Mitolojiden Yans›yanlar BD A⁄USTOS 2013 Haluk Erdemol Helena-Paris ve Truva Savafl› Geçen say›m›zda Truval› çoban Paris’in hakemlik yapt›¤› güzellik yar›flmas›ndan ve Afrodit’in Alt›n Elma’y› nas›l kazand›¤›ndan söz etmifltik. aris Afrodit’in verdi¤i sözü tutmas›n› bekleyerek Sparta’ya gitti, ama hemen de¤il. Gerçek kimli¤inin ortaya ç›kmas›na neden olan bir olay onun Sparta’ ya bir çoban olarak de¤il, Truval› bir prens olarak gitmesini, yani gidiflinin resmi bir ziyaret olmas›n› sa¤lad›. P Afrodit Helen’i Paris’e tan›flt›r›yor (Angelica Kauffmann, 1741-1807) BD A⁄USTOS 2013 ruva kral› Priamos ölü bildi¤i o¤lu Paris’in an›s›na her y›l yar›flmal› oyunlar düzenliyordu. fiampiyon olan yar›flmac›ya verilen ödül ise kraliyet sürülerinden seçilen bir bo¤ayd›. Paris’in Alt›n Elma ödülünü Afrodit’e verdi¤i y›l yap›lacak oyunlar›n ödülünü seçmek için Agelaus’un ah›rlar›na gelen görevliler Paris’in sevgili bo¤as›n› seçince Paris ilk kez oyunlara kat›lmaya ve böylece kendi bo¤as›n› ödül olarak geri kazanmaya karar verdi. Agelaus onu vazgeçirmeye çal›flt› ise de Paris karar›ndan dönmedi ve kat›ld›¤› her yar›flmay› peflpefle kazanarak dikkat çekti. Basit bir çobana yenilmeyi hazmedemeyen ve aralar›nda Paris’in kardeflleri Hector ve Deiphobus’un da bulundu¤u Truval› soylu gençler T onu öldürmek için pefline düfltüklerinde Paris oyun alan›n›n yan›nda bulunan ve kazananlara taç giydirme törenlerinin yap›ld›¤› Zeus Altar›’na s›¤›nd›. Bu kovalamacan›n kötü sonuçlanaca¤›n› sezen Agelaus hemen kral›n locas›na koflarak “Majesteleri,” diye hayk›rd›, “o genç sizin ölü bildi¤iniz o¤lunuzdur; iflte kan›t›.” Agelaus’un kan›t diye gösterdi¤i fley y›llard›r yan›nda tafl›d›¤› bir oyuncakt›. Bebek Paris’i Kazda¤›’na götürürken çocu¤un elinde buldu¤u ç›ng›rak. Kral hemen efli Hekabe’yi ça¤›rd›. Oyunca¤› tan›yan anne a¤lamaya bafllad›. Böylece çoban Paris Truva saray›na prens olarak geri döndü. fierefine flölenler düzenlendi. Fakat kâhinler öngörülerini hat›rlatt›lar Kral’a. Priamos “Böyle harika bir o¤ulu bir kez daha yitirmektense vars›n Truva çöksün,” diyerek Paris’i ba¤r›na bast›. ahat saray yaflam›na kolay al›flan Paris, Afrodit’in verdi¤i sözü hat›rlamakta gecikmedi. Evli olan kardeflleri ona bir gelin bulma aray›fllar›na girifltiklerinde Paris Afrodit’in kendisine bir gelin aday› önerdi¤ini ve onu getirmek için Sparta’ya gitmesi gerekti¤ini söyledi onlara. Emrine verilen gemiler ve refakatçilerle hemen yola koyuldu. Afrodit’in gönderdi¤i uygun rüzgârlarla k›sa R Paris Helen’i Sparta’dan götürüyor (Angelica Kauffmann) 80 3 5 4 7 6 3-Iphigenia’n›n kurban edilmesi (Jan Steen, 1626-1679) 4-Iphigenia’n›n kurban edilmesi (François Perrier, 1590-1650) 5-Iphigenia’n›n kurban edilmesi (Tiepolo, 1696-1770) 6-Iphigenia’n›n kurban edilmesi (Francesco Fontebasso, 17071769) 7-Iphigenia’n›n kurban edilmesi (Pompei’den villa freski, MS 1.yy) 81 BD A⁄USTOS 2013 sürede hedefine ulaflt› ve Kral Menelaus’un saray›nda