kumanda elemanları

advertisement
KUMANDA ELEMANLARI
l — l) GİRİŞ: Elektrik makinalannm ve elektrikli aygıtların çalıştırılmalarında
kullanılan elemanlara, kumanda elemanları adı verilir. Kumanda elemanları, kumanda
devrelerinde çok kullanılırlar. Kumanda elemanlarım iyice tanımak, kumanda devrelerini
öğrenmeyi çok kolaylaştırır. Bu nedenle aşağıdaki kısımlarda kumanda elemanlarının yapılan,
çalışmaları, çeşitleri ve özellikleri geniş olarak açıklanacaktır :
l — 2) BUTONLAR: Röle ve kontaktörleri çalıştıran veya durduran kumanda
elemanlarına, buton adı verilir. Butonlar yapılarına göre durdurma, başlatma ve iki yollu
olmak üzere üç kısma ayrılırlar. Şekil l -1 de görünüşleri ve yapıları verilen balonlardan iki
yollu buton, hem durdurma ve hem de başlatma
görevi yapar. Butonlar çalışma şekillerine göre
kalıcı ve ani temaslı olmak üzere iki kısma
ayrılırlar. Kalıcı butona basıldığında, buton
durumunu değiştirir. Kalıcı buton serbest
bırakıldığında, normal konumuna dönmez. Yani
basıldığı şekilde kalır. Başka bir kumanda elemanı
kalıcı butonu tekrar normal konumuna döndürür.
Bu eleman bir aşın akım rölesi veya bir durdurma
butonu olabilir, Ani temaslı butona basıldığında,
Şekil 1 — 1) Buton çeşitleri
buton durumunu değiştirir, Serbest bırakıldığında,
vefftrfinfifleri.
ani temaslı buton otomatik olarak normal konumuna döne
1—3) SiNYAL LAMBALARI: Bir kumanda devresinin veya bir kumanda elemanının
çalışıp çalışmadığını gösteren elemana, sinyal lambası adı verilir. Bu lambalar kumanda
devrelerinde çok kullanılırlar. Sinyal lambalarının gövdelerine neon veya akkor telli lamba
takılır. Neon lambalar 220 V gibi yüksek gerilimli kumanda devrelerinde, akkor telli lambalar
ise 36 V gibi düşük gerilimli kumanda devrelerinde kullanılırlar. Sinyal lambaları genellikle
elektrik tablolarına bağlanacak şekilde yapılırlar. Bu bağlamada, sinyal lambasının gövdesi
tablonun arka tarafında kalır. Sinyal lambasının bombeli ve renkli camı tablonun ön yüzünde
bulunur.
l _ 4) MlKRO ANAHTARLAR : Yapısı ve
görünüşleri şekil l - 3 de verilen kumanda
elemanlarına, mikro anahtar adı verilir. Buz
dolaplarının veya arabaların içinde bulunan lambalar,
kapı kenarlarına bağlanan mikro anahtarlar ile yakılıp
söndürülürler. Mikro anahtarların yapılan çok
küçüktür. Bu nedenle mikro anahtarlar zaman
rölelerinde,
program
şalterlerinde,
vitrin
otomatiklerinde, basınç anahtarlarında ve bunun gibi
bir çok yerde kullanılırlar. Mikro anahtarlarda
genellikle normalde açık veya kapalı bir kontak
bulunur, Mikro anahtarların bazılarında da normalde
açık ve kapalı olmak üzere iki kontak vardır.
Şekil l — 3) Mİkro anahtarların
yapısı, görünüşleri ve sembolleri.
Anahtarların bütün çeşitlerinde kontakların
çabuk açılmaları ve çabuk kapanmaları gerekir. Aksi
halde kontaklar arasında oluşan ark kontakların bozulmasına ve yalıtkan parçaların yanmasına
neden olur Mikro anahtarlarda kontakların çabuk açılıp kapanmaları şekil l - 3 de görülen üç
parçalı yaprak yayla sağlanır.
l — 5) RÖLELER: Şekil l -4 de yapısı ve görünüşü verilen ufak güçteki
elektromanyetik anahtarlara, röle adı verilir. Röleler elektro mıknatıs, palet ve kontaklar
olmak üzere üç kısımdan oluşurlar. Elektro mıknatıs, demir nüve ve üzerine sarılmış bobinden
meydana gelir. Bobin doğru akıma bağlanan
rölelerde, demir nüve yumuşak demirden ve
bu parça olarak yapılır Bu rölelerde artık
mıknatısıyet nedeniyle paletir demir nüveye
yapışık kalması, nüvenin ön yüzüne konmuş
küçük biı plastik pulla önlenir. Bobini
alternatif akıma bağlanan rölelerde, demir
nüve sac paketinden yapılır. Alternatif akımın
değer ve yön değiştirmesi rölelerde titreşime
neden olur. Bobini alternatif akıma bağlanan
bir rölenin titreşim yapması, demir nüvenin ön
yüzünde açılmış oyuğa yerleştirilen bir bakır
Şekil 1 — 4 Bir rölenin yapın, görünüşü ve
halkayla önlenir. Demir nüve üzerinde
sembolleri.
bulunan
bobin, bir veya daha f azla sargıdan oluşur. Röle bobininde birden fazla sargının
bulunması, rölenin değişik gerilimlerde kullanılmasını sağlar. Röledeki kontaklar palet
aracılığı ile açılır ve kapanırlar. Normal durumda palet,yay veya yerçekimi nedeniyle, demir
nüveden uzakta bulunur. Rölelerde normalde açık ve normalde kapalı olmak üzere iki çeşit
kontak vardır.Bu kontakların yapımında gümüş, tungsten, palladyum metalleri ve bunların
alaşımları kullanılır.
Şekil l - 4 de verilen rölenin bobinine bir gerilim uygulandığında, röle enerjilenir ve
paletini çeker. Palet üzerinde bulunan (1-3) nolu kontak açılır ve (1-2) nolu kontak kapanır.
Bobin akımı kesildiğinde, röle üzerinde bulunan yay, paletin demir nüveden uzaklaşmasını
sağlar. Bu durumda apanmış olan (l - 2) nolu kontak açılır, açılmış olan (1-3) nolu kontak
kapanır.
1—6) KONTAKTÖRLER: Şekil 1-5 de yapısı ve görünüşleri ve rilen büyük güçteki
elektromanyetik anahtarlara koMaktör adı verilir. Kontaktörler de elektromıknatıs, palet
ve kontaklar olmak üzere aç kısımdan oluşurlar. Elektromıknatıs şekil l - 5 de görüldüğü
gibi demir nüve ve üzerine sarılmış bobinden meydana gelir. Bobini alternatif akımda çalışan
kontaktörlerin demir nüveleri, silisli sacların paketlenmesiyle yapılır. Demir nüvede dış
bacakların ön yüzlerinde açılan oyuklara bakır halkalar takılır. Bakır halkalar, yön ve değer
değiştiren akım nedeniyle kontaktörün titreşim ve dolayısıyla gürültü yapmasına engel
olurlar. Bobini doğru akıma bağlanan kontaktörlerin demir nüveleri, yumuşak demirden ve
bir parça olarak yapılır. Bobin akımı kesildiğinde, demir nüvede kalan küçük artık
mıknatısıyet, paletin demir nüveye yapışık kalmasına neden olabilir. Bu sakınca demir
nüvenin palete bakan yüzlerine konan plastik pullarla önlenir. Doğru akım kontaktörlerinde
palet, yumuşak demirden ve bir parça olarak yapılır. Alternatif akım kontaktorlerinde ise palet,
silisli sacların paketlenmesinden meydana gelir. Palet, kontaktörde bulunan kontakların açılıp
kapanmasını sağlar. Yay veya yerçekimi kuvveti, paleti demir nüveden uzakta tutar. Bobin
enerjilendiğinde, demir nüve paleti çeker ve kontaklar durum değiştirir.
Kontaktörlerde normalde açık ve normalde kapalı olmak üzere iki çeşit kontak vardır.
Kontakların yapımında gümüşün; bakır, nikel, kadmiyum, demir, karbon, tungsten ve
molibdenden yapılmış alaşımları kullanılır.
Bu alaşımlar gümüşe göre daha
dayanıklıdırlar.
Kontaktörlerde
bulunan kontaklar ana ve yardımcı
kontak olmak üzere iki kısma
ayrılırlar. Anakontaklar yük akımını,
yardımcı
kontaklar
kumanda
devresinin
akımınıtaşırlar.
Kontaktörlerde bazan arzulanandan
daha fazla sayıda kontakbulunur.
Fazla kontakları boş bırakmayıp
kullanmak,
kontaktöriin
ömrünü
uzatır.
Kontaktörün
kullanıldığı
devrede akım yüksekse, kontaklar
birbirine paralel olarak bağlanırlar.
Devre gerilimi yüksekse ve kontaklar
arasında ark meydana geliyorsa,
kontaklar birbirlerine seri olarak
bağlanırlar.Şekil l - 6 da bir buton ve
bir kontaktörle yapılan bağlantının
Şekil l — 5) Kontaktörleıin yapısı, görünüşleri
ve sembolleri.
şeması verilmiştir. Bu bağlantıda
(Başlatma) butonu açıkken, (A) kontak-törü enerjilenemez- Yani (A) kontaktörü normal
konumunda bulunur. Bu durumda (Al) kontağı açık ve (Ll) lambası sönüktür. (A2)
kontağı kapalı olduğundan, (L2) lambası yanmaktadır. (Başlatma) butonuna basıldığında,
(A) kontaktörü enerjilenir. Normalde açık (Al) kontağı kapanır ve (Ll) lambası yanar.
Normalde kapalı (A2) kontağı açılır, yanan (L2) lambası söner. (Başlatma) butonu serbest
bırakıldığ”ında, (A) kon-taktörünün enerjisi kesilir. Kontaklar normal konumlarına
dönerler. (Ll) lambası söner ve (L2) lambası yanar. Röle ve kontaktörlerde palet, demir
nüveden oldukça uzakta bulunur. Paletin uzaktan çekilebilmesi, bobine anma geriliminin
uygulanmasıyla sağlanır. Palet çekildikten sonra, bobin gerilimi uygun bir değere kadar
düşürülürse, palet gene çekik kalır. Bobin gerilimi daha çok düşürüldüğünde, palet açılır.
Alternatif akıma bağlanmış olan bobinler, normal gerilimlerinin % 50 veya % 60 ında
paletlerini bırakırlar
. Bobini doğru akıma bağlanmış röle veya kontaktörler, bobin gerilimleri normal
değerlerinin % 20 veya % 50 sine düşünceye kadar paletlerini çekik tutarlar. Verilen bu
değerlerden, bobini doğru akıma bağlanmış röle veya kontaktörlerde, paletin bırakıldığı
gerilimin çok küçük olduğu görülür. Bu nedenle doğru akımla çalışan bir röle veya
kontaktör bobinine başlangıçta büyük, daha sonra küçük gerilim uygulanır. Bu çalışma
şekil 1 - 7 de verilen devre ile sağlanır. Bu devrede (Başlatma) butonuna basıldığında, (P)
ucundan gelen akım (Başlatma) butonundan, (Al) kontağından ve (A) bobininden geçerek
devresini tamamlar. (A) kon-taktörü veya rölesi normal gerilimle ener j ilenir. Normalde kapalı
(Al) kontağı açılır. (Rl) direnci (A) bobinine seri olarak bağlanır. (Rl) direncinde düşen
gerilim nedeniyle, (A) bobini daha küçük bir gerilimle çalışmaya devam eder. Çünkü (A)
bobinine uygulanan bu küçük gerilim, paletin çekik kalmasını sağlar. (A) bobini
enerjîlenince, (A2) kontağı kapanır ve (Ll) lambası yanar. (A3) kontağı açılır, yanan (L2)
lambası söner.
l _ 7) AŞIRI AKIM RÖLELERİ: Aşın akımların elektrik motorlarına vereceği
zararları önlemek için kullanılan elemanlara, aşın akım rölesi adı verilir. Elektrik
devrelerinde kullanılan sigortalar da koruma görevi yaparlar. Çalışma karakteristikleri
nedeniyle sigortalar elektrik motorlarını koruyamazlar. Yalnız hatları korurlar.
Aşın akım röleleri motorlara seri olarak bağlanırlar. Yani bir aşın akün rölesinden,
motorun şebekeden çektiği akım geçer. Çalışma anında motor akımı kısa bir süre için normal
değerinin üzerine çakarsa, bu aşın akün motora bir zarar vermez. Aşın akımın motordan
sürekli olarak geçmesi, motor için sakınca yaratır. Çünkü uzun süre geçen aşın akım,
motorun sıcaklık derecesini yükseltir ve motoru yakar. Bu nedenle kısa süreli aşın akımlarda
aşın akım rölesinin çalışıp motoru devreden çıkarmaması gerekir. Motorun yol alma anında
kısa süre çektiği aşın akım, bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Böyle geçici durumlarda
rölenin çalışması, geciktirici bir elemanla önlenir.
Herhangi bir nedenle motor fazla akım çektiğinde, aynı akım aşın akım rölesinden de
geçeceğinden, aşın akım rölesinin kontağı açılır. Açılan kontak, motor kontaktörünün
enerjisini keser. Böylece motor devreden çıkar ve yanmaktan korunmuş olur. Üzerinden
geçen fazla akün nedeniyle atan bir aşın akün rölesi, röle üzerinde bulunan butona elle
basarak kurulur. Yâlnız aşın akım rölesini kurmadan önce, rölenin atmasına neden olan arızayı
gidermek gerekir. Bütün iş tezgâhlarında kullanılan aşın âkım röleleri elle kurulurlar. Bazı ev
tipi aygıtlarda örneğin buz dolaplarında kullanılan aşın akım röleleri, devrenin açılmasından bir
süre sonra otomatik olarak normal konumlarına dönerler. Yani bu aşın akün röleleri kendi
kendilerine kurulurlar. Bazı aşın akün rölerde üzerlerinde bulunan bir vida aracılığı ile hem
otomatik ve hem de elle kurma konumuna dönüştürülebilirler.
Bir fazlı alternatif akım veya doğru akım motor devrelerinde, aşın akün rölesi
yalnız bir iletken üzerine konur. Üç fazlı motor devrelerinde genellikle her faz için bir aşırı
akım rölesi kullanılır. Bazan da yalnız iki fazın üzerine birer aşın akım rölesi konur. Güç
devresinde kullanılan aşın akım röleleri daha çok bir kontağa kumanda ederler. Bazen da her
aşırı akım rölesinin ayrı bir kontağı olur. Aşın akım rölelerinin manyetik ve termik olmak üzere
iki çeşidi vardır. Aşağıdaki kısımlarda bunlar sırasıyla incelenecektir:
Şekil 1 — 8) Manyetik aşırı akım rölesinin yapısı ve sembolü.
