solunum sistemi fizyolojisi

advertisement
EGZERSĠZDE SOLUNUM
SĠSTEMĠ DEĞĠġĠKLĠKLERĠ
DOÇ.DR.MĠTAT KOZ
Doç.Dr. M.KOZ
Doç.Dr. M.KOZ
Solunumun amacı...
• Dokulara oksijen sağlamak ve
karbondioksiti uzaklaĢtırmak.
• Kan asiditesinin kontrolü
• Ağız yoluyla iletiĢim
Doç.Dr. M.KOZ
Solunum
• Pulmoner ventilasyon-alveoler ventilasyon
• Akciğerlerde ve dokularda solunum
gazlarının değiĢimi ve kanda taĢınması
• Solunumun kontrolü
Doç.Dr. M.KOZ
Pulmoner ventilasyon
• Havanın pulmoner yani akciğer sistemine
alınıp verilmesine ventilasyon denir
– Ġnspirasyon-nefes alma
– Ekspirasyon –nefes verme
Doç.Dr. M.KOZ
Solunum dakika hacmi
dakika ventilasyon
• Bir dakikada solunum yollarına giren yeni
hava miktarıdır(VE).
• Soluk hacmi (TV)ile soluk frekansının
(f)çarpımıyla bulunur.
• VE=TV X f
Doç.Dr. M.KOZ
Dinlenimde ventilasyon
• Solunum hacmi 500 ml,
• Soluk frekansı dakikada 12
• Solumun dakika hacmi=500*12=6lt/dk
Doç.Dr. M.KOZ
Egzersizde ventilasyon artar…
• Egzersizde ventilasyon artıĢı çalıĢan kaslarda O2 tüketimi
ve CO2 üretiminin artması ile orantılıdır.
• ArtıĢ O2 kullanımından ziyade CO2 üretimi tarafından
düzenlenir.
• Antrene bireyler aynı iĢ yükü yada oksijen kullanımındaki
egzersizler sırasında antrenmansız bireylere göre daha
düĢük dakika ventilasyona gereksinim duyarlar.
• Bu düĢük ventilatuvar yanıt özellikle dayanıklılık
sporcularında gözlenmektedir.
• Nedeni periferik kemoreseptörler ve genetik faktörler
olduğu düĢünülmektedir.
Doç.Dr. M.KOZ
• ġiddetli egzersizde solunum frekansı 35-45 e
ulaĢır, olimpiyat sporcularında 60-76 yükseldiği
saptanmıĢtır.
• Soluk volümü 2 lt nin üzerine çıkabilir.
• Sonuç olarak ventilasyon bir egzersizde 100 lt nin
üzerine kolaylıkla çıkabilir .
• Bu dinlenim değerlerinin 17 katıdır
• Ġyi kondüsyonlu dayanıklılık sporcularında bu
rakam erkeklerde 180, kadınlarda 130 litreye
çıkabilir.
• Bu değerler dinlenim değerlerinin 25-30 katıdır.
Doç.Dr. M.KOZ
Egzersizde ventilasyon artıĢı…
• Ventilasyon değiĢiklikleri yalnızca egzersiz
sırasında değil, egzersizin baĢlamasından
önce ve bitiminden sonra da farklılıklar
gösterir.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon artıĢı;
Egzersizden önce
• Ventilasyon artıĢı egzersizden hemen önce
baĢlar.
• Bu artıĢın nedeninin serebral korteksten
yani beyin kabuğundan çıkan uyarılar
olduğu sanılmaktadır.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon artıĢı;
Egzersiz sırasında
•
•
•
•
•
•
Egzersizin baĢlamasıyla
ventilasyonda iki ana değiĢiklik
oluĢur.
Ġlk birkaç sn de hızlı artıĢ gözlenir
(kas ve eklem reseptörlerinden
gelen uyarılar),
Bu hızlı artıĢı yavaĢ artıĢ takip eder
Eğer yüklenme maksimal Ģiddetin
altında ise(submaksimal) artıĢ
kararlı düzeye (steady state)
ulaĢana dek devam eder.
Maksimal egzersizlerde kararlı
düzey oluĢmayıp ventilasyon artıĢı
egzersiz sonlandırılıncaya kadar
devam eder.
Bu değiĢikliklerden baĢlıca
egzersiz sırasında üretilen CO2
olmak üzere kimyasal uyarılar
sorumludur.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon artıĢı;
Egzersiz sonrasında
• Egzersiz bitirilince ventilasyonda da hızlı
bir düĢüĢ görülür,
• Bu kas ve eklem reseptörlerindeki motor
aktivitelerin kesilmesi nedeniyledir.
