İLK MÜSLÜMAN-TÜRK DEVLETLERİ 1) MÜSLÜMAN-TÜRK İLİŞKİLERİ 2) TALAS SAVAŞI (751) 3) TÜRKLERİN İSLAMİYETE GİRİŞ SEBEBLERİ 4) TÜRKLERİN İSLAMİYET'E HİZMETLERİ KARAHANLILAR GAZNELİLER MISIR’DA KURULAN İLK TÜRK DEVLETLERİ BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ İLK MÜSLÜMAN-TÜRK DEVLETLERİ KÜLTÜR VE MEDENİYETİ MÜSLÜMAN-TÜRK KÜLTÜR VE MEDENİYETİNİN KAYNAKLARI 1) TUĞRUL BEY DEVLET TEŞKİLATI DANDANAKAN SAVAŞI HÜKÜMDAR 1) TOLUNOĞULLARI 2) IHŞİTLER PASİNLER SAVAŞI SARAY 3) EYYÜBİLER 4) MEMLÜKLÜLER 2) ALPARSLAN DİVANLAR MALAZGİRT SAVAŞI ORDU 3) MELİKŞAH HUKUK 4) BERKYARUK SOSYAL HAYAT DİĞER DEVLETLER CENGİZ HAN DEVLETİ MOĞOL DEVLETLERİ TİMUR DEVLETLERİ 5) MEHMET TAPAR BABÜRLÜLER 6) SULTAN SENCER HARZEMŞAHLAR TOPRAK YÖNETİMİ EKONOMİ KATVAN SAVAŞI SELÇUKLU SONRASI KURULAN DEVLETLER İLİM HAYATI SANAT MÜSLÜMANLARLA TÜRKLERİN; İLK KARŞILAŞMASI; Hz. Ömer Dönemi’nde başladı. * Sasani Devleti’nin yıkılıp İran topraklarının fethinden sonra Kafkaslarda ve Horasan yöresinde Türklerle komşu olunması ile başladı. İLK SAVAŞLAR; Hz. Osman Dönemi’nde başladı. * Müslümanların Maveraünnehir'e yönelmeleri Hazar Türkleriyle Müslüman Araplar arasında savaşların başlamasına sebep oldu. * Emevilerin Horasan ve Maveraünnehir‘i ele geçirmek istemeleri, ırkçı politika izlemeleri Kök Türk, Türgiş ve Uygur Türkleriyle kanlı savaşların yaşanmasına sebep oldu. Not: Bu savaşlar; İslamiyet’in Türkler arasında yayılmasını olumsuz yönde etkiledi. İLK DOSTLUK İSE; Abbasiler Dönemi’nde başladı. * 751 Talas Savaşı ve Irkçı politikaları terk etmelerinden sonra Türkler, İslamiyet'i daha yakından tanıma olanağı bulmuş ve kitleler halinde Müslüman olamaya başladılar. 751 TALAS SAVAŞI Müslüman Araplar ile Çinliler arasında Türklerin yaşadığı bölgelerde bir egemenlik mücadelesi yaşanmaktaydı. Karluk Türkleri bu mücadelede Müslüman Arapların yanında yer alarak Talas Savaşı'nın kazanılmasında önemli rol oynadılar. Bu savaş Türk Tarihi açısından bir dönüm noktası olarak nitelendirilir. Sonuçları: 1. Türkler kitleler halinde Müslüman olmaya başladı. 2. Türk illeri Çin istilasından kurtuldu. 3. Çinli esirler aracılığı ile, kültür yaşamında çok önemli yeri olan kağıt yapımı öğrenilerek Semerkant'ta kağıt imalathanesi kurdu. 4. Kağıdın dünyaya yayılması sağlandı. TÜRKLERİN İSLÂMİYET’İ BENİMSEMESİNE SEBEPLERİ 1)İslamiyet’in getirdiği; ahlak, edep, iyilikseverlik, çalışkanlık ve hoşgörülülük gibi değerlerin insan fıtratına uygunluğu. 2)Ticari faaliyetler sayesinde Müslümanlarla Türklerin yakınlaşması. 3)Emevilerin aksine, Abbasilerin hoşgörülü bir politika izlemeleri 4)İslam’daki "Nizam-ı alem" anlayışının Türklerdeki “Cihan hakimiyeti” anlayışına benzemesi. 5)Daha önce karşılaştıkları dinler sayesinde Türklerin cennet, cehennem, ahiret gibi kavramlarla tanışmış olması. 6)Müslümanlardaki “Ganimet” anlayışını kendilerindeki “ yağma” anlayışına yakın görmeleri. İslamiyet’i kabul eden ilk Türk boyu Karluklular’dır. İslamiyet’i kabul eden ilk Türk devleti Karahanlı Devleti’dir. İslamiyet’i kabul eden ilk Türk boyları arasında İtil Bulgarları da sayılır. TÜRKLERİN İSLAMİYET'E HİZMETLERİ 1. Müslümanlığın; a) Karahanlılar, Türkistan'a b) Gazneliler, Afganistan - İran Pakistan ve Hindistan'a, c) Selçuklular, Kafkasya ve Anadolu'ya, d) Osmanlılar, Balkanlara yayılmasını sağlamışlardır. e) Birçok bilim adamı yetiştirdiler. 2. Müslümanlığı; a) Avasım illerinde Bizanslılara, b) Anadolu'da, Bizanslılara , Moğollar ve Haçlılara, c) Balkanlarda, Avrupa Hıristiyan dünyasına karşı başarı ile savunmuşlardır. ÖNEMLİ İslamiyet Türklerin kimliklerini korumalarına imkân tanıdı. İslamiyet’i kabul etmeyen Türkler ise zamanla başka kültürlerin etkisinde kalarak milli benliklerini kaybedip yok olup gittiler. İLK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETLERİ KARAHANLILAR (840-1212) 1) 840'da Uygur Devleti’ni yıkan Yağma, Karluk, Çiğil ve Tuhsi Türkleri tarafından Kaşgar’da kuruldu. 2) Bilge Kül Kadir Han tarafından kuruldu . 3) Kadir Han'dan sonra tahta Satuk Buğra Han geçti. Önemli: Satuk Buğra Han Müslüman olup Abdülkerim ismini aldı. Halkının da Müslüman olmasına vesile olduğu için devletin asıl kurucusu olarak kabul edilir. 4) Oğlu, Musa Baytaş İslamiyet’i devletin resmi dini yapılmıştır. 5) Karahanlılar, Gaznelilerle birlikte Samanoğulları Devletini 999 yılında yıktılar. Böylece Maveraünnehir'i Karahanlılar, Horasan’ı ise Gazneliler aldı. 6) Karahanlılar, Gaznelilerle savaştılar yaptılar fakat başarılı olamadılar. 7)Tuğrul ve Çağrı komutasındaki Oğuzların Horasan’a gelmeleriyle zayıfladılar. 8)Türklerdeki ikili devlet anlayışı ve taht kavgaları sonucu 1042 de Doğu ve Batı Karahanlıları olmak üzere ikiye ayrıldılar. 9)Doğu Karahanlı Devleti’nin başkenti Balasagun idi. Doğu Karahanlılar önce Selçuklulara bağlanmış, daha sonra 1211 de Moğol Karahitaylar tarafından yıkıldılar. 10)Batı Karahanlılar Devleti’nin başkenti Semerkant şehriydi. Belli bir süre Selçuklu hâkimiyetinde kalan Batı Karahanlılara ise Harzemşahlar son vermiştir. ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ 1)İlk Müslüman-Türk devletidir. 2)Türk tarihinde tam manasıyla köprü bir devlettir. Hem Türklerin İslâmiyet’e geçişlerinde, hem de Türklerin Ön Asya'ya gelişlerinde köprü vazifesi görmüştü. 3)Orta Asya’daki Türkler arasında İslamiyet’in yayılmasını sağladılar. 4)Hükümdar ailesi de halkı da tamamen Türklerden oluştuğu için Türkçe'ye ve Türk kültürüne önem verdiler. 5)Türk – İslâm tarihinde ilk medreseleri kurdular. 6)Müslüman-Türk kültürünün ilk yazılı eserlerini verdiler. Bunlardan en önemlileri; Yusuf Has Hacib Kutadgu Bilig Kaşgarlı Mahmut Divan-ı Lügati't Türk, Edip Ahmet Yükneki Atabetü'l-Hakayık Hoca Ahmet Divan-ı Hikmet'tir. 7)Ribat adıyla ilk kervansarayları yaptılar, 8) İlk düzenli posta örgütünü kurdular. EDİP AHMET YÜKNEKİ Karahanlılar zamanında yetişen büyük alimlerdendir. Türkistan’da Yüknek’te doğdu. Hayâtı hakkında kaynaklarda fazla bir bilgi yoktur. 11. asrın sonlarıyla 12. asrın başlarında yaşamıştır. Arabî ve Farisiyi öğrenmiş, tefsir, hadis, fıkıh gibi İslamî ilimleri tahsil etmiş, takvâ sahibi, alim, fazıl bir zattır. Eski kaynaklar, Edip Ahmet’e dâir menkıbevî bilgiler vermektedir. Ali Şîr Nevâî; Edib Ahmet’in doğuştan kör olup, çok zekî, dindâr ve kâbiliyetli bir insan olduğu rivâyet eder. Atabet-ül-Hakâyık’ın sonunda; “Adım, Edib Ahmet’tir.Sözüm, edeb ve öğüttür. Bu kitabı; kendim gidersem, sözüm kalsın diye yazdım. Ey benden sonra gelen! Bunu okursan beni duâdan unatma!” diyerek, kendinden bahsetmiştir. GAZNELİLER (963-1187) 1)Samanoğullarının Herat Valisi Alp Tigin Gazne şehrinde bağımsızlığını ilan etmekle birlikte devletin asıl kurucusu Sebük Tigin'dir. 2)Devlet ismini kurulduğu şehir olan Gazne'den gelir. 3)977 yılında yönetim Türk komutanlardan Sebük Tekin’e geçti. Sebük Tegin, kısa sürede güç kazanarak Toharistan, Gur, Zabulistan ve Belucistan’ı alarak Hindistan'a kadar ulaşıldı. 4)Sebük Tekin’in ölümünden sonra Sultan Mahmut başa geçti. En parlak dönemleri bu dönemidir. 