1001 Bölüm 29 PER‹KARD‹T Prof. Dr. Rasim ENAR : 1-2 Perikard kalbi saran rölatif vasküler, fibröz bir kesedir. ‹ki tabaka ihtiva etmektedir; viseral ve parietal perikardiyum. (1) Viseral perikardiyum, tek tabaka mezotelyal hücrelerden oluflmaktad›r, kardiyak epikardiyuma yap›flm›flt›r. (2) Parietal perikardiyum, fibröz yap›da olup < 2 mm kal›nl›¤›ndad›r ve primer olarak kollajen ve daha az elastinden meydana gelmifltir. ‹ki tabaka 15-35 ml seröz s›v› içeren belirgin bir bofllukla birbirinden ayr›lm›flt›r. Perikardiyal s›v› en fazla atriyal-ventriküler ve interventriküler oluklar›n üzerine da¤›lm›flt›r. Kalbi saran perikard sternum, diyafram ve ön mediyasten ile temas etmekte ve büyük damarlar ve vena kavalar›n etraf›n› sarmakta ve böylece kalbi toraks›n merkezinde emniyete almaktad›r. Lokalizasyonundan dolay› perikard ayr›ca infeksiyonlara karfl› bir “engel” (bariyer) fonksiyonu görmektedir. Perikard›n, inflamasyonunda oldu¤u gibi sinirleri iyi uyar›labilmekte ve buna ba¤l› fliddetli a¤r› oluflmakta, vagal olarak yönetilen refleksler tetiklenmektedir. Perikard ayr›ca kardiyak refleksleri ve koroner tonusu de¤ifltiren prostoglandinleri de salg›lamaktad›r. Rölatif olarak elastik olmayan fiziksel özelli¤inden dolay›, akut kalp dilatasyonunu s›n›rlamakta ve kalp boflluklar› aras›nda mekanik etkileflimi art›rmaktad›r. Uzun süren strese cevap olarak; perikard dilate olmakta, perikardiyal bas›nç-volüm iliflkisi sa¤a do¤ru de¤iflmektedir (fiekil 29-1). Bas›nç (mmHg) NORMAL PER‹KARD‹YUM Normal Kronik Volüm Yükü Volüm (ml) fiEK‹L 29-1. Perikardiyumda belirlenmifl perikardiyal bas›nç-volüm iliflkisi (normal ve volüm yüklenmesine ba¤l› kronik kalp dilatasyonu olan deney hayvan›nda). Circulation 2006;113:1622-1632. Temel Kardiyoloji 1002 Bunun sonucunda, kalp boflluklar›n› s›k›flt›rmadan yavaflca, oldukça büyük miktarlarda perikardiyal effüzyon toplanabilmekte ve SV remodellingi, perikardiyal kontstriksiyon oluflmaks›z›n meydana gelebilmektedir. Normal perikard›n bu önemli fonksiyonlar›na ra¤men konjenital yoklu¤u veya cerrahi olarak ç›kar›lmas›n›n önemli olumsuz bir etkisi gösterilememifltir. AKUT PER‹KARD‹T ; 3-6 Etyoloji: Perikard›n effüzyonlu veya effüzyonsuz inflamasyonu, sistemik hastal›klar›n izole edilmifl klinik bir problemi veya manifestasyonu olarak meydana gelebilmektedir. Akut perikarditin %90’› idiyopatik veya viraldir (Bölüm 19). Post-M‹ perikardit; (a) Miyokard infarktüsünden sonra, en s›k transmural M‹’nin 1-3. günlerinde oluflmaktad›r; iyileflmekte olan nekrotik epikard›n üzerindeki perikard ile etkileflmesi, infarkt›n transmural yay›l›m› ile perikard›n infarkt dokusu taraf›ndan fiziksel iritasyonu sonucudur. AM‹’nin ilk 24 saatinde saptanan perikarditte subakut rüptürden veya geç uygulanan ‹V-trombolizin sa¤lad›¤› geç reperfüzyona ba¤l› hemorajik infarkttan flüphelenilmelidir. PostM‹ perikardit s›kl›¤› reperfüzyon tedavilerinden sonra azalm›flt›r. (b) Dressler Sendromu, AM‹’den tipik olarak haftalar, aylar sonra meydana gelmektedir, nekrotik miyokard dokusunun oluflturdu¤u ve/veya tetikledi¤i otoimmün mekanizmalar sorumludur ve travmatik perikardiyal hasardan günler, aylar sonra, perikardiyal giriflimden, pulmoner infarktüsten sonra oluflan perikardite benzemektedir. Dressler perikarditinde atefl ve poliserozit gibi sistemik inflamasyonun bulgular› bulunmaktad›r. Akut Perikardit Sebepleri: 1. ‹diyopatik 2. ‹nfeksiyonlar: Viral, tüberküloz, mantar. 3. Üremi. 4. Akut Miyokard ‹nfarktüsü; akut, gecikmiflDressler. 5. Neoplazm. 6. Post-kardiyak hasar; travma, kardiyo-torasik cerrahi. 7. Sistemik immün hastal›klar: Sistemik lupus eritematozus, romatoid artrit, ankilozan spondilit, sistemik skleroz, periarteritis nodoza, reiter sendromu. 8. Mediyastinal radyasyon sonras›. Klinik Manifestasyonlar›: Kesici retrosternal a¤r›, oldukça fliddetli olabilir ve hastay› halsiz b›rakmaktad›r. Ancak perikardit, romatoid artritdeki gibi asemptomatik de olabilir. Perikardiyal a¤r›, s›kl›kla inspirasyonda ve s›rtüstü yatar pozisyonda daha kötüleflmektedir, oturup, öne e¤ilmekle azalmaktad›r. Tipik olarak a¤r›, perikarda komflu frenik sinirin irite olmas› ile skapulaya yay›lmaktad›r, pulmoner emboli ve miyokardiyal iskemi /infarktüsten ay›rt edilmelidir. Perikardiyal sürtünme sesi, akut perikarditin klasik bulgusudur; t›rmalay›c› karakterdeki yüksek-perdeli bu sesin 1, 2 veya 3 komponenti vard›r, bu sesler kalp volümünün h›zla de¤iflmesi sonucunda oluflmaktad›r; (1) ventrikül ejeksiyonu s›ras›nda, (2) erken diyastolda h›zl› ventrikül dolumunda, (3) atriyal