doktora tezi - Gazi Üniversitesi Açık Arşiv

advertisement
ABDÜLAZİM M. İBRAHİM İBRAHİM
KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI
KAMU HUKUKU BİLİM DALI
ARALIK 2015
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
DOKTORA
TEZİ
KARŞILAŞTIRMALI HUKUK VE
IRAK ANAYASALARINDA
AZINLIK HAKLARININ KORUNMASI
ABDÜLAZİM M. İBRAHİM İBRAHİM
KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI
KAMU HUKUKU BİLİM DALI
ARALIK 2015
KARŞILAŞTIRMALI HUKUK VE IRAK ANAYASALARINDA AZINLIK
HAKLARININ KORUNMASI
Abdülazim M. İbrahim İBRAHİM
DOKTORA TEZİ
KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI
KAMU HUKUKU BİLİM DALI
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
ARALIK 2015
iv
KARġILAġTIRMALI HUKUK VE IRAK ANAYASALARINDA AZINLIK HAKLARININ
KORUNMASI
(Doktora Tezi)
Abdülazim M. Ġbrahim ĠBRAHĠM
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ
SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
Aralık 2015
ÖZET
Genellikle Irak Devletini oluĢturan ırklar, mezhepler ve renkler devletin ana güç
kaynağıdır. Bunun temel sebebi, her toplumun kendi inanç ve kültürüne sahip
olmasıdır. Böylece devlet her türlü kültür zenginliğini kucakladığını ve inançların
kendi çatısı altında kardeĢliğini kabullenmektedir. Bununla birlikte baĢka bir açıdan
bakıldığında kendi kültür ve inançlarını yaĢayan azınlıkların devletin bölünmesine
sebep olması ve devletin üniter yapısına zarar verebilmesi mümkün olabilir. Daha
farklı bir açıdan bakıldığında ise azınlıkların kendi kültürel ve siyasal haklarını
korumaya çalıĢmalarına rağmen bu çabalarının sonuçsuz kalması da devletin
azınlıklar üzerinde adaletsiz uygulamalarda bulunduğunu gösterebilir. Bu durum
azınlıkların kendi devletlerine karĢı güvenlerini sarsar. Örneğin 2003 sonrasında,
Irakta, din ve dil temelli ayrımcılık yaygın bir Ģekilde yapılmıĢtır. Bu durum
kaçınılmaz bir biçimde iç savaĢa sebep olmuĢ ve geliĢen olaylar ıĢığında savaĢ
çok daha siyasi ve acımasız bir hale gelmiĢtir. Bu arada söz konusu topluluklar da
(azınlıklar) Irak‘ta kendi varlıklarını göstermek amacıyla seçimlere katılmakta ve
nüfusları nispetinde yaĢadıkları toprak üzerinde hak iddia etmektedirler. 2005 Irak
Anayasasının 16. Maddesi ile bu duruma bir son verilmiĢ ve Irak‘ta yaĢayan tüm
azınlıklara hakları eĢit olarak tanınmıĢtır.
Bilim Kodu
: 501.2.047
Anahtar Kelimeler : Irak Anayasası, Azınlık Hakları,KarĢılaĢtırmalı Hukukta Irak,
Irak azınlık hakları
Sayfa Adedi
: 327
Tez DanıĢmanı
: Doç. Dr. Erdal ABDULHAKĠMOĞULLARI
v
PROTECTION OF MINORITIES RIGHTS IN COMPARATIVE LAW AND
CONSTUTION OF IRAQI
(M. Sc. Thesis)
Abdülazim M. Ġbrahim ĠBRAHĠM
GAZĠ UNIVERSITY
INSTITUTE OF SOCIAL SCIENCES
December 2015
ABSTRACT
In general the races, sects, colours that constitutes Iraqı State is the main source
of power of State. The main reason for that is every society has its separate
culture and belief. Thus, state acknowledges that it embraces every kind of
diversity of culture in Iraq and brotherhood under the roof of State itself. However
from a different angle it can be seen that ,practising their culture and beliefs,
minorities could lead to separation from country and weaken the unitary structure
of State. From a various different angle, when minorities defend their cultural and
political rights and these efforts remain inconclusive, it can be percepted that state
exercises unjust practices on minorities. This causes that minorities remain
inconfident to their own state. For instance, after 2003, discrimination based on
religion and language has taken place very extensively in Iraq. This inevitably
causes to civil war in Iraq and under the growing environment of these events it
has become a more political and cruel war. In the meantime these communities
(minorities) participate to general elections for their own existences to claim that
,with their population, they have rights on the soil that they live. In brief more votes
means more rights. This situation comes to an end with 16th Article of 2005 Iraqı
Constitution and all rights are recognised equally to all minorities that live in Iraqi
soil.
.
Science Code
Keywords
: 501.2.047
: Iraq constitution, minority rights, Iraq in comparative law,
minority rights in Iraq
Number of pages : 327
Supervisor
: Assoc. Prof. Dr. Erdal ABDULHAKĠMOĞULLARI
vi
İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖZET ...................................................................................................................... iv
ABSTRACT ............................................................................................................. v
ĠÇĠNDEKĠLER ......................................................................................................... vi
KISALTMALAR..................................................................................................... xxi
GĠRĠġ...................................................................................................................... 1
BİRİNCİ BÖLÜM
KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA VE ARAP ÜLKELERİNDE AZINLIK HAKLARI
1.1. Azınlık Tanımı................................................................................................. 3
1.2. Azınlık Olmanın ġartları ................................................................................... 4
1.2.1. Farklılık ...................................................................................................... 4
1.2.2.Sayısal Olarak Az Olma ............................................................................. 4
1.2.3. BaĢat Olmama .......................................................................................... 4
1.2.4. VatandaĢlık Statüsüne Sahip Olma ........................................................... 5
1.2.5. Azınlık Bilincine Sahip olma ...................................................................... 5
1.3. Azınlık Türleri................................................................................................... 5
1.3.1. Dilsel Azınlıklar ......................................................................................... 5
1.4. Lehçe Farkı ..................................................................................................... 6
1.5. ĠĢaret Dili ......................................................................................................... 6
1.5.1. Dini Azınlıklar ............................................................................................ 7
1.5.1.1. Din....................................................................................................... 8
1.5.1.2. Mezhep Farkı ...................................................................................... 8
1.5.1.3. Dini Ġnanç Sahibi Olmayanlar (Ateistler).............................................. 9
1.5.1.4. Dini Olmayan Ġnanç Sahipleri .............................................................. 9
vii
Sayfa
1.5.2. Etnik Azınlıklar ........................................................................................ 10
1.5.3. Ulusal Azınlıklar ...................................................................................... 10
1.6. Azınlık Hakları ............................................................................................... 11
1.6.1. Bireysel Haklar ve Kolektif Haklar ........................................................... 11
1.7. Azınlık Haklarını Korumanın Uluslararası Temeli .......................................... 12
1.7.1. Uluslararası Örf ....................................................................................... 12
1.7.2. Uluslararası AnlaĢmalar .......................................................................... 14
1.7.3. Evrensel AnlaĢmalar ............................................................................... 15
1.7.4. Bölgesel AnlaĢmalar................................................................................ 16
1.7.5. Uluslararası Örgütlerin Kararları .............................................................. 17
1.7.6. Uluslararası Hukukun Genel Ġlkeleri ........................................................ 18
1.8. Azınlık Haklarının Ġhlaline ĠliĢkin Örnekler ..................................................... 19
1.8.1. Yasama Organının Azınlık Haklarını Ġhlal Etmesi .................................... 19
1.8.2. Temel Hak ve Özgürlüklerin Anayasal ġekilde Ġhlal Edilmesi
Mefhumu.............................................................................................. 20
1.8.3. Kanun Koyucunun Temel Hak ve Özgürlüklere Bağlı Kalması Esasına
ĠliĢkin Hukukun Tutumu ....................................................................... 20
1.8.3.1. Esmein'eGöre Bireysel Haklar ve Özgürlükler: .............................. 21
1.8.3.2. Digi'nin Hukukçu Felsefesindeki Haklar ve Özgürlükler ................. 22
1.8.3.3. Hukukçu Haoriu'nun GörüĢleri ....................................................... 23
1.9. Temel Hak ve Özgürlüklerin Düzenlenmesinin Anayasal Temeli: ................. 23
1.10. Azınlık Gruplarının Siyasi Katılım Haklarının Ġhlal Edilmesine ĠliĢkin
Uygulamalar ................................................................................................. 26
1.10.1. Parlamentodaki Milletvekilleri Sayısının Doğrudan Belirlenmesi ........... 28
1.10.2. Azınlık Grupların Temsilcilerinin Sayısının Dolaylı ġekilde Belirlenmesi 29
1.11. Yürütme Organının Azınlık Haklarını Ġhlal Etmesi........................................ 35
1.11.1. Kamu Düzeni ve Ġdari Kontrolde ............................................................ 35
viii
Sayfa
1.11.1.1. Kamu Düzeni ve Unsurları .............................................................. 35
1.11.1.2. Kamu Güvenliğinin Yayılması ......................................................... 37
1.11.1.3. Kamu Sağlığının Korunması ........................................................... 38
1.11.1.4. Kamu Huzurunun Sağlanması ........................................................ 39
1.11.1.5. Ġdari Kontrol ve Kamu Düzeninin Korunmasındaki Rolü.................. 39
1.11.1.6. Ġdari Kontrol Yetkililerine Getirilen Sınırlamalar: .............................. 42
1.11.2. Yürütme Organının Azınlık Haklarını Ġhlaline ĠliĢkin Uygulamalar ......... 45
1.11.2.1. Ġspanya'daki Azınlık Gruplarının Haklarının Ġhlal Edilmesi .............. 45
1.11.2.2. Ġspanya'daki Azınlıklara KarĢı Uygulanan Etnik Ayrımcılık ............. 46
1.11.2.3. Ġspanya'daki Azınlık Mensuplarına Yönelik ĠĢkenceler ve Kötü
Muameleler .......................................................................................... 48
1.11.2.4. Amerika BirleĢik Devletindeki Müslüman Azınlıkların Haklarının Ġhlal
Edilmesi ............................................................................................... 49
1.12. Ortadoğuda Azınlık Hakları ......................................................................... 51
1.12.1. Azınlık Mensubu KiĢilerin Bireyler Olmaları Vasıflarıyla Sahip Oldukları
Genel Haklar .......................................................................................... 52
1.12.1. 1. YaĢam Hakkı .................................................................................. 52
1.12.1.2. Özel Hayatı Koruma Hakkı ve Örnek Anayasalar. .......................... 54
1.12.1.4. Özel Mülkiyetin Korunması Hakkı ve Örnek Anayasalar ................ 56
1.12.1.5. Ġnsanlık DıĢı ĠĢkencenin ve Kötü Muamelenin Yasaklanması ve
Örnek Anayasalar ................................................................................ 57
1.12.1.6. Azınlık Mensubu Olan KiĢilerin Cemaat Olmaları Vasfıyla Sahip
Oldukları Özel Haklar........................................................................... 59
1.12.1.6.1. Bireysel Özel Haklar ................................................................. 59
1.12.1.6.2. Özel Kültürden Faydalanma Hakkı ........................................... 60
1.12.1.6.3. Özel kültürden faydalanma ile ilgili örnek Anayasalar ............... 61
1.12.1.7. Özel Ġnancı Açıklama ve Uygulama Hakkı ve örnek Anayasalar ..... 62
1.12.1.8. Özel Dil Kullanma Hakkı ve Örnek Anayasalar ............................... 63
ix
Sayfa
1.12.1. 9. Ayrımcılık Yapılmaması önlenmesi ve Örnek Anayasalar .............. 65
1.12.1.10. Özel Bağlantılar Kurma Hakkı ve Örnek Anayasalar..................... 67
1.12.1.1. Özel Kolektif Haklar ve Örnek Anayasalar ...................................... 69
1.12.1.2. Korunma Hakkı ............................................................................ 69
1.12.1.3. Devletin ĠĢlerine Katılma Hakkı .................................................... 70
1.12.1.4. Örnek Anayasalar ........................................................................ 71
1.13. Azınlık Haklarının Açıkça Belirtilmediği Anayasalar .................................... 74
İKİNCİ BÖLÜM
IRAK’TAKİ AZINLIKLAR VE BUNLARIN HUKUKİ STATÜLERİ
2.1. 1951 Irak Ġslami ve Medeni Hukuku............................................................... 78
2.1.1 Irak Medeni Hukuku ................................................................................. 78
2.1.2. Mevcut Yasal Sistem ve Azınlıklar Üzerindeki Etkisi ............................... 79
2.1.3. KiĢi Ayrımı ............................................................................................... 79
2.2. Iraktaki Etnik Azınlıklar .................................................................................. 80
2. 2.1. Irak Anayasalarfında Etnik Azınlık Hakların Koruması ........................... 80
2.2.1.1. 1925 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması (Constitution of
1925) ................................................................................................... 81
2.2.1.2. 74 sayılı 1931 yerel diller yasası ...................................................... 82
2.2.1.3. 30 Mayıs 1932 duyurusu ................................................................... 82
2.2.1.4. 1958 Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması ........................... 84
2.2.1.5. 4 Nisan 1963 Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması .............. 85
2.2.1.6. 22 Nisan 1964 ................................................................................... 86
2.2.1.7. 1964 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması .................... 86
2.2.1.8. Eylül 1968 Iarak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması ......... 87
2.2.1.9. 16 Temmuz 1970 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması 87
x
Sayfa
2.3. Irakta Azınlıklar ve Hukuki Statüsü ............................................................... 89
2.3.1. Bahai‘ler .................................................................................................. 90
2.3.1.1. Nüfus ve Tarihsel .............................................................................. 90
2.3.1.2. Bahaîlerin Kimlik Sorunu ................................................................... 90
2.3.1.3. Bahailer ve Irak Yasaları ................................................................... 91
2.3.1.4. YaklaĢık Toplumsal Ġstatistikler ve Bölgeler ...................................... 92
2.3.1.5. Güvenlik ............................................................................................ 93
2.3.1.6. Ġnsan Hakları Sıkıntıları ..................................................................... 93
2.3.1.7. Dini Özgürlük .................................................................................... 93
2.3.1.8. Politik Haklar ..................................................................................... 94
2.3.1.9. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Hakları ............................................... 94
2.3.1.10. Ülke içi Mülteci ................................................................................ 94
2.3.1.11. Göç ve Sığınmayla ilgili Konular ..................................................... 95
2.3.1.12. Irak Anayasasında Bahaîlerin yeri .................................................. 95
2.4. Bedeviler ....................................................................................................... 97
2.4.1. GeçmiĢ .................................................................................................... 97
2.4.2. YaklaĢık Nüfus Ġstatistikleri ve YerleĢim .................................................. 98
2.4.3. Ġnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar .................................................. 98
2.4.4. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel haklar ....................................................... 99
2.4.6. Göç ve Sığınma ile ilgili meseleler ........................................................ 100
2.4.7. Irak Anayasası ve Bedeviler. ................................................................. 100
2.5. Siyahî Iraklılar .............................................................................................. 100
2.5.1. Nüfus ..................................................................................................... 101
2.5.2. GeçmiĢ .................................................................................................. 101
2.5.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ........................................................ 102
2.5.4. Güvenlik ................................................................................................ 103
xi
Sayfa
2.5.5. Ġnsan Hakları Uygulamalarında Zorluklar .............................................. 103
2.5.6. Politik Haklar ......................................................................................... 104
2.5.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar..................................................... 104
2.5.8. Ġnsancıl Durum ...................................................................................... 105
2.5.9. Diyaspora (Ülke dıĢına gidenler) ve Geri dönenler ............................... 106
2.5.10. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular .......................................................... 106
2.5.11. Siyahî Iraklı Kadının Durumu .............................................................. 106
2.5.12. Siyahî Iraklılar ve Irak Anayasası ........................................................ 107
2.6. Hıristiyanlar................................................................................................. 108
2.6.1. GeçmiĢ .................................................................................................. 108
2.6.2. YaklaĢık Nüfus Bilgileri ve YerleĢim ...................................................... 109
2.6.3. Güvenlik ................................................................................................ 110
2.6.4. Ġnsan Hakları uyglamsında zorluklar ..................................................... 112
2.6.5. Dini özgürlük ......................................................................................... 112
2.6.6. Politik Haklar ......................................................................................... 113
2.6.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar..................................................... 113
2.6.8. Ġnsani Zorluklar ...................................................................................... 114
2.6.9. Ülke Ġçi Mülteci ...................................................................................... 114
2.6.10. TartıĢmalı Topraklar ............................................................................ 115
2.6.11. Diyaspora ve Geri Dönenler ................................................................ 116
2.6.12. Göç ve Sığınmayla Ġlgili Konular ......................................................... 116
2.6.13. Hıristiyan Kadınların Durumu .............................................................. 117
2.7. Çerkesler ..................................................................................................... 117
2.7.1. Nüfus ..................................................................................................... 117
2.7.2. GeçmiĢ .................................................................................................. 118
2.7.3. YaklaĢık Nüfus Bilgileri ve YerleĢim ...................................................... 118
xii
Sayfa
2.7.4. Güvenlik ................................................................................................ 119
2.7.5. Uygulamada Ġnsan Haklarında yaĢanan Zorluklar ................................. 120
2.7.6. Politik Haklar ......................................................................................... 120
2.7.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar..................................................... 120
2.7.8. Yerinden EdilmiĢler ............................................................................... 121
2.8. Feyli Kürtleri................................................................................................ 121
2.8.1. Nüfus ..................................................................................................... 121
2.8.2. GeçmiĢ. ................................................................................................. 122
2.8.3. YaklaĢık Nüfus Bilgileri ve YerleĢim ...................................................... 124
2.8.4. Güvenlik ................................................................................................ 125
2.8.5. Uygulamada Ġnsan Hakları Zorlukları .................................................... 125
2.8.6. Politik Haklar ......................................................................................... 126
2.8.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar..................................................... 126
2.8.8. Ġnsani Durum ......................................................................................... 127
2.8.9. Ülke içi Yerinden edilenler ..................................................................... 127
2.8.10. TartıĢmalı Topraklar ............................................................................ 128
2.8.11. Diyaspora ve Geri Dönenler ................................................................ 128
2.8.12. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular .......................................................... 128
2.8.13. Feyli Kürt Kadınların Durumu .............................................................. 129
2.8.14. Feyli Kürtler ve Irak Anayasası ............................................................ 130
2.9. Yahudiler. .................................................................................................... 132
2.9.1. Nüfus. .................................................................................................... 132
2.9.2. GeçmiĢ .................................................................................................. 133
2.9.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ........................................................ 134
2.9.4. Uygulamada Ġnsan Hakları Zorlukları .................................................... 135
2.9.5. Dini Özgürlük ......................................................................................... 135
xiii
Sayfa
2.9.6. Siyasi Haklar ......................................................................................... 135
2.10. Kakailer ..................................................................................................... 136
2.10.1. Nüfus ................................................................................................... 136
2.10.2. GeçmiĢ ................................................................................................ 136
2.10.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 137
2.10.4. Güvenlik .............................................................................................. 137
2.10.5. Ġnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar .............................................. 138
2.10.6. Dini özgürlük ....................................................................................... 138
2.10.7. Siyasi Haklar ....................................................................................... 139
2.10.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 139
2.10.9. Ülke Ġçi Yerinden Edilenler .................................................................. 140
2.10.10. Diyaspora ve Geri Dönenler .............................................................. 140
2.10.11. Göç ve Sığınmayla Ġlgili Konular........................................................ 141
2.10.12. Kakai Kadınlarının Durumu ............................................................... 141
2.10.13. Kakailer ve Irak Anayasası ................................................................ 142
2.11. Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Transseksüel ve Interseksüel KiĢiler. .............. 142
2.11.1 GeçmiĢ ................................................................................................. 143
2.11.2. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 145
2.11.3. Güvenlik ve Cinsiyete Dayalı ġiddet.................................................... 145
2.11.4. Uygulamada Ġnsan Hakları Zorlukları .................................................. 148
2.11.5. Ekonomik, Sosyal Ve Kültürel Haklar .................................................. 149
2.11.6. Ülke Ġçi Yerinden Edilenler .................................................................. 150
2.11.7. Yurt DıĢında Kalanlar (Diyaspora) ve Geri Dönenler ........................... 150
2.12. Mandaean-Sabeanlar ................................................................................ 150
2.12.1. Genel BakıĢ ......................................................................................... 150
2.12.2. GeçmiĢ ................................................................................................ 151
xiv
Sayfa
2.12.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 152
2.12.4. Güvenlik .............................................................................................. 153
2.12.5. Uygulamada Ġnsan Hakları Zorlukları .................................................. 154
2.12.6. Dini Özgürlük ....................................................................................... 154
2.12.7. Siyasi Haklar ....................................................................................... 155
2.12.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 156
2.12.9. Yerlerinden EdilmiĢ KiĢiler ................................................................... 156
2.12.10. Diyaspora ve Geri Dönenler .............................................................. 157
2.12.11. Göç ve Sığınmayla Ġlgili Konular........................................................ 158
2.12.12. Mandaean Kadınların Durumu .......................................................... 158
2.12.13. Mandaeanler ve Irak Anayasası ........................................................ 159
2.13. Filistinli Mülteciler ...................................................................................... 160
2.13.1. Nüfus ................................................................................................... 160
2.13.2 . GeçmiĢ ............................................................................................... 160
2.13.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ................................................... 162
2.13.4. Güvenlik .............................................................................................. 162
2.13.5. Ġnsan Hakları uygulamasında zorluklar ............................................... 163
2.13.6. Siyasi Haklar ....................................................................................... 164
2.13.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 164
2.13.8. Ġnsancıl Durum .................................................................................... 165
2.13.9. Ülke içi Yerinden EdilmiĢler ................................................................. 166
2.13.10. Diyaspora ve Geri Dönenler .............................................................. 166
2.13.11.Göç ve Sığınma ile Ġlgili Konular ........................................................ 167
2.13.12. Filistinli Kadınların Durumu. .............................................................. 168
2.13.13. Filistinliler ve Irak Anayasası ............................................................. 168
2.14. Romanlar (Çingeneler) .............................................................................. 169
xv
Sayfa
2.14.1.Nüfus .................................................................................................... 169
2.14.2. GeçmiĢ ................................................................................................ 169
2.14.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 171
2.14.4. Güvenlik .............................................................................................. 172
2.14.5. Ġnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar .............................................. 173
2.14.6. Dini Özgürlük ....................................................................................... 174
2.14.7. Siyasi Haklar ....................................................................................... 174
2.14.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 174
2.14.9. Ġnsani Durum ....................................................................................... 175
2.14.10. Yerinden EdilmiĢler ........................................................................... 176
2.14.11. Diyaspora and geri dönenler ............................................................. 177
2.14.12. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular ........................................................ 177
2.14.13. Roman Kadınların Durumu ................................................................ 178
2.15. ġebekler .................................................................................................... 179
2.15.1. Nufüs ................................................................................................... 179
2.15.2. GeçmiĢ ................................................................................................ 180
2.15.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 181
2.15.4. Güvenlik .............................................................................................. 182
2.15.5. Ġnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar. ............................................. 184
2.15.6. Dini Özgürlük ....................................................................................... 184
2.15.7. Siyasi Haklar ....................................................................................... 184
2.15.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 185
2.15.8. Ülke içi Yerinden EdilmiĢler ................................................................. 185
2.15.9. TartıĢmalı Topraklar ............................................................................ 186
2.15.10. Diyaspora ve Geri Dönenler .............................................................. 186
3.15.11. Göç ve Sığınma ile Ġlgili Konular........................................................ 186
xvi
Sayfa
2.15.12. ġebek Kadınlarının Durumu .............................................................. 187
2.15.13. Irak Anayasası ve ġebekler. .............................................................. 187
2.16. Türkmenler ................................................................................................ 188
2.16.1. Nüfus ................................................................................................... 188
2.16.2. GeçmiĢ ................................................................................................ 188
2.16.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 189
2.16.4. Güvenlik .............................................................................................. 190
2.16.5. Ġnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar .............................................. 192
2.16.6. Dini Özgürlük .......................................................................................... 192
2.16.7. Siyasi Haklar ....................................................................................... 192
2.16.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 193
2.16.9. Ülke içi Yerinden Edilenler .................................................................. 194
2.16.10. Diyaspora ve Geri Dönenler .............................................................. 194
2.16.11. Irak Anayasası ve Türkmen ............................................................... 195
2.17. Yezidiler ..................................................................................................... 197
2.17.1. Nüfus ................................................................................................... 197
2.17.2. GeçmiĢ ............................................................................................... 198
2.17.3. YaklaĢık Nüfus Bilgisi ve YerleĢim ...................................................... 199
2.17.4. Güvenlik ................................................................................................. 200
2.17.5. Uygulamada Ġnsan Hakları Zorlukları .................................................. 201
2.17.6. Dini Özgürlük ....................................................................................... 202
2.17.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar................................................... 202
2.17.8. Ġnsani Durum ....................................................................................... 203
2.17.9. Diyaspora ve Geri Dönenler ................................................................ 203
2.17.10. Yezidi Kadınların Durumu. ................................................................ 204
xvii
Sayfa
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
IRAKTA ANTİ- AYRIMCILIK VE POZİTİF AYRIMCILIK YASASI
3.1. Anti-Ayrımcılık Yasası ................................................................................. 205
3.2. Pozitif Ayrımcılık .......................................................................................... 205
3.3. Anti-Ayrımcılık Mevzuatı .............................................................................. 206
3.4. Irak Devletinin Azınlıklara YaklaĢımı ........................................................... 207
3.5. Cezalar ve Çözümler ................................................................................... 209
3.5.1. Irak Devletinin Azınlık Temsilini Sağlanması ......................................... 209
3.5.2. Pozitif Ayrımcılık ve Kota Sistemi ....................................................... 209
3.5.3. Irak'ta Yasama Kotalarının Tesisi .......................................................... 210
3.5.4. Yasama kotaları kullanmanın dezavantajları: ........................................ 212
3.5.4.1. Yerel Yönetimi GeliĢtirme................................................................ 212
3.5.4.2. Diğer Federal Devletlerde Uygulamalar ......................................... 213
3.5.4.3. Yasama Yapısı ................................................................................ 215
3.5.4.4. Finansman ve Yönetim ................................................................... 216
3.5.4.5. Üniter YaklaĢım ............................................................................... 216
3.5.4.6. Ġkili YaklaĢım ................................................................................... 217
3.5.4.7. Çoğulcu YaklaĢım ........................................................................... 218
3.6. Uluslararası Hukukta Azınlıkların Korunması .............................................. 219
3.6.1. Uluslararası AntlaĢmaların 2005 Irak Anayasası Uygunluğu ................. 219
3.6.1.1. Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması SözleĢmesi ..... 220
3.6.1.2. ICESCR (Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası
SözleĢmesi) ....................................................................................... 221
3.6.1.3. ICCPR (Medeni ve Siyasi Haklara ĠliĢkin Uluslararası SözleĢme) .. 221
3.6.1.4. ICERD (Ayrımcılığının Her Türlü Ortadan Kaldırılmasına ĠliĢkin
Uluslararası SözleĢme)...................................................................... 221
xviii
Sayfa
3.6.1.5. Cebri Kaybolmaya karĢı Bütün KiĢilerin Korunması için Uluslararası
SözleĢme ........................................................................................... 221
3.6.1.6. ĠĢkence ve Diğer Zalimane, Ġnsanlık DıĢı ve AĢağılayıcı Muamele
veya Cezaya KarĢı SözleĢmeyi onaylayın ......................................... 221
3.7. 2005 Irak Anayasa Hukuku ve Azınlıklar ..................................................... 222
3.8. KarĢılaĢtırmalı Hukukta Azınlıklar ................................................................ 225
3.8.1. Ahvali ġahsiye (evlenme ve boĢanma Kanunu) .................................... 225
3.8.1.1. Evlenme .......................................................................................... 225
3.8.1.2. BoĢanma ......................................................................................... 226
3.8.2. VatandaĢlık Kanunu .............................................................................. 228
3.8.3. Miras Kanunu ........................................................................................ 228
3.8.4. 40 Sayılı 1951 Medeni Kanun .............................................................. 229
3.8.5. 111 Sayılı 1969 Ceza Kanunu ............................................................... 231
3.8.6. Merkez Ceza Mahkemesi ...................................................................... 232
3.8.7. 23 Sayılı 1971 Ceza Muhakemesi Usulü ............................................... 233
3.8.8. BirleĢik ĠĢ Kanunu ................................................................................. 234
3.9. Azınlıklara Tanınan Hak Ve Özgürlükler ..................................................... 235
3.9.1. Ġbadet Özgürlüğü ................................................................................... 235
3.9.1.1. Din................................................................................................... 237
3.9.1.2. Ġslam .............................................................................................. 238
3.9.1.3. Dini Simgelerin Korunma Hakkı ...................................................... 239
3.9.2. Dil ve KonuĢma Özgürlüğü .................................................................... 240
3.9.2.1. Resmi dille konuĢmak yasası .......................................................... 240
3.9.2.2. Azınlıklarla Devlet arasındaki Dil sorunu ......................................... 241
3.9.2.3. EĢit Muamele Edilme Hakkı ............................................................ 242
3.9.2.4. Temsil Edilme Hakkı ....................................................................... 243
3.9.2.5. Ayrımcılığa KarĢıt Silahlı Kuvvetlerde Görev Alma Hakkı ............... 249
xix
Sayfa
3.9.2.6. Renk, Cins, Köken Ayrımcılık Yapılmama Hakkı ............................ 250
3.9.2.7. Aznlıklara Mensup Milletvekillerin Temsil Edilme Hakkı .................. 250
3.9.2.8. ÇalıĢma Hakkı ................................................................................. 251
3.9.2.9. Eğitim Hakkı .................................................................................... 251
3.9.2.10. Sağlık Güvence ............................................................................. 252
3.9.2.11. Sağlık Bakım Hakkı ....................................................................... 252
3.9.2.12. Temsil Edilme Güvencesi.............................................................. 253
3.9.2.13. Federasyon Ve Azınlık .................................................................. 254
3.9.3. KiĢisel Durum Yasası (1959 No.188) ................................................... 255
3.9.3.1. Irak Sivil ve KiĢisel Durum Yasaları ............................................... 257
3.9.3.2. KiĢisel Durum Yasasının Yasal Reformu ........................................ 258
3.9.3.3. 188 sayılı1959 Müslüman Olmayan Azınlıkların Haklarını Tanımlayan
Yasa .................................................................................................. 259
3.9.4. Özel Mülkiyetin Koruma Hakkı .............................................................. 260
3.9.5. 26 Sayılı 2006 Irak VatandaĢlık Yasası ................................................. 261
3.9.6. Tekrar VatandaĢlığa Alınma .................................................................. 261
3.9.7. 53 Sayılı 2008 Ġnsan Hakları Hukuku Yüksek Komiserliği ..................... 265
3.10. 36 Sayılı 2013 Seçim Ġller, Ġlçeler Ve Alt Ġlçeler Konseyleri Seçim Yasası . 266
3.10.1. Seçim Kanunu Ve Azınlıklara KarĢı EĢit Davranılması........................ 267
3.10.1.1. Seçim kanununda eĢitlik 4. Madde ............................................... 267
3.10.1.2. Halk arasında oy kullanma eĢitliği ................................................. 267
3.10.1.3. (IHEC) ve Ayrımcılıkla hükümler: Özellikle Bağımsız Yüksek Seçim
Komisyonunun (IHEC) ....................................................................... 267
3.10.1.4. Azınlık Temsilcilerinin Koltuklarının Garantiye Alınması ............... 267
3.10.1.5. Telafi koltuklar ............................................................................... 267
3.10.1.6. Ülke içi yerinden olmuĢ kiĢilerin .................................................... 268
3.10.1.7. Tüm etnik, dilsel ve dinsel azınlıklara korumak amacıyla .............. 268
xx
Sayfa
3.10.1.8. Cebri göç etmek ............................................................................ 268
3.11. Ayrımcılığa KarĢı Olma .............................................................................. 268
3.12. Katılıma EriĢim Hakkı ............................................................................... 269
3.13. Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu ......................................................... 272
3.14. Ülke Ġçi Zorunlu Göç EtmiĢ KiĢiler ............................................................. 273
3.15. 11 Sayılı 2005 Siyasi Mahkûmlar Ve Tutuklular Kurumu Kanunu ............. 274
3.15.1. Kanunun Kapsamı ............................................................................... 274
3.16. 27 sayılı 2005 ġEHĠTLER KURUMU KANUNU. ........................................ 275
3.17. Potansiyel Siyasi Parti Mevzuatını Çevreleyen Hususlar .......................... 276
3.17.1. Siyasi Partiler Kanunu ......................................................................... 276
3.17.2. Partinin Ġlkeleri ..................................................................................... 276
3.18. Ceza Hukukunda Azınlık Haklarının Korunması ........................................ 279
3.19. 71 sayılı 1987 BirleĢtirilmiĢ ÇalıĢma Yasası .............................................. 280
3.20. 23 sayılı 2008 Ayrımcılık Yapmama Yasası .............................................. 281
3.21. Ġstihdam Olanaklarının Azınlıkları DıĢlayan ya da Azınlıklara Farklı Davranan
Hükümler.................................................................................................... 283
3.22. 12 sayılı 2010 Sivil Toplum KuruluĢları Kanunu ........................................ 286
SONUÇ .............................................................................................................. 289
KAYNAKÇALAR ................................................................................................. 293
ÖZGEÇMĠġ ........................................................................................................ 327
xxi
KISALTMALAR
Bu çalıĢmada kullanılmıĢ simgeler ve kısaltmalar, açıklamaları ile birlikte aĢağıda
sunulmuĢtur.
Kısaltmalar
Açıklamalar
a.g.e.
adı geçen eser.
a.g.s.
adı geçen site.
ICESCR)
Ekonomik, Sosyal
SözleĢmesi.
ICCPR
Uluslararası Medeni Ve Siyasi Hakları SözleĢmesi.
ICERD
Irk Ayrımcılığının Her Türlü Ortadan Kaldırılmasına ĠliĢkin
Uluslararası SözleĢmesi.
HCHR
Ġnsan Hakları Irak Yüksek Komisyonu.
ICCPR
Uluslar arası Sivil ve Siyasi Haklar üzerine AnlaĢması.
IILHR
Uluslararası Ġnsan Hakları Enstitüsü.
RCC Baas
Devrim Komuta Konseyi.
ILO
Uluslararası ÇalıĢma Örgütü SözleĢmeleri.
IHEC
Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu.
AGİT
Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği TeĢkilatı.
LGBTI
Iraklı Mülteci Destek Projesi.
IHEC
Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu.
STK
Siyasi Mahkumlar ve Tutuklular Kurumu.
STK
Sivil Toplum Kurumu.
ve
Kültürel
Haklar
Uluslararası
1
GİRİŞ
Bu çalıĢmadan hedef, Irak devletinin azınlık haklarının hem karĢılaĢtırmalı
hukuk hem de Anayasaya göre yerini belirtmektedir. Irak Hukuk mevzuatında
Azınlıkların hemen hemen bir çoğu yasal haklarını koruyor ve özellikle 2005
anayasaında birçok olmayan hakkları ele almaktadir. Gerek mülkiyet, ahvali
Ģahsiye, ceza hukuku, vs gerekse de temel hak ve özgürlük kapsamında daha da
geniĢ hakları tanımlar. Böylece Saddam Hüseyin Dönemi‘ndeki yasalara
baktığımızda Irak‘ta azınlıklara tanınmıĢ haklar veya azınlıklara devlet tarafından
tanınan hiç bir hak ve hukuk yoktur. Sebebine geldiğimizde Saddam Yönetimi, Irak
birliği için bütün Irak halkını Arap olarak tanımlar ve Arap milliyetinden çıkan Iraklı
sayılmaz; üstelik ağır cezaya maruz kalır.
Dinsel azınlıklar konusuna baktığımızda iĢgal öncesi Saddam Yönetimi bazı
müslüman olmayan gruplara dini simgelerini kullanma hakkı vermiĢtir. Yalnız
müslüman olan grupların arasında yani mezhepler arasında bu kadar esnek
davranıldığı görülmemektedir.
Bu çalıĢmanın birici bölümünde azınlıklar genel olarak tanıtılacak ve
azınlıkların türleri, dinsel , dilsel ve etnik olarak ele alınacaktır. Bu bölümde Irak‘ta
savunmasız olan ve Irak Devleti‘nin azınlık olarak kabul ettiği gruplar tanıtılacaktır
ve uluslararası sözleĢmeler ele alınacaktır. Ikinci bölümde ise Irak devletinde ister
millet olarak ister dil isterse dinsel azınlık olarak ele alınarak bugünkü durumları,
bu azınlıkların grup baĢkanları tarafından hangi yasaya ve hangi azınlık grubuna
dahil edildiği ve bunlara uygulanan hukuk anlatılacaktır.
ÇalıĢmanın son bölümünde Irak Devleti‘nin hukuk sitemine tarihsel bir bakıĢ
yaptıktan sonra, azınlıklara bu hukukta ve yasalarda ne kadar hak tanındığı dile
getirilecektir.
2
3
BIRINCI BÖLÜM
KARŞILAŞTIRMALI HUKUKTA VE ARAP ÜLKELERİNDE AZINLIK HAKLARI
1.1. Azınlık Tanımı
Türk Dil Kurumu da ―azınlık‖ kavramını, ―bir toplulukta herhangi bir nitelik
bakımından ayrı ve ötekilerden sayıca az olanlar, ekalliyet, çoğunluk karĢıtı‖ olarak
tanımlarır. Batı dillerindeki sözlüklerde de yine ırk, din, dil ve kültür gibi aidiyetler
bakımından çoğunluğu teĢkil eden toplumsal gruptan farklılıklar gösteren ve
nüfusun geneline göre sayıca az olan topluluklar, ―azınlık‖ kapsamında
değerlendirir.1 Sosyolojik açıdan azınlık kavramı ―bir toplulukta sayısal bakımdan
azınlık oluĢturan, baĢat olmayan ve çoğunluktan farklı niteliklere sahip olan grup‖
olarak tanımlanmaktadır.2
Hukuksal açıdan baktığımızda birinci Dünya SavaĢı‘nın sonuna kadar
uluslararası hukukta azınlıklar, bir devlet içinde çoğunluk teĢkil eden halktan diğer
bir dine, ırka yahut bir baĢka dile mensup olması nedeni ile ayrılan ve himaye
edilen durumunda bulunan kiĢi gruplardır. BaĢka bir dile, bir ırka, veya dine
mensubiyet himaye nedeni teĢkil etmiĢtir. Bu dönemde azınlıklara din ve vicdan
özgürlüğü gibi bireysel insan haklarının yanı sıra yeni kiliseler kurma, muhtariyet
tanınması ve derslerin anadilde verilmesi gibi kolektif haklar da tanınmıĢtır.3
Hukuksal olarak azınlık kavramı tanımı ilk olarak, Birinci Dünya SavaĢından
sonra belirli devletlerde kalan ve çoğunluktan ayrı ―ırk, dil ya da dine‖ sahip olan
grupların
korunmasını
düzenleyen
andlaĢmaların
Uluslararası Daimi Adalet Divanı tarafından yapılmıĢtır.
yorumu
4
çerçevesinde
1928‘de Uluslararası
Adalet Divanı‘nda Yukarı Silezya Azınlık Okulları Davasında hukukçu Mello
1
Türk Dil Kurumu. U. 9 Eylül 2006, www.tdk.gov.tr., EriĢim Tarihi: 12.06.2014.
Freedictionary, U. 11 Eylül 2006 http://www.thefreedictionary.com/minority,; Encyclopaedia Britannica, U.
11 Eylül 2006 http://www.britannica.com/search?query=minority&submit=Find&source=MWTEXT;
English Dictionary; U. 11 Eylül 2006 http://www.wordreference.com/definition/minority; EriĢim Tarihi:
12.06.2014.
3
A. F. ARSAVA, Azınlık Kavramı ve Azınlık Haklarının Uluslar arası Belgeler ve Özellikle Medeni ve
Siyasi Haklar Sözleşmesinin 27. Maddesi Işığında İncelenmesi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi Yayın No: 579, 1993, s. 9.
4
H. PAZARCI, Uluslararası Hukuk Dersleri II. Kitap”, 4.Baskı, Ankara: Turhan Kitabevi, 1996, s.163;
HATĠPOĞLU, Murat; ―Yunanistan‘da Etnik Gruplar ve Azınlıklar‖, SAEMK, AraĢtırma Projeleri dizisi
3/99.1999, s. 2.
2
4
Toscana azınlıkları Ģöyle tanımlamıĢ: Bir devletin nüfusunun, toprakların belirli bir
bölümüyle tarihsel olarak bağlı, kendine özgü bir kültüre sahip, ırk, dil, ve din
farklılığı nedeniyle devletin diğer uyruklarının çoğunluğuyla karĢılaĢtırılması
imkansız kalıcı parçasıdır.5
1.2. Azınlık Olmanın Şartları
1.2.1. Farklılık
Toplumun çoğunluğunu oluĢturanlardan farklı olan ve onlardan ırk, din ve
dil gibi noktalarda ayrılan bir grubun varlığı gereklidir.
1.2.2.Sayısal Olarak Az Olma
Bir azınlık grubu, gelenek ve görenek gibi farklı özelliklerini koruyabilecek
ve devam ettirecek yeterli sayıya sahip olmasının yanı sıra, nüfusun geri
kalanından da sayıca az olmalıdır. Ancak bu ölçüt, sayısal açıdan çoğunlukta olan,
Bosna ve Güney Afrika‘da olduğu gibi ezilen, hakları elinden alınan grupların
azınlık olarak kabul edilmemesini gerekli kılar. Çünkü bu gibi durumlarda ortaya
çıkan sorun bir azınlık sorunu olmayıp kendi kaderini belirleme sorunudur 6. Ayrıca
azınlık grubu çoğunlukla nerede ise baĢa baĢ gelecek kadar kalabalık da
olmayacaktır. Yoksa bir azınlık çoğunluk iliĢkisinden, değil, bir arada yaĢamaya
zorunlu kalan toplumlardan söz etmek daha doğru olur.
1.2.3. Başat Olmama
Bu gruplar nüfusun geri kalan kısmına karĢı egemen olmamalıdır. Öyle sayıca
azınlıkta kalan gruplar vardır ki, korunmaları Ģöyle dursun ülkenin çoğunluğunu
onlardan korumak gerekebilir. Örneğin Güney Afrika'nın % 20'sini oluĢturan
Beyazlar ülkenin % 80‘ine hükmetmekteydiler.
5
Jennifer Jackson, PREECE, Ulusal Azınlıklar ve Avrupa Ulus-Devlet Sistemi, çev. AyĢegül Demir,
Ġstanbul, DonkiĢot Yayınları, 2001, s. 24.
6
Erol, KURUBAġ, Asimilasyondan Tanınmaya: Uluslararası Alanda Azınlık Sorunları ve Avrupa
YaklaĢımı, Ankara, 2004, s.13.
5
1.2.4. Vatandaşlık Statüsüne Sahip Olma
Bir grubun azınlık olarak kabul edilebilmesi için bulunduğu ülkenin vatandaĢlılığına
sahip olması gerekliliğidir. Bu durumda baĢka ülkelerin uyrukları, örneğin yabancı
iĢçiler, uyruksuzlar ve göçmenler azınlık değil, "yabancı" statüsünde tanımlanır.
Ancak son dönemlerde bu grupların da azınlık tanımının kapsamı içerisine
alınması yönünde bir eğilimin ortaya çıktığı görülse de Almanya, Ġngiltere ve
Fransa gibi ülkeler bunun kabulünü sağlayamamıĢtır.
1.2.5. Azınlık Bilincine Sahip olma
Ortak ayırıcı özellikleri olan ve sayıca azınlıkta olan bir grup, ancak bu
özelliklerini ve niteliklerini korumak ve sürdürmek isteğine ve bu bilincine sahipse
azınlık olarak tanımlanabilir. Ancak azınlığın kendini azınlık olarak görmesinin de
yetmeyeceğini, çoğunluğun da onu öyle görüp, buna uygun olarak davranmasının
gerekli olduğunu söylemek gereklidir. BaĢka bir deyiĢle, azınlık kavramı ancak
kendisine uygulanan bir "baskı" varsa ortaya çıkabilecektir. Baskı öğesinin nesnel
olarak bulunmadığı yerde azınlık kavramından değil, "farklı grup" kavramından söz
etmek daha doğru olacaktır.
1.3. Azınlık Türleri
1.3.1. Dilsel Azınlıklar
Dil kelimesinden maksat, aynı topluluktan veya ulustan, aynı coğrafi
bölgelerden veya aynı kültürden gelen insanların kullandığı kelimeler dizinidir. Ana
dilden maksat ise, kiĢinin ilk öğrendiği dil ve kendini tanımladığı dildir. Dil ve ana
dili yukarıda anlattıktan sonra, dilsel azınlık, içinde yaĢadığı ülkede, toplumun geri
kalanının konuĢtuğu dilden farklı dil konuĢan grupu ifade etmektedir.7
7
AKBULUT, Olgun, BarıĢ içinde Birlikte YaĢamanın Hukuk Zemini, 1. Baskı, On Ġki Levha Yayıncılık a.Ģ,
Ġstanbul, Nisan 2008, s. 27 -28.
6
1.4. Lehçe Farkı
Lehçe, bir dilin standart, salt olan Ģeklinden farklı bir Ģekil olarak
tanımlanmaktadır. Lehçe ile bir coğrafi mekan ve kültür arasında bir iliĢkinin
varlığına iĢaret edilmiĢtir.dar bicoğrafi alanda yaĢayan insanlar tarafından aynı
dilin farklı lehçelerinin konuĢulması olasılığı ne kada rdüĢük ise, geniĢ bĢr coğrafi
alan üzerinde aynı olasılık artmaktadır. Azınlık grubunun kültürel açıdan homojen
yapı
sergilemesi,
farklı
lehçenin
varlığını
sürdürmesi
açısından
hayati
önemdedir.kültür dini varlığı için ne kadar besleyici ise lehcenin varlığı için de o
kadar de besleyicidir. Dil ve lehçe ayrımına gelirsek, aynı dilsel kökten gelen çok
az dilbilgisi farklılığına sahip ve fakat ay alfabeyi kullanmasına rağmen birbirini
anlamayan kiĢiler arasındaki fark lehçe farkına iĢaret eder.8
1.5. İşaret Dili
Ifadeyi sözlü veya yazılı ileten diğer yazılı ve sözlü diller gibi iĢaret dili de
birden çoktur. 2005 yılı itibariyle dünyada dokuz ülke iĢaret dilini anayasalarında,
22 ülke yasal düzeyde tanımıĢtır. Slovakyada konu üzerine çzel bir yasal
düzenleme dahi vardır. Türk iĢaret dili parmak alfabesine yönelik Türk Dil
Kurumu‘nun çalıĢmaları 2007 yılı itibarı ile tamamlanmıĢ ve Türkçede yer alan 29
harfin 29 unun da karĢılığı da bu alfabede yerini almıĢtır. Ek olarak Türkçemizde
yer alan sözcükler kadar parmak iĢareti dili sölüğü de hazırlanmıĢtır.
Bu konu azınlık hakları medeni ve siyasal haklar sözleĢmesinin, 27. Madde
kapsamında sunulan ülke raporlarında dile getirilmiĢ ve henüz BM Ġnsan Hakları
Komitesinin yorumuna konu olmamıĢtır. Bununla birlikte , BM Ekonomik ,Sosyal ve
Kültürel
Haklar SözleĢmesi ile kurulan ekonomik, sosyal ve kültürel haklar
komitesi, engelli hakları üzerine 1994 yılında verdiği beĢ nolu genel yorumunda e.s
k.h.s. 13 ve 14. Maddelerinde düzenlenen eğitim hakkını yorumlarken, sağır
çocuğun varlığı durumunda iĢaret dilinin ayrı bir dil olarak tanımlanmasının
gereğine iĢaret etmiĢtir.9
8
9
Olgun AKBULUT, a.g.e, s. 31.
Olgun AKBULUT.a.g.e, s. 34.
7
Bu gruba dahil olan azınlıkların ana kimlik öğeleri ve baĢat toplumdan
ayrıldıkları yön dilleridir. 10 Reformasyon döneminde daha çok dini azınlıklar ön
plandayken, bu dönemi müteakiben Protestanlık mezhebinin ortaya çıkması
nedeniyle Hristiyanlığın birleĢtirici olma özelliğini kaybetmesi ve milliyetçilik
akımlarının yaygınlaĢması sonucu dilsel azınlıklar ortaya çıkmıĢtır. Günümüzde
görülmektedir ki dilsel ayrılık kültürel olarak ayrılmanın ana öğesidir.Çünkü
genelde bir dil azınlığı aynı zamanda etnik veya ulusal azınlığı oluĢturmaktadır.Bu
nedenle bir çoğunluk dilinin diyalekti azınlık dili olarak kabul edilmez. Burada
geçen ‗diyalekt‘ kelimesi bir dilin kollarını sınıflandırmada kullanılan bir dil bilimi
terimi olup, bir dilin belirli bir bölgede konuĢulan ve mahalli hususiyetler taĢıyan en
küçük kolu anlamına gelmektedir. Dilsel azınlık kavramı KiĢisel (Medeni ve Siyasi
Haklar SözleĢmesi‘nin 27. Maddesinde de ―Etnik, dinsel ya da dilsel azınlıkların
bulunduğu devletlerde, bu azınlıklara mensup kiĢiler, kendi gruplarının diğer
üyeleriyle birlikte toplu olarak, kendi dinlerini açıklamak ve uygulamak ya da kendi
dillerini kullanmak hakkından mahrum edilemezler‖ seklinde geçerek uluslararası
hukukta kabul görmüĢtür.
1.5.1. Dini Azınlıklar
16. Yüzyıldaki Reformasyon sürecinde topluma hakim olan kilisenin farklı
dinlere karsı çıkması sonucunda oluĢan dini azınlıklar, 1598‘de ilan edilen Nant
Fermanı‘nda yer alarak, tarihte ilk kez azınlık kavramının ortaya çıkmasına yol
açtıklarından büyük önem arz etmektedir.11
Bu dönemdeki tutunum ideolojisi, yani "bir toplumu bir arada tutan temel
ideoloji‖ olan dinin, yerini, milliyetçilik hareketlerinin etkisiyle, millet anlayıĢına
bIrakmasıyla kimliğin belirlenmesindeki en önemli unsur din olmaktan çıkmıĢ
dolayısıyla dini azınlıklar ulusal azınlıklar halini almıĢtır. Günümüzde dini farklılıklar
varlığını sürdürmekteyse de bir azınlığa üyeliği belirleyen tek basına yeterli bir
prensip olmaktan çıkmıĢ olup, din faktörü azınlık grubunun farklı yönlerinden
birisini teĢkil ediyorsa önemli Kabul edilmektedir.12
10
Baskın ORAN, KüreselleĢme ve Azınlıklar, Ġmaj Kitabevi, 5. Baskı. , Ankara, 2009, s. 65.
Dinsel azınlık kavramı için bkz. Arsava,Azınlık Kavramı…, s. 56-57; ORAN, KüreselleĢme…, s. 64.
12
Ali Tayyar ÖNDER, Türkiye‘nin Etnik Yapısı, Önerler Yayıncılık, Ankara, 1999, s.23.
11
8
1.5.1.1. Din
Din kavramının tanımı üzerinde anlaĢma sağlamasının en önemli nedeni,
kavram kuramsal, uygulamaya yönelik, sosyolojik ve soyut yönlerinin varlığıdır.
Kuramsal açıdan din bir inanç, mit ve doktrin boyutlarıyla karĢımıza çıkarken,
uygulamada dini mekanla, inanç sahipleri ve dini kurallar olarak ortaya
çıkmaktadır.sosyolojik açıdan ise dini liderler ve görevliler olarak gözükürken,
duygusal boyutu her türlü dini duyguyu kapsamaktadır. Sözlük anlamıyla din
kelimesi inanç ve ibadet sistemi demektir. BaĢk bir tanım ise , tanrı ya da tanrıların
varlığına dayalı bir inanç ve ibadettir. Yine din kavramının kültür kavramı ile yakın
iliĢkisi vardır. Kültür geniĢ olarak hayatın kendisi olarak ele alıdığında bu hayatın
içinde kaçınılmaz olarak din ve dini kültür de olacaktır. Din ile geleneksel kültür
iliĢkisine gelince din, belli bir kültürün geleneklerini dinsel kural haline
getirebileceği gibi belli bir dinin kuralları toplumsal kural olarak özğmsenip
geleneksel kültürün parçası olabilir.13
1.5.1.2. Mezhep Farkı
Mezhep kelimesi sözlük anlamıyla belirli bir dine mensup, ama inançları
veya uygulamaları ile o dinin diğer üyelerinden ayrılan küçük grup demektir. Bu
sözlük tanıtımı adeta mezhep azınlıklarının tanımını vermektedir. Mezhep il
mezhep azınlığı aynı anlama gelemeyeceğine göre bazı düzeltmeleri yapmak
gerekir.grubun geri kalanı yani çoğunluk grubu da mezhep olarak nitelenebilir. Bu
nedenle,
mezhep
azınlığı,
içinde
yaĢadıkları
toplumda,inadıkları
dinin
mensuplarının çoğunluğununkinden farklı bir mezhebe inanan kiĢiler grubu
demektir. Mezhep azınlığı olmak için ilgili mezhebe mensup kiĢilerin mezheplerini
siyasi faaliyetlerine konu yapması gerekmez. Eğer ilgili din,tüm mezhepleri ile o
ülkede azınlık dini ise,bu azınlık dinine inananlar içindeki çoğunluktan farklı bir
mezhebe bağlı olanlar azınlık içinde azınlık olmaktadırlar.
13
Olgun AKBULUT.a.g.e, s.35.
9
1.5.1.3. Dini İnanç Sahibi Olmayanlar (Ateistler)
Akla gelebilecek bir soru da erhangi bir dini inanca sahip olmayanların
azınlık sayılıp sayılamayacağı sorusudur. Hukuken Kabul edilmiĢ azınlık türü
dinsel azınlık olduğundan,herhangi bir dini inançla iliĢkisi olmayan kiĢiler doğal
olarak tanım dıĢında kalmaktadırlar. Onlar,ayrımcılık yasağı ve inanmama
özgürlüğünü de kapsayan düĢünce,vicdan ve din özgürlüğü kapsamında koruma
göreceklerdir. Bununla birlikte,doktrinde MSHS m. 27 nin herhangi bir dini inanca
sahip olmayanları da kapsayacak Ģekilde geniĢ yorumlanması gerektiğini ileri
sürenler de vardır. Burada sorun Ģudur: Dini inanca sahip olmayan kiĢi insane
hakları sözleĢmelerindeki din ve vicdan özgürlüğü maddesinin sağladığı koruma
ötesinde özel korumaya ihtiyaç duyar mı. Cevabın evet olduğu hallerde
uluslararası hukukun bu ihtiyaca cevap vermede Ģimdilik sessiz kaldığını söylemek
gerekir. Peki çoğunluk dini inanca sahip değilse ne olacaktır. Kanımca bu
durumda,çoğunluğun
inancından
farklı
kavramını
çoğunluğun
inanmama
özgürlüğü çerçevesinde geniĢ yorumlayarak inançlı dinsel azınlık saymak
gerekecektir.14
1.5.1.4. Dini Olmayan İnanç Sahipleri
Ġnsan
Hakları
Komitesi,
Medeni
ve
Siyasi
Haklar
SözleĢmesinin
düĢünce,vicdan ve din özgürlüğünü düzenleyen 18.maddesi üzerine verdiği Genel
Yorumunda ,herhangi bir dine dayalı olmayan inancın da maddede düzenlenen
hak kapsamında olduğunu içtihat etmiĢtir. Ancak azınlık haklarını düzenleyen
27.madde ,tıpkı ateistlerin konumu gibi ,bu konuda koruma sağlamamaktadır. Bu
nedenle ,örneğin ,Ġnsan Hakları Komitesine göre vicdani redçiler belirli Ģartlarda
din ve vicdan özgürlüğü maddesi m.18 altında koruma görebilecekken 27.madde
kapsamında
dini
azınlık
faydalanamayacaklardır.
14
Olgun AKBULUT.a.g.e, s. 27.
sayıkmadıkları
için
azınlık
haklarından
10
1.5.2. Etnik Azınlıklar
Belirli bir siyasal özelliği bulunmamakla birlikte üyeleri ortak bir kökene ve
aynı kültürel, tarihsel ve topraksal kimlik vasıflarına sahip insane topluluklarına
verilen etnik grup adı, Antik Yunan dilinde halk anlamını ifade eden ―Ethnos‖
kelimesinden türemiĢtir.15
―Azınlık kavramının kendisi gibi yere ve zamana göre farklı faktörlerle
tanımlanan Etnik Grup dil, din, ulusal köken gibi bir insan topluluğunu bir arada
tutan birkaç faktörü içeren tüm grupları ifade etmek için kullanılmıĢ ve adı 1999
yılında Ġnsan Haklarının Korunması ve GeliĢtirilmesi Alt Komisyonu olarak
değiĢtirilen BirleĢmiĢ Milletler Ġnsan Hakları Komisyonu Ayrımcılığın Önlenmesi ve
Azınlıkların Korunması Alt Komisyonu‘nda ırk kelimesinin etnik kelimesiyle
desteklenmesine karar verilmesiyle uluslararası hukuk terminolojisine girmiĢtir.
Günümüzde etnik azınlıkların göze çarpan en önemli özelliklerinden birisi genelde
aynı zamanda dilsel ve dini azınlıklar olmalarıdır; fakat bu tüm etnik azınlıkların
ulusal azınlıklar oldukları anlamına gelmez.Ġspanya‘da yasayan Katalanlar etnik
azınlıklara bir örnek teĢkil etmektedirler.
1.5.3. Ulusal Azınlıklar
''Ulusal azınlık'' teriminin uluslararası arenada dört farklı anlam taĢıdığı
görülmektedir. Öncelikle terim, açıkça bir ülkede bulunan etnik, dilsel, dinsel
azınlıklara iĢaret edebilmektedir. Ġkinci olarak, bir akraba devleti bulunan azınlıklara
atfedilebilmektedir. Üçüncüsü ise sesi güçlü çıkan, azınlık sayılmak için gerekli nesnel
koĢulların yanı sıra azınlık bilincine de sahip olan grupları nitelemek için; son olarak
da ''yeni azınlıkların'' yani göçmen iĢçi gibi grupların karĢıt kavramı olarak
kullanılmaktadır. Ulusal azınlığı diğer azınlıklardan ayıran en önemli özellik, onun halk
olma konusundaki siyasi iradesidir; ulusal azınlıklar, etnik azınlıkların gösterdiği
özelliklerin yanı sıra siyasi karar mekanizmasına katılma iradesine sahiptirler ve bir
devletin içerisinde çeĢitli ulusal azınlıkların yaĢaması da mümkündür.16
15
Etnisite konusunda ayrıntı için bkz. Anthony D.SMĠTH,The Ethnic Origins of Nations, New York, Basil
Blackwell,1986; Erol KURUBAġ, ―Uluslar arası Politikada Etnik Sorunlar ve Çözüm Yolları‖ Ġktisat
Dergisi, S. 386 (Ocak 1999), s. 49-59.
16
Arsava, a.g.e, s. 55.
11
1.6. Azınlık Hakları
1.6.1. Bireysel Haklar ve Kolektif Haklar
Bireysel haklar münferit kiĢilerin birey olarak doğrudan sahip oldukları
haklardır. Ġnsan hakları, medeni haklar ve temel özgürlükler öncelikle bireysel
haklardır. BaĢka bir deyiĢle söz konusu teminatları sadece kendileri için talep
edebilirler. Ancak insan toplumda diğer bireylerle beraber yaĢaması ve temel
haklarını toplum içerisinde kullanması nedeniyle, temel hakların grup hakları
(kolektif haklar) boyutu da ortaya çıkmıĢtır. 17 Azınlık hakları bir ülkede yaĢayan
azınlık bireylerine devlet tarafından tanınan ve topluca (grup olarak) kullanılabilen
özel insan haklarıdır.18 Azınlıkların himayesi grupların himayesini gerektirmektedir.
Kültürün muhafaza edilmesi onun ortak olarak kullanılması ile mümkündür. Birey
münferiden bir kültüre sahip çıkamaz.
19
Ancak uluslararası vurgu daha çok
''birey''e yapılmakta, ''azınlık hakları'' yerine ―azınlığa mensup kiĢilerin haklarından‖
bahsedilmektedir. Bunun üç temel nedeni ise, bireylerin uluslararası hukukun
öznesi olarak Kabul edilmesi; grup olarak koruma tanınmasının millet bütünlüğünü
parçalama tehlikesi yaratması ve grubun bireyi ezmesinin engellenmesi yani
bireyin gruba karĢı bireysel kimliğini koruyabilmesidir. Sonuç olarak azınlık hakları
bireylerin haklarıdır; kolektif boyutu olan bireysel haklardır.20 Uluslararası belgeler
azınlık haklarının bireysel boyutunu öne çıkarsa da, bu haklar azınlıkların varlık ve
kimlik hakları çerçevesinde Ģekillenmekte; azınlık mensubu kiĢilere tanınan kendi
kültürlerini, dillerini ya da dinlerini yaĢatma ve koruma hakkı ile asimilasyon
21
yasağı, devletlerin bu alandaki pozitif yükümlülükleri ile birlikte düĢünüldüğünde
dolaylı da olsa grup kimliğinin korunması sonucunu doğurmaktadır.22
17
ARSAVA, a.g.e. , s 68.
Bakın ORAN, Türkiye‘de Azınlıklar: Kavramlar, Teori, Lozan, Ġç Mevzuat, Ġçtihat, Uygulama, s.33.
19
ARSAVA, a.g.e. , s 69.
20
ORAN, KüreselleĢme ve Azınlıklar, s. 84- 85.
21
Asimilasyon, azınlık kimliğini ortadan kaldırmayı hedefler. Asimilasyon doğal veya zorla olmak üzere
ikiye ayrılmaktadır. Doğal asimilasyonda azınlık zaman içerisinde çoğunluk kültürünü benimser; zorla
asimilasyonda ise azınlık nitelikleri zor kullanılarak ortadan kaldırılır. Ev sahibi devletin azınlığa karĢı
tutumları arasında asimilasyondan baĢka, entegrasyon (bütünleĢme), segregasyon (ayrımcılık), etnogeliĢme,
jenosit (soykırım) sayılabilir. Bu kavramlar ile ayrıntılı bilgi için bkz. ORAN, KüreselleĢme ve Azınlıklar, s.
77- 80.
22
Naz ÇAVUġOĞLU, Uluslararası Ġnsan Hakları Hukukunda Azınlık Hakları, 2. Baskı, Su Yayınları, 2001,
18
s. 64.
12
1.7. Azınlık Haklarını Korumanın Uluslararası Temeli
Azınlık
haklarını
korumanın
uluslararası
temeli,
uluslararası
örfler,
uluslararası anlaĢmalar, uluslararası örgütlerin kararları ve genel hukuk ilkelerde
ortaya çıkar. Bunları aĢağıdaki Ģekilde sırasıyla ele alacağız:
1.7.1. Uluslararası Örf
Uluslararası örften maksat Ģudur: Ülkelerin belirli bir davranıĢ kaidesine
göre hareket etmeyi adet edinmeleri ve diğer ülkelerle olan iliĢkilerinde bu kaideye
bağlı kalmalarının yanı sıra bu kaidenin gereğini yerine getirmenin zorunluluğunun
farkında olmalarıdır. Buna göre örfi kaide, tarihi olayların, ülkelerin devlet iĢlerinde
takip ettikleri davranıĢların istikra edilmesi, uluslararası iliĢkileri ile alakalı resmi
belgelerine baĢvurulması sonucunda ortaya çıkmıĢtır.23
Ancak örfi kaide, sadece ülkelerin davranıĢlarından çıkarılmaz. Aynı zaman
da uluslararası örgütlerin rollerinden de çıkarılır. Çünkü bu örgütler, evrensel
vicdanı ifade eden kararlar çıkarma yetkisine sahip olmaları bakımından bu
kaidelerin çıkarılmasında önemli bir rol oynarlar. Ayrıca bu kararlar, uluslararası
örfi kaidenin oluĢması için vazgeçilmez manevi bir unsuru içerirler.24
Uluslararası örfi kaideler, uluslararası hukuk düzeninde önemli bir yere
sahip olup, gücünü devletlerin bu kaideleri kabul etmesinden alır. Devletlerin bu
kaideleri kabul etmeleri, ister bu ülkelerin bireylerin, toplumların ve halkların
onuruna saygı gösterilmesini vurgulayan hukuki kaidelere iĢaret eden bir
uluslararası anlaĢmaya katılmalarından kaynaklansın isterse ülkelerin bu kaidelere
birer örfi kaide olarak bağlı kalmalarından kaynaklansın fark etmez. Ayrıca bu
kaideler, uluslararası anlaĢmaya taraf olan ülkeler açısından beĢeri kaideleri
oluĢturma aracıyken aynı anda bu anlaĢmaya taraf olmayan ülkelerin örfi
kaidelerinin istikrar aracıdır. Nitekim bu husus, Uluslararası Adalet Divanı'nın temel
tüzüğünün (37/B) maddesinde belirtilmiĢtir.25
23
Bkz.: Ömer Ġsmail SADULLAH, a.g.e , s.112.
Bkz.: Rıfat Muhammed ABDULMECĠT, Denizde Özel Ekonomik Örgüt, BirleĢik Basın ve Yayın, Kahire,
1982, s. 137.
25
Bkz.: Abdulaziz Muhammed SERHAN, Uluslararası Hukukun Genel Ġlkeleri, Dâr-ul Nahda el-Arabiyye,
Kahire, 1987, s. 137.
24
13
Azınlık hakları, vurgulanması amacı ile uluslararası anlaĢmalarda birer
temel kaynak olarak ortaya çıktığına göre örf, bu hakların çıkıĢ kaynağıdır. 26
Uluslararası anlaĢmaların ve kararların rolü, bu hakları ortaya çıkarmak ve
açıklamakla sınırlıdır. Dahası örfü bu beĢeri kaidelerin önüne geçiren unsur Ģudur
ki; örfi kaideler, anlaĢmaya taraf olan ülkelerin iradesine bağlı değildir. Hatta
evrensel Ģekilde uygulanma özelliğine sahiptir. ĠĢte tüm bunlar, örfi kaidelere
bağlayıcılık ve bağlayıcı uluslararası hukuki kaide olarak kabul edilmesi vasfı
kazandırır.27
Uluslararası örf, azınlıklar ve azınlık mensubu bireyler lehine kabul edilen
birçok hukukun doğrudan kaynağını oluĢturur. Dolayısıyla dini azınlık hakları,
ancak ülkelerin takip ettiği örfi kaideler ile ortaya çıkmıĢ ve ikili anlaĢmalarda
Ģiarlarını uygulama noktasında azınlık gruplarının dini hakları ve özgürlüklerini
vurgulayan birden fazla metnin geçmesi doğal bir durum haline gelmiĢtir. Yine 18
ve 19. asırlarda azınlık gruplarının dini hakları ile alakalı örfi kaideler, gerek dilsel
gerekse etnik olsun diğer azınlıkların baĢka örfi kaidelerinin istikrarını sağlayan
temel çekirdek konumundaydı.28
Ayrıca köle ticaretinin yasaklanması, kölelik ve ırkçı ayrımcılıkla mücadele
edilmesi, savaĢ veya barıĢ anında insanlığa karĢı iĢlenen suçlarla mücadele
edilmesi ile alakalı örfi kaideler, azınlık gruplarına mensup bireylerin vatandaĢlık
sıfatıyla faydalandıkları uluslararası insan hakları hukuk kaidelerinin oluĢumunun
esası, örfi kaidelerin ve genel hukuk ilkelerinin tekrarı niteliğindeydi. Nitekim
BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu‘nda insan hakları evrensel beyannamesi
metinlerini onaylamak için kapanıĢ görüĢmeleri sırasında katılımcılar, bu hususu
vurgulamıĢtır.29
Ġnsan hakları ile alakalı uluslararası anlaĢmaların yanı sıra BirleĢmiĢ
Milletler Genel Kurulu‘nun çıkardığı beyannameler ve kararların hükümleri ve
maddelerinin ilham kaynağı, uluslararası örfi kaidelerdir. Bu da nihayetinde genel
olarak insan hakları ve özel olarak azınlık hakları alanında örfün ne kadar önemli
olduğunu göstermektedir.
26
Bkz.: Muhammed Ġsmail Ali, Filistin'de Ġsrail Egemenliğinin Dayanaklarının MeĢruiyeti, Alem-ul Kutub,
Kahire, 1985, S. 98.
27
Bkz.: Ahmed Ebu ELVA, Uluslararası Genel Hukukta Aracılık, Dâr-ul Nahda el-Arabiyye, Kahire, 1996,
s.187.
28
Bkz.: Salah Abdulbedi ÇELEBĠ, BirleĢmiĢ Milletler ve Azınlık Haklarının Korunması, 1988, S. 125.
29
BirleĢmiĢ Milletleri'nin insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalarda geçmiĢtir. SatıĢ No, (A-83.XIV.2), s. 98.
14
1.7.2. Uluslararası Anlaşmalar
SözleĢmeden maksat, bir ya da birden çok devlet arasındaki resmi
anlaĢmadır. Ġnsan hakları sözleĢmeleri ise, insan hakları ve özgürlüklerinin
güçlendirilmesine iliĢkin hükümler içeren uluslararası anlaĢmalar olup bu
sözleĢmeler, genellikle BirleĢmiĢ Milletler Örgütü içerisindeki bir kurul tarafından
veya müzakerecilerin bir araya geldiği özel bir konferansta hazırlanır. Buna göre
sözleĢme, onaylanması ve katılım Ģeklinin açıklanması için arz edilir ve genellikle
bu sözleĢmelere anlaĢmalar adı verilir.30
Bu anlaĢmalar, ancak onaylandıktan veya bir maddesini benimseyen belirli
sayıda ülkenin katılımı sağlandıktan sonra yürürlüğe girer. Bu anlaĢmaların önemi,
ülkelerin bunlara geliĢmiĢ uluslararası iliĢkiler için uygun bir metin gözüyle
bakmalarından kaynaklanır. Yine bu anlaĢmalar, modern uluslararası toplumun
egemenlik kaidesine, yüksek otoriteye veya doğrudan açık iradesini ortaya
koymayan kaidelere boyun bükmemeye dayanmasıyla örtüĢen metinlerdir. Bu
nedenle BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu, uluslararası anlaĢmanın onaylanmasında
tavsiye veya beyannameler Ģeklinde olsun bir ön kararla güçlendirilmesine itimat
eder. Bu da BirleĢmiĢ Milletleri'nin uluslararası anlaĢmaların metinlerinin üye
ülkelerin iradesiyle örtüĢen bir Ģekilde ortaya çıkmasına özen gösterdiğini
göstermektedir. Dolayısıyla bu da anlaĢmanın imzalanması ve onaylanması
bakımından ona bağlayıcılık vasfı kazandırmaktadır.31
Yine bu anlaĢmaların önemi, yeni uluslararası uygulamalarla örtüĢmesi için
örfi kaidelerin geliĢtirilmesindeki esasından kaynaklanmaktadır. Nitekim bu
hususta "SözleĢmeler çoğu zaman örfi genel uluslararası hukuk kaidelerinin çıkıĢ
kaynağı olmuĢtur. Bu da ikili bir sözleĢme, belirli bir konu için hukuki bir çözüm
üretip, sonra bu çözüm birçok ikili anlaĢmalar yoluyla uluslararası iliĢkilere
yayıldığında gerçekleĢir ve kaynağı süreklilik arz eden bir örfün olduğu genel
uluslararası hukuk kaidesinin doğmasıyla son bulur. Ortada hiçbir uluslararası
anlaĢma olmadığı halde ülkeler arasında buna göre hareket edilir."32
30
Bkz: BirleĢmiĢ Milletleri'nin insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalar, BirleĢmiĢ Milletler yayınları, SatıĢ
No. (A-83.XIV.2), s. 431.
31
Bkz.: Cemil Muhammed Hüseyin, Uluslararası Ġnsan Haklarının Amerik Hukuk Sisteminde Doğrudan
Uygulanması, el-Mektebe el-Alemiyye el-Cedide, Mansura, 1992, s.401.
32
Bkz: Abdulaziz Muhammed SERHAN, a.g.e, s. 139.
15
Her ne olursa olsun anlaĢma kaideleri, Ģu anda insan haklarının temel esası
veya kaynağıdır. 33 Ġnsan hakları ile alakalı anlaĢmaları Ģu iki gruba ayırabiliriz:
Birincisi: BirleĢmiĢ Milletleri'nin benimsediği uluslararası anlaĢmalar. Ġkincisi:
Bölgesel alanda kabul edilen bölgesel anlaĢmalar. Bunları kısa olarak ele
alacağız.
1.7.3. Evrensel Anlaşmalar
Dünya Örgütü çerçevesinde insan hakları ile alakalı birçok uluslararası
anlaĢmalar yapılmıĢ ve doğrudan kendileri ile alakalı olmadığı halde azınlık
mensubu bireyler bu anlaĢmalardan faydalanmıĢtırlar. Bu anlaĢmaların en belirgini
ise din, dil, ırk ve renk ayrımı yapılmaksızın temel insan hakları ve özgürlüklerine
saygı
gösterilmesini
belirten
BirleĢmiĢ Milletler
sözleĢmesidir.
Ayrıca
bu
sözleĢmede tüm insanların ayrımcılık yapılmaması esasına göre eĢit olması
gerektiği ifade edilmiĢtir.34
Ġnsan hakları ile alakalı iki sözleĢme de böyledir. Zira her ikisinde de azınlık
mensubu bireyleri ifade eden birçok metin bulunmaktadır. Bu hakların en belirgini
ise tüm insanların ayrımcılık yapılmadan eĢit haklara sahip olmasıdır. 35 Aynı
Ģekilde uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinde doğrudan azınlıklar ile
alakalı birçok hakkı içeren bir metin geçmektedir. Bu iki sözleĢmede geçen en
önemli Ģey ise, taraf devletlerin bu sözleĢmelerde geçen hakların kullanılmasının
sağlamayı taahhüt etmeleridir. Yine doğrudan azınlık hakları ve bu hakların
korunması ile bağlantısı olan bazı uluslararası anlaĢmalar vardır. Bunların en
önemlileri Ģunlardır:
Toplu soykırım suçunu engelleme anlaşması (1948). Bu anlaĢma
uygulanmaya baĢlandıktan sonra etnik, dini veya dilsel toplulukların bekasını
koruyan uluslararası bir belge konumuna gelmiĢ olup, bu anlaĢma uyarınca zulme
uğrayan herhangi bir grubu korumak mevcut ülkelerin boynuna binen uluslararası
bir görev haline gelmiĢtir.
33
Bkz.: Muhammed Ġsmail Ali,a.g.e , s. 100.
Bkz.: Becet. (J) ct collard (D). op-cit. pp. 141-et 142.
35
Bkz.: Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Hakları SözleĢmesinin 2/2 ve Uluslararası Sivil ve Siyasi
Hakları SözleĢmesinin 1/2 maddeleri.
34
16
Irk ayrımcılığı suçunu engellemeye ve cemaatlere karĢı iĢlenen ırkçı
ayrımcılık eylemlerini cezalandırmaya yönelik uluslararası anlaĢma.
Uluslararası çocuk hakları anlaşması. Bu anlaĢmanın (30.) maddesi,
azınlık mensubu çocukların korunmasının ve aralarında ayrımcılık yapılmamasının
gerekliliğine vurgu yapılmıĢtır.
Eğitim alanında ayrımcılıkla mücadele anlaşması [1960].
Vatansızlık vakalarını azaltma anlaşması [1960].
ġüphesiz bu anlaĢmalar, dolaylı Ģekilde azınlıkları ifade eden anlaĢmalar
olup azınlık hakları kaynaklarının temel kaynaklarından sayılırlar.
1.7.4. Bölgesel Anlaşmalar
Azınlık
haklarının
dayanakları,
insan
hakları
ile
alakalı
bölgesel
sözleĢmelerden esinlenmektedir. Bu bölgesel kaynakların en önemlisi, 1950
yılında
Roma'da
sözleĢmesidir.
imzalanan
Avrupa insan hakları ve
temel özgürlükleri
36
Avrupa insan hakları ve temel özgürlükleri sözleĢmesi, insan haklarına
yeniden hukuki bir içerik kazandıran, denetleme mekanizması ve uygulama
güvencesi inĢa eden ve bu hakları güçlendiren bağlayıcı ilk uluslararası
sözleĢmedir.
Ayrıca Avrupa insan hakları ve temel özgürlükleri sözleĢmesini, insan
haklarını ifade eden birçok Avrupa sözleĢmelerinin yayınlanması takip etmiĢtir. Bu
sözleĢmelerden biri, özel bir vasıfla azınlık haklarını ifade eden iki sözleĢmenin
birleĢmesidir. Bu iki sözleĢme, 1998 yılında yürürlüğe giren etnik azınlıkları
koruma çerçevesi sözleĢmesi (1995) ve 1998 yılında yürürlüğe giren bölgesel
dilleri ve azınlık dillerine iliĢkin Avrupa sözleĢmesinden oluĢmaktadır. 37 Yine
Amerikan ülkeleri çerçevesinde 1969 yılında insan hakları ile ilgili Amerikan
sözleĢmesi kabul edilmiĢ ve 1978 yılında yürürlüğe girmiĢtir. Ġçerdiği hükümleri
bakımından bu sözleĢme, Avrupa insan hakları sözleĢmesine benzemektedir.
Afrika Kıtası bağlamında ise 1981 yılında yayınlanan Afrika insan ve halkları
36
37
Bkz.: Ġzzet Said SEYYĠD, a.g.e, s. 151.
Bkz.: Vail Muhammed ALLEM, a.g.e, s. 232.
17
hakları sözleĢmesi bulunmaktadır. Buna göre Ģunu söyleyebiliriz: "Yukarıda
belirtilen bu sözleĢmeler, günümüzde azınlık haklarının uluslararası açıdan
korunmasının kabul edilmesi için önemli bir rol oynamıĢ ve dünyadaki azınlıkların
genelinin durumu ile örtüĢmesi için bu hakları netleĢtirmeyi baĢarmıĢtır."
1.7.5. Uluslararası Örgütlerin Kararları
Uluslararası
kararlardan
maksat,
evrensel
kapsam
alanına
sahip
uluslararası örgütün yasama organının içeriği, Ģekli, adı ve çıkarılması için takip
edilen iĢlemleri göz önüne alarak çıkardığı her karardır. Söz konusu örgütün
çıkardığı bu kararlara, önerge, öneri, beyanname veya açıklama denir.
Bu
terimlerin hepsi, uluslararası örgüt aracılığı ile yeni hukuki kaidelerin çıkarılmasına
neden olduğu sürece uluslararası hukuk açısından aynı manadadır. Bu kararların
en önemlisi, halkların gerçekleĢtirmeye çalıĢtığı en ideal örnek olarak kabul
edilmesi bakımından BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu'nun 1948 yılında çıkardığı en
önemli karar sayılan insan hakları evrensel beyannamesidir. Bu beyannamenin
azınlık hakları açısından önemi ise metinlerinin hem azınlık mensubu hem de
çoğunluk mensubu bireylerin hiçbir fark gözetilmeksizin eĢit Ģekilde faydalandığı
temel haklar içermesi bakımından ortaya çıkar. Yine bu sözleĢmenin önemi,
uluslararası örf uyarınca uluslararası insan hakları kaynaklarından bir kaynak
olarak kabul edilmesinden gelmektedir. BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu'nun kabul
ettiği diğer önemli kararlardan biri de azınlık haklarının korunmasında temel taĢ
olarak kabul edilen toplu soykırımın engellenmesi ile ilgili sözleĢmenin kabul
edilmesini öngören karardır.38
Kabul edilmesi, farklı Ģekilleri ile azınlık mensubu bireyler de dahil herkesin
iĢkenceye, acımasız veya insanlık dıĢı muameleye uğramaya karĢı korunması
hakkında
beyanname
yayınlanmasını
öngören
BirleĢmiĢ
Milletleri
Genel
Kurulu'nun kararı da böyledir. Uluslararası örgütün çıkardığı her kararın kaynak
olarak kabul edilmesi, hukuki güç bakımından sözleĢmeler ile aynı olduğu
manasına gelmez. Bunun nedeni ise farklı kararların yapısındaki farklılıktan
kaynaklanmaktadır. Zira oybirliği veya ezici çoğunlukla çıkarılan kararlar,
bağlayıcılık bakımından görüĢ birliği ile çıkarılan kararlardan daha güçlü bir Ģekilde
38
United nadions multilataral treaties deposited with the secrtary general op. cit.p.85 .
18
kendisini ortaya koyar. Ġnsan hakları komisyonu tarafından yayınlanan beyanname
uluslararası temel resmi bir belge olmasına rağmen sadece nadir münasebetlerde
kullanılır.39
Ancak sözleĢme ve anlaĢmalarda olduğu gibi üye ülkeler açısından
bağlayıcı değildir. Fakat daha sonra uluslararası topluma üye ülkeler açısından
bağlayıcı olması bakımından güçlü bir intiba bIrakır. Tüm bunlar sonucunda
uluslararası örgütlerin aldığı kararların oylanması ve bu kararlara verilen
terimlerdeki farklılığın, hukuki yapı bakımından sadece derece farkını oluĢturması
bakımından azınlık hakları için kaynak olmasını ortadan kaldırmayacağını
söyleyebiliriz. Ayrıca evrensel kararların tamamı Ģu anda azınlık haklarının
kaynağı ve temelidir.40
1.7.6. Uluslararası Hukukun Genel İlkeleri
Bunlar, iç hukuk dairesine özellikle dünyadaki ana hukuk sistemlerine
egemen olan ilkelerdir. Bu ilkelerin Ġslam, Anglosakson, Latin ve Alman sistemleri
ile temsil edildiği kabul gören bir husustur. Bu sistemlere birbirine benzeyen ana
ilkeler egemendir ve bu ilkelerin tamamı din, dil, ırk ve renk ayrımı yapılmaksızın
insanlar arasında adaleti ve eĢitliği sağlamaya çalıĢmaktadır.41
Azınlık haklarına saygı gösterilmesi ile bağlantılı birçok hukuk ilkelerini
uluslararası hukuk dairesine iten unsurun bu sistemler olduğunda Ģüphe yoktur.
ġöyle ki; insan haklarını düzenleyen kaideler, özellikle Müslümanlar için kabul
edilen tüm hakları gayrimüslim azınlık bireyleri için de kabul eden Ġslam ġeriatı gibi
semavi dinlerden etkilenen sistemler olmak üzere öncelikle iç hukuk dairesinde
ortaya çıkmıĢtır. Yine Resul Muhammed (SallAllahu Aleyhi ve Sellem)'in hicretin
birinci yılında yayınladığı Ġslam Devleti'nin kuruluĢ sözleĢmesi, gayrimüslimlerin
39
Azınlık hakları için kaynak teĢkil eden beyannamelerden bazıları Ģunlardır: 1- 1981 yılında BirleĢmiĢ
Milletler Genel Kurulu tarafından yayınlanan din veya inanç esasına dayanan her türlü hoĢgörüsüzlüğü ve
ayrımcılığın ortadan kaldırılması ile ilgili beyanname. 2- 1978 yılında UNESCO tarafından yayınlanan unsur
ve önyargı ile ilgili beyanname. 3- 1992 yılında BirleĢmiĢ Milletler tarafından yayınlanan azınlık mensubu
kiĢilerin hakları ile ilgili beyanname.
40
Bkz.: BirleĢmiĢ Milletleri'nin insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalar, bir önceki kaynak, SatıĢ No
(A.83.XIV.2) s. 68.
41
Bkz.: Suphi MEHMESANĠ, Uluslararası Hukuk ve Ġslam'da Uluslararası ĠliĢkiler, Dâr-ul Ġlim Lil-Melâin,
Beyrut.
19
haklarının genelini içermiĢ ve 14 asır boyunca gayrimüslimlerin haklarını ortaya
çıkarmanın çekirdeğini oluĢturmuĢtur.42
Roma hukuku ve Kilise hukukundan etkilenen Latin sisteminin gölgesinde
insan hakları, özgürlük ilkeleri, eĢitlik ve kardeĢliğin ana fikirlerinin iliĢkilendirdiği
Fransız devrimi fikirleri ortaya çıkmıĢtır. Tüm bu fikirler sonucunda 1898 yılında
Fransız vatandaĢlık hakları beyannamesi yayınlanmıĢ ve daha sonra yayınlanan
hakların yayınlanmasının temel mukaddimesi konumu haline gelmiĢtir.
1.8. Azınlık Haklarının İhlaline İlişkin Örnekler
Bu bölümde anayasa koyucularını, azınlık gruplarına temel hak ve
özgürlüklerden faydalanan anayasal koruma hakkı vermeye sevk eden nedenleri
belirlemeye çalıĢacağız. Çünkü ülkeler, tecrübeleri sonucunda bu azınlıkların çoğu
zaman haksızlığa uğradıklarını, bazen yasama organı bazen yürütme organı
tarafından temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini tespit etmiĢtirler. 43 ĠĢte bu iki
konu altında ele alacağımız husus budur. Bunlardan birincisinde yasama
organının azınlık haklarını ihlal etmesini ve ikincisinde yürütme organının bu
hakları ihlal etmesini aĢağıdaki Ģekilde ele alacağız:
1.8.1. Yasama Organının Azınlık Haklarını İhlal Etmesi
Bu konuda yasama organının, azınlık haklarını ve özgürlüklerini düzenleyen
anayasa metinlerine aykırı Ģekilde bu haklara ve özgürlüklere dokunan veya
kullanılmasına sınırlama getiren kanunlar çıkararak azınlık haklarını ihlal etmesini
ele alacağız. Ancak bu hususu ele almadan önce genel olarak yasama organının
anayasayı ihlal etmesi ve özel olarak anayasada belirtilen hak ve özgürlükleri ihlal
etmesini arz edeceğiz. Ardından aĢağıdaki Ģekilde azınlık gruplarının anayasal
haklarının nasıl ihlal edildiğine dair örnekler sunacağız:
42
Bkz.: Muhammed Abdulcevad MUHAMMED, Ġslam ġeriatı ve Hukuk AraĢtırması, Dâr-ul Fikr el-Arabi,
Kahire, 1983, s. 69.
43
Bkz.: Ġsa BAYRAM, Gerçek ve Uygulama Arasında Ġnsan Hakları ve Özgürlükleri, T2, Dâr-ul Menhel
Lübnani Basım Yayın, Beyrut, 2002, s. 12.
20
1.8.2. Temel Hak ve Özgürlüklerin Anayasal Şekilde İhlal Edilmesi Mefhumu
Yasama organı, aslen kanunları onaylayan, yani bireyleri bağlayıcı soyut
kanunlar çıkaran devletin en önemli organıdır. 44 Yasama organı bu iĢlevi ile
anayasada ele alınması ve belirtilmesine rağmen temel hak ve özgürlükleri
yasaklayan veya bunlara sınırlama getiren kanunlar çıkararak bazen azınlık
haklarına ve özgürlüklerine tecavüz edebilir. Bu da anayasal ihlalin, yasama
organının anayasa hükümlerine aykırı kanunlar çıkararak yasama iĢlevi için çizilen
anayasal sınırın ve kendi meselelerinin dıĢına çıkması demektir. Nitekim bu
durum, genel olarak temel hak ve özgürlükleri ve özel olarak azınlık haklarını ve
özgürlüklerini düzenleyen anayasa metinlerine yönelik çoğu zaman vuku bulan bir
husustur. Oysa devletin asıl varlık amacı, bireylerin hak ve özgürlüklerini
korumaktır. Demokratik anayasaların tamamı, temel hakları ve bireysel hakları
kabul etmiĢ, metinleri arasında bunlar için özel bir bölüm ayırmıĢ ve anayasanın
öncelikleri arasına koymuĢtur.
45
Bu nedenle temel hak ve özgürlükler için
belirlenen hukuki değerlerin tanınması sadece teorikte kalmamalıdır. Aynı
zamanda uygulamada da kabul edilmelidir. Zira devlet organları, özellikle bu hak
ve özgürlükleri anayasanın çizdiği ve benimsediği genel çerçeve içerisinde
düzenleyen bir makam olduğu sürece yasama organına bu hususta sınırlama
getirilmelidir. Yukarıda geçen bu hususlara binaen konuyu yasa koyucunun hukuk
ve yasamada bu hak ve özgürlüklere bağlı kalması esasını öğrenmekle beraber
aĢağıdaki Ģekilde inceliycez:
1.8.3. Kanun Koyucunun Temel Hak ve Özgürlüklere Bağlı Kalması Esasına
İlişkin Hukukun Tutumu
Temel hak ve özgürlükleri açıklamaya ve bunlara dokunmaması için devlet
organlarına getirilen sınırlamaları açıklamaya koyulan bir takım teoriler ve görüĢler
ortaya atılmıĢtır. Modern genel hukuk felsefesi, Liyon Digi, klasik hukukçu Esmein
ve Morris Horiu'nun ortaya koyduğu çabaları Ģiddetle eleĢtirmiĢtir. Bu hukukçuların
her biri, bireysel özgürlüğün manasını, anayasa belgelerinde edindiği yüksek
konumun meĢruiyetini, devletin, devlet organlarının, özellikle yasama organının
44
Gazi Yusuf REZĠKI, Anayasanın Üstünlüğü Ġlkesi, Ürdün Anayasasının Uygulamalı AraĢtırması, doktora
tezi, Kahire, 1990, s.20, 27.
45
Muhammed Kamil LEYLE, Siyasi Sitemler, Mısır Kalkınması, Kahire, 1961, s. 664.
21
buna bağlılık boyutunu netleĢtirmeye ve derinleĢtirmeye koyulmuĢtur. En bilgin
hukukçuların görüĢlerini ve teorilerini açıklayarak belirtilen bu hususlar ıĢığında bu
hukukçulardan her birinin felsefi anlayıĢını ve felsefi anlayıĢlarına bağlılık
boyutlarını ele alacağız:
1.8.3.1. Esmein'eGöre Bireysel Haklar ve Özgürlükler:
Hukukçu
Esmein,
siyasi
toplumların
tarihi
geliĢim
araĢtırmasından
süregelen kanıtlarla bireysel hakları meĢrulaĢtırmıĢtır. Bunun yanı sıra her bireyin
özgür iradesinin olmasından dolayı devletin saygı göstermesi gereken hakları
vardır sözüyle sorunla yüzleĢerek bireysel hakları meĢrulaĢtırma yoluna gitmiĢtir.
Devletin, özellikle de yasama organının kanunlar çıkararak bireysel hakları ihlal
etmesi, temel iĢlevini yerine getirmesi açısından bir ihlal sayılır ve böylece bunu
yapmasından dolayı ilk neden ortadan kalkmıĢ olur ki o, halkın bireylerinin
çıkarlarıdır.46
Bu gayenin ,temel hak ve özgürlükler güvencesinin, sağlanması, ancak
istikrarın ve toplumun gayesinin sağlanması için temel hak ve özgürlükler için
belirlenen anayasal kaidelere saygı gösterilmesi ile gerçekleĢir. Bu nedenle
yasama organlarının, temel hak ve özgürlükleri ihlal etmesi bunların temel
mesajının ihlal edilmesine ve manasını kaybetmesine neden olur. 47 Hukukçu
Esmein büyük ölçüde bireysel özgürlüğü kabul etmesine rağmen diğer taraftan
onun bireysel özgürlüğe aykırı kanunlar çıkarılmasının düĢünülmesi mümkün
olmayan yasama metninin egemenliğini kabul ettiğini görmekteyiz. Bunun da
ötesinde Esmein, bireyin kanunların anayasaya dayanmaması ilkesinin veya
devletin anayasaya aykırı yasamalardan sorumlu olduğu ilkesinin uygulanması için
yargı organına baĢvurma hakkının olduğunu kabul etmemektedir. Buradan da
budurumun, devletin ve otoritesinin kendi iradesine yine kendi iradesi ile sınırlama
getirmiĢ olduğunu görmekteyiz.48
46
Naim ATĠYYE, Genel Hukuk Felsefesi ve Bireysel Özgürlük DüĢüncesi, DanıĢtay Dergisi, Yıl 20-25,
Mısır, 1975, s.172.
47
Naim ATĠYYE, a.g.e, s.185.
48
seyyid SABĠR, Devletin Bireyler Üzerindeki Yetkilerinin Boyutu, Hukuk ve Ekonomi Dergisi, Sayı: 1-2,
Yıl: 20, Mısır, 1950, s.161.
22
1.8.3.2. Digi'nin Hukukçu Felsefesindeki Haklar ve Özgürlükler
Hukukçu Digi, özgürlüğün toplumsal bir görev olduğu, sosyal bir hayat
olduğu
sürece
görüĢündedir.
bireyin
Ayrıca
hayatının
Digi,
bireyin
ancak
yükümlüklerle
özgürlüklerinin
ve
sınırlandırılacağı
haklarının
olmasını
istemektedir. Digi, kiĢisel hakların varlığına karĢı çıkmamakla birlikte bu haklar,
yapısı itibarıyla bireysel ekol savunucuların iddia ettiklerinden farklılık arz
etmektedir. Hayır bilakis Digi, devletten önce bu temel hak ve özgürlüklerin
dairesini geniĢletmekte ve bunlara sosyal hizmet verme anlamı yüklemektedir.49
Digi, devletin ve devletin kamu yetkililerinin temel hak ve özgürlüklere saygı
göstermeyi taahhüt etmesinin temelini, sosyal hayatın çıkarına bağlamaktadır.
Böylece Digi'ye göre temel hak ve özgürlükleri ihlal eden her yasama, devletin
uyması gereken hukuk kuralını ki sosyal dayanıĢma kuralıdır- ihlal etmiĢ olur. Bu
ise kural için belirlenen cezalandırmayı gerektirir. 50
Digi'nin felsefesinin analiz edilmesi sonucunda onun, garantisi için
güvenceler sağlanması ile birlikte bireysel özgürlük için pratik reel bir esas
oluĢturmaya ulaĢmayı amaçladığını görürüz. Digi'ye göre hukukun veya sosyal
dayanıĢmanın amacı, sosyal ortamda en yüksek önceliği verdiği bireydir. Bunun
en çarpıcı örneği ise bireysel teori sadece bireylerin özgürlüklerini yönetimin
haksızlığından ve keyfi hareketinden korumak için yeterli güvenceleri sağlamadığı
için terk edilmesi gerektiğini söylemesidir. Ancak Digi'nin felsefesine yöneltilen en
önemli eleĢtiri, insana lanse edilenbir takım özellikler ortaya çıkarmasıdır. Digi,
bununla birlikte devletin toplumun çıkarı gerektirdiğinde bireysel özgürlükleri
tamamen veya kısmen ihlal etmeye yeltenmesinden endiĢe duymaktadır. Digi, bu
nihai sonucu eleĢtirmiĢ olsa da onun mantıksal görüĢ silsilesi bu sonuca
ulaĢmaktadır.51
49
DĠGĠ, Genel Hukuk AraĢtırması, Tercüme: RüĢdi Halid ReĢid, Al-Adale Dergisi, Sayı: 1, Yıl: 6, Irak
Adalet Bakanlığı yayınları, 1980, s.71.
50
Naim ATĠYYE, Digi'nin Hukuk Felsefesinin Genel Hatları, Devlet Meselesi Yönetimi Dergisi, Sayı: 2. Yıl:
6, 1962, s. 207.
51
Naim ATĠYYE,a.g.e, s.225.
23
1.8.3.3. Hukukçu Haoriu'nun Görüşleri
Hukukçu Haoriu, bireysel özgürlüğün yönetim karĢısında yerine getirilmesi
ve güçlendirilmesi için alanı geniĢletmeyi amaçlamıĢtır. Haoriu, devletin ve devlet
yetkililerinin birey üzerinde mutlak yetkiye sahip olmadığını, aksine haddi zatında
yöneticilerden önce bireyler için bir takım hakları temsil eden belirli sınırlarda
durduğunu kabul etmektedir. Ona göre devlet, bizzat bir amaç değildir. Bilakis
devlet, kendi gayesini toplumun bireylerinin kamu maslahatında bulur ve devletin
siyasi anayasası, bireysel haklara dayanan sosyal anayasanın devamı niteliğinde
olmalıdır.52
Haoriu'nun
görüĢlerinin
baĢka
bir
noktasında
onun,
otoritenin
sınırlandırılması için genel gönüllülük düĢüncesine dayandığını görürüz. Bu
düĢünce, aynı zamanda siyasi otoriteyi meĢrulaĢtırmaktadır. Zira bireyler, birer
özgürlük sahibi bireylerken hükmedecek siyasi otoriteyi kabul ettikleri zaman bu
otorite, bu kabule göre hareket edecek ve ilke bakımından onları yönetimden
nefret ettirecek Ģekilde özgürlüklerini ihlal etmeye baĢvurmayacaktır.
Böylece bu gönüllük esasına göre bireysel özgürlüğün yüceliği belirlenmiĢ
ve devletin yetkileri, çıkarmıĢ olduğu beĢeri kanunlarda bireysel sistemle fiilen
sınırlandırılmıĢ olacaktır. Ayrıca hukukçu Horiu, otoriteyi belirli bir alana -ki otoriteyi
oluĢturduktan sonra ortadan kaldırması imkânsız bir alandır- hapseden mevcut
sistemi oluĢturan hukuki durumlardan kaynaklanan baĢka sınırlamaların olduğunu
düĢünmektedir. Böylece devlet için kiĢisel zati sınırlandırmanın yanı sıra varlığını
ve yetkilerini vatandaĢların desteğinden alan devlet için objektif sınırlandırmadan
ortaya çıkan bir teslimiyetin olduğunu görmekteyiz. Dolayısıyla yönetim, olan
güvenlerini kaybettikleri zaman isyan tehlikesi ile karĢı karĢıya kalır, temelini
kaybeder ve meĢruiyeti zayıflamaya baĢlar.
1.9. Temel Hak ve Özgürlüklerin Düzenlenmesinin Anayasal Temeli:
Temel hak ve özgürlüklerle alakalı anayasal kuralları dikkatlice inceleyen bir
kimse bunların görevinin, genel siyaseti çizmek veya genel siyasetin genel
çerçevesini belirlemek olduğunu görür. Böylece bunun ardından bu temel hak ve
52
Mauriee (h); precis de droit constitutional. paris - 1020 - p. 43.
24
özgürlüklerin nasıl uygulanacağını ve bunlara ne tür sınırlamalar getirileceğini
açıklamak için devreye yasamanın görevi girer.53
Hukukçuların geneli, özellikle temel hak ve özgürlüklerin düzenlenmesi için
hukuka havale edilmesi durumu olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin hukuka
göre düzenlenmesini kabul etmiĢtirler. Bu nedenle yasama organı, anayasal
metne bağlı kalmalı ve çıkardığı kanunlarla anayasal metni ihlal etmemelidir.
Bazen toplumun çıkarını ve amaçlarını muhafaza etmek için özgürlüklerin
sınırlandırılması mümkün olsa da bu sınırlandırma mutlak Ģekilde olmamalıdır.
Dolayısıyla kanun koyucu, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıracak
sınırlamalar koymamalı veya toplumun amaçlarının ve toplumun korunması ile
alakası olmayan amaçlar için özgürlükleri sınırlandırmamalıdır. Her ne kadar bu
ihlallerin devletin herhangi bir organının despotluğundan kaynaklanan bir ihlal
olması mümkün olsa da, bireylerin temel hak ve özgürlüklerine saygı göstermeyen
zorba bir yasama organından kaynaklandığı zaman tehlikeli bir ihlal halini alır.
Çünkü bu durumda ihlal, kuralları genellik, soyutlanma, daha çok istikrar ve
devamlılık vasfına sahip olan hukuk adı altında meĢruiyet kılıfına bürünecektir.
Temel hak ve özgürlükler bağlamında yasama organına daha fazla izahat
getirmek için Ģunu söyleyebiliriz: Temel hak ve özgürlükler için belirlenen anayasa
metinleri, yasa koyucu için belirli bir yetki çizen metinler ve ona takdir yetkisi veren
metinler olmak üzere ikiye ayrılır.54
Bu konuyu daha netleĢtirmek için deriz ki: "Temel hak ve özgürlüklerle ilgili
olarak belirlenen anayasa metinleri, kanun koyucunun çıkardığı kanunlarla
müdahale etmesi için iki alan belirlemiĢtir." Kanun koyucuya belirli bir yetki veren
birinci alan, yasama organının kullanılmasına getirilen sınırlamalar yoluyla ortaya
çıkarılır. Zira kanun koyucu, sadece yasamayı, kullanma araçlarını ve yöntemlerini
en güzel Ģekle sokmayı amaçlayan anayasa hükmüne aykırı Ģekilde temel hak ve
özgürlükleri sınırlandıracak kanunlar çıkaramaz. Oysa özgürlüğü zayıflatan
anayasa sistemi, anayasanın vurgulamaya amaçladığı gayeyi boĢa çıkarmak
53
Hüseyin Ahmet Ali, Temel Özgürlüklerin Güvenceleri ve Siyasi Sistemlerdeki GeliĢimi, doktora tezi,
Kahire Üniversitesi, 1978, s. 15.
54
ġems Mirgani Ali, Anayasa Hukuku, basıkısız, Dâr-ul Telif, Kahire, 1978, s. 207.
25
sayılır. Bu da temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmasını ve zayıflatılmasını
kanun koyucunun zayıflatmasının dıĢına çıkaran anayasa için bir ihlal teĢkil eder. 55
Ġkinci alana gelince: Bu alan, düzenleme, sınırlamalar getirme veya
kullanılmasını belirleme yoluyla temel hak ve özgürlüklere dokunabilecek Ģekilde
kanun koyucuya takdir yetkisi verir. Ancak bu takdir yetkisi, temel hak ve
özgürlüklerin tamamen ihlal edilmesine, yani yok sayılmasına yol açmamalıdır. Bu
iki tür yetkiyi birbirinden ayırmanın kriteri, anayasa kanun koyucuyu belirli bir emre
tabi olmaya zorlayan bir kural ile tayin etmiĢse bu yetkiyi kullanmasının çizdiği ile
sınırlı olduğunun bilinmesidir. Fakat anayasa, belirli bir konunun düzenlenmesini
kanun koyucuya bIrakmıĢsa bu tür yetkinin kullanılması takdir yetkisine girer.56
Kanun koyucunun yetkisini göstermek için örnek olarak sınırlama kabul
etmeyen hak ve özgürlükleri ve anayasada sınırlama getirilerek düzenlenmesi
belirtilen diğer hak ve özgürlükleri vereceğiz. Birinci türe örnek olarak farklı
haklardan faydalanma ve yükümlüklere bağlanmada fertler arasında ayrım
yapılmamasının kastedildiği eĢitlik hakkıdır. Her ne gerekçe ile olursa olsun bu
hak, mutlak bir hak olup sınırlandırılamaz. Eğer belirli bir gruba mensup bireylerin
bir kısmına eĢitliği ihlal edecek Ģekilde imtiyaz verilerek bu hakkı sınırlandıran bir
yasama çıkarılırsa, bu yasama bu hak için belirlenen anayasa metnini ihlal etmiĢ
olur.57
Ceza kanunu hükümlerinin yürürlüğe girdikten sonra geçerli olması kaidesi
açısından da böyledir. Bu ise ceza meĢruiyeti ilkesi olarak ifade edilir. Kanun
koyucu önceden iĢlenen bir fiili cezalandıran bir yasama veya geriye dönük etkisi
olan ikna edici bir ceza çıkardığında yasama, anayasayı ihlal etmiĢ olur. 58 Aynı
Ģekilde vergi kanunlarının ve mali harçların geriye dönük olarak uygulanması
anayasa tarafından engellenir.
Temel hak ve özgürlüklerin ikinci türüne gelince: Bu hususta temel hak ve
özgürlükleri düzenlemesi ve bunlara sınırlamalar getirmesi için kanun koyucuya
takdir yetkisi verilir. Bu sınırlamalar ise otomatikman temel hak ve özgürlükleri
55
Muhammed ASFUR, el-Muhame Dergisi yayını, Sayı: 3, Mart, 1969 - s. 86.
Bkz.:Abdurrezzak EL-SENHURĠ, Yasamanın Anayasaya Aykırılığı, Otoritenin ve Yasamanın
Kullanılmasında Sapma, DanıĢtay Dergisi, Birinci Yıl, Mısır, 195, s. 53
57
Bkz: Muhammed Mahir EBU EL-AYNEYN, Yasamada Sapma ve Anayasanın Yargı Denetimi,
Uygulamalı AraĢtırma, Mısır, Dâr-ul Nahda el-Arabiyye, Kahire, 1987, s. 953.
58
Bkz.: Anayasa Mahkemesinin kararı, 12.09.1991, el-Arabiyye Hukuk ve Yargı Dergisi yayını, Sayı: 18
Nisan, Arap Devletleri Topluluğu Genel Sekreterliği, s. 201.
56
26
zayıflatır. Temel hak ve özgürlükleri düzenlerken kanun koyucu için sadece yasal
sınırlama vardır ki o, bu özgürlüğü kaldırmaması veya ihlal etmemesi, yani zorla
almamasıdır. Temel hak ve özgürlüklerin zorla alınması ise anayasanın ihlal
edilmesi ile gerçekleĢir. Kanun koyucunun getirdiği sınırlamalar, aslın aksine -ki
özgürlüktür- istisnai bir durumdur. Dolayısıyla kanun koyucu, sınırlamanın
özgürlüğün kullanılmasını engelleme boyutuna ulaĢmaması ile yükümlüdür. Bu ise
anayasa hükümleri varken üzerinde ittifak edilemez bir durum olup, toplumun
amaçlarını ve bireylerin çıkarlarını gerçekleĢtiremez.59
1.10. Azınlık Gruplarının Siyasi Katılım Haklarının İhlal Edilmesine İlişkin
Uygulamalar
Azınlıkların gerek birey gerekse cemaat olarak yasama organı ve yasama
organının çıkardığı kanunlar aracılığıyla uğradığı ihlallerden biri de siyasi katılım
hakkından mahrum edilmeleri veya devletin bir parçası olarak kabul edilip
bireylerinin vatandaĢlık sıfatıyla faydalandıkları siyasi katılım haklarını devlet
idaresinde kullanmalarına sınırlama getirilmesidir. Bu hususu, yasama organının
azınlık haklarını ihlal etmesine iliĢkin bir uygulama olarak ele alacağız. Zira azınlık
gruplarının yasama organı açısından uğradığı ihlallerden biri, belirli sayıda koltuk
ayırarak parlamentodaki siyasi katılım haklarına sınırlama getirilmesidir. Bunun
örneği ise 1925 yılı Irak temel kanununun ve bu kanun uyarınca çıkarılan kanunlar
altında Irak'ta yapılanlardır. Söz konusu Irak temel kanununun değiĢtirilen (37.)
maddesi, Hristiyan ve Musevi azınlıkların seçim kanununun seçilme iĢleminin
keyfiyetinin belirlenmesine göre temsil edilmesi zorunluluğu getirmiĢtir. 60 Yine
1925 yılına iliĢkin (6.) maddede milletvekili seçim kararnamesinde, 1948 yılından
sonra genelinin Irak'tan göç etmesi nedeniyle sadece Hristiyan azınlığın temsil
edileceği belirtilmiĢtir. Bu kararnameye göre (8.) maddede ikisi Bağdat merkez ili,
biri Basra ili ve üçü Musul ilinde olmak üzere Hristiyanların dağılmıĢ halde 6
milletvekili seçme haklarının olduğu kararlaĢtırmıĢtır. Bu sayı ise, aynı zaman da
parlamentoda Hıristiyanlara tahsis edilen minimum sandalye sayısıdır. Eğer bu
veya diğer bölgelerdeki Hristiyanlar, diğer adaylarla özgür rekabet içerisinde
girdikleri seçim koĢulları gereğince seçimi kazanmaları halinde bu yöntem
59
Bkz.: Seyyid Ali SEYYĠD, Kanunların Anayasal Yargı Denetimi, DanıĢtay Dergisi, Yıl 1, Mısır, 1950, s.
411.
60
Irak Temel Yasası ve 1925 Yılında Çıkarılan DeğiĢiklikleri, Devlet Baskısı, Bağdat, 1953 - S. 33.
27
engellenemez.61 Endonezya gibi baĢka devletler de bu yöntemi benimsemiĢ fakat
Endonezya daha sonra bundan vazgeçmiĢtir. Çünkü 1956 yılında çıkarılan
Endonezya anayasasında azınlıkların siyasi seçimlerde bu yöntemle temsil
edileceğini açıklayan herhangi bir metin bulunmamaktadır. 62 Azınlık gruplarının
parlamentodaki temsilcileri için belirli sayıda sandalye tahsis edilmesi yoluyla
temsil edilmesi yöntemini benimseyen anayasalar olmasına rağmen bu sayının
belirlenmesi, güçlülük ve zayıflık bakımından ilgili kanunla alakalıdır. Bu kanunun
değiĢikliğe uğraması veya kısmen sabit kalması mümkün olsa da doğal olan Ģu ki;
bu sayının sabit olarak tutulması, esnek bir anayasadan veya sıradan bir
kanundan daha ziyada soyut anayasaya ile mümkündür. 63 Seçim kanunları, ele
aldığımız konu bakımından anayasa kanunlarının eklerinden olmasına rağmen
Ģekil açısından farklılık arz ederler ve sabitlik bakımından daha aĢağı
konumdadırlar. Çünkü seçim kanunu anayasada amaçlanan değiĢimi belirleyecek
belirli kurallara göre kabul edilmedikçe parlamentoda çoğunluğu oluĢturan grup,
seçim kanununu istediği gibi değiĢtirebilir.
Azınlıkların parlamentoda temsil edilmesinin anayasada soyut bir metinle
belirtilmesi ile yetinilmemelidir. Bilakis bununla birlikte azınlık milletvekillerinin
sayısını içerecek olan kanun çıkarılırken herhangi bir Ģerhe konulmaksızın
sınırlama konusu yasama organına havale edilmelidir. Çünkü bu tür bir Ģerh,
çoğunluğa azınlık haklarının gücünü manipüle etme yetkisi vermektir ki bu
durumda çoğunluk, parlamentoda sayılarına uygun Ģekilde azınlık gruplara
sandalye vermeyebilir. Nitekim Çin Halk Cumhuriyeti 1954 yılı anayasasında bu
husus belirtilmiĢtir.64 Zira bu anayasanın (23.) maddesinde Ģu ifade geçmektedir:
"Halkın milletvekilleri ulusal meclisteki milletvekili sayısı, etnik azınlıkların
milletvekili sayısı ve seçilme yöntemleri de dahil milletvekillerinin seçilme yöntemi
seçim kanunu tarafından belirlenir." Bu tür bir ifadenin içerdiği tehlikeden dolayı
azınlık hakları yok olma tehlikesi ile karĢı karĢıya kalmıĢtır. Diğer bazı anayasalar,
azınlık temsilcilerin parlamentodaki sayısının belirlenmesini anayasada güvence
altına alma yoluna giderlerken bazıları bu sınırlamayı açık bir ifade ile doğrudan
ele almıĢ ve bazıları da parlamentodaki milletvekili sayısını dolaylı bir Ģekilde ele
61
1925 Yılına ĠliĢkin Irak Kanunlar ve Yönetmelikler Toplamı, Adalet Bakanlığı, Devlet Baskısı, T/.
Arap Dünya Anayasaları Ansiklopedisi, s. 399.
63
Osman Halil OSMAN, Anayasanın Genel Ġlkeleri, Mısır Baskısı, 1956, s. 40.
64
Bkz: 20 Eylül 1954 yılında çıkarılan Çin Halk Cumhuriyeti anayasası.
62
28
almıĢtır. Her iki durumda da azınlık gruplar etkilenmiĢ ve parlamentodaki üye
sayıları dolaylı Ģekilde otomatikman sınırlandırılmıĢtır. ĠĢte bu iki tablo, aĢağıdaki
bölümlerin konularını oluĢturmaktadır:
1.10.1. Parlamentodaki Milletvekilleri Sayısının Doğrudan Belirlenmesi
Milletvekili sayısının belirlenmesine iliĢkin örneklerinden birisi, söz konusu
yönetim ister tek meclisten isterse iki meclisten oluĢsun anayasa belgesinde
parlamentodaki sandalyelerden belirli sayının belirlendiğinin açıkça belirtilmesidir.
Zira bu sayının bu iki meclisten herhangi birsinde belirlenmesi mümkündür. Zira
tek meclis sistemini benimseyen birden fazla azınlığın bulunduğu ülkelerin
anayasalarında ister rakamla isterse devlet içerisindeki azınlıkların sayısıyla sabit
oranda olsun temsilin, temsilcilerin minimum sayısının belirlenmesi ile gerçekleĢtiği
görülür.
Özellikle birleĢik devletler olmak üzere iki meclisli sistemi benimseyen
ülkelerde temsil, her azınlıktan belirli sayının bir araya geldiği "azınlık meclisi"
yoluyla gerçekleĢmektedir. Zira federasyonu uluĢturan eyaletler ve bölgelerin
temsilcilerinin sayısının belirlenmesi ile aynı zamanda bu eyaletler veya bölgelerde
oturan azınlıkların temsilcilerinin sayısı da belirlenmiĢ olur. Yine bu belirleme
yöntemi, azınlık gruplarının yönetime katılım güvencesini sağlayan bir güvencedir.
Tüm bunların yanı sıra Hindistan'ın 1949 anayasası, eyalet meclisi ve
parlamentoda geçekleĢtirmeye özen gösterdiği sağlam bir güvence ortaya
koymuĢtur. Zira bu anayasanın (80.) maddesinde eyalet meclisi sandalyelerinin bir
kısmı,
Federal
Hint
eyaletlerinde
ve
topraklarında
yaĢayan
azınlıkların
temsilcilerine tahsis edilmiĢ ve bu kiĢileri 65 , anayasadaki ek bir tabloya göre
dağılan 238 iki yüz otuz sekiz temsilciyi geçmeyecek Ģekilde sınırlandırmıĢtır. 66
Ayrıca devlet baĢkanının aynı madde uyarınca belirli koĢullara göre tayin ettiği
baĢka üyeler de bulunmaktadır. Parlamentodaki sandalyelerin tahsis edilmesi ise
81. maddede ele alınmıĢtır. Zira bu maddede parlamentonun tüm eyaletlerde en
fazla 500 üyeden oluĢacağı belirtilmiĢtir. Ardından bu üyelerin sandalyelerinin tüm
eyaletlere dağılımı, her temsilcinin temsil ettiği siyasi güç dengesini sağlamak için
her eyaletteki nüfus oranının gözetilmesini zorunlu kılan yöntemle belirlenmiĢtir.
65
66
Hint Anayasası, el-Arabiyye Dünya Anayasaları Ansiklopedisi, s. 278.
Hint Anayasası, el-Arabiyye Dünya Anayasaları Ansiklopedisi, s. 279.
29
Buna göre belirli bir eyaletteki milletvekilinin temsil ettiği vatandaĢların sayısı,
mümkün mertebe diğer milletvekillerinin baĢka eyaletlerde temsil ettiği aynı sayıya
denk olmalıdır. Bu da azınlık gruplarının milletvekillerinin her birinin temsil
değerinde eĢitliği sağlamaktadır. Hint anayasasının (331.) maddesi ise belirli bir
durumu ele almıĢtır. Görünen o ki; Hint Anayasası, parlamentoda Ġngiliz
topluluğunun temsil edilmesi gerektiğine özen göstermektedir. Muhtemelen bu
topluluk, uygun bir temsil ile kendisini temsil edecek sandalye sayısını
kazanamayacaktır. Bu nedenle bu maddede devlet baĢkanına parlamentoda en
fazla iki üye tayin etme hakkı verilmiĢtir. Dolayısıyla bu metinde bu alanda
uygulanan seçim yöntemleri ile kendisine ait sandalye kazanamaması durumunda
bu grup için fiili temsil sağlayan ihtiyati bir güvence bulunmaktadır.
67
Bu
belirlemeyönteminin yanı sıra azınlık grubu mensubu bireylerinin azlık ve
çokluğuna bağlı olarak dolaylı Ģekilde etkilendiği baĢka bir belirleme yöntemi daha
vardır. Bunu ise gelecek bölümde ele alacağız.
1.10.2.
Azınlık
Grupların
Temsilcilerinin
Sayısının
Dolaylı
Şekilde
Belirlenmesi
Anayasalarında azınlık grupların açık bir Ģekilde temsil edilmesi ilkesini
benimsemeyen ülkelerdeki azınlık grupları bundan dolaylı Ģekilde etkilenmektedir.
Tek bir milletvekilinin temsil ettiği seçmen sayısının anayasa veya seçim kanunu
tarafından belirlenmesi, yasama organı tek bir meclisten oluĢan birden fazla
azınlık grubunun olduğu ülkelerdeki parlamentolar gibi azınlıklara tahsis edilmiĢ
sandalyenin bulunmadığı meclislere yansıyan etkiden kurtulamaz. Bu belirleme
yöntemi devletten devlete farklılık arz eder. Zira farklı anayasalarda iki yöntemin
benimsendiği gözlemlenmiĢtir. Bunlardan birincisinde önce parlamentodaki
milletvekili sayısı belirlenir, ardından tek bir milletvekilinin temsil edeceği
vatandaĢların sayısına doğrudan bir sınırlama getirilmeden seçim bölgelerindeki
dağılımları belirlenir. Ġkincisinde ise parlamentoyu oluĢturan milletvekili sayısı,
koĢullara ve resmi nüfus sayımı istatistik sonuçlarına göre belirlenir. Bu durumda
milletvekili sayısı, tek bir milletvekilinin temsil etmesi gereken vatandaĢların
sayısına göre belirlenir. Bu belirleme yöntemi, seçimler bitmeden ve sonuçları
açıklanmadan parlamento üyelerinin sayısının bilinmesine imkân vermez.
67
Hint Anayasası, el-Arabiyye Dünya Anayasaları Ansiklopedisi, s. 280.
30
ġüphesiz her belirleme yöntemi bir sonraki belirleme yöntemini etkilemektedir.
Milletvekili sayısının artması, milletvekilinin temsil ettiği vatandaĢların sayısının
azalmasına neden olurken bunun aksi durumunda ise milletvekilinin temsil ettiği
vatandaĢların sayısının çoğalmasına yol açacaktır. Bu durumda ise azınlık
grupların temsil edilmesinin kontrolü daha geniĢ bir ortamda gerçekleĢecektir. 68
Dolayısıyla temsilin tüm azınlık gruplarını kapsaması için çalıĢan bir ülke, bunun
zeminini hazırlaması gerekir. Bunun için ise milletvekili sayısını çoğaltmalıdır ki;
böylece tek bir milletvekilinin temsil ettiği vatandaĢların sayısı azalmıĢ ve
milletvekilinin
temsil
ettiği
oranda
seçmenlerinin
alanda
olduğu
azınlık,
sandalyelerden birini kazanabilmiĢ olsun. Bu sayı ne kadar azalırsa koĢullar o
kadar hazır olur. Çünkü nispeten az sayıda oy alma Ģansı güçlenir. ġüphesiz
dolaylı Ģekilde belirleme yönteminin etkileri, ülkede bulunan farklı grupların tümüne
yansıyacaktır.
Ġster
anayasada
belirli
temsilcileri
benimsensin
isterse
benimsenmesin fark etmez. Örneğin parlamentonun belirli sandalyelerinin belirli
azınlık gruplara tahsis edilmesi, bir azınlık grubunun seçimlerde faydalanabileceği
veya zarar görebileceği bu belirleme yönteminin etkisini ortadan kaldırmayabilir.
Zira bu belirleme yöntemi, bu azınlık grubunun parlamentoda herhangi bir
sandalye kazanmaktan mahrum edebileceği gibi kendisine uygun sandalyeler
kazanmasına imkân da verebilir.69
Özellikle bazı anayasalarda bu meclise ikinci meclisten daha çok yetki
verilmiĢtir. Ayrıca bu belirleme yönteminin önemi ve etkileri, azınlıkların
temsilcilerini belirleme veya bu azınlık gruplarının bulunmasına rağmen onlara ait
bir meclisi oluĢturma sistemini benimsemeyen birden çok azınlık grubunun olduğu
ülkelerde ortaya çıkmaktadır. Bu belirleme yönteminin önemi ve etkileri,
parlamentodaki çoğunluğun devlet içerisindeki azınlık gruplara ve coğrafi
dağılımına dair dakik istatistiklere dayandırmadığı normal yasamanın bunu
üstlenmediği zamanda ortaya çıkar. Zira parlamentodaki çoğunluğun gözetiminde
çalıĢan teknik organ, dakik tahminler sunabilir ve parlamentodaki çoğunluk grup,
bu tahminlere dayanarak yasama meclisinde temsil edilmesi açısından azınlık
grupların geleceğini kontrol altına alabilir. Bunu ise talep edilen milletvekili sayısını
veya tek bir milletvekilinin temsil ettiği nüfus sayısını azaltmak ya da çoğaltmak
68
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, Anayasa Hukuku Özeti, T3, onay baskısı,
Mısır, 1951, 1952, s. 1965.
69
AL SALMAN. F.j. Representation of minoritites ma- thesis -mague. 1969 - p.160- 170.
31
yoluyla yapabilir.70 Örneğin bir ülkenin 6 milyon nüfusu olduğunu ve parlamentosu
için 200 milletvekili belirlediğini varsayarsak tek bir milletvekili, 30 bin vatandaĢı
temsil edecektir. Bu da 30 bin bireyi olan bir azınlık grubunun seçimin tek bir
bölgeyle, yani ülkenin tamamı tek bir seçim bölgesi ile sınırlandırdığında
parlamentoda tek bir sandalye kazanma imkanı olacağı anlamına gelmektedir.71
Yukarıda verdiğimiz örnek sonucunda kanunda parlamentodaki milletvekili
sayısı 250 milletvekili olarak belirlendiğinde adayları seçimi kazanamayacağı için
azınlık gruplarının parlamentoya katılımdan mahrum etmek için bu sonuçlarla
oynanmasının mümkün olduğunu görürüz. Bu durumda tek bir milletvekilinin temsil
edeceği seçmen sayısı, 40 bin kiĢi olacaktır. Bu da seçimi kazanabilmeleri için
azınlık grubunun sayısının bu sayıya yakın bir sayıda olmasını gerektirmektedir.
Örneğin azınlık grubunun sayısı 39 bin olduğu zaman birinci belirlemede seçimi
kazanması gerekirken ikinci belirlemede seçimi kaybedecektir. Bu tür bir
manipülasyon, tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısı, milletvekillerinin
sayısı belirlenmeden belirlendiği zaman da
gerçekleĢebilir.
Bu
durumda
seçmenlerin sayısı çok olursa azınlık gruplarının parlamentoda sandalye
kazanması zor olurken bu sayı az olduğunda kazanmaları kolay olacaktır. Örneğin
tek bir milletvekilin temsil edeceği seçmen sayısı, 30 bin olarak belirlendiğinde
azınlık grubunun temsilcisinin parlamentoda sandalye kazanması bu sayı 40 bin
olarak belirlendiğindeki kazanma Ģansından daha yüksek olacaktır. Bu sayı 40 bin
olarak belirlendiği zaman azınlık grubunun parlamentoda temsil edilmesi mümkün
değildir.72
ġüphesiz gerek milletvekili sayısının gerekse tek bir milletvekilin temsil
edeceği seçmen sayısının belirlenmesi olsun bu konunun normal bir kanuna
bIrakılması durumunda parlamentodaki çoğunluk grup, bu husustan faydalanarak
seçim bölgelerini kendi çıkarı doğrultusunda birçok bölgeye taksim ederek azınlık
gruplarının parlamentoda sandalye kazanma Ģansını engellemek için bu tür bir
manipülasyona baĢvuramaz.73
Bunun sonucunda özellikle haklarını talep etmeleri için halkın tüm
gruplarına nefes aldıracak anayasa mevzuatı dönemi olmak üzere halkın içindeki
70
plamer. N . d indian political system g. allen and unwin .1.t. d london 1960 p 70-72.
simth. t6- election in developing countries - macmillan and co. ltd. newyourk. 1969 . p. 80.
72
sharma.i.d modern constution at world . asia publish mg-housa-london 1962 - p.
73
Pakistan Hükümeti, Pakistan Anayasası Hakkında AraĢtırma, Beyrut, 1962, s. 33-36.
71
32
tüm grupların haklarını güvence altına almak için anayasada parlamentodaki
milletvekili sayısını veya tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısını
belirleyen metinler bulunmalıdır. Aynı zamanda anayasanın içerdiği bazı hususlar
hakkında farklı gruplar arasında pazarlık edilmesi söz konusu olduğunda bu
gruplar, etkin bir role sahip olacaktır. Mesele parlamentodaki çoğunluğun elinde
olduğu zaman bunun sonuçları farklı olacaktır. Çünkü çoğunluk, parlamentodaki
azınlık gruplarına gerekli önemi vermeden kanunlar çıkarmada ısrarcı olabilir ve
amaçlarını kanunların çoğunluğa göre çıkarılması ile gerçekleĢtirebilirler.
Her hâlükârda parlamentodaki üyelerin sayısının belirlenmesi, farklı
unsurları ve kesimleri ile halkın görüĢünü ifade etme hakkını ihlal edecek boyuta
ulaĢmaması gerektiği gibi üyelerin sayısının arttırılmasında Ģüphe doğuracak ve
parlamentoda kararların alınması hususunda kararlığın bulunmasını ortadan
kaldıracak derecede aĢırıya gidilmemelidir.74
Milletvekili sayısının bu Ģekilde belirlenmesinin dünyadaki anayasalarda
birçok
uygulaması
bulunmaktadır.
Cumhuriyeti anayasası
75
Örneğin
, Hint Anayasası
76
Yugoslavya
Sosyalist
Federal
, Çekoslovakya Anayasası
77
,
değiĢtirilen ve 52. maddede parlamento üye sayısını (400) milletvekili olarak
belirlendiği Demokratik Almanya Cumhuriyeti 1949 Anayasası, milletvekili sayısını
belirleme sistemini benimsemiĢtir.
Tek bir milletvekilinin temsil ettiği seçmen sayısını belirleme sistemini
benimseyen ülkelerden birinin Sovyet Anayasası olduğunu görürüz. Zira Sovyet
Anayasasında Sovyet Federasyonu üyelerinin seçilmesi, her 30 bin seçmen
baĢına tek bir milletvekili olarak belirlenmiĢtir.
78
Amerika BirleĢik Devletleri
Anayasasında ise tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısı 30 bin kiĢi
olarak belirlenmiĢ ve her eyalet için en az bir milletvekili olması Ģart
koĢulmuĢtur.79Bu uygulama, etnik yapısı her ne olursa olsun her eyalete kendisini
parlamentoda
temsil
etme
güvencesi
vermektedir.