• Ani düĢüĢün ardından yavaĢ ve dereceli bir
düĢüĢ olur.
Doç.Dr. M.KOZ
Sıcak ortamda uzun süreli egzersiz
• Submaksimal iĢ yüklerinde (laktat eĢiğinin
altında);
– Ortam ısısının ve neminin düĢük olduğu koĢullarda
dakika ventilasyonu sabit kalırken,
– Sıcak ve nemli ortamda egzersiz süresiyle iliĢkili olarak
giderek yükselir.
• Nedeni ısı kaybının zorlaĢması nedeniyle vücut
ısısının yükselmesi, bununda doğrudan solunum
kontrol merkezini uyarmasıdır.
Doç.Dr. M.KOZ
Alveoler ventilasyon
• Akciğerlerde gaz değiĢimin gerçekleĢtiği bölgelere
yeni havanın ulaĢma hızına alveoler ventilasyon
denir.
• Gaz değiĢimi; alveoller, alveol keseleri, alveol
kanalları ve respiratuvar bronĢiyollerdir.
• Ġnspire edilen soluk hacmindeki hava terminal
bronĢiyollere kadar solunum yollarını doldurur.
• Ġnspire edilen havanın çok küçük bir bölümü
alveollere ulaĢtırılır.
Doç.Dr. M.KOZ
Ölü boĢluk
• Solunum havasının bir kısmı gaz
değiĢiminin yapıldığı bölgeler ulaĢmaz,
burun, farinks, trakea, bronĢ ve bronĢiyoller
gibi gaz değiĢiminin olmadığı bölgelerde
kalır.
• Bu bölgelerde kalan havaya gaz değiĢimine
katılmadığı için ölü boĢluk havası denir.
• Ölü boĢluk hacmi 150 ml kadardır.
Doç.Dr. M.KOZ
Alveoler ventilasyon hızı
• Dakikada alveollere ve öteki bitiĢik gaz
değiĢim alanlarına giren yeni hava
miktarıdır.
• Soluk hacminden ölü boĢluk hacminin
çıkartılmasından bulunur.
• (500-350)*12=4200 ml dir.
• Dinlenimde alınan havanın % 70 i alveoler
ventilasyona katılırken % 30 u ölü
boĢluktadır.
• Alveoler ventilasyon akciğerlerde CO2 ve
O2 konsantrasyonlarını belirleyen önemli
bir faktördür.
Doç.Dr. M.KOZ
Alveoler ventilasyon ve egzersiz
• Orta Ģiddetteki bir egzersizde ölü boĢluk hacmi
2 katına çıksa dahi soluk hacminde artma
olacağından solunum pek fazla etkilenmez.
• Örn: SH=1,6 lt, ÖB=0,3 lt, f=25 ise
– Alveolar ventilasyon
= (1,6 – 0,3) x 25
•
= 32,5 lt/dk
• Bu 40 litrelik havanın yaklaĢık % 80 inin
alveolar ventilasyona katıldığını göstermektedir.
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğer hacim ve kapasiteleri
Spirometri ?
• Akciğer ventilasyonunun incelenmesinde
akciğerlere giren ve çıkan hava miktarlarının
kaydedilmesidir.
Spirometre ?
• Spirometri iĢlemini yapan cihazlar.
Spirogram ?
• Spirometre ile elde edilen akciğer hacim ve
değiĢikliklerini gösteren diyagram.
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğer hacimleri..
• Statik akciğer hacimleri
–
–
–
–
Soluk hacmi (tidal volüm)
Ġnspirasyon yedek hacmi
Ekspirasyon yedek hacmi
Artık (rezidüel) volüm
• Dinamik akciğer hacimleri
– Zorlu ekspirasyon hacmi 1
– Maksimum istemli ventilasyon
Doç.Dr. M.KOZ
Soluk hacmi (tidal volüm)
• Her normal solunum hareketi ile akciğerlere
alınan veya akciğerlerden çıkarılan hava
miktarıdır.
• Miktarı ortalama genç insanlarda 500 ml
kadardır.
Doç.Dr. M.KOZ
Ġnspirasyon yedek hacmi
• Normal soluk hacminin üzerine alınabilen
fazladan soluk hacmidir.
• Genel olarak 3000 ml civarındadır.