sistol s›ras›nda. Solunumun durdurulmas› ile kaybolan plevral sürtünme sesinden ay›rtedilmelidir, solunumun durdurulmas›yla perikardiyal sürtünme sesi de¤iflmez. Sürtünme sesi bulunanlar dahil akut perikarditli hastalar›n ço¤unda en az›ndan küçük miktarlarda da perikardiyal effüzyon vard›r Perikardit ve bu perikard›n iki tabakas›n› kayganlaflt›rmaktad›r böylece iki tabaka birbirinin üzerinde kalp ve solunum hareketleri s›ras›nda sürtünmeden kayabilmektedir. Gö¤üs radyogram›: Küçük miktarlarda toplanan perikardiyal s›v›da kalp silüeti büyümemifltir (Resim 29-1). EKG: Akut perikarditin erken evresinde EKG’de tipik olarak diffüz ST elevasyonu ile birlikte PR depresyonu bulunmaktad›r (fiekil 29-2). ST elevasyonlar› aVR hariç tüm derivasyonlarda görülmektedir. PostM‹ perikarditte ise daha lokalizedir. Perikarditin klasik EKG bulgular› 4 progressif evreye ayr›lm›flt›r; Evre-1: Diffüz ST elevasyonlar› ve PR-segmenti depresyonu. Evre-2: ST ve PR segmentlerinin normalleflmesi. Evre-3: Yayg›n T-dalga inversiyonlar›. Evre-4: T dalgalar›n›n normalleflmesi. X Üremik perikarditli hastalarda s›kl›kla tipik EKG anormallikleri yoktur. 1003 ‹nflamatuvar markerler: Akut perikardite genellikle sistemik inflamasyonun kan›tlar› bulunmaktad›r; lökösitoz, yükselmifl sedimentasyon mevcut, C-RP pozitiftir, düflük dereceli atefl vard›r, >38 derece atefl nadir olup pürülan bakteriyel perikarditi iflaret etmektedir. Perikarditteki Gö¤üs A¤r›s›n›n Ay›r›c› Tan›s›: 1. ‹skemi veya infarktüste: (a) A¤r› bask›, a¤›rl›k, s›k›flt›r›c› karakterdedir; a¤r› solunumsal ve pozisyon ile de¤iflim göstermemektedir; süresi iskemide dakikalarca infarktüste ise saatlerce sürmektedir; nitrogliserin ile iskemininki düzelmektedir; (b) Fizik muayenede perikardit geliflmedikçe sürtünme sesi yoktur; (c) EKG: lokalize konveks ST-segment elevasyonu mevcut olup; ST depresyonu seyrektir; Q dalgas› bulunabilir; T dalgalar› ST elevasyonu devam ederken tersleflmifltir (Bak›n›z Bölüm 2). X A. X B. RES‹M 29-1. Küçük perikardiyal effüzyon: Radyolojik olarak az miktardaki perikardiyal effüzyonun saptanmas› güçtür. A- Perikarditli hastada tamamen normal büyüklükte kalp gölgesi. B- Daha sonra derin inspiryumda çekilmifl filmde gerçek kalp büyüklü¤ü; kalp gölgeleri aras›ndaki büyüklük fark› nettir. (X→): Hafif perikardiyal effüzyon toplanmas› sonucu; perikard-yast›klar›n›n (sol kardiyofrenik ve hiler) düzleflmesi ve buna ba¤l› sol kenarda apeks ve hilusa yak›n “çift kontur (X), sol kalp kenar› net ve keskinleflmifl (X iflareti). Conway N:Atlas of Cardiology-Wolfe Med. Publ. 1977, p.537-538. Temel Kardiyoloji 1004 ST Elevasyonu PR Elevasyonu PR Depresyonu fiEK‹L 29-2. Akut perikarditin Tipik EKG Özellikleri. Circulation 2006;113:1622-1632 2. Pulmoner emboli: (a) A¤r›s›, kesici ve bat›c› karakterdedir; pozisyona ba¤l› de¤iflmez, hasta apneik ise solunumsal de¤ifliklik yoktur; saatlerce ve günlerce devam edebilir; nitrogliserinle düzelmez; (b) Sürtünme sesi seyrektir, hastalar›n %3’ünde plevral sürtünme sesi duyulabilir; (c) EKG’de: ST elevasyonu III, aVF ve V1 ile s›n›rland›r›lm›flt›r; ST depresyonu yoktur; Q dalgalar› III veya aVF veya herikisinde olabilir; II, aVF, veya V14’de; ST elevasyonu devam ederken tersleflmifl T dalgalar› vard›r. Kardiyak biyomarkerler: Akut perikarditte inflamatuvar sürecin epikard› tutmas› sonucunda Troponin s›kl›kla minimal yükselmifltir, Total CK ise yükselmemifltir. Artm›fl troponin düzeyi akut perikarditte yanl›fl olarak AM‹ teflhisini düflündürebilir. Troponin düzeyi yükselmifl akut perikarditlerin ço¤unlu¤unda koroner anjiyogram normaldir, yükselmifl troponin akut perikarditte 1-2 haftada normale dönmektedir, kötü prognoz ile iliflkilendirilememifltir. Ekokardiyografi: Akut perikardit varl›¤›nda en az›ndan küçük miktarlarda perikar- diyal effüzyon gösterebilmektedir. Ayr›ca ekokardiyografi kalp tamponad›n›n d›fllanmas›nda önemli ve faydal›d›r. Kalp tamponad›nda, malign veya pürülan perikardit flüphesinde perikardiyosentez endikedir. Akut perikardit sebebinin belirsiz oldu¤u durumda rutin tetkik için; perikardiyosentez ve perikard biyopsisi teflhise nadiren katk› sa¤lamaktad›r, endike de¤ildir. Tedavi: Akut perikardit altta yatan hastal›¤›n bir manifestasyonudur, s›kl›kla primer durumun tedavisine cevap vermektedir, örne¤in; üremik perikardit renal-diyaliz ile genellikle kaybolmaktad›r. ‹diyopatik veya viral perikardit, kendikendini s›n›rland›rm›fl bir hastal›kt›r, (a) Aspirin ile tedaviye cevap vermektedir (her 6 saatte 650 mg) veya (b) di¤er