SAYFA 109-137 ARASI ÜNİTE SONUNA KADAR

advertisement
4.ÜNİTE 2.KISIM(Ünite çok uzun olduğu için 2’ye böldüm) SAYFA 109-137 ARASI ÜNİTE SONUNA KADAR İNKİLAP TARİHİ
BOŞLUK DOLDURMA ALFABETİK CEVAP ANAHTARINDAN YARARLANABİLİRSİNİZ.
Mustafa Kemal, Nutuk’u yaptıklarının hesabını verme anlayışıyla ________________yılları arasında yaşanan olayları ele almıştır.
Mustafa Kemal, Nutuk kitabında kendi deyimiyle “millî hayatı sona ermiş farz edilen büyük bir milletin, ___________________,
_____________ilmin ve tekniğin en son esaslarına dayanan, millî ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu” anlatmaya çalışmıştır.
Mustafa Kemal, Büyük Nutuk sözlerinin sonunda, gençliğe seslenerek “en büyük eserim” dediği __________________________
emanet etti.
Mustafa Kemal, Nutuk’u, içinde bulunduğu ___________________________________________sağlamak amacıyla yazmıştır.
Mustafa Kemal, Nutuk eserinde olayları anlatmakla yetinmemiş, _________________________________________açıklamıştır.
Mustafa Kemal, Nutuk ile kendisine ve inkılaplarına yönelik ____________________vermiştir.
Nutuk, ________________________________aydınlatan birinci elden kaynak niteliğindedir.
Mustafa Kemal, “Türk milletine yadigârımdır.” dediği Nutuk’ta, Türk milletine ________________________________________
yapacakları konusunda yol göstermiş ve onu gelecekte karşılaşabileceği tehlikelere karşı uyarmıştır.Böylece milletinin ________
____________________bakmasını sağlamak istemiştir.
Cumhuriyet Dönemi’nde yapılan inkılaplar sayesinde milletimiz çağdaş ____________________yolunda önemli adımlar atmıştı.
Ülkemizdeki __________________________büyük ölçüde kullanılan ___________________ kaynaklanıyordu.
İnsanlarımız Türkçenin ses yapısına uygun olmayan Arap alfabesi ile okuma yazma öğrenmekte zorlanıyordu.
Mustafa Kemal, Harf İnkılabı (1 Kasım 1928) için acele etmemiş ve “Milleti hazırlamadan inkılaplar yapılamaz.” diyen biri olarak
öncelikle ____________________________çalışmıştı.
Latin alfabesindeki harfler_______________________.Türkçenin özelliğine göre bazı harfleri dışarıda bırakırken bazı yeni
harfleri ekleyerek bugün kullandığımız 29 harfli Türk alfabesini hazırladı.
Atatürk, 5 Eylül 1938 tarihli vasiyetnamesinde Türkiye İş Bankasındaki hisselerinin yıllık gelirinin bir bölümünü kendi kurduğu
________________________kurumlarına bırakmıştır.
Batılılar, Türkleri dünya medeniyetine katkısı olmayan, yeteneksiz bir millet olarak tanıtıyorlardı.
Batılılar, Türkçenin bilime ve edebiyata elverişsiz, ___________________________olduğunu iddia ediyorlardı.
Atatürk’ün en büyük amacı, millî kültürümüzü _____________________________________çıkarmaktı.
Mustafa Kemal’e göre millî kültür, milletlerin kendi yeteneklerine dayanarak oluşturdukları ______________________tümüdür.
İnsanlar arasında sürekli bir iletişim aracı olan dil aynı zamanda _______________________ve __________________________
vazgeçilmez araçlarından biridir.
Atatürk’ün bizzat kendisi, 1936-1937’da“Geometri Kılavuzu” adlı kitabı yazarak _______________________________________
katkıda bulundu.
Cumhuriyet öncesi dönemde Türklerin tarihi ______________________________________başlatılıyor, daha önceki devirler
yok sayılıyordu.Bu tarih anlayışı, Türk kültürünün gelişimini engellediği gibi Batı’da Türkler aleyhine ortaya atılan iddiaların
cevapsız kalmasına neden oluyordu.