Doç.Dr. M.KOZ
Ekspirasyon yedek hacmi
• Normal bir ekspirasyon hareketinden sonra,
zorlu bir ekspirasyonla fazladan
çıkarılabilen hava miktarıdır.
• Değeri yaklaĢık 1100 ml civarındadır.
Doç.Dr. M.KOZ
Artık (rezidüel) volüm
• En zorlu bir ekspirasyondan sonra bile
akciğerlerde kalan hava hacmidir
• Değeri yaklaĢık 1200 ml kadardır.
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğer kapasiteleri
• Solunum döngüsündeki olaylar
tanımlanırken bazen akciğer hacimlerinin
iki yada daha fazlasının bir arada ifade
edilmesi gerekebilir.
• Bu tür kombinasyonlar akciğer kapasiteleri
olarak tanımlanır.
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğer kapasiteleri
•
•
•
•
Ġnspirasyon kapasitesi
Fonksiyonel artık kapasite
Vital kapasite
Total akciğer kapasitesi
Doç.Dr. M.KOZ
Ġnspirasyon kapasitesi
• Soluk hacmi ile isnpirasyon yedek hacminin
toplamına eĢittir
• Değeri yaklaĢık 3000+500=3500 ml dir.
Doç.Dr. M.KOZ
Fonksiyonel artık kapasite
• Ekspirasyon yedek hacmi ile artık hacmin
toplamına eĢittir.
• Bu normal bir ekspirasyondan sonra
akciğerlerde kalan hava miktarıdır.
• Değeri yaklaĢık 1100+1200=3100 ml dir.
Doç.Dr. M.KOZ
Vital kapasite
• Ġnspirasyon yedek hacmi, soluk hacmi ve
ekspirasyon yedek hacimlerinin toplamına
eĢittir.
• Akciğerlere girip çıkan maksimum hava
miktarının göstergesidir.
• Değeri 3000+500+1100=4600 ml
Doç.Dr. M.KOZ
Total akciğer kapasitesi
• Akciğerlerin mümkün olan en büyük
inspirasyon hareketi sonrasında akciğerlerde
bulunan maksimum hava miktarıdır.
• Vital kapasiteye artık volümün ilavesiyle
bulunur.
• Değeri 4600+1200=5800 ml dir.
Doç.Dr. M.KOZ
Sporcu-akciğer kapasiteleri ?
• Bazı sporcular daha büyük akciğer kapasitelerine
sahiptir.
• Bunun genetik bir özellik olduğu ve vücut
boyutundan kaynaklandığı düĢünülür.
• Bir maratoncu aynı boyutlardaki normal bir insana
göre benzer vital kapasiteye sahiptir.
• Yüzme, su topu ve dalma ile uğraĢan sporcularda
torasik kafese suyun baskısı nedeniyle ek bir
dirençle karĢılaĢtıklarından vital kapasiteleri
artmıĢtır.
• Bu inspirasyon kapasitesinin artması ve artık
volümün azalmasındandır.
Doç.Dr. M.KOZ
Cinsiyet farkı ?
• Tüm akciğer hacim ve kapasiteleri,
kadınlarda erkeklerinkinden % 20-25 daha
düĢüktür.
• Ġri ve atletik kiĢilerde küçük ve zayıf
kiĢilerden daha yüksektir.
• Sonuç olarak akciğer kapasite ve
hacimlerindeki farklılıklar vücut yapısıyla
ilgili olup sporcu olan ve olmayanlar
arasında genel bir fark yoktur.
Doç.Dr. M.KOZ
Zorlu vital kapasitesi ve zorlu
ekspirasyon hacmi
• Dinamik akciğer volümleridir.
• Akciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesinde
kullanılan testlerden birsidir.
• Zamana karĢı akciğerlerden çıkartılan hava miktarını
tanımlamak için kullanılır.
• Bunun için ekspirasyonun birinci saniyesinde çıkartılan
hava miktarını ölçülür ve buna FEV1 denir.
• FEV1 in zorlu vital kapasiteye (FEV1/FVC) oranı
yaklaĢık % 80 kadardır.
• Solunum yolunda herhangi bir obstruksiyon olduğunda
bu değer düĢer.
Doç.Dr. M.KOZ
Maksimum istemli ventilasyon
• Bir dakikada alınabilecek maksimum hava
miktarıdır.
• KiĢi 15 sn süresince hızlı ve derin soluk alıp
verir.
• Bu süre içerisinde alabildiği hava miktarı 4
ile çarpılarak maksimum hava miktarı
saptanır.
