sektörün kısa dönemli (3 aylık)

advertisement
Raporlar ve Analizler Serisi
T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİSektörel
BAKANLIĞI
Belge Başlığı
TEKSTİL, HAZIRGİYİM VE
DERİ ÜRÜNLERİ SEKTÖRLERİ
RAPORU
(2013/2)
SANAYİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Sektörel Raporlar ve
Analizler Serisi
1
İÇİNDEKİLER
Tablolar Listesi ………………………………………………………………………………………………………………………..3
Şekiller Listesi………………………………………………………………………………………………………………………….3
Kısaltmalar Listesi……………………………………………………………………………………………………………………4
YÖNETİCİ ÖZETİ ............................................................................................................................ 5
1.SEKTÖRLERİN GENEL DURUMU................................................................................................. 6
1.1. Sektörlerin Dünya Ekonomisi ve AB Ülkelerindeki Durumu ................................................. 6
1.2. Sektörlerin Türkiye’deki Genel Durumu ................................................................................ 7
1.3. Sektörlerde Üretim Eğilimleri ve Üretilen Başlıca Ürünler.................................................... 7
1.4. Sektörlerin Alt Sektörleri ve Etkileşim Halinde Olduğu Diğer Sektörler ............................... 8
1.5. Sektörlerin Bölgesel Yapısı ve Kümelenmeler ....................................................................... 9
1.6. Sektörlerin Kapasite Kullanımı .............................................................................................. 9
1.7. Sektörlerin İşyeri Sayısı ve İstihdamı ................................................................................... 10
1.8. Sektörlerin Üretim Endeksi ................................................................................................. 11
1.9.Sektörlerin Cirosu………………….………………………………………………………………………………………..11
1.10. Sektörlerin Katma Değeri ................................................................................................. 12
1.11.Sektörlerin AR-GE Faaliyetleri ……………………………………………………………………………….………13
1.12.Sektörlerin Elektrik Tüketimi……………………………………………………………………………….…………14
1.13.Sektörlerin Dış Ticareti…………………………………………………………………………………………………..15
1.14.Sektörlerin Maliyet Bileşenleri………………………………………………………………………………….……19
1.15.Sektörlerin 2013-2023 Projeksiyonu…………………………………………………………………….………..21
2. SEKTÖRLERİN SON ALTI AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ................................................................ 23
2.1.Son Dönemde Sektörlere İlişkin Türkiye ve Dünyadaki Gelişmeler ..................................... 23
2.2.Sektörlerin Üretim Endeksi Değerlendirmesi…………………………………………………………………..24
2.3.Sektörlerin Kapasite Kullanım Oranı Değerlendirmesi……………..……….……………………………..24
2.4. Sektörlerin İhracat ve İthalat Değerlendirmesi………………………………….…………………………… 25
2.5.Sektörlerin Ciro Endeksi Değerlendirmesi…………………………………………..……………………………26
KAYNAKÇA……………………………………………………......................................................................... 27
2
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Tablolar Listesi
Belge Başlığı
Tablo 1-
THD Sektörleri Temel Göstergeleri ……………………………………………………………….……
7
Tablo 2-
Faktör Maliyeti ile Katma Değer Miktarları (milyon TL) ………………………………………
12
Tablo 3-
Genel İstihdam ve AR-GE Personeli İstihdam Oranları Karşılaştırması …………………
13
Tablo 4 -
Tüketici Gruplarına Göre Elektrik Tüketim Oranları …………………………………………….
14
Tablo 5-
Türkiye’nin 2012 yılı THD Sektörleri Dış Ticareti (milyar dolar)…………………………….
15
Tablo 6-
En Fazla Tekstil İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları (milyon dolar) ………
18
Tablo 7 -
En Fazla Tekstil İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar) ………..
18
Tablo 8-
En Fazla Hazırgiyim İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları (milyon dolar)..
18
Tablo 9-
En Fazla Hazırgiyim İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar) ….
18
Tablo 10
En Fazla Deri Ürünleri İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları(milyon dolar)
19
Tablo 11-
En Fazla Deri Ürünleri İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar)
19
Şekiller Listesi
Şekil 1-
Dünyada Başlıca Tekstil ve Hazırgiyim İhracatçıları (milyar dolar)..……………………..
6
Şekil 2-
Kapasite Kullanım Oranı (%)………………………………………………………………………………..
9
Şekil 3-
Yıllara Göre İstihdam Endeksi (2005=100)……………………………..……………..…………….
10
Şekil 4-
Yıllara Göre Üretim Endeksi (2010=100)………………..……………………………………………
11
Şekil 5-
Yıllara Göre Ciro Endeksi (2010=100)..…………………………………………………………………
11
Şekil 6-
Yıllara Göre Seçilmiş Sektörlerin İmalat Sanayi İçindeki Katma Değer Oranları (%)
12
Şekil 7-
Yıllara Göre Sektörlerde Firma Başına Düşen Ortalama Elektrik Tüketimi (MWh)..
14
Şekil 8-
Yıllar İtibariyle Tekstil Sektörü Dış Ticareti (milyar dolar).………………………………….
16
Şekil 9-
Yıllar İtibariyle Hazırgiyim Sektörü Dış Ticareti (milyar dolar)..………………………….
17
Şekil 10-
Yıllar İtibariyle Deri Ürünleri Sektörü (Ayakkabı Dahil) Dış Ticareti (milyon dolar)
17
Şekil 11-
Tekstil Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri……………………………………………………
20
Şekil 12-
Hazırgiyim Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri…………………………………………….
21
Şekil 13-
Deri Ürünleri Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri……………..………………………….
21
Şekil 14-
Aylara Göre Üretim Endeksleri (endeks 2010)……………………………………………………...
24
Şekil 15-
Aylara Göre Kapasite Kullanım Oranı (%)………………..…………………………………………..
24
Şekil 16–
Aylar İtibariyle Tekstil Dış Ticareti……………………………………………………………………….
25
Şekil 17–
Aylar İtibariyle Hazırgiyim Dış Ticareti…………………………………………………………………
25
Şekil 18-
Aylar İtibariyle Deri Ürünleri Dış Ticareti……………………………..……………………………...
26
Şekil 19-
Aylar itibariyle Ciro Endeksi (endeks 2010)………..…………………………………………………
26
3
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Belge Başlığı
Kısaltmalar Listesi
AB
Avrupa Birliği
ABD
Amerika Birleşik Devletleri
AR-GE
Araştırma Geliştirme
BSTB
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
DTÖ
Dünya Ticaret Örgütü
GSMH
Gayri Safi Milli Hasıla
GSYH
Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
GTİP
Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu
HOSAB
Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi
ITC
Uluslararası Ticaret Merkezi
İTKİB
İstanbul Tekstil Konfeksiyon İhracatçılar Birliği
KOBİ
Küçük ve Orta Ölçekli İşletme
MWH
Mega Watt Saat
SGK
Sosyal Güvenlik Kurumu
TCMB
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
TEDAŞ
Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi
THD
Tekstil, Hazırgiyim ve Deri Ürünleri
TTSİS
Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası
TÜİK
Türkiye İstatistik Kurumu
4
YÖNETİCİ ÖZETİ
Tekstil, hazırgiyim ve deri ürünleri (THD) sektörleri ülkelerin ekonomik kalkınma süreçlerinde
önemli rol oynamıştır. Gelişmiş ülkelerin 18. yüzyılda gerçekleştirdikleri sanayileşme sürecine
katkı sağlayan tekstil ve hazır giyim sanayi, bugün gelişmekte olan ülkelerin ekonomik
kalkınmasında benzer bir rol üstlenmektedir.
2012 yılında üç sektörde dünya ihracatı 905 milyar dolar olarak gerçekleşerek bir önceki yıla
göre %1,7 performans kaybetmiştir. Her üç sektörde dünya ticareti payı %5 olarak
gerçekleşmektedir. Teknoloji yoğun olarak ifade edilen diğer sektörlerle kıyaslandığında hiç de
küçümsenmeyecek bir rakamdır. (Birinci sıradaki petrol ve petrol ürünleri ticaretinin dünya mal
ticareti içindeki payı %18, ikinci sıradaki elektrikli cihazların payı %11’dir.)