non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar da (NSA‹-‹) etkilidir. (c) ‹ntravenöz Ketorolac, parenteral NSA‹‹, akut perikarditin a¤r›s›n› hafifletmede etkilidirler. Aspirin, M‹ sonras› görülen perikarditi tedavi etmek için nonsteroidal ilaç olarak ter- Perikardit cih edilebir; çünkü di¤er NSA‹-‹’ler miyokard›n iyileflmesini etkilemekte ve sa¤lam nebde oluflumunu engellemektedir. Koroner arter hastal›¤› olabilecek hastalarda ‹ndometasin yasaklanmal›d›r. (d) Perikardiyal a¤r› ve inflamasyon NSA‹‹’lere cevap vermiyorsa veya perikardit tekrarl›yorsa (nüks); Kolflisin a¤r›n›n hafiflemesinde ve perikardit tekrarlar›n›n (nüks) önlenmesinde etkili görülmüfltür. Rutin Kolflisin kullan›lmas›, yak›n zamandaki bir çal›flmada desteklenmifltir (COPE Trial), çal›flmada; akut perikarditli hastalarda (etyolojileri; akut, idiyopatik, post perikardiyektomi sendromu, konnektif doku hastal›¤› olan perikardit hastalar›nda) doz protokolu: Birinci gün: 1.0-2.0 mg; sonra günde 0.5-1.0 mg, 3 ay devaml› kullan›lm›flt›r. Kolflisin ile semptomlar 72 saatte gerilemifl ve 18 ayda perikardit tekrar› (nüks) anlaml› olarak azalm›flt›r. Diyare, Kolflisinin seyrek olan yan etkisidir. Akut perikardit sistemik kortikosteroidlere s›kl›kla dramatik cevap vermektedir, hastal›¤›n erken döneminde kullan›lmaktad›r ve steroidlerin azalt›larak kesilmesi ile nükslerin insidans›n›n artt›¤› gösterilmifltir. Kolflisin kullan›lan hastalara steroid verilmesinin nüks olas›l›¤›n› art›rd›¤› gözlenmifltir, yukar›daki çal›flmada steroid nüksün ba¤›ms›z öngöreni bulunmufltur. (e) Akut perikarditte steroid düflünülecek durumlar; (‹) NSA‹-‹’lere ve Kolflisine cevaps›z perikardit nükslerinde veya (‹‹) altta yatan inflamatuvar hastal›¤›n tedavisi için gerekiyorsa; kullan›lacak etkin doz: Prednizon 1.0-1.5 mg/kg verilmelidir ve azaltarak kesmeden önce en az 1 ay devam edilmelidir. ‹ntraperikardiyal steroid kullan›lmas›n›n, sistemik steroidler gibi s›k perikardit nüksleri meydana getirmeyip, bu avantaj› ile seçilmifl 1005 durumlarda etkili olabilece¤i bildirilmifltir. Çok az say›da hastada yo¤un medikal tedaviye ra¤men s›k, oldukça semptomatik perikardit nüksleri meydana gelmektedir, bunlarda cerrahi perikariyektomi gerekmektedir, perikardiyektomiye ra¤men perikard tamamen ç›kar›lmam›flsa a¤r›l› nüksler olmaktad›r. Prognoz: Akut perikardit hastalar›n›n ço¤unlu¤u sekelsiz iyileflmektedir. X Kötü prognozun öngörenleri: (‹) Atefl>38 derece; (‹‹) immunosupressif durum ve ilaçlar ile birlikte semptomlar›n haftalarca sonra geliflmesi; (‹‹‹) travmatik perikardit; (‹V) oral antikoagülan alan hastalarda perikardit; (V) büyük perikardiyal effüzyon (>20 mm ekosuz boflluk veya tamponad bulgular›); (V‹) veya NSA‹-‹’lere cevaps›zl›k. Yukar›daki risk faktörleri olmayan hastalar hastane d›fl›nda ayaktan Aspirin ile tedavi edilebilir, aspirine cevaps›z olanlar ise hastaneye yat›r›labilir. Tedavi Stratejisi: Akut perikarditte bafllang›ç tedavisi: Akut perikardit bulunan hasta; hastaneye kabul edilmeli; yüksek risk faktörlerini tafl›m›yorsa ve a¤r›s› düzelmiflse 24-48 saatte hasta ç›kar›lmal›d›r. (a) Aspirin 6-8 saat ara ile 650-975 mg, ve (b) Kolflisin; bafllang›çta 2 mg, sonra günde 1.0 mg. (c) ‹lave olarak aspirinin gastrik tolerans›n› teorik olarak düzeltmek için proton-pompa inhibitörleri verilebilir. (d) A¤r› tamamen kaybolana kadar egzersiz yap›lmas›na karfl› olunmal›d›r. (e) ‹dame tedavisi: fiayet a¤r›, h›zla bafllang›ç tedavilerine cevap vermiflse perikarditin tekrarlama riskini en aza indirmek için; aspirinin 4 hafta, Kolflisinin ise 3 ay sürdürülmesi tavsiye edilmektedir. 1006 Temel Kardiyoloji fiayet perikardit tekrarlam›flsa: (‹) Kolflisin tekrar yüklenebilir ve intravenöz Ketorolac kullan›labilir (her 6 saatte 30 mg), ve sonra NSA‹-‹’ye ve kolflisine en az 3 ay devam edilmelidir. Steroid kullanmamaya gayret edilmelidir. (‹‹) Steroid, Aspirin ve di¤er NSA‹-‹’leri tolere edemeyen hastalar veya kolflisine ve intravenöz NSA‹-‹’lere cevap vermeyen nükslerde tercih edilmelidir. (‹‹‹) Genel olarak flayet perikardit nüksü hafifse; N SA‹-‹ tedavisi art›r›l›r, aspirin, NSA‹-‹’ler, kolflisin ile de¤iflik kombinasyonlar bu hastalara baflar› ile uygulanmaktad›r. (azalm›fl) anlaml› perikardiyal effüzyonun en erken hemodinamik bulgusudur. Bu koflullarda, sa¤ kalbin yeterli dolmas› için, sistemik venöz bas›nc›n kompansatuvar olarak yükselmesi gerekmektedir (venokonstriksiyon ve s›v› retansiyonu sonucu). Epikardiyum (viseral perikardiyum), m›fl fibröz ve kal›nlaflflm Perikardiyal s›v› KALP TAMPONADI;7-11 Periyetal perikard