A) MANYETÎK AŞIRI AKIM RÖLELERİ : Motor akımının manyetik etkisiyle çalışan
aşın akım rölelerine, manyetik aşırı akım rölesi adı verilir. Bir manyetik aşın akım rölesi
şekil l - 8 den görüleceği üzere elektromıknatıs, kontak ve geciktirici eleman olmak üzere üç
kısımdan oluşur. Elektromıknatısın bobini güç devresinde motora seri olarak bağlanır. Yani
bobinden motorun akımı geçer. Aşın akım rölesinin normalde kapalı kontağı kumanda
devresinin girişine konur. Bu kontak açıldığında, kumanda devresinin akımı kesilir ve motor
durur. Kısa süreli aşın akımlarda, örneğin motorun yol alma anında çektiği akımda, rölenin
çalışıp kontağını açması, yağ dolu silindir içinde hareket eden bir pistonla önlenir.
Seldi l — 9) Üç fazlı Ur «senkron motorun manyetik aşın akım
rötesiyle korunmasına alt bağlantı şeması.
Aşın akım rölesinin bobininden normal değerinin üzerinde bir akım geçtiğinde, bobin
demir nüveyi yukarıya doğru çeker. Silindir içinde bulunan piston nedeniyle, demir nüvenin
hareketi yavaş olur. Bu nedenle aşın akım rölesinin kontağı hemen açılamaz. Eğer bobinden
geçen aşın akım normal değerine düşmezse, bir süre sonra kontak açılır. Yani yağ dolu silindir
içinde hareket eden pistondan oluşan geciktirici eleman, kısa süreli aşırı akımlarıda, aşırı
akım rölesinin çalışmasını engeller. Manyetik aşın akım rölelerinde akım ayan, demir nüvenin
bobine göre olan durumunu değiştirmekle yapılır, örneğin bobin sabit tutulup demir nüve
aşağıya kaydınlırsa, aşın akım rölesinin devreyi açma akımı büyümüş olur.
Manyetik aşın akım röleleri üç fazlı motor devrelerine genellikle şekil l -9 da görüldüğü
gibi bağlanırlar. Bu bağlantıda üç faz üzerine konan üç manyetik aşın akım rölesi, bir kapalı
kontağa kumanda eder. Çalışma devam ederken, motor her hangi bir nedenle uzun süre aşın
akım çekerse, manyetik aşın akım rölesinin kapalı kontağı açılır. Çalışan kontaktör ve motor
devreden çıkar. Böylece motor yanmaktan korunmuş olur.
B) TERMiK AŞIRI AKIM RÖLELERİ : Motor akımının yarattığı ısının etkisiyle
çalışan aşın akım rölelerine, termik aşırı akım rölesi adı verilir. Termik aşın akım
rölelerinin endirekt ısıtmalı, direkt ısıtmalı ve ergiyici alaşımlı olmak üzere üç çeşidi
vardır.
Şekli l — 10) Endirekt ısıtmalı termik aşın akım rölesinin yapısı, görünüşü ve sembolU.
Şekil l -10 da endirekt ısıtmalı termik aşırı akım rölesinin yapısı, görünüşü ve
sembolü verilmiştir. Endirekt ısıtmalı termik aşın akım rölesi ısıtıcı, bimetal ve kontak
olmak üzere üç kısımdan oluşur. Isıtıcı motora seri olarak bağlanır. Yani ısıtıcıdan motor
akımı geçer. Motora zarar verecek değerde bir akım sürekli olarak ısıtıcıdan geçerse,
meydana gelen ısı bimetali sağa doğru büker. Bimetal kapalı olan .kontağı açar. Açılan
kontak kontaktörüve-dolayısıyla motoru devreden çıkartır. Böylece motor yanmaktan
korunmuş olur. Motor akımı kısa bir süre için normal değerinin üzerine çıkarsa, ısıtıcıdan
geçen bu akım bimetali ısıtacak fırsatı bulamaz. Bu nedenle bimetal bükülmez ve kontak
açılmaz. Motor için sakınca yaratmayan bu gibi durumlarda, ısının bimetale iletilmesindeki
gecikme, aşın akım rölesinin çalışmasını engeller.
Endirekt ısıtmalı termik aşın akım rölelerinin akım değerleri büyüdükçe, ısıtıcı telin
ve dolayısıyla bimetalin ölçüleri de büyür. Büyükakımlar için yapılacak endirekt ısıtmalı
termik aşırı akım röleleri kullanışlı ve ekonomik olmaz. Bu nedenle akım şiddeti büyük olan
termik aşın akım röleleri, şekil 1-11 de görüldüğü gibi direkt ısıtmalı olarak yapılırlar.
Direkt ısıtmalı termik aşın akım rölelerinde ısıtıcı eleman bulunmaz. Motor akımı bimetal
üzerinden geçer. Bimetalin bükülmesine ve kontağın açılmasına neden olan ısı, bimetalin
içinde doğar. Çok büyük akımlar için-yapılacak direkt ısıtmalı termik aşın akım röleleri
de aynı nedenlerle kullanışlı ve ekonomik olmaz. Termik aşın akım rölesi bu dununda bir
akım trafosuyla veya bir şönt dirençle beraber kullanılır. Gerek akım trafosu ve gerekse
sön.t direnç termik aşın akım rölesinin çalışma akımım yani kapasitesini büyütür.
Şekil 1 — 11) Direkt ısıtmalı termik asm akan rölesinin yapısı, göriinUşU ve sembolü.
Direkt ve endirekt ısıtmalı termik aşın akım röleleri çeşitli akım şiddetleri için
yapılırlar. Her termik aşın akım rölesi iki akım değeri arasında çalışır. Aşırı akım rölesi,
üzerinde bulunan bir ayar vidasıyla arzulanan motor akımına ayarlanır.
Şekil l - 12 de yapısı verilen ergiyici alaşımlı termik aşın akım rölesi, ısıtıcı, küçük bir
tüp ve kontak bloğundan oluşur. Isıtıcı elemanın sardığı tübün içinde, serbestçe dönebilen
başka bir tüp daha vardır. İki tübün arasında düşük sıcaklıkta ergiyen bir alaşım bulunur.
Ergiyici alaşım normal durumda iki tübü birbirine bağlar. Termik aşın akım rölesinin ısıtıcısı
motor devresine, normalde kapalı kontağı kumanda devresine seri olarak bağlanır. Herhangi
bir nedenle motor aşırı akım çekerse, ısıtıcıdan geçen bu akım tüpteki alaşımı ergitir. Yay
nedeniyle içteki tüp ve dişli döner. Normalde kapalı kontak açılır. Açılan kontak, kontak törü
Şekil 1 — 1%) Ergiyle» »laşunb termik ajırt atam rölesinin yapın ve sembolü.
ve motoru devreden çıkartır. Motor durunca ısıtıcıdan akım geçmez. Tüpleri birleştiren alaşım
kısa bir süre içinde donar. Ergiyici alaşımlı termik aşın akım röleleri çeşitli akım
değerlerinde yapılırlar. Bu aşın akım rölelerinde akım ayarı yapılmaz.
Termik aşırı akım röleleri üç fazlı motor devrelerine genellikle şekil 1-13 de görüldüğü
gibi bağlanırlar. Bu bağlantıda her faz üzerine bir termik aşın akım rölesi konur. Üç termik
aşın akım rölesi bir kapalı kontağa kumanda ederler. Motor çalışırken herhangi bir nedenle
uzun süre aşın akün çekerse, termik aşın akım rölesinin kapalı kontağı açılır. Çalışan
kontaktör ve motor devreden çıkar. Böylece motor yanmaktan korunmuş olur.
1 — 8) MANYETÎK AÇAKLAR: Yukardaki kısımlarda aşın akım rölelerinin motorları
koruyan ve gecikmeli çalışan kumanda elemanları olduğu görülmüştü. Bu özellikleri
nedeniyle aşın akım röleleri çok büyük akımlarda da gecikmeli olarak açılırlar. Devre
açılıncaya kadar devreden geçecek büyük değerdeki akım, geçtiği her yere zarar verir. Aşırı
akım rölelerindeki bu sakıncayı karşılamak için, motor devrelerinde aşırı akım rölesinden
başka bir de şekil 1-14 de yapısı verilen manyetik açak kullanılır. Motor devresinden
geçecek çok büyük akımlarda aşın akım rölesi devreyi açmadan, manyetik açak devreyi
açar ve motoru dur durur.
Şekfl 1-13)Üç fazlı bir asenkron motorun termik aşın akım rölesiyle
korunmasına ait bağlantı seman.
Manyetik açağın ayarlandığı değerin altındaki aşın akımlarda, aşırı akım rölesi görev
yapar. Manyetik açağın bobini motora seri olarak bağlanır. Üç fazlı motor devrelerinde ya
her fazın üzerine veya yalnız iki fazın üzerine manyetik açağın birer bobini konur.
Manyetik açağın kontağı kumanda devresinin girişine seri olarak bağlanır.
1 — 9) ZAMAN RÖLELERİ: Bobini enerjilendikten veya bobininin enerjisi
kesildikten belirli bir süre sonra, kon taklan durum değiştiren rölelere, zaman rölesi adı
verilir. Çalışma şekillerine göre biri düz, diğeri ters olmak üzere iki çeşit zaman rölesi
vardır. Gerek düz ve gerekse ters zaman rölelerinde, bir kontaktörde veya rölede
görülebilen normalde açık ve normalde kapalı kontaklar da bulunabilir. Zaman rö leşinin
bobini enerjilendiğinde, bu kontaklar ani olarak açılır ve ani olarak kapanırlar. Bobinin
enerjisi kesildiğinde, kapanmış olan kontaklar ani olarak açılır, açılmış olan kontaklar
ise ani olarak kapanırlar.
Şeddi l — 14) Manyetik uçağın yapısı ve sembolü.
A-DÜZ ZAMAN RÖLELERİ : Bobini enerjilendikten sonra gecikme yapan zaman
rölelerine, düz zaman rölesi adı verilir. Düz zamanrölelerinde bobin enerjilendikten bir
süre sonra, rölenin normalde kapalıkontağı açılır, normalde açık kontağı kapanır. Düz
zaman rölelerinde bobinin enerjisi kesildiğinde, kapanmış olan kontak ani olarak açılır,
açılmış olan kontak ise ani olarak kapanır. Düz zaman rölelerinde bulunanelemanlar
şekil l -15 de verilen sembollerle gösterilirler. (1-2) ve (3-4)nolu semboller ani çalışan
kontaklar için kullanılırlar. (5-6) nolu sembolnormalde açık ve gecikme ile kapanan
kontağı, (7 - 8) nolu sembol isenormalde kapalı ve gecikme ile açılan kontağı gösterir.
B- TERS ZAMAN RÖLELERİ : Bobininin enerjisi kesildiktensonra gecikme
yapan zaman rölelerine, ters zaman rölesi adı verilir. Ters zaman rölelerinde bobin
enerjilenince, normalde açık kontakani olarak kapanır, normalde kapalı kontak ise ani
olarak açılır. Terszaman rölelerinde bobinin enerjisi kesildikten belirli bir süre sonra,
evvelce kapanmış olan kontak açılır, evvelce açılmış kontak ise kapanır. Terszaman
rölelerinde bulunan elemanlar şekil l - 16 da verilen sembollerlegösterilirler. Bu ekildeki
(1-2) ve (3-4) nolu semboller ani çalışan kontaklar için kullanılırlar. (5-6) nolu sembol
normalde açık ve gecikme ile; açılan kontağı, (7-8) nolu sembol ise normalde kapalı ve
gecikme ile kapanan kontağı gösterir.
Bazı zaman röleleri yalnız düz veya yalnız ters olarak çalışır. Bazı zaman röleleri de hem
düz ve hem de ters zaman rölesi görevini yapabilirler. Zaman rölelerinin kontaktan genellikle
küçük akım şiddetlerini taşıyabilecek bir büyüklükte yapılır. Bu nedenle, zaman rölelerinin
kon taklan yalnız kumanda devrelerinde kullanılırlar, güç devrelerine bağlanamazlar.
Kumanda devrelerinde değişik yapıda bir çpk zaman rölesi kullanılır. Aşağıdaki kısımlarda
çeşitli zaman röleleri teker teker incelenecektir:
A) PİSTONLU ZAMAN RÖLELERİ: Zaman gecikmesi bir pistonla sağlanan zaman
rölelerine, pistonlu zaman rölesi adı verilir. Görünüşü şekil l -18 a da verilen pistonlu
zaman rölelerinin düz ve ters çalışan iki çeşidi vardır.
Şekil l - 15 de yapısı verilen düz zaman rölesinin bobini enerjilendiğinde, rölenin
paleti yukarıya doğru çekilir. (3-4) nolu normalde kapalı kontak hemen açılır ve (1-2) nolu
normalde açık kontak hemen kapanır. Palet yukanya çekildiğinde, palete bağlı olan yay
pistonu yükanya çeker. Yalnız piston çok yavaş hareket eder. Çünkü (B) boşluğundaki
akışkanın (Yağ veya hava) (C) kanalı ve ayarlı (D) deliği yoluyla (A) boşluğuna
geçmesinde karşılaştığı direnç, pistonun hareketini yavaşlatır. Bu nedenle (5-6) ve (7-8)
nolu kontakların durum değiştirmeleri gecikir. Belirli bir sürenin sonunda yani piston
belirli bir yol aldıktan sonra, (7-8) nolu kontak açılır ve (5-6) nolu kontak kapanır. Düz
zaman rölesinin bobin akımı kesildiğinde, palet ve piston ani olarak aşağıya düşerler.
Piston üzerinde bulunan (E) klapesi, pistonun aşağı hareketinde hemen açılır. (A)
boşluğundaki akışkan klape deliğinden (B) boşluğuna kolayca geçer. Bu nedenle piston
paletle birlikte hızla aşağıya doğru hareket eder. Bu durumda kapanmış olan kontaklar
hemen açılır ve açılmış olan kontaklar da hemen kapanırlar. Şekil 1-15 deki düz zaman
rölesinde zaman ayarı, (D) deliğinin büyültülüp küçültülmesiyle yapılır. Bu delik
küçültüldük-çe, kontakların durum değiştirmesine kadar geçecek zaman büyümüş
Şekil l -16 da verilen pistonlu ters zaman rölesinin bobini enerjilen-diğinde, palet ve
piston süratli olarak yukarıya çekilirler. Pistonun yukarı hareketinde (E) klapesi hemen
açılır. (B) boşluğundaki akışkan (Yağ veya hava) klape deliğinden (A) boşluğuna kolayca
geçer. Bu nedenle pis- ton yukan doğru hareket ederken hiç bir güçlükle karşılaşmaz.
