pediatri 6.FH10

advertisement
Pubertal Geliþim Sorunlarý
Prof. Dr. Gönül ÖCAL
Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý
Çocuk Endokrin Bilim Dalý, Ankara
Puberte çocukluktan yetiþkinliðe hormonal ve fiziksel geçiþ þürecidir.
Hormonal ve fiziksel deðiþiklerin yaný sýra psiko -sosyal uyum çalkantýlarý adolesan
döneminin özellikleridir. Pubertal geliþimde Hipotalamus-Hipofiz-Gonad (HHG)
ekseninin (gonadarþ ) aktive olmasý çok önemlidir. Ýntrauterin yaþamda aktif hale
gelen bu sistem yenidoðanda pubertal etkinlikte iken ( mini puberte) yaþamýn
2 - 3. ayýndan sonra baskýlanýr, tüm çocukluk donemince baskýlý kalýb pubertede
yeniden re–aktive olur. Sekonder cinsel özellikler kýzlarda 10, erkeklerde 11,5
yaþýnda baþlar. Pubertal bulgularýn kýzlarda 13, erkeklerde 14 yaþýndan sonra
belirginleþmemesi gecikmiþ puberte olarak tanýmlanýr. Pubertal gecikme geçici
olabildiði gibi, kalýcý hipogonadizmin ilk göstergesi de olabilir. Baþlamýþ pubertenin
18 ay içinde hiçbir ilerleme göstermemesi duraklamýþ puberte olarak yorumlanýr.
Hipogonadizm gonadlarýn fizyolojik düzeyde hormon oluþturamamasý sonucu
sekonder cinsel özelliklerin ve fertilite fonksiyonunun kazanýlamamasýdýr. Puberte
geçikmesi / hipogonadizm hipotalamus / hipofiz kaynaklý ise hipogonadotroik
hipogonadizm, gonad patolojilerine baðlý olarak geliþiyorsa hipergonadotropik
hipogonadizm olarak adlandýrýlmaktadýr. Hipogonadotropik hipogonadizm sistemin
reaktivasyonundaki geçikme sonucu ortaya çýkabildiði gibi, kalýcý patolojilere de
baðlý olabilir. Puberte ve boy uzamasýnda yapýsal geçikme, kronik sistemik
hastalýklar, endokrinopatiler anoreksi, aðýr egsersizler, ruhsal gerilimler HHG
ekseninde reaktivasyon sounlarýna yol açabilmekte ve. HHG ekseninin pubertal
reaktivasyonunu engelliyebilmektedir. Yoðun egsersiz baþlayan puberteyi
duraklatabilir, primer ya da sekonder amenoreye yol açabilir. Anoreksiya nevroza
hormonal dengeyi bozan, HHG eksenini inhibe eden, pubertal sorunlara yol açan
önemli bir patolojidir. Yapýsal puberte gecikmesi (boy uzamasý ve pubertedeki
yapýsal gecikme) özellikle erkeklerde en sýk görülen hipogonodotropikhipogonadizmi taklit eden pubertal gecikme nedenidir. Normal variant tipte boy
kýsalýðý gösteren bu çocuklarda puberte 16-18 yaþýna dek gecikebilmektedir .
Pubertal geçikme gösteren her hastada öncelikle somatik geliþim
deðerlendirilmelidir. Pubertal gecikmede somatik geliþim geri ise pubertal bulgular
takvim yaþýna göre deðil kemik yaþýna göre yorumlanmalýdýr yapýsal puberte
geçikmesinde boy kýsalýðý klinik tabloya eþlik eder, kemik yaþý geridir. Pubertal
ve hormonal bulgular takvim yaþýna göre geri iken kemik yaþýna uygunluk
gösteriyorsa yapýsal gecikme söz konusudur.