Patofizyoloji: Sol ventrikül duvar› Sol ventrikül kavitesi Bas›nç (mm Hg) alt›lmadan önce S›v› boflfla A. Sa¤ atriyum Perikard alt›ld›ktan sonra S›v› boflfla Bas›nç (mm Hg) ‹ntraperikardiyal bofllu¤a biriken s›v›n›n, kalbin etraf›ndaki bas›nc› yükselterek kalp dolumunu de¤ifltirecek düzeye ulaflmas›d›r. Bu sürecin en sonunda, kalbin etraf›nda intraperikardiyal effüzyonun oluflturdu¤u bas›nç ile kalbin kompresyonu; venöz bas›nçlarda belirgin yükselmeye sebep olmakta, kalp debisini düflürerek flok meydana getirmektedir; flayet bu durum tedavi edilmezse h›zla öldürücü olabilmektedir. Normal durumda parietal ve viseral perikard aras›ndaki boflluk küçük miktardaki s›v›y› almaktad›r. Fakat kalp perforasyonunda tamponad h›zla oluflmakta ve klinik tabloya flok efllik etmektedir. S›kl›kla malign durumlarda yavaflca toplanan s›v› tamponad yapmadan çok büyük miktarlara ulaflmaktad›r. Perikard›n sebep oldu¤u total intraperikardiyal volüm, bas›nç-volüm iliflkisinde nonkompliyan bölgeye ulaflt›¤›nda tamponad h›zla geliflmektedir (fiekil 29-3). Kalp boflluklar› daha düflük bas›nçlar›ndan dolay› perikardiyal effüzyonun kompresyonuna hassast›r ve anormal sa¤ kalp dolumu B. fiEK‹L 29-3. Effuziv perikardiyal konstriksiyon (Circulation 2006;113:1622-1632). A- Perikardiyal s›v› boflalt›lmadan önce benzer eflit sa¤ atriyum ve perikard bas›nçlar›; bu klini¤e hipo-diyastolik sendrom olarak yans›makta. B- S›v› boflalt›ld›ktan sonra perikard bas›nc› dramatik olarak düflmekte ve sa¤ atriyum bas›nc›ndan ayr›lmakta. Not: Sa¤ atriyum bas›nc› = kalbin dolum bas›nc›d›r. Perikardit Tamponad, perikard bofllu¤una kanama sonucunda meydana gelmiflse kollaps h›zla oluflmaktad›r, sebepleri; (a) perikardiyal bas›nc›n h›zla yükselmesi, (b) intravasküler volümün düflmesi ile venöz bas›nc›n kompansatuvar art›fl›n›n önlenmesi. Kardiyak tamponadda yükselmifl perikardiyal bas›nç, perikardiyal effüzyona ba¤l› olarak kalp volümü k›s›tland›¤›ndan kalp boflluklar› aras›ndaki dayan›flmay› art›rmaktad›r; herhangi bir kalp bofllu¤undaki volüm, di¤er boflluklardaki volümün biraz azalmas› ile artmaktad›r. Venöz dönüfl ve atriyal dolufl ventrikül sistolü ve ejeksiyonu ile kan›n SV ve S⁄V’den at›lmas› s›ras›nda olmaktad›r; düflmüfl kalp volümü atriyumlara kan›n girmesini sa¤lamaktad›r. Ayr›ca solunumun normal etkileri fliddetlenmifltir; (inspirasyonda intratorasik bas›nc›n düflmesi ile sistemik venler ve sa¤ atriyum aras›nda gradiyent oluflmas›; sa¤-kalbin doluflu ve venöz dönüflün artmas›). Total intraperikardiyal bas›nç, bas›nçl› effüzyondan dolay› sabitlenmifltir. Yükselmifl inspiratuvar dolum, SV’ye doluflmakta ve dolumu azaltmaktad›r. Tamponadda, kalp dolumu, sa¤ kalp daha az doldu¤undan tercihan ekspirasyon s›ras›nda olmaktad›r. SV at›m hacminde ve sistolik kan bas›nc›nda küçük fakat normal solunumsal de¤ifliklikler kardiyak tamponadda belirgin olarak artm›flt›r, sonucu; “paradoks nab›z”d›r. Klinik Tablosu: Kalp tamponad› kardiyojenik flokun tedavi edilebilen sebebidir, ancak teflhis edilemedi¤inde h›zla öldürücü olmaktad›r. fiok veya nab›zs›z elektriki aktiviteden (elektro-mekanik dissosiasyon) ay›rt edilmelidir. Tamponad oluflmas› yak›n veya tamponad›n erken 1007 faz›ndaki hastalar s›kl›kla endifleli ve dispneik olup, gö¤üs a¤r›s› flikayetleri olabilir. Artm›fl venöz bas›nç, juguler venöz dolgunluk olarak yans›t›lmakta ve görülmektedir. Juguler venöz dalgada X-inifli (ventrikül sistolu s›ras›nda) dominatt›r, Y-inifli küçük veya bulunmaz. Özellikle hemorajik tamponad, h›zla geliflmektedir; venöz bas›nc›n yükselmesi için zaman yoktur ve juguler venler dolgun olmayabilir; “düflük-bas›nçl› tamponad”. Bu tablo üremik perikarditte de volüm boflalt›ld›ktan sonra olabilmektedir. Kalp sesleri, özellikle büyük perikard effüzyonunda klasik olarak hafiflemifl veya bo¤ulmufltur. Kardiyak tamponad›n iflareti; paradoks nab›z’d›r, tan›m›: Sistolik arter bas›nc›n›n inspirasyon s›ras›nda >10 mmHg düflmesidir. A¤›r tamponadda, inspirasyonda brakiyal veya radiyal nabz›n kaybolmas› gibi paradoks nab›z da belirgindir. Paradoks nab›z intratorasik bas›nçta genifl dalgalanma (belirgin art›fl ve düflüfl) oldu¤unda da meydana gelmektedir; pulmoner embolizm, hipovolemik flok gibi. X Önemli olarak; paradoks nab›z›n tan›nabilmesi afla¤›daki durumlarda zordur; (a) fliddetli flok, (b) kardiyak tamponad ile birlikte bulunan aort yetersizli¤i, (c) ASD veya SV hipertrofisi ve dilatasyonuna ba¤l› birlikte yükselmifl diyastol-sonu bas›nc›nda paradoks nab›z kaybolmufltur. Ekokardiyografi: Kardiyak tamponad›n de¤erlendirilmesinde