Forum: Genel Kurul-­‐1.Komite Sorun: Erozyon, çölleşme, ormansızlaşma ve su kıtlığının açlık, yoksulluk ve gelir dağılımına etkisi Yazar: Sefa Özmeral Pozisyon: Oturum Başkanı Araştırma Raporu Giriş Dünya üzerinde doğal kaynaklar eşit olarak dağılmamıştır, bundan dolayı insanlar kurdukları medeniyetleri geçmişten bu güne kadar kaynakları en verimli şekilde kullanmak adına su ve doğal kaynakların yakınına kurmuş ve en yüksek verimi almaya çalışmışlardır. İnsanoğlunun zamanla artan nüfusundan dolayı kaynaklar bir noktada yeterli olmamış ve çevre kirliliği ve doğal afetler meydana gelmiştir. Erozyon, ormansızlaşma ve su kıtlığı gibi afetler insan hayatını etkilemiş ve doğal afetlerin oluştuğu bölgelerde kıtlık, yoksulluk ve gelir dağılımında eşitsizlik gözlenmiştir. Son 20 sene içerisinde Dünya'da erozyon'a maruz kalan toprakların büyüklüğünün ABD topraklarına eş değer olduğu düşünülürse, Birleşmiş Milletler(BM) ve BM üye ülkeleri "Açlık ve Yoksullukla" mücadelede etkili bir çözüm bulmak için yoğun bir çalışma içine girmeleri gerekmektedir. Bu bağlamda siz değerli Genel Kurul-­‐1. Komite delegeleri, komitenizin ilk gündem maddesinde soruna yönelik etkili bir çözüm için çalışmanız gerekmektedir. Anahtar Kelimelerin Tanımları Deklarasyon: Bildirme, duyurma, ilan etme Sözleşme: Hukuki sonuç doğurmak amacıyla iki veya daha çok kişinin, kuruluşun karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarıyla gerçekleşen işlem, bağıt, akit, mukavele, kontrat UNEP: Birleşmiş Milletler Çevre Programı USD: Amerikan Doları WCED: Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu UNCED: Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı Önerge: Meclis, kongre vb. resmî bir toplantıda, herhangi bir konu veya sorunla ilgili olarak bir öneride bulunmak için üyelerden biri veya birkaçı tarafından başkanlığa verilen, oya sunularak karar verilmesi istenen yazılı kâğıt Genel Bakış Erozyon, ormansızlaşma ve su kıtlığı geçmişte sadece yerel bir sorun olmuş ve kıtlık birçok medeniyetin yok olmasıyla sonuçlanmıştır, ancak 21. yüzyılının küreselleşen dünyasında tarımsal ürünler, petrol ve doğal gaz herkes tarafından tüketilmektedir ve zarar görmesi tüm devletlerin ekonomisini etkileyecektir. Günümüzde ise bu sorun insan nüfusunun hızlı artışı ile yadsınmaz bir boyuta ulaşmıştır; çünkü nüfus arttıkça insanlar doğal kaynaklara daha fazla yönelmiş; ormanları, toprağı, suyu ve diğer kaynakları çoğunlukla bilinçsiz bir şekilde kullanmış ve kaynakların tükenmesine neden olmuştur. Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği raporunda da doğal kaynakların tükenmeyle karşı karşıya olduğu belirtilmiştir ve korkunç tablo gözler önüne serilmiştir: "Dünyada 1 milyardan fazla insan günlük 1 USD’ den daha az gelirle yaşamaya çalışmaktadır. Bu insanların %70’i kırsal alanda yaşamaktadır ve doğal kaynaklara olan ihtiyaçları oldukça yüksektir. Kuraklık tüm dünyada yaklaşık 2 milyon insanı etkilemektedir. 1950’den itibaren 30 yıl içerisinde tarım arazisine çevrilen toprak miktarı 1700-­‐1850 arasında geçen 150 yıllık süreçtekinden çok daha fazladır. Son on yıllık süre içerisinde mercan resiflerinin %20’si kaybedilmiştir ve %20’sinin de kalitesi azalmıştır. 