Doç.Dr. M.KOZ
Egzersiz sırasında akciğer hacim
ve kapasiteleri
• Egzersiz sırasında dakika ventilasyondaki artıĢları
sağlamak için soluk volümü artar.
• Buna bağlı olarak ta inspirasyon yedek hacmi ve
ekspirasyon yedek hacminde azalmalar olur.
• Artan akciğer kan akımı nedeniyle total akciğer
kapasitesi ve vital kapasitede azalma olur.
• Sonuç olarak artık hacim ve fonksiyonel artık
kapasite bir miktar artar.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon için oksijen kullanımı
• Dinlenimde ekspirasyon pasiftir, bu nedenle
gerekli oksijen miktarı minimaldir (total
oksijenin % 1-2 sinden az)
• Egzersizde soluk hacmi ve frekansı artar.
• ġiddetli egzersizler sırasında solunum
kasları vücudun total oksijen gereksiniminin
% 8-10 unu alırlar.
Doç.Dr. M.KOZ
Sigara-ventilasyon-performans
• Kronik sigara içenlerde artan hava yolu direnci
nedeniyle solunum kaslarının gereksinim duyduğu
oksijen miktarı artar.
• ġiddetli bir egzersiz esnasında sigara içenlerde
ventilasyonun oksijen maliyeti içmeyenlere göre
iki kat daha fazladır.
• Bu egzersizden 1 saat önce birkaç sigara içilmesi
halinde de geçerlidir.
• Günde 20-30 sigara içenlerde bu farklılık yaklaĢık
4 katıdır.
Doç.Dr. M.KOZ
• Sigara içen birisi egzersizden 24 saat
öncesine kadar hiç içmemiĢse,
ventilasyonun oksijen maliyeti %25 düĢer,
ancak içmeyenlere göre hala % 60 fazlalık
vardır.
• Sonuç olarak sigara performansı olumsuz
etkiler, her Ģeye rağmen içiliyorsa da
egzersiz öncesi içilmemelidir.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon aerobik performansı
sınırlar mı ?
• YaĢlı bireylerde düĢük akciğer ventilasyon
oranının maksimal oksijen alımını
sınırlayabilmektedir.
• Ancak üst düzey dayanıklılık sporcuları
dıĢında sağlıklı genç bireylerde deniz
seviyesindeki egzersizlerde ventilasyon
aerobik performansı sınırlamaz
• Neden ?
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon aerobik performans iliĢkisi-1
• Ventilasyon artıĢı kardiyak output
artıĢından daha fazladır.
• KO 5-6 kat artarken ( 5 lt/dk dan 25-30
lt/dkya), VE 32 kez (6 lt/dk dan 190 lt/dk
ya)artar.
• Ventilasyondaki artma yeteneği kalbin kan
pompalamasındaki artıĢ yeteneğinden daha
fazladır.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon aerobik performans iliĢkisi-2
• Egzersiz sırasında ventilasyonun oksijen
kullanıma oranı da artar.
• ġöyle ki dinlenimde ventilasyon 6 lt iken
dokuların kullandığı oksijen 0,25 lt dir.
• Dinlenimde VE/VO2 =6/0,25=24.
• Maksimal bir egzersizde bu değer 190/5 ile 38 e
yükselir.
• O halde ventilasyondaki artma yeteneği oksidadif
metabolizmadaki artma yeteneğinden daha
büyüktür.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon aerobik performans iliĢkisi-3
• Egzersiz sırasında ventilasyonda gözlenen artıĢ
hiçbir zaman maksimum istemli ventilasyonda
gözlenen artıĢın üzerine çıkmaz.
• Bir sporcu zorlu bir egzersizin sonunda
maksimum istemli ventilasyon testi yapacak olursa
MVV her zaman daha yüksek değerdedir.
• Bu bize maksimal bir egzersizde bile akciğerlerin
bir miktar daha ventilasyon yapabileceklerini
gösterir.
Doç.Dr. M.KOZ
Ventilasyon aerobik performans iliĢkisi-4
• Akciğerlerdeki alveollerin gaz değiĢim yüzeyi çok
büyüktür, yaklaĢık 50-100 m2 dir.
• ġiddetli bir egzersizde kalbin pompaladığı kanın
yalnızca 0,5 litrelik bir kısmı solunum
sistemindedir.
• Yarım litrelik bir sıvının tenis kortunun bir yarısı
geniĢliğindeki yüzeye yayıldığını varsayarsak
akciğerlerin difüzyon yüzeyinin ne denli büyük
olduğunu anlayabiliriz.