önemlidir, bu durumdan flüphelenilenlerde geciktirilmeden yap›lmal›d›r. Ekokardiyografide görüntüsü; kalbin etraf›nda ekosuz-boflluk olarak görünmektedir. Hemorajik effüzyonda perikardiyal trombüs belirgindir; 1008 Temel Kardiyoloji eko-yo¤un kitle olarak gözlenir. Sadece posteriyorda küçük miktarda perikardiyal effüzyon görülebilir. Kardiyak tamponad oluflturacak effüzyon her zaman çevresel (ön ve arkayüzün herikisinde) ve yeteri kadar büyük olmal›d›r. Ekokardiyografi, perikardiyal effüzyonun anlam› hakk›nda da bilgi vermektedir. Kardiyak tamponad varl›¤›nda; sa¤ atriyum ve/veya sa¤ ventrikül serbest duvarlar›nda diyastolik kollaps›n sebebi, rölatif olarak daha düflük bas›nçl› bu yap›lar›n daha yüksek bas›nçl› plevral effüzyon ile kompresyonudur. Kollaps ekspirasyon s›ras›nda artmaktad›r (sa¤ kalp dolumu düflmüfl ise). Sa¤ atriyal kollaps tamponad için daha sensitifdir. Fakat ventriküler kollaps diyastolün >1/3’ünde sonlanmaktad›r, bu da tamponad için daha spesifiktir. Sa¤ ventrikül kollaps›, büyük plevral effüzyonda perikardiyal effüzyon veya kalp tamponad› olmadan da bulunabilir. Kardiyak tamponad›n di¤er Eko-Doppler bulgular›: ‹nferiyor vena kavan›n dolgunlu¤unun inspirasyon s›ras›nda azalmamas›; yükselmifl venöz bas›nc›n bir manifestasyonudur. Venöz ak›m›n ço¤unlu¤u sistolde olmaktad›r (diyastolde de¤il), kalp volümleri k›s›tlanm›fl oldu¤u için triküspit ve mitral ak›m h›zlar›nda belirginleflmifl resiprokal solunumsal de¤iflkenlikler görülmektedir, sebebi; ventriküler dayan›flman›n yans›mas›, paradoks nabz›n mekanizmas›d›r. Sa¤ kalp boflluklar›n›n kollaps› tamponad›n duyarl› bir göstergesidir. Ancak kalp dolumunun anormallikleri daha spesifik bir bulgudur. Sonuç olarak; (a) Ekokardiyografi perikardiyal effüzyonun varl›¤› ve miktar›n› ve bunun yans›tt›¤› hemodinamik sonuçlar› göstermektedir. (b) Sa¤ atriyal ve ventriküler kollaps kalp kompresyonunu iflaret etmektedir. (c) Ventri- kül dolumundaki artm›fl solunumsal de¤ifliklikler ise artm›fl ventriküler ba¤›ml›l›¤›n manifestasyonudur. Tedavi: 1. Kardiyak tamponad›n tedavisi perikardiyal effüzyonun drene edilmesidir (Resim 29-2). 2. Medikal tedavi s›kl›kla etkilli de¤ildir, sadece perikard drenaj›na haz›rlan›rken uygulanmal›d›r. Volümü eksilmifl hastalarda s›v› takviyesi geçici fayda sa¤lamaktad›r (hipovolemik kalp tamponad›). ‹notropik ilaçlar kullan›lmas› genellikle etkisizdir, çünkü bu hastalarda mevcut endojen adrenerjik stimulasyon kuvvetlidir; aksine ço¤u beta adrenerjik reseptör stimülan› olan bu sempatomimetik inotropikler kalp h›z›n› art›rarak diyastolik dolum zaman›n› k›saltarak diyastolik ventrikül volümünü daha fazla düflürerek hipotansiyonu ve floku fliddetlendirebilirler. 3. Tamponadl› hastalarda mekanik ventilasyona bafllamakla, pozitif intratorasik bas›nç azalm›fl kalp dolumunu daha fazla düflürerek kan bas›nc›nda aniden fliddetli düflme meydana getirmektedir. Tamponad›n klinik belirtilerinin yoklu¤unda (ekokardiyografi bulgular›; sa¤ kalbin diyastolik kollaps› görülmüyorsa), acil perikardiyosentez gerektirmez. X Bir görüfle göre:…. “Non-travmatik perikardiyal effüzyon ile;…… (‹) sa¤ kalbin kollaps›; (‹‹) buna ra¤men kan bas›nc› stabil ve yeterli ise (sistolik >110 mmHg); (‹‹‹) ve paradoks nab›z bulunmuyorsa (sistolik bas›nçta <10 mmHg solunumsal de¤iflkenlik);……. acil perikardiyal drenaj tavsiye edilmemektedir”. Mamafih bu hasta dikkatle izlenmelidir; Perikardit 1009 Geleneksel olarak; acil-olmayan perikardiyosentez kalp kateterizasyon laboratuvar›nda floroskopi k›lavuzlu¤u alt›nda, invaziv hemodinamik monitor ile yap›lmaktad›r. Bu koflullarda perikardiyosentez yap›lmas›, ifllemden önce veya sonra teflhisin kan›tlanmas› için sa¤ kalp kateterizasyonu da uygulanmas›na olanak sa¤lamaktad›r (gerekli ise ve effüzivkonstrüktif perikardiyal hastal›¤› araflt›rmak için). Yak›n zamanda yatakbafl›, ekokardiyografi k›lavuzlu¤unda perikardiyosentezin güvenli ve etkili bir giriflim oldu¤u gösterilmifltir; bu giriflim s›ras›nda ideal yer, araya giren yap›lar bulunmayan, ciltten perikardiyal s›v›ya olan minimal mesafedir. Perkardiyal s›v›n›n devaml› drenaj›n›n yerleflen (nüfus eden) kateter ile yap›lmas› effüzyonun tekrar oluflma riskini minimuma indirmektedir. A. B. X RES‹M 29-2. Perikardiyal effüzyonun aspirasyonu: A-Büyük perikardiyal effüzyon hastada s›v› boflalt›l›p geçici olarak karbondiyoksid ile yer de¤ifltirilmifltir. B-S›v› boflalt›l›p, (CO2 gaz› verilmifltir)-ince perikard›n alt›nda küçük kalp görüldü, intraperikardiyal s›v› seviyesi var (X). (Conway N: Atlas of Cardiology. Wolfe