Milletvekili
sayısının
belirlenmesi, iptal edilen Irak temel kanununda da benimsenmiĢtir. Zira bu
kanunun 36. maddesinde parlamentonun 20 bin erkek seçmeni için tek bir
74
Bkz.:Osman Leyl Osman ve Muhammed Süleyman el-Tamevi, a.g.e, s. 165.
1963 Yugoslavya Anayasası, Md. (165-166).
76
1949 yılında çıkarılan Hindistan Anayasası, Md. (79-80).
77
1960 Çekoslovakya Anayasası, Md. (39).
78
1936 yılında değiĢtirilen 1960 Sovyet Anayasası, Md. 34.
79
1778 yılında çıkarılan ve değiĢtirilen Amerika BirleĢik Devletleri anayasası, Md. 1, Fıkra: 2.
75
33
milletvekili
seçileceği
seçimle
oluĢturulacağı
belirtilmiĢtir.
Anayasada
bu
güvencenin öneminin belirlenmesine rağmen temsilcilerin sayısını düzenleme
görevini seçim kanunlarına veren baĢka ülkeler de bulunmaktadır. Ayrıca
milletvekili sayısının azınlık gruplarının çıkarına göre belirlenmesi, bir tehlike arz
etmekte ve azınlık gruplarının önünü açmaktadır. Nitekim Federal Almanya
Cumhuriyeti80 temel kanunu ve Çin Anayasasının81 bu
anayasalardan
olduğunu görürüz.
Bu kanunlar anayasanın bir parçası olmasına rağmen anayasalar kadar
istikralı değildirler. Bu kanunlar, kendi çıkarlarına hizmet etmesini isteyen çoğunluk
gruba bizzat cesaret vermektedir. Ancak bu kanunlara bazı güvencelerin
eklenmesi halinde bizzat anayasanın sahip olduğu güçlü bir hale gelir. Siyasi
hakların güvence altına alınması ve milletvekili sayısının azınlık gruplarının uygun
oranda sandalye kazanmasına yardımcı olacak Ģekilde belirlenmesi, seçim
bölgeleri
daraltılmadıkça
istenilen
sonuçları
gerçekleĢtirmeyecektir.
Seçim
bölgeleri ise bazı güvencelerle istikrara ve dengeye kavuĢturulacak ve
parlamentodaki çoğunluğun manipüle etmesini engelleyecek baĢka bir husustur.
Bu da seçimlerin doğru bir Ģekilde yapılmasını ve ülkenin seçmenlerin özgür bir
Ģekilde temsilcilerini seçmelerini sağlayacak Ģekilde bölgelere taksim edilmesi
güvencesinin sağlanmasını gerektirmektedir.82
Demokratik ülkeler, seçmenlerine özgür bir ortamda milletvekillerini seçme
fırsatı vermek için bu yöntemi takip etmiĢlerdir. Bununla
birlikte 1928
yılındaçıkarılan kanun uyarınca ülkenin tamamını tek seçim bölgesi olarak kabul
eden FaĢist Ġtalya gibi birçok etnik grupların olduğu ülkelerde bazı Ģaz
uygulamaların olduğu görülmüĢtür. Zira FaĢizm Üst Konseyi, o zaman (400)
milletvekilinden oluĢan bir liste hazırlamıĢ ve rekabet edecek baĢka bir liste
olmadan oylanması için bu listeyi halka sunmuĢtur.83
Daha sonra 1938 yılında çıkarılan bir kanunla bu sistemden vazgeçmiĢtir.
ġüphesiz bir ülkenin seçim amacı ile tek seçim bölgesi olarak kabul edilmesi
birçok zorluğu beraberinde getirmektedir. Çünkü bir seçmenin daha önce hiç
duymadığı ve tanımadığı bir milletvekilini seçmekle görevlendirilmesi, bazen
80
DeğiĢtirilen Federal Almanya Cumhuriyeti 1949 yılı anayasası, Md. 3/38.
1954 yılı Çin anayasası, Md. 23.
82
Osman Halil OSMAN, a.g.e, s. 246.
83
Servet BEDEVĠ, Siyasi Sistem - C. 1 - Kahire - Dâr-un Nahda el-Arabiyye - 1980 - s. 225.
81
34
onaylanmamıĢ zayıf olabilecek unsurların seçilmesine neden olabilir. Ayrıca bu
durumda seçim özgürlüğü ihlal edilmiĢ olur. Yine Portekiz, Ġtalya'daki sisteme
yakın bir sistemi benimsemiĢtir. Zira 1932 anayasasına göre ülkenin tamamını tek
seçim bölgesi olarak kabul etmesine rağmen farklı partilerin sunduğu birden fazla
seçim listesi sunmuĢtur. Sovyetler Birliği'nde ise ülke, birçok seçim bölgesine
taksim edilmiĢ olmasına rağmen Komünist Partinin sendikalar ve gençlik örgütleri
ile iĢbirliği içerisinde hazırladığı tek bir seçim listesi bulunmaktadır.84
Seçim
bölgelerinin
sayısı
ile
seçilmesi
amaçlanan
parlamentoyu
oluĢturacak milletvekili sayısı arasında güçlü bir bağlantı vardır. Zira milletvekili
sayısı belirlendiği zaman seçim bölgeleri, seçimin bireysel olması halinde temel
genel bir kaide olarak parlamentodaki milletvekili sayısına denk olacaktır. 85
Seçim listeye göre olduğu zaman ise seçim bölgeleri azalacaktır. Zira
birbirine dahil edilen seçim bölgelerinin sayısına denk olan tek bir seçim bölgesi
olması için birbirine yakın olan seçim bölgeleri birbirine entegre edilmektedir. Bunu
bilmek ise yeni seçim bölgesinde seçilmesi istenen milletvekillerinin sayısı ile
mümkündür. Yine seçim bölgelerini bilmek ise bu bölgeler parlamentoda kendisine
tahsis edilen sandalye bakımından eĢit olduğunda parlamentoyu oluĢturacak
milletvekili sayısının her bir seçim bölgesine tahsis edilen milletvekili sayısına göre
taksim edilmesi ile mümkündür. Böylece seçim bölgesi sayısı milletvekili sayısına
bağlı olduğu sürece sayı eĢit olarak kalır. Fakat milletvekili sayısı, nüfus sayısına
endekslendiği zaman seçim bölgeleri, belirli her nüfus sayısına ait tek bir bölgenin
parlamentoda tek bir milletvekili ile temsil edileceği belirlenen sayıya denk olması
itibarı ile bizzat nüfus sayısının değiĢmesine bağlı olarak değiĢecektir. Nüfus
sayısının artması ile parlamento üyeleri sayısının artmasına veya azaldığında
parlamento üyelerinin sayısının azalmasına neden olabilir. Her iki durumda da
sağlıklı bir temsil ve parlamento için tehlike bulunmaktadır.
Aslen seçimlerin güvenliği, seçmenlerin kaydedildiği seçim bölgelerine bağlı
olduğuna göre kuvvetle muhtemelen hükümetin parlamentoda temsil edilmesini
istemediği bazı azınlıkların tespit edilmesinin bir aracı olarak seçimin yapıldığı
ülkenin seçim bölgelerine taksim edilmesi yöntemi benimsenecektir. Zira bu
durumda hükümet, seçim sonuçlarını azınlık gruplarının aleyhine olacak Ģekilde
84
85
Bkz.: Servet BEDEVĠ, Siyasi Sistem, C. 1, Dâr-un Nahda el-Arabiyye, 1980, s. 225.
Bkz.: Batrus Batrus GALĠ ve Mahmud HAYRĠ ĠSA, Siyaset Ġlmine GiriĢ, T. 1.
35
değiĢtirmek için seçim bölgesini parçalama yoluna gidecektir. Böylece hükümet,
rakip görüntüsünde ortaya çıkacak bu azınlık gruplarını parçalamaya çalıĢacaktır.
Ayrıca hükümet veya parlamentodaki çoğunluk, rakiplerini ezici çoğunluğa
sahip olukları dar bir seçim bölgesinde toplayabilir. Bu da azınlık gruplarının
sayısının diğer seçim bölgelerinde azalmasına ve parçalanmasına neden
olacaktır.
Böylelikle
de
hükümet
yandaĢları
bu
bölgelerde
çoğunluğu
oluĢturacaklar ve rakiplerine kapalı olan bölgelerin sayısı azalacaktır. 86
Bu da azınlık gruplarının gücünün manipüle edilmesine ve dolayısıyla yasama
organı tarafından haklarının ihlal edilmesine yol açacaktır.
1.11. Yürütme Organının Azınlık Haklarını İhlal Etmesi
Etnik, dini veya diğer azınlık gruplarının bulunduğu farklı devletlerdeki
deneyimler, yürütme organının kamu düzeni koruma noktasında yasal görevini
yerine getirirken yasal olarak kendisi için çizilen sınırı aĢtığını, genel olarak
bireylerin temel hak ve özgürlüklerine ve özel olarak azınlıkların özgürlüklerine
karĢı haddi aĢtığını göstermiĢtir. Bu da anayasada ve temel hak ve özgürlükleri
düzenleyen kanunlarda belirtilmesine rağmen yürütme organı tarafından temel hak
ve özgürlüklerin ihlal edilmesine ve baskı altına alınmasına neden olmuĢtur. ĠĢte
yürütme organının kamu düzenini koruma alanında azınlık haklarını ihlal etmesi
meselesini Ģu iki konu üzerinden ele alacağız: Birinci konuda kamu düzeni
mefhumunu
ve
unsurlarını,
ikinci
konuda
Ġspanya
ve
Amerika
BirleĢik
Devletleri'nde azınlık haklarının ihlal edilmesine iliĢkin fiili uygulamaları ele
alacağız.
1.11.1. Kamu Düzeni ve İdari Kontrolde
1.11.1.1. Kamu Düzeni ve Unsurları
Kamu düzeni, toplumun dayandığı temelleri, ilkeleri ve değerleri korumayı
amaçlayan yasal bir düĢüncedir. Aynı zamanda toplumların geliĢimine bağlı olarak
geliĢen yasal düĢünce ile bağlantısından dolayı geliĢmiĢ bir düĢüncedir. Kamu
86
Bkz.: ġemran HAMEDĠ, Siyasi Sistem, el-Ehliyye Baskı ve Yayın Firması, Bağdat, 1970, s. 24.
36
düzeni ile yasa arasındaki bu bağlantının bir sonucu olarak yasa koyucu, bazı
Ģekillerini düzenlemek ve yasal koruma kazandırmak yoluyla kamu düzenini
belirleyen ana kaynaktır. Ancak bu, kamu düzeni düĢüncesinin tüm hukuki
alanlarda sadece yasa koyucunun ortaya çıkardığı bir Ģe demek değildir. Zira
yargının da bu alanda belirgin yapıcı bir rolü vardır.87
Kamu düzeni düĢüncesi, ilk etapta topluca değiĢken, zaman, mekân, siyasi
veya felsefi koĢullarla alakalı zorunlu manası olan terimler olarak görünen kamu
hizmetleri gibidir. Hiç Ģüphe yok ki kamu düzenini koruma, kamu hizmetlerini temin
etme ve temin edildiğinde bunları koruma zorunluluğu vardır. Korunması gereken
kamu maslahatı, koĢullara bağlı olarak farklılık gösterir. Çünkü bu, göreceli değeri
olan birçok nedenden dolayı gerçekleĢir. Ayrıca farklı olan iki kamu hizmeti
arasında tercih yapılması, herhangi bir zamanda herhangi bir toplum aracılığı ile
gerçekleĢir. Böylece tercih edilen kamu maslahatına dakik yasal belirlemeye karĢı
çıkan bir esneklik kazandırılır. Hiç Ģüphe yok ki bu önemli hukuki düĢüncelerin
belirlenmesi, hakim veya hukukçu olsun hukuk adamlarının tek baĢına katkı
sağlamayacağı bir görevdir. Bilakis filozof, yazar, düĢünür ve siyasiler gibi halkın
vicdanını oluĢturan kiĢiler de buna iĢtirak etmektedir. Kanun koyucu, yasal
kurallara bazı filozofların, siyasilerin veya aydınların bu önemli yasal düĢüncelere
iliĢkin mefhumlarını kazandırmayı baĢarmıĢ olsa da hukuk adamı, beĢeri kanuna
verdiği önem mantığından hareketle bunun günümüzdeki kanun koyucusunun
yaptığının ve daha sonra gelecek kanun koyucusu aracılığı ile bundan
vazgeçeceğinin farkındadır. Günümüzdeki kanun koyucusunun yaptığı Ģey,
sadece kamu düzeninin, kamu hizmetinin veya kamu maslahatının belirli bir
durumunu tanımlamak olup, bu mefhumların özü değildir. Kamu düzeni, idari
kontrol kapsamını fazlasıyla aĢan ve hukukun genel bakıĢına sızan yasal bir
düĢüncedir. Dolayısıyla kamu düzeni, bir açıdan endiĢenin kaybolduğu ve sosyal
iliĢkilere uyumlu düzenin hâkim olduğu bir durum sayılır. Diğer bir açıdan ise
topluca aykırı davranılması veya bozulması imkânsız bazı bağlayıcı hukuk
kurallarının ifadesi demektir ve yasal iliĢki tarafları arasında sessizlik hâkim
olduğunda hâkimin bu hukuki kuralları tercih etmesi gerekir.88
87
Bernard paul la nation dordre public en droit administratif - paris - 1969 -p.229.
Muhammed Muhammed BEDRAN, Kamu Düzeni DüĢüncesinin Ġçeriği ve Ġdari Kontrol Alanındaki Rolü,
Dâr-un Nahda el-Arabiyye, Kahire, 1992, s. 11.
88
37
Kamu düzeni düĢüncesi, tanımı ve hukuki varlığı hakkında eĢit bir Ģekilde
idari ve sivil anlayıĢ farklılığına etki etmiĢtir. Zira hukuki sistem, kamu düzeni
düĢüncesini birçok Ģekilde tanımlamıĢtır. Bu tanımlar arasındaki farklılıklar, mevcut
hukuki bir hakikat olarak kamu düzenin varlığı hakkında kuĢku uyandırmaktadır.
Kimileri kamu düzenini geniĢ bir Ģekilde tanımlama yoluna gitmiĢtir. Bu
tanımlardan birisi Ģöyledir: "Kamu düzeni, kamu güvenliği ve adabı için ekonomik
iliĢkilerine uygun Ģekilde insanlar arasında barıĢçıl iliĢkiler kurmanın vazgeçilmez
olan gerekli koĢullar toplamıdır." 89 Veya sokaklarda maddi sistemin yolunda
gitmesidir.
Ayrıca kamu düzeni; kamu güvenliği, kamu sağlığı ve kamu huzurunda
ortaya çıkan üç klasik temelden oluĢur. Bunların özet olarak açıklaması aĢağıdaki
Ģekildedir:
1.11.1.2. Kamu Güvenliğinin Yayılması90
Kamu güvenliğinin yayılmasından maksat, insanları malları ve canları
noktasında mutmain kılan her husustur. Bu da insanlara veya insanların mallarına
zarar verecek olayların meydana gelmesini veya gelme olasılığını engellemekle
gerçekleĢir. Bundan dolayı yönetim, bu amacı gerçekleĢtirmek için ülkenin
tamamında güvenliği sağlayacak gerekli tüm tedbirleri almalıdır. Bu da insandan
kaynaklanan hırsızlık ve yağma veya eĢyadan kaynaklanan yıkılmak üzere olan ev
ve yangın veya zararlı hayvanlardan kaynaklanan olaylar veya trafik sistemi ile
alakalı trafik kazaları veya insanların toplu faaliyetleri sonucunda kamu düzenini
bozan karıĢıklıklar gibi olayların engellenmesini gerektirdiği gibi kamu yollarında ve
mekânlarında yapılan gösterilerin düzenlenmesini veya yasaklanmasını, iç
komplolara ve fitnelere karĢı uyanık olmayı, deprem ve doğal afetlerden
kaynaklanan tehlikeli seller ve toprak kaymaları gibi doğal risklere karĢı ihtiyatlı
olmayı gerektirir. Kamu güvenliği açısından daha çok ayırt edilebilecek modern
toplumlarda kamu güvenliğinin anlamı, dikkat çekici Ģekilde geliĢime uğramıĢtır.
Zira emareleri günden güne netleĢen ekonomik bir çatlak var. Nitekim vergi ve
gümrük harcı kaçakçılığı ile mücadele etmeye dönük milli paranın korunması,
89
Cafer Abdusselam, a.g.e s.170
Ali Muhammed BEDĠR, Isam Abdulvahhab el-BERZANCĠ ve Mehdi el-SELEMĠ, Ġdari Kanun Ġlkeleri ve
Hükümleri, Hukuk Fakültesi, Bağdat Üniversitesi, 1993, s. 216 .
90
38
yasadıĢı spekülasyon, gıda malzemesi temini, gıda fiyatlarının denetimi, gıdaların
bir yerden baĢka bir yere taĢınması, güvenli turizm iklimi sağlanması ve
sermayenin yurtdıĢına çıkıĢının denetlenmesi bunun tezahürlerinden bazılarıdır.
Ayrıca birçok ülkede önemi ortaya çıkan siyasi bir çatlak var. Bu ülkeler, siyasi
çatlağa maruz kaldıklarında ise bunu, bazılarının dediği gibi siyasi Ģiddet veya
terör olarak isimlendirmektedir. Bu siyasi çatlak, ister dini ister etnik ister coğrafi
ister fikri ister ideolojik temelli olsun halk ve bölge olarak ülkenin birliğini korumak
için bunun engellenmesi gerekir. Son olarak kamu güvenliği açısından sosyal
çöküntü var. Bu ise sözde hizmetler karĢılığında vergi konması, bazı hakların ve
özgürlüklerin uygulanmasında keyfi uygulama ve kamu iletiĢim araçlarına
sınırlamalar getirme gibi güvenliği ihlal eden bazı sosyal davranıĢlarla bağlantılı bir
durumdur.
1.11.1.3. Kamu Sağlığının Korunması
Kamu sağlığının korunmasından maksat, toplumun sağlığını salgın ve
bulaĢıcı hastalıkların yayılma riskine karĢı korumak için tüm tedbirlerin alınmasıdır.
Bundan dolayı yönetime düĢen görev, insan, hayvan ya da eĢya kaynaklı olsun
kamu sağlığına zarar verecek her hususu bitirmek için tüm tedbirleri almasıdır.
Dolayısıyla yönetim, gıda güvenliği denetimi, suların kirlenmemesi, konutların ve
genel iĢyerlerinin temizliği ve bulaĢıcı hastalıklarla mücadele için gerekli tüm
tedbirleri almalıdır. Çünkü bunlar, sonunda hastalıkların veya risklerinin ortadan
kaldırılmasına ve koruyucu yöntemlerle sağlık güvenliğinin yoluna koyulmasına
neden olacak hususlardır. Bu nedenle birçok ülkenin fabrika dumanı, kanalizasyon
atıkları, özellikle nükleer ve kimyasal olmak üzere çöpler gibi kirliliğin nedenleri ve
kaynaklarıyla daha çok mücadele ettiği gözlemlenmiĢtir. Ayrıca bazı zararlı
maddelerin iĢlenmekte veya taĢınmakta, çevreye ve insan sağlığına zarar
vermesini engellemek için bu maddelerin bazı alanlarda veya mekânlardaki
kullanımına sınırlama getirilmiĢtir. Örnek olarak kamusal alanlarda sigara içilmesi,
hava atmosferini kuĢatan ozon tabakasına etki eden kimyasal maddelerin
kullanılmasını yasaklanmak, daha temiz ve daha az zarar vermesi için bazı yakıt
türleri ve enerji kaynaklarının geliĢtirilmesi için çalıĢmalaryapılmaktadır 91.
91
Raad Alcadda, a.g.e., s. 50.
39
1.11.1.4. Kamu Huzurunun Sağlanması
Kamu huzurunu sağlanmasından maksat, sükûneti ve huzuru sağlamak,
yerleĢim bölgeleri ve kamu yollarında gürültüyü önlemek için tüm tedbirlerin
alınmasıdır. Çünkü bazı olaylar doğrudan kamu düzenine zarar vermese de
yönetimin engelleme giriĢimlerinde bulunmasını gerektiren insanlara yönelik
önemli boyutta rahatsızlıklara neden olabilir. Radyo, televizyon ve hoparlör
cihazlarından çıkan sesler veya kamu yollarındaki dilenciler ve seyyar satıcıların
verdiği rahatsızlıklar gibi kamu huzuru ile alakalı gürültüler bu türdendir. Bu
nedenle yönetim, sükûnetive huzuru sağlamak için yerleĢim yerlerinden uzak olan
belirli bölgeleri büyük genel pazarlara veya sanayi tesislerine tahsis etmeye dönük
çalıĢmalar yapabilir. Böyle bir hedefi gerçekleĢtirmek ise geliĢmemiĢ ülkelerde
yoğun bir çaba harcamayı gerektirir. Zira geliĢmemiĢ ülkelerdeki gürültü ve patırtı
oranı, özellikle psikolojik ve sinirsel açıdan kamu sağlığını kaçınılmaz Ģekilde etki
edecek oranda yüksek bir boyuta ulaĢmaktadır.
1.11.1.5. İdari Kontrol ve Kamu Düzeninin Korunmasındaki Rolü
Her Ģeyden önce idari kontrolün tanımını yapmalıyız. Daha önce
hukukçuların idari kontrol hakkında yaptığı farklı tanımlara vakıf olunması
sonucunda bu hususta hukukta iki bakıĢ açısının olduğunu görürüz. Her iki bakıĢ
açısı da idari kontrolü tanımlarken delil ortaya koymuĢtur. Birinci bakıĢ açısı
standart ölçüye odaklanırken diğeri maddi ölçüye odaklanmıĢtır.
92
Hukukun
göstergesi ıĢığında idari kontrol, toplumda kamu düzenini, kamu güvenliğini, kamu
sağlığını ve kamu huzurunu sağlamak için kamu yetkililerinin benimsediği kurallar
ve tedbirler toplamı olarak tanımlanmıĢtır. Bu da özgürlüğün sınırlandırılmasına
neden olmuĢtur. 93 Böylece idari kontrolün iki mefhumunun olduğunu görürüz:
Birincisi: Kontrol kurumlarının amaçlarını gerçekleĢtirmek için üstlendiği insani
faaliyeti engellemeyi amaçlayan objektiftir. Ġkincisi: Kontrol faaliyetini yerine getiren
idari kurumları ve personelinde ortaya çıkan yürütme organına iĢaret eden
standarttır. Ġdari kontrolün tanımını ele aldıktan sonra idari kontrol yetkilerine
92
Hilmi EL-DAKUKĠ, Ġdari Kontrol ÇalıĢmalarının Ġç MeĢruiyetine Yönelik Yargı Denetimi, mukayeseli
araĢtırma, Dâr-ul Matbuât el-Câmiiyye, Mısır, 1989, s. 34 ve devamı.
93
Süleyman EL-TAMEVĠ, Ġdari Kanunun Özeti, mukayeseli araĢtırma, Ayn ġems matbası, Kahire, 1975, s.
577.
40
getirilen sınırlamalar konusunu ele almamız kaçınılmazdır. Bu sınırlamaların temeli
ve aslı, kanunları uygulama konumuna koymakla sınırlı olan yürütme organının
yetkilerini belirleyen anayasaya dayanır. Bunu ise Ģu iki fıkrada ele alacağız.
Birinci fıkrada idari kontrol kurumlarının yetkilerine getirilen sınırlamaları, ikinci
fıkrada idari kontrol yetkililerine getirilen sınırlamaları ele alacağız. Bu da
aĢağıdaki Ģekildedir:
Bağımsız kontrol yönetmelikleri çıkarmak idari kontrol kurumlarının yetkisi
altına girer. Bu yönetmeliklerden maksat, yürütme organının çıkardığı mevcut
yasamaya istinat eden soyut kamu genel kurallarıdır. Bu kamu kurallarının amacı,
kamu güvenliğini, kamu huzurunu ve kamu sağlığını sağlamaktır. 94 Bu kurallar,
bireylerin özgürlüklerine ve mallarına doğrudan dokunması bakımından yürütme
organının kararlarından daha tehlikelidir. Ġdari kontrol faaliyetleri, sadece yürütme
organının tek baĢına bu hususta yönetmelikler çıkarması ile gerçekleĢmez. Bilakis
bu faaliyetleri, yasama organı çıkardığı kanunlarla da düzenleyebilir. Yürütme
organının ise bu kanunları uygulamak için uygulayıcı kararlar çıkarma hakkı
olduğunda tartıĢma yoktur. Çünkü yürütme organı, bu yetkiyi kanunlar kapsamında
üstlenmekte ve bu, anayasa uyarınca kendisine verilen görevi kapsamına
girmektedir. Çünkü idari kanun bunun üzerinde karar kılmıĢtır. 95 Ancak ortada bir
sorun var ki; o da kanun koyucu, herhangi bir kontrol faaliyetinin düzenlenmesine
müdahale etmediği zaman yönetim, herhangi anayasal bir dayanak olmadan bu
tür faaliyetleri düzenlemek için bağımsız kontrol yönetmelikleri ile müdahale etme
hakkına sahip midir? Bağımsız kontrol yönetmeliklerinin meĢruiyeti ve anayasada
belirtilmemesi durumunda yürütme organının bu yönetmelikleri çıkarma yetkisi
hakkında gerek Fransa gerekse Mısır'da olsun hukukçular arasında önemli bir
tartıĢmaya ortaya atılmıĢtır. Bu mesele hakkında farklı görüĢler ortaya atılmakla
birlikte bunları Ģu iki görüĢ altında toplayabiliriz: Birinci görüĢe göre yürütme
organının bu yönetmelikleri çıkarma yetkisi hakkına sahip olduğu savunulurken
azınlıkta olan ikinci görüĢ ise yürütme organının bu yönetmelikleri çıkarma
hakkının olduğuna karĢı çıkmaktadır.96 Bu husustaki farklı görüĢlerin araĢtırılması
ve incelenmesi sonucunda birinci görüĢ tercih edilebilir. Birinci görüĢün delillerinin
94
DAbdulgani BESYUNĠ, Ġdari Kanun, Dâru ve MenĢetil Mearif, Ġskenderiye, 1988, s. 14.
Mahmud Sadeddin EL-ġERĠF, Polis Yönetmeliklerini Çıkarma Görevini Üstlenen Makam, DanıĢtay
Dergisi, Yıl: 3, Mısır, 1953, S. 169.
96
DAbdulgani BESYUNĠ, a.g.e s.17.
95
41
ve gerekçelerinin ıĢığında bağımsız kontrol yönetmeliklerini çıkarma yetkisinin
sadece metinlerden türemediğini görürüz. Ancak anayasal örf, yürütme organına
bu yönetmelikleri çıkarma hakkını veren bir dayanak olabilir. Ayrıca ülkelerin
genelindeki yargılar, birinci görüĢten yana olmuĢlardır.97
Anayasaların genelinde, anayasanın kendisine verdiği anayasal görevi
yerine getirmesi için yürütme organının yasamadan bağımsız yönetmelikler
çıkarma yetkisinin olduğuna vurgu yapılmıĢtır. Nitekim Fransız 1958 anayasası, bu
anayasalardan biridir. Zira bu yetkinin yürütme organına verildiği açıkça
belirtilmemiĢ olsa da bu anayasanın a/57 ve a/58. maddelerinden yürütme
organının bağımsız yönetmelikler çıkarabileceği sonucunu çıkarabiliriz. Bu sonucu
ise kamu düzenini korumanın, toplumun bireylerinin güvenliğini, huzurunu ve
sağlık koĢullarını sağlamanın yürütme organına veren genel ilkelerden çıkarırız. 98
Böylece anayasa metni, yürütme organına dayanak sağlamak ve bağımsız
yönetmelikler çıkarma yetkisi vermek üzere gelmiĢtir. Burada Ģöyle bir soru ortaya
çıkmaktadır: Yasama organının ve yürütme organının yetkisi nasıl belirlenir? Veya
diğer bir ifade ile kanunun ve düzenin kapsamı nasıl belirlenir? Bu sorulara cevap
verebilmek için Anayasa Konseyi ve Devlet Konseyinin açıkladığı hususlar
aracılığı ile Fransız 1958 anayasasının ortaya çıkardığı durumu gösterebiliriz. 99
Zira temel özgürlüklerin kullanılması için insanlara verilen temel güvencelerle
alakalı kuralları belirlemek yasa koyucunun yetkisi altına girer. Yönetmeliklerin
alanı ise müdahale hususunda klasik meslek görüntüsüne bürünür ki o da yürütme
sıfatı-yasama kurallarını uygulama konumuna koymaktır. Yasamaya tahsis edilen
alana müdahale edildiği zaman burada ihlal yürütme organına atfedilir. Buna ise
yürütme organının kanun koyucunun yetkilerine tecavüz edilmesi ile ilgili Fransız
Devlet Konseyi karĢısında yetkisizliği ile itiraz edilebilir.100
Temel olamayan güvenceler alanına gelince: Yürütme organı, Anayasa
Konseyi ve Devlet Konseyinin temel olmayan iki esas arasına (ilke veya güvence)
koyduğu ayrımın gerektirmesinden dolayı bu hususta bağımsız yönetmelikler
yoluyla tamamlayıcı kurallar koymada bağımsızdır. Bunlardan birincisi, sadece
97
Hilmi EL-DAKUKĠ, a.g.e, s.36.
Mahir Salih Allavi EL-CEBURĠ, Ġdari Karar, Dâr-ul Hikme Basım ve Yayın, Bağdat, 1991, s. 164.
99
Anayasa Konseyinin önemli kararlar toplamında yayınlanan Anayasa Konseyi kararı, cc127 nor, 1959, gd
cc-1. favoreeu, 1. philip; les garnds decisions du canseil constitutionnel, 4e ed sirey . p. 157.
100
Mahir Salih ALLAVĠ, a.g.e s. 158.
98
42
yasamanın kapsamıdır. Ġkincisi ise anayasanın diğer metinlerinin ve anayasa
giriĢinin içerdiği sınırlarla sınırlı olarak kalan yönetmeliklerin kapsamıdır. Bu yeni
sınırı ise Anayasa Konseyi belirlemiĢtir. 101 Ġdari kontrol tedbirleri çoğu zaman
yönetmelikler Ģeklinde ortaya çıkar. Ancak yönetmeliklerin tamamı kontrol
yönetmelikleri değildir. Zira kontrol yetkilileri, sadece kanun koyucunun müdahale
ettiği özgürlükler açısından olsa bile bağımsız yönetmelikler çıkararak müdahale
edebilir. Böylece Fransız Devleti Konseyi, Ģunu kabul etmiĢtir: "Bağımsız
yönetmelikler,
yasamaya
tahsis
edilen
kapsamdaki
temel
özgürlüklerin
kullanılmasına yönelik sınırlamalar düzenlemesi çıkaramaz. Ancak bu yasak
sadece tek bir konu -kamu düzeninin korunmasıdır.
Olan idari kontrol
yönetmelikleri için geçerli değildir."102 Zira bu hususta kabul gören asıl Ģudur ki;
bireylere yasama kapsamında verilen temel özgürlükleri kullanma sınırı, kamu
düzeninde ortaya çıkar.103
1.11.1.6. İdari Kontrol Yetkililerine Getirilen Sınırlamalar:
Burada kontrol kurumlarının anayasa tarafından güvence altına alınan
bireysel özgürlükleri değiĢtirmek için yetkilerini kullanırken bağlı kalması gereken
dakik kuralları ele almamız doğal bir durumdur. Doğruyu söylemek gerekirse:
Özgürlük güvencelerinin ilkini anayasal metin oluĢturur. Buna göre kontrol
yetkililerinin bağlı kalması gereken öncelikli husus, yasama kaynaklarının baĢında
gelen anayasa kurallarına bağlı kalmalarıdır. Bu da anayasayı ihlal eden kontrol
faaliyetlerini herhangi bir hukuki değerden yoksun bIrakmakta ve anayasaya
dayanmamasından dolayı bu tür faaliyetlere iptal kararı verilmesine neden teĢkil
etmektedir. Kayda değerdir ki; bağımsız ve yürütme türleri ile kontrol faaliyetlerinin,
anayasa kuralını ihlal ederek çıkarılması mümkündür. Ancak bunun birinci türünün
ihlali, doğrudan anayasaya atfedilir. Buna örnek ise anayasa tarafından güvence
altına alınan özgürlüklerden birinin kullanılmasını düzenlemek yerine bu özgürlüğü
mutlak olarak yasaklayan faaliyettir. Bu durumun ilan edilmesi ve yetkili hakimin
buna iptal etmesi mümkündür. Ġkinci türe gelince: Kanunun kontrol faaliyeti ile
anayasa arasında arabuluculuk yapması halidir. Kanunun bu arabuluculuğu
sayesinde iki durumu birbirinden ayırt edebiliriz. Birincisi, kontrol faaliyetinin
101
Anayasa Konseyinin Önemli Kararlar Toplamı, bir önceki kaynak, S. 309. cc. 28 no., 309, 1973 gd cc.
Hilmi EL-DAKUKĠ Fransa Devleti Konseyinin 25 Temmuz 1975 tarihli kararı, s. 150.
103
Hilmi EL-DAKUKĠ Mısır Anayasa Mahkemesi'nin kararı, Dava K.7 01.03.1975 tarihli duruĢma, , s. 151.
102
43
anayasa dayanağı olmayan bir kanuna dayanmasından dolayı anayasayı ihlal
etmesi durumudur. Bu da kanunun anayasal dayanağının olup olmadığını
araĢtırması için
anayasa
hakiminin müdahale
etmesini gerektirir.
Devlet
Konseyi'nin kanunlarının anayasal dayanağını ele alma yetkisi olmadığı için böyle
bir Ģeyin Fransa'da olması imkansızdır. Böylece kontrol faaliyeti, iptal edilmekten
kurtulmaktadır. Dolayısıyla hakim, kontrol faaliyeti ile anayasa arasındaki engeli
oluĢturan yasamayı uygular. 104 Oysa anayasaya aykırı olan kontrol faaliyetinin
meĢru olmadığının takdir ve ilan edilmesi hususunda Mısır yargısının önünde
böyle bir engele yer yoktur. Ġkinci duruma gelince: Kontrol faaliyetinin kanun ve
anayasayı birlikte ihlal etmesi durumunda Fransa yâda Mısır‘da olsun idari yargı,
geçersizliğine hükmedebilir. Ancak bu hükmünü kanuna değil anayasayı ihlal
etmesine dayandırır. Dolayısıyla burada kanunun kontrol faaliyeti ile anayasa
arasında arabuluculuk yapması için idari kontrol faaliyetinin anayasa dayanağının
olup olmadığının ele alınması söz konusu değildir.105
Kabul gören ilkelerden biri, anayasada güvence altına alınan veya
kanunların düzenlediği özgürlükler, idari kontrol yetkililerin sınırında durması
gereken birer engelleyici settir. Zira alınan son önlemler bir genel kural olarak
temel özgürlükleri ihlal edemez. 106 ĠĢte bu esasa binaen temel özgürlüklerin
önemine ve konumuna göre idari kontrol yetkililerinin bireylerin özgürlüklerini
düzenleyen anayasa kurallarına yönelik ihlallerini açıklayacağız. Bu da aĢağıdaki
Ģekildedir:
1- Bazı özgürlükler vardır ki; anayasada bu özgürlüklerin kanuna havale edilerek
bir düzenleme imkânının olduğu belirtilmemiĢtir. Ancak bu özgürlükler,
anayasada her ne Ģekilde olursa olsun dokunulmasını yasaklayan kesin bir
düzenleme
ile
düzenlenmiĢtir.
Bu
özgürlüklere
dokunmanın
metinlerinin ihlal edilmesi olduğunda Ģüphe yoktur.
107
anayasa
Dolayısıyla bu
özgürlükler, kontrol kanunlarını aĢmakta ve nasıl uygulanacağını düzenlemek
için yasa koyucunun müdahale etmesini gerektirmemektedir. Çünkü bunlar,
hem yasama hem de yürütme organı açısından saygı gösterilmesi gereken
104
Hilmi EL-DAKUKĠ Fransa Devleti Konseyi'nin 06 Kasım 1936 tarihli kararı, a.g.e s. 294.
Hilmi EL-DAKUKĠ Fransa Devleti Konseyi'nin 06 Kasım 1936 tarihli kararı, , s. 294.
106
Muhammed Abdulal EL-SENARĠ, Ġslam ġeriatı ve Mısır Kanunlarının Anayasallığını Denetleme
Kuralları, mukayeseli araĢtırma, baskı yılı yok, s. 168.
107
Muhmud Sadeddin EL-ġERĠF, a.g.e, s. 218.
105
44
birer yasal merkez olarak belirlenmiĢtir. Dolayısıyla kontrol yetkililerinin bu
özgülükleri sınırlandırmaması veya belirlemek için müdahalede bulunmaması
evla babındandır. Aksi takdirde doğrudan anayasayı ihlal etmiĢ olurlar. Din, dil,
ırk, renk veya inanç nedeniyle herhangi bir inanca yasaklama getirilmesi,
insanlar arasındaki eĢitlik ilkesinin ihlal edilmesi veya ayrımcılık yapılması bu
ihlallere birer örnektir.108
2- Bazı özgürlükler vardır ki; anayasanın kanun sınırları içerisinde veya kanuna
çerçevesinde bazı ifadelere iĢaret etmesi gibi bunlar anayasada belirtilmiĢ ve
düzenlenmesini kanuna havale etmiĢtir. Anayasanın tek baĢına özgürlüklere,
özgürlük güvencelerine ve kullanılmasını düzenleme kurallarına vurgu
yapamaması göz önüne alındığında bu durum bu özgürlüklerin değerini pek
de düĢürmez ve yasamanın tamamlayıcı rolünün bir sonucu olarak bu,
özgürlüğü
sınırlandırma
bağlamındayken
kontrol
yetkililerinin
sınırında
durması gereken sınırları açıklayabilmesi için gerekli ve elzemdir. Bu nedenle
tamamlayıcı role sahip olan bu yasama kurallarına yönelik her hangi bir ihlal,
dolaylı Ģekilde anayasanın ihlali sayılır.
109
Böylece kontrol yetkilileri, bu
özgürlükleri düzenleyen kanunlar toplamı sınırları içerisinde hareket ederler.
Dolayısıyla bu kanunları ancak kamu düzenini sağlayan dakik oranda ve
gerekli durumda bunları eksiltebilir veya değiĢtirebilirler. Bu özgürlüklerden biri
de insan hakları bildirgesinin, kiĢisel özgürlüğün, fikir özgürlüğünün, toplantı
özgürlüğünün derneklerini ve benzerlerini kurmaktır. Yukarıda belirtilen
hususları uygulamak için yargı Ģunu kararlaĢtırmıĢtır: "Dini Ģiarları kullanma
özgürlüğü, kanun koyucu üzerinde saygın bir özgürlüktür. Ayrıca kontrol
yetkilisi, bu özgürlük karĢısında gerçekten sığ kalmaktadır. Zira kontrol
yetkilisi, ibadet rolü içerisinde ancak istisnai bir durumda dar bir sınırda
yetkisini kullanabilir." Diğer taraftan kontrol yetkilileri, bu özgürlüklerinin birinin
kullanılmasının düzenlenmesini değil de kullanılmasını mutlak Ģekilde
yasakladığı zaman burada ihlal doğrudan anayasaya atfedilir. Bu hususta
Mısır Anayasa Mahkemesi, Ģu karara varmıĢtır: "DolaĢma ve yurtdıĢına
seyahat etme özgürlüğü, insanlar için temel bir ilkedir ve kabul edilmiĢ bir
108
Muhammed Ahmed ABDULMUNĠM, Anayasa Yargısı Önünde Zorunluluk KoĢulu, Dâr-un Nahda elArabiyye, Kahire, 2002, s. 35.
109
Mahmud Atıf EL-BENNA,a.g.e, s. 21.
45
anayasal haktır. Hukuki bir gerekçe olmadan bu hakka dokunulamaz ve
gereksiz yere sınırlandırılamaz."110
Yine Irak Ġdari Yargı Mahkemesi, Ģu karara varmıĢtır: "Ġnsanların yurtdıĢına
seyahat etmesi hakkı anayasa tarafından güvence altına alınmıĢtır. Herhangi bir
emir veya talimat olmadan anayasa metni iptal edilemez. Dolayısıyla davacıya
suçsuzluk yazısı verilmemesi, yetkinin herhangi bir hukuki dayanak olmadan keyfi
Ģekilde kullanılması sayılır."111
3- Bazı özgürlükler vardır ki; bunlar yasama metinleri ile düzenlenmemiĢtir. Zira
hukuk ve aynı zamanda yargı, bu özgürlüklerin anlamları sonucunda Ģöyle bir
düzenlemeye gitmiĢlerdir ki kontrol yetkilisinin bu özgürlükleri düzenlemesi,
bunları mutlak bir Ģekilde ortadan kaldıracak veya yasaklayacak derecede
müsadere altına alınması veya bu özgürlükler karĢısında sınırsız yetkilere
sahip olması demek değildir. Ġster kontrol yetkilisinin yetkileri, bu özgürlüklere
sınırlandırma ile karĢı koymada geniĢlemiĢ olsun bunun bir etkisi yoktur. 112
Dolayısıyla kontrol yetkilileri, düzenleme Ģeklinde değil de bu özgürlüklerden
birinin kullanılmasını mutlak yasaklama kapsamında bir karar çıkarttıklarında
bu karar geçersizdir.
1.11.2. Yürütme Organının Azınlık Haklarını İhlaline İlişkin Uygulamalar
Bu konuda Ġspanya ve Amerika BirleĢik Devletleri'nde bulunan azınlıklara
yapılan uygulamaları ele alacağız.
1.11.2.1. İspanya'daki Azınlık Gruplarının Haklarının İhlal Edilmesi
Gerek etnik gerek dini azınlıklara mensup olan Ġspanyol vatandaĢları olsun
birçok ihlale maruz kalmaktadırlar. Bu ihlallerin en önemlisi ise etnik ayrımcılık,
kötü muamele ve iĢkencedir. Bu da aĢağıdaki Ģekildedir:
110
Mahmud Atıf EL-BENNA, a.g.e, s. 87.
Irak Ġdari Yargı Mahkemesi'nin 29.08.1999 tarihli, 64 sayılı kararı, Sayı. 64. Ġdari Yargı 990
(yayınlanmamıĢ).
112
Suad EL-ġERKAVĠ,a.g.e, s. 74.
111
46
1.11.2.2. İspanya'daki Azınlıklara Karşı Uygulanan Etnik Ayrımcılık113
Ġspanya'daki etnik ayrımcılığın kökü, karanlık çağlara dayanır. Ancak
ırkçılığın ve yabancılara karĢı nefretin Ġspanya'daki tehlikesinin Avrupa'nın diğer
ülkelerdeki kadar tehlikeli bir sorun teĢkil ettiği ancak özellikle Afrika Kıtası'ndan
olmak üzere Ġspanya‘ya yönelen son göçmen dalgasından sonra genel kabul
görmüĢtür. Devlet memurlarının uyguladığı iĢkence ve kötü muamele yüzünden
belirli cemaatlere karĢı uygulanan ayrımcılık artmıĢtır. Yabancılara yönelik kötü
muamele vakalarının Ġspanya'ya giden göçmenlerin sayısının artmasına paralel
olarak arttığı gözlemlenmiĢtir. Uluslararası Af Örgütü'ne göre birçok baĢka ülkede
gözlemlediği güvenliği sağlama tarzlarında olduğu gibi kanunu çiğnemekle görevli
memurlar, Ġspanya'daki ırk ve etnik yapıya suça meyletme göstergesi nazarıyla
bakmaktadırlar. Zencilerin ve etnik azınlıklara mensup diğer kiĢilerin uyuĢturucu
ticareti ve sahte kimlik belgesi taĢımak gibi suçları iĢleme suçlamasıyla rutin
Ģekilde tutuklandığı diğer Avrupa ülkeleri bu uygulamaları ile Ġspanya‘ya örnek
olmuĢtur.
Irkçılıkla
ilgili
kötü
muamele
iddiaları
hakkında
yapılan
etkin
soruĢturmaların sayısı oldukça azdır. Dolayısıyla azınlık mensubu bireyler
kendilerini, devlet görevlileri karĢısında çok zayıf bir konumda görmektedirler.
Çünkü Ġspanyol polis birimleri insanların rengini, tiplerini veya benzeri özelliklerini,
insanları gözaltına almak ve kimlik sorgulaması yapmak için meĢru bir gerekçe
olarak görmekteler114. Tüm bu koĢullar altında ise büyük oranda kötü muamele
vakaları ortaya çıkmaktadır. Ayrıca polis, özellikle Güney Amerika veya Kuzey
Afrika kökenli olmak üzere yabancı kökenli göçmen kadınları fahiĢelikle
suçlamaktadır. Bununla birlikte Ġspanyol yetkililerin özellikle Ġspanya'nın Kuzey
Afrika'ya düĢen Ceuta ve Melilla Ģehirleri olmak üzere Kuzey Afrika'dan gelen
sokak
çocukları
için
gerekli
korumayı
sağlamamasından
dolayı
endiĢe
duyulmaktadır. Endülüs ve Kanarya Adaları'na doğur gizli Ģekilde denizlerden
geçerek Sahra Altı Afrika bölgelerinden gelen büyük orandaki Kuzey Afrika ve
Afrika vatandaĢları, sahillere ulaĢtıktan sonra insanlık dıĢı bir muamele ile karĢı
karĢıya kalmaktalar ve tutuklu merkezlerinde insanlık dıĢı aĢağılayıcı koĢullar
altında tutulmaktalar. Nitekim son yıllarda ırkçı saldırıların sayısında gözle görülür
bir artıĢ olduğu gözlemlenmiĢtir. Bunlardan sadece bazı örnekler vereceğiz ki;
113
Mahir Salih Allavi EL-CEBURĠ, a.g.e, s.145
Mahir Salih Allavi EL-CEBURĠ, a.g.e s.174.
114
47
Temmuz 1999 yılında Katalanta'daki Faslılara saldırılması ve yine Temmuz 1999
yılında evlerine molotof kokteyli atıldığında Katolanya'daki Girona Ģehrinde
Gambiyalı üç kadının yaralanması, ġubat 2000 yılında Endülüs'ün Marbella
Ģehrinin birçok bölgesinde üç gün boyunca yaĢanan ırkçı isyan eylemlerinin
Avrupa'da ve Avrupa Birliği'ne üye ülkelerde meydana gelen ırkçı Ģiddet
eylemlerinin en kötüsü olarak nitelendirilmesi ve Ekim 2000 yılında Kanarya
Adaları'ndaki Las Palmas Ģehrinde ırkçı karıĢıklıkların yaĢanması bu saldırıların
bazılarıdır. Yine 1996 yılından beri ırkçı suçlar suçlamasıyla tutuklanan kiĢilerin
sayısında dikkat çekici bir artıĢ olmuĢtur. Bu hususta en yeni örneklerden biri,
endiĢe verici olan Ekvator vatandaĢı Wilson Pacheco davasıdır. Zira bu kiĢi,
Kasım 2002 yılında bir gece kulübüne girmesine izin verilmemesinden sonra
Ģiddetli darba maruz kalmıĢ, ardından denize atılmıĢ ve boğularak ölmüĢtür.
Nitekim o zaman bölgedeki gece kulüplerinin sürekli olarak yabancılarının
giriĢlerine izin vermedikleri ve Wilson Pacheco'nun öldürülmesinin Ġspanya
hükümetinin azınlıklarla ilgili olarak Ġspanya'nın değiĢen rolünün farkında olduğu
ırkçı bir vaka olduğu iddiası ortaya atılmıĢtır. Irkçı ayrımcılıkla mücadele ile ilgili
olarak 2000 yılında BirleĢmiĢ Milletler Komisyonu ile yapılan görüĢmelerde azınlık
gruplarının olduğu bir ülke olarak Ġspanya'nın yeni rolünün, genellikle azınlıkların
sosyal entegresini tercih eden Ġspanyol toplumunun tutumunda değiĢiklik
yapılmasını gerektirdiği belirtilmiĢtir. Zira bu görüĢmelerde ayrımcılık temelli
eylemler kınanmıĢ, uygun ve doğru koruyucu tedbirlerin onaylanması talep
edilmiĢtir. Yine Ġspanya hükümeti, ırkçı ayrımcılıkla mücadele hususunda ilgili
komisyona sunduğu son raporda, Ġspanya'da ırkçılığın ve yabancılara karĢı
nefretin iki husustan kaynaklandığını belirlemiĢtir. Bunlar ise genellikle büyük
Ģehirlerde bulunan "Dazlaklar" hareketi ve göçmenlere yönelik ırkçılık fenomenidir.
Nitekim Sosyal Anketler Merkezi'nin yaptığı ve Kasım 2002 yılında yayınlanan
kamuoyu araĢtırmasına göre sayıları %53,5'uğu bulan Ġspanyol vatandaĢlarının
naif bir çoğunluğu, Ġspanya toplumunun etnik azınlıklara mensup kiĢilerin veya
yabancı vatandaĢların örflerine karĢı hoĢgörülü olmadığı inancını taĢımaktalar115.
Nitekim 2000 yılında meydana gelen ve Endülüs'teki Marbella Ģehrinin
bölgelerine sıçrayan ve Alajedo tarım kentinin bulunduğu Camillo Daudalias
bölgesinde meydana gelen saldırılar gibi son yıllarda Ġspanya'nın farklı
115
Mahir Salih Allavi EL-CEBURĠ, a.g.e. s. 176.
48
bölgelerinde
meydana
gelen
etnik
kökenli
saldırılardan
yabancıların
etkilenmesinden duyulan endiĢeler Ġspanya toplumuna ve kimliğine yansımaktadır.
Zira yabancıların bölgenin sahip olduğu büyük zenginliğin gerçekleĢmesine neden
olanların
sadece
Kuzey
Afrika'dan
gelen
emekçi
iĢçileri
olduğunun
düĢünmelerinden dolayı öfkelenen ve bölgede suç oranın yükselmesinin
sorumluluğunu yabancı iĢçilere yükleyen birçok Ġspanyol vatandaĢı bulunmaktadır.
Yine Marbella'nın baĢkentinde Ġspanyol vatandaĢları, Fas konsolosluğu açılmasına
karĢı çıkmıĢlar ve buna kısmen gerekçe olarak bunun bölgede güvensizliğe neden
olacağını göstermiĢlerdir. Yine Silikon'daki konsolosluğun kapıları Mayıs 2001'de
mühürlenmiĢ ve sonunda açıldığında Fas büyükelçisi, hakaretler ve saldırılara
uğramıĢ ve konsolosluğa polis koruması eĢliğinde girmek zorunda kalmıĢtır.
Hakim, bu dava hakkında kendisine yapılan Ģikayetlerin, ırkçı ve yabancılara karĢı
nefret temelli olduğunu ifade etmiĢtir. Aynı Ģekilde konsolosluğun merkezini baĢka
bir mekâna taĢıyarak meseleyi dolandırma giriĢiminde bulunmasından dolayı
siyasi yetkililere sert eleĢtiriler yöneltilmiĢ ve Endülüs'teki Mezalim Bürosu,
Ġspanya'daki farklı kamu idarelerini büyüyen diktatörlük ve ırkçı fenomeni ile
mücadele etmeye çağırmıĢtır.
1.11.2.3. İspanya'daki Azınlık Mensuplarına Yönelik İşkenceler ve Kötü
Muameleler116
Ġspanya'daki yürütme organının azınlık haklarına yönelik ihlallerinden
bazıları, azınlık mensuplarına karĢı iĢkence ve insanlık dıĢı muamele uygulamaları
olup bunlar en yaygın olanlarıdır ve Ģunları kapsamaktadır:
1.
Tutuklu kiĢinin özellikle kafa, testisler ve karın bölgesi gibi hassas bölgeler
olmak üzere tutuklandığı andan beri emniyet elemanları tarafından darp
edilmesi.
2.
Tutuklu kiĢinin kulak zarının patlamasından dolayı sağırlığa neden olan güçlü
Ģekilde kulaklarına tokat atılması.
3.
Tutuklu kiĢinin plastik sopa, borular ve özellikle hassas bölgeleri olmak üzere
farklı tür ve ebatlarda normal ve elektrikli kablolarla darp edilmesi.
116
Mahir Salih Allavi EL-CEBURĠ, a.g.e. s. 180.
49
4.
Tutuklu kiĢinin ızgaralar yoluyla asılması, iki masa veya sandalye arasında
çapraz askıya alınması ve bedeninin ağırlığının baskısı sonucunda Ģiddetli
acıya maruz kalması ve çeĢitli iĢkencelere uğraması.
5.
Tutuklu kiĢinin ayaklarından tavana asılması ve ardından üzerine bazen pis
olan tazyikli su tutulması.
6.
Tutuklu kiĢinin özellikle hassas bölgeleri olmak üzere vücuduna elektrik akımı
verilmesi.
7.
Tutuklu kiĢinin uyumasına ve ihtiyaçlarına giderilmesine izin verilmeden
saatlerce, hatta bazen günlerce kelepçeli Ģekilde zorunlu gözaltında
tutulması.
8.
Tutuklu kiĢinin elbiselerinin çıkarılması, hem kendisini hem de yakını olan
bayanları taciz etmekle tehdit edilmesi.
9.
Tutuklu kiĢiye aylarca tecrit hapsi verilmesi, açık havaya çıkmasına izin
verilmemesi ve ailesi ile görüĢmesinin yasaklanması.
1.11.2.4. Amerika Birleşik Devletindeki Müslüman Azınlıkların Haklarının İhlal
Edilmesi117
Amerika BirleĢik Devletleri, nüfus ve yüzölçümü bakımından dünyanın
dördüncü devleti sayılır. Zira nüfusu, 2000 yılı tahminlerine göre 275,562,687
kiĢinin üzerindedir. Amerikan halkı, farklı milletlerden oluĢmaktadır. Asıl sakinleri,
Kuzey Doğu Asya'dan göç ederek Amerika'ya yerleĢen Moğol sülalesinden olan
Amerikalı Kızılderili‘dirler. Eskimolar ve Afrika'dan göç eden zenciler, Avrupa'dan,
Asya'dan ve Güney Amerika'dan gelen göçmenler de böyledir. Amerika BirleĢik
Devletleri'ndeki etnik grupların dağılımı aĢağıdaki Ģekildedir:
1.
Beyazlar nüfusun %83,5'uğunu oluĢturmaktadır.
2.
Zenciler nüfusun %12,4'ünü oluĢturmaktadır.
3.
Asyalı ve Ortadoğulular nüfusun %3,3'ünü oluĢturmaktadır.
4.
Amerikalı Kızılderililer nüfusun %0,8'ini oluĢturmaktadır.
117
Ġnternet: httb: www.plofm.com/new page 788.htm. EriĢim tarihi 14 Eylül 2014.
50
Dinlerin dağılımı ise aşağıdaki şekildedir:
1.
Katolik Romalılar ve nüfusun %28'ini oluĢturmaktadır.
2.
Yahudiler ve nüfusun %2'sini oluĢturmaktadır.
3.
Müslümanlar nüfusun %4'ünü oluĢturmaktadır.
4.
Ateistler nüfusun %10'nu oluĢturmaktadır.
Buna rağmen Amerika BirleĢik Devletleri'ndeki Müslümanlar, 11 Eylül
olaylarından sonra birçok saldırıya uğramıĢlardır. Siyasi, sosyal, ekonomik hakları
ve temel özgürlükleri, terörle mücadele ve Amerika BirleĢik Devletleri'nin
güvenliğinin sağlanması gerekçesi ile baskı altına alınmıĢ ve sınırlandırılmıĢtır.
Nitekim 30 Mayıs 2003 tarihinde sonuçları yayınlanan bir kamuoyu araĢtırmasında
Amerika BirleĢik Devletleri'nde yaĢayan Müslüman azınlık gruplara mensup
bireylerin her dördünden birinin haklarını ve özgürlüklerini kullanma noktasında
ayrımcılığa, saldırıya ve baskıya maruz kaldığı belirtilmiĢtir. Yine
uluslararası
Zogby kuruluĢu ve New York'taki Hamilton Fakültesi'nin gerçekleĢtirdiği baĢka bir
ankete katılan Amerika BirleĢik Devletleri'ndeki Müslümanlar, "maruz kaldıkları
aĢağılayıcı ayrımcılık muamelesinin bu olaylardan sonra üç katına çıktığını" ifade
etmiĢlerdir. Amerika BirleĢik Devletleri'nin genelini kapsayan bu ankette ihlallerin
genelinin güvenlik yetkilileri tarafından iĢlendiği belirtilmiĢtir.
Zira Federal SoruĢturma Bürosu [FBI] ve Vergi Dairesi [ERS] elemanları,
terör eylemlerine bulaĢtıklarını gösteren kanıtlar arama bahanesi ile Müslüman
azınlıklara mensup kiĢilere ait birçok kurumun yanı sıra baĢkent Washington ve
banliyölerindeki bazı Ġslami Ģahsiyetlerin ve siyasi simgelerin evlerine baskın
düzenlemiĢtir. Bu kurumlardan 24'ü eğitim, hayır iĢleri ve yatırım faaliyetleri ile
uğraĢmaktadır. Amerikan yetkililerinin tedbirlerine maruz kalan bu kurumlar
arasında Ġslam Yüksek Enstitüsü, Ġslami Bilimler Üniversitesi, Sar Yatırım Firması,
Ġslami
Ġlimleri
Birliği,
el-Necah
Hayır
Kurumu
ve
daha
birçok
kurum
bulunmaktadır.118
Yine bu yetkililer el-Arz el-Mukaddes Yardım ve Kalkınma Kurumu ve Hayır
ĠĢleri Kurumu gibi birçok kurumu kapatma ve en-Necde el-Alemiyye kurumunu
dondurma giriĢiminde bulunmuĢlardır. Tüm bunlar ise Washington ve Franjinaa'da
118
Washington post H.2. 2003. http://www.washingtonpost.com/wp srv/cars/videos/ warrenbrown/
2003/hummerh2.html . eriĢim Tarihi, 12. 06. 2013.
51
meydana gelen yeĢil araĢtırma operasyonu olarak bilinen güvenlik operasyonu
çerçevesinde gerçekleĢtirilmiĢtir. Ayrıca Amerikan yönetimi yetkilileri, terörle
bağlantıları olduğu gerekçesi ile Müslüman azınlık gruplarına mensup kiĢilere
birçok kurumun banka hesaplarını dondurmuĢtur. Bu firmaların sayısı ise
202‘yibulmaktadır. Aynı Ģekilde Adalet Bakanlığı, terör eylemleri ile ilgili olarak
Federal SoruĢturma Bürosu'na [FBI] yeni yetkiler vermiĢtir. Ancak bu yetkililerin
geneli, Müslüman azınlıklara yönelik yetkilerdir. Zira mescitleri ve Ġslami internet
sayfalarını gözlem altına almıĢlar ve sadece Müslüman Amerikan vatandaĢlarını
gözlem altına almıĢlardır.
Ayrıca bu durum, Amerikan yetkililerinin aldığı idari tedbirlerin özellikle
Araplar ve Müslümanlar olmak üzere azınlık mensubu bireyleri kapsayan Amerika
BirleĢik Devletleri'ndeki insan haklarına yönelik birçok ihlallerin önünü açtığını
belirten "Ġnsan Hakları Ġzleme" Örgütü tarafından da teyit edilmiĢtir. Çünkü 11 Eylül
olayından sonra alınan bu önlemler, keyfi tutuklama operasyonlarına, insan
haklarına yönelik ciddi ihlallere, tutuklama ve soruĢturma ile ilgili adli iĢlemlerin
ihmal edilmesine yol açmıĢtır. Zira bu örgüt, Amerikan yetkililerini herhangi bir
hukuki gerekçe olmadan sırf Arap veya Müslüman oldukları için yüzlerce kiĢiyi
tutuklamak amacı ile terörle mücadele hususunda özel bir yasama kullanmakla
suçlamıĢtır. Bunun göstergesi ise tutuklular, aileleri ve avukatları ile yapılan
araĢtırmalar, röportajlar ve anketlerdir.
Yine Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği, ayrımcılık iĢlemlerinin Arap ve
Müslüman azınlıkları hükümetten ve Amerikan halkından uzaklaĢtırdığını ifade
etmiĢtir.
1.12. Ortadoğuda Azınlık Hakları
Azınlık hakları, gerek insanî vasıfları gerekse toplumda bireyler olmaları
vasıflarıyla olsun azınlık mensubu bireylerin vazgeçemeyeceği temel haklar
toplamından ibarettir. Devlet, hukuk kurallarına göre bu hakların tanınmasını,
düzenlenmesini ve korunmasını garanti altına almıĢtır. Azınlık haklarını iki kısma
ayırabiliriz: Birinci Kısım: Bu kısma, genel haklar adını verebiliriz. Bu haklar,
52
azınlıkta olan bireylerin diğer bireylerle eĢit derecede faydalandığı haklardır. 119
Ġkinci Kısım: Bu kısma, özel haklar adını verebiliriz. Bu haklar, azınlık mensubu
kiĢilere ait önemli haklardır. Çünkü azınlık mensubu kiĢilerin varlıklarının ve
kimliklerinin korunmasını güvence altına alınması ancak bu haklarla mümkündür.
Bu hakların her birini konu içerisinde aĢağıdaki Ģekilde ele alacağız.
1.12.1. Azınlık Mensubu Kişilerin Bireyler Olmaları Vasıflarıyla Sahip
Oldukları Genel Haklar
Herhangi bir azınlığa mensup olan bir birey, içerisinde yaĢadığı toplumda
haklarını kullanır. Çünkü bireyin temel hak ve özgürlükleri, herkesin güvenliğini ve
refahını gerçekleĢtirmek için toplumun diğer bireylerinin dokusu ve özgürlükleri
içerisinde iç içe girmiĢtir. Bu nedenle azınlık mensubu bireyler, uluslararası
sözleĢmelerdeki ve insan hakları beyannamelerindeki hakların tamamından
faydalanırlar. Bu hakların en önemlileri ise Ģunlardır.
1.12.1. 1. Yaşam Hakkı
YaĢam hakkı, anayasalarda, uluslararası sözleĢmelerde ve insan hakları
beyannamelerinde belirtilen en önemli haklardan biri sayılır. Nitekim 1948 yılında
hazırlanan insan hakları evrensel beyannamesinde, her bireyin yaĢam, özgürlük
ve kiĢisel güvenlik hakkının olduğu belirtilmiĢtir.120
Bununla birlikte uluslararası medeni ve siyasi haklar sözleĢmesinin altıncı
maddesinde bu hakka iĢaret edilmiĢtir. Zira bu maddede "Her insanın doğuĢtan
gelen yaĢama hakkı vardır. Bu hak yasalarla korunacaktır. Hiç kimsenin yaĢamı
keyfi olarak elinden alınamaz"121 ifadesi geçmektedir. Yine Avrupa Ġnsan Hakları
SözleĢmesinin ikinci maddesinde aynı hakka iĢaret edilmiĢtir. Zira bu maddede Ģu
ifade geçmektedir: "Herkesin yaĢam hakkı yasanın koruması altındadır. Yasanın
ölüm cezası ile cezalandırdığı bir suçtan dolayı hakkında mahkemece hükmedilen
bir cezanın infaz edilmesi dıĢında hiç kimse kasten öldürülemez." Kanun uyarınca
ceza-i müeyyide gerektiren bir suç olması durumunda ise Amerikan Ġnsan Hakları
119
Bkz.: ġahine EBU ZEYD ġAHĠNE, Arap Anayasalarında EĢitlik Ġlkesi,T2, Dâr el-Nahda el-Arabiyye,
2003, s. 9.
120
Ġnsan Hakları Evrensel Beyannamesi Md. 2.
121
1966 yılı uluslararası sivil ve siyasi haklarla sözleĢmesi, Md. 2.
53
SözleĢmesi'nin 4. maddesinde yaĢam hakkının ve yaĢam hakkının korunmasının
güvence altına alındığı belirtilmiĢtir. Yukarıda geçen bu metinlerden uluslararası
insan hakları sözleĢmelerinin, ulusal hukuk (anayasa) uyarınca herkesin yaĢam
hakkına ve güvence altına alınmasının gerekliliğine saygı gösterilmesini
gerektirmektedir.122
Ülkeler, yaĢam hakkının güvence altına alınması hususunda kanunlarının
uluslararası sözleĢme hükümleri ile çeliĢmediğini ve idam kanunda idam cezasıyla
önleneceği belirtilen bir suçun cezalandırılması gibi mahkemelerden biri tarafından
verilen kesin hüküm uyarınca olması gerektiğini belirtmekle yükümlüdürler.
Ayrıca birçok ülke, idam cezasını kaldırmıĢtır. ġüphesiz iç yasa koyucu
tarafından idam cezasının kaldırılması, insanın yaĢam hakkına iliĢkin hukuki
korumanın geniĢletilmesi kabilinden sayılır.123 Yine dikkat çekicidir ki yaĢam hakkı,
sadece kamu yetkilileri tarafından korunmayı gerektirmesinin ötesinde devlet,
bireylerin, kurumların ve topluluklar tarafından bu hakka yönelik saldırıların
meydana gelmesini önlemekle de yükümlüdür. YaĢam hakkı, ister çoğunluk ister
azınlık olsun toplumdaki her insan için belirlenmiĢ bir haktır. Çünkü yaĢam hakkı,
insanî vasıfla güçlü bir bağlantısı olan bir haktır.124
Ayrıca dünyadaki anayasaların genelinde ve anayasa metinlerinde bu
hakka vurgu yapılmıĢtır. Bunlardan bazıları Ģunlardır:
Irak Cumhuriyeti 2005 yılı Anayasası:
Bu anayasanın 15. maddesi Ģöyle der: "Herkes, yaĢam, güvenlik ve
özgürlük hakkına sahiptir. KiĢilerin bu haklardan mahrum edilmesi veya bu
hakların sınırlandırılması ancak yasa ile mümkündür."
Türkiye Cumhuriyeti 1961 yılı Anayasası:
Bu anayasanın 14. maddesi Ģöyle der: "Herkes, yaĢama, maddî ve manevî
varlığını geliĢtirme hakkına ve Ģahsi özgürlüğe sahiptir."
122
Mısır 1971 anayasasının (57.) maddesi Ģöyle der: "Ġnsanların Ģahsi özgürlüğüne veya özel hayatın,
anayasa ve hukukun güvence altına aldığı diğer hak ve özgürlüklerin kutsallığına yönelik her türlü saldırı."
123
Bkz.Abdulaziz Muhammed Serhan, uluslararası genel hukukta insan haklarının hukuki çerçevesi, Dâr elNahda el-Arabiyye el-Kahire, 1987, s. 225.
124
Bkz.: Cafer Abdusselam, uluslararası insan hakları hukuku, uluslararası insanlık hukuku, T2, Dâr-ul Kitab
el-Câmi, 1990, s. 81.
54
1963 yılında değiĢtirilen Senegal Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası
Bu anayasanın 6. maddesi Ģöyle der: "Ġnsanın Ģahsiyeti kutsaldır. Devlet,
buna saygı duymalı ve bunu korumalıdır. Herkes anayasada belirlenen koĢullara
göre yaĢam ve fizikî güvenlik hakkına sahiptir."
1956 yılında değiĢtirilen Federal Almanya Cumhuriyeti 1949 yılı Anayasası
Bu anayasanın 2. maddesi Ģöyle der: "Herkes, yaĢam ve kendisini koruma
hakkına sahiptir. ġahsi özgürlük korunmuĢtur ve bu haklara sınırlandırma
getirilmesi ancak yasa ile mümkündür."
1960 yılında değiĢtirilen Orta Afrika Cumhuriyeti 1959 Anayasası önsözü
Bu önsözde Ģu ifade geçer: "Herkes yaĢam ve fizikî koruma hakkına
sahiptir. Bu hakka dokunulması ancak yasa ile mümkündür."
Somali Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası.
Bu anayasanın 16. maddesi Ģöyle der: "Herkes yaĢam ve Ģahsî güvenlik
hakkına sahiptir. Ġdam cezası ancak uygulanır."
1.12.1.2. Özel Hayatı Koruma Hakkı ve Örnek Anayasalar.
Özel hak, anayasaların ve uluslararası sözleĢmelerin önem verdiği
haklardan biridir. Nitekim insan hakları evrensel beyannamesinin önsüzünde bu
hakka vurgu yapılmıĢtır. Zira bu önsözde insanın özel hayatını güvence altına
alacak Ģekilde özgürlüklerden faydalandığı ve korkulardan kurtulduğu bir dünyaya
ihtiyaç duyduğu belirtilmiĢtir. Yine bu önsözde insanın onurunun ve özgürlüğünün
yasal olarak korunmasının güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapılmıĢtır. Daha
sonra 12. maddesinde insana yönelik özel korumayı sağlamanın yöntemi Ģu
Ģekilde açıklanmıĢtır: "Hiç kimse, özel yaĢamı, ailesi, konutu ya da yazıĢması
konularında keyfi müdahaleye, onuruna ve adına karĢı saldırıya uğrayamaz.
Herkesin, bu müdahale ve saldırılara karĢı yasa ile korunmaya hakkı vardır." Bu
özel hakkı vurgulamak için 1966 yılı medeni ve siyasi haklar uluslararası
sözleĢmesinin 17. maddesi, yukarıda geçen uluslararası insan hakları evrensel
beyannamesinin 12. maddesinin içeriğinin aynısını içermiĢtir.125 Yine Avrupa Ġnsan
125
Bkz.: 1966 yılında yayınlanan uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesi, Md. 17.
55
Hakları ve Özgürlükleri Koruma SözleĢmesinin 8. maddesinde bu hakka vurgu
yapılmıĢtır: "Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve haberleĢmesine saygı
gösterilmesi hakkına sahiptir. Bu hakkın kullanılmasına bir kamu otoritesinin
müdahalesi, ancak yasa ile mümkündür."
Özel yaĢam hakkı, azınlık mensubu bireylerinin özellikle dağılmıĢ
azınlıkların talep ettiği haklardandır. Çünkü bu topluluklardaki bireylerin özel
yaĢamı, kamu otoritesi veya egemen olan çoğunluk tarafından ihlal edilmeye
maruz
kalmaktadır.
126
BirleĢmiĢ
Milletlerin
azınlık
haklarına
iliĢkin
beyannamesinde bu tür bir hakka değinilmemesi, uluslararası insan hakları
sözleĢmelerinin bu hakka ve bu hakkın toplumdaki tüm bireyler için güvence altına
alındığına vurgu yapmasından kaynaklanmaktadır.
127
Ulusal anayasalar ise
aĢağıda açıklandığı üzere anayasa belgesinin içinde vurgu yaparak bu hakka
iĢaret etmiĢtir.
Irak Cumhuriyeti 2005 yılı Anayasası
Bu anayasanın 17. maddesi Ģöyle der. Birincisi: "Herkes, baĢkalarının
hakları ve genel adapla çeliĢmeyecek Ģekilde Ģahsi özel hakka sahiptir." Ġkincisi:
"Evlerin saygınlığı korunmuĢtur. Evlere girilmesi, aranması veya basılması ancak
yargı kararı ve yasa ile mümkündür."
Türkiye Cumhuriyeti 1961 yılı Anayasası
Bu anayasanın 15. maddesinde Ģu ifade geçer: "Özel hayatın gizliliğine
dokunulamaz. Adli kovuĢturmanın gerektirdiği istisnalar saklıdır."
1961 yılında değiĢtirilen Demokratik Almanya Cumhuriyeti 1949 Anayasası
Bu anayasanın 8. maddesi Ģöyle der: "ġahsi özgürlük, evlerin özgürlüğü,
yazıĢmaların gizliliği ve ikamet mahallini seçme hakkı kanun tarafından güvence
altına alınmıĢtır."
Suriye Cumhuriyeti 1950 Anayasası
Bu anayasanın 12. maddesi Ģöyle der: "Konutlar korunmuĢtur. Evlere
girilmesi veya aranması ancak cürmü meĢhut, ev sahibinin izin vermesi halinde
126
127
Daha fazlası için bkz.: Mourgeon (j) op.cit, p. 37
Mısır anayasasının 45. maddesi, bireylerin özel hayatının korunmasına dikkat çeker.
56
veya yargı kararı ile mümkündür." Yine bu anayasasının 12. maddesinde Ģu ifade
geçer: "Posta ve telgraf yazıĢmaları, telefon görüĢmeleri ve benzerleri gizlidir.
Bunlara müdahale edilmesi, geciktirilmesi veya bunların ifĢa edilmesi ancak
kanunun belirlediği durumlarda mümkündür."
Kuveyt 1962 yılı Anayasası
Bu anayasanın 38. maddesi Ģöyle der: "Konutların saygınlığı vardır.
Konutlara ancak kanunun belirlediği durumlarda girilmesi mümkündür."
1.12.1.4. Özel Mülkiyetin Korunması Hakkı ve Örnek Anayasalar
Uluslararası
insan
hakları
hukukunda,
herkesin
tek
baĢına
veya
baĢkalarıyla müĢterek Ģekilde mülk edinme hakkına sahip olmasının yanı sıra
herkesin miras hakkına sahip olduğu, hiçbir kimsenin herhangi keyfi bir yöntemle
mülk edinme hakkından mahrum edilmesinin mümkün olmayacağı kabul edilmiĢtir.
Nitekim ülkeler, özellikle her türlü ırk ayrımcılığının bitirilmesi ile ilgili uluslararası
sözleĢmede olmak üzere bu hak hususunda taahhütte bulunmuĢlardır. Zira ilgili
maddede din, dil ve ırk ayrımı yapılmaksızın herkesin mülk edinme hakkına dikkat
çekilmiĢtir.128 Bireylerin servet elde etmesi için özgür bir Ģekilde tasarrufta bulunma
hakları da mülk edinme hakkıyla alakalı bir konudur. Bu hakka istinaden hiçbir
kimsenin geçim araçlarından mahrum edilmesi mümkün değildir. Nitekim ülkelerin
anayasalarının birçok metninde bu hakka dikkat çekilmiĢtir. Bunlardan bazıları
Ģunlardır:
Irak Cumhuriyeti 2005 yılı Anayasası
Bu anayasanın 3. maddesi Ģöyle der: "Özel mülkiyet korunmuĢtur, mülk
sahibinin hukuk sınırları çerçevesinde özel mülkiyetten faydalanması, kullanması
ve tasarrufta bulunması sağlanır. Bir kimsenin mülkiyetinin elinden alınması ancak
yasanın düzenlediği adil bir tazmin karĢılığında kamu yararına olması halinde
mümkündür."
128
Bkz.: SözleĢmenin 5. maddesi, Cemal el-Atifi ve Muhammed Vefik, Ġnsan Hakları Ansiklopedisi, Birinci
Cilt, 1980, s. 360.
57
1963 yılında değiĢtirilen Libya Krallığı 1951 yılı Anayasası
Bu anayasanın 23. maddesi Ģöyle der: "Mülkiyet hakkı kutsaldır. Bir
kimsenin mülkünde tasarrufta bulunmasının yasaklanması ancak kanun sınırlar
içerisinde mümkündür."
Somali Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası
Bu anayasanın 24. maddesi Ģöyle der: "Özel mülkiyetin yasaklanması,
kazanım ve faydalanma Ģekline sınırlama getirilmesi yasa ile mümkündür. Bir
kimsenin mülkiyet hakkının elinden alınması ancak adil bir tazmin karĢılığında
yasada belirtilen Ģekilde kamu yararına olması durumunda mümkündür."
Japon 1963 Anayasası
Bu anayasanın 29. maddesi Ģöyle der: "Mülkiyet hakkı korunmuĢtur ve bu
hak, kamu maslahatlarına göre yasa ile belirlenir. Bir kimsenin özel mülkiyetinin
elinden alınması ancak kamu yararı için adaletli bir tazmin karĢılığında
mümkündür."
Ġtalya Cumhuriyeti 1948 Anayasası
Bu anayasanın 42. maddesi Ģöyle der: "Özel mülkiyet yasa ile tanınmıĢ ve
güvence altına alınmıĢtır. Özel mülkiyetin elde edilmesi, sosyal iĢlevini
gerçekleĢtirecek ve herkesin edinimini sağlayacak Ģekilde faydalanılması yasa ile
belirlenmiĢtir."
1.12.1.5. İnsanlık Dışı İşkencenin ve Kötü Muamelenin Yasaklanması ve
Örnek Anayasalar
Azınlık mensubu bireyler, toplum içerisinde kendilerine adil Ģekilde
muamele edilmesini isterler. Birçok ülkenin kendi bireylerine karĢı iĢlediği iĢkence
eylemlerinden dolayı uluslararası sözleĢmelerde bu meseleye önem verilmiĢtir.
Örneğin uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin 7. maddesinde Ģu ifade
geçmektedir: "Hiç kimse iĢkenceye ya da zalimane, insanlık dıĢı ya da küçük
düĢürücü muamele ya da cezalandırmaya maruz bIrakılamaz." Aynı Ģekilde
Avrupa insan haklarını koruma sözleĢmesinin 3. maddesi, hiç kimsenin iĢkenceye,
insanlık dıĢı ya da onur kırıcı ceza veya muamelelere tabi tutulamayacağına
58
hükmetmektedir. ĠĢkenceyi yasaklayan ve suç sayan uluslararası sözleĢmeleri
kabul etmeleri ve imzalamalarına rağmen birçok ülkede insanlık dıĢı muamele ve
davranıĢların artmasıyla birlikte BirleĢmiĢ Milletler, dünyanın dört bir yanında
iĢkence ile mücadele etme sorumluluğunu üstlenmiĢtir. Örneğin BirleĢmiĢ Milletler
Genel Kurulu, 1984 yılında uluslararası iĢkence ile mücadele sözleĢmesi taslağını
onaylamıĢ ve bu sözleĢme 1987 yılında uygulamaya girmiĢtir.
Uluslararası sözleĢmede bir kimsenin özellikle toplumun diğer bireylerinden
din, dil ve ırk özellikleri bakımından farklı olması nedeniyle iĢkence görmesi
halinde iĢkence altında verdiği ifadeleri geçersiz sayarak bu meselenin yargı
otoritesi tarafından takip edilmesini temel bir hak olarak bu kiĢi için güvence altına
almıĢtır. 129 Yine uluslararası sözleĢmede, iĢkence gören bir kimsenin yetkili
otoriteleri Ģikayet etmesini ve iĢkencenin yapıldığının sabit görülmesi halinde
kendisine adil bir tazmin verilmesine hükmedilmesini güvence altına alınmıĢtır. 130
Anayasalar ise aĢağıda açıklandığı üzere anayasa belgesinde bu hakka iĢaret
ederek buna öncelikli önem vermiĢlerdir.
Irak Cumhuriyeti 2005 yılı anayasası
Bu anayasanın 37. maddesi Ģöyle der: "Her türlü psikolojik veya fizikî
iĢkence ve insanlık dıĢı muamele yasaklanır."
Türkiye Cumhuriyeti 1961 anayasası
Bu anayasanın 14. maddesi Ģöyle der: "Hiçbir kimseye eziyet ve iĢkence
yapılamaz."
Suriye Cumhuriyeti 195 Anayasası
Bu anayasanın 10. maddesi Ģöyle der: "Hiçbir kimseye iĢkence yapılamaz
ve aĢağılayıcı Ģekilde davranılamaz. Bunu yapanların cezası yasa ile belirlenir."
Irak Cumhuriyeti 1964 geçici anayasası
Bu anayasanın 22. maddesi Ģöyle der: "Savunma hakkını kullanması için
gerekli güvenceler sağlanmak üzere herkes mahkemede suçluluğu ispat
129
Mısır 1971 Anayasasının 42. maddesi Ģöyle der: KiĢi tutuklanır, hapsedilir veya özgürlüğü sınırlandırılırsa
insanın onuru korunmalı, fiziki ve manevi iĢkence engellenmelidir.
130
Bkz.: Uluslararası iĢkence ile mücadele edilmesi sözleĢmesi, Md. 13.
59
edilinceye kadar masumdur, fiziki veya psikolojik olarak iĢkenceye maruz
bIrakılması yasaktır131."
Kuveyt devleti 1962 yılı anayasası
Bu anayasanın 34. maddesi Ģöyle der: "Savunma hakkını kullanması için
gerekli güvenceler sağlanmak üzere herkes mahkemede suçluluğu ispat
edilinceye kadar masumdur, fiziki veya psikolojik olarak iĢkenceye maruz
bIrakılması yasaktır."
1.12.1.6. Azınlık Mensubu Olan Kişilerin Cemaat Olmaları Vasfıyla Sahip
Oldukları Özel Haklar
Azınlık mensubu olan kiĢilerin özel hakları, kullanılması için ortak çıkarları
ve çalıĢmaları bulunan kendisinden daha büyük baĢka bir birim içerisinde daha
küçük toplumsal bir birim olarak yaĢayan insanlardan bir cemaatin bulunulmasını
zorunlu kılan haklarla temsil edilir.132
Özel haklar rolü gereği Ģu iki gruba ayrılır: Birincisi: Azınlık mensubu bir
bireyin bu azınlığın birimlerinden bir birim olması vasfıyla faydalandığı haklar ve
bunlara, bireysel özel haklar denilir. Ġkincisi: Din, dil ve ırk olarak çoğunluktan
ayrılan bir cemaat olması vasfıyla azınlığın faydalandığı haklar. Bu ikisini art arda
iki bölüm içerisinde ele alacağız.
1.12.1.6.1. Bireysel Özel Haklar
Uluslararası insan hakları sözleĢmelerinde adı geçen hakların toplumun
bireyleri olmaları vasıflarıyla azınlık mensubu bireyler açısından faydalı olmasına
rağmen BirleĢmiĢ Milletler, azınlıklar sorunun artması ve karmaĢıklaĢmasıyla
birlikte insan haklarıyla ilgili kuralların, istenilen hedefe ulaĢılmasına yardımcı
olmadığını ve insan haklarının korunmasının azınlık hakları ve azınlık mensubu
bireyler ile ilgili bir korumanın varlığından vazgeçemeyeceğini ortaya çıkarmıĢtır.
131
Raad Alcadda (2010). Irak ve Ortadoğu Anayasaları, karĢılaĢtırmalı çalıĢmalar, Bağdad: maarif matbaası,
s.39.
132
Bkz: Ömer Ġsmail Sadullah, Uluslararası Ġnsan Hakları Hukukuna GiriĢ, Divan el-Matbuât el-Camiiyye,
Cezayir, 1991, s. 89.
60
Bu nedenle Dünya Örgütü, azınlıklara ait haklar düĢüncesini desteklemek ve bu
cemaatleri korumak için birtakım uluslararası kurallar koyma yoluna gitmiĢtir.133
Örneğin BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu, 1960 yılında uluslararası sivil ve
siyasi haklar sözleĢmesi tasarısını onaylamıĢtır. Bu nedenle bu tasarı, azınlık
mensubu kiĢilerin haklarını garanti altına almak için çıkarılmıĢtır. Nitekim bu
sözleĢmenin 27. maddesinde Ģu ifade geçmektedir: "Etnik, dinsel ya da dil
azınlıklarının bulunduğu devletlerde, bu azınlıklara mensup olan kiĢiler, kendi
gruplarının diğer üyeleri ile birlikte, kendi kültürlerinden yararlanma, kendi dinlerine
inanma ve bu dine göre ibadet etme, ya da kendi dillerini kullanma hakkından
yoksun bIrakılmayacaklardır." Aynı Ģekilde BirleĢmiĢ Milletler, 1992 yılında azınlık
mensubu kiĢilerin hakları hakkında bir beyanname yayınlamıĢtır. Bu hakları
aĢağıdaki Ģekilde art arda ele alacağız.
1.12.1.6.2. Özel Kültürden Faydalanma Hakkı
Uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin (27.) maddesinde azınlık
mensubu bireylerin bu hakkına dikkat çekiĢmiĢtir. Yine 1965 yılında yayınlanan
tüm Ģekilleriyle etnik ayrımcılığın bitirilmesine iliĢkin uluslararası sözleĢmenin (5.)
maddesinde din, dil ve ırk ayrımı yapılmaksızın kültürel faaliyetlerden eĢit bir
Ģekilde yararlanma ve faydalanma hakkına dikkat çekilmiĢtir. Aynı Ģekilde
BirleĢmiĢ
Milletler,
azınlıkların
kendi
özel
kültürlerinden
faydalanmalarını
vurgulamak için azınlık mensubu kiĢilerin haklarıyla ilgili bir beyanname
yayınlamıĢtır.
Bu metinlerden bunların hepsinin azınlık mensubu bireylerin kendi özel
haklarından faydalanma haklarını vurgulamak için konulduğu ortaya çıkmaktadır.
Burada özel kültürden maksadımız, azınlık cemaatinin etnik özellikleri ve kendisini
diğer cemaatlerden ayıran maddî, manevî, fikrî ve bilimsel özellikler toplamından
beslenen mefhumudur. Bu kültür, sanatı, edebiyatı ve yaĢam tarzını içerdiği gibi
bu cemaate ait değerleri, gelenekleri ve adetleri de içerir.134
133
Daha fazla bilgi için bkz.: Mourgeon, (j), op- cit, p. 39.
Bkz.: Salah Said Ġbrahim el-Dib, Uluslararası ÇağdaĢ Hukukta Azınlıkların Korunması, Doktora tezi,
Kahire, 1996, s. 140
134
61
Bu gibi bir kültürden faydalanma hakkı, azınlık mensubu olan bir birey için
önemli hususlardan sayılır. Çünkü bu, ona zatı ve kimliği hakkında düĢünme gücü
verir, bu cemaate mensup olmasına dair milli Ģuurunu geliĢtirir ve cemaate
mensubiyetini muhafaza etmesine bağlı kalmasını sağlar. 135
Bu hak, bireyin kendi cemaatinin fertlerine, yani kültürel hayatlarına iĢtirak
etmesi, sanatlardan faydalanması, ortak bilimsel katkıda bulunması ve bilimsel
üretimde bulunması zorunluluğunu ortaya çıkarır. En azından bu kültürel mirasın
korunmasını, baĢkalarına, yani kültürel farklılığa ve çoklu kültürlülüğe saygı
göstermesini gerektirir.136Uluslararası hukuk açısından böyledir. Anayasal açıdan
ise anayasalar, birçok metninde bu hakkı ele almıĢlardır.
1.12.1.6.3. Özel kültürden faydalanma ile ilgili örnek Anayasalar
Hindistan 1949 Anayasası
Bu anayasanın 29. Maddesi Ģöyle der: "Herhangi bir grup, Hindistan
topraklarında veya herhangi bir parçasında yaĢama hakkına sahiptir. Bu grup, özel
bir dile, alfabeye veya kendisini koruduğu özel bir kültüre sahip olabilir."
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti 1963 yılı Anayasası
Bu anayasanın 41. maddesi Ģöyle der: "Milliyetçiliğe ve özel kültüre bağlı
kalma özgürlüğü ve milli dili kullanma özgürlüğü tüm vatandaĢlar için güvence
altına alınmıĢtır." Yine 43. maddesi Ģöyle der: "VatandaĢların milliyetlerine ve
kültürlerine bağlı kalma özgürlüklerini güvence altına almak için her milliyete ve
milli azınlıklara kendi dilini kullanma ve kültürünü geliĢtirme özgürlüğü verilir."
Çekoslovakya Sosyalist Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası
Bu anayasanın 25. maddesi Ģöyle der: "Devlet, Macar, Ukrayna ve Polonya
aslına mensup vatandaĢların ana dillerini öğrenmeleri ve kültürlerini geliĢtirmeleri
için onlara tüm fırsatları ve imkânları sağlar."
Endonezya Cumhuriyeti 1956 Anayasası
135
Bkz.: Ömer Ġsmail Sadullah, a.g.e , s. 87.
Bkz.: BirleĢmiĢ Milletler'in insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalar, BirleĢmiĢ Milletler, New York,
BirleĢmiĢ Milletler Yayını, (ST/HR//2) SatıĢ No (A. 83.x IV. 2), s. 224.
136
62
Bu anayasanın (55.) maddesi Ģöyle der: "Otoriteler, kültürü, bilimi ve sanatı
yayma özgürlüğünü korur, bu kültürlerin, bilimlerin ve sanatların seviyesini
yükseltmek için ulusal esaslar için tüm imkânları sunar."
Japon 1963 Anayasası
Bu anayasanın 5. maddesi Ģöyle der: "Her vatandaĢ sanatı ve bilimi
öğrenme, öğretme ve ifade etme hakkına sahip olduğu gibi kültür ve eğitim
özgürlüğü devletin denetimi ve gözetiminde güvence altına alınmıĢtır."
1.12.1.7. Özel İnancı Açıklama ve Uygulama Hakkı ve örnek Anayasalar
Ġnsan hakları evrensel beyannamesinin (12.) maddesinde Ģu ifade geçer:
"Herkes düĢünme, vicdan ve inanç özgürlüğü hakkına sahiptir. Bu hak, kiĢinin
dinini ve inancını değiĢtirme özgürlüğünü, Ģiarlarını uygulama ve öğrenme
özgürlüğünü de kapsar." Yine uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin (12.)
maddesi, insan hakları evrensel beyannamesinde geçen aynı hakka dikkat
çekmiĢtir. Ayrıca gizlilik çerçevesinde aynı sözleĢmenin 27. maddesinde Ģu ifade
geçmektedir: "Azınlıklara mensup kiĢiler, kendi inançlarını açıklama ve inançlarının
öğretilerine bağlı kalma haklarından mahrum edilemezler." Ülkeler, bu sözleĢme
uyarınca ebeveynlerin dini inançlarıyla örtüĢen Ģekilde çocuklarına dini ve ahlaki
eğitim sağlama özgürlüklerine saygı göstermelidirler.137
Aynı Ģekilde BirleĢmiĢ Milletlerin azınlıklara mensup kiĢilerin haklarıyla ilgili
olarak 1992 yılında yayınladığı beyannamede azınlık mensubu bireylerin kendi
dinlerini açıklama haklarına iĢaret edilmiĢtir.
Bu metinlerden uluslararası sözleĢmelerin, özellikle dini azınlıklara mensup
olan kiĢiler açısından inanç özgürlüğünün ne kadar önemli olduğunu görmekteyiz.
Zira bu cemaatlerin mensupları, birçok dini baskıya, ibadet özgürlüğünün ve dini
ayinlerinin uygulanmasının müsadere altına alınmasına maruz kalmalarının yanı
sıra inanç temeline dayanan keyfi uygulamaların ve ayrımcılığın kurbanı
olmaktadırlar.138
137
Bkz: Uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin 18/4. maddesi.
Bkz: Dini haklar ve bu hakların kullanılmasıyla ilgili meselede ayrımcılığın araĢtırılması, BirleĢmiĢ
Milletler yayını, SatıĢ No (60. XIV. 2), s. 35.
138
63
Özel inancı açıklama ve uygulama hakkı, içerik açısından dini azınlığa mensup
kiĢinin, devletin resmi dininden veya egemen çoğunluğun dininden farklı olmasına
rağmen kendi cemaatinin dinini benimseme özgürlüğüne dayanmaktadır.139
Yine azınlık cemaatine mensup bir kiĢi, gerek birey gerek cemaat vasfıyla
tamamen özgür bir Ģekilde dinini veya inancını açıklama ve dini ayinlerini yerine
getirme hakkına sahiptir. Aynı zamanda devlet kurumları veya devlet içerisindeki
çoğunluğa
mensup
bireyler
tarafından
zorlamaya
ve
ayrımcılığa
tabi
tutulmayacağına kani olma hakkına sahiptir. Yerel veya uluslararası anayasalar
açısında ise birçok anayasa metninde bu hakka iĢaret edilmiĢtir. Bunlardan
bazıları Ģunlardır:
Irak Cumhuriyeti 2005 Anayasası
Bu anayasanın (2.) maddesi Ģöyle der: "Bu anayasa, Irak halkının genelinin
Ġslam kimliğini korunmasını güvence altına almasının yanı sıra Hristiyan, Yezidi ve
Sabiiler gibi tüm fertlerin inanç ve dinlerini yerine getirmesi ile ilgili tüm dini
haklarını güvence altına alır."
Ġtalya Cumhuriyeti 1961 Anayasası
Bu anayasanın (8.) maddesi Ģöyle der: "Herkes, kamu adabına aykırı
olmaması Ģartıyla açık ya da gizli Ģekilde dini ibadetlerini özgürce açıklama ve
Ģiarlarını yerine getirme hakkına sahiptir."
Gabon Cumhuriyeti 1961 Anayasası
Bu anayasanın (1.) maddesi Ģöyle der: "Devlet, kamu düzenine saygı
gösterilmesi Ģartı ile herkesin vicdan özgürlüğünü ve inançlarını yerine getirme
özgürlüğünü güvence altına alır."
1.12.1.8. Özel Dil Kullanma Hakkı ve Örnek Anayasalar
Uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmenin (27.) maddesinde bu hakka
iĢaret edilmiĢtir. Zira bu maddede Ģu ifade geçmektedir: "Azınlıklara mensup kiĢiler
kendi dillerini kullanmaktan yoksun bIrakılmayacaklardır." Yine BirleĢmiĢ Milletler'in
139
Daha fazla bilgi için bkz.: Bossugt (m) I interdietion de la discrimination dans le droit international des I
homme bruxelles, E. Bruglant, 1976. pp. 176-177.
64
1992 yılı azınlık haklarıyla ilgili beyannamesinde bu hakla ilgili Ģu ifade
geçmektedir: "Azınlık mensubu kiĢiler, hiçbir ayrım Ģekli ile müdahale edilmeksizin
ana dillerini açık ya da gizli Ģekilde kullanma hakkına sahiptirler."140
Bu metinlerden azınlık mensubu kiĢilerin ister özel ister genel iliĢkilerinde
olsun sosyal hayatlarında kendi özel dillerini kullanma hakkına sahip olduklarını
görmekteyiz. 141 Çünkü dil, azınlık gruplarının varlığının temelini oluĢturmakta ve
kendi dillerini kullanmadan bu kiĢilerin hayatta varlık bulması veya kimliklerinin
olması imkansızdır. Zira dil, bu kiĢileri toplumda diğer insanlardan ayırt eden temel
unsurdur. Özel dilin yok olması, azınlık grupların egemen çoğunluğun yapısı
içerisinde tamamen erimesi demektir. Aynı Ģekilde özel dili kullanma hakkı, dilsel
vasıfla azınlık gruplarının varlık bulması hakkının temelidir. Dolayısıyla azınlık
mensubu kiĢiler, kendi dilleriyle konuĢma ve toplumun diğer bireyleriyle iliĢkilerinde
kendi dillerini kullanma hakkına sahiptirler. Aynı Ģekilde kendi dillerini, devlet
dairelerinde ve kamu kurumlarında kullanma hakkına da sahiptirler. Gazete, radyo
ve televizyon gibi medya organlarında, devlet içinde ve dıĢında diğer azınlıklarla
iliĢkilerde, siyasi hayatta, parlamentoda ve azınlık gruplara ait eğitim kurumlarının
içinde özel dili kullanma hakkı ve özgürlüğü bu hakkın dalları durumundadır. 142
Anayasalarla ilgili olarak aĢağıdaki örneklerde açıklandığı üzere anayasa
metinlerinde bu hak ifade edilmiĢtir:
Irak Cumhuriyeti 2005 Anayasası
Bu anayasanın (Bir/4.) maddesi Ģöyle der: "Irak'ın resmi dili, Arapça ve
Kürtçedir." Iraklı vatandaĢların çocuklarına eğitim kurallarına göre resmi eğitim
kurumlarında Türkmence, Süryanice ve Ermenice gibi ana dilde veya özel eğitim
kurumlarında baĢka bir dilde eğitim verilmesi hakları güvence altına alınmıĢtır.
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti 1963 yılı Anayasası
Bu anayasanın (42.) maddesi Ģöyle der: " Herkes, bölgelere ve yasaya göre
sahip olduğu dil ve alfabeler doğrultusunda ana dilde eğitim alma hususunda eĢit
hakkına sahiptir.."
140
Bkz: BirleĢmiĢ Milletleri'nin azınlık haklarıyla ilgili 1992 yılına iliĢkin beyannamesi, Md. 1/2.
Bkz: Muhammed Halit BERA, Azınlık Hakları ve Uluslararası Genel Kanun Hükümleri Gölgesinde
Korunması, Master Tezi, Mezopotamya Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2005, s. 154.
142
Bkz.: Giordan, (H), les minorites et leuxs droits depuis, 1989, Paris 1993. pp. 180-182.
141
65
Demokratik Almanya Cumhuriyeti 1949 yılı Anayasası
Bu anayasanın (11.) maddesi Ģöyle der: "Almanya Cumhuriyeti içerisinde
yabancı dilde konuĢan milli cemaatlerin özellikleri, yasama ve idare kanalı ile
özgür bir Ģekilde geliĢtirilmesine teĢvik edilmelidir. Özellikle bu toplulukların eğitim,
idare ve mahkemelerde milli dillerini kullanmaları engellenmemelidir."
1949 yılında çıkarılan Hindistan Anayasası
Bu anayasanın (350.) maddesi Ģöyle der: "Tüm eyaletler ve yerel otoriteler,
farklı dil azınlıklarına mensup çocukların ilkokul aĢamasında ana dilde eğitim
almaları için her türlü kolaylığın sağlanması için çaba sarf etmelidir."
1.12.1. 9. Ayrımcılık Yapılmaması önlenmesi ve Örnek Anayasalar
Aslında azınlık grupların varlığı, toplumun diğer kesimlerinin özelliklerinden
farklı olan belirli özelliklerin bulunmasına bağlıdır. ĠĢte burada azınlık grupları ayırt
etmek için zorunlu olarak ve aynı zamanda azınlık grupların bireylerinin bir hakkı
olarak bir farklılık ortaya çıkmaktadır. Nitekim Unesco'nun 1978 yılı ırkçılık ve ırk
ayrımcılığı hakkındaki bildirgesinin (1.) maddesi bunu vurgulamaktadır. 143
Zira bu maddede Ģu ifade geçmektedir: "Bireylerin ve cemaatlerin tamamı,
birbirlerinden farklı olma ve birbirlerini farklı görme hakkına sahiptirler." Hukuk
önünde ayrımcılık yapılmaması ve eĢitlik hakkı, azınlık mensubu bireyler için kabul
edilmesi gereken haklardandır. Bu hak, kendisine birçok hukuki kaynakta temel
zemin bulur. Nitekim BirleĢmiĢ Milletler sözleĢmesinin birçok maddesinde
ayrımcılığın yasaklanmasına iĢaret edilmiĢtir.144
Din, dil, ırk ayrımı yapılmaksızın herkesin temel hak ve özgürlük haklarına
saygı duyulmasını vurgulamak için insan hakları evrensel beyannamesinin (1.)
maddesinde Ģu ifade geçmektedir: "Ġnsanlar, Ģeref ve hukuk açısından eĢit ve
özgür olarak doğarlar." Yine uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin (2.)
maddesinde Ģu ifade geçmektedir: "Bu sözleĢmeye taraf her devlet bütün bireylere
ırk, renk, cinsiyet, dil ya da din bakımından hiçbir ayırım gözetmeksizin bu
143
144
Bkz.:Vail Ahmet ALLEM, a.g.e s. 125.
Bkz.: BirleĢmiĢ Milletler SözleĢmesi, Md. 1, 13, 55.
66
sözleĢmede tanınan hakları sağlamak ve bu haklara saygı göstermekle
yükümlüdür."
Yine uluslararası ekonomik, sosyal ve kültürel sözleĢmesinde ayrımcılığın
yasaklanmasına ve eĢitlik hakkına iĢaret edilmiĢtir.
145
Aynı Ģekilde birçok
uluslararası anlaĢma ve sözleĢmede ayrımcılık yapılmamasına dikkat çekilmiĢtir.
Nitekim Uluslararası ÇalıĢma Örgütü'nün (111) sayılı kullanım ve meslek alanıyla
ilgili uluslararası sözleĢme, eğitim alanında ayrımcılığın yasaklanmasına iliĢkin
uluslararası anlaĢma, herkes arasında eĢitliğin gerekliliğini ve farklı ırklar arasında
iliĢkilerin güçlendirilmesi için çalıĢma yapılmasını vurgulayan her türlü ırk
ayrımcılığını bitirmeye dönük uluslararası anlaĢma bunlardandır.146
Ortaya
koyduğumuz bu
metinlerden eĢitlik hakkının
ve
ayrımcılık
yapılmamasının azınlık mensubu bireylerinin fiilen kabul edilmesini istediği en
önemli haklardan olduğunu görürüz. Hatta azınlık haklarının korunması, ancak
bireylerinin halkın diğer fertleri ile birlikte eĢitlik hakkından faydalanması
sonucunda gerçekleĢir. Çünkü eĢitlik ilkesi, diğer hakların doğal giriĢ kapısıdır.147
Buna göre devlet, sivil, siyasi ve ekonomik haklar alanında azınlık mensubu
bireylere yönelik ayrımcılık yapılmasını engellemek için gerekli tedbirleri almalı ve
zayıf cemaatlere tam bir koruma sağlamak için hukuk karĢısında eĢitlik hakkının
kabul edilmesi için çalıĢmalıdır. 148 Anayasalar ise bu hakkı koruma konusunu
birçok metninde çözmüĢtür. Örnek olarak bunlardan bazıları Ģunlardır:
Irak Cumhuriyeti 2005 Anayasası
Bu Anayasanın (14.) maddesi Ģöyle der: "Iraklı vatandaĢlar, din, dil, ırk,
mezhep, milliyet, köken, görüĢ, ekonomik ve sosyal statü nedeniyle ayrım
yapılmaksızın hukuk karĢısında eĢittir."
1960 yılında değiĢtirilen Mali Cumhuriyeti 1959 Anayasası
145
Bkz.: 1996 yılı uluslararası ekonomik, sosyal ve kültürel haklar sözleĢmesi, Md. 2.
I.L.O, activity of I. L.Oagainst racial discimination international labour office Geneve,1969, p. 11.
147
Bkz.: Said EL-ġERKAVĠ, Uluslararası ve Bölgesel SözleĢmelerde Ayrımcılığın Engellenmesi ve
Azınlıkların Korunması, Cilt. 2, T1, Dâr-ul Ulum Lil Melâyin, Beyrut, 1989, s. 308.
148
Bkz.: BirleĢmiĢ Milletler Alt Komisyonun 1980 yılındaki 33. oturumunda ayrımcılığı engellemek ve
azınlıkları korumak için onayladığı adaletin tesisinde eĢitlik ilkeleri belgesi. BirleĢmiĢ Milletler yayını, SatıĢ
No: (E. 71. XIV. 3).
146
67
Bu anayasanın (1.) maddesi Ģöyle der: "Mali Cumhuriyeti, tek bir bütün olup
demokratik, laik, sosyal bir devlettir. Devlet; din, dil, ırk ve renk ayrımı yapmaksızın
herkesin hukuk önünde eĢit olmasını sağlar."
Fransız 1958 Anayasası
Bu anayasanın (2.) maddesi Ģöyle der: "Fransa, parçalanmaz bir bütün olup
laik, demokratik, sosyal bir cumhuriyet devletidir. Devlet; din, dil, ırk ve renk ayrımı
yapmaksızın herkesin hukuk önünde eĢit olmasını sağlar."
Japon 1963 Anayasası
Bu anayasanın (14.) maddesi Ģöyle der: "Japon vatandaĢları, hukuk önünde
eĢittirler. Aralarında din, dil, ırk veya sosyal statü temeline dayanan her türlü
ayrımcılığın, siyasi, ekonomik ve sosyal iliĢkilere etkisi olamaz. Seçkinler sınıfı
anayasa tarafından kabul edilmez."
1956 yılında değiĢtirilen Federal Almanya Cumhuriyeti 1949 Anayasası
Bu anayasanın (3.) maddesi Ģöyle der: "Herkes kanun önünde eĢittir. Hiçbir
kimse din, dil, ırk, mezhep, soy, unsur ve vatanı nedeniyle ayrımcılığa tabi
tutulamaz."
1.12.1.10. Özel Bağlantılar Kurma Hakkı ve Örnek Anayasalar
1992 tarihli bildirgede bu hakka iĢaret edilmiĢtir. Zira bildirgenin 2.
maddesinde Ģu ifade geçmektedir: "Azınlık gruplara mensup kiĢiler, özel
bağlantılar kurma ve devamlılığını sağlama hakkına sahiptirler." Aynı Ģekilde
uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin 11. maddesinde bu hak belirtildiği
gibi Avrupa Ġnsan Haklarını Koruma SözleĢmesinde Ģu ifade geçmektedir: "Bir
kimse, dernek ve sendika açma ve kendisini savunmak için bunlara katılma
özgürlüğü hakkına sahiptir."
Yukarıda geçen tüm bu açıklamalardan özel bağlantılar veya dernekler
kurma hakkının azınlıklara mensup bireyler için kabul edilmiĢ bir hak olduğu
görülmektedir. Çünkü uluslararası hukuk, bu hakkı genel bir hak olması vasfıyla
tüm bireyler için güvence altına almıĢtır. Ayrıca 1992 tarihli bildirge, bu hakkın
azınlıklara mensup bireyler açısından önemine ve bu kiĢilerin özel bağlantılara
68
katılmasının son derece önemli olmasına vurgu yapmıĢtır. Çünkü bu bağlantıların
amacı, azınlık mensubu bireyler arasındaki bağları güçlendirmek, cemaatin sosyal,
ekonomik ve kültürel açıdan yükselmesine yardımcı olmaktır. Özel bağlantılar
oluĢturmak, kanunda belirtilmedikçe veya toplum ile genel düzenin korunması için
gerekli olmadıkça hiçbir sınırlama getirilemeyecek haklardan sayılır. 149
Azınlık mensubu bireyler arasında karĢılıklı iliĢki ve bağlantı kurma hakkının
geniĢ anlamlı bir hak olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü bu hakkın kullanmanın sınırı,
tek bir cemaatin bireyleri arasındaki karĢılıklı iliĢkilerin kapsamını aĢarak devletin
sınırları içerisinde diğer azınlık mensubu bireylerle özgür iliĢki ve bağlantı kurma
sınırına dayanmaktadır. Aynı Ģekilde aralarında din, dil, ırk ve milliyet bağı olduğu
sürece sınırlar üzerinden diğer azınlık mensubu bireylerle iliĢki ve bağlantı kurma
sınırına dayanmaktadır. Bu da cemaatler arasındaki bağların güçlenmesine ve
farklı kültürlerin geliĢmesine neden olmaktadır. Anayasalar ise birçok metninde bu
hakkı ele almıĢlardır. Örnek olarak bunlardan bazıları Ģunlardır:
Irak Cumhuriyeti 1964 yılı geçici Anayasası
Bu anayasanın (3.) maddesi Ģöyle der: "MeĢru araçlarla vatancılık esasına
dayanan dernekler ve sendikalar kurma özgürlüğü yasa çerçevesinde güvence
altına alınmıĢtır."
1963 yılında değiĢtirilen Senegal Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası
Bu anayasanın (9.) maddesi Ģöyle der: "Herkes, yasalar ve yönetmeliklerde
belirtilen hususlara bağlı kalmak Ģartıyla cemaat veya dernek kurma hakkına
sahiptir."
Ġtalya Cumhuriyeti 1947 Anayasası
Bu anayasanın (18.) maddesi Ģöyle der: "Herkes, kanunen yasak olmayan
dernek kurma özgürlüğüne sahiptir." Yine aynı anayasanın 39. maddesi Ģöyle
ifade eder: "Yasa uyarınca sendikal düzenleme yapmak serbesttir."
Fas Krallığı 1962 Anayasası
149
Bkz.: Salah Said Ġbrahim EL-DĠB, a.g.e, s. 101.
69
Dokuzuncu bölümde Ģu ifade geçer: "Dernek kurma ve siyasi herhangi bir
sendika örgütüne katılma özgürlüğü anayasa tarafından herkes için güvence altına
alınmıĢtır. Bu özgürlüklerin sınırlandırılması ancak yasa ile mümkündür."
1.12.1.1. Özel Kolektif Haklar ve Örnek Anayasalar
Daha önce ulusal ya da etnik, dinsel ve dilsel azınlıklara mensup kiĢilerin
hakları bildirgesinde belirtilen bireysel özel hakları ele almıĢtık. Azınlık mensubu
bireyler, bireysel vasıflarının yanı sıra cemaatin diğer fertleriyle birlikte ortaklaĢa
olarak bu hakları kullanmaktadırlar. Buna rağmen ulusal ya da etnik, dinsel ve
dilsel azınlıklara mensup kiĢilerin hakları bildirgesinde toplu olarak uyguladıkları
kolektif vasfa sahip bazı haklar geçmektedir. Bu hakların en belirgini koruma hakkı
ve devlet iĢlerinin idaresine katılım hakkıdır. Bu hakların açıklanması aĢağıdaki
Ģekildedir.
1.12.1.2. Korunma Hakkı
Ulusal ya da etnik, dinsel ve dilsel azınlıklara mensup kiĢilerin hakları
bildirgesinin
1. maddesinde
Ģu ifade geçmektedir:
"Devletler azınlıkların
varlıklarını, ulusal ya da etnik, kültürel, dinsel ve dilsel kimliklerini bulundukları
bölgeler içinde koruyup bu kimliklerin geliĢmesini destekleyici koĢulları teĢvik
ederler."
Azınlık grupların koruma hakkının temel varlığı, bir dizi insan haklarıyla ilgili
uluslararası sözleĢmelerden beslenmektedir. Nitekim Nürnberg sözleĢmesinde, bu
hak üzerinde önemle durulmuĢ ve metinlerinde azınlıkların varlığının devletlerin
zulümlerine karĢı korunması ve bu hakka yönelik her türlü saldırının insanlığa
karĢı iĢlenmiĢ bir suç sayılması gerektiği belirtilmiĢtir.150Yine 1948 yılında yapılan
toplu soykırım suçunun önlenmesi ve cezalandırılması sözleĢmesi aynı hakka
önem verdiği gibi BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu, cemaatlerin varlık hakları
hususunda bu hakkı ele almıĢtır.151
150
Bkz.:Mahmud ġerif BESYUNĠ, Uluslararası Ceza Hukukunda Suç ve Ġnsan Haklarının Korunması, Cilt 2,
Dâr-ul Ulum Lil Melâyin, Beyrut, s. 459.
151
Bkz.: BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulunun 13 Aralıkta yayınlanan 143/40 sayılı kararı, 1985.
70
Azınlık gruplarının varlıklarını ve kimliklerini koruma hakkı, varlıklarını
güvence altına almak ve kimliklerini vurgulamak için azınlık cemaatlerinin
maslahatı için kararlaĢtırılmıĢ özel bir haktır. Çünkü varlığı ve kimliği koruma
hakkı, cemaatin ve bireylerinin hukukun azınlıklar için güvence altına aldığı diğer
haklardan faydalanabilmesi için temel bir haktır. Azınlıkların varlığını ve kimliğini
koruma taahhüdünden doğan faydayı güçlendirmek için ırk, din, milliyet veya dilsel
olsun zati özelliklerin güçlendirilmesinin ve geliĢtirilmesinin garantörü olan
koĢulların
hazırlanmasına
çalıĢmak
gerekir.
Bu
cemaatlerin
özelliklerini
geliĢtirmesi ve devam ettirmesi için aralarında ayrımcılık yapılmamalı ve yeterli
fırsatlar sağlanmalıdır.152
1.12.1.3. Devletin İşlerine Katılma Hakkı
Ulusal ya da etnik, dinsel ve dilsel azınlıklara mensup kiĢilerin hakları
bildirgesinin 20. maddesinde Ģu ifade geçmektedir: "Azınlık mensubu kiĢiler,
kültürel, dinsel, ekonomik ve genel hayata fiili Ģekilde katılma hakkına sahiptirler.
Yine ulusal yasama ile çeliĢmemesi Ģartına binaen mensubu oldukları azınlıkla
ilgili kararlara ulusal ve bölgesel bağlamda katılma hakkına sahiptirler."
Nitekim uluslararası sivil ve siyasi haklar sözleĢmesinin 25. maddesinde bu
hakkı vurgulayan ifade geçmektedir. Yine BirleĢmiĢ Milletler'in her türlü ırk
ayrımcılığının ortadan kaldırılmasıyla ilgili bildirgesinin 6. maddesinde Ģu ifade
geçmektedir: " Herhangi bir kiĢinin özellikle seçimlere katılma, yönetimde bulunma
ve kamu görevlerine iĢtirak etme hakkı olmak üzere kendi ülkesinde siyasi ve
vatandaĢlık haklarından faydalanması hususunda din, dil, ırk veya çifte
vatandaĢlık nedeniyle ayrımcılık yapılması kesinlikle kabul edilemez."
Bu metinlerden azınlıklarla ilgili haklar konusunda büyük bir ilerlemenin
olduğunu görmekteyiz. Zira bu cemaatlerin ve bireylerinin devlet içerisinde hayatın
her alanına etkin Ģekilde katılım hakkı, azınlıkların taleplerini karĢılamakta ve eĢit
hak ilkesini desteklemektedir. Bu katılım ulusal alanın ötesinde bölgesel alanı da
içermektedir.153
152
U.N. doc E/en.4/1986/ W G 5/WP. 2, N.N doc E/CN. 4.1990.4, P. 8.
Bkz.:Ġzzet Said Seyyid EL-BERĠ, Uluslararası Bölgesel Düzenlemenin Gölgesinde Azınlık Haklarının
Korunması, Kahire, 1985, s. 42.
153
71
Ġster bölgelerin düzenlenmesi, kapsamlarının ve bu bölgelerin yetkilerinin
belirlenmesi gibi iç düzenleme kararları olsun isterse azınlıkların yoğun olduğu
bazı bölgelerden vaz geçilmesi veya dahil edilmesi gibi bölgesel alandaki hayati
kararlar olsun devletin doğrudan azınlık haklarıyla ilgili olarak aldığı hayati
kararların belirlenmesinde azınlıkların da katkısı olmalıdır.154
Her ne olursa olsun katılım hakkı, aynı zamanda bir görev mesabesinde
sayılır. Bu hakkın kullanılmasına izin verilmesi halinde azınlıkların ve bireylerinin
vatanın kalkınması ve konumunun yükselmesi için etkin bir Ģekilde katkıda ve
katılımda bulunmalıdırlar.
1.12.1.4. Örnek Anayasalar
1949 Yılında Çıkarılan Hindistan Anayasası
Bu anayasanın bazı maddeleri, aĢağıda açıklandığı üzere azınlık hakları ve
azınlıklarının korunması meselesini çözmek için konulmuĢtur. Madde 29:
1- (Hindistan topraklarında veya herhangi bir parçasında ikamet eden, kendisine
özgü öze bir dili veya kültürü olan herkes, kimliğini muhafaza etme hakkına
sahiptir.)
2- (Herhangi bir vatandaĢın din, dil, ırk ve mezhep nedeniyle devletin
gözetiminde ve denetiminde olan herhangi bir bilimsel kuruma kabul
edilmemesi mümkün değildir.) Aynı anayasanın 30. Maddesi ise
1- (Dini veya dilsel azınlıklarının tamamının seçtiği eğitim kurumunu açma veya
idare etme hakkı güvence altına alınmıĢtır.)
2- (Devlet, ister dine isterse dile dayalı olsun azınlıklardan birine tabi olan bilimsel
kurumlarına yaptığı yardımlar konusunda haksız bir Ģekilde ayrımcılık
yapamaz.) Ana dilde eğitim alma hakkı ile ilgili yukarda zikredilen anayasanın
350 maddesi ise:
154
Bkz. Ahmet Abas ABDULBEDĠ, Milli Azınlıklar, Küresel BarıĢ Krizi ve Uluslararası Politika, A114,
1993, s. 167.
72
1- "Tüm eyaletler ve yerel otoriteler, farklı dil azınlıklarına mensup çocukların
ilkokul aĢamasında ana dilde eğitim almaları için her türlü kolaylığın
sağlanması için çaba sarf etmelidir."
2- "Devlet baĢkanı, dilsel azınlıkların iĢleri için özel bir memur tayin eder ve bu
özel
memurun
görevi,
bu
anayasaya
göre
dilsel
azınlıklara
verilen
güvencelerle alakalı tüm iĢleri araĢtırmaktır." Madde 46 ise: "Devlet, halkın
zayıf sınıflarının özellikle tabloda geçen mezheplerin ve kabilelerin ekonomik
ve eğitim maslahatlarını kalkındırmaya özel bir önem verir.155
1949 Federal Almanya Cumhuriyeti
1949 Alman Anayasasının 29. Maddesi: (Milli Eğitim Müdürlüğü, özel bir
eğitim faydasının olduğunu veya çocukların eğitim iĢleriyle görevli kiĢilerin talebine
göre açıldığını, açılma amacının çok mezhepli veya aynı türde resmi bir okul yoksa
belirli bir mezheple sınırlı bir okul açmak olduğunu onaylamadıkça özel bir ilkokul
açılamaz.) ifade etmiĢtir.156
11. Madde (Almanya Cumhuriyeti içerisinde yabancı dilde konuĢan milli
cemaatlerin sahip oldukları özelliklerin yasama ve idare yöntemi ile özgürce
geliĢtirilmesine teĢvik edilmelidir. Özellikle bu toplulukların eğitim, idare ve
mahkemelerde milli dillerini kullanmaları engellenemez).
1947 yılında değiĢtirilen Lübnan Cumhuriyeti
1947 Lübnan Anayasasının 95. maddesi: ―Adalet ve uzlaĢı arayıĢı
içerisinde geçici Ģekilde mezhepler, devlet maslahatına zarar verilmeksizin
bakanlık teĢkil edilerek kamu hizmetlerinde adil bir Ģekilde temsil edilirler.‖
Ġtalya Cumhuriyeti 1948 Anayasası
1948 Ġtalyan Anayasasının 6. Maddesi Azınlıkların kendi dilleriyle eğitim ve
resmi dairelerde dillerini kullanmak için bütün hakların korur: "Devlet, farklı dillere
sahip azınlıkları uygun araçlarla korur." Ġfade eder.
Çekoslovakya Sosyalist Cumhuriyeti 1960 yılı Anayasası
155
156
Cafer ABDUSSELAM, a.g.e. s. 90.
Cafer ABDUSSELAM, a.g.e s. 93.
73
1960Çekoslovakya Anayasasının 25. maddesi: "Devlet, Macar, Ukrayna ve
Polonya aslına mensup vatandaĢların ana dillerini öğrenmeleri ve kültürlerini
geliĢtirmeleri için onlara tüm fırsatları ve imkânları sağlar."157
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği 1936 Anayasası
1936 Sovyet Birliği Anayasasının 3. Maddesi: "Her Sovyet vatandaĢı, eğitim
hakkına sahiptir. Bu hak, eğitim ve üretimi bir araya getirme ve okullardaki öğretim
üyelerinin kendi dillerinden olma esasına göre genel zorunlu eğitimi, taktiksel
mesleki eğitimi, hukuk eğitimini ve yüksek eğitimi sağlar."
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti 1963 Anayasası
Anayasanın 41. Maddesi (Herkesin milli ve kendi kültürüne bağlı kalması
ve ana dili kullanması özgürlüğü garanti altına alınmıĢtır. Hiçbir kimse belli bir
milliyeti benimsemeye veya milliyetini terk etmeye zorlanamaz. Milli eĢitsizliğe
veya kine, milli, ırkçı veya dini hoĢgörüsüzlüğe tahrik eden her türlü eylem veya
söylem anayasa ve kanuna aykırı olarak kabul edilir). Aynı anayasansın 42.
Maddesi: (Yugoslavya Cumhuriyetlerinde yaĢayan herkes, dil ve alfabe konusunda
eĢit haklara sahip olup kanunlar uyarınca ana dilde eğitim alma hakkına
sahiptirler).
Etnik azınlıklar anayasa uyarınca kendi dillerini kullanma ve kültürlerini
geliĢtirme hakkına sahiptirler. Özel okullarda eğitim, bazı azınlıkların gözetiminde
yine bu azınlıkların dillerine göre verilir. Bölgelerde yaĢayan farklı azınlıkların
garanti altına alınmıĢ diğer hakları, anayasa ve kanunlarda açıklanmıĢtır.158
Irak Cumhuriyeti 2005 Anayasası
2005 Irak Anayasasının 3. Maddesi (Irak, farklı azınlıkların, dinlerin ve
mezheplerin olduğu bir ülkedir, Arap Birliği'nin etkin kurucu bir üyesidir, Arap
Birliği'nin sözleĢmesine bağlıdır ve Ġslam dünyasının bir parçasıdır). 2005 Irak
Anayasasının 4. maddesi(Birincisi/Irak'ın resmi dili Arapça ve Kürtçedir. Iraklı
vatandaĢların çocuklarına eğitim kurallarına göre resmi eğitim kurumlarında
157
158
Ahmet Abas ABDULBEDĠ, a.g.e, s.170.
Ahmet Abas ABDULBEDĠ, a.g.e. s.174.
74
Türkmence, Süryanice ve Ermenice gibi ana dilde veya özel eğitim kurumlarında
baĢka bir dilde eğitim verilmesi hakları güvence altına alınmıĢtır). 159
1.13. Azınlık Haklarının Açıkça Belirtilmediği Anayasalar
Bu durum,
anayasalarında azınlık gruplara normal bireylere muamele
edildiği gibi muamele edilerek azınlık haklarının korunmasına zımnen iĢaret eden
ülkelerin anayasalarında ortaya çıkmaktadır. Çünkü bu anayasalarda azınlık
haklarının korunması, tüm vatandaĢların din, dil, ırk, renk ve milliyet ayrımı
yapılmaksızın kanun önünde eĢit görülmesi sayesinde geniĢletilmiĢtir. Bu
bağlamda
azınlık
haklarının
ulusal
temelini
oluĢturan
anayasaların
birer
uygulamalı örneği olarak aĢağıdaki Ģekilde bazı ülkelerin anayasalarına iĢaret
edeceğiz.
BirleĢik Arap Cumhuriyeti 1964 Anayasası
Anayasanın
24. Maddesi (Her Mısır vatandaĢı, kanun önünde eĢittir.
Aralarında din, dil, ırk, renk ve inanç ayrımı yapılmaksızın temel hak ve
yükümlükler noktasında eĢit haklara sahiptirler).
1964 Yılında DeğiĢtirilen Irak Cumhuriyeti Geçici Anayasası
Anayasasının19. maddesi: (Her Irak vatandaĢı, din, dil, ırk, renk veya
herhangi bir nedenden dolayı aralarında ayrım yapılmaksızın temel hak ve
yükümlükler noktasında eĢittirler. Kürtlerin milli hakları, ulusal kardeĢlik birliği
altında Irak halkı kapsamında anayasa tarafından kabul edilmiĢtir).160
Fas Krallığı 1962 Anayasası
BeĢinci Bölüm: (Tüm Faslı vatandaĢlar, kanun önünde eĢittir).
Kuveyt Devleti 1962 Anayasası
159
160
Ömer Ġsmail SADULLAH, a.g.e.s.101.
Ömer Ġsmail Sadullah, a.g.e, s.104.
75
1962 Kuveyt Anayasasının 29. maddesi (Ġnsanlar din, dil, ırk veya renk
ayrımı nedeniyle aralarında ayrımcılık yapılmaksızın insani onurluk, temel hak ve
yükümlükler noktasında eĢittirler).161
Ürdün HaĢimi Krallığı 1952 Anayasası
1952 ürdün Anayasasının 6. Maddesi :(Her Ürdün vatandaĢı, kanun önünde
eĢit olup aralarında din, dil, ırk ve renk farklılığı olsa da temel hak ve yükümlükler
noktasında eĢittirler. Tüm Ürdün vatandaĢlarının çalıĢma, eğitim, eĢit fırsat hakkı
imkânları dâhilinde devlet tarafından güvence altına alınmıĢtır). 162
Libya Krallığı 1963 Anayasası
1963 Libya Anayasasının 11. Maddesi: "Tüm Libya vatandaĢı kanun
önünde eĢittir. Aralarında din, mezhep, inanç veya dil nedeniyle ayrım
yapılmaksızın eĢit sivil ve siyasi haklara, fırsat eĢitliğine, temel hak ve
yükümlüklere sahiptirler."
Fransız 1957 Anayasası
1957 Fransız Anayasasının 2. Maddesi :"Fransa parçalanmaz bir bütündür.
Laik, demokratik, sosyal bir cumhuriyet devletidir. Devlet; din, dil, ırk ve renk
ayrımı yapmaksızın herkesin hukuk önünde eĢit olmasını sağlar."
1963 Yılında DeğiĢtirilen Senegal Cumhuriyetinin 1960 Anayasası
1963 Senegal Cumhuriyetinin 1. Maddesi
"Senegal Cumhuriyeti laik,
demokratik ve komünist bir devlettir. Herkes; din, dil, ırk ve renk ayrımı
yapılmaksızın kanun önünde eĢittir."
1960 Yılında DeğiĢtirilen Mali Cumhuriyetinin 1959 Anayasası
1960 Mali Cumhuriyeti Anayasasının 1. Maddesi ―Mali Cumhuriyeti,
parçalanmaz bir bütündür. Laik, demokratik ve sosyal bir cumhuriyet devletidir.
Devlet; din, dil, ırk ve renk ayrımı yapmaksızın herkesin hukuk önünde eĢit
olmasını sağlar.‖
161
Azınlıklar ve Irak Devletinin Yasası, uluslararası kamu hukuku kolleji ve insan hakları, 1. Baskı, baskı
yeri Bayrüt, Lübnan, haziran 2011, s.33
162
Ömer Ġsmail Sadullah, a.g.e, s.107.
76
1971 Yılında Yapılan Son DeğiĢiklilerle Birlikte Amerika BirleĢik Devletleri
1787 Anayasası
1868 yılında kabul edilen 14. değiĢiklik ve birinci fıkra Ģöyledir: "Amerika
BirleĢik Devletleri'nde doğan veya Amerikan vatandaĢı olup Amerikan yönetimine
tabi olan herkes, bizzat Amerika BirleĢik Devletleri vatandaĢıdır. Hiçbir eyalet,
Amerika
BirleĢik
Devletleri
vatandaĢlarının
sahip
olduğu
ayrıcalıkları
ve
dokunulmazlıkları sınırlandıran kanunlar koyma, hiçbir kimseyi kanun önünde
eĢitlik hakkından mahrum etme hakkına sahip değildir."163
Japon 1963 Anayasası.
1964 Japon Anayasasının 14 maddesi: "Japon vatandaĢları, hukuk önünde
eĢittirler. Aralarında din, dil, ırk veya sosyal statü temeline dayanan her türlü
ayrımcılığın siyasi, ekonomik ve sosyal iliĢkilere etkisi söz konusu değildir.
Seçkinler sınıfı anayasa tarafından kabul edilmez."
Türkiye Cumhuriyeti 1961 Anayasası.
1961Türkiye Cumhuriyet Anayasasının 12 Maddesi:―Herkes, dil, ırk,
cinsiyet, siyasî düĢünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayırımı gözetilmeksizin,
kanun önünde eĢittir. Hiçbir kiĢiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.‖
Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti 1963 Anayasası.