5)Sultan Mahmud Karahanlılar’la birlikte Samanoğulları Devleti'ne son verip Samanoğulları topraklarını Karahanlılar’la paylaşılarak Horasan bölgesini aldı. 6)Abbasileri etkisi altına alan Büveyhoğulları’nı yendi. Halifeyi baskıdan kurtardı. Bu sebeple Halife kendisine "Sultan" unvanı verdi. Önemli: Türk tarihinde ilk defa Sultan unvanını kullanan Gazneli Mahmut’tur. Gazneli Mahmut’un Hilat Giyme Töreni Temsilî Resim 6) Kuzey sınırlarını güven altına alan Sultan Mahmut meşhur Hindistan Seferlerine çıktı. Hindistan’a on yedi sefer düzenledi. Sebepleri: a) Hindistan’da İslamiyet’i yaymak istemesi. b) Hindistan’ın yer altı ve yer üstü zenginlikleri. Sonuçları: a) Sultan Mahmud, bu seferlerle ülke sınırlarını Ganj nehri kıyılarına kadar genişletti. b) Bu seferlerle zenginleştikler gibi buradan getirilen fillerle ordularını daha da güçlendirdiler. c) Sultan Mahmud, bu seferlerde kazandığı başarılarla İslam dünyasında kahraman haline geldi. d) Karahanlılarla rekabette büyük avantaj kazandılar. 7) Oğuzların vatan bulmak için Horasan’a girmeye çalışmaları üzerine Sultan Mahmut buna engel olmak için bir hileyle Arslan Yabgu’yu yakalatarak Hindistan’daki Kalincar Kalesi’ne hapsettirdi. 8) Sultan Mahmut 1030 yılında vefatından sonra Sultan Mesut başa geçti. 9) Sultan Mesut ,Tuğrul ve Çağrı Beylerin emrindeki Oğuzlarla 1040 yılında Dandanakan Savaşı’nı yaptı. Yapılan savaşı Selçuklular kazandı. Sonuçları: a) Büyük Selçuklu Devleti resmen kuruldu. b) Gazneli Devleti yıkılış sürecine girdi. c) Horasan Selçukluların eline geçti. 10) Sultan Mesut Dandanakan Savaşı’ndan sonra Hindistan’a gitmek için hareket etti. Ancak yolda ayaklanan askerleri tarafından öldürüldü. 11) Afganistan'da bulunan Gurlular Gazneli Devleti’ne 1187’de son verdi. ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ a)Gazneli Devleti bir İslam devleti özelliği taşır. b)İslamiyet’in Hindistan'da yayılmasını sağladılar. c)Daha sonra bölgede kurulacak İslam devletleri için örnek oldular. d)Gazneli Mahmut , İslamiyet'in koruculuğunu yapan ilk Türk hükümdarıdır. e)Birçok etnik grubu bünyesinde barındırdığı için yıkılmışlardır. f)Sarayda Türkçe, Resmi dil Farsça, bilim dili Arapça kullanılıyordu. g)Firdevsi'nin Gazneli Sultan Mahmut'a sunduğu "Şehname" adlı eseri oldukça ünlüdür. TARAMA SORULARI 1- Türk-İslam tarihinin başlangıcı olan gelişme nedir? TALAS SAVAŞI 2- İslamiyet’i kabul eden ilk Karahanlı hükümdarı kimdir? SATUK BUĞRA HAN 3- Türk-İslam tarihinde ilk medrese, hastane, kervansaray ve burslu öğrenci sistemi hangi devlet ile başlamıştır? KARAHANLILAR 4- İslam edebiyatının ilk örneklerinden olan Kutadgu Bilig kimin eseridir? YUSUF HAS HACİP 5- Gazneliler en parlak dönemlerini hangi hükümdar döneminde yaşamışlardır? TALAS SAVAŞI 6- Tarihte "sultan" unvanını ilk kez kullanan ve Abbasi halifesini Şii Büveyoğullarına karşı koruyan Gazneli hükümdarı kimdir? GAZNELİ MAHMUT 7- Hindistan'a 17 sefer düzenleyerek buranın Müslüman olmasını sağlayan ve kast sistemini çözen hükümdar kimdir? GAZNELİ MAHMUT 8- Karahanlılar hangi alfabeyi kullanmışlardır? UYGURLAR 9- Gazneliler hangi savaşla yıkılış sürecine girmiştir? DANDANAKAN SAVAŞI 10- Karahanlı-Gazneli ittifakı sonucu yıkılan devlet hangisidir? SAMANOĞULLARI (1040 -1157) BÜYÜK SELÇUKLU SULTANLARI TUĞRUL BEY DÖNEMİ (1040-1063) ALP ARSLAN DÖNEMİ (1063-1072) MELİKŞAH DÖNEMİ (1072-1092) FETRET DEVRİ DÖNEMİ BERKYARUK DÖNEMİ (1093- 1104) MEHMET TAPAR DÖNEMİ (1105-1118) SULTAN SENCER DÖNEMİ (1118-1157) KURULUŞU 1) Selçuklular, Oğuzlar’ın “Kınık” boyuna mensupturlar. 2) Selçuk Bey, babası Dukak Bey gibi Oğuz Yabgu Devleti’nin “Subaşı”sı yani ordu komutanıydı. 3) Selçuk Bey, Cend’e geldikten sonra İslamiyet’i kabul edip bağımsızlığını ilan etti. Oğuz Yabgu Devleti vergi memuruna “Müslüman kâfire vergi vermez.” deyip kovması itibarını daha da artırdı. 1007’de Selçuk Bey’in ölümüyle oğlu Arslan Yabgu başa geçti. 4) Selçuklular, Arslan Yabgu Dönemi’nde de Maveraünnehir’e yerleşmeye devam ettiler. Bu durumu tehlikeli gören Gazneli Mahmut, Arslan Yabgu’yu 1025’de yakalayarak Kalincar Kalesi’ne hapsetmesiyle Arslan Yabgu’nun oğlu Mesut başa geçti. Ancak Arslan Yabgu’nun yeğenleri Muhammed Tuğrul ve Davut Çağrı beyler yönetimi ele geçirdiler. 5) Selçukluların Horasan’a da ulaşması üzerine Gazneli Sultan Mesut, Selçukluları buradan atmak için 1032 Nesa, 1038 Serahs’da savaşsa da başarılı olamadı. Bu savaşlarla, Belh ve Nişabur Selçukluların eline geçti. 1040 DANDANAKAN SAVAŞI Sultan Mesut’un önceki savaşların öcünü alarak Selçukluları Horasan’dan atmak için fillerinde bulunduğu 50 bin kişilik bir orduyla harekete geçti. Tuğrul ve Çağrı beyler ise; 16 bin kişilik ordu hazırladılar. Vur-kaç taktiğiyle Gazneli ordusunu çöle doğru çekip yoldaki yiyecek ve su kaynaklarını da tahrip ederek Gazneli ordusunu aç susuz bıraktılar. Yıpranan Gazneli ordusuna Dandanakan Kalesi önünde saldırdılar. Üç gün süren savaşlarda Gazneli ordusuna ağır bir darbe vurdular. Sonuçları: a) Büyük Selçuklu Devleti resmen kuruldu. b) Horasan topraklarının tamamı kesin olarak Selçuklu hâkimiyetine girdi. c) Selçukluların İslam dünyasındaki itibarı arttı. d) Gazneli Devleti yıkılış sürecine girdi. f) Halife Kaim Bin Emrillah Tuğrul Bey’in sultanlığını onayladı. TUĞRUL BEY DÖNEMİ (1040-1063) * Dandanakan Savaşı’ndan sonra toplanan kurultayda Tuğrul Bey’in sultanlığı ilan edildi. Ve Nişabur merkez yapıldı. * Devlet kurulduktan sonra hanedan üyesi olan Çağrı Bey, Musa Yabgu, Alp Arslan, Kutalmış, İbrahim Yınal, Süleyman, Hasan ve Kavurt önemli akınlarda bulundu. * Tuğrul Bey, Horasan’ın tamamını aldı. İran’ın önemli şehirleri olan Rey ve Hemedan’ı ele geçirdi. Rey’i aldıktan sonra başkenti buraya taşıdı. (Batıya genişleme düşüncesi olduğu için) 1048 PASİNLER SAVAŞI Anadolu seferlerine çıkan Kutalmış ve Hasan ilerlerken Hasan pusuya düşürülerek şehit edildi. Bunun üzerine İbrahim Yınal ve Kutalmış intikam için Anadolu’ya gönderildi. Bizans ve Gürcülerden meydana gelmiş bir orduyla, Pasinler Ovası’nda karşılaşıldı. Yapılan savaşı Selçuklular kazandı. Sonuçları; a) Bizans’ın Doğudaki gücü önemli ölçüde kırıldı. b) Gürcü kralı Liparit esir edildi. c) Pek çok esir ve ganimet ele geçirildi. d) Van Gölü’nde Trabzon’a kadar olan bölgeler Selçukluların etkisi altına girdi e) Bizans ülkesindeki camilerde Abbasi Halifesi ve Tuğrul Bey adına hutbe okunacaktı. Önemli: Türklerin Anadolu'nun fethi için Bizans'la yaptıkları ilk büyük savaş ve kazandıkları ilk büyük zaferdir. Tuğrul Bey’i gösteren minyatür *Abbasi Halifesi Şii Büveyhoğullarının baskısı altındaydı. Halifenin yardım istemesi üzerine, Tuğrul Bey biri 1055 ve diğeri, 1057’de olmak üzere Bağdat'a iki sefer düzenleyerek Halifeyi Büveyhoğulları tahakkümünden kurtardı. Önemli: Halifenin kızıyla evlendi. Halife ona "Doğunun ve Batının Hükümdarı" unvanını verdi. İki kılıç kuşattı. Böylece İslam âleminin siyasi hâkimiyeti resmen Türk Hükümdarlara geçti. *Tuğrul Bey kardeşi Çağrı Bey’le beraber uyum içende çalışarak beyliği büyük bir devlet haline getirdiler. *1061 yılında Çağrı Bey, 1063’de de Tuğrul Bey vefat etti. ALP ARSLAN DÖNEMİ (1063-1072) *Tuğrul Bey’in erkek çocuğu olmadığı için ölmeden önce Çağrı