Med. Publ. 1977. p. 539-540). çünkü küçük miktarda perikardiyal s›v› miktar› art›fl› tamponad ile sonuçlanabilir. Baz› hastalarda kardiyak kompresyonun ekokardiyografik bulgular› birkaç günde kaybolmaktad›r, dolay›s› ile rutin perikardiyosentez, flayet baflka bir endikasyonu bulunmuyorsa yasaklanmal›d›r. 4. Pürulan veya tekrarlayan perikard effüzyonlar›nda teflhis için perikard dokusuna ihtiyaç olmaktad›r; bu durumlarda cerrahi drenaj tercih edilmifl tedavidir. Cerrahi, ayr›ca travmatik hemoperikardiyumun tedavisidir. Perkardiyal effüzyonun cerrahi drenaj› s›kl›kla k›s›tl› subksifoid insizyon ile yap›lmaktad›r; bu pozisyon otopsi için perikard›n direk olarak görünmesini sa¤lamaktad›r. Tan›sal do¤ruluk oran›, Perikardiyoskop’un sokulmas› ile düzeltilmifltir (yükselmifltir); daha genifl perikard alan›n›n direk olarak görünmesini ve çoklu biyopsi al›nmas›n› sa¤lamaktad›r. K›sa zaman önce fleksibil perkütan sokulan perikardiyoskop gelifltirilmifltir. Malign perikardiyal effüzyonlar tekrar oluflmaktad›r. Tekrarlayan perikardiyal effüzyonlarda, perikardiyal-pencere aç›lmas› gerekmektedir; effüzyonun plevral bofllu¤un içerisine Temel Kardiyoloji 1010 boflalmas›n› sa¤lamakta, kardiyak tamponad›n tekrar oluflmas›n› önlemektedir. Bu hastalarda çekici alternatif; özellikle maligniteden dolay› prognozu kötü olanlarda, perikardiyal-pencerenin balon dilatasyon ile perkütan aç›lmas›d›r. Tamponads›z Perikardiyal Effüzyon: Akut perikardit s›kl›kla tamponad yapmayan küçük perikardiyal effüzyon ile birliktedir. fiayet hemodinamik bozukluk bulunmuyorsa teflhis baflka yolla konmal›d›r, perikardiyosentez gerekli olmayabilir. fiayet yavaflca toplanm›flsa, bir litreden fazla büyük perikardiyal effüzyon kardiyak tamponad yapmadan bulunabilir. Perikardiyosentez, çok büyük perikard effüzyonunda da (ekokardiyografide >20 mm) tavsiye edilebilir. Büyük effüzyonun drene edilmesinin sebebi; tamponada ilerleme ihtimalini yok etmektir. X Görüfl; yak›nda geliflen büyük effüzyon veya eko’da diyastolik sa¤ kalp kollaps› yapan effüzyonun tamponada ilerleme riski en yüksek oldu¤una inan›lmaktad›r. Uzmanlar, >3 ayd›r devam eden perikardiyal effüzyonun rutin olarak drene edilmesini tavsiye etmektedir, bu gerekli olabilir. Perikardiyal effuzyonda 2002-AHA’n›n yaklafl›m önerisi fiekil 29-4’de sunulmufltur (Circulation 2002;105:2939-42). PER‹KARD‹YAL KONSTR‹KS‹YON ; 12-15 Patofizyoloji: Nedbeleflmifl, kalsifiye olmufl ve kal›nlaflm›fl perikard›n oluflturdu¤u perikardiyal konstriksiyon total kalp volümünü k›s›tlayarak kalp dolumunu azaltmaktad›r. Perikardi- Orta-büyük perikardiyal effüzyon Kalp tamponad› veya flüphesi (?) infeksiyon flü (+) (–) Effüzyonu Drene et EKO’da büyük effüzyon (>20 mm) (–) (+) Perikardit Tedavisi <1 ay’danberi bulunuyor, sa¤-kalp kollaps›? (-) Perikarditi tedavi et (+) flalt Effüzyonu Bofla fiEK‹L 29-4. Orta-büyük pankardiyal effüzyonlu hastaya yaklafl›m Algoritmi (Circulation 2006;113:1622-1632). yal konstriksiyonun patofizyolojisinin merkezinde; 4 kalp bofllu¤unun diyastolik bas›nçlar›n›n eflitlenmesi vard›r, sebebi; boflluklar›n dolumunun, k›s›tlanm›fl perikardiyal volüm taraf›ndan belirlenmesidir (normalde, boflluklar›n kompliyans› belirlemektedir; esneyebilirlik gevfleme). Ventriküler dolumun bafllang›c›, erken diyastolde total kalp volümünde fazla de¤ifliklik olmaks›z›n kan›n atriyumdan ventriküle do¤ru hareket etmesi ile h›zl› olmaktad›r. Fakat s›n›rlay›c› volüme ulafl›lmas› ile diyastolik dolum aniden durmaktad›r (ventriküler diyastolik bas›nçta karakteristik “kare-kök iflareti görüntüsü”). Sert perikard, intratorasik bas›nçlar›n respiratuvar de¤iflikliklerinden kalp boflluklar›n› izole etmifltir, bunun sonucu; “Kusmaul belirtisi” dir. Etyoloji: Uzun süre devam eden perikardiyal inflamasyon, perikarddaki süreci nedbeleflmeye, fibroza ve kalsifikasyona götürmektedir. En s›k sebepleri; mediyastinal radyasyon, kronik idiyopatik perikardit, kalp cerrahisinden sonras› ve tüberküloz perikardittir. Perikardit Klinik Manifestasyonlar›: Perikard konstriksiyonlu hastada tipik olarak yükselmifl venöz bas›nc›n ve düflmüfl kalp debisinin manifestasyonlar› bulunmaktad›r. Bütün kalp boflluklar›ndaki diyastolik bas›nçlar›n eflitlenmesinden dolay› (sol ve sa¤ atriyum dahil) sistemik venöz konjesyon pulmoner konjesyondan daha belirgindir. Tipik olarak; juguler venöz dolgunluk karaci¤er konjesyonu, asit ve periferik ödem bulunmakta, buna karfl›l›k akci¤er temiz kalmaktad›r. K›s›tlanm›fl kalp debisi tipik olarak bulunmaktad›r; egzersiz intolerans›, kafleksi ile