Mustafa Kemal, ayrıca Türklerin tarih boyunca kurdukları devletlerin ___________________ve insanlığa hizmetlerinin
_____________________________düşünüyordu.
Mustafa Kemal, Türk tarihinin araştırılarak milletimizin kültürel zenginliğinin bir an evvel gözler önüne serilmesini istiyordu.
Mustafa Kemal, ‘’diğer din sahiplerinin ___________________________________________bizim milletimizdir.”
T_______________________sırasında Mustafa Kemal’in en yakın yardımcısı ______________________________oldu.
Yakın tarihimize ______________________________________olarak geçen Kubilay’ın şehit edilmesi Serbest Cumhuriyet
Fırkasının kuruluşuyla birlikte yeniden başlayan ______________________________devamı niteliğindedir.
Fethi Bey, kontrolü dışında gelişen ve tehlikeli bir hâl almaya başlayan bu olayların daha fazla büyümemesi için 17 Kasım
1930’da ___________________________________kaldı.
Kendisini kurtarıcı olarak tanıtan Derviş Mehmet meydanda toplanan halkı hükûmet ve
______________________________________, ayaklanmaya çağırdı.Bunun üzerine Menemen’de askerlik görevini yapmakta
olan Öğretmen Asteğmen Kubilay, askerleriyle birlikte olay yerine gelerek isyancılara dağılmalarını söyledi.Ancak uyarılarını
dinlemeyen ve kendisine saldıran Derviş Mehmet tarafından şehit edildi.
Mustafa Kemal Menemen olayı, _______________________________ olarak değerlendirdi.
Kubilay Olayı ile ülkemizde çok partili siyasi hayata geçilmesi için ______________________
______________________görüldü.Bu nedenle demokrasiye geçiş denemelerine ara verildi.
Cumhuriyet yıllarında yalnız Ankara değil, Anadolu’nun diğer şehir ve kasabaları da hane sayısı fazla olan birer
______________________________.
Cumhuriyet Dönemi’nde şehirlerimiz, belediyelerin hazırladığı imar planlarının uygulanmasıyla birlikte değişmeye başladı.
Yeni şehircilik anlayışının ________________________________şehir, başkentimiz _____________oldu.
Çubuk Barajı inşa edilerek, ______________________karşılandı.
Cumhuriyetle birlikte ülkemizde ___________________eğitimi alanında da önemli gelişmelere sahne oldu.
Türk milletini çağdaş uygarlığın ortağı yapmak isteyen Atatürk, bu amaçla milletimize __________________________________
çağrısında bulunmuştu.
Atatürk, ______________________,bilime ve onun uygulamaya geçirilmesiyle ortaya çıkan teknolojiye dayandığını biliyordu.
Atatürk, savaş biter bitmez harekete geçerek ülkemizde yükseköğretimin gelişmesi için çeşitli ____________________________
üniversitelere,_________________________.
TBMM’de kabul edilen kanunla_____________________,onun yerine 1 Ağustos 1933’te_________________________kuruldu.
Atatürk’ün öncülük ettiği üniversite reformuyla kurulan İstanbul Üniversitesi her alanda başarılı çalışmalar yapmış, pek çok
öğrenci yetiştirmiştir ve_____________________________________________etmiştir.
Ülkemizde soyadı eksikliğinden kaynaklanan sorunların giderilmesi TBMM’nin 21 Haziran________’de çıkardığı Soyadı Kanunu
ile mümkün olabildi.
Soyadı Kanununa göre, seçilecek soyadı Türkçe olacak; rütbe, makam, yabancı ırk ve millet _____________________________,
____________________soyadının ahlaka aykırı ve gülünç olmamasına dikkat edilecekti.
Mustafa Kemal’e de TBMM tarafından 24 Kasım 1934’te kabul edilen bir kanunla “Atatürk” soyadı verildi.26 Kasım’da kabul
edilen bir başka kanunla da efendi, bey, paşa, hoca, molla, hafız, şeyh vb.__________________________________.
Atatürk, Millî Mücadele’de büyük fedakârlıklar göstermiş olan kahraman Türk kadınının siyasi, sosyal ve toplumsal haklarından
mahrum bırakılmasını doğru bulmuyordu.
