yor ki bu makale yazann ölümünden sonra yayımlanmıştır. Nitekim Rezvan, yazar öldüğü sırada makalenin masasının üzerinde müsvedde halde kaldığını ve hem bu makalenin hem de tahkik ettiği Pezdev1'nin J(itttlm Ma'rifeii'lhııcec'inin yayımlanacağından bahsetıneli:tedir. 2 <J Bu makale ilc ilgili olarak Rezvan şöyle diyor: "iVlarie ölmcseydi bu makaledeki görüı_:ılcrini bizimle paylaı_:ıacaktı. B~ malmle Maric'nin yazmayı planladığı "Usfıl-ü Fıkıh" kitabı projesinin bir parçasıydı. Ama ne yazık ki bu artık asla taınamhınamaya­ eak"·10 rından Bemand'ın bu makalede özetle üzerinde durduğu husus, beyakonusundaki belirsizlikler, Şfıfi'l'nin yaptığı beyan tanımı ve kı­ sımları, C<Lssas'ın bu tanıını eleştirınesi ve Cassfts'ın kendi eserinde zikrettiği beyan vasıtaları, Cüveynl'nin beyana ilişkin taksimatı gibi hususlardır. Bununla birlikte yazar, genel olarak usulcülerin, özelde ise konuyu sistematik olarak ele alan Handilerin beyan çeşitlerinden bahsetınemiı_:ıtir. Bu yönüyle yazı bayan konusunda yeterli bilgi içermemektedir:11 Marie nın tanıını Bernand, ·~Bayan ... ", s. 160'de 33 nolu dipnot. Rezvan, s. 645. 10 • Rezvan, s. 645-646 . .ıı Yüksek lisans tezimizele beyan lwnusunu çalışmış olmamız hıısebiylc biz, bu nwkaleyi müstakil olara!\ ayrı bir yazıda değerlendirmek istedik. Bu sebeple buradıı, mııl\aleyi tıınıtıcı mahiyette verdiğimiz genel malumatla yetinmel< istiyoruz. 1 H 19 230 Dr. Ali ihsan PALA Sonuç ., Oryantalizm ve oryantalistler hakkında İshi.m dünyasında bugüne kadar pek çok kitaplar, makaleler yazıldı, tebliğler sunuldu. Bu çalışmalarda zaman zaman oryantalistler yerildi, zaman zaman da övüldü. Bazen de orta yol izlenerek objektif olunmaya çalışıldı. Bütün bu değerlendirmelerde haklı yönler bulunabileceği gibi hatalı yönler de bulunabilir. Ancak şunu ifade etmek ge_rekir ki, doğru olan, meselelere objektif bakmak ve bu çerçevede her hak sahibine hakkını teslim etmektir. Bilimsel objektiflik de zaten bunu gerektirir. Çünkü bir bilim adamının, bilimsel incelemelerinde elde ettiği bulgular onu, arzu etmediği, sevmediği neticelere götürebilir. Bu durumda gerçeği olduğu gibi söylemesi gerekir. Müslüman olmadığı halde İslami ilimlerle -her ne amaçla olursa olsun- uğraşan oryantalistler içerisinde de gerçe,~i bütün çıplaldığıyla söyleyenler olabildiği gibi, çeşitli saiklerlc saklayanlar, hatta çalışmalarını İslam'a ve onun tesis ettiği medeniyete saidırma aracı olarak kullananlar da vardır. Bu 1 yazıınızda tanıtmaya çalıştığımız bayan · oryantalist .1vlaric söyleyebiliriz. Onun, inceleme imkanı bulduğumuz dört makalesinden edindiğimiz izlenime göre, özgün sayılabilecek bir tespit yapmamıştır. Yaptıkları ise daha çok durum tespitinden ibaret gibi gözüküyor. Ancak onun tespitlerinde öne çıkan şey, İslam medeniyetinin bir ürünü olan fıkıh usulü ilminin özgünlüğüne dikkat çekmesi ve ilgili literatürü batı dünyasına tanıtmasıdır. Tespit edebildiğimiz kadarıyla 1-Iarie-Bernand bu çalışmalarında, asıl kaynaklara inmeye çalışmış, bilgileri kaynaklara irca etmede dikkat göstermiştir. Son olarak bizim tespitimizc ,göre Bernand'ı, İslam hukuku hakkında modernist bir söylem önğörmcldc birlikte saldırgan bir tutum takınınayan oryantalistlerd~n sayabiliriz. Bemand'ın iyi )ietişıniş bir araştırmacı olduğunu .. * ~-