1960 yılından bu yana nehir ve göllerdeki geri çekilme ise iki misline çıkmıştır." Erozyon, ormansızlaşma ve su kıtlığının en büyük sebebi ülkelerin tarım politikaları ve masraflardan kaçınmalarıdır. Gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde halkın çoğunluğu tarım ile uğraşmakta ve geçimini tarımsal faaliyetlerden karşılamaktadır. Ruanda gibi ülkelerde aileler 5-­‐10 kişiden oluşmakta ve ailenin tek geçim kaynağı toprak olduğundan tarım alanları günü kurtarmak adına bilinçsizce kullanılmaktadır. Bir yandan da gelişmemiş ve gelişmemekte olan ülkelerin ve hatta bazı gelişmiş ülkelerin ekonomisi erozyonla mücadeleye yetmemekte ve hükümetler iktidarda oldukları dönemlerde bu sorunları görmezden gelip parasal kaynaklarını başka alanlara (silahlanma, vb. gibi) aktarmaktadır, çünkü erozyonla mücadele uzun süre ve yüksek maliyet gerektiren bir süreçtir. Örneğin, toprak kayıpları ancak kaba tahminlere dayanan Hindistan’da, ülke çapında kapsamlı bir toprak dökümüne hazırlamanın bile yaklaşık 30 milyon dolara mal olacağı tahmin edilmiştir. Dünya Gözlem Enstitüsü (Worldwatch Institute) her yıl 24 milyar ton toprağın erozyona maruz kaldığını ve son 20 yıl içerisinde erozyona maruz kalan toprağın ABD'nin büyüklüğünü eş değer olduğunu öne sürmektedir. Genel olarak bakılırsa, çölleşme tehlikesi ile karşı karşıya olan kurak alana sahip 110 ülke olduğu görülür. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), çölleşmenin genel maliyetinin senede 42 milyar dolar olduğunu hesaplamıştır. Sadece Afrika'nın yıllık kaybı 9 milyar dolardır. Manevi hasar ise daha büyük olmuştur. Dünya nüfusunun beşte biri demek olan bir milyardan fazla insanın yaşamı tehlikededir. 135 milyon kişi doğup büyüdükleri yerleri terk etmek mecburiyetinde kalabilir. Mali ve Burkina Faso'da yaşamakta olanların altıda biri, kendi yörelerini terk etmek zorunda kalmış, iklim göçmenleri sorunu meydana gelmiştir ve bunun bir sonucu olarak da, şehirlerin çevrelerindeki gecekondular fazlalaşmıştır. Erozyonun yanı sıra insanları göçe zorlayan etmenler ormansızlaşma ve su kıtlığıdır. İnsanların ekonomik faaliyetler için ormanlardan faydalanması özellikle tropikal bölgelerde ormansızlaşmanın artmasına yol açmıştır. 2012 yılında Brezilya'da 5.000 kilometrekare orman yangınları ve insan faaliyetleri nedeniyle tahrip olmuş ve bölgede yaşayan yerliler göçe zorlanmışlardır. Ormansızlaşma ve erozyonun yanı sıra su kıtlığı insanların hayatlarını güçleştirmekte hatta ölümlere yol açmaktadır. Afrika kıtası başta olmak üzere Dünya üzerinde 300 milyon insan temiz suya ulaşamamakta ve çaresizce çevre bölgelere göç etmektedir. Su kıtlığının en büyük nedenleri ise insanların toplu yerleşimleri, köylerden şehirlere göç, kontrolsüz tarım faaliyetleri ve küresel ısınmadır. Erozyon, ormansızlaşma ve su kıtlığından dolayı insanlar beslenme, barınma gibi temel haklarından mahrum bırakılmakta, yoksul ve standartların altında bir hayat sürmektedir. Dünya'da milyonları etkileyen çevre sorunları Birleşmiş Milletler tarafından ilk defa 1972 yılında Stockholm'de ele alınmış ve rapor yayınlanmıştır. Raporda halkın çabalarının erozyon ormansızlaşma ile mücadelede tek başına yetmeyeceği açık şekilde belirtilmiş ve devletleri mücadelede aktif rol almaya çağırmıştır. Daha sonraki BM oturumlarında sorunun çözümü ile adım atılmaya çalışılmıştır. En son Brezilya'nın başkenti Rio' da 2012 yılında çevre sorunlarının çözümü adına "Rio +20: Dünya Zirvesi" toplamıştır. İlgili Taraflar ve Görüşleri Geçimini Doğal Kaynaklardan Karşılayan Halk ve Sivil Toplum Kuruluşları Geçimini doğal kaynaklardan karşılayan halk ve sivil toplum kuruluşları ekonomik zorluklardan dolayı, üretimi azaltma, gübre kullanmama, ağaçların kullanılmaması gibi çözüm yollarını desteklememekte, ormanları ve su kaynaklarını kontrolsüz bir şekilde kullanmaktadır. Gelişmiş Ülkeler Amerika, Almanya, İngiltere vb. gelişmiş ülkelerde tarımın ve doğal kaynak bazlı faaliyetlerin kontrollü yapılması adına devlet politikaları belirlenmiş ve çiftçileri kontrollü tarıma yöneltmek adına teşvik sistemleri geliştirilmiştir. Bkz: Verimlilik Endeksi (PI) Gelişmemiş ve Gelişmekte Olan Ülkeler Gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde halkın çok büyük bir kısmı geçimini tarımsal faaliyetlerde karşılamasına rağmen hükümetler doğal kaynakları koruma hususunda ekonomik güçlükten dolayı adım atamamaktadır. Olayların Zaman Çizelgesi Olay Tarihi 5-­‐16 Haziran 1972 19 Aralık 1987 3-­‐14 Haziran 1992 Olayın Açıklaması Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı: Birleşmiş Milletler'in konu hakkındaki ilk konferansıdır, Stockholm'de düzenlenmiş, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) kurulmuştur. Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu(WCED) toplanmıştır. Brutland Raporu yayımlanmıştır. Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı (UNCED) , bilinen adıyla Dünya Zirvesi, Rio'da toplanmıştır. Sürdürülebilir kalkınma komisyonu kurulmuş, Rio Deklerasyonu yayımlanmış, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi imzaya açılmış ve Gündem 21" programı hazırlanmıştır. 26 Ağustos-­‐ 4 Eylül Dünya Sürdürülebilir kalkınma zirvesi düzenlenmiş, Johannesburg 2002 Deklerasyonu yayımlanmıştır. 2012 Rio Dünya Zirvesi bugüne kadar katılımı en yüksek olan 20-­‐22 Haziran 2012 konferanstır, 192 ülkenin temsil edildiği konferansta 1992 yılında yayımlanan "Gündem 21" tekrar ele alınmıştır. Antlaşmalar ve Olaylar 1972 Stockholm Raporu: Raporda ülkelere erozyon vb. çevre sorunlarıyla mücadelenin nasıl yapılacağına dair yollar belirtilmiştir. Gündem Maddesi 21: 1992 yılında Rio'da yayımlanan ve BM üye ülkeleri tarafından kabul edilen "Gündem 21", 21 başlık altında 40 maddede doğal kaynakların kullanımı ve sürdürülebilir kalkınma adına yapılması gerekenler sıralanmıştır. Gündem 21'in en öne çıkan kararı ise yoksul ülkelerde, UNCED tahminine göre, Gündem 21'in uygulanması adına gereken 600 Milyar USD'nin 375 Milyarının zengin ülkeler tarafından karşılanacağı taahhüdüydü. Johannesburg Zirvesi: Johannesburg'daki zirvede Gündem 21'de gelinen nokta gözden geçirilmiş Gündem 21'de belirtilen 375 Milyar USD'nin zengin ülkeler tarafından gönüllük esasına dayandırılmasına karar verilmiştir. Amerika Birleşik Devletlerinin İtirazı: Gündem 21'deki maddi külfetlerden kurtulmak isteyen Amerika Birleşik Devletleri Johannesburg Zirvesinde, Dışişleri Bakanı C. Powell aracılığıyla herhangi bir maddi yardımı karşılamayacağını deklere etmiştir. Sorunu Çözmek İçin Atılmış Önceki Girişimlerin Değerlendirilmesi Erozyon, Ormansızlaştırma ve Su Kıtlığının çözümünde atılmış adımların başarısızlıkla sonuçlanmasının en büyük nedeni bireylerin, kuruluşların veya devletlerin ekonomik çıkar gözetmeleridir. Geçimini doğal