1963 Yugoslavya Cumhuriyeti Anayasasının 33. Maddesi : "Herkes; din, dil,
ırk, cinsiyet, eğitim veya sosyal statü ayırımı gözetilmeksizin, temel hak ve
yükümlükler noktasında eĢittir."
Afgan 1964 Anayasası.
1964 Afgan Anayasasının 3. Maddesi :―Herkes; ayrım ve ayrıcalık
gözetilmeksizin, kanun önünde temel hak ve yükümlükler noktasında eĢittir.‖164
163
164
Ömer Ġsmail Sadullah, a.g.e. s.110.
Cafer ABDUSSELAM, a.g.e s.160.
77
İKİNCİ BÖLÜM
IRAK’TAKİ AZINLIKLAR VE BUNLARIN HUKUKİ STATÜLERİ
Irak'ın çağdaĢ medeni hukuk sisteminin doğuĢu Avrupa hukuk yapılanması
sonrasında Osmanlı Ġmparatorluğu ve Mısır tarafından yürütülen kapsamlı hukuk
yapılanmasına kadar uzanır. Avrupa ülkelerinde hukukun kanunlaĢtırılması
onsekizinci yüzyılda ciddi olarak baĢladı ve I. Napolyon döneminde Napolyon
Kanunu ve diğer Fransız kanunları ile erken on dokuzuncu yüzyılda doruğa ulaĢtı.
165
Napolyon kanunlarını hazırlayanlar onlara ikincil bir rol olarak geleneksel ve
adil çözümler tahsis ederek kapsamlı 166 ve seçkin olmalarını amaçlamıĢlardır.
Osmanlı Ġmparatorluğu, Avrupa hukuk yapma sürecine ondokuzuncu yüzyıl
ortalarında katıldı ve Osmanlı medeni Kanunu Mecelle‘nin kayda değer istisnası ile
öncelikle Ġslam hukukunun Hanefi Okuluna göre haksız fiil ve sözleĢme yasası
kanunlaĢtırılmıĢ ve Napolyon kanun yapma uyarlamaları öncelikle geçmiĢtir.
Mısır, Ġmparatorluğu'nun görünüĢte hala bir parçası olsa da, Osmanlı
Ġmparatorluğu'ndan
ayrı
kendi
hukuk
sistemini
geliĢtirdi.
Osmanlı
Ġmparatorluğu'nun aksine, Napoléon Kanunları, kiĢisel statü alanı dıĢında Ġslam
hukuku üzerine nispeten daha az güven ile on dokuzuncu yüzyıl Mısır yasal
kanunlarının temelini oluĢturmuĢtur. Ancak, 2.Dünya SavaĢı'ndan sonra, bir
Fransız-eğitimli Mısırlı hukukçu olan Abd al-Razzaq al-Sanhūrī, Arap devletlerinin
hukuk sistemi için Ġslam ve Batı ilkelerinin bir sentezi fikrini geliĢtirdi. Al-Sanhūrī
Fransız hukuk ilkelerinden seçimler yapıp alarak bir sentez yarattı ve 1949 yılında
Mısır'da Fransız hukukun üstünlüğünü ile biten Mısır Medeni Kanunu revize
edilmiĢtir. 1920'de Milletler Manda Birliği altında Irak'ın Ġngiliz iĢgaline karĢın, Irak
kanuna Ġngiliz etkisi nispeten küçük oldu.21 Bunun yerine, kendi kodlama
165
11 Herbert J. Liebesny, Müslüman hukuku üzerine Sempozyum. 22 GEO. WASH. L. REV 127, 129
(1953).
166
12 Id. (belirten "bu kanunların çoğu etraflıca hukuk, aile iliĢkileri, evlilik ve boĢanma, miras, sözleĢmeler
ve haksız fiiller, veya hukuki prosedür veya maddi ceza hukuku gibi geniĢ bir alanı kapsayacak Ģekilde
vardı.")
78
sürecinde, Irak, Avrupa kıtası ve Ġslami hukuk ilkelerinin bir karıĢımına dayalı olan
Osmanlı ve Mısır örneklerinden alıntılar yaptı.167
2.1. 1951 Irak İslami ve Medeni Hukuku
Belki Ġslam ve Kıta Avrupası hukuk ilkeleri arasında bir sentezin en önemli
örneğidir.Kanun'un oluĢturulmasında mevzuatın en etkili iki kaynağı Mecelle ve
Mısır Medeni Kanunu idi, Kanun, Fransız medeni hukukunun yanı sıra, çoğunlukla
Ġslam hukuku ve Irak yerel gelenekleri üzerine oluĢmuĢtur.1943 yılında, Irak
hükümeti Anayasanın bir ön taslağını hazırlamak için El-Sanhuri‘yi davet etti. AlSanhūrī Ġslam hukuk geleneğini çağdaĢ sivil yasalar içine birleĢtirmekle
uğraĢıyordu. Irak Hukuk Fakültesinden Profesör Münir El-Kadı'nın yardımı ile, ElSanhūrī, Ġslam ve Fransız hukukunun unsurları arasında bütünleĢmiĢ bir denge
muhafaza ederek "her iki hukuk sistemini de iyi koruyan" bir yasa hazırladı. 168
2.1.1 Irak Medeni Hukuku
Yasanın birincil ama özel olmadığı, hukukun kaynağı olan, bir hiyerarĢi
ortaya koymaktadır. Yasa "onun hükümlerinden herhangi birinin harf veya ruhu
içinde gelen hukukun tüm sorularını" yönetir ama Yasa "uygulanabilir bir hüküm
vermezse," mahkeme ilk olarak geleneksel hukuka, ikinci olarak Ģeriata, ve üçüncü
olarak eĢitlik ilkelerine bakması gerekir. 169 Kanunu hazırlayanlar geleneksel ġeriat
hukukunun ve Batı mevzuatı kavramları arasında "kırılmamıĢ bağı" korumak ve
batı ülkeleri ile Irak iliĢkileri sürdürmeye yararlı olacak bir kaynaklar hiyerarĢisi
tasarlamıĢtır. 170 ġeriata baktığımızda, Yasa yargıçların " belli bir hukuk okuluna
danıĢmalarına gerek olmadığını belirtir. Zuhair Jwaideh‘e göre, Mecelle içinde
olduğu gibi Ģeriat kullanım olarak Hanefi Okulu ile sınırlı olması gerekmediğinden,
kanun hazırlayanlar bu hükmü ġii nüfus için bir teminat olarak dahil ettiler. ElSanhuri ve Iraklı yasa hazırlayanlar Yasyı ilan ettikleri zaman, böyle kapsayıcı
167
1949 yılında Mısır Medeni Kanununun yürürlüğünden beri Fransız-Mısır modeli sadece Irak‘ta değil, aynı
zamanda Libya, Katar, Sudan, Somali, Cezayir, Ürdün ve Kuveyt‘te de kabul edildi
168
Dan E. Stigall, Baton Rouge‘dan Bağdat'a gelen: Irak Medeni Kanun, 65 karĢılaĢtırmalı bir bakıĢ LA. L.
REV 131, 132 (2006).
169
Jwaideh, Supra note 3, 181‘de.
170
Id. 179‘da.
79
hükmü yer vermeyen Mısırlı ve Suriyeli medeni kanunlarla kıyaslandığında
yenilikçi idi.
1951 Irak Medeni Kanunu gibi birleĢik Irak Kanunları arkasındaki
nedenlerden biri Irak içindeki çeĢitliliği kabul etmek ve Irak'ın farklı din ve etnik
grupların ulusal birlikteliğini teĢvik etmekti. 171 Bu Ģekilde, Irak'ın azınlıklarını
dikkate alma medeni kanunun yürürlüğe girmesi ve kiĢisel durum yasası dâhil
Irak'ın hukuk sisteminin oluĢumunda önemli bir rol oynadı.
2.1.2. Mevcut Yasal Sistem ve Azınlıklar Üzerindeki Etkisi
Mevcut Irak Yasaları içinde belirlenen kurallar, Baas Rejimi altında Devrim
Komuta Konseyi (RCC) Kararları ve emirleri ile yapılan mevzuata göre, ve Geçici
Koalisyon Otoritesi emirleri ve Irak Konseyi Temsilcileri mevzuatına göre kademeli
olarak değiĢtirilmiĢ ve güçlendirilmiĢtir.
Bu rapordaki hukuki analizin çoğu Iraklı azınlıklar üzerinde olumsuz etkiyle
sonuçlanan kanunlardaki birkaç yasa taslağı üzerinde yoğunlaĢtı. Ayrımcı
Olmayan Kanunlar: Daha önce belirtildiği gibi, yasalarda Irak'ın çeĢitli bileĢenlerini
etkili Ģekilde marjinalize edecek (tecrit edecek) açıkça ayrımcı hükümler yer
almamaktadır. Ancak, birkaç kiĢi ayrımcılığında nötr yasalar, geçmiĢte zulüm ve
ayrımcılıkla karĢı karĢıya kalmıĢ olan toplulukları daha da dıĢlayacak ve
soyutlaĢtırabilecek Ģekilde azınlıklar üzerinde farklı bir etki yaratması da kuvvetle
muhtemeldir.
2.1.3. Kişi Ayrımı
KiĢiler arasında ayrımcılığı düzenleyen yasalar aleni olarak savunmasız
gruplara zulmedecek Ģekilde azınlıkları haksız olarak hedef almaz. Ancak, KiĢisel
Statü Yasası gibi bazı yasalar öncelikle Ġslami ġeriata dayanır ve gayrimüslim
azınlıkları ve diğer grupları göz önüne almaz. Bu yasalar evlilik, miras ve
171
DAN E. STĠGALL, Irak Medeni kanunu: Kanunun kaynakları, özü ve kopma, 16 J. TRANSNAT'L L. &
POL'Y 1, 3 (2006) (belirterek, "ġu andan itibaren modern Irak Osmanlı Ġmparatorluğu'ndan ayrıldı, onun
hikayesi bu farklı gruplar ve Gelenekleri tek bir ulus devlet yapmak için mücadele olmuĢtur. Ard arda gelen
hükümetler ġii, Sünni, Hıristiyan Ortodoks, Arap, Kürt ve diğer grupları bir nebze de olsa ulusal bir yapı
kurmaya çalıĢmıĢlardır.").
80
çocukların velayeti gibi hayatın önemli alanları düzenlediklerinden dolayı, tüm
vatandaĢlar için çare sağlayabilecek yasal bir temel oluĢturmak önemlidir.
Ġncelenen yasaların çoğunluğu, örneğim, bireyin kiĢisel gizliliğini bu tür özel
ihtiyaçların ahlak kavramıyla çeliĢmediği sürece garanti eden Anayasanın 17.
maddesi gibi , "ahlak" a atıfta bulunan birkaç hüküm de içeriyordu. Eğer bir
durumun ahlaksız olduğu tespit edilirse Medeni Kanunun 287. Maddesi
sözleĢmeyi geçersiz kılar. Bu hükümler ve Ģartlar nüfusun belli bir kesimine karĢı
açıkça ayrımcı olmasa da, belirsiz ve tanımlanmamıĢ bIrakılırsa, bu terimler
potansiyel bazı bileĢenlere karĢı ayrımcı olabilir. Örneğin, kolluk personeli veya
yargı mensupları bir "ahlak" ı dini anlamda algılarsa ve yasaklanmıĢ davranıĢların
içine dini ilkeleri ve önyargıları enjekte ederse, bu durum kesinlikle Ġslam hukuku
ile yönetilmeyenlere zarar verebilir. Ahlak kavramları büyük ölçüde dinler
genelinde aynı olsa da, belirli bir dinden ağır Ģekilde etkilenmiĢ yasal bir çerçevede
yasa çekince göstermesi ve ağırlıklı olarak bir dini çağrıĢtıran terimleri
kullanmaktadır.
2.2. Iraktaki Etnik Azınlıklar
2. 2.1. Irak Anayasalarfında Etnik Azınlık Hakların Koruması
Iraktaki Etnik azınlıkları tanımlamak için her Ģeyden önce Irak Anayasasının
Iraktaki çeĢitli milletlerden Anayasa oluĢumunu fikrini ortaya çıkarmıĢtır. Arapça
dilinde Anayasa kelimesi, kanun, kural, ya da bir Ģeyi yapmak için devlete ya da
devletin oluĢumunda en güçlü makamın izin alması gerekir. Güçlü olan devleti
kurur ve kuranlardan da izin alınır farsça da anlama gelir.172
Farsçed; ((dest)) kelimesi el demektir. Dur kelimesi ise bir Ģeyi sahiplenmek
demektir. BaĢka bir anlamda destur, hâkim veya savcı anlamına gelmektedir.
Ayrıca hindistan gibi bir ülkede rahiplerin baĢında gelen kiĢiyi zirdaĢtin da
anlamına gelir. Yukarda zikrettiğimiz gibi hem anayasa hem de tarihi olarak kısa
olsa bileanayasa kelimesini ortaya koymuĢ olduk. Irak anayasalarında merak
edilen belki de uzun zamandır tartıĢılan konuların baĢında olarak azınlıkların
172
Ġbrahim Abdülaziz ġEYHA, Anayasa ve Siyasi Sistemler, Anayasa analizleri,
Ġskanderiye, Mısır, 2000. s.21.
ManĢaat Almaarif,
81
hakları ve bu hakları nasıl korumaktır. Bu konuyu tartıĢmamızda anayasalarımızı
tek tek ele alacağız.173
2.2.1.1. 1925 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması (Constitution
of 1925)
Osmanlı Ġmparatorluğu döneminde Irak Üç vilayetten oluĢmıĢ ve bu
vilayetler Osmanlı devletinin hâkimiyeti altında kalmıĢ ve 1917 yılına kadar
Osmanlı devletinin vilayet teĢkilatı sona ermiĢtir. 1917 sonrası ise Irak hükümetinin
baĢına Ġngilizler tarafından kral faysal getirilmiĢtir. Faysal döneminde 1925
anayasası hazırlanmıĢ böylece 1925 anayasası Irak devletinin ilk anayasası olarak
kabul edilmiĢtir. 1925 Irak anayasasının giriĢ,10 bölüm ve 123 maddeden
oluĢmuĢtur. Ilk dört madde giriĢ olarak ve 121 madde ise on bölüm olarak
ayrılmıĢtır.1925 anayasası tartıĢmalı yönleri bir kısım yazarlar tarafından azınlık ve
vatandaĢlık gibi hakları korumamıĢtır. 174
1925 Irak anayasasının 6.maddesi (Iraklılar arasında millet,din,dil ayrımı
yoktur, herkes kanun önünde eĢittir). 1925 Irak anayasanın 16.maddesi Ģöyle
hükmetmiĢtir(Iraktaki muhtelif milletler için kendi dillerine göre okul açma hakkı
vardır.
Yalnız
devlet
tarafından
seçilen
yöntemlerden
faydalanmalıdırlar.
18.maddemiz ise bütün Iraklılar siyasi,medeni ve genel görevlerini yerine getirme
hakkına sahiptirler. Halk arasında köken, din,dil,inanç ayrımı yoktur.ister sivil ister
asker olsun herkes kanun önünde eĢittir. 175
Son olarak 1925 Irak anayasasının 37.maddesi dinsel azınlıklar giriĢiminde
bulunmuĢtur. (milletvekillerin seçilmesi için özel bir kanun hazırlanacak ve bu
kanunda milletvekillerinin nasıl seçileceği ve nasıl göreve baĢlayacağını belirtir.
Ayrıca oy kullanmak gizlidir ve seçilenler ise Hıristiyan ile Musevileri temsil eder.)
173
Kamil ZUMAYA, Irak azınlıkların koruma, Irak azınlıklar komisyonun çalıĢmaları, makale,s.4
Kamil ZUMAYA, a.g.e, s.4.
175
Ġzzet Said ALSEYYĠD, Dünya geliĢiminde azınlık hakların yeri, uluslararsı dergisi, 2.c, 42 sayısı, 16 Ģari
remsis, alkahira, 1986. s.45.
174
82
2.2.1.2. 74 sayılı 1931 yerel diller yasası
74 sayılı 1931 yasası kral feysal tarafından önerilmiĢ ve parlemento
tarafından kabul edilmiĢtir. Azınlıklar ile ilgili olarak en önemlisi 74 sayılı 1931
yasasının 2.maddesi (Kürtçe dili Musul, erebil, Süleymaniye ve Kerkük Musul
vilayetine tabi olarak arapca dilin yanında ister mahkemelerde isterse okullarda
kullanılması kabul edilmiĢtir.) aynı yasanın 3.maddesi ise musul vilayetine tabi
olan erbil, süleymaniye ve kerkük mahkemelerinde dil seçme hakkı vardır. Örneğin
musul vilayetine tabi olan süleymaniye halkının çoğunluğu kürt olduğu için
mahkemede kürtçe seçme hakkı vardır) özet olarak Irak devleti musul vilayetine
tabi olan ilçelere arapca,kütçe ve Türkmence diller arasında seçme hakkını
vermiĢtir.176
74 sayılı 1931 yerel diller yasasının ikinci düzeltmesinin (dördüncü
maddesinin afıkrasına) baktığımızda (nerede olursa olsun sanığın hüküm nutku
arapça olacaktır. Ister suçlu arap ister kürt ister Türkmen olsun yalnız karar arapça
verildikten sonra sanığın anladığı dil Ģeklinde devlet anladığı dile çevrilmesini
kabul etmiĢtir.) Son olarak 74 sayılı 1931 anayasasını ikinci düzeltmesinin
6.maddesi ise azınlıkların eğitimi ile ilgili tahsis edilmiĢtir. Irak devletinin hangi
Ģehrinde olursa olsun ilkokullarda ev dilini kendi okulunda da öğrenecektir. Özet
olarak çocuğun anladığı dile göre eğitimini görecektir.177
2.2.1.3. 30 Mayıs 1932 duyurusu
30 Mayıs 1932 duyurusu Iraktaki azınlıklar için en önemli belgelerden
biridir. Bu açıklama 30 mayıs 1932 yılında Irak ile Ġngilizler arasında azınlıklar için
yapılan anlaĢma açıklamasıdır. 30 mayıs duyurusu içeriği,Irak hükümetinin
azınlıklara verdiği haklarının teminatı altına almıĢtır. Bu açıklamanın tezahürü ise
Irak hükümetinin 3.10.1932 yılında millerler cemiyetine katılması için millerler
cemiyeti tarafından Irak hükümetine bazı Ģartlar öne sürülmüĢtür. Azınlıklar
hakkının korunması uluslar arası hukukta önemlidir. Oysa Irakda 1925
176
Ġzzet ALSEYYĠD, a,g, s.406.
Abülrazzak Muhammed ASVAD, Irak Anayasaları Üzerinde ÇalıĢmalar, siyasi ve hukuki görüiler,
karĢılaĢtırmalı çalıĢmalar, Ġngilizlerin Irak iĢgali, Büyük Irak Devrimi ve milli devletin kalkınması, 2.c, 1988
s.32
177
83
anayasasının 10 yıllık bir sure geçmesine rağmen azınlıklar haklarının korunması
ihmal edilmiĢtir. 178
30 Mayıs 1932 duyurusunun 1. Maddesine göre: Azınlık hakları ile ilgili
Milletler camiyeti tarafından çıkan karar bu hususta uygulanmaktadır. 179
30 Mayıs 1932 duyurusunun ikinci maddesinin f fıkrası azınlık haklarının
sigortası teminatı altına tamamen alınacaktır. Din, dil, ırk, köken ayrımcılığı
yapılmadan
bütün
vatandaĢlara
tam
hayat
ve
özgürlüğü
sunulacaktır.
2.maddesinin 2.fıkrasına gore (Iraklılar istediği inancı, istediği yerde özgür bir
Ģekilde kullanır. Yalnız bir Ģartla devletin genel kültürüne ve adabına laik bir
Ģekilde olmalıdır.2.maddeye destek olarak 4.maddenin hükmettiği gibi bütün Iraklı
vatandaĢlar kanun önünde eĢittir. Her hangi bir sebepten dolayı vatandaĢlar
arasında hangi dili konuĢursa konuĢsun, hangi mezhebe bağlı olursa olsun ayrım
yapılmaz. 4.maddenin 2. Fıkrası ise Iraktaki azınlıkların seçim sistemini ele
almıĢtır.( bütün azınlıklar eĢittir,seçme ve seçilme hakkına sahiptir) 4.maddenin
4.fıkrası ise vatandaĢ konuĢmak istediği dilde özgürdür. Kendi dilini iĢ hayatında
ve özel hayatında kullanabilir. 4.maddenin 5.fıkrası ise Irakta arapça resmi dil
olarak kullanıldığına rağmen diğer dilleri (Türkmence, Kürtçe vs) kullanabilir. Ġster
yazılı ister sözlü olarak mahkemenin karĢısında temsil eder. 30 Mayıs
duyurusunun 5.maddesine gelirsek azınlıklara baĢka bir boyuttan bakılmaktadır.180
Azınlıklar ister devletin yaptığı sayıya göre kendi ırkında kalsın ister
devletteki çoğunluk sayıya katılsın devlet tarafından hiçbir fark olmadan aynı
hakka sahip olacaktır. Ayrıca vatandaĢlar ne maddi ne de manevi nede geleceğe
dair hiç bir tehdit altına alınamaz.181
Duyurunun 6.maddesi ise Irak devletinin gayri Müslim olan vatandaĢlarının
ailevi,dini ve kültürel geleneklerine dair saygı ve ayrıca Irakta ki yürürlükte olan
ahvali Ģahsiye kanunu gayri Müslimlerle ilgili olan kısmını düzenli bir Ģekilde ayrım
yapmadan uygulanılır. Dinsel azınlıklar bakımından baktığımızda duyurunun
7.maddesinin a fıkrasında (Irak hükümeti dinsel azınlıkların tam haklarını korumak
178
Abdülrazzak Muhammed ASVAD, a.g.e, s.40.
Abdülrahman Süleyman ALZĠBARĠ, Uluslar arası Hukuk içerisinde Irak Kürdistanın Yeri, Tez, Tekrit,
Selahattin Üniversitesi sunulan yüksek lisans tezi, 2000, s.64.
180
Raad ALCADDA, Irak Anayasa Mevzuatı, Beytülhikme Yayınları, Tarih ÇalıĢma Bölümü, Belgesel Seri
no 1.Bağdad, 2008, s.78.
181
Abülrazzak Muhammed ASVAD, a.g.e, s.45.
179
84
için ister kilise ister kinist ve bu iki mezhebi azınlıklara dair mezarlıklarına kadar
korunması için devlet tarafında teminat altına alınmıĢtır.
Aynı kanunun 8.maddesi ise dilsel azınlıkla bir takım haklar vermiĢtir.(8m.1f
ister il ister ilçelerde azınlıkların bulunduğu yerde çocuklar özellikle ilkokulda ana
dilleri ile eğitim görecekler yalnız arapça devletin resmi dili olarak kabul görmeye
devam edecektir.182
9.m,1.fsı ise Irak devletinin genelinde resmi dil Arapçadır. Böylece Arapça
dilinin yanında bazı Ģehirlerde örneğin Musul Ģehrine tabi olarak erebil, Kerkük,
Süleymaniye ilçeleri gibi yerlerde Arapça ile Kürtçe bir arada kullanılabilir. 183
Son olarak 30.Mayıs1932 duyurusunun 10.maddesinde. Milletler cemiyeti
üyeleri tarafından düzenlenmiĢ ve Özet olarak 30 Mayıs 1932 duyurusu Iraktaki
Etnik azınlık haklarıyle beraber teminatı altına almıĢtır. Dinsel azıklıklar, dilsel
azınlıklar ve etnik azınlıklar herkes kendi inancı ile simgesini ve herkes kendi
diliyle eğitimine devam etmiĢtir. 184
2.2.1.4. 1958 Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması
14 Temmuz 1958 yılında Irak silahlı kuvvetler tarafından feodal (kraliyet)
dönemine devrim yapılmıĢ ve Kraliyet döneminde Irak esasi kanununun
(1925)anayasası iptal edilmiĢ ve 27 Temmuz 1958 anayasası silahlı kuvvetler
tarafından Irak hükümetinde yeni bir dönem olarak baĢlatılmıĢtır.185
14 Temmuz 1958 Irak Anayasası geçici bir Anayasa olduğuna rağmen Irak
Anayasa yazarları tarafından düzenli bir Ģekilde ele alınmıĢtır.1958 Anayasası 30
maddeden oluĢmuĢ ve dört bölüme ayrılmıĢtır. Irakta bir çok Anayasacıların sınırlı
imkânlara sahip olmalarına rağmen 1958 Anayasası(yapı ve uslüp bakımından)
hem
maddelerin
bölümlere
ayrılmasında
hemde
anlam
olarak
1925
Anayasasından çok daha kapsamlı ve anlaĢılır bir Anayasadır.
182
Antıvan ALSAN, Irak Anayasalarında Azınlık Hakları, Irak azınlık komisyonuna sunulan tez, Bağdat,
2009, s. 46.
183
Abdülrazzak ALSADĠ, Irak Anayasalarında Azınlık Hakların Koruması, Alhikme Yayınları,
Bağdad,2004, s. 51.
184
Ġzzet Said ALSEYYĠD, a.g.e s.58
185
Raad el cedda, Irak‘ ta anayasaların mevzuatı Beytül hikmet yayın evi tarih bölümü. alıĢmaları belgesel
serisi(1) Bağdat 1982 s. 60.
85
1958 Anayasamız 1925 Irak Esasi Anayasasından Irak Azınlık Hakları
baĢta olmak üzere bazı konularda daha detaylı ve anlaĢılırdır.1958 Anayasasının
3.maddesi
ise(Irakta
devlet
yapısını
birlik
beraberlik
kardeĢlik
oluĢturur)
3.maddenin devamı ise Arapların yanında Kürtler de bu devleti oluĢturur ve
Kürtlerde bütün haklara sahiptir.3.maddenin 1.fıkrası ile 2.fıkrası arasındaki
anlaĢmazsızllık ve haksızlığı ele aldığımızda hem iç kanun hemde uluslararası
kanunlara baktığımızda bir takım sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu sorunların
baĢında 3.maddenin anlattığı birlik ve beraberlik devleti oluĢturuyorsa o devlet
hiçbir ayrım yapmadan azınlıkların sahip olduğu hakları korur.3.maddenin
2.metninde ise Irak oluĢumunu Arapların yanında sadece Kürtler bulunabilir
Ģeklinde belitmiĢtir ve bu diğer azınlıklara haksızlık olarak yansımıĢtır.186
1958 Anayasası siyasi anlamda daha kapsamlı birkaç madde ele aldığı
halde azınlıkların haklarını koruyamıĢtır. Örneğim 3.maddenin azınlıklar için çizdiği
yol kendi görüĢüme göre o tarihlerden bu yana bölücülüğe devam etmektedir ve
bu maddede halkın arasında ayrım yapıldığı görülmektedir. Çünkü diğer azınlıkları
(Türkmenler ve AĢuriler ) de o tarihte Kürtlerden ister Siyasi Hareket olsun isterse
nüfus yapısında daha etkindi.
2.2.1.5. 4 Nisan 1963 Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması
8 ġubat 1963 yılında Baas Partisi askerler yardımı ile 1958 yılında devleti
ele geçirmiĢtir ve 1958 Anayasasını tamamen yürürlükten kaldırmıĢtır.1963
dönemine baktığımızda Baas Partisinin hem siyasi olarak hemde halk arasında
kabulü
bakımından
en
güçlü
olduğu
dönemdir.1963
Anayasası,1958
Anayasasında bulunan siyasi hükümlerin iptalini sağlamıĢtır. 187
1963
Anayasası,1958
Anayasasının
düzenlediği
birçok
kurumu
değiĢtirmiĢtir. Devletin siyasi konusunu ele aldığımızda 8 Ģubat 1963 Anayasası
birçok düzeltmeler yaptığı, ulusal konsey hem yasama yetkisini hem DanıĢtay hem
de bakanlar kurulu yetkilerini kullanabilmektedir.
186
Süheyla Abdülaziz, Irakta Azınlıkların gerçeği, varlığı ve Siyasi Gücleri. Azınlıkar Dergisi, 2921 sayı,
2010, nercis yayınları, s. 45.
187
Ġzzet Said ALSEYYĠD, a.g.e, s. 67.
86
Özet olarak 1963 Anayasası uzun süre yürürlükte kalmama nedenini
araĢtırırsak devlete verdiği siyasi yetkileri ve halkın içyapısını yanlıĢ bir Ģekilde
düzenlemiĢtir. Siyasi açıdan ulusal konseyin hem yasama hem DanıĢtay hemde
bakanlar kurulunun karar verme yetkilerinin tek bir kurumda olması adaletin
yaygınlaĢmasına ve halka zarar vermesine yol açmıĢtır. Halkın içyapısında ise
1925 ve 1958 Anayasaları en azından azınlıklardan bahsetmekteydi. Fakat 1963
Anayasası hiç bahsetmemiĢtir.188
2.2.1.6. 22 Nisan 1964
1963 Irak siyasi sisteminin çöküĢünün yaĢanması(2.Irak Cumhuriyeti)
askeri rejiminin 18 gün sonrasında,18 Aralık 1963 yılında yeni bir siyasi sistemin
gelmesine yol açmıĢtır.22 Nisan 1964 Anayasasının Irakta getirdiği yeni siyasi
sistemi(3.Irak siyasi Cumhuriyeti)nin yeni bir Anayasası ve yeni bir siyasi sistemi
adı altında ulusal konseyinin kanunu yâda rejim liderlerinin ulusal konsey kanunu
Ģeklinde adlandırılmıĢtır.189
1964 Anayasası 1.beyanı televizyonda ilk defa rejimin 1.gününde 18 Aralık
1963 de yayınlanmıĢtır.1964 Anayasasının metinlerini incelersek Anayasamız
birtek devletin siyasi sistemini değil bütün kurumları ele almıĢtır.1964 Anayasası
17 maddeden oluĢmuĢtur ve azınlıklarla ilgili hiçbir maddeye yer verilmemiĢtir.
2.2.1.7. 1964 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması
22 Nisan ile 29 Nisan Irak Anayasaları arasındaki fark 22 Nisan Anayasası
bahsettiği kurumların iĢlevlerini düzenli bir Ģekilde anlatmamıĢtır.22 Nisan 1964
Anayasası bazı kurumların iĢlevini anlatırken diğerlerini ihmal etmiĢ ve güç
kullanmayı kontrolsüz bir Ģekilde Anayasada ele almıĢtır. Oysa devlet ister savaĢ
döneminde isterse olağanüstü durumlarda gücünü kullandığı zaman anayasada
yasal bir belge Ģeklinde düzenlenmesi gerekmektedir. Bu yüzden birkaç yıl sonra
değil kaç dün sonrası 29 Nisan 1964 3.Irak Cumhuriyetini ilga ederek yeni bir
döneme baĢlamıĢtır.190
188
Antıvan ALSAN, a.g.e, s. 54.
Tarık AL HAMMU, Irak Anayasalarında Dini ve Siyasi GörüĢler, Alhikme Yayınevi, Bağdad,2005, s.32
190
Antıvan ALSAN, a.g.e, s.76.
189
87
29 Nisan,22 Nisan Anayasasının düĢtüğü yanlıĢları düzeltmeye çalıĢmıĢ ve
bir takım düzeltmeleri baĢarmıĢtır.22 Nisan bazı kurumları ele alıp diğerlerini ihmal
ederken 29 Nisan bu kurumların tamamını ele almıĢtır. 29 Nisan 1964
Anayasasının 9.maddesi bütün Iraklılar kanun önünde kamu hakları ve
görevlerinde eĢittir. Ayrıca cins, renk, asıl, din, dil ve herhangi bir sebepten dolayı
ayrım yapılmaz. Özet olarak 29 Nisan 1964 Anayasasının 9.maddesinde
azınlıklara belirttiği hakları güzel ve titiz bir Ģekilde olduğuna rağmen yine
Anayasamızın yaptığı yanlıĢ Arapların yanında Kürtleri Irak devletinin tek azınlığı
olarak bahsetmiĢtir. Oysa Anayasamız yine Türkmenler Asurîler ve diğer
azınlıkları adlandırarak haklarını korumamıĢtır.191
2.2.1.8. Eylül 1968 Iarak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması
17
Temmuz
1968
yılında
Irak
Devletinin
3.Siyasi
Cumhuriyeti
düĢmüĢtür.Irak Devleti yeni bir siyasal sisteme baĢlamıĢtır. Yeni siyasal system ile
eski siyasal sistem arasında çok büyük farklar mevcuttur. 29 Nisan 1964
Anayasası iptali ney bir yazı ile 21 Eylül 1968 Anayasasında bildirilmemiĢtir. Yalnız
29 Nisan Anayasasının düzenlenen maddelerinin yerine yeni anayasanın getirdiği
maddeler ile hemen hemen 29 Nisan Anayasası yok olmuĢtur.
21 Eylül 1968 Anayasası GiriĢ bölümü ve 95 maddeyi içermektedir. Bu
Anayasaya baktığımızda diğer Anayasalarda olduğu gibi azınlık hakları ile ilgili
olarak aynı yanlıĢlıklar yapılmıĢtır.192
21 Eylül 1968 Anayasasının 21.maddesi: Irakta azınlıklar kamu hukuku ve
görevlerde eĢittir. Din, dil, ırk, renk, asıl faklılığı olmaksızın Arapların yanında
Kürtlerde Irak devletini oluĢturmaktadır.
2.2.1.9. 16 Temmuz 1970 Irak Anayasasında Azınlık Haklarının Korunması
21 Eylül 1964 Anayasamın bir yıl içerisinde 4 kere düzeltilmiĢtir. Bu
düzeltmeler diğer Anayasalara göre çok daha kısa bir sürede yapılmıĢtır. Bunun
sebebi Irak 21 Eylül Anayasası siyasal ve diğer hakları cahil kalmıĢtır. Oysa
191
Kemal ALSEYYĠD HABĠB, Siyasi ve Ġslami Tecrübelerde Azınlıklar, 1.baskı, Arabiye Baskı ve dağıtım
evi, mısır, 2002, s. 84.
192
Antıvan ALSAN, a.g.e, s. 77.
88
devletin ayağa kalkması için güçlü bir anayasaya sahip olması gerekmektedir. Bu
anayasada hiç bir ayrım yapılmamalı azınlıkların hakları korunma yetkisine sahip
olmalıdır. Bu yüzden 16 Temmuz 1970 yılında Irak en uzun süreli kullanacağı bir
Anayasa hazırlanmıĢtır. Bu Anayasa ilk baĢta 67 madde içermekteydi, düzeltmeler
yapıldıktan sonra son haliyle 70 madde olmuĢtur. Irak Anayasa yazarlarına göre
1970 Anayasası en önemli Anayasalardan biridir. 193 Çünkü diğer Anayasaların
çözemediği konuyu 1970 Anayasası çözmüĢtür. Özellikle milletlerin ve azınlıkların
çoğunluğu meselesi ve haklarını koruma konuları üzerinde durulmuĢtur. 16
Temmuz 1970 Anayasası milletler arasında ayırım yapmadı fakat adlarını
koymakta yanlıĢlık yapmıĢtır. Diğer anayasalarında bu konuda bir farkı olmamıĢtır.
16 Temmuz 1970 Irak Anayasasının 5.maddesinin 13.fıkrasında Irak halkı Arap ve
Kürtlerden oluĢmaktadır. Ġki millet devletin asıl milletidir. 1970 Anayasası Kürtler
bütün haklarını ve özgürlüklerini tanımıĢtır.194
1970 Ananasının 1.konusu Irak halkını Arap ve Kürt sınıflandırılmasında
büyük yanlıĢlık yapmıĢtır. Çünkü Kürtlerden daha eski ve Irak hükümetinin
kurulmasında çaba gösteren Araplarla birlikte birçok millet vardı ve bunlarında
Türkmenler Asurîler Kildanılar baĢta olarak Kürtlerle birlikte Anayasada bildirilmesi
gerekmektedir.1970 Anayasasının 5.maddesi Arap ile Kürtlerin yanında diğer
ırkları zikretmesi gerekmektedir. Çünkü o dönemde Türkmenler Kürtlerden nüfus
olarak daha fazla olduğu bilinmektedir. 1970 Anayasası diğer azınlıkların hakkını
tanımamıĢtır ve bu durum bir süre devam etmiĢtir. Buna ek olarak 1970 Anayasası
azınlıkların haklarını yok saymaya baĢlamıĢtır.
1970 Anayasasının 19.maddesinin A fıkrasında Irak halkı kanun önünde
eĢittir. Cins, dil, din, inanç, sosyal köken ayrımı yapmadan (yalnız 19.kanunumuz
Anayasamızda bir süsleme gibi olarak yazılmıĢtır.) Azınlıklar için o dönem en zor
ve en kötü dönem sayılır. Ayrıca bir tek millet ayrımcılığı değil dinsel ayrımı da
baĢlamıĢtır. Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında sorun bir süre devam etmiĢtir.
Hıristiyanların iddiasına göre Baas Partisinin hiçbir Hıristiyan devlet baĢına getirme
niyeti yoktur. Oysa devlet din açıdan sorun çıkmasın diye (Tarık Aziz Yuhanne)
193
AbuBekir KADĠR, Azınlıklar ve Ġnsan Hakları, Hukuk Dergisi, 7.sene, 3.sayı, Kuveyt Üniversitesi
yayınları, 1983.
194
Fayiz Abdullah ALASSAF, Azınlıklar ve Devletin Ġstikrarına etkisi, yayınlanmıĢ yüksek lisans tezi,
Ortadoğu üniversitesi, uluslar arası iliĢkiler bölümü, Kıbrıs, 2010, s.13.
89
isimli kiĢiyi ismini değiĢtirerek (Tarık Aziz Ġsa ) olarak Hıristiyan devletinin
yönetimine getirilmiĢtir.195
1970 Anayasasının 28.maddesinde eğitimden amaç yeni gelen neslimizi
her türlü ayrımcılık ırkçılıktan uzak tutmaktır. Oysa gelecek nesil Anayasa
metinlerini görünce daha sert tepki vermeye baĢlamıĢtır. 1970 Anayasasının
36.maddesi devlete karĢı olan bütün faaliyetlerden kaynaklanan ayrımcılık, ırkçılık,
mezhepçilik yasaktır.196
2.3. Irakta Azınlıklar ve Hukuki Statüsü
Irak
Azınlık
guruplarının
çoğu
aynı
kaygı
ve
zorlukların
çoğunu
paylaĢmalarına rağmen, Irak‘ın etnik ve dini nüfus yapısı son derece çeĢitli ve
komplekstir. Yaygın halk gruplarının yanı sıra – ġii Araplar, Sünni Araplar, Kürtler
ve Türkmenler – pek çok diğer grupların da bu topraklarda kökleri vardır ve
bölgenin siyasi ve kültürel geliĢimine katkı sağlamıĢlardır. Bu bileĢenlere ilave
olarak, diğer savunmasız gruplar ve topluluklar da Irak‘ın bugünkü durumu
nedeniyle uluslar arası korumaya ihtiyaç duyabilirler.
Özellikle, azınlık toplumlarının bazı üyeleri Irak bileĢeni olarak hak ve
özgürlüklere ulaĢmanın bir adımı olan ―resmi tanınma‖ için mücadele etmekteler.
Ancak Irak‘ın Ģu an için hiçbir etnik ya da dini bileĢeni için ―resmi‖ tanıma tasarısı
bulunmamaktadır, ne de uluslar arası tecrübe böyle bir mekanizmanın arzulanır
olduğunu önermektedir. Tam tersine, böyle bir uygulama azınlık bileĢenlerin
görüntüsüne yönelik çatıĢma ve zorlukları artırması muhtemeldir. Buna rağmen,
bazı azınlık toplum liderleri seçimsel koltuk kotalarına ulaĢmanın bir aracı olarak,
kültür ve dil merkezleri kuruluĢlarını finanse etme ve diğer hak ve korunmalar için
artan bir Ģekilde ―resmi tanınma‖ istemekteler. Anayasa Irak azınlık bileĢenlerinin
tarihsel önemini ―spektrum karĢısı‖ 197 olarak tanımakta fakat bazı grupları isim
olarak belirtmektedir. 198 Anayasada sözü edilmeyen bileĢenler arasında (siyahi
Iraklılar ve Çerkezler gibi), bazı kiĢiler ―resmi‖ tanınma isteğini dile getirmekteler.
195
Antıvan ALSAN, a.g.e, s.81.
Ani ġABRĠ ve Lulrant ġABRĠ, Siyaset ve Azınlık, patlamaya gönderen sebepler, tercüme: dukan karkut,
Alarabiye yayınları, Mısır, 1991, s.64_65.
197
Irak Anayasası (2005) GiriĢ
198
Bakınız Irak Anayasası (2005) GiriĢ. Sünni ve ġiiler, Araplar ve Kürtler, Türkmenler ve Faili Kürtleri
tanımlayan; madde 2 Hıristiyan, Yezidi ve Mandean Sabeanları tanımlayan.
196
90
Bu algılama muhtemelen, Irak bileĢenlerini Ba‘ath dönemi hiyerarĢik düzende
sınıflandırması ve ―Ġsrail Toplulumunu‖ Arap, Kürt, Türkmen, Müslüman, Hıristiyan,
Baha‘i, Yezidi, Mandean Sabeanları bileĢen olarak tanımlayan 1936 Irak Rehberi
kayıtlarını da içeren Irak‘taki tarihi uygulamayla ilgili. 199
2.3.1. Bahai’ler
2.3.1.1. Nüfus ve Tarihsel
Bugün, Irak‘ta 1000 – 2000 arası Bahaî vardır. Bahaî‘ler Irak Devletinin
önemli ölçüde tarihsel zulmüne maruz kalmıĢlardır. Hükümet 1970‘de Bahaî
inancını kanun dıĢı olarak tanımlamıĢtır. 1975‘te Irak hükümeti Bahaîlerin medeni
hallerinin kaydına iliĢkin, doğum ve evlenme belgeleri, kimlik kartları ve diğer
evraklar için izin vermemiĢtir. Pek çoğu evlenme, iĢ, eğitim, yiyecek karnesi ve
seyahat
belgesi
alabilmek
için
dinlerini
değiĢtirip
Müslüman
olmaya
zorlanmıĢlardır.
2.3.1.2. Bahaîlerin Kimlik Sorunu
Nisan 2007‘de, Irak ĠçiĢleri Bakanlığı Bahaîlere kimlik belgesi vermeyi
yasaklayan düzenlemeyi kaldırdı ve ‗Bahaî din olarak listeleyen az sayıda medeni
durum kayıtlarını yayımladı.
200
Ancak, hükümet o tarihten sonra belgeleri
yayınlamayı, Bahaîlerin 1970‘den beri Müslüman olarak kayıtlarının yapıldığını ileri
sürerek durdurdu. Ġnancı yasaklayan 1970 kanunu geçerliliğini koruyor.201
199
Irak Ġç ĠĢleri Bakanı, Irak Rehberi, Dangoor‘s Basın Yayın Evi (Bağdat 1936)
ABD Elçiliği Bağdat, 24 Eylül 2009, Referans ID 09BAGHDAD2567, site adı:
http://www.cablegatesearch. net/cable.php?id=09BAGHDAD2567 . EriĢim Tarihi:13.10.2014.
201
1970 kanununda açıkça görüldüğü gibi, kanunların Anayasayla çeliĢtiği konusunda Iraklı hukukçular
arasında tartıĢmalar vardır. 2. Maddeye göre bazıları Anayasa ile çeliĢen kanunların otomatik olarak geçersiz
olduğunu iddia etmektedir. Ancak, bu kuralın sürekli olarak uygulandığına dair çok az delil var ve belli
kanunların da Ģu an geçersiz olabileceği ile de çok az görüĢ birlikteliği var. Böyle çeliĢkili kanunlar
tutuklanmaların, soruĢturmaların ve mahkûmiyetlerin devam etmesini sağlamakta. Böylece 2003‘ten beri
1970 kanunu Bahaîlere zulmetmede kullanılmasa da toplum üyeleri hoĢgörü ikliminin bu kanun teknik olarak
geçerli olması nedeniyle her an değiĢebileceğini söylemekteler.
200
91
2.3.1.3. Bahailer ve Irak Yasaları
1863‘te Bağdat‘ta kurulan Bahaî inancı dünya dinlerinin en yeni olanları
arasında yer alır. Dinin kurucusu Baha‘u‘llah (1817-92) Muhammed‘in son
peygamber olduğunu inkar etti ve kendisi Bahailer tarafından Allah‘ın en son elçisi
olarak görülmektedir. Bunun sonucunda, Müslümanların çoğu Bahaîleri kâfir ve din
değiĢtiren dönek olarak düĢünmekteler çünkü onlar Ġslam sonrası bir dine
inanıyorlar.
DeğiĢik etnik gruplarda kökeni olan Irak Bahaîleri, 1963 Ba‘athist Darbesi
öncesi 30 yıldan fazla Irak toplumunun ―resmi‖ bir bileĢeni olmasına rağmen
onlarca yıl devletin ve diğer aktörlerin elinde zulme uğramıĢlardır. 1936‘da, Ġç ĠĢleri
Bakanlığı tarafından bir Irak bileĢeni olarak resmi olarak tanınmıĢlardır.
202
Ancak
Ba‘ath rejimi altında Bahaîlere zulüm ve dini özgürlüklerine sınırlamalar
yoğunlaĢmıĢtır. 1970‘de, Ceza Kanunları Bahaî dinini ve aktivitelerini yasakladı.
203
Bu kanun henüz yürürlükten kaldırılmadı. 1975 yılında Medeni Durum
Müdürlüğü Bahaî inancına ait üyelerin medeni durum kayıtlarının, doğum ve
evlenme belgeleri, kimlik kartları ve diğer belgeler dâhil, verilmesini yasakladı.
Bunun sonucunda Bahaîler çocuklarını okula kaydettiremedi, evliliklerini resmi
kayıt altına alamadı ve yeterli iĢ arayamadı. Kanun Bahaileri milliyetsizleĢtirmese
de medeni durum kimlik belgelerindeki bu yasak, pasaport ve kimlik kartları gibi
diğer belgeleri edinmeyi zorlaĢtırdı yada imkansız hale getirdi. Bahaîlerin pek çoğu
iĢ, eğitim, yiyecek karnesi ve seyahat için belgeler alabilmek için dinlerini
Müslüman olarak değiĢtirmeye zorlandılar. Bugün Irak‘ta 1000 – 2000 Bahaî
var.204
Nisan 2007‘de, Sivil ĠĢler Müdürlüğü Bahai inancına sahip olanlara ulusal
kimlik belgesi vermeyi yasaklayan düzenlemeyi kaldırdı. 205
Mayıs 2007‘de,
Bakanlık Bahailere din olarak ―Baha‘i‖ listeleyerek az sayıda kimlik belgesi
202
Irak ĠçiĢleri Bakanlığı, The Iraq Directory, Dangoor‘s Basım Yayın Evi, (Bağdat, 1936)
Irak Kanunu No. 105 (1970).
204
Bakınız Preti Taneji, Irak Azınlıkları: Toplum YaĢamına Katılma, Uluslararası Azınlık hakları Grubu, 8,
Kasım 2011; Yine bakınız, ABD Elçiliği Bağdat, Eylül 24, 2009, Referans ID 09BAGHDAD2567, site adı:
http://www. cablegatesearch.net/cable.php?id=09BAGHDAD2567. EriĢim Tarihi:13.10.2014
205
Düzenleme 1975‘e 358.
203
92
verdi.206Ancak, hükümet Bahailerin 1970‘lerden beri Müslüman olarak kayıtlarının
yapıldığını ileri sürerek ve Müslümanların din değiĢtirmesini engelleyen hükümet
düzenlemelerini öne sürerek bu tür belgelerin verilmesini durdurdu. 207 Bu resmi
kimlik belgesi olmadan, Müslüman olarak kimlik kartı olmayan Bahaîler evliliklerini
kayıt altına alamıyor, pasaport edinemiyor, ya da bir iĢe giremiyor. Müslüman
kimlik kartını tercih eden Müslümanlar için, durumlarını değiĢtirmek mümkün
olmamaktadır. Bahaîlerin Müslüman olarak kaydı yapılmıĢ çocukları için de, 1972
Sivil Durum Kanunu aynı Ģekilde Müslüman olarak kayıtları yapıldığından
Bahaîlerin
nesiller
boyu
süren
dinlerinin
resmi
kaydını
yaptırmalarının
imkânsızlığına neden olmaktadır.208
2.3.1.4. Yaklaşık Toplumsal İstatistikler ve Bölgeler
Irak Bahaîlerinin kökeni Arap, Kürt ve bölgedeki diğer etnik gruplara
dayandığından, diğer yerlerin yanında Bağdat, Diyala, Basra, Kerkük, Musul ve
Süleymaniye dâhil bütün Irak‘ta tarih boyunca yaĢadılar. 1950‘lerin ikinci yarısında
Süleymaniye Bölgesinde yaĢayan Bahaîlerin çoğu Arap ve Kürtler arasındaki
çatıĢmalardan dolayı ayrılmıĢlardır. 1970‘lerde Bahai dinini yasaklayan yeni kanun
nedeniyle olan bir takım tutuklamalar büyük bir kesimimin Irak‘tan ayrılmasına yol
açtı. 2003‘ten beri, pek çok Bahai Süleymaniye ve Erbil‘e geri döndü, fakat
toplumun üyeleri geri dönen aileler olarak değil yabancı olarak görüldüklerini ifade
etmekteler.209
206
ABD Bağdat Elçiliği, 24 Eylül 2009, Referans ID 09BAGHDAD2567, site adı:
http://www.cablegatesearch. net/cable.php?id=09BAGHDAD2567. EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
207
Id. Aynı zamanda bakınız; ABD Devlet Departmanı, 2011 Uluslar arası Dini Özgürlük Raporu, Temmuz
30 2012, site adı: http://www.state.gov/j/drl/rls/irf/2011/nea/192885.htm. EriĢim Tarihi:13.10.2014
208
IILHR röportajlar, 2012 ve 2013; Bakınız yine ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan
hakları, ve ÇalıĢma, 2011Uluslar arası Din Özgürlüğü Raporu, 2011, site adı: http://www.state.gov/j
/drl/rls/irf/religious freedom/index.htm#wrapper. EriĢim Tarihi:13.10.2014.
209
IILHR Bahaî toplum üyeleri ile röportajlar, 2013. Kanun No. 105 altında bir grup Bahaî erkek ve kadının
1975‘te tutuklanmasıyla - pek çoğu 10 yıldan fazla hapse atıldı; bazıları hayat boyu mahkûmiyet aldı- ilgili
Baha‘i toplum üyeleri raporu.
93
2.3.1.5. Güvenlik
Bahaî toplum üyeleri ölüm tehditleri ve adam kaçırmaların nadir olduğunu,
özellikle sabit olmayan bölgelerde ve çatıĢmanın olduğu topraklarda birkaç ailenin
Ģiddet yâda tehdide maruz kaldığını bildirdiler.210
2.3.1.6. İnsan Hakları Sıkıntıları
Bugün Irak‘taki Bahaî toplumuna yönelik anahtar zorluk dini özgürlükler
üzerindeki kanun engeli ve 1975 kanununun feshine rağmen hükümet yetkililerinin
Bahaî kimliğini tanımayı reddetmeleridir. Toplum üyeleri ―iyi kalpli ve onurlu
vicdana sahip‖ görevlilerin geçmiĢte kanundaki yasaklamalara rağmen evlilik ve
doğumları kayıt altına alarak, çocukları okula kaydederek, ve diğer yaĢamsal
olaylarda yardımcı olarak Bahailere yardım ettiğini fakat bu yaygın bir
uygulamadan çok bireysel hakim ve yetkililerin iyliği ile sınırlı kaldı. 211Yüzlerce aile
uygun belge eksikliği nedeniyle temel hizmetlere ulaĢamadı hakları olanı alamadı.
2.3.1.7. Dini Özgürlük
Kanun No. 105 /1970 Bahaî inancının uygulamasını yasakladı. Bu
yasaklama hala geçerli kanun. 1975 Bahaîlere kimlik belgesi verilmesi hakkında
kanun yürürlükten kaldırıldı fakat toplum hayatından yararlanmak için kendilerini
Müslüman olarak tanıtmaya zorlanan hiçbir Bahaî (veya çocukları) kendi Bahaî
inançlarını açığa vuramadılar. Hükümet bir Müslümanın, Ġslamdan baĢka bir dine
geçiĢini yasaklayan ġeriat kanunu altında kurallar koymakta. Bu güne kadar
sadece bir avuç Bahaî kimliğini düzelttirmeyi baĢarabildi. 212
1970 kanunu öncesi ve uygulama sonrası Irak hükümeti Bahaî ailelere ve
Bahaî dini resmi temsilcilerine aittüm ait mülke el koydu. Iraklı yetkililer dinin yasak
olması nedeniyle mülke sahip olacak ve tapu iĢlerini yürütecek legal Baha inancı
temsilcisi olamayacağını bildirmekteler. Hükümetin gelecekte de mülkün iadesi
210
IILHR röportajlar, 2012.
IILHR röportajlar, 2012.
212
105 sayıl, 1970 yılında Irak devleti tarafından çıkartılan yasanın özeti: Irak devleti içinde hiçbir vatandaĢ
Bahai ismi altında hiçbir etkinliğe karıĢamaz, dernek kuramaz, devletten izinsiz herhangı bir eylem yaptığı
zaman ağır suçla karĢılanır.
211
94
hususunda hiçbir planı bulunmamaktadır. Baha‘i ailelerinden el konulan mülkün
yaklaĢık yüzde 50‘sinin geri döndüğü bildirilmektedir. Diğer mülkler Mülkiyet
AnlaĢmazlıklarını Çözme Komisyonunun kararını beklemektedir.
2.3.1.8. Politik Haklar
Bahaîler kendi bölgesel ve dini topluluklarında son derece aktif üyelerdir ve
hükümet yetkilileri ile birlikte toplum ve inanç yararına toplumsal iĢ ve aktivitelerde
görev almaktalar. Ancak, Bahaî inancına yönelik partizan politik aktiviteler yasaktır.
2.3.1.9. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Hakları
Bahaî dini üzerinde 1970 yasağı ve Bahaî kimlik belgelerinde olan 1975
yasağından kaynaklanan Ġslama dönüĢtürme Bahaîlerin toplumsal hayata
katılımında pek çok sonuçlar doğurmuĢtur. Müslüman olarak kayıt yaptırmayan
aileler resmi olarak çocuklarının okullara kaydını yaptıramadılar, evliliklerini kayıt
altına alamadılar, pasaport alamadılar ve diğer belgeleri de alamadılar. 213
Irak kanunu altında evlilikler kayıt altına alınmayınca bu evliliklerden doğan
çocuklar da gayri meĢru durumuna düĢmekte. Bir ebeveynin ölümü üzerine, bu
çocuklar miras konusunda hiçbirĢey yapamıyor ve okula kayıtta ve diğer
hizmetlere ulaĢmada çok büyük zorluklar yaĢamaktalar.
2.3.1.10. Ülke içi Mülteci
Bahaî toplumunun son otuz yılda yaĢadığı sır, toplum üyeleri ve uluslar
arası gözlemcilerin Bahaî ailelerinin ülke içi göçlerinin izini sürmeyi çok
zorlaĢtırmaktadır. Çok az Bahaî aile uluslar arası ajanslar tarafından ülke içi
mülteci olarak kayıt altına alınmıĢtır.
213
Ahmet HaĢim ALATTAR, Irak Devletinin Tarihinde Azınlıklar, Darül ġuun AL sakafiyye Yayınları,
Bağdad,2004, s.20_24.
95
2.3.1.11. Göç ve Sığınmayla ilgili Konular
Bahaî dinine güvenerek sığınma aramak din altında yasak olduğu
söyleniyor. Bahailer Ģiddete maruz kalsa da, hayatına kast edilse de, ve dinle ilgili
düĢüncelerine tehdit olsa pek azı bunun ayıp olduğu düĢüncesi ile bunu zulüm için
bir neden olarak kendi inançlarını açığa vururlar. Bahai kimliği belgeleme
konusunda resmi sınırlamalar muhtemelen bu insanların belge yoluyla kimliklerini
yâda inançlarını açığa vurarak sığınma aramalarını önlemektedir.214
2.3.1.12. Irak Anayasasında Bahaîlerin yeri
Ġslam dini dıĢındaki Irakta devletine baktığımızda bir sürü inançlar var bu
inançlar da 1917 yılında yeni bir yasayla dini azınlıklar olarak ele alınmıĢtır. 1917,
yasa No:6, 13,16,17, kanunların Dini Azınlıkların ele almıĢ ve aile hukuku olarak
baĢta çözmesine yol açmıĢ(Irak Devletinde bulunan Dini Azınlıklar.Bahailer,
Hıristiyanlar…vs, kendi aralarından seçerek kendi dini iĢlerini inançların uygun bir
Ģekilde ve devletin hukuki çerçevesi dıĢından çıkmama Ģartıyla yapmaları
münasiptir.)215
1917 yasası Bahaîler için ilk yasa olarak açık ve özgür bir Ģekilde bütün dini
haklarını korumuĢtur. BaĢka bir minvalden baktığımızda Bahaîlerin aile hukukuna
kadar kendi Bahai dinine göre evlenme, boĢanma, miras, vs, dini meselelerini
Bahai din adamı tarafından fetvasını alacaklar. Bahaîler kendilerine ait ibadet
hanelerini kurup (mahfel ruhani) içinde bütün simgelerini yürütebilmekteler.
1917 yasası Bahaîler için bir baĢlangıç olursa bile 1936 yasası Bahaîlerin
haklarını tamamlamıĢtı. Ġbadet haneleri, eski yasaya göre köy ve ilçelerde
bulunduğu takdirde 1936 yasası Bahaîlere Ģehirlerde ve baĢkentte (mahfel
ruhanilerini) ibadet hanelerini açabilirler.
BaĢka bir bakıĢtan 1936 yasası Bahaîlere altından bir hediye sunmuĢtur.
Arap, kürt, Müslüman, Hıristiyan, Bahaî, Bedevi ayrımı yapmadan herkes bu
devlette eĢittir. Ġlk defa Bahaile azınlık olarak ismi anayasada geçmiĢtir. Böylece
214
215
Ahmet HaĢim ALATTAR, a.g.e, s. 23.
Tarık AL HAMMU, Irakta Dini Azınlıklar, Azınlık meselesi Dergisi, 1871 sayı, Bağdad, 2006, s. 89.
96
Bahaîler haklarını devlete bildirerek ve bu devletin bir barçası olarak haklarını
korumuĢlardır.
Bahaîlerin Hak ve özgürlükleri tam kazanırken 1963 faĢist darbesi sonrası
Bahailer için bütün yolları kapanmıĢ ve gittikçe haklarını Irak topraklarında kayib
etmiĢlerdir. 1967 yılında ise Adalet Bakanı ReĢit Salih Tarafından ne kadar çabalar
baĢlatılırsa bile haklar kazanılmamıĢtır. Böylece Bahaîler Irak Anayasasında bir
Dini Azınlık olarak tanımlanmamıĢtır.216
24.07.1975 Baas Partisi döneminde ise Bahaîler yeni bir yasayla
karĢılaĢmaktaydı yeni Irak yasası ise Bahaîleri Irak nüfusundan tamamen silmiĢ
ayrıca kökünden kaldırılmıĢtır. 1975 yılında 358 nolu azınlık yasası ile iliĢkin devlet
tarafından Bahaîlere karĢı sert bir çıkıĢta bulunmuĢtur. 358 nolu yasa (hiçbir
Bahaîliye Irak nüfus cüzdanı vermemiĢ) tapu kendi üstüne alamaz, evlenirse Irak
aile hukukuna göre evlenir ve pasaport bile çıkartamaz.217
2003 geçici Irak Anayasası ise Azınlıklara bam baĢka Haklar tanımlamıĢ ve
bu hakları korumak için Anayasa teminatı altına alınmıĢtır. 2003 Irak Anayasasının
40.cı maddesine baktığımızda Ģöyle bir ifade ile azınlık haklarını özetlemiĢ (bütün
Iraklılar eĢit ve özgürdür, ister kiĢi haklar isterse dini ve siyasi haklara sahiptir.) bu
haklardan azınlıklar mahrum kalmamıĢtır.
2005 Irak Anayasası ise geçici 2003 Anayasasını tamamlayarak Azınlıkları
daha detaylı bir Ģekilde ele almıĢtır.
Böyle 2005 Irak Anayasası 125.cı
Maddesinde (bütün Iraklılar herhangi bir dine ya da ırka mensup olsun hiçbir ayrım
yapmadan herkes kanun önünde ve bütün haklara eĢittir.) böylece 125 maddemiz
ister Arap, Kürt, Türkmen, isterse Müslüman, Hıristiyan, …vs herkes aynı haklara
sahiptir. Ayrıca bu hakları kullanırken herkes kanun önünde eĢittir.
BaĢka bir yönden 2005 Irak Anayasasının 43.cü maddesinin, 1.fıkrasında:
herkes kendi inancını istediği Ģekilde kullanır yalnız kanuna aykırı bir Ģekilde
olmaz. 2.fıkrasında da bütün azınlıklara mensup olan ibadethaneler dokunulmaz.
216
Tarık AL HAMMU, a.g.e, s. 90.
Züheyir KAZIM, Azınlıkların Irak Anayasalarında tanımlanmıĢ Hakları,Eyin Kawa Yayıncılık, Erbil,
Irak, 2008, s. 46.
217
97
2005 Irak Anayasasının 20 m, Bütün Iraklılar eĢittir, bununla beraber Azınlıklar
ister bay ister bayan olsun seçme ve seçilme hakkına sahip. Böylece Bahaîler
bugün Irakta mecliste ve Irak oluĢumu hakkına sahiplerdir.218
2.4. Bedeviler
Bedevilerin vatandaĢlık ve kimlik belgesi almayla ilgili az yasal engelle
karĢılaĢmalarına rağmen, uygulama ve kültürel engellerin yanı sıra, valilikler arası
resmi uygulamalardaki değiĢiklikler toplum içinde belgeleme oranlarını etkiliyor. 219
UNHCR (Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği) vatandaĢlık ve
belgeye ulaĢmayla ilgili durum kıyaslandığında, Bedeviler arasında devletsizlik
oranları hakkında daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulduğunu belirtmektedir.
Bugüne kadar, Irak Hükümeti daha çok çadırlarda yaĢayan ya da suyu,
elektriği, sağlık bakımı olmayan, yeterli barınma sağlamayan geçici yapılarda
yaĢayan Bedevi halkına verdiği hizmetlerin kalitesinde ya da bu hizmetlere
ulaĢmada iyileĢtirme konusunda çok az Ģey yapmıĢtır. 1997 son Irak nüfus
sayımında, Bedevilerin nüfusunun 100,000 olduğu tahmin ediliyordu ki bu sayı
onlarca yıl hükümetin ihmali nedeniyle muhtemelen büyük ölçüde hatalıdır.
220
2.4.1. Geçmiş
Irak Bedevileri hakkında çok az Ģey biliniyor. Geleneksel göçebe hayatı
yaĢayan sayısız büyük ve küçük kabileler olduğu kadar, geliĢmiĢ hayat standardı
arayan, daha iyi sağlık hizmeti almayı ve toplum hayatına daha çok entegre olmayı
isteyen pek çok Bedevinin yerleĢik bir hayata geçtiği de bilinmektedir. Irak
Bedevilerinin çoğunun ülkenin batı ve güney bölgelerinde yaĢadığı belirtilmektedir.
Bedeviler oransız olarak Irakın batı ve güney bölgelerinde birçok bedevilerin
cahillik, yoksulluk ve iĢsizlikten çekmekteler. Irak Hükümeti, vatandaĢlık belgesi
218
Züheyir KAZIM, s.48.
Irak UNHCR tarafından paylaĢılan belge. Bedeviler vatandaĢlık konusunda çok az resmi ve legal engelle
karĢılaĢırken, kanun ve iĢlemlerin valiliklerde uygulaması tutarsızlık göstermektedir. Söylendiğine göre, bu
tutarsızlık, dıĢlanma, ırk ayrımı ve uzaklık, finansal durum, ve bazı durumlarda kayıt olmaya isteksizlik gibi
bazı pratik engeller yüzünden bazı Bedevi ailelerin kimlik, ulus, doğum,evlilik delili olan belgeleri elde
etmeyi imkansız kıldı.
220
Özgür Avrupa radyosu, ―Irak Sayım Memurları Bedevilere Odaklandı,‖ 14 Aralık 2013 site adı:
http://www.rferl.org/content/IraqiCensusTakersToFocusOnBedouin/2041952.html.EriĢimTarihi: 13 .10.2014
219
98
dahil her türlü belgeye ulaĢmada zorluk çeken Bedevilerin insan hakları
konusunda ve insani ihtiyaçlarına yönelik önemsiz derece geliĢme sağladı. 221 Son
yıllarda hükümetin devletsizlikle ilgili geliĢmeler gösteren çalıĢmalar yapsa da,
devletsizlik il ilgili güvenilir haritalar, belgelere ulaĢım ve sorunları çözmek için
yoğun bir strateji henüz geliĢme sürecindedir.222
Irak Ġstatistik Merkez Bürosu Bedevileri sürekli yerleĢim yerleri olmayan,
genellikle çadırlarda yaĢayan ve hayvanlarını otlatmak için çayır ve su arayarak
çölde sürekli dolaĢan insanlar olarak tanımlıyor.
223
Benzer Ģekilde, diğer
mezheplerden pek çok Iraklı, Bedevileri yurttaĢlık belgelerine ihtiyacı olmayan, ya
da eğitim hakkı gibi haklarının korunmasına gerek olmayan gezginler olarak
görmekteler.224
2.4.2. Yaklaşık Nüfus İstatistikleri ve Yerleşim
Son Irak nüfus sayımında, Hükümet Bedevilerin sayısını 100,000 olarak
tahmin etti ancak gözlemciler bunun düĢük bir tahmin olduğunu düĢünüyor.
Söylenenlere göre, Bedeviler bütün Irak‘ta fakat daha çok ülkenin batı ve
güneyinde yaĢamaktalar. Irak‘ın baĢka yerlerindeki toplum üyeleri uluslar arası
gözlemcilerle çok az iletiĢimde bulunmasına rağmen, çok sayıda Bedevinin
Nassiriyah kırsalındaki Dikarda yaĢadığı belirtilmektedir.225
2.4.3. İnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar
Irak‘taki Bedeviler temiz su, elektrik ve yeterli barınma gibi hizmetlere
ulaĢmada zorluklar ve aĢırı yoksulluk içinde olduklarını bildirmekteler. Aileler daha
çok izinsiz topraklarda yaĢadıklarından tahliye tehdidi de çok yaygın. Dikar
221
Devletsizlik konusunda UNHCR Irak uzmanları ile IILHR tartıĢmaları Bedevilerin kimlik kartı dahil
belgelere ulaĢmada tutarsızlık belirtmelerine rağmen, en azından Dikar‘da çok sayıda Bedevinin kimlik ve
Ulasal belgelere sahip olduğunu bildiriyor. VatandaĢlık ya da diğer belgeleri edinmede birkaç kanuni engel
var fakat değiĢik valiliklerdeki genel müdürler belli aileler için vatandaĢlık dahil bu belgelere ulaĢmayı
kolaylaĢtırdığı ya da engelledikleri de belirtilmektedir. UNHCR (BirleĢmiĢ Milletler Mülteciler Yüksek
Komiserliği) Dikar dıĢında Bedeviler arasında belgeye ulaĢma ve devletsizlik oranları konusunda daha fazla
bilgiye ihtiyaç duyulduğunu bildirmektedir.
222
Züheyir KAZIM,a.g.e. s. 52.
223
Özgür Avrupa radyosu, ―Irak Sayım Memurları Bedevilere Odaklandı,‖ 14 Aralık 2013, site adı: http:/
/www.rferl.org/content/Iraqi_Census_Takers_To_Focus_On_Bedouin/2041952.html. 12.06.2015
224
Ġmat RUSUN, Irak Azınlıkları ve Çöllere göç edilmeleri. ġebeket Al Ġlam Al Ġrakiyya, Haberler merkezi,
23 Temmuz 2014, Makale, http://www.kitabat.com. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
225
Zuhair KAZIM, a.g.e, s.56.
99
Valiliğinde toplum üyel eri ile yapılan son UNHCR (Birleşmiş Milletler Mülteciler
Yüksek Komiserliği) Irak ziyareti röportaj yapılan tüm ailelerin vatandaĢlık ve
kimlik belgelerine sahip olduklarını ortaya çıkardı ve kayıt iĢlemlerinde yasal engel
olmadığı bildirildi. Aileler aĢırı yoksulluk oranı nedeniyle Bedevi çocuklarının
eğitime ulaĢmalarının sınırlı kaldığını söylediler.226 Irak‘ın baĢka yerlerinde Bedevi
toplumunun durumu hakkında çok az Ģey biliniyor. 227
2.4.4. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel haklar
Bedevi toplumu yüksek yoksulluk oranı ve tehlikeli yaĢam koĢullarıyla yüz
yüze bulunuyor. Pek çok aile izinsiz topraklarda yaĢamakta ve tahliye tehdidi
altındadır. Diğer Irak bileĢenleri ile kıyaslandığında Bedevi toplumundaki iĢsizlik
yüksektir. Söylenenlere göre, toplum üyeleri daha çok çöp satarak ve diğer
insanların hayvanlarına bakarak para kazanıyor. Pek çok ailenin yeterli yiyeceği
elde edebildiği gözükmüyor. Bazı Bedevi ailelerin çocukları okula gitmesine
rağmen, yoksulluk nedeniyle düĢük kayıt oranının olduğu bildiriliyor. Bedevilerin
Irak sağlık sisteminden yararlandıkları ve dıĢlanma ya da ayrımcılık görmedikleri
bildirilmektedir.228
2.4.5. İnsancıl Durum
Bazı bedeviler göçebe bir hayat tarzı yaĢamayı sürdürüyorlar, fakat pek
çoğu daha iyi ekonomik fırsatlar ve geliĢmiĢ hizmetlere ulaĢmak için daha çok
Ģehirlere yerleĢmiĢtir. Bedevilerin yerleĢmeye teĢebbüs ettikleri yerlerde bile,
yaĢadıkları yerlere sahip değiller ki bu da sürekli yerleĢimin geliĢmesi ve sağlığa
uygunluk (sağlığa uygunluk) için altyapı ve diğer hizmetleri engelliyor. Bedevilerin
çoğunluğunun yaĢadığı toprakların sahibi genelde hükümet ki bu da izinsiz
yerleĢen Bedevilerin her an kovulması demektir. Pek çok aile sürekli boĢaltma
tehdidi altında yaĢıyor. UNHCR (Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek
Komiserliği) tarafından Bedevi karargâh gözlemleri, pek çok toplum üyelerinin
çadırlarda ya da yol kenarlarında geçici yapılarda ya da gecekondu bölgelerinde
226
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi.
Ġmat RUSUN, a.g.e, s. 2.
228
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan Dikar (Nassiriyah) daki Bedevilerin durumları hakkında bilgi.
227
100
yaĢadığını ortaya çıkardı.229 Pek çok ailenin temiz su, elektrik ve diğer altyapıya
ulaĢma eksikliği vardır.
2.4.6. Göç ve Sığınma ile ilgili meseleler
Bedeviler uzun zamandan beri devletsiz (yurtsuz) olarak düĢünülür. Ancak,
toplumun vatandaĢlık, kimlik ya da diğer belgelere ulaĢmada yasal engellerle karĢı
karĢıya kalmadığı gözüküyor. Dikar‘da Bedevi toplumu üyeleri arasında Irak
UNHCR (BirleĢmiĢ Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği) tarafından yapılan
gözlemler, görüĢme yapılan ailelerin milliyet ve kimlik belgelerine sahip olduklarını
ortaya çıkardı. Uzaklık, fiyat, ve valiliklerde kanun ve iĢlemlerin tutarsız
uygulanması gibi pratikte olan engeller diğer bölgelerde belgeye ulaĢmayı
etkileyebilmekte; diğer azınlık toplumu üyelerinin, Roma gibi, belgelere ulaĢması
Dikar‘da diğer valiliklere göre daha kolay olduğu bildiriliyor. Irak‘ın baĢka
bölgelerinde belgeleme durumu hakkında çok az Ģey biliniyor.230
2.4.7. Irak Anayasası ve Bedeviler.
1925 Irak Anayasasından, 2005 Irak Anayasasına kadar Bedeviler
hakkında Azınlık olarak hiç bir hak tanımlanmamıĢ. Yasa kurucularımız, bedeviler
hakkında özetçe Ģu ifadeyi etmiĢ: gayri meĢru devlet sınırı ötesine girip nikahsiz
evlenme, eğitimsiz yetiĢtirme, devlete karĢı kaçakçılık su gibi iĢlemeleri; bunların
hepsi Devletin kanunlarına aykırıdır. Yalnız son dönemde birçok Bedeviler nüfus
ve kimliğe sahip oldular sebebi ise AraplaĢma yolunu seçerek ancak devlet resmi
kayıtlerde gösterebilir.231
2.5. Siyahî Iraklılar
Afrika kökenli Iraklıların (―Siyahî Iraklılar‖) aĢağılık algısı sosyal, politik ve
ekonomik iliĢkilerde sürekli bir önyargı ve ırk ayrımı oluĢturmaktadır. Yoksulluk ve
bazı toplum gruplarının devam eden yakın-feodal yapısı, özellikle güneyde, pek
229
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi.
Züheyir KAZIM, a.g.e, s. 67.
231
Faruk ABDÜLRAHMAN, 2005 Irak Anayasaında Azınlıklar, mali matbaa yayınları, bağdad, 2009,s.65
230
101
çok siyahî Iraklının evlenme belgesi ve diğer belgeler dâhil kimlik belgeleri
almalarını engel olmaktadır.
2.5.1. Nüfus
Bugün, toplum üyeleri siyahî Iraklıların nüfusunun 2 milyon gibi bir sayıya
ulaĢabileceğini tahmin etmektedir. 232Bazı kaynaklar Basra bölgesinin 2,5 milyon
olan halkının yüzde 15 ile yüzde 20 arası siyahi Iraklıların oluĢturduğunu
bildiriyor.233
2.5.2. Geçmiş
Siyahî Iraklılar Irak‘ta sosyal ve kültürel ayrımcılıkla ve ekonomik ve politik
dıĢlanmayla karĢı karĢıyadır. Yoğun olarak güney Irak‘a yerleĢmiĢ siyahî Iraklıların
aĢağı yukarı 1500 yıl önce Doğu Afrika‘dan daha çok köle ticareti yoluyla göç
ettikleri düĢünülmektedir. Siyahî Iraklılara karĢı önyargı bugün de devam
etmektedir ve toplum ―köle‖ anlamına gelen abd kelimesine gönderme yaparak
protesto etmektedir. Yüzde 80 okuryazar olmayan ve söylentiye göre yüzde 80
iĢsiz olan Siyahî Iraklıların çoğunluğu çok ağır yoksulluk içindedir.234
Toplum liderleri özellikle güney bölgesinde güçlü ġeyhlerin toplum
üyelerinin
sosyal
yaĢantısında
kontrolü
elde
tutmaya
devam
ettiklerini
bildirmektedirler. Yoksulluk ve bazı toplum gruplarındaki yarı feodal yapı bazı
siyahî Iraklıların okula kayıt, iĢ, seyahat ve hizmetlere ulaĢmayı engelleyen kimlik
belgesi edinmesine engel olmaktadır. Basra‘da 2009 seçimleri sırasında Ġl Konseyi
koltuk edinme teĢebbüsleri bazı elitler tarafından açık açık karĢı gelindiği söylendi;
bugün ulusal seviyede seçilmiĢ hiçbir siyahî Iraklı yoktur, bölgesel olarak da ya bir
iki, ya da hiç siyahî Iraklının olmadığı söylenmektedir. Siyahî Iraklılar çoğunluk
olarak ġii Müslümanlardır, toplum liderleri Hıristiyan siyahî Iraklıların ülkeyi terk
ettiklerini bildirmektedir. Gözlemciler nüfuslarının 1,5 – 2 milyon arasında olduğunu
232
IILHR siyahî Iraklı sivil toplum lideri; Mumtaz Lalani ile röportaj, Hala Hedefte: devamı Irak
Azınlıklarına Zulüm, Uluslar arası azınlık hakları grubu, Haziran 2010.
233
―Irak‘ın siyah isyancılarının torunları Obama‘yı destekliyor,‖ Al Arabiya Haberleri, 3 Kasım 2008, site
adı: http://www.alarabiya.net/articles/2008/11/03/59402.html. EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
234
IILHR görüĢmeler 2012; bakınız Preti Taneji, Irak‘ın Azınlıkları: Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası
azınlık hakları grubu, 8, Kasım 2011.
102
tahmin ediyor. Siyahî Iraklılar sivil toplum yandaĢları politik, sosyal, kültürel ve
ekonomik hakların uygulamasında sistematik ayrımcılık ve önyargılı davranıĢ
bulunduğunu söylüyorlar. Kölelik tarihi ve güneyde güçlü Ģeyhlerin baskın olması
nedeniyle bugün pek çok siyahî Iraklı evlilik belgesi kadar, doğum kayıtları ve
ulusal belgelerden de yoksundurlar.
Bu durum pek çoğunun oy vermesini, devlet iĢine girmeyi ya da toplum
hizmetlerinden yararlanmayı, mal mülk edinmeyi veya diğer bir takım aktivitelere
katılmasını engellemektedir. Yoksulluk ve yüksek cahillik oranı
235
187 da eğitim
fırsatları, iĢ, belge veren kurumlara, adalet ve diğer hizmetlere ulaĢmalarını
sınırlamaktadır. Bugün, siyahi Iraklıların il ya da ulusal hükümetlerde reserve
koltuk kotaları bulunmamaktadır ve ırk ve etnik zeminde ayrımcılığı dile getirmede
hukuki ve iĢlevsel engellerle karĢılaĢtıkları da belirtilmektedir. Siyahi Iraklı
aktivistlerin bazıları seçim sandık kotaları, topluma ait kültür merkezleri,236188 ve
Irak hukuk sistemi içinde ayrımcılığı dile getirebilme gibi hakları sağlayacak bir Irak
bileĢeni olma için lobi yapmaktadır.237
2.5.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Iraklı aileler arasında köle sahibi olma Bağdat ve diğer bölgelerde de yaygın
olmasına rağmen, Irak‘a ilk olarak 7. Yüzyıl238 civarında göç eden siyahî Iraklılar ilk
zamanlarda güney Irak boyunca ve Basra‘da yerleĢtiler. Siyahî Iraklılar bölgeye
Zanzibar, Sudan, Etyopya, Kenya sahilleri ve diğer bölgelerden köle olarak
getirildiler. Bugün, 2003 yılında ülke dıĢına çıktığı söylenen az sayıda Hıristiyan
235
IILHR röportajlar 2012; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam eden Zulüm, Uluslar
arası Azınlık Hakları Grubu, Haziran 2010. (2009 UNAMI‘den STK‘ya sağlanan veriden).
236
Anayasanın Madde 103 dini vakıfları düzenler (waqf). Günümüzde 3 tane vakıf var: Sunni, ġii, ve
Hıristiyanlar ve diğer dinler. Vakıflar dini ve din liderlerini desteklemek için hükümetten maddi yardım
alırlar. Bazı azınlık bileĢenleri vakıf sisteminin kültürel hakların desteklenmesi ve korunmasını da kapsaması
gerektiğini savunuyor. (Anayasanın 35.maddesi altında olduğu gibi) Teknik olarak böyle bir kültürel vakıf
gerçek bir vakıf olmasa da pek çok gruplar, Türkmenler, Siyahi Iraklılar, ġabaklar ve diğerleri böyle bir vakıf
kurmanın bir çeĢit savunma mekanizması olduğunu söylüyorlar.
237
IILHR röportajlar, 2012. Bakınız Corey Flintoff, ―Siyah Iraklılar Basra‘da Irkçıklıkla Yüz yüze,‖
National Public Radio, 3 Aralık 2008, site adı: http://www.npr.org/templates/story/story.php? storyId=9697
7550. EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
238
William Jelani Cobb, ―Saklı Siyah Iraklı,‖ AlterNet, 13Aralık 2003, site adı:http://www.alternet. org/ sto
ry/17339/the hidden_black_iraq; IILHR röportajlar, 2012 EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
103
aile ile birlikte, hemen hemen bütün siyahî Iraklılar ya suni ya da Ģii
mezhebindendir.239
Bugün ise, toplum üyeleri siyahî Iraklı nüfusunun 2 milyon olabileceğini
tahmin ediyor.240 Bazı kaynaklar Basra bölgesinin 2,5 milyon olan halkının yüzde
15 ile yüzde 20 arası siyahî Iraklıların oluĢturduğunu bildiriyor. 241 Siyahî Iraklılar en
çok Basra, Nassiriyah ve Dikar‘da her yerde ve al Amara ve Misan ili her bölgede
yerleĢmiĢlerdir. Bağdat, Sadr Ģehrinde de büyük sayıda siyahî Iraklıların olduğu,
Irak‘ın diğer bölgelerinde ise az sayıda oldukları söyleniyor. Çoğu siyahî Iraklılar
arasında belgelemenin sürekli eksikliği nedeniyle ve ırktan ziyade göçebe hatlarla
tanınma Irak‘ta tarihi bir eğilim olduğundan nüfusa ait kesin veriler Ģu anda
mümkün gözükmüyor.
2.5.4. Güvenlik
Siyahî Iraklılar hedef Ģiddetin onların Afrika mirasından çok suni ya da Ģii
Müslüman olarak dini kimliklerinden kaynaklandığını, bunun da kendilerini asi
milisler ve diğer özel gruplara hedef yaptığını söylüyor.
2.5.5. İnsan Hakları Uygulamalarında Zorluklar
Siyahî Iraklılar medeni, politik, sosyal ve kültürel haklarının uygulamasında
önyargılı davranıĢ ve sistematik ayrımcılıkla karĢı karĢıya kaldıklarını söylüyorlar.
Siyahi Iraklılara sürekli abd yada ―köle‖ denmesi ve bugün siyahi Iraklıların
davranıĢında tarihisel algıların etkisi ayrımcılığın sistemsel doğasını açığa
vurmaktadır.
Toplum üyeleri hukuksal çerçevenin azınlık toplum üyelerini korumayı
sağlamaması nedeniyle 2003‘den beri iĢe girme ve yüksek öğrenim görme
oranlarının azaldığını söylüyorlar. Toplum üyeleri 2003‘ten önce de ayrımcılığın ve
köle gibi davranıĢın yaygın olmasına rağmen siyahî Iraklıların Ba‘ath partisine
239
IILHR röportajlar, 2012.
IILHR, röportajlar 2012; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam eden Zulüm, Uluslar
arası Azınlık Hakları Grubu, Haziran 2010.
241
―Irak‘ın siyah isyancılarının torunları Obama‘yı destekliyor,‖ Al Arabiya Haberleri, 3 Kasım 2008, site
adı: http://www.alarabiya.net/articles/2008/11/03/59402.html. EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
240
104
katılabildiklerini ve devlet iĢine girebildiklerini, diğer imkânlardan yararlandıklarını
söylediler. Ancak bugün, siyahî Iraklılar on yıl öncesine göre çok daha fazla
ayrımcılık ve sıkıntıyla karĢı karĢıyalar.242
2.5.6. Politik Haklar
Politikada siyahî Iraklı katılımıyla ilgili hukuki engeller yoktur. Ancak, bu
hakların uygulamasında fiili sınırlamalar vardır. Siyahî Iraklıların kanuni olarak ulus
kartları, kimlik belgeleri, pasaport, doğum ve evlilik belgeleri ve diğer belgeleri
alabilmeleri mümkün olmasına rağmen, yoksulluk ve bu belgeleri nereden nasıl
alacaklarına dair bilgi eksikliği pek çok siyah Iraklının kayda alınmasını engelliyor.
Bir STK (Sivil Toplum KuruluĢu) kimlik kartı, karnesi ve diğer belgeleri olmayan
70‘den fazla Iraklı ailenin kaydını yaptıklarını bildirdi.243Kaydı engelleyen pratikte
olan bazı engeller, örneğin fiyat, uzaklık, bilgi eksikliği ve damgalama ailelerin
kendilerine oy verme, politik partilere katılma, aday olma ve genelde toplum
yaĢamına katılmalarına engel olmaktadır. Örneğin, 2009 il seçimleri sırasında ve
2010 ulusal seçimler sırasında toplum üyeleri Basra ilinde yaklaĢık 375,00
civarında nüfus olmasına rağmen, sadece 50 bin siyahî Iraklının oy kullandığını
tahmin ediyor. Toplum üyeleri bu düĢük oy verme oranının doğrudan toplum içinde
belge eksikliğine bağlı olduğunu düĢünüyor.244 Önyargı ve güçlü Ģeyhlerin devam
eden etkisi de siyahî Iraklıların politik katılımını sınırlamaktadır. 2009 Ġl Konsey
seçimleri sırasında, siyahî Iraklılar Basra bölgesinde Irakiyya bloğunun bir parçası
olarak 8 aday çıkardığı söylenmektedir.245 Ama hiçbiri bir koltuk kazanamadı.
2.5.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
ĠĢ bulma, düzenli gelir ve eğitim eksiklikleri belki de bugün siyahi Iraklı
toplumunun karĢı karĢıya olduğu en büyük zorluktur. Söylendiğine göre, ayrımcılık
toplumun geniĢ bir profesyonel sınıf olarak geliĢmesini önledi. Irak hükümetinin
dolaylı ya da dolaysız resmi ekonomide çalıĢan yüzde 70‘e kadar Iraklıyı iĢe
almasına karĢın, toplum aktivistleri hiçbir siyahi Iraklının hükümette üst düzey
242
Mahir Sabri KAZIM, Ġnsan Hakları, Demokrati ve özgürlükler, Küttap Yayınları, 2.c, Irak 2010, s. 26.
IILHR görüĢmeleri, 2012.
244
Züheyir KAZIM, a.g.e, s.76.
245
IILHR röportajlar, 2012.
243
105
pozisyonda çalıĢmadığını ve hiçbirinin seçimle gelmiĢ ortamlarda tanıtılmadığını
bildirmektedir. Basra‘nın Al Zubayr çevresinde, örneğin, bölge yüzde 70 siyahî
olmasına karĢın, bölge konseyi polis teĢkilatında hiç siyahın olmadığı söyleniyor.
Okuma yazma bilmeme oranı yaklaĢık yüzde 80 ve çocukların çoğu okula
gitmiyor. Toplum üyeleri eğitime ana engel olarak belge ve kaynak eksikliğini
göstermektedir. Yoksulluk pek çok ailenin kitap, okul üniforması, günlük otobüs
bileti ve diğer okula devam etmeyle ilgili masrafları ödeyememelerine neden
oluyor.246
Belge almada zorluklar ve aĢırı yoksulluk önemli sayıda siyahi Iraklının
yetkili makamlarda resmi nikah yerine dini nikah kıymalarıyla sonuçlandığı
söylenmektedir. Devletin pek çok evlilikle ilgili kayda sahip olmaması nedeniyle
çocukların da anne baba bilgileri kayıtsız kalmakta, ulusal legal çerçevede evlilik
içi sorunlar olduğunda boĢanma ve nafaka almada evli bayanlar çok az yardım
alabiliyor. Bu nedenle bazı siyahi Iraklılar Irak kanunları altında boĢanma
durumunda, gözaltı durumunda, miras ve kiĢisel bazı durumlarda devlet koruması
alamamaktadır.
2.5.8. İnsancıl Durum
Pek çok siyahî Iraklı aile arasında, çevresel sorunların son derece kötü
olduğu söylenmekte. Siyahî Iraklı aileler temiz içme suyu, yeterli lağım sistemi,
elektrik azlığı ve yetersiz barınma eksikliğinden muzdaripler. Çamur briket evlerde
çoğu zaman birden çok aile yada kalabalık geniĢ aileler barınmakta ve çökme
tehlikesi ile karĢı karĢıyalar. 247 Yaygın olarak kullanılan tek odalı barınaklarda
genelde 15 ya da daha fazla kiĢi barınmakta. Bu Ģartlar Basra‘da olağan dıĢı
olmamakla birlikte dıĢarıdan gözlemciler siyahi Iraklıların orantısız olarak yetersiz
hizmet ve yoksulluktan etkilendiklerini bildiriyor. Toplum üyeleri aynı zamanda
hastanelere ulaĢımın ve tıbbi bakım almanın mümkün olmasına rağmen
246
IILHR Dünya Bankası uzmanları ile tartıĢmalar, 2012.
IILHR röportajlar, 2012; Timothy Williams, ―Irak‘ta Afrika YerleĢim Bölgesi, Renk Net Gözüküyor‖
New York Times, 2 December 2009, site adı: http://www.nytimes.com/2009/12/03 /world/ mid dlee ast/ 03
basra.html?_r=0;Karlos Zurutuza, ―Irak‘ta Siyah Olmak,‖ IPS, 12 October 2011, site adı: http:// ww w .ip
snews.net/2011/10/to-be-black-in-iraq/. EriĢim Tarihi 10 Ağustos 2014.
247
106
yoksulluğun buna engel olduğu ve böylece sağlık problemlerinin toplum içinde
yaygın olduğunu söylemekteler.
2.5.9. Diyaspora (Ülke dışına gidenler) ve Geri dönenler
2003‘ten sonra ve 2005 - 2008 Ģiddetinin zirvede olduğu zamanlarda pek
çok siyahî Iraklı ülkeden sığınmacı olarak ayrıldı. Irak içindeki toplum üyeleri
bunların çoğunun Ġsveç, Amerika BirleĢik Devletleri, BirleĢik Arap Emirlikleri,
Kuveyt, Katar, Umman ve diğer Körfez Devletlerine yerleĢtiklerini belirtiyor.
Söylendiğine göre çok azı gönüllü olarak geri döndü. Toplum liderleri Irak‘tan
ayrılanların sayısı hakkında güvenilir bir veri bulunmadığını söylüyorlar. Irak‘taki
durumun bu nüfus için hemen hemen hiç değiĢmemesinin geri dönüĢün az ya da
hiç olmamamsına neden olduğunu bildiriyorlar.
2.5.10. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular
Irak‘ın güneyinde tarih boyunca güçlü Ģeyhlerin kölesi ya da hizmetlisi
olarak yaĢayan siyahî Iraklıların çoğunun bugün hukuki olarak hakları olmasına
karĢın vatandaĢlık kartı, kimlik kartı, doğum belgesi, evlilik belgesi ve diğer
belgeleri yoktur. Bu durum da onların iĢ bulmalarını, sosyal hizmetlere eriĢmelerini,
mülk edinmelerini, kanun altında korunmalarını, eğitim almalarını ve politikaya
atılmalarını sınırlamaktadır. Buna ilave olarak, siyahi Iraklılar arasındaki yoksulluk
pek çoğunun temel hakları almada engellerle karĢı karĢıya gelmeleri anlamına
geliyor.
2.5.11. Siyahî Iraklı Kadının Durumu
Yüksek yoksulluk seviyesi, cahillik ve ekonomik fırsat eksikliğinin güneyde
siyahî Iraklı toplumu içinde yüksek oranda ev içi Ģiddete neden olduğu
söylenmektedir. Toplum liderle, güvenilir veri olmamasına ve Ģiddet olaylarının
bildirilmemesine rağmen, ev içi Ģiddetin siyahi Iraklı ailelerin yüzde 60‘ ını
etkilediğini bildirmektedir.248199 BaĢka yerde söylendiği gibi, iĢ ve seks için kadın
248
Raad ALCADDA, a.g.e, s.75.
107
ticareti Irak‘ta giderek artmakta ve özellikle siyahi Irak toplumu kadınları risk
altında bulunmaktadır.
2.5.12. Siyahî Iraklılar ve Irak Anayasası
Birçok yazarımızın görüĢüne göre, siyahi Iraklılıar Kürtlerden sonr en büyük
ırk azınlıkların bir kısmıdır. Siyahî Iraklılar diğer azınlılar gibi hem Sünni hem Ģii
dini azınlıklardan oluĢur ve hemen hemen Irakın birçok Ģehrinde bulunur. Irak
Tarihine Baktığımızda hep kulluk muamelesine maruz kamıĢlardır. Sebebi ise
siyahî Iraklıların kökeninden kaynaklanan( kulluk satın alma usülu Ġslamiyet
öncesinde mevcudken, afrikadan insanlar Iraka siyahî Iraklılar kul olarak girmiĢtir).
ve siyahi Iraklılar tarafından kabül edilmemektedir.249
Irak Anayasasının 14. Maddesine baktığımızda bütün Iraklılar kanun
önünde eĢittir. Irak Anayasasının 14. Maddesi hiçbir Irak vatandaĢı ayrım
yapmadan kanun önünde bütün haklarına sahipler. Fakat siyahi Iraklılar ise
Anayasamızın 14.maddesinin değiĢtirlip ve vatandaĢların bir kısmına sahip
olmasına yorum yapmıĢlardır. Çünkü siyahî Iraklılar ister Saddam dönemi isterse
sonrası normal bir vatandaĢ olarak haklarına sahip olmamıĢlardır. Örneğim siyahî
Iraklılar kendilerini temsil ederek oy hakkını kullanamamaktadır. Bu minvalden
2005 yılına ve ağırlıklı olarak Irak nasıriyye Ģehrinde siyahî Iraklılar tarafindan
devlete karĢı yapılan eylemin sebepleri, 1. Irak meclisinde kendini temsil
edememek. 2. Devlet tarafından siyahî Iraklıların görüĢleri ciddiye alınmaması. 2.
Renk bakımından Irak içinde sıkıntı çekmeleri. Oyse Irak Anayasasıının 15.
Maddesine göre herkesin yaĢamı, hürriyeti ve güvenlik korunmasında devlet
sorumludur. Renk konusuna baktığımızda Irak Anayasasının 14 maddesi açık ve
net bir Ģekilde Irak vatandaĢını ayrım yapılmadan kanun önünde eĢit olduğunu
ortaya koymaktadır. Cinsiyet, ırk, mezhep, köken, ırkayrımı yapılmamaktadır.250
249
Hamid ALġATIRĠ, Siyahi Iraklılar, http://www.alarabiya.net/articles/2009/04/12/70474.html EriĢim
Tarihi 10 Ağustos 2014.
250
Raad ALCADDA, a.g.e, s.78.
108
2.6. Hıristiyanlar
Irak Hıristiyan Toplumu, günümüz hükümetinin Irak peyzajının bir parçası
olarak kalmaları için sembolik katkısının yanında, 2009 ve 2010 yıllarından beri
güvenlik durumlarında geliĢmeler olduğunu görmekteler. Ancak, sayısız onaylı
raporlar Hıristiyanların kilise saldırıları, adam kaçırma, bezdirme ve fiili ve hukuki
ayrımcılık için hedef olarak kaldıklarını belirtmekte. 2003 yılında, toplum liderleri
Irak‘ta 800,000 ile 1,4 milyon arası Hıristiyanın yaĢadığını tahmin ediyordu; 2011
Temmuz itibarıyla ise, USCIRF bu sayının 500,000‘e düĢtüğünü tahmin ediyor. 251
Bugün, Hıristiyanların çoğu Bağdat, Musul ve Ninewa ovasında, Kerkük ve
Basra‘da
ve
aynı
zamanda
Kürdistan
Bölgesinde
üç
valilik
bölgesinde
yerleĢmiĢlerdir.
2.6.1. Geçmiş
Irak Hıristiyan toplumunu, daha çok keldani Katolik, Süryani Ortodoks,
Suriye Katolik, Ermeni Katolik, Ermeni Ortodoks kiliseleri ve Doğunun Süryani
Kilisesine ait, Ermeniler ve Keldani Süryanilerinden oluĢur. Irak Hıristiyanlarının
yaklaĢık üçte ikisi Keldani Katolik Kilisesine aittir ve Doğunun Süryani Kilisesine ait
üçte bire yakın mesafededir. 252 Pek çok kiĢi Süryaniler ve Keldanileri, bu
toplumların farklı bir dil konuĢmaları, Hıristiyan geleneklerini korumaları ve
kendilerini Arap olarak görmemeleri nedeniyle farklı etnik gruplar olarak
düĢünmektedir.253
2003 yılından beri, aĢırı gruplar ve diğer gruplar tarafından Ģiddete hedef
olmaları nedeniyle, binlerce Hıristiyan aile Irak‘tan ayrılmıĢ ve daha binlercesi de
ülke içi daha çok kuzeye yer değiĢtirmiĢtir.
Bazı aĢırı gruplara göre, Irak
Hıristiyanlarının toplam nüfusunun yarısından fazlası yaklaĢık 1,4 milyondan
500,000‘i ülkeden ayrılmıĢ254UNHCR‘ye göre, Hıristiyanlara karĢı saldırıları daha
251
USCIRF, USCIRF YıllıkRaporu 2011 – Özel Ġlgi Ülkeleri: Irak, 28 Nisan 2011, site adı: http://www .unh
cr.org /refworld/docid/4dbe90c22b.html. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
252
UNHCR Seçilme Rehberi, 2012, n. 644.
253
ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan Hakları ve ÇalıĢma, Uluslar arası Dini Özgürlük
Raporu 2011: Iraq, 2011, site adı:
http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/humanrightsreport /index.htm?dlid
=186428#wrapper. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
254
1987 Irak seçimlerine göre, Irak Hıristiyanlarının sayısı yaklaĢık 1.4 milyon. Toplum üyeleri Saddam
rejimi altında olduğu zamanlarda muhalif aktivitelere tutuklanma ve Ģiddet tehdidi nedeniyle Hıristiyan
109
çok din, sabit politik fikirler, zenginlik algısı motive etmektedir. 255 2010 yılı Our
Lady of Salvation Kilisesinin bombalanması Hıristiyan dini alanlara uzun süren
yapılacak olan saldırıların en büyüğü idi ve daha önceki yıllardan çok fazla olarak
1300 ile 5000 arasında ailelerin ülkeden ayrılmasını teĢvik etmiĢ oldu. 256 Kilise
bombalamalarının devam etmesiyle, tehditler, Ģiddet, adam kaçırma, adam
öldürme
ve
Hıristiyan
toplumuna
karĢı
koordineli
bombalamalar
doruk
yaptı.2011‘den beri, Irak Hükümeti ve diğer liderler Hıristiyan toplumunu
desteklemek için önlemler almakta. Kiliselerin çevresinde güvenlik geliĢtirildi ve
BaĢbakan Al Maliki ve dini lider Moqtada al Sadr Bağdat‘ta bulunan Our Lady of
Salvation Kilisesinin 2013 kutsama törenlerine katıldılar. Bu sembolik jestler
Irak‘tan ayrılmamıĢ olan Hıristiyan toplumunun Irak‘ın ÇeĢitlilik Peyzajının değerli
bir parçası olarak kalmasına yönelik geliĢmelerdir.
2.6.2. Yaklaşık Nüfus Bilgileri ve Yerleşim
Hıristiyanların çoğu Bağdat‘ta, Musul içinde ve çevresinde Ninewa ovasında
(özellikle Hamdaniya‘da), Kerkük ve Basra‘da yerleĢmiĢlerdir. Irak‘ta kalan
Hıristiyanların tahmini olarak yüzde otuzu kuzeyde Kürdistan bölgesinde olan
Dohuk, Erbil ve Süleymaniye illerinde oturmaktadır. 257
Kuzey Irak‘a Hıristiyan ve diğer azınlıklara ait ailelerin taĢınması ve burayı
bir üs haline getirmesi toplumlar arasında, Ninewa ovasında yerleĢmiĢ özellikle
Hıristiyanlar ve ġebekler arasında gerginliğe neden olmuĢtur. Bölgede çatıĢmalar,
yöresel kaynakların kontrolü ve yerel yönetimlerde pozisyon alma her iki toplum
arasında ayrımcılık suçlamalarına yol açmıĢ ancak gruplar arasında çok az Ģiddet
olayı yaĢandığı bildirilmiĢtir.
Ninewa‘da ve özellikle tartıĢmalı topraklarda, Bölgesel Kürt Hükümetinin
AsayiĢ olarak bilinen, güvenlik ve haberalma güçleri Hıristiyan, Yezidi ve ġabak
ailelerin ülkeden kaçtığını, fakat binlerce aile 2003'ten beri Ģiddet, bezdirme, adam kaçırma, cinayet ve
bombalama teĢebbüsleri arttığından ülkeden ayrılmakta.
255
UNHCR Seçilme Rehberi, 2012, p. 28.
256
Id.; IILHR Bağdat‘ta Our Lady of Salvation kilisesinin 2010 yılında bombalanması sonrası toplu göçü
yazan Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu ile röportajlar.
257
Ġnsan hakları Ġzliyor, Dört Yolda, ġubat 2011, p. 68, site adı: http://www.hrw.orgsites/default /files/reports
/Iraq 0211W.pdf. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
110
sivil toplum örgütleri tarafından organize edilen sivil toplum toplantılarını dağıttığı
ve katılımcıları tutukladığı bildirilmiĢtir.258
Irak‘ta kalanHıristiyanların çoğunluğu Kürdistan Bölgesini meydana getiren
üç ilde yaklaĢık nüfusun üçte biri olarak, Bağdat‘ta, Ninewa ovasında, Kerkük ve
Basra‘da yaĢamaktadır. 2003‘ten beri yüzbinlerce Iraklı Hıristiyan ülkeyi terk
etmiĢtir. Irak‘tan ayrılan pek çok Hıristiyan önce Ürdün ve Suriye‘ye gitmiĢ,
259
208
fakat Suriye‘deki Ģiddet onları baĢka bir yere gitmeye ya da Irak‘a geri dönmeye
zorlamıĢtır. Hıristiyanlar, Amerika BirleĢik Devletleri, Ġsveç, Yunanistan, Lübnan,
Türkiye, Almanya, Mısır, Norveç, Kanada, Avusturya, Ġngiltere, Avustralya,
Venezüela ve diğer yerler dâhil bütün Avrupa ve her yerde sığınma aradılar. Geri
dönen aileler arasında en çok sayı Suriye‘den oldu ancak Irak parlamentosunun
yurtdıĢından zorunlu göçü engelleyen bir yasa yapmasından önce Ġsveç‘ten ve
diğer ülkelerden de zorunlu geri dönmeler oldu.
2.6.3. Güvenlik
2009 ve 2010 yılından beri Hıristiyanlara yapılan saldırıların miktarında
azalma var, fakat toplum liderleri ve insan hakları gözlemcileri Hıristiyanlara
yönelik güvenlik risklerinin hala yüksek olduğunu bildirmektedir. 2012 Irak
azınlıkları raporunda, Hammurabi Ġnsan Hakları Örgütü (HHRO) kıyaslama olarak
2007‘de 158, 2008‘de 77, 2009‘da 28, 2010‘da 92, 2011‘de 14 Hıristiyan‘ın
öldürüldüğünü hatırlatıp, kayıtlı olaylar arasında, adam kaçırmalar, adam
öldürmeler ve diğer Ģiddet olaylarının 2011‘de geçmiĢ yıllardan görece olarak daha
az olduğunu bildirdi.2602012 verileri de benzer özellik taĢımaktadır. Ancak HHRO
ve diğer sivil toplum kuruluĢları bu sayıların dıĢında öldürme, adam kaçırma, tehdit
258
IILHR‘ye raporlandı, Erbil 2013. AsayiĢ güvenlik kuvvetleri Ocak 2013‘te Hamdaniya‘da bir toplantının
kapanıĢında katılımcıları konsültasyon içinde binayı terk etmelerini istedi. Katılımcılar Ninewa valiliğinde bu
tür aktiviteler için yetkisi olmayan AsayiĢten izinsiz politik bir toplantı yapmakla suçlandı. Hamdaniya
belediye baĢkanı toplantıda vardı ve izin verdiğini bildirdi. Söylendiğine göre, Sinjar‘da yüksek oranda
Yezidi intiharının benzer Ģekilde dağıtılmasından bir ay önce ulusal insan hakları bakanı ve birleĢik bir sivil
toplum toplantısı yapıldı. Yezidi katılımcılar, Ġnsan hakları bakanlığının Ninewa valiliğinde miting yapma
yetkisi olmadığı ileri sürülerek, toplantı sonrası Kürt güvenlik güçleri tarafından tutuklandı. Alıkoyulan bir
yezidinin gözaltında iken saldırıya uğradığı bildirildi.
259
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu (HHRO) Irak
Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
260
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu 2006 yılında öldürülen Hıristiyan saısının 80, 2005‘te 98,
2004‘te 211, 2003‘te 84 olduğunu da bildirdi. Bakınız Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi
Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
111
ve saldırıların 2011 ve 2012 muhtemelen olduğunu ama örgütlere ya da Irak Ġnsan
hakları Bakanlığı ve diğer kaynaklara bildirilmediğini söyledi.
Ninova valiliği tarafından takip edilen en çok olay Bağdat ve çevreinde
meydana geldi. 261 Bazı azınlık insan hakları aktivistleri Kürt güvenlik güçlerinin
Ninewa, Salahaddin, Kerkük ve Diyala valilikleri tartıĢmalı bölgelerde Türkmen ve
Yezidilerle birlikte Hıristiyanlara karĢı ayrımcılık olayları yaptığını bildirdi.
Söylendiğine göre, hizmetlere ulaĢmayı sınırlama, keyfi tutuklama, alıkoyma ve
azınlık okullarında Kürt dili öğretme baskısı ayrımcılık ve yıldırmaya dâhil
hareketlerdir. AĢırı milisler azınlıkların Müslüman olmamaları, ya da Hıristiyanların
durumunda olduğu gibi, toplumun Batı ile müttefik olma algısı yarattığından
azınlıkları hedef olarak görmektedir.262
Hıristiyanları hedef haline getiren grupların cinayet teĢebbüsleri ve adam
kaçırmayı kar için yapılan suç aktiviteleri ile birleĢtirdiği söylenmektedir. 2012‘de
Hıristiyan ailelerin evlerinde öldürülmesini raporlayan birkaç olay aynı zamanda
evlerin soyulduğunu da belirtmektedir. Adam kaçırmalar arasında, bazı raporlar
Hıristiyan ailelerin fidye ödeyememeleri nedeniyle kurbanların öldürüldüğünü
belirtmektedir.
Özellikle Musul ve Kerkük içinde ve çevresinde çoklu katliam teĢebbüsü
olayları bildirilmiĢtir. Hıristiyanlar aynı zamanda taĢ atma, fiziksel saldırılar ve
kaçırma teĢebbüslerine hedef olmuĢlardır.263Kiliseleri ve Hıristiyan mülklerin çoklu
bombalama teĢebbüsleri de 2011 ve 2012‘de bildirilmiĢtir.264
261
Bakınız Iraq Body Count, ―ġiddet nedeniyle ölen Iraklılar 2012,‖ 1 Ocak 2013, site adı:
http://www.iraqbod ycount.org/analysis/numbers/2012/.
262
IILHR röportajlar 2013. Bakınız Joel Wing, ―Irak‘ta Ġnsan hakları durumu kötü,‖ Irak üzerine düĢünceler
(blog), 20 haziran 2012, site adı: http://musingsoniraq.blogspot.com/2012/06/human-rights-situation-in-iraqremains.html EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
263
Hammurabi Human Rights Organization reports at least 8 assaults on churches in 2011, 13 various assaults
on individuals, 3 assassination attempts, and 8 wounded or injured. HHRO estimates that the number of
reported incidents are significantly lower than actual incidents.
264
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu 2011 ve 2012 yıllarında, Ocak 2011‘de Musul‘da Mar Korkese
kilisesinin, 24 Nisan 2011‘de Keldanilerin Sacred Heart Kilisesi, ġubat 2011‘de Kerkük‘te üç ayrı kiliseye,
Shaterlo‘da Suriyeli Katoliklerin Kutsal Aile Kilisesi, Kerkük‘te Hay-Al-Mas ta Evangelikal kilisesine ve
Kerkük‘te Süryani Mar Korkese kilisesinin de içinde olduğu, kiliselere karĢı birkaç önlenmiĢ saldırı
olduğunu bildiriyor. NGO ile yapılan tartıĢmalara göre, diğer saldırı olayları az sayıda da olsa 2012 yılında
oldu. Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu
(HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
112
2.6.4. İnsan Hakları uyglamsında zorluklar
Irak‘ta Hıristiyanlar kaçırmaya teĢebbüs, cinayet, gözdağı ve mülke el
koymanın yanı sıra dini özgürlüğe tehditlerle yüz yüze gelmekteler. Hıristiyanların
durumu belli oranda iyileĢmiĢ olsa da ve çoğu toplum üyesi temel hakların
uygulamasında az zorluk olduğunu bildirse de toplum liderleri tartıĢmalı
bölgelerde, Ninewa, Kekük ve Salahaddin‘in bazı bölgelerinde, problemlerin
devam ettiğini bildirmektedir. Kürt güvenlik güçleri ve sivil aktörlerin tartıĢmalı
bölgelerde ayrımcılık ve gözdağı raporları 2012 yılı boyunca devam etmiĢtir.
Kuzey Irak ve Bağdat çevresinde mülklere el koyma raporları da devam etmiĢtir. 265
Hıristiyanlar rezerve koltuk kotalarının sayısı tartıĢma konusu olarak kalsa da hem
ulusal ve hem de il konsey seçim kanunlarında rezerve koltuk kotalarını elde
tutmakta ve hükümetin her seviyesinde temsil edilmektedir.
2.6.5. Dini özgürlük
Hıristiyan Ġnsan Hakları Örgütlari Irak Hükümetinin 2011 yılında kiliseleri ve
diğer kutsal yerleri korumak için önemli çabalar sarf ettiğini belirtiyor. Koruma
önlemleri binaların çevresine T-duvarlar yapmak ve Hıristiyan bölgelerini korumak
için alınan güvenlik güçlerinin sayısını artırmaktan oluĢuyordu. 266 Ancak, 2011
yılında Bağdat ve Kerkük‘te en az 8 kiliseye saldırıldı ve 2012‘de de çoklu
inandırıcı saldırı tehdidinin yanı sıra en az 3 saldırı bildirildi.267
Bazı bölgelerde, Hıristiyan kadınlar özellikle Bağdat ve Musul‘un tutucu
bölgelerinde peçe giyme konusunda devamlı bir baskıdan söz ediyor. Ancak sivil
toplum kuruluĢları, Hıristiyan kadınlara iĢte, okulda ve çevrelerinde baĢörtüsü
giyme baskısının ne üniforma ne de sistematik olduğunu ve bazı üst düzey
memurların Hıristiyan kadınların kendi dini gereksinimlerine göre giyinme haklarını
desteklediklerini bildirmektedir.268
265
Hıristiyan sivil toplum grupları, toplum üyeleri ve temsilciler konseyi üyeleri ileIILHR röportajları. IILHR
kadrosu 2011 ve 2012 yıllarında PeĢmerge kuvvetleri tarafından dağıtılan Ninewa‘daki sivil toplum
toplantılarında hazır bulunmuĢtur.
266
IILHR röportajlar, 2012. Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
267
IILHR röportajlar, 2012.
268
Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu
(HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
113
2.6.6. Politik Haklar
Hıristiyanlar kendilerine ulusal parlamento ve il konseylerinde, koltuk
sayıları tartıĢma konusu olarak kalsa da, koltuk kotaları ayırmıĢlardır. Ġl
konseyindeki koltuklar için (valilik seviyesinde) bugünkü seçim kanunu Hıristiyanlar
için Bağdat‘ta bir, Ninewa‘da bir ve Basra‘da bir koltuk ayırmıĢtır.
Hıristiyan politika temsilcileri parlamento ve il konsey seviyesinde aktiflerdir
ama bazı toplum üyeleri, Arap ve Kürtlerin yerel halk teĢkilatlarında üstünlüğünün
devam ettiği yerlerde, özellikle tartıĢmalı toprakların bazı yerlerinde, bölge ve alt
bölge seviyede temsillerde ayrımcılığın devam ettiğini bildirmektedir. Yerel
seviyede ayrımcılık kaynakların dağıtımını, hizmetlere ulaĢımı ve Anayasa‘da
belirtilen yönetimsel hakları etkilediği söylenmektedir.
2.6.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Irak‘ta yaĢayan Hıristiyan sayısı önemli ölçüde azalmasına rağmen,
Hıristiyanlar gündelik yaĢamda aktif olup, bazı istisnalar dıĢında eğitim, iĢ, ve
hizmetlere
ulaĢmada
yüksek
seviyede
oldukları
belirtilmektedir.
Ninewa,
Salahaddin Kerkük ve Diyala‘nın tartıĢmalı bölgelerinde yaĢayan, iç göçe maruz
kalan kiĢiler ve Hıristiyanlar bu bölgelerde muhtemelen daha çok zorluklarla karĢı
karĢıya olabilir.
Ġlkokul ve ortaokul seviyesinde okullarda, kuzeydeki bazı Hıristiyanların
devlet okullarında Kürt dilinde eğitim alma ve Ġslam derslerinde bulunma baskısı
altında bulundukları bildiriliyor. Musul‘da Hıristiyan bayan öğrenciler ara sıra da
olsa peçe takma veya Ġslami kurallara uygun giyinme baskısı gördüklerini bildiriyor.
2011 ve 2012‘de, Hıristiyan toplumu liderleri Kuzey Irak‘ta Hıristiyan mülklerine el
koyma olayları yaĢandığını belirttiler. 269 Yerinden edilmiĢ aileler dava haklarının
bulunmadığını, mülkleri için piyasa değerinde ücret almadıklarını ve Ģeffaf kanuni
269
Konsey Temsilcileri ve sivil toplum örgütlerinin Hıristiyan üyeleri tarafından IILHR‘ye raporlar, 2012;
Bakınız Ankawa.com, ―Kürt Bölgesel Hükümeti Kuzey Irak Süryani topraklarını illegal zaptediyor,‖ 7 Ekim
2012, site adı: http://www.ankawa.com/english/?p=7595. EriĢim Tarihi 21Aralık 2014.
114
iĢlemlerin uygulanmadığını söylediler. Hıristiyanlara ait mülklere Bağdat‘ta Al
Dura‘da ve diğer yerlerde de el konulmuĢtur.270
2.6.8. İnsani Zorluklar
Irak‘taki Hıristiyanların önemli insani zorlukar yaĢamadıkları belirtiliyor,
ancak temiz suya ulaĢım, yeterli sağlık bakımı ve barınma tartıĢmalı toprakların
bazı kısımlarında zorluk olarak durmaktadır. Bu sorunlar diğer bileĢenler içinde de
yaygındır. Bazı toplum üyeleri hizmetlere ulaĢımın Kürt güvenlik güçleri ve diğer
memurlar tarafından engellendiğine iliĢkin olayları bildirmektedir.
Yerlerinden edilen Hıristiyanlar uygun güçlerinin yetebileceği barınma
bulmakta zorluk yaĢadıklarını belirttiler. Aileler Bağdat‘ta veya Irak‘ın baĢka bir
yerinde evlerinin satıĢından doğru bir ücret elde edemediklerini bildirdiler ve
2012‘de Kürtlerin ve ulusal hükümetin karĢılığını ödenmeden mülklerin zapt etme
olayları yaĢandığı bildirildi. Yerlerinden edilmiĢ Hıristiyanlar arasında kuzeyde
daire ya da evlere yüksek kira ödendiği bildirilmektedir. Uluslar arası göç örgütü
(IOM) Kasım 2011‘den beri Erbil‘in Ankawa bölgesinde basit ikametgâhların
kirasının yüzde 200-300 oranında arttığını söylüyor.271
2.6.9. Ülke İçi Mülteci
Irak‘ta ülke içi mülteci durumunda olan Hıristiyanların sayısı kuzey Irak‘a
uyum sağlamadaki zorluklar nedeniyle önceki yaĢadığı yerlere dönmüĢ olsalar da,
daha çok göçlere bağlı olarak 2011 ve 2012‘de önemli oranda azaldı. 272 Diğer
aileler yeni toplumlarına uyum sağlamaya karar verdiler. Uluslar arası göç örgütü
270
IILHR röportajlar, 2012; Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011. ; Bakınız Ankawa.com, ―Kürt
Bölgesel Hükümeti Kuzey Irak Süryani topraklarını illegal zaptediyor,‖ 7 Ekim 2012, site adı:
http://www.ankawa. com/ english/?p=7595. EriĢim Tarihi 20 Temmuz 2014.
271
Uluslar arası Göç Organizasyonu, ―IOM Acil Ġhtiyaçlar Değerlendirmesi —Güncelleme: Irak‘ın kuzeyine
Hıristiyanların yerlerinden edilmesi,‖ 31 Ocak 2012, site adı: http://www.iomiraq.net/Documents/IOM% 20
Christia n%20Displacement%20 Update,%2031%20 January%202012.pdf.EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
272
Uluslar arası Göç Organizasyonu, ― Kuzey Irak‘ta Hıristiyan Ailelerin Ülke içi, Göç artıyor: IOM
Raporu,‖ 07 ġubat 2012; site adı: http://www.iom.int/cms/en/sites/iom/home/news-and-views/press-briefingnotes/pbn-2012/pbn-listing/internal-displacement-of-christian-famil.html; Bakınız ―IOM Acil Ġhtiyaçlar
Değerlendirmesi—Güncelleme: Irak‘ın kuzeyine Hıristiyanların yerlerinden edilmesi,‖ 31 Ocak 2012, site
adı:http://www.iomiraq.net/Documents/IOM%20Christian%20Displacement %20Update, %2031%20 Janua
ry%202012.pdf.. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
115
(IOM), örneğin 2011 yılında yaklaĢık 400 aile Dohuk‘a taĢınırken, büyük sayıda
aile de o tarihten beri daha çok Türkiye, Ürdün ve bazıları da Suriye‘ye yaĢadıkları
valilikleri terk ederek göç ettiğini bildirmektedir. Büyük sayıda Hıristiyan Erbil‘in
Ankawa bölgesini terk etti, iĢ bulma zorlukları ve dil zorluklarını dile getirerek, ya
geldikleri yere geri döndüler ya da göç ettiler. TartıĢmalı bölgelerde dille ilgili
zorluklar, yüksek barınma ücretleri ve iĢ fırsatlarının olmayıĢının yanında, güvenlik
pek çok aile için ölüm kalım meselesi olarak kalmaya devam ediyor.
2.6.10. Tartışmalı Topraklar
Her yerde söylendiği gibi, tartıĢmalı ülke içi sınır bölgelerinde (DIBs)
Ninewa‘da, Salahaddin, Kerkük ve Diyala valilik bölgelerinde yaĢayan Hıristiyanlar
ve diğer Iraklı bileĢenler, gözdağı, tehdit ve temel kaynaklara ulaĢmada zorlukların
yanı sıra güvenlik riskleri ile karĢı karĢıyadır. Bazı Ġnsan hakları örgütleri
Ninewa‘da Kürt güvenlik güçlerinin Hıristiyan iĢ sahiplerini ve sivil toplum
aktivistlerini tutuklama ve tehdit etmeleri ile ilgili sayısız olay bildirmiĢtir. Irak sivil
toplum grupları Nenewa ovasındaki Hıristiyanlar ve diğer azınlıkların merkezi ve
Kürt bölgesel yetkilileri tarafından yürürlüğe konan iĢlemlere boyun eğme
anlamında ―çekiçle örs arasında olduğunu‖ belirtiyor. Her daim hazır Kürt güvenlik
güçleri sorunun yanı sıra, Ninewa‘da çift yetkili makam sorunu hizmetlere sınırlı
ulaĢım, tehdit ve gözdağı, mülke el koyma, keyfi tutuklama, sınırlı toplanma ve
ifade
özgürlüğü
ve
diğer
problemler
dâhil,
insan
hakları
ihlalleriyle
sonuçlanıyor. 273 Sivil toplum kurluĢları aynı zamanda merkezi hükümet ve Kürt
bölgesel hükümetinden gelen kural ve uygulamaların birbiriyle çeliĢtiği, bağlılıkta
zorluklar yarattığı ve yetki anlaĢmazlığına neden olduğunu bildiriyorlar.
Hıristiyanlar ve diğer azınlık bileĢenleri Kuzey Irak‘ta ve Bağdat‘ta özellikle
güvenlik güçlerinde ve devlet dairelerinde iĢe girmede din merkezli ayrımcılık
olduğunu bildiriyorlar. 274 Sürekli söylendiği gibi, hem Bağdat‘ta hem de kuzey
273
IILHR röportajlar, 2013; Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
274
ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan Hakları ve ÇalıĢma, Uluslar arası Dini Özgürlük
Raporu 2011: Iraq, 2011, site adı: http://www.state.gov/j/drl/rls/irf/religiousfreedom/ index.htm#wrapper.
EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
116
Irak‘ta bedeli ödenmeden mülke el koyma hala Hıristiyan toplumu için bir problem
olarak kalmaya devam ediyor.
2.6.11. Diyaspora ve Geri Dönenler
Irak‘tan ayrılan çoğu Hıristiyan öncelikle Ürdün ve Suriye‘ye seyahat etti,275
fakat Suriye‘deki Ģiddet olayları pek çoğunu Irak‘a ya da baĢka bir yere geri
dönmeye zorladı.
Hıristiyanlar, Amerika BirleĢik Devletleri, Ġsveç, Yunanistan,
Lübnan, Türkiye,
Almanya,
Mısır,
Norveç,
Kanada,
Avusturya,
Ġngiltere,
Avustralya, Venezüela ve diğer yerler dahil bütün Avrupa ve her yerde sığınma
aradılar.
Geri dönen aileler arasında en çok sayı Suriye‘den oldu ancak Irak
parlamentosunun yurdıĢından zorunlu göçü engelleyen bir yasa yapmasından
önce Ġsveç‘ten ve diğer ülkelerden de zorunlu geri dönmeler oldu. Hammurabi
Ġnsan hakları organizasyonu, NGO ile kayıtlı ailelerden 2011 yılında geri dönen
338 kiĢiden 117‘sinin Suriye‘den döndüğünü söyledi. 276 IOM Suriye‘den ya da
baĢka yerden geri dönen bütün Iraklıların kayıt için gerekenleri bilmemeleri ya da
nasıl kayıt olacaklarını bilmemeleri nedeniyle Irak hükümetine kayıtlarının
yapılamadığını bildirdi. Diğerlerinin de kayıt için gerekli belgelere (Pasaport ve
kimlik kartının her ikisi) pasaportların tarihi geçmiĢ olması nedeniyle,
sahip
olmadıklarından dolayı kayıt olamadıkları bildirildi. Diğerleri de kendi köylerine
döndüler.277Kayıt yaptıramayan ya da uygun belgesi olmayan ailelerin çocuklarını
okullara kayıt ettiremedikleri ve merkezi hükümet veya Kürt bölgesel hükümeti
tarafından verilen destek ve yardımları alamadıkları söylenmektedir.
2.6.12. Göç ve Sığınmayla İlgili Konular
Söylendiğine göre, belgeye ulaĢma ve belge kullanımı Iraklı Hıristiyanlar
için hem yurt dıĢında sığınma aramada hem de geri dönüĢte bazı güçlükler ortaya
275
Hammurabi Ġnsan hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu (HHRO) Irak
Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
276
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu (HHRO) Irak
Azınlıklarının durumu hakkında, 2011.
277
Uluslar arası Göç Organizasyonu, ―IOM-Irak Özel Raporu: Suriye Krizi Hızlı Yaptırım,‖ 14 Ağustos
2012, site adı: www.data.unhcr.org/syrianrefugees/download.php?id=725. EriĢim Tarihi 23 Temmuz 2014.
117
koymakta. Ba‘ath rejimi altında, binlerce Hıristiyan Irak‘tan sahte pasaportlar ve
kimlik belgeleri kullanarak insan kaçakçılığı yoluyla önce Türkiye‘ye oradan da
Yunanistan‘a ve Avrupa‘daki diğer yerlere kaçtılar. 278 Söylendiğine göre, Irak‘a
gönüllü geri dönme, bazı ailelerde isim değiĢikliği nedeniyle kimlik belgelerininin
tekrar
verilmesini
önleyen
düzenlemeler
nedeniyle
sorunlar
yaĢandığı
söyleniyor.279Diğer bileĢenlerin üyeleri ile birlikte bazı Hıristiyanlar için, 2003‘ten
beri olan kayıtların tahrip edilmesi ve zoraki din değiĢtirmeler bazı ailelerin kimlik
belgeleri ile Hıristiyan inançlarını belgelemede zorluklar yarattı. Medeni kanun din
değiĢtiren ailelerin çocuklarının da Müslüman olduğunu kabul etmektedir.
2.6.13. Hıristiyan Kadınların Durumu
Bağdat‘ta ve diğer yerlerde tutucu çevrelerde yaĢayan Hıristiyan kadınlara
sokakta yürürken Ġslami kıyafet kurallarına uygun giyinmeleriyle ilgili gittikçe artan
baskılar olduğu söyleniyor. Diğer kadınların da üniversitelerde ve iĢte peçe
giymeleri konusunda baskı altında olduğu söyleniyor. Irak sivil toplum grupları dini
nedenlerle özel sektör iĢçileri kadınların da diğer bölümlere tranfer edildiğini
bildiriyor.
2.7. Çerkesler
2.7.1. Nüfus
Çerkesler, köken olarak Kuzey Kafkasya bölgesinden
(özellikle Çeçen,
Dağıstanlı ve Adige kökenli), 1817-1864 Kafkasya'nın Rus fethini takiben sınır dıĢı
edildikten sonra Irak'a yerleĢen halktır. Bugün, toplum liderleri Irak'ta 2.000‘den
daha az Çerkes ailesinin kaldığını tahmin etmesine rağmen, yaklaĢık 18 Çerkes
kabilesi olduğunu belirtiyor. Çerkesler mevcut Irak yasal çerçevesinde kendi
kültürlerini korumak ve kendi dillerinde çocuklarının eğitim almalarını sağlamak için
sınırlı fırsatlarının olduğunu, ama büyük ölçüde temel hakların uygulanmasında
278
IILHR röportajlar, 2012.
IILHR Irak‘taki Ġnsan Hakları gruplarıyla röportajlar. Ba‘ath rejimi altında isim değiĢikliği nedeniyle belge
alamayan Hıristiyanların olayı bağımsız olarak doğrulanamadığı konusunda rapor. Muhtemelen bu çeĢit
problemler olduysa da sayısının az olduğu düĢünülmektedir.
279
118
çok az zorluk yaĢadıklarını ve hiçbir hedefli ayrımcılık veya yıldırma olayı
yaĢamadıklarını belirtmektedirler.280
2.7.2. Geçmiş
Osmanlı rejimi altında, Çerkesler Irak'ta, sosyal, kültürel ve siyasal
yaĢamda önemli bir rol oynadılar, ama bugün, genellikle birlikte yaĢadıkları
Türkmenler, Araplar ve Kürtlerin sosyal ve dini özelliklerini benimseyerek, Irak
toplumunun gölgesinde kalmaktalar. Saddam rejimi altında, Çerkesler, bugün de
geniĢ halk yığınları içinde devam eden baskı ve asimilasyon politikalarından çok
acı çekti. Irak'ta devam eden ayrı bir bileĢen olarak tanınma çabalarına rağmen,
Çerkesler, kendi kültürel haklarını korumakta ve Adige, Çeçen ve Lezgian gibi
kendi dillerinde çocuklarının eğitim almalarında pratik engeller olduğunu
belirtiyorlar.