Bey’in büyük oğlu Süleyman’ın başa geçmesini vasiyet etmişti. Ancak Horasan valisi Alp Arslan bunu kabul etmeyip sultanlığını ilan etti. *Siyaset dehası olan Nizamülmülk'ü vezirliğe getirdi. *Taht kavgasına giren amcası Kutalmış’ı da yendikten sonra fetihlere başladı. *Alp Arslan’ın ilk seferi, Azerbaycan ve Kafkasya üzerine yaptı. Kafkasya’nın kapısı sayılan, sağlam surlarla çevrili Ani Kalesi’ni 1064’de fethetti. Önemi: Buranın alınması üzerine Abbasi Halifesi, Alp Arslan’a “Ebu’lFeth” (fethin babası) unvanını verdi. ANİ KALESİ KARS *Taht mücadelesine giren ağabeyi Kavurd üzerine Kirman’a sefere çıktı. Kardeşinin özür dilemesi üzerine onu affederek görevine devam etmesine izin verdi. *Batı Karahanlılar üzerine sefer yaptı. Oğlu Melihşah’ı Karahanlı hanedanından olan Terken Hatun ile evlendirdi. *1067’de Gürcistan’a seferine çıkarak önemli yerleri aldı. *Alparslan döneminde de Anadolu akınlarına devam edildi. Marmara kıyılarına kadar ulaşıldı. *Tüm Azerbaycan, Kuzey Irak ve Suriye'yi bir Türk yurdu haline getirdi. *Kars'a yönelerek, Bizans'a bağlı Ermenileri yendi. Bizans’ın moral gücünü kırdı. MALAZGİRT MEYDAN SAVAŞI (26 Ağustos 1071) Sebepleri: a) Anadolu'ya yapılan akınlarla önemli Bizans üslerinin ele geçirilmesi, b) Anadolu'nun fethinin sistemli bir politika haline getirilip buralara yerleşilmek istenmesi c) Anadolu'nun stratejik önemi, d) Bizans İmparatoru Romen Diyojen'in, Anadolu’da ilerleyen Türkleri durdurmak istemesi. Savaş Öncesi Durum: Romen Diyojen’in 200 bin kişilik orduyla (Rum, Ermeni, Slav, Got, Gürcü, Frank ve Bulgar askerlerinden başka ücretli olarak da Peçenek, Uz ve Kıpçak) Doğu Anadolu’ya doğru hareket etti. Alp Arslan, Fatımilere son vermek için güneye doğru ilerlerken Halep’e geldiğinde Romen Diyojen’in bu hareketini öğrenince hemen geriye döndü. 50 bin kişilik bir orduyla Ahlât’a, oradan da Malazgirt’e geldi. ALPARSLAN'IN ELÇİSİ Alpaslan, Malazgirt Meydan Savaşı’ndan önce, dökülecek kanlardan sorumlu olmamak için, Bizans İmparatoru Diyojen’e elçi gönderip barış teklifinde bulunur. Fakat mağrur imparator: – Ben ve ordum İsfehan’da, atlarımız ise Hemedan’da konaklayacak, diyerek teklifi reddeder. Elçinin cevabı şu olur: –Atlarınızın Hemedan’da kışlayacaklarından ben de eminim, fakat sizin nerede kışlayacağınızı bilemiyorum. Savaş; Alparslan 26 Ağustos 1071’de kefenini giyip atının kuyruğunu bağlattı. Yanındakilere şehit olduğu taktirde vurulduğu yere gömülmesini vasiyet etti. Cuma namazını kıldırttıktan sonra atına binip ordusunun önüne geçti. Maneviyat artırıcı kısa ve etkili bir konuşma yaptı. Kur'an’da zafer vaat eden ayetleri okuyup Şehitlik ve Gazilik makamlarına erişmenin yüceliğini anlattı. Daha sonra atından inip secdeye kapandı ve yaşlı gözlerle şöyle dua etti: “Yâ Rabb! Seni kendime vekil yapıyorum. Azametin karşısında yüzümü yere sürüyor ve senin uğrunda savaşıyorum. Ey Allah’ım! Niyetim halistir, bana yardım et. Sözlerimde hilaf varsa beni kahret.” İki ordu Malazgirt Ovası’nda karşılaştı. Alparslan ordusunu hilal şeklinde düzene soktu. Savaş başladığında ise sahte ricat emrini vererek Bizans ordusunu istediği yere çekip çembere aldı ve imha etti. Romen Diyojen esir edildi. Not: Savaşta Peçenek ve Uz’lar taraf değiştirerek Selçukluların yanına geçtiler. Sonuçları: a) Anadolu’nun kapıları Türklere açıldı ve bu Türkiye tarihi açısından bir dönüm noktasıdır. b) Anadolu’da gücü kaybolan Bizans, Balkanlara çekildi. Türkler ise fazla bir direnişle karşılaşmadan Marmara kıyılarına kadar ilerlediler c) Bizans’ın İslam dünyası üzerindeki baskısı azaldı. d) Alparslan, Anadolu’yu komutanlarına ikta olarak verdi. Bu olay Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ilk Türk beyliklerinin kurulmasını sağladı. e) Bizans’la Selçuklular arasında bir antlaşma yapıldı. Buna göre Bizans; Selçuklulara vergi ödeyecekti. Fakat Romen Diyojen tahttan indirilince bu antlaşma uygulanamadı. Not: Alp Arslan Malazgirt Savaşı’ndan sonra anlaşmazlığa düştüğü Karahanlılar’ın üzerine yürüdü. Buhara’ya kadar gitti. Ancak Yusuf adlı bir kale komutanı tarafından yaralandı ve kısa bir süre sonra da vefat etti.(1072) ALPARSLAN’IN ŞEHİT OLMASI Maveraünnehir'de bir kale kuşatmasında kale kumandanı olan Harzemli Yusuf tarafından hançerlenerek yaralandı. Alparslan bu olaydan sonra şöyle dedi: “Her nereye yönelsem ve hangi düşman üzerine yürümek istesem daimâ Allah’tan yardım dilerim. Dün bir tepeye çıktım, ordunun azametinden ve askerlerimin çokluğundan dolayı altımda yer titriyordu. Kendi kendime: ‘Ben bütün dünyaya hükmeden biriyim, bana hiç kimsenin gücü yetmez.’ dedim. Bu yüzden Allah-u Teâlâ beni yarattıklarının en zayıfı karşısında âciz bıraktı. Allah’tan mağfiret diler ve bu düşüncemden dolayı beni affetmesini niyaz ederim.” diye pişmanlığını dile getirdi. Bir kaç gün sonra bu yaradan dolayı şehit oldu. MELİKŞAH DÖNEMİ (1072-1092) 1)Alparslan tarafından veliaht tayin edilen Melikşah babasının ölümü üzerine tahta çıktı. 2)Melikşah’ın devlet yönetiminde en önemli yardımcısı veziri Nizamülmülk’tü. 3)Amcası Kavurd’un isyanını bastırıp boğdurdu. 4)Karışıklıklardan yararlanarak Selçuklu ülkesine saldıran Karahanlılar ve Gaznelileri tekrar hâkimiyet altına aldı. 5)Kutalmışoğlu Süleyman, Mansur ve Artuk beyleri, Anadolu’nun fethi için görevlendirdi. Not: Kutalmışoğlu Süleyman İznik şehrini Bizanslılardan alarak Selçuklulara bağlı olarak Anadolu Selçuklu Devleti’ni kurdu.(1077) 6)Suriye’yi fethetmekle görevli olan Atsız önemli başarılar kazansa da Fatımilerle Mısır’da yaptığı son savaşı kaybetti. Bunun üzerine Melikşah onu görevden alıp kardeşi Tutuş’u bu göreve atadı. Not: Tutuş Şam’a geldikten kısa bir süre sonra Selçuklulara bağlı olarak Suriye Selçuklu Devleti’ni kurdu(1079). 7) Kutalmışoğlu Süleyman ile Tutuş arasında Halep’te yapılan savaşı Tutuş kazandı. Kutalmışoğlu Süleyman bu savaş sırasında öldü. Buna çok üzülen Melikşah, Tutuş’u görevden alıp Suriye’yi direk olarak merkeze bağladı. 8) Melikşah’a İslam Halifesi; “doğunun ve batının hükümdarı” alameti olarak iki kılıç kuşandırdı. 9) Arabistan Yarımadası’nın doğusu kısa sürede sonra da Hicaz, Yemen, Aden alındı. 10) Bu dönemin en büyük sorunlarından olan "Batınilik" (Hasan Sabbah) faaliyetleriydi. Nizamülmülk bunlarla amansız mücadele etti. Ancak1092 yılında Batınîler tarafından şehit edildi. 11) 1093 yılında ise Melikşah bir av sırasında şüpheli şekilde öldü. Önemli: Melikşah zamanında devletin sınırları Doğuda; Seyhun Irmağı, Batıda; Akdeniz ve Marmara, Kuzeyde; Kafkas Dağları, Güneyde; Mısır ve Basra Körfezi’ne kadar genişledi. BATINÎLER 1) Selçuklular karşısında askeri yönden başarılı olamayan Fatımîler İslam dünyasının birçok yerine Şiî propagandacılar gönderdiler. Bu kişiler Bâtıni hareketlerini yaymaya çalıştılar. 2) Bu sırada Selçuklu sarayından kovulduğu için Nizamülmülk ve Melikşah’tan intikam almak için fırsat kollayan Hasan Sabbah, Fatımîlerin de desteğiyle Bâtıni hareketlerine başladı. Amacı Sünnî bir devlet olan Selçuklu Devleti’nde batınîliği yayarak zayıflatıp sonrada yok etmekti. 