Özellikle emek yoğun sektörler olan hazırgiyim ve deri ürünleri sektörlerinde üretim işçiliğin
ucuz olduğu ülkelere doğru kaymaktadır. Ancak dünya ticareti incelendiğinde AB ülkeleri ve
ABD halen bu sektörlerde büyük ihracatçı konumunu sürdürmektedir. Dolayısıyla THD
sektörleri için gelişmiş ülkelerin terk ettiği sektörler algısı doğru değildir.
THD sektörleri toplam olarak 60 milyar dolar cirosu, yaklaşık 27 milyar dolar ihracatı ve 1
milyon kişiye sağlamış olduğu (kayıtlı) istihdamla ülkemizdeki en önemli sektörlerden biri
durumundadır. Sektörlerin kalite, moda ve tasarım anlamında bugün ulaştığı nokta
küçümsenemez boyuttadır. Bu hali ile sektörler, küresel pazarda da bizi ön sıralara
taşımaktadır.
Ülkemiz işgücü, hammadde ve pazarlama faktörleri dikkate alındığında Çin, Hindistan ve
Güney Kore ile birlikte dünyanın en rekabetçi ülkeleri arasında yer almaktadır.
Ülkemiz dünya tekstil ve hazırgiyim sektörleri toplam ihracatı içinde ortalama %3,5’luk bir
paya sahiptir. Sermaye yoğun tekstil sektöründe bölgenin en büyük üretim kapasiteleri
ülkemizde bulunmaktadır. Ülkemiz dokuma halıda dünya lideri, havlu ve çorapta dünyanın 3.
büyük tedarikçisi ve sektörler açısından Avrupa’nın en büyük üretim kapasitelerine sahip
durumdadır.
Çin’in Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) üyeliği ve 2005’te kotaların kaldırılması ile oluşan yeni
rekabet ortamında sektörler nasıl ayakta kalacaklarını öğrenmiş, kalite ve verimlilik noktasında
dünyada iddialı bir noktaya ulaşmışlardır. Küresel krizinden tüm sektörler gibi olumsuz
etkilense de Türk tekstil ve hazırgiyim sektörü alıcıların stoksuz çalışması ve küçük alımlara
yönelmesi sebebiyle hızlı teslimat avantajıyla dünyanın önemli alıcılarını ülkemize çekmeyi
başarmışlardır.
Türkiye ekonomisi içinde çok güçlü ileri ve geri bağlantıları olan bu sektördeki gelişmeler tüm
ekonomiyi etkilemektedir. Küresel rekabet koşulları altında ve rakip ülkelerin sektörlere
tanıdığı pozitif katkılar göz önünde bulundurulduğunda, bu sektördeki rekabet gücünün
sürdürülmesi büyük önem taşımaktadır.
AB’ye fason üretim yaparak başladıkları küresel pazarda sektörler, son dönemde, katma
değeri yüksek, yenilikçi, bilgi ve ileri teknoloji içeren ürün ve hizmet sunumları ile organizasyon
ve ihracat kapasitesi yüksek sanayiler olmayı hedeflemektedir.
5
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.SEKTÖRLERİN GENEL DURUMU
Belge Başlığı
1.1.Sektörlerin Dünya Ekonomisi ve AB Ülkelerindeki Durumu
Dünya Ticaret Örgütü tarafından 1995 yılında imzalanan ve 2005 sonrası tekstil ve hazır giyim
ticaretinin tamamen liberalleşmesini öngören Tekstil ve Hazır Giyim Anlaşması’nı takiben 2001
yılında Çin’in DTÖ’ye üye olarak bir anda bu anlaşmaya taraf olması dünya tekstil, hazırgiyim
ve deri ürünleri sektörlerinde yeni bir dönem başlatmıştır.
Böylece 2000’li yılların üretim merkezi olan Çin, ithalatçı ve yatırımcı kimliğini bu dönemde
kazanmaya başlarken, Bangladeş ve Vietnam gibi ülkeler, gerek üretim maliyetlerinin düşük
olmasının etkisiyle, gerekse önemli ithalatçı ülkelerle imzaladığı tercihli ticaret anlaşmaları ve
düzenlemeleri vasıtasıyla önemli üreticiler ve ihracatçılar haline gelmişlerdir.
2008 yılında ABD’de başlayan küresel kriz 2011 yılı itibariyle AB ülkelerini de etkileyerek
dünyada tüketici talebinin azalmasına sebep olmuştur. 2009-2010 yıllarında bu sektörlerde
küresel ticarette %15’lere varan bir düşüş gözlenmiştir. 2010-2011 yıllarında dünya ticaretinde
genel bir toparlanma gözlenmiş, 2012 yılında AB’de etkisini tekrar hissettiren krizle beraber
hafif bir düşüşe geçmiştir.
2011 yılında tekstilde 349 milyar dolar olan dünya ihracatı 2012’de 332 milyar dolara,
hazırgiyimde 410 milyar dolardan 409 milyar dolara düşmüştür. Dünya deri ürünleri ihracatı
ise 2011 yılında 162 milyar dolardan 164 milyar dolara yükselmiştir.
2012 yılında THD sektörlerinin (birlikte değerlendirildiğinde) dünya ticaretindeki payı %5
olarak gerçekleşmiştir.
Şekil 1 – Dünyada Başlıca Tekstil ve Hazırgiyim İhracatçıları (milyar dolar)
Kaynak:TradeMap (2012)
Çin hem tekstilde hem de hazırgiyimde en büyük üretici ve ihracatçı konumunu 2012 yılında
da devam ettirmiştir. 2012 yılı tekstil ihracatında Çin, Türkiye ve Hindistan dışında ilk sıralarda
yer alan tüm ülkelerin ihracatı bir önceki yıla oranla düşmüştür. Hazırgiyim’de ise Çin’in
yanında Bangladeş, Vietnam, Türkiye ve özellikle bir önceki yıla göre %50 artışla Kamboçya
ihracatta performans arttıran başlıca ülkelerdir.
6
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Bu sektörlerde dünyanın ikinci büyük tedarikçisi olan AB ülkeleri ise üretimleriniBelge
Çin, Türkiye,
Başlığı
Bangladeş, Hindistan gibi büyük üretici ülkelere yaptırarak aynı zamanda en büyük alıcı
konumunu sürdürmektedir. AB içerisinde İtalya ve Almanya her iki sektörde de liderliği
paylaşmaktadır.
Türkiye ise ITC verilerine göre (ülke bazlı), 2012 yılında dünya tekstil ve hazırgiyim ihracatında
ayrı ayrı %3,5’lik pay ile 7’nci büyük ihracatçı konumuna ulaşmıştır.
Diğer yandan en büyük deri ürünleri ihracatçısı %26 payla yine Çin olmuştur. Çin ile birlikte
Vietnam ihracat artışı ile dikkat çeken bir diğer ülke konumundadır. Deri ürünlerinde en büyük
ithalatçılar yine büyük ihracatçı konumundaki AB ve ABD’dir.
Ticaret hacmi bakımından en yoğun tekstil ve hazırgiyim ticareti Asya ülkelerinde
gerçekleşmektedir. Bunun en büyük sebebi halen ucuz işgücünün bu kıtada yer almasıdır.
1.2.Sektörlerin Türkiye’deki Genel Durumu
Tablo : THD Sektörleri Temel Göstergeleri
2012 Yılı
Tekstil
Hazırgiyim
Deri Ürünleri
Toplam
Üretim Değeri
(milyar dolar)
26,5
19,5
2,6
48,6
İhracat
(milyar dolar)
11,69
13,90
1,07
26,66
İstihdam
Sayısı
430.213
454.754
60.591
945.558
Sektörlerde
İşyeri Sayıları
17.313
33.977
6.425
57.715
Kaynak: TÜİK, SGK
THD sektörleri, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) içindeki payı, sağladığı istihdam ve yüksek
ihracat potansiyeli ile ülke ekonomisinin lokomotif sektörlerinden birisidir. Sektörler birlikte
değerlendirildiğinde ülkenin GSYH’sinin %10’unundan fazlasını ve imalat sanayinde yaratılan
katma değerin %16’sını sağlamaktadır.
Türkiye tekstil ve hazırgiyim sektörlerinin bugünkü gelişim düzeyi AB pazarına yapılan ihracat
ağırlıklı üretimle gerçekleştirilmiştir. Türkiye, 1996 yılında AB ile gerçekleştirdiği Gümrük Birliği
Anlaşması sayesinde, bu tarihten itibaren bu pazara kotasız ihracat yapma imkânını elde
etmiştir.
