global strateji enstitüsü

advertisement
HABER BÜLTENİ
5 Mart 2008
Haber Özetleri
Irak

Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Cuma günü, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ün daveti üzerine Türkiye’ye resmi bir ziyarette bulunacağı açıklandı.
Talabani’nin ziyaretinin 3 gün süreceği bildirildi. (REUTERS)

Kerkük İl Meclisindeki Kürt grubuyla yaptıkları son toplantıyla ilgili açıklamada
bulunan Türkmen grubu, Kürt grubuna sunulan 7 isteğin 5’inin kabul edildiğini,
ancak Türkçe’nin Kerkük’te resmi dil olması ve Kerkük vali yardımcılığından
birinin Türkmenlere verilmesi şartlarının kabul edilmemesi nedeniyle, Türkmen
grubu ile Kürt grubu arasında anlaşmaya varılamadığı bildirildi. (www.nahrain.com)
(www.iraq-ina.com)

Irak Parlamentosu ve Sadr grubu üyesi Felah Şenşel genel af yasasının
uygulanması gerektiğini belirterek, suçsuz yere tutuklu bulunan kişilerin bir an
önce serbest bırakılmasını istedi. Şenşel açıklmasının devamında, “serbest
bırakılacak olanlara hem maddi hem de manevi yardım yapılmalıdır”, diye
konuştu. Öte yandan Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık El-Haşimi yaptığı
açıklamada, genel af yasasından yararlanacak kişilerin belirlenmeye
başladığını ifade etti. (www.radiodijla.com) (www.alsabaah.com)

Irak İslami Yüksek Konseyi (SCIRI) yetkilisi Ammar El-Hekim’in, ABD ve
İngiltere’nin Bağdat’taki büyükelçileriyle görüştüğü bildirildi. El-Hekim’in yaptığı
görüşmelerde, Irak’taki siyasi ve ekonomi gelişmelerden bahsettiği
açıklanırken, Irak’taki siyasi gruplar arasındaki anlaşmazsızlıkların bir an önce
çözülmesi için ABD ve İngiltere’den girişimlerde bulunmalarını istediği belirtildi.
(www.alforattv.net)

ABD ordusunun Irak'taki eski iki numaralı komutanı Korgeneral Ray Odierno,
İran'ın, Irak'ta direnişçileri desteklemeyi sürdürdüğünü söyledi. Odierno, İran'ın
Irak'taki direnişçilere eğitim, para ve silah desteği sağladığını belirtti. İran'ın
komşusu Irak'ta hükümete daha fazla yardımcı olması gerektiğini kaydeden
Korgeneral Odierno, ''Irak'ı istikrarsızlaştıran militanlara desteği de kesmeli'',
diye konuştu. Odierno, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad'ın iki
günlük Bağdat ziyareti sırasında Irak'ta direnişçilerden kaynaklanan saldırıların
azalmasının sürpriz olmadığını da kaydetti. (AA)(AP)
1

ABD'nin, iki hafta öncesine kadar Irak'taki iki numaralı komutanı olan ve bu
görevini tamamlayarak Washington'a dönen Korgeneral Ray Odierno, terör
örgütü PKK üzerinde baskı oluşturulması gerektiğini kaydederek, "Böylelikle
bu terörist unsurlarla konuşmaya ve müzakere etmeye başlayabilineceğini"
söyledi. Korgeneral Odierno, Pentagon'da verdiği brifingde, Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin Irak’ın kuzeyindeki operasyonuna ilişkin bir soru üzerine, "
Irak’ın kuzeyindeki PKK problemi yüzünden, ABD, Türkiye ve Irak hükümeti
arasındaki ilişkilerin ilerlediğini, çünkü bu sorundan dolayı işbirliğinin işlemeye
başladığını" belirtti, haberleşme ve koordinasyondaki ilerlemelere işaret etti.
Odierno, "Tabii ki, terörist örgütlerin sığınak elde etmesine ve oradan başka
ülkelere saldırılar düzenlemesine izin verilemeyeceği yönünde hepimiz aynı
fikirdeyiz", dedi. Ancak, Pentagon tarafından yayınlanan brifingin metnine
göre, Korgeneral Odierno, bunun ardından, "Şuna da inanıyorum ki, Irak’ın
kuzeyinde uzun vadeli bir çözüm, askeri çözüm değil. Açıkça onlar (PKK)
üzerinde baskı oluşturulmalı ki, böylelikle bu terörist unsurlarla konuşmaya ve
müzakere etmeye başlayabilelim", ifadesini kullandı. Odierno'nun sözlerinin
"dil sürçmesi" mi olduğu anlaşılamadı. Korgeneral Odierno'nun bu sözleri,
ABD tarafından terörist örgüt olarak görülen PKK ile ABD'nin görüşmediği ve
görüşmeyeceği şeklindeki Washington’un resmi politikasıyla çelişiyor.
Odierno, bu konudaki sözlerinin sonunda, "Iraklı Kürtlerin işbirliğinin önem
taşıdığını" belirtti. (AA)