3) Bu amacına ulaşmak için Hasan Sabbah, Selçuklu Devleti’ndeki başıboş ve küsmüşleri etrafında toplayıp Alamut Kalesi’ni alarak burayı merkez yaptı. 4) Hasan Sabbah dönemin ileri gelenlerine suikastler düzenleyip “Alamat’un selamı var” mesajıyla korku oluşturup devletin her kademesinde etkili olmaya çalıştı. 5) Bütün yetkileri özel olarak Allah’tan aldığını iddia eden Hasan Sabbah bir kısım adamlarını fikren bir kısmını ise haşhaş içirerek onları kontrol altına aldı. Not: Bu yüzden de kurduğu örgüte “Haşhaşiler” denilir. 6) Nizamülmülk Haşhaşilere karşı sefer hazırlığı sırasında bir Haşhaşi tarafından şehit edildi. 7) 1256’da Hülagu, Alamut Kalesi’ni yıkıp bütün Batinileri ortadan kaldırdı. Sonuç: Batınîler, Büyük Selçukluların yıkılmasında ve İslam dünyasında derin ayrılıkların çıkmasında etkili oldular. Önemli: Nizamiye medreselerinde bâtınilerin fikirlerini çürütecek bilim adamları yetiştirildi. Nizamülmülk'e bir Haşhaşi tarafından düzenlenen suikastı resmeden bir 14. yüzyıl tablosu. TAHT KAVGALARI DÖNEMİ (FETRET DEVRİ) Melikşah'tan sonra Berkyaruk, Mehmet Tapar ve Sencer dönemlerinde taht kavgaları çıktı. Bu döneme "Fetret Devri" denir. BERKYARUK DÖNEMİ (1093- 1104) MEHMET TAPAR DÖNEMİ (1105-1118) 1) Melikşah’ın eşi Terken Hatun oğlu 1) Berkyaruk’tan sonra oğlu Melikşah tahta Mahmut’un tahta çıkmasını istiyordu. geçtiyse de, Mehmet Tapar karşı çıkıp kendi Melikşah’ın diğer oğlu Berkyaruk ise bunu hükümdarlığını ilan etti. kabul etmeyip taht kavgasına girdi. Yapılan 2) Bu dönemde en büyük iki tehlike Batınîler mücadeleyi Berkyaruk kazandı, Rey şehrinde ve Haçlılar idi. tahta çıktı. 3) Batınîler, yer altı faaliyetlerini bu 2) Amcası Tutuş’la taht mücadelesi yaptı ve dönemde de sürdürüp karışıklık ve terör kazanıp Tutuş’u idam ettirdi. ortamını artırdılar. 3) Berkyaruk; kardeşi Sencer’i Horasan’a, 4) Mehmet Tapar, haçlılara karşı mücadeleler diğer kardeşi Mehmet Tapar’ı da etse de tam bir başarı sağlayamadı. Haçlılar Azerbaycan’a vali olarak atadı. Antakya, Urfa ve Kudüs’ü aldılar. 4) Kısa süre sonra Berkyaruk’a karşı Mehmet Önemli: Haçlılarla mücadele eden son Tapar’da ayaklandı. İki kardeş arasındaki Selçuklu hükümdarı Mehmet Tapar olmuştur. mücadele devlet büyüklerinin araya 5) Mehmet Tapar, Batınîlere karşı Alamut’a girmesiyle antlaşmayla sonuçlandı. Bu bir ordu gönderdiği sırada otuz altı yaşında antlaşmaya göre ülkenin batı bölümü Mehmet öldü. Tapar, doğu bölümünü ise Berkyaruk yönetecekti. Bu olaydan kısa bir süre sonra Berkyaruk öldü. (1104). SULTAN SENCER DÖNEMİ (1118-1157) 1) Mehmet Tapar ölümü üzerine Sencer sultan oldu. 2) Başkenti İsfahan’dan Merv’e taşıdı. 3) Karahanlılara, Gaznelilere ve Gurlulara hâkimiyetini kabul ettirtirdi. 4) Harzem valisi Atsız, Sultan Sencer’e karşı üç sefer ayaklandı. Her defasında Sencer galip gelip Atsız’ı affetti. Not: Affetmesinin nedeni doğudan yaklaşmakta olan Moğol Karahıtay tehlikesidir. (1141) KATVAN SAVAŞI Karahıtayların Maveraünnehir’e girmeleri üzerine Sultan Sencer ordusuyla harekete geçti. 1141’de Katvan Ovası’nda Katvan Savaşı yapıldı. Tarihin en kanlı savaşlardan biri olan bu savaşta Selçuklular otuz bin kayıp verdi. Sultan Sencer üç yüz kadar askeriyle canını zor kurtardı. Katvan yenilgisi Selçukluları güçsüz bıraktı. İbret: Bu yenilgide Atsız’ın Karahıtaylarla yaptığı iş birliğinin büyük etkisi vardır. Sultan Sencer, yaşlı bir kadının şikâyetini dinlerken 5) Bu dönemde ki diğer bir sorunda Moğol etkisiyle batıya göç etmek zorunda kalan ve Selçuklu ülkesine yerleşmeye başlayan Oğuzlardı. Yarı bağımsız şekilde yaşayan bu Oğuz kitleleri Selçuklulara vergi vermekteydiler. Ancak Katvan Savaşı’ndan sonra bu Oğuz kitleleri fırsattan istifade ederek vergilerini ödemeyip vergi memurunu öldürdüler. Bunun üzerine Sultan Sencer bir ordu hazırlayıp Oğuzların üzerine yürüdü. Oğuzların af dilemelerini kabul etmedi. Ancak yapılan savaşta beklenmedik bir yenilgi aldı ve esir düştü.(1153). Not: Sencer, her ne kadar gündüz tahtta oturtuluyorsa da geceleri demir bir kafese konuyordu. Onun adına çok usulsüz işler yapıldı. Oğuzlar, Selçuklu hazinesini ve kurumlarını talan etti. 6) Sencer, üç yıl sonra esaretten kurtulduysa da yaşlı, yorgun ve hazinesi bitmiş bir sultandı. Nitekim bir yıl sonra 1157'de Sencer’in ölümü üzerine Selçuklu Devleti sona erdi. YIKILMA SEBEBLERİ a)"Devlet hükümdar ailesinin ortak malıdır." anlayışının taht kavgalarına neden olması, b)Merkezi otoritenin zayıflamasıyla atabeylerin ve bağlı beyliklerin yarı bağımsız hareket etmeye başlaması. c)Batınilerin yıkıcı çalışmaları, d)Yönetime İranlıların getirilmesi, Türkmenlerin küstürülmeleri, e)Fırsattan istifade etmek isteyen komşu devlet ve bağlı devletlerin zararlı çalışmaları, f)Katvan yenilgisi ve Moğol Karahitayları’nın baskısı, g)Haçlı Savaşları'nın yol açtığı olumsuzluklar, h) Oğuzların saldırıları. NOT: Büyük Selçuklu toprakları üzerinde Selçuklu soyundan gelenler ile Atabeylerin kurduğu yeni devletler ortaya çıkmıştır. SELÇUKLULARIN ÖNEMİ 1) Selçuklular, Anadolu'yu Türk yurdu haline getirdiler, 2) İslam halifesini dış baskılardan korudular. 3) Haçlılarla mücadele ettiler. 4) Bizans'ı Ön Asya'dan çıkardılar. HARZEMŞAHLAR (1097 - 1231) 1)Aral Gölü'nün güneyinde yer alan bölgeye Harezm, bu bölgeyi yönetenlerde Harzemşah denilirdi. 2)Atsız’ın oğlu İl-Aslan, Selçuklu hükümdarı Sencer’in ölümüyle bağımsızlığını ilan etti. 3)En parlak dönemi Alaeddin Tekiş zamanıdır. 4)Alaaddin Muhammed Cengiz Han’la iyi ilişkiler kurmaya çalışıp dostluk ve ticaret antlaşması imzaladı. Ancak Harzem ülkesine gelen Moğol ticaret kervanına Otrar Valisi İnalcık casusluk yaptıkları iddiasıyla el koydu. Bunun üzerine Cengiz Han zararın ödenmesini istedi. Alaaddin Muhammed bunu kabul etmeyince Cengiz Han 1220 yılında, 200 bin kişilik orduyla Harzem ülkesine girip her yeri yakıp yıkmaya başladı. Otrar’ı alıp Vali İnalcık’ı öldürttü. Alaaddin Muhammed, Moğollara karşı meydan savaşına çıkmayıp orduyu küçük bölümlere ayırarak mücadele etmeye çalıştıysa da başarılı olamadı. Hazar Denizi’nde küçük bir adaya sığındı ve orada öldü. 6)Alaaddin Muhammed’in ölümü üzerine tahta oğlu Celaleddin Harzemşah geçti. Celaleddin Harzemşah Devleti’ni tekrar canlandırdı. 7)Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat ile Celalettin Harzemşah arasında 1230 yılında Yassı Çimen Savaşı yapıldı. Yapılan savaşı Anadolu Selçukluları kazandı. Bir yıl sonra Celalettin’in öldürülmesiyle Harzemşahlar Devleti sona erdi. ÖZELLİKLERİ: a)Kendilerini Selçukluların mirasçısı olarak kabul ettiler. b)Kısa bir sürede olsa Selçukluların yerini büyük ölçüde doldurdular. c)Harzemşahların yıkılmasıyla Moğollarla Anadolu Selçuklu Devleti komşu olmuşlardır. KARAHANLILAR TUĞRUL BEY SELÇUKLULAR MALAZGİRT SAVAŞI GAZNELİ MAHMUT GAZNELİLER NİŞABUR 1- Büyük Selçuklu Devleti'nin kurucusu kimdir? TUĞRUL BEY 2- Büyük Selçuklu Devleti'nin Bizans'la yaptığı ilk savaş hangisidir? PASİNLER SAVAŞI 3- Bizans ilk kez Türkleri Anadolu’dan çıkaramayacağını hangi savaşla anladı? MİRYOKEFALON SAVAŞI 4- Tuğrul Bey, Abbasi halifesini Şii Büveyoğullarına karşı koruyunca hangi unvanı almıştır? DOĞUNUN VE BATININ HÜKÜMDARI 5- Alparslan, asla alınamaz denen Ani ve Kars Kalelerini alması neticesinde Halife tarafından hangi unvanı almıştır? EBU’L-FETH 6- Malazgirt Savaşı'nda Alparslan'a esir düşen Bizans imparatoru kimdir? ROMEN DİYOJEN 7- Anadolu kapılarının Türklere açılmasını sağlayan ve Türkiye tarihinin başlangıcı kabul edilen gelişme nedir? MALAZGİRT SAVAŞI 8- Büyük Selçuklu Devleti en parlak dönemini ne zaman yaşamıştır? MELİKŞAH 9- Büyük Selçuklularda Alparslan ve Melikşah döneminde görev yapan ünlü vezir, danışman ve fikir adamı kimdir? NİZAMÜLMÜLK 10- 1141 Katvan Savaşı ile Karahitaylara yenilen Büyük Selçuklu hükümdarı kimdir? SULTAN SENCER TOLUNOĞULLARI (868-905) 1)Abbasi Devleti’nde bir komutan olan Ahmed Bin Tolun, Mısır valiliğine atandıktan kısa bir süre sonra bağımsızlığını ilan etti. 2) Devleti ismi babasından gelmektedir. 