Kalýcý hipogonadotropik hipogonadizm izole gonadotropin eksikliði (Kallmann
sendromu, GnRH reseptör defektleri) olabildiði gibi, multibl hipofiz hormon
Clinic Pediatri
29
Pubertal Geliþim Sorunlarý
eksikliðinin de ( organogenez defekleri, akkiz kranail
yaþta belli eder. Her iki cinste kemik kitlesinin
tümörler, travmalar, hipofizit, kranial ýþýnlamalar )
önemli bir kýsmý pubertal dönemde kazanýldýðýndan
bir parçasý olabilir. Kalýcý hipogonadotropik
pubertal geçikme yapýsal bile olsa osteoporoz riski
hipogonadizmde pubertal ve hormonal bulgular
yüksektir. Yaþlýlýk osteoporozunu önliyebilmek için
takvim yaþýna ve kemik yaþýna göre geridir, büyüme
çocukluktan itibaren raþitizm oluþmamalý, kolalý
hormonu eksikliði ile kombine deðilse boy kýsalýðý
içeceklerin süt ürünlerinin yerini almasý önlenmeli,
klinik tabloya eþlik etmez, yapýsal puberte
hareketsiz yaþamdan kaçýnýlmalý ve puberte
geçikmesinde gözlenen spontan puberte bu grupda
zamanýnda oluþmalý ya da oluþturulmalýdýr.
oluþmaz.
Pubertenin zamanýnda olmasý vücüt oranlarýnýn
Hipergonadotropik hipogonadizm primer
da dengeli oluþmasýnda onemli bir etkendir.
olarak gonadlarla ilgili kongenital ya da akkiz
Puberte geçikmesi/hipogonadizm gösteren
patolojilerden kaynaklanan hipogonadizmdir. Kemik
çocuklarda bazal gonad hormonlarý (estrojen,
yaþý 12’yi geçen bir çocukta pubertal bulgular henüz
progesteron, erkeklerde testesteron), bazal LH ve
belirginleþmemiþse, gonad hormonlarý prepubertal
FSH düzeyleri ölçülmeli, pubertal aktiviteteyi
deðerlerde iken, gonadotropinler yüksek deðerlerde
belirlemek için hipotalamik LHRH ‘a gonadotropin
ise hiperonadotropik hipogonadism düþünülmelidir.
yanýtý belirlenmeli ayrýca tiroid fonksiyonlarý,
Erkeklerde Klinefelter sendromu ve varyantlarý,
prolaktin düzeyi denetlenmelidir. Erkeklerde Leydig
Gonadal disgenezisler, XX erkekler, parsiyel
fonksiyonunu ortaya koymak için LH etkinliðindeki
androjen rezistansý (PARS), LH-reseptör direnci,
hCG’ ye testesteron yanýtý belirlenir. Normalde
testesteron sentez defektleri, anorþi, kriptorþitizm,
uyarý sonrasý testesteron deðerinde bazale göre
gonadlara travma / cerrahi, otoimmün zedelenme,
100ng/dl artýþ olmalýdýr. Kýzlarda pelvik
galaktozemi, sitotoksik kemoterapi, postenfeksiyoz
ultrasonografide uterus ve overlerin denetlenmesi,
zedelenme, gonad ýþýnlamasý testislerde fonsiyon
erkeklerde testis US ve hipogonadotropik
bozukluðuna yol açmaktadýr. Kýzlarda turner
hipogonadismde kranial görüntüleme tanýsal önem
sendromu ve variantlarý, XX ve XY gonadal
taþýr. Gerekli durumlarda karyotip analizi yapýlýr.
disgenezisler, kýz noonan sendromu, LH-Reseptör
Erkeklerde yapýsal puberte geçikmesinde
geninde inaktive edici mutasyonlar, FSH-Reseptör
14 yaþta (KY 12 y.) 3-6 ay süre ile ayda bir 50-100
geninde inaktive edici mutasyonlar, otoimmun
mg ÝM testesteron esterleri uygulanabilir. Kemik
ooforit, over ýþýnlamasý/ kemoterapi, overlerin
yaþýnda hýzlý artýþ olursa bu uygulamaya son
çýkarýlmasý, galaktozemi hipergonadoropik
verilmelidir. Yapýsal kýsa erkeklerde uygulanan
hipogonadizm nedenlerdir.
testesteronun epifizleri kapatmasýný önlemek için
Hipogonadism erkeklerde bebeklik ve erken
tedaviye aromataz inhibitörleri de eklenebilmektedir.
