OLGU BiLDİRİSİ (Case Report) Tiirk Kardiyol Dem Arş 2004; 32:44-51 Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisinden Yarar Gören Bir Olgu Doç. Dr. Erdem DİKER, Dr. Deniz ŞAHİN, Dr. Telat KELEŞ, 6r. Hülya ÇİÇEKÇİOGLU, Dr. Kadir POLAT*, Dr. Alper CANBAY, Doç. Dr. Sinan AYDOGDU Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kardiyoloji Kliniği *Ankara City Hospita/, Kardiyoloji Bölümii Özet Kareliyak resenkronizasyon tedavisi, kalp yetersizlik/i hastaların tedavisinde kullanılan yeni bir non-farmako/ojik yaklaşımd1r. Yapılan çalışmalar bu tedavinin güvenliğini ve etkinliğini göstermiştir. Fakat, kareliyak resenkronizasyon tedavisinden yarar görecek hastayı seçmek, kritik ve hala tartışmalı bir konudur. Bu seçim için çeşitli klinik, elektrokardiyografik ve ekokardiyografik kriterler öne sürü/müştür. Hala, bu tedaviden yarar görecek hasta alt grubunu belirleyecek tatmin edici seçim kriterlerine sahip değiliz. Bu makalede kardiyak resenkronizasyon tedavisi amacıyla atriyobiventriküler kalıcı kalp pili implante edilmiş 60 yaşındaki bir kadın hasta sunulmuştur. Olgumuzun, QRS süresinin 190 ms olması, PQ süresinin 170 ms olması, mitral yetersizliği süresinin 380 ms olması ve septum-posteriyor duvar hareket gecikmesi süresinin > 130 ms olması nedeniyle kareliyak resenkronizasyon tedavisinden yarar göreceği beklenmiştir. Tedavi sonras mda da hastamn semptomları ,fonksiyonel kapasitesi ve egzersiz toleransı belirgin düze/miştir ve bu düze/menin bir p/asebo etkisi olmadığı gösterilmiştir. Bu vesile ile kardiyak resenkronizasyon tedavisinden en çok kimin yarar göreceği, klasik kriteriere ek olarak kullanılacak yeni kriterlerin ne olacağı tartışılmıştır. (Türk Kardiyol Dern Arş 2004; 32: 44-51) Anahtar kelime/er: Kardiyak resenkronizasyon tedavisi, atriyobiventriküler kalp pili, kronik kalp yetersizliği Summary A Case Who Benefited From Cardiac Resynclıronization Tlıerapy Cardiac resynchronization therapy isa novelnon-pharmacological treatment approach in the treatment of heart failure. Previous studies proved the safety and efficacy of this treatment. The selection of the most suitable candieiate for cardiac resynchronization therapy isa crucial issue and stil/ a matter of elebate. Variable clinical, electrocardiographic and echocardiographic criteria have been proposedfor appropriate/y seleeling canelidates for this therapy. Unfortunately, we stil/ do not have satisfactory selection criteria set, which determines patients who will mostIy benefit from this therapy. In this case report, we preseni a 60-year-o/d woman with dilateel cardiomyopathy, who undeıwent atriobiventricular pacemaker implantationfor cardiac resynchronization therapy. This patient would presumebly benefit from this therapy due to long ( 180 ms) QRS duration, long ( 170 ms) PQ duration, long ( 380 ms) mitral regurgitation duration and reltively long (> 130 ms) septum-posterior wall motion detay. As expected, symptoms, functiona/ class and exere ise capacity improved dramatica/Iy after therapy and it is shown that this improvement is not a placebo effect. We discussed which patient wi/1 bene_fit mostly from cardiac resynchronization therapy. (Türk Kardiyol Dem A rş 2004; 32: 44-51) Key words: Cardiac resynchronization therapy, atriobiventricular pacing, chronic heart failure Yazışma adresi: Doç. Dr. Erdem