3)Suriye, Filistin, Lübnan ve Bingazi'ye egemenlik kurdular. 4)Ahmed Bin Tolun, Tarsus’da seferdeyken hastalanarak vefat etti. (884) Ölümünden sonra çıkan taht kavgalarından yararlanan Abbasiler, Fustat'a girerek bu devlete son verdi. 5)Mısır'ı özellikle de başkentleri Fustat’ı bayındır hale getirerek ülkeyi sosyal ve dini tesislerle donattılar. 6)Müslüman - gayrimüslim ayırmadan herkese ilaç dağıtarak halkın sempatisini kazandılar. Tarihteki Önemi 1)Mısır'da kurulan ilk Müslüman-Türk devletidir. 2) Yöneticileri Türk, halkın çoğunluğu Arap'tır. 3)Tolunoğulları’ndan günümüze kadar gelen tek mimari eser Tolunoğlu Ahmed Cami’dir Fustat şehrinin özelliklerinden birisi de Mısır'da ilk hastaneye sahip olma ayrıcalığını göstermesidir. Dört dörtlük çalışan ilk güneş saati Tolunoğlu Ahmed Fustat'ta yaptırdığı camide bulunmaktadır. IHŞİDİLER (AKŞİTLER) (935-969) 1)Abbasilerin Mısıra vali olarak gönderdiği Fergana Türkü Toğaç oğlu Ihşit Muhammed tarafından Mısır’da kuruldu. Not: El-Ihşit, Ferganalı hükümdarların kullandığı bir unvandır. 2)Suriye, Filistin, Lübnan ve Hicaz’ı aldılar. 3)Kafur isimli köle devlet işlerinde Ihşit Muhammed ve onun oğluna yardım etti. 4) Taht sorunlarından yararlanan Şii Fatimiler tarafından yıkıldılar. Not: Ihşidiler Mısır halkının Tolunoğulları’nı sevdiğini görerek, her işlerinde onları taklit etmişler; ancak siyasi istikrar ve ekonomik refah yönünden onlardaki seviyeyi yakalayamamışlardır. Tarihteki Önemi: 1)Mısır'da kurulan ikinci Türk devletidir. 2)Yöneticileri Türk, halkın çoğunluğu Arap'tır. EYYUBİLER (1174 - 1250) 1) Musul Atabey'i Nureddin Mahmud Zengi, Fatımî Devleti’ndeki karışıklıklardan yararlanmak için Mısır'a bir ordu gönderdi. Bu ordunun komutanı olan Şirkuh yönetimi eline aldı. Kısa bir süre sonra ölünce yerine yeğeni Selahattin Eyyubi geçti. 2) Selahattin Eyyubi, Fatımi Devleti'ni 1171 yılında ortadan kaldırdı. Nureddin Mahmud Zengi’ye bağlı olarak Mısır'ı idare etti. 3) Nureddin Mahmud Zengi’nin ölümü üzerine, 1174 yılında kendi adıyla anılacak devletini kurdu. 4) Suriye, Lübnan ve Hicaz'ı kontrolüne aldı. 5) 1187 Hıttin Savaşı'yla Haçlıları yenip Kudüs'teki Latin Krallığı’nı yıkarak Kudüs'ü aldı. Önemli: Bu durum III. Haçlı Seferi’nin düzenlenmesine sebep oldu. 6) Selahaddin Eyyubi 1193'te öldü. Ölmeden önce ülkesini oğulları ve kardeşleri arasında paylaştırdı. 7) Mısır'da hâkim olan, büyük sultan olup diğerleri ona bağlı olarak bulundukları bölgeleri yönettiler. 8) Ancak, aralarındaki rekabet giderek artmış ve bu durumdan yararlanan Eyyubi ordusundaki Kölemen Aybek harekete geçerek bu devleti yıktı. Memluklu Devleti’ni kurdu. ÖZELLİKLERİ a) Fatımileri ortadan kaldırarak mezhep kavgalarını büyük ölçüde önlediler. b) Kudüs’ü Haçlılardan aldılar. c) Arma sistemleri Haçlılarla Avrupa’ya gitti. d) Eyyubiler küçük yaşlarda köle pazarlarından aldıkları köle çocuklarından bir ordu kurdular. e) Her konuda Büyük Selçukluyu örnek aldılar. SELÂHADDİN EYYÛBÎ’NİN VEFATI 1193'te 56 yaşında Şam'da vefat etti. Haçlıları târumar eden Kudüs Fâtihi, ölüm döşeğindeyken kefenini mızrağın ucuna geçirtip şu ibret yüklü sözü söyletti: "Ey ahâli!.. Şarkın hâkimi Sultan Selâhaddin ölmek üzeredir. Ahirete ancak şu bez parçasını götürebilecektir. Öyleyse, Allah'a kullukta gevşeklik göstermeyin!.." MEMLÜKLER (1250 - 1517) 1)Eyyubi ordusunun çoğunlukla Kölemenlerden (Memlük) oluşmaktaydı. Bunların ileri gelen komutanlarından Aybek, iç çekişmelerden yararlanarak Eyyubi Devleti'ne son verip kendi devletini kurdu. 2)Memlükler Devleti kurulduğu sırada Moğol istilası hızla devam etmekteydi. Anadolu Selçuklu Devleti'ni Kösedağ Savaşı sonrası kendilerine bağlayan Moğollar, Abbasi Devleti'ni de ortadan kaldırdılar. 3)Ayn-ı Calud Savaşı: Memlüklü sultanı Kutuz, Suriye ve çevresini ele geçiren Moğolları yenerek bu bölgelerin Moğolların eline geçmesine engel oldu. Önemli Moğolların ilk yenilgisi; Ayn-ı Calut Savaşı Moğolları ilk durduran devlet; Memluklüler Moğolları ilk durduran sultan; Kutuz Moğolları ilk durduran komutan ise; Baybars 4) Kösedağ Savaşı’ndan (1243) sonra Moğoların baskısı altına giren Anadolu Selçuklu Beylikleri Memlüklülerden yardım istemek zorunda kaldılar. Sultan Baybars bu amaçla Anadolu’ya gidip Elbistan yörelerinde Moğolları yenerek Kayseri’ye kadar ilerledi. Ancak Anadolu’da beklediği desteği görmediği için Mısır’a döndü. 5) Kendilerine sığınan Abbasi halifesini himaye eden Sultan Baybara Halifeyi Mısır’a getirdi. Not: Baybara’nın Halifeliğin gücünden yararlanma ve İslam Devletleri’ni Memlüklüler’in etrafında birleştirme düşüncesi vardı. Önemli: Böylece hilafet ile saltanat ilk defa birbirinden ayrılmıştır. 6) Memlükler, Haçlılarla da mücadele ettiler son haçlı kalıntılarını bölgeden temizlediler. 7) Osmanlı Devleti'nin bölgede yeni bir güç olarak ortaya çıkması zamanla iki devlet arasında rekabete sebep oldu. Memlük – Osmanlı İlişkileri: a) Yıldırım Bayezıd Dönemi’nde başlayan iyi ilişkiler Fatih Sultan Mehmet Dönemi’nde; Memlüklüler’in Anadolu'ya yayılma politikası, Dulkadiroğulları ve Ramazanoğulları beyliklerine hakim olma ve Hicaz su yolları sorunu yüzünden bozuldu. b) II. Bayezıd döneminde, bu sorunlara Memlüklüler’in Cem Sultanı Korumaları eklenince ilk savaşlar başladı. c) İslam Birliği'ni kurma amacıyla hareket eden Yavuz Sultan Selim, 1516 Mercidabık ve 1517 Ridaniye Savaşları’nda Memlükleri yenilgiye uğratarak Memlük Devleti’ne son verdi. Böylece Mısır, Suriye, Filistin ve Hicaz bölgeleri Osmanlının eline geçti. Önemli: Halifelik ve Kutsal Emanetler Osmanlılara geçmiştir. Baybars Camii ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ a)Hükümdarlığın veraset yoluyla geçmediği tek Türk devletidir. Ancak köle kökenli askerler arasında seçilen komutan hükümdar olabilirdi. Devletin ismi de bu sebeple “Memlüklüler-Kölemenler”di. b)Memlükler, Saltanat (Hanedanlık) sistemi kuramadılar. Bu durum her komutanın kendisini sultan olarak görüp ayaklanmasına ve sık sık iktidar değişikliğine sebep oldu. c)Orduların temeli Kıpçak Türkleri’ne dayanmaktadır. d)Hilafet ile saltanat ilk defa birbirinden ayırdılar. e)Yıkılmalarıyla Koruyuculuğunu yaptıkları Halifelik ve Kutsal Emanetler Osmanlılara geçti. f))Baybars Camii ve Çaşnigir Külliyesi, Zahiriye Medresesi, Kalavun Külliyesi