ABD'de Temsilciler Meclisinin Demokrat Partili üyelerinden Rush Holt,
Washington'ın, terör örgütü PKK'nın Saddam Hüseyin'in Irakında işleri
karıştırmasından bir dönem memnun olduğunu belirterek, terör örgütünün
şimdiki haline gelmesinde ülkesinin de rolünün bulunduğunu ima etti.
Washington'daki Rumi Forum adlı kuruluşta "dinlerarası diyalog" konulu bir
sunum yapan Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi üyesi Holt, konuşmasının
başlarında Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilere değindi. New Jersey eyaleti
milletvekili Holt, ABD ile Türkiye'nin NATO ve güvenlik meselelerinin yanı sıra
son dönemde terör konularında uzun süreli bir ortaklığının bulunduğunu
kaydetti. Holt, "her zaman aynı safta yer almadık. ABD'nin, Saddam Hüseyin'in
Irakında işleri karıştıran PKK'dan gayet memnun olduğu dönemler kesinlikle
vardı. Tabii ki, PKK konusunda biz ve bir ölçüde Türkiye, ektiğimizi biçiyoruz",
dedi. Milletvekili Holt, konuşmasından sonra bir gazetecinin Türk Silahlı
Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde sona eren sınır ötesi operasyonuna ilişkin
görüşünü sorması üzerine, "operasyonun sona ermesinden memnunum.
Türkiye'nin PKK'nın yol açabileceği sorunlardan duyduğu kaygıyı anlıyorum ve
dediğim gibi, keşke 20 sene öncesine dönebilsek ve ekilmesine izin verdiğimiz
şiddet tohumlarını çıkarabilsek", dedi. (AA)

Irak'ın kuzeyinde düşen helikopterde 8 kişinin öldüğü bildirildi. ABD ordu
sözcülüğünden yapılan açıklamada, önceki gün kaybolan ve enkazı dün
bulunan M-17 tipi helikopterde bulunanlardan kurtulan olmadığı kaydedildi.
Açıklamada, ölenlerden birinin Amerikan askeri olduğu belirtildi. Adının
açıklanmasını istemeyen bir Iraklı hava kuvvetleri yetkilisi de, ölenlerin 6'sının
Iraklı, 2'sinin yabancı olduğunu söyledi, ancak yabancıların milliyetleri
konusunda açıklama yapmadı. Irak'a ait Rus yapımı Mi-17 tipi nakliye
helikopteriyle önceki gün kuzeydeki Musul vilayetinin Hadar bölgesinde kum
2
fırtınası sırasında bağlantı kesilmişti. Beyci yakınında bulunan helikopterin 2
pilotunun öldüğü açıklanmıştı. (AA)(AP)
Ortadoğu

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Lübnan açıklarındaki Amerikan
gemisinin, Lübnan'daki başkanlık seçimini engellemekle suçlanan Suriye'ye bir
uyarı olduğunu söyledi. Mısır'ın başkenti Kahire'de Mısır Dışişleri Bakanı
Ahmed Ebul Geyt ile görüşmesinden sonra açıklamalarda bulunan Rice,
"ABD'nin bölgede uzun süredir askeri varlığı bulunuyor", dedi ve Lübnan
açıklarındaki geminin bölgedeki varlık nedeninin ABD'nin kendi çıkarlarıyla
müttefiklerinin çıkarlarını savunma irade ve kapasitesine sahip olduğunu
açıkça göstermek olduğunu kaydetti. Rice, barışı sağlamaya karşı çabalara
direnecek etkin bir barış sürecinin başlaması gerektiğini belirtti. Bakan Rice,
roket saldırıları düzenleyenlerin barışı istemediğini, istikrarsızlık tohumları
ektiğini söyleyerek, "Hamas'ın yaptığı budur", dedi. Ebul Geyt de ülkesinin
İsrail'i, aşırı güç kullanmama konusunda ikna etmeye çalıştığını belirtti.
(AA)(AP)(AFP)