Truva elçisi olarak karfl›land›. Menelaus dokuz gün süren flölenlerle onurland›rd› onu. Karfl›lama törenlerinden sonra Menelaus acil bir ifl için Girit’e gitti¤inde Paris’in Helena’y› Truva’ya götürmesi zor olmad›. H elena Truva’ya kendi iste¤iyle mi gitti, yoksa kaç›r›ld› m›? Destan yazarlar›n›n her iki olas›l›¤› da iflledikleri görülüyor. Fakat mitolojinin romantizmi a¤›r bas›yor ve Eros’un okunun Helena’y› Paris’e âfl›k ederek onu gönlünün götürdü¤ü yere do¤ru savurdu¤unu söylüyor bize. Zaten dokuz yafl›ndaki k›z› Hermione’yi ard›nda b›rak›p yabanc› bir erkekle kaçan Helena için Eros’un büyüsü alt›nda olmak daha akla yak›n geliyor. Paris ile Helena’n›n Truva’ya varmalar› kolay olmad›. Alt›n Elma’y› kendisine vermeyen Paris’e garez besleyen Hera’n›n gönderdi¤i ters rüzgârlarla rotas›n› flafl›ran gemileri onlar› aylarca farkl› yerlerde dolaflt›rd›. Sonunda Truva’ya ulaflt›klar›nda herkes Helena’n›n ilahi güzelli¤ine hayran kald›. Priamos onu koruyup gözetece¤ine, asla geri göndermeyece¤ine yemin etti. Bu arada Sparta’ya dönen Menelaus eflinin kaç›r›ld›¤› önyarg›s›yla savafl 盤l›klar› at›yor ve Helena’n›n taliplerinin y›llar önce verdikleri sözü tutmalar› gerekti¤i ça¤r›s›n› yap›yordu. Hat›rlanaca¤› üzere Helena’n›n efli kim olursa olsun s›k›nt›l› bir durumda bütün talipler çiftin yard›m›na koflacaklar›na söz vermifllerdi. A ncak savafl için güç toplama anlam›na gelen bu ça¤r›y› yapmadan önce sorunu bar›flç›l yollardan çözmek için önce Truva’ya bir heyet gönderildi. Menelaus ve Odysseus’un önderli¤indeki heyet ret yan›t› ile Truva’dan eli bofl dönünce savafl ça¤r›s› yap›ld› ve Helena’n›n eski talipleri yeminlerini tutmak ad›na olanaklar› ölçüsünde asker ve gemi göndermeye bafllad›lar. Truva’ya yap›lacak seferin baflkomutan› Aka kral› Agamemnon olacakt›. Agamemnon Helena’n›n üvey k›zkardefli Klytemnestra ile evliydi. Yunan birleflik donanmas› Aulis liman›nda topland›. Sefere buradan yelken aç›lacakt›. Bütün haz›rl›klar tamamlanm›fl, ifl kuzeydo¤u rüzgârHelena ve Paris (Jacque Louis David, 1748-1825) 82 BD A⁄USTOS 2013 lar›n› beklemeye kalm›flt›. Fakat günler geçiyor, yelkenleri fliflirecek rüzgârlar gelmek bilmiyordu. Kâhinlere dan›fl›ld›. Onlara göre uygun rüzgârlar›n önünü kesen tanr›ça Artemis’ti. Çünkü Agamemnon vaktiyle avc›l›kta Artemis’ten bile üstün oldu¤unu söyleyerek böbürlenmifl ve Artemis de bu nedenle garez ba¤lam›flt› ona. Kâhinlerin bu garezden kurtulmak ve tanr›çan›n rüzgârlara yol vermesini sa¤lamak için yapt›klar› öneri ise bir baba için en ac› haberdi. Agamemnon’a k›z› ‹phigenia’y› kurban etmesi gerekti¤ini söylüyordu kâhinler. Agamemnon seçimini seferi iptal etmek yerine kâhinlerin sözünü yerine getirmekten yana yapt›. Efline haber göndererek k›z›n› Aulis’e göndermesini, bahane olarak da onu kahraman Akhilleus (Aflil) ile evlendirece¤ini söyledi. Annesi ‹phigenia’y› getirdi¤inde kurban suna¤› haz›rd›. Fakat son anda Artemis k›za ac›yarak onun yerine