yanında renkli taş ve cam işçiliği de geliştirdiler. MOĞOL (CENGİZ HAN) DEVLETİ (1196 - 1227) a) Temuçin (Cengiz Han) tarafından başkent Karakurum olmak üzere kuruldu. b) Cengiz Han Moğolca konuşan kabileleri kendi hâkimiyetine alıp tek bir devlet çatısı altında topladı. c) Çin Seferi'ne çıkarak Pekin'i aldı. d) 1211 yılında Harzemşahlar komşu oldu. Otrar Olayı (1218) * Harzemşahlar’la Moğol Devleti arasında başlangıçta iyi ilişkiler ve ticari faaliyetler gerçekleşirken, Harzemşahlar’ın Otrar Valisi İnalcık’ın bir Moğol ticaret heyetini alıkoyup birçoğunu öldürtmesi ilişkileri bozdu. Vali İnalcık'ı Harzemşah hükümdarından isteyen Cengiz Han, olumsuz yanıt alınca meşhur Moğol istilasını başlattı. * Cengiz Han, ilk olarak Harzemşah Devleti'ne son verip ardından Hazar Denizi'nin kuzeyinden ve güneyinden geçerek Batıya doğru istilaya başladı. Moğol İstilası’nın Sonuçları: *Moğol istilasından kaçan birçok Türkmen boyu Anadolu'ya yerleşerek Anadolu'nun Türkleşmesinde etkili oldular.. *Birçok merkezi şehir yakılıp yıkıldı. *Birçok sanatkâr, din ve bilim adamı da Anadolu'ya geldi. *İran'a hâkim olan Moğollar, Türkiye Selçukluları'nı da hâkimiyetleri altına aldılar. Moğol Devleti'nin Parçalanması a) Cengiz Han hayatta iken devletini oğulları arasında paylaştırmış 1227'de ölümüyle de devlet parçalanmıştır. b) Moğol Devleti topraklarında; 1-Altın Orda Devleti, 2- İlhanlılar Devleti, 3- Kubilay Hanlığı, 4- Çağatay Devleti, olmak üzere dört yeni Moğol devleti kurulmuş MOĞOL VAHŞETİ Vahşeti askeri bir strateji olarak uygulayan Moğollar korku yayarak düşmanlarını moral yönden yıkarlardı. Cengiz Han’ın generallerine şöyle söyler; “İnsan için en büyük zevk, düşmanını kovalamak ve yenmek onun her şeyini ele geçirmek, dul karısını ağlatıp sızlatmak, atlarına binmek ve kadınlarına tecavüz etmektir.” Nitekim Cengiz Han sistematik bir “ırz düşman”ıydı; askerlerine ele geçirilen yerlerdeki en güzel kadınları seçip kendine getirmelerini emreder, hepsine tecavüz ederdi. “Bir hayvanı Müslüman usulü boğazlayan, kendisi de öyle boğazlanır.” Kararı İslam düşmanlığını gösterir. Cengiz Han’ın ordularının gerek strateji gerekse “zevk” gereği öldürdüğü insan sayısının 40 milyonu bulduğu tahmin edilmektedir. Bu ise, 20. yüzyılın en büyük canisi sayılan Adolf Hitler’in bile, modern silahlar ve gaz odası gibi “teknik imkan”lara rağmen ulaşamadığı bir rakamdır. BAĞDAT’IN YOK EDİLİŞİ Cengin Han’ın vahşeti, oğulları ve torunları tarafından da sürdürüldü. Torunu Hülagu Han, 1258’de Bağdat’ girdi. Kentteki bir milyona yakın Müslüman, kadın-çocuk ayrımı yapılmadan kılıçtan geçirdi. Günler süren katliam nedeniyle şehrin sokakları kanla kaplandı. İslam medeniyetinin altı yüzyıllık birikimini temsil eden dev Bağdat Kütüphanesi’ni ve şehirdeki diğer pek çok eseri yakan Moğollar, öldürdükleri insanların kesik kafalarından piramitler dizdiler. Halife yakalandı ve öldürülmeden önce halkının katledilmesi ve şehrinin talan edilmesi izletildi. Halifeyi keçeye sarılıp atlara çiğnetildi. Bir oğlu hariç tüm oğulları da öldürüldü. Moğol orduları, İslam dünyasına Haçlı Seferleri’nden çok daha büyük yıkım getirdiler. CENGİZ HAN DEVLETİ YIKILDIKTAN SONRA KURULAN DEVLETLER 1) Çağatay Hanlığı (1227 - 1369) 2) İlhanlı Devleti * Cengiz Han'ın oğlu Çağatay tarafından Doğu ve Batı Türkistan'da kuruldu. * İslamiyet'i kabul ettiler. * Zamanla zayıflayan devlet emirlerinden biri olan Timur tarafından yıkıldı. * Cengiz Han'ın torunu Hülagü Han tarafından Tebriz şehri merkez olmak üzere İran'da kuruldu. * Hülagü, 1258'de Abbasi Devleti'ne son verdi. * İslamiyet'i kabul ettiler. * Anadolu Selçuklu Devleti’ni Kösedağ Savaşı’nda yen Anadolu’yu hâkimiyet altına aldılar. * İlhanlı Devleti'nin yıkılmasıyla; - Akkoyunlu, Karakoyunlu ve Celayir devletleri kuruldu. -Türk beylikleri bağımsızlıklarını kazanmaya başladı. Önemli: Tarih-i Cihangüşe ve Camiü't Tevarih gibi eserleri vardır. (1256 - 1336) 3) Altınorda Hanlığı (1256 - 1502) * Cengiz Han'ın torunu Batu Han tarafından Saray Şehri merkez olmak üzere, Batı Sibirya ve Karadeniz'in kuzeyine kadar uzanan bölgede kuruldu. * Berke Han döneminde İslamiyet'i kabul ettiler. Önemi: İslamiyet’i kabul eden ilk Moğol devletidir. * Timur tarafından yıkıldı * Yıkılmalarından sonra Kırım, Kazan, Astarhan, Nogay, Özbek, Buhara, Hive, Sibir, Kasım gibi Türk hanlıkları kuruldu. Önemli: Yıkılmalarıyla Ruslar güçlenerek, güneye inmesine başladı. 4) Kubilay Hanlığı (1280 - 1368) * Cengiz Han'ın torunu Kubilay Han tarafından Pekin merkez olmak üzere Çin'de kuruldu. * Kubilay Han'dan sonra devlet zayıflayarak dağıldı. * Budizm ve Katolikliğe benimseyerek kimliklerini kaybettiler. Önemi: İslamiyet’i kabul etmeyen tek Moğol devletidir. TİMUR DEVLETİ (1370-1507) * Çağatay Devleti’nin Emirlerinden olan Timur, bu devleti yıkarak Maverahünnehir civarında devletini kurdu. * Timur, Cengiz soyundan gelmediğinden Han unvanını kullanmadı. Çağatay soyundan birini tahta çıkarıp ona bağlı olarak Emir unvanı ile ülkeyi yönetti. * Altın Orda Devleti’ni zayıflatıp Rusların güçlenmesine ortam hazırladı. * Anadolu’ya giren Timur, Ankara Savaşı’nda Yıldırım Bayezıd’ı yenerek Anadolu Türk birliğinin bozulup “Fetret Dönemi”nin yaşanmasına sebep oldu. * Timur, kısa bir süre Anadolu’da kaldıktan sonra Çin Seferi’ne çıktığı sırada öldü. * Özbeklerin saldırıları sonucunda yıkıldılar. Önemli: Astronomi ve takvim alanında çalışmalarıyla ünlü Uluğ Bey ile edebiyat alanında Ali Şir Nevai ve Hüseyin Baykara bu dönemde yaşamıştır. *Ak Saray, Bibi Hanım Mescidi, Gök Saray oldukça ünlü eserleridir. BABÜRLÜLER (1526 – 1858) *Hindistan’da Delhi Sultanlığından sonra kurulmuş olan ikinci Türk devletidir. *Babür Şah tarafından kuruldu. *Büyük Coğrafya Keşifleri ile Hindistan’a ulaşan Portekizliler ile savaşdılar. *İç karışıklıklar yüzünden güçlerini yitirmeleri üzerine İngilizler Babür devletine son vererek 1858’de Hindistan’ı tamamen sömürgeleştirdiler. *Babür Şah’ın kendi hayatını anlattığı “Babürname” Türkçe yazılmış önemli eserler arasındadır. *Cihan Şah’ın ölen eşi Mümtaz Mahal için Agra’da yaptırdığı “Taç Mahal” çok ünlüdür. TARAMA SORULARI 1- Mısır'da kurulan ilk Türk-İslam devleti hangisidir? TOLUNOĞULLARI 2- 1187 Hittin Savaşı ile Kudüs'ü Hıristiyanlardan alan ve III. Haçlı Seferi'nin başlamasına sebep olan devlet hangisidir? EYYUBİLER 3- Kabiliyetli kişilerin ordunun onayıyla sultanlığa yükselebildiği ve veraset sisteminin uygulanmadığı Türkİslam devleti hangisidir? MEMLÜLÜLER 4- Hangi devletin yıkılmasıyla halifelik Osmanlı Devleti'ne geçmiştir? MEMLÜLÜLER 5- Moğolları bir bayrak altında toplayan ve devletin kurucusu olan hükümdar kimdir? CENGİZ HAN DEVLETİ 6- Ayn-ı Calut ve Elbistan Savaşları ile Moğolları durduran Türk-İslam Devleti hangisidir? MEMLÜLÜLER 7- Çağatay Hanlığı içerisindeki karışıklıklardan yararlanarak Semerkant merkez olmak üzere kurulan devlet hangisidir? TİMUR DEVLETİ 8- Ankara Savaşı ile Osmanlı Devleti'ni yenerek Anadolu'da Türk siyasi birliğinin bozulmasına sebep olan devlet hangisidir? TİMUR DEVLETİ 9- Babür Hükümdarı Cihan Şah'ın kendi eşi adına yaptırdığı