1 : 62 C : 1

advertisement
• "1 : 62
7 . 5 1956
karar gereğince de evvelce ödenmiş olan ikra­
miyeler bu vatandaşlardan istirdada kıyam
olunmuştur. Bu vaziyet karşısında vatandaşla­
rın şikâyetleri artmıştır. Nafıa Vekâletimiz, bu
mevzuu ele alınış ve Çalışma Vekâletiyle yaptı­
ğı müşterek tetkik neticesinde vardığı kanaati
Yüksek Heyetinize arz etmiştir. Ortada büyük
yevmiye alan mühendislere ikramiye verilmesi
diye bir gayret yoktur. Devlet dairelerinde ça­
lışan ve bunun için Devletten 5 maaş tahsisat
alan memurlar misillû ikramiye vermeye matuf
bir çalışma da değildir. Bu itibarla meseleyi bu
kadar geniş tutarak, büyük yevmiye alan fikir
işçilerine ikramiye verilmesine doğru yöneltil­
miş bir mesai şeklinde de tasavvur edilmez. Ma­
halli tefsir olan nokta şudur; İş Kanunu işçiyi
tarif ediyor. Bir iş yerinde bedenen çalışan kim­
se işçidir. Bir iş yerinde bedenen ve fikren çalı­
şanlar da işçi sayılır. Fakat bir iş yerinde hem
fikren ve bedenen çalışanların, bedenen ne ka­
dar çalıştıklarını, fikren ne kadar çalıştıklarını
tesbit etmek öyle kolay bir iş değildir. Bu iti­
barla Çalışma Vekâleti, kendi Teşkilât Kanunu­
nun bu vekâlete tanıdığı iş yerlerini tâyin ve
tesbit hususundaki yetkisine dayanmak istemiş­
tir. Çalışma Vekâleti bu hükme dayanarak bu
hususta işçiyi tâyin ve tesbit edecektir, iş Kanu­
nunun tesis ettiği menfaatlerden ve himaye hü­
kümlerinden istifade meselesi her türlü zıt an­
layışları bertaraf edecek surette bu suretle hal­
ledilmiş olacaktır. Mâruzâtım bundan ibarettir.
REİS — Naci Kurt.
NACİ KURT (İstanbul) — Muhterem arka­
daşlarım, Çalışma Vekili hâdiseyi olduğu gibi
açıkladılar. Hakikaten hâdise büyütülecek ma­
hiyette değildir. Mazhar Şener arkadaşımız dak­
tilo mevzuu üzerinde durdular. Bir iş yerinde
iki sınıf daktilo mütalâa edilmesi iktiza eder:
Ya memurdur, yahut da yevmiyeli ise hakikaten
işçidir. Aynı işi yaptıkları halde birisi ya saat
hesabına göre, veya günlük olarak veyahut da
başka bir sistemle ücret alır. Ücret sisteminin
değişik olduğu bir işte ikisini de müşterek mü­
talâa etmek doğru olmaz. Eğer barem içi bir
memur veya ücretli ise tabiî ki, memurların is­
tifade ettiği bütün haklardan istifade etmesi
icabeder. Ancak bir depo memuru ismen memur
ise fakat fiiliyatta kendisi işçi ise, yevmiyesi
ücretle tahdidedilmiş bir insandır. Bunu memur
zümresine ayırmak suretiyle kendisini hem bu
C : 1
zümreden ve hem de diğer zümreden mahrum
etmek imkânını bulamayız.
Binaenaleyh, Çalışma Vekilinin izahı gayet
normaldir. Ben de Çalışma Encümeni mazbata­
sının aynen kabulünü istirham edeceğim arka­
daşlar.
REİS — Mahmut Goloğlu.
MAHMUT GOLOĞLU (Trabzon) — Efen­
dim, kısaca arz edeyim: Bir kere bu işin tatbi­
katı vardır. 1954 senesi içinde ikramiyeleri ve­
rilenler bellidir. Bahsedilen büyük yevmiyeli
işçilere ikramiye verilmemiştir. Bunların fikrî
mesai yaptıkları vekâletçe tesbit edilerek ka­
nun dışı tutulmuşlar ve ikramiye alamamışlar­
dır. Ama şimdi bunların da. umumi bir tefsire
gidilmesi yolunda bir gayret sarf ettikleri gö­
rülmektedir. Hattâ evvelce de işçi oldukları
yolundaki bir beyan üzerine bu yüksek yevmi­
yeli arkadaşlar Meclise geldiler ve işçi oldukla­
rını beyan ettiler. Mesele kim işçidir, kim de­
ğildir şeklinde değildir. Ambar memuru fikrî
mesai mi yapar, yoksa bedenî mi? Biz burada
Meclis olarak bunu tesbit edecek değiliz. Bu­
nun teker teker tefrikini yapacak olan makamı
arıyacağız. Meclis şu fikrîdir, şu bedenîdir diye
bir tefsir yapacak durumda değildir. Çalışma
Vekâleti, bu İş Kanununun mevzuubahis madde­
sine göre, kimin bedenî, kimin fikrî mesai yap­
tığını ayıracak bir makamdır. Başka makam
aramasına lüzum yoktur. Birinci madde gayet
sarihtir: (Bir iş akdi dolayisiyle başka bir şah­
sın iş yerinde bedenen veyahut bedenen ve fik­
ren çalışan kimseye işçi denir) Binaenaleyh
Yüksek Heyetinizin yapacağı bir iş varsa bu da
çalışan işçilerin durumlarının tesbiti salâhiyeti
Çalışma Vekâletine aittir veya değildir diyecek­
tir. Bu salâhiyet Çalışma Vekâletine aidolduğuna göre yeni bir tefsire lüzum yoktur.
Yüksek Heyetiniz şimdi tekei* teker sayacak,
bu ya Çalışma Vekâletine aittir diyecek veya
hayır diyecek. Hayır dediği takdirde başka
merci arama zarureti hâsıl olacaktır. Aksi tak­
dirde, Çalışma Vekâleti ile Şûrayi Devlet ara­
sında mütemadiyen bir ihtilâf mevzuu olup gi­
decektir. Ama işçi vasıflarını tesbit salâhiyeti
- ki sarih olarak kanunda vardır - Çalışma Ve­
kâletine verilmiştir. Çalışma Vekâleti kanunun
uygulanma alanını tesbit ettikten sonra bir idari
muamele yapmıştır. İdari muamele eğer kendi
kanununun şümulü dâhilinde kabili itirazsa
— 288
Download