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve Filistin Yönetimi Devlet Başkanı
Mahmud Abbas, İsrail ile nihai barış görüşmelerinin yeniden başlatılmasının,
her iki taraf için de tek çözüm yolu olduğunda mutabık kaldı, ancak bu konuda
takvim vermedi. Mısır'dan sonra geldiği İsrail'de doğrudan Batı Şeria'ya
geçerek, ilk olarak Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Abbas ile Mukata
karargahında görüşen ABD Dışişleri Bakanı Rice, yaklaşık 3 saate yakın süren
görüşmeden sonra Abbas ile ortak basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına,
"son şiddet olaylarının kendilerini büyük endişeye sevk ettiğini" söyleyerek
başlayan Rice, sivillerin çapraz ateş altında yaşamlarını yitirdiklerini ifade etti.
Bölge için çok zorlu bir dönemden geçildiğini söyleyen Rice, Abbas'a, "Sizin
için, halkınız için ne kadar zor bir dönem olduğunun farkındayız", dedi.
ABD'nin İsrail'in kendini savunma hakkını anladığını belirten Rice, İsrailli
masum sivilleri hedef alan roket saldırılarının bir an önce durması gerektiğini
vurguladı. Barış görüşmelerinin sürmesi gerektiği konusunda gerek Abbas
yönetimi gerekse İsrail hükümeti ile aynı görüşte olduklarını dile getiren Rice,
Annapolis sürecini yeniden canlandırmak istediklerini kaydetti. Rice, Gazze'de
insani yardım çalışmalarına daha fazla destek vereceklerini de bildirdi. Filistin
Devlet Başkanı Abbas da İsrail'in güvenlik endişelerini anladıklarını, Filistin için
de güvenlik konusunun önemli olduğunu belirterek, güvenliğin her iki tarafta da
sağlanması gerektiğine işaret etti, ancak güvenliğin güç kullanarak ve silahla
sağlanamayacağını vurguladı. (AA)

ABD Başkanı George W. Bush, İsrail-Filistin görüşmelerinin kesilmesine karşın
başkanlık görevinin sona ereceği bu yıl sonuna dek Ortadoğu'da bir barışa
varılacağı konusunda iyimser olduğunu bildirdi. George W. Bush, Beyaz
Saray'da Ürdün Kralı Abdullah ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada,
görevinin bitmesine 10 ay kaldığını ve bunun da, bir anlaşmaya varmak için
yeterli süre olduğunu söyledi. Bunun her zaman, ''İleriye iki adım ve geriye bir
adım'' biçimde bir süreç olduğunu belirten Bush, birden fazla geri adım
atılmamasına çalışılması gerektiğini bildirdi. Bush, Petrol İhraç Eden Ülkeler
Örgütü'nün (OPEC), enerji fiyatlarının yüksek kalmasına izin vermesinin ve
3
büyük müşterilerinin ekonomilerine zarar vermesinin bir ''yanlış'' olduğunu da
kaydetti. OPEC bakanlarının Avusturya'nın başkenti Viyana'da toplanacağı bir
zamanda açıklama yapan Bush, OPEC'e tavsiyesinin, yüksek enerji
fiyatlarının sonuçlarının ne olacağını kestirmesi olacağını bildirdi.
(AA)(AP)(REUTERS)

İran yönetimi, BM Güvenlik Konseyi'nin dün kabul ettiği kararın "kendileri
açısından hiçbir değer taşımadığını ve nükleer faaliyetlerin devam edeceğini"
bildirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Muhammed Ali Hüseyni, yaptığı
açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin önceki gün kabul ettiği üçüncü yaptırım
kararının Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (UAEK) "ruhu ve kurallarına
aykırı" olduğunu savundu. Karar tasarısının "siyasi nedenlerle" kabul edildiğini
kaydeden Hüseyni, "Bu kararın bizim açımızdan hiçbir değeri yok ve bunu
hiçbir şekilde kabul etmeyeceğiz", dedi. Hüseyni, "UAEK'nın, muhaliflerince
ortaya atılan bütün iddialara İran'ın yanıt verdiğini teyit etmesinden sonra"
Güvenlik Konseyi'nin böyle bir karar almasını kınadıklarını da belirtti. Öte
yandan İran, nükleer silah üretiminin yasaklanmasını istedi. Cenevre'de
yapılan BM silahsızlanma konferansında söz alan İran Dışişleri Bakanı
Manuçehr Mutteki, "Bütün nükleer silahları yasaklama vakti gelmiştir", dedi.
Mutteki, nükleer silahların üretilmesinin de, depolanmasının da uluslararası
antlaşmayla yasaklanması gereğine işaret etti. Bu arada UAEK yönetim kurulu
üyesi bağlantısız ülkeler, "AB ve ABD'nin İran'a karşı sunacakları yeni karar
tasarısına destek vermeyeceklerini" açıkladı. Diplomatik kaynaklar, 35 üyeli
yönetim kurulunda bağlantısız ülkelerin 14 oy sahibi olduğuna işaret ederek,
"AB ve ABD'nin İran'a karşı sunmayı planladıkları yeni karar tasarısını geri
çekebileceğini" belirtiyorlar. (AA)(AFP)