eserin adı nedir? TAC-MAHAL 10- İslamiyeti kabul eden ilk Moğol devlet hangisidir? ALTINORDA DEVLETİ MÜSLÜMAN-TÜRK KÜLTÜR VE MEDENİYETİNİN KAYNAKLARI * Türkler için 751 Talas Savaşı bir dönüm noktası oldu. * Bu savaştan sonra Müslüman olaya başlayan Türkler Kuran-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatına göre tüm yaşantılarını dizayn etmeye başladılar. * İslamiyet’le Türkler yerleşik hayata geçmeye başladı. Türkler yerleşik hayatla beraber köylerde tarım ve hayvancılık şehirlerde ise ticaret ve eğitimle uğraşmaya başladılar. * İslamiyet'in etkisiyle her alanda eşsiz yüksek ve güçlü bir medeniyet kuran Türkler toplum içinde yardımlaşma ve dayanışmayı sağlamak için tüm alanlarda etkin olan hayır vakıfları da kurdular. * Ayrıca göçlerle Türkler gittikleri bölgelerde; Araplar, İranlılar, Hintliler, Rumlar,Ermeniler, Gürcüler, Süryaniler gibi milletlerle karşılaştılar. Karşılaştıkları farklı devlet ve kültürleri hem etkilediler hem de onlardan etkilendiler. DEVLET ANLAYIŞI İlk Müslüman Türk devleti Karahanlılardı. Türk İslam devlet ve medeniyetinin temelleri onlar tarafından atılmaya başlandı. HÜKÜMDAR * Bu dönemde de devletin hükümdar ailesinin ortak malı anlayışı devam etti. Taht kavgaları sıkça rastlanan bir durumdu. Bu rekabet ortamı bilgili, dirayetli ve yetenekli olanların başa geçmesini sağladığı gibi ülkenin zayıflamasına da sebep oluyordu. *Devlet hanedan üyelerinin ortak malı olduğundan şehzadeler daha küçük yaşlarda eyaletlere “melik” olarak gönderiliyor; kendilerini iyi bir devlet adamı ve asker olarak yetiştirmek üzere onlara birer “atabey” tayin ediliyordu. HÜKÜMDARLARIN UNVANLARI Türk-İslam devletlerinde hükümdarlara; Hakan, han, kadir, kara, ilig, harzemşah, melik, şahinşah, sultan, sultan-ı azam, sultanü’l-alem, sultanü’l-mağrib ve’l- maşrık, keykubat, keyhüsrev, keykavus gibi unvanlar kullanıldı. Hükümdarların eşlerine Hatun unvanı verildi. Devlet yönetiminde hatunlar da görev alırdı. *Müslüman Türk devletlerinde hükümdarlık alametleri; -hutbe okutma, -sikke bastırma, -tuğra çektirme, -nevbet çaldırmak (davul çaldırma), -sancak, -taç, -taht , -tuğ, -tuğra (hükümdar imzası), -Çetr (saltanat şemsiyesi), -saltanat çadırıdır. *Ayrıca İslam Halifesi’de hükümdarlığı onayladığı zaman; -hil’at (giysi), -menşur (unvan alma) -asa, -alem -gibi semboller gönderirdi. Halifenin onayını alan hükümdarların İslam dünyasındaki itibarı da artardı. SİYASETNAME’YE GÖRE HÜKÜMDAR Hükümdar; dindar, bilgili, iyi huylu, mert, iyi ata binen, her türlü silahı kullanabilen, sanattan anlayan,verdiği sözleri yerine getiren, fakirlere iyi muamele eden, emri altındakilerle iyi geçinen, halkın üzerinden zalimlerin zulmünü kaldıran ve kahraman olmalıydı. Görevi; Allah'ın emir ve yasaklarını uygulamak, halkı korumak, töreyi uygulamak, refah-huzuru adaletle sağlamaktı. En önemlisi de cihat yaparak Nizam-ı alemi sağlamaktı. Gazneli Sultan Mahmut’u Divan-ı Mezalim’de gösteren minyatür HUKUK İlk Müslüman Türk Devletleri’nde Hukuk 2’ye ayrılırdı. 1. Şer’i Hukuk: Kaynağını Kur'an, Hadis, İcmâ ve Kıyas’dan alırdı. Şer'i hukuk sadece Müslümanlara uygulanırdı. Şer’i davalara kadılar bakardı. Kadıların başında baş kadı da denilen “Kadı’ül-Kudat” bulunurdu. Hükümdar veya vezir tarafından atanırdı. Kadılar din ile ilgili konularda da yetkili sayılırlardı. 2. Örfi Hukuk: Kaynağını örf, adet, gelenek ve göreneklerden alan kurallardı. Ancak bu kurallar Şer'i hukukun esaslarına aykırı olamazdı. Bu mahkemelerin başı Emir-i Dad’dı. *Bir tür yüksek mahkeme demek olan Dîvan-ı Mezalim’e sultan başkanlık ederdi. *Askeri davalara Kadıasker (Kazasker) bakardı. 1- Büyük Selçuklularda, şehzadelerin yetişmesinden sorumlu kişi kimdir? ATABEY 2- Türk-İslam devletlerinde hükümdarın elbiselerinden sorumlu saray görevlisi kimdir? CAMEDAR 3- Türk devletinde yürürlüğe konulmuş, hükümlerini kısmen bildiğimiz ilk kanunnameyi (yazılı kanun) kim hazırlattı? MELİKŞAH 4- İlk defa ikta sistemini kuran Büyük Selçuklu veziri kimdir? NİZAMÜLMÜLK 5- Türk-İslam devletlerinde hutbe okutmak, para bastırmak ve tuğra, ne anlama gelmektedir? BAĞIMSIZLIK 6- Türk-İslam tarihinde hassa ordusunun temeli hangi devlet zamanında atılmıştır? GAZNELİLER 7- Büyük Selçuklularda devşirme kökenli olup doğrudan hükümdara bağlı olan, maaşlı, saray muhafızlarına ne denilir? GULAMAN-I SARAY 8- Türk-İslam devletlerinde Şer'i davalara bakan görevli kimdir? KADI 9- Büyük Selçuklularda örfi davaların başında bulunan görevliye ne denir? EMİR-İ DAD 10- Türk-İslam devletlerinde kadıların başında bulunan ve kadıları kontrol eden görevli kimdir? KADI’ÜL- KUDAT TOPRAK YÖNETİMİ İlk Müslüman Türk devletlerinde topraklar dört bölüme ayrılırdı. a.Has arazi: Geliri sultana ve saraya ait arazilerdir. Elde edilen gelirler saray masraflarına ayrılırdı. b.İkta arazi: Meliklere, emirlere, komutanlara hizmetleri karşılığı verilen arazilerdir. Ikta sahiplerine maaş verilmezdi. Ikta arazileri işleyen köylülerde topladıkları vergilerden bir bölümünü geçimleri için ayırırlar, geri kalanı ile asker beslerlerdi. c. Mülk (hususi) arazi: Müslüman ait arazilerdir. d.Haraci Arazi: Müslüman olmayanlara ait arazilerdir. e.Vakıf arazi: Gelirleri ilmî veya sosyal kurumların kurulması ve masraflarının karşılanması için ayrılan topraklardır. Devletin Ikta Sistemi Uygulanması ile; a) Yağmacılık veya çapulculuk yapan göçebe Oğuzları yerleşik yaşama geçirerek huzur ve güvenlik sağlanmıştır. b) Hazineden para çıkarılmadan Ikta ordusu adıyla büyük bir ordu elde edilmiştir. c) Toprağını 3 yıl boş bırakanların toprakları alınır bir başkasına verilirdi. Böylece toprağın sürekli ve verimli işlenmesi sağlanmıştır. d) Ikta bölgelerinde güvenlik, taşra bölgelerinde ise otorite sağlanmıştır. e) Ikta sahibi bölgelerinde oturmak zorunda olduğundan ülke asayişi de sağlanmıştır. SULTAN SENCER DÖNEMİ PARA EKONOMİ * Türk-İslâm devletlerinde halkın geçim kaynakları; tarım, hayvancılık, ticaret ve zanaatkarlıktı. * İpek Yolu ve Baharat Yolu gibi ticaret yollarının kontrolü devlet ekonomileri için önemliydi. Buraların hakimiyetini sağlayan devletler ticarette de bir hayli ileri gittiler.. * Tüccarların güvenliği ve ihtiyaçları için “Kervansaraylar” yaptırdılar. *Selçuklu esnafı kendi aralarında “Fütüvvet” denilen dini iktisadi bir teşkilat kurdular. Her zanaat kolu ise bir “Lonca”ya bağlıydı. Loncalar, kalitekontrol sağlar ve iyi meslek erbabı yetiştirirdi. Bu teşkilat daha sonra “Lonca” adıyla Osmanlılara geçti. *Esnaf ve tüccar mallarının alınıp satıldığı, tanıtıldığı pazarlar kurulurdu. * Selçuklular, şeker ve eşya alıp; at, halı, ipek ve maden satarlardı. MALİYE Türk – İslam devletlerinin gelir ve giderlerinde büyük ölçüde benzerlik görülmektedir. Bunlar; 1. Müslümanlardan alınan öşür vergisi. 2. Müslüman olmayanlardan alınan Haraç denilen ürün vergisi. 3. Müslüman olmayan askerliğe el verişli erkeklerden alınan Cizye vergisi. 4. Gümrük vergileri 5. Ticaretten elde edilen gelirler. 6. Savaşlardan elde edilen ganimetlerin 1/5i. 7. Maden, orman ve tuzla gelirleri. 