kaynaklardan karşılayan halk elindeki kaynağın sadece kendilerine değil tüm dünyaya ait olduğu bilincinde olmadığından ve ekonomik çıkarlarını korumak adına kontrolsüz kullanmaktır, gelişmemiş ve gelişmekte olan devletler kendilerine öncül sorun olarak iç savaş vb. merkezli sorunları ele aldığından veya bu sorunla mücadele edecek gücünün olmamasından ötürü sorunu görmezden gelmektedir. Bunların yanı sıra gelişmiş ülkeler olarak nitelendirilen, Amerika, Almanya, Kanada, Japonya gibi ülkeler ekonomik külfetinden dolayı başka ülkelerin sorunları ile ilgilenmekten çekinmekte ve kendi çevre sorunlarıyla uğraşmaktadır. Çözüm Önerileri Hükümetler sorunun çözümü olarak BM çatısı altında finansmanının belirli hiçbir ülkenin sorunlu bulmayacağı bir fon tarafından karşılandığı bir program belirlenip üye ülkelerin buna uyması sağlanmalı Erozyon, Ormansızlaşma ve Su Kıtlığı adına ülkelerin bilgilendirici programlar düzenlemelidir. Kaynakça Adams, William. The Future of Sustainability:Re-­‐thinking Environment and Development in the Twenty-­‐first Century. Cambridge: University of Cambridge, 2006. Aksu, Ceren. «Sürdürülebilir Kalkınma ve Çevre.» 2011. Birleşmiş Milletler. «Çözüm Önergesi 55/199.» Dü. Genel Kurul. Johannesburg, 2011. Der Spiegel. «Umweltflüchtlinge: "Irgendwann kommen nicht nur ein paar Boote, sondern Millionen".» 21 Şubat 2009. Gönel, Feride Doğaner. «Johannesburg Zirvesi: Dağ Fare Doğurdu Ama Kimse Şaşırmadı.» 2002: 16-­‐ 21. Karakitapoğlu, Emine. «Çevre sorunları neden çözülemiyor?» 2013. Kılıçoğlu, Pınar. Türkiye’nin Çevre Politikalarında Sürdürülebilir Gelişme. Ankara: Turhan Kitabevi , 2005. Laura Reynolds ve Daniele Nierenberg. Wordlwatch Report 188. Washington D.C:.: Worldwatch Institue, 2012. OECD. Environmental Indicators-­‐Development, Measurement and Reuse. Paris, 2011. Roose, Eric. Land husbandry -­‐ Components and strategy. Roma, 1996. TEMA. Dünya Ekonomisinde Sessiz Kriz Toprak Erozyonu. Ankara, 2014. UNEP. «Akdeniz Eylem Planı.» Barcelona, 2011. Araştırma Soruları Giriş Lütfen cevaplarınızı sizin için ayrılan boşluklara yazınız. Bu soruları ve cevaplarını ülkeniz ve sosyal politikaları hakkında olabildiğince bilgi edinmek için bir kılavuz gibi kullanın. Soruları cevaplamak için önceden var olan bilgilerinizi kullanabilir, arkadaşlarınızdan, öğretmenlerinizden ve forum yöneticilerinden yardım alabilirsiniz. Ayrıca, daha fazla bilgi için interneti, kitapları, gazeteleri ve magazinleri kullanabilirsiniz. Tüm yerleri doldurmak ve tüm soruları cevaplamak zorunda olmadığınızı unutmayın. O yüzden gerekli bilgileri bulamazsanız endişelenmeyin. Tartışmalara katılmak için her şeyi tamamıyla bilmeniz gerekmiyor. Ancak, ne kadar iyi araştırırsanız, tartışmalarda fikirlerinizin ikna edilmesinde o kadar etkili olursunuz. 1. Sizin ülkenizin bu konudaki görüşleri nelerdir? 2. Bu soruna çözüm olarak ülkeniz ne tür önemler alıyor? 3. İklim Göçmeni nedir? 4. Verimlilik Endeksi (PI) nedir? 5. Hangi ülkeler Binyıl Kalkınma Hedefleri’ni takip ediyor? 6. Erozyon, ormasızlaşma ve su kıtlığı nedir, nasıl önüne geçilebilir? 7. Gelişmiş, gelişmekte ve gelişmemiş ülke ne demektir? 8. Taraçalama nedir? 9. Erozyon oluşumunda insan faktörleri nelerdir? 10. Birleşmiş Milletler Bin Yıllık Kalkıma Planı nedir? 11. Erozyon, ormansızlaşma ve su kıtlığı nasıl önlenebilir?