2.2.Doz-Yanıt Değerlendirmesi

advertisement
1.
2.
3.
4.
5.
Risk kavramı
Risk değerlendirmesinin elemanları
Kanserojen maddeler için risk değerlendirmesi
Kanserojen olmayan maddeler için risk değerlendirmesi
Risk değerlendirmesinin sınırlılıkları
Risk : Basit olarak zarara, hastalığa ya da ölüme uğrama (istenmeyen
belirli bir sonuç) olasılığı olarak kabul edilir.
Risk : (İstenmeyen bir sonucun olasılığı) x (Etkinin büyüklüğü)
*Etkinin büyüklüğünü azaltmak (maruz kalan kişi sayısını azaltmak
vb.)
*Olayın gerçekleşme olasılığını azaltmak
Ölüm nedeni
Bu nedene bağlı
olarak gerçekleşen
yıllık ölüm sayısı***
Bu nedene bağlı
yaklaşık
Odds değerleri
Bu nedene bağlı
ömür boyu ölüm
riski
Hastalık (her tür)
2.000.000
1/1,1
9,1*10-1
Kalp hastalığı
770.000
1/2,7
3,7*10-1
Kanser (her tür)
480.000
1/4,4
2,3*10-1
Kaza (her tür)
95.000
1/22
4,5*10-2
Diyabet
37.000
1/57
1,8*10-2
İntihar
31.000
1/68
1,5*10-2
Cinayet
21.000
1/100
1,0*10-2
Yangın
4.800
1/440
2,3*10-3
Hamilelik ile ilişkili
470
1/4.500
2,2*10-4
Taşkın
58
1/360.000
2,8*10-5
Gıda zehirlenmesi
2
1/1.000.000
9,1*10-7
***Bu ölüm verileri 1988 yılı içindir. 1988 yılındaki Amerika nüfusu 245 milyon kişidir ve ülke genelinde tüm
nedenlere bağlı yıllık toplam ölüm sayısı 2 milyondur.
Kaynak: Rubin, Edward S. (2001) “Introduction to Engineering and the Environment”, McGraww-Hill International Edition. 1st Edition. ISBN 0-07-235467-4
 Hava kirliliği ile ilişkili solunum yolu hastalıkları (astım, bronşit, KOAH,
solunum fonksiyonlarında azalma)
 İçme sularındaki biyolojik kirlilik ile ilişkili salgınlar (ishal vs.)
 Gürültü kirliliği ile ilişkili işitme kaybı
 İçme suyundaki toksik maddeler (arsenik vs.) ile ilişkili kanser vakaları
 Soluma yolu ile toksik çevresel bileşenlere (asbest, radon, organik
kanserojen bileşenler vs.) maruz kalım ile ilişkili kanser vakaları
 Radyoaktif sızıntı ile ilişkili sağlık sorunları
 Ağır metal (kurşun, civa vb.) maruz kalımı ile ilişkili zihinsel hastalıklar
 Hava kirliliği ile ilişkili akciğer kanseri vakaları
 Zehirlenmeye bağlı ölüm (CO - kurşun zehirlenmesi vs.)
 Çevresel felaketlere (nükleer kaza, taşkın, patlama, inversiyon vs.)
bağlı toplu ölümler
 Elektromanyetik alanların (baz istasyonu vs.) yakınında yaşama sonucu
ortaya çıkan kanser vakaları
2.1. Tehlike analizi
2.2. Doz-yanıt değerlendirmesi
2.3. Maruziyet değerlendirmesi
2.4. Risk karakterizasyonu
Tehlike analizi
Maruziyet
değerlendirmesi
Doz-yanıt
değerlendirmesi
Risk karakterizasyonu
Tehlike: Çevresel kirleticinin insan sağlığı için zarar oluşturabilme
potansiyeli
Tehlike analizi, bir kimyasal maddenin neden olduğu olumsuz etki
tiplerinin, duyarlı populasyon grupları ve hayvanlarda gözlenen
etkilerin insanda görülme olasılığı da dahil olmak üzere, kalitatif
olarak değerlendirilmesidir.
Tehlike nasıl tespit edilir?
 Laboratuvar çalışmaları
 Hayvan deneyleri
 Epidemiyolojik çalışmalar vs.
 Tehlike analizi sonucunda çevresel kirleticinin insan sağlığı için
herhangi bir olumsuz etkisi olabileceği tespit edilmişse, bir sonraki
aşama doz-yanıt değerlendirmesidir.
