! • DİYANET ·İŞLERi BAŞKANLIGI .YAYINLARI -. ' ·DlYANET . ' . . . .··İŞLERi· BA,ŞKANLIGI . . . . . · D ER G İS İ ". . . I 96 I: • • TÜRK TARİH KURUMU BASIMEVİ- ANKARA, 1962 ·. ~ ESTETIK VE GUZEL SAN'ATLAR1 Yazan : Prof. Dr. : , : Peygamber estetik Sahih-i : demeye kadar zariifeti : bir kesmeyi, bedeni bir tarafa birakarak). Kerim, tan ve tezyin pek ince zevk ve sever", da aym miihiyettedir: bile bunu ve biitiin gozetenlere, men' yiiziinde olan her "En yer defa biz bir ve bu vanlanna sizin varath; menfaatlerinizi temin ediyorsunuz; de geri getirirken ve bulursunuz. .. Ve size atlar, merkebler verdi, size ve 0, daha neler ve zinet bu kadar (Ya Muhammed) sor: meydiina size yasak eden bu Le Prophete de J. 11.-Son Oeuvre, M. (492-497). Paris, c. IV, s. 15 I. fi n-Nehyi en J 37: 6. 18: 7. 18: 46. Kerim, I 6: Librairie hayve etsinler ziynetiyle İSLAMDA ESTETiK VE GÜZEL SA."N"'ATLAR 37 aiddirler, kıyamet gününde ise bu, onlara münhasır olacaktır; işte böylece, bilenler için ayetlerimizi açı~lıyoruz. 1 " Peygamber tasrih etmiştir: "Allah, nimetleripin eserini kulunun üzerinde görmeyi sever 2 .'' Bu söz Kur'an'ın ayetine yaklaştırılabilir: "Rabbinin nimetine gelince, anlat onu. 3 " Namaz vazifesi, tamamen huşu içinde bir teslimiyyet olmakla beraber, işaret etmiş olduğumuz vechile, Cenab-ı Hakk'a yapılmış bir ziyaret teşkil etmektedir. Şu halde, bedenin temizlenmesi için Kur'an'ın sadece banyoyu ve abdest almalan emretmesinden değil, · fakat şöylece buyurrriaya kadar varmasından da hayret duymuyoruz: "Ey Aderrr oğulları, gizli yerlerinizi örtrnek için size elbiseler ve kıymetli süsler verdik. . . . vazifeyi ifa ettiğinizin her defasında süslü elbiselerinizi " • " 4 '' gıyınız. , Hazret-i Peygamberin hayatının'iki küçük hadisesi, onun bu mevzi'ı­ daki hareket tarzını bize gösterecektir. Bir gün, bir cenaze defnine gitmiştir. · Mezarın içinde hafif bir kazılış hatası vardır. Hemen bunun düzeltilmesini emretmiştir. Birisi ona: Bunun ölüye her hangi bir zararı dokunur mu? diye _sorduğunda, Hazret-i Peygamber şu cevabı veriyor:,. Gerçekte bu gibi şeylerin ölüye ne zararı dokıinabilir ve ne de faydası; fakat bu, yaşayanın gözlerini rahatsız etmemek içindir-·5 • (Diğer rivayette: yaşayanın gözlerine hoş gelmesi içindir). Bir başka gün, birisi, saç sakal karışık, ürkütücü bir vaziyette, kendilerini mescidde ziyarete gelmiştir. P-eygamber ona, dışarı çıkması ve kendisine çeki düzen vermesi işaretinde bulunuyor: öteki derhal harekete geçiyor. Dönüşünde Hazret-i Peygamber görüşünü şöyle açıklamış­ tır: "Sizce bu hal, şeytan gibi saç baş perişan gelmekten daha iyi değil mi? 6 " Bu sabit estetik zevkidir ki, Peygamberin ·bunca direktilinin menşei olmuştur: .Mesela onun, -·erkekler ile kadınların, dış görünüşlerinde, saç tanziminde veya elbiselerinde v.s. birbirlerine benzernemelerini emretmesi böyledir. 7 İşte bu, bizi güzel san'atlardan bahsetmeye sevkediyor: ı Kuran-ı Kerim, 7: 32. Sünen-i Tirmizi, Kitabu'l-Edeb: Babuma Cae inn'Allahe Yuhibbu en Yura Eseru Ni'metihi ala Abdih. 