Doç.Dr. M.KOZ
Elit dayanıklılık sporcularında
ventilasyon aerobik performansı
sınırlar mı ?
Doç.Dr. M.KOZ
• Çok yüksek egzersiz Ģiddetlerinde solunum
sisteminin kanı yeterince oksijenize edemediği
gösterilmiĢtir.
• Üst düzey dayanıklılık sporcularının % 40-50
sinde gözlenen bu duruma egzersizle oluĢan
hipoksemi denir.
• Yüksek egzersiz Ģiddetlerinde artan dakika kalp
atımı nedeniyle kanın akciğerlerden geçiĢ süresi
kısalmasına bağlı olduğu düĢünülmektedir.
Doç.Dr. M.KOZ
Gaz değiĢimi;
Solunum membranlarında Oksijen ve
Karbondioksit değiĢimi
• Gaz değiĢimi basınç/konsantrasyon farkına
ve gazların eriyebilirlik derecelerine göre
difüzyon ile gerçekleĢir.
• Atmosfer havasından alveollere Oksijen
• Alveollerden atmosfere ise CO2 geçer.
Doç.Dr. M.KOZ
Parsiyel basınç-difüzyon hızı
• Bir hava karıĢımı oluĢturan gazların her
birinin tek baĢına oluĢturdukları basınca
parsiyel basınç denir ve gazın difüzyonu
parsiyel basınç ile doğru orantılıdır.
Doç.Dr. M.KOZ
Gazların parsiyel basınçları
Atmosfer havası
Gazın adı
Yüzdesi
Basıncı
Oksijen
% 20.8
159 mmHg
Nitrojen (azot)
% 79
597 mmHg
Karbondioksit
Ve diğerleri
Su
% 0.04
0.3 mmHg
% 0.50
3.7 mmHg
Toplam
100
760
Doç.Dr. M.KOZ
Solunum yollarındaki havanın
parsiyel basıncı
• Solunum yollarına giren kuru hava
alveollere ulaĢmadan önce nemlendirilir.
• 37 C de su buharı basıncı 47 mmHg dır.
• Alveollerdeki basınç 760 mmHg dan daha
yüksek olamayacağı için su buharı,
isnpirasyon yollarındaki diğer tüm gazları
seyreltir.
Doç.Dr. M.KOZ
Solunum Yollarındaki Gazların
Parsiyel Basınçları
Gazın adı
Yüzdesi
Basıncı
Oksijen
% 19,67
149 mmHg
Nitrojen (azot)
% 74
564 mmHg
Karbondioksit
Ve diğerleri
Su
% 0.03
0.4 mmHg
% 6,20
47 mmHg
Toplam
100
760
Doç.Dr. M.KOZ
Alveol havasındaki gazların
basınçları
• Alveollerdeki artık volüm nedeniyle her soluk
alıĢveriĢte yeni gelen hava ile alveolde bulunan
eski hava karıĢır. Özelliklede CO2 miktarının
artması diğer gazları seyreltir.
• Yer değiĢtiren eski alveol havasının miktarı total
alveol havasının 1/7 si kadardır.
• Bu nedenle tüm alveol havasının yenilenmesi için
bir çok soluğa ihtiyaç vardır.
• Alveol havasının bu Ģekilde yavaĢ değiĢimi
solunumun kontrolünde önemlidir.
Doç.Dr. M.KOZ
Alveol havasındaki gazların parsiyel
basınçları
Gazın adı
Yüzdesi
Basıncı
Oksijen
% 13,6
104 mmHg
Nitrojen (azot)
% 79.4
596 mmHg
Karbondioksit
Ve diğerleri
Su
% 5,3
40 mmHg
% 6,2
47 mmHg
Toplam
100
760
Doç.Dr. M.KOZ
Eskpirasyon havası
• Alveol havası ile ölü boĢluk havasının
karıĢımıdır.
• Ölü boĢluk havasının oranı ile alveolar
havanın oranı eskpirasyon havasındaki
gazların miktarını belirler.
Doç.Dr. M.KOZ
Ekspirasyon havasındaki gazların
parsiyel basınçları
Gazın adı
Yüzdesi
Basıncı
Oksijen
% 15,7
120 mmHg
Nitrojen (azot)
% 74.5
566 mmHg
Karbondioksit
Ve diğerleri
Su
% 3,6
27 mmHg
% 6,2
47 mmHg
Toplam
100
760
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğer ve dokularda gaz değiĢtokuĢu
• O2 ve CO2 basın farklarına bağlı olarak yer
değiĢtirirler
• Difüzyon.....