 Doz-yanıt değerlendirmesi: bir etkene maruz kalma dozu ile o
etkene verilen biyolojik yanıt arasındaki ilişkinin incelenmesi
olarak tanımlanabilir.
 Doz-yanıt ilişkileri hem kanserojen maddeler hem de kanserojen
olmayan maddeler için incelenebilir.
 Doz-yanıt ilişkileri ile ilgili bilgilerin yeterli olmaması durumunda,
doz-yanıt değerlendirmesinin yapılabilmesi oldukça zordur.
Doz: Vücuda alınan maddenin miktarı (mg/kg-gün)
*Özellikle kanserojen maddeler için doz miktarları vücut ağırlığına göre
normalize edilerek uzun süreler boyunca maruz kalınan günlük doz olarak
verilir.
*Doz-yanıt ilişkisi verileri genellikle hayvan deneyleri ile elde edilir.
Kanserojen bir kimyasal madde için doz-yanıt ilişkisinin elde edilebilmesi
amacıyla deney hayvanları ile bir laboratuvar çalışması gerçekleştirilmiştir.
Toplam 100 fareden oluşan populasyonda, kimyasala 1 mg/kg-gün’lük dozda
maruz kalınması sonucunda, 2 hayvanın tümör geliştirdiği (%2 kanser oranı)
görülmüştür. İnsanların incelenen kimyasala maruz kaldıkları tipik doz 1 x 105 mg/kg-gün olarak bilinmektedir. Doz-yanıt ilişkisinin doğrusal olduğu ve
insanlar ile farelerde hastalık insidansının aynı miktarda olduğu kabulu ile,
düşük dozdaki kanser hızını tespit etmek için kaç fare ile çalışmak gerekir?
İnsanların maruz kaldığı tipik doz farelere uygulanan dozdan 105 kat daha
düşüktür. Buna göre, doz-yanıt ilişkisinin doğrusal olduğu kabulu ile, düşük
dozda farelerde tümör geliştirme oranı da %2’den 105 kat daha düşük
(yani 2 x 10-5) olacaktır. Yüksek dozda 100 fareden 2’sinde tümör
geliştiğine göre, düşük dozda aynı sayıda farede tümör gözlenebilmesi için
107 (10 milyon) adet fare ile deney yapılması gerekir ki, bu durum
uygulanabilirlik açısından oldukça zordur. Farelerin bir kısmı da diğer
nedenlere bağlı tümör geliştirebileceğinden, test edilen kimyasallara
maruz kalmayan farelerin de (kontrol grubu) gözlenmesi gerekir ki, bu
durumda deney hayvanı sayısının 107’den fazla olması gerekir.
Kanserojen bir kimyasal için doz-yanıt ilişkisi genellikle eşik değerinin olmadığı
(sıfırın üzerindeki herhangi bir dozun risk teşkil etmesi) doğrusal bir ilişkiyi varsayar.
Bununla birlikte, bazı durumlarda doğrusal olmayan ilişkiler de kullanılabilmektedir.
Kanserojen olmayan bir kimyasal için doz-yanıt ilişkisi. Bu ilişkiler tipik
olarak olumsuz etkinin görülmeye başlandığı bir eşik doz değerine sahiptir.
Maruz kalım değerlendirmesi, bir maddeye maruz kalımın büyüklüğünün, sıklığının,
süresinin ve maruz kalma yolunun belirlenmesi ya da kalitatif/kantitatif olarak
tahminde bulunulmasıdır
MARUZİYET
YOLLARI
Soluma
(hava)
Ağız yolu ile maruz
kalım
(yiyecek, su, toz)
Deri yolu ile maruz kalım
(absorbsiyon, temas)
Maruz kalım yollarının gösterimi (Kaynak: U.S. EPA Environmental Protection Agency, 1956)
Kaynak: Ortolano, 1997, “Environmental Regulation and Impact Assessment”, Şekil17.4, sy388
Bölge yakınında
arazi kullanımı
Maruz kalım yolu
Günlük alım
Maruz kalım
frekansı
(gün/yıl)
Maruz kalım
süresi
(yıl)***
Vücut ağırlığı
(kg)
Evsel ve tarımsal
Su içilmesi
2 litre
350
30
70
Toprak ve tozun ağız yolu ile
alımı
200 mg (çocuk)
350
6
15 (çocuk)
24
70 (yetişkin)
350
30
70
100 mg (yetişkin)
Kirleticilerin solunması
20 m3 (toplam)
15 m3
(iç ortam)
Ticari/endüstriyel
Tarımsal
Su içilmesi
1 lt
250
25
70
Toprak ve tozun ağız yolu ile
alımı
50 mg
250
25
70
Kirleticilerin solunması
Iş günü boyunca 20
m3
250
25
70
Gıdaların yenerek vücuda
alınması
42 g (meyve)
350
30
70
350
30
70
80 g (sebze)