Türk kadını, 1926 yılında kabul edilen __________________________yasalar karşısında ___________________haklara kavuştu.
Evlenme, boşanma, miras, eğitim vb. konularda _________________________yararlanmaya başladı.
Türk kadınının, 3 Nisan________________________’da çıkarılan bir kanunla _________________________________________
katılmalarının yolu açıldı.
5 Aralık ________tarihinde kabul edilen kanunla, Türk kadını _______________________________hakkını elde etti.
Türk kadını siyasal haklarını pek çok Avrupa ülkesindeki kadınlardan daha önce elde etti.
Kadın hakları konusunda ülkemizde önemli gelişmeler yaşanırken çoğu ülkede kadınlar seçme seçilme hakkına sahip değildi.
Cumhuriyet öncesi dönemde ülkemizde sağlık ile ilgili bir bakanlık yoktu.___________________________________________
sayımız_______________________________.
Mustafa Kemal sağlıkta iyileştirme hareketine daha savaş sürerken başladı.
Sağlık hizmetlerinin ________________________________sağlamak amacıyla “____________________” uygulaması başlatıldı.
1928 yılında sağlık sorunlarına bilimsel çözümler bulmak amacıyla, ____________________, _________________Ankara’da
_________________________________kuruldu.
Sağlık hizmetlerinin dengeli dağılımı için Ankara’nın yanı sıra İstanbul, Sivas ve Diyarbakır’da bakteriyoloji, kimya laboratuvarları
ve aşı üretim merkezleri kuruldu.
Türkiye__________________________, faaliyetlerini genellikle aşılama, kan bağışı kabul etme ve yardım işlerinde yoğunlaştırdı.
Mustafa Kemal millî ekonomimizin temelinin tarıma dayandığını biliyor ve tarımsal kalkınmaya büyük önem veriyordu.
Yüzlerce yıldır ilkel yollarla üretim yapmaya çalışan Türk köylüsüne en kısa sürede _____________________öğretmek ve onun
______________________sağlamak gerekliydi.
Mustafa Kemal, makineler olmadan modern tarıma geçilemeyeceğinin bilincindeydi.
“Fikirler ve inkılaplar sanatla yayılır.”diyen Atatürk, ________________________________, çağdaş milletler arasında hak ettiği
yeri alabilmesinin bir aracı olarak görüyordu.
Atatürk, __________________nedeniyle her fırsatta sanatçıları onurlandırmış ve sanatçının toplumdaki yerine dikkat çekmiştir.
1924 yılında Ankara’da Batı müziğini bilen öğretmenler yetiştirmek üzere ______________________________________açıldı.
1926’da Batı müziği çalgılarının eğitimini vermek üzere _____________________________________________açıldı.
1926 yılında kurulmuş olan Gazi Terbiye Enstitüsünde bir resim bölümü açıldı.
1927 yılında Osmanlı Dönemi’nden kalan ______________________________________________dönüştürüldü.
Ülkemizin ________________________________ve resim heykel müzesi de Atatürk tarafından açıldı.
Türk heykeltıraşlar, Atatürk’ün “Cumhuriyetimizin başkenti Ankara’da bütün Türk büyüklerinin heykelleri ve anıtlarının dikilmesi, ___________________________________bakımından lazımdır.” sözü doğrultusunda Türk büyüklerinin heykellerini yaptılar.
Atatürk, sporun beden ve ruh sağlığı kadar _________________________________için de gerekli olduğunu düşünerek her
yaştan insanın spor yapmasını istemiştir.
Cumhuriyet Dönemi’nde ______________________________________amacıyla başlatılan ____________________adlı proje
kapsamında ülkemizin çeşitli yerlerine ressamlar gönderilmiştir.
Asteğmen_____________, İzmir Menemen’de çıkan cumhuriyet karşıtı isyanı bastırmak isterken ______________________.
Türk Medeni Kanunu’nun hazırlanışı sırasında ___________________________________yararlanılmıştır.
26 Aralık 1925’te çıkarılan kanunla ülkemizde _____________________kullanılması kabul edilmiştir.
S___________________________________ekonomi alanında ________________________fikrini savunmuştur.