Diker, Taşkent Caddesi, 68/10, Bahçelievler 06500 Ankara Tel.: (0312) ~26 07 22 e-posta: [email protected] A lındığı tarih: 10 Temmuz, revizyon kabulü: 23 Aralık 2003 44 E. Diker ve ark: Kareliyak Resenkronizasyon Tedavisinden Yarar GörenBir Olgu Yaklaş ık 10 yıl önce idiyopatik dilate kardiyomiyopatili bazı hastal arın atriyoventriküler gecikme aralığının kısa ayarlandığı çift odacıklı kalp pili (pacemaker) tedavisinden yarar gördüğü tespit edilmiştir ( ı ). Aynı grup yaklaşık 2 yıl­ lık takip periyodu sonunda hastalardaki iyilik halinin devam ettiğini, fakat ani ölümlerio sık olduğuna dair gözlemlerini yayıolam ışlard ır <2). B ir başka grup da, sol ventrikül doluş süresinin kısa, transmitral ak ı m örneğinin bozulduğu diIate kardiyomiyopatilerde kısa atriyoventriküler gecikmeli çift odacı klı kalp pili uygulaması ile semptomlarda ve bazı klinik parametrelerde düzelme bildirmiştir (3) . Ancak, daha sonra gelen raporlar tedavinin geleceği açısından hayal kırı­ cı olmuştur <4 -6). Daha sonraki yıllarda biventriküler uyarılma kavramı ortaya atılmış ve atriyoventriküler gecikmesi optimal ayarlanan, hem sol ventrikül, hem de sağ ventrikülden uyarı lma yap ılan dilate kardiyomiyopatili hastalarda, bu tedaviden klinik yarar görüldüğüne ait birbirini destekleyen çalışmalar yayınlanmıştır (7- ı 2). Fakat problem, kardiyak resenkronizasyon tedavisi olarak adlandırılan bu yöntemin teknik olarak zor, pahalı olması ve her hastanın ayn ı derecede fayda görmemesi nedeniyle, hangi hastalara uygulanmasının gerektiğinin belirlenmesinde yatmaktadır. Bu olgu sunusunda atriyobiventriküler uyarı lma ile kardiyak resenkronizasyon tedavisi uygulanan ve tedaviden belirg in yarar gördüğü gösterilen bir hasta nedeniyle, tedaviden yarar görecek hastaların belirlenmesi konusu tartışılm ış tır. ve mitral yetersizlik süresi 380 ms olarak tespit edildi. Ventriküler senkroniyi gösteren ekokardiyografik ölçümle rinden septum-posteriyor duvar hareket gecikmesi 240 ms, sol ventrikü l elektromekanik gecikme 165 m s, interventriküler gecikme 55 ms olarak ölçüldü. Y apılacak tedavinin muhtemel fayda beklentile ri ve maliyeti hakkında bilgi veri ldikten sonra laboratuara alı ndı. Sol subklavian ven ponsiyonları yoluyla sol koroner sinüs sol postere lateral da lın a, sağ ventrikül apeksine ve sağ atriyum appendiksine elektrod kateterler, ardından kalıcı kalp pili jeneratörü (Guidant Contact TR, Guidant Ine., St. Paul, Minnesota) yerleştirildi . Sol ventrikül uyarı (pace) eşiği 2.1 V (0.5 ms uyarı geni şliği ile), sağ ventrikül uyarı eşiğ i 0.5 V (0.5 ms u yarı genişliği ile) ve sağ atriyum uyarı eşiğ i 0.8 V (0.5 ms uyarı geniş li ği ile) bulu ndu. Ritter metodu ile optimal atriyoventriküler gecikme 70 ms olarak hesaplandı ve bu şekilde ayarIandı (13). Has tanın gelişine ait ve atriyobiventriküler uyarma s ı rasındaki EKG'leri Şekil 1 ve 2'de sunulmuştur. Görüldüğü gibi atriyobiventriküler uyarma sı rasınd a QRS süres i belirgin kısalm ı ştır (190 ms'den 120 ms'ye inmiş) (Şeki l 2). Takip periyodu sı rasında has tan ın optimal medikal tedavisinde deği­ şi k l ik olmamasına rağmen semptoın larda beli rgin azalma, fonksiyonel kapasitede be lirgin iy ileşme ve diüretik kullanımında azalma oldu. Başlangıçta e n ufak bir eforu telere edemeyen, istirahatte dispoesi olan hasta 3. ayın sonunda 6 dakika yürüme testinde 