Deutsche Islam Konferenz:

advertisement
Aile içi şiddet ve zorla evlendirme kabul edilemez
Aile içi şiddet ve zorla evlendirme temel insan hakları ihlalleridir. Her bireyin, cinsiyet, din,
dünya görüşü, yaşı, engelli olup olmayışı ve etnik kökeninden bağımsız olarak bedenen ve ruhen dokunulmazlık hakkı olduğu gibi bir evlilik yapıp yapmayacağına mevcut yasalar
çerçevesinde kendisinin karar verme hakkı vardır.
Bu evrensel insan hakları maalesef günümüzde de halen bir çok defa dikkate alınmamaktadır.
Bu nedenle, halen kadın ve erkeklerin bir evlilik yapmaya zorlandığı ya da aile içi şiddete
maruz kalmaları ya da böyle bir tehlike ile karşı karşıya olmaları durumuna zorla
evlendirmelerin ve yaralamanın suç olduğu Almanya’da da rastlanmaktadır.
Gerek aile içi şiddet, gerek zorla evlendirme uygulaması belli bir dinden kaynaklanmaz; belli
geleneksel ataerkil yapılardan kaynaklanır. Alman İslam Konferansı’nda temsil edilen
Müslümanlar İslamiyetin aile içi şiddeti ve çiftlerden birinin iradesine karşı gerçekleşmiş olan
evlilikleri reddettiğini özellikle vurgulamaktadırlar. İslamın fiziksel ve psikolojik şiddete ve
zorla evlendirmeye karşı gelen, ve bireysel olarak insanların tercihlerini kendilerinin
belirlemelerine, kişiliklerini geliştirmelerine ve fikirlerini oluşturma ve ifade etme açısından
özgür olmalarına cesaret veren açık ve hoşgörülü bir din olduğu vurgulanmaktadır.
Alman İslam Konferansı yukarıda anılan olguları ele almış ve aile içi şiddetin ve zorla
evlendirmenin her şeklini reddetmektedir. Alman İslam Konferansı Üyeleri aile içi şiddetin ve
evlenme akdine zorlamanın mağdurların kişilik ve kendi tercihlerini belirleme haklarına ve de
bedenen dokunulmazlıklarına ağır müdahale teşkil ettiğinin altını çizip, dolayısıyla bunların
kabul edilemeyeceği gibi hoşgörü ile de karşılanamayacağını vurgulayarak, zaten suç teşkil
eden bu uygulamaların kabul görmemesi ve şiddetin kınanması için çağrıda bulunmaktadırlar.
Özellikle toplumsal aktörlerin mümkün oldukça
•
•
aydınlatıcı çalışmalar ve diğer uygun tedbirler yolu ile ve gerekirse kamu mercilerinin
desteğini de alarak bunların engellenmesine katkı sağlamaları ve
mağdurlara güç vermeleri gereklidir. Bu, yardım arayanların öncelikle hakları ile
destek ve müdahale imkanları üzerine aydınlatılmalarını, mağduriyetlerinin üstesinden
gelmek üzere ortak stratejilerin geliştirilmesini ve de yaşadıkları zorla evlendirme ve /
veya aile içi şiddete karşı insiyatif kullanma ve kendi kendilerine yardım etme
potansiyellerinin etkinleştirilmesini ve kuvvetlendirilmesini içerir.
Download