Rekreasyon
Balık avlama ve yeme
54 g
***Bu değerler sadece kanserojen olmayan kimyasallar içindir, kanserojenler için değer 70 yıldır.
Kaynak: Rubin, 2001 “Introduction to Engineering and the Environment”, Tablo 14.2, s598
Kurşunun vücut tarafından absorplanması
Bir çocuk tarafından soluma ve ağız yolu (yiyecek, su ve toz) ile vücuda
alınan ve absorplanan günlük kurşun miktarını hesaplayınız. Her bir maruz
kalım yolu için günlük alım, absorplama oranı ve kurşun derişimi aşağıdaki
şekilde verilmektedir.
Havanın solunması
Alım hızı
Uhava = 10 m3/gün
Suyun ağız yolu ile alım
hızı (içme)
Usu = 1,4 litre/gün
Chava = 1 μg/m3
Absorplama faktörü fhava=0,3
Csu = 10 μg/litre
Absorplama faktörü fsu=0,5
Gıdaların ağız yolu ile alım
hızı (yeme)
Ugıda = 1 kg/gün
Cgıda = 0,1 μg/gram
Absorplama faktörü fgıda=0,5
Tozların ağız yolu ile alım
hızı
Utoz = 0,1 g/gün
Chtoz = 500 μg/gram
Absorplama faktörü ftoz=0,3
Kaynak: Rubin, 2001 “Introduction to Engineering and the Environment”, Örnek 10.4, s416
Her bir maruz kalım yolu için vücut tarafından absorplanan kurşun miktarı;
A=CxUxF
C: Derişim
U: Alım hızı
F: Absorplama oranı
Toplam: 75 μg kurşun/gün
Hava
1 μg/m3 x 10 m3/gün x 0,3 = 3 μg kurşun/gün
Su
10 μg/litre x 1,4 litre/gün x 0,5 = 7 μg kurşun/gün
Gıda
0,1 μg/gram x 1.000 gram/gün x 0,5 = 50 μg kurşun/gün
Toz
500 μg/gram x 0,1 gram/gün x 0,3 = 15 μg kurşun/gün
Maruz kalım hesaplamalarında önemli iki parametre maruz kalımı temsil eden ajan maddenin
ölçüsü (derişim) ve bu maddeye maruz kalınan süredir. Bununla birlikte, “maruz kalım” terimi
kavramsal olarak “derişim” teriminden farklıdır ve bir ortamda yüksek derişimlerin ölçülmesi o
ortamda maruz kalımın da fazla olmasını zorunlu kılmaz. Küresel ölçekte bakıldığında,
insanların zamanlarının büyük kısmını kapalı ortamlarda geçirmeleri dolayısıyla, hava
kirleticilerine maruz kalımın önemli kısmı da kapalı ortamlarda gerçekleşmektedir. Diğer
yandan, hava kirleticilerinin sağlık etkilerinin belirlenmesinde “toplam maruz kalım” ın
değerlendirilmesi önerilmektedir. Toplam maruz kalım, kirletici maddelerin dış ortam ve farklı
iç ortam derişimleri ile bu ortamlarda geçirilen süreleri dikkate almaktadır.
Risk değerlendirmesinin en son basamağı olan risk karakterizasyonunda,
incelenen kimyasallar için maruz kalım değerlendirmesi ve doz-yanıt
ilişkileri birlikte kullanılarak incelenen sağık riskleri (kanser ya da diğer
hastalıklar) hesaplanır.
Bu basamakta, maddenin belirli bir populasyonda potansiyel ya da
bilinen olumsuz etkilerinin ortaya çıkma olasılığı ve şiddetinin, katılan
bilinmezlik faktörlerini de dikkate alarak, kalitatif ve/veya kantitatif
olarak kestirilmeye çalışılır.