çocukluk döneminden itibaren mikropenis, aðýr
Kalýcý hipogonadism tedavisinde uzun etkili
olgularda kuþkulu genital yapý, kriptorþitizm gibi
testesteron esterleri, oral testesteron preparatlarý,
bulgularla kendini belli edebilir. Pubertal yaþta
Dermal/Skrotal bandlar kullanýlabilmektedir, testis
puberte geçikmesi, önükoid yapý, jinekomasti
boyutlarýný büyütmek amacý ile tedavide hCG
baþlýca yakýnma nedenleridir. Kýzlarda
yeðlenebilirse de primer seçenek deðildir. Uzun
hipogonadizm kendini meme geliþiminin olmamasý,
etkili testesteron preparatlarýna normal pubertal
menarþýn baþlamamasý gibi bulgularla pubertal
sürece uygun olarak ayda 50-100mg/im baþlanýp
30
Clinic Pediatri
Pubertal Geliþim Sorunlarý
her 6 ayda doz 50 mg arttýrýlarak yetiþkin dozu
Glassmann hastalýðý , trombositopeni gibi kanama
olan ayda 200-300 mg’ a çýkýlýr. Etkisine ve
diatezleri deakla gelmelidir. Aþýrý mens kanamalarý
testesteron düzeylerine göre doz ayarlamasý yapýlýr.
olan kýzlarda anemi denetlenmeli gerekirse demir
Kýzlarda hipogonadizm tedavisinde Etinil
takviyesi yapýlmalýdýr. Aktif kanamanýn devam ettiði
estrodiol (3 mikrogram /gün /PO), konjuge estrojen
ancak hemodinamik bakýmdan stabil olgulara
(0.375 mg/gün/PO) ya da estrojen bandlarý (1/8
kombine oral kontraseptiflerden (KOK) günde ilk
band = 3 mikrogram/gün) ile pubertal indüksiyon
3 gün 3 adet, bunu izleyen 2 gün 2 adet, daha
yapýlýr. Daha sonra normal puberteye uyar þekilde
sonra haplar bitene dek birer adet verilir. Bu tedaviye
2 yýl içinde dozlar giderek artýrýlarak yetiþkin doza
ikinci paketle günde 1 tabletle devam edilmesi
ulaþýlýr. Yetiþkin dozu EO için 10-20mikrogram
endometriumda istenilen stabilizasyonu
/gün/PO ), konjuge estrojen için (0.675 -1.25
saðlamaktadýr. Kanama ilk 3 günlük tedavi ile
mg/gün/PO), estrojen bandlarý için 1 band=25
durmazsa günde 3 tablet alýmý 7 güne çýkarýlýr.
mikrogram/gündür. Ýki yýlda yetiþkin doza ulaþýlýnca
Buna 7gün 2 tabletle, daha sonra günde 1 tabletle
progesteronla siklik tedaviye geçilir.
devam edilir. Hemodinamik stabilizasyonun
Kýzlarda menstrual problemler puberte
döneminin önemli konularýdýr. Menarþ yaþý ortalama
olmadýðý aðýr olgularda kan aktarýmý ve damardan
konjuge estrojen uygulanmasý yapýlýr.
12.5 yaþtýr, 10 yaþýndan önce baþlarsa erken
Çocukluk döneminden itibaren baþlýyan
menarþ, 16 yaþýndan sonra görülmezse primer
obesite adolesan döneminin tüm dünyada ve
amenore olarak adlandýrýlýr. Jinekolojik ilk yýlda
Türkiye’de giderek artan en önemli problemlerinden
bile olsa 3 ay period atlamasý ( eskiden 6 ay kabul
biridir. Hiperinsülnizm, Tip2 diabet, hipertansiyon,
ediliyordu) sekonder amenore olarak
dislipidemi,
deðerlendirilmektedir. Period aralarý 45 günden
hiperandrojenizm, PKOS obesitenin yol açtýðý
uzunsa oligomenore olarak deðerlendirilmektedir.