E_______________________, Vekaleti 3 Mart 1924’te kaldırılmış ve yerine Genel Kurmay Başkanlığı kurulmuştur.
Lozan Barış Antlaşması’na göre _______________________________________________________Türkiye’ye bırakmıştır.
Rauf Orbay, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kurucularından biridir.
Mustafa Kemal,_______________________________ 24 Ağustos _____________________gezisiyle başlatmıştır.
_____________________Antlaşması ile _________________________biçimde kaldırılmıştır.
İzmir İktisat Kongresi’nde özel sektörün desteklenmesine yönelik kararlar alınmıştır.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte hükûmet kurma konusunda _______________________________________________geçilmiştir.
__________________________________kabulüyle birlikte, ________________________________sağlanmıştır.
Onuncu Yıl Nutku, ______________Cumhuriyet Bayramı’nın TBMM önünde ____________hitaben söylenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ______________________________________________________.
Kabotaj Kanunuyla ülkemiz limanları arasında________________________________yapma hakkı__________________tanındı.
Nutuk, Cumhuriyet Halk Fırkasının ikinci büyük kongresinde söylenmiştir.
İstanbul Darülfünunu, _________________________________ kurulmuş bir ____________________________kurumudur.
BOŞLUKLARI AŞAĞIDAKİ KELİMELERİ KULLANARAK DOLDURUNUZ.
1930
erkeklerle eşit
milletvekili seçme seçilme
1934 (2)
geçmişi doğru anlayarak geleceğe güvenle millî kültürü öğrenmenin
1919-1927
gelecek nesillere aktarmanın
Millî Mücadele ve cumhuriyet tarihini
1925’te Kastamonu
gelecek nesillere örnek olmaları
mimarlık
1933’teki
gemi işletme ve deniz taşımacılığı
Musiki Muallim Mektebi
alfabeden
gereken ortamın henüz oluşmadığı
okuryazar sayısının azlığı
Ankara
güzel sanatlara verdiği önem
olduğu gibi alınmadı
Ankara’nın su ihtiyacı
güzel sanatları milletimizin tanımasının
Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile
aşı ve serum üretmekle görevli
Hastane ve hekim
Osmanlı Dönemi’nde
Avrupa ülkelerindeki
Hilaliahmer Cemiyeti
öğrenciler gönderdi
belirten tanımlamalar içermeyecekti
ihtiyacın çok altındaydı
partisini kapatmak zorunda
bilimi rehber edinmesi
ilk anayasası Teşkilatı Esasiye Kanunu’dur
resim sanatını yaygınlaştırmak
bireyin ahlaki gelişimi
ilk resim galerisi
Sanayi-i Nefise Mektebi, Güzel Sanatlar Akademisine
cumhuriyet karşıtı hareketlerin
İstanbul Belediye Konservatuvarı
sebeplerini ve sonuçlarını belgelere dayanarak
cumhuriyete karşı bir suikast
İstanbul Üniversitesi
Serbest Cumhuriyet Fırkası
cumhuriyete karşı kışkırtarak
istiklalini nasıl kazandığını
seyyar hekimlik
cumhuriyeti Türk gençliğine
İsviçre Medeni Kanunu’ndan
Şapka İnkılabı’nı
çağdaş uygarlığın temelinin
kadınların belediye seçimlerine
şehit düşmüştür
çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne
kapitülasyonlar kesin
Tarih İnkılabı
çağdaş üretim tekniklerini
köy görünümündeydi
tarihî olayların doğru biçimde anlaşılmasını
çağdaşlaşma yolunda
köylere kadar yayılmasını
Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun
Darülfünun kapatıldı
Kubilay
toplanan halka
diğer üniversitelerin kuruluşlarına kaynaklık lakap ve unvanların kullanılması yasaklandı toplumu hazırlamaya
dilde yenileşme hareketine
liberalizm
Türk Dil ve Türk Tarih
dinine ve milliyetine saygılı olan tek millet Lozan Barış
Türk Medeni Kanunu’yla
dünya ile bütünleşme
maddi ve manevi değerlerin
Türk vatandaşlarına
dünya medeniyetine yaptıkları katkıların makineli tarıma geçmesini
yeterince anlatılamadığını
eğitim öğretimde birlik
manevi kızı Ayşe Afet İnan
yetersiz bir dil
eleştirilere cevap
meclis hükûmeti sisteminden kabine sistemine
Yunanistan savaş tazminatı olarak
en fazla etkilediği
Menemen Olayı
Karaağaç kasabasını
Erkan-ı Harbiye-i Umumiye
Merkez Hıfzıssıhha Müessesesi
Yurt Gezileri
erkeklerle aynı haklardan
miladi takvimin
yükseköğretim
4.ÜNİTE 2.KISIM SAYFA 109-137 ARASI ÜNİTE SONUNA KADAR ALFABETİK CEVAP ANAHTARI
“Fikirler ve inkılaplar sanatla yayılır.”diyen Atatürk, güzel sanatları, milletimizin tanınmasının, çağdaş milletler arasında hak
ettiği yeri alabilmesinin bir aracı olarak görüyordu.