3.1. Kronik günlük alım
3.2. Potency faktörü
3.3. Yaşam boyu kanser riski
3.4. Kabul edilebilir risk
Kronik günlük alım kavramı kanserojen maddeler için kullanılmaktadır ve
bir kişinin, vücut ağırlığına göre normalize edilmiş, tüm yaşam süresi
boyunca aldığı günlük dozu belirtmektedir. CDI hesaplamalarında
yetişkinler için tipik ağırlık olarak 70 kg değeri kullanılmaktadır.
CDI: Chronic Daily Intake (mg/kg-gün)
Kronik günlük alım (mg/kg-gün) = Ortalama günlük doz
(mg/gün)
Vücut ağırlığı (kg)
Kentsel bir bölgede havadaki ortalama formaldehit derişimi 4,6
μg/m3’dür. Solunan tüm materyalin vücut taradından alındığı kabul
edilirse, tipik bir yetişkin tarafından alınan günlük ortalama doz (mg/kggün) ne kadardır?
Tipik bir yetişkinin 70 kg ağırlığında olduğu ve günde 20 m3 hava soluduğu
kabul edilebilir.
Buna göre, tipik bir yetişkinin bir günde soluduğu toplam formaldehit
miktarı;
(4,6 μg/m3) x (20 m3/gün) = 92 μg/gün’dür.
Vücudun birim ağırlığı başına alınan ortalama kimyasal doz ise;
(92 μg/gün) x (1 mg/1.000 μg) x ( 1/70 kg)
= 1,3 x 10-3 mg/kg-gün’dür.
Kanserojen bir maddeye maruz kalım sonucu ortaya çıkacak tümör gelişme
riskinin hesaplanması için kronik günlük alım değerinin “potency faktör” isimli
katsayılar ile çarpılması gerekir.
Potency faktörü değerleri her bir kimyasal için üretilen doz-yanıt ilişkilerine
dayanılarak belirlenen katsayılardır. Bu değer kanserojen kimyasalın 1 mg/kggün’lük kronik günlük alımına karşılık kanser riskindeki artışı ifade eder.
Kanserojen maddeler için doz-yanıt ilişkisinin doğrusal olduğu kabulune göre,
potency faktörü doz-yanıt doğrusunun eğimini verir.
PF: Potency Faktörü
(mg/kg-gün)-1
Seçilen bazı kanserojen kimyasallar için potency faktörü değerleri
(mg/kg-gün)-1
Oral PF
Soluma yolu PF
Arsenik
1,5
50
Berilyum
4,3
8,4
Kadmiyum
-
6,3
Krom 6
-
42
5,5 x 10-2
2,9 x 10-2
7,3
3,1
Kloroform
6,1 x 10-3
8,1 x 10-2
1,4 Dioksin
1,1 x 10-2
-
Fomaldehit
-
4,5 x 10-2
7,5 x 10-3
1,65 x 10-3
0,4-2,0
0,4-2,0
Tetrachloroethylene
5,2 x 10-2
2,0 x 10-3
Trichloroethylene (TCE)
1,1 x 10-2
6,0 x 10-3
Metaller ve inorganikler
Organik bileşenler
Benzen
Benzo(a)pyrene (BaP)
Methylene chloride
PCB’ler
Doğrusal doz-yanıt ilişkilerine dayanarak hesaplanan yaşamboyu kanser
riski
Yaşamboyu Kanser Riski
=
Kronik Günlük Alım x Potency Faktörü
Bir endüstriyel tesis atmosfere formaldehit salmakta ve civardaki yerleşim
bölgesinde ölçülen en yüksek derişim seviyeleri 4,6 μg/m3 olarak
belirtilmektedir. Bu bölgede yaşayan bir yetişkin için yaşamboyu kanser
riskini hesaplayınız?
Önceki örnekten; Tipik bir yetişkinin 70 kg ağırlığında olduğu ve günde 20 m3 hava soluduğu kabul ederek, bir
günde soluduğu toplam formaldehit miktarı;
(4,6 μg/m3) x (20 m3/gün) = 92 μg/gün olarak hesaplanır. Buna göre, kronik günlük alım;
(92 μg/gün) x (1 mg/1.000 μg) x ( 1/70 kg) = 1,3 x 10-3 mg/kg-gün’dür.
Tablodan formaldehitin soluma için potency faktörü
4,5 x 10-2 (mg/kg-gün)-1 olarak bulunur.
Yaşam boyu kanser riski= CDI x PF
= (1,3 x 10-3) x (4,5 x 10-2) = 5,8 x 10-5
Kanserojen bir
edilebilirdir?
madde
için
hangi
risk
seviyesi
kabul
EPA 10-6 (milyonda bir) ya da daha küçük yaşam boyu riskin
kabul edilebilir olabileceğini, diğer yandan 10-3 (binde bir) ya
da daha büyük yaşam boyu riskin ciddi/ önemli bir seviye
olarak alınması gerektiğin bildirmiştir.