adale kitlesinin kayb› mevcuttur. Uzun süre devam etmifl konstriksiyonda; plevral effüzyonlar, asit, karaci¤er disfonksiyonu öne ç›kan özelliklerdir. Perikardiyal konstriksiyonda hastada sol tarafta veya bilateral effüzyon sadece sa¤ tarafta olan plevral effüzyona göre daha s›k görülmektedir. Juguler ven dolgunlu¤u artm›flt›r; X ve Y iniflleri belirgindir. Normalde inspirasyonda 1011 düflen venöz dolgunluk, yerini yükselmeye b›rakm›flt›r (Kusmaul belirtisi). Kusmaul belirtisinin bulundu¤u di¤er durum; fliddetli sa¤ kalp yetersizli¤i, özellikle triküspit yetersizli¤inin birlikte bulunmas›d›r. Perikardiyal konstriksiyonun klasik bulgusu “perikardiyal vuru’dur”. Bu ses erken diyastolde oluflan tonu yüksek bir sestir; h›zl› diyastolik ventrikül dolumunun aniden kesilmesi sonucu oluflur. Do¤ru olarak tan›nmas› durumunda perikard konstriksiyonu için spesifik fakat duyarl› olmayan bir göstergedir. Perikardiyal kalsifikasyon, lateral gö¤üs röntgeninde görülmektedir ve perikardiyal konstriksiyon için belirleyicidir (Resim 29-3). Benzer olarak, ekokardiyografi, CT (Resim 29-4) ve MRI görüntülerinde perikardiyal konstriksiyonu olan hastalar›n perikard› kal›nlaflm›flt›r (>2 mm), bunun tan›nmas› önemlidir. Perikard konstriksiyonu perikardiyal kalsiyum olmadan da meydana gelmektedir, baz› olgularda perikardiyal kal›nlaflma da görülmemifltir. y RES‹M 29-3. Kalsifik konstriktif perikardit: kalbi saran kalsiyum en iyi sert çekilmifl (penetre) gö¤üs radyogram›nda anteroposteriyor ve lateral pozlarda görülmektedir (y) (Conway N: Atlas of Cardiology. Wolf Med Publ. 1977. p. 542) RES‹M 29-4. Perikardiyal konstriksiyonlu hastan›n gö¤üsCT’si.(→)-Kal›nlaflm›fl perikard. (*)- Sol plevral effüzyon ile birlikte kal›nlaflm›fl perikard (→) (Circulation 2005: 111:p.364) 1012 Temel Kardiyoloji Bir çal›flmada cerrahi olarak konstriksiyonu kan›tlanm›fl hastalar›n %18’inde normal perikard kal›nl›¤› (<2 mm) gösterilmifltir (JACC 1997;29:1317-23). Perikardiyal konstriksiyon belirgin olarak kalbin bir bölgesine lokalize olabilir. Sine-MRI ile perikardiyal konstriksiyonda kalp siklusu boyunca perikard ve miyokard aras›nda devam eden konkordans uyar›larla perikard›n miyokarda yap›flt›¤›n› göstermek mümkündür. Perikardiyal konstriksiyon flüphesinde hastan›n de¤erlendirilmesinde Doppler-Eko önemlidir. Ekokardiyografi perikardiyal kal›nlaflma ve kalsifikasyonu göstermektedir, bu bulgular transtorasik eko ile atlanabilir, transözefajiyal eko perikard kal›nlaflmas›n› daha sensitif ve do¤ru belirlemekte, ayr›ca pulmoner venöz ak›m› da de¤erlendirmektedir. Doppler-Eko; s›kl›kla her iki ventrikülün restriktif dolumunu göstermektedir; (‹) erken diyastolik mitral girifl ak›m h›z›n›n (E-dalgas›) h›zl› deselerasyonu, ve (‹‹) küçük veya olmayan A-dalgas›, (‹‹‹) mitral girifl ak›m› h›z›nda önemli solunumsal de¤iflkenlikler mevcuttur. Solunum hastal›¤› olanlarda E-dalgas› h›z›nda genifl sal›n›mlar olabilir, bu superiyor vena kava ak›m h›z›nda meydana gelen solunumsal de¤ifliklikler ile iliflkilendirilmifltir (tipik olarak >20 cm/s), halbuki perikardiyal konstriksiyonda de¤ifliklikler daha azd›r. Konstriktif perikarditin di¤er bulgular›; korunmufl mitral anular h›z, apekse diyastolik ak›m›n h›zla yay›lmas› ve diyastolik mitral regürjitasyondur. Ay›r›c› Tan›: 1. Aç›klanamayan venöz konjesyonu olan her hastada perikardiyal konstriksiyon düflünülmelidir. Ekokardiyografi triküspit kapak ve/veya birlikteki pulmoner hipertansiyondan konstrüktif perikarditi ay›rt etmek için faydal›d›r. 2. Perkardiyal konstriksiyon ve restriktif kardiyomiyopati en güç ay›rt edilen durumlard›r. Restriktif kardiyomiyopatinin klinik manifestasyonlar› kardiyak amiloide ba¤l› olarak geliflende çok tipiktir ve perikardiyal konstriksiyona ba¤l› olanlara çok benzeyebilir. Doppler Eko ay›r›c› tan›da en faydal› metodtur; perikardiyal konstriksiyon da mitral girifl ak›m›nda belirginleflmifl solunumsal de¤iflkenlikler mevcuttur (>%25). Mitral anuler ak›mlar›n doku-Doppler ölçümleri, konstriksiyonun restriksiyondan ay›rt edilmesinde faydal›d›r; erken diyastolik mitral anuler h›z (Ea) miyokardiyal restriksiyonda her zaman azalm›flt›r, perikardiyal restriksiyonda ise normal kalm›flt›r. Ea h›z›nda oluflan optimal fark; 8 cm/s’dir. Erken diyastolik ak›m›n apekse h›zl› yay›l›m› konstriksiyonda korunmufltur, restriksiyonda ise azalm›flt›r. Yeni bildirilen çal›flma sonuçlar›nda; perikardiyal konstriksiyonda B-tip Natriüretik peptid sadece minimal yükselmifltir (<200 pg/mL), restriktif kardiyomiyopatide ise belirgin artm›flt›r (>600 