Çin, BM Güvenlik Konseyinin, nükleer çalışmalarından ötürü İran'a karşı aldığı
yeni yaptırım kararının Tahran'la ticaret ilişkilerini hiç etkileyemeyeceğini teyit
etti. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Çin Gang, her meselenin diplomatik
müzakere esasında çözülmesi gerektiğini belirterek, ''Tahran hükümetinin,
BM'nin ilgili kurullarının kararlarının, bilhassa Uluslararası Atom Enerjisi
Kurumu ile müzakerelerin ciddi biçimde yürütmesi önemli. BM kararı, İran'ı
cezalandırma amacı gütmüyor. Diplomasi, nükleer sorunu çözmenin esas
yoludur. BM'nin amacı, Tahran'ı yeni müzakerelere sevk etmektir'', diye
konuştu. BM Güvenlik Konseyinde esas büyük atom silahı güçleri olan ABD,
Rusya, İngiltere ve Fransa ile birlikte daimi üye olan Çin, ''İran'ın nükleer
araştırmaları sorununda meselenin müzakereler yoluyla sabırla en müspet
biçimde çözülmesini istiyor. İran, 2007 yılında Çin'in en çok petrol ihraç ettiği
üçüncü ülkeydi. Geçen yıl, dünya ekonomi devi olan Çin'in İran'dan ham petrol
ihracatı yüzde 22,4 arttı. (AA)(REUTERS)

İsrail'in, 6 hafta önce kapattığı Kerem Şalom ve Sufa geçiş noktalarını Gazze
Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için açacağı bildirildi. İsrail'de yayımlanan
Jerusalem Post gazetesinin internet sayfasındaki habere göre, Kerem Şalom
geçiş noktası bugün açılacak ve yardım taşıyan 20 kadar kamyonun geçişine
izin verilecek. Sufa geçiş noktasındansa 80 kadar kamyon geçiş yapacak. Bu
arada Türkiye'nin Gazze Şeridi'ne insani yardımları bölgeye ulaşmaya başladı.
Kızılay tarafından organize edilen 500 bin dolarlık yardımların ilk 4 TIR'lık
bölümü, bugün İsrail ile Gazze Şeridi arasındaki geçiş noktalarından Sufa'dan
4
Gazze'ye girdi. İlk parti 64 tonluk gıda yardımı un, mercimek, nohut, pirinç ve
çaydan oluşuyor. İkinci parti 4 TIR'lık yardım konvoyunun bir an önce Amman
sınırındaki Alenbi'den girişi için de İsrail yetkililerinden gerekli izin sağlandı.
400 bin dolarlık çeşitli ilaç ve vitaminlerin bulunduğu 75 tonluk tıbbi malzeme
yardımı, Türkiye'nin Kudüs Başkonsolosluğu ve Tel Aviv Büyükelçiliği
yetkililerinin çabalarıyla bu hafta içinde Gazze'ye gönderilecek. Alenbi'de,
çeşitli ülkeler tarafından Gazze'ye gönderilmek üzere çok sayıda TIR'ın
beklediği de öğrenildi. Yardımlar, Gazze tarafında Filistin Kızılay'ına
aktarılacak. (AA)

İsrail askerlerinin, Gazze Şeridi'nin güney kesimine yakın Han Yunus'a, zırhlı
araçlarla sınırlı düzenlediği operasyonda çıkan çatışmada 1 kız bebek öldü,
2'si çocuk, 3'ü El Fetih'in El Aksa Şehitleri Tugayları'nın militanı olmak üzere 7
kişi yaralandı. İsrail askerleri operasyonda, bir İslami Cihad liderini de ele
geçirdi. Görgü tanıklarının verdiği bilgiye göre askerler, 20-25 kadar zırhlı ciple
Han Yunus'un doğu kesiminde, Alkarara bölgesine girdi, İslami Cihad'ın askeri
kanadı Saraya El Kuds liderlerinden Yusuf Semiri'nin evini kuşattı ve teslim
olması çağrısında bulundu. Bölgedeki militanlarla askerler arasında çıkan
çatışmada, çevredeki evlerden birinde bulunan Emire Ebu Asır adlı 1 aylık bir
kız bebek vurularak öldü, bir yaşlı kadınla 2 çocuğun yanısıra, El Fetih'in El
Aksa Şehitleri Tugayı'nın 3 militanının da aralarında olduğu toplam 7 kişi
yaralandı. İsrail askerlerinin, 2 saat kadar süren operasyonda Yusuf Semiri ile
bir kişiyi daha alarak bölgeden çekildikleri kaydedildi. Bu arada İsrail askerleri
tarafından götürülen Yusuf Semiri’nin öldürüldüğü bildirildi. (AA)
Kafkasya ve Orta Asya