Zaman rölesinde bulunan bütün kontaklar ani olarak durum değiştirirler. Ters zaman
rölesinin bobin akımı kesildiğinde, palet hemen aşağıya düşer. Kapanmış olan (1-2) nolu
kontak açılır, açılmış olan (3-4) nolu kontak kapanır. Bu zaman rölesinde pistonun
aşağıya doğru olan hareketi çok yavaş olur.
Çünkü (A) boşluğundaki akışkanın (D) deliğinden ve (C) kanalından (B) boşluğuna
geçerken karşılaştığı güçlük pistonunun hareketini yavaşlatır. Bu nedenle (5-6) ve (7-8)
nolu kontaklann normal konumlarına dönmeleri gecikir. Belirli bir sürenin sonunda yani
piston belirli bir yol aldığında, kapanmış olan (5-6) nolu kontak açılır ve açılmış olan (78) nolu kontak kapanır. Pistonlu ters zaman rölelerinde de zaman ayan (D) deliğinin
büyültülüp küçültüîmesiyle yapılır. Pistonlu zaman röleleri genellikle hem düz ve hem de
ters zaman rölesi olarak kullanılabilecek şekilde yapılırlar.
Şekil l — 17) Motorlu zaman rölesinin yapısı ve sembolleri.
B)MOTORLU ZAMAN RÖLELERİ : Zaman gecikmesi bir motorlasağlanan zaman
rölelerine, motorlu zaman rölesi adı verilir. Her çalışmada aynı gecikmeyi elde etmek
amacıyla bu zaman rölelerinde senkron motor kullanılır. Senkron motorun devir sayısı bir
grup dişliyle uygun bir değere düşürülür. Şekil l -17 de yapısı verilen motorlu zaman rölesinin motoru şebekeye bağlandığında, motor dişlisi ok yönünde dönerve (A) dişlisini de
çok yavaş olarak gösterilen yönde döndürür. (A) dişlisinin üzerinde bulunan (P) pimi bir
süre sonra kontak çubuğuna vurur.Kontak çubuğu (E) noktası etrafında döner. Normalde
kapalı (1-2) nolukontak açılır. Normalde açık (3-4) nolu kontak kapanır. Böylece motorun
şebekeye bağlandığı an ile kontaklann durum değiştirdiği an arasında, bir1 gecikme
sağlanmış olur. (P) pimi kontak çubuğuna vurduğundamotor frenlenir ve durur. Rotor
dururken motor sargılanndan akımıngeçmesi, motor için bir sakınca yaratmaz. Çünkü bu
zaman rölesinde kullanılan senkron motor, rotoru kilitlenmiş olarak çalışabilir. Senkron
motor şebekeden aynldığında, bir yay (P) pimini başlangıç durumuna getirir. Bu durumda
kapanmış olan kontaklar açılır, açılmış olan kontaklarkapanır.
Motorlu zaman röleleri yalnız düz zaman rölesi olarak yapılırlar. Görünüşü şekil l -18
b de verilen bu zaman rölelerinde zaman ayan bir vida ile yapılır. Vida* konta'k çubuğuna
göre (P) piminin konumunu değiştirir. (P) pimi kontak çubuğuna yaklaştırıldığında, zaman
kısalır. Motorlu zaman rölelerinin bir çok çeşidi vardır. Bu zaman röleleriyle çok uzun zaman gecikmesi sağlanabilir.
Şekil l — 18) Pistonlu ve motorla zaman rölelerinin görünüşleri.
C) TERMiK ZAMAN RÖLELERÎ : Zaman gecikmesinin ısı ile sağlandığı zaman
rölelerine, termik zaman rölesi adı verilir. Şekil l -19 dan görüleceği üzere bir termik
zaman rölesi ısıtıcı, bimetal ve kontak olmak üzere üç parçadan oluşur. Isıtıcı eleman
seramik tüp üzerine sarılır. Isıtıcının çekeceği akım (Rl) direnciyle sınırlanır. Bimetal
seramikten yapılmış tüp içinde bulunur. Isıtıcı şebekeye bağlandığında, ısıtıcının sıcaklık
derecesi yükselmeğe başlar. Seramik tüpte doğan ısı bimetale geçer. Bimetalin sıcakjık
derecesi yavaş yavaş yükselir. Bimetal ısındıkça sağa doğru eğilmek ister. Mekanikî bir
düzen bimetalin yavaş hareketini engeller. Bimetalde doğan eğilme kuvveti uygun bir değere
yükseldiğinde, bimetal ani olarak sağa doğru hareket eder. Normalde kapalı (1-3) nolu
kontak açılır. Normalde açık (2-3) nolu kontak kapanır. Böylece ısıtıcının devreye
bağlanmasından bir süre sonra kontaklar durum değiştirmiş olur.
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, termik zaman röleleri düz zaman rölesi
olarak görev yaparlar. Termik zaman röleleri basit yapılan ve ucuzlukları nedeni ile
kumanda devrelerinde çok kullanılırlar.
Yapısı şekil 1-19 da verilmiş olan termik zaman rölesinde, zaman ayan yapmak
oldukça güçtür. Bununla beraber (Rl) direncinin değeri değiştirildiğinde, kontakların
durum değiştirme zamanı ayarlanmış olur. Bu yöntem sık sık başvurulacak bir yol
değildir.
Şekil l — 19) Termik zaman rölesinin yapısı ve sembolleri.
Kumanda devrelerinde görevlerini tamamlayan termik zaman rölelerinin hemen
devreden çıkarılmaları gerekir Aksi halde sistemin durdurulup hemen çalıştırılmasında,
normal bir başlama sağlanamaz. Çünkü-bu kısa arada ısıtıcı ve bimetal soğuma fırsatını
bulamaz. Kontaklar nor-, mal konumlarına dönemezler. Termik zaman röleleri, diğer zaman
rölele-, rinin kullanıldığı her yerde örneğin otomatik yıldız - üçgen şalterde de 1
kullanılabilir. Böyle bir otomatik şalter yıldızdan üçgene geçtikten sonra, termik zaman
rölesi devreden çıkarılır. Aksi halde motorun durdum- > lup yeniden çalıştırılmasında,
ısıtıcı eleman ve bimetal soğuma fırsatını bulamazlar. Kontaklar normal konumlarına
dönemezler, ikinci başlatmada motor ilk önce yıldız çalışacağına, üçgen çalışmağa başlar.
Yani arzulanmayan bir başlama meydana gelmiş olur.
D) DOĞRU AKIM ZAMAN RÖLELERİ: Bir röleyle yardımcı elemanlardan oluşan ve
yalnız doğru akımda çalışan zaman rölelerine, doğru akım zaman rölesi adı verilir. Bu
tip zaman röleleri de basit yapıları nedeniyle kumanda devrelerinde çok kullanılırlar.
Doğru akım zaman rölelerinin bir çok çeşidi vardır. Şekil l - 20 de verilen kondansatörlü
zaman rölesi de bunlardan biridir. Bu zaman rölesi, bir doğru akım rölesiyle bir
kondansatörün paralel bağlanmasından oluşur.
Şekil — 20) Kondansatörlü doğru akım zaman rölesinin yapısı ve sembolleri.
Konsansatörlü zaman rölesi şebekeye bağlandığında, röle enerjile-nir. Normalde
kapalı (2-3) nolu kontak açılır. Normalde açık (1-3) no-lu kontak kapanır. Kohdansatör
kısa bir zaman içinde üreteç gerilimine şarj olur. Kondansatörü! zaman rölesi şebekeden
ayrıldığında, röle bobininden geçen üreteç akımı sıfır olur. Fakat şarj olmuş kondansatör
bedbin üzerinden 'boşalmağa başlar. Kondansatörün deşarj akımı, paleti bir süre daha çekik
tutar. Kondansatörün deşarj akımı sıfır olmadan palet açılır. Kontaklar normal
konumlarına dönerler. Böylece kondansatörlü zaman rölesinin şebekeden ayrıldığı an ile
kontakların normal konumlarına döndükleri an arasında, bir gecikme sağlanmış olur.
Yukardaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, kondansatörlü zaman rölesi ters zaman
rölesi olarak görev yapar. Kondansatörlü zaman rölelerinde zaman ayarı yapmak oldukça
güçtür. Bununla beraber (C l) kondansatörünün değerini değiştirmekle, kontakların durum
değiştirme zamanı ayarlanabilir, örneğin (Cl) kondansatörünün değeri büyültülürse. kontaklat normal konumlarına dönünceye kadar geçecek süre artar. Fakat bu yöntem sık sık
başvurulacak bir yol değildir.
E) TERMÎSTÖRLÜ ZAMAN RÖLELERİ: Bir termistörün ve bir rölenin seri
bağlanmasından oluşan
zaman rölesine,
termistörlü zaman rölesi adı verilir.
Termistör, direnci sıcaklıkla değişen bir elemandır. Bütün maddelerin direnci sıcaklıkla
değişir. Fakat direncin sıcaklıkla değişimi termistörlerde çok fazladır. Uygulamada iki çeşit
ter-mîstör kullanılır. Direncin sıcaklıkla değişme katsayısı bunlardan birinde pozitif,
diğerinde ise negatiftir. Negatif katsayılı termistörde sıcaklık derecesi arttıkça, termistör
direnci azalır. Katsayısı pozitif olan termistörün sıcaklık derecesi artarsa, bu termistörün
direnci de artar.
Şekli l-21)
Termistörün görünüşü, termistörlü zaman rölesi ve sembolleri.
Şekil 1-21 de verilen termistörlü zaman rölesinde, direncin sıcaklıkla değişme
katsayısı negatif olan bir termistör kullanılmıştır. Bu devrede (Â) anahtarı kapatıldığında,
devreden çok küçük bir akım geçer. Bu akım, termistörün bir parça ısınmasına neden olur.
Isınan termistörün direnci azalır ve devreden geçen akım büyür. Akımın artması termistörü
daha çok ısıtır. Isınan termistörün direnci daha çok düşer. Sonunda devreden geçen akımın
değeri, rölenin çekme akımına ulaşır. Röle paletini çeker ve kontaklar durum değiştirir.
Böylece zaman rölesinin devreye bağlanışından bir süre sonra, kontakların durum
değiştirmesi sağlanmış olur. Palet çekildikten sonra, rölenin empedansı büyür ve devre
akımı azalır. Termistördeki sıcaklık yükselmesi sona erer, devre kararlı çalışmağa başlar.
Devredeki (A) anahtarı açıldığında, kontaklar ani olarak normal konumlarına dönerler.
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere termistörlü zaman rölesi düz zaman
rölesi olarak çalışır. Termistörlü zaman rölelerinde zaman ayan yapmak oldukça güçtür.
Devreden geçen akımın değişmesi, kontakların durum değiştirme zamanını değiştirirse de,
bu uygun bir yol değildir.
Şekil l — 22)
Solenold valfin yapısı, görünüşleri ve sembolü.
l — 10) SOLENOlD VALFLER : Elektrik enerjisiyle çalışan elektromanyetik
musluklara veya vanalara, solenoid valf adı verilir. Solenoid valfler, hava, gaz, su, yağ ve
buhar gibi akışkanlar için kullanılırlar. Akışkanlara ait borular, solenoid valfe vidalanarak
veya -rakor somunla bağlanırlar. Bir solenoid valf şekil 1-22 den görüleceği üzere
elektromıknatıs ve musluk olmak üzere iki kısımdan oluşur. Elektromıknatısın bobinleri
düşük veya yüksek gerilimde, doğru veya alternatif akımda çalışacak şekilde çok çeşitli
olarak yapılırlar. Bobin içinde bulunan demir nüve, valf in diyaframıyla mekaniksel olarak
bağlıdır. Demir nüve ve dolayısıyla diyafram bir yay ile aşağıya doğru bastırıldığından,
solenoid valf normal durumda kapalı olur. Solenoid valfin bobini şebekeye bağlandığında,
demir nüve ve diyafram yukarıya çekilir. Valf açılır ve akışkan sol taraftaki girişten sağ
taraftaki çıkışa geçmiş olur.
Solenoıd valfler yalnız bir yön için normal olarak çalışırlar. Solenoid valfin sol tarafı
çıkış ve sağ tarafı giriş olarak kullanılırsa, solenoid valf normal görevini
yapamaz. Çünkü sağ taraftan gelen akışkan, bobinin enerjilenmediği normal durumda
da yay basıncını yenerek diyaframı yukarıya iter ve valfin açılmasına neden olur. Solenoid
valfler iki ve üç yollu olmak üzere iki şekilde yapılırlar. Şekil l - 22 de yapısı ve görünüşleri
verilen iki yollu solenoid valf, normal durumda kapalıdır. Bobin enerjilendiğinde, solenoid
valf açılır. Üç yollu solenoid valfin bir girişi, iki çıkışı vardır. Normal durumda çıkışlardan
birisi kapalı, diğeri açıktır. Bobin enerjilendiğinde kapalı olan çıkış açılır, açık olan çıkış
kapanır.
1 — 11) TERMOSTATLAR: Katı, sıvı ve gazların sıcaklık derecelerinin sabit
tutulmasında kullanılan kumanda elemanlarına, termostat adı verilir. Termostatlar
elektrikli ısıtıcı veya soğutucuların bulundukları yerlerde kullanılırlar. Bir termostat
genellikle bimetal ve kontaklar olmak üzere iki kısımdan oluşur. Termostadın bimetali
ısındığında, şekil l - 23 a da görüldüğü gibi bimetal sağa doğru bükülür. Bimetalin bu
hareketi termostadda bir kontağı açar, başka bir kontağı kapatır. Isı değişmelerini mekanik
harekete çevirme, yalnız bimetal ile yapılmaz. Şekil l - 23 b de görülen yüksek genleşme
katsayılı sıvı ile doldurulmuş bir körük de aynı görevi yapar. Körük ince ve uzun bir
boruyla küçük bir depoya bağlıdır. Bu elemanlar ve kontaklar termostadı oluşturur. Termostadın küçük deposu sıcaklığın denetleneceği yere konur. Küçük deponun bulunduğu
yerdeki sıcaklık derecesi yükseldiğinde, küçük depodaki sıvı genleşir. Körüğün diyaframı
yukarıya doğru genişler. Termostadın kapalı kontağı açılır, açık kontağı kapanır. Soğumada
da bu olayın tersi olur. ince boru ve ucundaki küçük depo nedeniyle şekil l - 23 b de
Şekil l — 23) Termostatlarda ısının hareket dönüştürülmesi.
yapısı verilen termostada, kuyruklu termostat adı verilir. Bazı termostatlarda şekil l - 23 c
de görüldüğü gibi metal kontaklar yerine cıva tüplü kontaklar, düz bimetal yerine sarmal
bimetal kullanılır. Cam tüpün sağ ucu aşağıda olduğunda, cıva bu tarafta bulunur ve cıva
kontak parçalarını birleştirir. Tübün sağ ucu yukarıya kalktığında, cıva diğer uca kayar.