Türkiye, 2007 yılı sonrasında AB pazarına tekstil ve hazırgiyim sektöründe kotasız olarak
ihracat yapmaya başlayan Çin karşısında, ciddi oranda rekabet ile karşı karşıya kalmıştır. Bu
nedenle fiyatta rekabet etmenin güç olduğu Çin karşısında, moda ve marka eksenli ve katma
değeri yüksek ürünler ile rekabet içinde olmanın önemi daha da artmıştır.
Bu süreç içerisinde Türkiye, bu sektörlerde rekabet etmenin yollarını öğrenmeye başlamış,
ürün kalitesi, moda ve trendleri belirleme gücüne sahip tasarımları ve yüksek teknolojisiyle
dünyada çok özel bir konum elde ederek kendine daha ileri düzeyde yeni hedefler belirlemeye
başlamıştır.
1.3.Sektörlerin Üretim Eğilimleri ve Üretilen Başlıca Ürünler
Tekstil sektörü, hazırgiyim sektörünün tedarik zinciri altında yer alan geniş kapsamlı üretim
yelpazesine sahiptir. Her nevi ihtiyaca yönelik elyaf, iplik, örme/dokuma kumaş, keçe ve
tufting yüzeylerin dahil olduğu dokusuz yüzeyler, ev tekstili ürünleri, halılar, bunların yanında
ağ, ip, tekstil kablo, taşıyıcı tekstil bandı, branda, koruyucu bez, filtre, paraşüt, fren bezi gibi
7
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
teknik kullanıma yönelik ürünler tekstil sektöründe yer almaktadır. Türk Gümrük
Tarife
Belge Başlığı
İstatistik Pozisyonu (GTİP)’nun 50-60 arası fasılları ve 63 fasıl grubunun bir kısmı bu grupta
değerlendirilmektedir.
Örme ve dokuma kumaştan imal edilmiş tüm giyim ürünleri ise hazırgiyim sektöründe
üretilmektedir. GTİP’in 61-62 fasıl grupları bu grupta değerlendirilmektedir. Hazırgiyim sektörü
emek yoğun bir sektör olup, tekstil sektöründe üretilen ürünlerin moda sektörüne yönelik
olarak işlendiği, katmadeğer yaratan, ancak emek yoğun olması dolayısıyla genelde işçiliğin
ucuz olduğu gelişmekte olan ülkelerin yatırım yaptığı bir sektör olarak değerlendirilmektedir.
Her türlü hayvan derileri ve kürkleri ile bu derilerden üretilmiş valiz, çanta, sandık, eldiven,
kemer, koşum takımları gibi aksesuarlar ile deri ve kürkten imal edilmiş giyim ürünleri ve
ayakkabılar ise deri ürünleri sektöründe üretilmektedir. GTİP’in 41-43 arası fasıl grupları ile 64
grubunda yer alan deri ayakkabılar bu grupta değerlendirilmektedir. Geniş bir üretim alanında
faaliyet gösteren bu sektör daha çok el emeğine dayanan ancak yüksek uzmanlık gerektiren
bir sektördür.
Küresel eğilimler incelendiğinde, her üç sektörde standart basit ürünlerin üretiminin
sanayileşmekte olan ülkelere bırakıldığı, yüksek katma değerli moda-marka ürünlerle, üstün
nitelikli teknik tekstillerin üretiminin gelişmiş ülkelerce yapıldığı görülmektedir.
Türkiye’de de bir yandan yurtdışında güçlü marka imajı olan firmalara üretim yapılmakta diğer
yandan markalaşma, pazarlama ve stratejiye her geçen gün daha fazla önem verilmektedir.
Yüksek teknolojiye yönelik üretim çalışmaları yapılmakta, teknik ve fonksiyonel tekstilde
yaşanan gelişmelerle sektör tasarım, moda ve üretimin dışında yeni alanlara taşınmaktadır.
Çevre dostu tekstillerin üretimine yönelik yenilikçi projeler sürdürülebilirliğin sağlanması adına
ön plana çıkmıştır. Üretimde hammaddeden nihai ürüne kadar daha az su, enerji ve kimyasal
madde kullanımına, tekstil proseslerinden daha az atık su çıkışına ve çıkan atık suyun tekrar
kullanımına, üretim sırasında ortaya çıkan enerjinin yeniden kullanımına, fosil yakıt
kullanımının ve üretim sırasında oluşan karbon salınımının azaltılmasına olanak sağlayan
üretim yöntemlerine yönelik çalışmalar ön plana çıkmıştır. Diğer sektörlerin veya TH
sektörlerinin atıklarından, geri dönüşüm yoluyla hammadde elde edilmesine yönelik çalışmalar
da yapılmaktadır. Gelişmiş ülkelerde atık malzeme, ikincil hammadde olarak görülmekte,
ekolojik ve ekonomik sebepler geri dönüşümü zorunlu kılmaktadır.
1.4.Sektörlerin Alt Sektörleri ve Etkileşim Halinde Olduğu Diğer Sektörler
Tekstil, hazırgiyim ve deri ürünleri sektörleri moda kavramıyla tüketiciye ulaşan ürünlerden
oluşarak birbiriyle yakın ilişkiler içindedir. Özellikle tekstil sektörü hazırgiyim sektörünün
tedarik zincirinde yer alarak bu sektörün bir parçası halini almıştır. Her iki sektör zaman zaman
tekstil sektörü olarak da tek isim altında değerlendirilmektedir.
Tekstil ve hazırgiyim birlikte değerlendirildiğinde kendi içinde elyaftan başlayarak mamul giysi
veya kullanım eşyasına kadar oldukça uzun bir üretim zincirine sahiptir. Her iki sektör genel
itibariyle iplik, dokuma, örme, dokusuz yüzey, boya-terbiye, hazırgiyim ve konfeksiyon alt
sektörlerinden oluşmaktadır.
Tekstil sektörü pamuk, yün gibi ihtiyaç duyulan doğal elyaflar nedeniyle tarım ve hayvancılık
sektörü, yapay elyaflar nedeniyle petro-kimya sanayii ile etkileşim halindedir. Boya-terbiye
kimyasalları açısından kimya sanayii ile etkileşen sektörler, hazırgiyim ve konfeksiyonda
8
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
aksesuar sanayii ile iç içedir. Ayrıca bu sektörler otomotivden, inşaata, ağır sanayiden
tıbba
Belge Başlığı
kadar pek çok sektörle teknik açıdan ilişki içindedir.
Deri ürünleri sektörü tabaklama ve deri işleme, saraciye ürünleri, deri giyim eşyası, kürkten
eşya, ayakkabı sektörlerine kadar geniş bir alt sektör grubuna sahiptir. Üretimde ham deri ve
kürk ihtiyacı sebebiyle hayvancılık sektöründen etkilenen sektörün, ayrıca deri kimyasalları
sektörüyle yakın ilişkisi mevcuttur.
Her üç sektörün üretimini belirleyen ve ürünlerin tüketiciyle buluşma noktasında etkili olan
perakende ve mağazacılık sektörleri bu üç sektörün ayrılmaz birer parçası olarak
değerlendirilebilir. Küresel düzeyde üretim yapan firmalar ise yine lojistik altyapıdan oldukça
fazla etkilenmektedir.
1.5.Sektörlerin Bölgesel Yapısı ve Kümelenmeler
İplik üretimi Kahramanmaraş, İstanbul, Adıyaman, Gaziantep, Bursa gibi illerde yoğun olarak
yapılırken, Denizli’de havlu, bornoz, ev tekstili imalatı, Uşak’ta iplik, battaniye, geri dönüşüm,
Çorlu ve Çerkezköy’de terbiye, Adana’da pamuklu dokuma ve terbiye, Gaziantep’te
polipropilen, dokusuz yüzey, makine halıcılığı, İstanbul’da konfeksiyon ve örme üretimi ön
plana çıkmaktadır.
Deri işleme sanayi, İstanbul-Tuzla, İzmir-Menemen, Tekirdağ-Çorlu, Uşak, Bursa, BalıkesirGönen, Bolu-Gerede, Isparta, Hatay, Manisa-Kula’da yoğunlaşmış bulunmaktadır.
Ayakkabı yan sanayi firmalarının dağılımı ise %50 oranında İstanbul olup, diğer firmalar İzmir,
Konya, Gaziantep, Bursa gibi şehirlerde konumlanmıştır. Deri hazırgiyim firmaları daha çok
İstanbul ve İzmir’de yer almaktadır.