ABD Başkanı George W. Bush'un, Rusya'daki devlet başkanlığı seçimlerinin
galibi Dimitri Medvedev'i telefonla arayarak kutladığı bildirildi. Beyaz Saray'dan
yapılan açıklamaya göre, Bush'un Medvedev'e, önemli dünya konularının
çözümüne yardımcı olacak yakın bir çalışma işbirliği kurmayı beklediğini
söyledi. Medvedev ve ailesini kutlayan Bush'un, Medvedev'e, kişisel
özgürlükler, bağımsız basın, hukuk kuralları ve yolsuzlukla mücadeleyle ilgili
yakın zamanda yaptığı açıklamalarını okuduğunu da belirtti. (AA)(AP)

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermeni işgali altındaki Yukarı
Karabağ ile ilgili sorunun çözüm sürecinde haklı konumlarından taviz
vermediklerini belirterek, ''Ayrılıkçı güçlere hiçbir taviz verilmeyecek,
Karabağ'ın ayrılmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz'', dedi. Yurt içi ziyaretleri
kapsamında Hanlar bölgesine giden Aliyev, halka hitaben, Azerbaycan'a
ültimatom vermenin kimseye yarar sağlamayacağını, işgalci devlet
Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarındaki işgali daha fazla sürdüremeyeceğini
anladığını söyledi. Ülkesinin askeri potansiyelinin güçlendiğini ve geliştiğini
anlatan Aliyev, bunun da Yukarı Karabağ sorununun çözüm sürecini olumlu
etkilediğini belirtti ve ''Karabağ sorunu, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü
çerçevesinde çözülecek'', dedi. Sorunun barışçıl yollarla çözülmesinden yana
olduklarını ve bu diyaloğu sürdürmek niyetinde olduklarını ifade eden Aliyev,
''her halükarda orduyu güçlendirmeye devam edeceklerini'' belirtti. Orduyu
güçlendirdikleri için bazı uluslararası kurum ve kuruluşların Azerbaycan'ı
eleştirdiklerini anımsatan Aliyev, ''Bu bizim iç meselemizdir. Zayıf olduğumuz
5
sırada kimse bize yardım etmedi'', şeklinde konuştu. Konuşmasında, ülkedeki
ekonomik kalkınma süreciyle ilgili de bilgi veren Aliyev, ülke ekonomisinin hızla
geliştiğini ve Azerbaycan'ın lider ülke konumuna geldiğini kaydetti. Tüm
gelişmelerin ücretler ve emekli aylıklarının artırılmasına da imkân
oluşturduğunu belirten Aliyev, ''Artış var, fakat bu bize yeterli gelmiyor'', dedi.
Aliyev, Azerbaycan'ın birkaç ay sonra ülke içinde üretilen petrolün yüzde
80'ine sahip olacağını da kaydetti. (AA)

Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Azeri-Ermeni cephesinin çeşitli kesimlerinde
dün meydana gelen ateşkes ihlalleri ve çatışmalarda 12 Ermeni askerinin
öldüğünü bildirdi. Bakanlık yetkilileri, Ermenistan'a bağlı güçlerin cephe
hattının bazı kesimlerinde dün sabah saatlerinden itibaren ateşkes ihlalinde
bulunması üzerine çatışma çıktığını ve gece geç saatlere kadar sürdüğünü
belirterek, "Düşman, uluslararası kamuoyunun dikkatini Ermenistan'daki iç
karışıklık ve kanlı olaylardan başka yöne çekmek amacıyla böyle bir
kışkırtmaya başvurmuştur", ifadesini kullandı. Azerbaycan ordusunun,
düşmanın tüm saldırılarını cesaretle geri püskürttüğünü ve karşı tarafa ağır
darbeler indirdiğini kaydeden yetkililer, çatışmalarda 12 Ermeni askerinin
öldüğünü, 15'inin ağır yaralandığını bildirdi. Yetkililer, Azerbaycan ordusunun
ise 3 şehit verdiğini ve bir askerinin de yaralı olduğunu kaydetti. Önemli kesimi
Azerbaycan'ın Ermeni işgali altındaki toprakları üzerinde bulunan cephe
hattında dün meydana gelen ateşkes ihlali ve çatışmalarda Azerbaycan
tarafında ayrıca iki sivil yaralanmıştı. Ermenistan'daki cumhurbaşkanı
seçimlerini kazanan Başbakan Serj Sarkisyan tarafından yapılan açıklamada
ise cephe hattındaki çatışmaların Azerbaycan tarafının Ermeni güçlerinin
kontrolündeki bazı mevzileri almak istemesiyle çıktığı, kısa süre Azeri
güçlerinin elinde kalan bu mevzilerin tekrar geri alındığı ileri sürüldü.
Ermenistan devlet radyosunun haberine göre, Dışişleri Bakanı Vartan
Oskanyan ve Genelkurmay Başkanı Korgeneral Seyran Ohanyan tarafından
yapılan açıklamalarda da Azerbaycan'ın, Ermenistan'daki iç karışıklıktan
yararlanmak istediği ve bu nedenle ateşkes ihlali yaptıkları iddia edildi. (AA)