Bugün, toplum liderleri Irak'ta yaklaĢık 18 Çerkes kabilesinin temsil
edildiğini tahmin etse de, ülkede 2.000‘den daha az Çerkes ailesinin kaldığını,
281
bazı tahminlere göre de 30.000 kadar kiĢinin kaldığını söylemektedir.282
Yerel topluluklar ile entegrasyon sayesinde, bazı Çerkeslerin muhtemelen
ġii olmasına rağmen, bugün Irak‘ta yaĢayan Çerkeslerin çoğu Müslümandır,
bunların çoğunluğu da Sünni mezhebine aittir. Çok az sayıda Hıristiyan Çerkes de
Irak‘ta yaĢamaktadır.
2.7.3. Yaklaşık Nüfus Bilgileri ve Yerleşim
Günümüzde, birçok Çerkes bütün Irak‘ta, Dohuk, Zaho, Erbil, Kerkük,
Tuzhurmatu, Diyala, Felluce, Süleymaniye'de, Bağdat, 283 Basra, Necef, ve diğer
280
http://www.almadapress.com/ar/news, Almada MUDRRĠS, Irakta Hırıstiyanların Hakkı, 12.09.2013
ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri (Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler),
Rapor No.134, Kasım 2012, site adı:http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/Article/ Files/2012 1116_134in
gtum.pdf. EriĢim Tarihi 23 Haziran 2014.
282
Hasan Kanbolat, ―Irak Çerkezleri,‖ Today‘s Zaman, 15 Temmuz 2012, site adı: http://www
.todayszaman.com/ columnist-286504-iraqi-circassians.html. EriĢim Tarihi 25 Haziran 2014.
283
Hasan Kanbolat, ―Iraklı Çerkesler,‖ TODAY‘S ZAMAN, temmuz 15, 2012, site adı: http://www.
todayszaman. Com /columnist-286504-iraqi-circassians.html,. 15 Temmuz 2014
281
119
yerlerde yaĢıyor.284 Çoğunlukla Adige olan bir köy Dohuk‘ta, bir Çeçen (Carshlu)
köyü Kerkük‘te, bir Yengice (Bablan) köyü Selahattin‘de ve bir kaç aile de
Felluce'de tespit edilmiĢtir. 285 2007 yılında Hamdaniye‘de Hıristiyanlar ve diğer
gruplara karĢı Ģiddet birçok ailenin Irak içinde taĢınmasına neden olsa da birkaç
düzine aile büyük olasılıkla, Ninewa‘nın Hamdaniye bölgedesinde kamlaĢtır.286
Zamanla, toplumda birçok kiĢinin diğer toplumdan kiĢilerle evlenmesi ve
Arap, Kürt ve Türkmen ailelere entegre olması nüfus tahmini yapmayı özellikle
zorlaĢtırmıĢtır. Çerkes nüfus sayımı Irak'ta hiç yapılmıĢtır ve Irak'ta birçok kiĢi
onları Türkmen ya da Türkî halklar olarak düĢünür. Bu sayılar doğrulanmasa da,
tahmini olarak 500 aile Bağdat‘ta, 250 aile Diyala‘da, 190 aile Kerkük‘te, 10 aile
Erbil‘de, 630 aile Süleymaniye‘de, 150 aile Anbar‘da ve daha az sayıda aileler de
diğer bölgelerde yaĢamaktadır.287
2.7.4. Güvenlik
Çerkes topluluğu üyeleri, etnik, dini veya diğer gerekçelerle hedefli Ģiddet
görmediklerini ama tartıĢmalı bölgelerde ve Arap ve Kürt güvenlik güçleri arasında
Ģiddetli çatıĢmalar görülen özellikle Musul, Kerkük, Tuzhurmatu‘da güvenlik
sorunlarıyla karĢı karĢıya olduklarını bildirmektedir. Bazı Dağıstanlılar, Çeçenler ve
Adigeler dahil, özellikle Sünni Çerkeslerin ġii milisler ve diğer gruplar tarafından
hedef olduğunu belirtmektedir. 2003‘ten sonra iç savaĢ sırasında Ģiddet birçok
Çerkes aileyi yerinden etmiĢtir.
284
Ahmet Chetaw ile Kuzey Kafkasya Grup Mesajı Yönetimi için adalet hakkında röportaj, Irak Çerkes
Kültür
ve
YardımlaĢma
Derneği
baĢkan
yardımcısı
18
Eylül,
2005,
site
adı:
http://www.justicefornorthcaucasus.com/jfnc_message_boards/north_caucasus.php?entry_id=1127026920&t
itle=wcb%3A-mesage-from-the-iraq-circassians%3A-%E2%80%98we-are-also-here.
EriĢim Tarihi 23
Haziran 2014.
285
ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri (Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler),
Rapor No. 134, Kasım 2012, site adı: http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/ Article/Files/20121116_134
ingtum.pdf. EriĢim Tarihi 23 Eylül 2014.
286
ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri (Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler),
Rapor No. 134, Kasım 2013, , site adı: http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/Article /Files/20121116_134
ingtum.pdf. EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
287
Bkz ORSAM yukarda sözü geçen nüfus dıĢında, 20 ailenin Musul‘da, 50 aile Necef‘te, 20 aile Kut‘ta, 20
aile Basra‘da, 10 aile Nassiriyah‘ta, 5 aile Amara‘da, 3 aile Dohuk‘ta, 20 aile Hilla‘da, and 12 aile
Diwaniyah‘ta yaĢadığını bildirdi.
120
2.7.5. Uygulamada İnsan Haklarında yaşanan Zorluklar
Baas rejimi altında yıllar süren ezilme birçok Çerkes ailenin kendi
kimliklerini gizlemek zorunda bIraktı. Bu durum, toplumun dilsel ve kültürel mirasını
koruma yeteneğini sınırladı. Bugün, hedefli zulüm veya ayrımcılık sınırlı olsa da,
Çerkesler siyasi ofis ve devlet iĢleri bulmada zorluklar yaĢandığını belirtmekte ve
kültürel ve dilsel geleneklerinin kayıp olacağından endiĢe etmekteler.288
2.7.6. Politik Haklar
Çerkesler Osmanlı döneminde siyasi ve askeri elitler arasında hizmet etmiĢ
olsalar da, Baas rejimi altındaki pozisyonları Türkiye ajanları olduğuna dayalı bir
algı oluĢtuğundan kısıtlanmıĢtır. Geçtiğimiz 100 yıl içinde, pek çok Çerkes Irak
toplumuna karıĢmıĢtır. 2003‘ten sonra, Etno-mezhepsel kimlik siyasi nüfuz
kazanmada önemli bir faktör haline gelince, Çerkes sivil toplum örgütleri Irak'ta
benzersiz bir bileĢen olarak tanınmak için savunma geliĢtirdiler.289
2.7.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Belki de Irak ÇerkeĢlerinin karĢılaĢtığı en büyük zorluk, toplumun kültürel ve
dilsel mirasını muhafaza etmektir. Saddam rejimi altında ÇerkeĢ kimliğini gizlemek
için yapılan baskı, Arap, Kürt ve Türkmen topluluklarına asimileyi hızlandırmıĢ, dil
ve gümrük kaybına katkıda bulunmuĢtur.290 Söylendiğine göre, bazı Araplar Anbar
ve baĢka sorunlu alanlarda toplum iliĢkileri yaparak Çerkesleri, Osmanlı zulmünün
kalıntıları olarak algılamaya devam ediyor.
Topluluk üyeleri, liderlerin toplumun hükümet istihdamında yeterince temsil
edilmediğini bildirmesine rağmen, Çerkeslerin büyük ölçüde iyi eğitimli ve iĢ sahibi
olduğunu söylemektedir.291 Çerkesler okullarda kendi tarihsel dillerini öğretmek, ya
288
Minni Yuhanna YAKU, Uluslararası Hukukta Milli Azınlıkların Hakları, Siyasi ve Kanuni çalıĢmaları,
Darülkütüp Alkanuniyye yayınevi, 2009.s.164
289
Ahmet Chetaw a,g,s
290
ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri (Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler),
Rapor No.Kasım 2012, site adı: http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/Article/Files/2012.11.16 _134ingtum
pdf. EriĢim Tarihi 23 Haziran 2014.
291
ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri (Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler),
Rapor No. 134, Kasım 2012, site adı: http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/ Article/Files/20.121.116-134
ingtum.pdf. EriĢim Tarihi 23 Haziran 2014.
121
da kültürel mirasını korumak için devlet fonları ya da destekten yararlanmada
sınırlı fiili hakları olduğunu bildirmektedirler. 292
2.7.8. Yerinden Edilmişler
Topluluk üyeleri son yıllarda rapor edilmiĢ yeni hiç bir yerinden etme olayı
olmasa da, 2003 yılından sonra birkaç düzine Çerkes ailenin yerinden edildiğini
bildirmektedir. Yerinden edilen aileler çoğunlukla Bağdat'ta Ģiddetin zirve yaptığı
yıllarda, 2007 yılında Hamdaniye alanı dıĢına itildiler. Anekdot raporlar yerlerinden
edilmiĢ ailelerin ya evlerine döndüğünü ya da çevredeki toplulukların içine
yerleĢmiĢ olduğunu belirtmiĢtir.
2.8. Feyli Kürtleri
2.8.1. Nüfus
Feyli Kürtleri Sünnilerden çok ġii Müslüman Kürtlerdir ki bu Iraklı Kürtler
arasında baskın olan dindir. Baas rejimi altında Feyli Kürtler zulüm gördü ve Ġran
ajanı olmakla suçlandılar. 1980 devrim komuta Konseyinin bir emri Feylilerin Irak
VatandaĢlıklarını iptal etti ve 300,000 kiĢi Ġran'a göç etmek zorunda kaldı. 293
ġu anda büyük Bağdat bölgesinde yaĢayan yaklaĢık bir milyon Feyli Kürt
vardır. Bildirildiğine göre, 1980'lerden beri 500.000 Irak Feyli Kürtleri Ġran'da
doğmuĢ ve aynı zamanda Ġran'da yaĢayan yaklaĢık 600.000 kiĢi de hem Ġran hem
de Irak kimlik belgelerine sahiptir. Ġnsan hakları Bakanlığı Feyli Kürtlerin yüzde
97'sinin 2006 yılından beri Irak uyruklarını yenilettiğini bildirmektedir. 2006 yılında
vatandaĢlık hakları yenilendiğinden, birçok Feyli Kürt Irak'a dönmesine rağmen,
292
Irak Anayasası'nın 4. Maddesi (ilk) ―Kamu eğitim kurumlarında veya herhangi diğer özel eğitim
kurumlarında herhangi bir dilde eğitim mevzuatına uygun olarak Türkmen, Süryani, ve Ermeni olarak,
Iraklıların çocuklarının kendi anadillerinde eğitim hakkını garanti eder ". " Madde 4 (dördüncü), Türkmen ve
Süryani dillerinin nüfus yoğunluğu olan idari birimlerde ek resmi dil olduğunu belirtir. Uygulamada, bazı
Iraklı politikacılar ve aktivistler, dil ve kültürel hakların Anayasada belirtilen azınlıklara sınırlı olması
Ģeklinde yorumlamıĢlardır. Bu algıya karĢı güçlü tartıĢmalar olsa da, bugüne kadar Anayasa'da yer almayan
bileĢenlerin dilsel ve kültürel mirasını korumak için devlet desteği toplama giriĢimlerinde fiili engel olduğu
kanıtlamıĢtır.
293
Saddam Hüseyin rejiminin altında ülke dıĢına çıkarılan Feyli Kürtlerin tahmini sayısı 130.000 ile300.000
arasındadır. Bakınız Elizabeth Campbell, ―Irak Feyli Kürtleri: Vatansız 30 yıl,‖ Uluslae arası mülteci blog,
site adı: http://www.refintl.org/blog/faili-kurds-iraq-thirty-years-without nationality. EriĢim Tarihi 23
Haziran 2014.
122
milliyet belgeleri elde etme ve kayıp mülklerini isteme iĢlemlerinin zor ve bezdirici
olduğu bildirilmektedir. Hala Ġran'da olan Irak Feyli Kürtler iĢlemlerde yersiz
gecikmelerin yüzlerce aileyi vatansız bIraktığını söylemektedir.294
2.8.2. Geçmiş.
Feyli Kürtler özellikle Bağdat, Irak merkezi ve güneyde yaĢayan ġii bir
toplumdur. 295Feyliler yüzyıllardır Zagros Dağları‘nın Iran ve Irak arasındaki sınır
bölgelerinin her iki tarafına yerleĢmiĢler ve tarihsel olarak ileri geri seyahat
etmiĢlerdir. Eski rejim altında, Irak‘ta hedefli ayrımcılık gören Feyli Kürt tolumuna
karĢı devlet tarafından da suç iĢlenmiĢtir. 1924 Yılında, VatandaĢlık Hukuku Irak
halkını dini ve etnik kimliğe dayalı üç kategoriye ayırmıĢtır. ġii Kürtlere en düĢük
kategoride listelendi. 1970'lerden beri Baas rejimi altında, Feyli Kürtler sistematik
marjinalleĢmeyle karĢı karĢıya kaldılar ve 1969-1970 yıllarında peyder pey
ülkeden dıĢarı çıkarıldılar.296
1980 Yılında, RCC kararnamesi No. 666 Feyli toplumunu "yabancı kökenli"
olmakla damgalamıĢ ve yüz binlerce Feyli Kürtünün Irak uyruğunu elinden almıĢtır.
Rejim daha sonra yüz binlerce Feylinin vatandaĢlık belgelerine el koydu ve birçok
Feyli erkek ve kadın gözaltı kamplarına taĢındı.
297
Bazı Feyli kuruluĢlar,
doğrulanmayan raporlar olsa da, Feyli tutukluların o günkü rejim tarafından
294
Ġran‘da kalan veIrak‘a geri dönmek isteyen vatansız Irak Kürtlerinin sayısını doğrulamak zor. Irak
hükümeti Baas rejimi altındaki Faili Kürtler'in "yüzde 97‘ sinin " milliyetini yenilediğini bildirdi. Ancak,
uluslararası uzmanlar, UNHCR dahil, hükümetin yeni bir program altında çocukları dahil, kaç tane
vatandaĢlıktan çıkarılmıĢ Feyli Kürtün olduğnu gösteren temel verileri yayımlamadığını belirtmektedir. Bu
sayılar doğrulanmamasa da, Irak'taki Kürt Feyli sivil toplum aktivistleri IILHR‘ye Ġran'da mahsur kalan
"binlerce" aile olduğunu bildirdi. Toplum liderleri Irak hükümetinin sınırda sosyal yardım kampanyaları
yürüttüğünü ve Ġran'da yaĢayan ailelerden müracaat aldığını bildirdi. Bildirildiğine göre, baĢvuruda bulunan
birçok aile davaları hakkında bilgi almak için birkaç yıl beklediler.
295
Bazı kaynaklar Feylilerin Mandali, Zurbatiyah, Badra, Jassan, Balad Ruz, Saadia, Julula, Khanaqin,
Diyala, Kerkük, Bağdat gibi ve baĢka yerlerde yaĢadığını belirtiyor. Bakınız ġakak Haberleri, ― ‗Feyli
bölgesinde özel uydu kanalı kurmak için Feyli Kürt Kültürü Günü‘ nde Ġsveç‘ten istekler,‖ 13 Kasım 2012,
site adı: http://www.shafaaq.com/en/news/4055-demands-from-sweden-in-faili-kurdish-culture-dayq-toestablish-private-satellite-channel-in-faili-dialect-.html. EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
296
Raporlar 1970‘lerde yaklaĢık 40,000 Feyli Kürtün Ġran uyruklu oldukları söylenerek Iran‘a sürüldüğünü
belirtmekte, Bakınız Elizabeth Campbell, ―Irak‘ta Feyli Kürtler: Vatansız otuz yıl,‖ Uluslar arası mülteci
blogu, site adı: http://www.refintl.org/blog/faili-kurds-iraq-thirty-years-without-nationality; Faylee Kurds
Democratic Union,www.faylee.org/english/studies/doc1.php; Marie-Helene Verney, ―Eve Giden Yol: Feyli
Kürtler,‖ Mülteci Dergisi 134, 11-13, 1 March 2004, site adı: http://www.unhcr.org/40570cbf7.pdf .
297
Bakınız Feyli Kürtleri Demokratik Birliği, www.faylee.org/english/studies/doc1.php. EriĢim Tarihi 23
Mart 2014.
123
yürütülen biyolojik ve kimyasal deneylere tabi tutulduğunu iddia ediyor. RCC
kararnamesi altında 300.000 kadar Feyli Ġran'a sürüldü.298
Iran'da kamplardayken, Irak'ın yüksek eğitimli Feyli Kürtlerinin çoğunun,
eğitim, çalıĢma ve seyahat belgelerine eriĢimi reddedildi ve evlilik, doğum ve
ölümleri kaydedilemedi. UNHCR‘e göre 2003 baĢlarında Ġran'da yaĢayan yaklaĢık
200.000 Iraklı mülteci vardı; bunların içinde yalnızca Ezna‘da 1.300 kiĢinin yüzde
65'i birçoğu 20 yaĢın altında ve kamplarda doğmuĢ, baĢka yurt bilmeyen Feyli
Kürtlerdi. 299
2006 yılında, Irak Ulusal Kanunu 1980‘in RCC kararnamesi No. 666‘yı
yürürlükten kaldırıldı ve Irak uyruğunun iadesinin ve Irak kimlik kartlarının yeniden
verilmesinin yolunu açtı. Bu raporda baĢka bir yerde belirtildiği gibi,
milliyet
sertifikaları ve medeni durum (Jinsiya) kimlik kartları insanların, evlilik, doğum ve
ölüm kaydı dâhil, istihdam, eğitim ve diğer haklarına eriĢim için gereklidir.
Birçok Feyli Kürtün Irak vatandaĢlık belgelerini elde etmek ve el konulmuĢ
mülklerini beyan etmek umuduyla Iran‘dan ve baĢka yerlerden Irak'a geri
dönmesine rağmen, süreç yavaĢ, zor ve bezdirici olduğu söyleniyor. Yana döndü
gerçi Raporlar, yeniden vatandaĢlığa alma usullerinin (ailelerin 1957 nüfus sayımı
için kayıtlı olduğunu gösteren bir Ģart da dahil olmak üzere) karmaĢık uygulama
süreci ve bürokratik gecikmeler tarafından yük halini aldığını göstermektedir.
Bildirildiğine göre, bir Feyli Kürt ailenin 1957 nüfus sayımında kayıtlı
olduğunu göstermeyle ilgili sorunlar,
zaman içinde kayıtların imhası, kayıp
belgeler ve bazı ailelerin sadece o zaman nüfus sayımına dâhil olmamasını
içeriyor.
300
2012 yılında, Irak hükümeti Irak 2006 Ulusal Kanunuyla RCC 666
kararnamesinin yürürlükten kaldırılmasından itibaren Feyli Kürtlerinin yüzde
97'sinin
298
vatandaĢlık
belgelerini
yenilediklerin
bildirdi.
Feyli
Kürt
toplumu
Raad ALCADDA. a.g.e, s. 54.
Marie-Helene Verney, ―Eve Giden Yol: Feyli Kürtler,‖ Mülteci Dergisi 134,11-13, 1 March 2004, site
adı: http://www.unhcr.org/40570cbf7.pdf. EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
300
UNHCR Seçilme Rehberi, 2012, n. 781.
299
124
aktivistlerine göre, Iran‘da yerlerinden edilmiĢ ya da Irak‘ta belgeleri olmadan
yaĢayan daha binlerce aile vardır.301
2.8.3. Yaklaşık Nüfus Bilgileri ve Yerleşim
Maalesef, Ģu anda Irak'ta yaĢayan Feyli Kürtlerin sayısı hakkında çok az
güvenilir veri var. Eski Baas rejimi tarafından iĢlenen ve onlarca yıl süren etnik
temizlik ve zorla dağıtma, doğru demografik veriler elde etmeyi zorlaĢtırmaktadır.
Toplum liderleri, günümüzde Bağdat'ta yaĢayan yaklaĢık 1 milyon Feyli Kürt
olduğunu tahmin ediyor. Bildirildiğine göre, 1980'lerden beri 500.000 Irak Feyli Kürt
Ġran'da doğmuĢ olup, Ģu anda Ġran‘da yaĢayan yaklaĢık 600.000 kiĢi hem Ġran ve
hem de Irak kimlik belgelerine sahiptir.
Toplum liderleri Feyli Kürtlerin özellikle Bağdat, Diyala, Basra, Wassit ve
Misan valiliklerinde ve tartıĢmalı bölgede, özellikle Kerkük‘te yaĢadıklarını
bildirmektedir.302 Irak'a geri dönen aileler arasında birçoğu evlerinin diğer Iraklılar
tarafından iĢgal edilmiĢ buldu ve iĢgalcilerin çoğu da evleri terk etmeyi
reddediyordu. Pek çok aileyi otellerde veya arkadaĢ ve akrabaları ile yaĢamak
zorunda bIrakan el konulmuĢ veya çalıntı mülkün geri verilme süreci son derece
yavaĢ ve kötü yönetilmektedir.303
Bildirildiğine göre, eski rejim tarafından sürülme ve karmaĢık milliyet
yenileme iĢleminin sonucu olarak birçok Feyli Iraklı Kürt Ġran'da kalmaktadır.
Toplum liderleri, Ġran‘da bulunan Iraklı Feylilerin Tehran yakınında kamplarda ve
Kum, Yazd, Jllam, Kirmansha, Ġsfahan ve Ahvaz‘da yaĢadığını bildirmektedir.
301






304
ġafak haberleri, ―Irak 120 bin Feyli Kürt için vatandaĢlık verildiğini bildirdi,‖ 13 Haziran 2013, site adı:
http://www.shafaaq.com/en/news/2721-iraq-announces-citizenship-for-120-thousand-faili-kurds-.html.15
Temmuz 2014
302
IILHR röportajları, 2012; Bakınız UNHCR Seçilme Rehberi, 2012, n. 781.
303
IILHR röportajları, 2012; bakınız Jasim Alsabawi, ―Irak‘ta mücadele eden Feyli Kürtleri,‖ Rudaw, 26
Ocak 2013, site adı: http://www.rudaw.net/english/news/iraq/4357.html. EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
304
IILHR röportajlar, 2012. Toplum üyeleri belli kamplarda yaĢayan insan sayılarını Ģöyle tahmin etmektedir:
Johorum kampı Tahran‘dan yaklaĢık 1,200 km ve 86 aile barındırmaktadır;
Araq valiliğindeki Azna kampında (Tahran‘dan 350 km) 56 aile ve 5 bekârın yaĢadığı bildiriyor;
Batı Aderbajan valiliğinde Ziwa kampında(Tahran‘dan 1,500 km)çoğu bugünkü Irak Kürt bölgesinden 44
aile barındırmaktadır.
Aderbajan‘da Daylza kampında da, 56 aile ve 3 bekar vardır;
Ahwaz valiliğindeki Ansar Shaharik kampında, Tahran‘dan 1,2000 uzakta, 16 aile barınmakta ve
Beni an Najar kampı da 8 aile barındırmaktadır.
125
Feyli Kürtlerinin yurda geri dönüĢ süreciyle ilgili GOI raporları yurt dıĢından
dönen ailelerle vatandaĢlık ve nüfus cüzdanlarını Irak içinde yenilettirenler
arasında farkı açıkça belirtmemektedir.305 Bildirildiğine göre, Irak hükümeti Ġran‘da
sayısı bilinmeyen Feyli Kürt kamplarına vatandaĢlık geri vermeyle ilgili müracaat
belgeleri sağlamak ve dönüĢ sürecini açıklamak için iki ekip gönderdi. Ziyaret
edilen bazı aileler Irak hükümetinden geri dönmeyle ilgili müracaat durumlaıyla
ilgili haber almak için 2-3 yıldan fazla beklediklerini bildirdi.
2.8.4. Güvenlik
Eski Baas rejimi altında Feyli Kürtleri aĢırı hedefli zulümden acı çekmesine
rağmen, bu zulüm 2003 yılından bu yana büyük ölçüde azalmıĢtır. Ancak, Feyli
Kürtler Kürt etnik kökenlerine veya Irak içindeki ġii Müslümanlar olarak ve
tartıĢmalı bölgelerde geçici yaĢayanlar olarak güvenliklerine yönelik ayırımcılık ve
tehditlerle karĢı karĢıya gelmeye devam etmektedirler.
Kürt yetkilileri ve Irak hükümeti arasındaki çatıĢmaların, özellikle Kerkük ve
Diyala‘nın bazı kısımlarında yaĢayan Feyli Kürtlerinin güvenliğini etkilediğini
göstermektedir. Feyli Kürtler Arap yetkililer ve asiler tarafından uygulanan kendi
Kürt etnik kökenlerini hedef alan sindirme ve ayrımcılığın olduğunu söylemekte ve
bildirildiğine göre bazı Kürt grupların ġii inançlarını kullanan Feylilere karĢı sürekli
sindirme veya tehditlerde bulunduğunu belirtmektedir.
2.8.5. Uygulamada İnsan Hakları Zorlukları
2003 yılından bu yana durumlarının iyileĢmiĢ olmasına rağmen,
Feyli
Kürtler birçok ailenin hizmetlere eriĢim, mülklerini yeniden kayıt altına alma ve
belge almada sorunlarla karĢılaĢmaya devam ettiklerini bildirmektedir. 306
305
Bu netlik ve dağınık veri eksikliği, 35 ailenin Ġran'dan dönüĢü üzerine göç Bakanlığı'nın raporuna göre
kanıtlandırılmıĢtır.
306
Bkz.Sazan M. Mandalawi, ―ĠyileĢmeyen Yaralar: Irak Feyli Kürtlere yapılan zulmü ―soykırım‖olarak
tanıdı. Niqash News, 10 Ağustost 2011, site adı: http://www.niqash.org/articles/?id =2878. EriĢim Tarihi 23
Mart 2014.
126
2.8.6. Politik Haklar
Oy vermek, büro iĢletmek ve diğer politik hakların kullanımı için gerekli olan
kimlik belgelerinin olmayıĢı, Feyli Kürt toplum içinde bazılarının siyasete
girmelerini tamamen önlemektedir. Bildirildiğine göre, hiçbir Feyli Kürt ulusal veya
Kürt bölgesel hükümetlerde kamu görevi için seçilemedi. Bazı Feyli Kürt toplum
üyeleri kendi çıkarlarının büyük ölçüde Ģu anda Sünni Kürt siyasetçiler tarafından
temsil edildiğini bildirmekte,
ancak diğerleri de Feyli nüfusun Ulusal ve il
düzeyinde diğer azınlık bileĢenlerinin sahip olduğuna benzer seçim koltuk
kotalarından yararlandığını bildirmektedir. Ağustos 2011‘de, Irak Parlamentosu
Faili Kürtlere karĢı geçmiĢ rejim altında iĢlenen suçları soykırım olarak tanımak için
oy kullandı, Kasım 2011‘de yüksek Irak SavaĢ Suçları Mahkemesi tarafından konu
onaylandı.307
BaĢbakan Nouiri el Maliki basın yoluyla Feyli Kürtlerin kötü durumunun
devam ettiğini açıkladı ve hükümetin resmi belgelerinin restorasyonu konusunda
destek vereceğini bildirdi.308
2.8.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Bildirildiğine göre, bazı bireylerin ve ailelerin vatansız olması nedeniyle,
vatandaĢlık ve kimlik belgelerinin yeniden verilmesi sürecinde gecikmeler ve
karıĢıklıklar Irak ve Ġran‘da yüksek yüksek öğretim kurumlarınaulaĢım dâhil kamu
hayatına katılmada Feyli Kürtler için büyük bir sorun yaratmaktadır. Geri dönen
bazı Feyli Kürtlerin de çeĢitli nedenlerle ve farklı kaynaklardan gelen sosyal
ayrımcılıkla karĢı karĢıya kaldığı bildirilmektedir. Bazı Feyliler özellikle de oradan
sürgünden dönen kiĢiler kendilerine sanki Ġran‘ın yabancı ajanlarıymıĢ gibi
davranıldığını belirtmektedir. Ayrıca, bazı Feyli Kürtler Araplar tarafından özellikle
307
Bakınız Kurd Net, ―Feyli Kürtleri Temsil eden tek Liste bağdat‘ta açıklandı,‖ 3 Arlık 2012, site adı:
http://www.ekurd.net/mismas/articles/misc2012/12/kurdsiniraq191.htm .
308
Bakınız Aswat al-Iraq, ―Maliki öceki rejim tarafından 22,000‘den fazla Irak‘lı Feyli Kürt‘ün ülkeden
atıldığını söyledi,‖ 10 Ocak 2011, site adı: http://en.aswataliraq.info/%28S%280 kpkko 55 gsk1 qp 45x ewe
xgmu%2 9%29/Default1.aspx?page =article_page&id=145102; Yine bakınız Reidar Visser, ―Maliki, Feyli
Kürtler, ve Irak'ta bir Etno-mezhepsel Siyasal Söyleme dönüĢ,‖ 2 Ekim 2011, IKJ News, site adı:
http://ikjnews.com/?p=1908. EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
127
bölgesel Kürt hükümeti ve ulusal hükümet arasında tartıĢmalı alanlarda kendi Kürt
etnik kimlikleri nedeniyle ayrımcılığa uğradıklarını söylemektedir.309
2.8.8. İnsani Durum
El konulmuĢ ve çalınan mülklerinin geri alınmasındaki zorluk birçok Feyli
ailenin kalıcı evlere sahip olmamasına neden oldu. Toplum liderleri, yurt dıĢından
dönen Feyliler için IDP kampları veya "gecekondu" alanları olmaması nedeniyle
birçoğunun ödeme güçleri oranında otellerde yaĢadıkarını söylemektedir. Feyli
Kürtler, daha yerleĢmiĢ olduğu alanlarda, onlar çoğunlukla sağlık tedavisi, yollar ve
sağlık koruma gibi temel hizmetlere sınırlı eriĢime sahiptirler. Diğer Iraklılarla
karĢılaĢtırıldığında Feyli Kürtlerin bu tür hizmetlere eriĢimde daha orantısız
sınırlamaya sahip olduklarına dair bir bulgu yok.310
2.8.9. Ülke içi Yerinden edilenler
Yurt dıĢından dönen Faili Kürtler, aile evleri de dahil olmak üzere mülklerini
geri almada zorluklar yaĢadıklarını bildirmektedir. 2003 yılında, Geçici Koalisyon
Yetki merkezi (CPA) altında, Irak mülkiyet iddiaları ve anlaĢmazlıklarını çözmek ve
geri dönen Feyli Kürtler ve diğer Iraklıların mülkiyet haklarını geri almak için
baĢvurması gereken bir komite kurdu. Bildirildiğine göre, komitenin çalıĢması
gecikmeler tarafından boğulmuĢ ve birçok Feyli Kürt, ya mülkleri için gerekli
belgeleri sağlayamadı ya da bir değiĢ tokuĢ olmadan önce, Ģu anda Feyli evlerinde
yaĢayanlara mülklere ―iyileĢtirmeler" için ücret ödeyemediler. Bu aileler ve bireyler
otellerde yaĢamakta veya yakınları ve arkadaĢları ile kalmaktalar. Toplum liderleri
mülkiyet sorununun kalıcı olarak yerleĢmelerini engellediğini bildirse de, Feyli Kürt
toplumu için dâhili yer değiĢtirme durumu hakkında çok az güvenilir rapor vardır.
Güvenlik
tehditleri
dâhili
yer
değiĢtirmede
önemli
bir
faktör
olarak
311
görünmemektedir.
309
258 IILHR röportajlar, 2012.
Sazan M. Mandalawi (2014). a.g.m. , s. 35-39.
311
Selah BEDRETTĠN, Irak Kürtleri Halk ve Hikayeler, Almektebe Alkürdiyye Altakaddümiyye Yayınları,
DarülKüttap, 1.baskı, Bayrüt, 1987, s. 53.
310
128
2.8.10. Tartışmalı Topraklar
Feyli Kürt toplumunun bazı üyelerinin tartıĢmalı alanlarda yaĢadığından,
özellikle de Kerkük ve Diyala Ġllerinde, devlet dıĢı aktörlerin siyasi gündem ile
tehdit ve yıldırmaları kadar, Arap ve Kürt Kuvvetler arasında çatıĢmalar, gibi ile
siyasi gündemi, arasında çatıĢmalar Feyli Kürt toplumu ve bu bölgelerde yaĢayan
Arap, Türkmen ve diğer bileĢenler için (farklı nedenlerle de olsa) zorluklar
yaratmaktadır.
GörüĢülen Feyli Kürtler kendilerini Iraklı ve Kürt olarak tanımlamakta ve
farklı zorluklarla karĢılaĢtıklarını kabul etmelerine rağmen kendilerini Kürt toplumu
içinde farklı bir bileĢen olarak düĢünmeye tereddüt etmektedirler. Kürt halkını
siyasi amaçlar için alt bileĢenlerine ayırma çabaları siyasi muhalefeti bölme çabası
olarak eleĢtirilmektedir.312
Ancak, Feyli toplumu siyasi çekiĢmelerin kendilerini özellikle savunmasız ve
kolay incinir kıldığı alanlarda yaĢama eğilimindedir ki bu yerler Bağdat‘ta Sadr
Ģehri gibi ve Diyala‘da sınır anlaĢmazlıklarının sık sık silahlı çatıĢmalarla
sonuçlandığı ve çeĢitli yerli halka karĢı hedefli tehditlerin olduğu yerleri de kapsar.
2.8.11. Diyaspora ve Geri Dönenler
Irak hükümeti Feyli Kürtlerin yüzde 97'sinin milliyetlerini yenittiğini
söylemesine rağmen, yeniden uyruğa alma için hedeflenen Feylilerin sayısı
konusunda temel veri henüz üretilememiĢtir. Dönenler özellikle belgelerin el
konulduğu, kaybolduğu veya tahrip olduğunda, ya da 1957 nüfus sayımı için kayıtlı
olduğunu gösteremediklerinde; vatandaĢlık hakları ve mülklerinin iadesi ile ilgili
mali ve idari zorluklar yaĢadıklarını bildirmektedir.
2.8.12. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular
Feyli Kürtlerini Irak VatandaĢlığından eden Baas dönemi yasaları ve onların
1970'ler ve 1980‘ler boyunca karĢı karĢıya kaldıkları zulüm belgeleme ile ilgili
312
Bkz.Reidar VISSER, ―Maliki, Feyli Kürtler ve Irak'ta bir Etno-mezhepsel Siyasal Söyleme DönüĢ ,‖ 2
Ekimr 2011, IKJ News, site adı: http://ikjnews.com/?p=1908. EriĢim Tarihi:11.09.2014
129
sorunlar yaratmıĢtır. Irak Büyükelçiliğine belgelerini yeniletmek için baĢvuran
yurtdıĢında yaĢayan Feyli Kürtler için gerekli iĢlemler karmaĢıktır. Özgün belge
olmadığında, Irak içinden bir aile üyesi veya temsilci çeĢitli Bakanlıklar ve
Müdürlüklere ailenin 1957 nüfus sayımı için nerede kaydedildiği de dâhil olmak
üzere, baĢvuru sahibinin kimliğini doğrulamak için bizzat gitmesi gerekir. Bu iĢlem,
bir temsilciyle veya Irak içinden vekâletle tamamlanabilir.313
2.8.13. Feyli Kürt Kadınların Durumu
Kadın sünneti (FGM) üzerinde Kuzey Irak‘ta yapılan son çalıĢmalar, Feyli
Kürt kadınlarının bu uygulama nedeniyle risk altında olabileceğini göstermektedir.
WADI tarafından 2010 yılında yapılan bir ankette, röportaj yapılan Kürt kadınların
yüzde 74,8‘i FGM (kadın sünneti) olduğunu bildirdi. Bu ankete katılanların yüzde
94,8‘i Sünni Müslümandı ama röportaj yapılan
ġiilerin
yüzde
23,1 de
sakatlandıklarını bildirdi. 2012 yılında Kerkük üzerinde benzer bir takip çalıĢması
röportaj yapılan Kürt kadınların yüzde 65,4‘ünün FGM (kadın sünnetinden) acı
çektiğini ortaya koydu. Veriler ġiilerin bu süreçten geçme olasılığının daha az
olduğu belirtiyor.314
Veriler özel olarak Feyli Kürt (veya ġii Kürt) toplumu arasında FGM kadın
sünneti yaygınlığını belirtmemesine rağmen, iki çalıĢma ve diğer raporlar Kürt
kültürü ve FGM arasında bir iliĢki olduğunu gösteriyor. 2012 ÇalıĢması Arap ve
Türkmenlerin yöntemi dini bir zorunluluk olarak tanımlarken Kürt katılımcıların
FGM‘yi, kadın sünnetini bir "gelenek" olarak açıklamaya daha yatkın olduklarını da
buldu. 315
313
Minni yuhanne YAKU, a.g.e s.167
WADI, Irak-KürdistanındaKadın Genital Sünneti, 2010, site adı: http://www.stopfgmkurdistan.org
study_fgm _iraqi_kurdistan_en.pdf. 15 mart 2014
315
Bakınız WADI ve PANA, Irak‘ta Kadın Sünneti: Kerkük ilinde Deneysel bir ÇalıĢma, 2012, site adı:
Ġngilizce dilinde http://www.stopfgmkurdistan.org/media/Study_FGM_Kirkuk-en-1.pdf ve Arapça olarak
http://www.stopfgmkurdistan.org/media/Study_FGM_Kirkuk,%20Arabic111.pdf. See also WADI, Irak
Kürdistan‘ında Kadın Sünneti, 2010, site adı: http://www.stopfgmkurdistan.org/ media /Study _FGM
_Kirkuk,%20Arabic111.pdf; Kurdish Aspect, ―Kerkük‘te Kadın Sünneti – bir kampanya için genel bakıĢ,‖ 28
Aralık 2010, http://www.kurdishaspect.com/doc122812 FM.html; WADI, ―Rights Organizations Present
New Study Irak‘ta Kadın Sünneti Hakkında,‖ 13 Haziran 2012,http://en.wadionline.de/ index.php?option=
comcontent&view =article&id =1050:fgm-study kirkuk&catid =15:presseerkla erungen&Itemid=10 EriĢim
Tarihi:13.20.2014
314
130
Özellikle, önemli sayıda Feyli Kürtlerinin geleneksel olarak ve Ģu anda
bulunduğu Diyala ve Kerkük‘te çok sayıda kadın genital sünnetinin olduğu tespit
edilmiĢtir.316
2.8.14. Feyli Kürtler ve Irak Anayasası
Feyli kürtlerde 2005 anayasasına göre azınlıklardan sayılmaktadır. Irak
anayasalarına baktığımızda feyli kürtler de 1925 anayasasından itibaren ve son
anayasamız 2005 anayasasına kadar hiçbir hak tanınmamıĢtır. bunun sebebi de
Irak devletinin kuruluĢunun baĢlangıcında ve osmanlı imparatorluğu elini çektikten
sonra Irak ve ingilizler arasında yapılan antlaĢmaya göre Irak devletının
oluĢumunda feyli kürtlere azınlığı tanımlanmamıĢtır. Bunu da 1924 yılında 42
sayılı vatandaĢlık kanununda Ģöyle bir hükümle açıklamıĢtır 1924 yılı öncesi Irak
devletınde yaĢayan ya Osmalı vatandaĢı ya da osmanlı hükmünde yaĢayan Irak
vatandaĢı direk olarak Irak vatandaĢlığı almaktadır. Burada feyli kürt yazarları
tarafından 42 sayılı vatandaĢlık kanununa gösterilen tepki sebebi 1924 öncesi
Irakta yaĢayan feyli kürtleri Osmanlı subayları tarafından araplaĢtırma yada göç
etmelerını bildirmiĢtir. Bu da kendi görüĢlerine göre kürt feyli yazarlarına
göre)devletin anayasasına aykırıdır. 1925 Irak anayasasının 6.maddesi bütün
Iraklılar
ayırım
yapılmaksızın
kanun
önünde
eĢittir.
Esas
anayasamıza
baktığımızda 6.maddemiz herĢeyi açık bir Ģekilde ortaya koymuĢ ve bu maddeye
dayanarak feyli kürtlerinde bir azınlık olarak anayasa tarafından hakları
korunmuĢtur.
Feodal dönemine baktığımızda 1944 yılının 69 sayılı kanununun 30 sayılı
maddesi ile düzenlenmıĢtır. ayni maddenin 1.fıkrası ise Irak parlementosunda ve
yerel seçimlerde ne üye ne de seçmen olarak gösteremezler. Eğer 1914 yılı
öncesi Osmanlı nüfus cüzdanı varsa Irak vatandaĢlığını kazanmıĢtır. Bu maddeye
baktığımızda mĠllet vekili ve belediye seçmeni olmak için feyli kürdün 1914 öncesı
osmanlı nüfus cüzdanı kazanması lazım ayrıca süresinin 10 seneyi geçmesi
gerekmektedir. yine yeni düzelemede feyli kürtler Irak devletinde azınlık olarak
hiçbir hak kazanmamıĢtır. Oysa gittikçe durumları daha da kötüleĢmiĢtir. 1950
yıllarında ise feyli kürt ve Irak yahudilerinden vatandaĢlık alınmıĢtır. 1 sayılı kanun
316
WADI and PANA, Irak‘ta Kadın Sünneti: Kerkük ilinde Deneysel bir ÇalıĢma,, 2012, Ġngilizce site adı:
http://www.stopfgmkurdistan.org/media/Study_FGM_Kirkuk-en-1.pdf. EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
131
1950. kısa bir dönem sonra 12 sayılı kanun 1951 yılında yeni bır vatandaĢlık
kanunu yazılmıĢ ve 1955 yılında resmi bir Ģekilde devlet tarafından ilan edilmiĢtir.
Kanunun 17.maddesine göre birçok feyli kürt ve yahudi ve de Türkmen Iraktan göç
etmiĢtir.
1925 Irak anayasası azınlıkları tanımlamasında çok zorlanmıĢtı. Özellikle
bir kısım feyli kürtlerin ve Türkmenlerin yurt dıĢına sürgün edilmesinden sonra yeni
bir kanunla sürgünlüğe son vermiĢtir. bu minvalden Iraklılar ister kürt ister
Türkmen ister arap olsun cezası devlet içınde verilmektedir. 1960 lı yıllara
geldiğimizde
feyli
kürtlerle
Baas
partisi
arasında
büyük
olaylar
yaĢanmıĢtır.30.05.1963 yılında baas partısı tarafından 43 sayılı araplaĢtırma
kanunu açıklamıĢtır. feyli kürtlerin Irak içinde yaĢaması için bu kanun altında arap
olmaları lazım.317
10.05.1964 yılında cumhurbaĢkanı abdülselam arıf tarafından yenı anayasa
düzenlenmıĢtır.41. ve 72.maddesı Irak cumhurbaĢkanı, baĢbakanı, naibleri ve Irak
devletınde resmi makam alabilmek için Irak soylu bab ve annesı Iraklı ayrıca
1900yılı öncesı Irakta yaĢamıĢ olması ve osmanlı nüfus cüzdanı olması
gerekmektedir. feyli kürtler için
durum gittikçe daha da kötüye gidıyordu.17
temmuz 1968 rejimi sonrası ilk geçici baas partısı anayasası hazırlanmıĢtır ve bu
anayasanın 20.maddesının a fıkrası ise vatandaĢlığı Irak kanunu düzenler,
vatandaĢlığı Iraklıdan 6 hazıran 1924 öncesi kazanmıĢ ise ve osmanlı nüfus
cüzdanı var ise düĢürülmesi kesinlikle olmaz. b fıkrası ise vatandaĢlığın Iraklıdan
düĢürülmesı Irak vatandaĢlık kanunu çerçevesinde düzenlenir. Baas partisi
anayasından maksat vatandaĢlığın düĢürülmesi her hangi bir Iraklinin osmanlı
nüfus cüzdanı olmadığı zaman Irak devletınĢn vatandaĢlığını kazanmamaktadır.
böylece feyli kürtlerin osmanlı nüfus cüzdanı olmadığına göre 70 lı yıllara kadar
Irak nüfus cüzdanını kazanmamamıĢtır. 1964 Anayasasının 66.maddece ise Irak
vatandaĢlığını kazanmayan kiĢinin ayrı bir bir bölgeye göç etmesine karar
vermiĢtir. Böylece o dönemde 70 bin feyli kürt bağdat çevresinden göç
etmiĢtir.16.07.1970 Anayasası sonrası azınlıklar için bir takım kararlar çıkmıĢtır. 11975 yılında 5 sayılı vatandaĢlık kanunu ve 890 sayılı 04.08.1985 yılında 511
sayılı ve 19.07.1987 yılında 141 sayılı kanunların ıçerığı bütün arap bırlığı Irak
317
Aziz ALHAC, Iraktaki Kürt Olayları, 1.baskı, Alarabiyye Enstitüsü, Bayrüt 1994. s.123.
132
vatandaĢlığını Irakta yaĢama Ģartı ıle verılmıĢtır. oysa feylı kürtler Irak vatandaĢlığı
hakkından mahrumn kalmıĢtır.318
2-180 sayılı karar 03.02.1980 yılında bazı azınlıklara vatandaĢlık hakkını
tanımlamıĢtır. Örneğin çerkez, zerköĢ, kayan vs 3-07.02.1980 yılında 200 sayılı
karar yabancı uyruklunun 5 sene kalma Ģartı ile Irak vatandaĢlığını alabilirler.319
4-10.04.1980 yılında 518 sayılı karar yabancı uyruklunun Irak vatandaĢlığı
kazanma Ģartlarını düzenlenmiĢ, yalnız bu karardan iran kökenli yabancı uyruklu
Irak vatandaĢlığını kazanmamaktadır.
5-07.05.1980 yılında 666 sayılı karar bütün kararları bır araya getirerek bazı
açıklamaları yapmıĢtır. Kararın amacı her yabancı uyruklunun Irak vatandaĢlığını
kazamıĢ ise Irak hükümetine karĢı bir suç iĢlemiĢ veya hiyanet etmiĢ ise iç iĢleri
bakanı tarafından Irak vatandaĢlığı düĢürülür ve sınır dıĢı edilir.
6-15.04.1981
464sayılı kararın ıçerığı her Iraklı ıranlı ıle evlenmıĢ ıse
devlet tarafından eğer asker ıse 4000 dınar,eğer bekar ıse 2500 dınar verılır.
bayan eĢınden boĢanırsa sınır dıĢı edilir. 7-15.09.1987 727 sayılı karar,
cumhurbaĢkalığından
çıkan
feyli
kürtlerin
devlette
atanmaları
cumhurbaĢkalnılığından yüksek makamlara atanmaları yasaktır. yalnız 722 nolu
kararda feyli kürtlere küçük bir umut ıĢığı verilmiĢti o da basit ve sınırlı devlet
iĢlerinde yer alabilirlerdi .örneğin 1.derece persönel ve ayrıca feyli kürtlerin yüksek
lisasn ve doktora gibi öğrenimleri devlet tarafından engellenmiĢtir.320
2.9. Yahudiler.
2.9.1. Nüfus.
Irak Yahudileri 1950'lerden beri aĢırı zulüme uğramıĢ ve ülkede kalanlar
saklanarak yaĢamaktalar. Baas rejimi sırasında, Irak Yahudileri, vatandaĢlık
hakları ve mülkiyetlerinden mahrum edilmiĢ ve birçoğu zorla sürgün edilmiĢtir. Bir
zamanlar en az 150,000 Iraklı Yahudi‘nin bulunduğu ülkede, bugün Irak Yahudileri
318
Halil ALRABĠĠ, Irakta Ayrımcılığın oluĢumu, merkez al mustakbal yayınları, bağdad, 2005. s. 34.
ġakir HASBAK, Kürtler ve Ġç Sorunlar, 1. Baskı, Aldar Almüttahide lelneĢir, Bayrüt, 1974. s. 45.
320
ġakir HASBAK, Kürtler ve Ġç Sorunlar,a.g.e, s.46.
319
133
büyük olasılıkla Bağdat'ta belki de 10 kiĢiden az bireyden oluĢmakta ve Basra'da
bazı ek ailelerin de bulunduğu bildirilmektedir.321
2.9.2. Geçmiş
Irak'ta kalan Yahudi cemaati hakkında çok az Ģey bilinmektedir. Ülkede
kalan bir avuç Yahudi Iraklıların arasında, çoğu kendi kimliklerini gizleyerek ya da
olabildiğince anonim olarak yaĢamakta ve bazıları da Ġslam dinine geçmiĢlerdir.322
Irak'ta Yahudi geçmiĢi hem Hıristiyanlık ve hem de Ġslam öncesine, yaklaĢık
M.Ö. 722 yılına kadar gider. ÇeĢitli hükümdarlar altında periyodik dönemlerde aĢırı
zulümlere rağmen, toplum büyük ölçüde zenginleĢti ve büyüdü. Bazı tahminlere
göre, I. Dünya SavaĢına kadar Yahudi Iraklılar Bağdat'ın nüfusunun üçte birini
oluĢturuyordu
ve
hükümet,
askeri
ve
özel
sektörde
yüksek
görevlerde
çalıĢıyorlardı.323
1947 yılında, Filistin'in bölünmesi ve Ġsrail devletinin kurulması ile Yahudi
karĢıtı isyan ve saldırıları olayları, Irak hükümetinin, Iraklı Yahudilerin bir yıl içinde
ülkeyi terk etmesine izin verdiği, ya da vatandaĢlığı kaybedeceklerini bildirdiği
1950 yılına kadar artmıĢtır. 324Ertesi yıl, yeni bir kanun, sonuçta devlet tarafından
el konulmak için, göç eden tüm Yahudilerin mülkiyetlerini dondurdu. 1949 ve 1951
yılları arasında, toplum üyeleri 104.000 Yahudi‘nin Irak'tan kaçmıĢ olduğunu ve ek
bir 20,000 kiĢinin de Ġran'dan Ġsrail'e kaçak geçtiğini tahmin etmektedir.
325
Ġzleyen
on yıl boyunca, artan ekonomik ve sosyal kısıtlamalar kalan Yahudi Iraklılara
uygulandı. Varlıklar mallarına el konuldu, iĢletmeler kapandı, mülklere el konuldu
ve mülkiyet sahibi olma yasaklanmıĢtır.326
321
YAKU, a.g.e, s.170.
Stephen Farrell, ―Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New York
Times, 1 Haziran 2008, site adı:,‖ New York Times, 1 Haziran 2008, site adı:
http://www.nytimes.com/2008/06/01/world /middleeast/01babylon.html?pagewanted=all&_r=0; Bakınız Roy
Gutman, ―WikiLeaks Irak‘ın minik Yahudi Toplumunun Güvenliğini Sarsıyor,‖ McClatchy Newspapers, 7
Ekim 2011, http://www.mcclatchydc.com/ 2011/ 10/07/126581/security-of-iraqs-tiny-jewish.html.
323
Mitchell Bard, ―Irak Yahudileri,‖ Yahudi Sanal Kütüphanesi, Amerikan-Ġsrail Ortak ĠĢletmesi,
eriĢim12ġubat 2013, site adı: http://www.jewishvirtuallibrary .org/jsource/ antisemitism/iraqij ews. html.
324
Raad ALCADDA, a.g.e, s. 61
325
Bakınız Irak Kanunu No. 1 (1950), ve Irak Kanunu No. 12 (1951).
326
Mitchell BARD, ――Irak Yahudileri,‖ Yahudi Sanal Kütüphanesi, Amerikan-Ġsrail Ortak ĠĢletmesi, site adı:
http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/anti-semitism/iraqijews.h EriĢim Tarihi 23 Mart 2014.
322
134
Siyonizm failini ölüm cezasına götürebilecek bir suç olarak ilan edildi. 327
1952 yılında, hükümet Irak Yahudilerinin ülkeden ayrılmalarını engelledi.
1960‘larda devlet ve devlet dıĢı aktörler tarafından yapılan bir dizi halka açık
infazlar ve daha fazla zulüm görülmüĢtür.328
1970'lerin baĢında, Irak hükümeti kalan Irak Yahudilerinin göç etmesine izin
verdi. Varlıkları dondurulmuĢ Yahudi Iraklılara mülklerini telafi için ödeme
yapılmadı. Söylendiğine göre, Yahudi aileleri tarafından boĢaltılan bazı evler boĢ
kaldı ve iĢgalcilere karĢı korundu. Ancak, Yahudi aileler mülkiyet haklarını
kullanmada sınırlandırılmıĢ olarak kaldılar. Resmi olarak, Yahudi haklarına karĢı
yasal kısıtlamalar bugün de yürürlüktedir; 2006 vatandaĢlık yasası açıkça Irak'ı
terk Yahudilerin vatandaĢlığa geri dönmeyi istemelerine engeldir. Söylendiğine
göre, 1990'larda, ülkede kalan birkaç düzine Yahudi Iraklı nispeten daha az zulüm
korkusu ile yaĢamıĢ ve birkaç kutsal Yahudi yerleri rejim tarafından korunmuĢtur.
2.9.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
1950‘ler öncesi, Yahudi Iraklıların sayısı 150,000, ve belki de daha fazlaydı.
1940'larda,
gözlemciler
Yahudi
Iraklıların
Bağdat
nüfusunun
üçte
birini
oluĢturduğunu belirtiyor. Bugün, ülkede kalan Yahudi Iraklıların sayısı muhtemelen
10 kiĢiden azdır. WikiLeaks belgeleri Eylül 2011'de yayımlandığında, ABD
Büyükelçiliği içindeki haberleĢme Bağdat‘ta sessizce yaĢayan dokuz kiĢilik küçük
bir Yahudi topluluğunu ortaya çıkardı. O zamandan beri, bir kiĢinin göç ettiği ve
diğerlerinin de doğal nedenlerle öldüğü bildirildi. 329 IILHR‘ye sunulan raporlara
göre, ilave iki Yahudi ailenin Basra bölgesinde 2013‘ün ilk aylarında yaĢıyor
olabilir. Bu raporlar, bağımsız olarak doğrulanamadı.
327
Irak Ceza Kanunu No. 111 (1969), düzenlenmiĢ Ģekliyle, para. 202, ―Serbest masonluk dâhil Siyonist
ilkeleri savunan veya teĢvik eden veya Siyonist örgütlerle kendisini iliĢkilendiren, maddi ve manevi destek
vererek onlara yardımcı olan her kim olursa veya Siyonist hedeflerin gerçekleĢtirilmesine yönelik herhangi
bir Ģekilde çalıĢan herhangi bir kiĢi ölümle cezalandırılır. ‖
328
Mitchell Bard, ―Irak Yahudileri,‖ Yahudi Sanal Kütüphanesi, Amerikan-Ġsrail Ortak ĠĢletmesi, 12 ġubat
2013, site adı: http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/anti-semitism/iraqijews.html.
329
Azınlık Hakları Grubuna göre, 2011 yılında Irak'ta dokuz Yahudi yaĢıyordu. O zamandan beri, Basra
dıĢından sivil toplum örgütleri saklanarak yaĢamasına rağmen iki ailenin de, güneyde yaĢıyor olabileceğini
belirtmektedir. Azınlık Hakları Grubu tarafından belirtildiği dokuz kiĢiden, birinin göç ettiği ve diğerlerinin
doğal nedenlerden öldüğü bildirilmektedir. Bakınız Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, Dünya Yerli
Halkları ve Azınlıkların Durumu 2011 - Irak, 6 Temmuz 2011, http://www.unhcr. org/refworld/ doci d/4
e16d 36e5f.html EriĢim Tarihi:13.10.2014
135
2.9.4. Uygulamada İnsan Hakları Zorlukları
Irak hukuku Iraklı Yahudiler için temel insan hak ve özgürlüklerini inkar
ediyor. Siyonizm veya Siyonist ilkelerini teĢvik Irak'ta ölüm cezası gerektiren bir
suç olarak kalmakta. Bu yüzden ülkede kalan bir iki topluluk üyesi için geleneksel
uygulamaya bağlı olarak inanç ritüelleri gerçekleĢtirmek mümkün değildir. Zulüm
korkusu ve komĢular ve arkadaĢlar için korku birçok Yahudi Iraklıların kamu
hayatına katılmalarını önler.
2.9.5. Dini Özgürlük
2003 yılında, Irak‘ta Yahudilerin ibadet ettiği yerler toplanmak için çok
tehlikeli hale geldikten sonra kapatıldı. 330 Ġnançlarına ait çoğu ritüeller, 10 yetiĢkin
Yahudi erkekten oluĢan bir minyan gerektirir (toplu ibadet için gerekli çoğunluk), bu
da çok az sayıda kaldıkları için toplanmalarına yetmeyen bir sayı. 331
Irak Yahudi inancının uygulamasını suç saymasa da, çoğu Iraklı Yahudilerin
evin dıĢında bir kova (tembel Ģapka) giymekten, ya da dini ayinlerde bulunmak için
açıkça buluĢmaktan çok korktukları bildirilmektedir. Pek çoğu dini inançlarını
evlerinde yapmaktadır.332
2.9.6. Siyasi Haklar
Irak'ta kalmaya devam eden yaĢlı Yahudi Iraklılar arasında, kimlik
kartlarında hala Yahudi dinine ait oldukları iĢaretlidir. Bu kimlik belgelerinin Bağdat
geneline dağılan çok sayıda kontrol noktalarında sunulacak olması bazılarının
evlerinden uzağa seyahat yapmaktan korkmasına neden oldu. Hareket özgürlüğü
eksikliği Iraklı Yahudilerin ülke içinde hakları için lobi ve siyaset yapmalarını
engelledi.
330
Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New York Times, 1 Haziran 2008,
site adı: http://www.nytimes.com/2008/06/01/world/middleeast /01babylon.html? pagewanted=all&_r=0.
EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
331
Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New York Times, 1 Haziran 2008,
site adı: http://www.nytimes.com/2008/06/01/world/middleeast /01babylon. html?pagewanted=all&_r=0
EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
332
Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New York Times, 1 Haziran 2008,
site adı: http://www.nytimes.com/2008/06/01/world/middleeast/01babylon.html? pagewanted=all&_r=0
EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
136
2.10. Kakailer
2.10.1. Nüfus
Kakailer (Ehl-i Hak veya Yarsan olarak da bilinir) yaygın olarak bir Kürt alt
grup olarak kabul edilir ve dinleri önemli bir Ģekilde farklı olmasına rağmen ġii
inancının bir dalı olarak görülür. Bazı Müslüman gruplar Kakaileri ġeytana
Tapanlar olarak düĢünüp, sonucunda zulüm olunca; Kakailer Irak‘ta inançları
konusunda uzun yıllar boyu gizliliği korudular. Irak'ta 200,000 civarında Kakai,
baĢta Kerkük‘ün güneydoğu köyleri olmak üzere Musul ve Ninewa Ovası
çevresinde, Kuzeyde Diyala ve Erbil‘de ve Kerbela‘da yaĢıyor.333
2.10.2. Geçmiş
Iran‘da Ehl-i Hak ve Yarsan olarak da bilinen Kakailer, yaygın olarak baĢta
Irak'ın kuzeyi olmak üzere aynı zamanda Kerbela ile onlarca diğer Ģehirde ve ülke
genelinde köylerde yaĢayan bir Kürt alt grup kabul edilir. Bazı Kakailer, Kürtçenin
bir Gorani lehçesi olan maço dilini fakat aynı zamanda bulundukları yere bağlı
olarak Sorani Kürtçesi, Türkmence veya Arapça da konuĢurlar. 334
Kakai inancı tarihi Batı Ġran'da 14. yüzyıla kadar gider ve ZerdüĢtçülük ve
ġiilik öğeleri içerir. Kakailer tarih boyunca Yezidi inancı gibi Ģeytan küfür etmeyen
inançları hakkında gizliliklerini korudular. Bu dini görünüm bazı Müslüman
grupların Kakaileri Ģeytan tapanlar olarak düĢünmelerine ve bunun sonucunda da
zulümlere yol açmıĢtır.
Bugün Kakai dini liderleri ve topluluk üyeleri Müslüman ayinleri ve ritüelleri
gözlemlemeseler de, giderek artan oranda inançlarını ġiiliğin 335 bir çeĢidi olarak
333
Raad ALCADDA, a.g.e, s.69-70.
Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar Arası Azınlık Hakları
Grubu, 4, Haziran 2010. http://www.minorityrights.org/download.php?id=956. EriĢim Tarihi 23 Mayıs
2014.
335
Mumtaz LALANI, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar Arası Azınlık Hakları
Grubu, 4, Haziran 2010.
334
137
savunmaktalar. Kakailer 336 arasında farklı uygulamalar ve inançlar bazılarının
Kakailere zulmetmelerine yol açmıĢtır.337
2.10.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Topluluk üyeleri Irak‘ta baĢta Daquq ve Hamdaniya‘ya yakın güneydoğu
Kerkük ve Ninewa ovasında bir grup köylerde olmak üzere yaklaĢık 110.000 ile
200.000 Kakai yaĢadığını tahmin etmektedir. Toplum karĢı karĢıya kaldıkları Baas
rejimi altındaki zorunlu yer değiĢtirme ve 2003 sonrası Ģiddete rağmen, Diyala,
Erbil ve Süleymaniye‘de de yaĢamaktadırlar.338
TartıĢmalı bölgeler yaĢayan bazı Kakailer her iki taraftan
gerekçelerle
sosyal
ayrımcılığın
yanı
sıra
siyasi
baskı
veya
339
dini
ekonomik
marjinalleĢmenin de olduğunu bildirmekteler. Erbil ve Süleymaniye‘de yaĢayan
Kakailer Kürt Bölgesi içinde kendilerinin genel olarak güvenli olduklarını ve
ekonomik, sosyal ve kültürel hayata uyum sağladıklarını bildirmektedirler.
340
2.10.4. Güvenlik
Kürt bölgesindeki valiliklerde, özellikle Erbil ve Süleymaniye‘de yaĢayan
Kakailer, az da olsa dini temel alan hedefli güvenlik tehditleriyle yüz yüze
geliyorlar.
341
Topluluk üyeleri, Hamdaniya, Kirkuk ve baĢka tartıĢmalı bölgelerde
toprak anlaĢmazlıkları nedeniyle Ģiddetle karĢı karĢıya kalmalarına rağmen, " Kürt,
Arap ve Hıristiyan müĢterek güvenlik güçleri" diye tarif edilen Ģu andaki güvenlik
yapısı altında son zamanlarda yaĢamlarına veya dine dayalı haklarına yönelik
hiçbir hedefli tehdit yaĢamadıklarını bildirdiler.
336
Kakai inancı,dini dogması ve Irak‘daki ve bölgedeki kökleri için detaylı bilgi için Bakınız: Matti Moosa,
AĢırı ġiiler: Ghulat Mezhepleri, Syracuse University Press (1987), Ch. 15, pp. 168-184.
337
Bkz, New Zealand Sığınma Durumu BaĢvuru Makamı, Sığınma BaĢvuru No. 74695, 22 Ocak 2004, 2003
öncesi ve sonrası Kerbela içinde ve çevresinde ġii Müslümanlar ve Baas rejimi tarafından Kakailere yapılan
zulümler; site adı: http://www.unhcr.org/refworld/pdfid/477cfba70.pdf. EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
338
IILHR röportajlar, 2013; Bakınız UNHCR Seçilme Rehberi, 2012, p. 30; Michiel Leezenberg,
―Asimilasyon ve Sürülme Arasında: Kuzey Irak‘ta ġabak and Kakailer,‖ Yakın Doğuda Bağlayıcı Dini
Topluluklarda. K. Kehl-Bodrogi et. Al (eds.). Leiden, 1997, pp. 155-174.
339
UNHCR Seçilme Rehberi 2012, p. 27.
340
IILHR röportajlar, 2013.
341
IILHR röportajlar, 2013.
138
Ancak, Uluslar Arası Azınlık Hakları Grubu 2011 yılında Kerkük bölgesinde
yaĢayan Kakailerin tehditler, suikast giriĢimleri, adam kaçırma ve diğer sindirme
formlarına tabi olduklarını bildirdi.
342
2.10.5. İnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar
Genel olarak, Kakailer insan hakları açısından diğer bileĢenler ile
karĢılaĢtırıldığında orantısız zorluklar yaĢadıklarını belirtmiyorlar. Ancak, Kakaizmi
ilahi bir inanç olarak dikkate almayan 1959 KiĢisel Durum Yönetmeliğinden beri,
Yezidiler ve Bahaîler ile birlikte hukukta bazı ayrımcılıklarla karĢılaĢmaktalar.
2.10.6. Dini özgürlük
1999 Yılında, Kuzey Irak Kakaileri, Kürdistan Yurtseverler Birliği (PUK) ile
onlara dini ibadetlerini kutsal bir yerde açıkça yapmalarına izin veren bir
anlaĢmaya vardıklarını bildirildi. Bugüne kadar Kuzey Irak'taki Kakailer arasında
din özgürlüğü nispeten korumalı kaldı. Ancak, bazı Müslümanlar tarafından
yapılan zulüm haberlerini içeren raporlar sivil toplum grupları arasında su yüzüne
çıkmaya devam ediyor.343
Bazı görüĢlere Kakailerin kendilerinin çoğunluk inancının bir parçası
olduklarını
söyleyerek
gerçek
inançlarını
"saklama"
anlamına
gelebilecek
duygularını gizleme uygulaması yaptıklarını belirtmektedir. Kakailer aynı zamanda
kendi inanç ve uygulamaları hakkında son derece ketumdurlar. 344 Bu durum
anketör veya gözlemci için genel anlamda kiĢinin gerçek inancını tespitte ve
342
Belirli zulüm olayı belirtilmedi, fakat MRG tarafından yapılan röportajlar devam eden korkutmaların
olduğunu göstermektedir. Bakınız Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık
Hakları Grubu, 2011, site adı: http://www.minorityrights.org/11106/report s/iraqs-minorities-participation-inpublic-life.html. EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
343
Bkz. Preti TANEJA, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 2013,
site adı: http://www.minorityrights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html.
344
Kuzey Irak‘taki Kakai tarihi TartıĢması için, dini uygulamaların gizliliği ve Twelver ġiileri ve
Müslümanlarla iliĢkiler, Bkz.Michiel Leezenberg, ―Asimilasyon ve Sürülme Arasında: Kuzey Irak‘ta ġabak
and Kakailer,‖ Yakın Doğuda Bağlayıcı Dini Topluluklarda. K. Kehl-Bodrogi et. Al (eds.). Leiden, 1997, pp.
155-174.
139
Kakailerin kim oldukları ve Irak'ta nerede yaĢadıkları konusunda veri elde etmede
zorluklara neden olmaktadır.345
2.10.7. Siyasi Haklar
Bildirildiğine göre, Kakailer iki ana Kürt partiye katılmaktadırlar, Irak'ın
kuzeyinde faaliyet gösteren Kürdistan Yurtseverler Birliği ve Kürt Demokrat Partisi.
Bu partilere katılmada ayrımcılık olduğunu bildirmediler ve bu iki Kürt partileri
dıĢında siyasi faaliyetlerinin olmadığı da bildirildi. Siyasi partiere katılımda
uygulamada bir engelle karĢılaĢtıklarına dair bir belirti olmamasına rağmen
Kakailerin ne oranda siyasete katıldıkları hakkında veriler elde yok. Ġl düzeyinde bir
Kakai temsilcisi olmasına rağmen, Ulusal düzeyde seçilmiĢ hiçbir Kakai yetkili
yoktur.346
2.10.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Kaka'i toplumu bildirildiğine göre son yıllarda ekonomik ve sosyal ayrımcılık
yaĢadı; 2010 yılında, Uluslararası Azınlık Hakları Grubu, Kerkük‘te Müslüman dini
liderlerin insanlara "kâfir Kakai dükkan sahiplerinden" bir Ģey satın almamalarını
söylediklerini bildirdi. 347 2013 yılının ilk aylarında topluluk üyeleri ile yapılan son
röportajlar Kakai kültürünün genellikle kuzeyde saygı gördüğünü ve toplumun biri
Süleymaniye‘de ve biri de Erbil‘de olan iki kültür merkezinde faaliyet gösterdiğini
ortaya koymaktadır.348
Yerel veya Valilik düzeyinde devlet dairelerinde birkaç görevde bulunsalar
da, Kakailerin memurluğa iĢe almada ayrımcılık yaĢadıkları belirtilmektedir. Ancak
doğruluğu ispat edilmese de, anekdot raporları, bazı ayrımcılık olaylarının dinle
ilgili olabileceğini göstermektedir. Kakailerin çoğu çiftçilik yapmakta veya toprak
dıĢı kayıt dıĢı ekonomide yaĢamaktalar. YaklaĢık yüzde 10-20 arası nüfus
yoksulluk içinde yaĢıyor.
345
Kanada Göç ve Sığınma Bürosu, ―Iran: Uygulamalar, liderlik ve Ehl-i Hak inancı özel dini kutlamaları;
Toplum üyelerinin Ġsam dinine ait memurlar tarafından Kürt kiĢilerden farklı davranılıp davranılmadığı,‖ 1
Ekim 1998, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/3ae6aab324.html EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
346
IILHR interview, 2013.
347
Bkz. PRETI TANEJA, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 2011,
site
adı:
http://www.minorityrights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html.
EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
348
IILHR röportajlar, 2012.
140
2.10.9. Ülke İçi Yerinden Edilenler
1988 Yılında, 498 aile Musul ve çevre bölgeden zorla Erbil ve
Süleymaniye‘ye taĢındı. 2003'ten beri güvenliğe yönelik tehditlerin yüksek olduğu
Musul, Kerkük ve benzeri bölgelerdeki Ģiddet, son yıllarda yaklaĢık 400 Kakai
ailenin iç göç yapmalarına neden olrken; yaklaĢık sadece 50 aile kendi yaĢadıkları
bölgelerde kaldı. 290 Söylendiğine göre, yerlerinden edilen aileler Ninewa
ovasında baĢka yerlere yerleĢtiler.
Birkaç yerinden edilen ailenin Musul ve
çevresine geri döndüğü; sadece 5 veya 6 ailenin de geri dönmek için plan yaptığı
bildirildi. Bildirildiğine göre, yerlerinden edilen ailelerin çoğu Erbil, Süleymaniye ve
Hamdaniya‘da kalmayı planlamaktadır. Diğerleri bir noktada Diyala, Kerkük ve
Bağdat
bölgesindeki
Ģehirler
ve
köyler
dâhil
eski
kökenlerine
dönmeyi
planlamaktadırlar.349
Bildirildiğine göre, yerlerinden olup kuzeye göç eden Kakailer, çoğunun
Kürtçe ve Arapça konuĢtuğundan, çok az dil ve asimilasyon zorluklarıyla
karĢılaĢtılar; yine de yalnızca Arapça konuĢan Kakailerin Kürt Bölgesi içinde iĢ
veya eğitim ve diğer hizmetleri elde etmelerinin mümkün olup olmadığı belirsizdir.
Kürt Bölgesinde Kürtçe konuĢan Kakailer arasında iĢ ve konut sahibi olmanın
yeterli olduğu bildirildi.350
2.10.10. Diyaspora ve Geri Dönenler
Saddam Hüseyin'in rejimi altında, yüzlerce Kakai Iran‘a sürüldü,bunun
sonucunda da birçok göçmenin medeni durum ve kimlik belgeleri kayboldu.
1980'lerde ve 1990'larda Kürt isyancılar ile yan yana olarak tanımlanan Baas rejimi
Kakai aileleri sürgünlerle cezalandırdığı bildirildi.
351
Topluluk üyelerine göre
sürgünler özellikle Kakai dini liderlerini hedef aldı. Sürgün edilen ailelerin
birçoğunun Kerkük bölgesinden geldiği bildirildi. Topluluk üyeleri geri dönen
yaklaĢık 20 ailenin, Irak‘lı mı yoksa Ġran vatandaĢı mı olduğu ile ilgili zorluklar
yaĢamalarına rağmen, Irak medeni durum kimlik belgelerine sahip olduklarını
349
IILHR röportajlar, 2013.
IILHR röportajlar, 2013.
351
See Michiel Leezenberg, ―, ―Asimilasyon ve Sürülme Arasında: Kuzey Irak‘ta ġabak and Kakailer,‖ Yakın
Doğuda Bağlayıcı Dini Topluluklarda. K. Kehl-Bodrogi et. Al (eds.). Leiden, 1997, pp. 155-174.
350
141
bildirdi. 352 Bildirildiğine göre, Ġran'dan Irak'a dönen bazı Irak Kakaileri hantal ve
karmaĢık iĢlem gereksinimleri nedeniyle Irak sivil durum belgeleri almada
uygulamada sorunlarla yüz yüze gelmeye devam ediyorlar.353
Bu bilgiler bağımsız olarak doğrulanmamasına rağmen, röportaj yapılan topluluk
üyeleri 2003 yılından bu yana birkaç Kakailinin Irak dıĢına iltica arama
çalıĢmıĢlarında bulunduğunu bildirdi. Bildirildiğine göre, 2003‘ü hemen izleyen
yıllarda yüzlerce Kakai Irak‘tan mülteci olarak kaçtı ve en azından bazı iltica
talepleri karara bağlandı. Irak'ta baĢka yerlerden de kaçmıĢ Kakailer olmasına
rağmen, en azından Kerbela bölgesi kökenli bir kısm Kaka'ilerin ilticaları
karĢılanmıĢ oldu.354
2.10.11. Göç ve Sığınmayla İlgili Konular
BaĢka bir yerde de belirtildiği gibi, Saddam rejimi altında medeni durum
kimlik belgeleri olmadan Irak‘tan Ġran'a sınır dıĢı edilen yüzlerce Kakai, bu tür
belgeleri almak üzere külfetli zorluklarla yüz yüze kalmıĢ olabilirler. Buna ek
olarak, Kakailer uygulamada inançlarını gizlediklerinden,
medeni durum kimlik
belgelerinin, bir baĢvuru sahibinin gerçek inancına rağmen, kiĢileri Kakai olarak
değil Müslüman olarak tanıtabilmesi de mümkündür. Bu sorunlar bir baĢvuru
sahibinin inancını kimlik belgesiyle göstermesi için zorluklar sunabilir.
2.10.12. Kakai Kadınlarının Durumu
Kakai toplum üyeleri Kakai kadınların düzenli olarak kendi inanç ve
kültürlerinin ayrılmaz bir parçası olarak kadın sünneti‘ne (FGM) maruz kaldıklarını
bildirmektedir. 355
2010 yılında STK WADI tarafından yapılan bir FGM kadın
sünneti araĢtırmasına göre, röportaj yapılan Kakai kadınların yüzde 39.4 (13 kiĢi)
FGM geçirmiĢ olduğunu belirtti. 356 Aynı STK tarafından 2012 yılında yapılan bir
352
IILHR Kakai topluluk üyeleri ile röportajlar, 2012.
IILHR Kakai topluluk üyeleri ile röportajlar, 2012.
354
Bkz. New Zealand Sığınma Durumu BaĢvuru Makamı, Sığınma BaĢvuru No. 74695, 22 Ocak 2004, para.
25, Eylül 2003‘e kadar ―Irak‘tan pek çok Kakai insan kaçtı.‖ Site adı: http://www.unhcr
.org/refworld/pdfid/477cfba 70.pdf. EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
355
IILHR Kakai topluluk üyeleri ile röportajlar, 2013.
356
Uzmanların devam eden FGM probleminin Kürt toplumu içinde olduğunu belirten Erbil, Suleymaniye ve
Kerkük illerinde 120 görüĢmeyi kapsayan WADI çalıĢması. IILHR ile tartıĢmalar, 2013.
WADI çalıĢma, Erbil, Süleymaniye ve Kirkuk valilikler 120 görüĢmeler dahil. ÇalıĢmada bulundu ki 3 Shia'h
(röportaj ġiiler yüzde 23,1), 13 Kaka'i (yüzde 39.4 Kaka'i) ve röportaj Sünniler yüzde 75,4 FGM geçirmiĢ.
353
142
takip çalıĢmasında Kerkük Valiliği üzerinde duruldu ve standartlaĢtırılmıĢ 1,212
görüĢme yapıldı. 2012 ÇalıĢması FGM oranını Kerkük‘te 14 yaĢ ve üstü tüm kızlar
ve kadınlar arasında yüzde 38,2, Daquq bölgesinde yüzde 31,9 olarak çoğunlukla
Kakailerde olduğunu buldu.357
2.10.13. Kakailer ve Irak Anayasası
2005 Anayasası öncesi musul ve çevresinde bulunan kakailer saddam
hüseyin bir sürü hak tanımlamıĢtı. Bunlarında baĢında askerlik zorunlu değil ayrıca
devletin verdiği haklara karĢı kakailerden de bazı esas haklarında mahrum etmiĢtir
örneğim kürtçe konuĢmak kesinlikle yasaktır ve arap milliyeçiliğini savunacak
ayrıca özgür kürdüstan bölgesinden uzak ve hiç bir Ģekilde irtibata geçmemektedir.
2005 sonrası bütün kakailer erbil be kuzey Irak yerleĢmiĢlerdir.358
2.11. Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Transseksüel ve Interseksüel Kişiler.
Irak'ta (Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Transseksüel Ve Interseksüel) kiĢilerin
yanı sıra uygun olmayan saç kesimi, giyim, ve müzikal beğeni sergileyen gençlik
de Ģüpheli eĢcinsellik, Ģeytana ibadet ve Ġslam'a bir tehdit oluĢturmadan dolayı
hedef haline gelmektedir. Taciz, marjinalleĢme ve yargısız milisler tarafından
yapılan Ģiddet için onları hedef alan bakanlıklar ve devlet dıĢı aktörler ile bu
kiĢilere tehditler 2012 yılından bu yana katlanarak artmıĢtır. Yasal kısıtlamalar ve
kültürel hassasiyet nedeniyle, çok az Iraklı ya da uluslararası gruplar yardım
sağlayabildi veya Irak'ın lezbiyen ve eĢcinsel toplumunu ve uygun olmayan gençlik
kültürünün durumunu yeterince izlemek mümkün olmadı.359
WADI, kadın sünneti, Irak Kürdistanı, 2010 bakın. ÇalıĢma uzmanları FGM Kürt halk arasında devam eden
sorunu tanımak rağmen potansiyel potansiyel örnekleme sorunları nedeniyle Kuzey Irak'taki FGM yaygınlığı
abartarak olarak Irak'ta çalıĢıyorum biraz cinsiyet uzman tarafından sorgulandığı.
357
Bu çalıĢma için sadece 7 Kakai ile görüĢüldü, %40.9 oranında görüĢme yapılan 3 kiĢi FGM olduğunu
söyledi ki bu geniĢ Kakai toplumunda bir genelleme yapmak için küçük bir sayı. Genel olarak, 2012 WADI
çalıĢmasında bulunan FGM oranları Irak Planlama Bakanlığı tarafından WADI ‗ye gönderilen çalıĢmada da
benzer bulguları yansıtır. Planlama Bakanlığı FGM oranını Kerkük‘te %39.0 olarak buldu. Dini ve etnik
iliĢkisi tarafından dağınık olan Planlama Bakanlığı verileri Ģu anda kullanılamıyor. Bkz: WADI 2012
çalıĢma, s. 10.
358
Bkz. PRETI TANEJA, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 2011,
site
adı:
http://www.minorityrights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html.
EriĢim Tarihi 23 Mayıs 2014.
359
Raad ALCADDA, a.g.e, s.78.
143
2.11.1 Geçmiş
2003 yılından bu yana, eĢcinsel erkek ve kadınlar ve uygun olmayan
gençlik, bazı durumlarda hükümetle uyum içinde, yargısız milisler tarafından taciz,
ölüm tehditleri ve Ģiddet için hedef haline geldikleri bildirildi. 360 Irak'taki mevcut
yasal ve sosyal durum altında, eĢcinsel erkek ve kadınlar ya da uygun olmayan
gençlik için ülke içinde hiçbir güvenli sığınak yoktur. Bunun yerine, birçokları
Ģiddetten hem kendilerini ve hem de ailelerini korumak için saklanmaya
zorlanmaktadır.361
Gey terimi görece olarak yaygın olmasına rağmen, Irak lezbiyen, gey,
biseksüel, transeksüel veya interseksüel kiĢiler kolayca kendilerini bir LGBTI
topluluğun üyeleri olarak görmüyorlar., EĢcinsel, tantat, emo, jawari 362 ve loti
363
gibi farklı etiketler ve aĢağılayıcı terimler kullanılmaktadır. "EĢcinsel" kelimesi
Irak'ta yalnızca 2003 yılında ABD iĢgalinden sonra kullanılmaya baĢlandı ve
muhtemelen internet üzerinden ve Batı medyası tarafından Irak diline yerleĢti. Çok
az kiĢi Ġngilizcedeki eĢcinsel kelimesinin nötr aĢağılayıcı olmayan eĢdeğeri olarak
Arapça mithli (çoğul mithliyeen) kelimesini kullanmaktadır.
364
Kelime Irak'a
nispeten yeni olmasına rağmen, baĢka yerlerde olduğu gibi açıkladığı davranıĢlar
Irak'ta da aynı çağrıĢımlara sahiptir.365
Irak'ta, cinsel yönelim ve kimlik sorunları; uygun olmayan elbise, saç modeli
ve müzik beğenisi olan sözde "emos" olarak tabir edilen kiĢilerle birlikte eĢcinseller
ya da uyumsuz cinsiyet sahipleri ile karmaĢıktır. Bu kiĢilere yapılan zulüm, onların
360
Bkz.BBC News, ―Irak‘ta Cadı Avı,‖ 11 Eylül 2012, site adı: http://www.bbc.co.uk/news/world-middleeast-19525137. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
361
Iraklı Mülteciler Yardım Projesi (http://refugeerights.org) gibi bazı uluslararası gruplar, ölüm tehdidi ile
karĢı karĢıya olan LGBTI bireyler için Irak'ta ve yurt dıĢında güvenli bir barınma sağlamak için çalıĢıyorlar.
Yine de, ilk varıĢta benzer Ģekilde birçok ülkede Ģiddet ve taciz riski devam eden eĢcinsel erkek ve kadınlar
için çok az yasal veya sosyal hoĢgörü vardır. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
362
"Ġbneler" için kullanıldığı söylenen yerel bir terim.
363
Sodom ve Gamore hikayesinden türemiĢ, Arapça‘da eĢcinsel davranıĢta bulunan erkekler için kullanılan
―PaylaĢılan kiĢi‖ anlamında aĢağılayıcı bir terim.
364
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor, 17 August 2009, p. 9, site adı:
http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-us-exterminated. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
365
17 August 2009, p. 10 ,Onlar Bizi Ġmha Etmek Ġstiyor raporunda Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü –Sosyal
çevrenin ve tarihi anın gölgesi olmanın yanı sıra, hiç kimsenin bozulmamıĢ ve sulandırılmamıĢ Ģeklinde
gelenek veya toplumdan ―evlat "ya da" baĢ " olarak sosyal veya ailevi bir kimlik alamayacağını belirtiyor.
Benzer Ģekilde, kendilerini "eĢcinsel" ya da "gey" veya "lezbiyen" olarak tanımlayan insanlar bu terimlerin
yeni olduğu kültürel bir durumda sadece ithal derneklerin kırılmamıĢ bir seti değildir. Onlar yaratıcı bir
Ģekilde bu terimi ve anlamını kendi koĢulları ve kültürel miraslarına uyumlu hale getirmektedirler. "
144
eĢcinsel, Ģeytani, ya da toplum için tehlikeli olma algılarına dayanmaktadır. Bu
"emo" alt kültürü farklı giysi ve müzik zevkleri ile karakterize edilir. Ġngilizce‘de
"emo" kelimesi ―emotional‖ yani ―duygusal‖ kelimesinin kısaltılmıĢ Ģeklidir ve
alternatif rock müzik dinleyen, genellikle siyah, dar giysiler giyen ve uygun
olmayan ya da alıĢılmamıĢ Ģekilde saçlarını kestiren gençlik anlamına gelir. LGBTI
kiĢilerin 2003 yılından beri özellikle 2009 yılında çok sayıda hedef olmalarına
rağmen, 2012 yılı ġubat ve Mart aylarında da tekrar Ģiddetli hedefli saldırılar
görülmüĢtür. Saldırıları çevreleyen söylem ve hükümetin tepkisi cinsiyet
normlarının üzerinde odaklandı. Non-konformistler, cinsel yönelim algısı, Satanizm
ya da Ģeytana ibadet algısı ve Müslüman topluma ve Ġslam için bir tehlike
oluĢturması nedeniyle hedef yapılmıĢtır.366
ġubat ve Mart boyunca, dayak ve Ģüpheli eĢcinsel erkekler ve "emo"
gençlik cinayetleri hakkında sayısız bildirimde bulunuldu ve tehditler hala devam
ediyor. LGBTI bireylerini hedef alan çete Ģiddet raporlarını teyit etmek zordur, ve
uzmanlar
haberlerdeki
artıĢın
yeni
saldırılara
neden
olacağından
kuĢku
duymaktadırlar. 367 Ancak, yasal kısıtlamalar ve hassasiyetlerden dolayı, çok az
Iraklının ya da uluslararası grupların, Irak'ın lezbiyen ve eĢcinsel topluluğun
durumunu yeterince izlemesi veya yardım sağlaması mümkün olmuĢtur.
Ancak hedeflenen bireyleri korumak için tedbirler almak yerine, ĠçiĢleri
Bakanlığı eĢcinsel davranıĢ Ģüphesi olanlara ya da"emo"
gözükenlere yapılan
saldırı raporlarının "fabrikasyon" ve "asılsız" olduğunu belirtti ve saldırganların
belirlenmesi, tutuklanması veya dava açılması için ve saldırılan hedef haline
gelmiĢ kiĢileri korumak için de hiçbir adım atmadı. ġubat ayında, ĠçiĢleri Bakanlığı
kendi internet sitesinde emoların Irak toplumu için tehlike teĢkil eden "Satanist"ler
olduğunu açıkladı.
368
Açıklamada ayrıca ĠçiĢleri Bakanlığının okullarda emo
kültürünün yayılmasını önlemek için Milli Eğitim Bakanlığı ile çalıĢtığı söylendi.
366
Bkz Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırıları SoruĢturması, 16 Mart 2012, site adı:
http://www.hrw.org/news /2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
367
IILHR Becca Heller ile röportaj Irak Sığınmacılarına Yardım Projesi, Washington DC, 2012
368
Ġnsan Hakları Ġzleme, Dünya Raporu 2013: Irak, ġubat 2013, site adı: http://www.hrw.org/worldreport/2013/country-chapters/iraq?page=1. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
145
Eğitim Bakanlığı daha sonraki bildirilerinde okullarda sıkı kıyafet kuralları
uygulamakta olduğunu kaydetti.369
2.11.2. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Lezbiyen, gey, biseksüel, transeksüel, interseksüel ve "emo" kiĢiler; uygun
olmayan elbise, davranıĢlar, cinsel yönelim veya cinsiyet rolleri olan insanlar için
Irak'ta hiçbir sığınak olmadığını bildiriyorlar. LGBTI kiĢiler ve emolar hemen hemen
tüm Ģehir ve ülkedeki tüm illerde bulunabilmesine rağmen, çoğu Iraklı "kategorik
olarak Ģehirlerde LGBTI gruplarından herhangi birinin olmasını reddetmektedir."
309 LGBTI kiĢilerin pek çoğu saklanarak yaĢamaktadır.370
Irak'ta LGBTI kiĢilerin saysı ile ilgili bir tahmin yoktur. Irak'ta LGBTI kiĢilerin
ve emo gençliğinin yerleĢim yeri büyük ölçüde bilinmemektedir. Artan zulüm
insanların büyük çoğunluğunu saklanmaya ya da ülke dıĢına gitmeye zorlamıĢtır.
Raporlar mülteciler arasında ilk varıĢ ülkelerinin genellikle, Lübnan ve Ürdün
olduğunu ancak göç eden bu insanların çoğunun bu devletlerde de benzer zulüm
ve Ģiddete maruz kaldıklarını göstermektedir. Sığınma talebinde bulunan LGBTI
kiĢiler, daha fazla tehdit ve Ģiddet korkusuyla ilk varıĢ ülkelerinde, Avrupa ve
Amerika
BirleĢik
bildirmektedirler.
Devletlerinde
güvenli
evlerde
gizlice
yaĢadıklarını
371
2.11.3. Güvenlik ve Cinsiyete Dayalı Şiddet
"Emolar,"dâhil, LGBTI kiĢiler ve cinsiyeti uyumsuz gençlik;
Irak'taki
hükümet ve yargısız milisler tarafından iĢkence, adam kaçırma, dayak, cinayet,
keyfi tutuklama ve gözaltı ve taciz gibi önemli risklerle karĢı karĢıyalar. Resmi
olmayan raporlar zulümün devam ettiğini gösterse de, LGBTI ve cinsiyeti uygun
olmayan kiĢilere karĢı yapılan hedefli Ģiddet olaylarının çoğu bildirilmiyor. 372
369
Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırıları SoruĢturması, 16 Mart 2012, site adı: http://www.hrw.org/
news/2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
370
2012 yılı Iraklı Mülteci Destek Projesi yardımıyla Irak'tan kaçan Iraklı LGBTI bireyleri ile yapılan IILHR
anketi.
371
2012 yılı Iraklı Mülteci Destek Projesi yardımıyla Irak'tan kaçan Iraklı LGBTI bireyleri ile yapılan IILHR
anketi. IILHR Becca Heller ile röportaj Irak Sığınmacılarına Yardım Projesi,
372
ġafak Haberleri, ―Irak Emoları ‗blocklara‘kafa tutuyor… dindarlar onları öldürdüklerini reddediyor ve
hükümetten yorum yok,‖ 10 Mart 2013, site adı: http://www.shafaaq.com/en/reports/2434-the-qemoq-of-
146
Uluslararası toplum arasında, belki de en iyi bilinen son olay bir tuğla ile
dövülerek 2012 ġubat ayı ortalarında öldürülen Saif Raad Asmar Abboudi vahĢi
cinayeti oldu. 2012 yılı Mart ayının ilk günlerinde, ĠçiĢleri Bakanlığı, kafatasları
ezilmiĢ olan altı genç erkeğin cesetlerinin bulunduğunu, sonraki tahminlerde ise bu
sayının toplam 55 – 90 arası olduğunu bildirdi. Reuters, emo gençlikten veya
LGBTI kiĢilerden 14 cinayeti haber vermesine rağmen, Ġnsan hakları grupları bu
sayının 40‘ın üzerinde olduğunu bildirmektedir.
373
2009 yılı baĢında, Sadr City‘de bazılarının vücutlarına bağlı üzerinde
"sapık" kelimesi yazılı notlar ile eĢcinsel olduğundan Ģüphelenilen 25 kadar
erkeğin ve erkek çocuğun cesetleri bulundu. EĢcinsel erkek ya da yeterince
"erkek" olduğu düĢünülmeyen erkekleri hedefleyen ölüm mangaları Bağdat'ta, aynı
zamanda Kerbela, Necef ve Basra‘da ama baĢka yerlerde de onlarca cinayet
iĢlediler.
Irak
hükümeti
tarafından
resmi
bir
soruĢturma
ya
da
rapor
hazırlanmamasına rağmen, UNAMI gayri resmi olarak ölenlerin sayısını "yüzlerce"
olarak tahmin etmektedir.374
Emo gençlere karĢı 2012 kampanyası, 2009 yılında eĢcinsel erkeklerin
hedefli öldürülme kampanyasının yankıları gibiydi. 375 Her iki kampanya da bir
neden olarak ahlaki değerleri ve özellikle "geleneksel" toplumun cinsiyet rolleri ve
değerlerinin korunmasını istemekteydi. Birçok tehditlerin kökünde, erkeklerin
"erkekçe" olmaması ve erkeklerin ve erkek çocukların feminize olmarı korkuları
vardı. Al Esbuyia ve Al Sabah gibi Iraklı medya, hedef olmuĢ erkekleri ve erkek
çocukları,
toplumu tehdit etmekle ve davranıĢları ve giysileri ile tiksinti ortaya
çıkarmakla suçladı.376
iraqi-defy-the-qblocksq--religion-refuses-killing-them-and-the-government-does-not-comment.html;
Bkz.
Scott Long, ―‘Gey cinayetleri,‘ emolar, ve Irak: Neler oluyor,‖ Bir kağıt KuĢ (blog), 8 Mart 2013, site adı:
http://paper-bird.net/2012/03/08/gay-killings-emos-and-iraq-whats-going-on/. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
373
Bkz.Jack Healy, ―Tehdit ve Cinayetler Genç Iraklıları, Geyler dahil Korkutuyor,‖ New York Times, 11
Mart 2012, site adı: http://www.nytimes.com/2012/03/12/world/middleeast/killings-strike-fear-in-iraqi-gayand-emo-youth.html?pagewanted=all&_r=0. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
374
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor, 17 August 2009, p. 9, site adı:
http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-us-exterminated. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
375
Gey erkeklerin 2009 yılında hedefli cinayetleri ile daha fazla bilgi için, Bkz. Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü,
Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor, 17 August 2009, p. 9, site adı: http://www.hrw.org/reports /2009/08/16/theywant-us-exterminated EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
376
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor, 17 August 2009, p. 9, site adı:
http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-us-exterminated. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
147
2003 yılından bu yana, hem Mukteda Sadr ve hem de Ayetullah Ali El
Sistani eĢcinselliği kınadı ve feminize erkeklerin ortadan kaldırılması için çağrıda
bulundu; her iki erkek o günden bu yana cinayetleri kınadı ve Büyük Ayetullah
Sistani‘nin takipçilerine emo gençliğine zarar vermenin yasak olduğunu bildiren bir
fetva yayınladığı bildiriliyor.377
2012 yılı Mart ayında, Ġnsan hakları grupları Bağdat çevresindeki Sadr City,
al Hababiya ve Hay El Amal mahallelerinde, posterlerle ve el ilanları postanarak
insanların saçlarını kestirip, ―Ģeytani giyim‖den vazgeçmediği, dövmelerini saklayıp
ve" tam erkekliğini korumadığı" sürece "Tanrı'nın gazabı "ile tehdit edildiğini
bildirdiler. 378 Diğer mahallelerde, diğer kiĢilerin isimleri de benzer tehditlerle
listelenmiĢtir. Söylendiğine göre, Sadr City‘de böyle bir posterde merhametli,
Ģefkatli Allah'ın adıyla, güçlü ifadelerle her erkek ve kadını Tanrı'nın gazabı
muhajedin eliyle onları vurmadan önce kendi kirli iĢlerini durdurmaları için uyarıda
bulunuyoruz" deniyordu. Posterde 33 isim listelenmiĢ ve iki tabanca görüntüleri
vardı.379
Bağdat'ta hedefli cinayetlere ulusal hükümetin tepkiler LGBTI ve cinsiyet
uygun olmayan kiĢileri korumak için bir ret ortaya koymaktadır. ĠçiĢleri Bakanlığı,
kendi web sitesinde emo gençliğin ġeytani olduğunu ve toplum için bir tehdit
olduğunu yayınlanmıĢtır, ancak ilan daha sonra kaldırılmıĢtır. Eğitim Bakanlığı,
kıyafet kurallarının uygulanması için okullara baskı yapmıĢ ve parlamento
komiteleri alenen lezbiyen kadınların ve kızların "negatif" olgusunu tartıĢmıĢtır. 380
Nisan 2012‘de, kızlar arasında eĢcinsellik oranları üzerinde bir dizi "çalıĢmalar"
ġafak Haberleri tarafından yayınlandı ve parlamentoda ilgi gördü. Irak haber
ajansı, Iraklı kadınların yüzde 14‘ünün lezbiyen olabileceğini ve "lezbiyenlerin %
90‘ının üniversite ve enstitü yurtları ve yetimhane merkezleri arasında dağıldığını
377
See Timothy Williams, ―Irak‘ın Yeni Açık Geyleri AĢağılama ve Tehditlerle KarĢı KarĢıya ,‖ New York
Times,7 Nisan 2013 Site adı: http://www.nytimes.com/2009/04/08/world/middleeast/08gay. html. EriĢim
Tarihi 23 Ekim 2014.
378
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırılarını AraĢtırıyor, 16 Mart 2012, site adı:
http://www.hrw.org/news/2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks. EriĢim Tarihi 23 Ekim 2014.
379
Raad ALCADDA, a.g.e s.67
380
Yazı 13 ġubat 2012 tarininde sitede vardı fakat daha sonra kaldırıldı.
148
bildirdi." 381 Buna karĢılık, Meclis Ġnsan Hakları Komisyonu ve Kadın Komitesi,
konuyu gündeme almaya söz verdi. Ġnsan Hakları Komitesi'nden bir temsilci bu
gibi konuların soruĢturulmasının "Irak'taki insan hakları konusunda düzeltme
yapmaya" yardımcı olduğunu belirtti.
382
Kadınlar Komitesi bu fenomenin "zararlı
etkileri" bilincini geliĢtirmek için kadın yurtlarının izlenmesini arttırmayı tavsiye etti.
Kısa bir süre sonra ĠçiĢleri Bakanlığı "bu olayın zararlı etkileri konusunda
insanların
bilinçlendirilmesi
görevlendirildiği" bildirildi.
ve
onu
kontrol
etmek
için
polis
ekiplerinin
383
2.11.4. Uygulamada İnsan Hakları Zorlukları
1969 Ceza Kanunu "Tecavüz, Homoseksüel DavranıĢlar (Liwat) ve Kadın
Onuru üzerine Saldırı," baĢlığını taĢır, bu rızaya dayalı olmayan cinsel iliĢkileri
kanun dıĢı ilan eden cinsiyet açısından nötr bir tecavüz yasasıdır. 384 Aylaklık,
uygunsuz kıyafet ve davranıĢlara karĢı olan Ceza Kanunu'nun diğer hükümleri ise,
LGBTI ve cinsiyet uygun olmayan kiĢileri hedef almakta ve onların kamusal hayata
katılmalarını önlemek için polis ve savcılar tarafından kullanılmaktadır. Sosyal
özgürlüklerin yeniden yükselmesi eĢcinsel erkekler ve uygun olmayan gençliğin
2009 yılında halk içinde toplanmaları için ilham vermesine rağmen, acımasız
cinayetler ve hedefli tehditler ve taciz onların çoğunun ülkeyi terk etmeye ya da
kendi kimlik ve konumlarını gizlemeye zorladığı bildirildi. Hedefli cinayetler halen
devam etmektedir. 385
381
ġafak Haberleri, ―ġafak haberlerinin Lezbiyen Hikâyesi gelecek hafta kadınlar konseyi tarafından
tartıĢılacaktır,‖ 19 Nisan 2012, site adı: http://www.shafaaq.com/en/news/2528-lesbian-story-of-qshafaqnewsq-will-be-discussed-next-week-by-the-womens-committee.html. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
382
ġafak Haberleri, ―Ġnsan Hakları Komisyonu [sic] ‗Shafaq News‘ tarafından hazırlanan lezbiyen
hikâyesinin gündemlerinde olduğunu bildirir,‖ 12 Nisan 2012, site adı: http://www.shafaaq.com/en/
news/2513-human-rights-commission-announces-the-inclusion-of-lesbian-story-prepared-by-qshafaq-newsqon-its-agenda.html. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
383
ġafak Haberleri, ―ĠçiĢleri olayın etkilerini tedaviye baĢlamak için kendi programlarında 'Ģafak News' un
Lezbiyenler
hakkında
hikâyesine
yer
verdi,
‖
25
Nisan
2012,
site
adı:
http://www.shafaaq.com/en/component/content/article/2541-the--interior-includes-the-story-of-qshafaqnewsq-about-lesbians-in-their-programs-and-begin-to-treat-the-effects-of-the-phenomenon.html.
EriĢim
Tarihi 23 Nisan 2014.
384
Ancak 1942 Askeri Ceza Kanunu'nun 37. maddesine göre, gönüllü oğlancılık ordudan atılmakla
cezalandırılır ya da "hareketin tamamlanmıĢ veya teĢebbüs olup olmadığına bakılmaksızın, üç yılı geçmeyen
bir süre ile cezalandırılır."
385
Irak Ceza Kanunu No. 111 (1969), art. 393.
149
2.11.5. Ekonomik, Sosyal Ve Kültürel Haklar
LGBTI kiĢiler ve cinsiyeti uygun olmayan "emolar" toplumun saçaklarında
ve saklanarak yaĢadıklarını bildirmektedirler. Bunlar toplumda bir araya gelmiyor
ve pek çoğu 2003 yılından bu yana, silahlı adamların onları isim isim arayarak aile
evleri girmiĢ olduklarını bildirmektedir.386 LGBTI kiĢi ve emolara karĢı bu zulüm ve
yüksek oranlı Ģiddet onların çoğunun kamu hayatına katılmalarını engellemiĢtir.
Eğitim veya sağlık hizmetlerine eriĢimde ayrımcılıkla ilgili çok az Ģey bilinmesine
rağmen; istihdam, meslek ve barımada, cinsel yönelim (algılanan) ve cinsiyet
kimliğine dayalı toplumsal ayrımcılık yaygındır.
387
Bazı bireyler sıradıĢı elbise giydikleri için iĢten atıldıklarını veya milisler
tarafından
iĢ
yerleri
tespit edildiği
zaman
iĢten
çıkmaya
zorlandıklarını
bildirmektedir. Eğitim Bakanlığı, emo kültürünün yayılmasını durdurmak için bir
kıyafet yönetmeliğini uygulatmak için 2011 yılından bu yana okullara baskı
yapmaktadır. Koyu renk, dar giysiler giyen ya da uygun olmayan saç modeline
sahip gençlerin aileleri tehditlere ve bu izlemeye yanıt olarak çocuklarını okuldan
almıĢ oldukları bildirildi. Diğer bireyler de taciz ve ayrımcılık nedeniyle okulu
bIraktıklarını bildirmiĢlerdir.388
2012 yılı Mart ayında, UNAMI, eĢcinsel olduğunu düĢündüklerinden
ailesinin öldürmeye çalıĢtığı 17 yaĢındaki bir çocuğun bir STK tarafındanbaĢka bir
yere taĢındığını bildirdi. Aynı zaman zarfında, ĠçiĢleri Bakanlığı, cinayetlerin ya da
en az 56 gencin ölümünün 2012 yılında genç "emo" insanları öldürme olgusu ile
bağlantılı olduğunu bildirdi. 389
386
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor, 17 August 2009, p. 9, site adı:
http://www.hrw.org/ reports/2009/08/16/they-want-us-exterminated. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
387
ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan Hakları ve ÇalıĢma, 2011Ġnsan Hakları Uygulamaları
Ülke
Raporları
,
2013,
site
adı:
http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/humanrightsreport
/index.htm?dlid=186428#wrapper. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
388
AK News, ―Eğitim bakanı Emo kültürü nedeniyle okullarda üniforma giyilmesini istiyor,‖ 18 Mart 2013,
site adı: http://www.aknews.com/en/aknews/3/296676/. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
389
Shafaq News, ―Irak‘lı emolar ‗blockları‘savunuyor… din omları öldürmeyi reddediyor ve hükümet yorum
yapmıyor,‖ 10 Mart 2012, site adı: http://www.shafaaq.com/en/reports/2434-the-qemoq-of-iraqi-defy-theqblocksq--religion-refuses-killing-them-and-the-government-does-not-comment.html.
EriĢim Tarihi 23
Nisan 2014.
150
2.11.6. Ülke İçi Yerinden Edilenler
LGBTI kiĢilerin pek çoğunun zulüm nedeniyle ülke içi yer değiĢtirme yerine
Irak'ı terk etmek istedikleri bildirilmektedir. Bu el kitabı için danıĢılan herkes Erbil
ve Kuzey Irak çevresi ve Kürt bölgesinin Bağdat, Kerbela, Basra, ve diğer
bölgelere kıyaslandığında eĢit olarak tehlikeli olduğunu bildirdi. Irak'ta hiçbir bölge
LGBTI veya cinsiyet uygun olmayan kiĢiler için güvenli değildir.
2.11.7. Yurt Dışında Kalanlar (Diyaspora) ve Geri Dönenler
LGBTI ve cinsiyet uygun olmayan kiĢiler Irak'tan kaçmıĢ, birçoğu Hollanda
ve Ġsveç gibi Avrupa ülkelerinde, Amerika BirleĢik Devletleri ve Avustralya‘da
sığınma arayamıĢlardır. Ilk giriĢ ülkesi genellikle Lübnan ve bazen de Ürdün
olmuĢtur. Mülteciler Lübnan'daki durumu büyük ölçüde belirsiz durum ve devlet ve
devlet dıĢı aktörler tarafından sürekli taciz, gasp ve tehditler nedeniyle zayıf olarak
tarif etmektedir. Çoğu LGBTI ve cinsiyet uygun olmayan mülteciler, algılanan
cinsel eğilimleri nedeniyle büyük ölçüde devamlı zulüm korkusu dıĢında, güvenli
evlerde ve saklanarak yaĢamaktalar. 390 Lübnan'daki Hizbullah tarafından hedef
olan bazı olaylar bildirilmiĢtir. LGBTI mültecilerin çok az Irak'a dönmüĢtür. 391
2.12. Mandaean-Sabeanlar
2.12.1. Genel Bakış
Mandaean-Sabeanlar Irak içinde hiçbir merkezi coğrafi alana ve hiçbir
aĢiret veya kabile koruma sistemine sahip olmayan pasifistlerdir. Irak'ın Mandaean
toplumunun yüzde 90'ı, pek çoğu 2003‘ten beri ülkeden kaçtılar. 392 Sonuç olarak,
Irak Mandaean toplumunun 2003 öncesi tahmini 50.000 - 70.000 arası olan nüfusu
2012‘de sadece 3.500 - 5000 bir sayıya dönüĢtü.393
390
2012Iraklı Mülteci Destek Projesi yardımıyla Irak'tan kaçan Iraklı LGBTI bireylerin IILHR ile anketi
2012Iraklı Mülteci Destek Projesi yardımıyla Irak'tan kaçan Iraklı LGBTI bireylerin IILHR ile anketi
392
Ġnsan Hakları Ġzleme, Bir KavĢakta:ABD güdümlü Ġstiladan 8 yıl sonra Irakta Ġnsan Hakları, 65, 2011, site
adı: http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/iraq0211W.pdf. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
393
Id. 4 ‗de; Bkz. Preti Taneja, Irak Azınlıkları:Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu,
9, Kasım 2011; ABD Devlet Depatmanı, Temmuz-Aralık, 2010 Uluslar arası Dini Özgürlük Raporu, 13
Eylül 2011, p. 3, http://www.state.gov/documents/organization/171735.pdf. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
391
151
Bugün, Mandaean Sabean toplumu; hedefli Ģiddet, cinayet, adam kaçırma
ve iĢkence, ibadet yerlerine saldırı, korkutma, tehdit, zorla din değiĢtirme, mülke el
koyma, son birim ve ayrımcılıkla karĢı karĢıyadırlar.
2.12.2. Geçmiş
Mandaean-Sabean dini dünyanın en eski yaĢayan Gnostik dinleri arasında
yer alır. 394 Topluluk, bölgedeki yerli halk olan Aramice insanlarından türemiĢ olup,
Ġ.Ö. ikinci yüzyıldan beri Irak'ta yaĢamıĢlardır. 395 Ancak bugün, toplumun kültürü,
dili ve dini uygulamaları yok olma tehlikesiyle karĢı karĢıyadır. Irak'ın Mandaean
toplumunun yüzde 90'ı, pek çoğu 2003‘ten beri ülkeden kaçtılar.
396
Sonuç olarak,
Irak Mandaean toplumunun 2003 öncesi tahmini 50.000 - 70.000 arası olan nüfusu
2012‘de sadece 3.500 - 5000 bir sayıya dönüĢtü.
397
Bugün, tüm dünyadaki
Mandean nüfusu yaklaĢık 60.000 ile 70.000 arasındadır.
Mandaean Sabean toplumu; hedefli Ģiddet, cinayet, adam kaçırma ve
iĢkence, ibadet yerlerine saldırı, korkutma, tehdit, zorla din değiĢtirme, mülke el
koyma, marjinalleĢme ve ayrımcılıkla karĢı karĢıya kalmaya devam etmektedir.
398
Mandaean - Sabeanlar Irak içinde hiçbir merkezi coğrafi alana ve hiçbir aĢiret veya
kabile koruma sistemine sahip olmayan pasifistlerdir. Pasifist olarak, Mandeanlar
diğer azınlık bileĢenleri gibi kendilerini savunmak için milislere sahip değildir ve
kurmazlar da. Bu durum, küçük toplumu Ģiddet ve tehditlere karĢı özellikle
savunmasız bIrakır. Dahası, kuyumcu, doktor ve mühendis olarak çalıĢan birçok
Mandeanlar, Sünni ve ġii silahlı grupların ve canilerin temelinde din, meslek ve
394
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu, Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu 2011, Eylül 2011, 4, site adı:
http://www.mandaeanunion.org/HMRG/MHRG%20Annual%20Report%202011.pdf;
See also Mumtaz
Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan Hakları Grubu, haziran
2010. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
395
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu, Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu 2011, Eylül 2011, 4, site adı:
http://www.mandaeanunion.org/HMRG/MHRG%20Annual%20Report%202011.pdf; See also Mumtaz
Lalani, Hala Hedefte Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan Hakları Grubu, haziran
2013. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
396
Ġnsan Hakları Ġzleme, Bir KavĢakta:ABD güdümlü Ġstiladan 8 yıl sonra Irakta Ġnsan Hakları, 65, 2013, site
adı: http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/iraq0211W.pdf. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
397
Id. . 4 ‗de; Bkz. Preti Taneja, Irak Azınlıkları:Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu,
9, Kasım 2011; ABD Devlet Depatmanı, Temmuz-Aralık, 2010 Uluslar arası Dini Özgürlük Raporu, 13
Eylül 2013, p. 3, http://www.state.gov/documents/organization/171735.pdf.
398
Raad ALCADDA, a.g.e, s. 69.
152
zenginlik algısı399 yatan hedefleri haline gelmiĢler ve toplum üyelerine zulüm ve
kar amacı güden bir çok saldırılar ve tehditler yapılmıĢtır. Kuran altında bir koruma
düzeyi sunacak "Kitap Ehli" olarak tartıĢmalı statülerine rağmen, aĢırılık yanlısı
gruplar topluluk üyelerini hedef almaya devam etmektedirler. 400 Tehditler ve
saldırılar genellikle kurbanların Ġslam'a dönme, iĢletmelerini kapatma, ya da
evlerini boĢaltma gibi özel talepleri içermektedir. Polise giden kurbanlar arasında,
bir çoğu birkaç saat içinde suçluların tekrar polise gitmemeleri konusunda ek
tehditler yapmak için mağdur veya ailesi ile temasa geçtiğini bildirmiĢtir. 401 Pek çok
dini lider ya öldürülmüĢ ya da Irak'tan kaçmıĢtır.402
2.12.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Dini amaçlarla, Mandaean-Sabeanlar vaftiz hakları için temiz ve tercihen
doğal su kaynağının yakınında bir yere yerleĢmelidirler.
403
Tarihsel olarak,
Mandeanlar Irak'ın güneyindeki bataklıklarda, Bağdat ve Basra gibi büyük
Ģehirlerde ve güney Ġran‘da yerleĢtiler. Ağırlıklı olarak merkezi bir coğrafi alanda
ikamet eden Irak'ın diğer bazı azınlık bileĢenlerinin aksine, Irak'ın Mandaean
topluluğu
ülke
geneline
yayılır
ve
genellikle
karıĢık
topluluklar
halinde
yaĢamaktadırlar. Sonuç olarak, yer değiĢtirmiĢ Mandeanları kendi toplum üyeleri
tarafından desteklenen bir ortama entegre etmek için Irak içinde tanımlanmıĢ
hiçbir bölge yoktur. Bugün Irak'ta kalan Mandaeanlar arasında, pek çoğu Bağdat,
Misan
valiliğindeki
Amara
gibi
bataklıklarda yaĢamaktadırlar.
404
büyük
Ģehirlerde,
Basra,
Nasiriye'de
ve
Mandeanların aynı zamanda Wassit valilik
bölgesinde yaĢadıkları bilirilmektedir.405 Erbil, Dohuk, Musul ve Kerkük gibi Kuzey
Irak Ģehirlerine ve diğer yerlere kaçarak gelip buralarda yaĢayan birkaç düzine
ailenin de olduğu bildirilmektedir.406
399
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s. 29.
Id; Bkz. Mandaean Ġnsan Hakları Grubu, Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu 2011, Eylül 2011, 4, site
adı: http://www.mandaeanunion.org/HMRG/MHRG%20Annual%20Report%202011.pdf; EriĢim Tarihi 23
Nisan 2014.
401
Raad AlCADDA, a.g.e, s.65
402
Bkz. UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, p. 29.
403
Mandeanların dini ritüeller için temiz, doğal su kaynaklarına olan ihtiyacı onların etkin olarak Ģehir
bölgelerine yerleĢmelerini sınırlamaktadır.
404
Raad ALCADDA, a.g.e, s.70.
405
Irak Azınlıklar Konseyi, Irak Azınlıkları Bölgelerini Gösteren Harita, http://www.minoritiescouncil .org/.
EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
406
Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu 2011.
400
153
Mandaean yerleĢim merkezleri Irak ve Güney Ġran‘da bulunduğundan
topluluk bu alanlar dıĢında neredeyse bilinmemektedir. Böylece, Mandaean
toplumu için zorla göç ettirilmiĢ kiĢilerin kendi arasında kurulanların ötesinde diğer
devletlerarasında çok küçük bir destek altyapısı vardır.
2.12.4. Güvenlik
Ülkede kalıp Irak'ta yaĢayan 3500-7000 Mandaean-Sabeanlar Irak'ın
bileĢenleri arasında yüksek oranda adam kaçırma, cinayet, ölüm tehditleri,
iĢkence, tecavüz, taciz, profesyonel cinayetler, zorla din değiĢtirme ve zorunlu yer
değiĢtirme riski ile karĢı karĢıya olan en hassas kiĢilerdir. Mandeanların dini
liderlerinin çoğu öldürülmüĢ, ya da ülkeden kaçmıĢlardır.
407
2003'ten beri
Mandaean insan hakları grubu, 175 hedefli cinayet olayı bildirildi, ancak bu olaylar,
Ģiddetin kapsamını tam belirtmemektedir. Sivil toplum örgütü, 271 adam kaçırma,
238 saldırı ve tehdit, 11 tecavüz, 33 zorla Ġslam‘a dönüĢüm ve 41 zorla yer
değiĢtirme olayı kaydetti. 408Fidye için adam kaçırma olaylarında, UNHCR faillerin
kasten "kafir" olarak kabul edilen, bir dini azınlık olarak savunmasız durumları
nedeniyle Mandaeanları seçtiğini bildirmektedir.409
Eylül 2009-Eylül 2011 arasında MHRG 31 cinayeti; ağır saldırı, iĢkence,
aĢağılanma ve fidye talepleri ile 14 adam kaçırma; ve 33 saldırı, cinayete
407







UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 29; see n. 697, ―2003 yılından beri 28 dini liderden 23‘ünün
öldürüldüğünü ya da ülkeden kaçtığını bildiren,‖ Baha al-Kadhimi‘den, ―Sabean-Mandaeanlar hükümet
desteği istiyor,‖ AKnews, 21 Mayıs 2011, http://www.aknews.com/en/aknews/1/241313/. EriĢim Tarihi 23
Nisan 2014.
408
Mandaean Insan Hakları Grubu Yıllık Raporu 2011, sayfa. 7 aĢağıdaki olayları bildirir:
5 JHaziran 2011‘de, Mr. Salem Latef Ghanem ve Mr. Asad Sabih Ghanem Basra‘ya giderlerken yolda polis
tarafından kaçırıldılar. Tahmini 99,000 USD dolar tutan bütün değerli mallarını açıklayana kadar iĢkence
edildikleri Al-Ġzer yakınındaki bataklıkta bir kulübede tutuldular, tapg. 7);
23 ġubat, 2011‘de, Mr. Salim Ayesh Bağdat‘ta evinde bir sandalyeye bağlanarak öldürülmüĢ olarak bulundu,
(pg. 7);
13 Ocak, 2011‘de, Mr. Iyad Neseri Alshawi iĢten eve giderken vurularak öldürüldü. (pg. 7). MHRG‘ye iĢ
yerlerinin yağmalanması ve cinayetleri içeren benzer olaylar da bildirildi.
22 Mayıs 2010‘da, Mr. Baha Sori Zagg iĢten eve giderken vurularak öldürüldü. Daha önce de kaçırılmıĢ ve
25,000 USD fidye istenmiĢti.
25 Nisan 2010‘da güney Bağdat‘ta Kut‘un Al-Soyyrah Ģehrinde, Mr. Bassam Hassaney Raheim, sabah
erken saatlerde bir Pazar yerinde susturucu takılı siahlarla maskesiz insanlarca kafasına kurĢun sıkılarak
yaralandı. Bağdat‘ta hastaneye kaldırıldı ve daha sonra yaraları nedeniyle hastanede öldü.
8 ġubat 2010‘da, Bağdat‘ın Al-Saiedia bölgesinde, Mr. Niem Younes sabah erken saatlerde bir Pazar yerinde
susturucu takılı siahlarla maskesiz insanlarca kafasına kurĢun sıkılarak öldrüldü. Suriye‘den Bağdat‘a daha
yeni dönmüĢtü.
Tehdit edilen insanlar için (STP), ―SeriMandaean cinayetleri – Bağdat dini azınlığı koruyamıyor,‖ 27 Mayıs
2010, http://www.gfbv.de/pressemit.php?id=2283&stayInsideTree=1. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
409
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 29.
154
teĢebbüs, havan saldırısı, ev bombalama, tehdit mektupları, kundaklama
saldırıları, zorla din değiĢtirme tehditi ve dini vergi (Cizye) ödeme taleplerini
araĢtırmıĢtır.410 Bildirildiğine göre, olayların çoğunluğu misilleme korkusuyla rapor
edilmemektedir. Mağdur birçok Mandaean polise gidince, faillerin bir iki saat içinde
haberdar edildiği ve ek tehditlerin yapıldığı bildirilmektedir. 411
Merkezi coğrafi bölgelerde yaĢayan çoğu diğer Iraklı bileĢenlerden farklı
olarak, Mandaean aileler, hiçbir koruyucu zümre veya aĢiret sistemine sahip
olmadan izole gruplar halinde ülke genelinde dağılmıĢ bulunmaktadır. MandaeanSabeanlar aynı zamanda kendilerini savunmak için milisler oluĢturmaları din
tarafından engellenen pasifistlerdir. Böylece büyük ölçüde Ġslamcı radikallerin ve
etnisite, (algılanan) servet ve dine dayalı suç çeteleri tarafından hedefli saldırılara
karĢı savunmasız kalmaktadırlar.412
2.12.5. Uygulamada İnsan Hakları Zorlukları
Hedefli Ģiddetin yanı sıra, Mandaean toplumun dini özgürlük, ve sosyal ve
politik marjinalleĢme ve ayrımcılık gibi diğer temel haklara dönük tehditlerle karĢı
karĢıyadırlar. Güvenlik ve Orta/Güney Irak insan hakları durumu hakkında
Danimarka Göçmenlik Hizmetleri'nın 2010 raporuna göre, "Sabean-Mandaeanlarla
ilgili genel olarak Irak'taki durum geriye gitmiĢtir ve çok daha muhafazakâr bir
eğilim zemin kazanmaktadır." 413
2.12.6. Dini Özgürlük
ABD DıĢiĢleri Bakanlığı'nın 2010 yılı uluslararası Dini Özgürlük Raporu
Mandaeanların Ġslamcı radikallerin Islama dönüĢümü zorlamak için tehditler,
410
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu Yıllık Raporu 2011, s. 9.
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu Yıllık Raporu 2011, s. 7.
412
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 29.
413
Hollanda Göç Servisi, Güney/Merkez Irak‘taGüvenlik ve Ġnsan Hakları, 24, Eylül 10, 2010, site adı:
http://www.nyidanmark.dk/NR/rdonlyres/7F24EA1B-1DC7-48AE-81C4-C097ADAB34FD/Rapport_
Security _and_HR_in_South_Central_Iraq.pdf. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
411
155
saldırı ve adam kaçırmayı kullandıklarını ve bazen reddeden insanları da
öldürdüklerini bildiren raporlar olduğunu belirtti.414
Benzer raporlar 2011 ve 2012 yıllarında da devam etti,
415
Mandaean Ġnsan
Hakları Grubu birkaç yıl içinde derlenmiĢ zorla din değiĢtirmeyle ilgili düzinelerce
tehdit ve Ģiddet bildirdi. Birçok ölüm tehditleri, fidye ve Ģiddet çağrısınına Ġslam'a
dönüĢtürme talepleri eĢlik etmektedir.416
Onların dini örtünmeyi gerektirmiyor, ancak Mandaean kadınların fiziksel ve
sözlü
taciz
önlemek
amacıyla
kamuda
hijab
giyme
baskısı
olduğu
bildirilmektedir.417 Mandaean kadınlara aynı zamanda gelenekleri ile çeliĢen baskı
ve Ġslam'a dönüĢüm için kendi dini inancı dıĢından birisiyle evlenmek için baskılar
yapıldığı bildirilmektedir.
2.12.7. Siyasi Haklar
Mandaean toplumunun Ģu anda 325 üyeli Temsilciler Konseyinde tek bir
temsilcisi vardır. Bu koltuk da 2009 Ulusal Seçim Kanununda kabul edilmiĢ ülke
çapında azınlık gruplarına ayrılmıĢ sekiz koltukluk kotadan kaynaklanır. Iraklı
Hıristiyanlar (Irak kökenli Valiliği ne olursa olsun, adayları için oy kullanmaları
mümkün anlamına gelir) ulusal seçmenler olarak kabul edilmektedir, ancak
Mandaeanların, geleneksel olarak Kuzey Irak ve Basra'da ikamet etmiĢ ve bugün
ülke geneline dağılmıĢ olmasına rağmen Mandaean koltuğu Bağdat‘la sınırlıdır.
Sadece Bağdat Ģehrinde yaĢayan ve ikamet kanıtı olanlar Mandaean aday için oy
kullanabilir. 418
414
ABD Devlet Departmanı, Uluslar arası dini özgürlük raporu 2010, http://www.state.gov/ g/drl /rls/irf/
2010/148821.htm EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
415
Bkz. ABD Devlet Departmanı, Uluslar arası dini özgürlük raporu 2011, site adı: http://www.state
.gov/j/drl/ rls/irf/religiousfreedom/index.htm#wrapper. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
416
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu Yıllık Raporu 2011, 47-48.
417
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 29.
418
Uluslar arası azınlık hakları grubu, Dünya Azınlıklar ve Yerliler Devleti 2011: Irak, 216, Temmuz 2011,
site adı: http://www.minorityrights.org/10848/state-of-the-worlds-minorities/state-of-the-worlds-minoritiesand-indigenous-peoples-2011.html. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
156
2.12.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Birçok Mandaean Sabeanlar son derece eğitimlidir ve çoğunlukla
mühendis, tıp doktoru, kuyumcu ve diĢ hekimi olarak çalıĢmaktadırlar. 419 Bunun
sonucu olarak, Mandaean toplumu, hem dinleri ve meslekleri, hem de (algılanan)
servetlerine dayalı Ģiddet için seçilmekteler.420 Ülkeyi terk veya Ġslam'a dönme için
taleplerin yanı sıra Mandaeanlara karĢı yapılan birçok tehdit ve Ģiddet para isteme
veya dükkân kapatma taleplerini içerir. Mandaeanların Müslüman olmayan bir
inanç üyesi oldukları için istihdamda ayrımcılıkla karĢı karĢıyadırlar. 421
Mandaeanlar aynı zamanda sosyal ayrımcılık ve dıĢlanmayla karĢı
karĢıyadırlar. Güney ve orta Irak'ta çocuklara Mandaean dili ve Aramice öğrenim
görecekleri okullar yoktur ve çocuklar genellikle devlet okullarında Kur‘an içerikli
dersler almak zorunda kalmaktadırlar.422
2.12.9. Yerlerinden Edilmiş Kişiler
2003'ten beri Irak'ı terk edemeyen veya terk etmek için isteksiz olan pek çok
Mandaean-Sabeanlar ya kendi seçimleriyle veya tehdit ve Ģiddet yoluyla zorla
yerlerinden
edilmiĢ,
iç
göçe
zorlanmıĢlardır.
Yukarıda
belirtildiği
gibi,
Mandaeanlara karĢı tehditler genellikle evlerini ve dükkânlarını boĢaltmak ve Ģehir,
bölge veya ülkeden ayrılmayı içermekteydi.423 Güvenlik duygusu kazanmak için,
Mandaean Ġnsan Hakları Grubu (MHRG) bazı ailelerin bir evin içine birlikte
taĢınmayı veya farklı Ģehirlere taĢınmay tercih ettiklerini bildiriyor. 424 Birkaç yüz
Mandaean aileler 2010 öncesi Kürdistan bölgesine yerleĢti, fakat o günden beri
birçok ailenin devam eden Ģiddet tehditleri, sosyal ve ekonomik ayrımcılık ve dil
engellerini nedeniyle ülkeden kaçtığı bildirildi. 425
419
UNHCR Seçilme Kriterleri, 2012, 29.
Raad ALCADDA, a.g.e, s.72.
421
Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 15, Kasım
2011.
422
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 29.
423
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu, 2012.
424
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu, 2011, s. 16.
425
ABD Bağdat Büyükelçiliği, ―Azınlıklar Kürdistan‘da güvenlik buldu iama göç devam ediyor,‖ cable id no.
09 BAĞDAT 1426, Haziran 1, 2009, site adı: http://www.cablegatesearch.net /cable. php?id =09BA GH
DAD1426. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
420
157
MHRG, söylendiğine göre 2003 yılında
426
Kürdistan bölgesine yerinden
edilip yerleĢen 300 Mandaean aileden, 40 tanesi Kerkük‘te olmak üzere sadece
128 aile kaldığını bildirmektedir. 427 Bağdat ve Basra‘dan Kürdistan bölgesine
yerlerinden edilip yerleĢen Mandaeanlar arasında birçoğunun Kürtçe dil becerileri
eksikliğinin onları Kürt toplumunda etkin bir Ģekilde çalıĢmalarını engellediğini, ve
aynı zamanda alay ve Ģiddete maruz kaldıklarını bildirdiler. Bir adam, oğlunun
sınıfta Kürtçe kullanmada baĢarısız olduğundan okulda dayak yediğini kaydetti. 428
Ülkeyi terk etmek yerine evlerine dönmek isteyen YDK (Yer DeğiĢtirmek zorunda
kalmıĢ KiĢiler) arasında Mandaean-Sabeanlar için mülklerine yasadıĢı el
konmasına hükümetin hoĢgörüsü ek bir engel sunmaktadır.429
2.12.10. Diyaspora ve Geri Dönenler
Irak‘tan kaçan binlerce Mandaeanlar arasına birçoğu Suriye‘ye (45005000), Ürdün‘e (300) ve Iran‘ın (5.000-8000 arası) yanı sıra Batı ülkelerine de
kaçmıĢlardır. Bildirildiğine göre Amerika BirleĢik Devletlerinde tahmini 4.000-5.000,
Kanada‘da 800 ila 1000, Ġsveç‘te 5.500, Holanda‘da 3.500, Almanya‘da 2.200,
Avustralya‘da 6.000-6.500 ve diğer Avrupa Devletlerinde yaklaĢık iki bin
Mandaean vardır.430 Irak‘ı terkeden Mandaeanlar arasında hemen hemen hiç biri
geri dönmedi. Çoğu için, evlerine el konulmuĢ ve potansiyel mülkiyet iadesi
olasılığı zayıftır. 2011 Yılında, Mandaean Ġnsan Hakları Grubu birçok Mandaean‘ın
Bağdat'ın Dora, Adhamia ve Sidia mahallelerinde, hem de Basra ve Baquba gibi
diğer Ģehirlerde evlerinin yasadıĢı olarak ellerinden alındığını bildirdi.