1.6. Sektörlerin Kapasite Kullanımı
2008-2009 krizinde düşme eğilimi kapasite kullanım oranlarında da görülmekte olup, krizden
sonraki dönemde kapasite kullanım oranlarında genel bir toparlanma gözlemlenmektedir.
Tekstil ve hazırgiyim sektörleri kriz öncesi performansını yakalayamamış görünürken, deri ve
deri ürünleri sektörü kapasite kullanım oranında kriz öncesi performansının bir miktar daha
önüne geçmiştir. Diğer yandan tekstil ve hazırgiyimde 2011 sonrası bir çoğu yenileme amaçlı
yeni yatırımların yapıldığı bilinmektedir.
Şekil 2 - Kapasite Kullanım Oranı ( %)
Kaynak: TCMB
9
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.7. Sektörlerin İşyeri Sayısı ve İstihdamı
Belge Başlığı
THD sektörlerinde toplam işyeri sayısı 2011 yılında 52.716 firma iken 2012 yılında 57.715
firmadır. Sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin çoğu küçük ve orta büyüklükteki işletmeler
(KOBİ) niteliğindedir. Tekstil sektöründe kayıtlı işletmelerin %98’i, hazırgiyim sektöründe
%99,5’i, deri ürünleri sektöründe ise 8 firmanın dışında tamamı KOBİ niteliğindedir (SGK).
2012 yılı SGK kayıtlarına göre 11.939.620 sigortalı çalışan arasında 3.134.686’sı imalat
sanayinde kayıtlı olup, bunlardan 430.213 kişi tekstil imalatında (16.047 firmada), 454.754 kişi
hazırgiyim imalatında (30.325 firmada), 60.591 kişi ise deri ürünleri imalatında (6.344 firmada)
istihdam edilmektedir.
Buna karşılık tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde kayıt dışılık dikkate alındığında, 450.000 kadarı
tekstilde, 1.500.000 kadarı da hazırgiyimde olmak üzere, 2.000.000 civarında kişinin çalıştığı
tahmin edilmektedir. Sektörlerin emek yoğun yapısı ve küresel düzeyde işçilik maliyetlerinde
yaşanan yoğun rekabet kayıtdışı istihdamın önünü açmaktadır.
Kayıtdışılık dikkate alındığında THD sektörlerinin tüm sektörler içindeki toplam istihdam oranı
%12 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Tekstil sektöründe en büyük istihdam (50–249
çalışanı olan) orta ölçekli işyerlerinde sağlanırken, hazırgiyim ve deri ürünleri sektörlerinde
istihdam (50 çalışanın altında olan) küçük ölçekli işyerlerinde yoğunlaşmaktadır.
TÜİK verilerine göre her üç sektörde istihdam artışı sürerken, tekstil ve hazırgiyim
sektörlerinde istihdam halen kriz öncesi performansını yakalayamamıştır.
Şekil 3 – Yıllara Göre İstihdam Endeksi (2010=100)
Kaynak: TÜİK
10
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.8. Sektörlerin Üretim Endeksi
Belge Başlığı
2008-2009 krizinde üretimde yaşanan düşüş sonrası, 2010 yılından itibaren dikkate değer bir
toparlanma görülmektedir. Ancak üretim endeksleri bakımından tekstil ve hazırgiyim
sektörlerinde halen kriz öncesi dönem performansına ulaşılamamıştır.
Şekil 4 – Yıllara Göre Üretim Endeksi (2010=100)
Kaynak: TÜİK
1.9. Sektörlerin Cirosu
2009 yılından sonra kaydedilen cirolarda dikkat çekici bir artış söz konusudur. İhracata dayalı
üretim yapılan THD sektörlerinde gözlenen ciro artışının en önemli sebeplerinden biri Dolar ve
Avronun TL karşısında değerlenmesi olarak gösterilebilir. 2012 yılında da sektör cirolarında
artış devam ederken yine Avroda yaşanan hafif düşüşlerin de etkisiyle artış hızında bir azalma
söz konusudur.
Şekil 5 – Yıllara Göre Ciro Endeksi (2010=100)
Kaynak:TÜİK
11
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.10. Sektörlerin Katma Değeri
Belge Başlığı
2010 yılında son yayımlanan TÜİK katma değer (faktör maliyeti) verilerine göre, imalat
sanayinde üretilen katma değer, toplam ülkede üretilen katma değerin %33,8’ini
oluşturmaktadır. 2010 yılı kayıtlarına göre; THD sektörlerinin ürettiği katma değer imalat
sanayi katma değerinin %16,4’üne, toplam ülke katma değerinin %5,5’ine tekabül etmektedir.
Üç sektör birlikte değerlendirildiğinde ülkemizde en çok katma değer yaratan sektör olması
dikkate değerdir.
Tablo 2-Faktör Maliyeti ile Katma Değer Miktarları (milyon TL)
2006
İmalat sanayi
Gıda Ürünleri
Sanayi
Tekstil Sanayi
(T)
Ana Metal
Sanayi
Motorlu Kara
Taşıt. San.
Hazırgiyim
Sanayi (H)
Deri Ürünleri
(D)
Toplam THD
2007
2008
2009
2010
TL
74.797
%
100
TL
79.000
%
100
TL
93.803
%
100
TL
84.735
%
100
TL
99.229
%
100
8.000
10,7
9.165
11,6
10.983
11,7
10.571
12,4
11.631
11,7
8.498
11,4
7.965
10,1
8.136
8,7
7.217
8,5
8.862
8,9
7.198
9,6
6.917
8,8
11.206
11,9
4.857
5,7
8.139
8,2
6.486
8,6
7.336
9,3
7.890
8,4
6.571
7,7
8.078
8,1
4.786
6,4
5.057
6,4
5.600
6,0
5.656
6,6
6.538
6,5
733
1,0
699
0,9
772
0,8
726
0,8
891
0,8
14.017
18,7
13.721
17,4
14.508
15,5
13.599
16,0
16.291
16,4
Kaynak: TÜİK
Krizin etkisiyle performans kaybeden ana metal ve motorlu kara taşıtları sanayilerinde 2010
yılı katma değer oranları artış göstermeye başlamıştır (Şekil 6). Bu artışa bağlı olarak tek başına
en fazla katma değer yaratan gıda ürünleri sanayinin imalat sanayi içinde ağırlığı düşmeye
başlamıştır. Diğer yandan 2005 yılından bu yana THD sektörlerinde imalat sanayi içindeki
ağırlığında oransal olarak azalma eğilimi 2009 ve 2010 yıllarında tekrar artışa geçmiştir.
Şekil 6 -Yıllara Göre Seçilmiş Sektörlerin
İmalat Sanayi İçindeki Katma Değer Oranları(%)
Kaynak: TÜİK
12
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.11. Sektörlerin Ar-Ge Faaliyetleri
Belge Başlığı
Dünya genelinde 1995-2010 yılları arasında Ar-Ge harcamaları yaklaşık 3 katına ulaşmıştır. ArGe yapan ülkeler arasında ABD, Kanada, Çin ve Japonya ilk sıralarda yer almaktadır. Milli
gelirlerinin %2-3’ünü Ar-Ge’ye ayıran ABD gibi ülkelerin Ar-Ge’ye ayırdıkları payın Türkiye’nin
GSMH’sına neredeyse eşit olduğu görülmektedir.
Türkiye’de ise Gayrisafi Yurtiçi Ar-Ge Harcaması 2011 yılında bir önceki yıla göre % 20,4
artarak 11.154 milyon TL olarak hesaplanmıştır (TÜİK). 2011 yılında GSMH’nın içinde Yurtiçi
Ar-Ge Harcamalarının payı %1,11 olarak gerçekleşmiştir. Hem ülkemiz 2023 hedeflerinde, hem
Avrupa 2020 Stratejisi hedeflerinde bu oran %3 olarak belirlenmiştir.
TÜİK’in son yayımladığı 2011 yılı verilerine göre imalat sanayi içinde Ar-Ge harcamalarının
oranı tekstil sektöründe %3,12 , hazırgiyimde %0,52 , deri ürünleri sektöründe ise %0,1
oranında gerçekleşmiştir.
İmalat sanayinde çalışan Ar-Ge personeli sayısı bakımından yapılan değerlendirmede tekstilde
%2,65 , hazırgiyimde %0,68 ve deri ürünleri sektöründe %0,14 oranında Ar-Ge personeli
istihdamı sağlandığı görülmektedir (Tablo 3). Sektörlerin kayıtlı istihdam oranları dikkate
alındığında Ar-Ge personeli açısından bu oranların düşük kaldığı görülmektedir.