317 metre yürüyebilir hale geldi. Doppler ekokardiyografide mitral yetersizliği 3-4. dereceden, 2. dereceye ind i ve mitral yetersizlik süresi 220 ms'ye düştü (Şeki l 3 a-b). Ancak ekokardiyografik sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonunda belirgin d eğ i ş iklik tespit edilmedi. Bu etkinin pile bağlı bir plasebo etkisi olup olmadığını test etmek için hastadan habersiz pil devreden ç ıkarıldı. Hasta 1O gün sonra yakınmala­ rı nda belirgin artma nedeniyle hastaneye kabul edildi. Kalp pilinin fonksiyonlarının aç ılmas ını takiben 2 gün içerisinde yakınmaları geriled i. Bunun üzerine kateter J aboratuarına alınan has tanın uyarma fonksiyonları kapalı iken ve aç ı k iken pulmoner arter basınç kayıtları alındı. Şekil 4 a ve b'de görüldüğü gibi uyan kapa lı iken ölçüle n ortalama pulmoner bas ınç 47 mmHg iken, uyarı açık iken dakikalar içerisinde ortalama arter basıncı nın 2 1 mmHg'ye düştü ğü izlendi. Bunun üzerine hasta ayn ı optimal medikal tedavi a ltında atriyobiventriküler uyarılma fonksiyone iken (her iki ventrikül etkili bir şe ki lde uyarılırken) takibe a l ınd ı. Kontrollerde sol ventrikül uyarı eşiği 3.5 V, sağ ventrikül uyarı eşiği 1.1 V bulundu. Pilin çıkı ş voll tajı 5 V'da buakıl dı. OLGUSUNUMU İdiyopatik dilate kardiyomiyopati tanısıyla takip edi- len 60 yaş ındaki kadın hasta, optimal medikal tedaviye rağmen ileri nefes darlığının devam etmesi nedeniyle kardiyak resenkronizasyon tedavisi program ın a a lı nd ı. EKG'de sol dal bloku görünümü vardı. QRS süresi 190 ms, PQ a ra lı ğı 170 ms olarak ölçüldü. Ekokardiyografik değe rl e nd i rmede diffüz sol ventrikül hipokinezisi, sol ventrikül diyastol sonu çapı 7.0 cm, sol ventrikül s iste l sonu çapı 6.4 c m, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu %20 bulundu. Doppler Ekokardiyografide 3-4. derece mitral yetersizliği 45 Türk Kardiyol Dem Arş 2004; 32:44-51 Şekil 1. Hastaya ait bazal EKG. QRS süresinin 190 ıns olduğu sol dal bl oğu morfolojisinde intraventriküler iletim defekti var TARTIŞMA dalgalarının birleşmesine ve diyastolik doluşun bozulmasına yol açar. Kalp pili ayarları yap ılır­ ken atriyoventriküler gecikmenin optimizasyonu ile, Doppler ekokardiyografide, mitral doluş akımınd a E ve A dalga larının birbirinden ayniması ve mitral kapağın kapanmasına kadar diyastolik doluşun uzatılınası hedeflenir. Biz burada atri yoventriküler gecikmeyi optimize edebilmek için Ritter ve arkadaş larının tanımla­ dığı yöntemi kullandık ( l3l. Ancak, atriyoventrikü ler gecikmenin optimizasyonu tek başına kardiyak performansı arttırınada çok etkili de- Bramlet ve arkadaşları , yapısal kalp hastalığ ı olmayan kişilerde egzersiz sırasında ortaya çı ­ kan hıza bağımlı sol dal bloku esnasında sol ventrikül fonksiyonlarının ani olarak bozulduğunu göstermişlerdir ( 14 ) . Daha sonra yapılan çalışmalarda da asenkron ventrikül kontraksiyanun ventrikül performansını bozduğu teyit edilmiştir ( IS) . Atriyobiventriküler uyarılma ile kardiyak resenkronizasyon tedavisinin mantığında da bu asenkroni-dissenkroninin düzeltilmesi vardır. Böylece sol ventrikül performans ının bu asenkroni nedeniyle bozulan miktarının düzelmesi beklenmektedir. ğildir. İnterventriküler asenkroni durumunda ventriki.iller arasında iletimin gecikmesi (elektromekanik gecikme) ile sol ventrikül izovolumetrik kontraksiyon ve relaksasyon