9 S ünen-i Ebu Davud, Kitiibu'l-Libi'ıs: .Babun fi Gusli's-Sevbi ve fi'l-Hulki\.n 3 Kuran-ı Kerim, 93: I I. 4 Kuran-ı Kerim, 7: 26, 3 I. 5 Tabakat-ı İbnu Sa' d, c. I, s. I42,3 (Beyrut Baskısı). 6 Muvatta'-1 Malik, Kit:lbu'ş-Şaar: Babu İslahi'ş-Şaar. 7 Buhii.ri, :Kitabu'l-Libfıs: -Babu'I-Muteşebbihine bi'n-Nisa. Ebu Davı:ıd, Kitabu'l-Edeb: Babu'l-Hukmi fi'l-Muhannesin. 2 MU:H.A.MMED HAMİDULLAH Güzel siın' atlar: . San' at zevki, insanlarda· mevcud bir sevk-i ·tabiidir. Fiili olarak insanlardan pek azımn artİstiki bir yaratış kabiliyetine sahib bulunmasına rağmen, pek çokları ona merak sarmıştır. Heykeltıraşlıkta, resimde, musikide, şiirde ve edebiyyatta, mimaride veya diğer bütün san'at şekillerinde olsun, aym sevk-i tabii, bütün artistik eserlerin temeli olmakt~dir. · . ·Bu vergi, daha çok veya daha az inkişaf etmiş olanik hafiza; zeka, . görme, duygu ve bunlara benzer bütün diğer vergiler gibi herkeste bulunmaktadır. İrisanda bu vergiler geliştirilebilir, onlar bir bitkinin büyümesine benzerler, faydasız kısımlar, mesela fazla olan dallar kesilecek olursa bu hareket ancak aym bitkinin. diğer kısımlanm ıslah edip geliştirmeye yarar, çiçekleıi, meyveleri v.s. gibi. Körlerin ha.fızasımn, umumiyetle görenlerinkinden daha kuvvetli olduğu malümdur. . Göstereceğimiz vechile Hazret-i Peygamber hiç te san'atı men' etmiş görünmemektedir: O tamamen, daha iyi yemiş verdirrnek için bir bitkinin faydasız dallanm budayan bir bahçıvan gibi, sadece o.nların bazı tezahürlerine sed çekmiştir. En büyük darbesinin, heykeltıraşlığa ve hayvanların (bunlara insan da dahildir) resmine karşı olduğu bir. haklkattir. Fakat yasağın, bütüne şamil ve istisnasız olmadığı görülmektedir. Önce bu yasağın mistik veya metafizik manzarasından bahsedelim. Tevrat müdlifinin 1 ve İslam Peygamberinin bildirdikleri vechile Allah, insam kendi süretinde yaratmıştır 2 : Allah Esastır ve .insan onun Ak:setmişidir. Takvasında insan, Yaratıcısı karşısındaki tevazu ve aczini daima ifadeetmeye çalışır: Allah olmaya yahu d Ona denk bulunmaya çalışmak şöyle dursun,/ tazimle durduğl:). Rabbinin huzurunda parlak bir şehadette bulunmak için bazı ferağatları bile kabüllenmiştir. Hayvanların, madenler ve hatta nebatlardan daha fazla olarak, Genab-ı Hakk'ın yaratıcı kudretinin en muazzam tezahürleri olmalarını görmesi hasebiyle insan, dün mertebecieki bazı şeylerle iktifa ederek Allahı · bütün azametiyle taklid etmeyi kendisine yasak kılmıştır: -Heykelcilikte ve resimde- insan, hayvanları Rabbine tahsis ederek madenierin ve nebatların "yaratılışı" ile yetinmektedir. Maddi vakıalara daha yakından ı Genese, I. 26. Hanınıam, No. sB; Buhari, Kitabu'l-İsti;zan: Babu Bed'i's-Selam; Müslim, Kitabu'l-Birri ve's-Sıla :. Babu'n-Nelıyi an Darbı'l-Veclı. 