Mandaeanlar kaçarken mallarıhemen iĢgal edilmiĢtir. Polisin ve komĢuların
yardım sağlamak isteksiz davrandığı bildirildi. Anlatılan bir olay da, Bağdat‘ın
Adhamia
Mahallesi'nde
yerinden
edilen
Mandaean
bir
ailenin
evlerinin
müsaderesini polise kaydettirdiğidir. Ancak kısa bir süre sonra, onların davası
kapanmıĢ ve sonra Bağdat‘ı terk etmeleri ya da Ģiddetle karĢılaĢacaklarını tavsiye
426
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu, 2012
Bkz.Id. at para. 5.
428
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu 2011, s. 16.
429
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu, 2012
430
Mandaean insan hakları grubu yıllık raporu, 2011, s. 4.
427
158
eden ölüm tehditleri aldılar. 431 Ürdün‘de Mandaean mültecilerin sağlık giderleri,
eğitim ile ilgili masraflar veya temel bir yaĢam için gerekli masrafların karĢılanması
anlamına gelen bir iĢte çalıĢmaları mümkün değildir. Bu durum, , Mandaean kadın
ve kızlar arasında seks ticareti riski dahil olmak üzere, birçok Mandaeanı iĢveren
tarafından kötüye kullanma konusunda onları savunmasız bIrakan yasadıĢı iĢ
arama dıĢında bir seçenek bIrakmamaktadır.
432
Suriye'ye kaçan mülteciler
arasında tahmini 450 kiĢi ülkede artan Ģiddet arasında sıkıĢıp kalmasına rağmen
birçoklarının diğer devletlerden sığınma hakkı kazandığı bildirilmiĢtir. 433
2.12.11. Göç ve Sığınmayla İlgili Konular
1950'lerde ve 1960'larda AraplaĢtırma süreci altında Baas dönemi ve daha
sonra Saddam Hüseyin rejimi;
tehdit, sindirme ve adam kaçırma ile birçok
binlerce Mandaeanın zorla ırk değiĢtirmesini gördü. Bazı Mandaean aileler, bugün
kendi Mandaean kimlikleri yerine geçmiĢ zorla dönüĢüm yansıtan kimlik
belgelerine ellerinde tutmaktadırlar.
2.12.12. Mandaean Kadınların Durumu
Çok Mandaean kadın iĢverenlerinden, üniversite personelinden ve topluluk
üyelerinden Ġslami giyim kurallarına uygun giyinmek için ve Ġslam'a dönüĢ için
fiziksel ve sözlü tacizlerin olduğunu bildirmektedirler. Anlatılan bir olayda, bir
kadının hijab giymeyi reddedince bir gözünün Ġslamcı radikaller tarafından
çıkarıldığı söylenmektedir. 434 Uluslararası Azınlık Hakları Grubu raporuna göre
ankete katılan Mandaean kadınların neredeyse yüzde 45'i kendi dinlerini
gizlediklerini bildirdiler. 435 Kadınların yüzde 10‘undan daha azı da evden ayrılırken
431
ABD Bağdat Büyükelçiliği, ―Azınlıklar Kürdistan‘da güvenlik buldu iama göç devam ediyor,‖ cable id
no. 09 BAĞDAT 1426, Haziran 1, 2009, site adı:http://www.cablegatesearch.net/cable.Php?id=09BAGH
DAD1426. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
432
ABD Bağdat Büyükelçiliği, ―Azınlıklar Kürdistan‘da güvenlik buldu iama göç devam ediyor,‖ cable id no.
09 BAĞDAT 1426, Haziran 1, 2009, site adı: http://www.cablegatesearch.net /cable.
php?id=09BAGHDAD1426. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
433
IILHR Mandaean insan haklarıgrubu ile röportajlar, 2013.
434
Mandaean insan hakları yıllık raporu 2011, 54, bir hijab giymeyi reddettiği için haydutlar tarafından
saldırıya uğrayıp sağ gözünü kaybeden Bayan Hifa Cabir Mijman‘a karĢı Ģiddeti belgeleyen. Rapor Bayan
Hifa‘nın yaralarını gösteren fotoğrafları da içermektedir.
435
Preti Taneja, Irak Azınlı kları: Sosyal yaĢama katılım, Uluslar arası Azınlık hakları Grubu, 24-25, Kasım
2011.
159
kendini güvende hissettiğini bildirdi. 436 Aynı zamanda zorla Islam'a dönüĢtürme
korkusu yaĢadıklarını da bildirdiler.
Mandaean kadınlar, aynı zamanda kaçırılma sırasında aĢırı milisler ve suç
unsurlarının ellerinde tecavüz ve cinsel saldırı dâhil, cinsel Ģiddete maruz
kaldıklarını bildirdiler. Mandaean topluluk üyelerinin din ve (algılanan) servete
dayalı olarak belirli kaçırma riski altında olduklarından, Mandaean kadınlar
cinsiyete dayalı Ģiddet konusunda özellikle yüksek riskle karĢı karĢıyadır.
2.12.13. Mandaeanler ve Irak Anayasası
2005 Irak Anayasasının 14. Maddesine göre (( Bütün Iraklılar hiç bir ayrım
yapmadan ister, cins, renk, dil, din mezhep, Irk , görüĢ olsun kanun önünde eĢittir.
Bu maddan baĢladığımızda Irak Mandailere göre kendilerine büyük bir haksızlık
yapılmıĢtır. Inanç konusunda kendi inançlarını bir devletin onların haklarını
korumakta yükümlü olduğu halde mandailer inançlarını yapamaktadırlar. Çünkü
ibadet yerleri 2003 sonra hemen hemen hepsi terör tarafından iĢgal edilmiĢ ve bir
sürü yer patlatılmıĢtır.
Dil konusunda ise mandailer diğer azınlıklar gibi kendi dillerinde eğitimlerini
görememektedir. 2005 Irak Anayasasının 4. Maddasinin birinci fıkrası ise (( Ana
dilde eğitim hakkı mesela Türkmence süryanice ,)) ikinci fkrasında ise ((
Türkmence ve Süryanice dili esas dil olarak tanımlanır eğer o bölgenin çoğunluğu
Türkmenler ve süryanilerde ise)). Mandailerin görüĢüne göre 2005 Anayasası
manadi dili de olarak eklenmesi lazım çünkü bir çok bölge mandailerin kontrölü
altındaır. Yalnız kendi görüĢüme göer 2005 Irak Anayasasının 4. Maddesinin
BeĢinci fkrasında, (( her ilde veya iklimde il ve iklim meclisi oy birliğiyle o bölgede
bulunan çoğunluğun diline göre eğitim dili talebi isteme hakkı vardır)) 437
436
Preti Taneja, Irak Azınlı kları: Sosyal yaĢama katılım, Uluslar arası Azınlık hakları Grubu, 24-25, Kasım
2011.
437
ABD Bağdat Büyükelçiliği, ―Azınlıklar Kürdistan‘da güvenlik buldu iama göç devam ediyor,‖ cable id
no. 09 BAĞDAT 1426, Haziran 1, 2009, site adı: http://www.cablegatesearch.net /cable.
php?id=09BAGHDAD1426. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
160
2.13. Filistinli Mülteciler
2.13.1. Nüfus
Arap-Ġsrail savaĢından sonra 1948 ve 1967 yılları arasında Filistin'den
mülteci olarak gelen Irak'ın Filistin topluluğu sayısı 2003 yılında 35,000 olarak
tahmin ediliyordu. Bugün sadece 11.000 ile 15.000 arası kaldıkları tahmin
edilmektedir.438
2003 yılından itibaren, bildirildiğine göre, ĠçiĢleri Bakanlığı Filistinli
mültecileri keyfi tutukladı, gözaltına aldı, dövdürdü, iĢkence yaptı ve bazı
durumlarda, zorla "kaybetti".Bakanlık ayrıca, Filistinli mülteciler üzerinde ağır kayıt
ve ikamet Ģartları uyguladı.439
Bazıları Ninewa, Anbar ve Basra‘da yaĢasalar da Filistinlilerin çoğu
Bağdat'ta ikamet etmektedirler. Bağdat'ta, çoğu Filistinli, güvenlik güçlerinin devam
eden baskınları ve tutarlı, düĢük seviyeli tacizle yüz yüze kaldıkları Al Baladiyat
Mahallesi'nde yaĢıyor.
2.13.2 . Geçmiş
2003 yılında, çoğu Arap-Ġsrail savaĢından sonra 1948 ve 1967 yılları
arasında Filistin'den mülteci olarak gelen Irak'ın Filistin toplumunun sayısı, 35,000
olarak tahmin ediliyordu. Körfez savaĢından sonra Kuveyt‘ten çoğu Filistinliler
kovulduğu zaman üçüncü bir mülteci dalgası geldi.440
438
Bkz. UNHCR (BMMYK), ―Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma ve Ülkeden Kaçanlar için
Ġnsani Çözümler Arama,‖ Aralık 2006, site adı: www.unhcr.org/refworld/docid/45b0fc2e2.html; Bkz. Ġnsan
Hakları Ġzleme, Kaçacak Yer Yok, Eylül 9, 2006, site adı: www.hrw.org/en/node/11181/section/1. EriĢim
Tarihi 23 Nisan 2014.
439
Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 8, 2011.
440
Tom Charles, ―An Ongoing Nakba: Irak‘taki Filistinli Mültecilerin Kötü Durumu,‖ Jadaliyya, 6 ġubat
2012, site adı: http://www.jadaliyya.com/pages/index/4264/an-ongoing-nakba_the-plight-of-palestinianrefugee; ġafak haberleri, ―Irak geri dönen Filistinlilere dört milyon dinar veriyor,‖ 29 Ağustos 2012, site adı:
http://www.shafaaq.com/en/news/3398-iraq-grants-palestinians-returning-to-it-four-million-dinars.html.
EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
161
Bugün Irak‘ta kalan Filistinlilerin sayıları sadece 10.000 ile 15.000
arasındadır.441 2003 yılından bu yana, Uluslararası Ġnsan Hakları Grupları, ĠçiĢleri
Bakanlığının
Filistinli
göçmenleri
dövüldüğünü,
iĢkence
yaptığını
keyfi
ve,
tutukladığını,
bazı
durumlarda
gözaltına
da
zor
alıdığını,
kullanarak
"kaybettiğini" bildirdi. 442 Buna sonradan ĠçiĢleri Bakanlığı memurları tarafından
tutuklandığı söylenen, Bağdat çevresinden Filistinli ziyaretçi bir insan hakları
iĢçisinin 2011 yılında kaybolması da dâhildir.443
ĠçiĢleri Bakanlığı aynı zamanda Filistinli mültecilere, birkaç ayda bir kısa
süreli ikamet belgelerini yenilemeye zorlayan ve bu Ģekilde onları tacize maruz
bIrakan, ağır kayıt ve ikamet Ģartları uyguladı.444 Bu davranıĢ, Saddam rejimi445
ve etnisite kapsamında alınmıĢ olan algılanan tercihli muamele için topluma karĢı
duyduğu kızgınlığa atfedilmektedir. Bağdat'ta Filistinli mültecilere karĢı ġii militan
gruplar446 tarafından olduğu söylenen ve gittikçe artan Ģiddet, yüzlerce aileyi temiz
suyu, okulu, tıbbi hizmet olanakları olmamasına ve son derece sert koĢullarına
rağmen, Suriye sınırı yakınlarındaki çöl bölgesinde bulunan Al Waleed kampına
hareket ederek güvenlik aramaya zorladı. 447 Bugün, kalan Filistinli mültecilerin
çoğu Bağdat‘ın Al Baladiyat Mahallesi'nde iskân edilmiĢtir. Bir avuç aile, Irak
hükümetinin baskısı üzerine 2012 yılında kapanması beklenen kampta kalmaya
devam ediyor.448
Birçok Arap devletleri gibi, Irak hükümeti de Filistinlilere Irak‘lılarla
evlenseler bile, vatandaĢlık elde etmelerine izin vermemektedir. Irak'taki
441
Bkz.UNHCR(BMMYK),, ―Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma ve Ülkeden Kaçanlar için
EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014. Ġnsani Çözümler Arama,‖ Aralık 2006, site adı:
www.unhcr.org/refworld/docid/45b0fc2e2.html; Bkz Ġnsan Hakları Ġzleme, Kaçacak Yer Yok.: Irak‘taki
Filistinlilerin Tehlikeli Durumu‖, 9 Eylül 2006, site adı www.hrw.org/en/node/11181 /section/1. EriĢim
Tarihi 23 Nisan 2014.
442
Bkz.Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 8, Kasım
2011; Bkz. Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: Irak Hapishanelerindeki Filistinlileri Koru,‖ 13 Aralık 2012, s httite
adı: p://www.hrw.org/news/2012/12/13/iraq-protect-palestinians-iraqi-prisons.
443
Tom Charles, ―Ongoing Nakba: Irak‘taki Filistinli Mültecilerin Kötü Durumu,‖ Jadaliyya, ġubat 6, 2012,
site adı: http://www.jadaliyya.com/pages/index/4264/an-ongoing-nakba_the-plight-of-palestinian-refugee.
EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
444
Id; Bkz. Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 8,
Kasım 2011. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
445
Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu , 8, Kasım
2011.
446
Tom Charles, ―Ongoing Nakba: Irak‘taki Filistinli Mültecilerin Kötü Durumu,‖ Jadaliyya, ġubat 6, 2012,
site adı: http://www.jadaliyya.com/pages/index/4264/an-ongoing-nakba_the-plight-of-palestinian-refugee.
447
IILHR (Uluslar arası Hukuk ve Ġnsan Hakları Enstitüsü) röportajı, 2013.
448
Laila Ahmad, ―Filistinli Mülteciler Yardım Ġstiyor,‖ NSNBC: Truth blog üzerindeki ambargoyu yıkmak,
Haziran 9, 2012, site adı: http://nsnbc.wordpress.com/2012/07/12/palestinian-refugees-calling-for-help-2/.
162
Filistinlilerin hukuki durumu; Irak hükümetinin Mültecilerin Statüsüne iliĢkin 1951
SözleĢmesine taraf olmadığı ve mülteci statüsü tanımadğından,
belirsizliğini
korumaktadır. Ancak, Filistin nüfusu, Baas rejimi altında Arap Devletleri Ligi 1965
Casablanca Protokol kapsamında kilit kararlara dayalı nispeten yüksek seviyede
olan yardımlar ve devlet korumasından yararlanmaktadır. 2003 yılından sonra,
Irak‘ta çözülen böyle pek çok koruma çerçeveleri ve istihdam sağlama, kimlik ve
seyahat belgelerine eriĢim ve kamu hizmetlerini elde etme süreçlerindeki iĢlemler
daha külfetli hale gelmiĢtir.
2.13.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
2003 yılından sonra, Filistinliler güvenlik güçleri tarafından ve daha çok ġii
olan silahlı militan grupları tarafından hedef yapıldılar. Bu zulüm, birçok Filistinliyi
Irak'tan kaçmaya,
saklanmaya, ya da Al Waleed‘daki gibi mülteci kamplarına
taĢınmaya zorladı. 2003 öncesi Irak'ta bulunan tahmini 35.000 Filistinliden, sadece
yaklaĢık 11.000 ile 15.000‘i kaldı. Söylendiğine göre, en az 4000 kiĢi Bağdat'ta Al
Baladiyat mahallede 16 adet üç katlı apartmanlarda yaĢamaktadır. BaĢka 1.000
Filistinli de Ninewa vilayetinde Musul Ģehri içinde veya yakınında yaĢamaktadır.
YaklaĢık 100 Filistinli Basra'da yaĢamakta ve en az 7 aile de Al Waleed kampında
kalmaktadır.449 Söylendiğine göre, aynı zamanda birkaç kiĢi de Kürt bölgesinde
Süleymaniye'de yaĢamaktadır.450
2.13.4. Güvenlik
2003 yılından sonra, Filistinliler, güvenlik güçleri ve ĠçiĢleri Bakanlığının
yanı sıra, ağırlıklı olarak ġii olan silahlı yargısız milisler tarafından hedef
yapılmıĢtır. Gruplar, keyfi tutuklama ve gözaltı, iĢkence, cinayet, sakatlama ve
"kayıplar‖ için Filistinlileri hedef almıĢlardır. Hak grupları bu zulmün daha çok
Saddam Hüseyin rejimi altında Filistinlilere yapılan tercihli muamele algısının
intikamı olduğunu düĢünmektedir. 451 Filistinlilere yapılan zulüm hükümet ve özel
449
IILHR (Uluslar arası Hukuk ve Ġnsan Hakları Enstitüsü) Filistin Topluluk Temsilcisi ile Röportaj, 2013.
UNHCR(BMMYK), ―Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma‖ 15 Temmuz 2013, site adı:,‖
http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi:06.10.2014
451
Ġnsan Hakları Ġzleme, Kaçacak Yer Yok.‖Irak‘taki Filistinlilerin Tehlikeli Durumu‖ 10 Eylül 2006, site
adı: http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/iraq0706web.pdf; Bkz. Uluslar arası Af Örgütü, ―Irak:
Filistinli Mültecilere Yaılan Ġnsan Hakları Ġhlalleri,‖ 1 Ekim 2007, MDE 14/030/2007, site adı:
450
163
sektöre ait konutlardan zorla tahliyeler, Filistinlilere ait iĢ yerlerinin ve mülkiyetin
imhası, bombalamalar ve Filistin mahallelerinde havan saldırıları ve çok sayıda
Filistinli iĢçilerin iĢlerine son verilmesi ile ikiye katlandı. Irak'taki Filistinlilere hedefli
saldırılar daha az sıklıkta la da olsa hala devam etmektedir. Yıllar süren tehdit ve
güvensizlik ülkede kalan Filistinliler arasında, siyasi ve mezhepsel gerginliklerin
devam edebileceği konusunda endiĢelerle birlikte bir korku ortamı yarattı. 452
Uluslararası kuruluĢlar ve hak grupları ile çalıĢan Filistinliler genellikle
potansiyel milisler veya güvenlik güçlerine farkedilmeyi önlemek için gizlice
buluĢmayı
talep
etmektedirler.
Topluluk
üyeleri
Bağdat'taki
Al
Baladiyat
mahallesinde bulunan apartman komplekslerinin sık sık güvenlik güçleri tarafından
yapılan baskınlara hedefl olduğunu ve sakinlerin tekrarlanan taciz ve keyfi
tutuklamayla yüz yüze olduğunu bildiriyorlar. Sadr City yakınında yer alan Al
Baladiyat, ayrıca bir ġii kalesidir ve bazı isyancı gruplara ev sahipliği yapmaktadır.
Sadr City aynı zamanda sık sık Sünni direniĢçiler tarafından hedeflendiğinden
alanı ve çevresi için yüksek bir güvenlik riski oluĢturmaktadır.453
2012 yılı sonlarında, birçoğunun iĢkence izleri taĢıdığı, itirafa zorlandığı ve
yetersiz delillerle mahkûm edildiği Irak cezaevlerindeki Filistinli tutukluların,
tedavileri üzerinde devam eden kriz yaĢandığı belirtilmektedir.454
2.13.5. İnsan Hakları uygulamasında zorluklar
BaĢka yerlerde de belirtildiği gibi, Irak'taki Filistinliler belirsiz yasal statü,
kimlik belgeleri edinilmesi ve güncellenmesinde zahmetli zorluklar ve temel
http://www.amnesty.org/en/library/asset/MDE14/030/2007/en/f9d6f3b2-d393-11dd-a329-2f46302a8cc6/m
de1403 02007en.pdf. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
452
UNHCR(BMMYK), ―UNHCR Güncellemesi; Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma,‖
Temmuz 2012, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
453
UNHCR(BMMYK),, ―UNHCR Güncellemesi; Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma,‖
Temmuz 2012, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
454
Ġnsan Hakları Ġzleme Irak hapishanelerindeki Filistinliler arasında zorla itiraflar ve iĢkenceye ait önemli
kanıtlar olduğunu bildiriyor. IĢkence korkusu gösteren birisi aslında mezhepsel Ģiddet yüksekliği sırasında bir
kontrol noktasında sahte kimlik gösterdiği için daha önce tutuklanmıĢtı. ĠĢkence altında, ġubat, Mart ve Ekim
2006'da terör faaliyetlerine katıldığını itiraf etti. O yargılama sırasında itiraflarını reddetti ama yine de
mahkûm edildi. Bir savcı, 25 Ocak 2006 yılından beri gözaltında tutuklu olduğu iddia edilen bu kiĢinin terör
faaliyetlerine katılmıĢ olamayacağını belirterek, yetersiz delil gerekçesiyle mahkûmiyetine itiraz etti.
Bununla birlikte, Yargıtay kararı onadı.Bkz. Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: Irak Hapishanelerindeki
Filistinlileri Koru,‖ 13 Aralık 2012 Bu konuda ve diğer davalr hakkında daha fazla bilgi için site adı:
http://www.hrw.org/news/2012/12/13/iraq-protect-palestinians-iraqi-prisons EriĢim Tarihi 23 Nisan 2014.
164
hizmetlere
ulaĢmada
ayrımcılık,
konut
ve
istihdam
konularında
sıkıntı
yaĢamaktadırlar. Onlar keyfi olarak tutuklanmya ve gözaltına alınmaya devam
etmekte ve Bağdat'ta Al Baladiyat mahallesinde apartman komplekslerine düzenli
olarak polis ve ordu tarafından baskınlar yapılmaktadır.455
2.13.6. Siyasi Haklar
Filistinlilere vatandaĢlık hakkı verilmediğinden oy hakkı da verilmez. Filistin
topluluğunun Bağdat'ta bir Filistin KurtuluĢ Örgütü temsilcisi olmasına rağmen,
lobicilik ve diğer siyasi faaliyetler, Filistinlilerin haklarının bir dizi korku ve sindirme
iklimi üzerinde fiili kısıtlamalarla engellenmektedir. Irak hükümeti Filistinlilere ara
sıra destek sağlamıĢtır (örneğin yaklaĢık 200 aileye barınma ve 2010 yılında bazı
gıda yardımı dağıtımı yapmıĢtır), ancak hükümet Irak'taki Filistinlilerin çıkarlarını
aktif olarak temsil etmek iddiasında değildir.
2.13.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
2003 yılından bu yana, Irak'taki Filistinlilerin ekonomik, sosyal ve kültürel
hakları hızla düĢmüĢtür. Saddam Hüseyin rejimi altında Filistinliler resmen mülteci
statüsüsünde olmasalar da, beĢ yıllık geçerliliği olan ikamet belgeleri ve seyahat
belgeleri verilmekteydi. Yasal olarak, Filistinliler Irak uyruğu hakkı dıĢında "hak ve
görevlerde Iraklı vatandaĢlar gibi muameleye " sahiptiler. 456 Onlar istihdama,
sübvansiyonlu konuta, sağlık ve eğitime yönelik geniĢ haklara da sahipti. 2003
yılından sonra, yasaların teknik olarak yürürlükte kalmasına rağmen, hükümet ve
özel vatandaĢların davranıĢlarının değiĢtiği bildiriliyor.457
Filistinliler, iĢlerine son verildiğini, evlerinden zorla çıkarıldıklarını ve devam
eden ayrımcılık ve keyfi tutuklama ile karĢı karĢıya olduklarını bildirmektedirler.
Filistinlilerin çoğunluğunun iĢsiz olduğu bildirildi ve devlet dairelerinde ve özel
iĢletmelerde iĢe girmede süregelen ayrımcılık nedeniyle zorluk yaĢadıklarını
bildirdiler. Filistinlilerin eğitime eriĢimlerinin devam etmesine rağmen, sürekli taciz
455
YAKU, a.g.e, s.177.
Devrim komuta Konseyi kararı No. 202 of 12 Eylül 2001.
457
IILHR Filistin Temsilcisi ile Röportaj, 2013; Bkz.UNHCR, ―2006 UNHCR Diplomatik Muhtıra
Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖ Temmuz 2012, site adı: http://www.unhcr
.org/refworld/docid/500ebeea 2.html. EriĢim Tarihi 15 Mart 2014.
456
165
ve güvenlik tehditleri bir sorun olmaktadır. Benzer Ģekilde, Filistinlilerin genel
sağlık hizmetlerine eriĢimi olmasına rağmen, muayene ve ilaç maliyeti sorunlu
olabilmektedir. Öğretmenler ve sağlık çalıĢanları tarafından ayrımcılık veya taciz
de bazı raporlarda bildirilmiĢtir.458
2.13.8. İnsancıl Durum
Bağdat'ta Al Baladiyat mahallede yaĢayan Filistinliler için, aileler aĢırı
kalabalıklık, sınırlı temiz içme suyuna eriĢim ve kısıtlı elektrikten yakınmaktadır.
Söylendiğine göre, 3 ila 4 aile genellikle mali kısıtlamalar ve Bağdat içinde
serbestçe hareket yetersizliği nedeniyle tek bir daire yaĢamaktadırlar. Topluluk
üyeleri, 4,000 kiĢinin kira bedelsiz 16 apartman kompleksinde yaĢadığını birkaç
binden fazla kiĢinin de çevre bölgede yaĢadığını tahmin etmektedir. Sayılar Ģu
anda teyit edilemez.
Kira sübvansiyonu almayanlar arasında, yaklaĢık 200 aile Yerinden EdilmiĢ
ve
Göç
Bakanlığı
ile
koordineli
olarak
BMMYK
Irak
tarafından
desteklenmektedir. 459 Temiz su, elektrik ve diğer temel hizmetlere sınırlı eriĢim
Bağdat ve ülkenin diğer bölgelerinde benzer durumdadır. Söylendiğine göre,
Ninewa vilayetinin Musul Ģehrindeki Filistinliler benzer aĢırı kalabalık yaĢama ve
hizmetlere sınırlı eriĢimle karĢıya karĢıyalar. Anbar vilayetinin Al Waleed kampında
kalan birkaç aile arasında, insani durum daha da problemlidir. Tahmini olarak
sadece 7-10 aile kampta kalmasına rağmen, toplum üyeleri onların temiz içme
suyuna,
sağlık,
eğitim
veya
elektrik
eriĢimine
hiç
sahip
oldmadıklarını
bildirmektedir. Sağlık hizmetleri ve okul için, onların Ürdün sınırındaki Ramadi
veya Rhotba‘ya seyahat etmeleri gerekir.
458
IILHR Filistinli Temsilci ile Röportaj, 2013; Bkz.UNHCR(BMMYK), ―UNHCR: Diplomatik Muhtıra
Güncellemesi:
Irak‘taki
Filistinlileri
Koruma
DüĢünceleri,‖
Temmuz
2012,
site
adı:
http://www.unhcr.org/refworld/ docid/500ebeea2.html EriĢim Tarihi 15 Mart 2014.
459
UNHCR(BMMYK), ―2006 UNHCR : Diplomatik Muhtıra Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma
DüĢünceleri,‖ July 2012, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 15
Mart 2014.
166
2.13.9. Ülke içi Yerinden Edilmişler
Birçok Filistinlinin mezhepsel çatıĢma yüksekliği sırasında hedefli Ģiddet
nedeniyle
2003'ten
sonra
yerinden
olmasına
rağmen,
söyendiğine
göre
birçoğunun aĢırı kalabalığa, güvenlik güçleri ve milisler tarafından taciz ve
istihdamda ayrımcılıkla karĢı karĢıya kaldıkları Musul ve Bağdat'taki Filistin
mahallelerine taĢındığı bildirildi. Filistinlilere davranıĢ ve topluluğun karĢı karĢıya
olduğu riskler Kürt bölgesinde, Bağdat'ta ve güneyde, görünürde benzerdir. Filistin
topluluğu çok görünür durumdadır ve Irak'ta hemen hemen her yerde topluluk
üyelerine eriĢebilen silahlı grupların güvenlik riskleri ile karĢı karĢıyadırlar. Bu göz
önüne alındığında, ülkeyi terk edebilmeye gücü yeten birçok Filistinli bunu
denemiĢtir ve denemektedir.
2.13.10. Diyaspora ve Geri Dönenler
Ġzinleri olmadan veya sahte belge kullanarak ülkeyi terk ettikleri için
birçoğunun tutuklanma ve uzun alıkoyma ile yüz yüze kalmalarından dolayı, Irak'ı
terk eden Filistinlilerden çok azı geri dönme yollarını aramaktadır. Yürürlükteki
yasaya göre, Irak'tan çıkan Filistinliler ĠçiĢleri Bakanlığının ön onayını alması
gerekir. 460 Bunu yapmamak tüm taĢınır ve taĢınmaz malların resmi makamlar
tarafından müsadere yoluyla cezalandırılmasını gerektirir. 461 Filistinliler siyasi ve
etno-dinsel geçmiĢe dayalı hedefli mezhepsel Ģiddetin en yüksek olduğu sırada,
birçoğu Irak güvenlik güçleri tarafından keyfi tutuklama, gözaltı, dayak ve
iĢkenceyle
karĢılaĢmıĢ
ve
ülkeyi
terk
etmek
için
yasal
kanalları
takip
462
edememiĢtir.
Geri dönüĢ için, sahte belge kullanarak veya geçerli seyahat belgeleri
olmadan seyahata cezalar içeren, yasal engeller vardır. 1999 Irak Pasaport
Kanunu No 31, geçerli bir pasaport veya belge olmadan Irak'tan çıkan veya
460
1971 Irak Siyasi Göçmen Kanunu No. 51, madde. 17. Bkz. UNHCR(BMMYK), ―2006 UNHCR :
Diplomatik Muhtıra Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖ Temmuz 2012, site adı:
http://www.unhcr.org/ refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 15 Mart 2014.
461
1971 Irak Siyasi Göçmen Kanunu No. 51, madde. 18. EriĢim Tarihi 15 Mart 2014.
462
Bkz. Gabriela Wengert and Michelle Alfaro, ―Filistinli Mülteciler Irak‘ta Koruma Bulabilir mi?‖ Zorl Göç
Özeti, 26, Ağustos 2006, sayfalar. 19-21, site adı: http://www.fmreview.org/palestine. EriĢim Tarihi 15 Mart
2014.
167
çıkmak için çalıĢan herkesin üzerindeki taĢınır ve taĢınmaz mallar el konulmasının
yanı sıra beĢ ila 15 yıl arası hapis cezası öngörmektedir.
Aynı yasa gayri resmi sınır noktaları aracılığıyla geçiĢ yapan herkese hapis
cezası uygular. Ceza Kanunu aynı zamanda sahte belge kullanmaktan mahkum
olan herkese 15 yıla kadar hapis cezası uygular. 463 BMMYK "Birçok Filistinlinin,
komĢu ülkelerin sınırlarının ülkeden kaçan Filistinlilerin giriĢi için kapalı
olmasından dolayı, Irak'ı terk etmek için sahte belgeler kullanmaya baĢvurmaktan
baĢka hiç bir seçeneğinin olmadığını" belirtmiĢtir.464
2.13.11.Göç ve Sığınma ile İlgili Konular
Kimlik belgeleri ve seyahat belgelerinin güncellenmesi için iĢlemler 2003
yılından bu yana değiĢmiĢtir. Seyahat belgelerinin hala 5 yıl için geçerli olmasına
rağmen, Filistinlilerin Ģimdi onları her yıl yenilemek zorunda olduğu bildirilmektedir.
Geçerli belgeleri yenilemek amacıyla, Filistinlilerin kendi kimlik belgelerini,
baĢvuran
mültecilerin
1948
dalgasından
olduğunu
belirten
Göçmenlik
Bakanlığından alınmıĢ bir mektubu, Irak‘taki Filistin Büyükelçiliğinden Filistin
pasaportuna sahip olmadığını gösteren bir mektubu ve ĠçiĢleri Bakanlığı Mülteci
ĠĢleri Müdürlüğü'nden alınmıĢ bir mektubu sunmaları gerekmektedir.
BaĢvurucunun adı daha sonra Irak genelinde bir dizi müdürlüklere müracaat
ile ilgili herhangi bir engel ya da diğer yasal sorunların olmadığını onaylamak için
gönderilir. Resmi olarak, bu sürecin maliyeti yaklaĢık 3.50 A.B.D. dolarıdır. Ancak
söylendiğine göre, gerçek maaliyetin 100-200 A.B.D. doları gibi yüksek olabileceği
bildirildi. Bu yeni süreç ve Filistinlilere potansiyel olarak yüksek maliyet, Irak içinde
belgelere eriĢimde bazı zorluklar ortaya çıkabilir.465
2003‘den, en az 2007 ‗ye kadar, Irak‘tan kaçanlar, ülkeyi terk etmek isteyen
Filistinli mültecilerin giriĢine karĢı kapatılmıĢ sınırlarla karĢı karĢıya kaldılar. Birçok
463
Irak Ceza Kanunu (1969), para. 298. Bkz.UNHCR(BMMYK), ―2006 UNHCR : Diplomatik Muhtıra
Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖ Temmuz 2012, site adı: http://www.unhcr.org/
refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 15 Mart 2014.
464
Irak Ceza Kanunu (1969), s. 19-21, site adı: http://www.fmreview.org/palestine. EriĢim Tarihi 15 Mart
2014.
465
IILHR (Uluslar arası Hukuk ve Ġnsan Hakları Enstitüsü) Irak FKÖ Filistin temsilcisi ile röportaj, 2013.
168
mültecinin kaçıĢı Ürdün ve Suriye ile olan sınır boyunca "tarafsız bölge"
alanlarında sıkıĢıp kalmayla sona erdi. 466 Sonuç olarak, birçok mülteci güvenle
komĢu devletlere girmek için sahte belge kullanmak zorunda kaldılar.
2.13.12. Filistinli Kadınların Durumu.
Sürekli düĢük seviyeli taciz ile eĢleĢtirilmiĢ 2003 yılından beri olan hedefli
Ģiddete dayalı korku, birçok Filistinli kadının sosyal yaĢamda olmalarını
engellemektedir. BMMYK'ya göre, Filistinli kadınlar Bağdat'ta güvenlik kaygılarını
bildirmeye devam etmektedirler. Filistinlilerin çoğunluğunun yaĢadığı Al Baladiyat
mahallesinde, kadınlar bölgede artan muhafazakârlık nedeniyle durumlarının
bozulduğunu bildirmekteler. Söylendiğine göre, bazı Filistinli kadınların özellikle
örtünme kuralları, peçe takma ve cinsiyet ayrımı kuralları ile ilgili konularda, dini
kararnamelere uymadıkları algısı nedeniyle yargısız milis grupların sindirmesiyle
yüz yüze kaldığı söylenmektedir.467
2.13.13. Filistinliler ve Irak Anayasası
Ġlk Irak filistin mülteci kabulu resmi olarak eylülü 1948 yılında Irak devleti
tarafından kabül edilmiĢtir. Belirtilen tarihten sonra filistin mültecisi akımı baĢlamıĢ
ve 34000 mülteciye varmıĢtır. 1958
mülteci
Anayasasında
haklarını
tanımlamıĢtır. 1951 Irak mülteci yasası düzenlenmiĢir. Bu yasayla filistinliler Irak
Devletinde sosyal ve kültürel haklarına kavuĢmuĢlardır. Hem çalıĢma hem de Irak
azınlıklar gibi hemen hemen bütün haklara sahip idi. 1971 Anayasasında ise Baas
partisi filistinlilere haklarını tamamlamıĢtı. Ayrıca baas partisi hükm baĢına geçene
kadar hiç bir filistinli Irak vatandaĢlığına giremezdi. Baas partisi ise Arap Birliği
partisini
temsil
ederek
Irak
VatandaĢlığına
TanımlamıĢtır. 2005 Irak Anayasasında
almıĢ
ve
açık ve net
bütün
Azınlıkları
herhangi bir hak
tanımlamamıĢtır.
466
Bkz. Gabriela Wengert and Michelle Alfaro, ―Irak‘taki Filistin mültecileri koruma bulabilir mi?‖ Zorunlu
Göç Özeti, 26, Ağustos 2006, sayfalar. 19-21, site adı: http://www.fmreview.org/palestine. EriĢim Tarihi 15
Mart 2014.
467
UNHCR, ―BMMYK Yardım Güncellemesi- 2006 Muhtırası: Irak‘ta Filistinli mülteciler için koruma
düĢünceleri, Temmuz 2012, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html. EriĢim Tarihi 15
Mart 2014.
169
2.14. Romanlar (Çingeneler)
2.14.1.Nüfus
YaklaĢık 60.000 civarında tahminde bulunsa da, Irak‘taki Romanların
sayısısı ile ilgili hiçbir doğru rakam yoktur. Bağdat, Musul, Basra dâhil olmak üzere
izole köylerde ve büyük Ģehirlerin etrafında mahallelerde ve Güney Irak'ta baĢka
yerlerde yaĢıyorlar. Bildirildiğine göre Irak'ta bulunan birçok Roman fiili olarak
devletsizdir ya da devletsiz olma riskiyle karĢı karĢıyadırlar; onlar en savunmasız,
sevilmeyen kiĢiler arasındadır ve ülkenin tüm dıĢlanmıĢ gruplarından en çok risk
altında olandır. Onlar aĢırı yoksulluk, eğitim ve temel hizmetlere eriĢim eksikliği,
tahliye ve sömürüyle karĢı karĢıyadırlar. 2003 Yılından bu yana, Romanların
Irak'taki durumu daha da kötüleĢti. Onlar yetkililerin, halkın ve Ġslamcı milislerlerin
taciz, tehdit ve Ģiddetine tabidir. Roman kadınların fahiĢe ya da cinsel haz
nesneleri olarak algılanmaları devam ettiğinden yüksek oranda cinsel saldırı ve
taciz riski ile karĢı karĢıyadırlar.468
2.14.2. Geçmiş
Irak'ta Romanlara yaygın olarak son derece aĢağılayıcı bir terim olan
Kawliyah, ve zaman zaman da Ghagar (Çingene) denir. Çoğu Roman kendilerini
bu Ģekilde görmüyor ama kendi kimlikleri için aĢiret iliĢkileri tarafından böyle
nitelenmekteler. Romanlar, Sünni ve ġii Müslümanlarlardan oluĢmuĢtur ve Ġranca,
Hintçe, Türkçe, Kürtçe ve Arapça karıĢımı, Ruttin veya Alratin olarak bilinen, kendi
dillerini konuĢmaktalar. 469 Onların etnik kimliğine ve farklı kültürel ve sosyal
normlarına dayalı hedefli zulüm ve ayrımcılıkla karĢı karĢıyadırlar. ġii Militanlar ve
özellikle Mehdi ordusu Romanları ahlaken iğrenç olarak görüyor ve sürekli olarak
Irak'lı Romanları rejimin çöküĢünden beri algılanan ahlaksız davranıĢları nedeniyle
468
Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—UnutulmuĢ Bir Toplum,‖ London Progressive Journal,Eylül 18, 2011,
site adı: http://londonprogressivejournal.com/article/845/the-roma-of-iraq-a-forgotten-community. EriĢim
Tarihi 15 Aralık 2014.
469
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, 147 n. 779.
170
hedef almıĢlardır. Roman kadınları ve çocuklar çok yüksek istismar riskiyle yüz
yüzedir.470
Topluma karĢı tarihi ayrımcılık topluluk üyelerinin seks iĢçileri, müzisyenler,
dansçılar ve alkol satıcıları olarak algılamaları üzerine oluĢmaktadır. Saddam
Hüseyin'in rejimi altında Romanlara Irak uyruğu teklif edilmiĢ ve onların kalıcı
konumlarda yerleĢmelerini sağlamak ve eziyetten korumak için bazı çabalar
yapılmıĢtır. Ancak, bu durum Roman toplulukların fuhuĢ, alkol ve dansçılar
sağlama Ģartına bağlıydı. Rejim diğer istihdam olanaklarını ve Irak toplumuna tam
entegrasyonu sınırlamıĢtı. Bazı Romanlar çiftçi olarak ve metal iĢçiliğinde olduğu
gibi kayıt dıĢı ekonominin diğer alanlarında çalıĢtılar.
471
Önceki rejim altında
Romanlara Irak içinde mülkiyet izni verilmedi ve hükümet veya askeriyede üst
düzey pozisyonlarda tutulmadılar.472
2003'ten sonra, köktencilik ve Ġslamcı Militan grupların yükseliĢi toplum
içinde gittikçe kötüleĢen insani durum ve güvenlik krizinin oluĢmasına yol açmıĢtır.
Hedefli Ģiddet, taciz, saldırı ve sömürü keskin bir Ģekilde yükseldi ve birçok
Romanı toplumlarından koparıp zorla yerlerinden etti. Bugün, birçok Roman ülke
içinde yerinden edilmiĢ durumdadır ve temiz su, elektrik, yeterli barınma, sağlık,
yeterli gıda, eğitim ve diğer temel hizmetlere eriĢim olmadan gecekondu
bölgelerinde yaĢamaktadırlar. Bir Roman kadınının ortaya koyduğu gibi, " Biz
köpekler gibi yaĢamaktayız… Yetkililer 'sizin hiçbir hakkınız yok' diyor ve bizi kapı
dıĢarı ediyorlar. Yiyecek almak için Ģehre gittiğimizde, bizi reddediyorlar." 473
Topluluk üyeleri, kadınları cinsel haz nesneleri olarak algılamaları devam
eden yerel kabileler tarafından Roman kadınların yüksek cinsel saldırı ve taciz riski
470
Salam Faraj, ―Yeni, ultra tutucu Irak‘ta Çingeneler serseri olarak görülüyor,‖ AFP, 25 Kasım 2009, site
adı: http://js.static.reliefweb.int/report/iraq/gypsies-seen-outcasts-new-ultra-conservative-iraq. EriĢim Tarihi
15 Aralık 2014.
471
IILHR‘ye Raporlar, 2012 ve 2013; Bkz.Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—UnutulmuĢ Bir Toplum,‖
London Progressive Journal, 18 Eylül 2011, site adı: http://londonprogressivejournal.com/article/845/theroma-of-iraq-a-forgotten-community. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
472
Chris Chapman and Preti Taneja, Güvensiz Sığınmacı, Tehlikeli DönüĢ: Irak‘ın BaĢkaldıran Azınlıkları,
Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 7, 2009.
473
Deepa Babington, ―Irak‘lı Çingenelerin Hayatına Yoksulluk ve Korku Egemen Oluyor,‖ Reuters, 6 Ocak
2006, site adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/index.html. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
171
ile karĢı karĢıya kaldıklarını belirtmektedir. Roman erkekler istihdamda ayrımcılık
yüz yüzedir ve bazı dükkân sahipleri, Roman müĢterilerine mal satmamaktadır.474
Bugün, Irak Romanları en savunmasız, sevilmeyen kiĢiler arasındadır ve
ülkenin tüm dıĢlanmıĢ gruplarından en çok risk altında olandır. Bildirildiğine göre
çok sayıda Roman çocuk okula gitmiyor ve dilenci olarak çalıĢmaktalar.
2.14.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Irak'taki Romanlar üzerine kesin nüfus bilgisi verileri yoktur. Bazı topluluk
üyeleri ülkede 50.000 ve 200.000 arasında olduklarını tahmin etmekte; diğerleri ise
60,000 civarında olduklarını tahmin etmektedir.475 2003'ten önce, bazı gözlemciler
Bağdat ve özellikle Abu Ghreib bölgesinde merkezden 10 kilometre batıda, 10.000
Roman olduğunu tahmin etmektedir.476 Romanlar aynı zamanda Bağdat‘ın 40 mil
kuzeydoğusunda Baquba yakınlarında Hadid köyünde yerleĢtiler. Diğer binlerce
Roman da Irak‘ın güneyinde ve bazıları da kuzeyde Ninewa‘da yaĢıyor.477
2003 sonrasında, mezhep çekiĢme ve hedefli zulüm sırasında, Ġslamcı
milislerin Romanlara karĢı taciz, tehdit ve Ģiddet içeren bir kampanyaya baĢladığı
zaman, binlerce Romanın mahallelerinden kaçtığı, çok sayıda Romanın da ülke
dıĢına kaçtığı bildirildi. Bugün, yerel aĢiret gruplarının ayrılmaları için taciz, tehdit
ve baskıları nedeniyle çok az sayıda Romanın orijinal kendi alanlarında kaldığı
bildirildi.478
474
Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—unutulmuĢ bir toplum,‖ London Progressive Journal, Eylül 18, 2011,
site adı: http://londonprogressivejournal.com/article/845/the-roma-of-iraq-a-forgotten-community. EriĢim
Tarihi 15 Aralık 2014.
475
Bkz. UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012 s. 147, n. 779 citing Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama
Katılım, Uluslar arası Azınlık hakları Grubu, 28 Kasım 2011,sayfalar. 9, 23, http://www. Minor ityrights
.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html; Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—
unutulmuĢ bir toplum,‖ London Progressive Journal, 18 Eylül 2011, http://lon donprog ressivej ournal.com
/article/view/845; ve UNHCR, BMMYK Seçilme Kılavuzu, Iraklı sığınmacıların Uluslar arası korunma
ihtiyaçları değerlendirmesi, sayfalar. 93-96, Ağustos 2007, http://ww w.unhcr.o rg/refworl d/docid/46
deb05557.html. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
476
Saddam Huseyin rejimi tarafından kendisi ile olumsuz iliĢkileri olup bölgede yaĢayan Zawabei kabilesine
bir ceza olarak bu yerleĢim yerinin desteklendiği söylenmiĢtir, Imam El-Liethy, ―Saddam‘ın DüĢüĢünden
Sonra Irak‘lı Çingenelerin YaĢam Mücadelesi,‖ Islam on Line, 6 Mayıs 2003, site adı:
http://www.domresearchcenter.com/ news/ iraq/index.html. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
477
Deepa Babington, ―Irak‘lı Çingenelerin Hayatına Yoksulluk ve Korku Egemen Oluyor,‖ 6 Ocak 2006, site
adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/index.html. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
478
IRIN, ―Çingeneler daha fazla hak istiyor,‖ IRIN, 3 Mart 2005, site adı: http://www.domresearch
center.com/ news/iraq /iraq3rights.html. EriĢim Tarihi 15 Aralık 2014.
172
Güneyde,
tahmini
olarak
11.000
Romanın
Qadisiya
Valiliğinde
Diwaniyah‘da, ilave toplulukların da Misan Valiliğinde Amara‘da, Thi Qar valiliğinde
Nasiriye‘de ve Basra‘da bulunabileceği söylenmektedir. 479 Bu Roman yerleĢim
yerlerinin çoğu yeterli altyapıya sahip değildir ve birçok aile temiz su, elektrik,
yeterli barınma, sağlık, eğitim, yeterli gıda ve diğer ihtiyaçlara eriĢim olmadan
yaĢamaktadırlar.
2.14.4. Güvenlik
Güvenlik Bağdat yakınında ve Irak'ın güneyinde Roman toplumu arasında
ciddi bir endiĢe kaynağı olarak kalmaktadır. Özellikle kadınlar arasında barınma,
para ve diğer hizmetler karĢılığında cinsel istismar yaygındır. Güneydeki bir Sivil
Toplum Grubu bazı Roman aileler üzerinde sömürünün mafya benzeri düzenleme
ile yapıldığını bildirmektedir. Basra‘nın bir bölgesinde yaĢayan Romanlar birden
çok kez tahliye ile tehdit edildiler, yine de sömürü tasarısı bazı Elitlere (aydınlara)
toplumun dıĢlanmasını önlemek için bir teĢvik sağlamıĢtır. 480 Bildirildiğine göre
Romanlara Basra çevresinde birkaç otelde yaĢamalarına dilencilik ve fuhuĢ yapma
karĢılığında izin verilmektedir.481
Romanlar aynı zamanda toplumu ahlaki açıdan iğrenç olarak algılayan
yargısız militan gruplar tarafından yapılan hedefli zulümle karĢı karĢıyadır. Bütün
köyleri
Romenleri
yurtdıĢına
itmeyi
veya
köy
ve
kent
merkezlerinden
uzaklaĢtırmayı isteyen militan gruplar tarafından tahrip edildi ve buldozerlerle
yıkıldı.
482
Diwaniyah‘da bir dini ruhani lider Ģöyle bir söz ifade etmiĢtir "Islam
bunların sapık olduğunu düĢünmektedir… Islam‘da yasak olan fuhuĢ suçunu
479
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
481
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
482
Bkz. Salam Faraj, ―Yeni, ultra tutucu Irak‘ta Çingeneler serseri olarak görülüyor,‖ AFP, 25 Kasım 2009,
site adı: http://js.static.reliefweb.int/report/iraq/gypsies-seen-outcasts-new-ultra- conservative-iraq; Deepa
Babington, ―Irak‘lı Çingenelerin Hayatına Yoksulluk ve Korku Egemen Oluyor,‖ Reuters, 6 Ocak 2006, site
adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/index.html; Anthony Shadid, ―Bir Çingene Köyünün
Kaderinde, Irak Geleceğinin Görüntüsü,‖ Washington Post, 3 Nisan 2004, site adı:
http://www.domresearchcenter.com/ news/iraq/ index.html. EriĢim Tarihi 15 Ekim 2014.
480
173
iĢlemektedirler. Bizim toplumun onları aĢağılık olarak görmesi ve onların
toplumdan ayrı tutulmalarını istemesi normaldir."483
Damgalanma
da
güvenlik
güçleri
tarafından
yeterli
korunmayı
ve
güvensizlik ortamı yaratan ikamet ve vatandaĢlık haklarında eĢit davranıĢı
muhtemelen engeller. Okula gitmek, sürekli iĢ aramak, elektrik, su alabilmek ve
Irak vatandaĢlarına ücretsiz olan sağlık hizmetlerine eriĢim için belge gerekli
olduğundan, dokümantasyon eksikliği Romanların güvencesiz yaĢamalarına
neden olmaktadır. Külfetli baĢvuru süreci ve engelleyici rüĢvet istekleri birçok
Romanların ebeveynleri tam vatandaĢ oldukları yerlerde bile belge elde etmelerini
engellemektedir. Belge almada farklı davranıĢlar, Iraklı yetkililerin bazı durumlarda
topluluk üyelerine karĢı ayırımcılık yaptığını göstermektedir.
2.14.5. İnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar
Saddam Hüseyin'in rejimi altında, Romanlara vatandaĢlık, kalıcı yerleĢim
bölgelerinde barınma ve bildirildiğine göre Ġslamcı gruplar tarafından yapılan
hedefli Ģiddete karĢı güvenlik hizmetleri tarafından korunma teklif edildi. Ancak, bu
korumalara rağmen Romanların istihdam eriĢimine sınırlıma getirildi ve sosyal ve
kültürel ayrımcılıkla karĢı karĢıyakaldılar. 2003'ten sonra Romanlar en temel
haklarıyla ilgili iĢlemlerde hedefli zulüm, taciz ve ayrımcılıkla yüz yüze kaldılar.
Irak'ta yaĢayan birçok Romanın fiili olarak devletsiz olduğu ve en temel kimlik
belgelerine bile sahip olmadıkları bildirildi. Bu nedenle, çoğu Romanın temel
hizmetlere sınırlı eriĢimi olduğu bildirildi. Romanlar orantısız yüksek cehalet
oranına sahip ve birçok aile yeterli barınma olmadan yoksulluk içinde
yaĢamaktadır. Çok az Roman çocuk okula kaydolmuĢtur. Romanlar aynı zamanda
istihdamda süregelen ayrımcılığın olduğunu ve kadınların cinsel taciz ve istismar
için hedef olmaya devam ettiklerini bildiriyor.484
483
Salam Faraj, ―Yeni, ultra tutucu Irak‘ta Çingeneler serseri olarak görülüyor,‖ AFP, 25 Kasım 2013, site
adı: http://js.static.reliefweb.int/report/iraq/gypsies-seen-outcasts-new-ultra-conservative-iraq.
484
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
174
2.14.6. Dini Özgürlük
Irak Romanlarının çoğu karıĢık Sünni ve ġii Müslümanlardır, ancak kültürel
uygulamaları ve eskiden gelen seks iĢi, dans etme, Ģarkı söyleme, avuç okuma
(falcılık) ve alkolle olan iliĢkileri onları Ġslamcı milislerin hedefi yapmıĢtır. Irak‘ta
Romanların karĢı karĢıya olduğu zulüm ve ayrımcılığın çoğu, dinden ziyade daha
çok onların etnik kimliğine ve algılanan 'ahlaka aykırı uygulamalar'ına bağlıdır.
2.14.7. Siyasi Haklar
Romanlar siyasal haklarını uygulamada yasal engellerle karĢılaĢmaz ve
topluluk üyeleri Romanların yerleĢim yerlerinden çok uzak mesafelere yerleĢtirilen
oy verme istasyonlarına eriĢim zorluklarına rağmen, 2003 yılından beri ulusal ve il
Meclis seçimlerinde oy kullandıklarını bildirmektedir. 485 Uygulamada, Romanlar
politik karar almada çok az doğrudan bağlantıları var; hiçbir Roman herhangi bir
hükümet biriminde seçilmiĢ ofise sahip değildir. Bugüne kadar ne ulusal hükümet,
ne de Kürt bölgesel hükümeti Romanların insani ihtiyaçlarını karĢılamak için, ne de
onları taciz ve Ģiddetten korumak için bir plan açıkladı. Topluluk üyeleri arasında
dokümantasyon eksikliği onların siyasi hayata katılmalarını ve oy verme yeteneğini
etkilemektedir.
2.14.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Romanlar arasında, güneydeki siyahî Iraklılar gibi, kendi toplumlarına özgü,
orantısız yüksek oranda cehalet ve yoksulluk vardır. Güneyde çok az Roman çocuk
okula gitmektedir ve dokümantasyon eksikliği buna önemli bir neden olarak
gösterilmektedir.486Her ikisi de milliyet sertifikaları gerektirdiğinden, çok az sayıda
aile, elektrik veya akan suya sahiptir. Sağlık bakımı genellikle sadece nakit
ödenmesi koĢuluyla elde edilebilir. Gıda alımı da, bildirildiğine göre yetersiz ve
günlük tek bir yemekle sınırlıdır. 2003 Yılından bu yana, çoğu topluluk üyeleri
485
IRIN, ―Çingeneler daha çok hak istiyor,‖ IRIN, 3 Mart 2005, site adı:
center.com /news/iraq/iraq3rights.html. EriĢim Tarihi 15 Ekim 2014.
486
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
http://www.domresearch
175
gecekondu kamu arazinde yaĢamakta ve sürekli bir tahliye tehditi ile karĢı
karĢıyadır.487
Romanların
çoğu
zaman
dokümantasyon
eksikliğinin
yanı
sıra,
damgalanma ve ayrımcılıktan kaynaklanan çok az iĢ imkânları vardır. Ġstihdam,
bütün Iraklılar için çok az olmasına rağmen Romanlar orantısız Ģekilde istihdam
altında görünüyor. ĠĢe girmek mümkün olduğunda da bulunanlar geçici inĢaat iĢi
gibi, genellikle düzensizdir. Birçok Roman sokaklarda dilenciliğe baĢvurmaktadır.
Diğerleri zaman zaman müzik veya dans iĢinde icraatçı olarak çalıĢmaktadır. Bazı
kadınların da fuhuĢ içinde olduğu bildirildi ancak raporlar bu durumun bazı
durumlarda onları bu iĢe zorladığını bildirmektedir.488
Devlet,mahkemede kayıtlı olmayan evliliklerden doğan Roman çocukların
devletsiz olma riski vardır. Anne babaları Irak vatandaĢı olarak kayıtlı olan
çocuklar arasında bile, Roman kadınlarının babanın ölmüĢ olduğu durumlarda
çocuklarını kaydettirmede zorluk yaĢadıklarını raporlar belirtmektedir.489 Pek çok
çocuk belli baĢlı kentsel alanlarda dilenci olarak çalıĢmakta ve böylece daha fazla
kurban ve sömürü için risk altındadır.490
Bu durum ve dilenciliğe güvenme ve geçimini sağlamak için diğer gizli
faaliyetler Roman topluluğu içinde pek çoğunu özellikle kadınlar ve çocukları
sömürü riskine atmaktadır.
2.14.9. İnsani Durum
BaĢka bir yerde de belirtildiği gibi, Roman toplumunda pek çoğunun yaĢam
durumu istikrarsız. Bazı toplumlar hemen olabilecek sabit bir tahliye tehdidi ile
karĢı karĢıya. UNHCR, özellikle güneyde Roman toplumu arasında aĢırı
yoksulluğun olduğunu bildiriyor. Birçok ailenin yetersiz gıda alımına sebep olan
487
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013, Roma ġehir Konseyi giriĢimlerine rağmen Romanların
Basra'da Al Zübeyr‘ den neden tahliye edilmediğinin bir nedeni olarak Romanların dilenme ve seks
karĢılığında yerel otellerde yaĢamasına izin veren bir organize suç planının var olduğunu bildiren bilgi. Yerel
Roman olmayan Iraklıların bu düzenden kar sağladığı ve bu Ģekilde Ģimdiye kadar tahliyeleri önlemelerinin
mümkün olduğu belirtilmiĢtir.
489
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
490
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
488
176
günde, tek bir öğün yemekle sınırlıdır. Temiz veya akan su ve elektriğe ulaĢım da
çok sınırlıdır. Genellikle çamur veya diğer malzemelerden oluĢmuĢ yetersiz konut
yapılarında yaĢayan Roman aileler, yangın ve diğer felaketler riskiyle karĢı
karĢıyadır. Bazı evlerde çökme riski vardır ya da etrafı çöplerle çevrilidir. Hastalık
da bazı topluluk üyeleri için yükselen bir sorundur.491 Sağlık tedavisi genellikle Irak
vatandaĢlarına ücretsiz olmasına karĢın, çoğu Roman için temel tedavi sadece
nakit ödenmesi koĢuluyla alınabilir.
2.14.10. Yerinden Edilmişler
2003'ten sonra, birçok Roman yargısız milisler veya diğer gruplar tarafından
evlerinden çıkarıldılar. Tüm köyleri yok edildi ve bireyler yargısız infaza hedef oldu.
Saddam Hüseyin'in rejimi altında Romanlar Bağdat çevresinde veya diğer kent
merkezleri içinde veya çevresinde yerleĢmiĢlerdir. Ancak, rejiminin yıkılmasından
sonra silahlı çeteler özel olarak Roman yerleĢim yerlerini hedef aldılar. Roman
topluluklar Doğu Bağdat'ta Qamaliya‘da, Ebu Ghreib‘de492 , ve Merkez bölgesinde
baĢka yerlerde yok edildiler. Güneyde de Roman yerleĢim yerleri hedef alındı ve
yok tahrip edildi. Diwaniyah yakınında bulunan Qawliya havan toplarıyla ve roket
güdümlü el bombalarıyla saldırıya uğradı, sonra yerle bir edildi. 493 Bağdat‘ın
kuzey doğusunda Baquba yakınındaki Hadid sakinleri de yerlerinden edilme
tehditleri ile karĢı karĢıya kaldılar.494 O dönemdeki raporlar Roman toplulukların
fuhuĢ, alkol ve diğer faaliyetleri nedeniyle muhafazakarlar ve özellikle Ġslam dıĢı
Mehdi ordusu
tarafından hedef alındığını belirtmektedir. Toplum bugün de
algılanan kötü alıĢkanlıklardan dolayı devam eden damgalanmayla karĢı
karĢıyadır.
491
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
Bkz. Yasunori Kawakami, ―Hüseyin Rejiminin ÇöküĢünden Sonra Irak Çingeneleri,‖ Dom AraĢtırma
Merkezinin Kuri Dergisi, 2(2) 2005, site adı: http://www.domresearchcenter.com/resources/links/kawaka
mi22.html;Bkz. Imam El-Liethy, ―Saddam‘ın ÇöküĢünden Sonra Irak Çingenelerinin YaĢam Mücadelesi,‖
Islam Online, site adı: http://www.domresearchcenter.com /news/iraq/iraq1.html. EriĢim Tarihi 15 Ekim
2014.
493
Anthony Shadid, ―Bir Çingene Köyünün Kaderinde, Irak Geleceğinin Görüntüsü,‖ Washington Post, 3
Nisan 2004, site adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/iraq2.html. EriĢim Tarihi 15 Ekim 2014.
494
Deepa Babington, ―Irak Çingenelerinin Hayatına Yoksulluk ve Korku Egemen Oluyor,‖ Reuters, 6 Ocak
2006, site adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/iraq5a.htm. EriĢim Tarihi 15 Ekim 2014.
492
177
Bildirildiğine göre, birçok topluluk üyeleri Basra, Kerbela, Necef ve Hilla
çevrelerine kaçtı.495 Diğer gruplar da Bağdat dıĢında ve güneyde geçici kamplara
taĢındı. Birçok aile Ģimdi arazisi hükümet‘e ait gecekondu bölgesinde yaĢamakta
ve sürekli bir tahliye tehditi ile karĢı karĢıyalar.
2.14.11. Diyaspora and geri dönenler
Bazı ailelerin komĢu devletlere Ģiddet nedeniyle kaçtığı olasılığına rağmen
uluslararası gözlemcilerin 2003 sonrasında Romanların Irak dıĢına kaçmaları ile
ilgili çok az bilgileri var. Romanlara karĢı damgalanma Irak çevresindeki ülkelerde
de yaygındır.
2.14.12. Göç ve Sığınma ile ilgili Konular
Toplum içinden gelen raporlar bir dereceye kadar belgesiz insanların karıĢık
olduğunu belirtse de, dokümantasyon eksikliği Roman toplumunun üyeleri için bir
zorluk oluĢturmaktadır. Romanların vatandaĢlık veya diğer kayıt formlarından
gelen fiili dıĢlanmayla karĢılaĢtığına dair çok az kanıt vardır. Ancak, raporlar,
vatandaĢlık belgeleri de dahil olmak üzere bazı topluluk üyeleri için belgelere
eriĢmede fiili engeller olduğunu göstermektedir. Belge alma ile anahtar sorunların,
Iraklı yetkililer tarafından damgalanma ve ayrımcılığın yanı sıra; rüĢvet, zaman ve
seyahatle ilgili yüksek maliyetler içermesi bildirildi.496
Romanlara
belge
baĢvuru
sürecinde
farklı
davranıĢların
olduğunu
göstermektedir. Bir durumda, anne babalarının her ikisi de Irak vatandaĢlığına
sahip iki kardeĢ kendilerini ve çocuklarını kaydettirmeye çalıĢırken birbirinden farklı
sonuçlarla karĢılaĢtı. KardeĢlerden birisi kendisi ve çocuklarının (doğum kaydı,
medeni durum kimlik belgelerini (Jinsiya), milliyet sertifikası ve ikamet kartı), tam
olarak belgelerini almıĢtır. Diğer kardeĢi ve onun çocukları kayıt için 13 giriĢimde
bulunmasına rağmen hiçbir belge alamadığı bildirilmektedir. 497Bildirildiğine göre,
kayıt için yapılan her teĢebbüste, yetkililer (örneğin, ikamet kanıtı gibi) ek deliller
495
Bkz. Anthony Shadid, ―Bir Çingene Köyünün Kaderinde, Irak Geleceğinin Görüntüsü,‖ Washington Post,
3 Nisan 2004, site adı: http://www.domresearchcenter.com/news/iraq/iraq2.html. EriĢim Tarihi 17 ġubat
2014.
496
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
497
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
178
istediler ve bu sağlandı zaman, iĢlemin yapılması için (engelleme amacıyla) rüĢvet
istendi. Diğer aileler de babası Irak vatandaĢı olduğunu gösteren (Ģimdi ölü)
geçerli belgeleri olmasına rağmen yetkililere çocuklarını kaydettiremediklerini
belirttiler.498
Bildirildiğine göre, milliyet sertifikalarına sahip olan Romanlar arasında, bu
belgeleri büyük ölçüde yetkilileri tarafından kabul edilse de bu belgelerin " Irak
VatandaĢlık Hukuku'nun yargılamasından istisna "
499
olduğu iki kez ifade
edilmektedir.
Kayıt olmada fiili damgalanma ya da ayrımcılık sorunlar ının ötesinde;
zaman, seyahat ve müracaat süreci altında gerekli olan maddiyat da birçok ailenin
kayıt yaptırmasını engellemektedir. Önce muhtardan(köy, kasaba veya yerel
yönetim baĢkanı) ikamet kanıtı elde edilmesi gerekir, sonra da valilik içinde
bulunan Nüfus Kayıt Müdürlüğüne baĢvuruda bulunulmalı ki onlar da baĢvuru
sahibini daha sonra Bağdat'ta bulunan ofislerine yönlendirmektedir. BaĢvuru
sahibinin aynı zamanda bu yerlere Ģahsen baĢvurması gerekmektedir. Bu da hiç
Ģüphesiz birçok Roman için olanaksız bir yolculuktur. Seyahatin yanı sıra, aĢırı
derecede yüksek ücretler (genellikle rüĢvet) de gerekebilmektedir.
Ayrıca, belgeleri edinme arayıĢı içinde, Ģahsen baĢvuru isteğinde bulunan
kiĢilerin anne babalarının da valiliklerde kaydedilmiĢ olması gerekir. Eğer ebeveyn
kayıtlı değilse, adayların "Irak kökenli" olduğu ile ilgili bir soruĢturma Bağdat'tan
baĢlatılabilir. Bir çocuğun belgelerinin düzenlenmesi için daha önce atlanan tüm
idari adımların geri takip edilmesi gerekir. Bu muhtemelen, çocuklar için doğum
belgesi ve sonradan da kimlik ve milliyet kartları alınmadan önce ölmüĢ
ebeveynlerin evliliklerinin daha önceden kayıtlı olması gerektiği anlamına gelir. 500
2.14.13. Roman Kadınların Durumu
Roman toplumunundaki ayrımcılık ve damgalanma kadınların, özellikle
ahlaksız davranıĢları için suçlanan kadınların polis tarafından korunmasında
498
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
500
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
499
179
uzlaĢma yapabilir ve ayrıca devletsizlik riski ve çocukların sömürüsüne de katkıda
bulunabilir. Roman kadınları önemli bir seksüel cinsiyete dayalı Ģiddet, taciz ve
istismar riski ile karĢı karĢıyadır. Roman toplumu tarihsel olarak fuhuĢ ile iliĢkili
Ģiddetli damgalanmayla karĢı karĢıya olmalarının devam etmesi nedeniyle Roman
kadınlar özellikle risk altındadır. Kadınlar UNHCR ve yerel Irak STK'lara kendi
yerleĢim yerlerine kadın ve çocuk avı için çevre bölgelerden düzenli olarak gelen
adamların olduğunu bildirdiler. UNHCR, doğrudan fuhuĢ yaptığı görülürse Roman
kadınların Ortodoks milisler tarafından yargısız infaz riski ile karĢı karĢıya
olduğunu bildirmektedir. BaĢka bir yerde de belirtildiği gibi, Basra‘da en az bir
topluluk bir organize suç grubuna üyelerinin seks iĢ değiĢimi ve yakın çevre
otellerde barınma dilenmesi için baskı yaptırtmıĢtır. 501 Roman toplumunundaki
ayrımcılık ve damgalanma kadınların, özellikle ahlaksız davranıĢları için suçlanan
kadınların polis tarafından korunmasında uzlaĢma yapabilir ve ayrıca devletsizlik
riski ve çocukların sömürüsüne de katkıda bulunabilir.
2.15. Şebekler
2.15.1. Nufüs
Sayıları 400.000 civarında olan ġebek topluluğu, ağırlıklı olarak Khazir ve
Dicle nehirleri arasındaki geniĢ bir Ģerit üzerinde yayılan Ninewa ovasında ve
Musul yakınlarında yaĢıyorlar.502 YaklaĢık 30 ila 40 oranında Sünni Müslümanla
birlikte, ġebeklerin çoğunluğu ġii müslümandır, ancak bazı Ġslam milisler
tarafından kâfir olarak görülmekte ve Ġslam dıĢı oldukları düĢünüldüğü için hedef
alınmaktadırlar.503
ġebek topluluğu kendilerini Kürt olarak belirlemek için baskı yapıldığını ve
Ninewa‘da tartıĢmalı toprak mülkiyeti üzerinde geniĢ bir mücadelede yakalanmıĢ
501
UNHCR Irak tarafından paylaĢılan bilgi, 2013.
Bkz.Hunan al Qaddo, ―Kürtler ve ġebekler arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak Hıristiyanları, 26 Ağustos 2005, site
adı: http://www.christiansofiraq.com/Shabak8265.html; Adel Kamal, ―ġebekler Kimliklerini Arıyor,‖
Niqash, 6 Ekim 2008, site adı: http://www.niqash.org/articles/?id=2219; ABD Devlet Departmanı, ―Uluslar
arası Din Özgürlüğü Raporu 2008,‖ site adı: http://www.state.gov/g/drl/rls/irf/2008/108483.htm; Ġnsan
Hakları Ġzleme, ―Hassas Topraklar Üzerinde,‖ 3 Kasım 2009, site adı:http://www.hrw.org/sites/default/
files/reports/iraq 1109web .pdf. EriĢim Tarihi 18 Ekim 2014.
503
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2013, p. 33
502
180
olduklarından hem Kürtler hem de Arapların hedefli zulmüne maruz kaldıklarını
bildirmektedirler.
2.15.2. Geçmiş
ġebek toplum liderleri kendi sayılarının 400,000 civarında olduğunu tahmin
etmektedirler. ġebek halkı Dicle ve Khazir nehirleri arasında yaklaĢık 72 dağınık
köylerde yerleĢmiĢ ve en azından 16. yüzyıldan beri Kuzey Irak'taki Ninewa
ovasında yaĢamıĢlardır. Bazı ġebek aileler deNinewa vilayetinin baĢkenti
Musul‘un doğu tarafında yaĢamaktadır, ancak Musul‘daki ailelerin pek çoğu 2003
sonrası hedefli Ģiddet tarafından yerinden edilmiĢtir. ġebeklerin yaklaĢık yüzde 60
ila 70'i ġii Müslüman, geri kalanlar da Sünnidir.504
ġebekler kültürel olarak hem Kürtlerden hem de Araplardan farklıdır ve
kendi adet, gelenek ve giyim Ģekilleri vardır. ġebeklerin ayrıca Farsça, Arapça,
Kürtçe ve Türkçe karıĢımı olan, kendi dilleri, ġebeki vardır. Topluluk üyeleri Kürt
yetkililerden kendilerinin Kürt olarak asimile edilmeleri için sürekli baskı yapıldığını,
ġebeki dilinin de okullarda öğretilmediği gerçeği ile bunun da dili tükenme riski ile
karĢı karĢıya koyduğu bildirmektedir. ġebekler 1952 yılından bu yana Iraklı bir
bileĢen olarak kabul edilmiĢtir.505
2003 yılından bu yana, bazı topluluk üyeleri Kürt yetkililer tarafından
Ninewa ovasında daha fazla Kürt toprak iddiaları nedeniyle baskı yapıldığını
bildirmekteler. 506 Sonuç olarak, ġebekler;
hak oylamasına karıĢıldığını, ele
geçirilen ve iĢgal edilen araziye karıĢıldığını, Kürt geniĢlemesi için destek Ģartına
bağlı ġebek topluluklarına hizmetlerin sağlanmasına karıĢıldığını, Kürt kimliğine
zorlandıklarını ve yerel bir azınlık polis gücü oluĢturulmasının engellendiğini
504
IILHR ġebek Toplum Üyeleri ile Röportaj, 2012.
Bkz.Shabak News, ―ġebekler Kimlerdir?‖ site adı:http://www.shabaknews.com/who%20are %20th
e%20shaba k/i ndex.html; yine bkz. Hunan AL QADDO, ―Kürtler ve ġebekler arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak
Hıristiyanları, 26 Ağustos 2005, site adı: http://www.christiansofiraq.com/Shabak 8265.html. EriĢim Tarihi
27 Ekim 2014.
506
ġebek Toplum liderleri bildiriyor ―TartıĢmalı alanları kontrol etmek amacıyla, KDP, ġebeklerin Kürt
milliyeti ana akımı dıĢında bir kabile olduğu fikrini teĢvik etmek için ġebek toplumu ve Hıristiyan topluluk
arasında benzer Ģekilde Macho merkezi ve ġebek DanıĢmaMerkezi gibi KDP-destek örgütleri kurdu. Kürt
kitle iletiĢim araçları, ġebekleri ġebek Kürtleri olarak adlandıran yeni bir isim yaratarak bir KürtleĢtirme
kampanya süreci baĢlattı. Bu Ģekilde çağrılma ve Irak Anayasasında tanınma ġebekler tarafından reddedildi.
Yazedi topluluk da KRG hükümetinin kendilerine Kürt kimliği empoze etmesi konusunda büyük bir baskı
altındadır.‖ http://www.alshabak.net/htm/news /Alqado2.htm. EriĢim Tarihi 22 Ekim 2014.
505
181
bildirmektedirler. Son zamanlarda, yetkililer artan koruma isteklerine yanıt olarak
yerel bir azınlık polis kuvveti kurdu.507
ġebek insan hakları aktivistleri de Ninewa‘da tartıĢmalı toprak mülkiyeti
üzerinde geniĢ bir mücadelesinde Araplar ve merkezi hükümet güçlerinin de
baskısı olduğunu bildirmektedirler. Bazı ġebek bireyler, kendi politik muhalefetleri
için, özellikle de Kürt yetkililere karĢı olan muhalefetleri nedeniyle suikast giriĢimi
ile karĢı karĢıya kalmıĢlardır.508 Grupların toprak ve kaynaklar için rekabet halinde
olduğundan bu Ģiddet ve zorla yerinden etme Ninewa‘nın bazı bölgelerinde ġebek
ve Hıristiyan toplulukları çatıĢma içine getirdi.
2.15.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
1977 nüfus sayımına göre, ġebekler 80.000 kiĢi sayıldı. Ancak, toplum
liderleri sayılarının 400.000 civarında olduğunu tahmin etmektedir.509 Uluslararası
gözlemciler ise onların 200.000 ila 500.000 arası olduğunu söylemektedir. 5102003
öncesi ve sonrasındaki göçlerin yanı sıra, Saddam Hüseyin rejimi altında, iç göçe
zorlama ve etnik temizlik, nüfus tahminlerini kesin hale getirmeyi zorlaĢtırmaktadır.
ġebekler, Dicle ve Khazir nehirleri arasındaki arazi Ģeridi üzerinde ağırlıklı olarak
dağınık 72 köyde yaĢamaktadırlar.
Birçok ġebek aile de 2003 öncesinde Musul‘da, özellikle Al-Quds,
Karamah, al Atshanah, Hay Somer ve Nabi Younis çevrelerinde yaĢamaktadır. 511
507
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları 2010 ve 2012;Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu,
Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu için Yıllık Rapor, Mart 2012, s. 98, site
adı:http://www.uscirf.gov/images/Annual%20Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf.
EriĢim
Tarihi 19 Ekim 2014.
508
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, s. 32.
509
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012; Yine bkz. Adel Kamal, ―ġebekler Kimliklerini
Arıyor,‖ 6 Ekim 2008, Niqash, site adı: http://www.niqash.org/articles/?id=2219; Dr. Hunan al Qaddo,
―Kürtler ve ġebekler arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak Hıristiyanları, 26 Ağustos 2005, site adı:
http://www.christiansofiraq.com/Shabak8265.html. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
510
Ġnsan Hakları Ġzleme Irak‘ta 200,000 ve 500,000 arasında ġebek olduğunu tahmin ediyor. Bkz.Ġnsan
Hakları Ġzleme, ―Bir KavĢakta,‖ ġubat 2011, s. 71, site adı: http://www.hrw .org/site s/defau lt/files/ reports
/iraq0211W.pdf. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
511
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012; Yine bkz. Adel Kamal, ―ġebekler Kimlik ArayıĢında,‖
6 Ekim 2008, Niqash, site adı: http://www.niqash.org/articles/?id=2219; Dr. Hunan al Qaddo, ―ġebekler ve
Kürtler arasında çatıĢmalar,‖ Christians of Iraq, 26 Ağustos 2005, site adı: http://www .chri stia nsof iraq.
Com/Shabak8265 .html. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
182
Musul bölgesinden birçok aile 2003‘ten beri (bazı tahminlere göre 5000)
512
ülke içi
yerlerinden edilmiĢ ve pek çoğu Ģehir merkezinin ġebek topluluk üyeleri için
tehlikeli olmaya devam ettiğini bildirmektedir. Söylendiğine göre, 400,000 Kadar
ġebek Namroud, Qaraqoush, Bar-Tallah, Ba'shiqah ve Telkeef kasabalarında
yaĢamaktadır. Birçok ġebek da al Hamdaniye ve çevresinde yaĢıyor.
2.15.4. Güvenlik
Silahlı militanlar ve suç çeteleri tarafından hedef olmaya devam
edildiklerinden, güvenlik ġebek toplumu için ciddi bir endiĢe kaynağı olmaya
devam etmektedir. Bazı topluluk üyeleri aynı zamanda; devam eden taciz, keyfi
tutuklama ve gözaltı, sindirme ve bazı durumlarda Kürt AsayiĢ ve PeĢmerge
güvenlik güçlerinin elinden Ģiddete maruz kaldıklarını bildirmektedirler. Kürt
yetkililer tarafından yapılan baskı ve sindirmenin; ġebekleri Kürt kimliği almaya
zorlama ve Ninewa‘da tartıĢmalı topraklar üzerinde Kürt otoritesini geniĢletme gibi
daha geniĢ bir kampanyanın parçası olduğu bildirildi. 513 Daha açıkca belirtmek
gerekirse, hem Arap hem de Kürtler ġebek kimliği ve toprakları için
yarıĢmaktadır514. Birçok ġebek Ninewa ovasının kontrolü üzerinde Kürt ve merkezi
hükümet yetkilileri arasında devam eden mücadelelerin istikrarsız güvenlik durumu
ve korku duygusunu artırdığını söylemektedir. Kürt siyasi güçlerine karĢı olan
ġebekler, Ninewa‘da birden çok yetkili merci olmasının onları taciz ve
tutuklanmalardan korumasız bIraktığını bildirmektedir.
515
Bir topluluk üyesi
"sorunlar ve zorlukların tümü hala devam etmektedir, özellikle bilinmeyene karĢı
olan korku" demektedir.516
512
Bkz.Khudur Khallat, ―ġebek Saldırılarının Arkasında El Kaide ve Baas Partisi var, diyor bir yetkili,‖ AK
News, 11 Mart 2012, site adı: http://www.aknews.com/en/aknews/3/295195/. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
513
IILHR röportajlar, 2012. Bkz. Reidar Visser, ġebekler Khazna Tepe‘nin Zulmüne Tepki Gösteriyor, Irak
ve Körfez Analizleri, 10 Ağustos 2009, https.//gulfanalysis.wordpress.com/2009/08/10/the-shabak-react-tothe-atrocities-of-khazna-tepe/. Reidar Visser‘e göre, Kürt yetkililer, ġebekleri ―Kürt" olarak etiketleyen ―
bilinçli bir strateji" oluĢturmaktadır "; kısmen onları asimile ederek ve kısmen liderleri ile ortak çalıĢarak
(Ninewa Valiliğinde Kürtlerin"tartıĢmalı" yerler olarak gördükleri bir dizi köylerde yaĢayan) ġebekleri
kontrol altında tutmak istemektedir.‖ Reidar Visser aynı zamanda Hıristiyan Süryani bazı liderlerlerin ġebek
Ninewa ovasında federal bir "azınlık bölgesi" kurmak isteyen fikirlerini empoze etmeye uğraĢtıkları
bildiriyor.UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s.151,n. 811.
514
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s. 33.
515
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012. Yine bkz. Reidar Visser, ġebekler Khazna Tepe‘nin
Zulmüne Tepki Gösteriyor, Irak ve Körfez Analizleri, 10 Ağustos 2009, https./ /gulfana lysis.wo rdpre
ss.com/2009/08/10/the-shabak-react-to-the-atrocities-of-khazna-tepe/. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
516
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012.
183
2003 ve 2011 yılları arasında 1.200 'ün üzerinde ġebek silahlı saldırılarda
öldürüldü. 517 Kürt güvenlik güçleri tarafından gözdağı verildiği de söylenmesine
rağmen, ġii ġebekler özellikle Sünni silahlı grupların güvenlik tehditleri ile karĢı
karĢıyadır.
518
Kürdistan'da Yetkililer, 2012 yılında ġebeklere karĢı saldırılarda
artıĢın El Kaide ve Baas partisinin kalıntılarından geldiğini belirtmiĢlerdir. 519
2012 yılı Ekim ayında yalnızca 19 günde, en az sekiz ġebek hedefli cinayet,
bombalama ve adam kaçırma olaylarında öldürüldü; en azından 19 kiĢi de
yaralandı. Bu süre zarfında, 11 aile hedefli tehdit ve Ģiddet nedeniyle Musul‘da
Hay Somer‘de bulunan yerlerinden edildi ve 20 ġebek öğrencinin de tehdit ve
yıldırma nedeniyle Musul Üniversitesine gitmeyi bIrakmak zorunda kaldığı
bildirildi.520 Sünni Ġslamcılar defalarca 'inançsız' oldukları için veya ABD veya Ġran
ile iliĢkileri için ġebek öldürülmesi çağrısında bulundular.521
17 Aralık 2012 tarihinde, bir bomba araba Musul kentinde yerinden edilmiĢ
çok sayıda ġebeğin taĢındığı Muwafaqiua köyünde patladı. Yedi ġebek öldüğü, 15
kiĢinin de yaralandığı bildirildi.522 Bu olay pek çok yerinden edilmiĢ ġebeğin kamp
yaptığı Bar-Tallah kasabası yakınlarındaki bir Ocak 2012 araba bombalamasının
benzeriydi.523
517
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, p. 33.
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, p. 33; 2012 Ocak Mart arası ġebeklere yapılan saldırıların detaylı bir
listesi için Yine Bkz. s. 150 n. 809,
519
Khudur Khallat, ―Yetkililer ġebek saldırılarının arkasında El Kaide ve Baas Partisi var,‖ demektedir. AK
News, 11 Mart 2012, site adı: http://www.aknews.com/en/aknews/3/295195/. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
520
Shabak News, ―ġebek Halkı için Kanlı Ekim,‖ 6 Kasım 2012, site adı: http://www.shabaknews.com
/index.html. 2012 Ekim ayında ġebeklere yapılan hedefli saldırıların listesi. ġunları içermektedir: 11 Ekim‘de
Gogjaly‘da IED tarafından polis Ali Ibrahim Khalil‘in öldürülmesi; 12 Ekimde Kaberly köyünde Ahmed
Hassan Tawfiq‘in kaçırılarak öldürülmesi; 15 Ekimde Musul‘da arabasına yerleĢtirilen bir bombayla Abbas
Fathell Mohammad ve karısının öldürülmesi; 27 Ekimde Musul‘da üç ġebek kiĢiyi hedef alan IED ve önemli
mülk zararı; ve 11 ailenin yerinden edilmesini ve 20 Musul Üniversitesi öğrencisine karĢı tehditleri içeren
dokuz diğer olay,
521
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 150, n. 806.
522
Shabak News, ―ġebek Köyünde Bombalı Araba,‖ 17 Kasım 2012, site adı: http://www.shabak news com
/index.html. EriĢim Tarihi 25 Ekim 2014.
523
Al Jazeera, ―Bombalı araba Kuzey Irak azınlıklarını hedef aldı,‖ 17 Ocak 2012, site adı:
http://www.aljazeera.com/news/middleeast/2012/01/20121168132561309.html; Salam Faraj, ―Irak‘ta
bombalı araba 12 kiĢiyi öldürdü,‖ AFP, 16 Ocak 2012, site adı: http://www .google .com/hos tednew
s/afp/arti cle/ALeqM5iokmH 7Xvdv0y5IpjxOIoLh8olErg?docId =CNG.98fd a0c9f4e9 8a2e545 deefc57b
26479.2a1; EriĢim Tarihi 25 Ekim 2014.
518
184
2.15.5. İnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar.
ġebek topluluk üyeleri silahlı gruplar ve bazı durumlarda, Kürt yetkililer
tarafından sürekli gözdağı verildiğini belirtmekteler. Bazı ġebekler açıkça kültürel
ya da toplumsal iĢlerle meĢgul olduklarında korktuklarını söylemektedir. Eğitime
eriĢimin, özellikle kadınlar için, zor olduğunu birçok kiĢi bildirmektedir. Temiz su,
elektrik, barınma, istihdam, sağlık ve diğer hizmetlere eriĢim de sorunludur. Daha
fazla Kürt toprak iddiaları nedeniyle Kürt yetkililer tarafından yapılan sistematik
ihlaller ve ayrımcılık bir sorun olmaya devam etmekte ve ġebek toplumu için çok
sayıda insan haklarını etkilemektedir.
2.15.6. Dini Özgürlük
ġebeklerin yaklaĢık yüzde 60 – 70‘i ġii Müslümandır, yüzde 30 ila 40‘ı da
Sünnidir. Her iki mezhepten topluluk üyeleri Ģiddet korkusu nedeniyle dini ayinlerini
kent merkezlerinde, özellikle Musul‘da değil, daha kendi küçük toplulukları içinde
yapmaya tercih ettiklerini söylemektedirler.
524
ġii ġebeklerin; Sünni silahlı
grupların güvenlik tehditleri ile karĢı karĢıya kaldıkları ve bazı diğer grupların da
ayrı bir Ġslam formu uyguladıklarından ve farklı kültürel, dilsel ve etnik kökleri
olduklarından dolayı ġebekleri 'kâfir' olarak görebildikleri bildirildi.525
2.15.7. Siyasi Haklar
ġebeklerin azınlık kotası altında ulusal mecliste tek bir koltukları var. Onlar
aynı zamanda Ninewa valiliğinde vilayet meclisinde de bir tek koltuk hakkına
sahiptir. ġebekler, hem ulusal hem de eyalet seçimlerinde kota sistemi
kapsamında seçilmiĢtir. Ancak, topluluk üyeleri KBY içinde ve özellikle Ninewa
valiliğinde, ulusal düzeyde çıkarların temsili ile ilgili devam eden sorunlar olduğunu
bildiriyorlar. Habere göre, Kürt yetkililer tarafından gözdağı bazı durumlarda oy
hakkı veya seçme özgürlüğüne engellemeyi dâhil etmiĢtir.526
524
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012.
UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, s. 33.
526
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012. Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu, Uluslar
arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu için Yıllık Rapor, Mart 2012, p. 98, site adı:
http://www.uscirf.gov/images/Annual%20Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf. EriĢim Tarihi
19 Ekim 2014.
525
185
2.15.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Kuzey Irak'taki yerinden edilmiĢ çok sayıda ġebek Ninewa‘da diğer azınlık
bileĢenler ile gerginlikler yarattı, özellikle de Hamdaniye çevresinde Hıristiyanlarla.
Kıt kaynaklar, hizmetler, kara ve istihdam için rekabet gerginliği artırmaktadır. Bazı
ġebekler, Hamdaniye hastanede sağlık hizmetlerinin sunumunda ayrımcılık
yapıldığını, ancak diğer topluluk üyeleri de böyle bir problem olmadığını
söylüyorlar. Birçok ġebek eğitime eriĢimin de, özellikle ġebek kadınlar ve kızlar
için, bir sorun olmaya devam ettiğini bildiriyor. Hıristiyanlar ve Ninewa‘daki diğer
bileĢenler gibi birçok üniversite çağındaki ġebek gençlik, Musul Üniversitesi'nde
öğrenim görmekte ancak bunların okula devamlarıyla ilgili tehdit ve gözdağı
olduğu bildiriliyor. Birkaç yıl önce de, Hamdaniye‘den Musul'a giden azınlık
öğrencilerini taĢıyan otobüsler isyancı gruplar tarafından hedef alınmıĢtı.
2.15.8. Ülke içi Yerinden Edilmişler
BaĢka yerlerde de belirtildiği gibi, çok sayıda ġebek, özellikle tehdit ve
hedefli Ģiddet nedeniyle Musul kenti ve çevresinden zorla yerinden edilmiĢ aileler,
Ninewa valiliği içinde yersiz olarak yaĢamaktadır. Birçok aile kamplarda veya
geçici tesislerde ikamet etmekte, bazıları da bombalı araç ve diğer patlayıcı
cihazlar ile isyancı gruplar tarafından hedef alınmaktadır.
Bazı ġebeki aileler, kalıcı olarak özellikle Hamdaniye etrafında olmak üzere
yeni alanlarda yerleĢmek için bir niyet göstermiĢtir, ancak bu hareket Hıristiyanlar
gibi diğer yerel gruplarla gerginliğe neden olmaktadır. ġebek topluluk üyeleri
kendilerini Kürt olarak belirtmek ve Kürt bölgesinin Ninewa içine geniĢlemesine
destek olmaları için Kürt yetkililer tarafından baskı yapıldığını bildirmektedirler.
Bazı Kürt yetkililer ve AsayiĢ ve PeĢmergelerin, Kürt siyasi partilerle iliĢki içinde ve
Ninewa‘da Kürt gündemi desteği ile, hizmetlerin sağlanmasını, istihdam ve koruma
ile ilgili durumları zorladıkları söylendiğinden ülke içinde yerinden olmuĢ aileler,
zorlama konusunda belli bir risk altında olabilirler.
186
2.15.9. Tartışmalı Topraklar
Ninewa‘daki ġebekler, Kürt Bölgesel Hükümeti ve merkezi otoriteler
arasında süregelen bölgesel savaĢlar arasında kalmıĢlardır. Bazı ġebekler Kürt
otoritesini tanımakta ve Ninewa içine Kürt açılımını desteklemektedir. Diğerleri
Kürt hedeflerine muhalefet etmenin yüksek bir güvenlik riski oluĢturduğunu ve
muhalefet liderlerinin taciz, ayrımcılık, keyfi tutuklama ve sindirmeye tabi olduğunu
bildirmektedir. Kürt yetkililer Ninewa içinde ġebeklere hedeflenen zulümün ElKaide ve eski Baasçıların eseri olduğunu ifade ettiler.527
Topluluk üyeleri, Kürt yetkililer tarafından Kürt geniĢlemesine destek için,
topluluklara hizmet sağlanmasını Ģarta bağlayarak; ġebekleri Kürt kimliğine
zorlayarak ve yerel azınlık polis güçlerinin oluĢumunu engelleyerek; oy haklarını
engelleme, baĢkasının hakkına tecavüz, mülkü ele geçirme ve araziyi geri vermeyi
reddetme dâhil; sistematik ihlallerin ve ayrımcılığın yapıldığını bildirmektedirler.528
2.15.10. Diyaspora ve Geri Dönenler
Söylendiğine göre, Irak'tan kaçan birçok ġebek Avrupa'da sığınma
aramıĢtır; özellikle Almanya, Hollanda ve Ermenistan'da. Diğerleri de Amerika
BirleĢik Devletleri ve Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada, Ürdün
ve Lübnan‘da
yaĢamaktadır. Bazıları da Ġran'a kaçmıĢtır. 529 Ayaklanma önce Suriye'ye kaçan
ġebekler arasında, birkaç ailenin Irak'a döndüğü bildirildi, ancak terk edecek
maddi kaynakları olmayanlar ülkede kalmıĢtır.530
3.15.11. Göç ve Sığınma ile İlgili Konular
ġebek topluluk üyeleri belgelemede birkaç sorun olduğunu bildirmektedir.
Ancak, Saddam rejimi altında, birkaç yüz ailenin Kaka'iler ve 1970'lerden itibaren
527
Khudur Khallat, ―ġebek saldırılarının arkasında El Kaide ve Baas Partisi var, diyor yetkililer,‖ AK News,
11 Mart 2012, site adı: http://www.aknews.com/en/aknews/3/295195/. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
528
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2013 Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu, Uluslar
arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu için Yıllık Rapor, Mart 2012, p. 98, site adı: http://www.uscirf.gov
/images /Annual%20Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
529
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012.
530
ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012.
187
Arap milliyetçisi Baas rejimi ve Kürt hareketi arasındaki çatıĢmalara karıĢmıĢ olan
diğer gruplarla birlikte Ġran'a sürgün edildiği bildirildi. 1988 yılında, en az 22 ġebek
köy yıkıldı ve orda yaĢayanlar Irak'ın diğer bölgelerine gönderildi. Sonradan
birçoğu evlerinin bulunduğu alanlara geri dönmüĢ olsalar da, Kürt hareketi ile
özdeĢleĢmiĢ ve rejim ile kayıtlı olmayan aileler vatandaĢlıktan çıkarıldı.
531
ġebeklerin bugün belge eksikliği bir derece küçük olsa da, bazı kiĢilerin Irak
vatandaĢlığını kanıtlamasının mümkün olamama riski devam etmektedir.
2.15.12. Şebek Kadınlarının Durumu
ġebek topluluk üyeleri defalarca kadınlar ve kızlar için eğitime eriĢimin
sorunlu olduğunu bildirmektedir. ġebek Hane baĢkanı kadınlarının ekonomik ve
psikolojik sorunlarla karĢı karĢıya olduğu bildirilmiĢtir. Bu Irak'taki çoğu hane
baĢkanı kadınlarının durumuna benzer bir özelliktir. Bu topluluk kadın sünnetini
uygulamaz.
2.15.13. Irak Anayasası ve Şebekler.
Sorunsuz ve 2005 Irak Anayasasına ayak uydurmuĢ olan tek azınlık
söylenebilir. Irak ġebekleri1925 Anayasasında 1971 Anayasasına kadar, bir
azınlık olarak tanımlanmamıĢtır. Saddam döneminde Ģebekleri araplaĢtırmıĢtır.
ġebekler ne dil ne mezhevp gibi bir sorunları 2005 sonrası olmamıĢtır. Sbebi ise
Ģebeklerin resmi dili kuranice yanındada arapça yani Ģebekler iki dilde de
konuĢuyor.
531
Michiel Leezenberg, ―Asimilasyon ve Sürgün Arasında: Kuzey Irak‘ta ġebekler ve Kakailer,‖ Yakın
Doğu‘da Dini Toplumların Kümelenmesinde. K. Kehl-Bodrogi et. Al (eds.). Leiden, 1997, s 155-174.
188
2.16. Türkmenler
2.16.1. Nüfus
Türkmenler Irak'ı oluĢturan üçüncü büyük etnik bileĢendir. Uluslararası
kaynakların 500,000 ve 600,000 arasında olduklarını söylemelerine rağmen,
toplum temsilcileri ülkede 2.5-3 milyon Türkmen olduğunu tahmin etmektedir.532
Türkmenler, Kürt ve merkezi hükümet yetkililerin yanı sıra dini ve etnik
gerekçelerle ve tartıĢmalı topraklarda bulundukları için, yargısız milisler tarafından
da tehdit edilmektedir. Türkmenler; Kerkük, Musul ve Salahaddin Valiliğinde Tuz
Khurmatu‘da hedefli Ģiddetle karĢı karĢıyadırlar. Türkmenler esas olarak Sünni ve
ġii
inançlara
bağlıdır,
ancak
30.000
Hıristiyan
Türkmen
olduğu
da
bildirilmektedir.533
2.16.2. Geçmiş
Türkmenler Irak'ta en büyük üçüncü bileĢendir ve daha çok kuzeyde
Ninewa Valiliğinde Tel Afar, Musul, Erbil, Kerkük ve Salahaddin Valiliğinde Tuz
Khurmatu‘dan, Bağdat‘ın Güneydoğusunda Wassit Valiliğinde Badra ve Al
Aziziya‘ya kadar bir yay Ģeklinde uzanan kasaba ve köylerde yaĢarlar.
534
Türkmenler esas olarak Sünni ve ġii inançlara bağlıdır, ancak 30.000 Hıristiyan
Türkmen olduğu da bildirilmektedir. 535Türkmenler, hem Kürt ve hem de merkezi
hükümet yetkilileri tarafından tartıĢmalı topraklarda bulundukları için tehdit
edildiklerini
bildirmektedir.
Kerkük,
Musul
ve
daha
yakın
zamanda
Tuzhurmatu‘daki saldırılarda; araba bombalama, cinayet, adam kaçırma, taciz,
keyfi tutuklama ve iĢkence ve yıldırma yoluyla Türkmen toplulukların hedeflendiği
532
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 34; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden
Zulümü, Uluslararası Azınlık Hakları Grubu 7, Haziran 2010.
533
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s. 34.
534
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s.34.; Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden Zulümü,
Uluslararası Azınlık Hakları Grubu 7, Haziran 2010.
535
AFP, ―Irak kasabası toprak çatıĢmasının ortasına düĢtü,‖ 3 Ocak 2013, site adı: http://dawn.com
/2013/01/03/iraqi-town-caught-in-middle-of-territory-row/; Al Jazeera, ―Ölümlü intihar saldırısı Irak‘ın
kuzeyini vurdu,‖ 16 Ocak 2013, site adı: http://www.aljazeera.com/news/ middleeast /2013/01/2013
11672241755601.html; Mofak Salman, ―Tuzhurmatu Türkmen Bölgesi,Husseiniya of Said Al-Shuhadain‘de
Türkmenleri Hedef Yapma‖ Türkmen AraĢtırma Vakfı, 20 ġubat 2013, site adı: http://www.turkmen.nl/1A
_Others/ms.2.13.pdf. EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
189
görülmektedir. TartıĢmalı bölgelerde çatıĢmaların ötesinde, Türkmenler her iki
yargısız militan gruplar tarafından da dini gerekçelerle hedef olmuĢtur. Topluluk
üyeleri Türkmen kadınların Ģiddete karĢı özellikle savunmasız olduğunu
bildiriyor.536
Baas dönemi AraplaĢtırma politikaları ile birlikte, Türkmen topluluklarını
sindirmek için, Kürt ve Arap yetkililer tarafından yapılan sistematik çabalar
Türkmen dili ve kültürünün korunmasını tehdit etmektedir.
2.16.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Uluslararası
kaynakların
500,000
ve
600,000
arasında
olduklarını
söylemelerine rağmen, toplum temsilcileri ülkede 2.5-3 milyon Türkmen olduğunu
tahmin etmektedir.537
Türkmenler, daha çok Irak‘ın kuzeyinde Musul‘un batısında bulunan Ninewa
Valiliğindeki Tel Afar‘dan, Musul, Erbil, Altun Kopru,(tarihsel olarak kendilerinin
olduğunu düĢündükleri) Kerkük, Salahaddin Valiliğinde Tuz Khurmatu, Kifri ve
Khaniquin, ve Bağdat‘ın Güneydoğusunda Wassit Valiliğinde Badra ve Al
Aziziya‘ya kadar olan topraklarda yaĢarlar.538
Bazı Türkmenler sayılarının sadece Bağdat bölgesinde 300,000 kadar
olabileceğini söylemektedir.539 En büyük Türkmen topluluğu büyük ölçüde onların
varlığı ile etkilenen Kerkük Ģehrinde yaĢıyor. 2003 yılından bu yana, toprak ihlalleri
536
Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden Zulümü, Uluslararası Azınlık Hakları Grubu
7, Haziran 2010.
537
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, p. 148, n. 794, ―Tahminlerdeki büyük farkın nedeni bir bakıma
Türkmenlerin zorla Irak'taki geleneksel topraklarından edilmesi ve bildirildiğine göre eski hükümetin onları
Arap olarak resmen tescil etmeye zorlayan AraplaĢtırma politikasıdır. Ayrıca, nüfus bilgisi ve sayıların ve bu
nedenle politik nüfuzun, özellikle Kerkük'te, Araplar, Kürtler ve Türkmenler arasında yüksek oranda
tartıĢmalı olduğu bildirilmektedir. Söylendiğine göre, her üç grup arasında Kerkük‘e tarihsel olarak kendileri
tarafından hakim olunduğunu kanıtlayan kendi kanıtları vardır. Uluslararası Azınlık Grubuna göre, Irak'ta
2003 yılından önce 600.000 Türkmen vardı; Preti Taneja, Irak'ın Azınlıkları: Kamu Hayatına Katılım,
Uluslararası Azınlık Hakları Grubu , 28 Kasım 2011, s. 9, http://www.minorityrights.org/11106/reports/iraqsminorities-participation-in-public-life.html.‖ EriĢim Tarihi 19 Ekim 2014.
538
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012,s. 34; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden
Zulümü, Uluslararası Azınlık Hakları Grubu 7, Haziran 2010.
539
Temsil Edilmeyen Uluslar ve Ġnsanlar Organizasyonu, ―Irak Türkmenleri: Küçümsenen, marjinal ve
asimilasyon terminolojine maruz kalan,‖ 8 Haziran 2005, site adı: http://www.unpo.org/article/2610 . EriĢim
Tarihi 19 Ekim 2014.
190
ve el koyma, sindirme ve asimilasyon hedefli kampanyalar Türkmen topluluğu
arasında nüfus değiĢimi ile sonuçlandı. Bu kampanyanın kolaylığı 2003 savaĢı ve
ardından sivil çatıĢmalar sırasında kayıtların ve devlet arĢivlerinin imhasına
yardımcı olmuĢtur.540
2.16.4. Güvenlik
Türkmenler, atfedilen siyasi görüĢlerinin yanı sıra kendi dini ve etnik
kimlikleri nedeniyle silahlı gruplar tarafından hedeflenmektedir.
541
TartıĢmalı
topraklarda Türkmen topluluk üyeleri için güvenlik, ulusal ve Kürt güçler arasında
artan gerginlikler üzerine son yıllarda kötüye gitmiĢ ve bu durum Ġslamcı militan
gruplar tarafından hedef alınmayı artırmıĢtır.
2011 yılında bir toplum lideri, 2003'ten sonra ―Kürt silahlı kuvvetleri, Kerkük
dâhil olmak üzere hemen hemen tüm Türkmen bölgelerine girdi ve yönetimi ele
geçirdi ve kendi düzenlerini kurdu. Türkmen, Süryani ve Arapların asimilasyonu
baĢladı. Korkutmalar, cinayetler, keyfi gözaltılar, suikast ve adam kaçırma halen
devam etmektedir. Hemen hemen tüm Türkmen bölgelerinde Telafer‘ den
Khaniquin‘e kadar, özellikle petrol zengini eyalet olarak Kerkük‘te, nüfus yapısı
(Kürt otoritelerine) zemin kazanma niyeti ile değiĢtirildi. " demiĢtir.
542
Çoğu Türkmen bölgelerinde, Kürtler güvenlik ve polis güçlerinin yanı sıra
yerel yönetime de hâkimdir. Kürt güçleri yaygın olarak Türkmen toplulukları içine
dağıtılmıĢ ve birçok topluluk üyeleri sürekli taciz ve gözdağı verildiğini
bildirmektedir. 543
540
En azından bir Türkmen erkeğe yapılan suikast Selahattin
Irak Milletvekili Hasan Ozman Turkmen Cephesinden Avrupa Parlamentosu Delegasyonu‘na Irak‘la
ĠliĢkiler ile ilgili rapor, Ekim 2011. IILHR ile dosya üzerinde orijinal rapor.
541
Bkz.UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, sayfalar. 148-150, n. 797-800 Irak‘taki Türkmenlere karĢı
düzinelerce hedefli Ģiddet olayları detayları.
542
Irak ile ĠliĢkiler konusunda Avrupa Parlamentosu Delegasyonu'na Türkmen Cephesi Irak
parlamentosundan bir Türkmen üyenin Raporu Ekim 2011. IILHR ile dosya üzerinde orijinal rapor.
543
TartıĢmalı toprakları boyunca Kürt güvenlik güçlerinin yayılması ve bölgede topluluklar arasında devam
eden çatıĢma kaynağı iyi belgelenmiĢtir. Bkz. Türkmen GörünüĢü, ―Kerkük‘te Kürt AsayiĢ Güçleri
tarafından 2 ölü, 2 yaralı,‖ 1 Eylül 2012, http://www.turkmenaspect.com/ english/2012/01/1140.html; Aswat
al-Iraq, ―Kerkük Türkmen Cephesi Kürt AsayiĢ (Güvenlik) güçlerini kendi Ģehirlerinde istemiyor,‖ 16
Ağustos 2011, http://en.aswataliraq.info/%28S%282 tvdq145ub1rnev 2an2wszae% 29%29/printe r.aspx?id=
144326; Uluslar arası Af Örgütü, ―Irak/Kürdistan: ‗AsayiĢ güvenlik kuvvetleri ‗kendi baĢına kanun – Yeni
Rapor,‖ 14 Nisan 2009, http://www.amnesty.org.uk/news_details.asp?NewsID=18152. Bkz. Mofak Salman
Kerküklü, Türkmeneli‘nde Kürt Suistimali Raporu,‖ http://www .turkmenaspe ct.com/eng lish/assets
/docs/Report %20into%20Kurdish%20Abuse %20in%20Turkmeneli%20one.doc, Nisan 2013.
191
vilayetinin Tuzhurmatu ilçesinde bir Türkmen güvenlik gücü istekleri ile
bağlantılıdır.
Kürt ve merkezi hükümet güçleri arasındaki toprak anlaĢmazlıkları üzerinde
artan çatıĢmalar Türkmenlere karĢı olan Ģiddet tehdidini de arttırdı ve bu konuda
toplum liderlerinin bombalama, adam kaçırma, keyfi tutuklama ve "kaybolmalar" ile
ilgili yüzlerce raporu vardır. 2012 sonlarında ve 2013 baĢlarında Federal hükümet
ve
Kürt
Bölgesel Makamı
güçleri
Selahaddin
vilayetinde
Tuzhurmatu‘ya
indiklerinde, Türkmen bölgelerini hedefleyen saldırılar arttı. Tuzhurmatu geniĢ bir
Türkmen nüfus barındırıyor,ama aynı zamanda da Araplar ve Kürtlere ev sahipliği
yapmaktadır.
Kasım 2012 yılında yalnız Kerkük vilayetinde, Irak Türkmen Cephesi Ġnsan
Hakları Bürosu, 26 hedefli suikast, bombalama ve adam kaçırma olayı bildirdi,
buna 11 Kasım 2012‘de birçok Türkmenin iĢçi olarak çalıĢtığı ġii Vakfı ofisleri
dıĢında çalıĢanların binayı terk ettiği sırada bomba yüklü arabanın patlaması da
dahildir. 544 16 Aralık 2012 tarihinde, dört maskeli silahlı kiĢi Kerkük'ün 60 km
güneyinde Alzirkatta Arifeyat köyü yakınlarında iki Türkmen öğretmeni kaçırdı.
Cesetleri Kerkük‘ün 35 km güney doğusundaki Humera köyü yakınında yol
kenarında bulundu.545
17 Aralık günü, Tuzhurmatu‘nun Türkmen bölgesinde iki bomba yüklü araba
patladı, beĢ kiĢinin ölümüne ve 26 kiĢinin de yaralamasına neden oldu. 546
Tuzhurmatu ve Kerkük‘te Ocak ayı baĢlarında baĢka birkaç saldırı da ilave
ölümlerle sonuçlandı.547 23 Ocak 2013 tarihinde, bir intihar bombacısı Tuzhurmatu
merkezinde bir cenaze töreni sırasında 42 kiĢinin üzerinde insanı öldürdü ve 75
kiĢi de yaraladı. Bir Türkmen politikacının kardeĢi olan ve bir gün önce isyancılar
544
Ġnsan hakları Bürosu, Irak Turkmen Cephesi, ―Irak'ta Türkmenlere karĢı ihlal olayları Ġstatistikleri, Kasım
2012,‖ Kasım 2012, IILHR ile dosya üzerine.
545
Turkmen AraĢtırma Vakfı, ―Kerkük‘te 2 öğretmenin Katledilmesi,‖ 20 ġubat 2013, site adı:
http://www.turkmen.n l/1A_Others/ms1.13.pdf. 15 Temmuz 2014
546
AFP, ―Irak kasabası toprak çatıĢmasının ortasına düĢtü,‖ 3 Ocak 2013, site adı:
http:// dawn.com/
2013/01/03 / iraqi-town-caught-in-middle-of-territory-row. 15 Temmuz 2014
547
Al Jazeera, ―Ölümlü intihar saldırısı Irak‘ın kuzeyini sarstı,‖ 16 Ocak 2013, site adı: http://www.aljazeera.
com/news/middleeast/2013/01/201311672241755601.html. 15 Temmuz 2014
192
tarafından vurulan Ahmed Salah Asker‘in cenazesini kaldırmak için yapılan
toplanmaydı bu.548
2.16.5. İnsan Hakları Uygulamasında Zorluklar
Sünni ve ġii Müslümanlar olarak tartıĢmalı bölgelerde yaĢayan Irak'taki
Türkmenler, Sünni ve ġii militan grupların hedefli Ģiddetinin yanı sıra Kürt ve
merkezi hükümet yetkilileri tarafından yapılan taciz, yıldırma ve keyfi tutuklama ve
gözaltı ile karĢı karĢıyadır. TartıĢmalı bölgelerde Türkmenlere karĢı yapılan yüksek
oranlı Ģiddet, onların böylece kamusal yaĢamdaki faaliyetlerini ve din özgürlüklerini
sınırlamaktadır. Türkmenler Baas rejimi altında acımasız bir AraplaĢtırma
kampanyası maruz olmasına rağmen, kendi güvenlikleri 2003 yılından beri
geliĢmiĢ değil. Bunun yerine, onlar, oy verme, gayrimenkul edinme ve koruma ve
dini inanç uygulamalarını yerine getirme hakkı dâhil olmak üzere, haklarını
serbestçe uygulamada, devam eden sindirme ve tacize uğruyorlar.549
2.16.6. Dini Özgürlük
Ağırlıklı olarak Sünni ve ġii Müslüman olan Türkmenler,
yargısız
militanlarının her iki tarafa da yaptığı hedefli saldırılarla karĢı karĢıyadır. Silahlı
Sünni gruplar, ġii Türkmenlere hacda ve ġii Türkmen nüfusun büyük ölçüde
bulunduğu, güneydeki çoğu tartıĢmalı bölgelerde saldırılarda bulunmuĢlardır. 550
2.16.7. Siyasi Haklar
Türkmenler kendi siyasi partilerini kurmuĢlar ve aynı zamanda iki Kürt
partisinde aktif olarak görev almıĢlardır. 2010 milli parlamento seçimlerinde,
548
Mofak Salman, ―Tuzhurmatu Türkmen Bölgesi,Husseiniya of Said Al-Shuhadain‘de Türkmenleri Hedef
Yapma‖ Türkmen AraĢtırma Vakfı, 20 ġubat 2013, site adı: http://www.turkmen.nl/1A_Others/ms.2.13.pdf;
Shafaq News, ―Tuzhurmatu‘da bombalama sonucu ölü 25 ve yaralı 88 kiĢiye yükselmektedir,‖ 23 Ocak
2013, site adı: http://www.shafaaq.com/en/news/4889-bombing-outcome-in-tuz-khurmato-rises-to-25-deadand-88-injured-people-.html. 23.12.2014
549
Raad ALCADDA. a.g.e s.89
550
Bkz.Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden Zulümü, Uluslararası Azınlık Hakları
Grubu 7, Haziran 2010.
193
Türkmenler üç ana listeye girmiĢlerdir. Türkmenler 7 milletvekilliği kazanmıĢ ve
kendilerine üç bakanlık tahsis edilmiĢtir.551
Onlar aynı zamanda ulusal bağımsız komisyonlarda hizmet vermektedir.
Ancak, Türkmen siyasi aktörler, özellikle Ninewa, Kerkük, Diyala ve Selahaddin
valiliklerinde, etnik, dini, ve (izafi) siyasi düĢünce temelinde saldırılara hedef
olmaktadırlar. 17 Ekim 2011 tarihinde, silahlı adamlar Kerkük kentinde Irak
Türkmen Cephesi karargâhını havaya uçurdu, bina tamamen yok oldu ama hiçbir
can kaybına yol açmadı.552 Yine 10 Ekim 2011'de, bir IED güney Kerkük'te Irak
Türkmen Cephesi ofisi bitiĢiğinde patladı, sadece ofis binası zarar gördü.553 12
Mayıs 2011 tarihinde, Irak Türkmen Cephesi BaĢkan Yardımcısı, Arshad Al-Salihy,
bir roketin güney Kerkük kentindeki evini tahrip ettiğinde bir suikast giriĢiminden
kurtuldu.554
2.16.8. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Yeterli eğitime eriĢim ve özellikle Türkmen dilinde eğitim, birçok Türkmen
topluluğunda sınırlıdır. Pek çok öğretmen ve okul Milli Eğitim Bakanlığından
herhangi bir bütçe desteği almıyor ve personel ve okullar kitaplar, bilimsel
donanım, bilgisayar ve diğer teknoloji, fotokopi ekipmanı ve sıcaklık düzenleyen
sistemler de dâhil olmak üzere malzeme ve kaynak sıkıntısı çekmektedirler.555
551
2010 Konsey Temsilcisi seçimlerinde, Ġslam Türkmen Birliği Hukuk Devleti listesine girdi; Irak Türkmen
Ġslam Birliği ve Türkmen Sadakat Hareketi Ulusal Ġttifak listesine girdi; ve Irak Türkmen Cephesi Irakiye
listesine girdi. Bkz.UNHCR Seçilme Kılavuzu 2012, p. 147, n. 776
Hasan Kanbolat, ―Maliki hükümeti ve Irak Türkmenleri,‖ Today‘s Zaman, 25 Aralık 2010,
http://www.todayszaman.com/columnistDetail_getNewsById.action?newsId=230641; Charles Recknagel,
Muhammad Tahir, ―Irak Türkmenleri Yeni Siyasi Kuvveti Hissediyor,‖ RFE/RL, 1 April 2010,
http://www.rferl.org/content/Iraqs_Turkomans_Feel_New_Political_Strength_1999870.html;
Al Jazeera,
―Q&A: 2010 Irak seçimleri,‖ 3 Mart 2010,
http://english.aljazeera.net/focus/iraqelection
2010/2010/03/20103244723763210.html; Niqash, ―Türkmenlerin YükseliĢi,‖ Diaal-Khalidi, 4 Eylül 2008,
http://www.niqash.org/content.php?contentTypeID=74&id=2283&lang=0. EriĢim Tarihi 12 Ekim 2013.
552
NINA, ―Türkmen Cephesi Karargahı Kerkük'te havaya uçuruldu,‖ 17 Ekim 2011,
http://www.ninanews.com/english/News_Details.asp?ar95_VQ=FIIIII. EriĢim Tarihi 12 Ekim 2013.
553
NINA, ―Kerkük'teki Türkmen partisi ofisi karĢısınds IED patlaması,‖ 10 Ekim 2011,
http://www.ninanews.com/english/News_Details.asp?ar95_VQ=FIHJIF. EriĢim Tarihi 12 Ekim 2013.
554
Aswat al-Iraq, ―Irak Türkmen Cephesi BaĢkanı Yardımcısı suikast giriĢiminden kurtuldu,‖ 12
Mayıs 2011, http://en.aswataliraq.info/Default1.aspx?page=article_page&id=142495&l=1. EriĢim Tarihi 12
Ekim 2013.
555
Irak Milletvekili Hasan Ozman Turkmen Cephesinden Avrupa Parlamentosu Delegasyonu‘na Irak‘la
ĠliĢkiler ile ilgili rapor, Ekim 2011. IILHR ile dosya üzerinde orijinal rapor; Bkz. Preti Taneja, Irak
Azınlıkları, http://www.minorityrights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html.
EriĢim Tarihi 12 Ekim 2013.
194
2.16.9. Ülke içi Yerinden Edilenler
Eski rejim altında AraplaĢtırma kampanyası sırasında, Türkmen nüfus,
Kürtler ve Süryaniler ile birlikte kendi topraklarından kovulmuĢ ve Irak‘ın diğer
bölgelerinden getirilen Araplar bu topraklara yerleĢtirilmiĢtir. 2003 yılından sonra
Türkmenler ve Kürtler kendi orijinal bölgelerine dönmeye baĢladılar, bu durum
kuzeyde tartıĢmalı bölgelere taĢınmıĢ olan Arap toplulukları ile özellikle Kerkük
etrafında gerginliklere neden olmaktadır.556
Ne Ģimdi kuzeyde yaĢayan Araplar, ne de yerlerinden edilmiĢ Türkmenler
ve Kürtler kendi arazileri için hiç tazminat alamadılar.Merkezi ve KBY hükümetleri
Saddam Hüseyin rejiminden kaynaklanan zorunlu iç göç konularını ele almaya
devam ederken, Türkmen topluluk üyeleri Türkmen nüfusun farklı alanlara
kayması ve nüfus değiĢikliğini etkileme konusunda, Kürt ve Arap yetkililer
tarafından sürekli baskıların olduğunu bildirmektedir. Kürt aileler tarafından
hükümete ve Türkmenlere ait özel topraklara el koyma ve yayılmayla ilgili sayısız
olaylar bildirilmektedir. Söylendiğine göre, araziüzerinde bina yapmak için Kürt
aileler Bölgesel Kürt Hükümeti tarafından sağlanan mali yardımı kullanmaktadır.557
TartıĢmalı bölgeler içinde bu devam eden zorla yerinden edilmeyle ilgili
kesin veriler bulunmamaktadır. Ancak, Kürt yetkililer tarafından uygulanan nüfusu
kaydırmaya yönelik sistematik baskı, KBY ve merkezi hükümet güçleri arasındaki
çatıĢmalarda artan Ģiddet ve silahlı militan gruplar tarafından Türkmen
toplulukların hedef alınması, özellikle Kerkük, Tuzhurmatu ve tartıĢmalı iç sınırlar
içindeki diğer bölgelerde yaĢayan yerinden edilmiĢ aileler için, iç göçlerin büyük
olasılıkla yüksek olduğu bildirilmektedir.
2.16.10. Diyaspora ve Geri Dönenler
Irak'ın Türkmen topluluğu, Avrupa Türkmen Dostluk Organizasyonu ve
diğer gruplar gibi Türkmen yurdıĢı örgütlerinin güçlü desteğine sahiptir. Bu örgütler
556
John Fawcett ve Victor Tanner, ―Irak‘ın iç göçe zorlanmıĢ insanları,‖ Brookings Enstitüsü—Ġç Göç
üzerine SAIS Projesi, Ekim 2002, site adı: http://www.brookings.edu/fp/projects/IDP/articles/ iraqreport.pdf.
EriĢim Tarihi 12 Ekim 2013.
557
Irak Milletvekili Hasan Ozman Turkmen Cephesinden Avrupa Parlamentosu Delegasyonu‘na Irak‘la
ĠliĢkiler ile ilgili rapor, Ekim 2013. IILHR ile dosya üzerinde orijinal rapor.
195
Irak içinde Türkmenlerin insan hakları ve güvenlik durumunu ve dünya çapında
Türkmen mültecilerin durumunu izlemek için yardımlarda bulunmaktadır. Irak'tan
çok sayıda Türkmen mülteci sadece komĢu ülkelere değil, aynı zamanda Avrupa,
Amerika BirleĢik Devletleri ve diğer Batılı ülkelere gitmiĢtir. Dönenlerin arasında,
bugüne kadar en çok kiĢi sayısı Suriye'den olmuĢtur. Bu büyük olasılıkla Irak
içindeki
durumun
geliĢmesinden
çok,
Suriye'deki
durumun
kötüleĢmesini
yansıtmaktadır.
2.16.11. Irak Anayasası ve Türkmen
Anayasa öncelikle kanun önünde eĢitlik ve ayrımcılık yasağını hüküm altına
alarak bütün Irak vatandaĢlarının eĢitliğini düzenlemektedir (mad. 14). Ancak
bilindiği gibi Türkler, ortak dinsel inanca sahip olsalar da etnik açıdan Irak‟taki
çoğunluk Arap ve Kürt nüfusa göre sayıca daha azdır. Ayrıca Türkler, dinsel inanç
açısından değerlendirildiğinde ise Irak‟ın çoğunluğunu oluĢturan ve Ġslâm‟ın ġiî
yorumunu benimseyen nüfustan, (Ģii Türkmenler bulunsa da) Sünnî inanca sahip
olmaları açısından farklıdırlar. Batı literatüründe ise genellikle Irak‟taki Sünnîler
―azınlık‖ olarak nitelendirilmektedir. GiriĢ kısmında Türkmen unsuruna vurgu
yapılmakla birlikte, yukarıda da ifade edildiği gibi anayasa ile (Kürtlere verildiği
gibi) Türklere özerk bir bölge veya vilâyet verilmemiĢtir. Türkler, yaĢadıkları
birimlerdeki (bölge, vilâyet, yerel yönetim) hukuk düzenlerine bağlı olacaklardır.
Dolayısıyla toprağa bağlı bir özerklik olarak Kürtlere tanınan bu kolektif haklar,
Türklere tanınmamıĢtır. Bununla birlikte Türkler, kültürel özerklik boyutuna dahi
ulaĢmamıĢ olan ve azınlıklara tanınan pozitif haklar kategorisindeki bazı bireysel
haklardan yararlanabileceklerdir. Bu haklar ise aĢağıda görüleceği gibi daha çok
dilsel haklar çerçevesinde ana dilde eğitim ve resmî dilin kullanımına iliĢkin olarak
düzenlenmiĢtir. Anayasada Türkmenler, Keldanîler, Asurîler gibi unsurların idarî,
siyasal, kültürel ve eğitime iliĢkin haklarının teminat altına alındığı ve bunun
kanunlarla düzenleneceği de ifade edilmektedir (mad. 121). Siyasal hakların
kullanılması açısından Irak‟ta etnik ve dinsel gruplar kendi kimlikleri ile siyasal
196
faaliyette bulunabilmektedirler. Örneğin 2005 seçimlerinde Türkmen Cephesi de %
0.07 oy oranı ile mecliste 1 sandalye elde etti.558
Anayasanın 4/1. maddesine göre Arapça ve Kürtçe Irak‟ın resmî dilleridir.
Bununla birlikte Türkmence, Süryanîce,
gibi dillerde gerek kamusal eğitim
gerekse özel eğitim çerçevesinde ana dilde eğitim hakkı teminat altına
alınmaktadır. Anayasa―gibi‖ ifadesini kullanarak bu dilleri sınırlandırmamıĢtır.
Ancak Türkmenceyi açıkça ifade ederek anayasal konum kazandırmıĢtır.
Türkmence ve Süryanîce, Türkmenlerin ve
Süryanîlerin nüfusun çoğunluğunu oluĢturduğu idarî bölgelerde resmî dildir
(mad. 4/4). Herhangi bir bölge ya da vilâyet, genel bir referandumla nüfusunun
çoğunluğu tarafından karar verildiği takdirde yerel bir dili, ek resmî dil olarak kabul
edebilir (mad. 4/5). Görüldüğü üzere Türkmencenin resmî dil olmadığı bölge ya da
vilâyetlerde referandumla resmî dil haline getirilmesi teorik olarak mümkündür. Bu
noktada
anayasanın
18/5.
maddesinin
nüfus
dengesinin
değiĢtirilmesini
yasaklamak suretiyle, dolaylı da olsa resmî dile ve siyasal alana iliĢkin hakları
güvence altına almaya çalıĢtığını söyleyebiliriz. Bu hakların ihlâlinin ötesinde
geçmiĢte Irak‟ta Türklere karĢı etnik temizlik yapıldığı da ve yaĢam haklarının
elinden alındığı bilinmektedir. Irak Anayasasının 121. maddesinde yer alan siyasal
haklar azınlıklar açısından ele alındığında kolektif yönü olan haklardır. Azınlıkların
grup olarak temsili ve karar mekanizmalarında yer almalarını sağlar. Ancak
anayasa bunu teminat altına almakla birlikte, düzenlemesini kanuna bIrakarak bu
hükmün uygulanmasını bir ölçüde zayıflatmıĢtır. Kanun koyucu bu hakkın içeriğini
anayasal sınırları belli olmadığı gibi istediği Ģekilde doldurabilecektir. Bununla
birlikte aĢağıda ele alınacağı gibi, Irak bütününde olmasa da Kürt Bölgesine iliĢkin
olarak azınlıklara kolektif nitelikteki bazı hakların tanındığı görülmektedir.
Türklerin yoğun olarak yaĢadıkları Kürt Bölgesinin anayasasına559 göre, bu
bölgenin halkı, Kürtler ve Türkmen, Asurî, Keldanî ve Arap ulusal azınlıklardan
oluĢmaktadır. Anayasada bu azınlıkların haklarının tanındığı ifade edilmektedir
(mad. 4). Anayasanın 7/i maddesine göre bu bölgede Kürtçe resmî dil olacaktır.
558
Seçim sonuçları için bkz. http://en.wikipedia.org/wiki/Iraqi_legislative_election%2C_December_ 2005#
Full_results EriĢim Tarihi 03 Nisan 2013.
559
Kürt Bölgesi Anayasası, 1992 yılında yani yeni anayasadan önce kabul edilmiĢtir. Dolayısıyla yeni
anayasaya aykırı hükümleri geçersiz olacaktır.
197
Federal ve bölgesel makamlarla resmî yazıĢmalar Arapça ve Kürtçe yapılacaktır
(mad. 7/ii). Bölgede Arapça öğretimi zorunlu olacaktır (mad. 7/iii). Kürtçenin
yanında Türkmen kültürü için Türkmence, eğitim dili olarak göz önünde
bulundurulacaktır (mad. 7/iv). Kürt Bölgesi Bakanlar Kurulunun oluĢturulmasında
ulusal azınlıkların, Türkmen, Asurî ve Keldanîlerin temsili dikkate alınacaktır (mad.
49). Aynı Ģekilde Kürt Bölgesel Meclisinin teĢkilinde ulusal azınlıkların adilâne
temsiline
riayet
edilecektir
(mad.
26/ii).
Ayrıca
Belediye
Meclislerinin
oluĢturulmasında da Kürt Bölgesinin ulusal azınlıklarının adilâne temsili dikkate
alınacaktır (mad. 66/ii). Buradaki ―adilâne‖ ifadesi, her zaman tartıĢma konusu
olan nüfus unsurunu öne çıkarmaktadır.
560
Ancak Irak Anayasasının 121.
Maddesinde olduğu gibi Kürt Bölgesi Anayasasında bazı kolektif nitelikli azınlık
hakları teminat altına alınmakla birlikte, oldukça muğlâk ifadeler içermektedir.