Tablo 3- Genel İstihdam ve AR-GE Personeli İstihdam Oranları Karşılaştırması
İstihdam %
Tüm sektörler içinde imalat
sanayi
28,6
AR-GE Personeli
İstihdamı %
47,9
İmalat Sanayi
Tekstil Sanayi (T)
Hazır Giyim Sanayi (H)
Deri Ürünleri (D)
Toplam THD
100
12,3
13,5
1,6
27,4
100
2,65
0,68
0,14
3,47
Kaynak: TÜİK (2011 yılı verileri)
Sektörlerde Ar-Ge faaliyetleri daha çok nano-teknoloji ile üretilmiş üstün performanslı ürünler,
fonksiyonel tasarımlar, ekonomik çevreci yaklaşımlar, farklı kullanım sahalarına yönelik
gelişmiş teknik tekstiller ve geri-dönüştürülmüş ürünler gibi konular üzerinde
yoğunlaşmaktadır.
Bakanlığımız kayıtlarına göre 2012 yılı içinde 5746 sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin
Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında muafiyetlerden yararlanan 18 sektörde faaliyet
gösteren 129 firmanın 8’i tekstil/hazırgiyim sektörlerinde faaliyet göstermektedir. Ar-Ge
merkezi bulunan 18 farklı sektörde çalışmakta olan 14.837 tam zamanlı Ar-Ge personelinden
521’i (%3,5’i) tekstil sektöründe çalışmaktadır. Ar-Ge personeli açısından tekstil/hazırgiyim
sektörleri (birlikte değerlendirildiğinde) 18 sektörün içinde 8. sırada yer almaktadır.
Yine Bakanlığımız kayıtlarına göre 2007 yılından bu yana desteklenen San-Tez projesinin 40’ı
tekstil, 2’si ayakkabı sektörüne yönelik olarak gerçekleştirilmiş olup, bu projelerin tüm projeler
(528 proje) içindeki payı %8’dir.
Ayrıca Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri
Kanunu kapsamında faal olan 34 adet teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyet gösteren 1859
firmanın 5’i tekstil sektöründe yer almaktadır.
13
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.12. Sektörlerin Elektrik Tüketimi
Belge Başlığı
TEDAŞ’ın 2010 yılı istatistiklerine göre tüm Türkiye’de 172.050.628 MWh’lik elektrik
tüketiminin %8’i THD sektörleri tarafından kullanılmıştır. Bu kayıtlara göre THD sektörleri
dördüncü büyük elektrik tüketicisi konumundadır.
Tablo 4 - Tüketici Gruplarına Göre Elektrik Tüketim Oranları
Toplam MWh
%
Mesken İçi Hizmetler
41.410.705
24,0
Ticarethane, Yazıhane, Turizm, El Sanat. veDiğ.Hiz.
26.280.923
15,3
Demir-Çelik Üretimi ve İşleme Sanayii
16.574.835
9,6
Tekstil, Deri ve Giyim Sanayii
13.890.475
8
Tüm Tüketiciler Toplamı
172.050.628
100
Tüketici Grubu
Kaynak: TEDAŞ (2010 yılı verileridir.)
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2012 yılı sanayi sicil kayıtlarına göre imalat sanayi
içerisinde elektrik tüketim oranları şöyledir:
 Tekstil sektörü; %18 ile 2. sırada,
 Hazırgiyim sektörü; %5 ile 6. sırada,
 Deri ürünleri sektörü; %1 ile 15. sıradadır.
Yıllar itibariyle firma başı tüketilen elektrik miktarları (Şekil 7) incelendiğinde ise 2012 yılında
tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde imalat sanayii ile paralel bir artış görülmektedir. Bu durum
kapasite kullanım oranları ile paralellik arz etmektedir.
Diğer yandan, 2012 yılında deri ürünleri sektörünün firma başı elektik tüketim miktarında
kapasite kullanım oranlarına paralel bir düşme söz konusudur.
Şekil 7- Yıllara Göre Sektörlerde Firma Başına Düşen
Ortalama Elektrik Tüketimi (MWh)
Kaynak: BSTB
14
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
1.13.Sektörlerin Dış Ticareti
Belge Başlığı
Tekstil ve hazırgiyim sektörleri verdiği dış ticaret fazlası ile ihracatta ülkemizin mihenk
taşlarından birini oluşturmaktadır. Ancak sektörlerin yüksek kapasitesini karşılayamayan ara
malı arzı sebebiyle, girdiler açısından sektörlerde dış ticaret açığı oluşmaktadır.
Tablo 5: Türkiye’nin 2012 Yılı THD Sektörleri Dış Ticareti (milyar dolar)
Tekstil
Hazırgiyim
Deri Ürünleri
Toplam
İhracat
11,69
13,90
1,07
26,66
İthalat
9,08
2,30
1,35
12,73
Dış Ticaret Dengesi
2,61
11,60
-0,28
13,93
Kaynak: TÜİK
Ekonomi Bakanlığı tarafından yapılan bir araştırmaya göre 2010-2011 yıllarında Türkiye
imalatının ithal ara malına bağımlılığı %40’tan %43’e yükselmiştir. 2011 yılında, ithal ara
malına bağımlılık tekstil sektöründe %43, hazırgiyim sektöründe %19 ve deri ürünleri
sektöründe ise %38 olarak gerçekleşmiştir.
Türkiye tekstil ve hazırgiyim ihracatına bağlı hammadde ihtiyacını karşılamaya yönelik tekstil
aramalı ithalatında 2011 yılına kadar sürekli artış göstererek dünya tekstil ithalatında ön
sıralarda yer almıştır. Diğer yandan 15.09.2011 tarih ve 28055 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanan 2011/2203 sayılı İthalat Rejimi Kararına Ek Karar ile hazır giyimde %17 - %30
arasında, kumaşta %11-%20 arasında ilave gümrük vergisi konmasıyla ve dünyadaki
gelişmeleri müteakip tekstil ithalatında önemli düşüşler kaydedilmiştir.
2012 yılı dünya tekstil ihracatında Türkiye; %3,5 pay ile 7’nci büyük ihracatçı
konumundadır(ITC).
TÜİK verilerine göre, tekstil sektöründe 2011 yılında 0,7 milyar dolar olan dış ticaret fazlası,
2012 yılında 9,1 milyar dolar ithalata karşılık, 11,7 milyar dolar ihracat yapılmasıyla; 2,6 milyar
dolara yükselmiş ve 2008 yılında 2,2 milyar dolar olan dış ticaret fazlasının üzerine
çıkılmıştır(Şekil 8).
Ev tekstili ve halının dahil olduğu tekstil sektörü ihracatının 2012 yılında bir önceki yıla oranla
%1,6 artış göstererek 11,7 milyar dolara yükselmiş olmasına karşın tekstil hammaddeleri
sektörü açısından (lif, iplik ve kumaş) ihracat 7,48 milyar dolar seviyelerinde sabit kalmıştır.
2012 yılında ürün bazlı ihracat ve ithalat rakamları karşılaştırıldığında, dış ticaret dengesi
pozitif yönde olan ürünler sırasıyla; halılar, ev tekstili ürünleri, örme mensucat, suni-sentetik
mensucat ve pamuklu mensucattır.
Türkiye son yıllarda halı ihracatında dünyada ilk sıralara doğru yol alırken, halıya yaptığı
yatırımlarla dünyanın en yeni makine parkuruna sahip olmuş, 2012 yılında halı ve yer
kaplamalarında dünyanın en büyük 2’nci halı ihracatçısı ve dokuma halıda dünyanın en büyük
tedarikçisi konumuna gelmiştir.
Türkiye, Avrupa'nın en büyük nevresim üreten fabrikasına sahiptir. Ev tekstilinde brode ve
gipür üretimi için kurulan makine parkı, dünyanın en büyük makine parkıdır. Türkiye aynı
zamanda havlu konusunda dünyanın ilk 3 tedarikçisinden biridir.