süreleri uzar, mitral yetersizlik derecesi artar, sol ventrikül do luş zamanı kısalır 0 6l_ Bütün bu olaylar kalp debisinin düşmesine neden olur. Eğer her iki ventrikül eş zamanlı olarak uyarılırsa bu problemin minimize edileceği düşünülmekted ir. Kalp yetersizlikli bir hastada asenkroni değişik seviyelerde ortaya çıkmaktadır. Bunlardan birincis i atriyoventriküler seviye, ikincisi intraventriküler seviye ve üçüncüsü ise interventriküler seviyedir. Atriyoventriküler senkroni optimal doluşu sağ­ layacak diyastol süresinin olmasını sağlar. Kalp yetersizliği o lan hastalarda sıklıkla görülen PQ intervalinin uzaması mitral doluşuna ait E ve A İntraventriki.iler asenkronide ise ventrikülün doluş sıras ında bazı 46 segmentlerde kontraksiyonun E. Diker ve ark: Kardiyak Resenkronizasyon Tedavisinden Yarar Gören Bir Olgu ,,,,,,,, , ,,, , ,,,,,,,,, ,-,, , ,, , ,,,,,,·,, ,,,,,,,, , ,. ,,,,,,,, , ,,,,,,,,,,, , ,l•••+: ..·.. ı • ••• ·,, , ,,, , , , ,,, ,,, .;., '102 t: (ll • HI Ul - · Şekil .\,' 0; NUMU.W 2. Atriyobiventriküler uyarılma srrasında EKG'de QRS süresindeki kısal m a Tablo 1. Çeşitli çalışmalarda atriyobiventrikiiler pacemaker tedavisine (kardiyak lann tedaviden yarar görme oranları ve yarar görenlerin özellikleri Araştımıacı Çalışmaya giriş kriterleri Cevap kriterleri . UA~T . K.\1:11 . YUGIIN• 1\AKIH resenkronizasyoıı Atriyobivent riküler pil tedavisine cevap verenlerin özellikleri Atriyobiventriküler pil tedavisine cevap venne oranı Alonso et al 1999 ( 1?) 1. NYHA lll-lV 2. EF < %35 3. SVDSÇ > 60 mm 4. QRS > 120 ms 1. Fonksiyonel kapasitede artma 3. Pik oksijen tüketiminde artış %73 Oğuz et al 2002 (18) 1. NYHA lll-lV 2. EF < %40 3. SVDSÇ > 55 mm 4. QRS > 120 ms - %68 Pitzalis et al 2002 ( ı9) 1. NYHA lll 2. EF <%35 3. QRS > 150 ms Sol ventrikül sistolik volüm indeksinde %15 ve üstünde azalma o l ması Reutcr et al 2002 (20) 1. NYHA ll l-lV 2. QRS > 120 ms 3. Ortalama EF %24 1. NYHA sın ı fında azalma 2. Yaşam kalitesi skorunda düzelıne teda visi) alınanlıasta­ Pace-QRS süresinde k ı salma olanlar QRS süresi ve mitral yetersi zliği süresi uzun olanlar %68 1. QRS > ISO ms 2. SPWMD > 130 ms 3. PQ > 180 ms'nin beraber ol mas ı %83 Miyokard infarktüsü geçinn iş olanlar 2. MY derecesi > 2 3. Aortik TV I > 12 cm olanlar ı. NYHA: New York Heart Associationfonksiyonel grup suuflandırması. EF: Sol veliirikül ejeksiyonfraksiyonu, SVDSÇ: Sol ventrikiil diyastol QRS: Yüzey EKG QRS siiresi. SPWMD: Septal posterior duvar hareket gecikmesi, PQ: Yüzey EKG'de PQ siiresi, MY: Mitral yetersiz/ik. TV/: Time-velociry integral somı çapı, ventriküler uyarı l ması ile bunu önlemek mümkün olabilmektedir (16). geç başlaması söz konusudur. Bir anlamda ventriküler sistolü ile diyastolü zamansal olarak milisaniyeler içerisinde birbiri ile çakışmakta­ dır. Teorik olarak biventriküler veya sadece sol Atriyobiventriküler u yarılma ile atriyoventriküler, interventriküler ve intraventriküler asenkro47 Tiirk Kardiyol Dem Arş 2004; 32:44-51 a Şek il 3a. Çalışma başında b mitral yetersizliği 3b. Takip sırasında mitral yetersizl iği nde azalma Tablo 2. Atriyobiventrikiiler uyarılmadan yarar görecek lıastaları belirleyecek tekniği araştıran çalışmalar ARAŞTlRlC I ÇA LIŞMA Sogaard et al 2002 (2ı) Doku Doppleri ile hesaplanan "delayed longitudinal contraction" tedaviden en fazla yarar görenleri belirlemekte