Kanun koyucu bu hakkın içeriğini anayasal sınırları belli olmadığı gibi istediği
Ģekilde doldurabilecektir. Irak‟ın insan haklarını ve azınlıkları ilgilendiren çeĢitli
uluslararası belgelere taraf olduğunu görmekteyiz. Bu belgelerin baĢlıcaları (ve
yürürlük tarihleri) Ģunlardır: Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması
Hakkındaki SözleĢme, Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına iliĢkin
Uluslararası SözleĢme (13 ġubat 1970), Medenî ve Siyasî Haklara iliĢikin
Uluslararası SözleĢme (23 Mart 1976), Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara
ĠliĢkin Uluslararası SözleĢme (3 Ocak 1976), Çocuk Hakları SözleĢmesi (15
Haziran 1994)
2.17. Yezidiler
2.17.1. Nüfus
Bazı topluluk üyelerinin yanı sıra Kürtlerin de onları Kürt kökenli olarak
düĢünmelerine rağmen Yezidiler, eski bir etnik ve dini gruptur. Bu kimlik sorunu
toplum içinde çatıĢma yaratmıĢ ve bildirildiğine göre Yezidiler; Kürt yetkililerin ve
Kürt-olarak tanınan topluluk üyelerinin siyasi ve ekonomik baskısı, aynı zamanda
da ölüm tehditlerine maruz kalmıĢtır. Bazı Müslümanlar (aynı zamanda diğer etnik
560
1997 resmî nüfus sayımına göre 22 milyon Irak nüfusunun % 55‟i ġiî Araplardan, % 17‟si Sünnî
Araplardan, % 15-22 Kürtlerden, % 3-4 Türklerden, % 3-4 Asurîler, Keldanîler, Ermeniler ve diğer
Hıristiyan azınlıklardan oluĢmaktadır. Türkler haklı olarak nüfuslarının resmî sayımlarda yanlıĢ
gösterildiğini ve yaklaĢık nüfuslarının iki milyonu geçtiğini ifade etmektedirler.
198
ve dini gruplar da) Yezidileri "Ģeytana-tapanlar" olarak düĢünmekteler.
Bunun
sonucu olarak, toplum onları kâfirler olarak gören Ġslamcı militanlar tarafından
sayısız saldırıya maruz kalmıĢtır. Tahmini Yezidi nüfusu 2005 yılında olan yaklaĢık
750,000‘den bugün yaklaĢık 500,000‘e düĢmüĢtür.561
2.17.2. Geçmiş
Yezidiler, yaklaĢık M.Ö. 4000 yılından beri Ortadoğu'da var olmuĢtur.
Topluluk üyeleri Yezidi dininin; Ġslam öncesi ZerdüĢt, Mani, Yahudi, Nasturi
Hıristiyan ve Müslüman unsurları içerdiğinden, bugün dünyanın en eski dini
olduğunu söylemektedirler.562 Yezidiler bir Yaratıcı Tanrı ve ilahi iradenin yürütme
organı olan Tavus Melek‘e inanan, (çift inançlı) düalistlerdir.563
Radikal ve hatta ılımlı Müslümanlar bile Yezidileri, onların Tavus Melek‘inin
yanlıĢ yorumlanması ve tek tanrılı dinlerin Ģeytanın ne olduğu hususunu onların
dininin nasıl gördüğü konusunda yanlıĢ anlamalar nedeniyle, Ģeytana tapanlar
olarak görmektedirler. Bu durum Yezidileri, 2007 yılında, 400 sivilin öldüğü 1562
yaralı ve 1000'den fazla ailenin evsiz kaldığı, topluma karĢı yapılmıĢ en büyük
saldırı dahil olmak üzere, sayısız saldırılara maruz bIraktı. Yezidiler aynı zamanda
Suriye, Türkiye, Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Almanya ve diğer Avrupa
ülkelerinde mevcut olmasına rağmen Yezidiler, kendi Yezidi dilini konuĢmakta ve
esas olarak Kuzey Irak'ta yaĢamaktadırlar.564
Diğer topluluk üyelerinin yanı sıra Kürtler de onları etnik olarak Kürt
görmesine rağmen birçok Yezidi, kendilerini ayrı bir etnik ve dini grup olarak
düĢünmektedir. Çok sayıda Yezidi Kürt siyasi partilere katıldıklarını ve Kürt
yetkililer tarafından tam destek ve koruma gördüklerini bildirmektedir. Ancak,
onların kimlik sorunu toplum içinde çatıĢma yarattı ve bildirildiğine göre bazı
Yezidiler, Kürt yetkilileri ve Kürt- olarak tanınan topluluk üyelerinin siyasi ve
561
Mirza Ismail ve Londra Yezidi Topluluğu, Yezidi Uluslar arası Ġnsan Hakları Örgütü, site adı:
http://www.yezidihumanrights.org/. EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
562
Mumtaz LALANĠ, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan hakları
Grubu, 7, Haziran 2010.
563
Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan hakları Grubu,
7, Haziran 2010.
564
2007‘de dört koordineli intihar kamyonu patladı ve iki Yezidi kasabası tahrip oldu. Bkz. Mumtaz Lalani,
Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan hakları Grubu, 7, Haziran 2010.
199
ekonomik baskısına maruz kaldılar. Ninewa‘nın Sincar bölgesinde yaĢayan
Yezidiler Kürt yetkililer ve güvenlik servisleri tarafından marjinalleĢme ve tacize
karĢı özellikle savunmasız durumdalar.565
Yezidi ve Hıristiyan insan hakları grupları tarafından bu nüfusa karĢı
gözaltında sayısız keyfi tutuklama, saldırı ve aĢağılama olayları, ayrımcılık ve taciz
olayları bildirilmektedir.
566
Yezidi gençler arasında intihar oranında önemli bir
artıĢın olması kısmen Kürt yetkililerin elinde toplumun devamlı olarak taciz ve
marjinalleĢmesine bağlıdır. ġu anda parlamentoda, Yezidilerin Kürt listelerinden
altı milletvekili ve Kürt kimliğine karĢı olan ve Kürt bölgesini ziyaret etmemesi için
ölüm tehditleri almıĢ bir bağımsız Yezidi tarafından temsil edildikleri bildirildi. 567
2.17.3. Yaklaşık Nüfus Bilgisi ve Yerleşim
Yezidiler, Ninewa vilayetinin kuzey Irak'taki tartıĢmalı topraklarında
(özellikle Sincar dağı boyunca, ġeikhan'da ve Musul yakınlarında Bahzani ve
Bashika köylerinde) yaklaĢık nüfusun yüzde 15‘i ile Kürdistan Dohuk'da
yaĢamaktadırlar.568
Söylendiğine göre, Yezidi kadınları doğum yapmak için Musul veya Dohuk‘a
seyahat etmeye zorlayarak kadınların sağlık tedavileri Sincar‘ın Yezidi alanlarında
engellenmektedir. Musul tehlikeli olduğundan, birçok Sinjari Yezidi doğumu KBY
Dohuk
valiliğinde
meydana
gelmektedir.
Bu
bebekler
Kürt olarak
kayıt
edilmektedir.569
565
IILHR röportajlar, 2012; Yine bkz. Uluslararası Yezidi Ġnsan Hakları Örgütü Misyon Bildirisi, site adı:
http://www.yezidihumanrights.org/. EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
566
IILHR röportajlar 2012 ve 2013. Yine Bkz. Uluslararası Yezidi Ġnsan Hakları Örgütü, ―Sincar'da KRG
Acımasız Rejimi tarafından Yezidi Klan Lideri Sayın Khoudeida Ġbrahim Fendinin Tutuklanması, 18 Ekim
2012, http://www.yezidihumanrights.org/index.php?news&nid=66; Uluslararası Yezidi Ġnsan Hakları
Örgütü, ―KRG Terör Otoritesi Kuzey Irak'taki Yezidi insan haklarını ihlale Devam Ediyor,‖ 31 Aralık 2012,
http://yezidihumanrights.org/index.php?news&nid=69; Uluslararası Yezidi Ġnsan Hakları Örgütü, ―Kuzey
Irak‘ta Yezidilerden Yeni haberler,‖ 19 Nisan 2013, http://yezidihumanrights.org/index.php?news&nid=70.
567
Yezidi bileĢenlere ayrılan koltuğu kazanan Parlamento Üyesi Amin Jejo Farhan ile IILHR röportaj, 2010,
2011, 2012.
568
UNHCR Seçilme Kılavuzu, 2012, s. 29.
569
Sincar‘dan Yezidi toplum üyeleri ile IILHR röportajı, 2011, 2012, 2013.
200
Yezidi nüfusun Suriye, Ürdün ve diğer ülkelere kaçan binlerce aileden
kaynaklanan sayılarında azalma ile birlikte, 2005 yılında yaklaĢık 700.000 olan
nüfusun bugün yaklaĢık 500.000‘e düĢtüğünü bildirdi.570
2.17.4. Güvenlik
Yezidi topluluğunun bazı üyeleri, özellikle de Kürt siyasi partilerle bağlantısı
olmayanlar veya etnik olarak Kürt olmayanlar, hedefli Ģiddet, bombalama, taciz,
ayrımcılık, keyfi tutuklama ve aĢağılanmaya maruz kaldıklarını bildirmekteler.
Söylendiğine göre, Yezidi gençler arasında intiharların artan oranı da, kısmen Kürt
güvenlik güçlerinin elinde sürekli taciz, son birim ve aĢağılanmaya isnat edilmiĢtir.
2011 yılında, Sincar‘da 75 Yezidi intihar etti. 2012 yılında ise bu sayı 125'e
yükseldi.571
2007 yılında, iki Yezidi kasabasını tahrip eden ve en az 400 sivilin ölümüne
ve 1562 kiĢinin yaralanmasına sebep olan, koordineli dört bomba dolu kamyon
patlamasında Yezidi topluluğu bugüne kadar herhangi bir Irak azınlık bileĢenin
baĢına gelenden en kötü saldırıyı yaĢadı. 1,000 'den fazla aile evsiz kaldı. 2011
yılı sonlarına doğru, yüzlerce saldırgan, baĢta Kürtler olmak üzere, Kürt
bölgesindeki Zaho, Sumail, Imadiya ve Dohuk Ģehirleri ve çevresinde Yezidiler ve
Hıristiyanlar tarafından sahip olunan turistik tesislere, dükkân ve ticari iĢletmelere
saldırdılar.572
Failler, likör mağazaları, kumarhaneler, oteller, kuaför salonları, fizik tedavi
ve masaj salonlarını yakmıĢ ve tahrip etmiĢlerdir. Birçok dükkân sahibi eğer
dükkânlarını yeniden açarlarsa kendilerini ölüme tehdit eden broĢürler aldıklarını
570
Uluslar arası Dini Özgürlük Üzerinde ABD Komisyonu, Yıllık Rapor 2012, 98, Mart 2012, site adı:
http://www.uscirf.gov/images/Annual%20Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf. EriĢim Tarihi
12 Aralık 2013.
571
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu ile IILHR röportajı, 2013
572
Megan Greenwell ve Dlovan Brwari, ―Irak‘ın kuzeyinde bombalı kamyon patlaması 175 kiĢiyi öldürdü,‖
Washington Post, 15 Ağustos 2007, site adı: http://www.washingtonpost.com/wp-dyn/content/article
/2007/08/14/ AR2007081400249.html; Kurd Net, ―Irak: 330 Kürt Yezidiler dört intihar kamyonun
patlamasıyla katledildiler,‖ 15 Ağustos 2007, site adı:http://www.ekurd.net/mismas/articles /misc
2007/8/islamterror175.htm; Reuters, ―Irak Yezidileri akıllıca planlanmıĢ saldırıda öldü: U.S. military,‖ 9
Eylül 2007, site adı: http://www.reuters.com/article/2007/09/09/us-iraq-yazidis-idUSL 0930 932320070909.
EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
201
bildirmiĢtir.
573
ġiddete kıĢkırtma için, Kürdistan Bölgesel Parlamentosunda bir
muhalefet partisi olan Kürdistan Ġslam Birliğinin yanı sıra, Zaho'da Al Rashid
camisinde bir imam suçlandı. Sivil Toplum grupları, Kürdistan Demokrat Partisi
üyelerinin de bu olaya karıĢmıĢ ve bu olayı muhalefete karĢı siyasi bir araç olarak
kullanmıĢ olabileceğini bildirmektedir.574 Büyük ölçekli devam eden hedefli Ģiddet
olaylarına ek olarak, etnik olarak kendilerini Kürt olarak tanımlamayan veya Kürt
siyasal partilere katılmayan Yezidi topluluğu üyeleri taciz, yıldırma, keyfi tutuklama
ve gözaltının yanı sıra Kürt güvenlik güçlerinin elinde aĢağılanmayı da
bildirmektedir.
2012 yılı sonlarında, örneğin, Hammurabi Ġnsan Hakları Örgütü ve Ġnsan
Hakları Bakanlığı Yezidi topluluğunun üyeleri arasında intiharların artan oranını
konu alan Sinjar'da bir konferansa ev sahipliği yaptı. Konferansın ardından,
katılımcı birkaç Yezidi insan hakları aktivistleri AsayiĢ güçleri tarafından tutuklandı.
AsayiĢ Yezidileri bir merkezi hükümet Bakanlığının Sinjar'da bir etkinliğe ev
sahipliğine izin vererek Kürt otoritesini engellemekle suçladı ve tüm bu tür olaylar
için Kürt yetkililere danıĢılması gerektiğini vurguladı. YaĢlı bir Yezidi aktivistin
durumunda, AsayiĢ güçleri kendisini Yezidi mi yoksa Kürt olarak mı gördüğünü
bilmek istedi. O Kürt olarak tanımlanmayı reddettiği için, fiziksel saldırıya uğradı.
Serbest bIrakıldıktan sonra, oğlunun aĢağılanma nedeniyle intihar ettiği bildirildi. 575
2.17.5. Uygulamada İnsan Hakları Zorlukları
Yezidi dininin yanlıĢ anlamaları, ılımlı Müslümanların bile ve bazı diğer dini
bileĢenlerin onları Ģeytana tapanlar olarak görmelerine yol açmıĢtır. Sonuç olarak,
Yezidi topluluğu silahlı milis grupların hedefli saldırılarının yanı sıra, kamusal
yaĢamda ayrımcılıkla karĢı karĢıya kalmaktadır. Kendini Kürt olarak tanımlamayan
ya da Kürt siyasi partilere katılmayan Yezidiler arasında, Kürt güvenlik güçleri
573
Ankawa News, ―YanmıĢ dükkanlarını tekrar açmaları durumunda öldürüleceklerini bildiren broĢürler,‖ 6
Aralık 2011, http://www.ankawa.com/english/?p=5619;
Yine bkz. Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu Raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının Durumu
hakkında 2011. EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
574
IILHR‘ye raporlar 2011, 2012; Yine bkz. Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan
Hakları Organizasyonu Raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının Durumu hakkında 2011; Asia News, ―Zaho, Irak
Islami radikaller Hıristiyanların sahip olduğu dükkan ve mülklere saldırdı,‖ 03 Aralık 2011, site adı:
http://www.asianews.it/news-en/Zakho,-Iraqi-Islamic-extremists-attack-Christian-owned-shops-andproperties-23351.html. EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
575
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu ve Sincar toplumundan Yezidi üyelerle IILHR röportajı, 2013
202
topluluk üyelerinin hak ve özgürlüklerini kısıtlamakta ve Yezidi aktivistler keyfi
tutuklama, gözaltı, aĢağılama ve sindirmeye maruz kalmaktadır.576
2.17.6. Dini Özgürlük
Yezidi dininin en kutsal yeri Ninewa valiliğinde ġeikhan yakınlarında
Lalish‘te yer almaktadır. Yezidiler dini törenlerde bulunarak hacı olmak için Lalish‘e
gitmektedir. Bu anıt ve çevresi eski tarihlerden beri korunmakta ve bugüne kadar
rahatsız edilmeden kalmıĢtır. Ancak, Yezidi Melek Tavus‘un süregelen yanlıĢ
anlaĢılmaları, ılımlı Müslümanların bile ve bazı grupların onları Ģeytana-tapanlar
olarak görmelerine yol açtı. Bu algının taciz ve ölüm tehditlerine yol açmıĢtığı
bildirildi. Yezidi topluluklara karĢı geniĢ çaplı hedefli Ģiddet, onların (izafi) dini
inançları nedeniyle, Yezidileri kafir olarak gören militan gruplara isnat edilmiĢtir.577
Yezidilerin ulusal parlamentoda tek bir koltuk kotaları var. Ninewa Ġl
Konseyinde de bir tek koltuk kotaları bulunmaktadır. Koltuk kotasına ilave olarak,
Kürdistan Ġttifakı ile altı Yezidi politikacı ulusal meclise seçildi. Kotanın altında
seçilmiĢ Yezidiler Kürt olarak tanımlanmaz, ne de Kürt siyasi partileri ile bağları
vardır. Kürt olarak tanınmayan Yezidi topluluğu üyelerine Kürtlerin davranıĢlarına
karĢıdır. Söylendiğine göre, onun Kürt bölgesine girmesi engellenmekte ve ölüm
tehditleri almaktadır.578
2.17.7. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
Kürt olarak bilinmeyen veya Kürt siyasi partileri ile bağı olmayan Yezidiler,
istihdam ve hizmetlere eriĢimin etnik Kürt olarak tanımlanmaya bağlı olabileceğini
söyleyen, KBY yetkilileri ve güvenlik güçlerinden gelen siyasi, sosyal ve ekonomik
marjinalleĢme ile karĢı karĢıya oldukları bildirilmektedir. Sayısız rapor, Yezidilerin
KBY- tarafından yönetilen Ninewa valiliği içindeki alanlarda iĢ bulmak için KBY
576
Raad ALCADDA, a.g.e s.92
Raad ALCADDA, a.g.e s.94
578
IILHR röportajları, 2012,
577
203
onayını alması ya da Kürt güvenlik güçlerinin güvenlik "koruması" altında olması
gerektiğini göstermektedir.579
Sincar
bölgesinde,
Kürt
güvenlik
güçleri
sistematik
marjinalleĢme
(yalnızlaĢtırma) ile meĢgul olmakta ve Yezidi topluluğa karĢı nüfus bilgisini zorla
değiĢtirmeye çalıĢmaktadır. Bazı raporlar aynı zamanda Yezidi mülklerinin Kürt
aileleri tarafından zorla alındığı ve iĢgal edildiğini göstermektedir. Sinjar'daki
Yezidilerin Irak nüfusunun geri kalanının ötesinde yüksek oranlı yoksulluk ve
iĢsizlikle yüz yüze olduğu bildirilmektedir. Bu bölgedeki Yezidilerin Baas rejimi
altında Ninewa‘da baĢka yerlerden göçe zorlanarak buraya geldikleri ve Ģu an
çorak topraklara doğru sürüldükleri bildirilmektedir.580
2.17.8. İnsani Durum
BaĢka yerlerde de belirtildiği gibi, Ninewa vilayetinin Sincar bölgesinde
Yezidiler orantısız derecede yüksek yoksulluk ve iĢsizlikle karĢı karĢıyadır.
Barınmanın (evlerin) yetersiz ve toprağın bitkileri yetiĢtirmek için büyük ölçüde
uygun olmadığı bildirildi. Topluluk üyeleri, KBY yetkililerinin temel hizmetlere eriĢim
ve istihdamı etnik olarak Kürt olarak tanımlanmaya bağladığını bildirmektedirler.
2.17.9. Diyaspora ve Geri Dönenler
Çok sayıda Yezidi 2003 yılından bu yana Irak'tan kaçtı. Mültecilerin
çoğunluğu Suriye'ye ve daha azı da Ürdün‘e kaçtı. Suriye'de artan Ģiddet; birçok
Yezidiyi isyancı gruplar ve KBY güvenlik güçlerinin sistematik baskısı ve devam
eden zulmüne rağmen Irak'a geri dönmeye zorlamıĢtır. Bazı Yezidi mültecilerin de
Almanya ve diğer Avrupa ülkelerine, Amerika BirleĢik Devletleri, Kanada,
Avustralya ve diğer yerlere gittiği bildirildi.581
579
Yezidi topluluk üyeleri ile IILHR röportajları; bkz. US Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan
hakları ve ÇalıĢma, Uluslar arası Dini Özgürlük Raporu 2011: Irak, 2011, site adı:
http://www.state.gov/j/drl/rls irf/ religiou sfreedom/index.htm#wrapper. EriĢim Tarihi 12 Aralık 2013.
580
YAKU, a.g.e, s.182
581
YAKU, a.g.e ,s.183
204
2.17.10. Yezidi Kadınların Durumu.
BaĢka yerlerde de belirtildiği gibi, Yezidi kadınlar son birim ve Kürt toprak
taleplerinin geniĢlemesi için büyük çabaların araçları olarak ayrımcılığa karĢı
özellikle savunmasız durumdalar. Anne sağlık hizmetlerine eriĢim gibi temel
hizmetlerin, Kürt olarak tanımlanma koĢuluna bağlı olduğu bildirildi. Sincar‘da
kadınlar kendi bölgelerinde sağlık imkânlarından yoksundur ve tedavi ya da
doğum için Musul veya Dohuk‘a seyahat etmeleri gerekmektedir. Dohuk‘ta,
çocuklara Kürt kimlik belgeleri verilmektedir. Sincar‘da mobil sağlık birimleri
sağlamak için Iraklı STK'ların çabaları, Kürt yetkililer ve güvenlik güçleri tarafından
engellenmiĢtir.582
582
Sincar‘dan Yezidi temsilcilerle IILHR röportajı, 2010-2013; Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu ve
Irak Azınlıkları Birliği ile IILHR röportajları.
205
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
IRAKTA ANTİ- AYRIMCILIK VE POZİTİF AYRIMCILIK YASASI
3.1. Anti-Ayrımcılık Yasası
Irak Anayasası ve diğer ulusal yasalar; istihdam, konut, eğitim, kaynaklara
eriĢim, siyasal katılım, güvenlik ve diğer alanlarda eĢitlik ve ayrımcılık yapmama
çağrısında bulunan hükümlere dağılmıĢtır. Bir ayrımcılık karĢıtı yasa, Irak
Anayasası ve Irak tarafından onaylanan uluslararası antlaĢmalarla garanti altına
alınan azınlıkların ve diğer hassas grupların ayrımcılıktan korunması için çaba
gösterecektir. Yasa aynı zamanda bireyler ve gruplar için ayrımcılık oluĢtuğunda
adalet sistemi içinde düzeltme talepleri için özel eylem davaları sağlayacaktır.
Anayasanın ayrımcılığa karĢı güçlü bir koruma sağlamasından dolayı, bu
eĢitlik veya anti-ayrımcılık yasası Irak Anayasası'ndan ortaya çıkmıĢ olması
gerekir. Yasa fiili veya yasal ayrımcılık için çareler belirlemeli ve bu koruyucu
önlemlerin ihlallerinde mahkemelerin rolünü belirtmelidir. Irak‘ın Medeni Kanun
yargısına sahip olduğu göz önüne alındığında, hâkimler ve mahkemeler
korumalarının kapsamını geniĢletmek için çok az takdir yetkisine sahiptir. Buna
göre, eĢitlik ya da ayrımcılık karĢıtı mevzuat açık ve net kaleme alınmalıdır; sahip
olduğu korumalar ve yasakladığı davranıĢlar mümkün olduğunca kapsayıcı
olmalıdır.583
3.2. Pozitif Ayrımcılık
Bir anti-ayrımcılık yasasının yasal olarak zorunlu mekanizmaların belli
gruplara ek yararlar veya öncelikler sağlayacak "pozitif ayrımcılık" kavramını
benimsemesi gerekir. Mevcut yasalar zaten böyle pozitif ayrımcılığı zorunlu
kılmaktadır. Örneğin, Irak Anayasası 49. Maddesi yanı sıra Ġnsan Hakları Yüksek
Komisyonu tesis eden Kanun No 53 kadın kota temsili istemektedir. Ancak,
583
YAKU, a.g.e, s.185.
206
azınlıklar ve diğer gruplar için daha sağlam bir pozitif ayrımcı önlemler eğitim,
konut, istihdam ve kaynak dağılımı dahil, diğer alanlarda ortaya çıkmıĢ olabilir.
584
"Pozitif Ayrımcılık" - sınırlı bir süre için belirli sektörlerdeki belirli gruplara
avantajlar sağlayarak - aynı zamanda, bir denge ortamı oluĢturarak ve tarihsel
ayrımcılığa uğramıĢ gruplara eĢit eriĢim sağlayarak, gelecekte azınlıklar ve diğer
savunmasız gruplara karĢı Devlet kaynaklı veya özel ayrımcılığı önleyebilir. 188
Avustralya ve ABD gibi ortak hukuk yargılarını kıyaslayarak Mahkemeler ve
hâkimler belirli bir kısım mevzuatla tanınan korumaları geniĢletebilirler. 585
3.3. Anti-Ayrımcılık Mevzuatı
Ayrımcılık karĢıtı mevzuat iki yoldan biriyle Irak'ta yürürlüğe girebilir: ya bir
Kapsayıcı yaklaĢım veya bir parçalı yaklaĢımla. 586 Yasa açıkça bu grupları ve
davranıĢları tanıdığında, Kapsayıcı YaklaĢım tüm korunan grupları ve yasaklanmıĢ
davranıĢları kapsayan çok parçalı bir yargıya neden olabilir. Mesela, Sırbistan587,
Güney Afrika,588 ve Canada589 gibi ülkeler, bu çok parçalı ayrımcılık karĢıtı yasayı
kabul etmiĢtir. Ġstihdam, Resmi Dil, Çok Kültürlülük ve Irk ĠliĢkilerine iliĢkin eĢitlik ve
anti-ayrımcılığ ifade eden ek yasalar geçirmek için, Kanada gibi bazı ülkeler çok
parçalı bir yasa - Kanada Ġnsan Hakları Yasası - çıkarmanın ötesine gitti.590
Parçalı YaklaĢım, çeĢitli alanlarında koruma ve yasakları sağlayan, farklı
zamanlarda farklı mevzuat parçaları geçirmeyi gerektirir. 591 Çok sayıda Anayasa
korumaları mevzuatın uygulanmasını gerektirdiğinden bu yaklaĢım, Irak için
584
Ismail MUKALLEK, a.g.e, s. 106.
Ismail MUKALLEK, a.g.e , s.106.
586
Irak‘ta EĢitlik Mevzuatı, IILHR, Mart 2008.
587
Zakon O Zabrani Diskriminacije (Ayrımcılığı Yasaklayan Kanun), Sırbistan (Nisan 26, 2009), site adı:
http://www/parlament.sr.gov.yu/content/lat/akta/zakoni/asp.(Ġngilizce olarak bulunur [gayri resmi]) bkz.
http://translate.google.com/translate?hl=en&sl=sr&u=http://www.gayecho.com .eriĢim tarihi 13.10.2014
/Aktivizam.aspx%3Fid%3D8398%26grid%3D2001&ei=l9LxSdKgKZqstgfXyNi3Dw&sa=X&oi=translate&
resnum=6&ct=result&prev=/search%3Fq%3Dzakon%2Bo%2Bzabrani%2Bdiskriminacije%2Brepublika%2
Bsrbija%26hl%3Den%26rls%3Dcom.microsoft:en-­us.IE-­SearchBox%26rlz%3D 1I7HPND_en).
588
Haksız Ayrımcılığı Önleme Yasası ve EĢitliği GeliĢtirme, Kanun No. 4 veya 2000, Bölüm1 (S. Afr.), Site
adı: www.iwraw-­‐ap.org/resources/pdf/South%20Africa_GE1.pdf. EriĢim Tarihi 12 Mayıs 2015.
589
KanadaĠnsanHaklarıKanunu,R.S.,1985,c.H-6(1985).Siteadı: http://www.canlii.org/en/ca/laws/stat/ rsc1985-c-h-6/latest/rsc-1985-c‐h-6.html. EriĢim Tarihi 12 Mayıs 2015.
590
Ayrımcılıkla mücadele için birden fazla yaklaĢımlarla genel bir tartıĢma, Bkz. Avrupa Komisyonu, Çoklu
Ayrımcılıkla Mücadele: Uygulamaları, Politikalar ve Yasalar (2013) 24 de.
591
Irak‘ta EĢitlik Mevzuatı, IILHR, Mart 2013.
585
207
özellikle uygun olabilir. Avustralya, Amerika BirleĢik Devletleri ve Fas gibi ülkeler,
bu parça parça kanunları seçtiler. Örneğin, Avustralya, en az dört federal
ayrımcılık karĢıtı yasanın yanı sıra, eyalet ve bölge yasalarına sahiptir.
ABD on yedi federal tüzük 592 yürürlüğe koydu ve bireysel devletler federal
korumalara uyabilen veya geniĢletebilir ek korumalar sağlamaktadır. 593 Fas'ın
eĢitlik kanunları Ceza, Cezaevi, ÇalıĢma, Aile, Basın ve Halk Özgürlüğü
yasalarında bulunabilir.594
3.4. Irak Devletinin Azınlıklara Yaklaşımı
Irak için ayrımcılık karĢıtı yasaları yürürlüğe koymak ve uygulamak için bir
yaklaĢım seçiminde, bu tür yasaların kapsamını belirlemek gereklidir. Yasa
hazırlayanlar ilk olarak hangi grupların Irak'taki fiili ve yasal ayrımcılıktan olumsuz
etkilendiğini ve devam olarak hangi grupların kamu veya özel hayatın hangi
alanlarında en çok korunmaya ihtiyacı olacaklarını düĢünmeleri gerekir.
Etnik, dinsel, dilsel ve ulusal köken azınlıklar en olumsuz etkilenenler
arasında yer alıyor. 595 Irak Azınlıklar Ġttifakının yanı sıra uluslararası insan hakları
gruplarının üyeleri azınlıkların korunmaları için en fazla bulunması gereken birkaç
temel alanları belirledik. Bunlar, aĢağıdakileri içerir:
592
Bnz. Jody Feder, CRS Kongreye Rapor: Federal Sivil Haklar Tüzükleri: Birincil Kongre AraĢtırma Servisi,
24 Ekim 20013.
593
Bkz, örneğin, Kaliforniya Adil Ġstihdam ve Konut Yasası ( "FEHA"), Hükümet Yasası bölümler
KORUNAN et seq.; New York Ġnsan Hakları Kanunu, N.Y. Exec. Law §296; Ayrımcılığa KarĢı Kansa
Kanunu, Kan. Stat.
594
Faslı Ceza Kanunu madde 431, 431-1 maddede tanımlanan "Ayrımcılık" baĢlıklı II bölümü ekleyerek, 16
Ramazan H. 1424 (Kasım 2003 11) Dahir No 1-03-207 tarafından desteklenmiĢtir. AĢağıdaki gibi:
"Ulusal veya sosyal kökene dayalı bireyler arasında herhangi bir ayrım, renk, cinsiyet, aile durumu, sağlık,
özürlülük, sendika üyeliği, ya da bağlı veya bağlı olmama durumu, ister gerçek veya farzedilen belirli bir
etnik grup, ulus, ırk veya din olsun ayrımcılık teĢkil edecektir. Kanun No. 23/98 Cezaevi KuruluĢ TeĢkilatı,
Dahir No. 200_99-1 25.08.2013, Bkz. 2003 CERD Fas Devlet Parti Raporu Site
adı:http://www.unhchr.ch/tbs/doc.nsf/(Symbol )/CER D.C.62.CO.5.En?Opendocument; Moroccan FamiCode
(Moudawana) ġubat. 25, 2004, Eski KiĢisel Durum Kanunu'nu değiĢtirerek, esasen aile hukukunda cinsiyet
temelli ayrımcılığı kaldırır. Site adı: http://www. global rights .org/site/DocServer/MoudawanaEnglish_Translation .pdf? docID=3106. EriĢim Tarihi 15 Mayıs 2015.
595
Diğer gruplar Ģunları içerir: kadınlar, yetim, yaĢlı dahil, evlilik dıĢı doğan çocuklar, engelli veya sağlık
koĢulları olan kiĢiler, sendikaların ve örgütlerin üyeleri, iĢ sahibi, evli ya da bekar insanlar, geçmiĢ ceza
mahkumiyeti olan insanlar, belirli alanlarda faaliyet gösteren insanlar ve farklı cinsel yönelimleri olan
insanlar.
208
-
Eğitim;596
-
Konut;
-
Güvenlik Güçleri ve Askeriyede Temsil; 597
-
Kamu Sektöründe Temsil ve Katılım; 598
-
Sağlık EriĢimi; 599
-
Sosyal Güvenlik veya Sosyal YardımlaĢmaya eriĢim;600
-
Bölgesel veya ilçe düzeyinde federal fonlara dağılımsal eriĢim;601
-
Emniyet ve güvenlik için eriĢim; 602
-
Hareket özgürlüğü Uygulaması;
-
Toplanma ve örgütlenme özgürlüğü Uygulaması;
-
Din özgürlüğü Uygulaması;
-
Fırsat eĢitliği Uygulaması; 603
-
KiĢisel Durum; 604
-
Adalet ve yargıya eriĢim;
-
Kültürel mirası koruma hakkı Uygulaması.
Iraklı milletvekilleri ister tek bir ayrımcılık karĢıtı yasayı kucaklamaya karar
versin, ya da parça parça kanunları tercih edecek olsun, Irak Anayasası
azınlıkların korunması
ve eĢitlililiğine çok temel güvence sağlayacağından çok az kuĢku
duyulmaktadır. 605 Ayrımcılık karĢıtı kanun da eĢitlik veya mevzuatın uygulanması
gerektiren Anayasada ayrımcılığa iliĢkin bu Maddeleri dikkate almalıdır.
596
606
31 Ocak 2011 Hamdaniye Iraklı Azınlıkların Ġttifakı Toplantısında kaydetti; Ayrıca Irak'ın azınlıklar
üzerinde 2010 Uluslararası Azınlık Hakları Grubu raporunda belirtildi.Aynı zamanda Lalani de belirtildi
(2010), site adı: http:/www.minorityrights.org/PROTECTED/reports/still-targeted-continued-persecution-ofiraqs-minorities.html(Tam raporu indirmek için sağdaki download butonuna basınız).
597
http:/www.minorityrights.org/PROTECTED/reports/still-targeted-continued-persecution. EriĢim Tarihi
12 Mayıs 2015.
598
http:/www.minorityrights.org/PROTECTED/reports/still-targeted-continued-persecution. EriĢim Tarihi
12 Mayıs 2015.
599
http:/www.minorityrights.org/PROTECTED/reports/still-targeted-continued-persecution. EriĢim Tarihi 12
Mayıs 2015.
600
Id.;Irak'ta BarıĢı Tesis, UzlaĢma Rolü ve Sorumlulukları 27- 28, Ocak 2011, tarihinde Uluslararası
Konferansı'nda tartıĢıldı. Erbil, Kürdistan, Irak.
601
31 Ocak Hamdaniye Iraklı Azınlıkların Ġttifakı 2011 Toplantısında belirtildi.
602
31 Ocak Hamdaniye Iraklı Azınlıkların Ġttifakı 2011 Toplantısında belirtildi.
603
Id. Ayrıca Irak'ta BarıĢı Tesis, UzlaĢma Rolü ve Sorumlulukları 27 Ocak tarihinde Uluslararası
Konferansı'nda tartıĢıldı. - 28 2011, Erbil, Kürdistan, Irak.
604
Bkz.Uluslararası Hukuk ve Ġnsan Hakları, Kadın ve Irak Hukuk Enstitüsü. (Aralık 2010), site adı:
www.iilhr.org; ayrıca Irak'ta BarıĢ tesisi, UzlaĢma ve Sorumluluk Rolüne ĠliĢkin Uluslararası Konferansı'nda
tartıĢıldı, 27-28 Ocak 2011, Erbil, Kürdistan, Irak EriĢim Tarihi 27 Mayıs 2015.
209
3.5. Cezalar ve Çözümler
Taslak Yasa hazırlayanların (Ġnsan Hakları Yüksek Komiserliği BirleĢmiĢ
Milletler Ofisi tarafından geliĢtirilen) Irk Ayrımcılığına KarĢı Daha fazla Mevzuatın
yürürlüğe Girmesinde Hükümetlere Rehberlik Ġçin Ulusal Mevzuat Modelini
düĢünmeleri gerekir. Bu Model Kanun potansiyel anti-ayrımcılık mevzuat için
cezalar ve çözümler üzerine yönergeler sağlar.
3.5.1. Irak Devletinin Azınlık Temsilini Sağlanması
Azınlık gruplar, Irak hükümetinin her düzeyinde temsil edilmediği sürece,
onun savunmasız nüfuslarını korumada ilerleme sağlamak ülke için büyük zorluk
olacaktır. Sadece anma temsilin ötesine gitmek ve azınlıkların ülke politikalarını
Ģekillendirmede ulusal ve yerel olarak etkili Ģekilde katılmalarını sağlamak için
onların pozitif olarak siyasi sürecin her düzeyinde temsili Ģarttır.
3.5.2. Pozitif Ayrımcılık ve Kota Sistemi
SeçilmiĢ - veya aksi takdirde- azınlık gruplarının üyesi olan temsilcilerden
belirli bir yüzde gerektirerek, Irak dahil dünyada birçok ülke, dıĢlanmıĢ grupları
siyasete çekmek için pozitif ayrımcılık kullanıyor. Devletler, düzensiz bir temsil
dağılımının kasıtsız eĢitsizlikler ve dengesizliklere yol açacağından azınlık temsilini
sağlamak için bu kota sistemlerini kullanmaktadır. Bir kota özellikle azınlıkları
geçmiĢte fiili ve hukuki ayrımcılığa uğramıĢ Irak gibi bir toplumda siyasi güce eĢit
ya da dengeli eriĢim sağlayabilir.
605
"Eğitimde Iraklıların çocuklarını kendi anadillerinde eğitme hakkı" (Madde 4); "[Dinsel] ritüeller
serbestçe uygulamayı garanti ederek" (Madde 10); " Iraklılar cinsiyet , ırk , etnik köken , milliyet , köken,
renk, din , mezhep , inanç ya da görüĢ , ya da ekonomik ya da sosyal statüye dayalı ayrımcılık
gözetilmeksizin kanun önünde eĢittir " ( Madde 14 ); "Her kiĢinin adli ve idari davalarda adaletle muamele
edilmesi hakkına sahiptir " ( Madde 19 ( 6 ) ; "Iraklı vatandaĢlar, kadınlar ve erkekler, kamu iĢlerine katılma
hakkına ve oy verme, seçme hakkı, ve aday olma hakkı dahil politik haklarına sahip olacaktır"( Madde 20);
"Devlet medeniyeti ve Irak'ın kültürel tarihini yakıĢır bir Ģekilde kültürel faaliyetler ve kurumları teĢvik
edecek ve yerli Iraklı kültürel yönelimleri desteklemek için gayret edecektir" (Madde 35); "Devlet, Irak‘taki
klan ve kabilelerin ilerlemesini izleyecek, din ve yasa ile tutarlı bir Ģekilde iĢlerine katılacak ve toplumun
geliĢmesine
katkıda
bulunacak
Ģekilde
onların
asil
insani
değerlerini
koruyacaktır..."
(Madde45(2);"Anayasada öngörülen özgürlükler ve hakların herhangi birinin uygulamasını kısıtlama ya da
sınırlama, yasa tarafından ya da bir hukuk temelinde hakkının veya özgürlüğün özünü ihlal etmediği sürece,
bu sınırlama veya kısıtlama yasaklanmıĢtır"(Madde 46).
606
Bu maddeleri içermekte ancak bunlarla sınırlı değil:7;9(1);16;22;24;30(2);31(1);32;39(1);41;43;49(4);(12
2(4); 120 ; 125.
210
Kotala kullanın ülkeler arasında, bölgesel kotalar yaygındır. Onlar sadece
nüfus paylarına göre değil, ama baĢkaları üzerinden bazı bölgelerde oransal
olmayan koltuk vererek, meclis koltuklarını tüm bölgelerin temsilcilerine dağıtırlar.
Belirli bölgeler için fazla temsil, bir ülkenin belirli bölgelerinde yoğunlaĢmıĢ azınlık
gruplarına avantaj sağlamaktadır.
AyrılmıĢ koltuk sistemi de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu azınlık
gruplarından adaylar için meclis koltuklarından belli bir pay garanti etmek
yasamada azınlık gruplarının temsilini sağlar. Azınlıkları yasal tanımlama ve
tanıma, bu sistemin önemli bir yönüdür. Bu ayrılmıĢ koltuklar için temsilciler
genellikle diğer temsilciler gibi aynı Ģekilde seçildi, bazı eyaletlerde, ancak bu
azınlık gruplarının üyeleri bu adaylar için oy hakkına sahiptir.
Ancak,
bazı
insanlar
kotaların
özgürce
seçilmiĢ
organlarının
kompozisyonunu yapay olarak kısıtlayarak demokrasinin ruhuna aykırı çalıĢtığına
inanıyor. Irak'ta siyasi reform önceden marjinal grupların kapasiteleri ve eğitimini
geliĢtirmek için çabalara eĢlik etmezse, kotalar sadece siyasi süreç üzerinde
anlamlı bir etki yapmak için gerekli kaynakları olmadan koltuk dolgusu olarak
görülebilir. Bu nedenle, bir kota sistemi yoluyla pozitif ayrımcılık tesis etmenin, tek
baĢına bir çözüm değil, siyasi reformun geniĢ bir süreç parçası olarak kabul
edilmesi gerektiğini belirtmek önemlidir. Ayrıca, bir kota sistemi kurmak, Irak'ta
nüfus sayıları ve yüzdelerin belirlenmesi ile ilgili mevcut zorlukların yanına, çeĢitli
zorluklar katacaktır.607
3.5.3. Irak'ta Yasama Kotalarının Tesisi
Bir kota sisteminin adil temsile ulaĢmada etkili olup olmadığı, onun icra
mekanizması ve uygunsuzluk için yaptırımların doğru uygulanmasına bağlıdır.
Anayasa ve seçim yasaları tarafından zorunlu kotalar ile zorunlu kota dâhil
yasama kotaları, zaten Irak'taki siyasi süreçte önemli bir rol oynamaktadır.
Örneğin, Seçim Kanununda DeğiĢiklik Madde 1 etnik azınlıklar için ayrılan valilik
koltuk sayısı için bir kota belirler.608
607
608
Ismail MUKALLEK, a.g.e, s. 108.
madde 1(3), seçim kanununda değiĢiklikler, No. 16 2005.
211
Onlar herhangi bir dengesizliği ortadan kaldırmak için gerekli yüzdeleri ve
sayıları belirtmede baĢarısız olsa da Anayasa'nın diğer hükümleri, siyasi sürecin
azınlık temsilinin önemini kabul eder: Anayasanın 47. Maddesi, COR‘un sadece
"Ġnsanların tüm bileĢenleri" tarafından temsil edilmesi gerektiğini bildirmektedir. Bu
önceden var olan hükümlerin anlamlı belki de uygulanması için, Irak‘ın azınlık kota
Ģartlarının uygulama olasılığını araĢtırması gerekir.
Yasa hazırlayanlar, kamu komisyonlar için hükümleri tartıĢan Anayasanın
belli Maddelerini uygularken pozitif ayrımcılık kavramını tanıĢtırmayı düĢünürlerse
Irak hukukunun diğer alanları da hizmet edebilir. Aynı Ģekilde, Ġcra ve bireysel
bakanlık ve güvenlik hizmetleri önderliği pozisyonları da pozitif ayrımcılık
kavramını kucaklayabilir.
Anayasa ve Seçim Kanunları talimatlarıyla Yasama
Kontenjanlarının Avantajları ve Dezavantajları
609
Yasamada, pozitif ayrımcılık
yapan ve azınlıklar için kota temsili tesis eden birçok avantaj vardır örneğim :
1. YasalaĢtırılmıĢ veya gönüllü kotalar, daha dengeli temsiline ulaĢmanın en
etkili yollarından biridir.
2. Daha dengeli temsil; özellikle siyasi istikrar ve genelde siyasi sistem için
azınlık desteğini artırabilir.
3. Yasama kotaları, bir sosyal elitin hâkim olduğu muhafazakar parti liderliğini
engelleyebilir, genellikle azınlık adayların adaylığı için ana engel olarak
görülmektedir.
4. SeçilmiĢ temsilciler genç insanlar için rol modelleri olarak hizmet edebilir ve
siyasi sürece güven inĢa edebilirler.
5. Yasama kotaları siyasi partileri uygun ve farklı adaylar bulmalarını sağlar.
6. Yasama kotaları ayrımcı değil, aksine mevcut ayrımcılğı telafi etmektedir.
7. Seçim özgürlüğünü sınırlamak yerine, kotalar seçmenlere daha farklı bir
havuzundan adayları seçmek için bir Ģans verir.
609
LALANĠ, a.g.e, s.21.
212
3.5.4. Yasama kotaları kullanmanın dezavantajları:
Yasama kotaları çoğunluk grupları tarafından ayrımcı kabul edilebilir ve
kızgınlık doğurabilir. Yasama kotaları, etnik gruplar arasında daha az yetkili bir
yasama algısına ve büyük bir güvensizliğe yol açabilir. Eğer çoğunluk muadillerine
göre daha az yetkin olarak algılanırlarsa, yasama kotaları yoluyla seçilmiĢ
insanlara daha az saygınlık duyulabilir ve gerçek güç eksikliği olabilir. Yasama
kotaları seçmenlerin seçim özgürlüğünün kaldırılması olarak görülebilir.Yasama
kotaları, özellikle Anayasa tarafından kurulanlar, zaten bir dengesizlik olan
durumda çoğunluk desteğine ihtiyaç duyulduğundan geçmesi zordur. Yasama
kotaları azınlık katılımına bir alt kat yerine bir üst tavan olarak hareket edebilir. Bu
nedenle azınlıkların aslında daha dengeli temsilinin sağlanmasına engel olabilir.
3.5.4.1. Yerel Yönetimi Geliştirme
ÇeĢitli topluluklardan oluĢan Devletler genellikle, yerel belediye ve ulusal
hükümette azınlık temsilini sağlamak için yasal ve anayasal çerçeveler
kullanmaktadır. Birçok devlet, özerk bölge ile asimetrik yapılar oluĢturarak, federal
bir yapı içinde devletin alt seviyelere kültürel sorumlulukları temsil ederek ve diğer
düzeylerde yetki ve sorumlulukları oluĢturarak federalizmin karıĢık yöntemlerini
kullandılar. Bazı devletler yasama sürecinde azınlıkların yeterince korunması ve
onların kültürlerinin korunmasında azınlık gruplara yardımcı olmak için bu
önlemleri hayata geçirdiler.
Bu raporda da belirtildiği gibi, Irak Anayasası, azınlıklara güçlü bir koruma
sunar. Örneğin, Irak'ın Anayasası'nın 116. maddesi, "Irak Cumhuriyeti,
yerel
yönetimlerin yanı sıra, federal sistemin merkezinde olmayan bir sermaye, bölgeler
ve valiliklerden oluĢur" demektedir. bölgeler, valilikler ve sermaye ile ilgili
hükümlere sahiptir. "Yerel Yönetim" baĢlıklı 125. madde, "Bu Anayasa,
Türkmenler, Keldaniler, Süryaniler ve diğer tüm bileĢenleri gibi çeĢitli milliyetlerin
idari, siyasi, kültürel ve eğitim haklarını garanti eder ve bu yasa ile düzenlenir. "
demektedir. Anayasa'nın 125. maddesindeki çağrıda yer alan, yerel yönetimin
yasal gerekliliklerine uymak Irak'ın azınlıkları için bir ses sağlayabilir.610
610
Ismail MUKALLEK, a.g.e, s.110.
213
3.5.4.2. Diğer Federal Devletlerde Uygulamalar
Karma bir federal sistemde, bazı hükümetlerin diğerlerinden daha fazla
özerkliğe sahip olduğu durumlarda toprağa bağlı olarak farklı oranlarda güce sahip
yerel yönetimlerin olması mümkündür. Ulusal hükümetlerin belirli topraklarda,
genel federal sistem içinde bu toprakları koruyarak, bir baskın, dilsel, etnik, dinsel
ya da ırksal grubu olan zengin bir kültüre ve tarihe sahip bölgelerde, daha fazla
güç tayin edecek asimetrik sistemleri tasarlamaları nadir değildir.611
Örneğim, Ġtalya'da, Anayasa Sicilya gibi belirli bölgelerde kendi toprakları
üzerinde daha fazla kontrole sahip olmalarına yetki vermektedir. Endonezya‘da,
ulusal hükümetin yasal bir çerçeve geliĢtirmesi sayesinde Endonezya'nın birçok
illerinden biri olan Aceh, büyük bir özerklik derecesi aldı.612
Anayasal ve Yasal çerçeveler, iyi sonuçları elde etmek için, Devletler çeĢitli
anayasal ve yasal çerçeveler kullanarak federal sistemlerini düzenlemiĢlerdir.
Ġtalya ve Ġspanya gibi bazı devletler, ulusal ve yerel yönetimler arasındaki güç ve
sorumlulukların tahsis ile ilgili özel hükümler belirterek, kendi anayasalarını
kullanarak federal bir sistem geliĢtirdiler.
Örneğim, Ġspanya kendi kendini yöneten topluluk için gerekli temel
hükümlere anayasal bir çerçeve geliĢtirmiĢtir. Her kendi kendini yöneten topluluk,
topluluğun temel kurumsal kurallarını ve topluluğun en azından adını içeren,
toprak sınırlarını; ismini, organizasyonunu ve özerk kurum koltuklarını ve Anayasa
çerçevesinde güçlerini de içeren kendi Özerklik Tüzüğü'nü sunmak zorundadır.
Ġtalya bulunanlar gibi anayasal hükümler, baĢka yerlerdeki yasal hükümler için bir
plan olarak kullanılabilir.613
Diğer ülkeler yasal hukuk yoluyla özerk bölge oluĢturdular. Örneğin,
Endonezya ulusal hükümeti, Aceh bölgesini tarif eden hükümler oluĢturdu, Aceh
Bölge ve Belediye hükümetlerin otoritesi için bir çerçeve tasarladı, geleneksel
611
madde 116, Bölüm 2, Ġtalyan Anayasası.
Endonezya Cumhuriyeti kanunu, 2006 sayı 11 Aceh Yönetimiile ilgili açıklayıcı notlar.
613
Ġspanyol Anayasası, Bölüm 3, Madde 147, Fıkralar 1 & 2.
612
214
kurumlar oluĢturdu ve bir tüzük aracılığıyla Aceh hükümetine önemli ölçüde daha
büyük sorumluluklar verdi.614
Genel olarak, bu bölgeler kendi halklarına ekonomik, güvenlik, eğitim ve
kültürel sorumlulukları daha fazla miktarda vermekteler. Onların ulusal hükümetleri
yasal veya anayasal hukuk yoluyla güç devretmektedir. ÇeĢitli sosyal programlar
uygulanması için yerel yönetimlere mali kaynak sağlamaktalar. Örneğim, Ġspanya;
ulaĢtırma, bayındırlık, tarım ve aqua-kültürel endüstriler ve yerel güvenlik güçleri
üzerinde büyük yetkilere sahip kendi kendini yöneten Toplulukları yarattı; onlar
aynı zamanda bölge kültürünün tanıtımını taahhüt etmekteler.615 Ayrıca, Ġspanyol
ulusal hükümeti kendi kendini yöneten Topluluklara kuruluĢ oluĢturulduktan sonra
beĢ yıl daha büyük sorumluluklar kazanma yeteneği verdi.616
BaĢka bir örnek, ulusal hükümetin tüm gücünü, dıĢ politika, savunma,
güvenlik, adalet yönetimi, ulusal para ve maliye politikası ve din hariç Aceh
bölgesine devrettiği Endonezya‘dır.617
Yerel Azınlık Yönetimleri 125. Maddenin oluĢturulması, Irak'ta daha küçük
veya daha fazla dağınık azınlık gruplarının desteklenmesini öngörüyor. Yani Her
iki ülkenin de azınlıklara kendi hükümetlerini ilçe ve belde seviyelerinde
oluĢturması için izin verdiğinden dolayı Macaristan ve Hırvatistan gibi ülkelerde
614
Endonezya Cumhuriyeti Yasası 2006, Sayı 11, Aceh‘in Yönetimi Üzerine, Açıklayıcı Notlar ile
Ġspanyol Anayasası,3. Bölüm, Madde 148, Dava 1. . "Kendi kendini yöneten Topluluklar aĢağıdakiler
üzerinde yeterliliğe sahip olabilirler: hükümet kurumları üzerinde organizasyon; belediye sınırlarında
değiĢiklikler; Ģehir ve ülke planlaması ve konut; Kendini yöneten Toplulukları ilgilendiren kamu iĢleri; kendi
kendini yöneten-devlet sınırları içinde uzanan yollar ve demiryolları;limanlardaki iskeleleri düzenleme; ticari
faaliyette olmayan eğlence limanları ve havaalanları; tarım ve hayvancılık yetiĢtirme; ormanlık ve
ormancılık; çevre koruma yönetimi; planlama, inĢaat ve hidrolik projeleri, kanallar ve sulama ; Mineral ve
termal sular; iç su balıkçılığı, kabuklu deniz ürünleri sanayi, balık yetiĢtiriciliği; avcılık ve nehir balıkçılığı;
yerel fuarlar; ulusal ekonomik politika hedefleri içinde kendi kendini yöneten Topluluğun ekonomik
geliĢmesinin desteklenmesi; el sanatları; müzeler, kütüphaneler ve müzik konservatuarları; ilgi çeken
anıtlar;kültür ve araĢtırma teĢviki ve, uygulanabilir, kendi kendini yöneten, Topluluğun dil öğretimi;
Turizmin teĢviki; spor ve boĢ zamanı geliĢtirme; sosyal yardım; sağlık ve hijyen; denetim ve yapı ve
tesislerin korunması; organik bir kanun altında oluĢacak yerel polis güçleri ile koordineli çalıĢma.
616
Ġspanyol Anayasası, Bölüm 3, Madde 147, Dava 2. "5 yıl sonra, kendi kendini yöneten Topluluklar,
Özerklik Tüzük değiĢikliği ile, kademeli olarak Madde 149 altında güçlerini büyütebilirler."
617
Aceh Yönetimi tüm planlamadan, kullanım ve imar denetiminden; planlama ve geliĢtirme ve inĢaat
kontrolü; kamu düzeninin korunması; kamu tesisleri ve altyapı sağlanması; halk sağlığı; eğitim ve insan
kaynakları hizmetleri; ilçeler arası ve belediye sosyal sorunları ele alma; istihdam ve iĢ için ilçe içi ve
belediye hizmetleri; kooperatiflerin geliĢmesi; çevre yönetimi; arazi hizmetleri; nüfus ve sivil kayıt
hizmetleri; genel devlet yönetimi; ve diğer temel hizmetlerin sağlanmasından sorumludur.
615
215
kullanılan yasal çerçeveler Irak'ta da uygulanabilir. Örneğim, Macaristan,
azınlıklara kendi topluluklarını oluĢturmak ve yerel ve ulusal düzeyde yerel öz
yönetimlerini kurma hakkı verir. 618 Bu hükümetler, azınlık yönetimi oluĢumu için ve
bir bütçe korumak; tarihi eserlerin korunması; kendi örgütsel yapısını tanımlamak;
adını koymak veya amblem oluĢturmak ve yerel bayramlar kurmak ve yerel temel
eğitimi, basılı ve elektronik medyayı, yetiĢkin eğitimini ve sosyo-kültürel
animasyonu korumak için mülkiyeti bir kenara bIrakma yeteneğine sahiplerdir.619
Buna ek olarak, kendi kendini yöneten azınlık hükümetleri uygun kamu
kurumlarına yaklaĢım ve bilgi istemek, önerilerde bulunmak, önlemler baĢlatmak
ve bu azınlık grubuna iliĢkin herhangi bir teklifi reddetme hakkına sahiptir. 620
Benzer Ģekilde, Hırvatistan‘da, nüfusları eğer genel Hırvat nüfusunun en az
% 1.5‘uğunu temsil ederse azınlıkların, idari yargı ve yasama organlarınında, yerel
ve ulusal düzeyde temsilleri garanti edilir. 621
Ayrıca, ulusal azınlıklar yerel
topraklardaki toplam nüfusunun en az % 15'ini oluĢturursa ve bu topluluğun 200
üyesi varsa azınlık grupları özyönetim birimleri oluĢturma hakkına sahiptir. Tek bir
ulusal azınlığın 500 üyesi olduğunda azınlıklara ayrıca Ulusal Azınlıklar Konseyi
üyelerini seçmeleri için izin verilir. Hırvatistan‘da, Ulusal Azınlıklar Konseyleri özyönetim ve idari ofisler üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. 622 Bu nedenle, yasal
çerçeveler küçük azınlık gruplarının yerel ve ulusal düzeyde yeterli temsil
edilmesine imkân verir.
3.5.4.3. Yasama Yapısı
Valilik içindeki bölgeler valilikten ek yetkiler alırken, valiliklere ulusal
hükümetten daha fazla güç devreden 125. madde ile uyumlu bir yasal çerçeve
kabul ediniz ve uygulayınız. Bu güçler, diğerleri arasında, yargı kapsamında
kurumların organizasyonu, kültür ve eğitimin geliĢtirilmesi, ya da yerel polis
güçlerinin oluĢturulmasını içerir. 125. Maddenin dediği gibi azınlık gruplarını
618
Ulusal ve Etnik Azınlık Hakları üzerine 1993 Macar Yasası LXXVII, Madde 5, Fıkra 1 .
Ulusal ve Etnik Azınlık Hakları üzerine 1993 Macar Yasası LXXVII, Madde 27
620
Ulusal ve Etnik Azınlık Hakları üzerine 1993 Macar Yasası LXXVII, Madde
621
Hırvatistan Cumhuriyetinde Ulusal Azınlıkların Hakları üzerine Anayasal Kanunu, Madde 19.
622
Ulusal Azınlıklar Konseyleri öz yönetimlere, kendi kendini yöneten hükümetler öncesi tüm konular
hakkında bilgi sahibi olmaya, idari ofisler ya da kendi kendini yöneten hükümetler için adaylar önermeye ve
ulusal azınlıklara yönelik yerel ve bölgesel radyo ve televizyon istasyonlarına görüĢler vermeye tedbirler
önerecek yeteneğe sahiptirler.
619
216
korumak için uygun Ģekilde il Yetkileri Kanununu kapsmaktadır. Bölgeler ve
valiliklerin tam özerklik kazanmasını sınırlayacak mevzuat oluĢturulmaktadır.
Irak Parlamentosunun onayı ile yerelleĢme ilk oluĢtuktan itibaren beĢ yıl
sonra, valiliklere kendi sınırları içinde kamu politikalarının daha fazla kontrolünü
sağlayacak bir yasal çerçeve oluĢturur. Bir azınlık grubu Ġlçe nüfusunun en az %
10‘unu oluĢturduğunda küçük azınlık gruplarına, ilçe düzeyinde azınlık yerel
yönetimlerin kabulünü sağlayacak mevzuatı kabul edin ve uygulanır. Madde 125
mevzuatı tarafından kurulan yerel yönetimler için ulusal bir forum sağlayacak bir
yerel yönetim oluĢturun. Kendi sınırları ve yetkilileri olan, ulusal hükümetten,
bölgelerden, valiliklerden veya ilçelerden bağımsız Yerel Yönetim Birimleri
oluĢturulmaktadır.623
3.5.4.4. Finansman ve Yönetim
Irak Parlamentosuna transfer edilen hizmetlerinin maliyeti için valilikler ve
ilçelere fon sağlamasına izin verecek mevzuatı kabul edini ve uygulayın. Bu iki
Ģekilde gelebilir: Özel kiĢilerden gelecek bağıĢın yanı sıra yerli ve yabancı
kuruluĢlar ve kar amacı gütmeyen iĢ ortaklıklarından gelecek bağıĢlar. Her ikisi için
de, hükümetler iki önemli Ģekilde bu süreci destekleyebilir: mülkiyeti, organizasyon
ve iĢ haklarını koruyarak ve gözeterek ve gümrük muafiyetleri gibi özel gelir elde
etmeyi teĢvik etmek için teĢvikler tesis ederek.Bölgeler, Madde 125 hükümlerini
uygulayarak bölge yönetimlerinden ve il genel meclislerinden ulusal hükümete her
mali yıl için tahmin edilen ve gerçek bütçeleri rapor verecek bir yönetim sistemi
kurmalıdır. Bölgeler, Madde 125 hükümlerini uygulayarak bölge yönetimlerinden
ve il genel meclislerinden ulusal hükümete her mali yılın projeleri ve gelecekteki
projeler için fonların doğrudan harcaması için rapor verecek bir yönetim sistemi
kurmalıdır.624
3.5.4.5. Üniter Yaklaşım
Bir üniter hukuk sistemi laik bir hukuk sistemi veya dini bir sistem olabilir.
Örneğin, hukuk mevzuatının kaynağı Ġslam olan bir dini devlet, Suudi Arabistan‘ın,
623
624
Ismail MUKALLEK, a.g.e, s.112.
YAKU, a.g.e, s.188.
217
üniter bir hukuk sistemi vardır, Senegal‘de ise Anayasa ülkenin laik bir devlet
olduğunu belirtir.
Ġslam'a dayalı üniter yasal sistemlere sahip ülkelerde Ġslamın ülkenin resmi
dini olduğunu ve ġeriatın tek kaynak ya da mevzuatının önemli bir kaynağı
olduğunu belirten Anayasa hükümleri vardır.
625
Suudi Arabistan, Kuveyt, Bahreyn,
Yemen ve BirleĢik Arap Emirlikleri bu ülkelere dahildir. Ayrıca, Pakistan, Mısır
veya Ġran gibi ülkelerde, Ġslam'a aykırı olon mevzuat çıkarmak yasaktır. 235
Müslümanlar olmayanların mutlaka ġeriata itaat etmeleri beklenmemektedir; bu
ülkelerdeki Müslüman olmayan azınlıkların kiĢisel Durumu hükümetin kontrolü
altında özel komiteler ve yardımcı mahkemeler tarafından yönetiliyor olabilir.
Anayasası hükümeti laik olarak ilan ettiği Müslüman ülkeler Azerbaycan,
Tacikistan, Çad, Somali ve Senegal sayılabilir. Bu ülkelerde Ġslamcı partilerin
görevde olmalarına ve ġeriatın genellikle yerel gelenekleri etkilemesine rağmen,
KiĢisel Durum Kanunu gayrimüslim azınlıkları dıĢlamaz.
3.5.4.6. İkili Yaklaşım
Çoğunluğu Müslüman olan birçok ülkede, devletin laik olduğu ama
Müslümanların ailesel ve finansal anlaĢmazlıkları getirmek için seçebileceği ġeriat
mahkemeleri de olan bir ikili sistem var. Bu mahkemelerin kesin yargısı ülkeden
ülkeye değiĢir, ama genellikle evlilik, boĢanma, miras ve vesayeti kapsar. Örneğin,
hem Nijerya ve hem de Kenya‘da Müslümanlar için aile hukukunu yürüten ġeriat
Mahkemeleri var. Tanzanya‘da, sanıkların dini geçmiĢlerine göre laik hukuku veya
ġeriatı uygulayan hukuk mahkemelerinin bir çeĢidi var. Endonezya gibi bazı
ülkelerin, kalıntı sömürgeci hukuk sistemlerine ġeriat tarafından eklenen karıĢık
yargı mahkemeleri var. Batılı ülkeler de, Müslümanların ailevi ve mali
anlaĢmazlıklarında Ġslam hukukunu uygulamak için izin fikrini incelemekteler.
2008 yılının sonuna doğru, Ġngiltere eğer her iki taraf anlaĢmaya varır ise
evlilik, boĢanma ve mirasa bakan ġeriat mahkemelerinin yasal olarak bağlayıcı
625
Toni Johnson, ve Lauren Vriens, Islam: ġeriat altında yönetim, DıĢ iliĢkiler Konseyi, Kasım 10, 2010.
218
kararlar vermesine resmen izin verdi. 626 Yeni sistem Ġngiltere'de Anglikan ve
Yahudi toplulukları için izin verilen ayrı arabuluculuk ile uyumludur. Ceza hukuku,
mevcut hukuk sisteminin yargı tokmağı altında kalır. Canterbury BaĢpiskoposu
Rowan Williams gibi, bu giriĢimin destekçileri, din ile giderek bölünmüĢ
toplumlarda sosyal uyumu korumaya yardımcı olacağını savunuyorlar. 627 Ancak,
bazı araĢtırmalar düalist hukuk sisteminin gri alanlar yarattığını göstermektedir.
Ġngiltere Camiler Konseyinin bir sözcüsü olarak, Ġngiltere'nin Müslümanların
dünyanın her yerinden geldiğini ve bunun da "ġeriat kararlarının nerede bittiğini ve
uzun süren kültürel uygulamaların nerede baĢladığını‖ ayırt etmeyi zorlaĢtırdığını
belirtti. 628
3.5.4.7. Çoğulcu Yaklaşım
Bu kategori bir ikili hukuk sisteminin aĢırı bir çeĢididir: Farklı dini grupların
onları özel olarak ilgilendiren dini yasalar tarafından yönetilmesi için, her farklı dini
grup için ayrı özel hükümler olmasına izin veren ülkeleri kapsamaktadır. Lübnan,
örneğin, yedi resmi dini tanımaktadır 629 ve her dini grup davaları karara bağlamak
için kendi kiĢisel durum mevzuatına ve dini mahkemelere sahiptir.
630
Topluluk
yargısı Lübnan Devleti tarafından tanınan farklı dini toplulukların yasaları altına
düĢerken
Hukuk
Usulü
Muhakemeleri
Kanunu
hükümleri,
sivil
yargıyı
düzenlemektedir. Ancak, tek bir adalet sistemi içinde birçok dini bileĢenler için
farklı yasalar ve mahkemeleri desteklemek son derece karmaĢık olabilir.631
626
Sciolino, Elaine, Ġngiltere Ġslami Adalet Rolü Ġstemiyor, New York Times, 18 Kas. 2008.
BBC,ABD'de ġeriatHukukukaçınılmaz,7ġubat2008siteadı:http:/news.bbc.co.uk/2/hi/uknews/PROTECTE
D.stm Tarihi 12 Mayıs 2015.
628
Johnson ve Vriens, supra note 234.
629
Maronit, Rum-Katolik, Ermeni-Katolik, Süryani-Katolik, Latin Katolik, Keldani Katolik, Rum-Ortodoks,
Ermeni-Ortodoks, Süryani-Monofizit, Asur, Protestan, Kıpti Ortodoks, Keldani-Ortodoks, Sünni, ġii, Dürzi ,
Alevi.
630
G.Tabet, KiĢisel Statü Kanunlarda Kadınlar: Irak, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suriye, Kadın ÇalıĢmaları
/Cinsiyet AraĢtırma SHS Bildiriler,UNESCO,Temmuz 2005 site adı:http:/www.unesco.org/new/
fileadmin/MULTIME DIA /HQ/SHS/pdf/Women_in_Personal_Status_Laws.pdf . Tarihi 12 Mayıs 2015.
631
Örneğin, Lübnan'da, genel bir kural olarak, Lübnan sivil mahkemeleri iki Lübnanlı arasında ya da
Lübnanlı bir birey ve bir yabancının arasında ilgili ülkenin sivil prosedürleri altında yurtdıĢında imzalanan bir
evlilik sözleĢmesinden ortaya çıkan anlaĢmazlıklara bakma yeteneğine sahiptir. Her iki eĢ Müslüman ve
bunlardan en az biri Lübnan vatandaĢlığına sahip ise ġeriat ve Dürzi mahkemelerin yetenekleri iliĢkin kanun
hükümleri uygulanır. Tüm Müslümanlar için geçerli mevzuat Lübnanlılar için ayrı mevzuat, ve
gayrimüslimlere ayrı mevzuat uygulanabilir. Bkz. Lübnan Anayasa 79. Madde.
627
219
Irak'ta KiĢisel Durum Hukuk Reformu Irak nüfusunun dini çeĢitliliği ve
mevcut Irak mevzuatına ġeriat hukukunun etkisi göz önüne alındığında, yasa
hazırlayanlar için KiĢisel Durum reformuna bir ikili veya çoğulcu yaklaĢım
üstlenmeleri uygun olabilir. Ġkili bir yaklaĢım, Müslüman Iraklıların KiĢisel
Statüsüne iliĢkin konularda Ģeriat mahkemelerine yetki verirken, KiĢisel Statü
sorunları için gayrimüslim azınlıklara da ġeriat-tabanlı olmayan laik yasalarla
koruma seçeneği verebilir. Ancak, eğer bazı Iraklı azınlık bileĢenlerin belirli bir dine
dayalı KiĢisel Statüsü için özel yasal koruma gerektirirse çoğulcu bir yaklaĢım
daha uygun olabilir. ÇeĢitli Irak azınlıkları için özel hükümler yasalaĢtırılması
Lübnan'da olduğu gibi karmaĢık bir hukuk sistemine yol açabilir. Ancak Irak
Anayasası 41. maddesinin teminat ettiği gibi aslında bu bütün Iraklıların "kendi
dinleri, mezhepleri, inançları veya seçimlerine göre kendi kiĢisel durumlarına
bağlılıklarında serbest" olmalarını sağlamanın bir yolu olacaktır.
3.6. Uluslararası Hukukta Azınlıkların Korunması
Bu hususta Irak Devletinin üzerine düĢen Azınlıkları korumak için yapması
gereken ya onaylaması gereken üç husus var:
1.
Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması SözleĢmesini Irak
hükümeti tarafından onaylanması lazım.
2.
Zorla Kaybolmaya karĢı Tüm KiĢilerin Korunması için bu hususta Uluslararası
SözleĢmelerinin aktif olması lazım.
3.
ĠĢkence ve Diğer veya Zalimane, Ġnsanlık DıĢı AĢağılayıcı Muamele veya
Cezaya karĢı SözleĢmeleri ele alınması lazım.
3.6.1. Uluslararası Antlaşmaların 2005 Irak Anayasası Uygunluğu
Irak,
AntlaĢmalar
Hukuku
üzerine
Viyana
SözleĢmesini
(VCLT)
onaylamamıĢ olmasına rağmen VCLT hükümleri yine de geleneksel uluslararası
hukuk açısından bağlayıcı olarak kabul edildiğinden, antlaĢmalar kanunu hala
geçerlidir.
Geleneksel uluslararası hukuku, yaygın inanıĢa göre devlet
uygulamalarının yasal yükümlülüklere dayanması olan tekrarlanan Devlet
220
uygulamaları ve bu devlet iĢlem ve eylemlerinin hukuki olması zorunluluğu
oluĢturur.632
Irak Anayasası Madde 13/1. Anayasanın "seçkin ve yüce Irak yasası" 633
olduğunu açıklar ve 8. Madde uluslararası yükümlülüklere "saygı"lı olacağını
bildirir. 634 Ancak ulusal mevzuat çerçevesinde uluslararası anlaĢmalar için hiçbir
hüküm açık uygulama mekanizması belirtmemektedir.635
Irak Anayasasının 61. (4)636 maddesi Temsilciler Konseyi (COR) yetkilerini
Ģu Ģekilde belirtir: "Temsilciler Konseyi üyelerinin üçte iki çoğunluğu tarafından
kabul edilecek bir yasa ile uluslararası anlaĢma ve sözleĢmelerin onay sürecinin
düzenlenmesi."637
2005
Irak
Anayasanın
61/4
638
maddesi uyarınca
uluslararası
bir
antlaĢmanın nasıl onaylanabileceğini ayrıntılı bir Ģekilde gösteren bir yasa çıkartın
ve uluslararası anlaĢmaların ulusal hukuk çerçevesinde nasıl uygulanabileceğini
belirtin.
3.6.1.1. Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi
Altında yükümlülükleri uygulamak için yasa çıkarılması ve azınlıkları
korumak amacı ile daha da tefarruatlı kanunların ele alınması mümkündür. 639
632
Uluslararası Ġnsan Hakları AntlaĢmalar - Irak, KarĢılaĢtırmalı Kamu Hukuku ve Uluslararası Hukuk için,
Heidelberg 2010, s.4, Max Planck Enstitüsü.
633
Madde 13 (1) Irak Anayasası.
634
Madde 8, Irak Anayasası.
635
Supra Not 12.
636
Irak anayaasının 61/4(Uluslar arası SözleĢme ve AntlaĢmaların Onaylanması için Meclis Üyelerinin
2/3Çoğunluğuyla yasa çıkarmak), maddelerin detayı için, Hasan TUNÇ, a.g.e. S.297
637
Madde 61 (4) Irak Anayasası.
638
2005 Irak anayasasının 61/4 Uluslar arası sözleĢme ve antlaĢmaların onaylanması için Meclis üyelerinin
2/3 çoğunluğuyla yasa çıkartmak.
639
9 Aralık 1948 tarihinde Paris‘te toplanan BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulu‘nun 260 A (III) sayılı
Kararıyla kabul edilip, imza, onay ve katılıma açılmıĢtır. SözleĢme 13. maddeye uygun olarak 12 Ocak 1951
tarihinde yürürlüğe girmiĢtir.
221
3.6.1.2.
ICESCR
(Ekonomik,
Sosyal
ve
Kültürel
Haklar
Uluslararası
Sözleşmesi)
Altındaki yükümlülükleri uygulamak ve yansıtmak için bu sözleĢmeye laik
bir Ģekilde ve Irak Azınlıkların sosyal ve kültürel haklarını korumak amacıyla
azınlıkarın hakları teminat altına alınması gerekmektedir.
3.6.1.3. ICCPR (Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme)
Altındaki yükümlülükleri uygulamak ve yansıtmak için ve medeni ve siayasi
hakları korumak için Irak yasalarında ister sĢyasi haklar olsun örneğim seçimlerle
ilgi ister medeni hakları olsun azınlıklara karĢı halk arasında eĢit ve bu hakları
koruma altına alınması lazım.
3.6.1.4. ICERD (Ayrımcılığının Her Türlü Ortadan Kaldırılmasına İlişkin
Uluslararası Sözleşme)
Altındaki yükümlülükleri uygulamak ve yansıtmak için ilk amaç Irak halkı
arasında renk ,dil ve millet ayrımçılığı yapılmasın.
3.6.1.5. Cebri Kaybolmaya karşı Bütün Kişilerin Korunması için Uluslararası
Sözleşme
Altındaki yükümlülükleri uygulamak ve yansıtmak için genellikle Irak devleti
tarafından azınlıklara yapılan cebri göç edilme ve kayıb olma gibi eylemlerden
korunmaları lazım.
3.6.1.6. İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ve Aşağılayıcı Muamele veya
Cezaya Karşı Sözleşmeyi onaylayın
Altındaki yükümlülükleri uygulamak ve yansıtmak için Azınlıkların her türlü
haksızlıktan korunmalarını teminat altına alınmaktadır. Bu hüküm COR‘a
uluslararası anlaĢmaları onaylama yetkisi vermez bunun yerine COR‘a ayrıntılı
222
olarak onay sürecini tanımlayan bir yasayı yürürlüğe koyma yetkisi vermiĢtir. 640
Böyle bir yasa henüz yürürlüğe girmemiĢtir. Bir antlaĢmanın onaylanması sürecini
tanımlayan bir yasa, usulünce onaylamıĢ bir antlaĢmanın bir iç hukuk hükmünün
geçersiz olup olmadığını ya da ne ölçüde olup olamayacağını açıklaması
gerekir.641ayrıca Ulusal hukuk çerçevesinde ihtilafı nasıl çözüleceğini açıklayan ve
uluslararası anlaĢmaların nasıl uygulanabileceğini belirten Anayasanın 61(4)
maddesi uyarınca, Uluslararası antlaĢmaların nasıl onaylanacağını ayrıntılı olarak
açıklayan bir yasa çıkartın. Çoğu ülkelerin uluslararası yasal yükümlülüklerini
yerine getirmede ikili bir yaklaĢım takip ettiklerini unutmayın: Uluslararası ve yurtiçi
yasalar ayrı kabul edilir, ve uluslararası hukuk sadece iç mevzuata dâhil edildikten
sonra yerel düzeyde uygulanabilir.642
3.7. 2005 Irak Anayasa Hukuku ve Azınlıklar
2005 Irak Anayasası bütün Iraklılara geniĢ bir dizi medeni, siyasi, ekonomik,
sosyal ve kültürel haklar verir. 643 Bu ayrımcılığa karĢı güçlü koruma sağlar ve
hukuk çerçevesinde eĢit muamele ve eĢit eriĢim hakkını savunur. En önemlisi,
2005 Irak Anayasasının 14. maddesi cinsiyet, ırk, etnik köken, köken, renk, din,
mezhep, inanç ya da görüĢ, ya da ekonomik ya da sosyal statüsü ne olursa olsun herkes için eĢit koruma hükmü içeriyor.644
Madde 2 Irak yasal çerçevesinde Ġslami olmayan dinlerin rolü hakkında
ciddi soru iĢaretleri uyandırmaktadır ve bu hükümde değiĢiklik veya açıklama
gereklidir.
Irak'ın
tüm
bileĢenleri ayrımcılıktan
korunmalı ve
Irak hukuk
çerçevesinde eĢit koruma almaları gerekir. Bu amaçla, iç tutarlılığı ve Irak'ın
BileĢenleri
ve
azınlıklara
tanınan
hakların
korunmasını
sağlamak
anlatmamızı gerektiren bazı hususlar vardır bu hususlardan bazıları ise.
640
için
645
Supra, Not 12, 5‘ de.
Bkz. SözleĢmelerin Türkçe detaylısı, Hasan TUNÇ, uluslararası sözleĢmelerde Azınlık Hakların sorunu,
642
Raad ALcadda, a.g.e, s.15.
643
Irak Anayasası 2005.
644
2005 Irak Anayasasının 14. Madde.
645
Bkz, Irak Anayasası maddelerinin Tam metni için: Hasan TUNÇ, Türkiye KomĢu Devletlerin
Anayasaları, 8. Baskı, Asil yayın dağıtım ltd. Ģti, ANKARA, s. 285_315.
641
223
Anayasaının Önsözü Irak'ın azınlık bileĢenlerinin Irak'ın kültürel ve siyasi
mirasına tarihsel ve sürekli katılımını yansıtması ve katkısı için ve demokratik
sistemin geliĢtirilmesi için. Anayasa‘nın Önsözünü değiĢtirin.
1.
Irak Anayasanın 2/1. Maddesi Sadece Ġslam yerine, tüm ilahi dinlerin sık
yapılan uygulamaları veya öğretilerini dâhil etmek için, Ġslam‘ın yerleĢik
hükümleri ile çeliĢen hiç bir yasaya izin vermemektedir.
2.
Irak Anayasasının 23/3 Sadece tazminat karĢılığında, kamu yararı için özel
mülkiyetin kamulaĢtırması herhangi bir ayrım olmadan yapılmalıdır ve
valilikler içinde veya arasında demografik değiĢimi teĢvik için yapılmamasını
sağlamaktadır.
3.
Irak Anayasasının 92/2. Genel olarak Irak hukukunda geniĢ uzmanlığa sahip
kiĢileri Federal Yargıtay‘a dâhil etmek için ve yargıçlar ve hukukçuların Irak'ın
mevcut yasal rejimini uygulama beceri ve kapasitesine sahip olmasını
sağlayacak Ģekilde mevzuatın geliĢtirilmesi, ve Azınlıkların kota veya diğer
yollarla Federal Yargıtay‘da temsil edilmesinin sağlanmaktadır.
4.
Irak Anayasasının 9.maddesi, EĢit temsilin Irak güvenlik güçlerinin saflarına
yansıtılması ve bu eĢitliğin nasıl uygulanması gerektiğini düzenlemek için
mevzuat uygulamasının sağlanmaktadır.
5.
Irak Anayasasının 14.maddesinin "Dil" ve "diğer statü‖yü ayrımcılıkta yasak
olan kelimelere dâhil belirtmek gerekmektedir..
6.
Irak Anayasasının 125.maddesi ile tutarlı, hükümetlere büyük yetki veren ve
Valilik içerisindeki bölgelere valilikten ek yetkiler veren yasal bir çerçeve
uygulanması lazım.
7.
Irak Anyasasının 50çmaddesi ise Tüm dini, kültürel, etnik ve dini gruplara
karĢı bir ayrımcılık karĢıtı taahhüttü dahil etmeye Temsilciler Konseyi
üyelerinin yemin etmelerini sağlamak lazım.646
646
http://baretly.net/index.php?topic=16861.0. Hammurabi organizasyo yıllık Irak raporu. EriĢim Tarihi 12
Mayıs 2015.
224
8.
Irak Anayasasının 125. Maddesi ―Türkmenler, Keldaniler, Asuriler ve diğer
tüm bileĢenler gibi çeĢitli ulusları," referansı ortadan kaldırmak ve tüm
bileĢenlerin temsilini sağlamak için "Irak'ın tüm Azınlık BileĢenleri ―ile
değiĢtirmek ve açıklayıcı liste içindeki ayrımcılığı ortadan kaldırması
gerekmektedir.647
2005 Irak Anayasası "Irak'ta önde gelen ve yüce yasa" dır
648
ve geçersiz
olarak düĢünülebilecek ile çeliĢen "herhangi bir metin" dir. 649 DeğiĢiklik için
hükümler yapılırken, herhangi bir değiĢiklik yapılmamıĢ olup; yoğun müzakereler
ve referandum sonrasında 2005 yılında kabul edilmiĢtir. Irak Anayasası bütün
Iraklılara medeni, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel bir dizi geniĢ haklar verir.650
Bu ayrımcılığa karĢı güçlü koruma sağlar ve hukuk çerçevesinde eĢit muamele ve
eĢit eriĢim hakkı ileri sürmektedir. En önemlisi, Irak Anayasası'nın 14. maddesi her
ne olursa olsun cinsiyet, ırk, etnik köken, köken, renk, din, mezhep, inanç ya da
görüĢ, ya da ekonomik ya da sosyal statüsü için eĢit koruma hükmü
içermektedir.651 Bu nedenle, tüm Iraklı bileĢenlerin ayrımcılıktan korunması ve Irak
hukuku çerçevesinde eĢit koruma tanınması gerekir.
Irak Anayasası, tüm Iraklıların yaĢamdan zevk alma, güvenlik ve hukuka
uygun bir adli makam tarafından yasaklanma dıĢında özgürlükten yararlanma
hakkına sahip olduğunu tartıĢmasız bir Ģekilde kabul eder.652
Ayrıca Iraklıların kamu iĢlerine katılma hakkına sahip olduğunu,ve oy
verme, seçilme, iĢ kurma 653, çalıĢma 654, mülk sahibi olma 655,
sağlık
656
,
ücretsiz eğitim
657
, spor yapma
658
, kendi dinini seçme
içinde ve dıĢında hareket, seyahat ve yerleĢme özgürlüğü
belirtmektedir.
647
Hasan TUNÇ, a.g.e. s. 215.
Madde 13 (1).
649
Madde 13 (2).
650
Bkz Irak Anayasası.
651
Madde 14.
652
Madde 15.
653
Madde 20.
654
Madde 22.
655
Madde 23.
648
660
659
,ve Irak
dahil siyasi haklarını
225
Bazı açılardan, Kürdistan bölge Anayasası azınlıklara ve diğer savunmasız
gruplara Ulusal Anayasa‘dan daha geniĢ koruma sağlar. Irak Anayasası "hayatın
her alanında eĢitliği engelleyen tüm engelleri kaldırmak,‖ 84 gibi bir yükümlülüğü
tasvir etmemesine rağmen sivil, politik, ekonomik, sosyal ve kültürel hakları
koruması geniĢ ve kapsamlıdır. Irak Anayasası‘Nin ilke ve hükümlerine aykırı
kanunlarda değiĢiklik yapılması ve mevzuatın uygulanması, Anayasa‘da korumalar
gerçekleĢmesi için gerekli sonraki adımlardır.
3.8. Karşılaştırmalı Hukukta Azınlıklar
3.8.1. Ahvali Şahsiye (evlenme ve boşanma Kanunu)
3.8.1.1. Evlenme
188 sayılı 1954 Irak Ahvali ġahsiye Kanununun 12. Maddesi: Evliliğin
sağlıklı olması için, kadının kendisiyle evlenmek isteyen erkek için kanunen
yasaklanmaması
gerekmektedir.
Aynı
kanunun
13.
Maddesi
ise
(evlilik
sınırlamaları) semavi olmayan dine bağlanmak ve bir kanunun dıĢına çıkmak hem
Irak devletinin hem de Müslüman olarak bir Ģeriat hükmüne aykırı olur. Evlenme
kanunumuzun 17. Maddesine baktığımızda :Müslüman bir erkeğin semavi
dinlerden birine bağlı bir kadınla evlenmesine izin verilirken Müslüman bir kadının
gayrimüslim bir erkekle evlenmesi yasaktır. 661 Yani müslüman erkek hıristiyan
kadınla evlenebilir ama kadın bir müslümanın hıristiyan bir erkekle evlenmesi 188
sayılı 1954 Irak ahvali Ģahsiye kanununa göre yasaktır. Bu nedenle Hıristiyanlar
da bir dini bir azınlık olarak Irak hükümetine bu kanunun Müslüman olmayan
azınlıklar için bir haksızlıktır.662
656
Madde 31.
Madde 34.
658
Madde 36.
659
Madde 41.
660
Madde 44.
661
Murravvaj Hadi ALCEZAĠRĠ, Irak Anayasasında Siyasi ve Medeni Haklar, Bağdad Üniversitesi, Hukuk
Fakültesi, Yüksek Lisans Tezi, 2007. s.76.
662
Ahmet ALKUBEYSĠ, Irak Ahvali ġahsiyye, evlenme ve boĢanma, darülarabi, bağdat, 1999, s.67.
657
226
BaĢka bir ifade ile 12. ve 13. Maddeler birlikte bir erkek ve ―semavi olmayan
bir dine bağlı‖ olan bir kadın arasındaki tüm evlilikleri hükümsüz kılmaktadır. 17.
Madde de Müslüman bir kadın ve gayrimüslim bir erkek arasındaki evlilikleri
hükümsüz
kılmaktadır.
Bu
hükümler,
gayrimüslim
azınlıkların
yanında
Müslümanların evlilik haklarına etki etmekte ve hem Müslüman hem de farklı
inançlardan olan kadınlara karĢı ayrımcılık yapmaktadır. Bu üç madde ―cinsiyet…
din, mezhep, inanç, ya da fikir.‖ ayrımı gözetmeksizin herkese kanun önünde
eĢitlik garantisi veren Irak Anayasası‘nın 14. Maddesini ihlal etmektedir. 663 Bu
maddeler ayrıca ICCPR‘nin kutsal saydığı ―evlilik çağına gelmiĢ erkek ve
kadınların evlenme ve aile kurma hakkıyla da çeliĢmektedir.664
Bu hükümler ayrıca Irak‘ın da taraf olduğu Her Türlü Irk Ayrımcılığının
Tasfiyesine ĠliĢkin Uluslararası SözleĢme‘nin 5. Maddesinde kutsal sayılan hakları
da ihlal etmektedir. Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiyesine ĠliĢkin Uluslararası
SözleĢme‘nin 5. Maddesi devletlerin ―ırksal ayrımcılığını önlemeleri ve ortadan
kaldırılmalarını‖ ve ―herkesin hakkını… ve kanunlar önünde eĢitliği… Garanti
etmelerini‖ teyit etmektedir. 5. Madde‘nin devamında ―evlilik ve eĢ seçimi‖ hakkı
gibi garanti edilmesi gereken hakları listelemektedir.665
3.8.1.2. Boşanma
188 sayılı 1954 Irak Ahvali ġahsiyenin 34. Maddesi BoĢanmakla Ģöyle ifade
etmiĢtir:
(1)
BoĢanma evlilik bağının kopması anlamına gelir. BoĢanma erkek, kadın,
yetkili bir temsilci veya hâkim tarafından gerçekleĢir. BoĢanma Ġslam
hukukuna göre gerçekleĢmelidir.
(2)
Sosyal araĢtırma, hakemlik ve boĢanma süreçlerinde vekâlet Kabul edilmez.
34. Maddemize baktığımızda Irak devleti boĢanmayı da evlilik gibi tamamen
Ģeriata bağlamıitır. BoĢanma olayının evinde yapmıĢ olursa bile Irak ahvali Ģahsiye
663
Irak anayasasının 14 maddesi.
Raad ALCADDA, a.g.e, s.86.
665
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.18.
664
227
kanununa gore erkek ve kadınının mahkemede hakimin karĢinde boĢanmayı resmi
bir Ģekilde gerçekleitirmektedir.666
37. Madde ise: (1) Erkek eĢ boĢanmayı üç kere eĢinden boĢandığını
söyleyerek gerçekleĢtirir. (2) Tek defada üç kere sözlerle ve jestlerle yapılan
boĢanma tek boĢanma yerine geçer. 37. Madde de problemli görünmektedir. Bu
madde kocaya evliliği basitçe sözlü olarak bitirme hakkını veren talak ya da sözle
boĢanma hakkını vermektedir. ve bu maddeye diğer dini azınlıklardan büyük bir
tepki görmüĢ baĢta olarak Bahaî dini erkek eĢe böyle bir hak vermezken, Madde
37 (2) Bahaîlerin inançlarını uygulamalarına karıĢmamaktadır çünkü bu madde
talakı zorunlu kılmamaktadır. Benzer Ģekilde, Kakailer talakı tanımamaktadırlar ve
Madde 37 (2) deki hükümlere uymaları gerekmemektedir. Ancak Madde 37 (2)
hiçbir boĢanmayı geçerli kılmayan Mandean inancıyla çeliĢmektedir.667
Madde 37(2)‘nin aksine, 47. Madde kadının tekrar evlenebilmesi için
bekleme süresini zorunlu kılmaktadır. 48. Madde olabilecek iddet koĢullarını daha
da detaylı belirtmektedir. Bahailer‘in uygulamaları iddetten önemli Ģekillerde
ayrılmaktadır. Eğer bir Bahaî boĢanmak istiyorsa, erkek ya da kadın Bahaî
meclisinden ―bir yıl bekleme‖ süresi belirlemesini talep etmelidir; bu sürede çift
farklılıkları çözüp uzlaĢma yoluna giderler. Bir yılın sonucunda bir uzlaĢma
gerçekleĢmezse, o zaman boĢanma otomatik olarak devreye girer. Ġddet ve bir yıl
bekleme birbiriyle çeliĢmektedir, ancak 47. Maddede ilkinin uygulanmasını zorunlu
kılmaktadır.668
KiĢisel Hal Kanunları‘nın 34, 37 ve 48. Maddeleri Uluslararası Medeni ve
Siyasal Haklar SözleĢmesi‘nin 27. Maddesini ihlal etmektedir, çünkü bu maddeler
azınlıkları ―kendi dinlerini uygulama ve benimsemelerinden mahrum bIrakmaktadır.
666
Haydar hüsey ALġAMMERĠ, Irak Ahvali ġahsiyye Yasası ve değiĢimleri, kerbela üniversitesi Dergisi,
s.12.
667
2005 Irak Anaysası, ALvakaii Al irakiyya Yayınları, 4012 sayılı, 28, 12, 2005
668
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.18-19
228
3.8.2. Vatandaşlık Kanunu
26 Sayılı 2006 tarihli Irak VatandaĢlık Kanunu seleflerine kıyasla kapsayıcı
bir yasa olarak geniĢ ölçüde ilericidir. VatandaĢlık Yasası 42 Sayılı 1924, 43 Sayılı
1963 ve 5 Sayılı 1975 tarihli VatandaĢlık Yasalarını etkili bir Ģekilde yürürlükten
kaldırmıĢ ve bunların yerini almıĢtır. Bu yasalar vatandaĢlığa kabul sürecinde
Araplar ve Arap olmayanlar arasında ayrım gözetmekteydi. VatandaĢlık Yasası
ayrıca Devrim Komuta Konseyi‘nin 666 Sayılı 1980 tarihli, 300.000 Fili Kür‘dün
200.000‘inin vatandaĢlığını iptal eden kararını da hükümsüz kılmıĢtır.
669
VatandaĢlık Yasası, daha önceki kanunlar tarafından vatandaĢlığa kabul
edilmeyen Iraklılara vatandaĢlık vermek için önemli açılımlar yapmaktadır, fakat
yasa yine de belli azınlık gruplarına karĢı ayrımcılığa yol açabilecek muhtelif
hükümler barındırmaktadır.670
3.8.3. Miras Kanunu
Madde 106/2 Varislerin belirlenmesi ve mirastan kalan payların ayarlanması
ve mülkün devri konuları Ġslam hukukunun ilkeleri ve özel kanunlara göre
yürütülür. Maddenin Yorumu: Bir mülkün dağıtılmasında Ġslam hukukunun
kullanılması gayrimüslimlere karĢı ayrımcılığa yol açacak ve bu kiĢilerin Irak
Anayasası‘nın 23. Maddesi‘yle garanti altına alınan mülk haklarını ihlal
edecektir.671 Madde 164 (1) Evrensel veya özel bir kural olsun (Ġslami kural ortaya
koymak gibi) …bu kuralın kökeni Peygamber sözüdür:‖Müslümanların iyi diye
düĢündüğü Allah ile iyidir.‖ Maddenin Yorumu: 1. Madde hâkimlerin Ġslam
hukukunu yalnızca yasal hükümlerin ve ilgili gelenek ve uygulamaların eksikliğinde
yorumlamasını gerekli kılmaktadır. Pek çok baĢka madde de Ġslam hukukuna
belirli bir mesele konusunda atıfta bulunmaktadır. Irak Anayasası‘nın ―Irak pek çok
ulustan, dinden ve mezhepten oluĢan bir ülkedir,‖ ilkesini tanımasına rağmen, bir
yandan da Ġslami devletin resmi dini ilan etmekte ve Ġslam hükümleriyle çeliĢen
hiçbir kanunu kabul etmemektedir.672
669
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.20.
2005 Irak Anaysası, ALvakaii Al irakiyya Yayınları, 4012 sayılı, 28, 12, 2005.
671
Raad ALCADDA, a.g.e, s.86.
672
YAKU, a.g.e, s.193.
670
229
3.8.4. 40 Sayılı 1951 Medeni Kanun
1951 Irak Medeni Kanunu No: 40 (Medeni Kanun) vatandaĢlar arasındaki
etkileĢim için temel Ģartları ortaya koymaktadır. Medeni Kanun, Kıta Avrupası ve
Ġslam etkileri içeren bir hukuk sistemine dayanmaktadır. Irak Medeni Kanununu
çoğunlukla etkilemiĢ iki yasal mevzuat Mecelle ve Mısır Medeni Kanunudur. 673
Mecelle 1869 yılında Osmanlı Ġmparatorluğu tarafından oluĢturulan Hanefî Okulu
Ġslam hukukunun bir Avrupa tarzı kurallaĢmasıdır.
674
Mısır Medeni Kanunu da
ağırlıklı olarak Avrupa etkilerinden etkilenir. Bir Fransız-eğitimli Mısırlı hukukçu
olan
Abd
al-Razzaq
Al-Sanhuri,
Mısır
Medeni
Kanunu'nun
temel
hazırlayıcılarındandır ve Avrupa ve Ġslam hukuk ilkelerine onun eklektik karıĢımı ve
modern medeni kanun içine Ġslam hukuk geleneğini birleĢtirmesiyle tanınıyordu. 675
1943 yılında, Irak Hükümeti'nin davetlisi olarak, Al-Sanhuri sonradan Medeni
Kanunu olarak yürürlüğe girecek olan bir taslağı tamamladı.
Medeni Kanunun analizi, bugün geleneksel Ġslami prensiplerle bağlarını
korurken, Irak‘ın modern bir medeni kanuna sahip olmasına izin verecek Ģekilde
Fransız ve Ġslam hukuk sistemlerinin bir karıĢımını ortaya koymaktadır. Bu ilerici,
büyük ölçüde uyumlu Medeni Kanunu üretti. Örneğin, Medeni Kanunun Ön
Bölümü Paragraf 12, Ģunu belirtir:
Hukukun kaynakları, mevzuat, daha sonra kullanım, belirli bir düĢünce
okulu ile sınırlı olmaksızın Ġslam hukuku ve son olarak hakkaniyet kurallarıdır; bu
yorumlama, yani Ġslam hukuku ve Irak yargısı ve yasaları Irak kanunları ile
karĢılaĢtırılabilen yabancı ülkelerin ve iki yabancı ülkenin kaynakları tarafından
yardımcı olan resmi kaynaklarıdır.676
Bu yazılı hukukun herhangi bir konuda sessiz olması durumunda bir
mahkemenin dönmek zorunda olduğu açık bir kaynak hiyerarĢi yarattı. Yalnızca
673
Herbert J. Liebesny, Yakın Doğu Ülkelerinde Batı Hukukunun Etkisi, 22 GEO. WASH. L. REV. 127, 130
(1953).
674
No. 131, 1948.
675
1949 yılında Mısır Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden bu yana, Franco-Mısır modeli sadece
Irak'ta değil Libya, Katar, Sudan, Somali, Cezayir, Ürdün ve Kuveyt'te de kabul edilmiĢtir. 151 Herbert J.
Liebesny, Yakın Doğu ülkeleri, 22 GEO Batı Hukukunun Etkisi. YIKAMA. L. REV. 127, 130 (1953).
676
YAKU, a.g.e, s.194.
230
hiçbir uygulanabilir gelenek ve kullanım kalmadığında bir mahkeme Ģeriata
bakması gerek, böylece Ġslam Hukukunu bir yan kaynak yapmalıdır. Ancak, 2005
Irak Anayasası Madde 2 Ġslam‘ın devletin resmi dini, tüm mevzuat için temel
olduğunu ve hiçbir kanunun Ġslam'ın yerleĢik kuralları ile çeliĢemeyeceğini
belirtiyor. Aynı madde, eğer bir yasa demokrasi ya da temel haklarla ve
Anayasa'da belirtilen özgürlük ilkeleri ile çeliĢirse geçemeyebileceğini belirtiyor.
Madde 2 açıkça Medeni Kanun tarafından belirlenen kaynaklar hiyerarĢisi üstüne
ġeriatı yerleĢtirir. Yine de bu Anayasal hükmün Medeni Kanunda ġeriat etkisini
nasıl etkileyebileceği belirsizdir.
Benzer bir Medeni Kanuna sahip olan Mısır Anayasası da Ġslam‘ın
mevzuatın ana kaynağı olduğunu belirten bir hüküm içeriyor. Ancak Mısır'da,
Ġslami hukuki ilkeler iç mevzuatın yanında baĢka bir hukuki kaynak olarak kabul
edilir. Irak Anayasası'nın 2. maddesi Ġslam'a aykırı yasaların yürürlükten
kaldırılmasını gerektirdiğinden bu durumun Irak'ta olamayacağı görünüyor. 677
Bu Anayasal ikilem Ġslam hukukunu takip etmek zorunda olmayan Irak'ın
gayrimüslimlerin hukuki durumlarında büyük zorluklar teĢkil etmektedir. Medeni
Kanun'da Ģeriat kullanımı, dini azınlıkların örneğin, din, ifade, kanun önünde eĢitlik
hakkı, devlet iĢlerine katılma hakkı, kiĢinin kendi seçimi olan çalıĢmalara katılmak
hakkı, aile hakları ve kadın hakları dahil olmak üzere bir dizi haklarını etkileyebilir.
Medeni Kanun sivilin hayatını büyük alanları düzenlediğinden dolayı, Anayasa
veya Medeni Kanunun ilgili hükümlerinde daha fazla açıklama veya değiĢiklik
olması Ģarttır.
40Sayılı 1951 Medeni Kanununun 11. Maddesi: Mirasçıların belirlenmesi ve
kalıtım ve gayrimenkulün mülkiyet devir paylarının tespiti Ġslami ġeriat ve özel
kanun hükümlerine tabi olacaktır. KiĢinin mülkiyet dağıtımını düzenlemede Ģeriatı
kullanmak Müslüman olmayan azınlıklara karĢı ayrımcılık ve Irak Anayasası‘nin
23. Maddesi ile güvence altına alınan mülkiyet haklarını ihlal edecek.
677
Irak Anayasasının 2. Madde.
231
Aynı yasanın 164/1 Maddesi ise: Gelenek evrensel veya belirli (bir Ģeriat
devletinin kurulmasına yönelik) bir kural olabilir... Tanrı ile iyi olanı Müslümanlar iyi
olarak düĢünür..., hâkimlerin mevzuat hükümleri ve ilgili gelenek ve kullanım
yokluğunda, Ģeriat uyarınca Yasayı yorumlamalarını gerektirir. Birkaç diğer madde
de özellikle belirli bir konuyu yönetirken Ģeriata bakılmasına gönderme yapar. Irak
Anayasası "Irak‘ın birçok milletten, din ve mezheplerin oluĢan bir ülke" olduğunu
tanır, aynı zamanda Devletin resmi dini olarak Ġslam'ı kurar ve Ġslami ilkeler ile
çeliĢen herhangi bir yasayı yasaklamaktadır.678
3.8.5. 111 Sayılı 1969 Ceza Kanunu
Haziran 2003‘de imzalanan Koalisyon Geçici Yönetimi Talimat Numarası
(Talimat Numarası 7), kendi hükümlerinin çoğunu alarak, 1969 Ceza Kanunu 111
sayılı (Ceza Kanunu) tarafından referans alarak kurulmuĢtur. Bu Talimat, yasadıĢı
kabul edilen "yayın suçları" ya da gevĢek tanımlanmıĢ ulusal güvenlik suçları gibi
liberal yönetme ile çakıĢan orijinal Ceza Kanunundaki pek çok suçu ortadan
kaldırmıĢtır.679
Talimat No.7 azınlık haklarını korumak için ayrımcılığa karĢı önemli bir ek
madde içeriyor. "Kendi resmi iĢlevlerini yerine getirirken, kamu görevleri üstlenen
ya da kamu görevinde olan bütün kiĢiler, tüm polis, savcı ve hakimler de dahil
olmak üzere, tarafsız bir kanunu uygulamak zorundadır. Hiçbir kiĢi, cinsiyet, ırk,
renk, dil, din, siyasal görüĢ, ulusal, etnik veya sosyal köken veya doğum temelinde
ayrımcılığa tabi tutulamaz."
680
Onun süpürme uygulanabilirliği göz önüne
alındığında, bu ayrımcılık hükmün önemi göz ardı edilemez. Bu hüküm, nefret
suçlarını yasaklayan Ceza Kanununun 372. Maddesi ile birlikte Iraklı azınlıkları
korumak için güçlü bir hukuki yapı oluĢturmaktadır.681
Yasal metinde geniĢ garantilere rağmen, yorumcular ceza yasalarının icrası
altında azınlıkların kurban durumunda olduklarında Irak'ta azınlıkları mağdur eden
sorunlar olduğunu iĢaret ettiler. Hükümetin halka açık olarak azınlık gruplarına
678
Irak Anayasasının 2. Madde
YAKU, a.g.e, s.195.
680
Bkz:Koalisyon Geçici Yönetimi Talimat Numarası 7 4 de
681
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.23.
679
232
karĢı Ģiddeti kınamasına rağmen, azınlıkların saldırılara karĢı özellikle savunmasız
bölgelerdeki güvenliğini desteklemek için yeterli önlem almamamıĢtır ve toplum
liderleri saldırıların iyice araĢtırılmasının hemen hemen hiç yapılmadığını
söylüyorlar. Irak güvenlik güçleri bu tür saldırıların faillerini nadiren yakalaması,
kovuĢturması ve cezalandırması, cezasızlık ortamını yarattı. 682
ġu anda, Ceza Kanunu, tüm suçların kovuĢturma yapılacağı veya mağdur
haklarının korunacağına dair hiçbir olumlu garanti sağlamamaktadır. Bu sorun,
Irak'ta azınlıkları korumanın tam kalbine gider: Azınlıkları hedef alan Ģiddet
eylemlerini araĢtırmak ve usulüne uygun Anayasanın 2(2)
nci ve Ceza
Kanunu'nun 372 maddeleri uyarınca faillerin yargılanması zorunludur.
Koalisyon Geçici Yönetimi önceden var olan ceza mahkemelerinin ceza
yargı yetkisini tamamlamak için bir Merkez Ceza Mahkemesi yarattı. Merkez
Mahkeme 1969 Ceza Kanununu uygulamakla suçlanıyor. 158 Mahkeme, tanımlı
kategoriler listesine giren tüm durumlarda ülke genelinde takdir yetkisine sahiptir.
Böyle bir kategori "ırk, milliyet, etnik veya dini temelli Ģiddet içeren" suçlarla
cezalandırılmak istenen sanıkların yer aldığı davaları kapsar. 159 Bir kez daha,
yasa, etnik, dinsel veya ulusal köken tercihlerinin motive ettiği Ģiddet eylemleri
yapanların cezalandırılmalarını sağlamak için gerekli önlemleri alır. GeniĢ yasal
korumalar tarafsız bir yargı ile birlikte, Iraklı azınlıkları hedef alan kiĢileri
cezalandırmak için, uzun vadede, böyle ırksal veya etnik nedenli Ģiddet eylemlerini
caydırmak için, hizmet edebilir.683
3.8.6. Merkez Ceza Mahkemesi
2003 yılı Temmuz ayında Irak devletinin geçici yönetim tarafından
imzalanan Koalisyon Geçici Yönetimi isteğiyle ceza mahkemelerinin ceza yargı
yetkisini tamamlamak için bir Merkez Ceza Mahkemesi yarattı.684
682
Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Adalet Kalite: Irak Merkez Ceza Mahkemesi (2008) baĢarısızlıkları site adı:
http://www.hrw.org/en/reports/2008/12/14/quality--justice--0.Bkz. BirleĢmiĢ Milletler Yardım Misyonu Irak
için dini, etnik, dinsel ve cinsel azınlıklara yönelik yaygın Ģiddet belgeleyen 15-16 (2013) Ġnsan Hakları
Raporu. EriĢim Tarihi 12 Mart 2015.
683
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.24.
684
site adı bkz. http://www.aina.org/books/cpapenalcode.htm EriĢim Tarihi 12 Mart 2015.
233
Merkez Mahkemesi 1969 Ceza Kanununu uygulamakla suçlanıyor.
685
Mahkeme, tanımlı kategoriler listesine giren tüm durumlarda ülke genelinde takdir
yetkisine sahiptir. Böyle bir kategori "ırk, milliyet, etnik veya dini temelli Ģiddet
içeren" suçlardan ceza alan sanığın yer aldığı durumları kapsar.686 Mahkemenin,
böyle nefret suçlarını yasaklama ihtiyacını tanıması ve bu tür eylemler üzerinde
yargı yetkisi alması övgüye değer iken, karara bağlamak için sadece yetki,
ayrımcılık ve zulümden azınlıkları korumak için yeterli olmayabilir. Yargılamalar
sırasında Mahkemenin, Anayasa veya uluslararası standartlara uygun olmayan
deliller karĢısında, 687azınlıkları korumak için önlemler eklemesi gerekli olabilir.
3.8.7. 23 Sayılı 1971 Ceza Muhakemesi Usulü
2003 yılı Temmuz ayında L. Paul Bremer tarafından imzalanan Koalisyon
Geçici Yönetimi Talimat Numarası 3 (Talimat Numarası 3), 1971 (Ceza
Muhakemesi Kanunu) sayılı Ceza Muhakemesi 23 referans kodu ile kurulmuĢtur.
Ceza Muhakemesi Kanunu cezai soruĢturma ve davalar için bir dizi prosedürleri
özetliyor.688
Mahkemenin, tamamının veya bir kısmının özel olarak düzenlenen ve
davalarla ilgisi olmayan herkesin katılmadığı, güvenlik nedenleriyle veya edep
muhafaza edilmesi gerektiğine karar vermedikçe Madde 152 Yargılama oturumları
açık olmalıdır. Belli bir grup insanın katılımını yasaklayabilir.
Bu hüküm, bir duruĢmaya katılan bir taraf ya da bir tanığın gizliliği ve
güvenliğini garanti eder; bu tür koruyucu önlemler kesinlikle gereklidir. Ancak,
mahkeme tarafından keyfi kullanılan böyle geniĢ bir takdir yetkisi verilmesi ve
tanımlanmamıĢ " bazı insan gruplarının" katılımını yasaklanması, Ģeffaflık ve
adaleti engelleyebilir. Istismar varsa, bu iĢlem bir duruĢmaya katılan, azınlıkların
ya da medya gibi diğer grupların, ayrımcılık ve dıĢlanmasına neden olabilir. Bu,
685
Bkz. Koalisyon Geçici Yönetimi Talimatnamesi Sayı 7 at 2.
Id. at / 20 (1)(a)(iii).
687
Bkz Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Adalette Kalite: Irak Merkez Ceza Mahkemesi baĢarısızlıkları (2008)
hızlı çalıĢma eksikliği, zorlama güven "ciddi yargılama süreci ve adil yargılamada uluslararası standartları
karĢılamak için baĢarısız" olan veya sanık için güvenilmez tanıklık ve avukat eksikliği olan bir Merkez
Mahkemesini açıklamaktadır.
688
Bkz.Irak Ceza Kanununun Tam Metni ,site adı: http://www.aina.org/books/cpapenalcode.htm. EriĢim
Tarihi 12 Mart 2015.
686
234
adalet sisteminin adaletini yıkabilir ve de söz konusu davadan haberdar olma
hakkına sahip olabilecek olan azınlıkları marjinalize edebilir ve onlara eriĢime
engel olabilir.
3.8.8. Birleşik İş Kanunu
1987 BirleĢik ĠĢ Kanunu, iĢçilerin güvenlik standartlarını ve tazminat
durumunu belirleyen düzenlemeleri de içeren, Irak‘taki genel iĢ idaresi ve çalıĢma
kanunlarını düzenleyen ilerlemeci bir kurallar bütünüdür. Madde 15 ÇalıĢma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘nın ĠĢ Bulma Kurumu, iĢ bulma ofisleri aracılığıyla,
uygun olan iĢler için iĢçilerin yerleĢtirilmesinden ve iĢçiler arasında adalet ve
eĢitliği sağlamaktan sorumludur.689
Aynı yasanın Madde 26 Eğitim gerektiren mesleklerin hangileri olduğunu,
her meslek için eğitim periyodunu, eğitilecek elemanlara ödenecek tazminat
miktarını, teorik ve pratik bilgilerle alakalı olarak müfredatı, sınav sistemini,
verilecek sertifikaları ve sertifikalar üzerinde belirtilecek bilgileri ÇalıĢma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı‘nın talimatları belirleyecektir. Madde 57 ise çaba gerektiren ve
sağlığa zararlı iĢler için çalıĢma saatlerinin sayısı düĢürülecektir. ĠĢverenler,
ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘nın Ulusal Mesleki Sağlık ve Güvenlik
Merkezi‘nin tekliflerine dayanarak hazırladığı talimatlara dayanarak bu tür iĢlerin
hangileri olduğuna ve uygulanabilecek maksimum çalıĢma saatlerine karar
verecektir. Maddelerin Yorumu: ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘na verilen
geniĢ yetki ve takdir hakları azınlıkları içine alan pek çok madde içermektedir.
Kanun‘un 15. Maddesi iĢ bulma ofislerinin adalet ve eĢit muamele yapmasını dikte
etse de, diğer taraftan ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘nın eĢit muamelede
bulunacak Ģekilde davranmasını mecbur kılacak hiçbir hüküm bulunmamaktadır.
Raporlar Iraklı yetkililerin dini ve etnik ayrımcılıkta bulunduklarının altını
çizmektedir;
bu
durum
engellemektedir.690
689
690
Raad ALCADDA, a.g.e, s.86.
Raad ALCADDA, a.g.e, s.87.
çalıĢma
fırsatlarına
eĢit
Ģekilde
ulaĢmayı
235
Irak Anayasası‘nın 22. Maddesi tüm Iraklılar‘a çalıĢma hakkı garantisi
vermektedir. Ġktisadi, Toplumsal ve Kültürel Haklar Uluslar arası SözleĢmesi
herkesin çalıĢma hakkını tanımakta ve devletlerin bu hakların ―ırk, renk, cinsiyet,
dil, din, siyasi veya farklı fikir, milli veya sosyal köken, mülk, doğum veya baĢka
durumlar gibi sebeplerle ayrımcılık yapılmadan‖ uygulanmasını garanti altına
almasını talep etmektedir.
3.9. Azınlıklara Tanınan Hak Ve Özgürlükler
3.9.1. İbadet Özgürlüğü
Ġslam Irak nüfusunun büyük çoğunluğunun dinidir ve Ġslam hukuku
prensipleri anayasa da dâhil olmak üzere, hukuk sisteminin büyük çoğunluğunda
yer almaktadır. Ancak, Irak içinde barındırdığı grupların tarih boyunca birbirleriyle
etkileĢimde olduğu dini ve kültürel yönden farklı gruplara sahip bir ulus yapıya
sahiptir. Ġslam‘ın Irak hukuk sistemi ve kültürel tarihteki rolü azımsanmamalıdır,
fakat anayasa Irak‘ın farklılıklarını ve ülke içinde takip edilen tüm ilahi dinlerin
arasındaki iliĢkileri yansıtmalıdır. Ġslam‘ın rolünü Irak‘ın tüm kısımlarının paylaĢtığı
ahlak ve itidal prensiplerine ters düĢecek Ģekilde ön plana çıkararak, Anayasa
kendi içinde çeliĢmekte ve din yaĢama özgürlüğünü risk altına almaktadır. Bu
sebeple, Anayasa‘nın Irak‘ın bütün öğelerinin ortak noktası olan prensipleri
yansıtmak adına ve mezhepçiliğe zemin hazırlamak veya dinler ya da gruplar
arasında
bir
hiyerarĢi
oluĢmasından
kaçınılması
için
değiĢtirilmesi
gerekmektedir.691
Irak Anayasası BaĢlangıç bölümü Irak‘ın geçmiĢte yaĢadığı Ģiddet, siyasi
baskılar ile demokrasi ve özgürlüğe yükseliĢ hikâyesinin yanında Irak kültürünün
derin ve uzun tarihini yansıtmaktadır. Modern devletin geliĢiminde ve Irak‘ın zengin
kültürel ve tarihi mirasında Irak‘ı oluĢturan öğelerin rolünün belirtilmesiyle, bazı
gruplardan
özellikle
bahsedilirken
diğer
gruplara
yalnızca
genel
olarak
değinilmektedir. Irak‘ın kültürel ve dini mirasının geniĢliği düĢünüldüğünde,
BaĢlangıç bölümünün Irak‘ı oluĢturan öğelerinin derin köklerini ve Irak‘ın tarihi ile
691
Antıvan ALSAN, a.g.e, s.89.
236
demokrasiye
uzanmasındaki
katkılarının
daha
doğrudan
yansıtılması
gerekmektedir.
Anayasamızın Madde 2/1/a. baktığımızda Ġlk olarak, Ġslam devletin resmi
dinidir ve temel hukuk kaynağıdır: Ġslam‘ın yerleĢik hükümlerine uyan hiçbir kanun
kabul edilemez. Ġkinci olarak, bu Anayasa Irak‘ın çoğunluğunun sahip olduğu
Ġslami kimliği ve Hıristiyanlar, Yezidiler ve Mandean Saabiiler gibi tüm bireylerin
dini inanç ve dini yaĢama özgürlüğünü garanti altına almaktadır. Maddenin
Yorumu: Madde 2(1)‘e göre Ġslam ―temel hukuk kaynağıdır.‖ Anayasa‘da Ġslam
ilkelerini koruma çabaları diğer hukuk kaynaklarına izin vermekte ve gayrimüslim
azınlıklara koruma hakkı aramalarına izin vermektedir. Ancak, Ġslam hukukuna ters
düĢen tüm kanunları geçersiz kulan Madde 2/1/a. ile bağlantılı olarak
okunduğunda, Ġslam‘ın Irak hukukunun yorumlanması ve yapılmasında birincil
konumda olduğu anlamı verilmektedir. Ġslam‘ın merkezi konumda olması, örneğin
din hakları, ifade hakkı, hukuk önünde eĢitlik, hükümet iĢlerine müdahil olma
hakkı, bir kimsenin kendi seçtiği iĢe girmesi, aile hakları ve kadın hakları gibi farklı
konularda gayrimüslim azınlıklar ve diğer grupları olumsuz Ģekilde etkileyebilir.
Irak‘taki dini azınlıkların çoğu ―tüm dinlerin hırsızlık, cinayet, zina gibi insanlığa
karĢı iĢlenen Suçları yasakladığına‖ dikkat çekmektedir. Böylece, Irak‘ı oluĢturan
öğelerin aynı ahlak, görgü ve yasaklı davranıĢlar konusundaki ilkelerin paylaĢtığı
dikkate alınmalıdır. Ancak, dinler arasındaki bu benzerlikler 2. Madde‘de
belirtilmemektedir. Buna ek olarak, 14. Madde din, mezhep, inanç veya fikir ayrımı
gözetmeksizin tüm Iraklıların kanun önünde eĢit olduklarını belirtmektedir. Bu
güvence ve ahlak, görgü, yasaklanan davranıĢlar gibi tüm Iraklılar için ortak olan
konular dikkate alındığında, Irak‘ın farklı dinlerini yansıtması ve diğer hükümlerde
de belirtilen eĢitlik hükümlerine bağlılığı belirtmesi gerekirdi.692
Aynı yasanın 43. maddesi , bir dine ve mezhebe inanan herkes Ģu
konularda özgürdür: a- Kerbela törenleri dâhil dini ayinlerin uygulanması b- Dini
vakıfların, dinleri ilgilendiren konuların ve kurumların kanunlarla düzenlendiği
Ģekliyle yönetilmesi Ġkinci olarak, devlet inanç özgürlüğünü ve ibadet yerlerinin
korunmasını garanti altına almaktadır. Maddenin Yorumu: Bu hüküm, anayasanın
692
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.28.
237
tüm bireylerin dini inanç özgürlüklerini savunan Madde 2/2‘yi daha da
desteklemektedir. Madde 2/2 Hıristiyanlar, Yezidiler, Mandean Saabiler‘den isim
isim bahsederken, Madde 43 tüm din ve mezhepleri içine alma çabasındadır.
Ancak, daha önce de belirtildiği gibi, bu teminat Madde 2/1/a ile ters
düĢmektedir. Eğer gayrimüslim azınlıkların dini uygulamaları ve törenleri Ġslami
ilkelerle ters düĢerse, gayrimüslimlerin uygulamaları etkisiz kılınacaktır; çünkü
Madde 2/1/a Ġslami devletin resmi dini olarak Kabul etmekte ve Ġslam‘ın yerleĢik
ilkeleriyle çeliĢen hükümlerin geçersiz olduğuna hükmetmektedir.
3.9.1.1. Din
Ġslam Irak içinde çoğunluğun dinidir ve Ģeriat ilkeleri Anayasa dâhil hukuk
sistemi içinde çokça temsil edilmektedir. Ancak Irak, gruplarının arasında katılım
ve iĢbirliğinin uzun bir geçmiĢi olan, dini ve kültürel açıdan farklı bir ülkedir. Irak
hukuk sistemi ve kültür tarihi içinde Ġslam'ın rolü küçümsenmez, ancak Anayasa
Irak'ın çeĢitliliğini ve kendi sınırları içinde uygulanan tüm ilahi dinler arasında
bağlantıları yansıtmalıdır.
Ġslam'ın rolünü yükseltmek yoluyla -
Irak'ın tüm bileĢenleri tarafından
paylaĢılan ahlak ve edep ilkelerine karĢı - Anayasa içten çeliĢkilidir ve dinin
serbestçe yaĢanmasını engelleme riski vardır. Böylece, Irak'ın birçok bileĢenleri
arasında ortak ilkelerini yansıtmak için ve mezhepçiliği sağlamlaĢtırmayı, ya da
dinler veya gruplar arasında bir hiyerarĢiyi önermeyi önlemek için Anayasada diğer
ya müslüman olmayan azınlıklar tarafından eleĢtirilmektedir.693
Anayasanın önsözü Irak Anayasası'nın önsözü Irak kültürünün derin ve
uzun bir geçmiĢini, aynı zamanda Ģiddete, siyasi baskılara karĢı geçmiĢ
mücadelelerini ve demokrasi ve özgürlük için yükseliĢini yansıtır. Modern devletin
ve Irak'ın zengin kültürel ve tarihi mirasının geliĢmesinde Irak'ın BileĢenlerinin
rolünü tanımada, bazı bileĢenlerden özellikle söz edilir ve diğerleri de sadece
genel olarak adlandırılır. Irak'ın kültürel ve dini mirasının zengin halısı göz önüne
693
Raad ALCEDDA, a.g.e, s.42.
238
alındığında, Önsöz doğrudan doğruya tüm Irak'ın BileĢenlerinin derin köklerini ve
Irak tarihinin geliĢimine katkılarını ve demokrasinin yükselmesini yansıtmalıdır. 694
3.9.1.2. İslam
Irak halkının çoğunlukla müslüman olduğu için islam devletin resmi dini
olarak anayasada geçmektedir. Madde 2, Ġlk olarak, Ġslam devletin resmi dinidir ve
yasamanın te.mel kaynağıdır: A. Ġslam‘ın yerleĢik hükümleri ile çeliĢmeyen bir
yasa kurulabilir... Ġkincisi: Bu Anayasa Irak halkının çoğunluğunun Ġslami kimliğini
garanti eder ve ayrıca Hıristiyanlar, Yezidiler ve Mandean Sabeanlar gibi tüm
bireylerin dini inanç ve uygulama özgürlüğü dini haklarını tam olarak garanti
eder.695
Anayasanın
Madde
2/1e
göre
Ġslam
"hukukun
temel
kaynağıdır."
Anayasanın içinde Ġslam'ın ilkelerini korumak için olan bu çaba, hukukun diğer
kaynaklarına da izin verir ve böylece Müslüman olmayan azınlıkların çıkarlarını da
korumak ister. Ancak, Ġslam ilkeleri ile çeliĢen baĢka herhangi bir yasayı
yasaklayan Madde 2/1/a. ile birlikte okunduğunda, Ġslam Irak hukukunu oluĢturma
ve yorumlama için odak olarak tefsir edilir. Ġslam merkeziliği; Müslüman olmayan
azınlıkların ve diğer hassas grupların, bir dizi haklarını ve aralarında, örneğin, din,
ifade, kanun önünde eĢitlik hakkı, devlet iĢlerine katılma katılım hakkı, kiĢinin kendi
seçeceği bir iĢte çalıĢma hakkı, aile ve kadın haklarını olumsuz etkileyebilir.696
Anayasamızın 2 ve 14.cu maddelerde: Irak'ın dini azınlıkların çoğu "Tüm
dinlerin hırsızlık, cinayet, zina vb. gibi suçlar da dâhil olmak üzere insanlığa karĢı
tüm eylemleri yasaklamasını", belirtti. Irak'ın bileĢenler daha sonra, ahlak, edep ve
yasaklanmıĢ davranıĢların ortak ilkelerini paylaĢırlar. Ancak göksel dinler
arasındaki ortaklık 2. nci Maddede yansıtılmamıĢtır. Ayrıca, Madde 14, tüm
Iraklıların din, mezhep, inanç ya da görüĢlerine bakılmaksızın yasa önünde eĢit
olduğunu belirtir. Bu koruma göz önüne alındığında ve Irak'ın tüm bileĢenleri
arasında ortak anlayıĢ ahlak, edep ve yasaklanmıĢ davranıĢların ilkeleri olarak,
694
Fayiz Abdullah ALASSAF, a.g.e, s.30.
YAKU, a.g.e, s.200.
696
MUKALLED, a.g.e, s.56.
695
239
Madde 2 Irak‘ın farklı dinlerini yansıtması ve diğer hükümlerde benimsenen eĢitlik
ilkelerine uygun Ģekilde değiĢtirilebilir.697
GörüĢüme göre Sadece Ġslam yerine tüm ilahi dinlerin sık yapılan
uygulamaları veya ilkelerini dâhil etmek için Ġslam‘ın yerleĢik hükümleri ile çeliĢen
herhangi bir yasaya izin vermeyen Madde 2/1içeriğinde ya diğer mezheplere de
açık bir hüküm verilecek ya da dini devletle karıĢtırmıyacaktır.
3.9.1.3. Dini Simgelerin Korunma Hakkı
Irak anayasasının 43. Maddesi, Bütün dinlerin ve mezheplerin takipçileri
aĢağıda yazılı konularda serbesttir: A. Hüseyni ritüeller dâhil olmak üzere dini
törenler, B. dini vakıfların (vakıf), iliĢkilerinin ve dini kurumların yönetimi ve bu
yasa ile düzenlenir.
Ġkincisi: Devlet ibadet özgürlüğünü ve ibadet yerlerinin
korunmasını garanti eder.
Bu hüküm daha sonra tüm bireylerin dini inanç
özgürlüğü haklarını tam garanti eden Anayasa'nın 2/2.
Maddesini güçlendirir.
Madde 2/2 Hıristiyanlara, Yezidilere ve Mandean Sabeanlara adı ile söz ederken,
Madde 43, tüm dinlerin ve mezheplerin üyelerini kapsamaya çalıĢmaktadır.
Ancak, daha önce belirtildiği gibi bu teminat Madde 2/1/A ile çeliĢkili olabilir.
Müslüman olmayan azınlıkların dini ayin ve ritüelleri Ġslami ilkeler ile çeliĢiyor
görünürse, o zaman, Madde 2/1/A‘ya göre Ġslam devletin resmi dini olduğundan ve
yerleĢik Ġslami ilkelere aykırı hükümler var olamayacağından, onlar etkisiz
kılınabilir. Yalnız
2/1/A yı Madde 43 hükmü ile bağdaĢtırmak için Gayri
Müslimlerin görüĢüne göre devlet tarafından dini simgelerini korunmamaktadır.
BaĢka bir yönden baktığımızda Irak anayasasının 92. maddesi: Federal
Yüksek Mahkemesi, Ġslam hukukunda birkaç yargıç ve uzmanların ve hukuk
uzmanlarının sayıları, seçim yöntemi ve mahkemenin çalıĢması, Temsilciler
Konseyi üyelerin üçte iki çoğunluğu tarafından çıkarılan bir yasa ile belirlenerek
oluĢturulacaktır. Yalnız Anayasa tüm bireylerin dinsel haklarını garanti etmesine
rağmen, bu hüküm yargı sistemi içindeki diğer gruplar üzerinde Müslümanların dini
haklarına öncelik tanıma riski sunar. Ayrıca, yargıda, yargıçlar Ġslam hukuku da
dahil olmak üzere hukukun tüm ilgili alanlarda uzman olmalıdır. Aksi takdirde
697
Azınlıklar ÇalıĢma Grubu ve Irak'taki Kanunu, 7 Mayıs 2011, Bağdat, Irak 85 Raporu.
240
nitelikli hâkimlerin ek fıkıh uzman olması için gereksinim gereksiz olabilir. Fakat
Federal Yargıtay‘ın genel olarak Irak hukukunda geniĢ uzmanlığa sahip kiĢileri
dâhil etmesi , yargıç ve hukukçuların Irak'ın mevcut yasal rejimini uygulama beceri
ve kapasitesine sahip olmaları sağlanarak mevzuatın geliĢtirilmesi ve azınlıkların
kota veya diğer yollarla da Federal Yargıtay‘da temsil edilmesi için Madde 92/2yi
dinsel azınlıklara mensup üyelerin ilk önce dini simgelerini teminet altına alınması
gerekir. .