2 İSLAMDA ESTETiK VE GÜZEL SAN'ATLAR 39 bakınca görürüz ki, en eski zamanlardan beri insan, Görülmeyenin, Tabiat üstü (Transcendent)nün .hakkında bir fikir sahibi olmaya çalışmış, ve, bönlüğü dolayısiyle ke.ndi yaptığı şeylere Allah gibi ibadet etmeye kadar . varmıştır. ·Putperestlik, İslam Peygamberi tarafindan beşerin en rrı:enfur deliİiği olarak mülahaza edilmiş olduğundan, bir san'atkaniı hayalinden dağilla Allah resmi olsun, veya bir veliyy-i nimetin, bir ceddin, manevi bir rehbcrin v.s. ilahlaştırılmasına tahsis edilmiş bir yapı bulunsun, ne tÜrlü olursa olsun bir yaratılmışa ibadet etmek düşüklüğünü kökünden kesrnek için en önce harekete kendileri geçmiştir. 'Demin işaret etmiş olduğumuz gibi, insandaki ilahi vergi böylece kay balınamaktadır: bir tarafta boğulan diğer taraftan daha kuvvetli bitmektedir. İslam san'atımn diğer hiç bir milletinkinden daha aşağı olmadığı; ..bazı sahalarda diğerlerinin erişmediği bir seviyede dahi bulundugu bilinen bir hakikattir.. Mes'elenin bir de ahlaki tarafi var: cismani zevki üstün geldiği takdirde san'atkar, ekseriya çıplaklığı meydana vurmak temayülündedir. İsl~m bakımından bu, san'atın temiz ismini.lekelemektir. Cemiyette alenen tatbikiolmayan şeyi san'at bahanesiyle resimde ve heykelde tebarüz ettirmenin artık yeri yoktur. · Evvelce hatırlatıldığı vechile, bu yasağın· bazı kayıdlar altına alınması gerekir: Hazret-i Peygamber, ayak altında kalan halı ve şilteler üzerinde canh .varlıkların resiillieri bulunmasına müsamaha göstermişti 1 . Bebek ve oyuncaklara da müsamaha ediyordu. Aşağıdaki hikaye pek meşhurdur: Bir gün Hazret-i Peygamber, genç karısı Hazret-i Aişe'nin yamnda, oyuncaklar arasında ,bazı kanadlı atlar görmüştür. Latife olsun içip. şöyle diyor: "A! hiç atların kanadi olur mu?" Hazret-i Aişe hemen cevap veriyor: "Sen Allahın Elçisisin;" Süleyman'ın atlarımn uçtuğup.u bilmiyor musun? 2 " Peygamber bu çqid şeylere müsamaha ettiğine göre, bu, hiç değilse onların yapilmasına karşı olan müsamahasım gerektirir. Çoculdarın bebeklere olan ihtiyacı, tamamen müslüman olan bir memlekette bile görülmektedir. Anatoıni, tababet, antropoloji v.s. gibi ilmi ihtiyaçlar için, veya, milli 'emniyetin kaplanndan hüviyyet tesbitine ve askeri ihtiyaçlara v.s. yarıya-~ Buhar!, Kitabu'l-Buyu: Babu :tv!ılkili'r-Riba, Kitabu't-Talak: v.s. . Kısmi müsamaha hakkında, Buhari, Kitabu'l-Mezalim: Babun hel Tukseru'd-Dinap, Kitabu'l-Libas: Babuma Vufie mine't-Tes.avir, ve devamı. Müslim, Ki~abu'l-Libas: Bi).bu Tahrimi Sılreti'l-Hayevan. Ebu Davıld, Kitabu'l-Libas: Babun fi's-Suver .. 2 Buhar!, Kitabu'l-Edeb: Babu'l-İnbisatı ile'n-Nas. Ebu Davıld, · Kitabu'l-Edeb: Babun fi'l-La'bi bi'l-Benat. İbnu Sa'd, c. 8, s. 62. (Beyrut Baskısı) 1 Babu Men'. hakkında, Mehri'l-Bağiyy, • • 1 . ., MUHAMMED HAMİDULLAH 40 cak fotoğraflar gibi, canlı varlıklarm resimleri mevzuunda İslam'ın da müsaadesinin mevcfıd olduğu anlaşılacaktır. Kendi görüş noktam üzerinde· · israr etmeksizin, bu mülalıazaları selalıiyyetli alimiere bırakıyorum. Güzel sa.on'atlarm bir bölümü de şiirdir. Bu mevzfıda Kur'an-ı Kerim'in ayetleri ·malumdur: "Bunlar şairlerdir ki, onların arkasım sapıklar takip eder. Onların her vadide başı boş gezdiklerini, yapmayacakları şeyleri söylemekte olduklannı görmüyor musun? Ancak iman edip iyi arnellerde bulunalılar ve Allalıı cak anaıılar müstesna1 ." · Hazret-i Peygamberin sözünü hatırlayalım: "Hikmet dolu mısralat vardır, ve lıitabet san'atında bir büyü vardır 2 ;" İslam davasını müdafaa etmek için bizzat Peygambe;_r de mulıitinde şairlere malik olmuştu; ve bir. gü~ şöyle bile demişti: Hassan'ın İslam davası için şiir söylediğinin her defasında kendisine Ruh-i Kudüs'ün yardımı olmtiştui 3 • Bir çok defalar · gayr:.i müslim şairlerin metinlerine dahi hayranlıkla müracaat etmiştir. Bazan da diğerlerine kaqı beddüada bulunmuştur. İmruu'l-Kays'a 4 olan laneti meşlıurdur; zaten bu Arab şairin edebe aykırı sözlerini kim bilmez? Şu halde, ke'ndi lehinde addettiği, şiirinbu mulıteva ve kullanılışıdır; cemiyete · muzır olan hususlarcia her çe şi d kuvvet israfinı baltalamıştır. Şarkı ve mfısiki karşısnidaki durumu da buna benzer. Hazret-i Peygamber, vazifelerinin zararına olarak bu eğlence neVinde ifrata varanlaFa ·karşı serttir. Buna mukabil, insanın mfısikiye ve şarkıya olan tabii eğilimi yeni bir yola yöneltilmiştir, ve Kur'an tilavetinin ve inkişafinın müslümanlarda ne seviyeye ulaştığı malfımdur. Bizzat Peygamber, bunu, Hazret-i Davfıd'a atfel:liıen · en büyük mfı~ikiyle bir tutmuştur 5 • ASkeri musiki de artık yasak olmayacaktır. Bu sanatın ladini mevkide kull,anılışma müteallik Hazret:-i Peygamberin hayatmdan bazı çizgileri hatırlayalım: Bayram günlerinde şarkı söyleniyor ve davullar çalıniyordu. Hazret-İ Ömer böyle bir durumda oyunculan telıdid edince, Hazret-i Peygamber, bu bir bayram günüdür, diyerek müdalıale ediyor 6 • Bir diğeri: siyahller mızraklada ayna. . J 1 Kuran-ı Kerim, 26: 224-7. Buhar!, Kitabu't-Tıbb: Babun inne mine'I-Beyani Silıra.. Ebu Davud, . Kitabu'l-Edeb: Babu ma cae fi'ş-Şi'r. Tirmizi, (ayın kitab ve ba.bda) 3 Buhar!, Babu Zikri'l-Melaike. 4 Müsned-i Ahmed. c. 2, s. 228. 5 Buhar!, Kitabu Fedaili'l-Kur'an: Babu Husni's-Savtı bi'l-Kıraa. 6 Buhar!, Kitabu'l-Iydeyn: Babu'l-Hırab, ve müteakıb bab ilc Babun iza-Fatelıu'l­ Iyd. Kitabu'l-Cilıad: Babu'l-Lehvi bi'l-Hırab. Kitabu Menakıbi'l-Ensar: Babu :Makdemi'nNebiyy. · 2 . . ,:, i İSLAMDA ESTETiK VE GÜZEL SAN'ATLAR · ma.kta ve dans etmektedirler, ve Peygamber, zevcçsi Hazret-i Aişeyi bu . manı;arayı görmesi için evinill kapısı önliıie getiriyor 1 • Aynı duyguları düğün eğlencelerinde de izhar ediyordu, ve onun nazarında bu neşe teza. hürü olmaksızın düğünlerin yapılabilme_si akıl almaz bir şeydi 2 • Vazife-. lerin yerine getirilmesine mani olan eğlenceler, ister dünyevi ister uhrevi olsun, daima yasak olacak; bunun dışında Müslüman, iridal tahtında, iyi olan şeyden İıeşelenmekte serbest kalacaktır 3 • . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . ... ·- . . ...................................... . Bu mübahaseyi, biizat Peygamber tarafindan ifade edilmiş şu umumi kaideyle bitirelim: birisi_ bir şey yapıyarken Allah ister ki bu, yüksek vasıfta en mükemmel şekilde (İtkan) olsun2g. Bu diğer bütün şeylere•olduğu kadar sanatlara da şamil olacaktır. - 1 3 2 Buhati, · Kitabu's-Salat: Babu Ashabi'l-Hırab. Kitabu'l-Iydeyn: · Babu'l-Hırab. Buhar!, Kitabü'n-Nikah: Babu Darbi'd-Duff. Krş. Gazzali, İhyau'l-Ulum, k. ı8.