HAFTALIK EĞİTİM BÜLTENİ 10-14 MART 2014 Haftanın Konusu: FED AÇIK PİYASA KOMİTESİ (FOMC) Haftanın Verisi: PERAKENDE SATIŞ VERİLERİ Haftanın Göstergesi: HAREKETLİ ORTALAMALAR 10-14 MART 2014 HAFTANIN KONUSU: FED AÇIK PİYASA KOMİTESİ (FOMC) Para Politikası dediğimizde aklımıza Merkez Bankaları tarafından yürütülen düzenlemeler gelmektedir. Paranın maliyetini (faiz oranını) etkileyen ve ulusal ekonomik çıkarları destekleyen Merkez Bankalarından biri de Fed’dir. 1913’de Federal Reserve Bank (FED), ABD’de Para Politikasını yürütmek üzere görevlendirilmiştir. Fed, para politikasında temel olarak 3 aracı kontrol etmektedir. Açık Piyasa İşlemleri, Reeskont Faiz Oranı ve Zorunlu Karşılık Oranlarıdır. Fed Yönetim Kurulu, sistem içerisinde reeskont faiz oranını ve zorunlu karşılık oranlarını kontrol etmektedir. Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC-Fed Open Market Committe) ise Açık Piyasa İşlemlerini kontrol etmektedir. Bu üç aracı kullanarak Fed, fon talebini, fon arzını ve Fed bünyesinde tutulan finansal kurumların karşılıklarını yönetmektedir. Fed’in kontrol ettiği faiz oranı, gecelik olarak finansal kurumlar arasındaki nakit akışında oluşan faiz oranıdır. Fed’in belirleyeceği faiz oranlarındaki değişim, diğer kısa dönem faiz oranlarını, döviz kurlarını, uzun dönem faiz oranlarını ve nihayetinde istihdam, üretim, mal ve hizmetler gibi ekonomik değişkenlerin tamamını etkileyecektir. FOMC’un Yapısı Fed Açık Piyasa Komitesinde toplamda 12 üye bulunmaktadır ve komitede bulunan 7 üye, Fed Yönetim Kurulunu Oluşturur. Fed Başkanı aynı zamanda New York Federal Bank’ın Başkanıdır. Kalan 4 üye ise diğer 11 Fed Başkanlarından oluşmaktadır ve 4 üye yıllık olarak değişmektedir. Oy hakkı bulunmayan Fed Başkanları da Komite toplantısına katılmaktadırlar ve tartışmalarda söz hakları bulunmaktadır. Ayrıca ekonomi ve politika seçeneklerinin belirlenmesinde söz alabilmektedirler. FOMC, Yılda 8 Kez toplanır. Bu toplantılarda Komite, ekonomik ve finansal görünümü değerlendirirler, para politikasının duruşunu belirlemektedirler. En önemlisi de fiyat istikrarı ve sürdürülebilir ekonomik büyümenin önündeki riskleri değerlendirmektedirler. FOMC 2014 Üyeler Janet L. Yellen: Fed Başkanı (aynı zamanda New York Fed Başkanı) Charles I. Plosser: Philadelphia Fed Başkanı William C. Dudley: New York Fed Başkan Yardımcısı Jerome H. Powell: Yönetim Kurulu Üyesi Richard W. Fisher: Dallas Fed Başkanı Sarah Bloom Raskin: Yönetim Kurulu Üyesi Narayana Kocherlakota: Minneapolis Fed Başkanı Jeremy C. Stein: Yönetim Kurulu Üyesi Sandra Pianalto: Cleveland Fed Başkanı Daniel K. Tarullo: Yönetim Kurulu Üyesi FOMC 2014 Vekil Üyeler Charles L. Evans: Chicago Fed Başkanı John C. Williams: San Francisco Fed Başkanı Jeffrey M. Lacker: Richmond Fed Başkanı Christine M. Cumming: New York Fed 1. Dennis P. Lockhart: Atlanta Fed Başkanı Başkan Yardımcısı FOMC Toplantıları 1. 28-29 Ocak 2. 18-19 Mart 3. 29-30 Nisan 4. 17-18 Haziran 5. 29-30 Temmuz 6. 16-17 Eylül 7. 28-29 Ekim 8. 16-17 Aralık Bilindiği üzere Amerikan Doları dünya ölçeğinde en yaygın kullanılan para birimidir. Diğer para birimleri ile olan ilişkileri de bu bağlamda önem kazanmaktadır. Dolar’ın değerinin belirlenmesinde Fed, en önemli ve en güçlü kurum olarak karşımıza çıkmaktadır. Fed, kullandığı teknik araçlar ile faiz oranlarını belirlerken açıklamaları ile de Dolar üzerinde güçlü etkiye sahiptir. Temel Analiz çerçevesinde Merkez Bankaları değerlendirilirken FOMC’un açıklamaları takip edilmelidir. HAFTANIN VERİSİ: PERAKENDE SATIŞLAR 10-14 MART 2014 Perakende Satışlar, Dayanıklı