pg/mL), (JACC 2005; 45:1900-02). Geleneksel olarak, konstriksiyon ve restriksiyon kateter laboratuvar›nda hemodinamik kriterler ile ay›rt edilmektedir; (‹) konstriksiyonda hemen her zaman geç diyastolik sa¤ ve sol kalp bas›nçlar› tam olarak eflitlenmifltir, restriksiyonda tipik olarak (sol ventrikül) diyastol sonu bas›nc› sa¤ ventrikül bas›nc›n› en az›ndan birkaç mmHg aflm›flt›r. (‹‹) Pulmoner hipertansiyon, restriksiyonda s›k görülmektedir, konstriksiyonda ise tipik olarak yoktur, (‹‹‹) konstriksiyonda sa¤ ventrikül diyastolik bas›nc› sa¤ ventrikül sistolik bas›nc›n›n 1/3’ünden fazlad›r, (‹V) sa¤ anteriyor oblik pozisyonda yap›lan koroner anji- Perikardit yografide konstriksiyonda koroner arterler kalp silüetinin içinde, restriksiyonda ise normaldeki gibi silüetin hemen üzerinde görülmektedir. Bu klasik hemodinamik kriterler ile kardiyomiyopatiden konstriksiyonun ay›rtedilme spesifitesi k›s›tl›d›r (%24-57). Bunun aksine artm›fl ventriküler ba¤›ml›l›¤› iflaret eden dinamik solunumsal de¤ifliklikler ay›r›c› tan›da daha üstündür; inspirasyon s›ras›nda konstriksiyonda, sa¤ ventrikül sistolik bas›nc› yükselmekte, ayni zamanda SV sistolik bas›nc› düflmektedir, bu bulgu ile konstriktif perikarditin tan›nma sensitivite ve spesifitesi > %90’d›r. Seçilmifl olgularda kateterizasyon s›ras›nda miyokard hastal›¤›n› perikard hastal›¤›ndan ay›rmak için miyokardiyal biyopsi al›nabilir. Tedavi: Rölatif olarak akut bafllayan perikardiyal konstriksiyonda, hastalar›n semptomlar ve konstrüktif özellikleri tek bafl›na medikal tedavi ile geçebilir (Circulation 2005;111: e364). Tedavide konstriktif perikarditte antiinflamatuvar ajanlar, kolflisin ve/veya steroidler kullan›ld›¤› bildirilmifltir (JACC 2004;43:271-5). Kronik perikardiyal konstriksiyonda, genellikle pariyetal ve viseral perikard ç›kar›lmaktad›r. Bu operasyon önemli risk tafl›maktad›r (mortalitesi >%6, en deneyimli merkezlerde dahi). Baz› hastalarda kalp fonksiyonlar› hemen düzelmektedir, konstriksiyon yapan perikard ç›kar›ld›ktan sonra fonksiyonlar›n normale dönmesi için biraz zaman gerekebilir. Effüziv Konstriktif Perikardit: Kardiyak tamponad bulunan baz› hastalarda perikardiyal s›v›n›n boflalt›lmas› ile yükselmifl sa¤ atriyal bas›nc›n düflmemesi ile ta- 1013 n›nmaktad›r. Bu hastalarda, perikardiyosentez tamponad›n tipik hemodinamik bulgular›n› konstriksiyonunkine çevirmektedir; dolay›s› ile kalp dolumunun k›s›tlanmas› sadece perikardiyal effüzyona ba¤l› de¤ildir, özellikle viseral perikard›n konstriksiyonu sonucundad›r. En önemli sebepleri; idiyopatik perikardit, malignite ve radyoterapidir. KAYNAKLAR: 1. LeWinter MM, KabaniS. Pericardial diseases. In Zipes DP, LibbyP, Bonnow RO, Braunwald’s Heart Disease. 7th ed. Philadelphia. Pa: Elsevier Saunders 2005:1757-80. 2. Spodick DH. Macrophysiology,microphysiology, and anatomy of thepercardium:synopsis. Am Heart J 1992;124:1046-51. 3. Park JH,Choo SJ, Park SW. Acute pericarditis caused acrylic bone cement after percutan vertebroplasty. Circulation 2005;111:e98. 4. Imazio M, Demichellis B, Perini I, Guggia M, Cecchi E, Gaschino G,et al. Day-hospital treatment of acute pericarditis:a management program for outpatient therapy. JACC 2004; 43:1042-6. 5. Demichellis B, Cecchi E, Belli R, Ghisio A, Bobbio M, Trinchero R. Cardiac troponin in acute pericarditis. JACC 2003;42:2144-48. 6. Permanyer-Miralda G. Acute pericardial disease: The approach etiologicdiagnosis. Heart 2004;90:252-4. 7. Spodic DH. Acute cardiac tamponade. N Engl J Med 2003;349:684-90. 8. Shebetai R. Pericardial effusion:hemodynamic spectrum. Heart 2004;90:255-6. 9. Tsang TS, Oh JK,Seward JB, Tajik AJ. Diagnostic value ofechocardiography in cardiac tamponade Herz 2000;25:734-40. 10. ACC/AHA. Echocardiography. ACC/AHA/ ASE 2003 guidlinec update for the clinical application of echocardiography; summary article: report ofACC/AHA Task force on practice guilines. Circulatiom 2003; 108:1146-62. 11. Hoit BD. Management of effusive and constrictive pericardialheart disease Circulation 2002;105:2939-42. 1014 Temel Kardiyoloji 12. William C, Little MD, Gregory L, Freeman MD. Pericardial disease. Circulation 2006; 113:1622-32. 13. Hancock EW. Aclearer view of effüsive pericarditis. N Engl J Med 2004;350:435-7. 14. Leya Arab D, Joyal D, Shioura KM, Lewis BE, et al. The efficacy of brain natiüretic peptide levels cin differentiating constrictive pericarditis from reztrictive cardiomyopathy. JACC 2005;45:1900-1902. 15. Falk RH. Diagnosis and treatment of cardiac Amyloidoses. Circulation 2005; 112:2047-60.