Atmosfere formaldehit salan endüstriyel tesis örneğinde, tesisin
yakınındaki yerleşim bölgesinin nüfusu 30.000 kişi ise, hesaplanan kanser
riskine dayalı yaşam boyu ve yıllık kanser vakası sayısını bulunuz.
Bulduğunuz değerleri ABD’ndeki kansere dayalı ölüm
oranları ile
karşılaştırınız.
Önceki örnekte sözkonusu endüstriyel tesisten kaynaklanan formaldehit derişimlerine dayalı
kanser riski 5,8 x 10-5 olarak hesaplanmıştı.
Yaşam boyu toplum riski= (5,8x10-5 kanser/yaşam boyu)x(30.000 kişi)
= 1,7 yaşam boyu kanser vakası
70 yıllık ömür varsayımına göre, yıllık kanser vakası sayısı
= 1,7/70 = 0,024 kanser/yıl
ABD’ndeki yıllık kansere bağlı ölüm oranı
= (480.000 kansere bağlı ölüm/yıl)/ 245 milyon kişi
= 196 kansere bağlı ölüm/100.000 kişi
Örnekteki yerleşim bölgesindeki kansere bağlı ölüm oranı
=(196 kansere bağlı ölüm/100.000 kişi)x(30.000 kişi)
=59 kansere bağlı ölüm/yıl
Genel verilerden yola çıkarak örnekteki yerleşim bölgesinde yılda kansere bağlı 59 ölüm
gerçekleştiği hesaplanmıştır. Endüstriyel tesisin emisyonlarından kaynaklanan yıllık 0,024 kanser
vakası bu oran ile karşılaştırıldığında, göreceli olarak küçüktür.
Yıllar önce eski bir fabrikanın benzen atıklarının boşaltıldığı bilinen bir arazi
günümüzde çocuk parkı olarak kullanılmaktadır. Çocuk parkından alınan toprak
numunlerindeki benzen derişimi 0,9 mg/kg (0,9 ppmw) olarak ölçülmüştür.
Bölgede benzen ile ilgili diğer bir maruz kalım yolu bulunmamaktadır. Bu park
alanı çocukların oynaması için güvenli midir?
Hesaplamalarda bir çocuğun parkta günde 4 saat, yılda 350 gün ve 10 yıl
boyunca oynadığını kabul ediniz.
Bir çocuğun ağırlığının 15 kilo olduğu ve günde 200 mg toprak yediği kabul edilirse, kronik günlük
alım şu şekilde hesaplanabilir;
CDI: Topraktaki derişim x Günlük toprak alımı
Vücut ağırlığı
x
Toplam maruz kalım süresi
Toplam yaşam süresi
Tabloya göre benzenin ağız ile alım için potency faktörü 5,5 x 10-2 (mg/kg-gün)-1’dir.
Yaşam boyu kanser riski= CDI x PF
= (2,7 x 10-7) x (5,5 x 10-2) = 1,5 x 10-8
Risk 10-6’dan daha küçük olduğu için kabul edilebilir seviyededir. Bu seviye yalnızca
10 yıl değil yaşam boyunca maruz kalınsa bile 10-6’dan daha düşük olacaktır.
4.1. Referans doz (RfD)
4.2. Tehlike katsayısı (hazard quotient)
 Referans doz (RfD) genellikle kanserojen olmayan kimyasallar için
kullanılan bir terimdir. Özellikle çocuklar gibi hassas gruplar da dahil
olmak üzere, insan populasyonlarında yaşam boyu herhangi bir
olumsuz etki oluşturmadan alınabilecek günlük oral alım düzeyidir.
 Olumsuz etki gözlenmeyen seviye (NOAEL - No Observed Adverse
Effect Level): Bir maddeye maruz kalınmasıyla olumsuz bir etkinin
görülmediği en yüksek dozdur.
 RfD (mg/kg-gün) = NOAEL / (UF x MF)
Burada;
UF: Belirsizlik faktörü
MF: Modifying faktörü
Asetona maruz kalım ile ilgili hayvan deneylerinde olumsuz bir etkinin
görülmediği seviye (NOAEL) olarak 100 mg/kg-gün değeri belirlenmiştir. Bu
veriler yarı-kronik etkileri temsil etmektedir. Modifying faktörü (MF) 1
olarak verilmiştir. Referans dozu hesaplayınız.