2012 yılında sektörde pamuk elyaf ve ipliği ile suni-sentetik elyaf ve ipliği en önemli ithalat
kalemleridir. Pamuk ithalatımız 1,28 milyar dolarla tekstil sektörü ithalatının %14,1’ini, suni15
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
sentetik elyaf ithalatımız 1,23 milyar dolarla %13,5’ini oluşturmuştur. Yünde deBelge
137Başlığı
milyon
dolarlık dış ticaret açığı mevcuttur. Tekstil iplikleri dış ticaret açığımız 1,3 milyar dolar
düzeyindedir. 2012 yılında 1 dolarlık lif ve iplik ithalatına karşılık; 2,06 dolarlık tekstil ihracatı
gerçekleştirilmiştir.
Ham pamukta 2010/2011 ve 2011/2012 sezonlarında Türkiye, Çin ve Bangladeş’ten sonra 3.
büyük ithalatçı durumundadır. 2011 yılında Türkiye, dünyanın 3’üncü büyük yapay elyaf, 2’nci
büyük yapay iplik ithalatçısıdır. Türkiye’nin en büyük pamuk ve yapay elyaf ithalatçıları
arasında yer almasının sebeplerinden biri, dünya tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde önde gelen
üreticiler arasında yer almasıdır.
Şekil 8 – Yıllar İtibariyle Tekstil Sektörü Dış Ticareti (milyar dolar)
Kaynak: TÜİK
Türkiye, dünya hazırgiyim ihracatında 2012 yılında %3,4’lük pay ile 7’nci büyük ihracatçı
konumundadır (ITC).
Hazırgiyim sektöründe 2011 yılında 10,55 milyar dolar olan dış ticaret fazlası, 2012 yılında 13,9
milyar dolar ihracata karşılık 2,3 milyar dolar ithalat yapılmasıyla; 11,5 milyar dolara yükselmiş
ve 2008 yılında 11,16 milyar dolar olan dış ticaret fazlasının üzerine çıkılmıştır (Şekil 9).
2012 yılı hazırgiyim sektöründe örülmüş fanila/tişört/iç giyim 3,1 milyar dolarla en yüksek
ihraç kalemidir. Örme kapasitemizin yüksek olması bunun en temel sebebidir.
Yine 2012 yılında, bayan/kız çocuk pantolon/şort/tulum, erkek/erkek çocuk
pantolon/şort/tulum, örülmüş kazak/süveter/hırka ve örülmüş bayan/kız çocuk takım
elbise/ceket/şort 1 milyar doların üzerinde ihracat yapılan kalemlerdir.
2012 yılı çorap (örülmüş) ihracatımız ise 992 milyon dolardır. Türkiye, çorap sanayinde
İtalya’nın ardından AB’nin 2’nci büyük tedarikçisi haline gelmiştir. Ancak 2005’ten itibaren
Çin’in pazara, Türkiye’deki maliyetlerin çok daha altında fiyatlarla girmesi sektörü zorlamaya
başlamıştır. 2012 yılında 992 milyon dolarla, dünya çorap ihracatının ortalama %8'ini Türkiye
gerçekleştirmiştir.
2012 yılı verilerine göre; örülmüş kazak/süveter/hırka, erkek/erkek çocuk
pantolon/şort/tulum, bayan/kız çocuk pantolon/şort/tulum ithalatı 200 milyon Doların
16
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
üzerinde olan kalemlerdir ve 1 dolarlık hazırgiyim ithalatına karşılık 5,92 dolarlık
hazırgiyim
Belge
Başlığı
ihracatı gerçekleştirilmiştir.
Şekil 9 – Yıllar İtibariyle Hazırgiyim Sektörü Dış Ticareti (milyar dolar)
Kaynak: TÜİK
Deri ve deri ürünleri sektörü ağırlıklı olarak ham deri (post ve kürk dışında) ve işlenmiş
deri/kösele ithalatı sebebiyle dış ticaret açığı vermektedir. Deri sektörümüz, ham deri
ihtiyacının yaklaşık %70’ini ithalat yoluyla temin etmektedir. Türkiye küçükbaş hayvan
derisinde Çin’den sonra dünyanın 2’nci büyük ithalatçısı konumundadır.
2012 yılında (sadece gerçek deri ürünleri ihracatı dikkate alındığında) ayakkabı dahil deri ve
deri ürünleri sektöründe 1,1 milyar dolarlık ihracata karşılık 1,4 milyar dolar ithalat yapılmış,
279 milyon Dolarlık bir dış ticaret açığı gerçekleşmiştir (Şekil 10).
Dış ticaret dengesi pozitif olan ürünler arasında en büyük ihracat kalemi 189 milyon dolar
ihracatla kürkten giyim eşyası/aksesuarlarıdır.
Şekil 10 – Yıllar İtibariyle Deri Ürünleri Sektörü (Ayakkabı Dahil) Dış Ticareti (milyon dolar)
Kaynak: TÜİK
17
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Belge Başlığı
Tekstil, hazırgiyim ve deri ürünleri sektörlerinde ihracat ve ithalatımızın ağırlıklı olarak yapıldığı
ülkeler Tablo 6, Tablo 7, Tablo 8, Tablo 9, Tablo 10 ve Tablo 11’de yer almaktadır.
Tablo 6- En Fazla Tekstil İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları (milyon dolar)
İhracat Yapılan Ülke
Rusya Federasyonu
Almanya
İtalya
A.B.D.
Suudi Arabistan
İngiltere
Yıl Toplamı
2012
2011
% Fark
1.262
1.006
783
670
441
439
11.693
1.110
1.229
898
626
333
428
11.496
+13,7
-18,1
-12,8
+6,9
+32,4
+2,6
+1,7
Kaynak: TÜİK
Tablo 7 - En Fazla Tekstil İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar)
İthalat Yapılan Ülke
2012
2011
% Fark
Çin
A.B.D.
Hindistan
Endonezya
İtalya
1.858
733
697
637
562
2.195
1.389
811
653
593
-15,4
-47,2
-14,1
-2,5
-5,2
Yıl Toplamı
9.076
10.826
-16,2
Kaynak: TÜİK
Tablo 8- En Fazla Hazırgiyim İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları (milyon dolar)
İhracat Yapılan Ülke
2012
2011
% Fark
Almanya
İngiltere
İspanya
Fransa
Hollanda
2.908
2.102
1.374
857
739
3.216
1.948
1.296
1.048
741
-9,6
+7,9
+6,0
-18,2
-0,3
Yıl Toplamı
13.864
13.510
+2,6
Kaynak: TÜİK
Tablo 9- En Fazla Hazırgiyim İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar)
İthalat Yapılan Ülke
2012
2011
% Fark
Çin
Bangladeş
İtalya
Hindistan
Mısır
Vietnam
803
537
134
96
89
58
1.093
684
145
170
66
86
-26,5
-21,5
-7,6
-43,5
+34,8
-32,6
Yıl Toplamı
2.341
2.959
-20,9
Kaynak: TÜİK
18
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Belge Başlığı
Tablo 10- En Fazla Deri Ürünleri İhracatı Yapılan Ülkeler ve İhracat Miktarları (milyon dolar)
İhracat Yapılan Ülke
2012
2011
% Fark
Rusya Federasyonu
İtalya
Almanya
İngiltere
Fransa
254
104
81
58
55
207
114
99
62
67
+22,7
-8,8
-18,2
-6,5
-17,9
1.075
1.003
+7,2
Yıl Toplamı
Kaynak: TÜİK
Tablo 11- En Fazla Deri Ürünleri İthalatı Yapılan Ülkeler ve İthalat Miktarları (milyon dolar)
İthalat Yapılan Ülke
2012
2011
% Fark
İtalya
Çin
İspanya
Hindistan
Pakistan
Vietnam
Endonezya
231
162
124
93
72
58
54
226
170
130
56
79
53
62
+2,2
-4,7
-4,6
+66,1
-8,9
+9,4
-12,9
Yıl Toplamı
1.354
1.363
-0,7
Kaynak: TÜİK
Tekstil ihracatımızda Rusya Federasyonu ve Almanya, hazırgiyim ihracatımızda Almanya ve
İngiltere, deri ürünleri ihracatımızda ise Rusya Federasyonu ve İtalya en önemli ihraç
pazarlarımızdır. Türkiye AB’nin Çin’den sonra en büyük hazırgiyim tedarikçisidir. Rusya
Federasyonu’na yönelik ihracatta önemli artışlar yaşanmıştır. Ağırlıklı olarak AB ülkelerine
yönelik ihracat gerçekleştirildiği, ithalatta ise ağırlıkla Asya ülkelerinin (Çin) yer aldığı
görülmektedir. Dünya konjonktürü değişmekte ve buna paralel olarak da dünya ticareti yön
bulmaktadır.