Türkmenistan Başbakan Yardımcısı Hıdır Saparaliyev, Hazar Denizi'ndeki
bazı petrol yataklarının işletme hakkı konusunda sorun yaşadığı Azerbaycan
ile ikili ilişkileri görüşmek üzere Bakü'ye gidiyor. "Tarafsız Türkmenistan"
gazetesi, Saparaliyev'in temaslarda bulunmak üzere bugün Azerbaycan'a
gideceğini yazdı. İki ülke arasındaki ilişkiler, Hazar kıyılarındaki bazı petrol
yatakları ve doğal gaz kaynaklarının işletim hakkı nedeniyle 1990'lı yılların
sonlarında bozulmuştu. Türkmenistan, Azerbaycan'daki büyükelçisini 2001
yılında geri çekmişti. Taraflar arasındaki ilişki, AB ve ABD tarafından
desteklenen Nabucco boru hattı projesinin geleceği açısından da büyük önem
taşıyor. Nabucco boru hattıyla Hazar bölgesinden çıkarılacak doğal gazın
Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine getirilmesi amaçlanıyor. Türkmenistan,
Azerbaycan ve uluslararası konsorsiyumlar tarafından işletilen Hazar'daki
birkaç petrol yatağının kendisine ait olduğunu iddia ediyor. Hazar Denizi'nde,
Türkmenistan ve Azerbaycan ile birlikte İran, Kazakistan ve Rusya'nın kıyısı
bulunuyor. (AA)

ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Matthew Bryza, ''(Nabuccu
projesi konusunda) Türkiye ile Azerbaycan anlaşmaya varmalı, bu konuyu
6
sonuçlandırmalı'', dedi. Çeşitli temaslar için Bakü'de bulunan Bryza,
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığında görüşmelerde bulunduktan sonra yaptığı
açıklamada, ''Nabucco projesiyle ilgili görüşmelerde ortaya çıkan bazı
konularda gerek Türkiye'nin, gerekse Azerbaycan'ın yaklaşımların haklı yönleri
bulunduğunu, bu nedenle uzlaşmanın da güçleştiğini'' dile getirdi. Bakü'deki
temaslarında enerji alanındaki işbirliği, demokratikleşme süreci ve ikili
ilişkilerdeki çeşitli konuların ele alınacağını ifade eden Bryza, daha sonra
Erivan'da da temaslarda bulunacağını kaydetti. Bryza, Azatlık Radyosu'na
(Radio Liberty) yaptığı açıklamada da, ''Nabucco projesinde ortaya çıkan
sorunda asıl sorunun ticari nitelikte olduğunu'' ifade ederek, bu konuda
BOTAŞ (Türkiye) ve SOCAR'ın (Azerbaycan devlet petrol şirketi) tezlerinin her
ikisinin de haklı olduğunu yineleyerek, ''Ancak tarafların konuyla ilgili
anlaşması gerekiyor ve bunun gerçekleşeceğine de eminim'', dedi.
Azerbaycan basınında Nabucco projesine ilişkin çıkan haberlerde,
''Azerbaycan gazının Türkiye'den transit geçişinin ücretlendirilmesinde Ankara
ile Bakü'nün anlaşmaya varamadığı'' yönünde haberler yer alıyordu. (AA)
Kıbrıs

KKTC Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Hasan Erçakıca, Cumhurbaşkanı Mehmet
Ali Talat ile Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasındaki görüşmenin bu
ay içinde olacağını söyledi. Erçakıca, düzenlediği haftalık basın brifinginde,
BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi Michael Möller'in Talat'a dün
yaptığı ziyaretin ardından, Talat-Hristofyas görüşmesinin bu ay içinde
olacağının ortaya çıktığını belirtti. İki tarafı da meşgul eden tarihler olduğunu,
Möller'in Rum tarafıyla yapacağı temasların ardından tarihin netleşmesini
beklediklerini ifade eden Erçakıca, Talat'ın ay ortasında Dakar'da yapılacak
İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) toplantısına katılacağını, bu gibi teknik
konuların, görüşme tarihinin belirlenmesini etkilediğini söyledi. Bu arada BM
Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un Kıbrıs Özel Temsilcisi Michael Möller, KKTC
Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris
Hristofyas'ın bir araya gelmesi için henüz bir tarih belirlenmediğini, ancak
birkaç gün içinde bir tarih saptanacağını söyledi. Möller, Cumhurbaşkanı Talat
ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Talat ile iyi bir görüşme
yaptığını, her iki liderin de buluşmaya ve çözüme istekli olduğunu, liderlerin bu
ayın ikinci yarısında görüşeceklerini ifade etti. Möller, Lokmacı kapısının
açılmasıyla ilgili soru üzerine, her iki tarafın da kapının açılmasına olumlu
baktığını, karar verilmesi halinde kapının kısa sürede açılabileceğini söyledi.
Möller, "Açılmasından umutluyum", dedi. Michael Möller, başka bir soru
üzerine, BM misyonunun Kıbrıs'a ne zaman geleceğinin henüz belli olmadığını
kaydederek, Mart sonu, Nisan başı olabileceğini belirtti. (AA)

Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet
Ali Talat ile 8 Temmuz 2006 anlaşması temelinde görüşmelere başlama
konusunda çok samimi olduğunu söyledi. Dimitris Hristofyas, Yunanistan'a
hareketinden önce yaptığı açıklamada, ''Sayın Talat ile yapacağımız ilk
görüşmede kendisinin, komiteler düzeyinde görüşmeler yapılmasına ilişkin
Temmuz 2006 anlaşmasının canlandırılması fikrine yaklaşımını öğreneceğim'',
dedi. Hristofyas, ''Sayın Talat'ın düşüncelerini öğrenmek istiyorum. Ben, 8
Temmuz anlaşması temelinde diyalog başlatılması konusunda oldukça
7
samimiyim'', diye konuştu. Bu arada Hristofyas, resmi temaslarda bulunmak
amacıyla Yunanistan’a gitti. (AA)(AP)
Diğer Haberler

ABD'de dört eyalette yapılan ön seçimlerde beklenenin ötesinde başarı
gösteren senatör Hillary Clinton, geride gittiği Demokrat Partinin başkan
adaylığını kazanma mücadelesinde yarışa devam etmesini sağlayacak morali
elde etti. ABD'de Demokrat Parti başkan adayının belirlenmesi amacıyla
yapılan ön seçimler devam ederken büyük eyaletlerden Texas'ı da kazanan
senatör Hillary Clinton, gecenin galibi oldu. Clinton, büyük eyaletlerden
Ohio'da ve küçük bir eyalet olan Rhode İsland'da açık farkla zafer kazanırken,
rakibi senatör Barack Obama, küçük Vermont eyaletinden galip çıktı. (AA)

ABD'nin Genelkurmay Başkanı Oramiral Mike Mullen, Pakistan Genelkurmay
Başkanı Eşfak Pervez Kayani ile terörle mücadele konusunu görüşmek üzere
başkent İslamabad'ın yakınındaki Ravalpindi kentine gitti. Oramiral Mullen,
kuzeybatıda El Kaide ve Taliban terörünün önceki gün 40 can alması, 25
Şubatta da ordu baştabibi ile şoförü ve koruma görevlisiyle birlikte 25 kişinin
ölmesi üzerine hassaslaşan durum hakkında bilgi alacak. Pakistan Devlet
Başkanı Pervez Müşerref tarafından kabul edilecek olan Oramiral Mullen,
İslamabad'a 20 km mesafedeki Ravalpindi kentinde bulunan Genelkurmay
Başkanlığında Oramiral Kayani ile Meclis Silahlı Kuvvetler Kurulu Başkanı
Oramiral Tarık Macit ile görüşecek. Mullen, bir ay içinde ikinci kez Pakistan'a
gitti. (AA)(AP)