1924 yılında Ankara’da Batı müziğini bilen öğretmenler yetiştirmek üzere Musiki Muallim Mektebi açıldı.
1926 yılında kurulmuş olan Gazi Terbiye Enstitüsünde bir resim bölümü açıldı.
1926’da Batı müziği çalgılarının eğitimini vermek üzere İstanbul Belediye Konservatuvarı açıldı.
1927 yılında Osmanlı Dönemi’nden kalan Sanayi-i Nefise Mektebi, Güzel Sanatlar Akademisine dönüştürüldü.
1928 yılında sağlık sorunlarına bilimsel çözümler bulmak amacıyla, aşı ve serum üretmekle görevli, Ankara’da Merkez
Hıfzıssıhha Müessesesi kuruldu.
26 Aralık 1925’te çıkarılan kanunla ülkemizde miladi takvimin kullanılması kabul edilmiştir.
5 Aralık 1934 tarihinde kabul edilen kanunla, Türk kadını milletvekili seçme seçilme hakkını elde etti.
Asteğmen Kubilay, İzmir Menemen’de çıkan cumhuriyet karşıtı isyanı bastırmak isterken şehit düşmüştür.
Atatürk, 5 Eylül 1938 tarihli vasiyetnamesinde Türkiye İş Bankasındaki hisselerinin yıllık gelirinin bir bölümünü kendi kurduğu
Türk Dil ve Türk Tarih kurumlarına bırakmıştır.
Atatürk, çağdaş uygarlığın temelinin bilime ve onun uygulamaya geçirilmesiyle ortaya çıkan teknolojiye dayandığını biliyordu.
Atatürk, güzel sanatlara verdiği önem nedeniyle her fırsatta sanatçıları onurlandırmış ve sanatçının toplumdaki yerine dikkat
çekmiştir.
Atatürk, Millî Mücadele’de büyük fedakârlıklar göstermiş olan kahraman Türk kadınının siyasi, sosyal ve toplumsal haklarından
mahrum bırakılmasını doğru bulmuyordu.
Atatürk, savaş biter bitmez harekete geçerek ülkemizde yükseköğretimin gelişmesi için çeşitli Avrupa ülkelerindeki
üniversitelere öğrenciler gönderdi.
Atatürk, sporun beden ve ruh sağlığı kadar bireyin ahlaki gelişimi için de gerekli olduğunu düşünerek her yaştan insanın spor
yapmasını istemiştir.
Atatürk’ün bizzat kendisi, 1936-1937’da“Geometri Kılavuzu” adlı kitabı yazarak dilde yenileşme hareketine katkıda bulundu.
Atatürk’ün en büyük amacı, millî kültürümüzü çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarmaktı.
Atatürk’ün öncülük ettiği üniversite reformuyla kurulan İstanbul Üniversitesi her alanda başarılı çalışmalar yapmış, pek çok
öğrenci yetiştirmiştir ve diğer üniversitelerin kuruluşlarına kaynaklık etmiştir.
Batılılar, Türkçenin bilime ve edebiyata elverişsiz, yetersiz bir dil olduğunu iddia ediyorlardı.
Batılılar, Türkleri dünya medeniyetine katkısı olmayan, yeteneksiz bir millet olarak tanıtıyorlardı.