baþlýca sorunlardýr. Çocuk ve adolesanlarýn düzenli
Oligomenore / sekonder amenore yaklaþýk %35
ve dengeli beslenmelerine, hazýr ve çabuk
hipotalamus problemlerinden, % 30, polikistik
gýdalardan ve hareketsiz yaþamdan korunmasýna
overden ( PKOS ), %19 hipofiz sorunlarýndan,
özen gösterilmeli, vücut kütle indeksleri (VKÝ)‘ ve
%10 PKOS dýþý over patolojilerden, %5 uterus
bel çevreleri iyi denetlenmelidir. Hiperinsülinizmde
sorunlarýndan, %1‘de diðer nedenlerden
HÝPERANDROJENÝZM ve PKOS yönünden dikkatli
oluþmaktadýr. Menstrual siklus döngüsü 21 gün
olunmalýdýr. Rotterdam PKOS ölçütlerine (2003)
ise polimenore, kanama 7 günden daha fazla
göre oligomenore/anovulasyon, hiperandrojenizm,
sürüyorsa hipermenore, bir periodda 80cc‘den fazla
overlerde periferik kistler gibi bulgulardan 2 ya da
kayýp varsa menoraji denilmektedir. Erken
3’ünün bir arada olmasý PKOS’ un tanýsal ölçütüdür.
dönemlerde disfonksiyonel uterus kanamalarýnýn
Obesitesi olmayan adolesanlarda da PKOS
% 90 ‘ný anovulatuvardýr Ovulatuvar disfonksiyonel
geliþebilirse de obesite önemli bir tetikleyicidir.
kanamalar(DUK) düzenli sikluslardýr, kanama
Ýnsulin direnci ve hiperinsülinizm, over ve/yada
miktarý orta derecede artmýþtýr. Anovulatuvar DUK
adrenal steroidogenez defektleri, progesteronun
‘lar ise düzensiz ,öngörülemiyen deðiþik derecelerde
negatif geri denetimine direngen LH duyarsýzlýðý,
FSH transkripsiyonunun olamamasý
etyopatogenezde rol oynayan baþlýca nedenlerdir.
olabilen kanamalardýr. Aþýrý menstrual kanamalarda
Von Willebrant hastalýðý, faktör XII eksikliði,
Clinic Pediatri
karaciðer
yaðlanmasý,
31
Pubertal Geliþim Sorunlarý
PKOS sekonder amenorenin, oligomenorenin en
sýk görülen nedenlerindendir. PKOS tedavisinde
yaþam tarzý deðiþtirilmeli uygun diyet ve egsersiz
programý uygulanmalýdýr. Bunun etkili olmadýðý
durumlarda ön planda olan klinik tabloya göre
tedavi planlanýr Hiperinsülinizmde metformin ya
da diðer insülin duyarlýlýðýný arttýran ilaçlar;
hiperandrojenim bulgularý egemense flutamid gibi
antiandrojenler, mens problemleri aðýr basýyorsa
doðum kontrol haplarý kullanýlýr. Gerekli durumlarda
bu ilaçlarla ikili, üçlü kombinasyonlar yapýlabilir.
Akne adolesan döneminin bir diðer önemli
sorunlarýndan biridir. Pubertede özellikle
androjenlerin etkisi ile kýl follikülünde yaðlý madde
sebum yapýmý artar. Bu yaðlý madde keratin kir ve
bakterilerle birleþir. Follikül yolu tümüyle dolmuþsa
akne baþý beyaz, kismen açýksa siyah renklidir.
Aknenin evreleri komedonlu akne, inflamatuvar
akne ve nodülokistik akne olmak üzere 3 dönemi
vardýr. Salisilik asit, retinoik asit ya da azeleik asit
içeren topikal preparatlar komedonlu ve inflamatuvar
aknede kullanýlabilirse de noduler kistik aknede
etkin deðildir. Komedonlu aknede topikal
uygulamalar etkin olmazsa tedaviye doðum kontrol
haplarý eklenebilir. Ýnflamatuvar aknede bu iki
seçeneðe eritromisin, tetrasiklin, minoksilin gibi
antibiotikler katýlýr. Nodulokistik aknede ise doðum
kontrol haplarý ve antibiotik tedavisi geçerlidir.