ve dayanıksız mal satışlarındaki değişimi, eğilimi ve trendi gösteren veridir. ABD’den gelen bu veri aylık olarak, izleyen ayın genellikle ikinci haftasında açıklanır. Rapor, mağaza satışlarının yanında, gıda ve içecek, tekstil ve otomobil gibi satış gruplarını içerir. Otomobil satışları, aylık olarak yüksek değişkenlik gösterdiği ve veride oynaklığa neden olduğu için Çekirdek Perakende Satışlar verisi üretilmiştir. Perakende satışlardan otomobil satışları çıkarıldığında Çekirdek Perakende Satışlar verisine ulaşılır. Tüketimin tutarlı analiz edilebilmesi için takip edilmesi gereken önemli bir veridir. Tüketim ve harcamalar ekonominin en büyük kısmını oluşturduğu için bu verideki değişikliklerin piyasaya etkisi incelenmelidir. Perakende satışlar toplam GSYH’nin (GDP) önemli bir bileşenidir. Perakende satışlardaki artış ABD ekonomisindeki büyümeye ve iyileşmeye işaret eder. Bu iyileşme daha güçlü bir doları ifade eder. Perakende satışlardaki yukarı yönlü değişim altın ve gümüş gibi emtialarda değer kaybına neden olabilir. Bununla birlikte ilgili ülkenin bu veriler ışığında bir ekonomi politikası belirleyebilmesi için, verinin aylık olarak değil bir trend dahilinde belirli bir periyot göz önünde bulundurularak değerlendirildiği unutulmamalıdır. Bireysel yatırımcılar ise veri açıklanmadan önce, açıklandığı anda ve açıklandıktan sonra oluşan piyasa oynaklığını işlem yapmak amacıyla değerlendirebilmektedir. Bu durumda açıklanan verinin bir önceki veriye ve beklentilere uzaklığı analiz edilmelidir. Beklenti seviyesinde açıklanan veriler piyasada kararsız hareketler görülmesine neden olabilir. 10-14 MART 2014 HAFTANIN GÖSTERGESİ: HAREKETLİ ORTALAMALAR Grafik çalışmalarının en önemli göstergelerinden olan Hareketli Ortalamalar, belirli bir zaman aralığındaki fiyat dizisinin ortalamasının hesaplanması için kullanılan yöntemi ifade eder. “Hareketli” kelimesi ortalamanın durağan olmayıp zaman içinde eklenen veriye göre sürekli olarak yeniden hesaplanmasını anlatır. Hareketli ortalama hesaplamaları basit, üssel, ağırlıklı, değişken, üçgensel, Walles Wilder yöntemleri gibi farklı metotlarla yapılabilir. Bu yöntemle fiyatın hareketi yumuşatılır ve kolay gözlemlenebilir hale getirilir. Hareketli ortalamalar trend yapan piyasalarda tercih edilmelidirler. Yatay piyasalarda fiyatın hareketli ortalamanın etrafında oluşması sürekli al-sat sinyali üreteceği için yatırımcının fazla risk almasına neden olabilir. En popüler kullanımı, fiyat ortalamayı yukarı yönlü keserse al, aşağı yönlü keserse sat şeklindedir. Aynı şekilde iki farklı vadeli ortalama kullanıldığında da kısa dönemli ortalamanın uzun dönemli ortalamayı yukarı yönlü kesmesi alış sinyali, aşağı yönlü kesmesi ise satış sinyali olarak değerlendirilir. Fiyatın hareketli ortalamanın üzerinde seyretmesi boğa piyasası için, fiyatın hareketli ortalamanın altında seyretmesi ayı piyasası için bir teyit olarak kullanılabilir. 5 günlük hareketli ortalama 1 haftalık, 20 günlük hareketli ortalama 1 aylık, 200 günlük hareketli ortalama ise 1 yıllık fiyat analizi için tercih edilebilecek vadelerdir. Vade kısaldıkça ortalamanın fiyat hassasiyetinin artacağı unutulmamalıdır. Nispeten uzun vadeli grafik çalışmalarında basit hareketli ortalamalarla da çalışılabilir fakat kısa vadeli analizlerde sert fiyat hareketlerinin ortalamaya etkisini minimuma indirgemek için üssel hareketli ortalama daha tutarlı sonuçlar üretilebilir. Hareketli ortalamalar destek-direnç seviyelerinin tespiti ve stop seviyelerinin belirlenmesi açısından da oldukça kullanışlı göstergelerdir.