Bütün iyi niyetli çabalara rağmen Darülfünun, Türk toplumunun bilimsel gelişimi ve kalkınması yolunda kendisinden beklenen
katkıyı sunamadı.
Cumhuriyet Dönemi’nde diğer alanlarda olduğu gibi şehircilik anlayışında da önemli bir değişim yaşandı.
Cumhuriyet Dönemi’nde resim sanatını yaygınlaştırmak amacıyla başlatılan Yurt Gezileri adlı proje kapsamında ülkemizin çeşitli
yerlerine ressamlar gönderilmiştir.
Cumhuriyet Dönemi’nde şehirlerimizin çehresi belediyelerin hazırladığı imar planlarının uygulanmasıyla birlikte değişmeye
başladı.
Cumhuriyet Dönemi’nde yapılan inkılaplar sayesinde milletimiz çağdaş dünya ile bütünleşme yolunda önemli adımlar atmıştı.
Cumhuriyet öncesi dönemde Türklerin tarihi Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile başlatılıyor, daha önceki devirler yok
sayılıyordu.Bu tarih anlayışı, Türk kültürünün gelişimini engellediği gibi Batı’da Türkler aleyhine ortaya atılan iddiaların cevapsız
kalmasına neden oluyordu.
Cumhuriyet öncesi dönemde ülkemizde sağlık ile ilgili bir bakanlık yoktu.Hastane ve hekim sayımız ihtiyacın çok altındaydı.
Cumhuriyet yıllarında yalnız Ankara değil, Anadolu’nun diğer şehir ve kasabaları da hane sayısı fazla olan birer köy
görünümündeydi.
Cumhuriyet yönetimi sayesinde siyasi ve sosyal haklarına kavuşan Türk kadınları günümüzde erkeklerin üstlendikleri bütün
görevleri üstlenebilmektedir.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte hükûmet kurma konusunda meclis hükûmeti sisteminden kabine sistemine geçilmiştir.
Cumhuriyetle birlikte ülkemiz mimarlık eğitimi alanında da önemli gelişmelere sahne oldu.
Çubuk Barajı inşa edilerek, Ankara’nın su ihtiyacı karşılandı.
Erkan-ı Harbiye-i Umumiye, Vekaleti 3 Mart 1924’te kaldırılmış ve yerine Genel Kurmay Başkanlığı kurulmuştur.
Evlenme, boşanma, miras, eğitim vb. konularda erkeklerle aynı haklardan yararlanmaya başladı.
Fethi Bey, kontrolü dışında gelişen ve tehlikeli bir hâl almaya başlayan bu olayların daha fazla büyümemesi için 17 Kasım
1930’da partisini kapatmak zorunda kaldı.
İnsanlar arasında sürekli bir iletişim aracı olan dil aynı zamanda millî kültürü öğrenmenin ve gelecek nesillere aktarmanın
vazgeçilmez araçlarından biridir.
İnsanlarımız Türkçenin ses yapısına uygun olmayan Arap alfabesi ile okuma yazma öğrenmekte zorlanıyordu.
İstanbul Darülfünunu, Osmanlı Dönemi’nde kurulmuş bir yükseköğretim kurumudur.
İzmir İktisat Kongresi’nde özel sektörün desteklenmesine yönelik kararlar alınmıştır.
Kabotaj Kanunu ile ülkemiz limanları arasında gemi işletme ve deniz taşımacılığı yapma hakkı Türk vatandaşlarına tanındı.
Kadın hakları konusunda ülkemizde önemli gelişmeler yaşanırken pek çok ülkede kadınlar henüz seçme seçilme hakkına sahip
değildi.
Kendisini kurtarıcı olarak tanıtan Derviş Mehmet meydanda toplanan halkı hükûmet ve cumhuriyete karşı kışkırtarak
ayaklanmaya çağırdı.Bunun üzerine Menemen’de askerlik görevini yapmakta olan Öğretmen Asteğmen Kubilay, askerleriyle
birlikte olay yerine gelerek isyancılara dağılmalarını söyledi.Ancak uyarılarını dinlemeyen ve kendisine saldıran Derviş Mehmet
tarafından şehit edildi.