Kontak parçalarının arası açılır. Böyle bir termostadın bulunduğu yerde sıcaklık derecesi
düşerse, sarmal bimetal toplanır. Termostat kontağı açılır veya kapanır. Ortam ısınınca,
sarmal bimetal açılır. Termostat kontağı kapanmışsa açılır, açılmışsa kapanır. Kullanılış
yerlerine göre termostatlar oda, su ve katı madde termostatları olmak üzere üç kısma
ayrılırlar. Aşağıdaki kısımlarda bu termostatlar hakkında ayrıntılı bilgi verilecektir:
9 — 6) FOTOSELLER: Fotoseller ışığa karşı duyarlı elemanlardır. Işık alan bir
fotosel, kendinde veya devresinde akım, direnç ve gerilim gibi elektriksel değerlerin
değişimine neden olur. Fotoseller kumanda devrelerinde otomatik çalışma veya güvenlik
sağlamak için çok kullanılırlar. Foto kondaktif pil, foto emisif pil, foto voltaik pil,
foto diyot ve foto transistor olmak üzere başlıca 5 çeşit fotosel vardır. Aşağıdaki
kısımlarda her fotosel çeşidi ve devresi ayn ayn açıklanacaktır:
Şekli 9 — 15) Foto kondaktif pilin yapısı ve sembolü
A) FOTO KONDAKTlF PÎLLER: Foto kondaktif pil, üzerine düşen ışık akısı
değiştiğinde direnci değişen bir fotosel çeşididir. Bu cins bir fotoset şekil 9-15 den
görüleceği üzere aralannda yan iletken bulunan iki bakır elektrottan oluşur. Bakır
elektrotlar ve aralarındaki yan iletken, cam veya plastikten yapılmış bir taban üzerinde
bulunurlar. Dış etkilerden korumak ve ömrünü uzatmak için, foto kondaktif pil camdan
yapılmış bir tüp içine konur veya saydam bir plastikle kaplanır, önceleri foto kondaktif
pil yapımında yan iletken olarak germanyum, silisyum, selenyum ve bakır oksit
kullanıldı. Işığa karşı duyarlıkları az olduğundan ve kullanıldıkça bu duyarlıktan daha
da azaldıklarından, bu çeşit yan iletkenler sonralan terkedildi. Foto kondaktif
pillerin yapımında yan iletken olarak talyum sülfür, kadmiyum sülfür ve kurşun
sülfür kullanılmaya başlandı. Bu tip yan iletkenler ışığa karşı daha duyarlı ve daha
uzun ömürlü olduklarından, zamanımızda da kullanılmaktadırlar. Bu çeşit yan
iletkenlerden kadmiyum sülfür görünen ışınlara, kurşun sülfür kızıl ötesi ışınlara,
talyum sülfür ise hem görünen ışınlara ve hem da kızıl ötesi ışınlara karşı daha
duyarlıdır.
Bir foto kondaktif pil karartıldığında, elektrottan
arasındaki
direnci çok
yükselir. Elektrotların yapım şekline ve yan iletkenin alanına bağlı olarak foto
kondaktif pilin karanlıktaki direnci 0,1 mega ohmdan 10 mega ohma kadar değişir. Foto
kondaktif pil aydınlatıldığında, elektrotlar arasındaki direnç 100 ohma veya daha ufak bir
değere kadar düşer. Bu özelliği nedeniyle foto kondaktif piller kapıların otomatik açılıp
kapanmasında, dış aydınlatmanın otomatik kumandasında, otomatik kameralarda, ışık, alev
ve duman denetiminde çok fazla kullanılırlar.
Foto kondaktif piller genellikle bir ışık kaynağı ile beraber kumanda edecekleri yere
bağlanırlar. Işık kaynağı olarak düşük gerilimde çalışan bir lamba kullanılır. Lambanın
verdiği ışık bir mercek sistemiyle foto kondaktif pilin üzerine düşürülür. Foto kondaktif
pil daima bir röleye kumanda eder. Röle ise bir kapının açılmasını, bir makinanm
durmasını, bir numaratörün durum değiştirmesini sağlar. Foto kondaktif pile düşen ışık
kesildiğinde, röle ve kumanda ettiği makina durum değiştirir.
Şekil 9-16 da foto kondaktif pil ile bir rölenin kumandasına ait bağlantı şeması
verilmiştir. Bu devrede kullanılan röle bir lambaya kumanda ettiği gibi, bir kapıya veya bir
makinayada kumanda edebilir. Şekil 9 -16 daki devrede kullanılan fotosel karartıldığında,
direnci çok büyür. Seri devreden çok küçük bir akım geçer ve röle enerjilenemez. Foto
kondaktif pil aydınlatıldığında, direnci çok küçülür. Devreden geçen akım artar ve röle
ener j ilenir. Rölenin kontağı kapanır ve lamba yanar. Şekil 9-16 daki devrenin
uygulamasını yaparken yani bir foto kondaktif pil ile bir röleyi seri bağlarken dikkatli
olmak gerekir. Çünkü şekil 9-15 de verilen büyüklükteki bir foto kondaktif pilden en çok'10
mA şiddetinde bir akım geçebilir. Bu büyüklükteki bir fotoselden daha büyük bir akım
geçirilirse, fotosel bozulur. Bu nedenle kullanılacak rölenin çekme akımının 10 m A den
büyük olmaması gerekir. Rölenin çekme akımı 10 mA den büyük olur ve röleyi ener j
ilendirmek için devreden büyük akım geçirilirse, foto kondaktif pil yanarak bozulur.
Bir foto kondaktif pil ile rölenin kumandası şekil 9 -17 de verilen devre ile de
yapılabilir. Bu devrede, foto kondaktif pil ile röle birbirlerine paralel bağlanırlar. Fotosel
ile röleye seri bağlanan (Rl) direnci akım sınırlama görevi yapar. Fotoselin direnci
azaldığında, fotosel üzerinden fazla akım geçmesini önler. Ayrıca üreteci kısa devre
olmaktan korur. Bu devrede bulunan foto kondaktif pil karartıldığında, direnci çok
büyür. (Rl) direncinden geçen akım, röle bobini üzerinden devresini tamamlar. Röle ene r
j ilenerek kontağını kapatır ve lamba yanar. Foto kondaktif pil aydınlatıldığında, direnci
çok küçülür. (Rl) direncinden geçen akımın büyük bir kısmı, foto kondaktif pil üzerinden
devresini tamamlar. Röle bobininden geçen akım, rölenin bırakma akımının altına düşer.
Röle kontağı açılır ve lamba söner. Bu devrede de röle bobin akımının, foto kondaktif
pilin taşıyabileceği akımdan daha büyük olmaması gerekir.
Şekil 9 — 18) Foto emisif pilin yapısı ve devresi.
B) FOTO EMÎSlF PÎLLER: Bu çeşit fotosellere foto tüp adı da verilir. Bir foto
emisif pil, bir cam tüp içinde bulunan iki elektrottan oluşur. Tüpün içinde bulunan hava l
mm cıva sütunu basıncına kadar boşaltılır. Şekil 9 -18 den görüldüğü gibi yarım silindir
biçimindeki elektroda katot, çubuk biçimindeki elektroda da anot adı verilir. Anot demir
veya nikelden yapılır. Katodun yapımında nikel alaşımlı bir iskelet kullanılır. Bu iskeletin iç
yüzeyi antimuan - sezyum veya gümüş - sezyum alaşımlarından biriyle kaplanır. Antimuan sezyum alaşımı görünen ve mor ötesi ışınlara, gümüş - sezyum alaşımı ise görünen ve kızıl
ötesi ışınlara daha duyarlıdır. Işığa duyarlı katot aydınlatıldığında, elektronlar katottan
ayrılırlar ve boşluğa çıkarlar. Elektronların katottan ayrılıp boşluğa çıkmasına emisyon
denir. Anot katoda göre daima pozitif potansiyelde olduğundan, katodun yaydığı
elektronları toplar. Lamba içinde katottan anoda doğru bir elektron akışı olur. Böylece
ışık enerjisi, lamba içinde ve devresinde bir elektron akışı sağlar. Foto emisif pildeki bu
elektron akışından yararlanmak için şekil 9-18 de verilen devre yapılır. Bu devrede yüksek
değerde bir (Rl) direnci fotosel ve üreteçle seri bağlanır. Foto emisif pilin anodu üretecin
artı kutbuna direkt olarak, katodu ise üretecin eksi kutbuna (Rl) direnci üzerinden
bağlıdır. Bu devrede bulunan fotoselin katodu aydınlatıldığında, katottan elektron
emisyonu başlar. Lamba içindeki boşluğa çıkan elektronlar pozitif yüklü anot tarafından
çekilirler. Elektronlar üreteçten ve (Rl) direncinden geçerek tekrar katoda dönerler. (Rl)
direncinde şekilde gösterildiği gibi bir gerilim düşümüne neden olurlar. Katoda düşen ışık
akısı azalınca, emisyon yavaşlar ve dolayısıyla dirençteki gerilim düşümü de küçülür. Katoda düşen ışık akısı arttıkça, emisyon hızlanır ve dirençteki gerilim düşümü büyür. (Rl)
direncindeki gerilim düşümünden yararlanarak, bir röle ya direkt olarak veya bir
yükselteç aracılığı ile çalıştırılabilir.
Uygulamada yüksek vakumlu ve gazlı olmak üzere iki çeşit foto emisif pil kullanılır.
Yüksek vakumlu foto tüpte elektronların anot tarafından kolayca çekilebilmesi için, anot
potansiyelinin oldukça yüksek olması gerekir. Böylece ışık akışıyla (Rl) direncindeki
gerilim düşümünün doğru orantılı olarak değişmesi sağlanmış olur. Gazlı foto tüplerde,
havası boşaltılmış tüp içine asal gazlardan birisi örneğin argon gazı çok az bir miktarda
konur. Tüp içinde l mm cıva sütunundan daha küçük bir basınç bulunur. Gazlı foto
tüplerde elektronlar anoda doğru hareket ederlerken, argon atomlarına çarparlar. Argon
atomlarından elektron kopararak bu atomlan iyonize ederler, iyonizasyon sonucu anoda
giden elektron sayısı artar. Böylece gazlı foto emisif pil ışığa karşı daha du yarlı hale
gelir. Yani aynı şiddetteki ışık akısında, gazlı foto tüp daha fazla akım geçirir. Bu
nedenle gazlı foto tüplerde anot gerilimi daha küçük olur. Foto emisif piller ölçü
aletlerinde, sinema makinalarmda, sayıcılarda, yangın alarm aygıtlarında, dış
aydınlatmanın denetiminde ve iş tezgâhlarında kullanılırlar.
KORUYUCU AYGITLAR
8 — l) GlRÎŞ : Şebekede ve kumanda devrelerinde meydana gelen değişmeler ve
arızalar, motorlara, motorların çalıştırdığı aygıtlara ve devrelerine zarar verirler, örneğin üç
fazlı dağıtımda bir fazın kesilmesi veya faz sırasının değişmesi, kumanda devrelerinde, güç
devrelerinde ve hareket eden aygıtlarda birçok sakıncalar yaratır. Devrelerde meydana gelen
değişme ve arızaların yaratacağı sakıncalar, koruyucu aygıtlarla önlenir. Aşağıdaki kısımlarda
önemli koruyucu aygıtların yapılan, özellikleri ve uygulamaları ayrı ayn açıklanacaktır:
8 — 2) FAZ SIRASI RÖLELERÎ : Üç fazlı alternatif akım motoruyla çalışan makina ve
aygıtlarda, faz sırasının önemi çok büyüktür, örneğin asansörlerde bir kat butonuna
basıldığında, kabin o kat yönünde hareket eder. Kabin o katta sınır anahtarının aracılığı ile
durur. Bir asansör kuruluşunda motora gelen iki fazın yeri herhangi bir nedenle değişirse,
aşağıya inmek için bir kumanda verildiğinde, kabin yukarı yönde hareket eder- Bu yöndeki
hareketi durduran bir sınır anahtarı olmadığından, kabin asansör boşluğunun tavanına çarpar.
Kabini hareket jttircn halatlar kopar veya motor aşın yüklenerek yanar. Bu gibi sakıncaları
önlemek için kullanılan kumanda elemanlarına faz sırası rölesi adı verilir. Asansörü
besleyen fazların sırası değiştiğinde, bu röle enerjilenmez. Faz sırası rölesinin kontağı
normal durumunda kalır.
Normalde açık olan bu kontak, kumanda devresinin akımını keser. Bu durumda asansör
hiç bir kumandayı almaz. Uygulamada biri gerilim düşümü, diğeri ise indüksiyon motor
ilkesine göre çalışan iki çeşit fa/ sırası rölesi vardır.
Şekil 8 — 1) Kondansatttrlü ve omlk dirençli faz smısı rölesi.
A) KONDANSATÖRÜ) VE OMlK DlRENÇLÎ FAZ SIRASI RÖLE-LERf: Şekil 8 -1 de
görüldüğü gibi gerilim düşümü ilkesine göre çalışan buçeşit faz sırası rölesinde uygun değerde
bir kondansatör, bir omik dirençje bir röle kullanılır. Bu üç eleman kendi aralarında yıldız
olarak bağlanırlar. Elemanların boşta kalan uçlanna şebekenin üç fazı uygulan»'.Eğer
fazlann sırası uygunsa, (FSR) rölesinde normal gerilim
düşümüolur. (FSR) rölesi
enerjilenir ve kumanda devresinin girişinde bulunannormalde açık kontağını kapatır. Bu
kontak kapanınca kumanda
devresi görevini yapabilecek duruma gelir, örneğin
(Başlatma)
butonuyla(M) kontaktörü çalıştırılabilir. Şekil 8 • l deki devrede yıldız
noktasına nötr hattı bağlanmadığından, fazlann sırası değiştiğinde, elemanlardadüşen
gerilim de değişir. Direnç, kondansatör ve rölenin değerleri uygunolarak alındığından, bu
durumda (FSR) faz sırası rölesinde düşen gerilim küçülür. Faz sırası rölesi enerjilenemez.