Doç.Dr. M.KOZ
Alveol,kan ve dokulardaki oksijen
ve karbondioksit basınçları
Alveolü çevereleyen venöz kanda;
PO2 40 mmHg,
PCO2 45 mmHg
Doç.Dr. M.KOZ
Oksijen difüzyonu
akciğerlerde
• 104 mmHg dan 40 mmHg ya doğru gaz
difüzyonu olur.
• Fark 64 mmHg dır
Doç.Dr. M.KOZ
ALVEOL
PO2 104 mmHg
Arteriyel uç
PO2 40= mmHg
Venöz uç
PO2=104 mmHg
Doç.Dr. M.KOZ
Oksijenin kapillerlerden dokuya geçiĢi
• Kanın bir bölümü alveoler kapillerleden geçmez ve
akciğerlerden gelen temiz kan ile karıĢır.
• Böylece arteriyel kanın PO2 si 104 den 95 mmHg ya düĢer
• Oksijen doku hücreleri tarafından sürekli kullanılmaktadır.
• Bu nedenle dokuda hücre içi O2 si kapillerdeki O2 den
düĢüktür.
• Hücre içi PO2 si 5-40 mmHg arasında değiĢir, ortalama 23
mmHg dır.
• Kan PO2 si kapillerlere geldiğinde hızla 40 mmHg ya
düĢer.
• Kapillerin giriĢi ile çıkıĢı arasındaki bu farka arteriyovenöz
oksijen farkı denir
Doç.Dr. M.KOZ
DOKU
PO2 23 mmHg
Arteriyel uç
PO2 =95 mmHg
Venöz uç
PO2=40 mmHg
Doç.Dr. M.KOZ
Karbondioksitin difüzyonu
• Oksijen dokular tarafından kullanılır, sonuçta
hücre içi CO2 miktarı artar.
• Böylece CO2 dokudan kapillerlere difüze olur.
• Hücre içi PCO2 45, arteriyel kan PCO2 si ise 40
mmHg dır. 5 mmHg lık farkla difüzyon olur.
• Pulmoner kapillerlere giren kanda PCO2 45
mmHg, alveol havasında PCO2 40 mmHg dır. 5
mmHg lık farkla difüzyon olur.
Doç.Dr. M.KOZ
DOKU
PCO2 =45 mmHg
Arteriyel uç
PCO2 = 40 mmHg
Venöz uç
PCO2=45 mmHg
Doç.Dr. M.KOZ
ALVEOL
PCO2= 40 mmHg
Arteriyel uç
PO2 = 45 mmHg
Venöz uç
PCO2=40 mmHg
Doç.Dr. M.KOZ
Egzersiz sırasında difüzyon kapasitesi
• ġiddetli egzersizlerde kas dokusunda PO2 3
mmHg ya kadar düĢerken, PCO2 90 mmHg ya
kadar yükselebilir.
• Egzersiz sırasında akciğerlerde ve dokuda gaz
değiĢ tokuĢu geniĢleyen geçiĢ yüzeyi nedeniyle
artar.
• Difüzyon kapasitesi, 1 dk da 1 mmHg farkında
difüzyona uğrayan gaz volümüdür.
• Sporcular antrene olmayanlara göre hem egzersiz
hem de dinlenimde daha yüksek difüzyon
kapasitesine sahiptirler.
• Bu özellikle dayanıklılık sporcuları için geçerlidir.
Doç.Dr. M.KOZ
Gazların taĢınması
• O2 nin taĢınması
• CO2 nin taĢınması
Doç.Dr. M.KOZ
Kanda oksijenin taĢınması
• Akciğerden kana geçen oksijenin % 97 si
hemoglobine bağlı olarak taĢınır.
• % 3 ise plazmada ve hücrede (eritrositlerde)
çözünmüĢ durumda taĢınır
Doç.Dr. M.KOZ
Oksijenin hemoglobinle bağlanması
• Oksijenin hemoglobinle bağlanması geri
dönüĢümlü bir bağlanmadır.
• Akciğer de yüksek bir afinite ile birbirlerine
bağlanırken, dokuda ise birbirlerinden
ayrıĢırlar.
Doç.Dr. M.KOZ
Hb nin % saturasyonu
• Hemoglobinin oksijenle bağlanan yüzdesi
hemoglobinin % saturasyonu olarak
adlandırılır .