kullanı lır. Anselme et al N AS PE 2002 (22) QRS süresi sol ventrikül-sağ ventrikiil asenkronisi hakkında bilgi venııez. B u konuda bilgi veren konvansiyonel Doppler ve doku Doppleridir. Bu nedenle e n iyi cevap verecekleri bulabilmek için bu araçlar SONUCU kull anı lmalıdır. Varbeek et al NASPE 2002 (23) İnterventriküler asenkroni resenkroııizasyoıı tedavisinden yarar görecekleri belirlemede kullanılmalıdır. Schuster et al. N AS PE 2002 (24) Renkli doku hız görüntülemesi ile sol ventrikül bazal segmentlerinde belirgin asenkroni olanlar resenkronizasyon tedavisinden en fazla yarar görür. Martino et al NASPE 2003 (25) Doku Dopplcri ile inıerventriküler gecikmesi en fazla olanlar resenkronizasyon tedavisinden e n fazla yarar görürler. Penicka ct al. NASPE 2003 (26) Doku Doppleri ile yapılan çalışmaya göre QRS süresi interventriküler değil, intraventriküler asenkroni ile i l işkil idir. Sadece QRS süresi cevabı belirlemede yararsızdır. Uch iyanıa e t al NASPE 2003 (27) QRS süresi cevabı belirleyen iyi bir marker değild ir. rar göreceğini bildirmiş lerdir (17). Oğuz ve arda benzer bir hasta popülasyon unda, en fazla yarar görenlerin QRS süresi uzun olanlar ve mitral yetersizlik süresi uzun olanlar olduğunu tespit etmişlerdir (IS). P itzalis ve arkadaşları ise QRS süresi > 150 ms, septum-posteriyor duvar hareket gecikmesi > 130 ms ve PQ > 180 ms kriterlerinden üçünün de o lduğu hastaların kardiyak resenkronizasyon tedavisinden en fazla yarar gördüklerini bildirmiş lerdir (19). ni-dissenkroni d üzeltilebilir. Ancak, bu tedaviden hang i hasta l arın yarar göreceğini be lirlemek için hangi parametrelere bakılması gerektiği konusu çok açık değildir. Bu konuda yapıl­ mış çalışmalar Tablo l 'de özetlenmiştir. Alonso ve arkadaşları QRS süresi 120 ms'nin üzerinde o lan ventriküler iletim defektli hastaları aldıkla­ rı ça lı şmalarında, biventriküler uyarılma ile QRS süresinde en fazla kısalma olanların kardiyak resenkronizasyon tedavisinden en fazla ya- kadaşl arı 48 E. Diker ve ark: Kardiyak Rese11kro11izasyon Tedavisi11de11 Yarar Göre11 ll ir Olgu Toıtd Tı... ow ı • 22:44 .... ı ı 'i ı Şekil 4a. Kalp pili 4 b. Kalp pili kapal ı aç ık iken a l ın an pulmone r arter bas ınç kaydı. Ortalama pulmoner arter basınc ı 47 mmHg. iken alına n pulmoner arter basınç k aydı. Ortalama pulmoner arter basın c ı 2 1 mmHg. Bu seride bu kriterle rin he r üç ününde varlığında resenkroni zasyon tedav is inden pozitif yara r görme y i %80 tah min ettirdi ği bi l d i ri l mi ştir. Reuter ve arkadaş l arı ise m iyoka rd infarkti.is ü geç irm i ş o lanl ar, mi tra l ye t e rs i z liğ i de rece s i 2'nin üze rinde olanlar ve aortik zam an -h ız intcgralinin l2'ni n üzerinde olan hastal arın b u tedav ide n ya rar gö rdük lerini rapor etm i ş lerdi r (20) _ Bizim olgumuzda da Q RS süresinin 190 ms o lduğu, uyarı l ma ile QRS süresinin 120 ms'ye ye indiğ i , PQ süresinin 170 ms olduğu , optimal atriyoventriküle r senkroninin PQ < 100 ms iken sağland ı ğı, mitra l yetersizli ği s üres inin uzu n ol- duğu , septum-posteriyor duvar hare ke t gecikmesinin 130 ms'nin üzerinde oldu ğu izlenmekted ir. Olg umuz QRS süresinin uzunluğu , QRS süresinin uyarılma ile kısalm as ı , PQ süresinin u zunl uğu , mitra l yeters i z l iğin i n varlı ğı ve mitral yeters iz lik süresinin uzunluğu ve bir intraventriküler asenkroni parametresi