Belirsizlik faktörünün hesaplanması için 3 adet belirsizlik kaynağı belirlenmiştir;
1.Hayvan deneylerine dayanılarak insan maruz kalımı için hesaplama yapılması (interspecies
effects)
2.Deney hayvanları arasındaki farklığa dayalı belirsizlik (intraspecies effects)
3.Yarı akut etki gözlemi ile kronik etkilerin tahmin edilmeye çalışılması
Üç adet belirsizlik kaynağı dikkate alındığından, belirsizlik faktörü
UF = 10 x 10 x 10 = 1.000 olarak hesaplanmıştır.
Referans doz (RfD);
RfD = NOAEL = 100 mg/kg-gün = 0,1 mg/kg-gün
UF x MF
(1.000) x (1)
olarak hesaplanır.
Seçilen bazı kimyasallar için referans doz değerleri
(mg/kg-gün)
Oral RfD
Soluma yolu RfD
Arsenik
3x10-4
-
Berilyum
2x10-3
5,7x10-6
1x10-3 (beslenme)
5x10-4 (su)
6,1
6,1
3x10-3
2,86x10-5
Toluene
0,2
0,114
Xylene
2,0
-
1 x 10-2
-
Carbon disulfide
0,1
0,2
Fomaldehit
0,2
-
6,0 x 10-2
0,857
0,2
0,286
1 x 10-2
0,171
Metaller ve inorganikler
Kadmiyum
Krom 6
Organik bileşenler
Kloroform
Methylene chloride
Stryrene
Tetrachloroethylene
 Tehlike katsayısı (hazard quotient) tahmini maruz kalma dozunun
referans doza oranlanması ile elde edilen bir değerdir.
 Tehlike katsayısı (HQ) = Maruz kalım periyodu boyunca
günlük ortalama doz (mg/kg-gün)
Referans doz (RfD) (mg/kg-gün)
 Farklı kimyasalların aynı anda bulunduğu durumda teklike indeksi her bir
kimyasal ya da maruz kalım yolu için belirlenen tehlike indekslerinin
toplanması ile elde edilir.
N
Tehlike indeksi (HI) = Σ (HQ)i
i=0
 Kanserojen olmayan kimyasallar için kabul edilebilir risk değeri
HQ ≤ 1,0 olarak alınmaktadır.
5.1.Belirsizlik kaynakları
5.2. Belirsizlik değerlendirmesi
Risk değerlendirmesinde kullanılan 4 aşamada mutlaka bir belirsizlik söz
konusudur.
 Tehlikenin analizi; tehlikeli maddelerin tanımlanması, ölçülmesi ve
sayısallaştırılması esnasında yapılabilecek hatalar, kanserojen maddelerin tespit
yönteminden kaynaklanan belirsizlikler
 Doz-yanıt değerlendirmesi; referans doz ve kanserojenlik faktörüne ilişkin
belirsizlikler (çoğu kirleticinin, belirli maruz kalma şekilleri için kanserojen bilgisi
mevcut değildir. Bu bilgiler mevcut olsa bile bu bilgilerin oluşturulmasında
kullanılan ekstrapolasyon yöntemi (test hayvanlarından insana geçiş) önemli
derecede belirsizlik içermektedir)
 Maruz kalım değerlendirmesi; maruz kalmanın süresi ve sıklığına dair öngörülere,
arazi kullanımının tahminine ve kullanılan kimyasal madde taşınma modellerde
yapılabilecek hatalar
 Risk karakterizasyonu; nadir durumlar, sinerjistik özellikler, çevresel şartlar,
deney hayvanına özgü özellikler ve deneye ait çevresel özelliklerin
farklılaşmasına ilişkin bilgiler içermezler.
 Risk değerlendirmesi sürecindeki belirsizliğin tahmininde Monte Carlo simülasyon
teknikleri kullanılabilir. Bu tür tekniklerin kullanılması, özellikle tehlikeli atık
sahasının risk belirlenmesi çalışması gibi çok sayıda değişken içeren çalışmalarda
büyük önem taşımaktadır.
 Sayısal risk değerlendirmesi halen gelişmekte olan bir yöntemdir. Bu alanda
kullanılan verilerin artması ve olgunlaşması ile risk hesaplamalarındaki belirsizlik
de azalma gösterecektir.
Download