• Normalde 100 mmHg lık PO2 de
hemoglobinin oksijen saturasyonu % 98 dir.
Doç.Dr. M.KOZ
Oksijen hemoglobin
ayrıĢma eğrisi
• Oksijenle hemoglobin arasındaki
iliĢki oksijen hemoglobin ayrıĢma
eğrisi ile ifade edilir.
• Eğri sağa kaydığında oksijen
hemoglobinden ayrılırken, sola
kaydığında ise bağlanma artar.
• Oksijen parsiyel basıncının
düĢmesi halinde hemoglobin
saturasyonu da düĢer. Ancak PO2
nin 60 mmHG nın altına düĢene
kadar hemohlobin %
saturasyonunda ciddi bir azalma
olmaz.
• Alveoler PO2 60 mmHg iken Hb
% saturasyonu 90 dır.
Doç.Dr. M.KOZ
Hemoglobinle birleĢen maksimum
oksijen miktarı...
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
100 ml kan 15 gr hb içerir
1 gr hb 1,34 ml oksijen bağlayabilir.
Hb O2 ile % 100 doyduğunda 20 ml oksijen bağlar.
Ancak Hb % 97 doyduğundan 100 ml kan 19,4 ml oksijen bağlar.
Ġlaveten 0,3 ml de kanda çözünmüĢ halde taĢınır.
Sonuçta 100 ml kanda taĢınan O2 miktarı yaklaĢık 20 ml kabul
edilir.
Doku kapillerlerinden geçerken bu miktar azalır ortalama 15 ml ye
düĢer (PO2 40 mmHg, Hb % 75 doymuĢ)
Normal koĢullarda 100 ml kan ile dokulara yaklaĢık 5 ml oksijen
taĢınır. Buna arteriyo venöz oksijen farkı denir.
ġiddetli egzersizler sırasında dokuda PO2 15 mmHg ya düĢer.
Bu sırada 100 ml venöz kan yalnızca 5 ml O2 içerir. Bu
arteriyovenöz O2 farkının 15 ml ye çıktığını gösterir
Doç.Dr. M.KOZ
Oksijen hemoglobin ayrıĢma eğrisini etkileyen
faktörler ve oksijen taĢınmasındaki önemleri
• Eğriyi sağa kaydıran
faktörler;
–
–
–
–
Hidrojen iyon artıĢı
CO2 artıĢı
Isı artıĢı
DPG artıĢı(anaerobik
glikoliz sırasında artar)
Doç.Dr. M.KOZ
Doç.Dr. M.KOZ
Doç.Dr. M.KOZ
Egzersizde eğri....
• Egzersizde eğri birkaç faktörün etkisiyle
sağa kayar ve sonuçta dokuya daha fazla
oksijen bırakılır. Bunlar;
– CO2 üretiminin artması,
– Ortamın asitleĢmesi
– Isı artıĢı,
Doç.Dr. M.KOZ
Akciğerlerde eğri..
• Dokuda eğriyi sağa
kaydıran faktörlerin
tam tersi akciğerlerde
etkilidir.
• Sonuçta akciğerlerde
hemoglobin ile oksijen
birbirine bağlanır.
Doç.Dr. M.KOZ
Karbondioksitin kanda taĢınması
1. Karbondioksitin çözünmüĢ olarak
taĢınması
2. Bikarbonat iyonu Ģeklinde taĢınması
3. Hemoglobin ve plazma proteinlerine bağlı
olarak karbomino bileĢikleri halinde
taĢınması
Doç.Dr. M.KOZ
CO2 taĢınması
• 100 ml kanda ortalama 4 ml karbondioksit
dokulardan akciğerlere taĢınır.
• Bunun büyük bir bölümü bikarbonat iyonu halinde
taĢınr- % 70
• YaklaĢık % 5-7 lik bir bölümde kanda çözünmüĢ
olarak taĢınır.
• CO2 de hemoglobine bağlanabilir, hem de çok
daha hızlı bir Ģekilde, oksijenden 250 kat daha
hızlı.
• Ancak CO2 nin basıncının düĢük olması Hb bağlı
CO2 miktarını çok sınırlandırır.
• YaklaĢık olarak CO2 nin % 23 bu Ģekilde taĢınır.
Doç.Dr. M.KOZ
CO2 nin bikarbonat iyonu (HCO3)
Ģeklinde taĢınması
• Kanda çözünen CO2 eritrositlerin içine difüze olur ve
orada su ile reaksiyona girerek karbonik asiti oluĢturur.