8. Bağlı beylik ve devletlerden alınan vergiler. Toplanan bu vergiler Gûlam askerleri ile memur maaşları ve bayındırlık işlerine harcanırdı. Fırıncıların şenlikle pişirdikleri ekmeklerin sergilendiğini gösteren bir minyatür İLİM HAYATI *İslam dünyasında Hz. Peygamberin uygulamaları ile başlayan eğitim, öğretim ilim ve irfan alanındaki gelişmeler Müslüman Türk devletlerinde de devam ederek yaygınlaştı. *Selçuklular döneminde büyük medreseler yapılmaya başladı. *İlk medrese Tuğrul Bey tarafından Nişabur’da açıldı. *Medreselerin en önemlisi Nizamülmülk tarafından Bağdat’da açılan Nizamiye Medresesi’dir. İsfahan, Nişabur, Belh, Herat, Basra’da da benzerleri yapıldı. *Medreseler zengin kütüphane ve eğitim araçlarıyla donatılırdı. *Medreseler dini ilimler yanında matematik, astronomi, geometri, cebir, fizik, kimya sahalarında da bilim ve sanat adamları yetiştirirken diğer taraftan da Batıni hareketine karşı toplumu da bilinçlendiriyordu. NİZAMİYE MEDRESELERİ Büyük Selçuklular zamanında kurulan vezir Nizamülmülk'ün adıyla anılan medreselerin En büyüğü, Bağdat'taki Nizamiye Medresesi olup, İsfahan, Nişapur, Belh, Herat, Basra ve Musul’da da benzerleri vardı. Devrin diğer Nizamiye medreselerinden daha ihtişamlı olan Bağdad Nizamiye Medresesi’nde ilk dersi ünlü fıkıh âlimi Ebu İshak Şirazi vermiştir. Medresede, Şafi mezhebi fıkhı, tefsir, hadis, ferâiz ve kelâm dersleri okutulmuş, pek çok âlim yetiştirilmiştir. MEDRESENİN İÇTEN GÖRÜNÜŞÜ *Müslüman Türk devletlerinde âlimler her zaman itibar görür ve desteklenirdi. * Medreselerde müderrisler gibi öğrenciler de maaş alırdı. *Selçuklular Dönemi’nde, rasathaneler kurularak gök cisimlerinin hareketleri izlendi ve Celali Takvimi hazırlandı. *Matematik ve astronomi alanlarında Ömer Hayyam, Muhammed Beyhakî, Ebü’lMuzaffer, İsferâyinî, Vâsıtî, Ahmed Tûsî ve daha pek çok âlim yetişip değerli eserler verdi. *Selçuklu sultan ve devlet adamlarının desteğiyle önemli edebiyatçı ve şairler yetişti. Sadi-i Şirazî, Ömer Hayyam, Enverî, Lami-i Cürcânî, Ebyurdî, Ezrâkî gibi edip ve şairler, nesir ve nazım eserler verdiler. *Bu eserlerde; Allah aşkı, Peygamber sevgisi, nasihatnameler, siyasetnameler, gaza ve fetih ruhunu canlı tutan destani konular işlediler. *XIII. yüzyılda Moğollar istilası ile birçok yapıt ve eser tahrib edildi. ASTRONOMİ-MATEMATİK * İslâmiyet ile birlikte kabul edilen Hicri (Kameri) takvimde; tüm kutsal günler ve ibadet vakitleri Ay ve Güneş’in gökyüzündeki konumuna göre tarif edilir. * İslâm ülkelerinde astronomi, astroloji ve matematik iç içe geçmiş, din ve bilim adamlarının ilgi alanına girmiş, işlevsel aletler geliştirilmiş, yeni rasat (gözlem) yöntemleri ve hesaplama metotları denenmiştir. Bunun yanında cebir ve geometrinin yanında astronomi ile de ilgilenilmiştir * Selçuklu sultanı Melikşah da takvim düzenlemesi için Ömer Hayyam’ı görevlendirmiştir. * “Ömer Hayyam Takvimi” “Melikşah Takvimi” veya “Celali Takvimi”olarak isimlendirilen güneş yılına dayalı bir takvim meydana getirmiştir. * Bu takvimin hata payı her 3770 yılda bir gün kadardır. Bugün kullanılan Gregoryen takviminin 3330 yılda bir gün hata verir. 11- Türk-İslam tarihinde devlet kasasından para çıkmadan asker yetiştirilmesine, üretimin arttırılmasına ve ekonominin canlandırılmasına olanak sağlayan sistem nedir? İKTA SİSTEMİ 12- Büyük Selçuklularda gayrimüslimlere ekip biçmeleri karşılığında verilen, gelirleri hazineye aktarılan araziye ne denilir? NİŞABUR 13- Büyük Selçuklu Devleti’nin ilk başkenti neresidir? CAMEDAR 14- Büyük Selçuklularda hükümdar soyundan gelen, tecrübe kazanmaları için atabeyler tarafından eğitilen valilere ne denir? MELİK 15- Kaşgarlı Mahmut tarafından kaleme alınan, içinde ilk dünya haritasının yer aldığı ve ilk Türkçe sözlük olan eser hangisidir? DİVAN-I LÜGATÜ’T-TÜRK 16- Türk-İslam devletlerinde medreselerin gelirleri hangi kurumca karşılanmıştır? VAKIF 17- İlk Türk-İslam devletlerinde şehirlerin sosyo-ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için inşa edilen, bünyesinde cami, hamam, bedesten, türbe, imarethane gibi yapıların bulunduğu toplu yapılara ne denir? KÜLLİYE 18- Büyük Selçuklularda ünlü devlet adamı Nizamülmülk tarafından Farsça yazılan ve devletin hayat tarzı ile aksayan yanlarını ele alan eserin adı nedir? SİYASETNAME 19- Şifahane, bimarhane ve darüşşifa vakıf bünyesinde açılan hangi alana örnektir? SAĞLIK 20- Türk-İslam devletlerinde güvenlik ve ticari amaçlı kervanların konaklaması için yapılan yapılara ne KERVANSARAY denir? SANAT *Karahanlılar döneminde Müslüman Türk sanatının temelleri atılmıştır. *Türk-İslam devletlerinde yerleşik yaşam tarzının önem kazanması imar faaliyetlerini ön plana çıkarmış; camiler, mescitler, medreseler, kervansaraylar, kümbetler, türbeler ile külliyeler, darüşşifalar, saraylar, köşkler, yollar ve köprüler inşa etmiştir. *Karahanlı camilerinde kubbe, önemli bir mimari unsur olarak öne çıkmıştır. “Kubbe” sanatını geliştirerek Türk üçgeni kullanımı devam ettirmişlerdir. Yapılarda taş ve ahşap işlemeciliği çok önemlidir. *Selçuklu mimari yapıları özellikle “Anıtsal Kapıları” ile dikkat çekmiştir. *Selçuklularda resim ve heykel sanatı dince yasak olduğu için fazlaca gelişmemiş bunların yerine Hattatlık, Çinicilik, Oymacılık gibi süsleme sanatları gelişmiştir. Kalan Camii Minaresi – Buhara Hoca Ahmet Yesevi Türbesi Konik veya piramit bir külahla örtülen mezarlara kümbet, kubbeyle örtülü olanına da türbe denir. Selçuklu mimarî ve sanat eserlerinin çoğu birer şaheserdir. DANDANAKAN SALTUKLULAR DANİŞNENTLİLER PASİNLER İKTA TALAS MENGÜCEKLER ARTUKLULAR Türk-İslam uygarlığında aşağıdakilerden hangisinin yasaklanması, oymacılık, kakmacılık ve nakkaşlık gibi süsleme sanatlarının gelişmesinde etkili olmuştur? A) Yazı (hat) sanatı B) Duvar çiniciliği C) Resim ve heykelcilik D) Figürlü plastik sanatı E) Minyatür sanatı (1986-ÖSS) Selçuklularda resmi yazışmalar Farsça idi. Medreselerde eğitim Arapça yapılıyordu. Halk ve ordu kesimi ise Türkçe konuşuyordu. Bu durum, Selçuklularda aşağıdakilerden hangisine neden olmuştur? A) Ordudaki asker sayısının azalmasına B) Yöneticiler ile halk arasındaki bağların güçlenmesine C) Türk dilindeki gelişmenin yavaşlamasına D) Yabancıların siyasal baskılarının önlenmesine E) Yönetimde bilim adamlarının söz sahibi olmasına (1991-ÖSS) Selçuklu sultanları, din ve ırk ayırımı gözetmeden halka toprak dağıtarak boş araziyi değerlendirmeyi devletin görevi saymışlardır. Selçuklu sultanlarının izledikleri bu politika, öncelikle aşağıdakilerden hangisini sağlamaya yöneliktir? A) Vergi toplama düzenini B) Üretimde artışı C) Toprak bütünlüğünün korunmasını D) Ülkede asayişi E) Yönetimde sürekliliği (1995-ÖSS) İslam dünyasının ünlü bilginlerinden İbn-i Sina'nın "Kanun“ adlı eseri batılılar tarafından on beş defa Latinceye çevrilerek tıp öğretiminde kullanılmıştır. Bu durum aşağıdaki genellemelerden hangisini doğrulamaz? A) İslam dini, bilimsel gelişmelere açıktır. B) Pozitif bilimlerde İslam bilginlerinin de hizmetleri vardır. C) Tıp alanında da İslam bilgini yetişmiştir. D) Pozitif bilimler İslamiyet'le birlikte doğmuştur. E) Batı dünyası İslam bilginlerinden yararlanmıştır. (1995-ÖSS)