Kumanda devresinin girişinde bulunan (FSR) kontağı açık kalır ve (M) kontaktörü
çalıştırılamaz.Böylece faz sırasının değişmesinden meydana gelecek sakıncalar önlenmiş
olurB) DÖNEN DtSKLİ FAZ SIRASI RÖLELERİ : Bu çeşit faz sırasırölesi üç fazlı
indüksiyon motor ilkesine göre çalışır. Dönen diskli fazsırası rölesinde şekil 8 - 2 den
görüleceği üzere üç adet bobin vardır. Bobinlerin birer uçları birbirlerine, diğer uçlan da
şebekenin fazlarına bağlamr. Üç fazlı alternatif akımla beslenen bu üç bobin bir döner alan
meydana getirir. Merkezinden yataklandmlmış olan alüminyum disk, döner alanın etkisiyle saat
ibresinin dönüş yönünde döner. Alüminyum diskin üzerinde bulunan çıkıntı (FSR) kontağına
çarpar ve bu kontağı kapatır. Kumanda devresinin girişinde bulunan bu kontağın kapanmasıyla,
kumanda devresi çalıştırılmağa hazır duruma gelir. Eğer devrede iki fa-zin yeri değişirse,
alüminyum disk saat ibresinin dönüş yönüne ters olarak dönmek ister. Fakat aygıtın üzerinde
bulunan sabit (A) parçası, diskin motor gibi dönmesini önler. Alüminyum disk ters yönde
dönünce, kontaklar üzerindeki basınç kalkar ve (FSR) kontağı açılır. Kumanda devresinin
girişindeki bu kontak açılınca, (M) kontaktörü çalıştırılamaz. Böylece motorun veya makinanın
arzulanmayan bir yönde çalışması önlenmiş olur.
Ş«kU 8 — 2) DttBen dtekll tut sırası r»tes».
8 — 3) FAZ KESİLME RÖLELERİ : Üç fazlı motorlar dururken veya çalışırken iki
fazla beslenirlerse, şebekeden fazla akım çekerler. Çekilen aşın akım ise motorların yanmasına
neden olur. Fazlardan birinde gerilim düştüğünde veya tamamen kesildiğinde, kumanda
devresinin akımı kesilir ve motor şebekeden aynlırsa, motor yanmaktan korunmuş olur.
Kumanda devrelerinde bu çeşit koruma görevini faz kesilme töleleri yaparlar. Aşın akım
röleleri de motorlan aşın akımlardan korurlar. Fakat aşın akım röleleri, faz kesilme röleleri
kadar duyarlı çalışamazlar. Faz kesilme rölelerinin manyetik ve termik olarak çalışan iki
çeşidi vardır. Bunlar aşağıda açıklanacaktır:
Şekil 8 — S) MMjrettk fU keaUme riHeatafaı y»pw ve devreye battenıgı.
A) MANYETİK FAZ KESİLME RÖLELERİ : Şekil 8 - 3 de görül-düğü gibi manyetik
faz kesilme rölelerinde saclardan yapılmış dört bacaklı bir demir nüve kullanılır. Demir
nüvenin her bacağında bir sargı bulunur. Dış bacaklardaki sargıların birer uçları birbirine,
diğer uçları İse sırayla (R), (S), (T) fazlarına bağlanır. Faz kesilme rölesinin bobiniarta
bacaktaki sargıya bağlıdır. Eğer şebekenin faz gerilimleri normal ise, (S2), (S3), (S4)
sargılannın yarattığı manyetik akıların orta bacaktaki toplamı sıfır olur. Bu durumda orta
bacağa sarılmış (SI) sargısında bir gerilim indüklenmez ve (FKR) faz kesilme rölesi
enerjilenmez. Kumanda devresinde normalde kapalı (FKR) kontağı kapalı kalır. (M)
kontaktörü ve onun kumanda ettiği motor normal olarak çalışır.
Eğer fazlardan birinde gerilim düşer veya kesilirse (S2), (S3), (S4) sargılannın
yaratacağı manyetik akıların orta bacaktaki toplamı sıfır olmaz. Orta bacaktaki bileşke
manyetik akı (SI) sargısında bir gerilim indüklenmesine neden olur- (SI) sargısında
indüklenen gerilim (FKR) faz kesilme rölesini ener j ilendirir. Kumanda devresinde
normalde kapalı (FKR) kontağı açılır. (M) kontaktörü çalışıyorsa, kon-taktör açılır ve
dolayısıyla motor durur. Eğer motor duruyorsa, kontak-tör ve motor çalıştırılamaz.
Böylece motorun iki fazla çalışması ve yanması önlenmiş olur.
Demir nüve üzerindeki (S2), (S3), (S4) sargılan motora seri olarak bağlanırlarsa,
şebekede faz gerilimleri normal olduğunda bu üç sargıdan aynı şiddette akım geçer. Bu üç
sargının yarattığı manyetik akıların orta bacaktaki toplamı sıfır olur. (SI) sargısında
gerilim indüklenmez. (FKR) faz kesilme rölesi enerjilenmez. Kumanda devresindeki normalde kapalı (FKR) kontağı kapalı kalır. (M) kontaktörü ve motor normal oıarak çalışır.
Bir sigortanın atmasıyla motor iki faza kalırsa, yalnız iki seri sargıdan akım geçer. Bu
sargıların yarattığı manyetik akıların orta bacaktaki toplamı, (SI) sargısında bir gerilim
indükler. Bu sargıya bağlı (FKR) faz kesilme rölesi enerjilenir. Kumanda devresindeki
normalde kapalı (FKR) kontağı açılır- (M) kontaktörünün enerjisi kesilir. (M) kontaktan
açılır ve motor durur. Böylece motorun iki fazla beslene* rek çalışması ve yanması
önlenmiş olur.
C) TERMÎK FAZ KESÎLME RÖLELERÎ: Termik faz kesilme rölesi, esasında bir
termik aşın akım rölesidir. Yani bu röle ile motorlar aşın akımlardan korunabilir. Termik
faz kesilme rölesinde kontağı hareket ettiren düzen, termik aşın akım rölelerine göre daha
değişik yapılmıştır. Böylece bu rölenin faz kesilmelerine karşı daha duyarlı olması
sağlanmıştır. Şekil 8 - 4 de faz kesilme rölesinin yapısı ve değişik çalışma şekilleri
verilmiştir. Bu şekillerde faz akımlarının geçtiği ısıtıcılar gösterilmemiştir. Isıtıcılar, (R),
(S), (T) ile işaretlenmiş ve üstten görünüşleri verilmiş bimetallerin üzerinde 'bulunurlar.
Isıtıcıdan normalin üzerinde bir akım geçtiğinde, kendisi ve içinde bulunan bimetal ısınır. Bi
metal sağ tarafa doğru bükülür ve röle kontağının konm değiştirmesine neden olur.
Şekil 8-4 a da termik faz kesilme rölesinin normal konumu gösterilmiştir. Bu şekilde
bimetaller, bimetallerdeki hareketi ileten (1), (2), (3) nolu çubuklar ve kontaklar hep normal
konumdadırlar. Kontağın konumunu değiştiren (3) nolu parça ile kontak arasında (d) aralığı
vardır. Eğer motor normalin üzerinde akım çekerse, bu akımın geçtiği ısıtıcılar ve
dolayısıyla bimetaller fazla miktarda ısınırlar. Şekil 8 - 4 b de görüldüğü gibi bimetaller
sağa doğru bükülürler. (1), (2) ve (3) nolu çubuklar sağa doğru hareket ederler. Bu arada
kontağı hareket ettiren (3) nolu parça (d+e) yolunu kateder. Kontaklar konumlarını
değiştirirler. Normalde kapalı kontak açılınca, kontaktör devreden çıkar ve motor durur.
Böylece motor aşın akımlardan korunmuş olur.
Motoru besleyen fazlardan birisi örneğin (R) fazı kesilirse, motorun diğer iki faz
sargısı fazla akım çekerler, iki faz üzerindeki ısıtıcılar ve içlerinde bulunan bimetaller
daha fazla ısınırlar. Şekil 8-4 c de görüldüğü gibi ısınan bimetaller sağa doğru bükülürler.
Sigortası atmış fazdan akım geçmeyeceğinden, bu faza ait ısıtıcı ve bimetal soğuk olarak
kalırlar. (S) ve (T) fazlanna ait bimetaller sağa doğru bükülürlerken, (R) fazına ait
bimetal normal konumunda kalır. (R) fazına ait bimetal, (2) nolu parçanın hareketine
engel olur. (S) ve (T) fazlanna ait bimetaller, (1) nolu parçayı sağa doğru kaydırırlar.
Bu durumda (3) noluparça bir eksen etrafında döner. Bu parçanın ucu (d+e) yolunu
kateder.Sonunda rölenin kontakları konumlarını değiştirirler. Şekil 8 - 4 b de üçbimetal
sağa doğru ne kadar bükülürse, kontağın konumunu değiştiren (2) nolu parça da o kadar
sağa kayar. Halbuki şekil 8-4c de bir bimetalnormal konumunda kalır ve diğer iki
bimetal sağa doğru bükülürler.iki bimetal sağa doğru çok az kaydıklarında, bir eksen
Şekli 8 — 4) Termik faz kesilme rölesinin yapısı.
etrafında dönen(3') nolu parçanın üst ucu daha fazla hareket eder. Bu nedenle
termikfaz kesilme rölesi faz kesilmelerinde daha duyarlı çalışır. Yani bir fazdan akım
geçmediğinde, diğer fazlardan geçen normal değerdeki akımlar bile röle kontağının
konum değiştirmesine neden olur.
Şekil 8 - 5 de termik faz kesilme rölesine ait iki karakteristik eğri verilmiştir.
Bunlardan (1) numaralı karakteristik eğri, üç tazdan geçen akımla röle kontağının durum
değiştirme zamanı arasındaki bağıntıyı veril. Bu eğri incelendiğinde, anma akımının 1,2
katında röle kontağının konum değiştirmediği görülür. Motor anma akımının 5 katında ise
röle kontağı 11. saniyede konum değiştirir. Bir faz kesildiğinde, iki fazdan geçen akım ile
röle kontağının konum değiştirme zamanı arasındaki bağıntı (2) nolu karakteristik
eğrideki gibi olur. (2) nolu karakteristik eğri incelenirse, bir faz kesildiğinde röle
kontağının motorun anma akımında bile 4 dakika içinde konum değiştirdiği görülür. Bir faz
kesildiğinde motor şebekeden anma akımının 5 katı büyüklüğünde bir akım çekerse, röle
kontağı 6. saniyede konumunu değiştirir. Yukarıda verilen örnekler bu rölenin faz
kesilmelerinde daha duyarlı çalıştığını gösterir.
Şekil 8 — 5) Termik faz kesilme röle*Ine alt iki «eşit karakteristikefcri.
Termik faz kesilme rölelerinin ısıtıcı elemanları şekil 8-6da görüldüğü gibi güç
devrelerine, kontaklan ise kumanda devrelerine bağlanırlar. Aşın yüklenme veya bir fazın
kesilmesi nedeniyle motor fazla akım çektiğinde, rölenin (FKR) ile gösterilen ısıtıcı
elemanlarından fazla akım geçer. Termik faz kesilme rölesinin normalde kapalı (FKR)
kontağı açılır. (M) kontaktörünün enerjisi kesilir. (M) kontakları açılır ve motoı durur.
Böylece motor aşırı akımlardan yani yanmaktan korunmuş olur.
Şekil 8 — 6) Termik far kesilme rölesinin devreye baf lanıçu
8 — 4) UYARTIM DEVRESÎ RÖLELERİ: Doğru ,akım motorla-rında devir sayısı
uyartım akımıyla ters orantılı olarak değişir, örneğin uyartım akımı azaldığında, doğru akım
motorunun devir sayısı artar. Herhangi bir nedenle uyartım sargısının bir ucu açılırsa, uyartım
akımı sıfıra döşer. Bu durumda motorun devir sayısı çok fazla yükselir. Sonunda sigortalar
atar veya motor parçalanır. Doğru akım motorlarında görülebilen bu sakıncayı önleyen
kumanda elemanına, uyartım devrçsi rölesi adı verilin Şekil 8-7 de görüldüğü gibi (UDR)
uyartım devresi rölesi doğru akım motorunun şönt sargısıyla seri olarak bağlanır. Bu rölenin
(UDR) kontağı ise kumanda devresine konur.
Güç devresinde (M) kontağı açık iken, şönt sargıdan da akım geç* mez. Bu durumda
(UDR) uyartım devresi rölesi normal konumunda bulunur. Kumanda devresinde (Başlatma)
butonuna basıldığında, (M) kontaktörü enerjilenir. Güç devresindeki (M) kontağı kapanır.
Endüvi ve şönt sargı şebekeye bağlanır. Böylece motor çalışmağa başlar. Şönt sargıdan geçen
akım, (UDR) uyartım devresi rölesini ener j ilendirir. Bu rölenin kumanda devresinde bulunan
(UDR) kontağı kapanır. (M) kontağı evvelce kapanmış olduğundan, (Başlatma) butonu
mühürlenir. Motor çalışırken uyartım sargısının ucu açılırsa, uyartım akımı sıfır olur. Devir
sayısı yükselmeğe başlar. Bu durumda (UDR) uyartını devresi rölesinin enerjisi kesilir.
Kumanda devresinde (UDR) kontağı açılır. (M)
kontaktörü devreden çıkar. Güç devresindeki (M) kontağı açılır. Devir sayısı
yükselmeden motor durur.
Şekil 8 — 7)
Uyartım devresi rölesi ve bağlantısı.
8 — 5) ARK ÜFLEME BOBÎNLERÎ : Her kontağın bir çalışma ge rilimi vardır.
Normalde açık bir kontak bu gerilimi güvenli olarak taşır. Çalışma gerilimi kontakta bir
atlama yani bir ark meydana getirmez. Kontak kapanırken kontak aralığı gittikçe küçülür
ve en sonunda sıfır olur. Kontak aralığı çok ufak bir değere indiğinde, çalışma gerilimi kontakta bir ark yaratır. Meydana gelen arkın ömrü kısa olur. Çünkü ark doğduktan çok kısa
bir süre sonra kontak kapanır. Bu nedenle kontak kapanırken doğan arkın bir sakıncası
olmaz. Kontak açılırken, kontak aralığı sıfırdan başlayarak büyür. En sonunda kontak
aralığı normal değerine ulaşır. Kontak aralığı çok küçük iken, çalışma gerilimi kontakta
bir atlamaya neden olur. Bu atlama sonucu kontak aralığmdaki hava iyonize olur.
Böylece kontakta ark başlar. Hava iyonize olduğundan kontak açıldıkça ark devam eder.