suna¤a bir geyik koydu ve kendi yan›na ald› ‹phigenia’y›. Uygun rüzgârlar esmeye bafllay›nca da bin kadar gemi Truva’ya do¤ru yelken açt›. öylece Homeros’un ‹liad (‹lyada) destan›nda son y›l›n› anlatt›¤›, dokuz y›l süren Truva kuflatmas› veya savafl› bafllad›. Yunan birleflik güçleri karfl›s›nda Truval›lar›n da destekçileri vard›. Akalar büyük bir bölümünü Tenedos (Bozcaada) adas›nda konuflland›rd›klar› donanmalar›yla Bo¤az giriflini kontrol alt›nda tutmalar›na ra¤men Truval›lar gerek Anadolu içlerinden B Helena (Evelyn de Morgan, 1855-1919) gerekse Bo¤az’›n orta kesimi arac›l›¤›yla Avrupa yakas›ndan destek al›yorlard›. Savafl›n gidiflat›n› etkileyen sadece kahramanlar de¤ildi. Alt›n Elma olay› yüzünden Paris’e ve Truva taraf›na kinlenmifl olan Hera ve Athena Yunan taraf›n› kollarken Afrodit ve Zeus Truval›lar› gözetiyordu. Priamos’un o¤lu Hector zaman zaman sur d›fl›na ç›kard›¤› birliklerle çete flavafl› yaparak Yunan güçlerini a¤›r kay›plara u¤rat›yor, bu arada savaflmay› sevmeyen kardefli Paris’i hor gören davran›fllar›yla onu zorla savafl›n içine çekme83 s›zl›klar›n›n nedeni olarak Akhilleus’u görüyorlard›. Çok güvendikleri Akhilleus savafl alanlar›nda yoktu. Gözde cariyesi Briseis’i elinden ald›¤›ndan Agamemnon ordu karfl›s›nda küçük düflürmüfltü onu. Bu nedenle Akhilleus art›k savaflmayaca¤›n› aç›klam›fl, küskünlük içinde çad›r›na çekilmiflti. A khilleus ve yazg›s›na iliflkin daha ayr›nt›l› bilgilerle Truva savafl›n›n devam›n› ve sonucunu gelecek say›m›za b›rak›yoruz. Bu bölümde sözünü etti¤imiz olaylar›n sanatç›lar›n dünyas›na nas›l yans›d›¤›n› aktarmaya çal›flan küçük seçkimizde yer verdi¤imiz tablolar olaylar›n ak›fl›n› özetlemektedir.• [email protected] Helena Truva surlar›nda (Gustave Moreau, 1826-1898) ye çal›fl›yordu. Savafl uzay›p giderken y›llard›r evlerinden uzak kalan Yunan askerleri aras›nda moralsizlik ve b›kk›nl›k baflgösteriyordu. Fakat baflar›- Not: Tiepolo ve Fontebasso’nun yap›tlar› villa iç duvar süsleme resimleridir. Iphegenia resimlerinin hepsinde Artemis’in getirdi¤i veya gönderdi¤i geyik görülmektedir. Paris’in betimlendi¤i resimlerde Paris’in giydi¤i ucu k›vr›k Frig bafll›¤› onun Anadolulu bir genç oldu¤unu vurgulamaktad›r. Acelem var polis bey! Küçük bir kasabada trafik polisi, afl›r› h›z yapan motosikletli bir genci durdurdu, ve yüklü bir ceza yazd›. Genç, heyecanla birfleyler anlatmaya çal›flt›, fakat polis, “Tek sözcük daha söylersen, seni karakola götürürüm, gözalt›na al›r›m” dedi. Heyecanl› genç yeniden konuflmaya kalk›nca, trafik polisi “Polise karfl› gelmek ha!” diyerek motosikletli genci karakola götürdü, gözalt›na ald›. ‹ki saat sonra polis, genci biraz olsun avutmak istedi, “Birazdan baflkomiser gelir ve eminim seni serbest b›rak›r” dedi. Çünkü flu saatlerde k›z›n›n dü¤ünü var ve dü¤ünden de kesinlikle keyifli döner...” Genç, bafl›n› iki yana sallad›, “Hiç de keyifli dönece¤ini sanm›yorum dü¤ünden” dedi. “Çünkü damat benim...” 84