1.14.Sektörlerin Maliyet Bileşenleri
THD sektörlerinde çeşitli kuruluşların yapmış olduğu anketler neticesinde belirlenmiş maliyet
bileşenleri incelendiğinde boya terbiye işletmeleri hariç en büyük maliyet bileşenlerinin
hammaddeler (ana madde ve yardımcı maddeler) üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir. Bunun
yanında, esnek ve yoğun sektörler olarak bilinen THD sektörlerinde (boya terbiye işletmeleri
hariç) personel ve işçilik giderleri ikinci büyük maliyet kalemleridir.
Diğer tekstil işletmelerine kıyasla boya terbiye işletmelerindeki ilk sırada personel ve işçilik
giderleri, ikinci sırada ise boyar madde ve kimyasal madde giderlerinin yer aldığı
görülmektedir. Boya terbiye işletmelerinde; enerji ve amortisman giderlerinin maliyetler
içindeki payı genel tekstil, hazırgiyim ve deri ürünleri sektörlerine kıyasla yüksektir. Bu
işletmeler, büyük makine parkurlarına sahip olup önemli bir yatırım gerektirmektedir.
Tekstil sektörüne yönelik maliyet bileşenleri Şekil-11’de yer almaktadır.
19
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Şekil 11-Tekstil Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri
Belge Başlığı
(Genel)
Kaynak: TTSİS ( 2005 yılı verileridir.)
(Boya Terbiye İşletmelerine Özel)
Kaynak: TTSİS ( 2005 yılı verileridir.)
Emek yoğun bir sektör olan hazırgiyim sektöründe işçilik maliyeti ikinci sırada yer alırken, asıl
en büyük maliyet genelde kumaş olan ana madde üzerinde yoğunlaşmaktadır (Şekil 12).
20
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Şekil 12-Hazırgiyim Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri
Belge Başlığı
Kaynak: İTKİB( 2007 yılı verileridir.)
Deri ürünleri sektöründe ise maliyetin yarıdan fazlasının işlenmiş deri olan ana maddeden
oluştuğu görülmektedir (Şekil 13).
Şekil 13-Deri Ürünleri Sektöründe Yaklaşık Maliyet Bileşenleri
Kaynak: İTKİB ( 2007 yılı verileridir.)
1.15. Sektörlerin 2013–2023 Projeksiyonu
Dünya Ticaret Örgütü tarafından 1995 yılında kabul edilen Tekstil ve Hazırgiyim Anlaşması
gereği ticaret kotalarının kaldırılması 2005 yılı başında uygulamaya geçmiş, bunun sonucu
olarak uluslararası pazarlarda kıyasıya rekabetin yaşandığı yeni bir dönem başlamıştır. Bu
dönem özellikle Türk Tekstil ve Hazırgiyim Sektörleri üzerinde önemli sonuçlar doğurmuştur.
AB’ye fason üretim yaparak başladıkları küresel pazarda sektörler, yeni dönemde, katma
değeri yüksek, yenilikçi, bilgi ve ileri teknoloji içeren ürün ve hizmet sunumları ile organizasyon
ve ihracat kapasitesi yüksek sanayiler olmayı hedeflemektedir.
21
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
Devlet Planlama Teşkilatınca 2006 yılında hazırlanmış olan Dokuzuncu KalkınmaBelge
PlanıBaşlığı
(20072013) Tekstil, Hazırgiyim ve Konfeksiyon Alt Komisyon Raporunda DTÖ verileri analiz edilerek
hazırlanmış 2013 projeksiyonunda, Türk Tekstil Sektörü için 7,6 milyar dolar, hazırgiyim
sektörü için 25,2 milyar dolar ihracat öngörülmüştür. 2012 yılı tekstil ihracatımız 11,69 milyar
dolarla şimdiden 2013 projeksiyonunu geçerken, hazırgiyimde gerçekleşen 13,86 milyar
dolarlık ihracat henüz 2013 projeksiyonundan çok uzak kalmaktadır.
Son yıllarda ihracatın artmasına rağmen, özellikle hazırgiyim sektöründeki karlılığın düşmesi ve
kalitede rekabetin giderek artışı; moda, marka ürünlere yönelik daha fazla girişime ihtiyaç
olduğunu göstermektedir.
2013 yılında uygulamaya giren Onuncu Kalkınma Planı’nın (2014-2018) kapsamı; “Yüksek,
istikrarlı ve kapsayıcı ekonomik büyümenin yanı sıra hukukun üstünlüğü, bilgi toplumu,
uluslararası rekabet gücü, insani gelişmişlik, çevrenin korunması ve kaynakların
sürdürülebilir kullanımı gibi unsurlar.” olarak açıklanmıştır.
Onuncu Kalkınma Planı’nda; “Nitelikli insan, güçlü toplum”, “Yenilikçi üretim, istikrarlı
yüksek büyüme”, “Yaşanabilir mekânlar, sürdürülebilir çevre”, “Kalkınma için uluslararası
işbirliği” hedefleri yer almaktadır.
Onuncu Kalkınma Planı’nında yer alan “İmalat Sanayiinde Dönüşüm” başlığı altında; “Tekstil,
hazır giyim ve deri sektörlerinin müşteri odaklı, hız ve esnekliği ile üretici özelliklerini
geliştiren, tasarım, koleksiyon ve marka yaratabilen, yenilikçi, çevreye duyarlı, pazarlama ve
üretim kanallarında etkin olan bir yapıya dönüşümü desteklenecektir.” hususu ifade
edilmektedir.
2023 yılında dünya tekstil ticaretinin 550 milyar dolar’a, hazırgiyim ticaretinin 740 milyar
dolar’a, deri ürünleri ticaretinin ise 300 milyar dolar’a ulaşacağı öngörülmektedir. Ülkemizin
2023 yılı için 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşabilmesi üç sektörün toplam 100 milyar
dolar ihracat hedefine ulaşması gerekmektedir.
Bununla birlikte sektörlerin dünya ticareti içindeki payını koruyabilmesi için 2023 yılında
tekstilde 17,5 milyar dolar, hazırgiyimde 22 milyar dolar, deri ürünlerinde 1,8 milyar dolar
olmak üzere toplamda en az 41,3 milyar dolar ihracata ulaşılması gerekmektedir.
Sektörlerin 2023 hedeflerini en iyi şekilde gerçekleştirebilmeleri için mevcut avantajlarının
yanında Onuncu Kalkınma Planı’nın amaçları doğrultusunda kamu-özel sektör işbirliği ile
çalışmalar hızla yürütülmelidir.
Bu doğrultuda THD sektörlerine yönelik Türkiye Tekstil, Hazırgiyim ve Deri Ürünleri Sektörleri
Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2013-2017) çalışmaları “Tekstil, hazırgiyim ve deri ürünleri
sektörlerinde teknoloji ve tasarım içeren ürünlerde dünya pazarlarında lider ülke olmak”
vizyonu çerçevesinde tamamlanma aşamasına gelmiştir.
22
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
2. SEKTÖRLERİN SON ALTI AYLIK DEĞERLENDİRMESİ
Belge Başlığı
2.1.Son Dönemde Sektörlere İlişkin Türkiye ve Dünyadaki Gelişmeler
AB ülkelerinde 2013 yılının ilk altı ayında küçülme devam etmiş olup, bu durum sektörler
açısından halen dünya ticaretini etkilemeye devam etmektedir. Diğer yandan yılın ilk
çeyreğinde AB bölgesinde işsizlik oranı gerileme seyrine girmiş ve yılın ikinci yarısında büyüme
açısından olumlu beklentiler artmıştır.
Küresel ekonomik krizle beraber, Ortadoğu’da tekrar tırmanan siyasi kriz THD sektörleri için de
önümüzdeki dönemde risk oluşturmaktadır. Özellikle Suriye’de devam eden iç karışıklık, Suriye
pazarının üzerine olumsuz etkilerini sürdürmektedir.
İran pazarında ise uluslararası platformda İran bankalarıyla çalışmama kararıyla baskı altında
kalan Türk Bankacılık sistemi sebebiyle, İran ile ticaret yapan Türk firmalarının ödemelerini
tahsilde zorlanmalarına sebep olmaktadır. Diğer yandan 2012 yılında İran’da yaşanan
devalüasyon sebebiyle bu ülkeye giriş yapan ithalatçılar döviz tahsisinde sorun yaşamaktadır.
Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye’nin 2013 yılı ilk altı aylık ihracatı bir önceki yılın
ilk 6 ayına oranla, sektörler bazında da artış göstermiştir. Değişen ekonomik ve siyasi
koşullarda ise ihracatta öne çıkan ülkeler sıralaması bir miktar değişmektedir.
Sektörlerde halen mavi yakalı işçi bulmada zorluklar yaşanmaktadır. Uzmanlara göre bunun en
temel sebeplerinden biri dünyada gelişme yolundaki tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de
imalat sanayi çalışanların hizmet sektörüne yönelmesidir. Bu dönemde işçi sorununa karşılık
Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu başta olmak üzere bazı sivil toplum kuruluşları daha
fazla meslek lisesi öğrencisinin bu alana yönelmesini teşvik etmek amacıyla çeşitli eğitim
kurumlarıyla işbirlikleri gerçekleştirmektedir.
Tekstil ve hazırgiyim sektörünün en değerli girdilerinden pamuk arzı bu yıl yine hem dünyada
hem Türkiye’de yeterli oranda gerçekleşmemiştir. Bilindiği gibi 2011 yılında dünyada pamuk
emtia fiyatlarında yaşanan artışlar ve ülkemizde pamuk ekim alanlarının azalması neticesinde
ülkemiz pamuk ithalatında yaşanan artışlar dikkat çekmiş ve sektör gündemini önemli şekilde
işgal etmiştir. Ekim alanlarının artması ve piyasaların normalleşmesi neticesinde pamuk, 2012
yılında tüm ürünler arasında ithalatı en çok düşen ikinci ürün olmuştur. ABD’nin pamuk
fiyatlarına müdahalesi pamuk fiyatlarının düşmesine sebep olurken, ülkemizde bu fiyatların
düşmesi pamuk ekiminde karın azalmasına ve pamuk eken çiftçilerin hayal kırıklığına
uğramasına sebep olmuştur. Bunun neticesinde bu yıl ülkemiz pamuk üretim miktarında bir
miktar düşme olduğu görülmektedir.
2012 yılında yayımlanan son teşvik mevzuatına göre 5’inci ve 6’ncı bölgelere yapılan
yatırımlarda maliyetler açısından oldukça avantaj sağlanmaktadır. 6’ncı bölgede sağlanan
avantajları en iyi şekilde değerlendirmek için Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası ile İstanbul
Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri önderliğinde Şanlıurfa İkinci Organize Sanayi Bölgesi
içinde, yaklaşık 3.000 kişiye istihdam sağlaması planlanan sektörel bazda bir kümelenmeyi
destekleyen Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi (HOSAB) projesi hayata geçirilmiştir. Diğer
yandan yine 6’ncı bölgede yer alan Diyarbakır’da bir tekstil kent oluşturma planı mevcuttur.
Bakanlığımız tarafından yürütülen Türkiye Tekstil, Hazırgiyim ve Deri Ürünleri Sektörleri
Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2013-2017) çalışmaları için 20 Şubat 2013 tarihinde son bir
çalıştay gerçekleştirilmiş olup, tamamlanma aşamasına gelinmiştir.
23
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
2.2.Sektörlerin Üretim Endeksi Değerlendirmesi
Belge Başlığı
Sektörlerin ilk altı aylık üretim endeksleri Şekil 14’te görülmektedir. Tekstil ve hazırgiyim
sektörlerinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla üretim endekslerinde artış gözlenirken, deri
ürünleri sektöründe mayıs ayı dışında bir gerileme söz konusudur.
Şekil 14- Aylara Göre Üretim Endeksleri (2010=100)
Kaynak: TÜİK
2.3.Sektörlerin Kapasite Kullanım Oranı Değerlendirmesi
2013 yılı aylık kapasite kullanım oranlarındaki değişim incelendiğinde tekstil sektöründe
üretim endekslerine paralel bir seyirle geçen yılın aynı dönemine kıyasla artış, hazırgiyim
sektöründe mart ayından sonra kapasite kullanım oranlarında düşüş, deri ürünleri sektöründe
ise tamamen düşüş yaşandığı görülmektedir (Şekil 15).
Şekil 15- Aylara Göre Kapasite Kullanım Oranı (%)
Kaynak: T.C. Merkez Bankası
24
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
2.4.Sektörlerin İhracat ve İthalat Değerlendirmesi
Belge Başlığı
Aylar itibariyle sektörlerin dış ticaretinde meydana gelen değişiklikler Şekil 16, Şekil 17 ve Şekil
18’de görülmektedir.
2013 yılı ilk yarı tekstil ihracatında değer bazında, 2011 ve 2012 yılları altışar aylık
periyodlarının üzerine çıkılmıştır. Tekstil ithalatında ise 2011 ve 2012 yılları altışar aylık
periyodlarında değer bazlı düşüş seyri izlenmiş olmasına rağmen 2013 yılı ilk yarısında bir artış
gözlenmiştir.
Şekil 16– Aylar İtibariyle Tekstil Dış Ticareti
Kaynak: TÜİK (2013 yılı verileri geçicidir)
2013 yılı ilk yarı hazırgiyim ihracatında da değer bazında, 2011 ve 2012 yılları altışar aylık
periyodlarının üzerine çıkılmıştır. 2012 yılı ilk yarısında 1 milyar dolar ve ikinci yarısında 1,3
milyar dolar hazırgiyim ithalatı gerçekleştirilmişken, bu rakam 2013 yılı ilk yarısında 1,1 milyar
dolar düzeyinde gerçekleşmiştir.
Şekil 17– Aylar İtibariyle Hazırgiyim Dış Ticareti
Kaynak: TÜİK (2013 yılı verileri geçicidir.)
25
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
2011 yılı ilk yarısında 443 milyon dolar, ikinci yarısında 560 milyon dolar, 2012 yılıBelge
ilk yarısında
Başlığı
487 milyon dolar ve ikinci yarısında 588 milyon dolar olan deri ürünleri (gerçek deri)
ihracatımız 2013 yılı ilk yarısında 537 milyon dolar düzeyinde gerçekleştirilmiştir. Yine 2011
yılı ilk yarısında 716 milyon dolar, ikinci yarısında 647 milyon dolar, 2012 yılı ilk yarısında 682
milyon dolar ve ikinci yarısında 672 milyon dolar olan deri ürünleri ithalatımız 2013 yılı ilk
yarısında 707 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir.
Şekil 18– Aylar İtibariyle Deri Ürünleri Dış Ticareti
Kaynak: TÜİK (2013 yılı verileri geçicidir.)
2.5.Sektörlerin Ciro Endeksi Değerlendirmesi
İhracata dayalı üretim yapan sektörlerde ihracatla da bağlantılı olarak geçen yıla kıyasla
cirolarda artış görülmektedir(Şekil 19). Ancak deri ürünleri sektöründe zaman zaman
dalgalanmalar gözlenmektedir.
Şekil 19– Aylar itibariyle Ciro Endeksi (2010=100)
Kaynak: TÜİK
26
Sektörel Raporlar ve Analizler Serisi
KAYNAKÇA












Belge Başlığı
2023 Türkiye İhracat Stratejisinin Sektörel Kırılımı Projesi Tekstil-Konfeksiyon-Deri-HalıLiderlik Çalıştay Notları-Türkiye İhracatçılar Meclisi (2009 yılı)
Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018)
9. Kalkınma Planı (2007-2013) Tekstil Hazırgiyim ve Konfeksiyon Alt Komisyon Raporu
Dünya Ticaret Örgütü 2012 Yıllık Raporu
İstanbul Tekstil Konfeksiyon İhracatçılar Birliği
İTKİB Yeni Rekabet Ortamında Türk Tekstil ve Hazırgiyim Sektörü Raporu,2007
Uluslararası Ticaret Merkezi, Ticaret Haritası Veri Tabanı (International Trade Center,
Trademap)
Türkiye İstatistik Kurumu Veri Tabanı
Ekonomi Bakanlığı, İthalatın Değerlendirilmesi Sunumu, 14 Şubat 2012 İstanbul
SGK İstatistik Yıllıkları , İşyeri ve Sigortalılara Ait İstatistikler
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Reel Sektör Verileri Kapasite Kullanım Oranı
Raporları
Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası, Tekstil İşveren Dergisi Veri Tabanı
27
Download