Kubilay Olayı ile ülkemizde çok partili siyasi hayata geçilmesi için gereken ortamın henüz oluşmadığı görüldü.Bu nedenle
demokrasiye geçiş denemelerine ara verildi.
Latin alfabesindeki harfler olduğu gibi alınmadı.Türkçenin özelliğine göre bazı harfleri dışarıda bırakırken bazı yeni harfleri
ekleyerek bugün kullandığımız 29 harfli Türk alfabesini hazırladı.
Lozan Barış Antlaşması ile kapitülasyonlar kesin biçimde kaldırılmıştır.
Lozan Barış Antlaşması’na göre Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç kasabasını Türkiye’ye bırakmıştır.
Mustafa Kemal Menemen olayı, cumhuriyete karşı bir suikast olarak değerlendirdi.
Mustafa Kemal millî ekonomimizin temelinin tarıma dayandığını biliyor ve tarımsal kalkınmaya büyük önem veriyordu.
Mustafa Kemal sağlıkta iyileştirme hareketine daha savaş sürerken başladı.
Mustafa Kemal, ‘’diğer din sahiplerinin dinine ve milliyetine saygılı olan tek millet bizim milletimizdir.”
Mustafa Kemal, “Türk milletine yadigârımdır.” dediği Nutuk’ta, Türk milletine çağdaşlaşma yolunda yapacakları konusunda yol
göstermiş ve onu gelecekte karşılaşabileceği tehlikelere karşı uyarmıştır.Böylece milletinin geçmişi doğru anlayarak geleceğe
güvenle bakmasını sağlamak istemiştir.
Mustafa Kemal, ayrıca Türklerin tarih boyunca kurdukları devletlerin dünya medeniyetine yaptıkları katkıların ve insanlığa
hizmetlerinin yeterince anlatılamadığını düşünüyordu.
Mustafa Kemal, Büyük Nutuk sözlerinin sonunda, gençliğe seslenerek “en büyük eserim” dediği cumhuriyeti Türk gençliğine
emanet etti.
Mustafa Kemal, Harf İnkılabı (1 Kasım 1928) için acele etmemiş ve “Milleti hazırlamadan inkılaplar yapılamaz.” diyen biri olarak
öncelikle toplumu hazırlamaya çalışmıştı.
Mustafa Kemal, Nutuk kitabında, kendi deyimiyle “millî hayatı sona ermiş farz edilen büyük bir milletin, istiklalini nasıl
kazandığını, ilmin ve tekniğin en son esaslarına dayanan, millî ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu” anlatmaya çalışmıştır.
Mustafa Kemal, makineler olmadan modern tarıma geçilemeyeceğinin bilincindeydi.
Mustafa Kemal, Nutuk eserinde olayları anlatmakla yetinmemiş, onların sebeplerini ve sonuçlarını belgelere dayanarak
açıklamıştır.
Mustafa Kemal, Nutuk ile kendisine ve inkılaplarına yönelik eleştirilere cevap vermiştir.
Mustafa Kemal, Nutuk’u yaptıklarının hesabını verme anlayışıyla 1919-1927 yılları arasında yaşanan olayları ele almıştır.
Mustafa Kemal, Nutuk’u, içinde bulunduğu tarihî olayların doğru biçimde anlaşılmasını sağlamak amacıyla yazmıştır.
Mustafa Kemal, Şapka İnkılabı’nı 24 Ağustos 1925’te Kastamonu gezisiyle başlatmıştır.
Mustafa Kemal, Türk milletinin köklü ve zengin bir tarihe sahip olduğunu biliyordu.
Mustafa Kemal, Türk tarihinin araştırılarak milletimizin kültürel zenginliğinin bir an evvel gözler önüne serilmesini istiyordu.
Mustafa Kemal’e de TBMM tarafından 24 Kasım 1934’te kabul edilen bir kanunla “Atatürk” soyadı verildi.26 Kasım’da kabul
edilen bir başka kanunla da efendi, bey, paşa, hoca, molla, hafız, şeyh vb. lakap ve unvanların kullanılması yasaklandı.
Mustafa Kemal’e göre millî kültür, milletlerin kendi yeteneklerine dayanarak oluşturdukları maddi ve manevi değerlerin
tümüdür.