Ailevi ya da sporadik aromatizasyon fazlalýðý,
androjen/estrojen dengesizliði gibi nedenlerle ortaya
çýkan jinekomasti pubertal erkeklerin sýk rastlanan
(%40-70) bir yakýnma nedenidir. Jinekomasti
memenin glanduler dokusunun 0.5 cm’ i aþmasýdýr.
Aile öyküsü, sistemik hastalýk, ilaç kullanýmý
sorgulanmalýdýr. Jinekomastili bir olguda pubertal
bulgular, özellikle testis volumü deðerlendirilmelidir.
Pubertal jinekomasti diyebilmek için TV ‘ü 6 ml
olmalýdýr. Jinekomasti tek ya da iki yanlý olabilir.
Memelerde asimetri görülebilir. Meme çapý 0.5 -2
cm ise Tip 1 pubertal jinekomasti, 3-4 cm ise Tip
2 pubertal jinekomasti, 4 cm‘den büyükse pubertal
32
makromasti denilmektedir. Jinekomasti lipomomast
ile karýþtýrýlmamalýdýr. Lipomastide areolar bölgede
glandüler doku palpe edilmez. Pubertal jinekomasti
lerin yaklaþýk %90‘ný 2 yýl içinde kendiliðinden
gerilemektedir. Tanner evre 3‘den büyük meme
geliþiminde, izlemde ilerleme görülmesi durumunda
dikkatli olunmalýdýr. Meme diski 4-6 cm ise medikal
tedavi, meme diski 6 cm ‘den büyük ise cerrahi
tedavi önerilmektedir. Ýlaç tedavisinde tercih edilen
ilaçlar 3-4. jenerasyon aromataz inhibitörleridir.
Kaynaklar
1. Grumbach M.M: The neuroendocrinology of human puberty revisited.
Horm. Res. 2002; 57: 2-14.
2. Traggiani C., Stanhope R. : Delayed puberty Best Proct. &Res
Clin. Endocrinol . and Metab. 2002 :16 ;139-151
3. Martin MM. Martin A.L.A. ;Constituinal delayed puberty in males
and hypogonadotrophic hypogonadism.J. Pediatr. Endocrinol and
Metab. 2005 : 18; 909-916.
4. Rosenfield R.L.: Puberty in the female and its disorders. From.
Pediatric Endocrinology. Ed by. Sperling M.A. Second Ed. Sounders
Comp. Philadelphia. 2002; pp.455-518
5.PozoJ. Argente J.; Ascertainment and treatment of delayed puberty
Horm. Res. 2003 :60 (suppl.)35-48
6. Zacharin M.: Use of androgens and oestrogens in adolescent- A
review of hormone replacement. J. Pediatric.Endocrinol Metab 2000;13;37. Deligeoroglou E. Tsimaris P. Deliveiotou A., Christopoulos P.
Creatsas G. ; Menstrual disorders during adolescence . Pediatr.
Endocrinol .Rev. 2006 ; 3;150-159
8.Hillard PJA. :Adolescent menstrual health.Pediatr. Endocrinol
Rev.2006 :3138-145
9. Walch K, Grimm C, Impaired glucose tolerance is associated with
changes in clinical and biochemical parameters in women with polycystic
ovary syndrome. Acta Obstet. Gynecol. Scand. 2006 :85;869-73.
10. Carmina E., Azziz R.:Diagnosis, phenotype, and prevalence of
polycystic ovarys yndrome. Fertil Steril. 2006;86 Suppl 1:S7-8.
11. Sultan C., Paris F.: Clinical expression of polycystic ovary syndrome
in adolescent girls.Fertil Steril. 2006;86 Suppl 1:S6.
12.VenkateshB.S.,Gynecomastia.www.emedicina.com/med/topic9
34.htm. (Last Updated March 18.2005).
13. DL Loriaux. Gynecomastia in Meet the Professor handouts. ENDO
2000 p:188-189.
Clinic Pediatri
Download