Kontak aralığı çok büyüyünce ark söner. Bazan kontaklar tam açıldığı halde arkın
sönmediği görülür. Ark kontak aralığında ısı yaratır. Meydana gelen ısı kontaktörün yalıtkan
kısımlarını yakar, kömürleştirir yani iletken duruma çevirir. Bundan başka meydana
gelen ısı kontaklan oksitler, aşındı nr hatta ergitir. Kontaklar tam açıldığı halde ark
sönmezse, alıcılar gerilim altında kalırlar.örneğin kontaktörü açılan motor çalışmağa
devam eder. Ark ve onun yaptığı zararlar üç yolla önlenir:
A) Kontaklar yağ içine konur.
B) Kontaklar açılırken kontak aralarına basınçlı hava üflenir.
C) Kontaktörlerde ark üfleme bobinleri kullanılır.
Arka kontaklar arasında bulunan hava neden olduğundan, kontaklar havanın
bulunmadığı bir ortamın içine konursa, ark ve yaptığı zararlar önlenmiş olur. Bunu
sağlamak amacıyla kontaklar yağ içersine konur. Kontakları yağ içinde bulunan
kontaktörlere yağlı şalter adı verilir. Yalnız bu şalterlerde kullanılan yağda, nem ve asitin
bulunmaması gerekir. Transformatörlerin soğutulmasında kullanılan yağlar, yağlı şal*
terlerde de kullanılırlar.
Yüksek gerilimin kumandasında kesiciler kullanılır. Kesicilerin yapısı kontaktörlere
çok benzer. Yalnız kesiciler, kontaktörlerden daha büyüktür. Kesiciler açılırken, kesicinin
kontaklarında meydana gelen ark çok şiddetli olur. Bu ark basınçlı hava ile söndürülür.
Kesici açılırken kontakların aralarına 40 kg/cm2 basıncında hava üflenir. Yüksek basınçlı
hava kontağın bulunduğu bölgede sıcaklık derecesini düşürür. Kimyasal reaksiyonu
yavaşlatır ve arkın şiddetini azaltır. Daha önemlisi basınçlı hava, arkı kontağın dışına iter.
Bu durumda arkın boyu uzar ve direnci artar. Böylece arkın şiddeti azalır ve sonunda ark
söner.
Şekil 8-8) Manyetik alan içindealanı taşıyan
bir iletkenin, manyetikalan dışına itilmesi.
Şekil 8-9)
Manyetik alan içindemeydana
gelen arkın, manyetik alan dışına itilmesi.
Arkın kontaklar dışına itilerek söndürülmesi ark üfleme bobinleri veya ark üfleme
mıknatıslarıyla da sağlanabilir. Bu elemanlar motor ilkesine göre, Çalışırlar. (N) ve (S)
kutuplarının yarattığı manyetik alan içinde bulunan bir iletkenden akım geçerse, bu
iletkende bir kuvvet doğar ve 'iletken hareket eder. iletkenin hareket yönü sol el kuralıyla
bulunur. Bu kurala göre sol elin avucu (N) kutbuna bakarsa ve dört parmak da
iletkenden geçen akımın yönünü gösterirse, dik açılan baş parmak iletkenin hareket
yönünü belirtir. Buna göre şekil 8-8de manyetik alan içinde akım taşıyan iletkenin
hareket yönü yukarıya doğru olur. iletkenin şekilde gösterilen ok yönünde hareket
etmesine, kutupların yarattığı manyetik alan ve iletkenden geçen akım neden olur. Esasında iletkenden geçen akım veya elektronlar yukarıya doğru itilirler. Elektronlar da içinden
aktıkları teli hareket ettirirler.
Şekil 8-9da görüldüğü gibi (N) ve (S) kutuplan arasında bulunan bir kontağın
açılmasında da ark meydana gelir. Ark doğduğunda, elektrik akımı devresini havadan
tamamlar. Bu durumda da elektrik akımını yaratan elektronlar gene sol el kuralına göre
yukarıya doğru itilirler. Böylece ark kontağın dışına itilmiş olur. Arkın boyu uzar, direnci
büyür ve şiddeti azalır. Kontaklar tam açılmadan çok önce ark söner. Kontaklarda oluşan
arkın sabit mıknatıslarla kontakların dışına itilerek söndürülmesi, doğru akım
kontaktörlerinde kullanılır. Bu kontaktörlerde her kontak bir sabit mıknatısın iki kutbu
arasında açılır ve kapanır. Alternatif akım kontaktörlerinde, sabit mıknatıslar aracılığı ile
ark söndürülmesi yapılmaz. Çünkü alternatif akımda akımın yönü ve arkın itilme yönü
eşit zaman aralıklarıyla değişir. Ark bu değişmeye uyamaz ve kontaklar arasında sabit
olarak kalır.
Bazı kontaktörlerde ark söndürmek için, sabit mıknatısların yeri; elektromıknatıslar
kullanılır. Kontaklar elektromıknatısın kutuplan aı sında açılıp kapanırlar. Şekil 8 -10 da
yapısı verilen ve ark söndürmı için kullanılan elektromıknatısa, ark üfleme bobini adı
verilir. Bu bob arkı kontaklar dışına itmek için gerekli olan manyetik alanı yaratır. B
kontaktördeki ark üfleme bobinleri o kontaktörün kontaklarıyla se olarak bağlanır. Bu
nedenle ark üfleme bobininden yük akımı geçe Şekil 8-10 da verilen devreden doğru
akım geçtiğinde, (AÜB) ark üflem bobini sol taraftaki demir çubukta bir (N) kutbu, sağ
taraftaki demi çubukta bir (S) kutbu meydana getirir. Ark nedeniyle sabit kontakta
hareketli kontağa doğru bir akım geçer.
Meydana gelen manyetik ala ve kontaklar
arasından geçen akım, arkı kontakların dışına yani yuk« riya doğru iter. Arkın boyu
uzar, şiddeti azalır ve ark kısa zamand söner. Şekil 8-10 da yapısı verilen ark üfleme
bobini, alternatif akın devrelerinde de kullanılabilir.- Çünkü alternatif akım devrelerinde
ar) üfleme bobinin yarattığı manyetik alanın yönü ile kontaklar arasındaı geçen akımın
yönü aynı anda değişir. Bu nedenle ark daima aynı >önd< itilir. Boyu uzayan ark kısa
zamanda söner.
Şekli 8 — 11) t»ç fazlı bir »senkron motoru »yun «unu koruyan bağlantı
8 — 6) MOTORLARIN TERMlSTÖR ÎLE KORUNMALARI: Sıcaklık ile direnci
değişen elemanlara termistör adı verilir. Her türlü maddenin direnci sıcaklık ile derişir.
Fakat sıcaklık ile direncin değişimi tennistörde çok fazla olur. Uygulamada iki çeşit
termistör kullanılır. Direncin sıcaklıkla değişme katsayısı bunlardan birinde pozitif,
diğerinde ise negatiftir. Negatif katsayılı termistörde sıcaklık derecesi arttıkça, termistör
direnci azalır. Katsayısı pozitif olan termistörün sıcaklık derecesi artarsa, bu termistörün
direnci de artar.
Şekil 8-11 de bir asenkron motorun aşın ısınmadan termistör ile korunmasına ait bir
bağlantı şeması verilmiştir. Bu bağlantıda direncin sıcaklıkla değişme katsayısı pozitif olan
üç adet termistör kullanılmıştır. Motor sarılırken, termistörler faz sargılarının içlerine
yerleştirilmiştir. Şekil 8-11 deki devreye gerilim uygulandığında, düşük gerilimli (K) rölesi
enerjilenir. (K) kontaktan durum değiştirir. Kapanan (K) kontağı kumanda devresini
çalışmağa hazır duruma getirir. Bundan sonra (Başlatma) butonuna basılırsa, (M)
kontaktörü enerjilenir. (M) kontakları kapanır ve motor çalışmağa başlar. Motor
çalışırken, herhangi bir nedenle aşın akım çekerse, motorun faz sargıları ısınmağa
başlar. Bu arada faz sargılannın arasına yerleştirilmiş bulunan termistörler de ısınır.
Isınan termistörlerin direnci artar. Termistörlerden ve (K) rölesinden geçen akım azalır.
(K) rölesi paletini bırakır. (K) kontaklan normal konumlanna dönerler. Kapanmış olan
(K) kontağı açılır. (M) kon-taktörünün enerjisi kesilir ve motor şebekeden ayrılır.
Açılmış (K) kontağı kapanır. (Ll) sinyal lambası yanar. Bu lamba motorun fazla
ısındığını bildirir. Böylece sargılar yanmadan motor şebekeden ayrılmış olur.
4-4) YILDIZ - ÜÇGEN ŞALTERLE YOL VERME : Bir şebekedeüçgen bağlı olarak
çalışacak üç fazlı bir asenkron motor, yol vermedeyıldız bağlanırsa, faz bobinleri 1,73 kat
daha az bir gerilimle çalışır.Motorun yol alma akımı yaklaşık olarak üç kat azalır. Yıldız
bağlı olanmotor düşük gerilimle yol almağa başlar. Yol almanın uygun bir anında,ilk önce
motorun faz sargılan arasındaki yıldız bağlantı açılır. Sonra motorun faz sargılan üçgen
olarak bağlanır. Böylece motor normal geriliminde çalışmağa devam eder.
ŞekU 4-11) Otomatik yıldız-üçgen şalterle üç fazlı asenkron motora yol venneye alt
kumanda ve güç devresi.
ÖRNEK 1) Şekil 4-11 de üç fazlı bir asenkron motora otomatik yıldız - üçgen şalterle
yol vermede kullanılan bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede (Başlatma) butonuna
basıldığında, (M) ve (A) kontaktörleri enerjilenir. Güç devresinde (M) ve (A) kontaklan
kapanır. Kapanan (A) kontakları (X),(Y),(Z) sargı uçlarını kısa devre ederler. (U), (V),
(W) sargı uçlan da kapanan (M) kontaklarının üzerinden (R), (S), (T) fazlarına bağlanırlar.
Böylece motor yıldız bağlı olarak düşük gerilimle yol almağa başlar. Kumanda devresinde
kapanan (M) kontağı (Başlatma) bu-tonunu mühürler ve sürekli çalışma sağlar. (M) ve
(A) kontaktörleriyle
birlikte (ZR) zaman rölesi de enerjilenir. Bir süre sonra (ZR) kontaklarının durumu
değişir. (ZR • GA) kontağı açılır ve (A) kontaktörü devreden çıkar. (ZR - GK) kontağı
kapanarak (B) kontaktörünü enerjilen-dirir. Güç devresinde (X), (Y), (Z) sargı uçlarını kısa
devre eden (A) kontaktörünün iki kontağı açılır. Kapanan (B) kontaklan (U) sargı
ucunu (Z) sargı ucuna, (V) sargı ucunu (X) sargı ucuna, (W) sargı ucunu (Y) sargı ucuna
bağlar. (M) kontaklan sürekli olarak kapalı kaldıklarından, (B) kontakları kapanınca faz
sargılan normal şebeke gerilimine bağlanır Böylece motor üçgen bağlı olarak normal
çalışmağa başlar.
Kumanda devresinde (B) kontaktörü enerjilenince, normalde kap; (B) kontağı
açılır. Çalışan (ZR) zaman rqlesi devreden çıkar ve (ZR GK) kontağı açılır. (B)
kontaktörünün sürekli çalışması, kapanan (I mühürleme kontağıyla sağlanır. Normalde
kapalı (B) ve (A) kontakla) elektriksel kilitleme görevi yaparlar. Bu kontaklar (A) ve (B)
kontaktö lerinin beraber çalışmalarına ve bir kısa devrenin doğmasına engel olu lar.
(Durdurma) butonuna basıldığında, çalışan (M) ve (B) kontaktö: leri devreden çıkar ve
motor durur.
Şekfl 4-12 Otomatik yıldız • üçgen şalterle üç fazlı asenkron motora yol vermeye alt
kumanda ve ette devresi.
ÖRNEK 2) Şekil 4-12 de otomatik yıldız-üçgen şalterle üç fazlı bu* asenkron
motora yol vermeğe ait bağlantı şeması verilmiştir. Şekil 4-11 deki devrede iki kontaklı
bir zaman rölesi kullanıldığı halde, bu bağlantıda bir kontaklı bir zaman rölesi
kullanılmıştır. Şekil 4-12 deki devrede (Başlatma) butonuna basıldığında, (A) kontaktörü
ve (ZR) zaman rölesi enerjilenir- (A) kontakları konumlarını değiştirirler. Kapanan (A)
kontağı, (M) kontaktörünün enerjilenmesine neden olur. Kumanda devresinde kapanan
(M) kontağı (Başlatma) butonunu mühürler, (ZR) zaman rölesiyle (M) ve (A)
kontaktörlerinin sürekli çalışmasını sağlar. Güç devresinde kapanan iki (A) kontağı, faz
sargılarının çıkış uçlarını birleştirir. Kapanan (M) kontakları ise faz sargılarının giriş
uçlarını şebekeye bağlar. Böylece asenkron motor yıldız bağlı olarak düşük gerilimle yol
almağa başlar. Yol almanın uygun bir anında, zaman rölesi (ZR-GA) kontağını açar. (A)
kontaktörü devreden çıkar. Bu kontaktörün kontakları normal konumlarına dönerler.
Açılmış olan (A) kontağı kapanır ve (B) kontaktörü enerjilenir. Kapanmış olan (A)
kontağı açılır. (ZR) zaman rölesi devreden çıkar ve (ZR-GA) kontağı kapanır. (B) kontağı
evvelce açıldığı için, (A) kontaktörü ve (ZR) zaman rölesi tekrar ener j ilenemezler. Güç
devresinde (A) kontakları açılır ve (B) kontakları kapanır. (M) kontakları sürekli olarak
kapalı kaldıklarından, (B) kontaklarının kapanmasıyla motor üçgen bağlı olarak normal
şebeke gerilimine bağlanır. Motorun üçgen bağlı olarak normal geriliminde çalışması,
(Durdurma) butonuna basıhncaya kadar devam eder.
ÖRNEK 3) Şekil 4-13 de bir asenkron motora otomatik yıldız-üçgen şalterle yol
veren ve motorun dönüş yönünü değiştiren bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu bağlantıda
(îleri) butonuna basılınca, (I) kontaktörü enerjilenir. Kumanda devresinde kapanan (I)
kontaklarından biri, (İleri) butonunu mühürler ve sürekli çalışmayı sağlar. Kapanan
diğer (I) kontağı ise, (ZR) zaman rölesi ve (A) kontaktörünün ener j ilenmesine neden olur.