3.9.2. Dil ve Konuşma Özgürlüğü
3.9.2.1. Resmi dille konuşmak yasası
2005 Irak Anayasasının 4. Maddesi İlk olarak, Arapça ve Kürtçe Irak‘ın
resmi dilleridir. Süryaniler, Türkmenler, Ermeniler gibi Iraklıların çocuklarını,
belirlenen eğitim yönergeleri uyarınca devlete ait eğitim kurumlarında ya da baĢka
özel eğitim kurumlarındaki dil eğitiminde kendi dillerinde eğitme hakları garanti
altına alınmaktadır.698
İkinci olarak, ―resmi dil‖ teriminin boyutları ve bu maddenin hükümlerinin
uygulama Ģekilleri kanunlarla belirlenmektedir. Bunlar Ģu hükümleri Ġçermektedir:
A- Resmi gazetenin iki dilde de çıkarılması B- Temsilciler Konseyi, Bakanlar
Konseyi, mahkemeler ve resmi konferanslar gibi resmi yerlerde iki dilden birinin
kullanılması C- Resmi belgelerin ve yazıĢmaların iki dilde yapılmasının kabul
edilmesi ve yayınlanması D- Eğitim yönergelerine uygun Ģekilde iki dili de öğreten
okulların açılması E- EĢitlik ilkesinin geçerli olduğu, para, pasaport ya da pul gibi
araçlarda iki dilin de kullanılması Üçüncü olarak, Türkmen ve Süryani dilleri, bu
grupların çoğunluğu oluĢturdukları idari bölgelerdeki diğer iki resmi dildir.
2005 Irak Anayasasında herhangi bir resmi dil belirtmek problemli olabilir,
özellikle ülke içinde mülteci konumunda olan ve dilsel azınlıklar düĢünüldüğünde.
Bu Madde ICCPR‘nin belirttiği yükümlülükleri yansıtmaktadır ve açık Ģekilde dilsel
azınlıkların var oldukları bölgelerde, bu yerlerdeki dilsel azınlıkların kendi
gruplarındaki bireylerle olan iletiĢimlerinde kendi dillerini kullanma hakları
698
MUKALLED, a.g.e, s.58.
241
ellerinden alınamaz. Ancak Madde 4/1 ve Madde 4/4 birbirleriyle çeliĢmektedirler;
bu çeliĢki belirli bölgelerde Türkmen ve Süryani dillerinin resmi dil olabilmeleri için
gereken nüfus ―yoğunluğu‖nun ne kadar olduğu konusunda soru iĢaretleri
yaratmaktadır. ayrıca 8.Madde farklı dilleri konuĢan Keldani- Süryaniler, Kaka iler
ve ġebekler gibi azınlıkları da dezavantajlı bir durumda bIrakmaktadır. Buna ek
olarak, bu durum hükümet görevlilerine ve özel Ģahıslara dilsel azınlıklara karĢı
ayrımcılık yapma zeminini de hazırlayabilir.
3.9.2.2. Azınlıklarla Devlet arasındaki Dil sorunu
Dil konusunda Irak azınlıkları Din tartıĢması sonrası azınlık halkları için
büyük sorunlardan biridir. Irak Anayasasının 4. maddesi: Arapça ve Kürtçe Irak'ın
iki resmi dilidir. Eğitim kurallarına uygun olarak kamu eğitim kurumlarında
Türkmen, Süryanice ve Ermenice olarak Iraklıların kendi anadillerinde çocuklarını
eğitme hakkı ya da özel eğitim kurumlarında baĢka bir dilde eğitim almaları garanti
edilir. Ġkincisi: "resmi dil"
teriminin kapsamı ve bu madde hükümlerinin
uygulanması araçları kanunla belirlenir, ve Ģunları içerir
A. Resmi Gazetenin iki
dilde yayınlanması; B. Temsilciler Konseyi, Bakanlar Konseyi, mahkemeler ve
resmi konferanslar gibi resmi ortamlarda bu iki dilden herhangi biriyle nutuk,
konuĢma ve ifade yapılabilmesi. C. Tanıma ve iki dilde resmi belgelerin yayını ve
yazıĢmalar yapılması; D. eğitim esaslara uygun olarak, her iki dili öğretecek
okulların açılması,
E. Banknotlar, pasaport ve para pul gibi eĢitlik ilkesinin
emrettiği her türlü ayarlarda her iki dilin kullanımı... Üçüncüsü: Türkmen dili ve
Süryani dili, nüfus yoğunluğunu oluĢturan idari birimlerde diğer iki resmi dil olarak
vardır.699
Bir Anayasa'da herhangi bir resmi dilin atanması özellikle de dilsel azınlıklar
ile ilgili olduklarında, ve birçok Iraklının yerinden olmuĢ durumu sürerken sorunlu
olabilir. Bu madde ICCPR görevini izler ve dilsel azınlıkların bulunduğu yerlerde,
böyle bir azınlığa mensup kiĢilerin toplumda kendi grubunun diğer üyeleriyle
birlikte kendi dillerini kullanma hakkından mahrum olmayacağını açıkça garanti
eder. Ancak, Madde 4/1, Madde 4/4, ile ters düĢmekte ve Türkmen ve Süryaniler
için belli idari birimlerde resmi dil olmak için nüfus "yoğunluğunun" ne kadar olması
699
YAKUH, a.g.e, s. 202.
242
gerektiği sorularını oluĢturulmaktadır. Madde 4 ayrıca farklı dilleri konuĢan KaldoAsurlular, Kaka'i ve ġabaklar gibi azınlık grupları için dezavantaj olabilir. Bundan
baĢka, hükümet yetkilileri ve özel vatandaĢlar tarafından dilsel azınlıklara karĢı
ayrımcılık meĢruiyet olabilir.700
Diğer taraftan baktığımızda azınlılık grupların 4. Maddeye yaptığı eleĢtirinin
özeti Ģöyle açıklayabiliriz: tek devlet altında ortak dil olarak tek dil kullanılır o da
çoğunluk dili yani arapça dili, yalnız kürtçe dilin resmi bir dil olması tamamen diğer
azınlıklara haksızlıktır. Arapça dili ise ana okuldan son liseye kadar konuĢulan bir
dildir. Kürtçe dili ise sınırlı yerlerde kullanılmaktadır.
3.9.2.3. Eşit Muamele Edilme Hakkı
Anayasasının 9. maddesi Irak Silahlı Kuvvetleri ve Askerlik Hizmeti‘nde
ayrımcılık veya dıĢlama olmaksızın denge ve benzerlikler dikkate alınarak Irak‘ı
oluĢturan tüm kısımlar bulunacaktır ve bu uygulama sivil otoritenin denetiminde
olacaktır. Irak Silahlı Kuvvetleri Irak‘ı savunur ve Iraklılara karĢı tahakküm
amacıyla kullanılamaz, siyasi meselelere müdahil olamaz ve idarenin el
değiĢtirilmesinde hiçbir rolü olamaz. Bu hüküm nüfusun tüm kısımlarını, azınlıklar
da dâhil, korumakla görevli olan Irak‘ın resmi silahlı kuvvetleri ve askerlik hizmeti
yapanlara eĢit muamele edilmesinin ve eĢit temsilin önemini ortaya koymaktadır.
Bu amaçla, belirtilen madde ayrımcılığı yasaklamakta ve Irak‘ta askerlik hizmeti
gören tüm Iraklıların temsil edilmesini gerekli kılmaktadır; fakat bu madde, içerdiği
hükümlerin
nasıl
uygulanacağının
temin
edilmesine
dair
mekanizmaları
701
belirtmemektedir.
Irak‘taki azınlıklar, Irak‘ı oluĢturan tüm öğelerin askerlik hizmeti boyunca
eĢit olarak temsil edildiğini fakat tüm grupların askerlik hizmeti boyunca tüm
rütbelerde eĢit olarak temsil edilmediğini belirmektedirler. Özellikle, Irak‘ın azınlık
grupları liderlik pozisyonlarında gereğinden az temsil edilmeye devam etmektedir.
14. maddeye de baktığımızda Ģöyle bir hükümle karĢılaĢırız: Iraklılar kanun
önünde cinsiyet, ırk, etnisite, köken, renk, din, fikir ya da inanç, ekonomik veya
700
701
ICCPR, Madde. 27.
YAKUH, a.g.e, s.205.
243
sosyal durum ayrımı gözetmeksizin eĢittir. Bu hüküm anayasanın temel eĢit
müdahale ilkesini yansıtmakta ve kadınlar ile tüm azınlık gruplarını da içine alarak
tüm Iraklıların eĢit olduğunu belirtmekte baĢarılıdır. Bu hüküm kanunlar önünde
eĢit Ģekilde koruma sağlamasına rağmen, ICCPR‘nin belirttiği dil ve mülk
ayrımcılığını yasaklamamaktadır. 14. Madde‘de belirtilen gruplara ilaveten dil ve
mülke dayanan ayrımcılığın yasaklanması, ülke içinde yerlerinden edilmiĢ kiĢiler
ve geçmiĢ rejim döneminde ayrımcılığa uğramıĢ, mülklerine el konulmuĢ veya dil
yönünden azınlık konumuna düĢecekleri yerlerde yaĢamaya zorlanmıĢ Iraklılar için
daha geniĢ bir koruma temin edecektir.702
3.9.2.4. Temsil Edilme Hakkı
Aayasada azınlık grupların açık bir Ģekilde temsil edilme ilkesini
benimsemeyen ülkelerdeki azınlık grupları bundan dolaylı Ģekilde etkilenmektedir.
Tek bir milletvekilinin temsil ettiği seçmen sayısının anayasa veya seçim kanunu
tarafından belirlenmesi, yasama organı tek bir meclisten oluĢan birden fazla
azınlık grubunun olduğu ülkelerdeki parlamentolar gibi azınlıklara tahsis edilmiĢ
sandalyenin bulunmadığı meclislere yansıyan etkiden kurtulamaz. Bu belirleme
yöntemi devletten devlete farklılık arz eder. Zira farklı anayasalarda iki yöntemin
benimsendiği gözlemlenmiĢtir. Bunlardan birincisinde önce parlamentodaki
milletvekili sayısı belirlenir, ardından tek bir milletvekilinin temsil edeceği
vatandaĢların sayısına doğrudan bir sınırlama getirilmeden seçim bölgelerindeki
dağılımları belirlenir. Ġkincisinde ise parlamentoyu oluĢturan milletvekili sayısı,
koĢullara ve resmi nüfus sayımı istatistik sonuçlarına göre belirlenir. Bu durumda
milletvekili sayısı, tek bir milletvekilinin temsil etmesi gereken vatandaĢların
sayısına göre belirlenir. Bu belirleme yöntemi, seçimler bitmeden ve sonuçları
açıklanmadan parlamento üyelerinin sayısının bilinmesine imkân vermez.
ġüphesiz her belirleme yöntemi bir sonraki belirleme yöntemini etkilemektedir.
Milletvekili sayısının artması, milletvekilinin temsil ettiği vatandaĢların sayısının
azalmasına neden olurken bunun aksi durumunda ise milletvekilinin temsil ettiği
vatandaĢların sayısının çoğalmasına yol açacaktır. Bu durumda ise azınlık
702
MUKALLED, a.g.e, s.61.
244
grupların temsil edilmesinin kontrolü daha geniĢ bir ortamda gerçekleĢecektir.703
Dolayısıyla temsilin tüm azınlık gruplarını kapsaması için çalıĢan bir ülke, bunun
zeminini hazırlaması gerekir. Bunun için ise milletvekili sayısını çoğaltmalıdır ki;
böylece tek bir milletvekilinin temsil ettiği vatandaĢların sayısı azalmıĢ ve
milletvekilinin
temsil
ettiği
oranda
seçmenlerinin
alanda
olduğu
azınlık,
sandalyelerden birini kazanabilmiĢ olsun. Bu sayı ne kadar azalırsa koĢullar o
kadar hazır olur. Çünkü nispeten az sayıda oy alma Ģansı güçlenir. ġüphesiz
dolaylı Ģekilde belirleme yönteminin etkileri, ülkede bulunan farklı grupların tümüne
yansıyacaktır.
Ġster
anayasada
belirli
temsilcileri
benimsensin
isterse
benimsenmesin fark etmez. Örneğin parlamentonun belirli sandalyelerinin belirli
azınlık gruplara tahsis edilmesi, bir azınlık grubunun seçimlerde faydalanabileceği
veya zarar görebileceği bu belirleme yönteminin etkisini ortadan kaldırmayabilir.
Zira bu belirleme yöntemi, bu azınlık grubunun parlamentoda herhangi bir
sandalye kazanmaktan mahrum edebileceği gibi kendisine uygun sandalyeler
kazanmasına imkân da verebilir.704
Özellikle bazı anayasalarda bu meclise ikinci meclisten daha çok yetki
verilmiĢtir. Ayrıca bu belirleme yönteminin önemi ve etkileri, azınlıkların
temsilcilerini belirleme veya bu azınlık gruplarının bulunmasına rağmen onlara ait
bir meclisi oluĢturma sistemini benimsemeyen birden çok azınlık grubunun olduğu
ülkelerde ortaya çıkmaktadır. Bu belirleme yönteminin önemi ve etkileri,
parlamentodaki çoğunluğun devlet içerisindeki azınlık gruplara ve coğrafi
dağılımına dair dakik istatistiklere dayandırmadığı normal yasamanın bunu
üstlenmediği zamanda ortaya çıkar. Zira parlamentodaki çoğunluğun gözetiminde
çalıĢan teknik organ, dakik tahminler sunabilir ve parlamentodaki çoğunluk grup,
bu tahminlere dayanarak yasama meclisinde temsil edilmesi açısından azınlık
grupların geleceğini kontrol altına alabilir. Bunu ise talep edilen milletvekili sayısını
veya tek bir milletvekilinin temsil ettiği nüfus sayısını azaltmak ya da çoğaltmak
yoluyla yapabilir.705 Örneğin bir ülkenin 6 milyon nüfusu olduğunu ve parlamentosu
için 200 milletvekili belirlediğini varsayarsak tek bir milletvekili, 30 bin vatandaĢı
temsil edecektir. Bu da 30 bin bireyi olan bir azınlık grubunun seçimin tek bir
703
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, Anayasa Hukuku Özeti, T3, onay baskısı,
Mısır,1951. s.74
704
AL SALMAN. F.j. Representation of minoritites ma- thesis -mague. 1969 - p.160- 170.
705
plamer. N . d indian political system g. allen and unwin .1.t. d london 1960 p 70-72.
245
bölgeyle, yani ülkenin tamamı tek bir seçim bölgesi ile sınırlandırdığında
parlamentoda tek bir sandalye kazanma imkanı olacağı anlamına gelmektedir.706
Yukarıda verdiğimiz örnek sonucunda kanunda parlamentodaki milletvekili
sayısı 250 milletvekili olarak belirlendiğinde adayları seçimi kazanamayacağı için
azınlık gruplarının parlamentoya katılımdan mahrum etmek için bu sonuçlarla
oynanmasının mümkün olduğunu görürüz. Bu durumda tek bir milletvekilinin temsil
edeceği seçmen sayısı, 40 bin kiĢi olacaktır. Bu da seçimi kazanabilmeleri için
azınlık grubunun sayısının bu sayıya yakın bir sayıda olmasını gerektirmektedir.
Örneğin azınlık grubunun sayısı 39 bin olduğu zaman birinci belirlemede seçimi
kazanması gerekirken ikinci belirlemede seçimi kaybedecektir. Bu tür bir
manipülasyon, tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısı, milletvekillerinin
sayısı belirlenmeden belirlendiği zaman da
gerçekleĢebilir.
Bu
durumda
seçmenlerin sayısı çok olursa azınlık gruplarının parlamentoda sandalye
kazanması zor olurken bu sayı az olduğunda kazanmaları kolay olacaktır. Örneğin
tek bir milletvekilin temsil edeceği seçmen sayısı, 30 bin olarak belirlendiğinde
azınlık grubunun temsilcisinin parlamentoda sandalye kazanması bu sayı 40 bin
olarak belirlendiğindeki kazanma Ģansından daha yüksek olacaktır. Bu sayı 40 bin
olarak belirlendiği zaman azınlık grubunun parlamentoda temsil edilmesi mümkün
değildir.707
ġüphesiz gerek milletvekili sayısının gerekse tek bir milletvekilin temsil
edeceği seçmen sayısının belirlenmesi olsun bu konunun normal bir kanuna
bIrakılması durumunda parlamentodaki çoğunluk grup, bu husustan faydalanarak
seçim bölgelerini kendi çıkarı doğrultusunda birçok bölgeye taksim ederek azınlık
gruplarının parlamentoda sandalye kazanma Ģansını engellemek için bu tür bir
manipülasyona baĢvuramaz.708
Bunun sonucunda özellikle haklarını talep etmeleri için halkın tüm
gruplarına nefes aldıracak anayasa mevzuatı dönemi olmak üzere halkın içindeki
tüm grupların haklarını güvence altına almak için anayasada parlamentodaki
milletvekili sayısını veya tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısını
belirleyen metinler bulunmalıdır. Aynı zamanda anayasanın içerdiği bazı hususlar
706
simth. t6- election in developing countries - macmillan and co. ltd. newyourk. 1969 . p. 80.
sharma.i.d modern constution at world . asia publish mg*housa-london 1962 - p.
708
Pakistan Hükümeti, Pakistan Anayasası Hakkında AraĢtırma, Beyrut, 1962, s. 33-36.
707
246
hakkında farklı gruplar arasında pazarlık edilmesi söz konusu olduğunda bu
gruplar, etkin bir role sahip olacaktır. Mesele parlamentodaki çoğunluğun elinde
olduğu zaman bunun sonuçları farklı olacaktır. Çünkü çoğunluk, parlamentodaki
azınlık gruplarına gerekli önemi vermeden kanunlar çıkarmada ısrarcı olabilir ve
amaçlarını kanunların çoğunluğa göre çıkarılması ile gerçekleĢtirebilirler.
Her hâlükârda parlamentodaki üyelerin sayısının belirlenmesi, farklı
unsurları ve kesimleri ile halkın görüĢünü ifade etme hakkını ihlal edecek boyuta
ulaĢmaması gerektiği gibi üyelerin sayısının arttırılmasında Ģüphe doğuracak ve
parlamentoda kararların alınması hususunda kararlığın bulunmasını ortadan
kaldıracak derecede aĢırıya gidilmemelidir.709
Milletvekili sayısının bu Ģekilde belirlenmesinin dünyadaki anayasalarda
birçok
uygulaması
bulunmaktadır.
Örneğin
Yugoslavya
Sosyalist
Federal
Cumhuriyeti Anayasası 710 , Hint Anayasası 711 , Çekoslovakya Anayasası 712 ,
değiĢtirilen ve 52. maddede parlamento üye sayısını (400) milletvekili olarak
belirlendiği Demokratik Almanya Cumhuriyeti 1949 Anayasası, milletvekili sayısını
belirleme sistemini benimsemiĢtir.
Tek bir milletvekilinin temsil ettiği seçmen sayısını belirleme sistemini
benimseyen ülkelerden birinin Sovyet Anayasası olduğunu görürüz. Zira Sovyet
Anayasasında Sovyet Federasyonu üyelerinin seçilmesi, her 30 bin seçmen
baĢına tek bir milletvekili olarak belirlenmiĢtir. 713 Amerika BirleĢik Devletleri
Anayasasında ise tek bir milletvekilinin temsil edeceği seçmen sayısı 30 bin kiĢi
olarak belirlenmiĢ ve her eyalet için en az bir milletvekili olması Ģart
koĢulmuĢtur.714Bu uygulama, etnik yapısı her ne olursa olsun her eyalete kendisini
parlamentoda
temsil
etme
güvencesi
vermektedir.
Milletvekili
sayısının
belirlenmesi, iptal edilen Irak temel kanununda da benimsenmiĢtir. Zira bu
kanunun 36. maddesinde parlamentonun 20 bin erkek seçmeni için tek bir
milletvekili
seçileceği
seçimle
oluĢturulacağı
belirtilmiĢtir.
Anayasada
bu
güvencenin öneminin belirlenmesine rağmen temsilcilerin sayısını düzenleme
görevini seçim kanunlarına veren baĢka ülkeler de bulunmaktadır. Ayrıca
709
Bkz.:Osman Leyl Osman ve Muhammed Süleyman el-Tamevi, a.g.e, s. 165.
1963 Yugoslavya Anayasası, Md. (165-166).
711
1949 yılında çıkarılan Hindistan Anayasası, Md. (79-80).
712
1960 Çekoslovakya Anayasası, Md. (39).
713
1936 yılında değiĢtirilen 1960 Sovyet Anayasası, Md. 34.
714
1778 yılında çıkarılan ve değiĢtirilen Amerika BirleĢik Devletleri anayasası, Md. 1, Fıkra: 2.
710
247
milletvekili sayısının azınlık gruplarının çıkarına göre belirlenmesi, bir tehlike arz
etmekte ve azınlık gruplarının önünü açmaktadır. Nitekim Federal Almanya
Cumhuriyeti715 temel kanunu ve Çin Anayasasının716 bu anayasalardan olduğunu
görürüz.
Bu kanunlar anayasanın bir parçası olmasına rağmen anayasalar kadar
istikralı değildirler. Bu kanunlar, kendi çıkarlarına hizmet etmesini isteyen çoğunluk
gruba bizzat cesaret vermektedir. Ancak bu kanunlara bazı güvencelerin
eklenmesi halinde bizzat anayasanın sahip olduğu güçlü bir hale gelir. Siyasi
hakların güvence altına alınması ve milletvekili sayısının azınlık gruplarının uygun
oranda sandalye kazanmasına yardımcı olacak Ģekilde belirlenmesi, seçim
bölgeleri
daraltılmadıkça
istenilen
sonuçları
gerçekleĢtirmeyecektir.
Seçim
bölgeleri ise bazı güvencelerle istikrara ve dengeye kavuĢturulacak ve
parlamentodaki çoğunluğun manipüle etmesini engelleyecek baĢka bir husustur.
Bu da seçimlerin doğru bir Ģekilde yapılmasını ve ülkenin seçmenlerin özgür bir
Ģekilde temsilcilerini seçmelerini sağlayacak Ģekilde bölgelere taksim edilmesi
güvencesinin sağlanmasını gerektirmektedir.717
Demokratik ülkeler, seçmenlerine özgür bir ortamda milletvekillerini seçme
fırsatı vermek için bu yöntemi takip etmiĢlerdir. Bununla
birlikte 1928
yılındaçıkarılan kanun uyarınca ülkenin tamamını tek seçim bölgesi olarak kabul
eden FaĢist Ġtalya gibi birçok etnik grupların olduğu ülkelerde bazı Ģaz
uygulamaların olduğu görülmüĢtür. Zira FaĢizm Üst Konseyi, o zaman (400)
milletvekilinden oluĢan bir liste hazırlamıĢ ve rekabet edecek baĢka bir liste
olmadan oylanması için bu listeyi halka sunmuĢtur.718
Daha sonra 1938 yılında çıkarılan bir kanunla bu sistemden vazgeçmiĢtir.
ġüphesiz bir ülkenin seçim amacı ile tek seçim bölgesi olarak kabul edilmesi
birçok zorluğu beraberinde getirmektedir. Çünkü bir seçmenin daha önce hiç
duymadığı ve tanımadığı bir milletvekilini seçmekle görevlendirilmesi, bazen
onaylanmamıĢ zayıf olabilecek unsurların seçilmesine neden olabilir. Ayrıca bu
durumda seçim özgürlüğü ihlal edilmiĢ olur. Yine Portekiz, Ġtalya'daki sisteme
yakın bir sistemi benimsemiĢtir. Zira 1932 anayasasına göre ülkenin tamamını tek
715
DeğiĢtirilen Federal Almanya Cumhuriyeti 1949 yılı anayasası, Md. 3/38.
1954 yılı Çin anayasası, Md. 23.
717
Osman Halil OSMAN, a.g.e, s. 246.
718
Servet BEDEVĠ, Siyasi Sistem - C. 1 - Kahire - Dâr-un Nahda el-Arabiyye - 1980 , s. 225.
716
248
seçim bölgesi olarak kabul etmesine rağmen farklı partilerin sunduğu birden fazla
seçim listesi sunmuĢtur. Sovyetler Birliği'nde ise ülke, birçok seçim bölgesine
taksim edilmiĢ olmasına rağmen Komünist Partinin sendikalar ve gençlik örgütleri
ile iĢbirliği içerisinde hazırladığı tek bir seçim listesi bulunmaktadır.719
Seçim
bölgelerinin
sayısı
ile
seçilmesi
amaçlanan
parlamentoyu
oluĢturacak milletvekili sayısı arasında güçlü bir bağlantı vardır. Zira milletvekili
sayısı belirlendiği zaman seçim bölgeleri, seçimin bireysel olması halinde temel
genel bir kaide olarak parlamentodaki milletvekili sayısına denk olacaktır. 720
Seçim listeye göre olduğu zaman ise seçim bölgeleri azalacaktır. Zira
birbirine dahil edilen seçim bölgelerinin sayısına denk olan tek bir seçim bölgesi
olması için birbirine yakın olan seçim bölgeleri birbirine entegre edilmektedir. Bunu
bilmek ise yeni seçim bölgesinde seçilmesi istenen milletvekillerinin sayısı ile
mümkündür. Yine seçim bölgelerini bilmek ise bu bölgeler parlamentoda kendisine
tahsis edilen sandalye bakımından eĢit olduğunda parlamentoyu oluĢturacak
milletvekili sayısının her bir seçim bölgesine tahsis edilen milletvekili sayısına göre
taksim edilmesi ile mümkündür. Böylece seçim bölgesi sayısı milletvekili sayısına
bağlı olduğu sürece sayı eĢit olarak kalır. Fakat milletvekili sayısı, nüfus sayısına
endekslendiği zaman seçim bölgeleri, belirli her nüfus sayısına ait tek bir bölgenin
parlamentoda tek bir milletvekili ile temsil edileceği belirlenen sayıya denk olması
itibarı ile bizzat nüfus sayısının değiĢmesine bağlı olarak değiĢecektir. Nüfus
sayısının artması ile parlamento üyeleri sayısının artmasına veya azaldığında
parlamento üyelerinin sayısının azalmasına neden olabilir. Her iki durumda da
sağlıklı bir temsil ve parlamento için tehlike bulunmaktadır.
Aslen seçimlerin güvenliği, seçmenlerin kaydedildiği seçim bölgelerine bağlı
olduğuna göre kuvvetle muhtemelen hükümetin parlamentoda temsil edilmesini
istemediği bazı azınlıkların tespit edilmesinin bir aracı olarak seçimin yapıldığı
ülkenin seçim bölgelerine taksim edilmesi yöntemi benimsenecektir. Zira bu
durumda hükümet, seçim sonuçlarını azınlık gruplarının aleyhine olacak Ģekilde
değiĢtirmek için seçim bölgesini parçalama yoluna gidecektir. Böylece hükümet,
rakip görüntüsünde ortaya çıkacak bu azınlık gruplarını parçalamaya çalıĢacaktır.
Ayrıca hükümet veya parlamentodaki çoğunluk, rakiplerini ezici çoğunluğa sahip
719
720
Bkz.: Servet BEDEVĠ, Siyasi Sistem, C. 1, Dâr-un Nahda el-Arabiyye, 1980, s. 225.
Bkz.: Batrus Batrus GALĠ ve Mahmud HAYRĠ ĠSA, Siyaset Ġlmine GiriĢ, T. 1.
249
olukları dar bir seçim bölgesinde toplayabilir. Bu da azınlık gruplarının sayısının
diğer seçim bölgelerinde azalmasına ve parçalanmasına neden olacaktır.
Böylelikle de hükümet yandaĢları bu bölgelerde çoğunluğu oluĢturacaklar ve
rakiplerine kapalı olan bölgelerin sayısı azalacaktır.721
Bu da azınlık gruplarının gücünün manipüle edilmesine ve dolayısıyla
yasama organı tarafından haklarının ihlal edilmesine yol açacaktır.
3.9.2.5. Ayrımcılığa Karşıt Silahlı Kuvvetlerde Görev Alma Hakkı
Irak Anayasasının 9.maddesi: Birincisi: a: Irak Silahlı Kuvvetleri ve Güvenlik
Hizmetleri ayrımcılık veya dıĢlanma olmadan denge ve benzerlik dikkate alınarak
Irak halkının bileĢenlerinden oluĢacaktır ve sivil otoritenin kontrolüne tabi olacaktır.
Irak Silahlı Kuvvetleri Irak'ı savunacak ve Irak halkına karĢı baskı aracı olarak
kullanılmayacak, siyasi iĢlere müdahale etmeyecektir ve yetki devri konusunda
herhangi bir rolü olmayacaktır.722
Bu hüküm, azınlıklar dâhil olmak üzere toplumun tüm kesimlerini,
korumakla görevli resmi Irak silahlı ve güvenlik hizmetlerinde ayrımcılık
yapılmamasının ve adil temsilin öneminin farkındadır. Bu amaçla, madde
ayrımcılığı yasaklar ve güvenlik hizmetleri içinde Irak halkının tüm bileĢenlerin
temsilini gerektirir, ancak madde bu ilkelerin uygulanmasını sağlamak için
herhangi bir mekanizma belirtmiyor. Iraklıların azınlık topluluklarının üyeleri, tüm
bileĢenlerin güvenlik hizmetlerinin içinde temsil edilmesine rağmen, tüm
bileĢenlerin güvenlik hizmetlerinin saflarında eĢit temsil edilmediğini bildirmiĢlerdir.
Özellikle, Irak'ın azınlık gruplarının üyeleri liderlik pozisyonunda temsil altı
kalmaktadır.723
Irak'ın bileĢenlerinin eĢit temsilinin, yetki pozisyonları arasında olanlar dâhil,
güvenlik ve polis güçlerinin tüm saflarına yansımasını belirtmek gerekirse, 9.
Madde böyle eĢit bir temsilin mevzuatın uygulanması yoluyla sağlanmasını
gerektirebilir. Bu değiĢiklik ve uygulama mevzuatı parçası iç huzursuzluk
721
Bkz.: ġemran HAMEDĠ, Siyasi Sistem, el-Ehliyye Baskı ve Yayın Firması, Bağdat, 1970, s. 24.
Mümtaz LALANĠ: Hala Hedeflenen: Irak'ın Azınlıklara Devam eden Zulüm, Uluslararası Azınlık Hakları
Grubu, 2010, 5-8.
723
Irak Azınlıkların Ġttifak Toplantısı Raporundan, 31 Ocak 2011, Hamdaniye, Irak .
722
250
zamanlarında azınlıkların güvenliğini ve güvenlik sistemi içinde Irak'ın tüm
bileĢenlerinin güvenlik sisteminde adil temsilinin sağlanması ile ayrımcılık
yapılmaması kavramını daha da sağlamlaĢtırabilir.
3.9.2.6. Renk, Cins, Köken Ayrımcılık Yapılmama Hakkı
Irak Anayasasının 14. maddesi Iraklılar cinsiyet, ırk, etnik köken, köken,
renk, din, mezhep, inanç ya da görüĢ, ya da ekonomik ve sosyal durumuna göre
ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eĢittir. Bu hüküm, Anayasa'nın temel
ayrımcılık yapmama ilkesini içerir ve kadınlar ve tüm azınlık grupları dahil tüm
Iraklıların eĢit olduğunun kabulünü baĢarır. Bu hüküm yasa altında eĢit koruma
sağlarken, ICCPR'da önerildiği Ģekilde, dil ve mülkiyete dayalı ayrımcılığı
yasaklamamaktadır. Dil ve mülkiyete dayalı ayrımcılığı yasaklamak, Ģu anda 14.
madde kapsamında korunan kimliklerin yanı sıra, geçmiĢte rejimin altında
ayrımcılık sebebiyle, mülkiyet elinden alınmıĢ ya da dilsel azınlık olarak kalacakları
bir yerde ikamet etmeye mecbur kalmıĢ olan yerinden edilmiĢ Iraklılar ve diğer
gruplara korumayı geniĢletecektir.
3.9.2.7. Aznlıklara Mensup Milletvekillerin Temsil Edilme Hakkı
Irak
Anayasasının
50.
Madde
Temsilciler
Kurulu
üyeleri,
iĢlerine
baĢlamadan önce konsey önünde Anayasal yemini aĢağıdaki Ģekilde ederler: Ben
özveriyle ve dürüstçe yasal görev ve sorumluluklarımı yerine getirmeye ve Irak'ın
bağımsızlığını ve egemenliğini korumaya ve halkının çıkarlarını korumaya ve onun
toprağını, gökyüzünü, sularını, kaynaklarını ve federal demokratik sistemi
korumaya, ve kamu ve özel özgürlükleri korumaya, yargının bağımsızlığını
korumaya ve mevzuat uygulamalarının tarafsız ve sadakatle uymaya gayret
edeceğime Yüce Allah'ın huzurunda yemin ederim. Tanrı Ģahidimdir.
Temsilciler Konseyi üyeleri tarafından alınması gereken yemini açıklar.
Yemin eden kiĢinin, bu önemli sosyal ve siyasi hakların yanı sıra, federal,
demokratik sistemi ve Irak halkının çıkarlarını ve özgürlüklerini korumak için yemin
etmesini gerektirir.
Bu garantiler, azınlık haklarının devlet ve yargı tarafından
korunduğu bir toplum inĢa etmek için gereklidir. Ancak, yemin eden kiĢinin açıkça
ayrımcı olmayan bir tarzda ofis görevleri üstlenmesini gerektirmez. Yalnız
251
Anayasasının 50 Maddesi, yeminin tüm dini, kültürel, etnik veya dini gruplara karĢı
ayrımcılık karĢıtı bir taahhüt içermesini gerektirmesi için geniĢlemiĢ olabilir. Ayrıca,
mevzuat, Irak'ın bileĢenlerinin eğitimini sağlamak ve kültürel, dini ve dilsel
öğelerinin farkındalığını sağlamak ve bir bütün olarak ulusun çıkarlarını korurken
meclisin tüm Iraklılara adil ve eĢit davranma kapasitesine sahip olmasını sağlamak
için geliĢtirilebilir.724
3.9.2.8. Çalışma Hakkı
ÇalıĢma yasasının 22/1 Maddesi: ÇalıĢma bütün Iraklılar için bir Ģekilde
onurlu bir yaĢam garanti eden bir haktır. Anayasa'nın çalıĢma hakkı garantisi
ICESCR‘nin 6, 7 ve 8. Maddeleri tarafından verilen haklardan çok daha dardır.
ICESCR iĢ, sadece bir onurlu yaĢama hakkı ötesinde hakkın birçok yönünü ortaya
koyuyor. Bunlar diğer hakların arasında, serbestçe seçilmiĢ iĢ, eğitim, adil ücret,
güvenli çalıĢma koĢulları, dinlenme ve boĢ zaman hakları ve sendikal hakları
içermektedir. Madde 22, ICESCR‘nin 6, 7 ve 8. Maddelerinde açıklandığı Ģekilde
tüm yönleriyle çalıĢma hakkı özellikle verir.725
3.9.2.9. Eğitim Hakkı
2005 Irak Anayasasının 125. Maddesi
Bu Anayasa, Türkmen, Keldani,
AĢurî ve diğer tüm bileĢenler gibi çeĢitli milletlerin, idari, siyasi, kültürel ve eğitim
haklarını garanti eder. Bu yasa ile düzenlenecektir.
Anayasanın 125. Maddesi: ilçe ve belde seviyelerinde azınlıkların kendi
hükümetinin sürdürülmesini öngörür ve tüm azınlık bileĢenlerinin idari, siyasi,
kültürel ve eğitim haklarını sağlar. Bu, düzgün bir Ģekilde uygulandığı takdirde,
Irak'ın azınlık toplulukları için önemli bir politik araç olarak hizmet verebilecek son
derece önemli bir hükümdür. 125. madde Irak'ın uygulanması için uygun
bulunmaktadır. Macaristan, azınlıklara kendi topluluklarını oluĢturma ve yerel ve
ulusal düzeyde kendilerini yönetme hakkı sağlar.726 Macaristan içindeki azınlıkların
kendi hükümetleri, diğer hakların yanı sıra, bir bütçeyi sağlama, yerel temel eğitimi
724
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, a.g.e, s.78.
ICESCR Maddeler. 6, 7, 8.
726
Macar 1993 LXXVII Yasası ulusal ve etnik azınlıklar hakları üzerine, 5. madde, madde 1.
725
252
sağlama, tarihi anıtları koruma ve azınlık hükümeti varlığı için mülk edinme
hakkına sahiptir.
727
Macaristan‘da azınlıkların kendi hükümetleri bu azınlık
grubuna iliĢkin herhangi bir teklifi reddetme gücüne de sahiptir.728
Azınlık nüfus Hırvatistan tüm nüfusun en az % 1,5 temsil ettiği zaman
Hırvatistan, azınlıklara idari yargı ve yasama organları içinde yerel ve ulusal
düzeyde temsil hakkı sağlar.
729
Azınlık nüfus, bölgesel topraklarda toplam
nüfusunun % 15'inden fazla olduğunda ve 200 üyesi olduğunda, o azınlık grup
kendi öz yönetim hakkını kazanır. 95 Son olarak, bölgesel topraklarda bir azınlık
grubunun 500 veya daha fazla üyesi varsa, azınlık grubu öz yönetim ve idari
ofisleri üzerinde etkisi olan Ulusal Azınlıklar Konseyi üyelerini seçmeleri için izin
verilir.
3.9.2.10. Sağlık Güvence
Irak Anayasasının 30. Maddesi: Aile ve çocukların sağlık güvencesi: Devlet
bireye ve aileye -özellikle çocuklara ve kadınlara- sosyal ve sağlık güvenliği ve
özgür ve onurlu bir yaĢam sürmek için temel gereksinimleri garanti eder. Devlet
aynı zamanda yukarıda yazılan kiĢilere uygun bir gelir ve uygun konut sağlar.
BaĢka bir yönden devlet yaĢlılık, hastalık, sakatlık, durumu, evsizlik, yetim kalma
veya iĢsizlik durumlarında Iraklıların sosyal ve sağlık güvenliklerini garanti eder ve
cehalet,
korku
ve
yoksulluktan
onları
korumaya
çalıĢır.
Bu
yasa
ile
düzenlenecektir.
3.9.2.11. Sağlık Bakım Hakkı
Irak Anayasasının
31. Maddesi
Her vatandaĢ sağlık bakım hakkına
sahiptir. Devlet halk sağlığını önemser ve çeĢitli hastane ve sağlık kurumlarının
yaparak hastalıkları önleme ve tedavi araçları sağlar. 30. Madde belli durumlarda
sağlık güvenliğini garanti eder ve 31.madde Iraklılar için sağlık hizmeti alma hakkı
verir. ICESCR" herkese ulaĢılabilen en yüksek standartta fiziksel ve ruhsal sağlık
keyfi hakkı verir. ICESCR devletleri bu hakkın tam gerçekleĢmesi için adımlar
727
Macar 1993 LXXVII Yasası ulusal ve etnik azınlıklar hakları üzerine, madde 27.
Macar 1993 LXXVII Yasası ulusal ve etnik azınlıklar hakları üzerine, madde 26.
729
Hırvatistan Cumhuriyeti Ulusal azınlık hakları anayasal Yasası madde 19.
728
253
atmaya zorlar. Bu, diğer Ģeylerin yanında, hasta düĢen herkese sağlık hizmetleri
ve tıbbi bakım garanti eden koĢulları oluĢturmayı içerir.730
Azınlıklara karĢı Ģiddetin hareket özgürlüğünü kısıtladığı ve azınlıkların
sağlık sağlayıcıları tarafından ayrımcılık yapıldığı bildirilen Irak'ta özellikle
önemlidir. 731 Azınlıkların, özellikle azınlık kadınlarının hedefli Ģiddet nedeniyle
sağlık tesislerine seyahat onları engellediğinden dolayı sağlık hizmetlerine sınırlı
eriĢimde bulundukları bildirildi.732
3.9.2.12. Temsil Edilme Güvencesi
Irak Anayasasının 49. Maddesi Temsilciler Meclisi (COR) tüm Irak halkını
temsil eden her 100.000 Iraklı kiĢi baĢına bir temsilci oranında bir dizi üyeden
oluĢur. Onlar doğrudan gizli genel oyla seçilir. Irak‘taki insanların tüm bileĢenlerinin
temsili onaylanacak.
Irak Anayasasının 49. Maddesi Temsilciler Meclisi COR‘un Irak toplumunun
"tüm" bileĢenleri temsil edeceğini belirtmektedir. Bu tür temsilin Anayasal olarak
görevlendirilmiĢ olması önemli olmakla birlikte Anayasanın, azınlıkların siyasi
katılımı, bağlılığı ve güçlendirilmesinin öneminin farkında olması gerekebilir ve bu
nedenle temsil için sadece bir anma çağrısının ötesine gitmek gerekli olabilir.
Anayasanın 20. maddesi, tüm vatandaĢların kamu iĢlerine katılma hakkını garanti
altına almasına rağmen azınlıklara karĢı Ģiddet önceki seçimlerde bu hakkı tehdit
etti. 733 Bir kota sistemi etkinlik sorunlarını yükseltiyor olsa da ve daha sonra
toplumun bileĢenleri arasındaki bölünmeleri sağlamlaĢtırıyor olsa da, böyle bir
sistem azınlık gruplarına temsil meĢruiyeti ve geniĢliği verebileceğinden yararları
olabilir.734
BaĢka bir yönden baktığımızda Azınlıkların Temsilciler Konseyi bünyesinde
nasıl adil temsil edilmelerinin sağlanabilineceğini yansıtmalıdır. Ayrıca, mevzuatın
730
ICESCR Madde. 12.
LALANĠ, a.g.e, s.15.
732
LALANĠ, a.g.e s. 15.
733
LALANĠ, a.g.e, s.12
734
DÜZELTME VE ĠLERĠ YOL YÖNTEMLERĠNDE Hükümet te her düzeyde azınlık temsilinin
sağlanması.
731
254
uygulanması doğru demografik verileri ve yerinden olmuĢ kiĢilerin muhasebe
sorununu elde etmedeki zorlukları ele almalıdır ve gelecekte Iraklılar yurtdıĢından
eve döneceklerinden revize ölçümler için izin vermelidir.
3.9.2.13. Federasyon Ve Azınlık
Irak Anayaasının 65. Maddesine baktığımızda Bölgelerde ve bir bölgede
organize olmayan valiliklerde temsili dahil etmek için "Federasyon Konseyi" adlı bir
yasama meclisi kurulacaktır. Temsilciler Konseyi üyelerinin üçte iki çoğunluğu ile
kabul edilen bir yasa, Federasyon Konseyi oluĢumunu, üyelik koĢullarını ve
uzmanlığını ve buna bağlı tüm diğer Ģeyleri düzenler.
2005 Irak Anayasasının 65. Maddesini dikkatlı bir Ģekilde incelediğimizde
bir Federasyon Konseyi henüz tesis edilmemiĢ olsa da, Irak azınlıkları ve diğer
savunmasız gruplar için son derece önemli bir siyasi platform olabilir. Ayrıca
bölgede organize olmayan bölgelerden ve valilik temsilcilerinden oluĢacak bir
yasama organı, azınlık sorunlarını vurgulamak ve ulusal tartıĢma haline getirmek
için siyasi süreçte önemli bir mekanizma olarak hizmet verebilir. Federasyon
Konseyi kurulması ile ilgili olarak Irak; Almanya, Ġngiltere ve Yeni Zelanda gibi
ülkelerde kullanılan karıĢık üyeli nisbi temsil sistemi gibi bir Konsey modeli
isteyebilir. Böyle bir sistemde, seçilmiĢ vücutta parti üyelerinin genel toplamı
aldıkları oy oranını yansıtmayı amaçlamaktadır, aynı zamanda genel oransallığı
korumak amacıyla parti toplamları düĢülen coğrafi seçmenler tarafından seçilen
üyeler grubunu içerir. Örneğin, Irak'ta her seçmen iki oy alabilir: biri belirli bir aday
için ve diğeri de belli bir parti için, büyük olasılıkla bir tekil azınlık hakkını temsil
eden her parti ile belirli bir adayı olan parti hem partinin hem de adayın oylarını
almamalıdır, adayın iki koltuk hakkı olamaz. Aksine, parti koltuk kazanacak ve
aday parti listesinde aĢağıda olan birey ile yer değiĢecektir. Bu partizan makyaj
yasası sadece parti oyuyla belirleneceğinden bu durum Iraklıların parti ya da
azınlık iliĢkisi ne olursa olsun adaylara oy vermesine izin verecektir. Aynı
zamanda, böyle bir oylama sistemi yeterli azınlık temsiline de izin verecektir.735
735
LALANĠ, a.g.e, s.14.
255
3.9.3. Kişisel Durum Yasası (1959 No.188)
Irak Anayasasının 41. Maddesi ise KiĢisel durum bildirmiĢ ve Iraklılar kendi
dinleri, mezhepleri, inançları veya kendi seçimlerine göre kendi kiĢisel durumlarına
bağlılıklarında serbesttirler. Bu yasa ile düzenlenir. Iraklıların kiĢisel durumlarına
göre kendi inançlarını belirleme hakkını verir. Bu hüküm, "bu kanun hükümleri özel
bir yasa gereği muaf olanlar hariç tüm Iraklılara için geçerlidir." diyen mevcut Irak
KiĢisel Statü Yasası'nın 2. maddesi ile güçlenmiĢtir. Anayasa ve mevcut KiĢisel
Durum Yasası Müslüman olmayan azınlık grupları için özel hükümlere izin veriyor
olsa da, böyle bir mevzuat henüz yürürlüğe girmemiĢtir. Bu yüzden KiĢisel durum
kanunun 2. Maddesi lie 2005 Anayasanın arasındaki ççeliĢkiyi ortadan kaldırılması
için Müslüman olmayan azınlıklar için ayrı özel kiĢisel statü yasaları yürürlüğe
koyulması lazımdır.736
Medeni Kanun bir çok hukuki iĢleri yönetmesine rağmen, KiĢisel Durum
Yasası 1959 No. 188 (KiĢisel Durum Yasası) kiĢinin yasal statüsünü belirleyen
hukuki konularda önemli bir dizi maddeyi yönetir. Irak'ta, diğer bazı Ortadoğu
ülkelerinde olduğu gibi, KiĢisel Statü Yasası evlilik, ölüme bağlı tasarruflar ve
miras gibi konularla ilgilenir.737
KiĢisel Durum Yasası bölgedeki diğer ülkelere kıyasla son derece ilerici bir
yasadır. Öncelikle Ġslami ġeriat köklü olup ve evlilik, evliliğin feshi, vasiyeti ve diğer
kiĢisel iĢler gibi kiĢisel durumunun çeĢitli alanlarını düzenlemesine rağmen,
gayrimüslim azınlıkları Ģeriat temelli yasalar tarafından yönetilmekten serbest
bIrakır. Kanunun 2. Maddesi Yasanın "özel bir yasa gereği muaf olanlar hariç tüm
Iraklılar" için geçerli olduğunu belirtmektedir. Bu iddia bütün Iraklıların "kendi
dinleri, mezhepleri, inançları veya kendi seçimlerine göre kendi kiĢisel durumlarına
bağlılıklarında serbest." olduklarını bildiren Irak Anayasası'nın 41. Maddesi ile
takviye olduğunu bildirir.
Bu güvencelere rağmen, ayrı bir özel KiĢisel Statü mevzuatı henüz
Müslüman olmayan azınlıklar için yürürlüğe girmemiĢtir. Böyle özel yasaların
736
737
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, s.80.
Bkz: J. N. D. Anderson, Irak kiĢisel statü için bir kanun 9 Int'l & COMP. 542, L.Q. 543 (1960).
256
yokluğunda, KiĢisel Statü Yasası gayrimüslim azınlıkları ve diğer grupları yönetir
ve evlilik ve miras gibi alanlarda Ģeriat ilkelerini uygular. Bazı Iraklı uzmanlar ayrı
azınlık toplulukları için özel hükümler uygulamasının, bütün vatandaĢlara eĢit
muamele ve amaca uygun yargı süreçlerinin pahasına karmaĢık bir hukuk
sistemini yaratacak olduğuna dikkat çekmiĢlerdir.
738
Diğer taraftan, bazı azınlık
toplulukları, savunuculuğunu yaptılar ve ayrı yasalar hazırladılar.
739
Göründüğü gibi, kiĢisel statü alanında gayrimüslim azınlıkların korunma
eksikliği mutlaka KiĢisel Statü Yasası‘Nin kendisinden kaynaklanmaz. Aksine,
sorunlar kiĢisel durumunu düzenleyen ilgili ve uygulanabilir yasaların yokluğundan
kaynaklanır.740
KiĢisel Statü sorunlarını yönetmek için Müslüman olmayan azınlıklara özel
hükümler yapılmadığı sürece, boĢanmanın ġeriat'a göre gerçekleĢmesini zorunlu
kılan hükmünü Müslüman olmayan azınlıkların istediğine göre 34.cü maddeye
istisna getirilmesi Ģartttır. KiĢisel Durum Yasası evlilik dâhil, evliliğin feshi, bakım,
velayet, ölüme bağlı tasarruflar ve miras gibi bir kiĢinin yasal statüsünü belirleyen
hukuki konuları yönetir. KiĢisel Statü Yasası'nın 1. Maddesi ġeriat hukukuna önem
verir, bu ―Iraklılar kendi dinler, mezhepler, inançlar, ya da tercihlerine göre kendi
kiĢisel durumlarına bağlılıklarında serbesttirler‖ diyen Irak Anayasası'nın 41.
Maddesi ile gerginliğe neden olur "741
Azınlıkları korumak ve aile hukuku, vasiyet ve miras gibi önemli alanlarda
kendi yasal haklarını güvence altına almak için ve Müslüman olmayan bireylerin
kendi dinleri, mezhepleri ve seçimlerine aykırı olan yasalara bağlı olmadıklarını
sağlamak için Yasada açıklama ve değiĢiklikler yapmak gereklidir. KiĢisel Durum
Kanunu hukuk bilimi değiĢen sosyal koĢullar yansıtmıĢtır. Örneğin, 1976‘da
Bağdat 6, Al Karada Mahkemesi KiĢisel Durum (Kanun maddeleri) uyarınca,
Temyiz Mahkemesi tarafından onaylanan 1976 kararı kendi babasının Ġslam'a
dönmesi sonucu olarak bir Müslüman olarak kayıtlı reĢit olmayan birinin yetiĢkin
738
Irak 'ta azınlıklar ve hukuk çalıĢma grubu raporundan, 7 Mayıs 2011, Bağdat.
IILHR taslak yasaların çeĢitli gayri resmi sürümlerini gözden geçirmesi mümkün oldu.
740
KiĢisel durum yasalarında olası çözümler için daha ayrıntılı bir analiz için bkz. Çözüm Yöntemleri ve
Ġleriye Yol.
741
2005 Irak Anayasasının 41. Maddesi, Iraklılar, din, mezhep, inançları seçenekleri doğrultusunda aile
hukuklarına bağlı kalma özgürlüğüne sahiptirler. Bu husus yasayla düzenlenir.
739
257
hukuki kapasite Ģartlar yerine getirildiği takdirde, yasal yetiĢkinliğe ulaĢması
üzerine kendi dinini seçme hakkını saklı tutar.
Bu durumda, bir kadın babasının Ġslam'a geçmesinin bir sonucu olarak
küçük bir çocuk gibi, bir Müslüman olarak tescil edilmiĢti. Yasal yetiĢkinliğe
ulaĢtıktan sonra, o Hıristiyanlığa dönmeyi için seçti ve bir evlilik senedi elde
ederek, 1974 yılında Hıristiyan bir erkekle evlendi. Sivil Durum Müdürü yasa
altında kadın ve eĢinin kayıt dosyalarını birleĢtirmeyi reddetti. Kadın evlilik
senedini tasdik ettirmek ve kendi Hıristiyan durumunu yeniden teyit ettirerek
Medeni Durum Müdürlüğü müdüründen kendisinin ve kocasının müdürlükteki kayıt
dosyalarını birleĢtirilmesini gerektiren bir karar istedi ve yargıtay, kadının,
yetiĢkinlik yaĢında bir Hıristiyan olma seçiminde, ġeriat'a göre onun yasal hakkını
kullanmıĢ olduğunu ve evlilik sözleĢmesinin geçerli olduğunu düzenledi. Yargıtay,
müdürün Kanun kapsamında kadının kocasının dosyası ile onun dosyasını
birleĢtirmeye itiraz etme hakkına, onun mesleki kapasitesi içerisinde, sahip
olmadığına karar verdi. Kayıt dosyalarının birleĢtirilmesi emredildi. Yargıtay
hukukta hiçbir dayanağa sahip olmayan müdürün itirazını reddetti.742
3.9.3.1. Irak Sivil ve Kişisel Durum Yasaları
KiĢisel durum yasaları bireylerin ve ailelerinin kiĢisel iĢleri ile ilgili konuları
düzenler. Bunların içinde evlilik meseleleri, boĢanma, ayrılık, analık, ebeveynlik,
çocukların velayeti, nafaka, vasiyet ve miras bulunmaktadır. Bu yasalar
çoğunlukla, kutsal metinlerde yasa olarak vardır. Bazıları doğrudan ve açıkça
Kur'an ve Hadislerde belirtilmekte, peygamberimizin hadisleri ve atasözlerinde
bulunmaktadır. Ancak, Iraklı sivil ve kiĢisel durum yasaları büyük ölçüde hem
Ġslam ve hem de Kıta Avrupası hukuk ilkelerinden etkilenmiĢtir. Mısır ve Irak
Medeni Kanunlarının hazırlanmasından sorumlu Mısırlı hukukçu Al-Sanhuri,
baĢlangıçta hem Müslümanları ve hem de Mısır'da Kıpti Hıristiyanları dikkate
alacak bir Ģekilde aile hukukunu yönetecek Mısır Kanunu'nun bir kısmını
hazırlamak istedi.743
742
Irak Yargıtayı, 25 Aralık 1976, No: 218, 2. Genel Komisyonu 6 Mahkemesi - 1976, (küçük yaĢta erkek
yâda Bayan, Ġslam'a kendi babasının geçmesine göre bir Müslüman olarak kayıtlı ise, yetiĢkin kapasite yasal
Ģartları yerine getirildiği takdirde yetiĢkinlik yaĢına ulaĢması üzerine kendi dinini seçme hakkını saklı tutar.)
743
Bkz J. N. D. Anderson, Irak için KiĢisel Durum Kanunu, 9 INT‘L & COMP. L.Q. 542, 543 (1960).
258
Ancak, bu laikliğe karĢı çok dramatik bir değiĢim olarak kabul edildi ve Mısır
dini gelenekçiler önerilen reforma karĢı çıktılar. 226 Sonuç olarak, aile hukuku
Mısır Medeni Kanununa dahil değildi ve kiĢisel durum yasası olarak ayrı kalmıĢtır.
227 Irak medeni hukuk sistemi büyük ölçüde Mısır yasası gibi aynı geleneksel
unsurlar tarafından etkilenmiĢtir ve Medeni Kanunun göreceli modernliğinden biraz
ayrı bir aile hukuku rejimi kurmuĢtur.Örneğim, mevcut KiĢisel Durum Kanunu 1.
Maddesi, Ģöyle der: "Eğer yürürlükte hiç bir yasal metin yoksa, yargı bu kanuna en
uygun olan Ġslami ġeriat ilkelerine uygun olarak hüküm verir." Kanun Ġslam
Ģeriatını mevzuatın yetkili kaynağı olarak görmediğinden Müslüman olmayan
azınlıkların açısından bakıldığında, bu kanun esnek kalır. Ancak, kanunun bu
genel alanı azınlıklara birkaç önemli sorun yaratmaktadır.
3.9.3.2. Kişisel Durum Yasasının Yasal Reformu
Irak'ta KiĢisel Durum yasaları reformu için giriĢimleri tartıĢmalı olmuĢtur.
2003 yılında "Evlilik, niĢan, evlilikle ilgili haklar, bekleme süreleri, ebeveynlik,
emzirme, velayet, çocuk desteği, akraba desteği, veli desteği, niyet, gayrimenkul
edinme, ve kendi tarikatının kurallarına uygun olarak tüm Diyanet Mahkemeleri
tutma." gibi alanlarda Ġslami Ģeriat hükümlerinin uygulanabilmesi için, KiĢisel
Durum Kanunu yerine geçmek üzere Irak Hükümet Konseyi tarafından kiĢisel
durum mevzuatını kaldıran ve meselerin çözümünü dine bIrakan 137. Yasa
taslağının çıkarılması teklif edildi. Ġnsan hakları grupları tarafından baĢlatılan
büyük bir savunuculuk kampanyası 137. Yasa Taslağının çekilmesine yol açtı.
Bununla birlikte, gelecekte geçirilebilecek bir yasa taslağı tehdidi göz ardı
edilemez. Bu tür değiĢiklikler, kiĢisel statü yasalarına eklenmesi halinde, bu
Müslüman olmayan azınlıklara karĢı ayrımcılığa neden olacak Ģekilde hukuk
sistemi içine ġeriat ilkelerini yerleĢtirecektir. Reform Müslüman olmayan azınlıklar
için tazminat yaratma Ģeklinde gelebilir diğer devletlerde en iyi uygulamalar: üniter,
ikili ve çoğulcu yasal sistemler.
259
3.9.3.3. 188 sayılı1959 Müslüman Olmayan Azınlıkların Haklarını Tanımlayan
Yasa
Mevcut Irak KiĢisel Durum Kanunu Müslüman Iraklılar için geçerli olurken,
yasanın 2. maddesi Müslüman olmayan topluluklar için ayrı KiĢisel Durum Kanunu
kabul edilmesine izin verir. 744 Belirli azınlık toplulukların model kanun taslağı
oluĢturmalarına rağmen, böyle bir yasa henüz yürürlüğe girmiĢtir. 745
Bu tür yasaların yokluğu, azınlık topluluklarının kiĢisel durumunu korumasız
ve düzensiz bIrakır. Bu tür yasalar yürürlüğe konuncaya kadar, Müslüman
olmayan azınlıklar ve gruplar Ġslami ġeriat ilkelerine dayanan KiĢisel Durum
Kanununa takip etmeleri bekleniyor. Bu nedenle, bu yasal alan azınlıklar için
büyük ölçüde sorunlu olmaya devam etmektedir. Örneğin, mevcut KiĢisel Durum
Kanunuı
hâkimlere
yasaları
uygulama
konusunda
büyük
takdir
yetkisi
vermektedir. 746 Yasaya giriĢ hükmü Ģunu söyler: Komitenin tüm konuları içeren
genel
ve
ayrıntılı
bir
Kanun
taslağı
hazırlamanın
imkânsız
olduğunu
düĢünmesinden dolayı, bu kanunun hükümlerine en uygun olan metinlerden
detaylı kuralları çıkarmak amacıyla yasal rehberlere danıĢmayı Kadıya bIrakarak,
Komite, bu kanun ile kiĢisel durum yasasının genel ilkelerinin en önemlilerini bir
araya getirmeye için çalıĢtı. Özel hükümler azınlıklar için yürürlükte değilse, bazı
yorumcuların belirttiği gibi, Ģimdiki Kanunundaki bu hüküm "ulusal birlik sunağı
üzerinde mezhep ilkelerinin büyük ölçüde kurban ediliĢini‖ temsil edebilir.
747
Bu
haliyle yasa gayrimüslimler için hiçbir yarar getirmez ve kadı elinde kontrolsüz
yetki vererek bu sorunu Ģiddetlendirebilir. Bu, tartıĢmalı olarak bir kadı‘nın yasayı
olay bazında uygulayabileceği ve Müslüman olmayan azınlıklar için istisnalar
yapabileceği anlamına gelirken, onun ġeriat ilkelerine göre hüküm verecek
olmasından dolayı, bu durum yine de Müslüman olmayan azınlıklara karĢı kasıtsız
ayrımcılığa yol açabilir. Bu nedenle, yasa hazırlayanların ya dinine bakılmaksızın
bütün Iraklılar için eĢit olarak geçerli bir birleĢik KiĢisel Durum Yasası
744
Madde 2, KiĢisel Durum Yasası.
IILHR‘nin taslak yasaların çeĢitli resmi olmayan sürümlerini gözden geçirmesi mümkün olmuĢtur.
746
Anderson,a.g.e. s.544.
747
Anderson, a.g.e, s. 547.
745
260
oluĢturmaları, ya da çeĢitli azınlık grupları için özel hükümler yaratmaları
önemlidir.748
3.9.4. Özel Mülkiyetin Koruma Hakkı
Anayasamızın 23. Maddesi Özel mülkiyet hakları korunmaktadır. Sahibi,
hukuk sınırları içinde özel mülkiyetten yararlanma hakkına sahiptir olduğu gibi
elden çıkarma hakkına da sahiptir. Ġkinci: KamulaĢtırma sadece tazminat
karĢılığında kamu yararı amacı dıĢında caiz değildir, ve bu yasa ile düzenlenir.
Üçüncüsü: A. Her Iraklı Irak'ta istediği yerde mülk sahibi olma hakkına sahip
olacaktır. Diğerleri, yasayla muaf olmadıkça, taĢınmaz varlık sahibi olamazlar. B.
Demografik değiĢim amaçlı mülk sahibi olma yasaktır. Böylece "Tüm Iraklılara"
Irak içinde güçlü bir mülkiyet hakkı koruması sağlar. Bu maddenin dili, Irak'ın
BileĢenlerini ayırt etmez ve bu nedenle eĢit hak ve koruma sağlar.
Mülkiyetin kamulaĢtırılması konusuna baktığımızda ancak, bazı Iraklı
azınlıklar kanundaki boĢluklar ve kanun uyarınca tanınan korumaların adaletsiz
uygulanmasında mülkiyetin kamulaĢtırılmasın valilikler içinde demografik geçiĢ
çabaları ve azınlıkların hedeflenmesi dâhil olmak üzere ayrımcı etkilere neden
olduğunu kaydettiler.749 Yalnız Sadece tazminat karĢılığında, kamu yararı için özel
mülkiyetin kamulaĢtırılmasında herhangi bir ayrım olmadan ve hem de valilikler
içinde veya arasında demografik değiĢimi teĢvik etmeden yapılmasını sağlamak
için Anasayanın 23. Maddeye baktığımızda ―tüm Iraklılar‖ için sağlam bir özel mülk
edinme hakkı sağlamaktadır. Maddenin dili de Irak‘ı oluĢturan öğeler arasında
farklılık gözetmemektedir ve herkese eĢit haklar Temin edilmiĢtir. Ancak, bazı
Iraklı azınlıklar maddedeki boĢlukların ve maddelerin adaletsiz uygulanmasının
vilayet sınırları içinde nüfus yapısını değiĢtirme çabalarıyla ve azınlıkların
mülklerinin kamulaĢtırma hedefiyle sonuçlandığına dikkat çekmektedir. 750
748
Ġslam Ģeriatına göre hükmeden bir yargıç.
10 Haziran 2011 tarihinde Hamdanyia, Irak, Azınlıklar ve Irak Kanunu ĠstiĢare'de TartıĢma.
750
Antıvan ALSAN, a.g.e, s.89.
749
261
3.9.5. 26 Sayılı 2006 Irak Vatandaşlık Yasası
2006 yılı 26 no.‘lu Irak Uyruk Kanunun (VatandaĢlık Yasası) öncekilere
kıyasla büyük ölçüde ilerici, kapsayıcı bir yasadır. VatandaĢlık Yasası 1924 Irak
Uyruk Kanunun 42 sayılı, 1963 yılı 43 sayılı olanını ve 1975 yılı 5. sayılı Kanunu
etkili bir Ģekilde ilga ve değiĢtirir. Bu yasalar vatandaĢlığa kabul sürecinde Araplar
ve Arap olmayanları birbirinden ayırdı. VatandaĢlık Yasası aynı zamanda açıkça
220,000 ile 300,000 arası Faili Kürtlerin vatandaĢlığını iptal eden 1980 RCC Karar
No 666‘yı yürürlükten kaldırılmıĢtır. VatandaĢlık Yasası, yasanın geçmiĢ
sürümlerine göre vatandaĢlıkları reddedilen Iraklılara vatandaĢlık vermeyi
kolaylaĢtırmada önemli atılımlar yapar, ancak bazı azınlık gruplarına ayrımcılık
yapabilen çeĢitli hükümler içermektedir.751
VatandaĢlıktan yoksun kiĢiler; eğitim hakkı, sağlık, miras hakkı ve seyahat
özgürlüğü gibi temel insan haklarından yoksundurlar. 752 Bir vatandaĢlık belgesi
olmadan, vatandaĢlıkları henüz iade edilmemiĢ olan azınlıklar doğum, ölüm ve
evlilik belgeleri gibi medeni durum belgelerini elde etmede son derece zorluk
yaĢamaktalar.116 VatandaĢlık böylece 2005 Anayasası ile tanınan ve uluslararası
insan hakları hukukunda korunan temel haklara eriĢmek için Irak'ta esastır.
3.9.6. Tekrar Vatandaşlığa Alınma
Irak VatandaĢlık yasası no,20 tarihi 2006 , Madde 1 Bu kanunun amaçları
kapsamında aĢağıdaki terimler aĢağıdaki anlamlara sahip olacaktır: b.Bir Iraklı:
Irak vatandaĢlığına sahip bir kiĢi. Aynı yasanın 2. Maddesine baktığmızda
Yürürlükten kaldırılmıĢ Irak VatandaĢlık Kanunu hükümlerine göre 1924 yılı 42
sayılı, 1963 yılı 43 sayılı ve 1975 yılı 5 sayılı Kanunun Araplara Irak vatandaĢlığı
verilmesi üzerine olan hükümlere göre Irak vatandaĢlığı almıĢ olan herkes ve
feshedilmiĢ Devrim Komuta Konseyi tarafından Irak vatandaĢlığına kabul edilmiĢ
olan herkes Irak‘lı olarak kabul edilecektir. (FeshedilmiĢ) Devrim Komuta Konseyi
tarafından çıkarılan 1980 yılı 666 sayılı Kararı yürürlükten kaldırılacak ve bu
751
Campbell Susan, Irak‘ın Faili Kürtleri: Vatansız otuz yıl, Uluslar arası Mülteciler, Nisan 2010, site adı:
http://www.refugeesinternational.org/blog/faili-kurds-iraq-thirty-years-without - nationality.EriĢim 12.11.14
752
Ülke içi yer değiĢtirme gözlem merkezi, Devletsizlik: Milliyetlikten çıkarılan pek çok Iraklı belge
eldeetmedeırkçılıklayüzyüzekalmaktadır.(2004-2008),siteadı:http:/www.internal-displacement.org/idmc/web
site/countri es .nsf/(httpEnvelopes)/D2D6CC7BPROTECTEDC6CPROTECTEDD2AD7. EriĢim 12.11.2014
262
bağlamda
(feshedilmiĢ) Devrim Komuta Konseyi tarafından verilen diğer tüm
haksız kararların iptaline yanı sıra adı geçen Konsey altında Irak vatandaĢlığından
mahrum edilen tüm Iraklıların Irak vatandaĢlıkları geri verilecektir.
753
Siyasi ve din ya ırktan dolayı vatandailık alınmıĢsa madda 18 nasıl
baĢvurulacak konusunu düzenler: Siyasi, dini, ırk veya mezhep gerekçesiyle
vatandaĢlıktan edilen Iraklılar, bu yönde bir baĢvurunun yapılması durumunda Irak
vatandaĢlığına geri alınma hakkına sahip olacaktır. Ölüm durumunda, babalarının
Irak vatandaĢlığını kaybetmesi sonucunda oluĢan çocukların davatandaĢlık
kaybıdurumunda, çocuklar Irak vatandaĢlığını geri alma baĢvuru hakkına sahip
olacaktır.754
Ele aldığımız maddeslerden hedef, vatandaĢlık hakları geçmiĢ ayrımcı
Baascı Devlet uygulamaları ile reddedilen azınlıklara vatandaĢlıklarını geri
vermede önemli bir ilerlemedir. Bu önemli bir adım sayılmaktadır755
Eski Baas rejimi Iraklı azınlıkları vatandaĢlıktan çıkarmak için peĢ peĢe
çeĢitli çabalar göstermiĢtir. 1974 yılında, Irak hükümeti Ġran'a yaklaĢık 130.000
Faili Kürtleri sınırdıĢı etti ve Faili Kürtlerin Irak vatandaĢı olmadığını iddia etti.1980
yılında, Kanun Hükmünde Kararname 666 220.000 ila 300.000 Iraklı Faili Kürtleri
vatandaĢlıktan çıkardı ve hükümet mülklerine el koydu.756
Bu Uyruk Kanunları Faili Kürtler dahil olmak üzere çeĢitli Iraklı azınlıkların
vatandaĢlıklarını geri vermeye teĢebbüs etmesine rağmen, kabaca, en azından
100.000 Faili Kürtün hala vatandaĢlıktan yoksun olduğu tahmin edilmektedir.119
GeçmiĢ
VatandaĢlık
Kanunları
ve
Kanun
Hükmünde
Kararnamelerde
vatandaĢlıktan çıkarma hükümlerinin yürürlükten kaldırılmasına rağmen, Irak Yer
değiĢtirme ve Göç Bakanlığı 2003 yılından bu yana, sadece yaklaĢık 20.000
ailenin vatandaĢlığının iade olduğunu bildirdi.
753
20 sayılı 2006 Irak VatandaĢlık yasasının 17. maddesi
20 sayılı 2006 Irak VatandaĢlık yasasının 18. maddesi
755
Jane Chanaa, Online zoraki göç, FMO AraĢtırma rehberi: Irak, (Temmuz 2013) site adı; http://www.
forcedmigration.org/guides/fmo015/fmo015 -2.htm. Tarihi 12 Mayıs 2015.
756
Susan Campbell Irak‘ın Faili Kürtleri: Vatansız otuz yıl, Uluslar arası Mülteciler, Nisan 2013, site adı:
http://www.refugeesinternational.org/blog/faili-kurds-iraq-thirty-years-without-nationality. Tarihi 12 Mayıs
2015.
754
263
Faili Kürtler gibi, Bahaîler de ayrımcı devlet uygulamalarının elinde yaĢadı.
Örneğin, son 30 yılda Irak'ta doğan birçok Bahaî pasaportlar dâhil, hiçbir
vatandaĢlık belgesine sahip değildir.757 2008 yılında Irak ĠçiĢleri Bakanlığı (MOI)
Bahaîlere ulusal kimlik kartı vermeyi yasaklamıĢ bir önceki yönetmeliği iptal etti.758
Iptali rağmen, "Müslüman" olarak kendilerini tanımlamaya zorlanan Bahailer hala
inançlarını göstermek için kendi kimlik kartlarını değiĢtiremediler. 759 Resmi ve
doğru belgeleri olmadan, Irak'ta Bahailer, okullarda kayıtta, ülkeyi terk etmede ve,
en önemlisi, tüm "Iraklı vatandaĢlar"a Anayasa ile tanınan temel özgürlüklerin
garanti edilmeside zorluk yaĢamaktalar.
Irak içinde Bedevi halklar geniĢ anlamda bir göçebe yaĢam tarzı yaĢayan,
daimi ikameti olmayan halk olarak tanımlanır. 760 1997 Irak ulusal nüfus sayımı
nüfuslarını 100.000 olarak tahmin etmiĢtir. Bedevi göçebe yaĢam tarzı Irak
vatandaĢlığı almak için gerekli belgeleri elde etmeyi zorlaĢtırmaktadır. Böylece
Bedeviler için vatandaĢlık kazanmak ve vatandaĢlıktan kaynaklanan bütün
faydalardan yararlanmak zordur.761
Kökenleri Irak'ta gerçekten olduğunu kanıtlayan belge olmadan, burada
sözü edilenler dahil olmak üzere azınlıklar, kendi vatandaĢlığını geri alamaz. Bu
nedenle, VatandaĢlık Kanunu sadece önceki ayrımcı yurttaĢlık yasalarını
kaldırmanın ötesine gitmeli ve bu tür topluluk üyelerinin sözlü ifadeleri, Irak'ta uzun
süre ikamet kanıtı ve yerel lehçeler, coğrafya ve kültür bilgisini delil kabul eden
alternatif vatandaĢlık ispat araçları sağlamalıdır. 1999 Bosna ve Hersek'te
VatandaĢlık Kanunu, vatandaĢlık kanıtlamak için delil belgelere sahip olmayan
bireyler için " bu kiĢilerin yaptığı açıklamalar" da dahil olmak üzere, prosedürleri
kurar.762
757
LALANI ,a.g.e, s. 5.
LALANI, a.g.e s. s. 6.
759
U.S. Eyalet Departmanı, Baha‘ilerin Kimlik Kartı meselesi, 11 Mart 2008.
760
Özgür Avrupa radyosu/ Radyo Liberty, Irak Nüfus Sayımı Bedevilere odaklandı, (Mayıs 14, 2010), site
adı:http:/www.rferl.org/content/Iraqi_Census_ Takers_To_Focus_On_Bedouin/ PROTE CTED .html.
761
Uluslar arası mülteciler, Kuveyt Devleti: BirleĢmiĢ Milletler Evrensel Periyodik Ġnceleme Gönderisi,
Oturum 8, 2 (Mayıs 2012).
762
126 Bosna ve Hersek‘te VatandaĢlık kanunu No. 01/97 (1999, 2003 değiĢiliği).
758
264
20 sayılı 2006 Irak VatandaĢlık Yasasının 4. Maddesine baktığımızda
Bakanın
VatandaĢlık
yasasına
göre
vatandaĢlığı
verip
alma
yetkisini
anlatmaktadır , Iraklı bir anne ve bilinmeyen veya vatansız bir babadan Irak
dıĢında doğmuĢ herhangi bir kiĢiyi, (olgunluk yaĢına ulaĢan) ergen yaĢa
geldiğinden itibaren bir yıl içinde, Irak vatandaĢlığını seçerse o kiĢiyi Iraklı olarak
düĢünebilir, ancak zor koĢullar nedeniyle bunu yapmakta baĢarısız olursa, Irak
vatandaĢlığı için baĢvuru sırasında Irak içinde ikamet etme Ģartı vardır.
Bu hüküm, Iraklı bir anne ve bilinmeyen veya vatansız bir babanın
çocuklarına vatandaĢlık verilmesinin öneminin farkındadır. Ancak, özellikle Baas
rejiminin yıkılması nedeniyle ve son zamanlarda daha çok Körfez SavaĢı sırasında
meydana gelen kayıtların imhası sebebiyle, olgunluk yaĢını yazılı olarak
kanıtlamak zor olabilir. Bu gereklilik geçmiĢte zulüm edilmiĢ ve zorunlu yer
değiĢtirme veya Ģiddet nedeniyle kayıtları kayıp olan Iraklı azınlıkları olumsuz
etkileyebilir. Madde 4 vatandaĢlık için baĢvurularda, olgunluk yaĢını doldurduktan
sonra sadece bir yıl içinde vatandaĢlığa müracaat gibi, kiĢilerin yer değiĢtirmesi
sebebiyle ve bölgedeki mevcut çatıĢma ortamında karĢılanması imkansız olan katı
kurallar ve yerel sınırlamalar koyar.
Aynı yasanın 5. Maddesi: Bakan, Iraklı olmayan bir babadan olan, Irak'ta
doğmuĢ, reĢit yaĢa gelmiĢ ve alıĢkanlıkla çocuğun doğduğu anda burada ikamet
eden ancak çocouğun Irak vatandaĢlığı için müracaatı Ģartıyla, Irak içinde doğan
herkesi Iraklı olarak düĢünebilir. Bu hüküm VatandaĢlık Kanunda dar bir anlayıĢı,
devletin
toprakları
koymaktadır.
763
içinde
doğuma
dayalı
vatandaĢlık
anlayıĢını
ortaya
Bu kiĢinin kökeni tarafından VatandaĢlık Yasası yoluyla
vatandaĢlık kazanır anlayıĢına ters düĢer. Türk VatandaĢlığı Kanunu Madde 1/2,
vatandaĢlık kökenine ve ebeveynlerinin vatandaĢlığına bakılmaksızın, Türkiye'de
doğan herkese vatandaĢlık sağlar.Irakın, birkaç vatandaĢlık esasları üzerine
kurulu,
gelecekteki vatandaĢlığın keyfi kaldırılması riskini azaltacak ve azınlık
gruplarının vatandaĢlık iddialarında ek gerekçeler sağlamak için benzer bir yasayı
çıkarması çok yararlı olacaktır.
763
Andrew Vincent, Milliyetçilik ve belirgin özellikler , 80 (2002). 128 Türk VatandaĢlık Kanunu [Turkiye],
Kanun No. 403, 11 ġubat1964, site adı: http://www.unhcr.org/refworld/docid/4496b0 604.html. Tarihi 12
Mayıs 2015.
265
Aynı yasanın Madde 9/1 - Özel bir yasa tarafından dıĢlanmadığı sürece,
Madde 4, 5, 6, 7 ve 11 uyarınca vatandaĢlığa kabul yoluyla Irak vatandaĢlığını
kazanan Iraklı olmayan herhangi bir kiĢi, bir Iraklı gibi aynı haklara sahip olacaktır.
Yalnız Madde 4, 5, 6, 7 ve 11(Irak vatandaĢlığını kazanan yabancı uyruklu bakan
veya
mecliste
üye olamaz )
uyarınca
vatandaĢlığa
kabul yoluyla
Irak
vatandaĢlığını kazanan Iraklı olmayan herhangi bir kiĢi, Irak vatandaĢlığı edinme
tarihinden itibaren on yıl geçmedikçe bir bakan veya mecliste üye olamaz.
Aynı Ģekilde de Madde 4, 5, 6, 7 ve 11 baĢkan veya baĢkan vekili görevini
alamaz uyarınca vatandaĢlığa kabul yoluyla Irak vatandaĢlığını kazanan Iraklı
olmayan herhangi bir kiĢi, baĢkan veya Irak baĢkan yardımcısı görevini iĢgal
etmeyecektir. BaĢka ülkenin vatandaĢlığına sahip bir Iraklı, o ülke vatandaĢlığını
terk etmediği sürece bir üst düzey egemenlik veya güvenlik pozisyonu
alamayacaktır.
Bu hüküm, Madde 4, 5, 6, 7 ve 11 uyarınca vatandaĢlık verilmiĢ Iraklılar için
sınırlarını belirler. Örneğim, vatandaĢlık verilmiĢ Iraklıların on yıl boyunca
parlamenter sisteme katılımını dıĢlar. Irak'ın geliĢen demokrasi ıĢığında ve birçok
azınlığın devletin geçmiĢ ayrımcı davranıĢlarından, iç savaĢ ve sürekli güvenlik
tehditleri nedeniyle geçici ayrılıĢlardan kaynaklanan siyasal katılım üzerindeki
kurallar ve sınırlamalar hafifletilmelidir. Geri dönen Iraklıların seslerini duyurmak
için bir on yıl daha bekletmek yerine onlar siyasi sürece katılmaya teĢvik
edilmelidir.764
3.9.7. 53 Sayılı 2008 İnsan Hakları Hukuku Yüksek Komiserliği
2008 Ġnsan Hakları Yüksek Komisyon Kanun No 53
, insan hakları
ihlallerini telafi etmek ve gelecekteki ihlalleri caydırmak için yürürlüğe girmiĢtir. Bu
Irak'taki insan hakları ihlalleri ile mücadelede çok ihtiyaç duyulan bir aparat iken,
HCHR Kanunu Ġnsan Hakları Yüksek Komiserliğine (HCHR) sınırlı bir yetki
tanımaktadır. Örneğim, HCHR Kanunu HCHR‘nin izleme, değerlendirme ve
tavsiyelerde bulunabileceğini belirtmektedir; ancak, dava baĢlatamaz ya da
mevcut bir davaya müdahalede bulunamaz. HCHR Kanunu, Ģikayet üzerine
764
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ. s.90.
266
tarafların ceza ödemesi veya tazminat almasına emretme dahil bağlayıcı tahkim
veya sorunu iyileĢtirme kararları almada HCHR‘ye güç vermez. Irak hukuk yapısı
altında, mahkemeler ve savcılar birincil uygulayıcılar ve hukuk sağlayıcılardır.
Ancak, iyileĢtirme veya tahkim ve zararları adil çözüm gibi geleneksel olmayan
adalet formları bazı insan hakları ihlallerini araĢtırmaya çok uygun olabilir, yine de
bu tür yaklaĢımlar mevcut mahkeme sisteminde hazır değildir.
Ayrıca, HCHR Yasası HCHR‘nin Irak'ta insan haklarının izlenmesi ve
değerlendirilmesinde uzman bir kuruluĢ olarak hizmet etmesini belirler. HCHR
yetkisi sadece geleneksel olmayan iyileĢtirici eylemlerle meĢgul olma, dava açma
ve davaya katılmak değil, aynı zamanda BirleĢmiĢ Milletlere sunulan raporlar
üzerinde insan hakları ile bilgi ve tecrübesini istihdam etmek, bir ölçüde yetkilerini
egzersiz etmek, ve yasa taslağı üzerinde girdi sağlamaktır. Bu nedenle, HCHR
Kanununda birkaç anahtar değiĢiklik, HCHR yetki ve yargısını geniĢletmek,
kurumu uluslararası en iyi uygulamalar ile daha iyi uyum içine getirmek ve
azınlıkların onun üyeliğinde temsilini sağlamak için gereklidir.
3.10. 36 Sayılı 2013 Seçim İller, İlçeler Ve Alt İlçeler Konseyleri Seçim Yasası
Irak'ta seçimleri düzenleyen yasalar ilerici ve yerel ve ulusal temsilde Irak
toplumunun tüm bileĢenlerini kapsayacak Ģekilde çalıĢır. Ġl ve Ġlçe Konseyi Seçim
Kanunu 4. Maddesi 2008‘in 36 sayılı (Seçim Kanunu) kamu görevlileri için oy
vermenin yanı sıra aday olmak için, tüm Iraklıların haklarını ortaya koyan bir
ayrımcılık karĢıtı hüküm içeriyor. Bu haklar, Irak Anayasası'nda kök vermektedir:
Madde 20 ". Iraklı vatandaĢların, kadın ve erkek, kamu iĢlerine katılma, oy verme
ve aday olma hakkı dahil politik haklarını kullanmaya sahip" olacağını belirtir. 765
Ancak, Seçim Yasası'nda bazı hükümler azınlıklara karĢı ayrımcılık
yapabilir ve onları yalnızlaĢtırabilir, adaylıklarını inkar edebilir ve böylece önemli
siyasi süreten
azınlıkları alıkoyabilir. Seçim Yasası'nda bazı diğer hükümleri
azınlık topluluklarını dikkate almada ve onları seçim sürecine dahil etmede
baĢarısızdır.
765
Article 20, Irak Anayasası.
267
3.10.1. Seçim Kanunu Ve Azınlıklara Karşı Eşit Davranılması
3.10.1.1. Seçim kanununda eşitlik 4. Madde
Seçim katılımın herhangi bir ayrım olmaksızın her vatandaĢın hakkı
olduğunu belirtmek ve açıklayıcı, ama ayrıntılı olmayan, ayrımcılığa yer vermeyen
bir liste sunmak için Madde 4 değiĢtirilmesi lazım.
3.10.1.2. Halk arasında oy kullanma eşitliği
Devletin oy hakkına sahip olan tüm kiĢilerin ayrımcılık olmadan bu haklarını
yerine getirmelerini sağlamak için etkili önlemler alacağı olumlu bir yükümlülüğün
yer alması için yasada düzeltmeler yapılması gerekir.
3.10.1.3. (IHEC) ve Ayrımcılıkla hükümler: Özellikle Bağımsız Yüksek Seçim
Komisyonunun (IHEC)
Takdir yetkisini Seçim Kanununun ayrımcılık 4.maddesinde yapmama
hükmünde listelenen, herhangi bir Ģekilde, herhangi bir gruba karĢı ayrımcılık
amacıyla ya da etkileme amacıyla kullanmaması gerektiğini belirtmek için Seçim
Kanununuda uyum sağlamak lazım.
3.10.1.4. Azınlık Temsilcilerinin Koltuklarının Garantiye Alınması
Azınlık temsilcileri için IHEC (Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu) içinde
ayrılan koltukların garantisi için Seçim Kanununuda açık ve net bir Ģekilde
bildirilmesi lazım. IHEC‘in (Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu) tam bir seçmen
kayıt yapmasını sağlaması lazım766.
3.10.1.5. Telafi koltuklar
Hesaplama tadili dâhil, uygun özel listeleri, özel oy pusulası veya diğer
yollarla azınlıkların temsilcileri için oy vermelerini sağlayacak mekanizmaların
766
Raad Alcadde, a.g.e., s.46.
268
geliĢtirilmesi için IHEC‘e (Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu) yetki vermek için
Seçim Kanununun 1. Maddesini düzeltmek gerekir.
3.10.1.6. Ülke içi yerinden olmuş kişilerin
Kalmaya niyet ifadeleri ve entegreleri, eski bulundukları yerleri söylemeleri
ve bu tür bir belirleme yapıldıktan sonra onların oy verme ve eski yerlerinde ofis
çalıĢmalarına izin vermek için IHEC‘in (Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu) bir
mekanizma formüle etme ve uygulamasına izin vermek için 6. ve 7. Maddeler
uygun değildir.
3.10.1.7. Tüm etnik, dilsel ve dinsel azınlıklara korumak amacıyla
Tüm etnik, dilsel ve dinsel azınlıklara mümkün olan maksimum koruma
sağlamak amacıyla 1. Maddeyi 1. Madde (1) ve (3) ile uzlaĢması için değiĢtirilmesi
gerekir.
3.10.1.8. Cebri göç etmek
Ülke içi yerinden olmuĢ biri olarak yaygın Ģiddet korkusunun yeterli gerekçe
olduğunu açıklamak için 4. Maddede bildirilmesi lazım.
3.11. Ayrımcılığa Karşı Olma
36 sayılı 2013 Irak seçim kanununun 4. Maddesi: Seçim; cinsiyet, ırk,
milliyet, köken, renk, din, dini bağlılık, inanç ve düĢünce ya da ekonomik ve sosyal
statüye dayalı ayrımcılık olmadan, böyle bir hakkı kullanmak için bu kanunda
öngörülen Ģartları yerine getiren her Iraklı erkek ve kadının hakkıdır. Bu hüküm
her nitelikli Iraklı için seçimlere katılma hakkını garanti eden ve bu hakkın
kullanılmasında ayrımcılığı yasak sayan Seçim Kanunu'nun ayrımcılık yapmama
hükmünü içeriyor. Bu, oylamada ayrımcılık karĢıtlığı sağlanması yönünde çalıĢan
ilerici bir hükümdür. Bu kanunun kapsamına ayrımcılık geniĢ yer alırken, ayrımcılık
yapmama esaslarını geniĢletmek ve böylece hakların korunması mümkündür.
Seçim Kanunu Madde 4 "cinsiyet, ırk, milliyet, köken, renk, din, dini, inanç ya da
görüĢ, ya da ekonomik ve sosyal statü."ye dayalı ayrımcılığa karĢı korur. Bu dil
269
Irak Anayasası‘Nin 14. Maddesinin dilini yakından izler. Ancak, ICCPR‘nin 25.
Maddesi, her vatandaĢa "Madde 2‘de belirtilen herhangi bir ayrım olmaksızın ve
mantıksız bir kısıtlama olmaksızın ".kamu iĢlerine katılma ve oy verme hakkını
garanti eder.767 Madde 2(1) bu hakkı herhangi bir ayrım gözetmeksizin "ırk, renk,
cinsiyet, dil, din, siyasal veya diğer düĢünceler, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet,
doğum veya baĢka bir statü gibi." Garanti eder.768Kongre vatandaĢların bu haktan
yararlanmaları için etkili bir fırsat olmasını sağlamak için devletlerin gerekli yasal
hükümleri almalarını ister.769
3.12. Katılıma Erişim Hakkı
21 Sayılı 2008 Valilikler Yasasinin 7. Maddesi, Bir bölgede organize
edilmemiĢ Valilikler Kanununun 5. Maddesinde sağlanan adaylık koĢullarını Kabul
edin. 2008‘e 21 sayılı, Bir bölgede organize edilmemiĢ Valilikler Kanununun 5.
Maddesi: Konsey üyeliği için bir adayın aĢağıdaki Ģartları karĢılamak zorundadır...
Ġkincisi: en az, bir lise diploması veya eĢdeğerine sahip olması gerekir. Bu hüküm,
adaylık için bir lise diploması veya eĢdeğerine sahip olunmasını gerektirir.
Yeterlilik için temel standartlar gerekli olsa da, Irak'ta dilsel azınlıkların kamu
eğitimine eriĢimde ciddi engellerle karĢı karĢıya kalmaktadır. Irak Anayasası'nın 4.
Maddesi bir anadilde eğitim hakkını tanırken, bütün azınlıkların çoğunluğu okul
müfredatının ana dilde mümkün olmadığını bildirmiĢlerdir.770
Oyse
ICERD
özel
kurumlar
hak
uygulamalarını
veya
fırsatların
kullanılabilirliğini etkilediği ölçüde, Devletlerin ırk ayrımcılığını sürdürmekte
sonucun ne amaç ne de etkiye sahip olduğundan emin olmasını gerektirir. Eğitim
olanakları ile engellerin birleĢtiğinde , aslında adaylık için fırsatlarını sınırlayarak
azınlık adaylarına karĢı ayrımcılık yapmıĢ olabilir.771
767
ICCPR Madde. 25.
ICCPR Madde. 2/1.
769
Genel Yorum No. 25: Kamu iĢlerine katılma hakkı, oy hakları ve kamu hizmetlerine eĢit eriĢim hakkı
(Madde. 25), 12 Temmuz 1996, CCPR/C/21/Rev.1/Add.7, Genel Yorum No. 25. (Genel Yorumlar).
770
Lalani, a.g.e, s.24.
771
Genel Öneri No. 20: Özgürlüklerin ayrımcı olmayan uygulamaları (Madde. 5), 15 Mart 1996, Gen. Rec.
No. 20 (GenelYorumlar),http://www.unhchr.ch/tbs/doc.nsf/(Symbol)/8b3ad72f8e98a34c 802 56 51e004c8b
61?Ope ndo cum ent. EriĢim Tarihi 12 Mart 2015.
768
270
BaĢka bir minvalden ICCPR seçilme hakkı için geçerli olan koĢulların
objektif, makul kriterlere dayalı olmasını gerektirmektedir. Eğitim hizmetlerine
eriĢimde dilsel azınlıkların karĢılaĢtıkları ayrımcılık ıĢığında, adayların ortaöğretim
sertifikası veya eĢdeğerine sahip olmasını istemek, büyük olasılıkla aksi nitelikli
azınlık adaylar için mantıksız bir engel oluĢturacaktır.772 Örneğim, Endonezya'da
2005 seçimleri sonrasında, uluslararası insan hakları toplumu adaylık için gereken
ülkenin eğitim Ģartlarını kınadı.773
Genel seçim yasası ise yasama adayları için niteliklere eğitim Ģartlarını
ortaokuldan "lise veya dengi"
okula yükseltti. adaylar üzerinde bu tür eğitim
Ģartları istemenin eğitim olanaklarına çok az eriĢimi olan kadınlar ve kırsal
alanlarda yaĢayanlar da dahil olmak üzere nüfusun belirli bileĢenleri için ayrımcı
bir etkisi olduğunu bulunmuĢtur. Bu nedenle, asgari standartları belirlemek önemli
olsa bile, bu standartlar azınlıklar ve hassas gruplar için aday olmada haksız
engeller oluĢturmaması gerekir ve yüksek eğitime eriĢimde birçok Iraklının
karĢılaĢtığı belirli zorlukların ıĢığında yapılanmalıdır. 17.Maddes ise Seçmenlerin
ilk kayıtı, yerel ve uluslararası gözlemciler ve medya çalıĢanlarının izlemesi ve
görüntülemesine izin verme, kaydın tamamlanmasından sonra ilan edilecektir.aynı
yasanın 18. Maddesi, Komisyon, seçmenlerin isimlerinin alfabetik olarak
listelendiği
her
seçim
bölgesi
seçmen
kayıtlarını
göstermek
zorundadır.
Görüntülemeyi kolaylaĢtırmak için, bu kayıt merkezlerinde önemli bir yerde
yapılmalıdır. 20 .maddede ise Seçmenlerin ilk kaydı kesindir ve itiraz sürelerinin
bitiminden sonra ya da kayıt defterine yapılan itiraz sonrası kesinleĢtikten sonra
oylama için kullanılacaktır. Komisyon tarafından belirlendikten bir süre sonra
Komisyon, kayıt merkezlerinde yayımlamak zorundadır.
Sonuç olarak Yukarda açıkladığımız gibi Madde 16 seçmenlerin Ģahsen
kayıt yaptırmalarını gerektirir. Madde 17, 18 ve 20 seçmen kayıtırının kamuoyuna
duyurulmasını gerektirir. ġahsen kayıt ve seçmen kayıt listelerinin yayınlanması
yolsuzluk ve seçim sahtekârlığını önlemek için pozitif tedbirlerdir.
772
Genel Yorumlar No. 25: Kamu iĢlerine katılma hakkı, oy hakları ve kamu hizmetlerine eĢit eriĢim hakkı
(Madde. 25).
773
The Carter Center, Final Report of the Carter Center‘in son raporu: Endonezya'da 9 Nisan 2009 Yasama
Seçimler Sınırlı Gözlem Misyonu, s. 39.
271
Siyasi katılım haklarına eriĢimde, Iraklı azınlıkları oy vermeden vazgeçirmek
amacıyla tehdit ve sindirme nedeniyle zorluklarla karĢı karĢıya olduklarını bildiren
raporlar vardır. ġiddet tehditleri azınlıkların hareket özgürlüğünü, özellikle azınlık
kadınları kısıtlayabilir. Eğer Ģiddet tehditleri hareket özgürlüğünü kayıt yerlerine
seyahat edemeyecek ölçüde sınırlarsa, Ģahsen kayıt azınlıkların oy haklarını
kullanma yeteneğini sınırlayabilir. Seçmen kayıt listelerinin yayınlanması da
azınlıkların etnik temelli Ģiddet için kolay hedef haline gelme olasılığını artırabilir.
Bu nedenle, Ģahsen seçmen kaydını gerektiren avantajlar, Ģahsen kayıtları
mümkün olmayan savunmasız nüfusun oy hakkı inkâr riski ile dengeli olmalıdır.
Örneğim, Kosta Rika, Yüksek Seçim Mahkemesi engelli olanlar gibi seçmenlerin
kayıt olması sırasında hiçbir ayrımcılık oluĢmamasını sağlamak için çeĢitli
düzenlemeler ve programlar uygulamaya koydu. Mahkeme, mobil seçmen kaydı
kabinleri sunarak ülkelerin merkez hastanelerde ek kayıt yerleri oluĢturdu, uzak
alanları ziyaret etti ve hatta ikametgâh seçmen kaydını üstlendi.774
Devlet oy hakkına sahip olan tüm kiĢilerin seçmen kaydı seçeneklerin
geniĢletilmesi de dahil olmak üzere bu hakkın uygulanmasının mümkün olmasını
sağlamaktadır.
Aynı yasanın 39. Maddesi ise seçmnin yasal haklarını
bildirmektedir :
Birincisi: Seçmenin oy kullanma hakkını engellememek: Bir seçmenin
herhangi bir Ģekilde oy hakkını kullanmasını engellemek veya çekimser kalması
için güç veya tehdit kullanan herhangi bir birey;
İkincisi: Seçmenlerin oy kullanmasında her hangi bir taraftan teklif
verilmemesi: Bir seçmene belli bir Ģekilde oy verme veya çekimser kalma
karĢılığında kendisi veya baĢkaları için çıkar sağlayan herhangi bir Ģey veren, teklif
eden veya söz veren herhangi bir birey;775 Üçüncüsü: kendisi veya diğerleri için
seçim sürecinde bir kamu hizmetini yerine getirmek için atanan kiĢiden bir çıkar
isteyen veya kabul eden herhangi bir birey;
Dördüncüsü: seçmen görüĢlerini
etkilemek veya seçimlerin sonuçlarını etkilemek amacıyla bir adayın davranıĢ ve /
veya kendisinin Ģöhreti konusunda seçmenlere yanlıĢ bilgileri yayan veya duyuran
774
LALANĠ, a.g.e, s.10- 15.
Amerikan Eyalet Organizasyonu, Kosta Rika‘da Engelli Ġnsanlara Oy vermede EriĢim, site adı: http
://www.oas.org/sap/docs/DECO/7_EMBs/presentaciones/Seign_Jimenez_e.pdf. EriĢim Tarihi 19 Mart 2015.
775
272
herhangi bir birey; BeĢincisi: Kanun hükümlerine aykırı olarak bir silah ya da
yaralayıcı bir alet taĢıyarak oylama için ayrılan bir yere giren herhangi bir birey.
Altıncısı:, Seçim sürecinde seçim kuruluna veya üyelerinden birine hakaret eden,
karalama yapan
veya saldırıda bulunan herhangi bir birey; Yedinci: Seçim
sandığı, seçim tabloları veya seçim süreci ile ilgili herhangi bir belge ile
oynanması.
AĢağıdakiler bir yıldan az olmayan bir süre için hapis ve (100.000), yüz bin
Irak dinarından daha az olmayan ve (500,000) beĢ yüz bin Irak Dinarını
aĢmayacak Ģekilde bir para cezası ile cezalandırılır... Ġkincisi: seçim özgürlüğünü
veya düzenini zor veya tehdit kullanarak ihlal eden herhangi bir birey. Bunlar,
hiçbir Iraklının - geçmiĢi ne olursa olsun - oy verme hakkını yerine getirmede
korkutulmayacağı veya zorlanmayacağının garanti altına alınması için olumlu
korumalardır. Bu hükümler, görevi kötüye kullanma ve bununla ilgili cezaların
türlerini ortaya koyarak, oy haklarına müdahaleye karĢı sadece uyarı ötesine
geçmesi dikkat çekicidir.
3.13. Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu
Genellikle, gözlemciler IHEC‘in yolsuzluk iddiası ve aĢırı siyasi parti nüfuzu
için eleĢtirildiğini kaydettiler. Madde 8/A daylar [Bağımsız Yüksek Seçim]
Komisyonu'nun onayına tabi olacaktır. Madde 37 Aday listesinde kayıtlı olmayan
bir aday adına reklam yapıĢtırmak eylem programları, broĢür veya kartları
dağıtmak yasaktır. Madde 37, adayın adı IHEC tarafından onaylanmadığı sürece
adaylık için kampanyayı yasaklamaktadır. Özgür ve adil seçimleri sağlamak için,
oylama üzerinde kontrolü olan merkezi bir otoritenin olması gerekli olabilir. Ancak,
bu merkezi otorite tarafsız, özgür ve adil bir Ģekilde iĢlem yapmalı ve aday listesi
ile ilgili tüm Iraklı azınlık gruplarının yararına hareket ettiğinin bir garantisi
olmalıdır. Azınlıklar IHEC‘te adil temsil edilmediği sürece ve azınlık adaylarının
çıkarları IHEC çıkarları ile uyum sağlamadığı sürece, IHEC baĢvurularını
reddederek potansiyel adaylara karĢı ayırımcılık yetkisi ve gücüne sahiptir. Bu
nedenle, IHEC azınlık adaylarının adaylıklarını önleyebilir ve azınlık seçmenlerin
adaya eriĢimini kısıtlayabilir.
273
3.14. Ülke İçi Zorunlu Göç Etmiş Kişiler
1. Madde, Yerinden OlmuĢ Seçmen: 9 Nisan 2003 tarihinden sonra
herhangi bir nedenle ikamet ettiği daimi yerinden zorla Irak içinde baĢka bir yere
göç etmiĢ Iraklı. 2. Madde ise, Oy dökümlerinin yerinden edildikleri alanlardaki
adaylar için yapılabilmesi amacıyla Yerinden EdilmiĢ KiĢilerin kendi alanlarında
belirli seçim merkezleri oluĢturulur. Yüksek Komisyon talimatlara uygun olarak
tescil mekanizmasının belirlenmesini idare eder. 7.madde Bir bölgede organize
olmamıĢ 2008‘in 21 sayılı Valilikler Kanunu 5. Maddesinde verilen adaylık
koĢullarını kabul edin. [Madde 5, bir Bölgesi dâhilinde Organize olmamıĢ
Valiliklerin Kanunu, 2008 sayı 21: Bir konsey üyeliği için aday aĢağıdaki Ģartları
karĢılamak zorundadır... Dördüncüsü: Medeni Durum Kaydına göre Eyaleti'in
yerlisi olmalı, ya da sürekli 10 yıldan daha az olmamak üzere orda ikamet etmiĢ
olmalı, ancak ikametinin demografik değiĢim için olmaması Ģartıyla.776
Madde 6 ve 7 IDP'lerin yerinden edildikleri alanlardaki adaylara oy verme
veya kendilerinin aday olmaları yeteneğini sınırlar. Madde 6 yerinden edilmiĢ
seçmenlerin eskiden bulundukları yerdeki adaylara oy verebileceğini ifade
ederken, Madde 7 adayların o ilin yerlisi olmasını ya da en az 10 yıl süreyle o ilde
ikamet etmesi gerektiğini bildirir. Bu hükümler IDP'lerin sonunda orijinal ikamet
yerlerine geri döneceği varsayımını yansıtmaktadır. ICCPR Kamusal hayata
katılma hakkının teminatı seçimlere uygun olan kiĢilerin ikamet gibi mantıksız ve
ayrımcı gerekleri hariç tutmak gerektiğini belirtir. Ayrıca, seçmen kaydı için ikamet
Ģartları makul olmalı ve evsizlik veya mülkiyet sahibi olma temelinde ayrımcılık
empoze edilmemelidir.777 IDP‘lere zorunlu göçe tabi olarak bulundukları yerlerde
kalmaya niyetlerini ifade etmeye ve entegre olmaya veya oy vermeye ve aday
olmalarına izin veren bir mekanizma formüle etmesi ve uygulaması için IHEC‘e izin
vermek için Madde 6 ve 7 değiĢtirin. 778
776
LALANĠ, a.g.e, s. 18.
Genel Yorum No. 25: Kamu iĢlerine katılma hakkı, oy hakları ve kamu hizmetlerine eĢit eriĢim hakkı
(Madde. 25).
778
Bir yöntem 2005‘in 16 sayılı Seçimler Kanun DeğiĢiklik modelini takip etmek olabilir ve bir IDP‘ye
eğer karnesini o il veya ilçe içine taĢımıĢ ise, bulunduğu seçim bölgesinde oy vermesini sağlar.
777
274
3.15. 11 Sayılı 2005 Siyasi Mahkûmlar Ve Tutuklular Kurumu Kanunu
2005 Siyasi Mahkûmlar ve Tutuklular Kurumu 11 Kanunu
(Tutuklular
Kanunu) Baas rejimi sırasında meydana gelmiĢ olabilecek haksızlıkları tanıma
yolunda önemli adımlar atar ve hapse ya da siyasi nedenlerle gözaltına alınan
kiĢileri telafi etmek için çaba göstermektedir. Tutuklu Kanunu haksız yere tutuklu
veya gözaltına alınmıĢ olanları telafi etmek için kapsamlı hükümler belirlemektedir.
Azınlıkların durumuna kanunun yansıtıcı ve duyarlı olması amacıyla - özellikle
etnik ya da dini geçmiĢleri nedeniyle özellikle yanlıĢ hapis için hedef olanlara yasada birkaç değiĢiklik gerekir.
3.15.1. Kanunun Kapsamı
Kanunun 5. Maddesi Bu yasa hem siyasi mahkûmlar ve tutuklular hem de
önceki Baas rejimi tarafından tutuklanan ya da gözaltına alınan tutuklular ve
mahkûmlarla ilgilidir. Yasanın amaçları için, aĢağıdaki terimler aĢağıdaki anlamlara
sahip olacaktır:
Mahkûm: görüĢ, inanç ya da siyasi partiye bağlı olarak, ya da rejim
muhaliflerine yaptığı sempati ve desteğinin bir sonucu olarak, bir önceki rejime
yaptığı muhalefeti nedeniyle hapsedilen bir kiĢi.
Tutuklu: Yukarıdaki nedenlerden dolayı en fazla bir yıl boyunca gözaltında
tutulan bir kiĢi. Bu yasanın hangi hükümlü ve tutukluların siyasi hükümlü ve tutuklu
olduklarını açıklığa kavuĢturması gerekli olurken, onları tek baĢına siyasi eğilimleri
ile sınıflandırmamak gereklidir. Tanım haksız yere gözaltına alınmıĢ ve kendi etnik,
dinsel, dilsel ya da ulusal köken kökenli bir sonucu olarak, eski rejim tarafından
hapsedilen Iraklıları kapsayacak Ģekilde geniĢletilmelidir. Bu değiĢiklik eski rejim
altında, sadece siyasi muhaliflere değil ama aynı zamanda dini ve etnik azınlıklara
karĢı da ayrımcılık yapma ve zulmetmede devlet gücünün sistematik kullanımını
yansıtır ve kabul eder.779
779
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, s.87
275
Telafi: 11 sayılı 2005 siyasi mahkümler ve tutuklular kurumunun 2.
Maddesi, Siyasi mahkûmlar ve tutuklular kurumu yasası, siyasi hükümlü ve
tutukluların genel durumunu düzeltmek ve onların mahkûm olmaktan kaynaklanan
katlanma ve acılarını telafi edecek maddi ve manevi tazminat vermeye
çalıĢacaktır.780
3.16. 27 sayılı 2005 ŞEHİTLER KURUMU KANUNU.
2005 ġehitler Kurumu Kanun No 27 (ġehitler Kanunu) Tutuklular Kanunu ile
aynı dili içeriyor. Benzer Ģekilde, ġehitler Kanunu Baas rejimine muhalefet sonucu
ölen Iraklıların akrabasını korumak ve kollamak için hükümleri belirlemektedir.
Yasanın geniĢ bir Ģekilde önceki rejimin hedefleri olan azınlık topluluklarına
koruma sağlaması için çeĢitli hükümler gereklidir. 27 sayılı 2005 Ģehitler kurumu
kanunun 7. Maddesi: Bir ġehit Aileleri Bakım Konseyi kurulacaktır ve BaĢbakan
üyelerini atayacaktır. Konsey Ģunlardan oluĢacaktır: - BaĢkan: Bir bakan sınıfından
ve kurumun idari konseyinin çoğunluğu tarafından atanır ve üyelerinden biri olan
kiĢidir. Milletvekili: Bir Milletvekili sınıfından ve Kurumun idari konseyinin
çoğunluğu tarafından atanır ve üyelerinden biri olan kiĢidir. ġehit Aileleri Bakım
Konseyi: Kurumun idari meclisi kabul edilecektir. Özel Komite: Bu komite baĢkanı,
yüce yargı konseyinin aday yargıçlarından biri ve Maliye, ĠçiĢleri, ÇalıĢma ve
Sosyal ĠĢler bakanlıkları temsilcilerinden oluĢamaktadır. Onların sorumluluğu bu
kanunda kategorilerine göre mahkûmlardan gelen istekleri gözden geçirmek ve bu
kanunun bu kiĢileri kapsayıp kapsamadığına karar vermek olacaktır. Mali ve Ġdari
Büro. Hukuki Büro. Sosyal ve Ekonomik Büro.781
27 sayılı 2005 Ģehitler kurumu kanununun 10. Maddesi: Özel Komitenin
ÇalıĢma Mekanizması: - Özel Komite mahkûmlar ve tutuklular tarafından sunulan
taleplerin bu yasanın koruması altında olup olmadığını bulacak ve doğruluğunu
karar verecektir.
- Komite kararlarını oy çokluğu ile yayınlayacaktır. - Komitenin
kararına itiraz için herhangi bir kiĢinin karar tarihinden itibaren 10 günü vardır.782
780
LALANĠ , a.g.e. s. 21.
LALANĠ, a.g.e. s. 25.
782
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, a.g.e .s.79.
781
276
27 sayılı 2005 ġehitler Kurumu Kanununun 7 ve 10 Maddelerinin hedefi ise,
Konseyin ve ġehit Aileleri Bakımı Özel Komitesi'nin çalıĢma mekanizmasını
belirler. Yasa Ģikâyetlerin "doğruluğuna" karar vermede Komiteye büyük takdir
yetkisi verir ve bu nedenle bir mahkûm ya da tutuklunun bir "siyasi tutuklu" olup
olmadığını belirlemek için denetlenmeyen bir yetkiye sahiptir. Ayrıca, Komite
kararına itiraz etmeyi seçen bir kiĢi için, itiraz etmeye karar tarihinden itibaren
sadece 10 günü vardır ve bir karar alındığında Komitenin baĢvuru sahibine
zamanında bildirim sağlamasını gerektiren bir hüküm yoktur. Özel Komiteye
verilen çok geniĢ takdir yetkisi ile birleĢtiğinde ve bildirim ihtiyacının olmaması, 10
gün itiraz için büyük olasılıkla yetersiz bir zaman olduğundan, Komite tarafından
keyfi bir diskalifiye edilme ve bu nedenle baĢvuru sahibi için bir dezavantaj
oluĢturur.783
3.17. Potansiyel Siyasi Parti Mevzuatını Çevreleyen Hususlar
Bireylerin siyasi sürece katılma hakkını garanti altına alan bir demokrasi
inĢa etmek esastır. Bu haklar, siyasal veya diğer dernek kurma, kampanya yapma,
aday olma ve oy kullanma hakkını içerir. Bu garanti edilen haklar bireysel seçmen
haklarının siyasi partilerin ve diğer derneklerin destek toplamak ve kampanya
yapmak için olan haklarının ötesine geçer. Bu raporda analiz edilen yasa tasarısı
Temsilciler
Kurulu
tarafından
inceleme
altındadır
ve
henüz
yürürlüğe
girmemiĢtir.784
3.17.1. Siyasi Partiler Kanunu
Irak Siyasi Parti Yasanın 8. Maddesi :Herhangi bir parti kurmak ya da
devam ettirmesi için Ģunlara dikkat edilmesi gerekir:
3.17.2. Partinin İlkeleri
hedefleri ve faaliyetlerini uygulama alanları aĢağıdakilerle çeliĢmez:
A - Anayasanın Hükümleri
B - Insan hakları ilkeleri
783
784
YAKU, a.g.e, s.179.
YAKU, a.g.e , s.182.
277
C - Milli birlik ilkesi
D - BarıĢçıl güç transferi prensibi
Hedeflerine ulaşmak için partinin platformu açıkça diğer partilerin
platformlarından farklıdır.
Parti ve askeri Bağlantılar: Parti ve onun eylemlerini kurmak herhangi bir
silahlı kuvvetler veya paramiliter örgütler formunu alamaz, ayrıca askeri kuvvetlerle
bağlantılı olamaz.
Anayasada belirtilen genel ilkelere uymayan fikirlerler sahip, parti lider
kadrosu ya da partiye katılan, terfi eden, çağrılan hiç kimse hiçbir Ģekilde partinin
kurucuları arasında olmamalı. Irak Anayasası 8.Madde, Irak‘ın uluslararası
yükümlülüklerine saygılı olması gerektiğini belirtiyor. Buna göre, taslak Siyasi
Partiler yasası, 8 Madde Irak'ın anlaĢma yükümlülüklerini yansıtan bir dil
içermelidir. Ayrıca, Anayasanın 14. Maddesi uyarınca, kanun tasarısı, bir siyasi
partiye katılırken, hiçbir kiĢinin cinsiyet, ırk, etnik köken, ulusal köken ya da baĢka
bir faktör temelinde ayrımcılığa tabi tutulamayacağını belirten ayrımcı olmayan bir
dil içermelidir. Yasanın 8. Madde içinde çeliĢmemesi için "Irak'ın uluslararası
hukuki yükümlülüklerini" bildirmesine rağmen Parti liderlik pozisyonları ve parti
listeleri içinde gönüllü parti kotaları gibi pozitif ayrımcılık için potansiyel
mekanizmalar dahil olmak üzere bir ayrımcılık karĢıtı hüküm içerecektedir.
Yasanın 9. Maddesine baktığımızda: Bir parti kuracak kiĢi aĢağıdaki özelliklere
sahip olmalıdır:
1. Irak vatandaĢı olası lazım.
2. Yirmi beĢ yaĢından büyük ve yasal bir kapasiteye sahip.
3. Cinayet, ahlaksızlık, terör suçları, mali veya idari yolsuzluk, ya da uluslararası
suçları içeren bir suçtan yetkili mahkeme tarafından suçlu bulunmamak.
4. Parti kurulma aĢamasında baĢka bir partiye katılmamak.
5. yargı sisteminin bir üyesi olmamak, Dürüstlük Komisyonu, Bağımsız Yüksek
Seçim Komisyonu, Ordu Kuvvetleri ve Ġç Güvenlik Güçleri mensubu olmamak
278
ve yukarda sayılanlardan biri bir partiye katılırsa partiden istifa etme veya iĢini
bIrakma arasında seçim yapmalıdır.785
Özet olarak Bir siyasi partinin nasıl oluĢturulması, nasıl iĢletilmesi gerektiği
ve kimlerin sürece katılma hakkına sahip olacağı ile ilgili kısıtlamalar meĢruiyetini
tesis etmek ve normları yaratmak için bir anahtardır. Ancak, aynı anda baĢka bir
grup için eriĢimi artırırken, bir grup için siyasi sürece eriĢimi sınırlandırmak için
kısıtlamalar
çok
dar
ve
belirsiz
olmamalıdır.
Madde
9
azınlıkların
marjinalleĢmesine ve siyasi sürece her düzeyde eriĢim reddine yol açabilir.
Aynı yasanın 12. Maddesi Ģöyle bir hüküm açıklamaktadır:
Birincisi:
(1.000.000) bir milyon Irak Dinarı kayıt ücreti toplamak için mahkeme baĢkanına
kurulma isteği bildirilmesi ve mahkeme kayıtlarında bu kayıdın iĢlenmesi. Ġkincisi:
ücretlerin ödeme tarihinden itibaren (15) onbeĢ gün içinde, isteği dikkate almak
için belirli bir tarih belirleyin. Üçüncüsü: Mahkeme bir kapalı oturum için karar
almadıkça, eğer gerekli ise, mahkeme baĢkanının kararı ile kamu yararı, kamu
düzeni ve kamu ahlakını dikkate alarak, Mahkeme açık oturumla isteği
değerlendirir. Devlet DanıĢma Konseyi kanunda özellikle belirtilmedikçe 1979
Kanıt Medeni Usul kanunu No 107, ve1969 Hukuk Kanunu No 83 hükümleri
uygulanacak.
Aynı Yasanın 21. Maddesi Siyasi Partilerin tüzüğünü düzenler maddenin
içeriği:
1. Parti tüzüğüne göre, parti ile ilgili iĢlerde parti baĢkanı yargı ve diğer
kurumlar önünde partiyi temsil eder.
2. Parti tüzüğüne göre parti baĢkanı parti liderlerinden biri veya daha fazlasına
kendisini temsil etmek için yetki verir.
Bu hüküm parti lideri çok yetki verir. Azınlıkların üyesi olduğu siyasi
partilerde, parti liderinin tüm üyelerin çıkarlarını temsil etmesi önemlidir. Bu
amaçla, parti sandalye seçiminin Ģeffaf olmasını sağlamak gerekli olabilir. Sadece
siyasi partilerin meĢruiyet kazanması için değil, azınlıkların desteğini daha kolay
785
YAKU, a.g.e, s.184.
279
kazanmak için de bir parti genel baĢkanını seçme sürecinin Ģeffaf olmasını
sağlamanması lazımdır.
39. Madde ise siyasi partiler Tüzüğüne göre her siyasi parti:
1. Faaliyetlerini kesebilir.
2. Kendi çözülebilir.
Seçim özgürlüğü bir demokraside seçim siyaseti için çok önemli olsa da,
katılım olmamasının dıĢ etkiler tarafından zorla değil, gönüllü olmasını sağlamak
önemlidir. Bu koruma düzeyi, özellikle, birincil görevi azınlık gruplarına koruma
içeren siyasi partiler için gereklidir.786
3.18. Ceza Hukukunda Azınlık Haklarının Korunması
Irak Ceza Hukukunun 372. Maddesine gore, AĢağıdaki kiĢiler 3 yıl
geçmeyen bir tutukluluk süresi ile veya 300 dinarı aĢmayan bir para cezası ile
cezalandırılır:
1)
Dini azınlığın inançlarına saldıran ya da dini uygulamaları hor gören herhangi
bir kiĢi.
(2) Dini bir azınlığa ait bir dini töreni, festivali veya toplantıyı kasten bozan ya da
engelleyen bu ritüelin yerine getirilmesini kasten bozan veya engelleyen
herhangi bir kiĢi.
(3) Dini bir azınlığın törenler için yapılan bir yapıyı veya dini sembolu ya da
kutsal olan Ģeyi yıkan, tahrif eden veya kirleten herhangi bir kiĢi.
(4) Metnin anlamını değiĢtirmek veya onun ilkeleri ve öğretilerini hafifletmek için
bir dini azınlığa ait kutsal kitabın metinlerini kasıtlı olarak yanlıĢ yazan veya
yayınlayan herhangi bir kiĢi.
(5) Alenen bir sembole ya da kutsal bir nesne oluĢturan, veya dini bir azınlığa
hürmeten ibadet eden bir kiĢiye hakaret eden herhangi bir kiĢi.
786
LALANĠ, a.g.e, s. 28, YAKU, a.g.e. s. 187.
280
(6) Alenen aldatmak niyeti ile bir dini töreni ya da kutlamayı taklit eden herhangi
bir kiĢi.787
Ceza Hukukunun 372. Madesinin hükmüne baktığımızda son derece ilerici
bir hüküm ve azınlıklara geniĢ garantiler tanıyor ve farklı dini inançlar, ritüeller ve
kültürel uygulamaların öneminin farkındadır. Ayrıca azınlık dinleri ile ilgili yapılar,
metinler ve sembollerin kutsallığını kabul eder. Azınlık dinlerine ve onların kültürel
uygulamalarına karĢı saygısızlık eylemlerini yasaklayarak, Yasa hayran olunacak
Ģekilde birçoklu-etnik toplumda hoĢgörü kavramını güçlendirmektedir. Ancak, bazı
Iraklılar 327. Maddenin ihlalleri için para cezasını çok düĢük olduğunu ve bu
nedenle azınlıklara karĢı yeterince saldırganlık veya Ģiddet eylemlerinde caydırıcı
olmadığını kaydettiler.
Para cezasını artırma konusunda da , dinsel azınlıkların haklarını korumaya
ve, zarar, hakaret, tahribat, ya da dini ritüeller ve Irak'ın azınlıklarının binalarına
saldırı ile ilgili eylemleri güçlü bir kınama Devlet taahhüdü anlamına gelecektir.
3.19. 71 sayılı 1987 Birleştirilmiş Çalışma Yasası
71 Sayılı1987 BirleĢik ÇalıĢma Yasası (BirleĢtirilmiĢ ĠĢ Kanunu) iĢçi
güvenliği ve tazminat için standartların belirlenmesi dahil olmak üzere Irak'taki iĢ
ve istihdam yasalarını yöneten ilerici bir kurallar kümesidir. Ancak, BirleĢtirilmiĢ
ÇalıĢma Kanununun çeĢitli hükümleri azınlık iĢçilerin çıkarlarını daha iyi korumak
için değiĢtirilebilir. 71 Sayılı1987 BirleĢik ÇalıĢma Yasası 15. Maddesi: ÇalıĢma ve
Sosyal ĠĢler Bakanlığı ĠĢçi Hizmetleri, mevcut iĢlerle ilgili olarak istihdam büroları
aracılığıyla, ve eĢitliği sağlayacak ve iĢçiler arasında eĢitliği elde edecek Ģekilde
iĢçilerin yerleĢimini organize etmekten sorumlu olacaktır.
Diğer taraftan 71 Sayılı1987 BirleĢik ÇalıĢma Yasası 21. maddesi: ÇalıĢma
ve Sosyal ĠĢler Bakanlığı tarafından verilen talimatlar; eğitimi sağlanacak
meslekleri, her meslek için eğitim dönemini, olduğu için meslekleri belirlemek
zorundadır, kursiyerlere verilecek tazminat miktarını, teorik ve pratik bilgiler ile ilgili
787
Bkz, Koalisyon Geçici Yönetimi Talimat Numarası 7 de ve 2. 159 Id at ve 20 (1)(a)(iii). Ve 2'de 158 7.
Ve 20 at 159 Id (1) (a) (iii).
281
müfredatı, sınav sistemini, verilecek sertifikaları ve bu sertifikaların üzerinde yer
alacak bilgileri belirleyecektir.788
Aynı 57. Maddesi gündelik çalıĢma saatlerinin sayısı zor ya da sağlığa
zararlı olan bir iĢ için düĢürülecektir. ĠĢverenler ve ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği için
Ulusal Merkezi tarafından yapılan önerilere dayalı olarak ÇalıĢma ve Sosyal ĠĢler
Bakanlığı
hazırlanan
talimatlar
doğrultusunda
yapılacak
iĢin
çeĢidini
ve
uygulanabilecek maksimum çalıĢma saatlerinin sayısının belirleyecektir. ÇalıĢma
ve Sosyal ĠĢler Bakanlığı tarafından verilen geniĢ kapsamı güç ve takdir yetkisinin
azınlıklar için çeĢitli etkileri vardır. Kanunun 15. Maddesi istihdam bürolarının
iĢçiler arasında eĢitliği sağlayacak Ģekilde iĢçilerin iĢe yerleĢtirilmelerini dikte
ederken, hiçbir hüküm ÇalıĢma ve Sosyal ĠĢler Bakanlığını ayrımcı olmayan
Ģekilde hareket etmeye zorlamıyor. Raporlar Iraklı yetkililer tarafından azınlıklara
karĢı dini ve etnik ayrımcılığı vurgulamakta; bu ise istihdam fırsatlarına eĢit
eriĢimin inkârı demektir. 789
Irak Anayasası‘nin 22. Maddesi, tüm Iraklılar için çalıĢma hakkını garanti
altındadır. ICESCR herkesin çalıĢma hakkını tanır ve Devletlerin, renk, cinsiyet,
dil, din, siyasal veya diğer fikirler, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğum, ırk
ya da baĢka bir durum gibi, herhangi bir ayrım olmaksızın " uygulama yapmayı
garanti etmelerini gerektirir.
3.20. 23 sayılı 2008 Ayrımcılık Yapmama Yasası
23 sayılı 2008 Ayrımcılık Yapmama Yasası 2. Madde Bu Yasa, cinsiyet,
ırk, dil veya din temelinde herhangi bir ayrımcılık olmadan, çalıĢabilecek durumda
olan tüm vatandaĢlara eĢit koĢullarda ve eĢit fırsatta çalıĢma hakkını garanti eder.
Böylece, her vatandaĢa iĢin miktarı ve her meslek dalında iĢin niteliğine göre
devlet tarafından kurulan sınırlar içinde mesleki eğitim takip imkânı tanınacaktır.
Yasanın 2. Maddesi temel ayrımcılık yapmama ilkesini içerir. Bu sadece
cinsiyet, ırk, dil veya din bazında ayrımcılık yapmamayı garanti eder. Irak
788
Osman Halil OSMAN ve Muhammed Süleyman EL-TAMEVĠ, a.g.e, s.190.
Bkz. Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesi Sonuç Gözlemleri: Irak, 12 Nisan 2001,
CERD/C/304/Add.80(sonuçgözlemleri/Yorumlar)http://www.unhchr.ch/tbs/doc.nsf/(sembol)/
CERD.C.304.Add. 80. En ?OpenDocument. Ayrıca bkz: Lalani 26-27. 166 ICESCR Art. 2(2), 6.
789
282
Anayasası ve uluslararası anlaĢmalar ayrımcılık yapmamanın daha geniĢ yer
almasını ister. Örneğim, Madde 2; (çalıĢma hakkı ile ilgili) ICESCR'e tarafından
garanti edilen renk, siyasi veya baĢka bir görüĢ, ulusal veya sosyal köken,
mülkiyet, doğum veya diğer durum ve Ayrımcılık (Ġstihdam ve Meslek),
(meslekteve istihdamda fırsat eĢitliği ve eĢit muamele ile ilgili) SözleĢme gibi
konularda ayrımcılığa karĢı korumada baĢarısız olur. Ġkincisi, ayrımcılık yapmama
garantisi sadece çalıĢma hakkı ve mesleki eğitimini kapsar. Bu mesleki eğitime
eriĢimin ötesinde olan "çalıĢma hakkı" anlamını belirtmez. 790 ICESCR bir kiĢinin
hayatını kazanmak için özgürce seçtiği ve kabul ettiği bir iĢte çalıĢmayı elde etme
hakkını özellikle çalıĢma hakkını içerir. 791 Bu açıkça iĢin adil ve elveriĢli koĢullarda
herkesin keyifle çalıĢma hakkını tanıma yoluyla - özellikle güvenli çalıĢma
koĢulları, adil ücret, terfi için fırsat eĢitliği, ve makul dinlenme ve eğlence için doğru
çalıĢma hakkının bireysel boyutlarını geliĢtirir.
792
Ayrıca sendika kurma ve kendi
seçtiği bir sendikaya katılmaya, hem de sendikaların özgürce çalıĢması için
herkesin hakkı olduğunu ileri sürer. Tek olan mesleki eğitim hükmünün ötesinde çalıĢma hakkı ayrımcılık karĢıtı ilkeleri kısıtlayarak ve çalıĢma hakkında belirlenen
yasal yükümlülüklerini ifade etmeyerek, Madde 2 ayrımcılık için çok fazla yer
bIrakır.793
Aynı yasanı 20. Maddesine ele aldığımızda : Bir iĢveren bölgedeki istihdam
ofisinden aĢağıdaki prosedüre uygun adayları sunmasını isteyebilir:
(1) ĠĢveren sunulan iĢin türünü ve bunu gerçekleĢtirmek için gerekli nitelikleri
belirterek, bölgedeki istihdam ofisine bir talepte bulunmak zorundadır;
(2) Istihdam ofisi, ofis kayıtlarına baĢvurarak uygun iĢçileri bulup talebe cevap
vermelidir. Kayıtlı hiçbir iĢçi Ģartları yerine getirmemesi halinde, istihdam ofisi
iĢverenin talebini karĢılamak için diğer istihdam büroları ile temasa geçecektir;
(3) talebi aldıktan 15 gün içerisinde, ofis önerilen adayın iĢverenine bildirir veya
isteği yerine getirilemez ise bunu iĢverene bildirecektir;
(4) ĠĢveren (3) hükümleri uyarınca istihdam ofisinden hiçbir yanıt almamıĢ ise,
kendi seçeceği herhangi bir iĢçiyi iĢe alma hakkına sahiptir.
790
ICESCR Art. 2/2. Ayırımcılık Kongresi (iĢ ve meslek) 1958, Madde. 1(b).
ICESCR Madde. 6.
792
ICESCR Madde.7.GenelYorumNo.18: iĢ,24 Kasım2005,E/C.12/GC/18,http:/daccess-dds-ny.un.org/doc
/UNDOC/ GEN/G06/403/13/PDF/GPROTECTED.pdf
793
ICESCR Madde. 8, Genel Yorum No. 18: çalıĢma hakkı. 171 ICERD Madde. 1/1.