olan septum-posteriyor duvar hareket gecikmesi süresinin uzunluğu kriterleri ile çeşitli çalışmalardan elde edilen veriler ışığında tedaviden yarar görecek bir hasta olarak sııııflandırıl abilir ve kli n ik tak ibinde de izlendiği gibi tedav iden dramatik yarar görmü ş tür. 49 Tiirk Kardiyol Dem Arş 2004:32:44-51 hastalar çalışmaya alınm ış, fakat bu iki grupla ilgil i alt g rup analizleri fazla bildirilmemiştir. Bir çalış ınada her iki grup arasında erken dönem cevapta önemli bir fark ol madığı bildiri lmekle be rabe r, uzun dönenıli izlem son uçlarını beklemekte de yarar vard ır (30)_ Bütün bu bulgulara rağmen tedav iden hangi hastal arın yarar göreceği, intraventriküler asenkronisi mi, yoksa interventriküle r asenkronisi mi olan hastaların en fazla yarar gördüğü standartlaşmamıştır. Bu konuda çal ışmalar devam etme kte, ilginç sonuç lar ortaya ç ıkmakta­ dır. Tablo 2'de çoğu nlukla Dopple r e kokardiyografi kullanılarak yapılan ve tedaviden yarar gören hastaları belirlemeye çal ışan yeni çalışma sonuçları gösterilmi ştir. Bu çalışmalardan da an laşılacağı g ibi interventriküler asenkronisi olan hastaların ını , intraventriküler asenkronisi olan hastaların mı tedaviden yarar göreceği konusunda görüş birliği yoktur. Dahas ı QRS süresinin de tedaviye alınacakları belirlemede bir kriter o lup olmadığı konus u da tartı şmaya açıl­ Hangi tip intraventrik ülcr iletim gecikmesi olan hastaların daha fazla yarar göreceği de tartışma­ lı bir konudur. Bir labo ratuvar çalışması olan Nelson ve arkadaş l arının ça lış mas ında sol dal bloku tarzında iletim defekti o lan hastaların bu tedaviden daha fazla yarar göreceği b ilelirilmiş­ tir (3 ll. Ancak daha sonra yay ınlanan ve klinik takipli çalı şmalarda sağ dal bloku o lan kalp yete rsizlikli hastalarından kareliyak rescnkronizasyon tedavisinden yarar göreceği öne sürülmüş ­ tür (32-33). mıştır. Diğer taraftan sol ventrikül uyarılm as ı için hangi koroner sinüs veninin kullanılacağ ı konusu da tartı ş malıdır. Auricchio ve arkadaşları PATH-CHF çalışma bulgularının analizi ile posterolateral kareliyak venin hedeflenınesi ile e n optimal sonucun alınacağını öne sürmü şler­ dir. Hatta anteriyor kareliyak venin hedeflenmesi ile dP/dt'de kötü leşme olabileceğini bildirmişlerdir (28)_ Ancak, bu yıl yayın lanan InSync/InSync ICD çalışma bulgularının analizinde ise sol ve ntrikül uyarısının olguların %78'inde hedeflenen koroner sinüs dalından , yani lateral, posterolateral veya posteriyor dalından yapı ldığı, %22's inde ise hedeflenmeyen dallardan yapıldığı ve tedaviye yanıt verme açı­ sından her iki grup arasında fark olmadığı bildirilmiştir (29). Burada önem taşıyan nokta özellikle iskemik kalp yetersizliği olan olgularda infarkı alanının üzerindeki kardiyak ven dalından uyarma yapmaktan kaçınmaktır. Tahmin edileceği gibi nekrotik alan uyarılma eşiğ ini yükseltip, sol ventrikül uyarılmasının başarı sı z hale gelmesine yol açabilir. Bu açıdan bakı ldığında iskemik ve iskemik o lmayan kalp yetersiz liklerinin hangisinin tedaviden daha faz la yarar göreceği konusu da çok aç ık değildir. B üyük çalışmalarda hem iskemik, hem de non iskemik Kardiyak resenkronizasyon tedav isi kalp yetersizliği tedavis inde yeni bir non-farm akoloj ik yaklaşımd ır. Ancak pahalı ve zor bir tedavi olan bu tedavide n hangi hastaların en faz la yarar göreceği , hang i kriterleri dolduran hastalara bu tedaviyi uygulamak gerektiği çok açık değildir. KAYNAKLAR ı. Hochıe iı ncr M, Hortnagl H, Ng CK, cı al: Usefu lııcss of physiologic dual-chamber pacing in drug-rcsistant idiopathie dilated card iomyopathy. Am J Cardiol ı 990;66 :J 98 202 2. Hoehleitner M , Hortnagl H, Fridrielı L, et al: Lo ııg- term cfficacy of physiologie dual-paeing in the treatment of end-stage i diopaıhic dilatcd cardiomyopathy. Anı J Caı·di­ ol 1992;70: 1320-5 3. Breeker SJ, Xiano HB , Sparrow J, et al: Effceıs of dupacing w ith slıorı atrioventrieular del ay in di lateel cardiomyopatlıy. Laneel 1992;340: ı 308-12 al-elıambcr 4. Linde C. Gadler F, Edncr M, et al: Results of atriovcntrieular synchro nous paci ng w itlı optimizcd elelay in paticnts wiılı severe congestivc lıeart failurc . Am J Cardiol 1995;75:919-23 5. Gold MR, Feliciano Z, Gotılicb SS, et al: Dual-chamber paeing wiıh a short atriovenıricular detay in congcstive heart failurc: A randonıized s tudy. 1 Anı Coll Cardiol ı 995:26:967-73 RA, Hayes DL, Holnıes Dr, cı a l: Meehaof hcınodynanıic inıprove ın enı by du al-chaınbcr pacing for severe left venıricular dysfuneıion: An acutc 6. N ishiınura nisın 50 E. Diker ve ark: Kareliyak Resenkronizasyon Tedavisinden Yarar Gören Bir Olgu Doppler and catlıeteri zation Co ll Cardiol 1995;25:28 1-8 lıemodynaınic study. J Am 21. Sogaard P, Egeblad H, Kim WY, et al: Tissue Doppler iınaging predicts improved systolic performance anel reversed left ventricular remodeling during long-term cardiac resynchronization therapy . J Am Coll Cardiol 2002;40:723 7. Cazeau S, Ritter P, Lazarus A, et al: Multisite pacing for end-stage heart fa ilure: early experience. Pacing Cl in Electroplıysiol 1996; 19:1748-57 22. Ansel ına F, Savoure A, Schuster l, ct al: Is QRS durat ion a good predictor of right to left ventricular asynchrony? Comparison w ith conventional Doppler and lissue Doppler criteria. Pacing Clin Electrophysiol 2002;25:22 (abstract) 8. Leclerq F, Cazeau S, Le Breton H, et al : Acute lıeınody­ naınic effects of biventricular DDD pacing in patients wi tlı end s ta ge hean failure. J Am Coll Cardiol 1998;32: 182531 9. Cazeau S, Leclerco C, Lavergne T, et al: Effecıs of multisite biventricular pacing in patients witlı lıeart failure anel intraventricular conduction delay. N Engl J Med 200 ı ;344:873-80 23. Varbeek XAAM, Auricchio A, Yu Y, et al: lnterventricular asynchrony deterınines improvement of left ventricular fu nction during resynchronization thcrapy. Pacing Cl in Electrophysiol 2002;25: 140 (abstract) WT, Fislıer WG, Smith AL, et al: Cardiac in chronic heart failure. N Engl 1 Med 2002;346: 1845-53 10. Abralıam resynchron i zaıi on 24. Schuster P, Faerestrand S, Olm O, et al: Respanders to biventricular pacing demonstrate resynchronizcd left ventricular mavement by color tissue velocity imaging. Pac ing Clin Electrophysiol 2002;25:406 (abstract) ll. Gras D, Leclercq C, Tang ASL, et al : Cardiac resynchronization therapy in aclvancecl heart failure the multicenter InSync elinical study. Eur J Heart Failure 2002;4:311-20 25. Martina G, Chiriaco T, Russo AD, et al: PW-TDI for identification of responders to cardiac resynchronization therapy. Pacing C lin Electrophysiol 2003;26:456 (abstract) 12. Auricclı io A, Stellbrink C, Sac k S, et al: Long-term elin ical