Nutuk, Cumhuriyet Halk Fırkasının ikinci büyük kongresinde söylenmiştir.
Nutuk, Millî Mücadele ve cumhuriyet tarihini aydınlatan birinci elden kaynak niteliğindedir.
Onuncu Yıl Nutku, 1933’teki Cumhuriyet Bayramı’nın TBMM önünde toplanan halka hitaben söylenmiştir.
Rauf Orbay Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kurucularından biridir.
Sağlık hizmetlerinin dengeli dağılımı için Ankara’nın yanı sıra İstanbul, Sivas ve Diyarbakır’da bakteriyoloji, kimya laboratuvarları
ve aşı üretim merkezleri kuruldu.
Sağlık hizmetlerinin köylere kadar yayılmasını sağlamak amacıyla “seyyar hekimlik” uygulaması başlatıldı.
Serbest Cumhuriyet Fırkası ekonomi alanında liberalizm fikrini savunmuştur.
Soyadı Kanununa göre, seçilecek soyadı Türkçe olacak; rütbe, makam, yabancı ırk ve millet belirten tanımlamalar
içermeyecekti, soyadının ahlaka aykırı ve gülünç olmamasına dikkat edilecekti.
Tarih İnkılabı sırasında Mustafa Kemal’in en yakın yardımcısı manevi kızı Ayşe Afet İnan oldu.
TBMM’de kabul edilen kanunla Darülfünun kapatıldı ve onun yerine 1 Ağustos 1933’te İstanbul Üniversitesi kuruldu.
TBMM’nin açılışından hemen sonra çıkarılan bir kanunla Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin (Sağlık ve Sosyal Yardımlaşma
Bakanlığı) kurulmasını sağladı.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabulüyle birlikte, eğitim öğretimde birlik sağlanmıştır.
Türk heykeltıraşlar, Atatürk’ün “Cumhuriyetimizin başkenti Ankara’da bütün Türk büyüklerinin heykelleri ve anıtlarının
dikilmesi, gelecek nesillere örnek olmaları bakımından lazımdır.” sözü doğrultusunda Türk büyüklerinin heykellerini yaptılar.
Türk kadını siyasal haklarını pek çok Avrupa ülkesindeki kadınlardan daha önce elde etti.
Türk kadını, 1926 yılında kabul edilen Türk Medeni Kanunu’yla yasalar karşısında erkeklerle eşit haklara kavuştu.
Türk kadınının, 3 Nisan 1930’da çıkarılan bir kanunla kadınların belediye seçimlerine katılmalarının yolu açıldı.
Türk Medeni Kanunu’nun hazırlanışı sırasında İsviçre Medeni Kanunu’ndan yararlanılmıştır.
Türk milletini çağdaş uygarlığın ortağı yapmak isteyen Atatürk, bu amaçla milletimize bilimi rehber edinmesi çağrısında
bulunmuştu.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk anayasası Teşkilatı Esasiye Kanunu’dur.
Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti, faaliyetlerini genellikle aşılama, kan bağışı kabul etme ve yardım işlerinde yoğunlaştırdı.
Ülkemizde soyadı eksikliğinden kaynaklanan sorunların giderilmesi TBMM’nin 21 Haziran 1934’te çıkardığı Soyadı Kanunu ile
mümkün olabildi.
Ülkemizdeki okuryazar insan sayısının azlığı büyük ölçüde kullanılan alfabeden kaynaklanıyordu.
Ülkemizin ilk resim galerisi ve resim heykel müzesi de Atatürk tarafından açıldı.
Yakın tarihimize Menemen Olayı olarak geçen Kubilay’ın şehit edilmesi Serbest Cumhuriyet Fırkasının kuruluşuyla birlikte
yeniden başlayan cumhuriyet karşıtı hareketlerin devamı niteliğindedir.
Yeni şehircilik anlayışının en fazla etkilediği şehir, başkentimiz Ankara oldu.
Yüzlerce yıldır ilkel yollarla üretim yapmaya çalışan Türk köylüsüne en kısa sürede çağdaş üretim tekniklerini öğretmek ve onun
makineli tarıma geçmesini sağlamak gerekliydi.
Download