• Bu reaksiyonu karbonik anhidraz enzimi katalizler.
• Karbonik asit bikarbonat ve hidrojen iyonlarına ayrılır.
• Hidrojen iyonlarının çoğunluğu hemoglobinle birleĢir.
• Bikarbonat iyonları da eritrositlerden plazmaya geçerek
klor iyonları ile yer değiĢtirir.
• Akciğerlerde bu reksiyonların tersi iĢlemlerle tekrar
CO2 ve su oluĢur.
Doç.Dr. M.KOZ
Solunumun kontrolü
• Solunumun hızı ve derinliği vücudun
metabolik gereksinimlerine göre ayarlanır
• Solunum, sinir sitemi tarafından alveoler
ventilasyon hızı ayarlanarak PO2 ve PCO2
basınçları çok değiĢse bile sabit tutulur.
• Bu iĢlevler merkezi sinir siteminde bulunan
solunum merkezi tarafından yapılır.
Doç.Dr. M.KOZ
Solunum merkezi
•
•
Solunum merkezi beyin sapında bulunur.
Burada soluk alma (isnpirasyon) ve verme
(ekspirasyon) ile ilgili solunum merkezleri
bulunmaktadır.
Doç.Dr. M.KOZ
Solunumun düzenlenmesi
• Solunum merkezlerine direkt ve indirekt olarak
kimyasal ve sinirsel yollarla uyarılar gelmektedir.
• Solunum merkezini etkileyen faktörler Ģunlardır;
– Akciğerlerdeki gerilme reseptörlerinden gelen uyarılar,
– Eklem kas ve tendonlardaki proprioreseptörlerden gelen
uyarılar,
– Kandaki H iyonu ve CO2 artıĢı,
– Aort kavsi ve karotid arterlerde bulunan kimyasal
reseptörlerden (bu reseptörler kandaki PCO2, PO2 ve PH
değiĢikliklerine duyarlıdır) gelen uyarılar.
– Deri ve vücut ısısında meydana gelen değiĢiklikler,
– Hormonal (örneğin epinefrin) ve sinirsel faktörler
– Üst beyin merkezlerinden gelen uyarılar
Doç.Dr. M.KOZ
Asit-baz dengesinin sağlanmasında
solunumun rolü
• Yoğun kas aktivitesi laktat ve H iyon
konsantrasyonu üretiminde ve birikmesinde
artıĢa yol açar. Asidozis
• Bu artıĢ kas enerji metabolizmasını bozar.
• Solunum sistemi bu asidozis oluĢumunu
engelleyen birkaç tampon sisteminden
birisidir ve özellikle egzersizde ve hemen
sonrasında kritik önemi vardır.
Doç.Dr. M.KOZ
• Laktik asit ve karbonik asit gibi asitler ortama
hidrojen iyonu (H+) salarlar.
• H+ iyonlarının birikmesine izin verilmez.
• Tampon sistemi-tamponlama
– H+ + tampon -----> H-tampon
• Dinlenim koĢullarında vücut sıvıları bikarbonat,
fosfat ve protein gibi bazlara daha fazla oranda
sahiptir
– pH Kasta 7,1, arter kanında 7,4 arasında değiĢir.
– Kan pH sınırları 6,9-7,5 tir
Doç.Dr. M.KOZ
• H+ normalin üzerine çıkarsa ki bu düĢük
pH dır ve asidoz olarak isimlendirilir,
• H+ normalin altına inerse alkaloz olarak
isimlendirilir.
• pH çok dar sınırlar içinde tutulur.
– Kimyasal tamponlar,
– Solunum sistemi
– Börekler
Doç.Dr. M.KOZ
Kimyasal tamponlar
•
•
•
•
Bikarbonat ( HCO3-)***
Fosfatlar
Proteinler
Hemoglobin
Doç.Dr. M.KOZ
• HCO3- + H+-- > karbonik asit-- > CO2 + su
• Laktik asit pH yı 7,4 ten 7 ye düĢürdüğünde
mevcut bikarbonatın % 60 kullanılır.
• Bu kimyasal tamponlar oluĢan asitlerin oluĢtukları
bölgeden dıĢarı atılacakları bölgelere (akciğerler
ve böbrekler) taĢıma iĢlevi yaparlar .
• Kanda serbest H+ artıĢı solunum merkezlerini
uyarır.
Doç.Dr. M.KOZ
Download