effecı of henıodynaınically optimized cardiac resynchronization therapy in patients with heart failure and ventricular conduction elelay. J Am Co ll Cardiol 2002;39:2026-33 26. Penicka M, Bartunek J, Vanderheyden M, et al : Duratian of QRS complex is not related to the degree of interventricular asynchrony nor to reverseel left vcntricular remodel ing after biventricular pacing. Pacing Clin Elcctrophysiol 2003;26: 191 (abstract) 13. Ritter P, Dib J, Mahaux et al: New method for eletermining the optimal atriovcntricular delay in patients paced in DDD mode for compleıe aırioventricular block. Pacing C lin Electroplıysiol 1995; 18:855 (ab~tract). 27. Uchiyaına T, Suga C, Matsumoto K, et al: QRS width does not reveal the indication for biventricular pacenıakcr. Pacing Clin Electrophysiol 2003;26:764 (abstract) 14. Bramlet DA, Morris KG, Coleman RE, et al: Effecı of rate-dependent left bLındle branch block on global and regional left ventricular function. Circulation 1983;67: 105965 28. Auricch io A, K lein H, Taekınan B , ct al : Transvenous biventricular pacing for lıcart fa ilure: Can the obstaclcs be overcome? Am J Cardiol 1999;83: 136D- 142D 15. Grines CL, Bashare TM, Boudouluas H, cı al: Functional abnormalitics in isolared left bundle branch block: The effect of intervcntricular asynchrony. Circulation 1989;79:845-53 29. Ricci R, Sanıini M, Gasparini M, et al: Is left ventricular lead positioning useful to predict elinical i mprovenıent in heart failure patients treated with cardiac resynchronizaıion therapy? Eurpean Society of Cardiology Congress 2003; Abstract 1967 16. Pavia SV, Wilkoff BL: Biventricular pacing for heart failure. Cardiol Clinics 2001; 19:1 -15 30. Mansourati J, Etienne Y, Gilard M, et al : Left-ventricular based pacing in patients with chronic heart failure: comparison of acute heınodynaınic benefits accordinci to underlying heaıt disease. Eur J Heart Failure 2000;2: 195-9 17. Alonso C, Leclerq C, Vicıor F, et al: Electrocardiographic predictive factors of long-term elinical improvement with multisite bivcntricular pacing in advanced heart failure. Am J Caı·cliol 1999;84: 1417-21 31. Nelson GS, Curry CW, Wyman BT, et al: Preclictors of systolic augmentation from left ventricular preexcitation in patients with dilated cardiomyopathy and intraventricular conduction clelay. Circulation 2000; 101:2703-9 18. Oğuz E, Dağdeviren B, Bilsel T, et al : Echocardiographic prediction of long-term response to biventricular pacemaker in severe heart failure. Eur J Heart Failure 2002;4:83-90 32. Stephane G, Sylvain R, Jean-Noel L, et a l: Usefulness of biventricular pacing in patients with congestive heart failure and right bunclle branch block. Anı J Cardiol 200 ı ;88: 1436-41 19. Pitzalis MY, Iacov iello M, Roınito R, et al: Cardiac resynchronization therapy by echocardiographic evaluation of vcntricular async hrony. J Am Coll Cardiol 2002;40: ı 6 ı 5-22 33. Aranda MJ, Curıis AB, Conti JB, et al: Do lıeart failure patients with right bundle branch block benefit from cardiac resynchronization therapy? Analysis of the MIRACLE study. J Am Coll Cardiol 2002:39:96A 20. Reuter S, Garrigue S, Baro ld S, et a l: Comparison of charactcristics in respanders versus nonsresponders with biventricular pacing for drug resisıant congestive heart failure. Am J Cardiol 2002;89:346-50 51