Arnavutluk, Makedonya ve Hırvatistan, NATO üyeliğine kabullerini istediler ve
''Üyeliğimiz, Balkanlar'da istikrarı sağlayacak'' dediler. 3 ülkenin dışişleri
bakanları, imzaladıkları ve NATO'ya ilettikleri ortak metinde, ''gelecek ay
Bükreş'te yapılacak olan NATO doruğunda üyeliğe davet edilecekleri
umudunda olduklarını'' belirttiler. Yunanistan'ın, ''Makedonya'' ismine itiraz
etmesinden ötürü, Makedonya'nın üyeliğini engellemesi olasılığı bulunuyor.
Hırvatistan, Bükreş'te üyeliğe davet mektubu alacağından eminken,
Arnavutluk, bu konuda daha az umutlu. NATO, Arnavutluk'un üyelik için
yolsuzlukla mücadelede, adil seçim sürecinde ve yargının reformdan
geçirilmesinde daha fazla adım atmasını bekliyor. (AA)(AP)
Dünya Basını
İngiltere gazetelerinde bu sabah Kuzey İrlanda'da birinci bakan olan Ian
Paisley'nin hem bu görevini hem de İngiltere'yle birlik yanlısı Demokratik Birlik
Partisi'nin liderliğini bırakacağı yolundaki açıklaması geniş yer buluyor. 82
yaşındaki Protestan lider, milletvekilliği ve meclis üyeliği görevlerine ise devam
edecek. Ian Paisley'nin bu kararının ardında, partinin önde gelenlerinin, oğlunu
Polis İdaresi'ne atamasından duydukları rahatsızlığının yattığı söyleniyor.
Paisley Junior'in bakan yardımcılığı görevinden istifasının da, adının lobi
faaliyetleri karışmasından doğan eleştirileri izlediği görüşü hakim.
8
Guardian gazetesi şöyle yazıyor: “Ian Paisley, Belfast'ta Mayıs ayında
yapılacak bir yatırım konferansından sonra görevi bırakacağını açıkladı.
Paisley, oğlu hakkındaki spekülasyonlar yüzünden görevi bıraktığı iddialarını
ise yalanladı.” “Ian Paisley'nin parti içindeki konumu, iktidarı, Birleşik İrlanda'yı
savunan Sinn Fein'le paylaşma kararı yüzünden zayıflamıştı.“ Paisley ise,
kararı konusunda "Doğru olan buydu, çünkü bizi Birleşik İrlanda'dan
kurtaracak tek şeydi" diye konuştu.”
Independent gazetesine yazan David McKittrick de "Bir dönemin sonu:
Paisley ayrılıyor" başlığını attığı yazısında, aynı zamanda bağımsız
Presbiteryen kilisesini kurucusu olan liderin kararının, Kuzey İrlanda tarihi
açısından büyük bir önem taşıdığını vurguluyor. “Bu sıra dışı karakterin iyi ve
kötü yanları hakkındaki tartışmaların sonu gelmeyecektir, zira yıllar yılı siyasi
pek çok girişimi sabote etti, durdu. Ama sonra birden bire, ezeli düşmanı Sinn
Fein partisiyle işbirliğine giderek tüm dünyayı şaşkınlığa uğrattı. “Yıllarca eli
kanlı bir terörist olarak görülen Martin McGuinness'le işbirliği, Paisley'nin
ayrılığında rol oynamış olabilir. Protestanlar arasında artık Sinn Fein'le ortaklık
zamanı geldiğini düşünenler çoğunlukta olsa da, bu yakınlığı aşırı bulanlar da
az değildi.”
Financial Times, Ian Paisley'in yerine yıllardır yardımcılığını yürüten Peter
Robinson'ın gelmesine kesin gözüyle bakıldığını yazıyor. Birleşmiş Milletlerin
uyuşturucuyla mücadele biriminin yıllık raporunun bugün yayınlandığını yazan
Times, "Birleşmiş Milletler İngiltere'de şöhretli isimlerin kokain kültürünü
kınıyor" başlığını kullanmış. Raporda, "uyuşturucu kullanan şöhretli isimlerin
halkın uyuşturucuya yaklaşımına etki ettiği, özellikle gençleri uyuşturucu
kullanmaya teşvik ettiği" görüşüne yer veriliyor. Birleşmiş Milletler raporu,
yetkililerin halka mal olmuş kişilerin uyuşturucu yasalarını ihlal etmeleri
halinde, bu durumdan sorumlu tutulmaları gerektiğini vurguluyor. Eleştirilerin
ardında büyük ölçüde İngiliz soul sanatçısı Amy Winehouse ve rock yıldızı
Pete Doherty'nin uyuşturucu sorunlarının basına büyük ölçüde yansıması
yatıyor. Polis birimleri, İngiltere'de kokainin, orta sınıftakilerin gözünde kabul
edilebilir bir nitelik kazandığını kabul ediyor. Birleşmiş Milletler raporu ayrıca
İngiltere'nin Avrupa'nın en yüksek kokain kullanım oranlarına sahip olduğuna
da dikkat çekiyor.
Guardian gazetesi de yine ilk sayfadan duyurduğu haberde, benzer noktalara
değinirken, Birleşmiş Milletlerin kullanıcılardan çok uyuşturucu kartellerini
hedef alın, çağrısını aktarıyor.
Financial Times gazetesinin sayfalarında ise aynı Birleşmiş Milletler
raporundaki üretim boyutu ön planda işlenmiş. Gazete, raporda, Afganistan'da
eroinin ham maddesi olan haşhaş üretiminin korku verici boyutlara ulaştığı
yolundaki uyarıyı aktarıyor okuyucularına. Birleşmiş Milletler raporuna göre,
Afganistan'da aşırı haşhaş üretiminin; organize suçlar, yolsuzluk ve
uyuşturucu kullanımı vakalarında artış dahil çeşitli etkileri, komşu ülkeler
Pakistan, İran ve Orta Asya Cumhuriyetleri'nde hissediliyor. Afganistan,
dünyada yasadışı haşhaşın yüzde 90'ından sorumlu kabul ediliyor. Haşhaş
tarımı büyük ölçüde Taliban güçleriyle çatışmaların yoğun yaşandığı güney
eyaletlerde yapılıyor.
9
Download