791
283
20. Madde istihdam bürosunun, elindeki iĢçileri atama takdir yetkisini
bIrakarak, kalifiye iĢçilerin kayıt öncelik sırasına göre iĢe yerleĢtirilmesi gerektiğini
özellikle ifade etmez. Bu yetkililere, din veya etnik kökene dayalı iĢçilere özel
muamele yapmak için izin vermek olurdu. Yıllardır ayrımcılıktan mağdur edilmiĢ
azınlıklara özel önem veren pozitif ayrımcılık teĢvik edilebilir iken, bu hüküm pozitif
ayrımcılığa izin vermek yerine, sadece azınlıklara karĢı daha fazla ayrımcılığa
hizmet edebilir.
Ayrıca, birçok azınlık gruplarının kamu hizmetlerine eriĢimde
karĢılaĢtıkları zorluklar var, örneğin bazı grupların üyelerinin istihdam bürolarında
kayıt edilmediği zaman iĢ fırsatlarına eriĢimleri engellenmiĢ anlamına gelir.
Son
olarak, madde, kendi seçtikleri iĢçileri almaya izin verildiğinde iĢverenlerin ayrımcı
olmayan tarzda hareket etmelerini zorunlu kılmaz.794
3.21. İstihdam Olanaklarının Azınlıkları Dışlayan ya da Azınlıklara Farklı
Davranan Hükümler
Yasanın 10. Madde Arapça; sözleĢmeler, kayıtlar veya diğer belgeleri içerip
içermesin, tüm istihdam iliĢkilerinde kullanılacak dildir. Kürt dili Kürdistan özerk
bölgesinde Arapça gibi aynı amaçlar için kullanılır. Belge iĢçinin imzasını taĢıyor
olsa bile, baĢka bir dilde hazırlanan belgeye kimse güvenemez, iĢçiye karĢı bir
iddia içeriyor olabilir.
Yasanın 30. Maddesi Yazılı olarak bir Ġstihdam sözleĢmesi hazırlanmalıdır
ve yapılacak iĢin tipini ve ödenecek ücretlerin miktarı belirtmek Ģart olacaktır.
Yazılı bir sözleĢme yoksa, iĢçi sözleĢme var olduğunu ispatlama ve sözleĢmeden
doğan iddiaları destekleyen delilleri sunma ve ispatlama yükünü üstlenir.
Yasanın 107. Maddesi ise Bir iĢveren iĢçiye olabilecek mesleki tehlikeleri ve
alınacak koruma önlemlerini iĢçiyi iĢe almadan önce yazılı olarak bildirir. ĠĢveren
ayrıca ÇalıĢma ve Sosyal ĠĢler Bakanlığı tarafından hazırlanan talimatlara uygun
olarak mesleki tehlikeler ve alınacak koruma önlemlerini belirten talimatların
iĢyerine asılmasını sağlayacaktır.
794
LALANĠ a.g.e, s. 26-27.
284
Arapçanın bütün iĢ belgelerinde kullanılacak dil olma zorunluluğu getirerek,
bu maddeler iĢçi iliĢkilerinde ve mesleki tehlikelerin bilincinde olmada azınlıklara
dezavantaj olabilir . Kaldo-Asurlular, Kaka'i ve ġebekler dahil olmak üzere Arapça
olmayan dilleri konuĢan grupların Arapça sözleĢme ya da Arapça yayınlanan
mesleki tehlikeleri bildiren afiĢleri okuması ve anlaması mümkün olmayabilir.
Ayrıca, siyahi Iraklılar Arapça konuĢmasına rağmen bu gruplar arasında okuma
yazma bilmeyenlerin oranı orantısız yüksektir, bazı tahminlere göre yüzde. 795
Ġstihdam belgelerinde Arapçanın zorunlu kullanımı, dilsel azınlıkların bulunduğu
Devletlerde, böyle bir azınlığa mensup kiĢilerin kendi dillerini kullanma hakkından
mahrum olmayacak olması ICCPR garantisi ile uyumlu değildir. Devletlerin pozitif
önlemler kendi dillerini kullanmak azınlıkların hakkının keyfi olumsuz koĢulları
düzeltmek için gerekli olabilir.796
Devletlerin azınlıkların kendi dillerini kullanma hakkından yararlanmadaki
olumsuz koĢulları düzeltmek için pozitif önlemler almaları gerekli olabilir. Bu tür
önlemlere makul ve objektif kriterlere dayalı olması ve ayrımcılık yapmadığı sürece
izin verilebilir.797
Aynı yasanın madde 91/3/a madenci fiziksel yeteneği tıbben bir yetkili
servis tarafından verilen bir sertifika ile onaylanmıĢ olması durumunda iĢe
alınabilir. Madde 99 /1 IĢçileri n girecekleri iĢ için tıbbi fiziksel uygunluk
muayeneleri yapılmadan önce Bu kanunun 98. Bölümü [maden ocakları]
kapsamında olan sanayideve iĢlerde iĢçi istihdam etmek yasaktır.
Bu maddelerin tehlikeli iĢlerde iĢçileri yaralanmadan korumak amacı olsa
da, azınlıkların bu mesleklerde istihdamına engel olabilir. Azınlık kadınları ve
kuzey Irak'taki yerinden olmuĢ kiĢiler (birçoğu azınlık grup üyeleri) sağlık tedavisi
elde etmede kronik zorluklarla karĢı karĢıyalar. Bu engeller, dilsel engelleri, Ģiddet
nedeniyle hareket özgürlüğü üzerindeki kısıtlamaları, zahmeti fazla olanakları,
ayrımcılık ve hatta sağlık uygulayıcılarının düpedüz düĢmanlık tehditlerini
795
LALANĠ a.g.e, s.5.
ICCPR Madde. 27.
797
Genel yorum No. 23: Azınlıkların Hakları (madde 27) 8 Nisan 1994, CCPR/C/21/Rev.1/Add.5, Genel
Yorum No. 23 (Genel Yorumlar).
796
285
içermektedir.
Madenciler
veya
taĢocağı
çalıĢanları
sağlık
eriĢemiyorlarsa, istihdam için hak kazanmaları mümkün olmayabilir.
hizmetine
798
Aynı yasanın 60. Maddesine haksızlık ve ayrımçılık yapılmadan iĢçilerin
ücertlerini ve izinlerini düzenler:
(1) Her iĢçinin haftada en az bir gün ücretli dinlenme hakkı vardır.
(2) ĠĢveren tüm personel için aynı gün haftalık dinlenme günü planlamak
zorundadır, ya da her iĢçi önceden belirlenmiĢ bir günde haftalık dinlenme gününe
sahip olduğu sürece dönüĢümlü olarak farklı günlerde haftalık dinlenme günü
verilebilir. Haftalık dinlenme gününün tüm personel için aynı gün veya dönüĢümlü
olarak planlanması gerektiğini zorunlu kılarak, bu madde, farklı dini grup üyeleri
tarafından belirtilen dinlerine göre farklı günlerde dinlenme günü algılamasına
esneklik sağlamada yetersiz kalıyor.
2005 Irak Anayasasının 41. Maddesine incelediğimizde: Maddesi bütün
Iraklıların dinlerini uygulama haklarını korur. Ayrıca, ICCPR yalnızca kamu
güvenliği, düzeni, sağlık, ahlak ya da baĢkalarının temel hak ve özgürlüklerini
korumak amacıyla yasa ve gerekli öngörülen sınırlamalara tabi kiĢinin dinini veya
inancını açığa vurma özgürlüğünü korur. KiĢinin dinini açıklama özgürlüğü istirahat
günlerine riayet içerir ve bu hak kesinlikle ICCPR‘nin sınırlama belirten
gerekçesiyle yorumlanmalıdır.799
Sınırlamalar sadece ayrımcı olmayan bir amaç için ve ayrımcı olmayan bir
Ģekilde empoze edilmelidir. 800 Ayrıca, ICESCR kendi grubunun diğer üyeleriyle
birlikte kendi ibadetlerini yerine getirmeleri için dini azınlıkların hakkını korur.
801
ICESCR, sadece Devletin kendisi tarafından değil, aynı zamanda devlet içindeki
insanların eylemleri tarafından ihlale karĢı bu hakkı korumak için pozitif tedbirlerin
alınmasını gerektirir.802
Aynı yasanın 60. Maddesi ise: mevcut dinlenme günlerindeki sınırlamasının
muhtemel nedeni - Ġstihdam iliĢkilerinin düzenli yönetimi - kamu güvenliği, düzeni,
798
LALANĠ a.g.e, s.27.
ICCPR Madde. 18/3.
800
Genel Yorum No. 22: Özgürlük, DüĢünce, Vicdan ve Din Hakkı (madde 18): 30 Temmuz 1993,
CCPR/C/21/Rev.1/Add.4, Genel Yorum No. 22 (genel Yorumlar).
801
ICESCR Madde. 27.
802
Genel Yorum No. 23: (madde 27) Azınlıkların Hakları.
799
286
sağlık, ahlak veya baĢkalarının temel hak ve özgürlüklerini korumak için gerekli
değildir. Sınırlama dinlenme günü iĢveren tarafından seçilen dinlenme günü ile
denk düĢmeyen dini grupların üyelerine karĢı ayrımcılık olacaktır.
Bu
Madde,
tehlikeli
çalıĢma
koĢullarından
kadınları
korumayı
amaçlamaktadır. Ancak, çoğu azınlıklardan olan ve aynı zamanda hane reisi olan
yerinden edilmiĢ kadınların aleyhine çalıĢabilir. Bu kadınların ailelerini geçindirmek
için iĢ bulmaları son derece zor olmaktadır.803 Böylece, bu yasak bu kadınlar için
istihdam seçeneklerini diğer kadınlara göre daha büyük ölçüde sınırlandırabilir.
3.22. 12 sayılı 2010 Sivil Toplum Kuruluşları Kanunu
12 sayılı 2010 Sivil Toplum Kanununun10. Maddesi: Tüm STK'ların
aĢağıdakileri yapması yasaktır: Birinci: Anayasa veya diğer Irak yasalarını ihlal
eden herhangi bir hedef benimseme ya da herhangi bir faaliyet yürütme. Bu
madde, STK'lar ayrımcılık yapmama ilkesine dayalı son bir kategoriler listesi
hazırlayan Talimat No 16‘nın hükümleri üzerindeki bir geliĢmeyi temsil etmektedir.
Bu liste geniĢ ve kapsayıcı değildi, sadece din, ırk, etnik köken, cinsiyet veya
sosyal statü içeriyordu. Yeni hüküm, Anayasa'nın korumasını kullanarak, Irak
Anayasası'nın 14. maddesinde listelenen tüm esasları içerir.
25 Ocak 2010 tarihinde, Irak Temsilciler Konseyi Sivil Toplum KuruluĢları
No 12 (STK Kanunu) Yasasını kabul etti. Bu yasa, 1962 Kanunu No 34, 2000
Kanunu No 13, 2003 CPA Talimat No 45 ve STK Yardım Bürosu Ek 2005 Kanun
No 16 (Talimat No 16) da dahil olmak üzere dört büyük STK yasalarının yerini aldı.
804
Kendinden öncekilere göre en iyi uluslararası uygulamalar ile daha iyi
örtüĢmektedir.
805
Örneğin, STK Kanunu STK'lar Bölümünün sadece eğer STK
Kanunu806 hükmüne aykırı ise, yeni STK uygulamalarını reddedebileceğini belirtir
oysa Talimat No 16 hükümete bunun gibi uygulamaları reddeden sınırsız bir takdir
vermekteydi.807 Ayrıca, Talimat No 16 STK'ların kiĢisel adresler, meslek ve milliyet
803
LALANĠ a.g.e, s. 26.
Madde 34, STK, Kanun No. 12, 2010.
805
Irak STK koordinasyon Komitesi, Yeni Irak Sivil Toplum Kanunu Hukuk DanıĢmanı Kareem Elbayar, 13
Temmuz 2013 ile ilgili röportaj için: site adı:http://www.ncciraq.org/index.php?option= comco ntent& view
=article &id=100&lang=en EriĢim Tarihi 12 Mart 2015.
806
Madde 8(6), Sivil Toplum Örgütü Kanunu
807
(1) Madde, Talimat No 16
804
287
808
gibi hassas bilgiler de dahil olmak üzere, hükümete üyelik kayıtlarını bildirmesi
gerekliyken, STK Kanunu bunu yapmaz. Bunun yerine, STK Kanunu STK'ların
sadece yıllık finansal raporları ve
sunmalarını gerektirir.
809
STK‘ların Irak'taki faaliyetlerine ait bir rapor
Talimat No 16 altında STK'ların bu hassas bilgileri
göndermek zorunda olması hükümetin belirli örgütlerin üyelerine ve bunların
eylemlerine zarar vermek için hedef listeleri yapması için bir potansiyel yaratmıĢtı.
Böylece, STK'lar üzerinde hükümetin ihtiyari gücünü STK Kanunu dizginlemekte
ve sivil toplum kuruluĢlarına ve STK'lar oluĢturmaya çalıĢan azınlık gruplarına
daha açık bir ortam yaratmaktadır. Bu yasa azınlıklara ayrımcılık yapacak
hükümler içermiyordu.
808
809
madde 33(1), Talimat No16
Madde 15, Sivil Toplum KuruluĢları Kanun No. 12, 2010
288
289
SONUÇ
Azınlıklara bazı temel siyasi haklar verilse de bunların tam olarak uygulanıp
uygulanmadığı ya da hangi ölçüde uygulandığı bir tartıĢma konusu olarak
karĢımıza
çıkmaktadır.
Irak‘taki
devlet
yapılanmasının
halen
istikrarını
yakalayamaması, ülke içerisindeki siyasal ve hukuki süreci sekteye uğratmaktadır.
Devlet kurumları arasındaki koordinasyon eksikliğinin yanı sıra bu makamları elde
eden grupların politikalarını diğer gruplara karĢıtlık üzerine kurmaları, devlet ve
hükümeti iĢlemez duruma getirmektedir. Bu noktada büyük çıkar grupları
arasındaki mücadelen en fazla zarar gören tarafın azınlık grupları olduğunu ifade
etmek mümkündür. Buradan hareketle Ģimdiye kadar çıkarılan yasalar önemli
olmakla birlikte yeterli değildir. Irak‘ta azınlık haklarını koruyacak daha fazla
düzenlemeye ihtiyaç olduğunu söylemek mümkündür. Özellikle kimlik baskısı
altına sokulan, yerlerinden edilen ve edilmeye zorlanan, kendi varlığını
koruyamayan azınlıkların korunmasına yönelik adımlar atılması, Irak‘ın gelecekteki
istikrarı ve yapısını koruması açısından önemlidir. Irak‘taki devlet yönetiminin, oy
kullanma hakkına sahip herkesin ayrımcılıktan uzak bir Ģekilde özgürce oy
kullanmasını temin edecek etkili önlemleri alma yükümlülüğünü ortaya çıkaracak
net kanunlar çıkarması, azınlıkların siyasal sürece katılımı ve ülkedeki
demokrasinin sağlamlaĢtırılması ve ilerletilmesi için büyük önem taĢımaktadır.
Daha önceki rejimin ayrılıkçı uygulamaları nedeniyle, buna etnik, dini, dil, ya da
ulusal kökenleri yüzünden olanlar da dâhil olmak üzere, zarar gören kiĢilerin
zararlarını giderilmesi ülke demokrasisini ve azınlıkların yaĢamsal çıkarlarını
güçlendirecektir.
Görüldüğü üzere Irak‘ta azınlıklara yönelik uygulamalar halen Irak‘taki eski
rejimlerin uygulamaları üzerinden yürütülmektedir. Azınlıkların sosyal haklarına
iliĢkin hukuki düzenlemelerin eski rejimlerin uygulamalarına dayandırılması, yeni
dönemde ciddi sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Bununla birlikte Irak‘taki eski rejimler
tarafından
ortaya
konan
uygulamalar,
dönemsel
Ģartlar
bakımından
da
düĢünüldüğünde, son derece geçersiz kalmaktadır. Bu uygulamaların uluslararası
konjonktürün getirdiği yenilikler ve yeni uluslar arası hukuk kurallarıyla da
uyuĢmadığı gözlemlenmektedir. Bu nedenle azınlıkların sosyal haklarının bir
nebze olsun ilerletilebilmesi için bazı değiĢiklikler ve düzenlemeler yapılabilir.
290
Öncelikle uygulanabilir ve esnek zaman ayarlamalarını, bildirimleri, eriĢim hakkını,
itiraz süreçleri ve Ģeffaflığı da içeren, vatandaĢlığa tekrar nasıl dönülebileceğini
açıkça belirtip, netleĢtiren değiĢikliklerin VatandaĢlık Kanunu‘nda yapılması elzem
olarak görülmektedir. GeçmiĢte azınlıkların ülke içinde maruz kaldıkları Ģiddet ve
yerlerinden edilme durumu yüzünden doğum tarihlerine iliĢkin belgelerini
kaybeden kiĢilere yönelik değiĢiklik yapılması gerekmektedir. Sürece olumlu katkı
yapması için hükümete vatandaĢlık hakkından mahrum bIrakılan azınlıklara
ulaĢmaları konusunda ve bu kiĢilerin vatandaĢlık iĢlemlerinin baĢlatılması için
sorumluluk verilmesi düĢünülebilir. KiĢisel hal meseleleri yönünde gayrimüslimler
için özel hükümler belirtilmedikçe, evliliklerin Ġslam hukukuna göre bitirilmesi ya da
yapılmasının gerekliliğini bildiren düzenlemelerde değiĢikliğe gidilebilir. Bu durum
genel insan haklarına aykırı bir durum olmakla birlikte, azınlık nüfuslarının yaĢam
alanlarını da daraltmaktadır. Buradan hareketle ―gelenek‖ tanımını, tüm dinsel
azınlıkların gelenek ve uygulamalarını kapsayacak Ģekilde, gayrimüslimlerin Ġslam
hukukuna
göre
yargılanamayacağını
açıklığa
kavuĢturmak
için
yasalarda
değiĢiklikler yapılabilir.
Öte yandan, Irk ayrımcılığının ırk, renk, soy, milliyet ya da etnik kökene
dayanan her türlü ayrımcılık, dıĢlama, sınırlandırma ya da tercih anlamına geldiğini
açıklığa kavuĢturacak Ģekilde geniĢ kapsamlı bir düzenlemenin gerekliliği
ortadadır. Aynı gereklilik azınlıkların çalıĢma Ģartlarıyla da paralellik içermektedir.
ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı‘nın, Yasa hükümlerinde belirtilen
ayrımcılıkla mücadele listesinde bulunan hiç kimseye hiçbir sebep yüzünden
ayrımcılık yapma amacı veya etkileme Ģeklinde takdir haklarını ayrımcı bir tutumla
kullanmaması
gerektiğini
açıkça
belirten
bir
değiĢikliğin
yasada
gerçekleĢtirilmesinin yerinde olacağı değerlendirilmektedir. Arapçanın çalıĢma
ortamında kabul edilen tek dil olma gerekliliğinin ortadan kaldırılması ve kullanılan
dilin çalıĢanın ihtiyaçlarına göre belirlenmesini temin edecek değiĢikliklerin
yapılması da hem azınlıkların haklarının korunması hem de daha iĢler bir devlet
mekanizmasının oluĢturulması açısından önemlidir. Bu açıdan eĢit muamele
ilkesinin sadece çalıĢma hakkını ve mesleki eğitim alma hakkını içeren kısımlara
değil, bütün anayasada ve kanunlarda geçerlilik kazanmasının önemli olduğu
düĢünülmektedir. Hatta azınlık gruplarının üyelerinin belirli bir iĢ alanına girmelerini
sağlamak ve çalıĢma statülerini devam ettirmelerini sağlamak için geçmiĢte
291
ayrımcılığa maruz kaldıkları iĢ alanlarında pozitif ayrımcılığa izin verilmesi de
mümkün olabilir.
Görüldüğü gibi Irak‘taki anayasal ve uluslar arası hukuk yönünden
azınlıkların korunmasına Yönelik çıkarılan kanun, imzalanan uluslar arası
sözleĢme, yönetmelik, gibi hukuki düzenlemeler oldukça yetersiz görünmektedir.
Bu yetersizliklerin giderilmesi için ulusal ve uluslar arası hukukta atılacak önemli
adımlar olduğu düĢünülmektedir. Bu kapsam öncelikle uluslar arası hukukun
unsurlarının sağlanmasının iç hukuk oluĢturulmasına katkı yapacağı söylenebilir.
Bu açıdan uluslararası nitelikteki;

Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması SözleĢmesi,

Ġnsanları Zorunlu Kaybolmaktan Korumak için Uluslararası SözleĢme,

ĠĢkence ve Diğer Zalimane, Ġnsanlık DıĢı ya da AĢağılayıcı Muamele ve
Cezanın Önlenmesi SözleĢmelerinin imzalanmasının yerinde olacağı
değerlendirilmektedir.
Ayrıca kanunların çatıĢmasının nasıl çözümleneceğini ve uluslararası
anlaĢmaların ulusal hukuk çerçevesi içinde nasıl uygulanacağını belirten anayasa
maddesiyle uyumlu olacak bir uluslar arası anlaĢmanın nasıl imzalanacağını
detaylandıran bir kanunun çıkartılması da elzem gözükmektedir. Birçok ülkenin
uluslararası yükümlülüklerini yerine getirirken ikili bir yaklaĢım benimsediğine
dikkat edilmelidir. Uluslararası hukuk ve iç hukukun farklı oldukları kabul
edilmektedir ve uluslararası hukukun ancak iç hukukun bünyesine dâhil
edilmesinden sonra yerel seviyede uygulanabilir. Bu nedenle dâhil olunan uluslar
arası sözleĢmeler iyi incelenmeli ve buna göre düzenlemeler yapılmalıdır.
Irak‘taki azınlıkların tarih boyunca ve devam eden katılımlarını anlatan ve
Irak‘ın kültürel ve siyasi mirasına ve demokratik sisteme yaptıkları katkıların
yansıtılması için Anayasa BaĢlangıç bölümünde değiĢiklik yapılması da bu
düzenlemelere dahil edilmelidir. Ayrıca dini ayrımcılığın önüne geçilmesi için
Ġslam‘ın yerleĢmiĢ kurallarına aykırı tüm kanunları ortadan kaldıran anayasa
maddesinin sadece Ġslam değil, diğer tüm ilahi dinlerin yaygın olarak sahiplenilen
uygulamaları ve ilkelerini içeren bir değiĢiklik yapılması, Irak‘taki dini azınlıkların
varlığının devam ettirilmesi açısından önemlidir. Ayrıca azınlıkların güvenliğinin
292
sağlanması noktasında, Irak güvenlik güçlerindeki tüm rütbeler arasında eĢit
temsilin yansıtılması ve bu eĢitliğin nasıl temin edileceğinin düzenlenmesine
yönelik yasanın uygulanmasının sağlanması gerektiği düĢünülmektedir. Öte
yandan Irak‘taki azınlıkların Irak‘ın kültürel ve siyasi mirasına ve demokratik
sistemin geliĢmesine tarih boyunca olan ve hala devam eden katkılarının
yansıtılması
için
kurulacak
bir
mekanizmanın
fayda
sağlayacağı
değerlendirilmektedir. Ayrıca Anayasada yapılacak değiĢiklikle, dilsel azınlıkların
kendi yerel, bölgesel ve topluluk seviyelerinde kendi gruplarındaki kiĢilerle kendi
dillerinde konuĢma hakkının yasalarla sağlanması gerektiği ve bunun için gerekli
önlemlerin düĢünülmektedir.
Irak Parlamentosunun tüm ulusun çıkarlarını korurken, Irak‘ın her birimiyle
ilgili sorunları adilce ve yeterince çözebilme kapasitelerini artırmak için Irak‘ın
kültürel, dini ve dil yönünden özellikleri konusunda farkında lığını artırıcı yasaların
geliĢtirilmesi sağlanabilir. Sonuç olarak, Irak‘ta demokrasinin geliĢmesi açısından
çok sayıda azınlık toplumunun yaĢadığı ülkede, bu toplumlarının varlığının devam
ettirilmesi son derece önemlidir. Irak köklü bir geçmiĢe sahip olan tarihi varlığıyla
birlikte, Irak‘ı oluĢturan bu azınlık kimliklerinin korunması, Irak‘ın varlığının da
önemli bir parçasını meydana getirdiği düĢünülmektedir.
293
KAYNAKÇALAR
KİTAPLAR
Abbas, A. 1947 Kanun Esasları, (1. Baskı). Kahire: Matba‘atu el-Mearif.
Abdul‘al, M. H.İdari Kararda Sebep Fikri ve İlga Davası, Dâr ül- Nahdati ElArabiyyeti.
Abdulbedi, A. A. (1993). Milli Azınlıklar, Küresel Barış Krizi ve Uluslararası Politika,
A114.
Abdulcevad M. M. (1983). Ġslam ġeriatı ve Hukuk AraĢtırması, Kahire: Dâr-ul Fikr
el-Arabi.
Abdulmecit R.M. (1982). Denizde Özel Ekonomik Örgüt, Kahire: BirleĢik Basın ve
Yayın.
Abdulmunim, M. A. (2002). Anayasa Yargısı Önünde Zorunluluk Koşulu,
Kahire:Dâr-un Nahda el-Arabiyye.
Abdusselam, C. (1990). Uluslararası Insan Hakları Hukuku, Uluslararası Insanlık
Hukuku, T2, Dâr-ul Kitab el-Câmi.
Abdülaziz, S.(2010). Irakta Azınlıkların gerçeği, varlığı ve Siyasi Gücleri. Azınlıkar
Dergisi, (2921).
Abdülrahman, F. (2009). 2005 Irak Anayasaında Azınlıklar, Bağdad: Mali Matbaa
Yayınları.
Abulvehhâb, M. R. MüĢreffiddin A. A. (1988). Ġdari Yargı, El-Mektebetu ElArabiyyetu littıbâ‘ati,
Adıyeke, A. N. (2001). Cemaat-i İslamiyeler; Yunanistan Sınırları İçinde Müslüman
Cemaat Örgütlenmeleri (1913-1998), Stratejik AraĢtırma ve Etüdler Milli
Komitesi (SAEMK) Ankara: AraĢtırma Projeleri Dizi.
Adideyn Muhammed, A. (1985). Sivil Sorumlulukta ve Kusur Sorumluluğunda
Tazminat Verdirmek, Dâr El-Matba‘atu El-Camiıyyeti,
Afifi, M. (1990). Mısır’da ve Yabancı Devletlerde Anayasal Denetim, Mısır, Tantâ
Üniversitesi, ġirketü Sa‘ad Re‘fet Baskı
Akkaya, R. (2004). Küreselleşme Olgusu Karşısında Ulus Olgusu. Ġstanbul: Legal
Yayıncılık.
Akkaya, R. (2004). KüreselleĢme Olgusu KarĢısında Ulus Olgusu‖ Ġstanbul Legal
Yayıncılık.
294
Al Cedda, R. (1982). Irak‘ ta Anayasaların Mevzuatı Beytül Hikmet Yayın Evi Tarih
Bölümü. Alışmaları belgesel serisi(1) Bağdat
AL Hammu, T. (2005). Irak Anayasalarında Dini ve Siyasi GörüĢler, Bağdad:
Alhikme Yayınevi.
Al Hammu, T. (2006). Irakta Dini Azınlıklar, Azınlık meselesi Dergisi, (1871).
Alattar, A. H. (2004). Irak Devletinin Tarihinde Azınlıklar, Bağdad: Darül ġuun AL
sakafiyye Yayınları.
Alcadda, R.(2008). Irak Anayasa Mevzuatı, Beytülhikme Yayınları, Tarih ÇalıĢma
Bölümü, Belgesel Seri no 1.Bağdad,
Algan B. (2007). Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Hakların Korunması, Ankara:
Seçkin Yayınları.
Alhac, A. (1994). Iraktaki Kürt Olayları, 1.baskı, Bayrüt: Alarabiyye Enstitüsü.
Alhüsni, A. (1980). Irakın Modern siyasi tarihi, 4.baskı, 3,c, Beyrut: Darülkütüp
Matbaası.
Ali Musa, A.Irak‘ta Ġdari Yargı Önünde Ġlga Davası, Mecelletu El-Emn ve El-Hayât,
sayı 129, sene 11, ġubât, Rıyâd, 1993
Alkubeysi, A. (1999). Irak Ahvali ġahsiyye, Evlenme ve BoĢanma, Bağdat:
Darülarabi, 67
Alkübeysi, Y. (2010). Seçim Kanunları ve Azınlıklar, Siyaset Ġçin…, Aylık siyaset
Dergisi.
Alrabii, H.(2005). Irakta Ayrımcılığın oluĢumu, Bağdad: Merkez Al Mustakbal
yayınları.
Alsadi, A. (2004). Irak Anayasalarında Azınlık Hakların Koruması, Bağdad:
Alhikme Yayınları.
Alsan, A. (2009). Irak Anayasalarında Azınlık Hakları, Irak Azınlık Komisyonuna
Sunulan Tez, Bağdat.
Alseyyid Habib, K. (2002). Siyasi ve Ġslami Tecrübelerde Azınlıklar, 1.baskı, Mısır:
Arabiye Baskı ve Dağıtım Evi.
Alseyyid, Ġ. S. (1986). Dünya geliĢiminde azınlık hakların yeri, Uluslararsı Dergisi,
24(2).
AlĢammeri, H. H. Irak Ahvali ġahsiyye Yasası ve değiĢimleri, Kerbela Üniversitesi
Dergisi, 12
AltınbaĢ, D. (2006, Ekim). Avrupa ve Çok kültürlülük; Fransa Örneği, ASAM
Stratejik Analiz.
295
Anayasa Mahkemesinin kararı, 12.09.1991, el-Arabiyye Hukuk ve Yargı Dergisi
yayını, Sayı: 18 Nisan, Arap Devletleri Topluluğu Genel Sekreterliği,
Antony A. (2000). A History of the Protection of Regional Cultural Minorities in
Europe: From the Edict of Nantes to the Present Day, Macmillan Press Ltd,
London,
Arsava, A. F. (1993). Azınlık Kavramı ve Azınlık Haklarının Uluslar arası Belgeler
ve Özellikle Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesinin 27. Maddesi Işığında
İncelenmesi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayın No: 579,
Asfur, M. (1969, Mart). el-Muhame Dergisi (3).
Asfûr, Sa‘ad, Anayasal Kanunun Hakkında Temel İlkeler ve Siyasi Sistemler,
MenĢetü El-Meârif El-Ġskenderiyyeti.
Asvad, A. M. (1988). Anayasaları Üzerinde Çalışmalar, siyasi ve hukuki görüiler,
karşılaştırmalı çalışmalar, İngilizlerin Irak işgali, Büyük Irak Devrimi ve milli
devletin kalkınması, 2.c,
Atıf El-Bennâ, M. (1978). İdari Yargı, Dâr El-Fikr El-Arabiyyi,
Atiyye, N. (1962). Digi'nin Hukuk Felsefesinin Genel Hatları, Devlet Meselesi
Yönetimi Dergisi, 2(6),
Atiyye, N. (1975). Genel Hukuk Felsefesi ve Bireysel Özgürlük DüĢüncesi,
Danıştay Dergisi, 20-25.
AyĢe Füsun Arsava, Azınlık haklarının uluslararası Belgeler ve özellikle medeni ve
siyasi haklar SözleĢmesinin 27. Maddesi ıĢığında incelenmesi, Ankara
Ün,versitesi, Siyasi Bilgiler Fakültesi, A.Ü. siyasal Nilimler Fakültesi
Basımevi, Ankara, 1993.
Bauman, Z. (2000). Postmodernizm ve Hoşnutsuzlukları, Çev. Mehmet ÖZAY,
Ayrıntı Yayınları, Ġstanbul
Bayram, Ġ. (2002). Gerçek ve Uygulama Arasında Ġnsan Hakları ve Özgürlükleri,
T2, Beyrut: Dâr-ul Menhel Lübnani Basım Yayın.
Bedevi, S. (1980). Siyasi Sistem - C. 1 - Kahire - Dâr-un Nahda el-Arabiyye Bedevi, S. (1980). Siyasi Sistem, C. 1, Dâr-un Nahda el-Arabiyye.
Bedir, A. M., el-Berzanci, I. A. ve el-Selemi, M. (1993). İdari Kanun İlkeleri ve
Hükümleri, Hukuk Fakültesi, Bağdat Üniversitesi,
Bedran, M. M., (1992). Kamu Düzeni Düşüncesinin İçeriği ve İdari Kontrol
Alanındaki Rolü, Dâr-un Nahda el-Arabiyye, Kahire, S. 11.
Bedrettin, S. (1987). Irak Kürtleri Halk ve Hikayeler (1.baskı). Bayrüt: Almektebe
Alkürdiyye Altakaddümiyye Yayınları, DarülKüttap, s.53
296
Besyuni, D.Ġdari Kanun, Dâru ve MenĢetil Mearif, Ġskenderiye, 1988
Bilgin, N. (1999). Kolektif Kimlik. Ġstanbul: Sistem Yayıncılık.
BirleĢmiĢ Milletleri'nin insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalarda geçmiĢtir. SatıĢ
No, (A-83.XIV.2)
Cassese A. (1981). The Self-Determination of Peoples‖, The International Bill of
Rights, The Covenant on Civil and Political Rights, New York, Colombia
University Press Editor Louis Henkin
Cemaleddin, S. (1982). İdarenin İşlerine Denetim, Ġskenderiye: MenĢâtü El-Meârif,
Cerane M.Z. (1936). Anayasal Kanun Hakkında Notlar, Bağdat: Maba‘atu elCerîreti.
Cevdet Küçük, ―Osmanlı Millet Sistemi ve Tanzimat‖ Tanzimattan Cumhuriyete
Türkiye Ansiklopedisi‖, Ġstanbul, ĠletiĢim yayınları 1986, sayı 32
Charles, T. (2005). Çok kültürcülük Tanınma Politikası” Hazırlayan, Amy Gutman,
Ġstanbul: Yapı Kredi yayınları.
Chris Chapman and Preti Taneja, Güvensiz Sığınmacı, Tehlikeli DönüĢ: Irak‘ın
BaĢkaldıran Azınlıkları, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, 7, 2009.
ÇavuĢoğlu, N. (2001). Uluslararası İnsan Hakları Hukukunda Azınlık Hakları,
Ġstanbul: Su Yayınları.
ÇavuĢoğlu, N. (2001). Uluslararası İnsan Hakları Hukukunda Azınlık Hakları.
Ġstanbul: Su Yayınları.
ÇavuĢoğlu, N. (2001). Uluslararası İnsan Hakları Hukukunda Azınlık Hakları, (2.
Baskı). Ġstanbul: Su Yayınları.
ÇavuĢoğlu, N. ―Azınlıkların Korunmasına ĠliĢkin Uluslararası Normlar‖,
ÇavuĢoğlu, Naz, ―Azınlık Hakları: Avrupa Standartları ve Türkiye, Bir
KarĢılaĢtırma‖, Ulusal, Ulusal üstü ve Uluslararası Hukukta Azınlık Hakları
(BirleĢmiĢ Milletler, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi, Lozan AntlaĢması).
Çelebi, S. A. (1988). BirleĢmiĢ Milletler ve Azınlık Haklarının Korunması,
Dan E. S.(2006). Baton Rouge‘dan Bağdat'a gelen: Irak Medeni Kanun, 65
karĢılaĢtırmalı bir bakıĢ LA. L. REV 131, 132
Dan E. Stigall, Irak Medeni kanunu: Kanunun kaynakları, özü ve kopma, 16 J.
TRANSNAT'L L. & POL'Y 1, 3 (2006)
Daverger, (1965). Kamu Kuruluşları ve Anayasa, (8. Baskı) Paris,
De Lub Adere, Traite du droit administrative, Tome 2,1. g. D. P.no.1172
297
Digi, (1980). Genel Hukuk AraĢtırması, Tercüme: Rüşdi Halid Reşid, AL-ADALE
Dergisi, 1(6).
E.S. Drower, Mandaeanlar Irak ve Iran: onların kültleri, adetleri, efsaneleri ve
folklorleri, 59 (2002)," bir ayrılık mümkün olsa ("boĢanma tanınmadığını
belirten).
Ebu El-Ayneyn, M. M. (2003). Hukuk ve Yargıda Kanunların Anayasaya
Uygunluğuna Yargısal Denetim, 2. Baskı, MenĢetü El-Meârif ElĠskenderiyyeti,
Ebu EL-MECĠD A. K. (1960). Birleşik Devletlerde ve Mısır Bölgesinde Kanunun
Anaysaya Uygunluğuna Dair Denetim, Mektebet ül- Nahdati El-Arabiyyeti,
Kahire,
Ebû Zeyd Fehmı, M., (1966). İdari Yargı ve Devlet Meclisi, 3. baskı.
Ebu Zeyd ġahine ġ. (2003). Arap Anayasalarında EĢitlik Ġlkesi, T2, Dâr el-Nahda
el-Arabiyye,
Ebu Zeyd ġahine, ġ. (2003).Arap Anayasalarında Eşitlik İlkesi, T2, Dâr el-Nahda
el-Arabiyye,
Ebu Zeyd ġahine, ġ. 2003, Arap Anayasalarında EĢitlik Ġlkesi, T2, Dâr el-Nahda
el-Arabiyye,
Ebû Zeyd, M. A. (1983). Anayasal Kanun, Dar ül-Nahdati El-Arabiyyeti, Kahire,
Edmonds, C, J. (1969). inançlar ve Ehl-i Hak, Journal of British Enstitüsü Dergisi
Pers çalıĢmaların uygulamaları.
El Yasin, M.A.1964Anayasal Kanun ve Siyasi Sistemler, 1. Baskı, Bağdat:
Matba‘atu El-Mearif.
El-Atifi, C. (1980). Muhammed Vefik, Ġnsan Hakları Ansiklopedisi, Birinci Cilt,
El-Attâr, Fuad, Siyasi Sistemler ve Anayasal Kanun, Kahire: Dâr ül- Nahdati ElArabiyyeti,
El-Batat Rubîn, Yüksek Mahkeme veya Anayasal Teminatlar Mahkemesi,
Mecelletu El-Qazâi, birinci sayı, Bağdat, 1934
El-Bâz, A. S. (1978). Mısır’da Kanunların Anayasaya Uygunluğunu Denetleme,
Kahire: Dâr El-Câmiati El-Arabiyyeti,
El-Berda‘î, M. (1959). Anayasa Mahkemesinin Kanunları Denetlemesi, Mecelle elMuhâmeti El-Mısrıyyeti, 39.
El-Beri, Ġ. S. S. (1985). Uluslararası Bölgesel Düzenlemenin Gölgesinde Azınlık
Haklarının Korunması, Kahire,
EL-Ceburi, M. S. A. (1991). Ġdari Karar. Bağdat: Dâr-ul Hikme Basım ve Yayın,
298
El-Cemel, Y. (1974) Mısır Arap Cumhuriyetine ait Anaysal Düzen, Kahire: Dâr ülNahdati El-Arabiyyeti,
EL-Dakuki H. Fransa Devleti Konseyi'nin 06 Kasım 1936 tarihli kararı
EL-Dakuki H. Fransa Devleti Konseyinin 25 Temmuz 1975 tarihli kararı,
EL-Dakuki H. Mısır Anayasa Mahkemesi'nin kararı, Dava K.7 01.03.1975 tarihli
duruĢma,
El-Dakuki Hilmi Fransa Devleti Konseyi'nin 06 Kasım 1936 tarihli kararı
EL-DAKUKĠ Hilmi, Ġdari Kontrol ÇalıĢmalarının Ġç MeĢruiyetine Yönelik Yargı
Denetimi, mukayeseli araĢtırma, Dâr-ul Matbuât el-Câmiiyye, Mısır, 1989
El-Eyyubî, A.N. Şimdi ve Gelecekte Irak’ta İdari Yargı, Matba‘atu el-ġa‘ab
EL-GAZZÂL Ġ. (1982). Anayasal Kanun ve Siyasi Sistemler, 1. Baskı, Beyrut: ElMüessesetü El-Câmi‘ıyyeti lil-Dirasât ve El-NeĢir.
El-Halû M.R. (1985). Ġdari Yargı, Dâr el-Matbûât El-Câmi‘ıyyeti, Ġskenderiyye,
El-Mefraci, I. El-Cidde, R. Zagîr, K. (1990). Anayasal Kanunun Genel Kuramı ve
Irak’taki Anayasal Düzen, Bağdad: Dâr ül-Hikmeti.
El-Senari, M. A.İslam Şeriatı ve Mısır Kanunlarının Anayasallığını Denetleme
Kuralları, Mukayeseli AraĢtırma.
El-Senhuri, A. (1995). Yasamanın Anayasaya Aykırılığı, Otoritenin ve Yasamanın
Kullanılmasında Sapma, Danıştay Dergisi, Birinci Yıl, Mısır.
El-ġâfi‘î Ebu Râs, M. İdari Yargı, Mektebetü el-Nasr.
El-ġâvî, M. (1966). Anayasal Kanun ve Irak’a ait Anayasal Kurumlar,
Bağdat:Matba‘atu ġef‘ıq.
El-ġâvî, M. (1970). Kanunların Anayasaya Uygunluğunu Denetlemenin Anlanı,
Mecelletü el-Qazai, Birinci sayı.
El-ġerkavi, S.Uluslararası ve Bölgesel SözleĢmelerde Ayrımcılığın Engellenmesi
ve Azınlıkların Korunması, Cilt. 2, T1, Dâr-ul Ulum Lil Melâyin, Beyrut, 1989
El-ġerqavı, S. (1969). Yetki Kullanımındaki Hedefler ve Sebeb Kusuru, Mecelletu
El-Ulûm El-Ġdariyyeti, 34, sene-10,
El-Tamavı, S. (1971). Kanunların Anayasaya Uygunluğunu Denetlemek için Çeşitli
Üsluplar, Mecelletü el-Ulûm El-İdâriyeti, (1)13.
El-Tamavı, S. (1974). Arap Anayasalarında ve İslamî Siyasî Fikirde Üç Otorite,
Dâr ül-Fikr El-Arabiy.
El-Tamâvî, S. (1976). Yargısı, Birinci Kitap, Ġlgâ Yargısı, Kahire: Dâr El-Fikir ElArabi,
299
El-Tamevi, S. Ġdari Kanunun Özeti, mukayeseli araĢtırma, Ayn ġems matbası,
Kahire, 1975
Elva, A. E., Uluslararası Genel Hukukta Aracılık, Dâr-ul Nahda el-Arabiyye, Kahire,
1996
El-Zennûn, H. (1990). Sivil Sorumluluğa Kapsamlı GiriĢ, Tımes, Bağdat,
Erdoğan, B. (2000). Uluslararası Hukukta Azınlık Haklarının Korunması, BM ve
Avrupa Sistemlerinin İncelenmesi, Ankara: Türkiye‘de Ġnsan Hakları,
TODAĠE Yayın No: 301,
Erözden, O. (1997). Ulus-Devlet. Ankara: Dost Kitabevi Yayınları,
Eryılmaz, B. (1990). Osmanlı Devletinde Gayrimüslim Teb’anın Yönetimi. Ġstanbul:
Doğan Ofset.
Eryılmaz, B. (1990). Osmanlı Devletinde Gayrimüslim Teb’anın Yönetimi”,
Ġstanbul: Doğan Ofset.
EĢ-ġâ‘ir, R. (1983). Anayasal Kanunun Genel Kuramı, 3. Baskı, Dar ül-Nahdati ElArabiyyeti.
Etienne, B. (1995). Immanuel Wallerstein, “Irk Ulus Sınıf, Belirsiz Kimlikler” Çev.
Nazlı Ökten, Ġstanbul: Metis Yayınları.
Frencesco Capotorti, Study on the Rights of Persons Belonging to Ethnic,
Religious and Linguistic Minorities, United Nations, New York,
GALĠ B. B. ve Ġsa,M.H. Siyaset Ġlmine GiriĢ,T. 1.
Gemalmaz, M.S. (2001). Ulusal üstü İnsan Hakları Hukukunun Genel teorisine
Giriş (3. Baskı). Ġstanbul: Beta Yayınları.
Gerard J. (1962). Amerika Bürleşik Devletlerinde Yüksek Mahkeme,
ArapçayaTercüme; Omar El-İskenderî, Kahire: Mektebetu El-Kahireti ElHadiîseti,
Giordan, (H). (1993). Les minorites et leuxs droits depuis, 1989, Paris 1996 yılı
uluslararası ekonomik, sosyal ve kültürel haklar sözleĢmesi.
H. Malloy Tove, (1991). “National Minority Rights in Europe” (2. Baskı). Oxford
University Pres, 2005, s. 35; Baskın Oran; ―Türk-Yunan ĠliĢkilerinde Batı
Trakya Sorunu‖, Bilgi Yayınevi,
Halemi M. (1974). İdari Yargı, 1. baskı, Kahire: Dâr El-Fikr El-Arabiyyi,
Halil, M. Anayasa ve Siyasi Sistemler, MeĢâtü El-Meârif, Ġskenderiye, 1987
Hamedi, ġ. (1970). Siyasi Sistem, el-Ehliyye Baskı ve Yayın Firması,Bağdat,
Hamûd B.Ġ. (1977). Kanunun Anaysaya Uygunluğuna Dair Denetim Hakkında
Karşılaştırmalı İnceleme, Mecelltu El-Adaleti El-Ġmârâtiyyeti, 16. Sayı.
300
Hasbak ġ. (1974). Kürtler ve İç Sorunlar, (1. Baskı). Bayrüt: Aldar Almüttahide
lelneĢir.
Hatipoğlu, M. (1999). Yunanistan’da Etnik Gruplar ve Azınlıklar. SAEMK,
AraĢtırma Projeleri dizisi 3/99.
Hawry, A. Anayasal Kanun ve Siyasi Kurumlar, Ġkinci Cilt, Beyrut: El-Ehliyetü LilneĢr,
Hekim, H. 2007Irak Anayasaları ve Iraklı VatandaĢı Hakları, 1.baskı, Bağdat:
Alhikme Yayınları.
Herbert J. L.(1953). Müslüman hukuku üzerine Sempozyum. 22 GEO. WASH. L.
REV 127, 129.
Herbert J. Liebesny, Yakın Doğu Ülkelerinde Batı Hukukunun Etkisi, 22 GEO.
WASH. L. REV. 127, 130 (1953).
Hüseyin C. M. (1992). Uluslararası İnsan Haklarının Amerik Hukuk Sisteminde
Doğrudan Uygulanması, el-Mektebe el-Alemiyye el-Cedide, Mansura,
I.L.O, (1969). activity of I. L. O against racial discimination international labour
office Geneve, p. 11.
Irak ĠçiĢleri Bakanlığı, (1936). The Iraq Directory, Bağdat: Dangoor‘s Basım Yayın
Evi,
Marzat, Ġ. (1969). Libya‘nın Anayasal Kanunu, El-Camiatü El-Libiyyetü, Dârü
Sâdır.
Anderson, J. N. D. (1960). Irak için KiĢisel Durum Kanunu, 9 INT‘L & COMP. L.Q.
542, 543
Anderson, J. N. D. (1960). Irak kiĢisel statü için bir kanun 9 Int'l & COMP. 542,
L.Q. 543.
Jackson, J. P., Minority Rights in Europe; From Westphalia to Helsinki”, Review Of
İnternational Studies, 1997,23, British International Studies Association.
Kaboğlu, Ġ. (2002). İnsan Hakları, Azınlık Hakları ve Türkiye” Ulusal, Ulusal üstü ve
Uluslararası Hukukta Azınlık Hakları (BirleĢmiĢ Milletler, Avrupa Birliği,
Avrupa Konseyi, Lozan AntlaĢması), Haz. Ġbrahim Kaboğlu, Ġstanbul Barosu
Ġnsan Hakları Merkezi Yayını.
Kadir, A. B. (1983). Azınlıklar ve Ġnsan Hakları, Hukuk Dergisi, 7.sene, 3.sayı,
Kuveyt Üniversitesi yayınları,
Kâsım M. E. (1987). CA’FER, Kamu Kanununda Aracı -İdari Yargı-, Dâr ülNahdati El-Arabiyyeti,
Kaya, Ö. Tanzimat’tan Lozana Azınlıklar, Ġstanbul: Yeditepe Yayınevi, AraĢtırma
ve Ġnceleme Dizisi.
301
Kazgan, G. (2000). Küreselleşme ve Ulus-Devlet, Ġstanbul: Ġstanbul Bilgi
Üniversitesi Yayınları.
Kazım, M. S. (2010). İnsan Hakları, Demokrati ve Özgürlükler, Küttap Yayınları, 26
Kazım, Z. (2008). Azınlıkların Irak Anayasalarında tanımlanmıĢ Hakları, Erbil, Irak:
Eyin Kawa Yayıncılık.
Koçdemir, K.(2004). Milli Devlet ve Küreselleşme. Ġstanbul: Ötüken Yayınları.
Köse, H.Ö. KürselleĢme Sürecinde Devletin Yapısal ve ĠĢlevsel DönüĢümü.
Sayıştay Dergisi, (49)
Kurban, D. (2003). Confronting Equality: The Need for Constitutional Protection of
Minorities on Turkey‘s Path to the European Union‖, Columbia Human
Rights Law Review, 151(35), 160-161.
KurubaĢ, A. (2004).
Asimilasyon Tanınmaya, Uluslararası Alanda Azınlık
Sorunları ve Avrupa Yaklaşımı. Asil Yayın Dağıtım. (1. Baskı).
KurubaĢ, E. (2004). Asimilasyondan Tanınmaya: Uluslararası Alanda Azınlık
Sorunları ve Avrupa YaklaĢımı, Ankara
KurubaĢ, E. Asimilasyondan Tanımıyla uluslararası alanda Azınlık Sorunları ve
Avrupa Yaklaşımı, Ankara: Asil Yayınevi/Hukuk_iktisat_iĢletme Dizisi.
Küçük, C. (1986). Osmanlı Millet Sistemi ve Tanzimat‖ Tanzimattan Cumhuriyete
Türkiye Ansiklopedisi. Ġstanbul, ĠletiĢim yayınları sayı 32
Kymlıca, W. (1998). Çokkültürlü Yurttaşlık, Azınlık Haklarının Liberal Teorisi”,
Ġstanbul: Ayrıntı Yayınları.
Kymlıca, W. (2005). National Minorities in Post-Comminist Europe : The Role of
International Norms and European Integration, Cornell University Press,
LALANĠ Mümtaz: Hala Hedeflenen: Irak'ın Azınlıklara Devam eden Zulüm,
Uluslararası Azınlık Hakları Grubu, 2010, 5-8.
Latif, N.ve El-Ati, A. G. Anayasal Kanun, Bağdat.
Leezenberg, M. (1997). Asimilasyon ve Sürülme Arasında: Kuzey Irak‘ta ġabak
and Kakailer,‖ Yakın Doğuda Bağlayıcı Dini Topluluklarda. K. Kehl-Bodrogi
et. Al (eds.). Leiden,
Leyle, M. K. (1961). Siyasi Sitemler, Mısır Kalkınması, Kahire.
MASHHOUR Amira, Ġslam hukuku ve cinsiyet eĢitliği — ortak bir zemin olabilir mi?
ġeriat hukukunda BoĢanma ve çok eĢlilik ve Tunus ve Mısır‘da, çağdaĢ
mevzuatta bir çalıĢma. 27 HUM. RTS. (2005).
Matti Moosa, AĢırı ġiiler: Ghulat Mezhepleri, Syracuse University Press (1987),
Ch. 15, pp.
302
Mehmesani, S. Uluslararası Hukuk ve İslam'da Uluslararası İlişkiler, Dâr-ul Ġlim LilMelâin, Beyrut.
Merganî, M. (1979). Siyasi Sistemlere Kısa Giriş ve Fas Anayasası, Birinci Cüz,
Michiel Leezenberg, ―Asimilasyon ve Sürgün Arasında: Kuzey Irak‘ta ġebekler ve
Kakailer,‖ Yakın Doğu‘da Dini Toplumların Kümelenmesinde. K. KehlBodrogi et. Al (eds.). Leiden, 1997
Mirgani, ġ. A. (1978). Anayasa Hukuku, basıkısız, Dâr-ul Telif, Kahire.
Muhammed Ġsmail Ali, Filistin'de Ġsrail Egemenliğinin Dayanaklarının MeĢruiyeti,
Alem-ul Kutub, Kahire, 1985
Muhammed Mahir EBU EL-AYNEYN, Yasamada Sapma ve Anayasanın Yargı
Denetimi, Uygulamalı AraĢtırma, Mısır, Dâr-ul Nahda el-Arabiyye, Kahire,
1987
Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:, Irak Azınlıkların Devam Eden Zulümü, Uluslararası
Azınlık Hakları Grubu 7, Haziran 2010.
Musulin J. (1983). Hürriyet Bildirgeleri – Magna Charta’dan Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi’ne, Ġstanbul: Belge Yayınları.
Oran B. (2001). KüreselleĢme ve Azınlıklar, Ġmaj Yayınevi, Gözden GeçirilmiĢ ve
GeniĢletilmiĢ 4. Basım, Ankara
Oran B. (2004). Türkiye’de Azınlıklar, Kavramlar, teori, Lozan, iç Mevzuat, İçtihat,
Uygulama, TESEV Yayınları.
Oran, B. (2000). Küreselleşme ve Azınlık, Ankara: Ġmaj yayıncılık/politika dizisi
5.baskı
Oran, B. (2009). Küreselleşme ve Azınlıklar, Ġmaj Kitabevi, 5. Baskı. Ankara.
Oran, B. Türkiye’de Azınlıklar: Kavramlar, Teori, Lozan, Ġç Mevzuat, Ġçtihat,
Uygulama,
Oran, B.( 2001) KüreselleĢme ve Azınlıklar 4.Baskı, Ġmaj Yayıncılık.
Osman, O. H. (1956). Anayasanın Genel İlkeleri, Mısır Baskısı.
Osman, O. H. ve EL-TAMEVĠ, M.S. (1952). Anayasa Hukuku Özeti, T3, Mısır:
Onay Baskısı.
Önder, A. T. (1999). Türkiye’nin Etnik Yapısı. Ankara: Önerler Yayıncılık.
Önder, A. T. (2004, Kasım) Türkiye‘deki Etnik Grupların 2500 Seneyi AĢan Bir
KaynaĢması ve Birlikteliği Var. 2023 Dergisi, (43).
Özakıncı, C. (2005). Türkiye’nin Siyasi İntiharı Yeni-Osmanlı Tuzağı. Ġstanbul:
Otopsi Yayınları.
303
Özbudun, S. (2006). Temel Demirer, ―Avrupa Birliği ve Çokkültürcülük Yalanı‖,
Ankara:Ütopya Yayınevi.
Öztürk, S. Türk‘ün, Türkçe KonuĢması Yasak‖ 7 ġubat 2007 tarihli Gözcü
Gazetesi.
Pascal, B. (1997)Güçsüzlük İsteği, Uluslararası ve Stratejik Tutkuların Sonumu,
Çev. Alp Tümertekin, Yapı Kredi yayınları, Ġstanbul
Pazarcı, H. (1996). Uluslararası Hukuk Dersleri II. Kitap”, 4.Baskı, Ankara: Turhan
Kitabevi.
Pazarcı, H. Uluslararası Hukuk. Ankara: Turhan Kitabevi.
Pazarcı, H.(1989). Uluslararası Hukuk Dersleri, 2. Kitap. Ankara: Ankara
Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayinlari _571, Hacettepe Üniversitesi
Ġ. Ġ. B. F. , Uluslararası Hukuk Profesörü.
Preece J. J. (2001). Ulusal Azınlıklar ve Avrupa Ulus-Devlet Sistemi, çev. AyĢegül
Demir, Ġstanbul: DonkiĢot Yayınları, 24.
Preece J. J., Ulusal Azınlıklar ve Avrupa Ulus_Devlet Sistemi, DonkiĢot Yayınları.
Preece, J. J. (2001). Ulusal Azınlıklar ve Avrupa Ulus-Devlet Sistemi”, (Çev.
AyĢegül Demir), Ġstanbul, DonkiĢot Yay.
Preece, J. J. (2001). Ulusal Azınlıklar ve Avrupa Ulus-Devlet Sistemi, (Çev.
AyĢegül Demir), Ġstanbul: DonkiĢot Yay.
PRETĠ Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları
Grubu, 15, Kasım 2012.
Rehman, J. (2002). Uluslararası Hukukta Azınlık Hakları”, Ulusal, Ulusal üstü ve
Uluslararası Hukukta Azınlık Hakları (BirleĢmiĢ Milletler, Avrupa Birliği,
Avrupa Konseyi, Lozan AntlaĢması), Ġstanbul: Ġstanbul Barosu Ġnsan Hakları
Merkezi Yayını.
Richard, F. (2001). Yırtıcı Küreselleşme. Ġstanbul: Küre Yayınları.
Robert, C. (2005). Ulus-Devletin Çöküşü, 21. Yüzyılda Düzen ve Kaos. Çev. Berrin
KARAHAN, Ġstanbul .
Sabir, S. (1950). Devletin Bireyler Üzerindeki Yetkilerinin Boyutu, Hukuk ve
Ekonomi Dergisi, 1-2(20).
Sadeddin, E. M. (1953). Polis Yönetmeliklerini Çıkarma Görevini Üstlenen Makam,
Danıştay Dergisi, 3.
Sadioğlu, S. Azınlık Sorunu ve Çözüm Önerileri” Ulusal, Ulusal üstü ve
Uluslararası Hukukta Azınlık Hakları (BirleĢmiĢ Milletler, Avrupa Birliği,
Avrupa Konseyi, Lozan AntlaĢması)
304
Sadullah, Ö. Ġ. (1991). Uluslararası Ġnsan Hakları Hukukuna GiriĢ, Divan elMatbuât el-Camiiyye, Cezayir,
Sander, O. (1993). Siyasi Tarih, İlçağlardan-1918’e” (3). Baskı Ġmge Kitabevi.
Sciolino, Elaine, Ġngiltere Ġslami Adalet Rolü Ġstemiyor, New York Times, 18 Kas.
2008.
Serhan A. M. (1987). Uluslararası Hukukun Genel İlkeleri, Dâr-ul Nahda elArabiyye, Kahire,
Serhan, A. M. (1987). Uluslararası genel hukukta insan haklarının hukuki
çerçevesi, Dâr el-Nahda el-Arabiyye el-Kahire,
Seyyid Ali SEYYĠD, Kanunların Anayasal Yargı Denetimi, DanıĢtay Dergisi, Yıl 1,
Mısır, 1950
Süleyman A. A. (1983). Anayasal Kanuna Kısa Giriş, Mısır: Camiatü Esyût.
ġabri, A. ve ġabri, L. (1991). Siyaset ve Azınlık, patlamaya gönderen sebepler,
tercüme: dukan karkut, Mısır: Alarabiye yayınları,
ġan, M. K. (2006, Aralık 2005-Haziran). Farklılık ve Çokkültürlülük Siyasetleri
Üzerine Bir Deneme‖, MĠLEL VE NĠHAL, İnanç, Kültür ve Mitoloji Araştırma
Dergisi, 3(1-2).
ġan, M. K. (25-27 Kasım 2005). KürselleĢme ve Yerel Kültürün Geleceği.
Uluslararası I. Türk Dünyası Sosyologları Kurultayı, Tebliğ,
ġerif Besyuni, M. Uluslararası Ceza Hukukunda Suç ve Ġnsan Haklarının
Korunması, Cilt 2, Dâr-ul Ulum Lil Melâyin, Beyrut,
ġeyha, Ġ. A. (2000). Anayasa ve Siyasi Sistemler, Anayasa analizleri,
ManĢaat Almaarif, Ġskanderiye,
Mısır:
ġîhan, Ġ. A. (1994). Anayasal Kanun ve Siyasi Sistemler, Birinci Cilt, El-Dâr ElCâmi‘ıyye, Beyrut,
Talabe, A. (1976). Ġdari ĠĢlere Denetim, DımaĢk: El-Matba‘atu El-Cedîdeti.
Toker, H. Mütareke Döneminde İstanbul Rumları”, Genelkurmay ATASE ve
Denetleme BaĢkanlığı Yayınları, Ankara, 2006
Toluner, S. (1999). Lozan Azınlıkların Korunması Rejimi ve Batı Trakya Türkleri.
Cumhuriyetin 75. Yıl Armağanı, Ġstanbul: Ġstanbul Üniversitesi Yayınları.
Toni Johnson, ve Lauren Vriens, Islam: ġeriat altında yönetim, DıĢ iliĢkiler
Konseyi, Kasım 10, 2010.
Touraine, M. (1997). Altüst Olan Dünya, 21. Yüzyılın Jeopolitiği. Birinci Baskı,
Ankara: Ümit yayıncılık,
Tove H. Malloy, “National Minority Rights in Europe” Oxford University Pres, 2005
305
Tunç, H. Türkiye KomĢu Devletlerin Anayasaları, 8. Baskı, Ankara: Asil Yayın.
Tutar, H. (2000). Küreselleşme Sürecinde İşletme Yönetimi. Ġstanbul: Hayat
Yayıncılık.
Türk Doğan, O. (2003). Etnik Sosyoloji. Ankara: Ġmaj Yayınları.
Uveydat, A. (1961). Lübnan, Arap Ülkeleri ve Dünyada Anayasal Düzenler, Beyrut:
MenĢurâtu Uveydât.
Ünal, ġ. (1997). Milletlerarası Hukuk Açısından Güneydoğu Sorunu ve Terörle
Mücadele, Ankara: TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları.
Yıldız, A. (1994). Etnik Yapının Siyasi Yapılanmaya Etkisi (Belçika, BirleĢik Krallık,
Finlandiya, Fransa, Hollanda)‖, TBMM Kütüphane ve Dokümantasyon
Müdürlüğü AraĢtırma Birimi, Hukuk ve Siyaset Bilimi Rapor No.43.
2.İNTERNET SİTELERİ
Ġnternet: Belirli zulüm olayı belirtilmedi, fakat MRG tarafından yapılan röportajlar
devam eden korkutmaların olduğunu göstermektedir. Bakınız Preti Taneja,
Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu,
2011, Web: http://www.minorityrights.org/11106/report s/iraqs-minoritiesparticipation-in-public-life.html. adresinden 22 Ocak 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ‗Feyli bölgesinde özel uydu kanalı kurmak için Feyli Kürt Kültürü Günü‘
nde Ġsveç‘ten istekler,‖ Web: http://www.shafaaq. com/e n/n ews/4055demands-from-sweden-in-faili-kurdish-culture-dayq-to-establish-privatesatellite-channel-in-faili-dialect-.html. adresinden 13 Kasım 2013‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: ―Irak: Irak Hapishanelerindeki Filistinlileri Koru,‖ 13 Aralık 2012 Bu konuda
ve diğer davalr hakkında daha fazla bilgi için Web: http://www.hrw.org
/news/2012/12/13/iraq-protect-palestinians-iraqi-prisons
Ġnternet: ―Irak‘ın siyah isyancılarının torunları Obama‘yı destekliyor,‖ Al Arabiya
Haberleri, Web: http://www.alarabiya.net/articles /2012/11 /03/59402.html.
adresinden 3 Kasım 2008‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ―Irak‘ın siyah isyancılarının torunları Obama‘yı destekliyor,‖ Al Arabiya
Haberleri, Web: http://www.alarabiya.net/articles/ 2008/ 11/03/59402.html.
adresinden 3 Kasım 2008‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: 115 Ülke içi yer değiĢtirme gözlem merkezi, Devletsizlik: Milliyetlikten
çıkarılan pek çok Iraklı belge elde etmede ırkçılıkla yüz yüze kalmaktadır.
(2004-­‐2008),
Web:
http:/www.internaldisplacement.org/idmc/website/countries.nsf/(httpEnvelopes)/
D2D6C
C7BPROTECTEDC6CPROTECTEDD2A D7
Ġnternet: ABD Bağdat Elçiliği, Eylül 24, 2009, Referans ID 09BAGHDAD2567,
Web: http://www.cablegatesearch. net/cable.php?id=09BAGHDAD2567.
adresinden 24 Eylül 2009‘da alınmıĢtır.
306
Ġnternet: ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan Hakları ve ÇalıĢma,
Uluslar arası Dini Özgürlük Raporu 2011: Iraq, 2011, Web:
http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/humanrightsreport /index.htm? dlid= 18 64
28#wrapper.
Ġnternet: ABD Devlet Departmanı, Demokrasi Bürosu, Ġnsan Hakları ve ÇalıĢma,
2011Ġnsan Hakları Uygulamaları Ülke Raporları, 2013, Web:
http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/humanrightsreport/index.htm?dlid=186428
#wrapper. adresinden 25 Nisan 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ABD Elçiliği Bağdat, Referans ID 09BAGHDAD2567, Web:
http://www.cablegatesearch.
net/cable.php?id=09BAGHDAD2567
adresinden 24 Eylül 2009‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: Advisory Opinion on Minority Schools in Albania, 1935 PIJC. (Ser. A/B)
No. 64 http://www.worldcourts.com/pcij/eng/decisions/ 1935.04.06_albania/
adresinden 27 Aralık 2013‘te alınmıĢtır.
Ġnternet: AFP, ―Irak kasabası toprak çatıĢmasının ortasına düĢtü,‖ Web:
http://dawn.com/2013/01/03/iraqi-town-caught-in-middle-of-territory-row/;
Al
Jazeera, ―Ölümlü intihar saldırısı Irak‘ın kuzeyini vurdu,‖ 16 Ocak 2013, Web:
http://www.aljazeera.com/news/ middleeast /2013/01/2013 1167 2241755601.html;
Mofak Salman, ―Tuzhurmatu Türkmen Bölgesi, Husseiniya of Said AlShuhadain‘de Türkmenleri Hedef Yapma‖ Türkmen AraĢtırma Vakfı, 20 ġubat
2013, Web: http://www.turkmen.nl/1A _Others/ms.2.13 .pdf. 1 adresinden 11
Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: AFP, ―Irak kasabası toprak çatıĢmasının ortasına düĢtü,‖ 3 Ocak 2013,
Web: http://dawn.com/2013/01/03/ iraqi-town-caught-in-middle-of-territoryrow.
Ġnternet: Ahmet Chetaw ile Kuzey Kafkasya Grup Mesajı Yönetimi için adalet
hakkında röportaj, Irak Çerkes Kültür ve YardımlaĢma Derneği baĢkan
yardımcısı 18 Eylül, 2005, Web: http://www.justicefornorthcaucasus
.com/jfncmessage_boards/north_caucasus.php?entry_id=1127026920&title
=wcb%3A-mesage-from-the-iraq-circassians%3A-%E2%80%98we-arealso-here. adresinden15 Temmuz 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: AK News, ―Eğitim bakanı Emo kültürü nedeniyle okullarda üniforma
giyilmesini istiyor,‖ Web: http://www.aknews.com/en /aknews/3/296676/.
adresinden 18 Mart 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Al Jazeera, ―Bombalı araba Kuzey Irak azınlıklarını hedef aldı,‖ 17 Ocak
2012,
Web:
http://www.aljazeera.com/news/middleeast/2012/01/2012
1168132561309.html; Salam Faraj, ―Irak‘ta bombalı araba 12 kiĢiyi
öldürdü,‖ AFP, Web:
http://www.google.com/hostednews/afp/article/
ALeqM5iokmH 7Xvdv0y5IpjxOIoLh8olErg?docId =CNG.98fda0c9f4e98a2e5
45deefc57b26479.2a1. adresinden 16 Ocak 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Al Jazeera,―Ölümlü intihar saldırısı Irak’ın kuzeyini sarstı,”
Web::http://www.aljazeera.com/news/middleeast/2013/01/2013116722417
55601.html. adresinden 16 Ocak 2013‘de alınmıĢtır.
307
Ġnternet: Amerikan Eyalet Organizasyonu, Kosta Rika‘da Engelli Ġnsanlara Oy
vermede EriĢim, Web: http://www.oas.org/sap/docs/DECO/7EMBs/pres
entaciones/Seign_Jimenez_e.pdf. 20 12 2012
Ġnternet: Anayasa
metni ABD‘nin Ankara Büyükelçiliğinin Ġnternet Sitesinden alınmıĢ
ve orada yazıldığı Ģekilde metne aktarılmıĢtır. Bkz. Amerikan Büyükelçiliği
Ankara Türkiye, ―Amerika Hakkında: Amerika BirleĢik Devletleri Anayasası:
Açıklamalı‖,
http://turkish.turkey.usembassy.gov/media
/pdf/abdanayasasi.pdf‖. adresinden 17 Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Andrew Vincent, Milliyetçilik ve belirgin özellikler , 80 (2002). 128 Türk
VatandaĢlık
Kanunu
[Turkiye],
Kanun
No.
403,
Web:
http://www.unhcr.org/refworld/docid/4496b0 604.html. adresinden 11 ġubat
1964‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: AnkawaNews,―YanmıĢ dükkânlarını tekrar açmaları durumunda
öldürüleceklerini
bildiren
broĢürler,‖
http://www.ankawa.
com/english/?p=5619; Yine bkz. Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu,
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu Raporu (HHRO) Irak
Azınlıklarının Durumu hakkında 2013 adresinden 6 Aralık 2011‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Anthony Shadid, ―Bir Çingene Köyünün Kaderinde, Irak Geleceğinin
Görüntüsü,‖ Washington Post, 3 Nisan 2004, Web: http://www.dom
researchcenter.com/news/iraq/iraq2.html.
Ġnternet: Anthony Shadid, ―Bir Çingene Köyünün Kaderinde, Irak Geleceğinin
Görüntüsü,‖WashingtonPost,3Nisan2013,Web::http://www.domresearch
center.com/news/iraq/iraq2.html.
Ġnternet: Aswat al-Iraq, ―Maliki öceki rejim tarafından 22,000‘den fazla Irak‘lı Feyli
Kürt‘ün
ülkeden
atıldığını
söyledi,‖,
Web:
http://en
.info
/%28S%280kpkko55gsk1qp45xewexgmu%2
9%29/Default1.aspx?page
=article_page&id=145102; Yine bakınız
Reidar Visser, ―Maliki, Feyli
Kürtler, ve Irak'ta bir Etno-mezhepsel Siyasal Söyleme dönüĢ,‖ 2 Ekim
2011, IKJ News, Web: http://ikjnews.com/?p=1908. adresinden 10 Ocak
2011 alınmıĢtır.
Ġnternet: Aswat al-Iraq,―Irak Türkmen Cephesi BaĢkanı Yardımcısı suikast
giriĢiminden kurtuldu,‖,http://en.aswataliraq.info/Default1.aspx?page=articl
epage&id=142495&l=1. adresinden 12 Mayıs 2011‘de alınmıĢtır.
Avrupa Konseyi, ―Report Submitted by Ireland Pursuant to Article 25,
Paragraph 1 of the Framework Convention for the Protection of National
Minorities”,
http://www.coe.int/t/dghl/monitori
ng/mi
norities/3_FCNMdocs/PDF_1st_SR_Ireland_en.pdf.
adresinden 17 Kasım
2013,‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Ġnternet: Avrupa Konseyi, ―Second Report Submitted by Portugal Pursuant to
Article 25, Paragraph 2 of the Framework Convention for the Protection of
National
Minorities‖,
EriĢim:
http://www.coe.int/t/dghl/monitoring/
308
minorities/3_FCNMdocs/PDF_2nd_SR_Portugal_en.pdf.
17Kasım 2011‘de alınmıĢtır.
adresinden
Ġnternet: BBC, ABD'de ġeriat Hukuku kaçınılmaz, 7 ġubat 2008 Web: http:/news.
bbc .co.uk/2/hi/uk_news/PROTECTED.stm
BirleĢmiĢ Milletler AntlaĢması Koleksiyonu, Bölüm IV, Ġnsan Hakları,
http://treaties.un.org /pages/ViewDetails.aspx?src=TREATY&mtdsg_no=IV-16&chapter=4&lang=en adresinden 17 Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Bulgaristan Cumhuriyeti Ulusal Meclisi, ―Constitution‖, EriĢim: 5.11.2013,
http://www.parliament. bg/en/ const.
Ġnternet:
Bundesverfassungsgesetze‖,
EriĢim:5.11.2013,
http://www.bmeia.gv.at/filea
dmin/user_upload/bmeia/media/4Oesterreich_Zentrale/182_bv_deu eng_frz.pdf
Ġnternet:
Ġnternet: citing Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal YaĢama Katılım, Uluslar arası
Azınlık hakları Grubu, 28 Kasım 2011,sayfalar. 9, 23, http://www.minorit
yrights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html;
Çek Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi, ―Charter of Fundamental Rights
and
Freedoms‖,
EriĢim:6.11.2013,
http://www.concourt.cz/view/czech_charter ve Legislationonline ―Resolution
of the Presidium of the Czech National Council of 16 December 1992 on
the Declaration of the Charter of Fundamental Rights and Basic Freedoms
as a Part of the Constitutional Order of the Czech Republic‖, adresinden 11
Kasım 2013’de alınmıştır.
Ġnternet:
Çek Cumhuriyeti Temsilciler Meclisi, ―Constitution of the Czech Republic‖,
http://www.psp.cz/cgi-bin/eng/docs/laws/1993/1.html. adresinden 6 Kasım
2013’de alınmıştır.
Ġnternet:
Ġnternet: Deepa Babington, ―Irak Çingenelerinin Hayatına Yoksulluk ve Korku
Egemen
Oluyor,‖Reuters,6Ocak2006,Web::http://www.domresearchcenter.com
/news/iraq/iraq5a.htm.
Ġnternet: Deepa Babington, ―Irak‘lı Çingenelerin Hayatına Yoksulluk ve Korku
Egemen
Oluyor,‖Reuters,6Ocak2006,Web::http://www.domresearchcenter.com/
news/iraq/index.html.
Ġnternet: Deepa Babington, ―Irak‘lı Çingenelerin Hayatına Yoksulluk ve Korku
Egemen Oluyor,‖ 6 Ocak 2006, Web: http://www.domresearchcenter.
com/news /iraq/index.html.
Estonya CumhurbaĢkanlığı, ―Constitution of the Republic of Estonia‖,
http://www.president.ee/en/republic-of-estonia/the-constitu tion/index.html.
adresinden 6 Kasım 2013’de alınmıştır.
Ġnternet:
309
Finlandiya Adalet Bakanlığı, ―The Constitution of Finland‖,
http://www.om.fi/uploads/54begu60narbnv_1.pdf. adresinden 11 Kasım
2013’de alınmıştır.
Ġnternet:
Fransa Ulusal Meclisi, ―Constitution of
http://www.assemblee-nationale.fr/english/8ab.asp
alınmıştır.
Ġnternet:
October 4, 1958‖,
11 Kasım 2013’de
Ġnternet: Gabriela Wengert and Michelle Alfaro, ―Filistinli Mülteciler Irak‘ta Koruma
Bulabilir mi?‖ Zorl Göç Özeti, 26, Ağustos 2006, sayfalar. 19-21, Web:
http://www.fmreview.org/palestine.
Ġnternet: Genel Öneri No. 20: Özgürlüklerin ayrımcı olmayan uygulamaları (Madde.
5), 15 Mart 1996, Gen. Rec. No. 20 (GenelYorumlar),http://www.unhchr.c
h/tbs/doc.nsf/(Symbol)/8b3ad72f8e98a34c 802 56 51e004c8b61? Open
doc ument.
Ġnternet: Genel Yorum No. 18: KarĢı Ayrımcılık, 10 Kasım 1989, CCPR Genel
YorumNo.
18
(Genel
Yorumlar),
http://www.unhchr.ch/tbs
/doc.nsf/(Symbol)/3888b0541 f8501c9c125 63ed004b8d0e?Açık döküman.
Genel Yorum No. 25: Kamu iĢlerine katılma hakkı, oy hakları ve kamu
hizmetlerine eĢit eriĢim hakkı (Madde 25), CCPR/C/21/Rev.1/Add.7, Genel
Yorum
No.
25
(Genel
Yorumlar),
http://www.unhchr.
ch/
tbs/doc.nsf/(Symbol)/d0b7f023e8d6d9898025651e004bc0eb?Ope
ndocument. adresinden 12 Temmuz1996‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: Gey erkeklerin 2009 yılında hedefli cinayetleri ile daha fazla bilgi için,
Bkz. Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor,
p.9,Web::http://www.hrw.org/reports
/2009/08/16/they-want-usexterminated adresinden 17 August 2009‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Haksız Ayrımcılığı Önleme Yasası ve EĢitliği GeliĢtirme, Kanun No. 4 veya
2000Bölüm1(S.Afr.),Web::www.iwraw‐ap.org/resources/pdf/South%20A
frica_GE1.pdf.
Ġnternet: Hamid ALġATIRĠ, Siyahi Iraklılar, http://www.alarabiya.net/articles/ 2009
/04/12/70474.html adresinden 8 Eylül 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Hasan Kanbolat, ―Irak Çerkezleri,‖ Today‘s Zaman, Web:
http://www.todayszaman.com/columnist-286504-iraqi-circassians.html.
adresinden 15 Temmuz 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Hasan Kanbolat, ―Iraklı Çerkesler,‖ TODAY‘S ZAMAN, Temmuz 15, 2012,
Web: http://www.todayszaman.com /columnist-286504-iraqi-circassians
.html,. 15 Temmuz 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: http://londonprogressivejournal.com/article/view/845 ; ve
UNHCR,
BMMYK Seçilme Kılavuzu, Iraklı sığınmacıların Uluslar arası korunma
ihtiyaçları değerlendirmesi, sayfalar. 93-96, http://www.unhcr.org/r fworld
/docid/46deb05557.html. adresinden 11 Ağustos 2007‘de alınmıĢtır.
310
Ġnternet: http://www.almadapress.com/ar/news, Almada MUDRRİS,
Hırıstiyanların Hakkı, adresinden 12 Eylül 2012‘de alınmıĢtır.
Irakta
Ġnternet: Hunan al Qaddo, ―Kürtler ve ġebekler arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak
Hıristiyanları, 26 Ağustos 2013, Web:http://www.christiansofiraq.com/
Shabak8265.html; Adel Kamal, ―ġebekler Kimliklerini Arıyor,‖ Niqash, 6
Ekim 2013, Web: http://www.niqash.org/articles/?id=2219; ABD Devlet
Departmanı, ―Uluslar arası Din Özgürlüğü Raporu 2008,‖ Web:
http://www.state.gov/g/drl/rls/irf/2008/108483.htm; Ġnsan Hakları Ġzleme,
―Hassas
Topraklar
Üzerinde,‖
3
Kasım
2013,
Web:http://www.hrw.org/sites/default/ files/reports/iraq 1109web .pdf.
Ġnternet: Id. Aynı zamanda bakınız; ABD Devlet Departmanı, 2013 Uluslar arası
Dini Özgürlük Raporu, Temmuz 30 2012, Web: http://www.state.gov/ j/drl/rls
/irf /2011/nea/192885.htm. adresinden 30 Temmuz 2012 alınmıĢtır.
Ġnternet: IILHR Filistin Temsilcisi ile Röportaj, 2013; Bkz.UNHCR, ―2006 UNHCR
Diplomatik Muhtıra Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖
Temmuz 2012, Web: http://www.unhcr .org/refworld/docid/500ebeea 2.html.
Ġnternet: IILHR röportajlar, 2012; Bakınız Hammurabi Ġnsan hakları
Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu raporu (HHRO)
Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2011. ; Bakınız Ankawa.com, ―Kürt
Bölgesel Hükümeti Kuzey Irak Süryani topraklarını illegal zaptediyor,‖ 7
Ekim 2012, Web: http://www.ankawa. com/ english/?p=7595. adresinden 7
Ekim 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: IILHR röportajlar, 2012; Timothy Williams, ―Irak‘ta Afrika YerleĢim
Bölgesi, Renk Net Gözüküyor‖ New York Times, 2 December 2009, Web:
http://www.nytimes.com/2009/12/03 /world/middleeast/03basra.html?_r=0;
Karlos Zurutuza, ―Irak‘ta Siyah Olmak,‖ IPS, 12 October 2011, Web:
http://www.ipsnews.net/2011/10/to-be-black-in-iraq/. 3 Kasım 2008‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: IILHR röportajlar, 2012; Yine bkz. Uluslararası Yezidi Ġnsan Hakları
Örgütü Misyon Bildirisi, Web: http://www.yezidihumanrights.org/. 2013
adresinden 16 Ocak 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: IILHR röportajları, 2012; bakınız Jasim Alsabawi, ―Irak‘ta mücadele eden
Feyli Kürtleri,‖ Rudaw, 26 Ocak 2013, Web: http://www.rudaw.net/english
/news/iraq/4357.html. 26 Ocak 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: IILHR‘ye Raporlar, 2012 ve 2013; Bkz.Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—
UnutulmuĢ Bir Toplum,‖ London Progressive Journal, 18 Eylül 2011, Web:
http://londonprogressivejournal.com/article/845/the-roma-of-iraq-aforgotten-community.
Ġnternet: Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—UnutulmuĢ Bir Toplum,‖ London
ProgressiveJournal,Eylül18,2011,Web::http://londonprogressivejournal
.com /article/845/the-roma-of-iraq-a-forgotten-community.
311
Ġnternet: Iqbal Tamimi, ―Irak‘ın Romanları—unutulmuĢ bir toplum,‖ London
Progressive Journal, Eylül 18, 2011, Web:
http://londonprogressive
journal.com/article/845/the-roma-of-iraq-a-forgotten-community.
Ġnternet: Irak Azınlıklarının Durumu hakkında 2011; Asia News, ―Zaho, Irak Islami
radikaller Hıristiyanların sahip olduğu dükkan ve mülklere saldırdı,‖ Web:
http://www.asianews.it/news-en/Zakho,-Iraqi-Islamic-extrem
ists-attackChristian-owned-shops-and-properties-23351.html. adresinden 03 Aralık
2011‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Irak Ceza Kanunu (1969), para. 298.UNHCR(BMMYK), ―2006 UNHCR :
Diplomatik Muhtıra Güncellemesi: Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖
Temmuz 2012, Web: http://www.unhcr.org/ refworld/docid/500ebeea2.
html.
Ġnternet: Irak Milletvekili Hasan Ozman Turkmen Cephesinden Avrupa
Parlamentosu Delegasyonu‘na Irak‘la ĠliĢkiler ile ilgili rapor, Ekim 2011.
IILHR ile dosya üzerinde orijinal rapor; Bkz. Preti Taneja, Irak Azınlıkları 9,
http://www.minority rights.org/11106/reports/iraqs-minorities-participation-inpublic-life.html. adresinden 16 Ekim 2011‘de alınmıĢtır
Ġnternet: Irak STK koordinasyon Komitesi ,Yeni Irak Sivil Toplum Kanunu Hukuk
DanıĢmanı Kareem Elbayar, 13 Temmuz 2010, ile ilgili röportaj için: Web:
http://www.ncciraq.org/index.php?option=com_content&view=article&id=
100& lang=en
Ġnternet: IRIN, ―Çingeneler daha fazla hak istiyor,‖ IRIN, 3 Mart 2005, Web:
http://www.domresearch center.com/ news/iraq /iraq3rights.html.
Ġnternet: ırk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesi Sonuç Gözlemleri: Irak,
12
Nisan2001,CERD/C/304/Add.80(sonuçgözlemleri/Yorumlar)
http://www.unhchr.ch/tbs/doc.nsf/(sembol)/CERD.C.304.Add.80.en?Open
Document..Ayrıca bkz: Lalani 26-27.166 ICESCR Art. 2(2), 6.
Ġnternet: Ġnsan Hakları için BirleĢmiĢ Milletler Yüksek Komiserliği Bürosu, VatandaĢ
olmayanların
Hakları,
http://www.ohchr.org/Documents/Publica
tions/noncitizensen.pdf 149 Lalani, 19
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Irak‘ta 200,000 ve 500,000 arasında ġebek
olduğunu tahmin ediyor. Bkz.Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Bir KavĢakta,‖ ġubat
2011, Web: http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/iraq0211W.pdf.
adresinden ġubat 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırılarını AraĢtırıyor,
Web::http://www.hrw.org/news/2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks.
adresinden 16 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Adalet Kalite: Irak Merkez Ceza Mahkemesi
(2008) baĢarısızlıkları
Web: http://www.hrw.org/en/reports/2008/12/14/
quality--justice--0.Bkz. BirleĢmiĢ Milletler Yardım Misyonu Irak için dini,
etnik, dinsel ve cinsel azınlıklara yönelik yaygın Ģiddet belgeleyen 15-16
(2009) Ġnsan Hakları Raporu.
312
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor,
p.9,Web::http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-usexterminated. adresinden 17 August 2009‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor,
p.9,Web::http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-usexterminated. adresinden 17 August 2009‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek Ġstiyor,
p.9,Web::http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-usexterminated. adresinden 17 August 2009‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme Örgütü, Onlar Bizi imha Etmek
p.9,Web::http://www.hrw.org/reports/2009/08/16/they-want-usexterminated. adresinden 17 August 2009‘de alınmıĢtır.
Ġstiyor,
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırıları SoruĢturması, 16 Mart2012,
Web: http://www.hrw.org/ news/2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, ―Irak: ‗Emo‘ Saldırıları SoruĢturması, Web:
http://www.hrw.org/news
/2012/03/16/iraq-investigate-emo-attacks.
adresinden 16 Mart 2012‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, Bir KavĢakta:ABD güdümlü Ġstiladan 8 yıl sonra
Irakta Ġnsan Hakları, 65, 2011, Web: http://www.hrw.org/sites/default/files/
reports/iraq0211W.pdf. adresinden 10 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, Bir KavĢakta:ABD güdümlü Ġstiladan 8 yıl sonra
Irakta
ĠnsanHakları,65,2013,Web::http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/
iraq0211W.pdf. adresinden Haziran 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, Kaçacak Yer Yok.: Irak‘taki Filistinlilerin Tehlikeli
Durumu‖, 9 Eylül 2006, Web www.hrw.org/en/node/11181 /section/1.
Ġnternet: Ġnsan Hakları Ġzleme, Kaçacak Yer Yok.‖Irak‘taki Filistinlilerin Tehlikeli
Durumu‖10Eylül2006,Web::http://www.hrw.org/sites/default/files/reports/
iraq0706web.pdf;
Ġnternet: Ġnternet: Wirth‘ın tanımı; "a group of people who, because of their
physical or cultural characteristics, are singled out from the others in the
society in which they live for differential and unequal treatment, and who
therefore regard themselves as objects of collective discrimination."
http://en.wikipedia.org/wiki/Minority, U.30 Eylül 2006 adresinden 30 Eylül
2006‘da alınmıĢtır.
Ġrlanda
Cumhuriyeti
BaĢbakanlığı,
―Constitution
of
Ireland‖,
http://www.taoiseach.gov.ie/eng/Youth_Zone/About_theConstitution,_Flag,_
Anthem_Harp/Constitution_of_Ir eland_2010.rtf
adresinden 21 Kasım
2013,‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
313
Ġtalya Senatosu, ―Constitution of the Italian Republic‖, EriĢim:11.11.2013,
http://www.senato.i t/documenti/repository/istituzione /costituzione_ inglese
.pdf. adresinden 11 Kasım 2013,‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Ġnternet: Jack Healy, ―Tehdit ve Cinayetler Genç Iraklıları, Geyler dahil
Korkutuyor,‖ NewYorkTimes, Web::http://www.nytimes.com/2012/03/12/wo
rld/middleeast/killings-strike-fear-in-iraqi-gay-and-emoyouth.html?pagewanted=all&_r=0. adresinden 11 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Jane Chanaa, Online zoraki göç, FMO AraĢtırma rehberi: Irak, (Temmuz
2013) Web; http://www.forcedmigration.org/guides/fmo015/fmo015 2.htm.
Ġnternet: John Fawcett ve Victor Tanner, ―Irak‘ın iç göçe zorlanmıĢ insanları,‖
Brookings Enstitüsü—Ġç Göç üzerine SAIS Projesi, Ekim 2002, Web:
http://www.brookings.edu/fp/projects/IDP/articles/ iraqreport.pdf. adresinden
16 Ekim 2002‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Kanada Göç ve Sığınma Bürosu, ―Iran: Uygulamalar, liderlik ve Ehl-i Hak
inancı özel dini kutlamaları; Toplum üyelerinin Ġsam Web:
http://www.unhcr.org/refworld/docid/3ae6aab324.html adresinden dinine ait
memurlar tarafından Kürt kiĢilerden farklı davranılıp davranılmadığı,‖ 1 Ekim
1998‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Kanada Ġnsan Hakları Kanunu, R.S., 1985, c. H-­‐6 (1985). Web:
http://www.canlii.org/en/ca/laws/stat/rsc-­‐1985-­‐c-­‐h-­‐6/latest/rsc-­‐1985­‐c-­‐h-­‐6.html.
Ġnternet: Khudur Khallat, ―ġebek Saldırılarının Arkasında El Kaide ve Baas Partisi
var, diyor bir yetkili,‖ AK News, Web:
http://www.aknews.
com/en/aknews/3/295195/. adresinden 11 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Khudur Khallat, ―ġebek saldırılarının arkasında El Kaide ve Baas Partisi
var, diyor yetkililer,‖ AK News, Web: http://www.aknews.Com
/en/aknews/3/295195/. adresinden 11 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Kıbrıs Rum Yönetimi, BirleĢmiĢ Milletler tarafından ―Kıbrıs Cumhuriyeti‖
adıyla Adanın meĢru temsilcisi kabul edilmektedir
Ġnternet:
Ġnternet: Konsey Temsilcileri ve sivil toplum örgütlerinin Hıristiyan üyeleri
tarafından IILHR‘ye raporlar, 2012; Bakınız Ankawa.com, ―Kürt Bölgesel
Hükümeti Kuzey Irak Süryani topraklarını illegal zaptediyor,‖ Web:
http://www.ankawa.com/english/?p=7595. adresinden 7 Ekim 2012‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Kurd Net, ―Feyli Kürtleri Temsil eden tek Liste bağdat‘ta açıklandı,‖ Web:
http://www.ekurd.net/mismas/articles/misc2012/12/ kurdsiniraq191.htm 3
Aralık 2012‘de alınmıĢtır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti DıĢiĢleri Bakanlığı, ―Kıbrıs Cumhuriyeti
Anayasası‖, http://www.trncinfo.com/_images/belgeler /4/1960%20Kıbrıs
_Cumhuriyeti_ Anayasası.pdf adresinden 16 Kasım 2013,‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
314
Ġnternet: Laila Ahmad, ―Filistinli Mülteciler Yardım Ġstiyor,‖ NSNBC: Truth blog
üzerindekiambargoyuyıkmak,Haziran9,2012,Web::http://nsnbc. Wordpress
.com/2012/07/12/palestinian-refugees-calling-for-help-2/.
Letonya Anayasa Mahkemesi, ―The Constitution of the Republic of Latvia‖,
EriĢim:12.11.2013, http://www.satv.tiesa.gov.lv/?lang=2&mid=8. adresinden
12 Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Ġnternet: Litvanya Anayasa Mahkemesi, ―Constitution of the Republic of Lithuania‖,
http://www.lrkt.lt/Documents2_e.html. adresinden 23 Kasım 2013,‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Mandaean Ġnsan Hakları Grubu, Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu
2011,Eylül2011,4,Web::http://www.mandaeanunion.org/HMRG /MHRG%20
Annual%20Report%202011.pdf; See also Mumtaz Lalani, Hala Hedefte:
Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan Hakları Grubu,
haziran 2013‘te alınmıĢtır.
Ġnternet: Mandaean Ġnsan Hakları Grubu, Mandaean Ġnsan Hakları Yıllık Raporu
2011, Eylül 2011, 4, Web: http://www.mandaeanunion.org/HMRG/MH
RG%20Annual%20Report%202011.pdf; See also Mumtaz Lalani, Hala
Hedefte Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar arası Ġnsan Hakları
Grubu, adresinden Haziran 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Marie-Helene Verney, ―Eve Giden Yol: Feyli Kürtler,‖ Mülteci Dergisi
134,11-13, Web: http://www.unhcr.org/40570cbf7.pdf. adresinden 1 March
2004‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Medeni ve Siyasi Haklara ĠliĢkin Uluslararası SözleĢme, md. 27. Metin
için Web: http://www2.ohchr.org/english/law/ccpr.htm adresinden 27 Aralık
2013‘te alınmıĢtır.
Ġnternet: Mitchell Bard, ―Irak Yahudileri,‖ Yahudi Sanal Kütüphanesi, AmerikanĠsrail Ortak ĠĢletmesi, 12 ġubat 2013, Web: http://www.jewishvirtuallibrary
.org/jsource/ antisemitism/iraqij ews. html. adresinden 12 ġubat 2013‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Mitchell Bard, ―Irak Yahudileri,” Yahudi Sanal Kütüphanesi, Amerikanİsrail Ortak İşletmesi, Web: http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/antisemitism/iraqijews.h adresinden 12 ġubat 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Mitchell Bard, ―Irak Yahudileri,” Yahudi Sanal Kütüphanesi, Amerikanİsrail Ortak İşletmesi, Web: http://www.jewishvirtuallibrary.org /jsource/antisemitism/iraqijews.html. adresinden 12 ġubat 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Mofak Salman, ―Tuzhurmatu Türkmen Bölgesi,Husseiniya of Said AlShuhadain‘de Türkmenleri Hedef Yapma‖ Türkmen AraĢtırma Vakfı, 20
ġubat 2013, Web: http://www.turkmen.nl/1A_Others/ms.2.13.pdf; Shafaq
News, ―Tuzhurmatu‘da bombalama sonucu ölü 25 ve yaralı 88 kiĢiye
yükselmektedir,‖ Web: http://www.shafaaq.com/en/news/ 4889-bombingoutcome-in-tuz-khurmato-rises-to-25-dead-and-88-injured-people-.html.
dresinden 23 Ocak 2013‘da alınmıĢtır.
315
Ġnternet: New Zealand Sığınma Durumu BaĢvuru Makamı, Sığınma BaĢvuru No.
74695, para. 25, Eylül 2003‘e kadar ―Irak‘tan pek çok Kakai insan kaçtı.‖
Web: http://www.unhcr .org/refworld/pdfid/477cfba 70.pdf. adresinden 22
Ocak 2004‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: NINA, ―Türkmen Cephesi Karargahı Kerkük'te havaya uçuruldu,‖
http://www.ninanews.com/english/News_Details.asp?ar95VQ=FIIIII.
adresinden 17 Ekim 2011‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Ocak 2011 Hamdaniye Iraklı Azınlıkların Ġttifakı Toplantısında kaydetti;
Ayrıca Irak'ın azınlıklar üzerinde 2010 Uluslararası Azınlık Hakları Grubu
raporunda belirtildi. Aynı zamanda Lalanı de belirtildi (2010), Web:
http:/www.minorityrights.org/PROTECTED/reports/still-­‐targeted-­‐
continued-­‐persecution-­‐of-­‐ iraqs-­‐minorities.html (Tam raporu indirmek
için sağdaki download butonuna basınız).
Ġnternet: ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri
(Çeçenler,
Dağistanlılar,
Adigeler),
Rapor
No.
134,
Web:
http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/Article/Files/20121116_134ingtum.pd
f. adresinden 31 Kasım 2012 alınmıĢtır.
Ġnternet: ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri
(Çeçenler, Dağistanlılar, Adigeler), Rapor No. 134,Web: http://www.
orsam.org.tr/en/enUploads/Article/Files/20121116_134ingtum.pdf.
adresinden Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ORSAM, Orta Doğu Stratejik AraĢtırmalar Merkezi, Irak Çerkezleri
(Çeçenler,
Dağistanlılar,
Adigeler),
Rapor
No.
134,
Web:
http://www.orsam.org.tr/en/enUploads/Article/Files/20121116-134
ingtum.pdf. adresinden Kasım 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Özgür Avrupa radyosu, ―Irak Sayım Memurları Bedevilere Odaklandı,‖ 14
Aralık 2013 Web: http://www.rferl. org/content/Iraqi_Census_Takers_
To_Focus_On_Bedouin/2041952.html. adresinden 14 Aralık 2013
alınmıĢtır.
Ġnternet: Özgür Avrupa radyosu, ―Irak Sayım Memurları Bedevilere Odaklandı,‖
14Aralık 2013, Web: http://www.rferl.org/content/Iraqi_Census_Takers
_To_Focus_On_Bedouin/2041952.html. adresinden 14 Aralık 2013 alınmıĢtır.
Ġnternet: Özgür Avrupa radyosu/ Radyo Liberty, Irak Nüfus Sayımı Bedevilere
odaklandı,Web:http:/www.rferl.org/content/Iraqi_Census_Takers_To_Focus
_On_Bed ouin/PROTECTED .html.
adresinden 14 Mayıs 2013‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Portekiz Parlamentosu, ―Constitution of the Portuguese Republic‖,
EriĢim:13.11.2013,
http://app.parlamento.pt/site_antigo/ingles/cons
_leg/Constitution_VII_revisao_definitive.pdf adresinden 13 Kasım 2013,‘de
alınmıĢtır.
316
Ġnternet: Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık
Hakları
Grubu,
2011,
Web:
http://www.minorityrights.org/11106
/reports/iraqs-minorities-participation-in-public-life.html.
Ġnternet: Preti Taneja, Irak Azınlıkları: Sosyal Hayata katılım, Uluslar arası Azınlık
HaklarıGrubu,2011,Web: http://www.minorityrights.org/11106/ reports/iraqsminorities-participation-in-public-life.html. adresinden 17 August 2011‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Preti Taneja, Irak Azınlıkları:Sosyal Hayata Katılım, Uluslar arası Azınlık
Hakları Grubu, 9, Kasım 2011; ABD Devlet Depatmanı, Temmuz-Aralık,
2010
Uluslar
arası
Dini
Özgürlük
Raporu,
p.
3,
http://www.state.gov/documents/organization/171735.pdf. adresinden 13
Eylül 2011‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Preti Taneji, Irak Azınlıkları: Toplum Yaşamına Katılma, Uluslararası
Azınlık hakları Grubu, ABD Elçiliği Bağdat, Eylül 24, 2009, Referans ID
09BAGHDAD2567,
Web:
http://www.
cablegatesearch.
net/cable.php?id=09BAGHDAD2567 adresinden Eylül 24 2009,‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Reidar Visser, ―Maliki, Feyli Kürtler, ve Irak'ta bir Etno-mezhepsel Siyasal
Söyleme Dönüş ,‖ IKJ News, Web: http://ikjnews. com/?p=1908. 2 Ekim
2011 alınmıĢtır.
Romanya
Temsilciler
Meclisi,
―Constitution
of
Romania‖,
EriĢim:13.11.2013,
http://www.cdep.ro/pls/dic/site.page?id=371
adresinden 13 Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Ġnternet: Saddam Huseyin rejimi tarafından kendisi ile olumsuz iliĢkileri olup
bölgede yaĢayan Zawabei kabilesine bir ceza olarak bu yerleĢim yerinin
desteklendiği söylenmiĢtir, Imam El-Liethy, ―Saddam‘ın DüĢüĢünden Sonra
Irak‘lı Çingenelerin YaĢam Mücadelesi,‖ Islam on Line, 6 Mayıs 2003, Web:
http://www.domresearchcenter.com/ news/ iraq/index.html.
Ġnternet: Salam Faraj, ―Yeni, ultra tutucu Irak‘ta Çingeneler serseri olarak
görülüyor,‖
AFP,
25
Kasım
2009,
Web:
http://js.static.reliefweb.int/report/iraq/gypsies-seen-outcasts-new-ultraconservative-iraq.
Ġnternet: Sazan M. Mandalawi, ―ĠyileĢmeyen Yaralar: Irak Feyli Kürtlere yapılan
zulmü
―soykırım‖olarak
tanıdı.
Niqash
News,
Web:
http://www.niqash.org/articles/?id =2878. adresinden 10 Ağustost 2011‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Scott Long, ―‘Gey cinayetleri,‘ emolar, ve Irak: Neler oluyor,‖ Bir kağıt KuĢ
(blog), 8 Mart 2013, Web: http://paper-bird.net /2012/03/08/gay-killingsemos-and-iraq-whats-going-on/. adresinden 8 Mart 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Servant,
―Luxembourg
–
Constitution‖,
http://www.servat.unibe.ch/icl/lu00000_.html adresinden 23 Kasım 2013,‘de
alınmıĢtır.
317
Ġnternet: Shabak News, ―ġebek Köyünde Bombalı Araba,‖
Web:
http://www.shabak news com /index.html. adresinden 17 Kasım 2012‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Shabak News, ―ġebekler Kimlerdir?‖ Web:, http://www.shabaknews
.com/who%20are %20the%20shabak/index.html; yine bkz. Dr. Hunan al
Qaddo, ―Kürtler ve ġebekler arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak Hıristiyanları, 26
Ağustos 2005, Web: http://www.christiansofiraq.com/Shabak 8265.html.
Ġnternet: Shafaq News, ―Irak‘lı emolar ‗blockları‘savunuyor… din omları öldürmeyi
reddediyor
ve
hükümet
yorum
yapmıyor,‖
Web:
http://www.shafaaq.com/en/reports/2434-the-qemoq-of-iraqi-defy-theqblock
sq-religion-refuses-killing-them-and-the-government-does-notcomment.html. adresinden 10 Mart 2012‘de alınmıĢtır.
Slovak Cumhuriyeti Ulusal Konseyi, ―Constitution of the Slovak Republic‖,
http://www.ncsr.sk/web/Static/en-US/NRSR/ Dokumenty /constitution.doc.
adresinden 16 Kasım 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet:
Ġnternet: Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New
York Times, Web: http://www.nytimes.com/2008/06/01/ world/middleeast
/01babylon.html? pagewanted=all&_r=0. adresinden 1 Haziran 2008‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New
York Times, Web: http://www.nytimes.com/2008 /06/01 /world/middleeast
/01babylon. html?pagewanted=all&_r=0 adresinden 1 Haziran 2008‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi Haline Geldi,‖ New
York
Times,
Web:
http://www.nytimes.com/2008/06/01
/world/middleeast/01babylon.html? pagewanted=all&_r=0
adresinden 1
Haziran 2008‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Stephen Farrell, ―Stephen Farrell, ―Bağdat Yahudileri Birkaç Korkan KiĢi
Haline Geldi,‖ New York Times, 1 Haziran 2013, Web:,‖ New York Times, 1
Haziran
2008,
Web:
http://www.nytimes.com/2008/06/01/world
/middleeast/01babylon.html?pagewanted=all&_r=0; Bakınız Roy Gutman,
―WikiLeaks Irak‘ın minik Yahudi Toplumunun Güvenliğini Sarsıyor,‖
McClatchy
Newspapers,
http://www.mcclatchydc.com/
2011/10/07/126581/security-of-iraqs-tiny-jewish.html. adresinden 7 Ekim
2011‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Susan Campbell Irak‘ın Faili Kürtleri: Vatansız otuz yıl, Uluslar arası
Mülteciler, Nisan 2013, Web:
http://www.refugeesinternational.
org/blog/faili-kurds-iraq-thirty-years-without - nationality.
Ġnternet: ġafak haberleri, ―Irak 120 bin Feyli Kürt için vatandaĢlık verildiğini
bildirdi,‖ Web: http://www.shafaaq.com/en/news/2721-iraq-anno uncescitizenship-for-120-thousand-faili-kurds-.html. adresinden 13 Haziran
2013‘de alınmıĢtır.
318
Ġnternet: ġafak Haberleri, ―Irak Emoları ‗blocklara‘kafa tutuyor… dindarlar onları
öldürdüklerini reddediyor ve hükümetten yorum yok,‖ 10 Mart 2013, Web:
http://www.shafaaq.com/en/reports/2434-the-qemoq-of-iraqi-defy-the-qblo
cksq-religion-refuses-killing-them-and-the-government-does-not-commen
t.html; adresinden 5 ġubat 2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Şafak Haberleri, ―ĠçiĢleri olayın etkilerini tedaviye baĢlamak için kendi
programlarında 'Ģafak News' un Lezbiyenler hakkında hikâyesine yer verdi,
Web: http://www.shafaaq.com/en/component/content /article/2541-the-interior-includes-the-story-of-qshafaq-newsq-about-lesbians-in-theirprograms-and-begin-to-treat-the-effects-of-the-phenomenon.html.
adresinden 25 Nisan 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ġafak Haberleri, ―Ġnsan Hakları Komisyonu [sic] ‗Shafaq News‘ tarafından
hazırlanan lezbiyen hikâyesinin gündemlerinde olduğunu bildirir,‖ 12 Nisan
2012,Web::http://www.shafaaq.com/en/news/2513-human-rights-commis
sion-announces-the-inclusion-of-lesbian-story-prepared-by-qshafaq-newsqon-its-agenda.html. adresinden 16 Mart 2012‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: Şafak Haberleri,―ġafak haberlerinin Lezbiyen Hikâyesi gelecek hafta
kadınlarkonseyitarafındantartıĢılacaktır,,Web::http://www.
Shafaaq.com/en/news/2528-lesbian-story-of-qshafaq-newsq-will-bediscussed-next-week-by-the-womens-committee.html.
adresinden
19Nisan2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları 2010 ve 2012;Uluslar arası Din
Özgürlüğü ABD Komisyonu, Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu
için Yıllık Rapor, Mart 2012,, Web:http://www.uscirf.gov/images/Annual
%20Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf.
Ġnternet: ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012. Uluslar arası Din
Özgürlüğü ABD Komisyonu, Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu
için Yıllık Rapor, adı: http://www.uscirf.gov/images/ Annual%20
Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf. adresinden 16 Ocak
2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012. Yine bkz. Reidar Visser,
Şebekler Khazna Tepe’nin Zulmüne Tepki Gösteriyor, Irak ve Körfez
Analizleri, https.//gulfanalysis.wordpress.com/2009/08/10/ the-shabak-reactto-the-atrocities-of-khazna-tepe/. adresinden 10 Ağustos 2009‘da alınmıĢtır.
Ġnternet: ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2012; Yine bkz. Adel Kamal,
―ġebekler Kimliklerini Arıyor,‖ 6 Ekim 2012, Niqash, Web: http://www
.niqash.org/articles/?id=2219; Dr. Hunan al Qaddo, ―Kürtler ve ġebekler
arasında ÇatıĢmalar,‖ Irak Hıristiyanları, 26 Ağustos 2013, Web:
http://www.christiansofiraq.com/Shabak8265.html.
Ġnternet: ġebek toplum üyeleri ile IILHR röportajları, 2013 Uluslar arası Din
Özgürlüğü ABD Komisyonu, Uluslar arası Din Özgürlüğü ABD Komisyonu
için Yıllık Rapor, p. 98, Web: http://www.uscirf.gov/images /Annual%20
319
Report%20of%20USCIRF%202012%282%29.pdf.
2012‘de alınmıĢtır.
adresinden
11
Mart
Ġnternet: Temsil Edilmeyen Uluslar ve Ġnsanlar Organizasyonu, ―Irak Türkmenleri:
Küçümsenen, marjinal ve asimilasyon terminolojine maruz kalan,‖ Web:
http://www.unpo.org/article/2610 . dresinden 8 Haziran 2005‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Timothy Williams, ―Irak‘ın Yeni Açık Geyleri AĢağılama ve Tehditlerle
KarĢı
KarĢıya,‖NewYorkTimes,
Web::http://www.nytimes.com/2009/
04/08/world/middleeast/08gay. html. adresinden 7 Nisan2013‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Tom Charles, ―Ongoing Nakba: Irak‘taki Filistinli Mültecilerin Kötü
Durumu,‖
Jadaliyya,ġubat6,2012,Web::http://www.jadaliyya.com/pages/index/4264/
an-ongoing-nakba_the-plight-of-palestinian-refugee.
Ġnternet: Topluluk da KRG hükümetinin kendilerine Kürt kimliği empoze etmesi
konusunda büyük bir baskı altındadır.‖ http://www.alshabak.net/htm/news
/Alqado2.htm.
Ġnternet: Ulusal Azınlıkların Korunmasına ĠliĢkin Çerçeve SözleĢme ve Açıklayıcı
Rapor.Metiniçinbkz.http://conventions.coe.int/Treaty/Commun/QueVou lez
Vous. asp?NT=157&CL=ENG (27.12.2008); Ulusal veya Etnik, Dinsel ve
Dilsel Azınlıklara Mensup KiĢilerin Haklarına ĠliĢkin Bildiri. Metin için bkz.
http://www.un.org/documents/ga/res/47/a47r135.htm adresinden 27 Aralık
2013‘te alınmıĢtır.
Ġnternet: Uluslar arası Af Örgütü, ―Irak: Filistinli Mültecilere Yaılan Ġnsan Hakları
Ġhlalleri,‖1Ekim2007,MDE14/030/2013,Web::http://www.amnesty.org/en/
library/asset/MDE14/030/2007/en/f9d6f3b2-d393-11dd-a329-2f463
02a8
cc6/mde1403 02007en.pdf.
Ġnternet: Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, Dünya Yerli Halkları ve Azınlıkların
Durumu 2011 - Irak, 6 Temmuz 2013, http://www.unhcr. Org
/refworld/docid/4e16d36e5f.html .
Ġnternet: Uluslar arası Dini Özgürlük Üzerinde ABD Komisyonu, Yıllık Rapor 2012,
98, Mart 2012, Web: http://www.uscirf.gov/images/Annual%20Report% 20
of% 20USCIRF%202012%282%29.pdf. adresinden 16 Mart
2012‘de
alınmıĢtır.
Ġnternet: Uluslar arası Göç Organizasyonu, ― Kuzey Irak‘ta Hıristiyan Ailelerin Ülke
içi, Göç artıyor: IOM Raporu,‖ 07 ġubat 2012; Web: http://www.iom.int/
cms/en/sites/iom/home/news-and-views/press-briefing-notes/pbn-2012/pbnlisting/internal-displacement-of-christian-famil.html;
Bakınız
―IOM Acil
Ġhtiyaçlar Değerlendirmesi—Güncelleme: Irak‘ın kuzeyine Hıristiyanların
yerlerinden
edilmesi,‖
Web:
http://www.iomiraq.net/
Docu
ments/IOM%20Christian%20Displacement
%20Update,%2031
%20January %202012.pdf . adresinden 31 Ocak 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Uluslar arası Göç Organizasyonu, ―IOM Acil Ġhtiyaçlar Değerlendirmesi —
Güncelleme: Irak‘ın kuzeyine Hıristiyanların yerlerinden edilmesi,‖ Web:
320
http://www.iomiraq.net/
Documents/IOM%20Christia
Displacement%20 Update,%2031%20 January%202012.pdf.
31 Ocak 2012‘de alınmıĢtır.
n%20
adresinden
Ġnternet: Uluslar arası Göç Organizasyonu, ―IOM-Irak Özel Raporu: Suriye Krizi
Hızlı
Yaptırım,‖
Web:
www.data.unhcr.org/syrianrefugees/
download.php?id=725. adresinden 14 Ağustos 2012‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: Uluslar arası mülteciler, Kuveyt Devleti: BirleĢmiĢ Milletler Evrensel
Periyodik Ġnceleme Gönderisi, Oturum 8, 2 (Mayıs 2012).
Ġnternet: Uluslararası Hukuk ve Ġnsan Hakları, Kadın ve Irak Hukuk Enstitüsü.
(Aralık 2010), Web: www.iilhr.org; ayrıca Irak'ta BarıĢ tesisi, UzlaĢma ve
Sorumluluk Rolüne ĠliĢkin Uluslararası Konferansı'nda tartıĢıldı, 27-28 Ocak
2011, Erbil, Kürdistan, Irak
Ġnternet: UNHCR(BMMYK), ―2006 UNHCR : Diplomatik Muhtıra Güncellemesi:
Irak‘taki Filistinlileri Koruma DüĢünceleri,‖ July 2012, Web: http://www.
unhcr.org/refworld/docid/500ebeea2.html.
Ġnternet: UNHCR(BMMYK), ―Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma‖
Temmuz2013,Web::,‖ http://www.unhcr.org/refworld/docid/500ebe ea2.html.
Ġnternet: UNHCR(BMMYK), ―UNHCR Güncellemesi; Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki
Filistinlileri Koruma,‖ Temmuz 2012, Web: http://www.unhcr.org/refworld/
docid/500ebeea2.html.
Ġnternet: UNHCR(BMMYK),, ―Diplomatik Muhtıra: Irak‘taki Filistinlileri Koruma ve
Ülkeden Kaçanlar için Ġnsani Çözümler Arama,‖ Aralık 2006, Web:
www.unhcr.org/refworld/docid/45b0fc2e2.html;
Ġnternet: USCIRF, USCIRF YıllıkRaporu 2011 – Özel Ġlgi Ülkeleri: Irak, Web:
http://www.unhcr.org /refworld/docid/4dbe90c22b.html. adresinden 28
Nisan 2011‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: WADI and PANA, Irak‘ta Kadın Sünneti: Kerkük ilinde Deneysel bir
ÇalıĢma,
Ġngilizce
Web:
http://www.stopfgmkurdistan.org/media
/StudyFGMKirkuk-en-1.pdf. adresinden 10 Ocak 2012 alınmıĢtır.
Ġnternet: Yasunori Kawakami, ―Hüseyin Rejiminin ÇöküĢünden Sonra Irak
Çingeneleri,‖ Dom AraĢtırma Merkezinin Kuri Dergisi, 2(2) 2005, Web:
http://www.domresearchcenter.com
/resources/links/kawakami22.html;
Bkz. Imam El-Liethy, ―Saddam‘ın ÇöküĢünden Sonra Irak Çingenelerinin
YaĢam
Mücadelesi,‖
Islam
Online,
Web:
http://www.domresearchcenter.com /news/iraq/iraq1.html.
Ġnternet: Yezidi topluluk üyeleri ile IILHR röportajları;US Devlet Departmanı,
Demokrasi Bürosu, Ġnsan hakları ve ÇalıĢma, Uluslar arası Dini Özgürlük
Raporu 2011: Irak, 2011,Web: http://www.state.gov/j/drl/rls irf/ religiou
sfreedom/index.htm#wrapper. adresinden 03 Aralık 2011‘de alınmıĢtır.
321
Ġnternet: Zakon O Zabrani Diskriminacije (Ayrımcılığı Yasaklayan Kanun), Sırbistan
(Nisan26,2009),Web::
http://www/parlament.sr.gov.yu/content/lat/akta/zakoni/asp. (Ġngilizce olarak
bulunur[gayriresmi])bkz.http://translate.google.com/translate?hl=en&sl=
sr&u =http://www.gayecho.com
Ġnternet: New Zealand Sığınma Durumu Başvuru Makamı, Sığınma BaĢvuru No.
74695, Ġnternet: 2003 öncesi ve sonrası Kerbela içinde ve çevresinde ġii
Müslümanlar ve Baas rejimi tarafından Kakailere yapılan zulümler; Web:
http://www.unhcr.org/refworld/pdfid/477cfba70.pdf. adresinden 22 Ocak
2004‘de alınmıĢtır.
Ġnternet: UNHCR Seçilme Rehberi, 2012; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak
Azınlıklarına Devam Eden Zulüm, Uluslar Arası Azınlık Hakları Grubu,
http://www.minorityrights.org/download.php?id=956. adresinden 4 Haziran
2010‘da alınmıĢtır.
ANAYASALAR:
1. 1925 Irak Cumhuriyeti Anayasası.
2. 1963 Irak Cumhuriyeti Anayasası.
3. 1964 Irak Cumhuriyeti Anayasası.
4. 1970 Irak Cumhuriyeti Anayasası.
5. 2005 Irak Cumhuriyeti Anayasası.
6. 1971 Mısır Anayasası.
7. 1963 Pakistan Hükümeti Anayasası.
8. 1963 Yugoslavya Anayasası.
9. 1949 Hindistan Anayasası.
10. 1960 Çekoslovakya Anayasası.
11. 1936 yılında değiĢtirilen 1960 Sovyet Anayasası.
12. 1778 yılında çıkarılan ve değiĢtirilen Amerika BirleĢik Devletleri anayasası.
13. 1949 Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasası.
14. 1954 yılı Çin Anayasası.
15. 1993 Macar Yasası.
16. 1978 Ġspanyol Anayasası.
17. 1957 Fransız Anayasasının.
322
YASALAR
1. Macar 1993 LXXVII Yasası ulusal ve etnik azınlıklar hakları üzerine
2. Hırvatistan Cumhuriyeti Ulusal azınlık hakları Anayasal Yasası
3. 1949 Ġdari Yargı Mahkemesinin Hükmü, 27-12-, Macmuatu Ahâmi Mahkemeti
El-Qadzâi El-Ġdari, Macmuatu –sene 3,
4. 1954 Mısır Ġdari Yargı Mahkemesi Hükmüleri, 6 ve 14 kararları
5. 1949 yılında Mısır Medeni Kanunu'nun
6. Endonezya Cumhuriyeti kanunu, 2006 sayı 11 Aceh Yönetimiile ilgili açıklayıcı
notlar.
7. Hırvatistan Cumhuriyetinde Ulusal Azınlıkların Hakları üzerine Anayasal
Kanunu.
8. Irak Devletine ait ġura Meclisinin Kararı, sayı -16 / idari/ mümeyyiz
9. Azınlıklar ÇalıĢma Grubu ve Irak'taki Kanunu, 7 Mayıs 2011, Bağdat, Irak 85
Raporu.
10. Haziran 2011 tarihinde Hamdanyia, Irak, Azınlıklar ve Irak Kanunu ĠstiĢare'de
TartıĢma.
11. 1970 Irak Kanunu No. 105
12. Anayasa Konseyinin Önemli Kararlar Toplamı, bir önceki kaynak, S. 309. cc.
28 no., 309, 1973 gd cc.
13. 1953 bağdad Kanuni Esas
14. 1949 yılında Mısır Medeni Kanununun
15. 2004 Koalisyon Geçici Yönetimi Emir No 7.
16. 1950 Irak Kanunu No. 1.ve. 12
17. BirleĢmiĢ Milletler Genel Kurulunun 13 Aralıkta yayınlanan 143/40 sayılı kararı,
1985.
18. 1942 Askeri Ceza Kanunu'nun
19. Irak Ceza Kanunu No. 111 (1969)
20. Irak Ġdari Yargı Mahkemesi'nin 29.08.1999 tarihli, 64 sayılı kararı, Sayı. 64.
Ġdari Yargı 990 (yayınlanmamıĢ).
21. BirleĢmiĢ Milletleri'nin insan hakları alanında yaptığı çalıĢmalar, BirleĢmiĢ
Milletler yayınları, SatıĢ No. (A-83.XIV.2),
323
22. 1971 Irak Siyasi Göçmen Kanunu No. 51, madde. 18.
23. Bosna ve Hersek‘te VatandaĢlık kanunu No. 01/97 (1999, 2003
SÖZLEŞMELER
1. Uluslararası Ġnsan Hakları AntlaĢmalar - Irak, KarĢılaĢtırmalı Kamu Hukuku ve
Uluslararası Hukuk için, Heidelberg 2010, sayfa 4, Max Planck Enstitüsü.
2. Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası SözleĢmesi, GA res. 2200A
(XXI), 21. UNGAOR Supp. 49 de (No. 16), UN Doc. A/6316 (1966), 993 UNTS
3, 3 Ocak 1976 yürürlüğe girmiĢtir.
3. Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası SözleĢmesi, GA res. 2200A (XXI), 21 UN
GAOR Supp. 52 de (No. 16), UN Doc. A/6316 (1966), 999 UNTS 171, 23 Mart
1976 yürürlüğe girmiĢtir.
4. Irk Ayrımcılığının, Her Türlü Ortadan Kaldırılmasına ĠliĢkin Uluslararası
SözleĢme. GA res 2106 (XX), EK, 20 BM GAOR Dest. 47 de (No. 14), UN
Doc. A/6014 (1966), 660 UNTS 195, 4 Ocak 1969 yürürlüğe girmiĢtir.
5. Mısır Yüksek Mahkemesinin Hükmü, 1963, sene 2, 16 /3/ 1957, Mecmuatu
Ebu ġâdî.
MAKALALER
Zumaya, K. Irak azınlıkların koruma, Irak azınlıklar komisyonun çalıĢmaları.
Aldufayri, S.(2013). Iraktaki farkli milletlerin oluşumu.
ALHEYTĠ A. (2013). IRAK NÜFUSUNUN OLUġUMU, Makale Siyasi Gündem, AL
Ankabüt Grup.
Lalani, M. (2010, 7 Haziran). Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam Eden Zulüm,
Uluslar arası İnsan hakları Grubu.
Abdülrahman, F. 2005 Irak Anayasası ve Azınlıklar, Iraktaki Azınlık Yazarlar
Grubu Makalaları.
Tunç, H. Uluslararası sözleşmelerde azınlık haklarının sorunu ve Türkiye.
GÖRÜŞME, GAZETE VE RÖPORTAJLAR:
IILHR görüĢmeler 2012; bakınız Preti Taneji, Irak‘ın Azınlıkları: Sosyal Hayata
Katılım, Uluslar arası azınlık hakları grubu, 8, Kasım 2013.
324
IILHR röportajlar 2012; Mumtaz Lalani, Hala Hedefte: Irak Azınlıklarına Devam
eden Zulüm, Uluslar arası Azınlık Hakları Grubu, Haziran 2013. (2009 UNAMI‘den
STK‘ya sağlanan veriden).
IILHR Bağdat‘ta Our Lady of Salvation kilisesinin 2010 yılında bombalanması
sonrası toplu göçü yazan Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu ile röportajlar.
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2013.
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu 2006 yılında öldürülen Hıristiyan
saısının 80, 2005‘te 98, 2004‘te 211, 2003‘te 84 olduğunu da bildirdi. Bakınız
Hammurabi Ġnsan Hakları Organizasyonu, Hammurabi Ġnsan Hakları
Organizasyonu raporu (HHRO) Irak Azınlıklarının durumu hakkında, 2013.
IILHR siyahî Iraklı sivil toplum lideri; Mumtaz Lalani ile röportaj, Hala Hedefte:
devamı Irak Azınlıklarına Zulüm, Uluslar arası azınlık hakları grubu, Haziran 2010.
IILHR‘nin taslak yasaların çeĢitli resmi olmayan sürümlerini gözden geçirmesi
mümkün olmuĢtur.
Demokratik Kurumlar ve Ġnsan Hakları için Avrupa Güvenlik ve ĠĢbirliği TeĢkilatı
(AGĠT),. "Seçim Sürecinde Ulusal Azınlık Katılımını Yrd Kuralları", 16, (2003)
bundan böyle "AGĠT Yönergeleri."
IILHR (Uluslar arası Hukuk ve Ġnsan Hakları Enstitüsü) Filistin Topluluk Temsilcisi
ile Röportaj, 2013.
325
TEZLER
1. Abdurrezzak M.Y. (1997).1925 va 1980 Anayasası Gölgesinde Irak’taki
Yasama Kurumları, Câmiatu Bağd‘at, Doktora Tezi.
2. EL-Berzencı, A.A. (1971). İdare için Hüküm Tespit Otoritesi ve Yargı Denetimi,
Doktora Tezi, Dâr ül- Nahdati El-Arabiyyeti, Kahire.
3. MECÛL, R. M. (2000). Kanunların Anayasaya Uygunluğunun Denetimi ve Irak
Anayasalarının Buna Karşı Konumu, Mastır Tezi, Aden Üniversitesi, Hukuk
Fakültesi.
4. Yusuf Rezikı, G. (1990). Anayasanın Üstünlüğü İlkesi, Ürdün Anayasasının
Uygulamalı Araştırması, Doktora Tezi, Kahire.
5. Aldilimi, M. F. (2007). Iraktaki Azınlıkların Yasal Haklarının Korunması,
Doktora Tezi, Bağdad Üniversitesi, Hukuk Fakültesi.
6. Hadi Alcezairi, M. (2007). Irak Anayasasında Siyasi ve Medeni Haklar, Yüksek
Lisans Tezi, Bağdad Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, Bağdat.
7. Hüseyin A.A. (1978). Temel Özgürlüklerin Güvenceleri ve Siyasi Sistemlerdeki
GeliĢimi, Doktora Tezi, Kahire Üniversitesi.
8. Alzibari, A. S. (2000). Uluslar arası Hukuk içerisinde Irak Kürdistanın Yeri, Tez,
Tekrit, Yüksek Lisans Tezi, Selahattin Üniversitesi.
9. Alassaf, F. A. (2010). Azınlıklar ve Devletin İstikrarına etkisi, YayınlanmıĢ
Yüksek Lisans Tezi, Ortadoğu üniversitesi, Kıbrıs.
10. EL-DĠB Salah S. Ġ. (1996). Uluslararası ÇağdaĢ Hukukta Azınlıkların
Korunması, Doktora Tezi, Kahire.
11. Bera, M. H. (2005). Azınlık Hakları ve Uluslararası Genel Kanun Hükümleri
Gölgesinde Korunması, Master Tezi, Mezopotamya Üniversitesi Hukuk
Fakültesi.
12. Selam Eyhâb, Z. (1983). Parlamenter Sistemde Yürütme Organının
Faaliyetleri Üzerinde Siyasi Denetim, Doktora Tezi, KahireÜniversitesi, Hukuk
Fakültesi.
13. Ġbrahim, A. M. (2000). Parlamenter Sistemde Hükümetin Siyasi Sorumluluğu,
(Bazı sistemler arasında karşılaştırma araştırması, Doktora Tezi, Kahire
Üniversitesi.
14. Ebû Zeyd, M. A. (2001). Yukarıda geçen kaynak, Sf. 346 Aynı şekilde Ali
Huseyin Ahmed Gaylân, Hüküm Tesbit Etmek Otoriyesini Denetimde Modern
Yaklaşımlar, Doktora Tezi, Hukuk Fakültesi, Bağdat Üniversitesi.
326
15. Munıb Rabı, M. (1998). İdari Kontrolün Yetkileri Karşısında Hürriyet
Teminatları, ( Doktora Tezi ), Hukuk Fakültesi, ‗Aynu ġems.
16. El-Delîmî, H. R. (1998). Yetki Kullanımında Sapma, Mastır Tezi, Hukuk
Fakültesi, Câmi‘atu Ba‘dat.
327
ÖZGEÇMİŞ
Kişisel Bilgiler
Soyadı, adı
Uyruğu
Doğum tarihi ve yeri
Medeni hali
Telefon
Faks
e-mail
: Abdülazim M.ĠBRAHĠM
: Irak
: 06.09.1981
: Evli
: 05313293838
:: [email protected]
Eğitim
Derece
Yüksek lisans
Eğitim Birimi
Gazi Üniversitesi
Mezuniyet tarihi
2009
Lisans
Musul Üniversitesi
2003
Lise
Telafer erkek lisesi
1997
İş Deneyimi
Yıl
…………
Yabancı Dil
Arapça, Ġngilizce
Yayınlar
………………
Hobiler
Spor
Yer
…………….
Görev
………………….
GAZİ GELECEKTİR...
ABDÜLAZİM M. İBRAHİM İBRAHİM
KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI
KAMU HUKUKU BİLİM DALI
ARALIK 2015
T.C.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
DOKTORA
TEZİ
KARŞILAŞTIRMALI HUKUK VE
IRAK ANAYASALARINDA
AZINLIK HAKLARININ KORUNMASI
ABDÜLAZİM M. İBRAHİM İBRAHİM
KAMU HUKUKU ANABİLİM DALI
KAMU HUKUKU BİLİM DALI
ARALIK 2015
Download