Güç devresinde (I) ve (A) kontakları kapanınca, yıldız bağlanan asenkron motor ileri yönde
döner. Böylece motor düşük gerilimle başlatılmış olur. Bir süre sonra (ZR - GA) kontağı
açılır ve (A) kontaktörü devreden çıkar. Kapanan (ZR - GK) kontağı (B) kontaktörünü
ener j ilendirir. Açılan (B) kontağı (ZR) zaman rölesini devreden çıkartır. Zaman rölesi
devreden çıkınca, (ZR - GK) kontağı açılır. Fakat (B) kontaktörü, kapanmış (B) mühürleme
kontağı üzerinden sürekü çalışmağa devam eder. Güç devresinde (A) kontaklan açılıp (B)
kontaktan kapanınca, motor üçgen bağlanır. Normal gerilime bağlanmış olan motor, ileri
yönde dönmeğe devam eder. (Durdurma) butonuna basıldığında, çalışan (I) ve (B)
kontaktörleri devreden çıkar. Bu kontaktörlere ait kontaklar açıhr ve motor durur.
Şekil 4-13 de verilen devrede (Geri) butonuna basılınca, (G) konlaktörü enerjilenir.
Kumanda devresinde kapanan (G) kontaklarından biri, (Geri) butonunu mühürler ve
sürekli çalışmayı sağlar. Kapanan diğer (G) kontağı ise, (ZR) zaman rölesi ve (A)
kontaktörünün enerji-lenmesine neden olur. Güç devresinde (G) ve (A) kontaklan
kapanır.
Asenkron motor yıldız bağlı olarak geri yönde dönmeğe başlar. Böyleo asenkron motorun
düşük gerilimle başlatılması sağlanmış olur. Enerji lenen zaman rölesi bir süre sonra
kontaklarının durumunu değiştirir (ZR - GA) kontağı açılır ve (A) kontaktörü devreden
çıkar. Kapanar (ZR - GK) kontağı (B) kontaktörünü ener j ilendirir. (B) kontaktörünür
normalde kapalı kontağı açılır ve (ZR) zaman rölesi devreden çıkar (ZR) zaman rölesi
devreden çıkınca, (ZR - GK) kontağı açılır. Fakal (B) kontaktörü, kapanmış (B) mühürleme
kontağı üzerinden sürekli çalışmağa devam eder. Güç devresinde (A) kontakları açılıp (B)
kontak lan kapanınca, motor üçgen bağlanır. Normal gerilime bağlanmış olan motor, geri
yönde dönmeğe devam eder. Motorun geri yöndeki çalışması, (Durdurma) butonuna
basıhncaya kadar sürer.
Şekfl 4 — 13) Üç fazlı asenkron motora otomatik yıldız • üçgen şalterle yol veren ve
motorun dönüş yönünü değiştiren kumanda ve rüç devresi.
4 — 5) ROTORU SARGILI ASENKRON MOTORLARA YOL VERME : Rotoru sargılı
asenkron motorların yol alma karakteristikleri, sincap kafesli asenkron motorlara göre daha
iyidir. Rotoru sargılı asenkron motorlarda rotor devresinin direnci artırılırsa, yol verme
anında motordan maksimum döndürme momenti elde edilir. Rotor devresinin diren ci
artınca, bir transformatör gibi çalışan motorun şebekeden çekeceği akım azalır. Bu
nedenle rotoru sargılı asenkron motor, normal başlatma akımı ve maksimum döndürme
momentiyle yol alır. Rotoru sargılı bir asenkron motorda maksimum döndürme momenti
senkron devrin % 80 inde elde edilirse, rotor devresinin direnci % 10 artırıldığında, maksimum döndürme momenti senkron devrin % 50 sinde sağlanır. Rotor devresinin direnci %
20 arttırıldığında, maksimum döndürme momenti rotor dururken elde edilir. Böyle bir
asenkron motorun maksimum döndürme momentiyle yol almasını sağlamak için,
başlangıçta rotor devresinin direncini °/o 20 artırmak ve bundan sonra motoru şebekeye
bağlamak gerekir. Maksimum döndürme momentiyle yol vermenin devam etmesi, devir
sayısı arttıkça rotor devresinin direncini azaltmakla sağlanır. Senkron devrin % 50 sinde
maksimum döndürme momentiyle yol almanın devam etmesi, rotor devresindeki direncin
°/ö 10 fazla olmasıyla gerçekleşir. Rotoru sargılı bir asenkron motorun maksimum
döndürme momentiyle yol almasını sağlamak için, rotor sargılarına bir veya daha çok kademeli yol verme direnci bağlanır. Yol vermede bu dirençler uygun zaman aralıklarıyla
devreden çıkartılırlar. Yol vermenin sonunda da rotor sargı uçları kısa devre edilirler.
ÖRNEK l) Şekil 4 - 14 de iki kademe rotor direnciyle yol alacak bir asenkron
motorun kumanda ve güç devresi verilmiştir. Bu devrede (Başlatma) butonuna
basıldığında, (M) kontaktörü ve (ZR1) zaman rölesi enerjilenir. Kumanda devresinde
kapanan (M) kontağı, (Başlatma) butonunu mühürler ve sürekli çalışmayı sağlar. Güç
devresfcüÖe (M) kontaklan kapanır, iki kademe rotor direnciyle motor yol almağa başlar.
Bir süre sonra (ZR1) zaman rölesinin (ZR1-GK) kontağı kapanır ve (A) kontaktörü
enerjilenir. Güç devresinde kapanan (A) kontakları, yol verme dirençlerinin bir kısmını
devreden çıkartır. Kumanda devresinde kapanan (A) kontağı, (ZR2) zaman rölesini ener j
ilendirir. Bu yiAe bir süre sonra (ZR2 - GK) kontağını kapatarak, (B) kontaktörünün enerjilenmesine nedeıı olur. Güç devresinde kapanan (B) kontaklan, yol verme dirençlerinin
geri kalan kısmını devreden çıkartır ve rotor sargı uçlarını kısa devre eder. (B) kontaktörü
enerjilenince, kumanda devresinde normalde kapalı (B) kontağı açılır. (A) kontaktörüyle
(ZR1) ve (ZK2) zaman rölelerinin enerjileri kesilir. (ZR2) zaman rölesi devreden çıkınca,
(ZR2 - GK) kontağı açılır. Fakat (B) kontaktörü (B) mühürleme kontağı üzerinden sürekli
çalışmağa devam eder. (Durdurma) buto-nuna basıldığında, çalışan kontaktörler açılır ve
motor durur.
Şett 4 — 14) Rotoru sargılı asenkron motora İM kademe direne ile yol vermeye
alt kumanda ve rüç devresi.
KUTUP SAYISINI DEĞİŞTİRME
5 — l) GiRiŞ: Asenkron motorların devir sayısı, şebeke frekan-sıyla doğru ve
motorun kutup sayısıyla ters orantılı olarak değişir. Bir şebekede ve bu şebekeye bağlı
olarak çalışan asenkron motorlarda bu «değerlerin değişmesi mümkün olmadığından,
asenkron motorların devir sayılan değiştirilemez. Eğer bir asenkron motor çeşitli kutup
sayılarında çalışabilecek şekilde yapılırsa, aynı motordan iki veya daha fazla sayıda devir
elde edilebilir.
Üç fazlı bir asenkron motordan iki ayrı devir elde etmenin, iki ayrı yolu vardır. Çift
devir elde etmenin birinci yolu, asenkron motora iki ayrı sargı sarmaktır. Şekil 5 -1 de
görülen bu sargılardan birisi devreye bağlandığında motor düşük devirle, diğer sargı
devreye bağlandığında motor yüksek devirle çalışır. Motorun bir sargısı devreye bağlı iken,
diğer sargının uçlan açık bırakılır. Motorun her iki sargısı aynı anda şebekeye bağlanmaz.
Şekil 5 - l den görüleceği üzere iki sargılı, iki devirli asenkron motorların sabit güçlü,
sabit momentli ve değişen momentli olmak üzere üçayn çeşidi vardır. Sabit güçlü motorda
her iki sargı yıldı/ bağlıdır. Sabit ve değişebilen momentli motorlarda sargılardan birisi
yıldız, diğeri ise üçgen bağlanır. Bu çeşit motorlarda sargılardan birisi devreye bağlı iken,
devreye bağlanmamış diğer sargı üzerinde bir gerilim doğar. Motorun yıldız bağlanmış
sargısında doğan gerilim, bu sargı üzerinden akım dolaştıramaz. Üçgen bağlı faz
sargılarında doğan gerilimlerin toplamı sıfır olmazsa, bu sargılardan yüksek değerde akım
dolaşır. Bu durumda motor, sekonderi kısa devre olmuş bir transformatör gibi çalışır. Bu
sakıncayı gidermek için, üçgen bağlı sargının bir köşesi açık bırakılır. Üçgen sargı
çalıştırılmak istendiğinde, ilk önce üçgenin açık kösesi kapatılır. Sonra üçgen sargı
şebekeye bağlanır, îki devirli ve iki sargılı asenkron motorların bazılarında, üçgen bağlı
sargılarda indüklenen gerilimlerin toplamı sıfır olur. Bu çeşit motorlarda, üçgen bağlı
sargının bir köşesini açık bırakmak gerekmez.
Şekü 5 — 1) iki devirli, fld sargılı •senkron motor çeşitleri
Üç fazlı bir asenkron motordan iki ayrı devir elde etmenin ikinci yolunda, bu motora
üç fazlı bir sargı sarılır. Her faz sargısının ortasından dışarıya bir uç çıkartılır. Üçü faz
sargılarının orta noktalarından, üçü de faz sargılarının başlangıç veya bitiş noktalanndan
olmak üzere, böyle bir motordan dışarıya altı uç çıkar. Faz sargılanma başlangıç veya
bitiş uçları şebekeye bağlandığında motor bir devirle, faz sargılarının orta uçları şebekeye
bağlandığında motor başka bir devirle döner. Bu devir sayılan arasında 1/2 oranı vardır.
Bir sargıdan iki ayrı devir elde etmek için yapılan bağlantıya, Dahlender bağlantısı adı
verilir. Şekil 5 - 2 den görüleceği üzere Dahlender bağlantılı motorların sabit mo-mentli,
değişen momentli ve sabit güçlü olmak üzere üç ayrı çeşidi vardır. Şekil 5 - 2 de her
motorun düşük ve yüksek devirlerde nasıl bağ- lanacağı gösterilmiştir, örneğin Dahlender
bağlantılı sabit momentli bir asenkron motor düşük devirle çalıştırılmak istediğinde,
motorun faz sargılan üçgen bağlanır. Şebekenin (R), .(S), (T) fazları da üçgenin köşelerine
verilir. Faz sargılarının orta uçları açık bırakılır. Sabit momentli motordan yüksek devir elde
etmek için, her faza ait iki bobin kendi aralannda paralel bağlanır. Paralel bağlanmış faz
bobinleriyle yıldız bağlantı yapılır. Şebekenin (R), (S), (T) fazlan sargılann orta uçlanna
verilir.
Şefcü 5 — 2) iki devirli, Dahlender . bağlantılı »senkron motor çeşitleri.
Üç devirli asenkron motorlarda iki ayrı sargı vardır. Sargılardanbiri bir devir,
Dahlender bağlantılı diğer sargı ise iki ayn devir verir. Dörtdevirli asenkron motorlarda da
iki ayn sargı bulunur. Her sargı Dahlender bağlantılı olduğundan, iki ayn devir verir ve
motordan dört ayndevir elde edilir. . - " . . . .
5 — 2) DAHLENDER BAĞLANTILI ASENKRON MOTORLARIN KUMANDASI:
Dahlender bağlantılı asenkron motorlar genellikle her devirde çalıştınlırlar. Bu çeşit
motorların bazılarında, düşük devir hem iş görmek için, hem de motora yol vermek için
kullanılır. Bazı motorlarda da düşük devirden yalnız yol vermelerde yararlanılır. Aşağıdaki
kısımlarda Dahlender bağlantılı motor devrelerine ait çeşitli örnekler veri* çektir:
ÖRNEK 1) Şekil 5 - 3 de Dahlender bağlantılı ve sabit momentli. bir motorun iki
ayn devirde çalıştınlmasına ait bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede (Düşük devir)
butonuna basıldığında, (DD) kontak-törü enerjilenir. Kumanda devresinde kapanan (DD)
kontağı, (Düşük devir) butonunu mühürler ve düşük devirde sürekli çalışmayı sağlar.
Güç devresinde kapanan (DD) kontaklan, üçgen sargının köşelerini şebekeye bağlar ve
böylece motor düşük devirle döner. (Durdurma) butonuna veya (Yüksek devir) butonuna
basılıncaya kadar, motor düşük devirde çalışmağa devam eder. (Yüksek devir) butonuna
basıldığında, (YD) kontaktörü enerjilenir. Kumanda devresinde kapanan (YD) kontağı,
(Yüksek devir) butonunu mühürler ve yüksek devirde sürekli çalışmayı sağlar. Güç
devresinde kapanan üç (YD) kontağı, faz sargılarının orta uçlarını şebekeye bağlar.
Kapanan iki (YD) kontağı ise, üçgen sargınınköşe uçlarını birbirine birleştirir. Bu durumda
sargılar paralel yıldızbağlanmış olur. Böylece motor yüksek devirle çalışmağa başlar. (Durdurma) butonuna veya (Düşük devir) butonuna basılıncaya kadar, motoryüksek devirde çalışır.
Şekil 5 - 3 deki kumanda devresinde buton veelektriksel kilitleme yapılmıştır. Bu iki kilitleme
(DD) ve (YD) kontak-törlerinin aynı anda çalışmalarına, dolayısıyla güç devresinde
doğacakbir kısa devreye engel olur. \
Şekil 5 — 3) İki devirli, Dahlender bağlantılı, sabit momenti! bir asenkron motorun iki
ayrı devirde çalıştırılmasına ait bağlantı şeması.
MOTORLARIN FRENLENMESİ
6 — l) GiRiŞ: Durdurulacak motoru daha kısa zamanda durdurmada veya yükün
yerçekimi nedeniyle motor devrinin artmasına sebep olduğu durumlarda elektriksel fren
yapılır. Kumanda devrelerinde ba-latalı frenleme, dinamik frenleme, faydalı frenleme ve ani
durdurma olmak üzere başlıca dört çeşit fren kullanılır. Aşağıdaki kısımlarda her firen çeşidi
sırayla açıklanacaktır :
6 — 2) BALATALI FRENLEME : Motorun frenlenmesi için motor kasnağının iki balata
ile sıkılmasına balatalı frenleme adı verilir. Balatalar ile motor kasnağı arasındaki sürtünme
kuvveti, motorun daha kısa bir zamanda durmasını sağlar. Balatalı frenin (FR) bobini
genellikle frenleyeceği motorun uçlarına bağlanır. Motor çalışmağa başladığında, balatalı
frenin (FR) bobini de enerjilenir. Enerjilenen bobin demir nüveyi çeker ve balataları motor
kasnağından ayırır. Bu anda motor şebekeye henüz bağlandığından, yol alarak normal
çalışmasına başlar. Motor şebekeden ayrıldığında, balatalı frenin bobin akımı da kesilir. Şekil
6 - l de görüldüğü gibi (A) yayının etkisiyle balatalar motor kasnağını sıkarlar. Motor
kasnağı ile balatalar arasındaki sürtünme kuvveti,rotoru çok kısa bir zaman içinde
durdurur. Balatalı frenler asansör ve vinç gibi kuruluşlarda, motorların frenlenmesi için
kullanılırlar. Balatalı fren bobinleri, alternatif akımda kullanılırsa da, daha çok doğru
akımda kullanılırlar
Şekil 6—1)
Elektrik enerjisi ile çalışan balatab fren ve görünümleri.
Şekil 6 - 2 de bir şönt motorun balatah fren ile durdurulmasına ait bağlantı şeması
verilmiştir. Motorun maksimum momentle yol alması için, bu devrede şönt sargı direkt
olarak şebekeye bağlanmıştır. Şönt sargının uçlanna bağlı olan (VR1) varistörü, bu
sargıdan geçen akımın kesilmesinde doğan indüksiyon gerilimini söndürür. Motor
çalışmazken, (A) kontaktörü enerjili kalır. Kapanan (A) kontağı (Rl) direncini kısa devre
eder. (Başlatma) butonuna basıldığında, (M) kontaktörü ve (ZR) zaman rölesi enerjilenir.
Güç devresinde kapanan <M) kontakları en-düviyi ve (FR) fren bobinini şebekeye bağlar.
(Rl) direnci kısa devre edilmiş olduğundan, ener j ilenen bobin balataların hemen açılmasına
neden olur. Endüvisi serbest kalan motor dönmeğe başlar. Kumanda devresinde kapanan
(M) mühürleme kontağı motorun sürekli çalışmasını sağlar, tik başlatmadan bir süre
sonra, zaman rölesi normalde kapalı kontağım açar. (A) kontaktörünün enerjisi kesilir ve
(A) kontağı açılır. (Rl) direnci (FR) fren bobinine seri olarak bağlanır. (Rl) direnci ba latalı fren bobininin fazla ısınmasına engel olur ve enerji tasarrufu sağlar. (Durdurma)
butonuna basıldığında, (M) kontaktörünün ve (ZR) zaman rölesinin enerjisi kesilir. (M)
kontakları açılır. Endüvi ve (FR) fren bobini şebekeden ayrılır. Balatalar motor kasnağını
sıkarak motorun kısa zamanda durmasını sağlar.
Şekil 6-2) Bir şAnt motorun frenlenmesinde kullanılan balatalı frenin bağlantıteman.
6 — 3) DİNAMİK FRENLEME : Hareket eden bir cismin üzerindeki yük arttırılırsa, o
cismin hızı gittikçe azılır. Örneğin çalışan bir generatör yüklendikçe, generatörün devir
sayısı düşer. Bir doğru akım motoru çalışırken endüvisi şebekeden ayrılırsa, üzerindeki kinetik
enerji nedeniyle endüvi bir süre daha dönmeğe devam eder. Endüvi kendi kendine dönerken
kutuplar manyetik alan yaratmağa devam ederlerse, motorun endüvi iletkenlerinde gerilim
indüklenir. Yani motor dinamo gibi çalışmış olur. Dinamo gibi çalışmakta olan motor bir
dirençle yüklenirse, dönmekte olan endüvi daha çabuk durur. Böyle bir yöntemle
durdurmayı çabuklaştırmaya, dinamik frenleme denir.
Şekil 8 — 3) Bir şönt
motorun dinamik frenlenmesine
alt kumanda ve güç devresi.
ÖRNEK 1) Şekil 6 - 3 de dinamik frenlemeyle durdurulacak bir şönt motorun
bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede kullanılan (Ry) direnci yol verme direnci ve (Rfİ
direnci ise .frenleme direnci görevini yapar. Yol verme momentinin yüksek olması için,
bu devrede de şönt sargı devamlı olarak şebekeye bağlı kalır. Şekil 6 - 3 deki
devrede (Başlatma) butonuna basıldığında, (M) kontaktörü enerj ilenir. Normalde açık
(M) kontağı (Başlatma) butonunu mühürler. Endüvi devresinde normalde kapalı (M)
kontağı açılır, normalde açık (M) kontağı kapanır. (M) kontağının kapanmasıyla
endüvi şebekeye bağlanır ve motor dönmeğe başlar. (Durdurma) butonuna basılınca,
(M) kontaktörünün enerjisi kesilir. Kapanmış (M) kontağı açılır, açılmış (M) kontağı
kapanır. Endüvi şebekeden ayrılır, şönt sargı devreye bağlı kalır. Endüvi şebekeden
ayrıldığı halde, üzerinde bulunan klinetik enerji nedeniyle dönmeğe devam eder. Endüvi
iletkenlerinde bir gerilim indüklenir. İndüklenen gerilim normalde kapalı (M) kontağı ve
(Rf) frenleme direnci üzerinden bir akım dolaştırır. Bu akım, dinamo gibi çalışan motoru
frenler. Motor da kısa bir zaman içinde durur. Şekil 6-3 deki gibi bir bağlantıda devir
sayısı sıfır oluncaya kadar dinamik frenleme devam eder.
ÖRNEK 3) Şekil 6 - 5 de üç fazlı bir asenkron motorun dinamik frenlemeyle
durdurulmasına ait bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede (Başlatma) butonuna
basıldığında, (M) kontaktörü enerjilenir ve motor çalışmağa başlar. (Durdurma) butonuna
hafifçe basılırsa, motor frensiz olarak bir süre sonra durur. Alt kontaktan kapanacak
şekilde (Durdurma) butonuna basıldığında, (ZR) zaman rölesi ve (DF) kontaktörii
enerjilenir. Normalde açık (ZR) kontağı (Durdurma) butonunu mühürler. (ZR) zaman
rölesinin ve (DF) kontaktörünün sürekli çalışmasını sağlar. (DF) kontakları kapanınca,
(TR1) transformatörü şebekeye, (Di) doğrultmaç çıkışı da motor uçlarına bağlanır. Stator
sargılarından geçen doğru akım, motorda bir manyetik alan yaratır. Bu manyetik alanı kesen rotor çubuklarında gerilim indüklenir. Rotor çubukla n kısa devre edilmiş
olduklarından, indüklenen gerilim rotor çubuklarından akım dolaştırır. Makinanın bu
durumu yüklü çalışan bir dinamoya benzer. Bu nedenle motorun devir sayısı çok çabuk
azalır. Yani motor dinamik frenlemeyle durur. (ZR) zaman rölesi, rotorun durma zamanına
göre ayarlıdır. Rotor durduğunda, zaman rölesinin (ZR - GA) kontağı açılır. (ZR) zaman
rölesi ve (DF) kontaktörü devreden çıkar. Böylece dinamik frenleme sona erer. (M)
kontaklanyla (DF) kontaklarının çok kısa bir süre beraberce kapalı kalmaları, kısa devreye
ve bir çok, zarara neden olur. Bu sakıncaları ortadan kaldırmak için, (M) kontaktörüyle
Şekil 6-5)Üç fuh Ur asenkron motorun dinamik frenlenmesine alt kumanda vegttç devresi.
(ZR)zaman rölesi ve (DF) kontaktörü arasında elektriksel kilitleme yapılır. (M)
kontaktörü çalışırken, (ZR) zaman rölesi ve (DF) kontaktörü çalışamaz. (DF) kontaktörü
ve (ZR) zaman rölesi çalışırken de (M) kontaktörü enerjilenemez.
(DF) kontağı, (TR1) transformatörünü şebekeye ve (Di) doğrultmaç çıkışını da
senkron motorun uyartım sargısına bağlar. Rotor dönmekte olduğundan, uyartım
sargısından geçen akım makinamn stator sargılarında bir gerilimin indüklenmesine neden
olur. Güç devresinde kapanan (DF) kontaktan, üç adet yük direncini makinamn stator sargı
uçlarına bağlar. Bu dirençler senkron generatör gibi çalışmakta olan makinayı yükler.
Böylece şebekeden ayrılmış olan motorun kısa bir süre içinde durmasını sağlar.
6 — 4) FAYDALI FRENLEME: Dinamik frenlemede, generatör gibi çalışan
motor bir dirençle yüklenir. Böylece motorun daha kısa zamanda durması sağlanır.
Dinamik frenleme direncinde ısıya dönüşen güçten yararlanılamaz. Halbuki motorun
frenlenmesinde generatör gibi çalışan makina şebekeyi beslerse, frenleme gücü boşa
harcanmamış olur. Bir motorun generatör gibi çalışıp şebekeyi beslemesine ve böylece
frenlenmesine faydalı frenleme adı verilir.
Şekifö- 10 da vinçlerde kullanılan bir şönt motora ait bağlantı şeması verilmiştir.
Yol verme momentinin yüksek olmasını sağlamak için, bu devrede şönt sargı devamlı
olarak şebekeye bağlı tutulur. Kumanda devresinde (Yukan) butonuna basıldığında, (Y)
kontaktörü enerjilenir. Kapanan (Y) kontağı (Yukarı) butonunu mühürler. Güç devresinde
(Y) kontaklan kapanır. Endüvi şebekeye bağlanır. Motor şekilde gösterilen ok yönünde
döner. Vinç yükü yukanya doğru kaldırır. Yük istenen yüksekliğe çıkınca (Durdurma)
butonuna basılır. Motorun ve yükün durması sağlanır. Kumanda devresinde (Aşağı)
butonuna basıldığında, (A) kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde (A) kontaklan kapanır.
Endüvi şebekeye bağlanır. Motor şekilde gösterilen oka ters yönde döner. Vinç yükü
aşağıya doğru indirmeğe başlar. Motorun normal çalışmasında endüvide bir gerilim doğar.
Şebeke gerilimine ters olan bu gerilime zıt elektromotor kuvvet denir. Zıt E. M. K. in
değeri şebeke geriliminden daha küçüktür. Eğer yük çok ağırsa, aşağı inişte yükün hızı
artar. Bu durumda zıt E. M. K. in değeri şebeke geriliminden daha büyük olur. Generatör
gibi çalışan motor şebekeyi 'besler. Makinamn şebekeyi beslemesi, yüklenmesine ve
frenlenmesine neden olur. Troleybüs, tranvay ve elektrikli trenlerde hızı yavaşlatmak için
faydalı frenleme çok kullanılır. Vinç yükü aşağıya doğru indirirken, endüvi akımı (K)
polarize rölesinin içinden geçer. Eğer makina motor olarak çalışırsa, endüvinin şebekeden
çektiği akım (K) polarize rölesini eneıjilendirmez. Bu rölenin kontağı açık kalır. Yük
nedeniyle endüvinin hzı arttığında, endüvi şebekeyi beslemeğe başlar. (K) polarize rölesinden
ters yönde geçen akım, bu röleyi enerjilendirir. (K) kontağı kapanır ve (Pl) uyartım reostası
kısa devre olur. Şönt sargıdan geçen akım çoğalır. Endüvide doğan gerilim büyür. Endüvinin
şebekeye vereceği akım, dolayısıyla frenleme gücü artar.
Şekil 6 —10) Bir şAnt motorun faydalı frenlenmecine ait güç ve kumanda
devreli.
6 — 5) ANİ DURDURMA: Motor bir yönde dönerken şebekeden ayrılır ve ters
yönde dönecek şekilde hemen şebekeye bağlanırsa, motorda ters yönde bir döndürme
momenti meydana gelir. Devir sayısı hızla düşler ve sıfır olur. Miotor ters yönde
dönmeden şebekeden ayrıhrsa, kısa zamanda durur. Böyle bir elektriksel frenlemeye ani
durdurma adı verilir. Ani durdurma sistemini bir motora uygulamadan evvel, motorun yol
alma karakteristiğini ve tezgâhın durumunu iyice incelemek gerekir. Aksi takdirde motor
şebekeden aşın akım çeker ve tezgâhta tehlikeli değerde mekanik kuvvetler doğar.
Şekil 6-12)Üç fazb bir asenkron motorun ani durdurulmasına alt kumanda ve güç
devresi.
ÖRNEK 3) Her iki yönde dönebilen üç fazlı bir asenkron motorun ani
durdurulmasına ait bağlantı şeması şekil 6 -13 de verilmiştir. Bu devrede (ileri) bu tonuna
basıldığında, (I) kontaktörü ener j ilenir. Normal» de kapalı (I) kontağı açılır, normalde
açık (I) kontakları kapanır. Motor ileri yönde dönmeğe başlar- (A) ani durdurma
anahtarının (Heri) dönüş yönündeki kontağı kapanır. Evvelce normalde kapalı (I) kontağı
açıldığından, bu durumda (G) kontaktörü enerjilenemez. (R) fazından gelen akım (A) ani
durdurma anahtarının Çileri) dönüş yönündeki kontağından, kapanmış (I) mühürleme
kontağından, (Geri) butonu üst kontaklarından ve normalde kapalı (G) kontağından
geçerek (I) kpntak-törünü sürekli olarak çalıştırır. Böylece motor ileri yönde sürekli
olarak döner. Motorun ileri yöndeki dönüşü, (Durdurma) butonuna basılıncaya kadar
devam eder. (Durdurma) butonuna basıldığında, (I) kontaktörü-nün enerjisi kesilir. Güç
devresinde (I) kontakları açılır ve motor şebe-bekeden ayrılır. Kumanda devresinde
açılmış olan (I) kontağı kapanır. Rotoı ileri yönde dönmekte olduğundan, (A) ani
durdurma anahtarının (ileri) dönüş yönündeki kontağı kapalı kalır. Bu kontak ve
normalde kapalı (I) kontağı üzerinden geçen akım (G) kontaktörünü ener j ilendirir. Güç
devresinde (G) kon taklan kapanır, iki fazın yeri değişmiş olarak, motor tekrar
şebekeye bağlanır. Rotoru ileri yönde dönmekte olan motorda, ters yönde bir döndürme
momenti meydana gelir. Devir sayısı hızla düşer ve sıfır olur. Ani durdurma anahtarı
normal konumuna döner. (G) kontaktörünün enerjisi kesilir. Motor şebekeden ayrılır.
Ters yönde dönmeğe başlamadan motor ani olarak durmuş olur.
Download